29.08.2022 Views

İstiklal Dergisi

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Aynı zamanda kurulacak bir Türk devletinin kendi benliğinde hareket eden,

özgür bir devlet olması gerektiği belirtilmiştir. Falih Rıfkı gibi Kurtuluş Savaşı

üzerine çalışan araştırmacılar da bunu belirtmiştir.

Kurtuluş Savaşı boyunca çeşitli gazetelerde yazılar yayınlayan Yakup Kadri

Karaosmanoğlu da Kurtuluş Savaşı’nın son silahlı mücadelesi olan Büyük

Taarruz üzerine şunları yazmıştır:

“Gürleyin, mübarek toplar gürleyin!... Siz bu kanlı bayramın şenlik

seslerisiniz. Üç yıldır zillet ve sefalet içinde bükülen boynumuz, rica ve

istirham vaziyetinde topraklara gömülen dizlerimiz ve korku, intizar endişesi

ile kısılan sesimiz ancak sizin ceberrutunuz sayenizde doğrulacak, kalkacak

ve açılacaktır.”

Yakup Kadri’nin bu yazısındaki “topraklara gömülen dizlerimiz ve korku,

intizar endişesi ile kısılan sesimiz ancak sizin ceberrutunuz sayenizde

doğrulacak, kalkacak ve açılacaktır” ifadesi Kurtuluş Savaşı sürecinde

Anadolu’da yaşanan yoksulluğu ve tahribatı anlatmakta, Anadolu’daki

Ankara hükümetinin giriştiği silahlı mücadeleyi meşru kılmaktadır. O

dönemde yetişmiş birçok Türk aydını da bu fikre temayüz etmekte ve

benimsemektedir. Aynı zamanda yeni kurulan Ankara Meclisi, İstanbul’da

bulunan Osmanlı idaresinden daha çok sevilmekte ve tutulmaktadır.

Dönemin Türk aydını, yeni kurulacak ve eski devletten bağımsız olan bu

yapının 3 yıl süren kanlı bir boğuşma ile kurulduğunun farkındadır. Savaşın

ortasında yetişen aydın takımı da İstanbul’daki Osmanlı hükümetine mi

yoksa Osmanlı hükümeti tarafından asi görülen ancak “gerçek

vatanseverler” olarak lanse edilen Kuvayı Milliyeciler ve milliyetçilerin

kurduğu Ankara hükümeti tarafında mı yer alacakları konusunda çeşitli

ikilemlerde kalmışlardır.

9

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!