Türk Yolu Dergisi - 1
Türk Yolu Strateji ve Araştırma Dergisi 1. Sayı Nisan 2021
Türk Yolu Strateji ve Araştırma Dergisi 1. Sayı Nisan 2021
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Türk Yolu
Çin’in mevcut ticaret hacminin iki kattan
fazla artacağı belirtilmektedir. Aynı şekilde
projeye ortak olan ülkelerin de ticaret
hacimleri de artacaktır. Özellikle tarihi
İpek Yolu güzergahının kilit ülkesi olan
Türkiye’nin, bu projenin en çok kazanan
ikinci ülkesi olma ihtimali kuvvetle muhtemeldir.
Türkiye’nin Önemi ve Etkisi
“Mackinder’e göre Avrasya-Afrika kıtalarının
bir araya gelmesiyle oluşturduğu
‘’Dünya Adası’’ her açıdan en zengin kıta
bileşimdir ve Türkiye’de bu bölgenin tam
merkezindedir. Yüzyıllarca farklı medeniyetlere
ev sahipliği yapan Türkiye, Doğu
ve Batı kültürünün sentez bölgesi, Bütün
Türk Dünyası’nın da merkezdir (Şemşek,
2013).
Türkiye, jeopolitik ve jeostratejik mevki
itibarıyla;
* Dünyanın en önemli petrol rezervlerine
sahip Orta Doğu ve Hazar Havzası,
* Önemli deniz ulaştırma yollarının
kavşağı durumunda bulunan Akdeniz
Havzası,
* Tarihte her zaman önemini devam
ettirmiş olan Karadeniz Havzası ve Türk
Boğazları,
* Sovyet Rusya ve Yugoslavya’nın dağılması
sonucu yapısal değişikliklere uğrayan
Balkanlar,
* Zengin doğal kaynakları bulunan
Kafkasya ve bunun dışında
* Orta Asya’nın oluşturduğu coğrafyanın
merkezinde kilit bir konumdadır.
Üç kıtayı birbirine bağlayan ve çok
önemli jeostratejik konuma sahip olan
Türkiye, Avrupa, Asya, Balkan, Kafkas,
Ortadoğu, Akdeniz ve Karadeniz ülkesidir.
1990’lı yıllardan beri büyük çapta
değişimlere sahne olan Balkanlar, Kafkasya
ve Orta Asya ülkeleriyle kurduğu
kültür birliği ve artan ilişkilere sahip
olması, Kafkasya ve Orta Asya petrol ve
doğal gazının Batıya ulaşmasında ana
güzergâh üzerinde olması, Ortadoğu’nun
önemli bölümünü besleyen su kaynaklarına
sahip olması, Türkiye’nin jeostratejik
önemini pekiştiren temel unsurlardır
(Tangör, 2016). (Sefa Çatal, “Kuşak ve Yol
İnisiyatifi’nin Türkiye’nin Ekonomi Güvenliğine
Etkileri
Bir ülkenin başka ülkelere ihtiyaç duymadan
varlığını devam ettirebilmesi için
ihtiyaçlarını kendisinin üreterek karşılaması
gerekir. Türkiye, dünyada kendi kendine
yetebilen 7 ülkeden biridir (Sezgin,
2013). (Sefa Çatal, “Kuşak ve Yol İnisiyatifi’nin
Türkiye’nin Ekonomi Güvenliğine
Etkileri” A.Ü. So. Bil. Dergisi, Cilt/Vol.: 19
- Sayı/No: 15 Temmuz Özel Sayısı (101-124)
İpek Yolu güzergahının ana hattını
oluşturan coğrafyanın tam merkezi konumunda
bulunan Türkiye; enerji hatları, 3.
Köprü, İstanbul Havalimanı, Marmaray
projeleri ile siyasi, ekonomik özellikleri ile
en stratejik ülke konumundadır. Özetlersek,
Türkiye’nin tüm bu özellikleri bakımından
Çin Halk Cumhuriyeti; (a)Batı’ya
açılmak istiyorsa, Ortadoğu’ya açılmak
istiyorsa (b) İslam Dünyası’na açılmak
istiyorsa, (c) Avrasya coğrafyasında yatırımlarını
güvence altına almak istiyorsa
Türkiye ile birlikte hareket etme zorunluluğu
vardır.
