Hotel Restaurant Eylül 2023
- Page 10: Otel yatırımlarında kuvvetli dö
- Page 14: iş’te kadın 68 Duru: Otelciliğ
- Page 22: 18 hotel restaurant & hi-tech antre
- Page 26: 22 hotel restaurant & hi-tech antre
- Page 32: 28 hotel restaurant & hi-tech günd
- Page 38: 34 hotel restaurant & hi-tech günd
- Page 41 and 42: DÖKÜM DEMİRDE TÜRKİYE'NİN YEN
- Page 43 and 44: Smooth Ambience Yellow bybone.innov
- Page 48 and 49: 44 hotel restaurant & hi-tech günd
- Page 50 and 51: 46 hotel restaurant & hi-tech günd
Otel yatırımlarında kuvvetli dönüş<br />
hotelrestaurantmagazine<br />
@Hitechdergisi<br />
hotelrestaurantmagazine<br />
Otel yatırımları, bu yıl doluluklarda çeşitli<br />
sebeplerle yaşanan gerilemeye rağmen kuvvetli<br />
dönüşüne devam ediyor. TÜROB Başkanı<br />
Müberra Eresin, 2022 yılında ve bu yılın ilk<br />
6 ayında otel yatırımlarının yatırımcıların<br />
en fazla ilgi gösterdiği alanlardan biri<br />
haline geldiğini belirtti. TÜROB’un, Sanayi<br />
ve Teknoloji Bakanlığı’nın ‘Yatırım Teşvik<br />
Belgeleri’ verilerinden hareketle hazırladığı<br />
yatırım raporunun ayrıntıları gündem<br />
başlığımızda.<br />
Yaşmak Otellerinden Sorumlu Genel Müdür.<br />
2007 yılından beri turizm sektörünün içinde.<br />
İş ve özel hayatın en keyifli ortak yanı olarak<br />
gördüğü ağırlama ve yemeği yaşamın içinde<br />
bir kesit gibi hissettiğinden otelciliğe tutkuyla<br />
bağlı olduğunu söyleyen Sevilay Duru ile<br />
hayallerindeki yolculuğu ve grup otellerinin<br />
yeni dönem rotasını konuştuk.<br />
Aslen Romalı. Yemek pişirme dünyasına<br />
yolculuğu çocukken hareketli bir mutfakta<br />
başlıyor Şef Marco Ho'nun. İtalya'nın Emilia<br />
kentinde şirin bir Bologna'da doğan ailesinin<br />
yemek etrafında toplanma geleneğiyle kök<br />
salan bir hikaye onunkisi. O günlerdeki en<br />
güçlü ilham kaynağı, olağanüstü bir aşçı<br />
olan büyükannesi. Öyle ki Ho, büyükannenin<br />
dilinden düşürmeği lezzet hikayeleri ve<br />
aromatik yemekleri sayesinde yemek pişirmeye<br />
olan hayranlığının her geçen gün daha da<br />
ateşlendiğini söylüyor. Torcello'nun İtalyan Şefi<br />
Marco Ho'nun Roma’dan İstanbul’a mutfak<br />
hikayesi şefin gözünden bölümümüzde.<br />
Marriott International, Türkiye'ye olan uzun<br />
vadeli taahhüdünü, imzaladığı 13 yeni<br />
anlaşma ile güçlendirdi. Türkiye’nin dört bir<br />
yanında toplamda 2 binden fazla yeni odanın<br />
şirketin portföyüne katılacağı anlaşmalar<br />
kapsamında Fairfield Inn by Marriott da ilk kez<br />
Türkiye pazarına giriş yapacak.<br />
Kahve Zirvesi <strong>2023</strong>, 16-17 <strong>Eylül</strong> tarihlerinde<br />
Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenecek.<br />
Kahvenin yol haritasının çizileceği zirve, 12<br />
oturum başlığında konusunda uzman 60<br />
konuşmacının katılımıyla gerçekleşecek.<br />
Ölümsüz aşk ve sadakatin sembolü lavanta,<br />
JW Marriott <strong>Hotel</strong> Istanbul Marmara Sea'nin<br />
ikonik restoranı Ceres'in yaz menüsüyle bir<br />
kez daha aşka geldi... Ekşi Mayalı Ekmek'ten<br />
Keçi Peynirli Bebek Yedikule Marulu'na,<br />
Tiramisu'dan İmza Kokteyle kadar pek çok<br />
lezzeti lavanta tarlalarından sofralara taşıyan<br />
Ceres, bu yazın konseptini oluştururken imza<br />
dokunuş olarak lavantayı benimsedi. JW<br />
Marriott <strong>Hotel</strong> Istanbul Marmara Sea'nin<br />
Executive Şefi Mehmet Faruk Yardımcı’nın<br />
lavanta temalı menüsüne davetliydim.<br />
Detaylar gastro etkinlik sayfalarımızda.<br />
<strong>Eylül</strong> sayımız ile Kahve Zirvesi <strong>2023</strong>,<br />
İstanbul Coffee Festival ve Hostech by TUSİD<br />
Fuarı’ndayız…<br />
Keyifli okumalar dilerim.<br />
K<br />
GENEL MÜDÜR<br />
(Sorumlu)<br />
REKLAM SATIŞ PAZARLAMA<br />
REKLAM KOORDİNATÖRÜ<br />
Emir Ömer ÖCAL<br />
emir.ocal@img.com.tr<br />
0212 454 22 22<br />
BILGI İŞLEM<br />
TOLGA ÇAKMAKLI<br />
tolga.cakmakli@img.com.tr<br />
TEKNIK MÜDÜR TAYFUN AYDIN<br />
tayfun.aydin@img.com.tr<br />
İMG WEB TEAM MAIL<br />
web@img.com.tr<br />
Prof. Dr. HÜSNÜ GÜNDÜZ<br />
Doç. Dr. MURAT DOĞDUBAY<br />
ORHAN GENCELİ<br />
Türkiye Otel Yöneticileri Derneği (TUROYD)<br />
Yönetim Kurulu Üyesi<br />
GÜRKAN BOZTEPE<br />
Gastronomi Turizmi Derneği Başkanı<br />
TEZER ÖNER<br />
Agon Danışmanlık / Gayrimenkul ve<br />
İşletme Yatırım Danışmanı<br />
HÜSEYİN KURT<br />
Uluslararası MICE Endüstrisi Derneği<br />
Başkanı<br />
AYDIN DEMIR<br />
Yeditepe Üniversitesi Gastronmi Mutfak<br />
Sanatları Chef Ögretim Görevlisi/<br />
The Maestro <strong>Hotel</strong> Executive Chef<br />
website<br />
www.hotelrestaurantmagazine.com<br />
e-mail<br />
info@img.com.tr<br />
CTP - BASKI<br />
İRTİBAT BÜROLARIMIZ<br />
ADRES<br />
İHLAS GAZETECİLİK A.Ş.<br />
Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza<br />
No:11 A/41 Yenibosna–Bahçelievler/ İSTANBUL<br />
Tel: +90 212 454 30 00 Fax: +90 212 454 34 94<br />
www.ihlasmatbaacilik.com<br />
BURSA +90.224 211 44 50-51<br />
KONYA +90.332 238 10 71<br />
İSTMAG<br />
Magazin Gazetecilik Yayıncılık<br />
İç ve Dış Tic. Ltd. Şti.<br />
İHLAS MEDIA CENTER<br />
Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi<br />
No: 11 Medya Blok Kat: 1<br />
34197 Yenibosna / İstanbul / Turkey<br />
Tel: 0212 454 22 22<br />
Faks: 0212 454 22 93<br />
hotel & restaurant hi-tech dergisinde yer alan makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir. Yayınlanan ilanların sorumluluğu reklam verene aittir. hotel & restaurant hi-tech dergisinin bütün yayın hakları<br />
İSTMAG Magazin Gazetecilik Yayıncılık İç ve Dış Tic. Ltd. Şti.’ne aittir. Yazılar kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Yaygın süreli bir yayın olan hotel & restaurant hi-tech dergisi ayda bir yayınlanır. ISSN:1305-1792
Bu sayımızda<br />
antre<br />
16 Sektörden kısa haberler<br />
gündem<br />
26 Çelikkanat: Herkes gibi<br />
sadece içi televizyonlu oda<br />
satmıyoruz<br />
34 Otel yatırımları 17 milyar TL<br />
teşvik aldı<br />
26<br />
36 Öner: Turizm sektöründe kur<br />
algısı<br />
40 Gem, otelcilerin Airbnb<br />
itirazlarını çok sert eleştirdi<br />
44 Polatoğlu: Turizm sadece<br />
turizm değildir<br />
46 Aksu: TGA’nın turizmde ana<br />
aktör olduğunu kabul etmek<br />
zorundayız<br />
68 48<br />
etkinlik<br />
48 Renaissance Polat Istanbul<br />
<strong>Hotel</strong> 30’uncu yılını kutladı<br />
yeni yatırımlar<br />
52 Marriott, Türkiye'de 13 yeni<br />
anlaşmayla güçlenecek<br />
56 Manikis: 5 yıl sonra 150.<br />
Wyndham otelini kutlayacağız<br />
52
iş’te kadın<br />
68 Duru: Otelciliğe tutkuyla<br />
bağlıyım<br />
marka<br />
74 Kalite ve güvenirlik<br />
denildiğinde ilk akla gelen<br />
firma: ENTA A.Ş.<br />
78 Her bir fritöz üretimiyle<br />
Türkiye’de ilklerin öncüsü:<br />
Ottoman Mutfak<br />
82 Kıral: RİNART vaadimiz;<br />
yenilik, özgünlük, üstün kalite<br />
86 Özüuğurlu: Ar-Ge<br />
çalışmalarımıza hazırlık<br />
ekipmanlarıyla hızla devam<br />
ediyoruz<br />
90 Yeni: İki eşsiz soğutma<br />
ürünümüzle sektörde<br />
öncüyüz<br />
100<br />
94 Ünver: Endüstriyel<br />
mutfaklarda yenilik odaklı<br />
ilerliyoruz<br />
98 Daikin, Tacikistan yatırımıyla<br />
yenilikçi çözümleri teşvik<br />
edecek<br />
şefin gözünden<br />
100 Ho: Mutfak mirasımı<br />
İstanbul'da paylaşmak bir<br />
onur<br />
gastro etkinlik<br />
108 Kahve Zirvesi <strong>2023</strong> için geri<br />
sayım<br />
110 Ceres'in yaz menüsü<br />
lavantayla aşka geldi<br />
gastro güncel<br />
114 Koralı: Yiyecek içecek<br />
sektörünü zor günler bekliyor<br />
116 Doğan: Lütfen yemeğimi<br />
eleştir(me)<br />
gastro aktüel<br />
118 Gastronomi sektöründen<br />
haberler<br />
132<br />
gustonun yorumu<br />
126 Gusto Reha Tartıcı ile keşif<br />
noktaları<br />
yeni mekan<br />
130 Gerçek bir “Mezra”<br />
132 Hakkasan İstanbul’a<br />
görkemli açılış<br />
134 Il Forno Ristorante Samsun<br />
Atakum’da<br />
136 Dört dörtlük Meksikalı<br />
138 GUESS’den yeni beach club<br />
iş birlikleri<br />
HoReCa<br />
teknoloji&sistemleri<br />
142 Vakko, Daikin tasarım ve<br />
kalitesini tercih etti<br />
146 Otel yönetimi uçtan uca<br />
dijitalleşiyor<br />
148 Çukurova Bölgesel<br />
Havalimanı’na patentli çözüm<br />
150 İşletmelerin en büyük<br />
kurtarıcısı<br />
150<br />
www.hotelrestaurantmagazine.com
16<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
antre<br />
Celestyal<br />
Türkiye,<br />
3 Kıta<br />
programını<br />
Türkiye<br />
pazarına açtı<br />
Yunan Adaları tur programlarıyla Türk yolcularının gönlünü fetheden<br />
cruise firması Celestyal, yeni bir rotayı daha Türkiye turizmine<br />
açma kararı aldı. Celestyal filosunun yeni gemisi Journey’le<br />
gerçekleşecek olan yeni program yine Kuşadası çıkışlı olacak.<br />
Ekim ayında başlayacak olan 3 Kıta programı, Ege’den Doğu<br />
Akdeniz sularına uzanıyor; Yunanistan’a ek olarak Mısır ve İsrail’i de<br />
kapsıyor. Celestyal Cruises Türkiye Direktörü Özgü Alnıtemiz; yeni<br />
destinasyon programını şöyle duyurdu: ‘Celestyal Türkiye olarak,<br />
Doğu Akdeniz sularındaki 3 Kıta programını Türkiye pazarına açma<br />
kararı aldık. Celestyal’in 3 Kıta programı bu sene filomuzun yeni<br />
gemisi Journey’le gerçekleşecek. Türk misafirlerimizin hem yeni<br />
gemimizi hem de yeni rotamızı deneyimleyebilecekleri yeniliklerle<br />
sezonumuzu sonlandıracağız. Ege’den Doğu Akdeniz’e uzanan bu<br />
rota, aynı seyahatte hem Yunan Adaları ve Atina’yı hem de Mısır ve<br />
İsrail’i keşfetmek için bir fırsat. Sosyal medya hesaplarımızdan bizi<br />
takip eden izleyicilerimiz bu turumuzu hediye olarak kazanma şansı<br />
da yakalayabilecek.’’<br />
Duayen turizmci Erhan Çakay<br />
hayatını kaybetti<br />
Turizm sektörünün sevilen<br />
isimlerinden, Akgün <strong>Hotel</strong><br />
İstanbul'un tecrübeli Genel<br />
Müdürü Erhan Çakay<br />
geçirdiği kalp krizi sonucu<br />
yaşama veda etti. 40 yılı<br />
aşkın süredir turizmde üst<br />
düzey yöneticilik yapan<br />
Erhan Çakay, Aralık 2022<br />
tarihi itibariyle Akgün <strong>Hotel</strong><br />
İstanbul’un Genel Müdürü<br />
olmuştu. Türkiye Otelciler<br />
Birliği (TÜROB) ve Türkiye<br />
Otelciler Federasyonu (TÜROFED)’de yönetimde bulunan<br />
Çakay, Dünya Otelciler Birliği (İH&RA)’da görev almııştı. Aynı<br />
zamanda Skal üyesi de olan Çakay, geçtiğimiz yıllarda on yılı<br />
aşkın süre TÜROB’un Genel Sekreterliği görevini ve ardından<br />
disiplin kurulu başkanlığı yapmıştı. Duayen turizmci Erhan<br />
Çakay'a Allah'tan rahmet, ailesine ve yakınlarına başsağlığı<br />
dileriz.<br />
İTF, 15 bini aşkın<br />
profesyoneli buluşturacak<br />
Dream Project organizasyonunda, 4-5 Ekim <strong>2023</strong> tarihleri<br />
arasında, İstanbul Kongre Merkezi’nde bu yıl ilk kez<br />
kapılarını açacak olan İstanbul Turizm Fuarı, 15 bini aşkın<br />
profesyoneli bir araya getirecek. 50 ülkenin Türkiye’ye en<br />
çok turist ve grup gönderen acenta ve tur operatörlerini B2B<br />
toplantılar ile katılımcılarla buluşturacak fuar, aynı zamanda<br />
Türkiye’nin ticari hacmini arttırma yönünde önemli bir rol<br />
üstleniyor. Yurt dışından gelen satın alıcılar ile stand açan<br />
fuar katılımcıları, online randevu sistemi üzerinden randevu<br />
alarak standlarında B2B görüşmeler yapma fırsatı bulacak.<br />
Aynı zamanda www.istanbulturizmfuari.com.tr web sitesinde<br />
ziyaretçi kaydı oluşturan sektör temsilcileri de stand açan<br />
fuar katılımcılarından randevu alabilecek. 5 bin 356 metrekare<br />
alanda yer alacak fuarın, dünyadan ve Türkiye’den turizm<br />
profesyonelleri, oteller, etkinlik mekanları, tur operatörleri,<br />
acentalar, toplantı destek firmaları ve servis sağlayıcıları,<br />
MICE profesyonelleri ve diplomatik temsilcileri ağırlayarak<br />
220 katılımcı firma ve 15 binin üzerinde turizm profesyonelini<br />
buluşturması hedefleniyor.<br />
İşsizlik oranı erkeklerde %7.8,<br />
kadınlarda %13.2<br />
Türkiye İstatistik Kurumu<br />
(TÜİK) tarafından düzenli<br />
olarak paylaşılan Türkiye<br />
İşgücü İstatistikleri<br />
Haziran <strong>2023</strong> verileri<br />
açıklandı. Hane halkı İşgücü Araştırması sonuçlarına göre, 15<br />
ve yukarı yaşlardaki kişilerde işsiz sayısı <strong>2023</strong> Haziran ayında,<br />
<strong>2023</strong> Mayıs ayına göre 2 bin kişi artarak 3 milyon 337 bin kişi<br />
oldu. İşsizlik oranı erkeklerde yüzde 7,8 iken kadınlarda yüzde<br />
13,2 olarak tahmin edildi. İstihdam oranlarına bakıldığında<br />
ise, istihdam edilenlerin sayısının <strong>2023</strong> Haziran ayında bir<br />
önceki aya göre 363 bin kişi azalarak 31 milyon 291 bin kişiye<br />
ulaştığı gözlemlenirken, istihdam oranı 0,6 puan azalarak<br />
yüzde 47,8 oldu. TÜİK <strong>2023</strong> Haziran verileri üzerine konuşan<br />
Eleman.net CEO’su Murat Günay, “İşsizlik rakamlarının<br />
bir önceki ay ile haziran ayı arasında çok büyük bir fark<br />
bulunmuyor. Gerçekleşen 0,1’lik artışa baktığımızda; haziran<br />
ayının iş günü olarak kısa olması nedeniyle firmaların işe<br />
alımları daha çok temmuz ayına ötelediğini hem açıklanan<br />
rakamlarla hem de kendi ilan ve aday sayılarımızdaki artışla<br />
gözlemlemiş olduk” dedi.
