08.09.2020 Views

Konfeksiyon Teknik September 2020

Konfeksiyon Teknik September 2020

Konfeksiyon Teknik September 2020

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ISSN 2148-9246

KYSD’nin

Katkılarıyla

CLOTHING TECHNOLOGY MAGAZINE

EYLÜL SEPTEMBER 2020

www.konfeksiyonteknik.com.tr






www.etiketsizmarkalama.com


www.etiketsizmarkalama.com


İMTİYAZ SAHİBİ

İSTMAG MAGAZİN

GAZETECİLİK YAYINCILIK

İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. ADINA

Publisher

H. Ferruh IŞIK

GENEL MÜDÜR (SORUMLU)

General Manager (Responsible)

Mehmet SÖZTUTAN

mehmet.soztutan@img.com.tr

YAZI İŞLERİ KOORDİNATÖRÜ

News Editor

Ali ERDEM

ali.erdem@img.com.tr

YAYIN KURULU BAŞKANI

Editorial Board Chief

Prof. Dr. Cevza Candan

YAYIN KURULU

Editorial Board

Prof. Dr. Bülent Özipek

Prof. Dr. H. Rıfat Alpay

Prof. Dr. Yalçın Bozkurt

Prof. Dr. E. Tekin Altınbaş

Prof. Dr. W. Oxenham

Prof. Dr. Emel Önder

Prof. Dr. Yusuf Ulcay

Doç. Dr. Mehmet Ali ÖZBUDUN

Doç. Dr. Yusuf A. Uskaner

REKLAM DANIŞMANI

Advertisement Consultant

Ali ERDEM

ali.erdem@img.com.tr

DIŞ İLİŞKİLER MÜDÜRÜ

Foreign Relations Manager

Yusuf OKÇU

yusuf.okcu@img.com.tr

TEKNİK MÜDÜR

Technical Manager

Tayfun AYDIN

tayfun.aydin@img.com.tr

GRAFİK & TASARIM

Graphics & Design

Hakan SÖZTUTAN

hakan.soztutan@img.com.tr

DİJİTAL VARLIKLAR MÜDÜRÜ

Digital Assets Manager

Emre YENER

emre.yener@img.com.tr

WEB DEVELOPER

Amine Nur YILMAZ

amine.yilmaz@img.com.tr

ABONE VE DAĞITIM

Subsc rip ti on and Cir cu la ti on

Ma na ger

İsmail ÖZÇELİK

ismail.ozcelik@img.com.tr

AD RES | He ad Of fi ce

İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK YAYINCILIK

İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ.

İHLAS MEDIA CENTER

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi No: 11

Medya Blok Kat: 1 P.K. 34197

Yenibosna - Bahçelievler / İSTANBUL / TURKEY

Tel: +90 212 454 22 22 Fax: +90 212 454 22 93

www.konfeksiyonteknik.com.tr

e-ma il: ali.erdem@img.com.tr

BASKI | Printed By | İH LAS Ga ze te ci lik A.Ş.

İHLAS MEDIA CENTER Merkez Mahallesi

29 Ekim Caddesi No: 11 A/41

Yenibosna - Bahçelievler / İSTANBUL / TURKEY

Tel: +90 212 454 30 00

B Ö LG E T E MS İ LC İL İ KL ER İ

BURSA | Ömer Faruk GÖRÜN

Tel: +90 224 211 44 50 Fax: +90 224 211 44 81

KONYA | Me tin DE MİR

Tel: +90 332 238 10 71 Fax: +90 332 238 01 74

Advertising Representatives

KOREA | Jes Media Int.

Mr. Young Seoah Chinn

Tel: 8224813411 Fax: 8224813414

jesmedia@unitel.co.kr

BİLGİ / Information

Konfeksiyon Teknik Dergisi’nde yer alan

makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir.

Yayınlanan ilanların sorumluluğu

ilan sahiplerine aittir.

Konfeksiyon Teknik is published monthly.

A dv e rt is em e n t s r e sp o ns ib il it ie s p u bl i sh e d

in our ma ga zi ne per ta in to ad ver tisers.


Hem kökleri merkezinin bulunduğu bölgede çok sağlam hem de bütün dünyada

kendini evinde hissediyor. Groz-Beckert’i farklı yapan özellik bu. Endüstriyel makine

iğnelerinin, hassas makine parçalarının ve sistemlerin dünyada lider üreticisi olarak,

ürünlerimizin ve servislerimizin kalite ve hassasiyet standartlarını mümkün olan en

yüksek seviyede tutuyoruz. Yaklaşık 9.000 çalışanımız ve örme, dokuma, keçe, tafting,

tarak ve dikiş alanlarında kullanılan yaklaşık 70.000 adet ürün çeşidimiz ile tekstil

endüstrisine en ideal desteği sunuyoruz. Ve 1852’den beri bu şekilde sizi hedeflerinize

ulaştırıyoruz.

Ücretsiz myGrozBeckert Uygulaması

Groz Beckert Turkey Tekstil Makine Parç.Tic.Ltd.Şti.

Gen.Ali Rıza Gürcan Cad.

Alparslan İş Merkezi No: 29 / 1-2-3

34169, Merter, İstanbul, Türkiye

T: 0212-9246868 | F: 0212-9246869

info.turkey@groz-beckert.com www.groz-beckert.com


8

EDİTÖR

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

Pandemide teknik tekstillerin önemi

Medikal tekstillerden otomotiv sektörüne, savunma sanayiden jeotekstil ürünlerine,

kompozit malzemelerden akıllı tekstillere kadar çok geniş bir alanda

hayatımızda yer alan teknik tekstiller, pandemi sürecinde öne çıktı. Salgın

döneminde sektörün stratejik önemi bir kez daha anlaşılmış oldu. Hammadde

temininde yurtdışına bağlı olmayan sektör, pandemi sınavından başarıyla

çıkmayı bildi. Teknik tekstil sektörü nanoteknolojik, kirlenmeyen, nefes alan, ısı

tutan tekstil ürünleri üretmenin yanında; otomotiv tekstilleri, inşaat, tarım gibi

alanlarda da diğer sektörlere kolaylaştırıcı çözümler sunuyor.

Teknik tekstil sektörü, gerek üretim sürecinde oluşturulan katma değer ve

ihracat gelirleri içindeki yüksek payı nedeniyle ekonomik kalkınma sürecinde

önemli yer almaktadır. Teknik tekstiller artık sadece birkaç gelişmiş ülkenin

endüstrisi değil, küresel bir endüstri haline gelmiştir. Teknik tekstiller yeni ürünlerin

keşfi, yeni ihtiyaçları karşılaması ve geleneksel ürün ve malzemelerin yerine

ikame edilmesi nedeniyle, büyük potansiyel arz etmektedir.

Sürdürülebilirlik…

Ali ERDEM

Yazı İşleri Müdürü

News Editor

Azalan doğal kaynaklar, artan dünya nüfusu, kaynakların etkin kullanımını tüm

sanayi kollarında önemli bir hale getirdi. Teknolojik, ekolojik ve sosyal değişimler,

ihtiyaç normlarında da değişim meydana getirdi ve endüstrilerin sürdürülebilir,

çevreci stratejilere yönelmesi gerekliliği ortaya çıkardı.

Dünya üzerindeki hayat ancak bize sunulan imkanlar dahilinde mümkün olabilir.

Dünya üzerinde sahip olduğumuz her türlü ihtiyacımızı bize sunulan doğal

kaynaklar ve bunların oluşturduğu zincir sayesinde karşılayabiliyoruz. Bu zincirdeki

herhangi bir halkanın eksikliği veya yok olması tüm dengeleri alt üst edebilir.

Çözüm ise insanın hayat kalitesinin artması için çalışılan sistemde, kaynakların

korunduğu bir ekonomik yapıya geçişi sağlamak ve bunu sürdürülebilir kılmaktır.

İnsanın en önemli ihtiyaçları olan giysi, aksesuar ve ev tekstili gibi ürünlerin

üretimini sağlayan tekstil sektörü de, insan ve çevre sağlığı gözetip sürdürülebilir

EDİTÖR

kalkınmayı da dikkate alarak faaliyetlerine devam etmelidir.

Sektörde, hem üretim esnasında kullanılan malzemeler ve kimyasal maddeler

hem de doğal kaynakların kullanımı mümkün olduğunca asgari düzeyde olmalıdır.

Sürdürülebilirlik alanında uzmanlaşmayı ve bunu rekabet avantajına dönüştürmeyi

başaran şirketler, geleceğin liderleri olarak karşımıza çıkacaklardır.



10

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

Avrupa ve ABD’nin gözü Türkiye’de

TGSD Başkanı Hadi Karasu, “Hazır giyim sektörüne kulak verilir,

öneri ve talepleri dinlenirse ve biz de sektör olarak stratejik eylem

planımızı uygulamak sureti ile hazırlanırsak 2021 ve sonrasında

tarihi başarı elde ederiz” dedi.

Türk hazır giyim sektörü Covid-19 salgınının olumsuz

etkilerini en aza indirmek için yeni çıkış yolları

ararken, dünya devi alım gruplarının üst düzey

yöneticileri, pandemi günlerinde yeni satın alma

stratejilerini paylaştılar.

Yeni dönemde “What’s Next?-Gelecek Satın Alma

Stratejileri ve Beklentileri” toplantısı Türkiye’de ilk

kez online gerçekleştirildi. Bregla sponsorluğunda

düzenlenen toplantının açılış konuşmasını yapan

TGSD Başkanı Hadi Karasu genel olarak 2019’un ve

2020’nin ilk aylarının çok başarılı geçtiğini, ancak

pandemi ile beraber Mart Nisan ve Mayıs aylarında

yüzde 50’leri bulan düşüş yaşadıklarını söyledi.

Pandemi sonrasında dünyanın artık tedarik zinciri

yönetiminin yeniden yapılanması gerektiği konusunda

hem fikir olduğunu belirten Karasu, şunları

kaydetti: “Yeni tedarik zincirinde Avrupa’da satılacak

ürünlerin Avrupa ve yakın çevresinden tedarik

edilmesi zorunlu hale geldi, bu temel strateji olmalı.

Bu çerçevede hazır giyim üretiminde bölgenin en

etkili ülkesi Türkiye. Avrupa’nın hazır giyim ihtiyacının

çok önemli bir kısmını Türkiye karşılayabilir.

Bunun için küçük üretim adetlerini de yapabilecek

şekilde üretim ve lojistik alt yapılarımızı geliştirmiş,

dijitalleşmeyi tamamlamış, sürdürülebilirlik gereklerini

yerine getirmiş, akıllı tekstilden akıllı giysileri


11

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

hazırlayabilecek inovatif yapıyı geliştirmiş olmamız

gerekiyor. Hızlılık ise zaten bizim genetiğimizde olan

bir şey. Tüm bunların yanında pandemi bize artık

fast fashion yerine yine hızlı ama sezonsal üretime

geçilmesi gerektiğini öğretti. Dolayısıyla üçer aylık

aralarla koleksiyon yapan bir ülke formatına bürünmemiz

gerekiyor ki bölgenin tedariğini sağlayalım.”

ABD’de de Türkiye’nin avantajlı olduğunu bildiren,

ABD-Çin savaşı ve pandemide yaşananalar

dolayısıyla Amerika’nın kendine yeni partner

aradığı yorumunda bulunan Karasu, bu nedenle

ABD’nin gözünün Türkiye’nin üstünde olduğunu

aktardı. Karasu, “Pandeminin artık normalize

olmasını beklediğimiz Mart 2021 dönemine kadar

bizim her türlü talebi karşılayacak alt yapıyı oluşturmamız

lazım. Öte yandan sivil toplum örgütleri

ve devlet iş birliği ile yeni oluşacak ticaret anlaşmalarında

Türkiye’nin çok daha etkili olmasını

sağlamalıyız.” ifadelerini kullandı.

AVRUPA’DA SATILACAK ÜRÜN AVRUPA’DA ÜRETİLMELİ

“Başkan Yardımcısı olduğum Euratex’in toplantılarında

yeni tedarik zincirinde Avrupa’da satılacak

ürünlerin Avrupa ve yakın çevresinden tedarik

edilmesinin zorunlu hale geldiğini ve bunun temel

strateji olması gerektiği söyledim. Bu çerçevede

hazır giyim üretiminde bölgenin en etkili ülkesi Türkiye.

Avrupa’nın hazır giyim ihtiyacının çok önemli

bir kısmını Türkiye karşılayabilir. Bunun için küçük

üretim adetlerini de yapabilecek şekilde üretim

ve lojistik alt yapılarımızı geliştirmiş, dijitalleşmeyi

tamamlamış, sürdürülebilirlik gereklerini yerine getirmiş,

akıllı tekstilden akıllı giysileri hazırlayabilecek

inovatif yapıyı geliştirmiş olmamız gerekiyor. Hızlılık

ise zaten bizim genetiğimizde olan bir şey.

DİJİTALLEŞME VE SERTEFİKASYON SİSTEMİMİZİ

GÜÇLENDİRMELİYİZ

Hadi Karasu, hem ABD hem Avrupa pazarı için dijitalleşebilmenin

ve kreatif olmanın önemine dikkat

çekti. Özellikle ABD için sertifikasyon sisteminin çok

güçlenmesi gerektiğini anlatan Karasu, “Bu nedenle

biz Ticaret Bakanlığı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı

ve TSE ile görüştük. Bununla birlikte sektörün üç

aylık kaybının finansmanı için bir yıl geri ödememiz

en az üç yıllık KGF finansman desteği sağlanmasını

istedik. Bizim de sosyal sorumluluk, çevre standartları

ve sürdürülebilirlik üzerine hazırlanmamız gerekiyor.

Hazır giyim sektörüne kulak verilir, öneri ve

talepleri dinlenirse ve biz de sektör olarak stratejik

eylem planımızı uygulamak sureti ile hazırlanırsak

2021 ve sonrasında tarihi başarı elde ederiz.” dedi.

BREGLA CEO’SU TANZER GÖZEK:

SEKTÖRÜN GELECEĞİNE IŞIK TUTACAĞIZ

Bregla CEO’su Tanzer Gözek ise konuşmasında bu

yıl altıncısını gerçekleştirdikleri etkinlikte sektörün

önde gelen temsilcilerinin Türk hazır giyim endüstrisinin

geleceğine ışık tutacağını söyledi. Pandemi

sürecinden çıkış yollarının da değerlendirileceğini

anlatan Gözek, online düzenlenen etkinliğin sektördeki

pek konuya ışık tutacağını sözlerine ekledi.

Panele katılan konuşmacıların görüşleri …

H&M Türkiye Ülke Müdürü Leyla Ertur:

35 yıldır Türkiye’den satın alma yapıyoruz. Pandemi

sürecinde tüm tedarikçilerimizle çok yakın çalıştık.

Sipariş iptal etmemeye, ödemeleri geciktirmemeye

çalıştık. Pandemi sürecinde globalden öte

özellikle lokalde de güçlü olmanın önemini öğrendik.

Bütün dünyada siparişler iptal edildi. Çünkü o

ürünü satacak zaman kaçacaktı. Ancak biz Türkiye’de

bunu kaçırmadık. Türkiye’deki imalatçılarımızın

desteği ile gecikmeleri minimuma indirdik.

Siparişleri yükleme garantisi verdik. Tedarikçilerimizle

beraber takım çalışması yaptık. Bugün için

satışlarımız beklentilerimizin üzerinde seyrediyor.

LC Waikiki Tedarikçi Geliştirme Direktörü Şenol Dallı:

Tedarik zincirimiz kırılırsa, yeni vergiler gelirse, döviz

artarsa diye senaryolar yaptık. Ancak golü biz

kapattığımız köşeden yedik. Perakendenin durmasıyla

sistem durdu. En az duranlar tedarikçilerimiz

oldu. Nisan ayında yüzde 6’ya düşen satışımız, bu

ay yüzde 110’a gelmiş durumdayız. Eskiden bizim

hafta sonu satışlarımız vardı. Şimdi tüm haftaya

yayıldı bu satışlar. Bu da bizi çok mutlu ediyor.

s.Oliver Türkiye Genel Müdürü Nilay Topçu:

s.Oliver toptanda güçlü bir Alman firması. Ancak

Pandemi süreci gösterdi ki yüksek miktarda toptan

mal almak büyük risk. Hızlı hareket kabiliyetinizi tamamen

engelliyor. Yüksek adetleri uzak doğudan

almak yerine daha küçük adetleri daha hızlı alabilmenin

önemi bir kez daha anlaşıldı. Öte yandan

pandemi sürecinde dijitalleşmenin önemini daha

net gördük. Çünkü bu zor dönemde dijitalleşen

firmalarla çalışmalarımızı sürdürdük.

Spring Near East Manufacturing CEO’su Şafak Kıpık:

Bu kriz müşterilerin ne kadar etik hareket ettiklerini

gösterdi bize. Bundan sonraki süreçte kimlerle çalışıp

çalışmayacağımız yönünde kararlar almamız

gerekiyor. Ben perakendecilerin daha az tedarikçi

ile daha yoğun çalışacaklarına inanıyorum. Bu açıdan

üreticilerin de tedarikçilerin de doğru partnerler

belirleyip onlara yatırım yapmaları gerekiyor.

Penti Tedarik Zinciri Direktörü Çağlar Belirgen:

Türbülans bitti. Alım adetlerimizi düşürmek gibi

bir niyetimiz yok. Temkinli ve iyimser büyümeye

devam edeceğiz. Bununla birlikte daha az riskle

stoğumuzu yöneteceğiz. Tedarikçi marka iş birliğini

geliştirmemiz gerekiyor. Eski alışkanlıklarımızla

hareket etmemeliyiz. Her türlü öneriye açığız. Bu

olmaz denilen pek çok şeyin pandemi döneminde


12

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

karşımıza çıktığını gördük. Bu nedenle markalar

için çözüm üreten tedarikçi daha da öne çıkacak.

Yeşim Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Şenol Şankaya:

Markalar ve üreticiler olarak zor günler geçirdik.

Satın alma modelleri değişiyor. Global markalar,

pazara yakın entegre ülkeler ve şirketlerle çalışmayı

tercih edecekler. Bu onlara esneklik ve kısa

zamanda ürün tedariki imkânı sağlayacak. Kumaşı

bir ülkeden diğerine taşımak zorunda kalmayacaklar.