Gerçekten de, “Kuşak ve Yol İnisiyatifi
Türkiye’nin jeopolitik stratesine son derece
uygundur. Türkiye, Balkanlar, Ortadoğu
ve Kafkasya’nın kesişme noktasında,
Avrasya’nın tam merkezi konumundadır.
Akdeniz’den Pasifik Okyanusu’na kadar
uzanan sınırların ortasında bulunan
Türkiye’yi, strateji uzmanı Zbigniew Brzezinski’nin
de belirttiği gibi Avrasya’nın
dayanak noktası olarak tanımlamak yanlış
olmaz. Avrasya’nın kavşak noktası olan
Türkiye, Balkanlar, Ortadoğu Kuzey Afrika
ve Kafkaslar gibi önemli bölgelerle bağlantısı
bulunmaktadır (Yurdakul, 2017).
Akdeniz ve Karadeniz ile iç içe olan Türkiye’nin
konum itibariyle ne kadar önemli
olduğunu ve jeopolitik ve jeoekonomik
önemini göstermektedir. Bundan dolayı
Türkiye, Kuşak ve Yol projesinin inşasında
coğrafi kilit köprü halini almıştır. Avrupa
ve Asya’yı birleştirerek köprü görevini
üstelenen Türkiye’nin küresel jeostratejik
önemi yadsınamaz.
Türkiye, kritik jeopolitik konumu ve
köklü altyapı, ticaret ve taşımacılık unsurları
ile Kuşak ve Yol boyunca kilit ülkelerden
birisidir. Türkiye ile Çin arasında
yapılan ikili anlaşmalar, Türkiye’nin
rolünü bir birleşme noktası ve Kuşak ve
Yol için kritik bir merkez olarak göstermektedir
(Nan, 2017). (Sefa Çatal, “Kuşak
ve Yol İnisiyatifi’nin Türkiye’nin Ekonomi
Güvenliğine Etkileri” A.Ü. So. Bil. Dergisi,
Cilt/Vol.: 19 - Sayı/No: 15 Temmuz Özel
Sayısı (101-124)
Daha genel bir değerlendirme yapmak
gerekirse, İpek Yolu projesi;
* Doğu Türkistan’dan Tuna nehrine kadar
uzanan Türk Dünyası coğrafyasında
Türk halklarının her alanda birbiriyle
bağlantılarını, iş birliklerini sağlamış
olacaktır.
* Orta Asya ile Kafkasya bölgelerini yani
Türkistan Cumhuriyetleri ile Azerbaycan
da dahil Kafkas ülkelerini birbirine bağlayacaktır.
* Azerbaycan’ın Alat Limanı ile Türkistan
Cumhuriyetlerini Batı ulaştırma güzergahına
bağlayacaktır.
* Aynı şekilde Türkmenistan’ı Türkmenbaşı
Limanı üzerinden, Kazakistan’ı
Aktau Limanı üzerinden Avrupa’ya bağlayacaktır.
* Bakü-Tiflis-Kars (BTK) demiryolu hattı
projesi, Türkiye’yi Gürcistan üzerinden
Hazar Denizi’ne bağlayacak koridor oluşturmuştur.
* En önemlisi Türkiye ile Türkistan
Cumhuriyetleri arasında kesintisiz bağlantı
kurulmuştur.
Velhasıl geçmişte Cengiz Han’ın kılıçla
koruyarak küreselleşmenin ilk adımını
atmasına vesile olan tarihi İpek Yolu güzergahında
günümüzde Cengiz Han’ın
rolünü Çin, Rusya ve Türkiye üstlenecektir.
Türkiye; konumuyla, enerji, doğal
gaz ve petrol hatları ile, Avrupa-Asya,
Asya-Balkanlar, Asya-Ortadoğu, Akdeniz-Afrika
bağlantıları ile İpek Yolu’nu
“Türk Yolu”na dönüştürecektir. Yeter ki,
potansiyelimizin farkına vararak, milli
çıkarlarımız çerçevesinde belirlenen stratejimizi
uygulayalım…
13