18<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
antre<br />
Seyahat uygulamalarında<br />
<strong>2023</strong> beklentisi<br />
Adjust tarafından yapılan<br />
açıklamada, 2021'de<br />
büyük bir sıçrama yapan<br />
seyahat uygulamalarının<br />
pandemi öncesi<br />
seviyelerin çok üzerine<br />
çıktığı belirtilirken, <strong>2023</strong><br />
ortalamasının şu ana<br />
kadar 2019 4. çeyrek<br />
ortalamasının %18<br />
üzerinde olduğu bilgisi<br />
paylaşıldı. Daha güncel performans verilerine bakıldığında, seyahat<br />
uygulaması yüklemelerinin arttığı görüldü. Büyüme açısından H1<br />
2022'de yıldan yıla (YoY) %8'lik bir artış görüldüğü ve ardından H1<br />
<strong>2023</strong>'te %5'lik bir artış yaşandığı belirtildi. Son üç yılın haziran ayı<br />
yüklemelerine ilişkin yayınlanan istatistiklere göre, Haziran 2021<br />
seyahat uygulaması yüklemeleri yıllık ortalamanın %7, Haziran 2022<br />
seyahat uygulaması yüklemeleri, yıllık ortalamanın %10, Haziran<br />
<strong>2023</strong> seyahat uygulaması yüklemeleri ise H1 <strong>2023</strong> ortalamasının %11<br />
üzerindeydi.<br />
Turizmde kadını<br />
güçlendirecek imza<br />
BHM, sektörde ve<br />
toplumda toplumsal<br />
cinsiyet eşitliğini<br />
ve kadınların<br />
güçlendirilmesini teşvik<br />
etme taahhüdünün bir<br />
parçası olarak Birleşmiş<br />
Milletler Toplumsal<br />
Cinsiyet Eşitliği ve<br />
Kadının Güçlenmesi<br />
Birimi (UN Women) ve Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler<br />
Sözleşmesi (UN Global Compact) ortak inisiyatifi olan Kadının<br />
Güçlenmesi Prensiplerini (Women Empowerment Principles<br />
- WEPs) imzaladı. Bu imzayla BHM, sektörde 50 yılı aşan<br />
bilgi, birikim ve tecrübesiyle sürdürdüğü adil, güvenli ve<br />
eşit fırsatlara sahip bir iş yeri kültürü oluşturma hedefi ile<br />
Kadının Güçlenmesi Prensiplerini uygulayacağını taahhüt<br />
etti. BHM Yönetim Kurulu’nun onayladığı Kadının Güçlenmesi<br />
Prensipleri WEPs çerçevesinde 1.Cinsiyet eşitliğinde tepe<br />
yönetim seviyesinde liderlik etme, cinsiyet ayırımcılığı<br />
yapmadan kadın ve erkek çalışanlara adil ve saygılı davranma,<br />
çalışanların iş sağlığı, huzuru ve güvenliğini gözetme,<br />
çalışanların eğitim, öğretim ve kariyer gelişimlerine destek<br />
olma, kadınları güçlü kılacak kurumsal gelişim, tedarik<br />
zinciri ve pazarlama uygulamalarını gözetme, toplumsal<br />
inisiyatiflerle fırsat eşitliğini teşvik etme ve savunma, cinsiyet<br />
eşitliği alanındaki ilerlemeyi düzenli ölçme ve raporlama<br />
taahhütlerini içeriyor.<br />
Avcı, Mövenpick Istanbul’a<br />
Operasyon Direktörü oldu<br />
Konaklama sektörünün<br />
başarılı yöneticilerinden<br />
Tuncel Avcı, Accor<br />
Grubu'nun İstanbul’da<br />
açılacak olan yeni oteli<br />
Mövenpick Istanbul’a<br />
Operasyon Direktörü<br />
oldu. Tuncel Avcı, turizm<br />
ve otelcilik işletmeciliği<br />
eğitimini tamamlamasıyla,<br />
turizm sektörüne 1997 yılında girdi. 2004 – 2017 Seneleri arasında<br />
otellerde Ön Büro Müdürlüğü ve Gece Müdürlüğü pozisyonuna<br />
üstlenen Avcı; Richmond Istanbul, Holiday Inn Istanbul City, Crowne<br />
Plaza Harbiye ve Florya, Rixos Istanbul Taksim ve Radisson Blu Pera<br />
gibi otellerde görev aldı. Adı ve turizm sektörü için yaptığı işler ile<br />
kendinden sıkça söz ettirmesiyle de Uluslararası Otelciler Derneğine<br />
dahil olan Tuncel Avcı, 2022 yılından bu yana dernek içerisinde aktif<br />
olarak yer alıyor. Singapur merkezli dünyanın en büyük residence -<br />
otel zinciri olan The Ascott Limited’in İstanbul da ki oteli Somerset<br />
Maslak İstanbul’un açılışı öncesinde, Ağustos 2017’de Operasyon<br />
Müdürlüğü pozisyonunda geçiş yapan Tuncel Avcı, kısa sürede<br />
gösterdiği üstün başarı ile Haziran 2022’de Divan grubunun amiral<br />
gemisi olan Divan Istanbul, Elmadağ oteline Odalar Bölümü Müdürü<br />
olarak geçiş yaptı. Haziran 2022’den bu yana Divan Istanbul, Odalar<br />
Bölümü Müdürlüğünü sürdürüyordu.<br />
Hayallerdeki düğünü taçlandıran<br />
adres<br />
Hayalleri süsleyen zarif ve<br />
modern düğünleri gerçeğe<br />
dönüştüren Wish More <strong>Hotel</strong><br />
İstanbul, büyük bir özenle<br />
tasarlanmış salonları, lüks<br />
konforu, yenilenen menüleri<br />
ve mükemmel hizmet<br />
kalitesiyle kusursuz düğün<br />
organizasyonlarına ev sahipliği<br />
yapıyor. Otelin, yenilenen<br />
salonuyla birlikte düğün<br />
organizasyonları adeta rüya gibi<br />
gerçekleşiyor. 640 metrekarelik<br />
bahçeli açık alanıyla ise kır<br />
düğünü hayali kuran çiftlere eşsiz<br />
bir seçenek sunuyor. Ayrıca,<br />
550 kişilik balo salonu ve kokteyl alanıyla birlikte toplamda<br />
700 kişiye kadar açık alan kapasitesi sayesinde davetlilerin<br />
unutulmaz anları bir arada yaşamalarına olanak tanıyor. Hem<br />
damak hem de göz zevkine hitap eden geniş banket, kokteyl<br />
ve düğün menülerini konuklarının beğenisine sunan otelin<br />
yenilenen banket menülerinde alternatifli olarak birçok lezzet<br />
yerini alıyor. Ayrıca Wish More <strong>Hotel</strong> İstanbul, açık havada<br />
düğün kutlamak isteyen çiftlere 640 metrekarelik açık alanda<br />
keyifli ve ferah bir organizasyon vadediyor.
20<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
antre<br />
İlk 7 ayın en pahalı dış hat<br />
uçak bileti açıklandı<br />
Çevrimiçi seyahat<br />
platformu Turna.com,<br />
uçak bileti satışlarından<br />
yola çıkarak <strong>2023</strong>’ün ilk 7<br />
ayının seyahat karnesini<br />
açıkladı. Tek seferde<br />
birden fazla rotaya<br />
uçuş arama, koşulsuz<br />
bilet iptali, akıllı uçuş<br />
özelliği gibi hizmetleri<br />
bulunan Turna.com'un<br />
paylaştığı istatistiklere<br />
göre <strong>2023</strong>'ün ilk 7 ayındaki en pahalı dış hat tek yön uçak bileti 66 bin<br />
600 TL ile İstanbul - Şanghay uçuşu oldu. Gidiş - dönüş en pahalı dış<br />
hat uçak bileti ise 129 bin 900 TL ile İstanbul - Mexico City seferinde<br />
satıldı. İç hatlarda ise tek yöne en pahalı uçak bileti 6 bin 24 TL’ye<br />
İzmir - Diyarbakır, en pahalı gidiş - dönüş uçak bileti İstanbul - Antalya<br />
rotasında 9 bin 241 TL’ye alıcı buldu. İç hatlarda en ucuz tek yön uçak<br />
bileti 384 TL ile Dalaman - İstanbul uçuşunda satılırken, en ucuz iç hat<br />
gidiş - dönüş uçak bileti ise İstanbul - Konya seferini gerçekleştiren<br />
uçuşla oldu. Dış hatların en ucuz tek yön uçak bileti ise 263 TL ile<br />
İstanbul- Tahran seferine satıldı. Dış hatlarda gidiş - dönüşte yine<br />
İstanbul’dan Tahran’a gerçekleştirilen uçuşta satılan bin 418 TL’lik<br />
uçak bileti en ucuz uçak bileti listesindeki yerini aldı.<br />
ABD'nin ikonik karavanları<br />
Türkiye’ye geliyor<br />
Global Market Insight’ın<br />
açıkladığı verilere göre,<br />
2022’de 20 milyar doları<br />
aşan karavan pazarının<br />
2032’ye kadar 30 milyar<br />
doları geçmesi bekleniyor.<br />
Karavanlar, tatilcilerin<br />
ev konforunda bir<br />
deneyim yaşamalarını<br />
sağlıyor. Ülkemizdeki<br />
vatandaşların da<br />
seyahatlerini iyileştirmek,<br />
Türkiye pazarını karavan<br />
endüstrisinin en önemli markalarından biriyle buluşturmak için<br />
harekete geçen seyahat ve taşımacılık çözümleri sağlayıcısı<br />
TurMobil, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) menşeli karavan<br />
markası Airstream’in el yapımı karavanlarını bu ay itibariyle<br />
Türkiye’ye getiriyor. 92 yıllık bir geçmişe sahip Airstream’in<br />
Türkiye distribütörlüğünü üstlendiklerini söyleyen TurMobil<br />
Yönetim Kurulu Başkanı Turan Mutlu, konuya dair şu bilgileri<br />
paylaştı: “Airstream’ın üretimleri, diğer karavanlardan çok<br />
farklıdır. Bu karavanların en önemli özelliği seri üretim değil, el<br />
işçiliği olması. Her bir ikonik karavanın yapımı 350 saat sürüyor<br />
ve 3 bin adet perçin kullanılıyor. Konforlu seyahat hayali lüks<br />
karavanlarda hayat buluyor.”<br />
Türkiye limanlarına<br />
ilk 6 ayda 420 gemi yanaştı<br />
<strong>2023</strong>’ün Ocak-haziran döneminde limanlara demir atan kruvaziyer<br />
gemi sayısı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 32,5 artarak<br />
420’ye çıktı. Aynı dönemde yolcu sayısı da yüzde 88,8 yükselişle 482<br />
bin 925 oldu. Türkiye’nin bir cazibe merkezi haline dönüştüğünü<br />
söyleyen Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu,<br />
kruvaziyer gemi ve yolcu sayısında geçen yılın ilk 6 ayına göre rekor<br />
kırıldığını belirtti. Dünyada yaşanan bazı olumsuzluklar nedeniyle<br />
turizm sektörünün sıkıntılı günler geçirdiğini belirten Uraloğlu,<br />
“Ancak ülkemiz turizmde bu olumsuzluklara rağmen talep gören<br />
ülke oldu. Bunun da en büyük göstergesi giderek artan kruvaziyer<br />
turizmi” dedi. Türkiye limanlarına kruvaziyer gemisiyle gelen gemi<br />
ve yolcu sayılarında ilk sırada Kuşadası Limanı yer aldı. Bu yılın<br />
haziran ayında Kuşadası Limanı’na 66 kruvaziyer gemisi giriş yaptı,<br />
100 bin 638 yolcu ağırlandı. Ocak-Haziran döneminde ise Kuşadası<br />
Limanı’na 191 gemi uğradı, 258 bin 719 yolcu geldi.<br />
Pakistan tanıtım etkinliği<br />
TÜRSAB ev sahipliğinde<br />
gerçekleşti<br />
Türkiye Seyahat<br />
Acentaları Birliği<br />
(TÜRSAB), Genel<br />
Merkezinde "Pakistan<br />
Destinasyon<br />
Tanıtım ve B2B<br />
Görüşme Etkinliği"<br />
gerçekleştirdi.<br />
Etkinlikte konuşma<br />
yapan Hasan Eker,<br />
Türkiye ve Pakistan arasındaki güçlü ilişkilere dikkat çekerek “Bu iyi<br />
ilişkilere rağmen iki ülke arasındaki turizm hareketleri istediğimiz<br />
seviyede değil. Pakistan, Mohenjo-Daro Antik Kenti, Taxila Arkeolojik<br />
Kenti, Lahor Kalesi ve Şalimar Bahçeleri, Makli Tarihi Anıtları ve<br />
Rohtas Kalesi gibi UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’ne de giren<br />
önemli değerlere sahip. Kültür turizmi kapsamında Pakistan’ı<br />
ziyarete gidecek vatandaşlarımızın orada çok iyi karşılanacağını<br />
biliyoruz. İki ülke arasındaki turizmi geliştirmek için daha çok destek<br />
verilmesi önem taşıyor. TÜRSAB olarak biz bugünkü etkinlikte<br />
olduğu gibi bundan sonra da turizmin gelişimi için üzerimize düşen<br />
görevleri yerine getirmeye hazırız.” şeklinde konuştu.