Türkiye’yi tam da bu noktada çok avantajlı

ve şanslı görüyorum. Kumaşımızı, aksesuarımızı

dikişimizi hepsini aynı anda sunabiliyoruz. Tüm bu

özelliklerimiz Avrupa ve ABD pazarı için ön plana

çıkacak. 2021 bizim yılımız olacak.

Otto International Genel Müdürü Merih Dağcı:

Türkiye’nin yapması gereken en önemli şey

sadece bizim değil online ticaret yapan bütün

markalar için de geçerli olan 300 - 400 adetlik

siparişlerin imalatçının da para kazanabileceği

şekilde karşılayabilmenin yöntemini bulmasıdır. Bir

başka önemli konu da Dijital Tasarımcı kavramı.

Çok yakında böyle bir iş tanımı doğacak. Buna

TGSD, Üniversiteler ve Sanayi iş birliğinde bir hazırlık

yapmalı, sektör mutlaka böyle gençleri yetiştirmeli.

Newtimes Ülke Müdürü Banu Yumrutaşlı:

Biz özellikle ABD’de çok güçlü bir firmayız. Türkiye’deki

esnek ve hızlı üretim bizim için çok önemli.

Pandemi öncesinde ABD ve Çin arasında yaşanan

ticaret savaşları nedeniyle herkes yönünü Türkiye’ye

çevirmişti. Şimdi de bunun devam ettiğini

görüyoruz. Çünkü en hızlı tedarik yapabilecekleri

ülkelerin başında Türkiye geliyor. Newtimes olarak

Türkiye’de büyüme stratejimiz devam ediyor.

Bestseller Ülke Müdürü Güzide Anıl:

Pandeminin başında şirketimizin CEO’su Anders

Holch Povisen bizlerle ve tüm çalışanlarla bir yazı

paylaştı. O yazıda Povisen şöyle diyordu; “Şu an bir

yangın var ve biz bir ateşin ortasındayız ama bu

ateşe demir olarak girdik çelik olarak çıkacağız.”

Türkiye ofisi olarak biz de bu yolda birlikte yürüdüğümüz

iş ortaklarımız ile zor bir süreçten geçtik

geçiyoruz ama bu süreci doğru ve akılcı adımlarla,

inovasyona önem vererek, doğru şekilde

dijitalleşerek, esnekliğimizi koruyarak ve verimliliğe

önem vererek aşarsak, hep beraber Türkiye olarak

da biz bu ateşten çelik olarak çıkacağız.

Narkonteks Yönetim Kurulu Başkanı Toygar Narbay:

Pandemi bütün alışkanlıkları değiştirdi. Daha zaman

var dediğimiz pek çok şey yaşamın gerçeği haline

geldi. İnsanlar dijitalleşmeye çok hızlı adapte olmaya

çalışıyorlar. Giyim alışkanlıklarını radikal bir şekilde

değiştirdi. Ev giyim ürünlerinin satışı arttı. Gelecek dönemde

anti bakteriyel ürünler satışları daha da artacak.

Pandemi krizinin Türkiye için yarattığı en önemli

fırsatlardan biri medikal tekstil ürün ihracatı oldu.



14

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

Sektörden

nitelikli

insan gücüne

destek

Support

for the qualified

manpower

of the sector

Üniversite sınavında Tekstil Mühendisliği

bölümünü tercih edecek öğrenciler için

asgari ücrete kadar burs ve iş garantisi fırsatı

bu yıl da sürüyor. YÖK ile Tekstil – Hazır giyim

İhracatçı Birlikleri ve Türkiye Tekstil Sanayii İşverenleri

Sendikası (TTSİS) iş birliğiyle 2019 yılında

imzalanan proje, gençlerin geleceğini garanti

altına alıyor. Proje sayesinde 2019 yılında

öğrencilerin akın ettiği Tekstil Mühendisliği bölümünde

puanlar yaklaşık 100 puan artarken,

bölümün doluluk oranı yüzde 42’den 92’ye

çıktı. Tercih edilme oranında yüzde 208 artış

saptanan bölümde, 9 üniversitenin kontenjanları

da yüzde 100 doluluğa ulaştı.

GENÇLER İÇİN GELECEK KAYGISI ORTADAN

KALKIYOR

Sektörün pozitif değişimi adına atılan bu büyük

adım için İHKİB Başkanı Mustafa Gültepe:

“Sektörümüzün nitelikli insan gücüne duyduğu

ihtiyacın farkında olarak başlattığımız ‘Tercihim

Tekstil Mühendisliği’ projesi geçen yıl

çok başarılı bir şekilde sonuçlandı. Üniversite

sınavına giren öğrencilere sunduğumuz proje

ile ilk 5 tercihinden biri Tekstil Mühendisliği

olan ve sıralaması ilk 20 binde bulunan öğrencilere

asgari ücret tutarında burs verdik.

20–50 bin arasında olanlar net asgari ücretin

yüzde 70’i, 50- 80 bin arasındaki öğrenciler

ise net asgari ücretin yüzde 50’si tutarında

karşılıksız burs imkânından yararlandı. Ülkemizin

en büyük ikinci ihracatçı sektörleri olarak

öğrencilerin okul hayatı boyunca sadece

eğitimlerine odaklanmalarını ve olabilecek

Tekstil ve hazır giyim sektörlerinin

nitelikli iş gücü ihtiyacını

karşılayabilmesi için tekstil

mühendisliği bölümünü seçen

öğrencilere asgari ücrete kadar

burs imkânı ve iş garantisi sağlayan

‘Tercihim Tekstil Mühendisliği’

projesi bu sene de gençlere destek

olmaya devam ediyor.

“My Favorite is Textile Engineering”

project, which provides

scholarships and job guarantees

up to the minimum wage for

students who choose the textile

engineering department in order

to meet the qualified workforce

needs of the textile and ready-towear

sectors, continues to support

young people this year.

Scholarships up to the minimum wage and job guarantee

opportunities continue this year for students

who will choose the Textile Engineering department

in the university exam. The project, prepared

with the cooperation of HEC (Higher Education

Council) and Textile- Apparel Exporters Union and

Turkey Textile Industry Employers’ Association (TTSİS),

signed in 2019 guarantees the future of the youth.

Thanks to the project, while the scores of the Textile

Engineering department, which students flocked to

in 2019, increased by approximately 100 points, the


15

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

occupancy rate of the department increased from

42 percent to 92 percent. In the department, where

the preference rate increased 208 percent, the

quotas of 9 universities reached 100 percent.

Future anxiety is removed for the youth

For this big step taken in the name of positive

change in the sector, President of İHKİB Mustafa

Gültepe said “The “My Favorite is Textile Engineering”

project, which we started with the awareness

of the need for qualified manpower in our

sector, has been concluded very successfully last

year. With the project we presented to students

who took the university entrance exam, we gave

scholarships of minimum wage to students whose

first 5 choices were Textile Engineering and ranked

among the first 20,000. Those between 20 and 50

thousand benefited from non-refundable scholarships

amounting to 70 percent of the net minimum

wage, and students between 50 and 80 thousand,

50 percent of the net minimum wage. As the second

biggest exporting sectors of our country, we

want students to focus solely on their education

throughout their school life and to graduate from

their departments in the best possible way”.

The youth pours in textile

For the power of the sector and wide fields of

work, İTHİB President Ahmet Öksüz said “Textile and

ready-to-wear sectors are one of the areas where

our country is the strongest in the world arena and

is the 6th largest in the world and the 2nd largest

supplier in Europe. While our industry is printing its

name in gold letters in the world, we are sure that

the next generations will bring our country to much

better positions in the international arena. For this

reason, the successes achieved in our project

last year and the increase in department points

showed us that our young people realized their

potential in the sector, not just about scholarship.

We do not just give scholarships. We offer our students

internship opportunities while studying and

we guarantee a job upon graduation. Students

who will step into this department can have the

chance to work in all production stages of the

textile and ready-to-wear sectors or in the production

planning, sales and marketing departments of

enterprises or they can carry out integrated studies

with other sectors. We promise our young people

good opportunities in our sector and we entrust

our future to them. We would like to state that we

will always be with our students while we plan to

continue our project for years and aim to provide

qualified workforce to our industry”

According to information released by Presidential

Human Resources Office, the human and physical

investments will continue for the Textile Engineering

Department which is at the first rank in the professions

in which the job opportunities are found fast in Turkey.

en donanımlı şekilde bölümlerinden mezun

olmalarını arzu ediyoruz” dedi.

GENÇLER TEKSTİLE AKIN EDİYOR

Sektörün gücü ve geniş çalışma alanları için

İTHİB Başkanı Ahmet Öksüz: “Tekstil ve hazırgiyim

sektörleri dünya arenasında ülkemizin en

güçlü olduğu alanlardan biri olup dünyanın

en büyük 6’ncı, Avrupa’nın en büyük 2’nci

büyük tedarikçisi konumundadır. Sektörümüz

dünyada adını altın harflerle yazdırırken

bizden sonra gelecek nesillerin ülkemizi

uluslararası arenada çok daha iyi noktalara

getireceğinden eminiz. Bu nedenle projemizde

geçtiğimiz sene elde edilen başarılar ve

bölüm puanlarında yaşanan artışın sadece

burs odaklı olmadığını gençlerimizin sektördeki

potansiyelinin farkına vardığını bizlere

gösterdi. Biz sadece burs vermekle kalmıyoruz.

Öğrencilerimize okurken staj imkanı sunuyor

ve mezun olunca iş garantisi veriyoruz.

Bu bölüme adım atacak öğrenciler tekstil ve

hazırgiyim sektörlerinin tüm üretim aşamalarında

veya işletmelerin üretim planlama,

satış ve pazarlama bölümlerinde çalışma

şansı bulabilir ya da diğer sektörlerle entegre

çalışmalar gerçekleştirebilirler. Gençlerimize

sektörümüz içinde güzel imkanlar vadediyor

ve geleceğimizi onlara emanet ediyoruz.

Projemizi yıllarca sürdürmeyi planlayıp,

sektörümüze nitelikli iş gücü kazandırmayı hedeflerken

öğrencilerimizin her daim yanında

olacağımızı belirtmek istiyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi tarafından

açıklanan bilgilere göre Türkiye’nin

en hızlı iş bulunan meslekleri arasında birinci

sırada yer alan Tekstil Mühendisliği bölümü

için beşeri ve fiziki yatırımlar sürecek.


16

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

Katma değer için

kaliteli hammadde önemli

Deri sektörü, kurban derilerinin

doğru kesim, yüzüm ve

saklama işlemleriyle sektöre

kazandırılmasını hedefliyor.

Türkiye Deri Sanayicileri

Derneği (TDSD) Başkanı Burak

Uyguner, “Kurban derilerinin

doğru kesim, yüzüm ve

saklanması sayesinde ham

deri ihtiyacının büyük kısmı

yurt içinden sağlanacak” dedi.

önem taşıyor. Türkiye’de her yıl deri sanayimiz,

6-6.5 milyon büyükbaş ve yaklaşık 50 milyon

küçükbaş hayvan ham derisine ihtiyaç duyuyor.

Bayramda yaklaşık olarak kesime giden 850 bin

büyükbaş ve 2,5 Milyon küçükbaş bulunuyor.

Ham derinin ekonomik büyüklüğü cari fiyatlarla

yaklaşık 125 Milyon TL” dedi.

KURBAN DERİSİNDE KAYIPLAR ÖNLENMELİ

Dünyada ham derinin hiç işlenemediği ve bu

nedenle gömülmek zorunda olduğu ülkelerin

bulunduğunu vurgulayan Uyguner, “Kurban

derilerinin kesim, yüzüm ve saklama koşulları

önemli. Kötü yüzülmüş, hamlamış deriler zor alıcı

buluyor. Bu kurbanda buna ekstra dikkat edilmeli.

Her kurban bayramında kesilen hayvanlardan

miktar bazında yüzde 30 oranında israf

ya da heba olup giden ham deri var. Bu şekilde

önemli bir ekonomik büyüklük kesim, yüzüm ve

saklama koşullarına dikkat etmedikleri için alıcı

bulamayıp çöp oluyor” dedi.

Türk deri sektörü kurban bayramı için bekleyişe

geçti. Türkiye Deri Sanayicileri Derneği (TDSD)

Başkanı Burak Uyguner, kurban derilerinin sektör

için büyük önem taşıdığını doğru kesim yöntemlerinin

ve doğru saklamanın ekonomimiz için

önemli olduğunu vurguladı. Kurban bayramı

yaklaşırken kurban derileri hakkında değerlendirmelerde

bulunan Uyguner, “Katma değeri yüksek

ürün üretimi için kaliteli hammadde önemli.

Bundan dolayı kurban bayramı sektör için büyük

Kurbanın doğru kesiminin sektör için çok önemli

olduğunu da aktaran Uyguner, “ Doğru kesim

yöntemleri ile kurban derilerin ekonomimize

kazandırılması gerekiyor. Bu nedenle Kurban

Bayramında kesilen hayvanlardan elde edilen

ham deriler son derece önemli. Deri sanayimizin

hammaddesi olarak ekonomimizde önemli bir

yeri bulunan kurban derilerinde kayıpların önlenmesi

ve doğru kesim yöntemleriyle ekonomik

katkı sağlanması gerekiyor” diye konuştu.


Siz de katılın,

KYSD’ye üye olun...

Sektörümüzün sorunlarına çözüm bulmak, gücüne güç katmak,

temsil kabiliyetini arttırmak ve sektörümüzü el ele verip daha

yukarılara taşımak için siz de KYSD ailesine katılın.

KYSD - KONFEKSİYON YAN SANAYİCİLERİ DERNEĞİ

GİYİMKENT SİTESİ, 11. SOKAK NO: 66A ESENLER - İSTANBUL T: 0212 438 12 96-97 F: 0212 438 12 98

www.kysd.org.tr kysd@kysd.org.tr


18

KYSD

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

Dijitalleşme adına

önemli bir adım atıyoruz...

Dr. Murat Özpehlivan

Konfeksiyon

Yan Sanayicileri Derneği

Yönetim Kurulu Başkanı

Dünya’da yaşanan Covid-19 salgını ve onun getirdiği belirsizlik, küresel markaların

küçülme politikaları, global anlamda artan finansal riskler, süregelen

savaşlar, kargaşa ve ekonomik anlamda yaşanan gelgitler maalesef sektör

firmalarımızı olumsuz yönde etkilemekte. Bu açıdan işletmelerimizin attıkları

adımlarda dikkatli olması ve öngörülebilir bile olsa risk almada ihtiyatlı davranmaları

önemlidir. Geleceği ve geleceğin bizlere ne getireceğini bilemeyiz ama

firmalarımızı geleceğe taşıma adına azami derecede dikkatli olmamız gerektiğini

bilmeliyiz. Küresel ticaret salgınla birlikte her anlamda değişti, dönüştü

ve kabuk değiştirdi. Yeni sorunlar, yeni fırsatlar ve aynı zamanda krizler iç içe

geçiverdi. Bu hengame içerisinde doğru kararlar almak ve onları işletmelerimize

entegre etmek özünde yönetici maharetinin de bir göstergesi oluyor. Bizler

majör hatalar dışında ne denli hassas olursak olalım dış etkenlere ve onların

getirdiği negatif süreçle maruz kaldığımızda tüm emeklerimiz bir anda boşa gidebiliyor.

Bu süreçte çok daha analitik ve süreçleri izleyerek kararlarda değişimi

sağlayabilecek bir bakış açısına sahip olmamız gerekiyor. Firmalarımızın özellikle

son beş yılda karşılaştıkları sorunlar ve krizler sanırım dünyanın hiçbir ülkesinde

bu denli yoğun hissedilmemiştir. Tamiri güç bu süreçleri atlatabilmek adına

pazar çeşitliliği sağlamak bir yöntem olarak düşünülebilir. Yeni ve keşfedilmemiş

bölgelerle ticari işbirliklerimizi arttırmak bizlere en azından bu zorlu dönemde

ekonomik anlamda katkı sunabilir. Bizler KYSD olarak bu amaca dönük her yıl

gerçekleştirdiğimiz Trend ve İnovasyon Etkinliğimizi bu yıl Sanal Fuar olarak 17-19

Kasım tarihleri arasında gerçekleştirme kararı aldık. Sektörümüzü dünyaya açacak

bu proje ile dünyanın birçok ülkesinden fuarımıza dijital ziyaretçi çekme

şansı yakalayacak ve firmalarımızı yepyeni pazarlarla tanıştıracağız. Ayrıca

sektörümüzün marka bilinirliğini ve gelişmiş altyapısının dünyaya tanıtılmasını

da sağlamış olacağız. Umuyorum bu gücümüzü dijital platformda da tıpkı fiziki

etkinliklerde olduğu gibi rasyonel bir biçimde sunar ve sektörümüze yepyeni

bir soluk kazandırırız. Fuar komitemiz başta olmak üzere son dört aydır yoğun

bir çalışma içerisinde bu süreci yönettik. Altyapısı hazırlanan ve konfeksiyon

yan sanayi sektörünün gelişimine önemli katkılar sunacak bu projemizin hayırlı

KYSD

olmasını diliyoruz. Sektörel birliğimizi yansıtan ve bizlere güç katan bu organizasyon

inanıyorum ki sektörümüzün geleceğine bırakacağımız önemli bir değer

olarak yıllar boyu yaşamını sürdürecektir. Geçtiğimiz bu zorlu dönemde sizlere,

ailenize ve sevdiklerinize sağlık ve huzur dilerken geleceğin başarılarla dolu bir

konfeksiyon yan sanayi sektörüyle taçlanması ümidiyle saygılar sunuyorum.



20

TELA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

Sahip çıkma zamanı

Düşününce hayatımız hep göçlerle geçmiş: Asya’dan Anadolu’ya, Afrika’dan

Avrupa’ya, köylerden kentlere göçler, mübadeleler, şehir içinde

taşınmalar vesaire vesaire.

Acaba bütün bu hareketlilik genlerimize mi işlendi ki bizler hep bir süre sonra

nasıl olsa yer değiştireceğiz hissiyatıyla yaşadığımız çevreye sahip çıkmadık,

yaşadığımız ortamı, evimizi benimsemedik? Öyle ya insan kendi evine tükürür

mü, çöp atar mı, çevresindeki herhangi gayrinizami bir olaya, yapılaşmaya

itiraz etmez mi? Eder, etmeli.