22<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
antre<br />
İlk yarıda 14,398 Türk<br />
Japonya'yı ziyaret etti<br />
Japonya Ulusal<br />
Turizm Örgütü (JNTO),<br />
Türkiye'nin öncülüğüyle<br />
Japonya'ya gelen<br />
turizmde dikkate değer<br />
bir canlanma olduğunu<br />
duyurdu. Singapur,<br />
Vietnam, Amerika<br />
Birleşik Devletleri ve<br />
Meksika gibi ülkelerin yanı sıra, Türkiye'den Japonya’ya gelen ziyaretçi<br />
sayılarının güçlü bir toparlanma göstermesi, Japonya'nın tercih edilen<br />
bir seyahat destinasyonu olarak süregelen çekiciliğini yeniden teyit<br />
ediyor. Bu yılın ilk yarısında 14,398 Türk vatandaşı Japonya'yı ziyaret<br />
etti. 2019'daki 11,564 rakamını %24 oranında aşarak, Türk ziyaretçiler<br />
arasında Japonya'ya olan ilginin güçlü bir şekilde arttığını gösteriyor.<br />
Haziran <strong>2023</strong>, Japonya'nın Haziran 2019 rakamının %72’sine eşdeğer,<br />
2,073,300 uluslararası ziyaretçiyi ağırlaması ile önemli bir dönüm<br />
noktasına tanık oldu. Bu rakam, Ocak 2020'den bu yana ilk kez<br />
Japonya'nın tek bir ayda iki milyon ziyaretçiyi aşarak ülkenin turizm<br />
endüstrisi için umut verici bir toparlanmaya işaret ediyor. <strong>2023</strong>'ün ilk<br />
yarısında Japonya'ya gelen toplam uluslararası ziyaretçi sayısı, on<br />
milyon ziyaretçiyi aşarak etkileyici bir şekilde 10,712,000'e ulaştı.<br />
20 yıldır şehrin<br />
en iyi oteli<br />
Ege’nin incisi İzmir’in<br />
muhteşem deniz<br />
manzarasına sahip<br />
konumuyla 5 yıldızlı lüks<br />
bir şehir oteli olarak hizmet<br />
veren Wyndham Grand<br />
İzmir Özdilek, 20. yaşını<br />
kutluyor. Bugüne dek 1<br />
milyon 512 bin misafirine<br />
konaklama, 4 milyon 867<br />
bin 222 misafirine yiyecek<br />
ve içecek servisi, termal<br />
SPA merkezinde 323 bin<br />
54 misafirine sağlık ve güzellik hizmeti sunan Wyndham Grand<br />
İzmir Özdilek, konforun ve kalitenin adresi olmayı sürdürüyor.<br />
Sahip olduğu yüksek hizmet kalitesi ile sektördeki 20. yılını<br />
kutlarken ilk günkü heyecanıyla misafirlerine unutamayacakları<br />
bir deluxe konaklama hizmeti sağlıyor. Deniz kıyısında olan<br />
konumu, konforlu odaları, açık ve kapalı yüzme havuzu, çocuk<br />
havuzu, muhteşem İzmir Körfezi manzarasına sahip dünya<br />
mutfağından lezzetler sunan Carême <strong>Restaurant</strong>’ı, ücretsiz<br />
otoparkı ve evcil hayvan kabulü ile misafirlerini ağırlıyor. Deniz<br />
manzaralı ve teraslı toplantı salonlarında çeşitli toplantı, kongre<br />
ve farklı etkinlikleri gerçekleştirme fırsatı sunarken havuz<br />
başında da şık davetlere ev sahipliği yapıyor.<br />
Yenilenme zamanı<br />
Fairmont Quasar Istanbul, şehir yaşamının stresinden arınıp<br />
rahatlamak ve sonbahara enerjik bir başlangıç yapmak isteyenleri,<br />
Willow Stream Spa’nın sağlık dolu dünyasını ve sonbahara özel<br />
bakımlarını keşfetmeye davet ediyor. Willow Stream Spa’nın<br />
deneyimli terapistleri tarafından uygulanan lavanta düşleri<br />
deneyimi yabani lavantanın sakinleştirici ve dengeleyici faydalarını<br />
sunarken magnezyum kas rahatlatma masajı bedendeki enerji<br />
seviyesini ve kas fonksiyonlarını dengeliyor. Vücudunuzu, enerjinizi<br />
ve ruhunuzu yenileyen portakal çiçeği masajı veya cilt bakımındaki<br />
en son yenilikleri, yerel ve özgün dokunuşlarla birleştiren Türk<br />
kahvesi ve Hindistan cevizi ile duyusal vaha terapisi baştan sonra<br />
mükemmel bir duyusal yolculuk yaşatıyor. Gülsha’nın en doğal<br />
ürünlerinin kullanıldığı, Türk hamamı, vücut masajı ve yüz masajını<br />
içeren “Luxury Hammam by gülsha” ritüeli ise gül yağının yüksek<br />
enerjisi ve hoş kokusu ile kendinizi arınmış ve yeniden doğmuş gibi<br />
hissetmenizi sağlıyor.<br />
“Tercih Edilen Yazılım İş<br />
Ortağı” seçildi<br />
Öncü seyahat<br />
ve konaklama<br />
teknolojileri şirketi<br />
<strong>Hotel</strong>Runner,<br />
entegrasyon,<br />
bağlantı kalitesi,<br />
yeni özellikler ve ev<br />
sahibi performansı<br />
alanlarının<br />
tamamında istenen<br />
kriterleri karşılayıp aşarak Airbnb tarafından bir kere daha “Tercih<br />
Edilen Yazılım İş Ortağı” seçildi. Tercih Edilen Yazılım İş Ortağı<br />
Programı, Airbnb iş ortaklarının tam entegre bağlantı çözümleri<br />
aracılığıyla ev sahiplerinin üstün bir bağlantı deneyimi yaşamaları<br />
için 2018 yılında başlatıldı. Airbnb ile çift yönlü bağlantı deneyimi<br />
sunan ilk teknoloji platformlarından biri olan <strong>Hotel</strong>Runner, biz kez<br />
daha Tercih Edilen Yazılım İş Ortağı unvanını aldı. Entegrasyon,<br />
bağlantı kalitesi, yeni özellikler ve ev sahibi performansı alanlarında<br />
aranan kriterleri karşılayan ve aşan yazılım iş ortaklarını<br />
ödüllendiren bu unvan ile <strong>Hotel</strong>Runner'ın üstün teknolojisi bir kere<br />
daha tescillenmiş oldu.
26<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gündem<br />
Ferzan Çelikkanat<br />
"Herkes gibi sadece içi televizyonlu<br />
oda satmıyoruz"<br />
Er Yatırım Genel Müdürü Ferzan Çelikkanat, "Biz sadece otelcilik yapmıyoruz. Herkes<br />
gibi bir oda satmıyoruz. Herkes gibi bir odanın içerisine televizyon koymuyoruz." dedi ve<br />
otelcilikte bir kültür ve yaşam tarzı oluşturmaya çalıştıklarını söyledi.<br />
Four Points by Sheraton<br />
İstanbul'un 2 <strong>Eylül</strong> Cumartesi<br />
akşamı gerçekleşen teras açılışı<br />
etkinliğinde konuşan Er Yatırım<br />
Genel Müdürü Ferzan Çelikkanat,<br />
Er Yatırım'ın sadece bir yatırımcı<br />
şirket olmadığını vurgulayarak,<br />
"Bizler herhangi bir binayı hayata<br />
geçiren bir yatırımcı olmaktan<br />
da öteye, yaşadığımız coğrafyaya,<br />
ülkeye bir katkı sunmak adına neler<br />
yapabileceğimizin endişesini taşıyan<br />
birer profesyonelleriz. Aslında bizler<br />
yolcuyuz. Asıl önemli olan buradaki<br />
hancılık. Biz aslında sadece otelcilik<br />
yapmıyoruz. Herkes gibi bir oda<br />
satmıyoruz. Herkes gibi bir odanın<br />
içerisine televizyon koymuyoruz. Bu<br />
işte aslında bir kültür, bir yaşam tarzı<br />
oluşturmaya çalışıyoruz." dedi.<br />
Haber: Hatice Ünal Bilen Fotoğraflar: Aykut Altındağ<br />
"Sürdürülebilirliği herkes bir etiket<br />
olarak görüyor"<br />
Gelecek nesillere daha iyi bir dünya<br />
bırakmak amacıyla Ege Orman<br />
Vakfı iş birliğiyle Manisa Yunt Dağı<br />
ağaçlandırma sahasında 10 bin<br />
fidanlık orman oluşturduklarını<br />
hatırlatan Çelikkanat, şöyle devam<br />
etti: "Er Yatırım olarak sürdürülebilir<br />
çalışmalar yapan bir yatırım<br />
grubuyuz. Bu yatırımları yaparken<br />
doğayı korumayı ön planda tutuyoruz.<br />
Bu oluşturmaya gayret ettiğimiz<br />
yaşam tarzında, sürdürülebilirlik<br />
lafının bu kadar ayağa düştüğü bir<br />
zamanda herkesin aslında birer etiket<br />
olarak gördüğü bu kavramı gerçek<br />
anlamda icraat yaparak, icraata<br />
destek olacak ortaklarımızla hayata<br />
geçirmek çabası içerisindeyiz. Bizimle<br />
birlikte hareket eden iş ortaklarımıza<br />
ve partnerlerimize aslında sadece<br />
bize misafir göndermediklerini,<br />
bu endişemize ortak olup birlikte<br />
daha iyi şeyler yapmaya vesile<br />
olduklarını ifade etmek için de bu
28<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gündem<br />
geceyi düzenlemek istedik. Böyle<br />
bir mekanı sektöre kazandırdık. Bir<br />
toplantı, etkinlik alanı olarak herkesin<br />
beğenisine sunduk ama aslında<br />
bunun arkasında yatan en önemli fikir<br />
ve felsefe, birlikte bir şey yaparsak<br />
bir şeyler ortaya çıkıyor mesajı da<br />
vermekti."<br />
"Hep birlikte daha güçlüyüz"<br />
Sözlerinin devamında birlikte<br />
çalıştığı iş ortaklarına "Hep birlikte<br />
daha güçlüyüz" mesajını veren<br />
Çelikkanat sözlerini şöyle sürdürdü:<br />
"Biz tek başımıza her şeyin altından<br />
kalkamayız. Hep beraber olduğumuz<br />
Four Points by Sheraton<br />
İstanbul'un 12. katında<br />
yeşilin ve mavinin<br />
eğlencesine davetli<br />
misafirler gecenin ilerleyen<br />
saatlerinde Latin müzik<br />
grubunun canlı performansı<br />
eşliğinde keyifli saatler<br />
geçirdi.<br />
zaman bir güç ifade ediyor. Umarım<br />
sizler gibi iş ortaklarımızın, değerli<br />
misafirlerimizin bize bu konuda<br />
olabilecek yönlendirmeleriyle, gerek<br />
ticari gerek manevi destekleriyle yol<br />
göstermelerine her zaman açığız.<br />
Her türlü iş birliğine, bu ülkeye,<br />
bu coğrafyaya, bu dünyaya değer<br />
sağlayacak her türlü projeye cani<br />
gönülden kucak açmak istiyoruz.<br />
Umarım hepimiz için güzel, karlı,<br />
umut verici yeni bir gelecek, yeni bir<br />
sezon olur.'<br />
"Ben umudumu kaybetmiyorum"<br />
Ferzan Çelikkanat, Türkiye'nin<br />
içerisinde bulunduğu ekonomik<br />
koşullara da değindi ve bu geçiş<br />
süreçlerinde herkesin motive olmaya<br />
ihtiyaç duyduğunun altını çizdi.<br />
Çelikkanat sözlerini şöyle tamamladı:<br />
"Ben umudumu kaybetmiyorum.<br />
Yaptığımız bütün bu işler aslında<br />
gelecekten nasıl bir umut vadettiğini<br />
gösteren işler. Çünkü bugün bir<br />
fidanın yetişmesi biliyorsunuz<br />
ortalama 5 ila 10 yıl sürüyor. Hepsi<br />
aslında bir umudun işareti. Ben bu<br />
umudu taşıyorum. İnşallah bizden<br />
sonraki profesyoneller, bizden<br />
sonraki çalışma arkadaşlarımız bu<br />
umut işaretiyle devam ederler."