Peki bunu yaparken bizim gibi bürokrasisi hızlı, hukuki organları güçlü (!) bir

ülkede bile olsanız sizin tek başınıza yapacağınız itiraz ne kadar etkili olabilir?

Aslında, mikrodan makroya seçimini bizlerin yaptığı apartman/site yöneticileri,

muhtarlar, belediye, meclis gibi resmi organlar itirazlarımızı takip etsinler diye

var. Öyleyse işler niye yürümüyor?

Suat Küçüker

Permes Türkiye Yöneticisi

s.kucuker@permess.com.tr

Tam bu noktada artık STK’lerin (Sivil Toplum Kuruluşları) devreye girmesi gerekiyor.

Görevini yapmayan veya farkında olmayan resmi organlara sesimizi daha

çok duyurabilmek için STK’lere ihtiyacımız var. STK’ler de ancak aidatını düzenli

ödeyen üyeleriyle daha güçlü.

Bizler farkına vardığımız günden bu yana öncelikle mesleki STK’lere üye olduk.

Özellikle TGSD bu pandemi döneminde sektör ile devlet arasında köprü görevi

üstlendi. Sektörün durumunu ve beklentilerini doğru aktararak çözüm yaratılmasına

vesile oldu.

O yüzden bundan sonra önce yaşadığımız çevredeki STK’lerden başlamak

TELA

üzere mesleki STK’lere mutlaka üye olalım, faaliyetlerine destek verelim ki sesimiz

daha gür çıksın. Şikayetlerimizi, beklentilerimizi daha kolay aktarabilelim.

Unutmayalım ki STK çok seslilik demektir. Bir ülkede ne kadar çok STK olursa o

ülkede demokrasi o kadar güçlü olur. STK’ler ile yaşadığımız çevreye, tabiata,

mesleğimize sahip çıkalım.


İmalat

www.ataimalat.com


22

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

Ağustos ayında en fazla ihracatı

hazır giyim ve konfeksiyon

sektörü gerçekleştirdi

Hazır giyim ve konfeksiyon sektörü,

geçen ay 1 milyar 545 milyon 731 bin dolarla

en fazla ihracat gerçekleştirilen sektör oldu.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ve Uludağ

İhracatçı Birlikleri verilerine göre, hazır giyim ve

konfeksiyon sektörü geçen ay 150’den fazla ülke

ve bölgeye ihracat gerçekleştirdi. Temmuzda,

geçen yılın aynı ayına göre yüzde 8,44’lük artışla

1 milyar 812 milyon 845 bin dolarlık dış satım

gerçekleştiren hazır giyim ve konfeksiyon sektörü,

Ocak-Temmuz döneminde ise geçen yılın aynı

dönemine göre yüzde 15,33 azalışla 8 milyar 790

milyon 128 bin dolarlık ihracat yaptı. Hazır giyim

ve konfeksiyon sektörü, geçen ay 2 milyar 201

milyon 411 bin dolarlık dış satım yapan otomotiv

endüstrisinin ardından Türkiye’nin ihracatına en

fazla katkı veren ikinci sektör oldu.

AB ÜLKELERİNE İHRACAT YÜKSELİŞTE

Türkiye’nin en fazla ihracat yaptığı ülke olan

Almanya’ya hazır giyim ve konfeksiyon sektöründe

de geçen ay artış yaşandı. Almanya’ya

Temmuz’da, geçen yılın aynı ayına göre yüzde

15,32 artışla 349 milyon 155 bin dolarlık hazır giyim

ve konfeksiyon ihracatı gerçekleştirildi. Söz konusu

ülkeye Ocak-Temmuz döneminde ise geçen yılın

aynı dönemine göre yüzde 6 azalışla 1 milyar 689


23

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

milyon 401 bin dolarlık dış satım yapıldı. Almanya’nın

ardından bu sektörde en çok ihracat yapılan

ikinci ülke İspanya oldu. İspanya’ya geçen ay

yüzde 5 yükselişle 248 milyon 939 bin dolarlık ihracat

gerçekleştirildi. İspanya’yı yüzde 11,82 yükseliş

ve 183 milyon dolarlık ihracatla Birleşik Krallık, yüzde

34 artışla 154 milyon 270 bin dolarlık dış satımla

Hollanda takip etti. ABD’ye de geçen ay, önceki

yılın aynı ayına göre yüzde 53,42 artışla 109 milyon

dolarlık hazır giyim ve konfeksiyon ihracatı gerçekleştirildi.

Bu sektörde AB ülkelerine, temmuzda,

geçen yılın aynı ayına göre yüzde 13,09 yükselişle 1

milyar 329 milyon 301 bin dolarlık dış satım yapıldı.

SEKTÖRDE İSTANBUL AÇIK ARA ÖNDE

Geçen ay, bu sektörde iller bazında ihracat

rakamlarına bakıldığında ise İstanbul açık ara ilk

sırada yer aldı. İstanbul, Temmuz’da, yüzde 2,48

artışla 1 milyar 182 milyon 770 bin dolarlık hazır

giyim ve konfeksiyon ihracatı gerçekleştirdi. İzmir,

yüzde 34,78 yükseliş ve 170 milyon 134 bin dolarla

ikinci, Bursa yüzde 3,16 azalış ve 141 milyon 787 bin

dolarla üçüncü, Denizli de yüzde 13,39 artış ve 117

milyon 518 bin dolarla dördüncü sırada yer aldı.


24

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

Dijitalleş(e)meyen

KOBİ’leri bekleyen

5 tehlike

İmalat, hizmet, ithalat ve ihracat gibi her sektörde

hizmet sunan KOBİ’ler için günümüzde fark yaratmayı

sağlayacak unsurlardan biri dijitalleşme. Bu

durumun farkında olan, dijital dönüşüme yatırım

yaparak mevcut yapılarını ve iş yapış sistemlerini

değiştirmek isteyen KOBİ’lerin sayısı her geçen gün

artıyor. Ancak KOBİ’lerin bir bölümü için ise dijitalleşmeyi

bir gereklilik ve zorunluluk olarak görmüyor.

Yeni üretim biçimlerine adapte olarak ayakta

kalmak isteyen KOBİ’ler için dijitalleşmenin önemine

dikkat çeken Generali Sigorta, dijitalleş(e)

meyen KOBİ’leri bekleyen 5 tehlikeyi paylaştı.

DEĞİŞEN MÜŞTERİ BEKLENTİLERİNE UYUM

SAĞLAYAMAMAK

Değişen müşteri beklentilerini analiz edemeyen

KOBİ’ler büyüyememe, müşteri ve gelir kaybı

gibi önemli sorunlarla karşı karşıya kalmaktadır.

KOBİ’ler, yüksek müşteri memnuniyetinin beklentileri

anlamakla başladığının farkında olmalı, dijital

uygulamaları kullanarak müşteri ile daha iç içe

olmalı, müşterilerinin ihtiyaçlarını kolaylıkla analiz

ederek, anlık kararlar verebilmelidir.

İŞ SÜREÇLERİNİ VE VARLIKLARINI SÜRDÜRMEDE ZORLUK

Geleneksel KOBİ’ler müşteri potansiyelini ve finansal

güçlerini dijitalleşmeden de sürdürme eğilimindedirler.

Ancak dijital dönüşümü göz önüne alıp

yönetim stratejilerini ve iş yapış biçimlerini yeniden

değerlendirmedikleri taktirde, mevcut varlıklarını

sürdürmeleri gitgide daha da zor hale gelmektedir.

PERSONEL PERFORMANS YÖNETİMİ SORUNLARI

KOBİ’ler geleceğin iş yapış modellerine kolayca

uyum sağlayabilmeleri için yönetim ve teknolojik

altyapılarının yanı sıra personel performansının doğru

kullanımı için de adımlar atmalıdır. Bu adımları

atamayan KOBİ’lerin personel verimliliğinde ciddi

sorunlar yaşadığı görülmektedir. KOBİ’lerin dijitalleşmenin

getirdiği personel ve performans yönetimi

yazılımlarını dikkate alarak, personel performansını

doğru ve verimli bir şekilde yürütmeleri mümkündür.

YENİ ÜRETİM BİÇİMLERİNE ADAPTE OLAMAMAK

Yeni üretim biçimlerine adapte olamamak KOBİ’lerin

temel sorunlarının başında yer almaktadır. İmalat,

hizmet, ithalat ve ihracat gibi her sektörde hizmet sunan

KOBİ’lerin yeni üretim biçimlerine adaptasyonu

ancak dijitalleşme ile mümkündür. KOBİ’ler teknolojiyi,

yapay zekanın karar verme mekanizmalarını

üretim biçimlerine adapte ederek değer yaratma

noktasında avantaj sağlayabilmektedir.

BÜYÜYEMEMEK VE DAHA AZ KİŞİYE ULAŞMAK

Büyüyememek, farklı pazar ve müşteri kitlelerine

ulaşamamak KOBİ’ler için günümüzün en önemli

sorunlarından bir diğeri durumunda. KOBİ’ler

değişim ve fark yaratma avantajını dijitalleşme

sayesinde elde edilebilirler. Özellikle dış dünyaya

açılmak ve daha fazla kişiye ulaşarak, daha büyük

bir işletme yolunda gelişim elde etmek isteyen KO-

Bİ’ler mutlak şekilde dijital dönüşümü sağlamalıdır.



26

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

Dijital pazarlama satış performansını

yüzde 50 artırıyor

Pozitif yönde büyümesini

her geçen gün artıran dijital

pazarlama, kurumların işlem

sayılarını kısa sürelerde

yüzde 50 oranında artırarak

daha fazla satış yapılmasını

sağlıyor. Yapay zeka, makine

öğrenmesi gibi teknolojiler ve

insanlar tarafından optimize

edilmiş veri girişi birleştiğinde

yüzde 15’e kadar ek

performans elde ediliyor.

Günümüzde her geçen saniye daha fazla veri

üretilirken, kullanıcılar kişiselleştirilmiş içerikler

bekliyor. Bu noktada önemini artıran makine

öğrenimi, verilerin toplama, işleme ve uygulama

süreçlerini hızlandırarak, pazarlamacılara

müşteri ihtiyaçlarını belirlemek ve anlamak için

daha önce hiç sahip olmadıkları bir güç sağlıyor.

Boston Consulting Group’un (BCG) Google için

yürüttüğü araştırmaya göre, veriye dayalı ileri

teknolojiler işletmelerin büyümesini sağlıyor. Araştırma

kapsamında gerçekleştirilen testlerde dijital

pazarlama faaliyetleri gerçekleştiren işletmelerin,

ilk dört ila altı hafta arasında işlem sayılarını yüzde

50 oranında artırarak satış grafiğinde yükselme

yaşandığı ortaya koyuluyor. Bu büyüme,

işlem başı maliyeti yüzde 44 oranında azaltırken,

dijital pazarlama harcamalarından elde edilen

geliri de yüzde 33’e varan oranda artırıyor. BCG,

200’ün üzerinde anket, 15’in üzerinde test ve 40’ın

üzerinde uzman ile görüşmeler gerçekleştirerek

bu sonuçları elde ettiğini açıklıyor.

DİJİTAL PAZARLAMA PERFORMANSI

YÜZDE 15 ARTIRILABİLİR

BCG tarafından yapılan araştırmada ortaya konan

diğer bir önemli konu ise dijital pazarlamada

başarılı olmak için yararlanılan insan gücü. Mevcut

teknolojiler ne denli güçlü olsalar da sürekli

insan girdisine ihtiyaç duyuyor. Kampanya hedefi,

kategori özelliği ve müşteri davranışına makine

öğrenimi tabanlı algoritmaları entegre etmenin

en iyi yollarına karar vermek, akıllıca stratejik

kararlar almak ve teknolojiyi optimize etmek için

işletmelerin insan gücüne de ihtiyacı var. BCG’ye

göre, şirketler veriye dayalı ileri teknolojilerden

yararlandığında kampanya metriklerinde yüzde

20’yi bulan gelişme sağlayabilir ve kampanyaya

insan eliyle yapılan düzenlemelerle yüzde 15’lik ek

performansla güçlendirebilir.

TEKNOLOJİYE HÜKMETMEK YETKİN İNSAN KAYNAĞI

İLE MÜMKÜN

Dijital pazarlamada insan kaynağının önemine

dikkat çeken EG Bilişim Teknolojileri CEO’su

Gökhan Bülbül: “Dijital pazarlama alanında

sürekli gelişen teknolojilerin, şirketlerin iş hacimlerine

yaptığı kaldıraç etkisi, kısa zamanda yüzde

50’lere ulaşıyor. BCG’nin yapmış olduğu araştırma

sonuçları dijital pazarlamada insan kaynağının ne

denli önemli olduğunu gözler önüne seriyor. Etkin

insan kaynağı, doğru veri analizi ve doğru veri girişi

ile şirketler hedeflerine çok daha hızlı ulaşabiliyor.”

dedi. Kurumların dijital pazarlama stratejilerinde

hacimsel büyüklüğün yanında sadakatin de önem

kazandığına dikkat çeken Bülbül, yetkin insan

kaynağı tarafından optimize edilen verilerin sadık

müşteri kitlesi oluşturmanın en hızlı yolu olduğunu

belirtiyor. Bülbül, sözlerini şöyle noktalıyor: “Hemen

hemen her alanda olduğu gibi, dijital pazarlama

da yetkin insan kaynağı hedeflere ulaşmada büyük

önem kazanıyor. EG Bilişim olarak, yetkin insan

kaynağına sürekli yatırım yapıyoruz. Alanında

uzman ekibimiz, dijital pazarlama alanında yaşanan

küresel gelişmeleri anlık olarak takip ediyor ve

müşterilerimizin dijital pazarlama etkinliklerine bu

gelişmeleri anında entegre ediyor.”


İZER - FABRİKA

Fabrika : Çobançeşme Mah. Mithatpaşa Cad.

Söğütlü Sk. No: 3/5 Yenibosna

Bahçelievler / İSTANBUL

Telefon : 0212 447 35 47

Telefon : 0212 447 35 48

Fax : 0212 447 35 40

Gsm : 0554 582 60 55

Mail : fabrika@izerfermuar.com

İZER - ZEYTİNBURNU

Zeytinburnu Mağaza : Telsiz Mah. Balıklı Yolu

No: 62 Zeytinburnu / İSTANBUL

Telefon : 0212 664 06 66

Telefon : 0212 664 06 68

Gsm : 0555 803 04 86

Mail : zeytinburnu@izerfermuar.com

İZER - BAĞCILAR

Bağcılar Mağaza : Fatih Mah. Maslak Cad.

No: 90/A Bağcılar / İSTANBUL

Telefon : 0212 551 78 44

Telefon : 0212 551 78 62

Telefon : 0212 551 87 62

Fax : 0212 551 69 59

Mail : bagcilar@izerfermuar.com


28

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

Yeni reklam mecrası: Etiket

Dünyada hemen hemen her ürünün üzerinde bulunan etiketler yeni reklam mecrası

oldu. Epson’un geliştirdiği renkli etiket yazıcı serisi C6500, perakende markalarından

kargo şirketlerine her alanda esnek reklam mecrası oluşturma imkanı sunuyor.

Dünyanın en yaygın kullanılan baskı malzemelerinden

olan etiketler yeni reklam mecrası oldu. Renkli

etiket yazıcıları perakende markalarından kargo şirketlerine

kadar her sektörde esnek bir reklam alanı

yaratma imkanı veriyor. Kurumlar bu özel yazıcılarla

kendi kendine poster, duyuru yazıları hazırlayabiliyor.

Ürünlerin veya kutuların üzerine de promosyonlar,

kuponlar ve reklam uygulamaları yapabiliyor.

ANINDA PROMOSYON KODU

Dünyanın önde gelen baskı teknolojileri şirketlerinden

Epson’un Türkiye Kurumsal Çözümler

Kanal Yöneticisi Ahmet Gürle, salgından sonra

alternatif reklam mecralarının keşfedileceğini

söylüyor. Renkli etiket yazıcıların 25,6-215,9 mm

arasında genişlikte ve istenilen uzunlukta baskı

alabileceğini belirten Gürle, kullanım alanlarını

şöyle anlatıyor: “Örneğin Epson ColorWorks CW-

C6500 serisi renkli etiket yazıcısıyla mağazanızın

camına 20 cm genişliğinde ve 3 m uzunluğunda

bir duyuru yapıştırmak istiyorsunuz. Ya da mağazadaki

bir ürünün reklamını veya genel bir indirimi

duyurmak istiyorsunuz. Tüm bunlar Epson renkli

etiket yazıcısıyla yapabilirsiniz. Sattığınız bir ürünü

özelleştirmek, ürün üzerinde veya kutusundaki

promosyon bilgilerini renkli halde bir etiketle öne

çıkarabilirsiniz. Kutu üzerinde veya içinde oluşturduğunuz

bir etiket veya kuponla farklı bir ürün için

indirim veya reklam yapabilirsiniz.”

KARGO KUTUSUNDA REKLAM DÖNEMİ

Epson, yurtdışında uluslararası bir lojistik şirketiyle

yurtdışında yeni bir projeye imza attı. Projeyle gönderi

yapan şirketler kutuların üzerine kendi logo

veya reklamlarını bastı. Şirketlerin geçmişte bu uygulamanın

yeni bir reklam platformu olabileceğini

düşünmediğini belirten Gürle, “Salgın sonrasında

hem bireysel hem de kurumsal tarafta talebin

arttığını görüyoruz. Gelecekte bu tür uygulamaları

daha fazla göreceğiz” dedi.

KASADA FOTOĞRAF BASKISI

Gürle Türkiye’de de örnek çalışmalar yapıldığını

anlattı. Gürle’nin verdiği bilgiye göre bazı tekstil şirketleri

kasa yanında bulunan parfüm ve hediyelik

eşyalara logo veya ürün fotoğrafı basıyor. Ayrıca

bulunulan güne ait kampanyalar da hızla basılarak

anlatılabiliyor. Bir sonraki alışverişte kullanılmak

üzere barkodlu indirim bilgileri de eklenebiliyor.