şıııı<br />
ı ışşııı<br />
ıı ıııışııııııı ıııııı<br />
ş ııııııııışı<br />
ı ğ şş<br />
<br />
<br />
ş ş şşş<br />
ııışşşşşşşşğı ııışşşşşşşşğı ııııııııı
34<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gündem<br />
Otel yatırımları 17 milyar TL teşvik aldı<br />
TÜROB Başkanı Müberra Eresin, bu yılın ilk 6 ayında 131 yeni otel projesinin 17 milyar TL’lik<br />
yatırım teşviğine bağlandığını açıkladı. Geçen yıl aynı dönemde 75 otel projesi için 7.5 milyar<br />
TL’lik başvuru yapılmıştı.<br />
Otel yatırımları, bu yıl doluluklarda<br />
çeşitli sebeplerle yaşanan<br />
gerilemeye rağmen kuvvetli<br />
dönüşüne devam ediyor. Türkiye<br />
Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı<br />
Müberra Eresin, 2022 yılında ve bu<br />
yılın ilk 6 ayında otel yatırımlarının,<br />
yatırımcıların en fazla ilgi gösterdiği<br />
alanlardan biri haline geldiğini belirtti.<br />
TÜROB’un, Sanayi ve Teknoloji<br />
Bakanlığı’nın ‘Yatırım Teşvik Belgeleri’<br />
verilerinden hareketle hazırladığı<br />
yatırım raporunu açıklayan Eresin,<br />
Ocak-Haziran <strong>2023</strong> dönemini kapsayan<br />
bu yılın ilk 6 ayında 29 şehirde toplam<br />
23.725 yataklı 131 yeni otel projesinin<br />
‘Yatırım Teşvik Belgesi’ aldığını söyledi.<br />
Söz konusu yatırımlar için kullanılacak<br />
teşviğin toplam 17 milyar TL tutarında<br />
olduğunu ifade eden Eresin, geçen yılın<br />
aynı döneminde toplam 14.413 yataklı 75<br />
otel projesi için 7.5 milyar TL’lik teşvik<br />
başvurusu yapıldığını hatırlattı.<br />
7 bin yeni istihdam<br />
Eresin, yatırımlar tamamlandığında<br />
yaklaşık 7 bin yeni istihdamın<br />
sağlanmasının öngörüldüğünü vurguladı.<br />
Eresin ayrıca, bu yılın ilk 6 ayında 82 otel<br />
için 6.1 milyar TL’lik yenileme başvurusu<br />
yapıldığına da dikkat çekti.<br />
Türkiye’de konaklama sektörünün<br />
yatırımcılar açısından her zaman cazip<br />
olduğuna işaret eden Eresin, şunları<br />
söyledi: “Yatırımlardaki güçlü artış<br />
bu durumun göstergesi. Sadece yerli<br />
yatırımcılar değil yabancı yatırımcıların<br />
da bu cazip sektörde olmak için çaba<br />
göstermeleri şaşırtıcı değil. Pandeminin<br />
sektörde olumsuz etkileri ve birçok<br />
alanda yatırımların ertelendiği bir<br />
dönemde dahi yatırımcılar, 2020 ve<br />
öncesinde başlattıkları otel yatırımlarını<br />
tamamlamak üzere çalışmalarını<br />
sürdürmüştü. Bu durum yatırımcıların<br />
sektöre yönelik umudunun ve güveninin<br />
bir göstergesi olarak değerlendirilebilir.<br />
Sektörde yapılan yatırımları olumlu<br />
değerlendirmekle birlikte, Antalya ve<br />
İstanbul gibi turizm merkezlerinin hâlâ<br />
en fazla yatırım talebi alan yerler olması<br />
çok tercih ettiğimiz bir durum değil.<br />
Turizmin sürdürülebilirliği açısından<br />
yatırımların tüm Anadolu’ya yayılması<br />
gerektiği görüşümüzü sürdürüyoruz ve<br />
gerekirse Anadolu’da yapılan yatırımlar<br />
için daha da fazla cazibe oluşturan<br />
ekstra teşvikler verilmesi gerektiği<br />
inancındayız.”<br />
“3 yıldızlılar teşvik edilmeli”<br />
<strong>2023</strong> yılında teşvik belgesi alan oteller<br />
içinde kapasite bakımından 25 otelde<br />
10.964 yatak ile 5 yıldızlı otellerin ilk<br />
sırada yer aldığını vurgulayan Eresin,<br />
“Otel sayısında ise en fazla başvuru<br />
45 proje ile 4 yıldızlı oteller için oldu.<br />
Üç yıldızlı projeler 44 otel ile üçüncü<br />
sırada. Kapasite açısından 5 yıldızlı<br />
tesis yatırımlarının ağırlıkta olduğunu<br />
görüyoruz. Türkiye gibi turizm alanında<br />
söz sahibi olan diğer rakip ülkelerde<br />
de artan maliyetler ve satış fiyatları<br />
göz önüne alınırsa, diğer sınıflara<br />
ihtiyaç olduğu da göz ardı edilmemeli.<br />
Sözgelimi 3 yıldız otel yatırımları için<br />
de teşvikler cazip hale getirilmeli diye<br />
düşünüyoruz” diye konuştu.<br />
İstanbul zirvede, Trabzon yeniden<br />
ilk 3’ü zorluyor<br />
Öte yandan Ocak-Haziran <strong>2023</strong><br />
döneminde yeni yatırımlarda yine<br />
İstanbul zirvede yer alırken, Antalya<br />
ikinci oldu. Proje sayısında İstanbul<br />
28 proje ile birinci, Antalya 18 proje ile<br />
ikinci Muğla 10 proje ile üçüncü oldu.<br />
Karadeniz’de yatırımların yeniden<br />
canlandığı gözlemleniyor. Bölgenin en<br />
fazla yatırım çeken ili olan Trabzon 8<br />
proje ile dördüncü sırayı alırken Van 7<br />
proje ile beşinci oldu.
36<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gündem / makale<br />
AGON Danışmanlık ve Mümessillik Hizmetleri CEO’su<br />
Tezer Öner<br />
Turizm sektöründe kur algısı<br />
Son zamanlarda basın organlarında<br />
ve sektör içinde sürekli geçen<br />
konuşmalarda kur farklarının<br />
oluşturduğu rekabet avantajı üzerine<br />
fikirler dönüyor. Bu konuda üretilen<br />
fikirlerin doğru ve yanlış yönlerini<br />
değerlendirmekte fayda var.<br />
Kur makasının çok açılmış olması<br />
konusunda negatif ve pozitif algılar<br />
ve tartışmalar var. Öncelikle haber<br />
kanallarında geçen örneklere bakalım.<br />
Özellikle İngiltere ve kuzey ülkelerinden<br />
gelen misafirlerde ciddi bir artış olduğu<br />
bilgisi var. Bu çok normal. Çünkü<br />
İngiliz poundu karşısında Türk lirasının<br />
kur farkı çok ciddi ama diğer Avrupa<br />
ülkelerinde euro veya diğer dünya<br />
ülkelerinde Amerikan doları olarak<br />
bakınca bu makas çok dar. Haliyle de<br />
İngilizlere pahalı geliyor.<br />
Ancak biz diğer Avrupa ülkeleri için de<br />
çok ucuz durumdayız. Bundan dolayı<br />
Türkiye bir cazibe merkezi haline geldi<br />
mi gelmedi mi bu tartışılır.<br />
TV haber kanallarında verilen bir örnek<br />
çok enteresandı. Mesela 2022 yazında<br />
bir İngiliz turist 1 pound ile 2 çay<br />
içerken bu sene 8 bardak çay içiyor gibi.<br />
Aynı oranda tüm masraflar ve yemek<br />
bedelleri de değişti. Geçen sene bir<br />
İngiliz yemeğe ödediği parayla bu sene 4<br />
İngiliz’i doyurabiliyoruz.<br />
O halde bu durumda olmak Türkiye için<br />
yararlı veya daha karlı oldu mu diye<br />
sormak gerekiyor. Çünkü bu algıyla<br />
bakarsak tüm dünyanın buraya yığılması<br />
gerekiyordu. Ancak Almanya’dan gelen<br />
bir aileyle konuştuğumuzda geçen sene<br />
Eur ile kiraladıkları apart motelin bu<br />
sene Eur ile 2,5 kat fazla fiyat istediğini<br />
yazdı. Yani sokaktaki enflasyonu sokakta<br />
yaşadılar ama sektör içinde gene aynı<br />
veya fazlası rakamlarla karşılaştılar. Bu<br />
da bizim fiyat/fayda politikasında çok<br />
da başarılı bir strateji uygulamadığımızı<br />
gösteriyor. Ayrıca turistik tesis doluluk<br />
oranlarına baktığımızda bu sene geçen<br />
seneye göre bazı yerlerde düşüş bile<br />
var.<br />
Ucuz olmanın getirdiği handikapları<br />
saymak da lazım. Mesela gelen turist<br />
kalitesi istediğimiz düzeyde mi? Yani<br />
Türkiye’ye bırakacağı para miktarı<br />
yeterli mi? Bir turistin bırakması<br />
gereken miktardan çok daha azıyla<br />
tatilini geçirip dönmesi bize ucuz hizmet<br />
ettirip bedavadan tatil yapmasına<br />
mı sebep oluyor? Biz İngiltere’nin<br />
demografik yapısında nispeten ucuz<br />
yaşayan işçi ve düşük seviye beyaz<br />
yakalılarının tatil ülkesi olurken, zengin<br />
ve nitelikli hem de para harcamaya<br />
meraklı olanlar gene Güney Avrupa<br />
ülkelerini veya Uzakdoğu’yu tercih<br />
etmeye devam ediyor. Bu durumda<br />
sormamız gereken soru şu: Hem ucuz<br />
olup hem de nitelikli turisti neden<br />
ülkemize çekemiyoruz?<br />
Cevaplardan biri demek ki ucuz olmak<br />
her şeyi çözmüyor. Bilinçli ve eğitimli<br />
işletmeciler, bilinçli halk, değişen<br />
sosyal-ekonomik şartların getirdiği<br />
güvenlik veya rahatlık algısının da aynı<br />
şekilde korunmuş olması gerekiyor.<br />
Ama demek ki o güveni veremiyoruz.<br />
Yaşam standartlarının değişmesi<br />
veya ülkede ciddi miktarda sığınmacı<br />
barındırılmış olması acaba bu çekince<br />
sebeplerinden midir? Bu konuda<br />
bakanlığın Avrupa ülkelerinde çok<br />
ciddi kamuoyu araştırması yapması<br />
gerekiyor. Bugüne dek muhteşem<br />
denizimiz ve sahillerimiz özellikle<br />
Bodrum gibi yerlerde astronomik<br />
fiyatlı sahil işletmelerinin fazlasıyla<br />
mı işgaline uğradı? Artık denize<br />
girecek otel önü plajlardan başka bir<br />
alternatifimiz mi kalmadı? Bu durumda<br />
acaba deniz, güneş ve tarih gezmesine<br />
gelen misafirlere alternatifsiz ve dar<br />
alanlar mı kaldı?<br />
Mesela Mayorka da İngiliz turist cenneti.<br />
Hala da öyle… Ama orada bir araba<br />
kiralayıp (ki çok ucuza kiralanıyor) tüm<br />
adanın plajlarını gezerek her yerde<br />
ücretli veya ücretsiz denize girebilme<br />
şansı var. Hem de her plajda. Ücretsiz<br />
iki plaj olup kalan onlarcası işletmelerde<br />
değil. Bir işletme olsa bile o plajda yarı<br />
yarıya ücretsiz alan bırakmak zorunda<br />
olduğu gibi işletmenin bulunduğu<br />
alan içerisinde de şezlong ve şemsiye<br />
istemediğinizde sizden para alamıyorlar.<br />
Turizm çok geniş parametreleri olan<br />
değişkenlerinin her birinin farklı<br />
etkileri olduğu derin çalışmaların<br />
yapılmasını gerektiren bir sektör.<br />
Deneyimli bir turizm bakanımız var.<br />
Bu konuları mutlaka günün şartlarına<br />
göre formüllerle çözecektir. Kalan<br />
kısıtlı zamanı iyi değerlendirip hedeflere<br />
varabileceğimizden umutlu olarak<br />
saygılar sunuyorum.