HASTANEDE RİSKİ AZALTIYOR

İnternet üzerinden satış yapan şirketler, müşterilerin

istediği ürünlerin üzerine özel günler (Yılbaşı,

doğumgünü, Anneler Günü vs) için fotoğraf

bastırabiliyor. Restoranlar ise yemekte çekilen bir

fotoğrafı içecek şişesinin üzerine basarak servis

edebiliyor. Büyük davet ve organizasyonlarda ise

biletlerin veya yaka kartlarının kişiye özel fotoğrafla

oluşturulması sağlanabiliyor. Bir diğer önemli

uygulama ise hasta bileklikleri. Hasta bilekliğine

hastanın fotoğrafı, alerjisi veya özel detaylar renkli

olarak basılıp hata riski azaltılıyor. Çiçekçilerde

veya fidanlıklarda ise saksı üzerine bitkinin vereceği

çiçeğin resmi etiket olarak yapıştırılabiliyor.



30

OT/VT

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

OT / VT ve Verimlilik

Bölüm 7 “OT /VT (Otomatik Tanıma ve Veri Toplama) Bileşenleri Nelerdir?

Yazı dizimizin yedinci bölümünde de, “OT / VT ( Otomatik Tanıma ve Veri Toplama)

‘nın bileşenleri nedir?“ sorusuna devam edeceğiz. Anlam sürekliliği sağlaması

açısından, dizimizin 1-2-3-4-5-6. bölümlerini okumanızı tavsiye ederiz.

Önceki sayılarımızda, OT/VT ‘nin “yazılım” ve “donanım” bileşenlerini anlattıktan

sonra, bu sayımızda son bileşen olan, “Sarf Malzemeleri“ yani “Etiket ve Ribonlara“

değineceğiz. Dergimizin okur kitlesi sebebiyle bu ürünleri, Hazır Giyim

ve Ev Tekstili özelinde anlatacağız.

OT/VT sistemi için yazılıma sahipsiniz; etiket yazıcı, barkod okuyucu veya terminaliniz

var ama etiketiniz yoksa, bunların hiçbir anlam taşımaz. Buna rağmen

etiket ve ribonlar, maalesef üvey evlat muamelesi görüyor. Donanım ve yazılım

alırken onlarca şey sorulurken, sarf malzemesi alımında “sadece düşük fiyat“

karar sebebi olabiliyor.

Canan ESER

Akbarkod Genel Koordinatörü

canan@akbarkod.com

İşlevsel verimli bir sisteme sahip olmak için sarf malzemesi alırken de doğru

soruları sormanız gerekir. Hazır giyim firmalarının ihtiyaç duyduğu temel etiket ve

ribonları şu şekilde sıralayabiliriz.

• Yıkama talimatı etiketleri

(Japon akmaz, saten, non-woven veya renk almaz etiketler)

• Sallama karton etiketler ve üstlerine yapıştırılan kuşe/termal fiyat etiketleri

• Raf etiketleri

• Koli ve paletler için kuşe ve termal etiketler

• Etiketleri baskısı için ribonlar ( wax, wax resin, resin, tekstil resini gibi)

OT/VT ( Otomatik Tanıma ve Veri Toplama )

Barkod yazıcılarda kullanılan, yukarıdaki ürünlerde kritik nokta, ”Doğru yazıcı

- Doğru Etiketlik Malzeme - Doğru Ribon“ üçlüsünün bir araya getirilmesidir. Bu

sayede %100 performansa erişirsiniz. Bu konuyu daha net anlatmak için, bazı

örnekler verebiliriz.

Örneğin; amacınız yıkama talimatı basmaksa, buna uygun endüstriyel yazıcı

almanız gerekir. Masaüstü ufak yazıcı ile basmanız sağlıklı olmaz. Etiketlik

kumaşı da ihtiyaç duyduğunuz yıkama koşuluna göre seçmelisiniz. Blue Jean

için ağır yıkama dayanımlı japon akmaz seçip, ribonu hafif yıkamaya dayanımlı

kullanırsanız, yazılar kolayca silinecektir. Başka bir örnekte ise; denizaşırı

yükleme yapıyorsunuz ama koliler üstüne termal etiket yapıştırdıysanız, etiketlerin

kararıp yazıların okunmayacağı riskini aldınız demektir. Kısa sürede kararma

yapacak bu etiket cinsi yerine, kuşe etiket seçmeniz doğru olacaktır. Son

örneğimizde ise; karton etiketlerinizi maliyeti düşürmek için wax resin yerine

wax ribon ile basarsanız, baskının elle ve sürtünme ile çizilebileceğini, hatta

ribonun yüzeyden dökülebileceğini de aklınızda tutmalısınız.

Yedi sayıdır sürdürdüğümüz yazı dizimizin özeti; “OT /VT ( Otomatik Tanıma ve

Veri Toplama) sistemi lüks değil zorunluluktur.“ Doğru sistemi, doğru soruları sorarak,

doğru bileşenlerle kurduğunuzda %100 performansa erişirsiniz. Şirketinizin

teknoloji çöplüğü olmaması; üretim, dağıtım ve satışta aksamadan yürümesi,

yapacağınız doğru seçimlere bağlı unutmayın.

Sağlıklı, verimli, bol kazançlı günler...



32

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

Karsal Örme Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Köksal:

“Pandemiden güçlenerek çıktık”

PANDEMİDE ÜNİVERSİTE ZAMANLARINA DÖNDÜM

Bu süreci üretime ayırdığını dile getiren Hüseyin

Köksal, “20 Mart ‘ta şalterleri indirdik. Hemen kendime

kemik bir ekip kurdum. İlk üç gün finansla ilgili

kararlar aldık. Üçüncü günün sonunda üniversite

zamanlarıma döndüm. Üretime... Ben hantal yapı

sevmem. Hantallık maliyetleri yükseltir, seni geri

bırakır. Bu süreç o hantal yapıyı görmemi sağladı.

O açıdan pandemi sürecinde üretimle ilgili verimli

bir süreç geçirdik” diye konuştu.

KİMSEYİ MAĞDUR ETMEDİK

Pandemi döneminde çalışanlarının mağdur olmadığını

anlatan Hüseyin Köksal, “Biz kimseyi mağdur

etmedik. Hatta kronik rahatsızlığı olduğu için

çalışamayan personelin maaşını kendi cebimden

ödedim. İşçi mahkemesi yoktur bizde. 25 yıllık bir

şirket olarak en övündüğümüz şeylerden biridir.

Hiçbir çalışanımızla mahkemelik olmadık.

Türkiye’nin tekstil sektöründe önde gelen şirketlerinden

Karsal Örme’nin Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin

Köksal, tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19

salgını sürecinden güçlenerek çıktıklarını söyledi.

Trabzon’da peştemal boyayarak başladıkları işi,

büyüterek 1995 yılında Karsal Örme’yi kuran Köksal,

şimdi Çorlu’da 35 bin metrekare üzerine inşa edilmiş

entegre bir tesiste kumaş üretimi yapıyor. İlkokul

yıllarından bu yana şirketin her departmanında

çalışan Köksal, 400 kişiye istihdam sağlıyor.

DOĞRU ZAMANDA FRENE BASTIK

Ailesinin iş dünyasında 3. kuşak temsilcisi olan Hüseyin

Köksal, 1995 yılında kurulan Karsal Örme’nin her

yıl düzenli olarak büyüyen bir şirket olduğunu vurguladı.

Planlarını ileriye dönük yaptığının altını çizen

Köksal,” 2020 ocak ayında 4 aylık üretim kapasitemizi

doldurmuş durumdaydık. Türkiye’de piyasalar

adeta coşmak üzereydi. “Çin’den kayan yüklü

siparişler Türkiye ye gelmekteydi. Ancak bu durum

beni tedirgin etti. Çünkü hayat felsefem kimsenin

mutsuzluğu üzerine mutluluk kurulmaz. Hissiyatım bu

belirsiz durumun olumsuz gideceği yönündeydi. Bu

yüzden 2020 şubat ayı gibi sipariş alımlarını azaltarak

ham madde alımlarını durdurduk. Hakikaten 2

ay sonra her şey durdu. Frene basmamdan dolayı

herhangi bir zarar etmedim” diye konuştu .

50 MİLYON DOLARLIK YATIRIM YAPACAĞIM

Önümüzdeki 4 yılda şirkete 50 milyon dolarlık

yatırım yapmayı planladıklarını söyleyen Köksal,

“Karsal Örme olarak şirketimizde son 4 -5 yıldır

hep üzerine koyarak ilerliyoruz. Şöyle ki, 2016’da

117 milyon TL, 2017’de 151 milyon TL, 2018’de 202

milyon TL, 2019’da da 260 milyon TL ciro yaptık.

Tabi ki bunlar yaklaşık rakamlar. Tüm dünyayı etkisi

altına alan pandemi olmasaydı 2020’ye başlarken

koymuş olduğumuz 300- 350 milyon arası ciro

hedefine ulaşmış olacaktık. Şirkete 4 yıl içinde 50

milyon dolarlık ciddi yatırım yapmayı düşünüyorum”

açıklamasında bulundu.

BÜYÜK FİRMAYLA ÇALIŞMAM

Erkek üst gruba imalat yapan şirketler arasında ilk

3’te yer alan Karsal Örme’nin başarısının sırlarını

da anlatan Yönetim Kurulu Başkanı Köksal, “Bugüne

kadar kazandığımız her parayı işimize yatırdık.

Sermayemizi atıl durumda tutmadık. Teknoloji ayak

uydurmak adına, alt yapımıza ve makinelerimize

yatırım yaptık. Kimse bizim showroomumuza uğramadan

yazlık veya kışlık koleksiyon hazırlamaz. Çok

büyük firmayla çalışmam. Karşımda pazarlık gücü

oluşturulmasını istemem. Bazı büyük şirketler hep

geldi. Ama ben çalışmadım. Benim bir tane büyük

müşterim olacağına 10 tane irili ufaklı müşterim

olsun. Ortak gibi karşıma geçmesin. Mesela ayda

700 ton kumaş üretiyorum. 300 kişiye satıyorum. 300

tonunu bir adama verirsem o adam eninde sonunda

benim şirketimde söz sahibi oluyor. Piyasanın

gerçeklerinden uzaklaşıyorsun” diye konuştu.


Siz hayal edin

Biz üretelim...

Profesyonel ve kaliteli hizmet anlayışımızla

çözüm ortağınız olarak her zaman yanınızdayız.

AKKEM TEKSTİL DIŞ. TİC. LTD. ŞTİ.

MEZBAA YOLU ARDIÇ SOK. GÖKTAŞ İŞ MERKEZİ

KOCASİNAN / İSTANBUL

TEL: +90 212 451 19 70-71 FAX:+90 212 451 19 72

web: www.akkem.com.tr | e-mail: satinalma@akkem.com.tr


34

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

Zorlu Tekstil’den İngiltere’ye ihracat

Döngüsel ekonomi tabanlı

inovasyona dayalı yeni nesil

tekstillere yatırımını sürdüren

Zorlu Tekstil, dünyaca ünlü Marks

& Spencer ile gerçekleştirdiği

işbirliği kapsamında

İngiltere’ye 5 Milyon adet

antibakteriyel yıkanabilir yüz

maskesi ihraç ediyor.

STeP SERTİFİKASIYLA SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİNİ

BELGELENDİRDİ

Sürdürülebilirlik odaklı üretimi ve hayata geçirdiği

ürünleri ile Zorlu Tekstil, hammadde, proses yönetimi

ve ürün tabanlı birçok yenilikçi çözümle dünyadaki

sayılı şirketlerden biri olmaya devam ediyor.

Standart 100 by Oeko-Tex belgesine sahip olan,

bir süre önce ise STeP by Oeko-Tex, “Sustainable

Textile Production” (Sürdürülebilir Tekstil Üretimi)

sertifikasıyla sürdürülebilir bir tekstil üreticisi olduğunu

belgelendiren Zorluteks ve Hometeks fabrikaları,

bu belgelerle kullanılan ‘Made in Green’ etiketiyle

üretim yapabildiğini tescillemişti. Sahip olduğu

belgeler ile Zorlu Tekstil, dün olduğu gibi bugün de

Marks & Spencer gibi sürdürülebilirlik odaklı birçok

şirketle olan işbirliklerini büyütmeye devam edecek.

Türkiye’nin tekstilde en büyük gruplarından ve

ihracatçılarından biri olan Zorlu Tekstil, uzun yıllardır

yatırım yaptığı akıllı tekstil alanındaki bilgi ve

tecrübesiyle seçkin dünya perakende devlerinin

inovatif iş ortağı olmaya ve ihracatta yeni nesil

ürün portföyünü genişletmeye devam ediyor. Zorlu

Grubu’nun Akıllı Hayat 2030 vizyonu doğrultusunda,

döngüsel ekonomi tabanlı inovasyona dayalı

yeni nesil tekstillere uzun süredir yatırım yapan Zorlu

Tekstil, sürdürülebilir üretim yaklaşımı kapsamında;

İngiltere’nin dünyaca ünlü markası Marks & Spencer

için 5 Milyon adet antibakteriyel ve yıkanabilir

özellikli maske üretimi gerçekleştirdi. Yüzde 100 pamuk

olan ve antibakteriyel özelliğiyle hem yetişkinler

hem de çocuklar için farklı renk ve desenlerde

üretilen maskeler İngiltere pazarına sunulacak.



36

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

“Anadolu’nun en etkin iş insanı”

Abdulkadir Konukoğlu

Ekonomist’in düzenlediği araştırma sonuçlarına göre, SANKO

Holding Onursal Başkanı Abdulkadir Konukoğlu, sekizinci kez listenin

birinci sırasında, Anadolu’nun En Etkin İş İnsanı olarak açıklandı.

Ekonomi dünyasının saygın yayın organlarından

Ekonomist’in sekizinci kez düzenlediği “Anadolu’nun

En Etkin 50 İş İnsanı” araştırması sonuçları

yayımlandı. Araştırma sonuçlarına göre, SANKO

Holding Onursal Başkanı Abdulkadir Konukoğlu,

sekizinci kez listenin birinci sırasında, Anadolu’nun

En Etkin İş İnsanı olarak açıklandı. İstanbul, Ankara

ve İzmir dışındaki kentler baz alınarak oluşturulan

listede, SANKO Holding Yönetim Kurulu Başkanı

Adil Sani Konukoğlu sekizinci, Önceki Dönem Yönetim

Kurulu Başkanı Zeki Konukoğlu 20’inci sırada

bulunuyor. Sibel Atik’in hazırladığı haberde, “İş

dünyasının Anadolu’dan çıkan önderlerini sıraladığımız

‘Anadolu’nun En Etkin 50 İş İnsanı’ araştırmasının

2020 sonuçları netleşti. Her biri bulundukları

kentlerde şirketleriyle ciddi istihdam sağlıyor, vergi

rekoru kırıyor ve yaptıkları sosyal yatırımlarla bölge

ekonomisine güç veriyor” denildi. Haberde, “Bu yıl

sekizincisini açıkladığımız bu araştırma, listede yer

alan iş insanlarına ekonomik, sosyal çabaları, sivil

toplum kuruluşlarındaki faaliyetleri ve kentlerindeki

kalkınmaya verdikleri destek nedeniyle bir anlamda

alkış tutuyor” ifadeleri kullanıldı.

ZİRVE DEĞİŞMEDİ

Anadolu’ya yön veren 50 ismin yer aldığı listenin

zirvesi bu yıl da değişmedi. SANKO Holding

Onursal Başkanı Abdulkadir Konukoğlu, “Sadece

Gaziantep’te değil, Güneydoğu Anadolu Bölgesinde

tekstil sanayisinin gelişmesine katkı yapan

ve on binlerce insana iş olanağı sağlanmasına ön

ayak olan iş insanı” olarak tanımlandı.

Haberde, SANKO Holding Onursal Başkanı Abdulkadir

Konukoğlu ile ilgili olarak, “Zirvedeki İsim Değişmedi”

başlığı altında şunlar kaydedildi: “Tekstil

ile uğraşan bir ailenin dördüncü kuşak temsilcisi

olarak onursal başkanı olduğu SANKO’nun holdingleşmesinde

önemli katkıları olan Abdulkadir Konukoğlu,

Anadolu’nun en etkin 50 ismi listesinde yine

birinci sırada yer aldı. Konukoğlu ailesinin en büyük

temsilcisi olan Abdulkadir Konukoğlu, 116 yıldır ana

işi tekstil olan grubun kurumsallaşmasında önemli


37

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

KAPTANLIK KOLTUĞUNU DEVRALDI

Haberde, SANKO Holding’in yeni bir döneme girdiği,

65 yaş uygulaması kapsamında görevi ağabeyi

Zeki Konukoğlu’ndan devralan Adil Sani Konukoğlu’nun,

zorlu dönemde grubun kaptanlığını

üstlendiğine işaret edildi. Adil Sani Konukoğlu’nun,

holdingi Gaziantep’ten yöneteceğinin kaydedildiği

haberde, şunlar paylaşıldı: “Gençlerle yakın

çalışacağını ve bu zorlu süreçte holding için

yeni fırsatları araştırma görevinin ailenin beşinci

kuşaktan 12 üyesine verildiğini söyleyen Adil Sani

Konukoğlu, ‘zihnimdeki 60 yıllık otobanları yıkmak

ve yenilemek için gençlere ihtiyacım var’ diyor.

Konukoğlu, 2019 yılında 9,3 milyar TL’lik ciro yapan

holdinge başkanlık yaptığı süreçte tekstil, enerji ve

çimentoda yeni yatırımlar, kapasite artışı ve yenileme

yatırımlarının yanı sıra yenilenebilir enerji alanında

yatırımları hızlandıracaklarını ifade ediyor.”