DÖKÜM DEMİRDE TÜRKİYE'NİN YENİ MARKASI!<br />
DÖKÜM SAHAN<br />
ET TAVASI<br />
<br />
<br />
PORSELEN SAHAN<br />
<br />
7<br />
FARKLI RENK SEÇENEĞİ<br />
: 0552 557 41 71<br />
ÇELİK 3PLP SERİSİ<br />
ızgara tavası<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
: info@defonte.com.tr<br />
: defonte_dokum
Harmony Gleam<br />
bybone.innovation<br />
www.bybone.com<br />
info@bybone.com.tr
Smooth Ambience Yellow<br />
bybone.innovation<br />
www.bybone.com<br />
info@bybone.com.tr
40<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gündem<br />
Mehmet Gem<br />
otelcilerin Airbnb itirazlarını<br />
çok sert eleştirdi<br />
Konaklama sektöründe günlük<br />
kiralama uygulaması Airbnb ile<br />
ilgili sert tartışmalar sürerken,<br />
SAYD Başkanı Mehmet Gem de<br />
otelcilere yüklendi.<br />
Yaptığı basın açıklamasında itirazların<br />
bir kısmını haklı bulduğunu belirten<br />
SAYD - Seyahat Acentaları Yöneticileri<br />
Derneği Yönetim Kurulu Başkanı<br />
Mehmet Gem, kendi çıkarları dışında<br />
seyahat acentaları gibi turizm<br />
sektörünün diğer paydaşları ve devlet<br />
çıkarlarını gözetmeyen otelcileri sert bir<br />
dille eleştirerek şu ifadelerde bulundu:<br />
“Son günlerde konaklama sektörü<br />
temsilcilerinin Airbnb gibi dijital<br />
platformlar üzerinden yapılan tatil<br />
amaçlı konut kiralama hizmetleri<br />
ile ilgili açıklamalarını dikkatle takip<br />
etmekteyiz.<br />
İlgili sektör temsilcilerinin konuyla ilgili<br />
söylemlerinin bir kısmının haklılık payı<br />
olmakla birlikte bugüne kadar kendi<br />
çıkarlarına olmayan ancak seyahat<br />
acentaları gibi turizm sektörünün diğer<br />
paydaşlarının ve devletin çıkarlarına<br />
olan diğer konularda da aynı hassasiyet<br />
içinde olmalarını beklerdik.<br />
Türkiye’ye gelen turistin neredeyse<br />
yüzde 90’ını getiren seyahat acentaları<br />
olarak, turizm sektörü içindeki yaşanan<br />
kaçak ve kayıt dışı faaliyetler olduğunu<br />
ve bu faaliyetlerin sektöre zarar<br />
verdiğini uzun yıllardan beri dikkat<br />
çekmeye çalışıyoruz.<br />
Turizm sektörünün diğer önemli<br />
paydaşlarından biri olan konaklama<br />
sektörünün bugüne kadar dile<br />
getirdiğimiz sorunları çok dikkatlice<br />
dinlenmediğini, ancak kendilerine<br />
zarar vermeye başladığında seslerini<br />
çıkardığını üzülerek gözlemlemekteyiz.<br />
Turizm sektöründe bir seyahat<br />
acentacılığı faaliyetinde bulunmadığı<br />
halde Sağlık Turizmi, Spor Turizmi,<br />
Alternatif Turizm faaliyetlerinde<br />
bulunan, MICE, toplantı<br />
organizasyonları yapan amiyane tabirle<br />
merdiven altı işlerle uğraşan insanlarla<br />
bu organizasyonları yaparak otellerde<br />
ağırlamak SGK, istihdam ve vergi<br />
kayıplarına sebep olmuyor mu?<br />
1618 sayılı Seyahat Acentaları kanununa<br />
göre seyahat düzenleme yetkisi sadece<br />
seyahat acentalarına verilmişken<br />
münferit veya grup rezervasyonlarında<br />
acentaları saf dışı bırakarak bazı<br />
derneklere, kamu kurumlarına ve<br />
belediyelere daha düşük fiyat teklifleri<br />
sunularak haksız rekabete sebep<br />
olunmuyor mu?<br />
Otel içinde ve çevresindeki diğer<br />
hizmetler için yapılan kiralamalarda<br />
haksız ve vergisiz kazançlar içinde aynı<br />
hassasiyeti gösteriyor musunuz? Bu<br />
tür ara işletmelerde turiste yapılan<br />
satışlardan doğan vergi kayıplarını<br />
hesaplıyor musunuz?<br />
Turizm pazarını kural tanımaz hale<br />
getiren bir kısım konaklama sektörü<br />
işletmelerinin etik dışı çalışma anlayışı<br />
ile ilgili olarak bugüne kadar ne gibi<br />
tedbirler aldınız?<br />
Söz konusu konaklama kayıpları<br />
olunca dijital platformların vergisiz<br />
çalışarak haksız rekabete sebep<br />
olması akıllarına gelen konaklama<br />
sektörü temsilcilerinin yukarıda bahsi<br />
geçen konularda bugüne kadar hangi<br />
tedbirleri almıştır?<br />
Sonuç itibariyle yukarıda bahsi geçen ve<br />
gelecekteki olması muhtemel sorunlar,<br />
Türk turizm sektöründe istihdamın<br />
düşmesine, müşteri güven sorunlarına,<br />
hedeflenen turist sayısındaki değişikliğe<br />
ve nihayetinde ekonomik kayıplara<br />
sebep olmaktadır.<br />
Bu sebeple sektör paydaşlarının sadece<br />
kendi menfaatine olan konularda<br />
değil, sektör için kötü örnek olabilecek<br />
her türlü yanlış işlerde ortak akıl ile<br />
mücadele vermek zorundadır.<br />
Bencil olmayan bir mücadele şekli,<br />
ülkemizin geleceği olan turizm<br />
sektörünün ekonomik değerin artması<br />
ve aynı zamanda toplumsal huzurun<br />
baki kalması açısından çok önemlidir.<br />
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”
44<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gündem / makale<br />
Cem<br />
Tur Andiamo Yönetim Kurulu Başkanı<br />
Polatoglu<br />
Turizm sadece turizm değildir!<br />
-<br />
Bu cümlenin benzerini futbol için<br />
duymuşsunuzdur. Ama bu deyiş, sanki<br />
turizm için daha uygundur.<br />
Neden mi?<br />
Turizme birçok kişi, turist sayısı veya<br />
bıraktığı para olarak bakıyor. Ama<br />
turizm sadece sayı ve para değildir.<br />
Sayalım;<br />
Turizm, katma değeri en yüksek<br />
sektördür.<br />
Yani, Araba fabrikası kurarsın, imal<br />
edip ihraç edersin, katma değerin, kar<br />
marjın yüzde iki veya üçtür. Deri, tekstil,<br />
maden, beyaz eşya üretir satarsın,<br />
maksimum %5 marjı yakalarsın.<br />
Ülkemizde çoğu sektör hammadde<br />
konusunda dışa bağımlıdır. Ancak<br />
turizm öyle değil. Turisti müzeye<br />
sokarsın, 20 dolara bir bilet alır, 20’nin<br />
20’si de memlekette kalır. Yani katma<br />
değeri %100. Otelde %95. Var mı ötesi?<br />
İstersen yüzlerce otomobil fabrikası<br />
kur, bir Antalya’nın, müzelerin katma<br />
değeri etmez. Cari açığımızın neredeyse<br />
yarısını turizm gelirleri kapatır.<br />
Turizm yüksek istihdam sağlar.<br />
Otomasyon sayesinde fabrikalarda<br />
neredeyse eleman çalıştırmazsın ama<br />
otelde öyle mi? Turizm, kula muhtaçtır.<br />
Mayası insandır, doğadır, emektir,<br />
güleryüzdür, misafirperverliktir, bilgidir,<br />
kültürdür, tarihtir turizmin.<br />
Siyasidir turizm.<br />
O “backpecker” diye küçümsenen<br />
sırt çantalı turist; yarının Margareth<br />
Thatcher’i (Demir Lady lakaplı eski<br />
İngiltere Başbakanı), Angela Merkel’i<br />
(Eski Almanya Şansölyesi) ve nice<br />
Amerikan senatörleri, Avrupalı<br />
bakanlar, siyasiler, sanatçılarıdır. Onlar,<br />
Türkiye dostları olarak kendi ülkelerinde<br />
lehimize çalışır, kararlar alır.<br />
Yukarıda saydığım bugünün çok<br />
önemli isimleri, bundan 30-40 sene<br />
önce ülkemizi sırt çantalarıyla gezen<br />
turistlerdir.<br />
Barışçıldır turizm.<br />
Çünkü; Türkiye’ye gelmemiş, Türk<br />
insanını tanımamış olanların arasında<br />
yapılan anketlerde, Türkiye’nin Avrupa<br />
Birliği’ne girmesini istemeyenlerin<br />
oranı %85. Ancak Türkiye’ye gelmiş<br />
olanların ise %85’i Türkiye’nin birliğe<br />
girmesini istiyor. Neden? Çünkü gelen<br />
turist, seni beni, sokaktaki adamı,<br />
misafirperverliğimizi, doğamızı,<br />
tarihimizi, ürünlerimizi, gastronomimizi<br />
tanıyınca bizlerin de AB ailesinden<br />
olmamızı istiyor.<br />
İhracatçıdır turizm.<br />
Türkiye’ye gelip bizim tekstilimizi, beyaz<br />
eşyamızı, yediğimiz içtiğimizi deneyen<br />
yabancı, kendi ülkesinde de bu ürünleri<br />
kullanmak istemektedir. Avrupa’da<br />
en çok ithal edilen beyaz eşya, tekstil<br />
ve gıda ürünleri bizim mallarımızdır.<br />
Biz onları rakıya bile alıştırdık. Rakı<br />
ihracatımız son 10 senede 5 katına çıktı.<br />
54 sektörü besler turizm.<br />
Turizm, tarım, hayvancılık, tekstil,<br />
gastronomi, otomotiv, hediyelik eşya,<br />
hizmet sektörü, bankacılık, halı,<br />
kuyumculuk gibi 54 sektörü doğrudan<br />
besler. 50 milyon turist, her gün 1<br />
yumurta yese, bir bira içse, hatıra bir<br />
t-shirt alsa… diye düşünsek yeter.<br />
Doğal varlıklarımız korunur.<br />
Türkiye'de UNESCO tarafından Dünya<br />
Mirası listesine alınan 18 miras<br />
alanı bulunmaktadır. Dünya Mirası<br />
Geçici Listesi'nde 77 kültürel, 3 doğal<br />
ve 3 karma olmak üzere 83 varlığı<br />
bulunmaktadır.<br />
Kültür alışverişi yaşanır.<br />
Görüyoruz ki, turistin daha çok ziyaret<br />
ettiği bölgelerimizde insanlarımız daha<br />
eğitimli, hoşgörülü, çok kültürlü ve<br />
dünyaya entegredir.<br />
Demek ki neymiş…<br />
Turizm sadece turizm değilmiş!
Tabiatın kalbi<br />
Bolu’dan<br />
horeca@taskesti.com<br />
www.taskestisu.com<br />
Pırıl pırıl bir kaynaktan el değmeden çıkan, modern tesislerimizde doğal yapısı<br />
bozulmadan ve mineral dengesi değiştirilmeden üretilen Taşkesti Su, özel premium cam<br />
şişesiyle sizlere sunulmaktadır.<br />
0850 888 14 14
46<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gündem<br />
Ali Can Aksu<br />
“TGA’nın turizmde ana aktör<br />
olduğunu kabul etmek zorundayız”<br />
Katkı paylarıyla ilgili TGA’ya yöneltilen eleştirilere dair görüş bildiren Turizoom<br />
International Yönetim Kurulu Başkanı Ali Can Aksu, “Eleştirmek yerine çözüm ve fikirler<br />
üretmeyi denemeliyiz. TGA’nın Türk turizm tanıtım ve geliştirilmesinde ana aktör olduğu<br />
olgusunu kabul etmek zorundayız .” dedi.<br />
Ali Can Aksu, yazılı ifadelerinde<br />
şunları söyledi:<br />
“Eleştirmek yerine çözüm ve<br />
fikirler üretmeyi denemeliyiz. Turizm<br />
uzun yıllardan beri dünyada sektörel<br />
olarak ülkelerin stratejik çalışma<br />
alanlarına girdi. Dünya destinasyon<br />
yönetiminde farklı çözümler, konseptler<br />
ile ilgiyi artıracak modeller üzerinde<br />
bilimsel ve teknolojik çalışmalar hız<br />
kazandı. Bununla ilgili dünyada turizm<br />
tanıtım stratejileri alışılmışın çok<br />
dışına çıkarak ağırlığını dijital kanallara<br />
yöneltti.<br />
Turizm tanıtım fuarları, fiziksel açıdan<br />
önem arz etmeye devam etse de<br />
fuarların varlığı ve fuarların sonuç<br />
bildirgeleri de dijital kanallara ihtiyaç<br />
duymaktadır.<br />
Ülkemizde ise, TGA -Turizm Geliştirme<br />
Ajansı, dünya turizm arenasında<br />
rekabet gücümüzü artırmak amacı<br />
ile kuruldu. Ajans, Kültür ve Turizm<br />
Bakanlığı’nca belirlenen turizm strateji<br />
ve politikaları doğrultusunda Türkiye’nin<br />
turizm hedeflerine ulaşması, mevcut<br />
turizm olanaklarının dünya çapında<br />
tanıtılması ve pazarlanması, potansiyel<br />
turizm olanaklarının ise keşfedilerek<br />
geliştirilmesi ve kazandırılmasına ilişkin<br />
olarak tüm tanıtım/pazarlama/iletişim<br />
faaliyetlerini yürütmek için kuruldu.<br />
Ajans turizm sektör temsilcileri<br />
tarafından yönetilmektedir ve kurulduğu<br />
günden beri olumlu bir performans<br />
sergilemiştir.<br />
Dolayısı ile turizm sektörü ve<br />
paydaşları, TGA’nın almış olduğu<br />
katkı paylarını eleştirmek yerine,<br />
kendi bölgelerinin turizm destinasyon<br />
çalışmalarına daha çok nasıl katkılar<br />
sağlanabilir. Bölgelerindeki güçlü<br />
yönler nelerdir ? noktasında fikirler<br />
ile destekleyip birlikte çalışma ve fikir<br />
üretme modelini denerse çok daha iyi<br />
sonuçlar alınacaktır.<br />
Sonuç olarak; TGA’nın Türk turizm<br />
tanıtım ve geliştirilmesinde ANA<br />
AKTÖR olduğu olgusunu kabul etmek<br />
zorundayız.”
Bahama
48<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
etkinlik<br />
Haber: Hatice Ünal Bilen<br />
Renaissance<br />
Polat Istanbul <strong>Hotel</strong><br />
30’uncu yılını<br />
kutladı<br />
Renaissance Polat Istanbul <strong>Hotel</strong>, 30’uncu yılını özel bir geceyle kutladı. Havuz başında<br />
düzenlenen gecede davetliler, ünlü sanatçı Kenan Doğulu’nun unutulmaz şarkılarıyla<br />
coşkulu anlar yaşadı.<br />
Marriott International’in<br />
Türkiye’deki ilk oteli<br />
Renaissance Polat Istanbul<br />
<strong>Hotel</strong>, 30’uncu yılını dün akşam havuz<br />
başında düzenlediği görkemli bir<br />
davetle kutladı. Ev sahipliğini İbrahim<br />
Polat Holding Yönetim Kurulu Başkan<br />
Vekili Songül Sel ve Turizm Grup<br />
Başkanı Anıl Boydaş Tınaz’ın yaptığı<br />
geceye iş dünyasının, cemiyet hayatının<br />
ve turizm sektörünün seçkin simaları<br />
katıldı.<br />
İbrahim Polat Holding'in kurucusu<br />
İbrahim Polat'ın da yerini aldığı gecede<br />
ünlü sanatçı Kenan Doğulu muhteşem<br />
performansıyla sahne alırken, Executive<br />
Şef Arif Madakbaş ve genç mutfak<br />
ekibinin Türk ve dünya mutfağından<br />
hazırladığı birbirinden leziz sunumlar<br />
davetlilere lezzet dolu saatler yaşattı.
İLK İZLENİM<br />
HER ZAMAN DEĞERLİDİR<br />
KALICI İLİŞKİLER İÇİN KAHVE ÇÖZÜMLERİ.<br />
Start-up veya yaratıcı şirketlerdeki ilişkilerde ilk anlar çok değerlidir.<br />
Unutulmaz kahve anları için size özel çözümler sunuyoruz.<br />
Tecrübeniz gerisini halleder.<br />
nespresso.com/pro/tr | 0800 211 01 00 – 444 20 21
50<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
etkinlik<br />
“Çok mutluyum, çok gururluyum”<br />
Kutlama gecesinde mikrofonu alan<br />
İbrahim Polat Holding Turizm Grup<br />
Başkanı Anıl Boydaş Tınaz, 30. yıl<br />
heyecanını şu sözleriyle paylaştı:<br />
“Genelde böyle organizasyonlarda<br />
çok heyecanlanmam. Ama bu gece<br />
çok özel. Bunun birinci sebebi, çok<br />
uzun zamandır bu kadar güzel bir<br />
organizasyon yapmamış olmamız.<br />
Özellikle şu son 3-4 senemize<br />
baktığımızda tekrar burada hep birlikte<br />
olabilmenin heyecanını yaşıyorum.<br />
Cumhuriyetimizin 100. yıl dönümünde<br />
30 yılımızı kutlayabilir olmaktan dolayı<br />
çok mutluyum, çok gururluyum. Bu<br />
30 yılın da 27 senesine bilfiil dahil<br />
olmaktan da ayrıca çok büyük bir gurur<br />
duyuyorum. Satış pazarlama hayatından<br />
tanıdığım birçok çalışma arkadaşım,<br />
daha sonra tanıdığım arkadaşlarım,<br />
büyüklerim, aile fertleri… O kadar güzel<br />
bir kalabalığımız var ki. Çok mutluyuz.”<br />
Anıl Boydaş Tınaz, konuşmasının<br />
devamında Türkiye’de üç oteliyle<br />
turizm faaliyetlerini sürdüren Polat<br />
Turizm Grubu'nun otelcilik hikayesine<br />
de kısaca değindi. Renaissance<br />
Polat Istanbul <strong>Hotel</strong>’in Marrriott<br />
International’in Türkiye’deki ilk oteli<br />
olmasından duyduğu gururu paylaşan<br />
Tınaz, 2000 yılında hizmete giren<br />
Polat Palandöken’in ise en favori oteli<br />
olduğunun altını çizerek, “Arkadaşlarım<br />
kıskanmasınlar. Biliyorlar. Son üç<br />
senede yaptığımız muazzam renovasyon<br />
çalışmayla hepinizin de bizler gibi<br />
gurur duyacağı bir ürün ortaya koyduk.<br />
Hepinizi bekliyoruz. Hepiniz bizim gurur<br />
duyduğumuz kadar gurur duyacaksınız,<br />
bundan da eminim.” diye konuştu.<br />
“İbrahim Bey’imiz çok özel”<br />
Beşiktaş Barbaros Bulvarı üzerinde<br />
2012 yılında hizmete giren Renaissance<br />
Polat Istanbul Bosphorus’un açılışından<br />
da kısaca bahseden Tınaz, grubun<br />
önümüzdeki günlerde yepyeni<br />
projeler ve konseptlerle yatırımlarını<br />
sürdüreceğinin sinyalini vererek,<br />
sözlerini şöyle noktaladı: “Polat Turizm<br />
Grubu’nun bu özel gününe geldiğiniz<br />
Renaissance Polat İstanbul<br />
<strong>Hotel</strong>’in Executive Chef’i<br />
Arif Madakbaş ve ekibinin<br />
Türk ve dünya mutfağından<br />
hazırladığı sunumlar<br />
konuklara özel bir lezzet<br />
şöleni yaşattı.<br />
için tekrar teşekkür edip konuşmamız<br />
burada bitirmek istiyorum. Ama<br />
hepsinin üzerinde bizlere bu imkanı,<br />
bu tesisleri, bu ülkeye bu kadar güzel<br />
çalışma arkadaşlarıyla, bu kadar<br />
güzel ortamda sağlayan çok kıymetli<br />
büyüğüm, çok sevdiğim büyüğüm Sayın<br />
İbrahim Polat’a ayrıca çok teşekkür<br />
ediyorum. Biz sizi çok seviyoruz. Bizim<br />
için çok kıymetlisiniz. Tüm Polat Ailesi,<br />
tüm Polat ailesinin fertleri çok kıymetli.<br />
Ama İbrahim Bey’imiz çok özel."
Çünkü, TokenFlex kartsız ve tamamen dijital<br />
sistemiyle yemek kartı kalıplarının ötesine geçer.<br />
%100 vergi avantajı Tamamen dijital sistemiyle<br />
muhasebe süreçlerinde hız<br />
25 binden fazla üye işyeri ve<br />
avantajlı kampanyalar ile<br />
mutlu çalışanlar<br />
Kurumsal portalı ile operasyonel<br />
süreçlerde kolaylık<br />
tokenflex.com.tr<br />
0 (850) 755 64 64
52<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
yeni yatırımlar<br />
Marriott<br />
Grubu,<br />
Türkiye'de<br />
13 yeni<br />
anlaşmayla<br />
güçlenecek<br />
Marriott International,<br />
Türkiye'ye olan uzun vadeli<br />
taahhüdünü, imzaladığı 13<br />
yeni anlaşma ile güçlendirdi.<br />
Türkiye’nin dört bir yanında<br />
toplamda 2 binden fazla yeni<br />
odanın şirketin portföyüne<br />
katılacağı anlaşmalar<br />
kapsamında Fairfield Inn by<br />
Marriott da ilk kez Türkiye<br />
pazarına giriş yapacak.<br />
Marriott International’ın Türkiye’de<br />
halihazırda 21 marka çatısı<br />
altında 48 faal tesisi ve 8.000<br />
odaya yakın bir portföyü bulunuyor.<br />
Marriott International Avrupa, Orta<br />
Doğu ve Afrika İş Geliştirmeden<br />
Sorumlu Başkanı Jerome Briet,<br />
"Dünyanın en çok tercih edilen<br />
turizm destinasyonlarından biri olan<br />
Türkiye, şirketimize ülkenin birçok<br />
farklı pazarında ürün portföyümüzü<br />
çeşitlendirme fırsatları sunmaya devam<br />
ediyor. Bu anlaşmalar, otel ve franchise<br />
sahiplerinin Marriott International'a<br />
olan güvenini ve Türk pazarının<br />
etkileyici marka portföyümüze olan<br />
güçlü talebini göstermektedir" diye<br />
konuştu.<br />
Markanın Türkiye’deki ilk oteli<br />
olacak<br />
Marriott International’ın imzaladığı<br />
anlaşmalar arasında yer alan 192<br />
odalı Fairfield by Marriott Istanbul<br />
Yenibosna, Fairfield Inn by Marriott<br />
markasının Türkiye’deki ilk oteli olacak.<br />
Otel konfor ve tasarımı, çağdaş bir<br />
estetikle buluşturacak. Otel Yenibosna<br />
bölgesindeki karma kullanımlı bir<br />
projenin parçası olacak, projede aynı<br />
zamanda 90 odalı Residence Inn by<br />
Marriott Istanbul Yenibosna’da yer<br />
alacak. Her iki tesisin de 2025 yılında<br />
açılması öngörülüyor.<br />
Ülkenin uzun süreli konaklama<br />
talebini karşılayacak<br />
Residence Inn by Marriott markasının<br />
ülkedeki uzun dönemli konaklama<br />
talebine cevap vermeye devam etmesi<br />
bekleniyor. Şirket 450 bin metrekarelik<br />
karma kullanımlı dönüşüm projesi<br />
Piyalepaşa İstanbul'un içinde yer alan<br />
Residence Inn by Marriott Istanbul<br />
Piyalepasa için de imza attı. Aynı
54<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
yeni yatırımlar<br />
projenin içinde Courtyard by Marriott<br />
Istanbul Piyalepasa da yer alacak. İki<br />
otelde toplamda 329 oda kapasitesi söz<br />
konusu ve 2026’da hizmete açılması<br />
planlanıyor.<br />
Uzun dönem konaklama talebine<br />
yönelik 2 anlaşma imzaladı<br />
Marriott Executive Apartments Istanbul<br />
Fulya ile Türkiye’deki ilk lüks daire<br />
konseptli uzun dönem konaklama<br />
tesisini açan Marriott International,<br />
İstanbul'daki yoğun uzun dönem<br />
talebine yönelik 2 yeni anlaşma<br />
daha imzaladı. Marriott Executive<br />
Apartments Vadistanbul, 202 ünitesiyle<br />
hizmete girecek. Karma kullanımlı<br />
Tema İstanbul projesinin bir parçası<br />
olacak bir diğer tesis Marriott Executive<br />
Apartments Istanbul Tema’nın ise 208<br />
ünitesi olacak. Her iki tesisin de 2024<br />
yılında açılması planlanıyor.<br />
Projeler arasında Uşak da<br />
bulunuyor<br />
Şirketin Türkiye büyüme planları<br />
arasında İstanbul Marriott <strong>Hotel</strong> Pendik<br />
projesi de yer alıyor. Otel, mevcut bir<br />
tesisin yenilenmesiyle ana marka<br />
Marriott <strong>Hotel</strong>s & Resorts çatısı altında<br />
kısa bir süre önce açıldı. Şirketin ülke<br />
genelindeki en büyük marka portföyünü<br />
oluşturan Sheraton <strong>Hotel</strong>s & Resorts<br />
markası yeni imzalanan Sheraton <strong>Hotel</strong><br />
& Thermal Spa Uşak anlaşmasıyla daha<br />
da büyüyecek. 2024 yılında açılması<br />
öngörülen otel ayrıca şirketin Uşak'taki<br />
ilk projesi olacak.<br />
Moxy Izmir Turan, İzmir'e eğlenceli,<br />
cesur ve canlı otel deneyimini<br />
getirecek<br />
Marriott International, Türkiye<br />
genelindeki Delta <strong>Hotel</strong>s by Marriott,<br />
Aloft <strong>Hotel</strong>s ve Moxy <strong>Hotel</strong>s projelerini<br />
de duyurdu. 78 odalı Delta <strong>Hotel</strong>s by<br />
Marriott Istanbul Karakoy ile Delta<br />
<strong>Hotel</strong>s by Marriott, misafirlerine<br />
Karaköy'de kusursuz bir konaklama<br />
deneyimi sunacak. 2024 yılında açılması<br />
planlanan 100 odalı Aloft Istanbul<br />
Karakoy ülkedeki ikinci aloft olacak.<br />
Moxy Izmir Turan ise İzmir’e Moxy’nin<br />
eğlenceli, cesur ve canlı otel deneyimini<br />
getirecek, otelin 2025 yılında açılması<br />
planlanıyor<br />
Autograph Collection ve Tribute<br />
Portfolio’nun yeni projeleri<br />
Şirket, Türkiye’deki Autograph<br />
Collection ve Tribute Portfolio markalı<br />
tesis sayısını artırmak için yeni<br />
anlaşmalara imza attı. Bu yılın sonuna<br />
kadar açılması planlanan Taksim<br />
Meydanı'ndaki Tribute Portfolio,<br />
büyüleyici tasarımı ve canlı sosyal<br />
mekanlarıyla 61 odada hizmet verecek.<br />
2024 yılında açılması planlanan<br />
Kapadokya’daki Autograph Collection<br />
<strong>Hotel</strong>, 153 odası ile bağımsız oteller<br />
koleksiyonuna katılacak.