ZEKİ KONUKOĞLU

SANKO Holding Yönetim Kurulu Önceki Dönem

Başkanı Zeki Konukoğlu’nun, üniversite ve vakıfta

etkin olacağının vurgulandığı haberde, şu

görüşlere yer verildi:

“Türkiye’nin Anadolu’da en güçlü gruplarından biri

olan SANKO Holding’te kısa bir süre önce önemli

bir bayrak değişimi yaşandı. Son altı yıldır holdingin

başkanlığını yürüten Zeki Konukoğlu, bu görevi

kardeşi Adil Sani Konukoğlu’na bıraktı. Yönetim

kurulu başkanlığı sürecinde grubun tekstil ağırlıklı

yatırımlarını yöneten Konukoğlu, enerji alanında

da önemli kararlara imza attı. Bir sohbetimizde

görevi kardeşine bıraktıktan sonraki hedeflerini

konuştuğumuz Zeki Konukoğlu, üniversite ve vakıf

yönetiminde çalışacağını aktarmıştı. Konukoğlu,

‘Bizde emeklilik demek defteri kapatmak demek

değil. Günübirlik işlerden çekiliyoruz ama ana

konuları yakın izlemeye gayret ediyoruz. Ben de

bu süreçte çalışma saatlerini azaltıp haftanın bir

gününü hobilerime ayıracağım, vakıf üniversitemizin

yönetiminde etkin olacağım’ diyor.”

rol üstlendi. 1994 yılında SANKO Grubu şirketleri

başkanlığı görevini üstlenen Abdulkadir Konukoğlu,

grubu 1996 yılında SANKO Holding çatısı altında

yapılandırdı. 20 yıl başkanlık yaptığı SANKO’daki

görevlerini 2014 yılında kardeşi Zeki Konukoğlu’na

devrettikten sonra grubun onursal başkanı olan

Abdulkadir Konukoğlu, bu süreçte sivil toplum kuruluşları

ve üniversitedeki çalışmalara odaklandı.”

Haberde, Abdulkadir Konukoğlu’nun, bugüne

kadar binlerce öğrenciye burs veren Sani Konukoğlu

Vakfı ve üniversitedeki işlerine yoğunlaştığına

vurgu yapıldı.


38

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

Compact DTG-capable dryer now

in 137 cm width

A new LittleRed X1D Dryer designed to cure

DTG-printed and/or screen-printed garments is equipped

with a 137 cm wide conveyor belt, offering

greater capacity and flexibility for smaller shops,

it was announced by Mark Vasilantone, president.

Equipped with a 122 cm wide heater, the new dryer

can cure up to 46 garments per hour DTG-printed

with digital white ink at 3 minutes dwell time, 162

garments per hour screen-printed with water-based

ink or discharge, and 324 garments per hour

screen-printed with plastisol inks. The LittleRed

X1D conveyor dryer is also suitable for curing of

DTG pretreatment, and offers greater production

capacity with less operator attention while eliminating

the flattened, ironed-on appearance of heat

pressed images. It is equipped as standard with

features found on the company’s larger DTG-capable

dryers including: belt-to-heater clearance to

accommodate bulky items; a 168 cm long X-Series

conveyor belt roller tracking system with Teflon-coated

fibreglass belt; and dual digital controls—the first

to rapidly attain optimum curing temperature, and

the second to safely maintain the ink and garment

at that temperature to finalise the curing process.

This model also has a newly redesigned air mapping

system that pulls fumes and moisture away from the

immediate environment while providing air flow to

cool the skin of the heating chamber for operator

safety. The heaters of all Vastex dryers carry an industry-leading

15-year warranty, and feature closely

spaced coils that provide high-density, medium-wavelength

infrared heat for maximum cure speed

without cold spots or under curing associated with

conventional units. Fully expandable, the X1D-54

can accommodate additional heating chambers

and belt extensions, allowing capacity/belt speed

to be doubled or tripled as needs grow. The company

also offer DTG-capable conveyor dryers in

widths up to 198 cm with capacities of up to 231

DTG-printed garments per hour, up to 555 per hour

screen-printed with water-based ink and discharge,

and up to 1080 per hour screen-printed with plastisol

ink. Vastex also manufacture heavy-, medium- and

light-duty presses, athletic numbering systems, flash

cure units, screen coaters, screen exposing units,

screen drying cabinets, pin registration systems, washout

booths and complete equipment packages

for entry-level to large commercial shops.



40

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

Gelecek teknik tekstillerde

The future is in technical textiles

Medikal tekstillerden otomotiv

sektörüne, savunma sanayiden

jeotekstil ürünlerine, kompozit

malzemelerden akıllı tekstillere

kadar çok geniş bir alanda

hayatımızda yer alan teknik

tekstiller, ihracat rekoru kırdı.

Technical textiles, which take

place in our lives in a wide range

of areas from medical textiles

to automotive industry, defense

industry to geo-textile products,

composite materials to smart

textiles, broke an export record.

Maske, koruyucu tulum-önlük gibi medikal

tekstil ürünlerinin iç piyasada talebi karşılaması

ve dünyada 70’ten fazla ülkeye yardım

gönderilmesi Türkiye’nin ‘teknik tekstiller’

alanındaki gücünü yansıtmaya devam

ediyor. Dünyada 107 milyar dolarlık ihracat

pazarı bulunan ‘teknik tekstiller’ için Ar-Ge ve

inovasyon yatırımları hız kesmeden sürerken,

Türkiye’nin ‘teknik tekstil’ ihracatının yılsonuna

kadar 2 milyar doların üzerine çıkması ve

küresel ihracatta payını hızla artırması hedefleniyor.

Teknik tekstillerin, Türkiye tekstil sektörünün

vizyonunu şekillendireceğini ve sektöre

yüksek katma değer sağlayacağını belirten

İTHİB Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Öksüz:

‘’Haziran’da teknik tekstil ihracatımız yüzde

196 artarak 349 milyon dolar, Ocak – Haziran

döneminde ise yüzde 39 artarak 1,2 milyar

dolar değerinde gerçekleşti. Salgın döneminde

sektörümüzün stratejik önemi bir kez daha

anlaşılmış oldu. Hammadde temininde yurtdışına

bağlı olmayan sektörümüz, pandemi

sınavından başarıyla çıkmayı bildi. Ancak bu

başarıyı sürdürülebilir kılmak için firmalarımızın

uluslararası standartlara uygun üretim yapmalarını

teşvik etmeli, daha rekabetçi yapıya

That the demand of medical textile products

such as mask, protective suit-apron is met in

domestic market and they are sent to more

than 70 countries around the world continues

to show that the power of Turkey in ‘technical

textiles’. While the R&D and innovation investments

for ‘technical textiles’, having 107 billion

export market in the world fast, it is aimed that

the export of Turkey’s ‘technical textiles’ will increase

exceed $ 2 billion until the end of the year

and is expected to rapidly increase its share in

global exports. İTHİB Board Chairman Ahmet

Öksüz, stating that technical textiles of Turkey

will shape the vision of the textile sector and industry

and provide high value-added to sector,

said “Our technical textile exports increased 196

percent in June to 349 million dollars, and in the

January - June period increased by 39 percent

to 1.2 billion dollars. During the epidemic period,

the strategic importance of our sector was once

again understood. Our industry, which is not dependent

on abroad in raw material supply, has

successfully passed the pandemic exam. However,

in order to make this success sustainable,

we must encourage our companies to produce

in accordance with international standards


41

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

and produce additional solutions to achieve a

more competitive structure. In this context, we

stated in the meetings we held with our relevant

Ministries that the practice of exporting personal

protective equipment products to the State

Supply Office against a grant should be revised.

Our ministries also regulated by expanding 1

grant application despite 1 export. We have reached

the infrastructure that can be the world

leader in medical textile products. We must be

more proactive in meeting global demands by

preserving this infrastructure.”

Non-polluted, breathing, heat-trapping textile

products

Emphasizing that the future is in technical

textiles for more value-added exports, Öksüz

said “As ITHIB, we carry out our work within

this framework. In technical textiles, functionality

stands out with design. In addition to

producing nano-technological, non-polluting,

breathing, heat holding textile products in the

technical textile sector; it provides facilitating

solutions to other sectors in areas such as automotive

textiles, construction, and agriculture.”

World’s 6th largest, europe’s 2th largest supplier

Expressing that they have implemented the

ulaşmak için ilave çözümler üretmeliyiz. Bu

kapsamda ilgili Bakanlıklarımız ile gerçekleştirdiğimiz

görüşmelerde kişisel koruyucu donanım

ürünlerinin Devlet Malzeme Ofisi’ne hibe

karşılığı ihracat gerçekleştirilmesi uygulamasının

revize edilmesi gerektiğini ifade etmiştik.

Bakanlıklarımız da 1 ihracata karşın 1 hibe

uygulamasını genişleterek düzenlemeye gitti.

Medikal tekstil ürünlerinde dünya lideri olabilecek

alt yapıya ulaştık. Bu alt yapı gücümüzü

koruyarak küresel talepleri karşılamak adına

daha proaktif olmalıyız’’ dedi.

KİRLENMEYEN, NEFES ALAN, ISI TUTAN TEKSTİL

ÜRÜNLERİ

Daha katma değerli ihracat için geleceğin

teknik tekstillerde olduğunu vurgulayan Öksüz:

‘’İTHİB olarak çalışmalarımızı bu çerçevede

yürütüyoruz. Teknik tekstillerde tasarımla birlikte

işlevsellik de öne çıkıyor. Teknik tekstil sektörü

nanoteknolojik, kirlenmeyen, nefes alan, ısı tutan

tekstil ürünleri üretmenin yanında; otomotiv

tekstilleri, inşaat, tarım gibi alanlarda da diğer

sektörlere kolaylaştırıcı çözümler sunuyor’’ dedi.

DÜNYANIN EN BÜYÜK 6’NCI, AVRUPA’NIN EN

BÜYÜK 2’NCİ TEDARİKÇİSİ

Ticaret Bakanlığı’nın destekleri ve 14 teknik

İTHİB Yönetim Kurulu Başkanı

Ahmet Öksüz ‘‘Salgın döneminde

sektörümüzün stratejik önemi

bir kez daha anlaşılmış oldu.

Türkiye’nin ‘teknik tekstil’

ihracatının yılsonuna kadar 2

milyar doların üzerine çıkmasını

ve küresel ihracattaki payını hızla

artırmasını hedefliyoruz’’

ITHIB Board Chairman Ahmet

Öksüz “During the epidemic

period, the strategic importance

of our sector was once again

understood. We aim Turkey’s

‘technical textiles’ exports to

increase to exceed 2 billion

dollars until the end of the year

and to rapidly increase its share

in global exports”


42

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

tekstil firmasıyla birlikte ‘Teknik Tekstillerde Dijital

Dönüşüm ve İnovasyon’ çalışmasını hayata

geçirdiklerini ifade eden Ahmet Öksüz şöyle

devam etti: ‘‘UR-GE projemizle firmalarımızın

dijital dönüşümlerinde öncü rol alarak firmalarımızın

Sanayi 4.0 entegrasyonunun tamamlamasını

hedefliyoruz. Ayrıca İTÜ ile başlattığımız

Türkiye’nin ilk ve tek Tezli Yüksek Lisans programı

çerçevesinde sektörümüz için gereken nitelikli

insan kaynağını artırmayı planlıyoruz.’’

YERLİ OTOMOBİLE TÜRK TEKSTİLİ

Otomotiv sanayinde sıklıkla kullanılan teknik

tekstiller; dekorasyon, izolasyon, filtreleme gibi

işlevlerin yanı sıra konfor da sağlıyor. Taşıtların

zırh kaplamalarında da yoğun olarak kullanılan

teknik tekstil ürünlerini emniyet kemerleri,

hava yastıkları, koltuk kumaşları, iç giydirme

ürünleri, oto kılıfları, koltuk kılıfları, filtreler, halı

tabanları, kord bezi gibi ürünler oluşturuyor.

Yüksek teknolojili ilk yerli ve milli otomobil ile ilgili

konuşan Öksüz: ‘‘Ülkemizi dünya arenasında

temsil edecek yerli otomobilimiz için tekstil

ve hammaddeleri sektörü olarak üzerimize

düşen tüm görevleri yerine getirmeye, yerli ve

milli aracımız TOGG’un tüm tekstil aksamlarını

Türk tekstil firmaları olarak üretmeye hazırız.

Bugün dünyanın en büyük 6’ncı, AB’nin en

büyük 2’nci tedarikçi sektörü olarak, büyüyen

Türkiye ekonomisi için durmaksızın çalışmaya

devam edeceğiz’’ dedi.

“Digital Transformation and Innovation in

Technical Textiles” together with the support

of the Ministry of Trade and 14 technical textile

companies, Ahmet Öksüz said “With our UR-

GE project, we aim to complete the Industry

4.0 integration of our companies by taking a

leading role in the digital transformation of our

companies. Also we started with ITU within the

framework of Turkey’s first and only Master’s

program we need for our sector plans to increase

its qualified human resources.”

Turkish textile to national automobile

Technical textiles, frequently used in the automotive

industry, provides comfort in addition to

functions such as decoration, insulation, filtering.

Technical textiles, which are used extensively

in armor coatings of vehicles, are products

such as seat belts, airbags, seat fabrics, interior

dressing products, auto covers, seat covers, filters,

carpet bases, cord fabric. Speaking about

the first high-tech domestic and national automobile,

Öksüz said “We are ready to fulfill all our

duties as the textile and raw materials sector for

our domestic automobile that will represent our

country in the world arena, and to manufacture

all textile parts of our domestic and national

vehicle TOGG as Turkish textile companies.

Today, the 6th largest in the world, the EU’s 2nd

largest supplier industry is growing ceaselessly

for Turkey’s economy will continue to work.”



44

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

Dijital dönüşüm

deri ihracatçılarıyla başladı

Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Erkan Zandar,

“Farklı alanlardan beslenip iş birliğini güçlendirerek kurduğumuz

ekosistemde yenilikçi fikirlerin hayata geçirilmesi için gençlere her

zaman ihtiyacımız var. Bilim insanlarımızdan, öğrencilerimizden güç

alarak inovatif projeler ve ürünler üzerine çalışıyoruz” dedi.

Ege Bölgesi’nde 8 bini aşkın ihracatçıyı temsil eden

12 İhracatçı Birliğinin hepsi endüstri ve üniversitenin

gücünü harmanlayarak birçok projeye imza atıyor.

Deri mühendisliğini seçen öğrencilerimize yönelik

asgari ücrete kadar burs imkanı sağladığımız projemiz

geçen seneden beri devam ediyor. 2020’ye

hem ihracat rakamlarımızla hem de yenilikçi projelerimizle

çok başarılı bir giriş yapmalarına rağmen

pandemi nedeniyle yurtiçi ve yurtdışı piyasalarda

yaşanan durgunluk, her sektörde olduğu gibi deri



46

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

sektöründe de etkisini gösterdiğini vurgulayan Zandar,

Türkiye’ye yıllık 1 milyar doların üzerinde döviz

kazandıran, son 10 yılda ihracatını 2,5 kat geliştiren

ayakkabı ve saraciye sektörünün, sürecin etkilerini

derinden hissettiğini belirtti. Pandemi sürecinin, eski

nesil yöntemleri bir yana bırakıp birlikte çözüm üretip

daha iyi bir gelecek kurmak için yeni bir dönim

olduğunu belirten Erkan Zandar, “Koronavirüs 8 milyar

insanı ekranın ucuna kilitledi. Böyle bir dönemi

avantaja çevirmek istedik. 2022 yılına kadar dünya

ekonomisinin en az yüzde 60’ının dijitalleşmesi bekleniyor.

E-ticaret dünyada son 3 yılda yüzde 73 artış

göstererek 3,5 trilyon dolarlık hacme ulaştı. Zaman

değişime ayak uydurma zamanı. Katma değerli

ürün üretmek, ürettiğimizin üstüne inovasyon eklemekle

mümkün. Bu da ihracatçıların gündeminin

teknoloji ve dijitalleşme olması gerektiğini gösteriyor.

Ticaret Bakanlığı koordinasyonunda ayakkabı ve

saraciye sektörlerine yönelik sanal fuarımız Shoedex2020

ile korona günlerinde ihracat tarihimizde

dönüm noktası olacak anlara tanıklık ettik” dedi.

İNTERAKTİF VİZYON

Türkiye’de ve dünyada sektörümüzde bir ilki başararak

diğer bütün sektörlerde dijital dönüşümü

tetikleyen sürükleyici bir etki oluşturduklarını vurgulayan

Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği

Başkanı Erkan Zandar, şunları söyledi. “Ocak-Haziran

dönemi Türkiye geneli ayakkabı ihracatı 419,7

milyon dolar, saraciye ihracatı 76,7 milyon dolar, deri

konfeksiyon 52,1 milyon dolar, deri ve post ihracatı

81,9 milyon dolar olmak üzere toplam deri ihracatı

630 milyon dolar olarak gerçekleşti. İlk 6 ayda yüzde

24’lük düşüş söz konusu ancak normalleşmeyle beraber

Haziran ayında ihracatımızdaki toparlanmanın

etkilerini daha net bir şekilde görüyoruz. Haziran

ayı Türkiye geneli ayakkabı ihracatı yüzde 52’lik

artışla 66 milyon dolar, saraciye ihracatı 12 milyon

dolar, deri konfeksiyon ihracatı 9 milyon dolar, deri

ve post ihracatı ise 14 milyon dolar olmak üzere

toplam deri ihracatı yüzde 16’lık yükselişle 101 milyon

dolar rakamına ulaştı. Ege Deri ve Deri Mamulleri

İhracatçıları Birliği olarak ihracatımızın yüzde 62’sini

ayakkabı, yüzde 17’sini deri ve postlar, yüzde 11’ini

saraciye, yüzde 10’nu deri konfeksiyon oluşturuyor.

İlk yarıda 39,7 milyon dolarlık ayakkabı, 6,7 milyon

dolarlık saraciye, 6,6 milyon dolarlık deri konfeksiyon,

10,6 milyon dolarlık deri ve post ihracatıyla toplamda

63 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdik. Haziran

ayı ayakkabı ihracatımız 4,7 milyon dolar, saraciye

ihracatımız 1,1 milyon dolar, deri konfeksiyon ihracatımız

1 milyon dolar, deri ve post ihracatımız ise

1,3 milyon dolarla toplamda 8 milyon dolara ulaştı.

İhracat pazarımızdaki ilk 10 ülke ise Rusya, Almanya,

İtalya, Irak, İspanya, Romanya, Fransa, Hollanda, İngiltere,

Suudi Arabistan. Egeli ayakkabı ve saraciye

üreticileri pandemi süresince sanal fuar hamlesiyle

başarılı bir kriz yönetimi sergiledi ve bir sektörün nasıl

hızlı bir şekilde aksiyon alıp avantaj elde edebileceğini

gösterdi. İnteraktif vizyonumuzu sürdürerek,

yenilikçi katma değerli projelerle teknolojiyi en iyi

şekilde kullanarak ilerlemeye devam ediyoruz.”