56<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
yeni yatırımlar<br />
Dimitris<br />
Manikis:<br />
"5 yıl sonra 150.<br />
Wyndham otelini<br />
kutlayacağız"<br />
Türkiye'de 106 otel sayısına<br />
ulaşan Wyndham <strong>Hotel</strong>s &<br />
Resorts, beş yıllık büyüme<br />
planını düzenlediği bir basın<br />
toplantısıyla duyurdu. 20<br />
otel projesinin daha yolda<br />
olduğunun bildirildiği<br />
etkinlikte konuşan<br />
Wyndham <strong>Hotel</strong>s & Resorts<br />
EMEA Başkanı Dimitris<br />
Manikis, Türkiye'ye beş<br />
yıl sonrası için 150. otelin<br />
sözünü verdi.<br />
Manikis: "Türkiye’deki yatırımcılara<br />
teşekkür ederim"<br />
Wyndham <strong>Hotel</strong>s & Resorts EMEA Başkanı<br />
Dimitris Manikis, Türkiye Cumhuriyeti’nin<br />
100’üncü yaşını kutladığı yılda Türkiye’de<br />
100’den fazla otele ulaşmış olmaktan<br />
duydukları mutluluğu dile getirerek<br />
sözlerine başladı. Bu vesileyle Türkiye'deki<br />
yatırımcılara teşekkür eden Manikis,<br />
"Geçtiğimiz 15 yıl boyunca güvenlerini sunan<br />
yatırımcılarımıza teşekkür etmek istiyorum.<br />
Onlar sayesinde bugün Wyndham <strong>Hotel</strong>s<br />
& Resorts Türkiye'de 106 otelin sahibi ve<br />
onlar sayesinde Türkiye'de şu anda en<br />
büyük uluslararası otel şirketi konumunda<br />
bulunuyoruz. İstanbul'da bir ofisimiz var.<br />
Bu ofiste 25 harika ekip arkadaşımızla<br />
birlikte çalışıyoruz. Bu insanlar sayesinde<br />
Türkiye'deki 106 otelimizde istihdam<br />
sağlıyoruz. Hem bizimle çalışan hem<br />
de seyahat eden insanlar için harika<br />
deneyimler sunuyoruz." dedi.<br />
"İnsanlar enflasyonu ve artan<br />
maliyetleri soruyor"<br />
Wyndham'ın pandemi döneminde dünya<br />
genelindeki otellerinin %95'ini geçici olarak<br />
kapattığını anımsatan Manikis, Türkiye'deki<br />
yüksek enflasyon ve artan maliyetlere<br />
de değinerek şunları söyledi: "Türkiye'ye<br />
geldiğim zaman insanlar bana enflasyonu<br />
soruyorlar, artan maliyetleri soruyorlar, ne<br />
gibi zorluklarla karşılaşıyorsun diyorlar.<br />
Elbette her gün yataktan kalktığımda<br />
Türkiye'deki enflasyon ne olacak diye<br />
aklıma gelmiyor mu, geliyor. Dünyanın<br />
başka yerlerindeki savaşlar aklıma gelmiyor<br />
mu, geliyor. İstihdamla ilgili sorunlar<br />
aklıma gelmiyor mu, geliyor. Ancak şunu<br />
hatırlıyorum, otellerimiz sayesinde dünyanın<br />
Haber: Hatice Ünal Bilen<br />
Dünyanın franchise veren en büyük otel<br />
şirketi Wyndham <strong>Hotel</strong>s & Resorts,<br />
Türkiye'de açık ve faal durumda<br />
100'ün üzerinde otel sayısına ulaştığını<br />
5 <strong>Eylül</strong> Salı akşamı düzenlediği bir basın<br />
toplantısıyla duyurdu.<br />
Wyndham Grand Kalamış Marina Genel<br />
Müdürü Göksenin Kürkçü ev sahipliğinde<br />
gerçekleşen yemekli toplantıya Wyndham<br />
<strong>Hotel</strong>s & Resorts EMEA Başkanı Dimitris<br />
Manikis, Wyndham <strong>Hotel</strong>s & Resorts<br />
Türkiye, Orta Doğu ve Afrika Pazar Yönetici<br />
Direktörü Panos Loupasis ve Wyndham<br />
<strong>Hotel</strong>s & Resorts Türkiye Ülke Direktörü<br />
Murat Özel, Wyndham <strong>Hotel</strong>s & Resorts<br />
Türkiye, BDT, Orta Doğu ve Afrika Satış<br />
ve Pazarlama Direktörü Cihan Soydan<br />
ve Wyndham Otelleri Türkiye Geliştirme<br />
Müdürü Özlem Şahin katıldı.
58<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
yeni yatırımlar<br />
her yerindeki milyonlarca insana harika<br />
deneyimler sunuyoruz. Bunun için çok<br />
teşekkür ederim."<br />
Beş yıl sözü<br />
Manikis beş yıl sonrası için Türkiye'deki<br />
otel sayısını 150"ye çıkarma sözü de<br />
vererek, "Size buradan size şu sözü vermek<br />
istiyorum. Bundan beş yıl sonra tekrar bir<br />
araya geleceğiz. Anadolu'da, Diyarbakır'da,<br />
Doğu Anadolu'da otellerimizin inşa edilmiş<br />
olduğunu göreceğiz ve biz de Wyndham<br />
<strong>Hotel</strong>s & Resorts olarak Türkiye'deki 150<br />
otelimizi kutluyor olacağız."<br />
Özel: "Türkiye’deki 100'ün üzerinde<br />
oteli kutluyoruz"<br />
Wyndham <strong>Hotel</strong>s & Resorts Türkiye Ülke<br />
Direktörü olarak ataması bir süre önce<br />
gerçekleşen ve basın mensuplarına takdimi<br />
ilk defa bu toplantıyla gerçekleşen Murat<br />
Özel, Wyndham üst düzey yöneticileri olarak<br />
İstanbul'da bulunma amacının çok uzun<br />
yıllardır Türkiye’de faaliyet gösteren grubun<br />
100'ün üzerinde otel açmasını hep birlikte<br />
kutlamak olduğunu söyledi.<br />
Etkinliğin Wyndham Grand Kalamış<br />
Marina'da düzenlenmesinin ise ayrı bir<br />
anlamının olduğundan söz eden Özel,<br />
"Burası Türkiye'deki ilk otelimiz. Yaklaşık<br />
11 yılına geliyor. Kaldı ki 90'ın üzerindeki<br />
ülkede faaliyet gösteren 24 markamız<br />
var. Bunlardan 10 tanesi Türkiye'de halen<br />
bayrağını dalgalandırıyor. Daha köklü olan<br />
markalarımızdan Ramada uzun yıllardır<br />
ülkemizdeydi ama biz ilk olarak Wyndham'ı<br />
burada tattık. Burada ilk ürün olarak<br />
Wyndham'ı açtık." dedi.<br />
"Yolda 20 projemiz daha var"<br />
Wyndham <strong>Hotel</strong>s'in yeni yatırımlarına da<br />
değinen Özel, <strong>2023</strong>'ün çok keyifli geçtiğini,<br />
Batman'dan Afyonkarahisar ve Çeşme'ye<br />
kadar yedi otel açtıklarını belirtti. <strong>2023</strong>'te<br />
yaşanan olumsuzluklara rağmen tüm<br />
otellerin ellerinden geleni yaptığını ve<br />
yapmaya da devam ettiğini kaydeden<br />
Özel, şöyle devam etti: "Türkiye’de100'ün<br />
üzerinde 106 otel sayımız var. Ülkemizin<br />
lider otel zinciri olarak huzurlarınızdayız.<br />
Arkasından gelen halihazırda 20 projemiz<br />
daha var. Bu yılın sonunda bu rakamı daha<br />
da yükselteceğiz inşallah."<br />
Loupasis: "Türkiye’de çok büyük<br />
etkileşim potansiyeli görüyoruz"<br />
Wyndham <strong>Hotel</strong>s & Resorts Türkiye, Orta<br />
Doğu ve Afrika Pazar Yönetici Direktörü<br />
Panos Loupasis, 12 yıldır Wyndham <strong>Hotel</strong>s<br />
& Resorts ailesi içerisinde görev yaptığını,<br />
ancak bu yıl Türkiye Ortadoğu ve Afrika<br />
Yönetici Direktörü pozisyonuyla İstanbul'a<br />
etkinlik sebebiyle geldiğini hatırlattı.<br />
Türkiye'de'nin konum itibariyle Ortadoğu<br />
ve Afrika bölgeleri arasındaki etkileşimi<br />
artırmak için çok büyük bir potansiyel<br />
gördüklerini belirten Loupasis, şöyle<br />
konuştu: "Geçtiğimiz yıla baktığımızda 51<br />
milyon ziyaretçinin ülkeye giriş yaptığını<br />
görüyoruz. Bunların 44 milyonu yabancı<br />
uyruklu. Ve bu 44 milyon yabancı uyruklu<br />
ziyaretçinin yüzde 10'u Doğu Akdeniz ve<br />
Körfez ülkelerinden gelmekte. Geçtiğimiz<br />
10 yıl öncesiyle kıyasladığımızda bu sayıların<br />
ikiye katlandığını da görebiliyoruz. Aynı<br />
zamanda iki bölge arasındaki yatırımcıların<br />
karşılıklı olarak yaptıkları yatırımlarda da<br />
artışlar görüyoruz."<br />
"Türkiye'deki know-how'dan<br />
ve yeteneklerden Ortadoğu'da<br />
faydalanıyoruz"<br />
Türkiye'deki know-how ve yetişen<br />
yeteneklerden zincir grup olarak<br />
Ortadoğu'da çok fazla faydalandıklarının<br />
da altını çizen Loupasis, "Tıpkı Türkiye'de<br />
olduğu gibi benim sorumluluk alanımdaki<br />
diğer bölgelerde de bazı çok önemli açılışlar<br />
yaptık. Bunların arasında Suudi Arabistan,<br />
Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar'da<br />
yaptığımız açılışlarda yer aldım. Geçtiğimiz<br />
yıllara baktığımızda bunlar çok büyük<br />
gelişmeler ve ilerideki başarılarımızı da dört<br />
gözle bekliyoruz."<br />
Kürkçü: "Zincirin bir parçası<br />
olmaktan mutluyuz"<br />
Wyndham üst düzey bilgilendirme<br />
toplantısına ev sahipliği yapan Wyndham<br />
Grand Kalamış Marina Genel Müdürü<br />
Göksenin Kürkçü ise, grubun ilk otellerinden<br />
biri olduklarını belirtti ve şunları söyledi:<br />
"2012 yılında otelimiz hizmete girdi.10 küsür<br />
yıldır büyük bir mutlulukla misafirlerimize<br />
hizmet veriyoruz. Otelimizde 211 odamız,<br />
16 büyük toplantı salonumuz, iki büyük balo<br />
salonumuz ve yüzme havuzumuz mevcut.<br />
Wyndham zinciri ile birlikte burada ağırlıklı<br />
olarak Amerikalı ve Avrupalı misafirlerimizi<br />
ağırlıyoruz. Uzun yıllardır zincirin bir parçası<br />
olmaktan da mutluyuz. Yakın zamanda<br />
otelimizin renovasyonunu tamamladık ve<br />
yolumuza devam ediyoruz."<br />
"Ne enflasyon ne deprem bizi<br />
durdurabilir"<br />
Kürkçü, pandeminin bitmesiyle birlikte<br />
geçtiğimiz yıl turizmin harika geçtiğini ve<br />
bu yıla da güzel başladıklarını kaydetti.<br />
Depremin ülke ekonomisine ve turizme<br />
sarsıcı etkilerini hatırlatan Kürkçü, "Turizm<br />
zor bir pazar. Her şeyden etkilenen çok<br />
hassas bir sektör ama umudumuzu<br />
kaybetmedik yolunuza devam ediyoruz. Ne<br />
enflasyon ne deprem ne de başka engeller<br />
bizi durdurabilir. Nu güzel insanlar, bu<br />
güzel dostluk olduğu sürece bizler sizlerle<br />
olmaktan son derece keyif alıyoruz."<br />
şeklinde konuştu.<br />
Wyndham Grand Kalamış<br />
Marina'nın Executive Şefi Uğur<br />
Alparslan, Türkiye'nin coğrafi<br />
işaretli ürünleriyle hazırladığı<br />
menüsüyle davetlilerden tam<br />
not aldı. Erik Dolması lezzetiyle<br />
olduğu kadar sunumuyla da<br />
hayranlık uyandırdı.