VAV’S NEW DENIM WARRIORS

PREDATOR

CMT 400-600

NEW GENERATION LASER MACHINE

HIGH AND NEVER-ENDING POWER

ECONOMIC PRICE

FIXED TABLE MODE

POWERED BY NEW WILMA 7 SOFTWARE

COMPATIBLE WITH FABRO-TECH SOFTWARE

BEST SOLUTION FOR SAMPLING PURPOSES

UPDATED DESTROY FUNCTIONS

ADVANCED PRODUCTIVITY

S U S T A I N A B L E

T E C H N O L O G Y

NEVER ENDING

POWER

LASER TUBE TECHNOLOGY

You can easily change the gas-mix

cartridge just like a printer.

CONVENTIONAL LASER TUBE

HIGH LASER MARKING COST (REFURBISHMENT)

DECREASING POWER DAY BY DAY

MATCHING PROBLEM BETWEEN LASER

MACHINE IN YOUR FACTORY

VERY HIGH MAINTANCE AND REPAIR COST

VERY LOW SECOND HAND PRICE

SMART LASER TUBE

LOW LASER MARKING COST

NEVER –ENDING POWER

PERFECT MACHING BETWEEN LASER

MACHINE IN YOUR FACTORY

LOW MAINTANCE AND REPAIR COST

HIGH SECOND HAND PRICE

info@vavtechnology.com

www.vavtechnology.com


48

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

Arizon Medikal’den

cerrahi maske üretimi

Arizon Maske Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Özden,

“Bugün 60 kişilik uzman ekibimiz ve 50 makine

parkurumuz ile günlük 1 milyon adet üstünde

maske üretim kapasitesine sahibiz” dedi. Özden,

“Hem yetişkinler hem de çocuklar için 3 katlı cerrahi

maske, nano maske, pamuklu maske üretimine

yönelik olarak fabrikamızda üretim yapıyoruz. Ve

Şimdilerde KN95 model maskelerin üretimi için

gerekli alt yapıyı oluşturarak üretime başlamaya

hazırlanıyoruz.” ifadesinde bulundu.

“İKİNCİ DALGA RİSKİNE KARŞI

ÖNLEMLERİMİZİ ALIYORUZ”

Maske üretimine ilk başladığımız ocak ayında ürünlerimiz

toptancı firmalar aracılığı ile öncelikli olarak

Çin’e gönderilmeye başlandı diye belirten Mehmet

Özden, “Ancak salgının tüm dünyaya yayılmasının

ardından ilk olarak ülkemizdeki talepleri karşılamaya

yönelik olarak tam kapasite ile üretime ağırlık

verdik ve günde 1 milyon adet üzerinde maske

üretimi gerçekleştirdik. Şimdilerde ise yine firmamıza

Çin’de başlayarak tüm

dünyaya yayılan ve etkileri

hala devam eden Kovid-19

salgınına karşı korunma

yöntemlerinden biri de

maske faktörü olarak

önemini korumaya devam

ediyor. Pandeminin ilk ortaya

çıkışından itibaren, yayılma

seyrini dikkatle takip eden ve

Türkiye sınırları dahilinde daha

ilk vaka ortaya çıkmadan,

2020 Ocak ayında maske

üretimine yatırım yapan

İş İnsanı Hasan Hüseyin

Sarıbacak, Arizon Medikal

markasını kurarak cerrahi

maske üretimine başladı.


49

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

taşıma kullanımının daha çok artacağına dikkat

çekerek, olası bir ikinci dalga beklentisi için biz

firma olarak stok konusunda oldukça titiz davranıyoruz.

Bu nedenle de üretim planlamamızı bu

sürece göre organize ediyoruz” dedi.

gelen yoğun talep üzerine Irak, İran ve Avrupa ülkelerine

de ihracat yapan toptancı firmalar aracılığı

ile maske gönderimi yapmaya başladık” dedi.

Ülkemizdeki ve dünyadaki vaka sayılarını günlük

olarak takip ettiklerini ve Sağlık Bakanlığı’nın açıklamalarına

büyük önem verdiklerini ifade eden

Mehmet Özden, “Sonbahar dönemi okulların

açılacak olması ve çalışan büyük bir kesimin de

tekrar ofislerine dönecek olmasıyla birlikte toplu

MASKE KULLANIMI KONUSUNDA DUYARLILIĞI ŞART

Türkiye’de ilk vakanın görüldüğü Mart ayından

itibaren uzmanların vatandaşlara sosyal mesafe

kuralları, el hijyeni ve maske kullanımı konusunda

önemli uyarılarda bulunduğunu ifade eden Arizon

Maske Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Özden,

“Vatandaşlarımız maske takma konusunda duyarlı

ancak yine de çok bilinçli değil. Özellikle yaz mevsimi

nedeniyle hava sıcaklığının artmasıyla birlikte

maske kullanımının zorunlu olduğu 56 ilimizde bile

maskelerin çene altına takıldığını gözlemliyoruz.

Ki bu salgının bulaşması açısından çok tehlikeli

sonuçlar doğurabiliyor” ifadesinde bulundu.

Vatandaşlarımız yüzümüzü kapatsın da ne tür

maske olursa olsun anlayışında olabiliyorlar ancak

hava yoluyla bulaş riski olan Kovid-19 virüsü için en

önemli tedbirlerden biri de doğru maske seçimidir.

Merdiven altı üretimle ve açıkta satılan maskeler

halk sağlığı için güvenli değildir. Maskenin kendi

hijyeni kadar üretim aşamasındaki hijyen koşulları

da oldukça önemlidir. Biz vatandaşlarımıza paketli

maske almalarını ve mutlaka etiketine göz atmalarını

öneriyoruz. Buna göre Sağlık Bakanlığı’ndan

onaylı, ISO ve CE belgelerine sahip, 3 katlı ve yüksek

filtrasyonlu ve burun kısmı demirli olan maskelerin

tercih edilmesi sağlıklı kullanım açısından daha uygun

olacaktır. Firma olarak bizim önceliğimiz, maskenin

hijyenik bir ortamda imal edilmesi sağlamak

ve son kullanıcıya kadar olan zaman dilimini de

hassasiyetle takip ederek yine güvenli bir kullanım

imkanı sağlamaktır” diyerek sözlerini noktaladı.


50

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

Polygiene and Skywalk become

a strong force in textiles

India-based textile manufacturer Skywalk International signs

partnership with Polygiene to treat textiles and facemasks with

Polygiene ViralOff ® . The order value is estimated between USD 150 000

to USD 200 000 per year.

Skywalk is a rapid responder to the need for antivirally

treated facemasks, with distribution via their

own e-commerce site. They will also provide cotton

fabric and polyester coated fabrics, treated with ViralOff.

“Polygiene is a tested and trusted brand and

a world leader for antiviral treatments on fabrics. People

are getting aware and more conscious about

keeping safe from viruses and Polygiene has come

out with solutions to eliminate viruses as well as to

reduce transmission of viruses from textile contact”

says Yasser Iqbal, marketing manager for Skywalk.

Concerns over viruses also lead to excessive

washing and premature discarding of facemasks

and clothes. With ViralOff the product will instead

reduce viruses to only a fraction of a percent

in just two hours, essentially being a perpetually

self-cleaning product in relation to viruses and

bacteria. This reduces environmental footprints

significantly. “As the pandemic spreads – we

now have around 1.2 million cases in India too

– awareness is ever rising”, says Vishal Bhandari,

Technical Director and commercially responsible

for Polygiene South Asia. “We all have to do what

we can to meet this situation and Skywalk is definitively

helping fight the dark side.”

The group of partners producing facemasks with

ViralOff is constantly increasing and in addition to

Skywalk International, Royal Enfield has now also

started making facemasks. Turkish MyMaske, H.A.D.

and P.A.C. snoods from Germany, Dutch Senscommon

and Xindao as well as British P&S Healthcare

and Bumpaa, can also be added to the list. NZ

Sock Company is the first to release a facemask

made from a blend of merino wool, and La Sportiva,

a long-time partner, is also selling its technical

facemask Stratos with ViralOff.



52

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

TİM Başkanı İsmail Gülle:

“Pandemide kenetlendik,

şimdi kanatlanma zamanı”

Türkiye’nin ihracatı

2020 yılı Temmuz

ayında 15 milyar

12 milyon dolar

ile pandemi

sürecinde en

yüksek aylık

rakama ulaştı.

Temmuz ayı

ihracatında

geçtiğimiz aya

göre artış oranı

yüzde 11,5 oldu.

1.641 firma

ihracat ailesine

katılırken, pandemi

başlangıcından

bu yana 77

ülkeye ihracat en

yüksek seviyeye

geldi, 16 sektör

de en yüksek

aylık ihracatını

gerçekleştirdi.

TİM Başkanı İsmail Gülle, “ İhracat ailesi olarak

mart ayında gün umutsuzluk günü değil demiştik,

Nisan’da hedeflerimizin Covid-19’dan büyük olduğunu,

Mayıs’ta beklentimizin normalin de ötesinde

olduğunu ve haziran ayında geçmişte olduğu

gibi bugün de başaracağımızı ifade etmiştik.

Temmuz ayı ihracatımız, pandemi ilanından bu

yana gerçekleşen en yüksek aylık ihracat rakamı

oldu. Türk ihracatçısı oyunun yönünü çok kısa bir

süre içerisinde kendisine çevirmeyi bildi. Pandemide

kenetlendik, şimdi kanatlanma zamanı”

dedi. Pandeminin dünya ekonomisine etkilerini

değerlendiren TİM Başkanı İsmail Gülle, “Küresel

ekonomide ve ticarette uluslararası kuruluşlar,

2020 yılında İkinci Dünya Savaşı sonrası en büyük

daralmanın yaşanacağı beklentisini koruyorlar.

Avrupa Birliği Komisyonu’nun,‘2020 Yaz Ekonomik

Tahminleri’ raporuna göre, ihracatta en önemli

pazarımız olan Avrupa Birliği’nin 2020 yılında

yüzde 8,3 küçülmesi bekleniyor. Yine önemli ihraç

pazarlarımız arasında yer alan ABD de IMF beklentilerine

göre bu yıl yüzde 6,6 küçülecek” dedi.

“PAZARLARIMIZDA TÜRK MALI ALGISI GELİŞİYOR”

Türkiye’nin ise Mart-Nisan-Mayıs aylarında ihraç

pazarlarında pandeminin sebep olduğu olum-


53

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

suz atmosferi haziran ayında geride bıraktığını

vurgulayan Gülle, şunları kaydetti: “ İhracat ailesi

olarak Mart ayında gün umutsuzluk günü değil

demiştik, Nisan’da hedeflerimizin Covid-19’dan

büyük olduğunu, Mayıs’ta beklentimizin normalin

de ötesinde olduğunu ve Haziran ayında

geçmişte olduğu gibi bugün de başaracağımızı

ifade etmiştik. Türkiye Haziran ayında ihracatta

bir önceki aya göre yüzde 35’lik artış yakalayarak

birçok ülkeden pozitif ayrıştı. İhracatımız temmuz

ayında hazirana göre yüzde 11,5’lik artışla yine bu

başarısını sürdürdü. Temmuz ayı ihracatımız, pandemi

ilanından bu yana gerçekleşen en yüksek

aylık ihracat rakamı oldu. Türk ihracatçısı oyunun

yönünü çok kısa bir süre içerisinde kendisine çevirmeyi

bildi. Bu çalışmalarımızla pazarlarımızda

her geçen gün Türk Malı algısı gelişiyor, ülkemize

güven artıyor. Türkiye, küresel ticaretin ‘güvenilir limanı’

olduğunu tescilleyerek ‘İhracatta Normalin

de Ötesindeki Seyrine’ devam ediyor.”

“SANAL TİCARET HEYETLERİ KOLOMBİYA, MEKSİKA

VE ALMANYA İLE DEVAM EDECEK”

Gülle, ihracatın bugünü ve yarınları için hükümetin

her alanda önemli desteklerinin hayata geçtiğine

dikkat çekerek “ Sosyal Güvenlik alanında,

Kısa Çalışma Ödeneği ve nakdi desteklerden

finansmana erişim alanında düşük maliyetli ve

esnek koşullu kredilere kadar birçok destek reel

sektörün zorlu süreci atlatmasına büyük katkı

sağladı. Bu desteklerin etkilerini, önümüzdeki

dönemde de görmeye devam edeceğiz” dedi.

Gülle, ihracatçıları yeni fırsatlarla buluşturmak

amacıyla pandemi döneminde TİM bünyesinde

yapılan çalışmaları ise şu sözlerle anlattı: “Ticaret

Bakanlığımız koordinasyonuyla gerçekleştirdiğimiz

Sanal Ticaret Heyetlerine bu ay da yine

yenilerini ekledik. Birçok sektör temsilcisinin katılımıyla

ihracatçılar, gelişen Nijerya ve Pakistan

pazarlarında yeni işbirliklerine imza attılar. Sanal

Ticaret Heyetlerimiz Özbekistan, Kenya, Hindistan,

Nijerya ve Pakistan ile sınırlı kalmayacak olup,

TİM olarak, ihracat ailesinin 95 bin üyesi ile hedef

pazarlarda Yeni Nesil Ticaret Diplomasisi faaliyetlerimize

aralıksız şekilde devam edeceğiz.”

TEMMUZ’DA 1641 FİRMA İHRACAT AİLESİNE KATILDI

Temmuz ayı ihracatına ilişkin detaylara değinen

TİM Başkanı Gülle, şu bilgileri verdi: “Türkiye

ekonomisinin bugünü ve geleceği açısından

vazgeçilmez bir sacayağı olduğu perçinlenmiş

olan ihracatımıza yönelik farkındalık ve TİM

olarak ülkemizin her noktasında yürüttüğümüz

KOBİ ihracat Seferberliği eğitimlerimizin en net

sonucu olarak; temmuz ayında ihracat ailemize

1.641 firmamızın katıldığını bildirmekten memnuniyet

duyuyorum. İhracata yeni başlayan bu

firmalarımız temmuz ayında 97 milyon 404 bin

dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Firma özelinde

bakıldığında, temmuz ayı içerisinde toplam

40.675 firmamız ihracat gerçekleştirdi.”

96 ÜLKEYE İHRACAT 842,6 MİLYON DOLAR ARTTI

Türkiye küresel ticaretteki olumsuz tabloya rağmen

temmuz ayında 96 ülkeye ihracatını 842,6

milyon dolar artırmayı başardı. Bu 96 ülkenin

68’inde artış yüzde 10’un, 28’inde ise yüzde

50’nin üzerinde gerçekleşti. Bu ülkeler arasında,

geçtiğimiz yılın temmuz ayına göre 136,5 milyon

dolar ihracat artışıyla ABD, 120,3 milyon dolar

ihracat artışıyla Çin ve 65,9 milyon dolar ihracat

artışıyla Norveç dikkat çekti.

COVİD-19 ÜRÜNLERİ İHRACATINDAKİ ARTIŞ

DEVAM ETTİ

Covid-19 ürünleri ihracatı, temmuz ayında da hız

kesmedi. Geçtiğimiz yıla göre; Solunum Cihazları

geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1647

artışla 10,2 milyon dolar, Maske ve Önlük yüzde

464 artışla 34,4 milyon dolar, Tanı Kitleri yüzde

180 artışla 11,1 milyon dolar, Dezenfektan ihracatı

ise yüzde 16,7 artışla 18,8 milyon dolar ve İlaçlar

ihracatı yüzde 52,9 artışla 1,2 milyon dolar oldu.

Toplam Tıbbi Ürün ihracatı ise yüzde 175,1 artışla

75,8 milyon dolar olarak gerçekleşti.

16 SEKTÖR EN YÜKSEK AYLIK İHRACATINI

GERÇEKLEŞTİRDİ

Temmuz ayının lideri 2 milyar 201 milyon dolarlık

ihracat ile Otomotiv sektörü olurken, 1 milyar 813

milyon dolar ihracat ile Hazırgiyim sektörü ikinci,

1 milyar 583 milyon dolara ulaşan Kimyevi Maddeler

sektörü üçüncü oldu. 16 sektör pandemi

başlangıcından bu yana en yüksek aylık ihracatını

gerçekleştirdi. Temmuz ayının en güçlü performansına

imza atanlar ise yüzde 59,5 artışla 141,3

milyon dolar ihracata ulaşan Gemi ve Yat, yüzde

41,4 artışla 186,2 milyon dolara ulaşan Yaş Meyve

Sebze, yüzde 23 artışla 6,1 milyon dolara ulaşan

Süs Bitkileri sektörleri oldu. Temmuz’da Hazırgiyim

sektörü ABD’ye ihracatını yüzde 53,4, Hollanda’ya

ihracatını ise yüzde 34 artırdı.

77 ÜLKEYE İHRACAT EN YÜKSEK SEVİYEYE GELDİ

Temmuz ayında ihracatçılar, ülkemizin bayrağını

213 ülke ve bölgede dalgalandırmayı başardı.

77 ülkeye ihracat pandemi başlangıcından bu

yana en yüksek seviyeye geldi. En çok ihracat

gerçekleştirilen ilk 3 ülke ise 1 milyar 458 milyon

dolar ile Almanya, 963,4 milyon dolar ile İngiltere

ve 941,5 milyon dolar ile ABD oldu. İlk 10 ülkenin

ihracattaki payı yüzde 48,9 olurken, ilk 20

ülkede bu pay yüzde 67’ye yükseldi. Aralarında

ABD, Almanya, İtalya ve Hollanda’nın da yer

aldığı tam 19 ülkeye her sektör ihracat gerçekleştirmeyi

başardı. En büyük pazar olan Avrupa

Birliği’nin ihracattaki payı 6,23 milyar dolarlık bir

hacim ile yüzde 41,5 seviyesine düştü.


54

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

Bursalı’ya 2 ödül birden

Türkiye’nin en büyük havlu ihracatçısı Bursalı, global markası Nuacotton ile iş dünyasının

uluslararası düzeydeki en büyük ödüllerinden biri olan ve çeşitli kategorilerde dünyanın en

başarılı kurumlarının ödüllendirildiği American Business Awards’da 2 ayrı ödüle layık görüldü.

Türkiye’nin en büyük havlu ihracatçısı Bursalı, Ar-Ge

ve tasarıma dayalı yenilikçi çalışmaları ile gurur

verici işlere imza atmaya devam ediyor. Bursalı, iş

dünyasının uluslararası düzeydeki en büyük ödüllerinden

biri olan ve çeşitli kategorilerde dünyanın

en başarılı kurumlarının ödüllendirildiği American

Business Awards yarışmasında 2 ayrı ödüle layık

görüldü. Dünyanın en saygın iş ödülleri arasında

gösterilen ve bu yıl 17’ncisi düzenlenen organizasyonda

Bursalı, sektörde pek çok ilke imza attığı

Nuacotton markası ile “Tüketici Ürünleri: Ev Ürünleri”

kategorisinde Altın, “Yılın İnovasyonu: Tüketici

Ürünleri Endüstrileri” kategorisinde ise Bronz ödüllerine

layık görüldü. Oldukça zorlu rakipleri geride

bırakan Bursalı, elde ettiği Altın ödül ile Türkiye’de

bu ödülü almaya hak kazanan 24. firma oldu.

“HEDEFİMİZ: NUACOTTON İLE HER ZAMAN BİR

ADIM ÖNDE OLMAK”

Pandemi sebebiyle bu yıl online olarak gerçekleştirilen

ödül töreninde konuşma yapan Bursalı İcra

Kurulu Başkanı Alper Bursalı, böylesine prestijli bir

yarışmada 2 ödül birden aldıkları için büyük mutluluk

yaşadıklarını ifade ederek; “Dünyanın en prestijli

iş ödülü olan American Business Awards’dan 2

ödül almanın eşsiz gururunu yaşıyoruz. Dünya hızlı

bir şekilde değişiyor ve şirketimiz, yenilik odaklı projeleriyle

bu değişikliklere ayak uyduruyor. Bursalı

olarak hedefimiz, global markamız Nuacotton ile

her zaman bir adım önde olmak. Ar-Ge ve Tasarım

Merkezlerimizin geliştirdiği Nuacotton Green Hijyenik

ürünlerini dünyanın dört bir yanına sunarak,

güncel ihtiyaçları karşılıyoruz. Bu ödüllerin asıl

sahibi olan bütün çalışma arkadaşlarıma emekleri

için teşekkür ediyorum” diye konuştu.

Alper Bursalı; “Şirket olarak, ileri teknoloji ile geliştirdiğimiz

ürünlerde, özellikle verimliliğe ve katma

değere odaklanmış durumdayız. Sürekli iyileştirme

anlayışıyla da daima gelecek odaklı adımlar atmaktayız.

Nuacotton markamız için geliştirdiğimiz

ürünler, tüm dünyada büyük ilgi görüyor. Mevcut

pazar payımızı ve ürün çeşitliliğini artırmaya odaklanarak,

ülkemize ve sektöre katma değer sağlamaya

devam etme hedefindeyiz” dedi. Türkiye’nin

tekstil sektöründeki ilk ve tek Ar-Ge & Tasarım

Merkezi unvanını elinde bulundurduklarını da

aktaran Bursalı, bu alandaki çalışmaları sürdürülebilir

kılarak bilgiye ve teknolojiye yatırım yapmaya

devam edeceklerini kaydetti.

NUACOTTON ‘MUCİZEVİ’ ÜRÜN GAMIYLA

BEKLENTİLERİ YENİDEN ŞEKİLLENDİRDİ

Bursalı’nın dünya çapındaki markası Nuacotton

ile özellikle son kullanıcıya faydalı ürünler sunmak

amacıyla, pek çok yeni teknolojinin uygulandığı

ürünler geliştiriliyor. Gold, Silver, Bronz ve Green

olmak üzere 4 segmentte geniş ürün yelpazesi

bulunan Nuacotton ailesine son olarak; patentli,

mucizevi mikrokapsülleri ile, bakteri ve mikropları

önleyen “Nuacotton Green Hijyenik Serisi” katıldı.

Nuacotton Green Hijyenik ürünleri, özellikle pandemi

döneminde beklentileri yeniden şekillendiriyor.

Şirket, diğer antibakteriyel ürünlerin aksine, tamamen

doğal içeriklerden oluşturulan antibakteriyel

solüsyonu mikrokapsülasyon teknolojisi ile birleştirerek

sektör açısından ‘mucizevi’ olarak nitelendirilebilecek

bir ilke imza atıyor. Ürünler, antibakteriyel

özelliğini 20 yıkamaya kadar koruyor; bakteri, virüs,

mantar ve küfün gelişmesini ve çoğalmasını engelliyor,

kötü kokuyu ve leke oluşumunu önlüyor.



56

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

İhracatçı kadınlar sahaya iniyor

TİM Başkanı İsmail Gülle “İnanıyoruz ki, ‘İhracatla Yükselen Türkiye’nin

mimarı kadınlarımız olacak. Kadınlarımızın özverisi ve çalışkanlığıyla, bu

zorlu dönemde dahi engelleri aşarak yeni rekorlara imza atacağız” dedi.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM)’in bünyesinde 2018

yılında bir ilk olarak kurulan ve 54 üyesi bulunan

TİM Kadın Konseyi, kadın ihracatçı sayısının artması,

daha etkin olması, destek ve finansmana erişim konusunda

bilincin artırılması hedefiyle çalışmalarını

artırıyor. Bu kapsamda Covid-19 sürecinde daralan

uluslararası ticaretin etkilerini, ihracatta yaşanan

kaybı telafi etmek ve süreç sonunda oluşacak yeni

dünya düzeninde daha güçlü bir şekilde yer almak

için Ticaret Bakanlığı koordinasyonu ve TİM orga-


Hayallerinizi ertelemeyin!

875 22 75 444 18 27 405 10 00

/

marmaraevleri4.combizimevler.com.tr

/

/ MarmaraEvleri 4 / BizimEvler


58

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

TL iken, bu rakam 2019’da 298 milyon TL’yi aşmış

durumda. Eximbank’ın kadın girişimciler için verdiği

desteğe ise bugüne kadar toplam 85 firma başvurdu

ve toplamda 6,1 milyon dolar kredi sağlandı.

İş Bankası ile imzalanan kredi paketi kapsamında

bugüne kadar 570 bin TL tutarındaki TL cinsinden

kredi ile 344 bin dolar karşılığı döviz cinsinden kredi

kadın girişimci ihracatçılarımıza kullandırıldı. Kadın

girişimcilerimizin finansal kaynakları kullanmada

daha aktif olmalarını bekliyoruz.”

nizasyonu ile Şili, Peru, Kolombiya ve Meksika’ya

yönelik tüm sektörleri kapsayacak Sanal Ticaret

Heyeti düzenlenmesine karar verildi. Kadın girişimcilere

sağlanan desteklere değinen Gülle, şunları

kaydetti: “KOSGEB tarafından 2015-2019 döneminde

kadın girişimcilere ait 55.046 işletmeye toplam

1 milyar 5 milyon 363 bin TL destek sağlandı. 2015

yılında KOSGEB tarafından kadın girişimcilerimize

ait işletmelere sağlanan destek tutarı 58 milyon

KURUMLARA DESTEK ÇAĞRISI

Gülle, “İş hayatında girişimci ve ihracatçı olan kadın

sayımız çok az. Kadınlarımızın gerek Eximbank

gerek KOSGEB gerekse özel ve kamu bankaları

destek ve teşviklerinden yararlanma, kredi kullanım

oranları çok düşük. Özellikle KOBİ düzeyinde

faaliyet gösteren kadın girişimcilerin kredi ve

yatırım konusunda daha fazla eğitim alması gerekiyor.

Eğitim verilmesi konusunda kurumlara da iş

düşüyor. Kadın ihracatçılarımızın da destekleri iyi

değerlendirmelerini ve yeni desteklerden yararlanmalarını

bekliyoruz” şeklinde konuştu.

TİM Kadın Konseyi de diğer STK’lar ve ilgili kurumlara

“Daha güçlü bir ekonomi kadınlarımızın ihracatta

daha etkin olmasıyla mümkün. Hep beraber bu

konuda güçlerimizi birleştirmeliyiz” mesajı verdi. TİM

Kadın Konseyi üyeleri de destek açıklamasında bulundu.

Başkan Yardımcı Adalet İnanç, Kadın ihracatçıya

her türlü desteği vermeye hazır olduklarını

belirtirken, Sultan Tepe “Mentorluğa hazırız” mesajı

verdi. Belma Yılmazyiğit, “Sağlığımızı korurken

işlerimizi askıya almıyoruz, ihracata odaklanıyoruz”

ifadesini kullandı. Melisa Tokgöz Mutlu da “Dünyada

rekabetin arttığı bu dönemde kadın gücünü

döviz girdisi yüksek ürünlerle gösterelim” mesajı

verdi. TİM Kadın Konseyi’nin diğer üyeleri Nilgün

Özdemir, eğitim programlarına dikkat çekerken,

Huriye Yamanyılmaz, bankalara pozitif ayrımcılık

çağrısı yaptı. Pınar Taşdelen Ergin ise çalışmalarla

pek çok kadını cesaretlendireceklerini anlattı.



60

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

Yeni normalin ilk fuarı

deri sektöründen

Türk deri sektörü, Pandemi sonrası

ilk ticaret heyetini Antalya’da

gerçekleştirdi. İstanbul Deri ve

Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği

(İDMİB) Başkanı Mustafa Şenocak,

“Pandemi etkisiyle mayıs ayında

ertelediğimiz fuarımızı gerekli

tüm önlemleri alarak başlattık

ve 700 iş insanını Antalya’da

ağırlıyoruz. Pandemi sürecinde

ilk fuarı deri sektörü olarak biz

gerçekleştiriyoruz. Etkinliğimizin

sektöre can suyu olacağına

inanıyorum” dedi.

Türk deri sektörü, İstanbul Deri ve Deri Mamulleri

İhracatçıları Birliği’nin (İDMİB) destekleriyle ve

Türkiye Deri Konfeksiyoncuları Derneği (TDKD)

tarafından düzenlenen ve başta Rusya olmak

üzere Ukrayna, Polonya, Almanya, Makedonya,

Lübnan, Kazakistan ve Belarus’tan gelen 700’ün

üzerinde yabancı iş insanını Antalya’da ağırladı.

Türkiye’den 46 firmanın stant açtığı ‘Leather&Fur

Fashion Show’ a gelen iş insanları ile Türk deri ihracatçıları

ikili iş görüşmeleri gerçekleştirdi.



62

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

“SEKTÖRÜMÜZE CAN SUYU OLACAK”

Leather&Fur Fashion Show’un açılışında

konuşan İDMİB Başkanı Mustafa

Şenocak, sektör olarak Pandemi sonrası

ilk etkinliklerini gerçekleştirdiklerini

söyledi. Şenocak, “Deri ve deri mamulleri

sektörü olarak pandemi etkilerinin

azaldığı haziran ve temmuz aylarında

230 milyon dolardan fazla ihracat gerçekleştirdik.

Bu süreçte en fazla ihracat

gerçekleştirdiğimiz ilk 3 ülke Almanya,

Rusya ve Irak oldu. Pandemi süreci tüm

sektörlerde olduğu gibi sektörümüzde

de olumsuz bir etki yarattı. Bu süreçten

en çok etkilenen alt sektörümüz de

deri konfeksiyon tarafı oldu. Bu sürecin

hasarlarını en aza indirebilmek adına

var gücümüzle çalışıyoruz. Sanal ticaret

heyetleri ile eve kapandığımız dönemleri

bile ticaret yapmaya devam

ederek atlatmaya çalıştık. Bugün bu

etkinliğimizde ağırlıklı Rus olmak üzere

700 yabancı iş insanını ağırlıyoruz.

Gerekli tüm önlemleri alarak çalışmalarımızı

sürdürüyoruz. Ticari heyetimize

katılan her yabancı ziyaretçinin alım

yapma garantisi var. Fuarımız sektörümüze

can suyu olacak” dedi.

Salgının etkilerinden kurtulma adına

düzenledikleri bu etkinliğin büyük

önem taşıdığını vurgulayan Şenocak,

“Salgından sonra düzenlenen ilk

ticari heyet. Birçok ülkeden iş insanını

Türk deri sektörüyle buluşturduk.

İhracat rakamlarımızın daha da ileri

seviyelere gelmesi adına kritik öneme

sahip. Bu dönemde 700 yabancı

iş insanını Antalya’da ağırlıyor ve

onlarla ticaret yapıyor olmak bizler

için çok önemli” şeklinde konuştu.

“YABANCI ALICILAR ALINAN

TEDBİRLERDEN MEMNUN”

Antalya Leather & Fur Fashion

Show’un sektöre olan katkılarına

değinen Türkiye Deri Konfeksiyoncuları

Derneği (TDKD) Başkanı Gürkan

Gözmen ise, “Etkinliğimize başta

Rusya olmak üzere Ukrayna, Polonya,

Almanya, Makedonya, Lübnan, Kazakistan

ve Belarus’tan gelen 700’ün

üzerinde iş insanı katılım gösteriyor.

46 ihracatçı firmamız ile yaklaşık 3 bin

650 metrekareyi bulan bir alım heyeti

düzenliyoruz. Bakanlığımızın belirlemiş

olduğu Pandemi kurallarına titizlikle

uyuyoruz. Yabancı alıcılar da alınan

tedbirlerden fazlasıyla memnun. Sağlık

hepimizin önceliği” diye konuştu.



64

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

Nylstar introduces yarn made

from INVISTA recycled nylon 6.6

polymer with GRS Certification

The new Meryl ® Recycled yarns are part

of the global strategy from Nylstar to

provide circular economy solutions to

the textile industry.

Recycled Meryl ® yarns are available with additional

sustainability solutions, including dope-dye

colors, solvent and silicone-free, zero microplastic

pollution, and natural stretch without elastane.

These yarn technologies were born from

Nylstar’s commitment to reduce or eliminate the

use of water, energy, and chemicals while promoting

100% recyclability in garment production.

Nylstar is also currently working with retailers

to rapidly develop collection and processing infrastructure

to promote post-consumer recycling

of garments made with Meryl ® yarns. According

to Mark Delaplane, Vice President of Product

Line Strategy at INVISTA, “Nylstar has the knowledge

and technology to convert recycled

polymer into specialty yarns. This is an exciting

example of a win-win solution and preferred

customer relationship that promotes environmental

stewardship while delivering high quality

products to the fashion industry.” Cirera added,

“Thanks to our work with INVISTA, we can now

offer our brand partners a new way to transition

to closed-loop solutions without compromising

the performance, hand-feel and durability consumers

expect from Meryl ® yarns.”

Meryl ® yarn can now be produced with the Global

Recycled Standard (GRS) certification using

INVISTA recycled nylon 6.6 polymer. Though containing

50 % or more recycled content, the yarn

will retain the world-renowned quality for which

Meryl ® is known. INVISTA sources post-industrial

nylon 6.6 material from its plant in Kingston,

Canada, where fibers for airbags and carpets

are produced. Through its proprietary process,

INVISTA converts post-industrial fiber waste to

pellet form and supplies it to Nylstar for spinning,

enabling some of the world’s top fashion houses

to deliver sustainable garments to the market.

According to Alfonso Cirera, CEO and president

of Nylstar, “We, through our Research Center for

Advanced Recycled Materials, are the first to

commercialize these recycled materials for use in

fine denier yarns for the athleisure market.”


“İşi profesyonellerine bırakın”

WEB OFSET DÜZ OFSET CİLT AMBALAJ

‘nin matbaası

“İhlas Matbaacılık güvencesiyle”

Termal Kalıp

Yüksek tirajlı baskılara uygun, geniş

gelişim töleransına sahip, net ve kaliteli

baskı sağlayan özel bir kalıptır.

Baskı Adedi: 100.000 - 200.000 (Normal Mürekkep)

80.000 – 100.000 (UV Mürekkep)

Detaylar İçin:

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza

No:11 A / 41 Yenibosna / İSTANBUL - TÜRKİYE

Tel.: + 90 212 454 31 95 • www.afarkplates.com

Konvansiyonel Kalıp (Ctcp-LX)

UV-CTP kalıp kullanan üst düzey müşteriler

için geliştirilmiştir. Yüksek hassasiyete sahip,

yüksek tirajlı baskılara uygun,

Baskı Adedi: 100.000 - 200.000 (Normal Mürekkep)

50.000 – 100.000 (UV Mürekkep)

Merkez Mahalasi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza

No:11 A / 41 Yenibosna / İSTANBUL - TÜRKİYE

Tel.: + 90 212 454 30 00 www.ihlasmatbaacilik.com

Detaylar İçin:


66

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

PolyOne launches MagIQ

Non-Woven electret plus

PolyOne today launched a new functional additive

for protective face masks as part of its Fiber

Solutions portfolio. MagIQ Non-Woven Electret

Plus improves the dielectric properties in face

masks, extending filtration efficiency and the length

of time masks will hold a charge. The Covid-19

pandemic is causing a need for greater numbers

of N95 respirators and surgical masks than ever

before, resulting in a global shortage that stands at

unprecedented levels. Although industry leaders

are retooling to produce more masks, manufacturers

and suppliers are struggling to bridge the gap

between demand and supply. N95 and surgical

masks both rely on multi-layer construction, with a

middle layer made from melt-blown non-woven

material. This layer filters out aerosols and particulates

containing bacteria and viruses to protect

the wearer and those around them. To give better

particle blocking capabilities to this layer, fibers

can be modified with an additive during extrusion

before undergoing an electret charging process.

The charged fibers are more effective in keeping

particles out. “With proper ingredient selection and

processing, MagIQ Non-Woven Electret Plus helps

the middle layer of protective masks to effectively

trap particles as small as 0.3 microns,” explains

Gary Fielding, vice president, general manager,

Color and Additives EMEA at PolyOne. MagIQ

Non-Woven Electret Plus is commercially available

in Asia and Europe. It can help manufacturers increase

face mask filtration efficiency and shelf life

as they work to meet increased global demand.



68

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

BİSSE’nin “WaterProof”

gömlekleriyle lekeye son

Türkiye’nin hazır giyimdeki en köklü markalarından

BİSSE, Nanocare teknolojiye sahip yüzde

100 pamuk kumaşlardan ürettiği “waterproof”

gömlekleriyle konforu artırırken çay, kahve vb.

içeceklerin dökülmesiyle oluşan lekelere dur diyor.

Nanocare teknoloji ile kalite ve performansın

birleştiği “waterproof” gömlekler, günümüzde

yenilikçi teknolojiyi kıyafete yansıtarak konforu

öne çıkarıyor. BİSSE, 1976 yılından bu yana Ar –

Ge ve teknolojiyi ön planda tutarak çevreye ve

insan sağlığına duyarlı, uluslararası kalite belgesine

sahip tesislerinde ürünler üretiyor.

SPX’ten okula dönüş

koleksiyonu

Brooks Brothers’ın

Yaz koleksiyonu

Dünyanın önde gelen isimlerinin tercihi olan Brooks

Brothers, 2020 Yaz Koleksiyonu’nda dünyanın

en özel tatil yerlerinden ilham alıyor. Brooks

Brothers, yeni koleksiyonunu Doğu Amerika’dan,

Hamptons New York’a, Cape Cod ‘dan Massachusetts’e

ve İtalya’nın Portofino şehrine kadar

birçok tatil yerinden esinlenerek hazırladı. Brooks

Brothers, dünyanın her yerinden turistleri ağırlayan

tatil bölgelerinden ilham alarak harmanladığı

2020 Yaz Koleksiyonu’nda öne çıkardığı

karizmatik tasarımlar ve cesur yaklaşımlar ile bu

yaz dikkatleri üzerinde topluyor. Sezonun ikinci

yarısına özel pastel renklerde hazırladığı koleksiyonda

çizgili ve desenli kalın madras, klasik

gofre ve zamansız keten kumaşları hem rahatlığı

hem de şıklığı tatilcilere bir arada sunuyor.

Sezonun trendlerine uygun olarak hazırlanan

tasarımlarda, Portofino kıyı binalarını süsleyen

zengin renkleri anımsatan safir mavisi, deniz laciverti,

yeşil, kırmızı ve altın sarısı gibi renkler öne

çıkıyor. Brooks Brothers, tekne hayatı ve stilinden

esinlenen yeni koleksiyonda stil sahibi erkeklere

klasik, zamansız ve çarpıcı bir görünüm sunuyor.

Çapa ve deniz feneri motiflerinin eşlik ettiği

parçalarla beyaz pantolonlar, yaza hazır renk

renk polo yaka model t-shirtler, keten ve non-iron

gömlekler ve her bedene uygun kalıplarıyla

farklı renklerde kombinlenen şortlar marin ve

plaj modasının nabzını tutuyor.

Rahat geçen tatil günlerinden, yoğun okul

günlerine uyum sağlayacak öğrenciler için

okula dönüş heyecanı başladı. Türkiye’yi 30 yılı

aşkın süredir en iyi outdoor ve extreme spor

malzemeleriyle buluşturan SPX, tüm öğrencilere

ve kendini her zaman öğrenci hissedenlere

geniş ürün seçenekleri sunuyor. Dünyaca ünlü

outdoor markaların sırt çantaları, spor ayakkabıları

ve tişörtleri SPX mağazalarında öğrenciler

ile buluşuyor. Öğrenciler için sırt sağlığına da

önem vererek tasarlanmış sırt çantaları büyük

önem taşıyor. İhtiyacınız olan her şeyi sırtınızda

taşıma imkanı sunan Jack Wolfskin Velocity Sırt

Çantası, merkezi hava kanalı, hava geçiren

arka dolgusu ve nefes alabilen örgü örtü kumaşı

sayesinde hareket ettikçe sırtınızı serin tutuyor.

Okulda spor şık olmak isteyenler için dünyaca

ünlü markaların spor ayakkabı modellerini aynı

çatı altında buluşturan SPX, öğrenciler için

de birçok alternatifi bir arada sunuyor. Okul

yolunda, rahatlığa ve şık görünüme önem veren

öğrenciler, yeni eğitim-öğretim yılı için aradıkları

spor ayakkabı seçeneklerini SPX’te bir arada

bulabiliyor. Esneklik sağlamak için tasarlanmış

dış tabana sahip DC Switch Erkek Ayakkabı,

okulda cool görünmek isteyen erkeklerin tercihi

oluyor. Krem ve siyah seçeneği bulunan DC

Switch Erkek Ayakkabı, okulda rahat bir gün

geçirme imkanı sunuyor. SPX, okulda çocuklara

hareket özgürlüğü sağlayan birçok ürünü

öğrencilerle buluşturuyor. Yüzde 100 pamuktan

üretilmiş, pantolon ve eteklerin üzerine giyebilecekleri

Quiksilver t-shirtler ile öğrenciler rahat

bir okul günü geçirebiliyor. Doğaya ve spora

tutkuyla bağlı olanların markası SPX, çocukların

okula dönüş heyecanına da ortak oluyor.


69

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

Önümde okul üstümde

LC Waikiki

Yaz şıklığı için KİP’i

takip et

KİP’in şıklık ve rahatlığı buluşturan, güncel model

seçkisine ve iddialı renk karmasına sahip 2020

Yaz Koleksiyonu’yla erkekler için yaz şimdi başlıyor.

Erkek moda markası KİP, 2020 Yaz Koleksiyonu’yla

hem şehirde hem de tatilde erkeklere

mükemmel bir stil deneyimi sunuyor. Koleksiyonda

yer alan renkli örme ceketler, keten-koton karışımlı

jogger ve denim pantolonlar, bermudalar,

renk renk vual, koton, keten ve baskılı gömlekler

ile rengarenk polo pike t-shirtler, sweatshirtler,

gömlek gibi tasarlanan, inceliğiyle sezon boyu

tüm kombinlere dahil olabilecek yenilikçi trikolar

KİP erkeğinin şık stiline rahatlık da katıyor.

LC Waikiki, okula dönüş heyecanını yaşayan

çocuklara ve gençlere birbirinden şık ve kullanışlı

modeller sunuyor. Gömlek, tişört, pantolon

gibi parçaların yanı sıra okul için gerekli çanta,

kalemlik ve suluk gibi ihtiyaca yönelik eşyalar

da LC Waikiki okula dönüş koleksiyonunda yer

alıyor. LC Waikiki’nin çocuklar ve gençler için

hazırladığı okula dönüş koleksiyonu, zengin

tekstil ürünlerinin yanı sıra işlevsel çantalar,

kalemlikler ve sulukları da bir araya getiriyor.

Her yaş grubundan öğrenciler için hazırlanan

koleksiyonda okulun yanı sıra sosyal hayatında

da kullanabileceği şık parçalar öğrencilerin

beğenisine sunuluyor. Koleksiyonda uzun ya da

kısa kollu rengarenk tişörtler polo ya da bisiklet

yaka bej, siyah ve gri kumaş pantolonlarla

uyum sağlıyor. Tüm zamanların klasiği dantelli

çorapların yanı sıra eğlenceli desenlerin yer

aldığı çoraplarla okul kombinleri renkleniyor.

Parlak rugan ayakkabıların nostalji etkisi yarattığı

koleksiyonda, aynı zamanda rahatlık sunan

modern çizgilerin hakim olduğu modeller de

karşımıza çıkıyor. Her yaş grubuna uygun tasarlanan

ve kullanışlı okul çantaları, sloganlı ve

baskı desenli kalemlikler, suluklar ve beslenme

çantaları LC Waikiki okula dönüş koleksiyonunun

olmazsa olmazları… Sporcu öğrencilerin

vazgeçilmezi rengarenk fonksiyonel eşofman

takımları ise sokakta da gözleri üzerine toplayacak.

Kreş yaşındaki bebekler için pijamalar, ev

ayakkabıları ve cıvıl cıvıl desenlerin öne çıktığı

çanta ve suluklar koleksiyonda yer alıyor.

RAMSEY maske ile

sağlığınızı da stilinizi de

koruyun

Moda ve teknolojiyi buluşturan yenilikçi tasarımlarıyla

erkek modasının öncü markası RAM-

SEY, Covid 19 salgınının etkilerinden korunmaya

yönelik özel tasarım, yıkanabilir maskeler üretti.

Hijyenik, renk ve desenleriyle de kullanıcısının

daha iyi hissetmesini sağlamak için özel tasarlanan

maskeler, %100 koton kumaştan üretildi

ve bakterileri filtreleyen 4 katman ile yıkanabilir

özelliğe sahip. Kayma ya da düşmeyi engelleyen

özel aparatı da bulunan RAMSEY maskeler,

kullanıcısının stiline şık bir şekilde eşlik edecek.

RAMSEY fabrikalarında hijyenik bir ortamda

yenilikçi teknolojilerle üretilen maskeler erkeklerin

yanı sıra kadınların kullanımına da uygun

olarak iki beden alternatifiyle hazırlandı.


70

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

Yaz stilinde tropik

esintilerin etkisi

Tommy Hilfiger

organik t-shirtler ile

konforlu hissedin

Tommy Hilfiger’ın sürdürülebilirlik stratejisi ve

vizyonu doğrultusunda 2020 İlkbahar Yaz koleksiyonunun

genelini organik tasarımlar oluşturuyor.

Koleksiyonda dikkat çeken organik ürünleri

arasında t-shirtler özellikle de yaz aylarında

kurtarıcı rol üstleniyor. Tommy Hilfiger’ın %100

organik koton ürünleri GDO’lu tohumlar kullanılmadan

üretiliyor. Tohumların üretimi sırasında

tarlalarda kimyasal böcek ilaçları kullanılmıyor

ve bitkiler organik gübre ile besleniyor. Sulama

büyük oranda yağmur suları ile yapılıyor. Tommy

Hilfiger, koleksiyonundaki organik t-shirt’lerin

hepsini %100 organik koton olarak üretiliyor.

Dünyanın gündemini meşgul eden sürdürülebilir,

karbon-nötr, demoratik, çeşitlilik ve minimalist

kavramları Tommy Hilfiger’in 2020 İlkbahar-Yaz

koleksiyonunda fazlasıyla göze çarpıyor. Markanın

sürdürülebilir duruşu koleksiyonuna da

yansıyor. Koleksiyondaki stillerin yüzde 75’inden

fazlası, yüzde 100 organik pamuklu, geri dönüştürülmüş

malzemeler, kaz tüyü alternatifleri ve

düşük çevresel etkili denim gibi daha sürdürülebilir

şekilde tedarik edilen unsurlar içeriyor. Bazı

tasarımlarda, atık plastikten hazırlanan yenilikçi

materyaller ile yüzde 100 organik pamuk

kullanıyor. Ambalaj tasarımlarında ise plastikten

uzak durularak geri dönüştürülebilir malzemelere

yönelmeye özen gösteriliyor. Bitki ve mineral

özlerinde türetilen doğal boyaların kullanıldığı

TOMMY HILFIGER tasarımları, üretim sırasında

daha az enerji ve su tüketimiyle dikkat çekiyor.

Kapsül koleksiyon, inovasyon yaklaşımını benimserken

şık ve modern stile sadık kalıyor. Yüzde

100 organik pamuk, geri dönüştürülmüş polyester

iplik ve daha sürdürülebilir detaylarla üretilen,

doğal boyalı pastel tonlardaki stiller, özellikle

yumuşak ve feminen görünümleriyle öne çıkıyor.

Doğanın enerjisinden ilham alarak güçlü bir

koleksiyon sunan Cacharel, yaz stilinde tropik

esintiler taşıyan desenlerle doğadaki farklı renk

tonlarını birbiriyle harmanlayarak, mevsimin

ferahlığını his-settiren tasarımlar sunuyor. Cacharel,

koleksiyonundaki parçalar ile çabasız şıklık

sunarken canlı ve dengeli görünüm sağlıyor;

tropik yaşamın güçlü sembollerini minimalist bir

yaklaşım ile yorumlu-yor. Yaprak desenlerinin yer

aldığı pamuklu gri gömlekle çizgisel bir dinamizm

yaratan koleksiyon, balık desenlerini küçük ve

sade uygulamalarla resmediyor. Doğanın sakinleştirici

etkisi, minimal çizgiler ve görsel zenginliği

yüksek parçalar ile şehir hayatına taşınıyor. Cacharel,

kişisel stil doku-nuşlarına verdiği değeri koleksiyonunda

vurguluyor ve tüm ürünlerinde renk,

desen ve kumaş bü-tünlüğü sağlıyor. Yüzde yüz

deri olan ayakkabılarında hâkî ve mercan renklerini

bir arada kullana-rak birçok kombine uyum

sağlayabilecek modellere koleksiyonunda yer

veriyor. Pamuk kumaştan üretilmiş bermudalarında

birçok renk seçeceği sunuyor. Farklı model ve

bedenleri kombinleme imkânı sağlayan mono

yakalı, slim fit Mix&Match takım elbisesisinde tropik

yaşamın çağrıştırdığı açık mavi gökyüzünün

canlı enerjisini somutlaştırıyor.



72

PANORAMA

KONFEKSİYON TEKNİK

EYLÜL | SEPTEMBER | 2020

Yazın aradığınız rahatlık

Timberland’de

Ipekyol ile zarafet dozu

yüksek bir mevsim

Modern dünyaya adapte olan güçlü tasarımlar,

Ipekyol Sonbahar-Kış 2020-2021 Koleksiyonu’nda

bir araya gelerek yalın bir etki bırakıyor.

Farklı kalıplarıyla standart formlardan çıkan ve

geometrik detaylarıyla gündeme gelen parçalar,

yeni sezonda ilham veren bir şıklık sunuyor.

Stil hikayenize eşlik eden total görünümler, şehir

hayatına kolaylıkla adapte olurken, ekoseli

ceket veya farklı desen oyunlarıyla öne çıkan

bluzlar, smart casual bir görünümün öncüsü

oluyor. Minimal parçalarla çarpıcı kombinlere

imza atan yüksek modanın yeni gözdesi

yelekler ise bu sezon, takım oyunlarının en etkili

oyuncusu. Sade bir görünümü hareketlendirecek

volümlü kol detayları, maksi ve mini elbiselerle

romantik bir stil anlayışı sergiliyor. Ceket

ve hırkalar birbirinden farklı düğme detaylarıyla

öne çıkarken, denim ile samimi bir uyum

yakalayan oversize gömlekler, gündüzden

geceye kolaylıkla adapte edilebilen kilit parçalar

olarak dikkat çekiyor. Geometrik desenli

astar detaylarıyla soğuyan havalara eşlik eden

ceket ve yün paltolar ekose, kaz ayağı desenleriyle

gardıroplarda yerini almaya hazırlanıyor.

Mevsimin doğal tonlarından ilham alan Ipekyol

Sonbahar-Kış 2020-2021 Koleksiyonu kahve tonlarının

yanı sıra, sıcak sarı ve hardallar, tarçınlar,

klasik siyahlar ve naif beyazlarla sezonun ana

renk kartelasını oluşturuyor. Son birkaç sezondur

yepyeni bir renk seçkisi sunan asil morlar,

romantik lilalar ve maviler ise koleksiyona

zengin bir görünüm katan yeni renkler arasında

yerini alıyor. Geometrik toka formlu ekose

babetler ve sezonun yükselen trendi kare

burun çizmeler ise şehrin sokaklarında feminen

bir duruş sergiliyor. Gece okazyonlarında

parlamaya hazır küpeler, kusursuz clutch’larla

vurgulu bir etki sunarken stilinize son dokunuşu

yapan tamamlayıcı parça niteliğinde.

Yaz mevsiminde aile boyu rahatlık arayanlar için

Timberland çok fazla seçenek sunuyor. İkonik

tekne ayakkabıları, çevre dostu erkek tekstil

ve sneakerların yanı sıra geniş kadın sandalet koleksiyonu

tatil bavuluna olduğu kadar şehir hayatına

da kolayca uyum sağlıyor. Timberland’in

rahat olduğu kadar hafif ve renkli unisex çocuk

sandaletleri ise bantlı, burnu açık modellerden

ve darbelere ekstra koruma sunan yarı kapalı

modellerden oluşuyor. Yaz sandalet koleksiyonu

ile Timberland kadınlara çapraz, çift bantlı,

parmak arası düz seçeneklerin yanı sıra, ikonik

botlardan ilham alan ultra rahat mini topuklu ve

bu sezon ilk kez tanıtılan yumuşak deri, kauçuk

tabanlı platform topuklu modeller de sunuyor.

Bu yaz renkli pololara ve t-shirt modellere 3D

kabartmalı logolar ve organik pamuk kumaşlar

eşlik ediyor. Organik pamuk ve yumuşak kotonlu

pololarda mavinin ve yeşilin her tonu, sarı ve

kırmızılar göz alıyor. T-shirtlerde büyüyen ağaç logosu

ve kabartmalı yazılar kadar her erkeğin her

sezon favorisi olan düz basic modeller ister klasik

renklerde ister parlak renklerde yine revaçta.

Nine West ile yaz

kombinlerine şık dokunuş

İkonik topuklu ayakkabı markası Nine West; stilettolarıyla

olduğu kadar espadril ve platform

topuklu ayakkabılarıyla da dikkat çekiyor. İster

şehirde ister tatilde her tarza uygun ayakkabı

bulabileceğiniz Nine West, 150 TL’den başlayan

fiyatlarla eforsuz şıklık sunuyor. Modern

ve güçlü kadınların stilinden aldığı ilhamla

koleksiyonlar hazırlayan Nine West, sezona

damgasını vuran ayakkabı modelleriyle kadınların

vazgeçilmez adresi oluyor. Birbirinden zarif

ve şık tasarımlarıyla dikkat çeken Nine West;

sandalet, espadril ve platfrom topuklu ayakkabı

modelleriyle adından söz ettiriyor. Koleksiyonda

öne çıkan hasır detaylı dolgu topuklu

sandaletler, uzun uçuş uçuş elbiselerle kombinleniyor.

Bilekten bağlamalı stilettolar, jeanlerle

mükemmel uyumu

yakalarken, kare ökçeli

terlikler ve kısa

topuklu sandaletler

ise rahat taban

yapıları sayesinde

konforu şıklıkla yaşamak

isteyenlerin

tercihi oluyor.


Her an

ONLINE olun!

Bütün dünya sizi görsün!

www.konfeksiyonteknik.com.tr


Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!