68<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
iş’te kadın<br />
Sevilay<br />
Duru<br />
“Otelciliğe<br />
tutkuyla<br />
bağlıyım”<br />
Yaşmak Otellerinden Sorumlu Genel<br />
Müdür. 2007 yılından beri turizm<br />
sektörünün içinde. İş ve özel hayatın<br />
en keyifli ortak yanı olarak gördüğü<br />
ağırlama ve yemeği yaşamın içinde bir<br />
kesit gibi hissettiğinden otelciliğe tutkuyla<br />
bağlı olduğunu söyleyen Sevilay Duru ile<br />
hayallerindeki yolculuğu ve grup otellerinin<br />
yeni dönem rotasını konuştuk.<br />
Röportaj: Hatice Ünal Bilen<br />
Sevilay Hanım, Yaşmak <strong>Hotel</strong><br />
Collection Genel Müdürlüğüne<br />
uzanan turizm yolculuğunuz ilk<br />
nasıl başladı?<br />
İzmir’de okudum. 1997 Ege Üniversitesi<br />
Ziraat Fakültesi mezunuyum. Bugün ise,<br />
İstanbul Üniversitesi uzaktan eğitim kısmında<br />
sosyoloji okuyorum. Henüz üçüncü sınıftayım.<br />
Rahmetli babam devlet memuruydu ve inşaat<br />
mühendisiydi. Lise son sınıfta iken emekli<br />
oluyordu. Bir ağabeyim ve bir erkek kardeşim<br />
var. Babamın hayali, bir aile şirketi kurmaktı.<br />
Bu kurgunun içinde köylerde sulama<br />
sistemleri kurulumu vardı. Dolayısıyla şirket<br />
için, yapı ve sulama mezunu biri lazımdı.<br />
Bu kişi ben oldum. Aslında hayalim tıp veya<br />
biyoloji okumaktı ama gerçekler beni ziraat<br />
fakültesine itti.<br />
Neticede evdeki hesap çarşıya uymadı ve<br />
ben ziraat fakültesini bitirdim. Ancak babam<br />
maalesef işi kurmaktan vazgeçti. Ağabeyimle<br />
birlikte restoran açtı. Ben de okulu<br />
bitirmiştim ve okuduğum alan çok idealim<br />
değildi. İçinde insan ve organizasyon olan bir<br />
iş hayalim varken, bir arkadaşımın önerisiyle<br />
güzel İzmir’imde özel bir kolejde halkla<br />
ilişkiler sorumlusu olarak işe başladım.<br />
Aslında üniversite ikinci sınıftan beri<br />
kesintisiz çalışıyorum. Gündüzleri okulda,<br />
akşamları yabancı dil kursunda 22:00’a<br />
dek öğrenci işlerinde çalışıyordum. Okul<br />
bittikten sonra tam zamanlı iş hayatım<br />
başladı ve o işten çok keyif aldım. Sürekli<br />
organizasyonlar yapıyordum ve basınla çok<br />
iletişim halindeydim. Bu vesile ile o dönem<br />
Hürriyet ve Milliyet gazetelerinde sürekli<br />
kendimi geliştirmek üzere bazı çalışmalara<br />
katılıyordum. Hatta o dönem İzmir’in yerel<br />
kanallarından birinde haber spikerliği<br />
yapmamı istediler. Ancak televizyonu hiç<br />
düşünmedim. O kanala hiç girmeden 2001'e<br />
kadar İzmir’de kendi yolumda devam ettim.<br />
"İstanbul serüvenim başladı"<br />
Devamında Ağustos 2001'de İstanbul<br />
serüvenim başladı. Tatil ve bir ziyaret<br />
için gelmiştim. İstanbul gözümde çok<br />
büyüktü ve İzmir'den vazgeçmeyi de asla<br />
düşünmemiştim. Bu şehirde kendimi test<br />
etmek üzere yine özel bir koleje özgeçmişimi<br />
bıraktım. Çok ilginçtir, aynı gün beni<br />
görüşmeye davet ettiler ve hemen işe aldılar.<br />
Çok şaşırdım tabii ama işi de kabul ettim.<br />
Böylece İstanbul serüvenim başladı.<br />
2002'de kariyerimde ne şekilde ilerleyeceğimi<br />
düşünürken, o dönem insan kaynakları<br />
diye bir meslek patlama yaptı. Onun<br />
üzerine İstanbul Teknik Üniversitesi’nde<br />
İnsan Kaynakları Programını okudum ve<br />
ardından kalite yönetim sistemi konusunda<br />
kendimi yetiştirdim. 2006 yılına dek kolejde<br />
çalıştım ve çalıştığım okul, satılınca ayrılmak<br />
durumunda kaldım. Sonrasında bir yıl kadar<br />
tekstilde çalıştım. Çok zor ama müthiş bir<br />
deneyimdi. Dünya markalarına iş yapıyorduk.<br />
Kısa bir eğitim sonrasında örme grubunun<br />
sorumlusu olmuştum. Ancak inanılmaz stres<br />
vardı. Zevkli olduğu kadar psikolojik olarak<br />
yıpratıcı bir dönemdi.<br />
O duygu seli içindeyken kendimi keşfetmeye<br />
çalışıyordum. Çünkü insan hobisi gibi<br />
bir mesleğe sahip olursa başarılı olur<br />
derdim hep. Turizmci olmak veya ağırlama<br />
sektöründe yani otelcilik kısmında olmak<br />
diye adlandırmak aklıma gelmemişti. Ancak<br />
ruhumda, hayalimde, bugün yaptığım iş<br />
varmış diyebilirim.<br />
“13 yaşımda yemekler pişirip<br />
misafir ağırladığımı bilirim"<br />
Ben aslen Mardinliyim. Bizde misafir<br />
ağırlamak ve usuller çok önemlidir. Küçük<br />
yaştan itibaren buna göre yetiştirildik. Hep<br />
büyük bir aile içinde olduk. Yazları 20 torun,
70<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
iş’te kadın<br />
dede evi, her öğünde 2 sofra hazırlanması...<br />
Kısacası, bizim için aile olmak ve bir arada<br />
olmak çok önemliydi. Aslında iletişim trafiği<br />
yüksek bir ailede büyüdüm. Annem her şeyi<br />
öğretirdi. Ben 13 yaşımda yemekler pişirip<br />
misafir ağırladığımı bilirim.<br />
Aslında bu kısımda şunu da eklemek isterim.<br />
Ben okuldayken, ev ekonomisi dersimiz vardı.<br />
Burada küçük el işi ve terzi işlerine kadar<br />
her şeyi öğrenmiştik. Şimdi düşünüyorum<br />
da hayatımın her aşamasında o kadar çok<br />
şey katmış ki, o dönemler ve aldığımız<br />
dersler, tam bir hayat dersiymiş. Ve tekrar<br />
tekstil dönemime döneyim. Bir pazar günü,<br />
Hürriyet gazetesi İK ekinde Yaşmak <strong>Hotel</strong>s<br />
“İnsan Kaynakları Müdürü aranıyor” ilanını<br />
gördüm. Akabinde başvurdum ve üç mülakat<br />
sürecinden sonra işe kabul edildim. 2007'de,<br />
Yaşmak Grubu'nda İnsan Kaynakları Müdürü<br />
olarak çalışmaya başladım.<br />
Yaşmak <strong>Hotel</strong>, o ilk günler için<br />
nasıl bir tecrübeydi? Bu deneyimin<br />
uzun soluklu bir işe dönüşmesi ne<br />
şekilde gerçekleşti?<br />
Benim için zorluydu. Çünkü sektörü<br />
tanımıyordum ve İK Müdürü olarak işe<br />
başvurmuştum. İşi biliyordum ancak<br />
sektörün jargonuna hakim değildim ve<br />
bölgeyi tanımıyordum. Ancak bunu aşmak<br />
tabii 09-18.00 saatleri arasında çalışarak<br />
olmadı. Çok kez sabah başımı ofiste,<br />
masamdan kaldırdığımı biliyorum. Herkesle<br />
çalıştım. Hep yanlarında oldum, birlikte<br />
süreçleri oluşturduk. Biz süreç planlarını,<br />
prosedürleri yazdıkça ben işi kavradım<br />
ve empati yapmayı, o işi yapan herkesi ve<br />
duygularını anlamaya başladım.<br />
Bu bana ne öğretti derseniz? İşin ne şekilde<br />
talep edileceğini, anlayışı, hatayı nasıl, hangi<br />
koşullarda tolare edebileceğini? Kimin<br />
işi severek veya zorunluluktan yaptığını<br />
anlamayı? Nasıl farklı olunabilirliği? Ve<br />
en önemlisi yaptığımız işin içinde insan<br />
olduğunu öğretti.<br />
Biz insana insanla, insanca hizmet ederek<br />
mutlu insanlar olmasına hizmet ediyorduk.<br />
Yani duyguları yönetmeyi, öğrenmeyi ve üç<br />
maddenin her zaman aklımızda olmasının<br />
gerektiğini anlamıştım. Bunlardan ilki işi<br />
olabildiğince etkili ve verimli yap. Anla, bağ<br />
kur, öngörülü ol, güzel sun, sözünü tut ve<br />
markayı yaşat ikincisi. Ve son olarak da,<br />
daha iyi olmak için, sürekli iyileştirme ve<br />
sürdürülebilirliğe yönelik şirket kültürü için<br />
çabala…<br />
Otelin operasyon sürecine nasıl<br />
dahil oldunuz peki?<br />
Otelde işe başladığımda insan kaynakları<br />
konu başlıkları belliydi. Ücret yönetimi,<br />
kariyer planlama, oryantasyonlar, insan<br />
gücü değerleme vb. konular. Kendi<br />
sorumluluklarım haricinde operasyona<br />
girmem Yönetim Kurulu Başkanımız Sevgili<br />
Taner Bey'in deyimiyle burnumu sokmam,<br />
kendisiyle yaptığımız otel turu esnasında<br />
olmuştu. Yaşmak Sultan <strong>Hotel</strong>'de geçti<br />
hikaye. Tabii renovasyon öncesi eski bir<br />
tarihti. Odaları gezerken yatakların üzerinde<br />
gördüğüm yatak örtülerinden, yatak şalı<br />
kullanımına geçişine sebep bir konuşma<br />
ve öneri üzerine olmuştu. Çok hoşuma<br />
gitmişti. Enteresan bir duyguydu. O dönemde<br />
otellerde yatak örtüsü kullanımı vardı. Artık<br />
neredeyse hiçbir otelde yok. Bu durum belki<br />
o işi yıllardır yapanlar için çok önemli değildi.<br />
Ancak 16 yıl önce benim için ilk operasyonel<br />
adımdı.<br />
Daha sonra sektörde artık bazı kavramlar<br />
yer almaya başlamıştı. Kurumsallık, kalite<br />
yönetim sistemi... İlerleyen süreçte, Taner<br />
Bey ve İlker Bey (Yönetim Kurulu Başkan<br />
Yardımcımız) bir karar almıştı. Yaşmak<br />
<strong>Hotel</strong>s Grubu üç oteli olan bir aile şirketi<br />
olarak yönetiliyordu. Ve, kurumsal bir<br />
adım atmak istediklerini ifade ettiler. Ben<br />
de bu hedefin uygulayıcısı olarak yola<br />
çıktım. Tabii danışmanlık desteği aldık.<br />
Çok sevgili Yönetim Danışmanımız Sevgili<br />
Ömer Erdoğan, benim deneyimine, bilgisine<br />
güvendiğim hatta hayran olduğum biridir.<br />
Onunla çalışmaya başladık. Günün sonunda<br />
bir işletme politikası hazırladık aslında.<br />
Dayanağı Kalite Yönetim Sistemi yasaları<br />
oldu. Ancak terzi usulü, bir sistem kurduk.<br />
“Yaptığını yaz, yazdığını yap” sistemimizi<br />
kurmaya ve geliştirmeye gayret ettik. Bu<br />
serüven hiç bitmez. Çünkü sistemin ana fikri<br />
“Daha İyi” olmaya dayalı... Güzelin ve iyinin<br />
sonu olmadığı için “Daha İyi” olma gayreti,<br />
hep dahası için, devam etmek zorunda...<br />
Kısacası, ben hayalimi kendi işim tadındaki<br />
bu işi, bu işletmede yaparak yakaladım.<br />
Bunu her yerde yakalayamazdım. Çok şükür<br />
şanslıydım.<br />
Bu süreçten sonra turizm<br />
kariyerinizi ne şekilde<br />
yönlendirdiniz?<br />
Biz 2008-2009 yılında, henüz kendi<br />
kulvarımızda ve bölgemizde daha kimse<br />
sözünü bile etmezken dediğim gibi, kalite<br />
yönetim sistemlerine göre işletme yapımızı<br />
kurmaya başlamıştık. Sadece yönetim<br />
politikasında değil, gıda güvenliğinde ve<br />
çevre yönetim sistemlerinde de adımlar<br />
atmaya başlamıştık. Tüm bunlar zorlu bir<br />
yolculuktu. Çünkü alışılan bir düzen vardı.<br />
Bu durum kişileri konfor alanlarından<br />
çıkarmaya, sürekli denetlenmeye,<br />
ölçme değerlendirmeye ve sonucunda<br />
sürdürülebilir bir sürece zorluyordu. Bu<br />
kısım önümde, beni motive eden bir çeşit<br />
hedef gibiydi. Bu kurumda hedefimiz, sistemi<br />
kurmak ve büyütmek olmuştu. Daha sonra<br />
o dönemde sistemi kurduk ve başarılı bir<br />
operasyon oldu. İlerleyen süreçte ilk terfimi<br />
de alarak genel müdür yardımcısı, ilerleyen<br />
dönemlerde de grubun genel müdürü oldum.<br />
Ve bugün 200'e yakın personel ve altı otel ile<br />
yolumuza devam ediyoruz.<br />
Yaşmak <strong>Hotel</strong>s'i ana konseptiyle<br />
biraz daha detaylandırır mısınız?<br />
Hizmet ve servis ayrıcalıkları neler?<br />
Grubumuz bünyesinde beşi Tarihi Yarımada,<br />
biri Cihangir Çukurcuma bölgesinde olmak<br />
üzere altı otelimiz mevcut. Üç otelimiz<br />
butik konseptte tasarlandı. Bir otelimiz dört<br />
yıldız standartlarında iken, diğer iki otelimiz<br />
ekonomik bütçeli şehir oteli standartlarında<br />
hizmet veriyor. Konaklama sektöründe<br />
Yaşmak <strong>Hotel</strong> Collection olarak varlığımız,<br />
kurucumuz rahmetli, Sayın Kadir Yallagöz’ün<br />
Akşehir Palas Oteli'ndeki ilk adımı ile 1955<br />
yılında Sirkeci'de başladı. Akabinde Yönetim<br />
Kurulu Başkan ve Başkan Yardımcımız Sayın<br />
Taner Yallagöz ve Sayın İlker Yallagöz'ün<br />
girişimleri ile grubun kurumsal büyümesi<br />
devam etmekte. 2010 yılına kadar üç otelimiz<br />
vardı. 2010 yılında Yaşmak <strong>Hotel</strong> Collection'ın<br />
dördüncü oteli olan <strong>Hotel</strong> Sultania ilk<br />
temalı otel olarak butik konsepte planlandı.<br />
<strong>Hotel</strong> Sultania, Osmanlı Sarayı'nın Harem<br />
ve Padişah hanımlarından ilham alınarak<br />
tasarlandı ve misafirlerine “Kendini sultan<br />
gibi hisset..” sloganı ile geleneksel hizmetin<br />
modern sunumu anlayışı ile bir deneyim<br />
yaşatmayı hedefledi. Yaşmak Comfort,<br />
2011 yılında Yaşmak Sultan <strong>Hotel</strong>'in devamı<br />
niteliğinde konforlu ve huzurlu küçük otel<br />
olarak faaliyete girdi.<br />
“2017'de değişime hız verdik”<br />
2017 yılında ise, değişim hız kazanmaya<br />
başlamıştı. Romance <strong>Hotel</strong> yenilendi ve<br />
yepyeni bir hikaye ile konuklarına kapısını<br />
açtı. Romance İstanbul <strong>Hotel</strong>'in fikir tohumu<br />
Osmanlı’da özellikle padişahlar arasında bir<br />
gelenek haline gelen “Tılsımlı Gömlekler”<br />
oldu. Tılsımlı gömleklerin şifa kaynağı<br />
olduğuna, savaşlarda zafer getirdiğine,<br />
padişahları ve ailelerini kötülüklerden<br />
koruduğuna, onlara mutluluk ve huzur<br />
getirdiğine inanılmakta ve her tılsımlı<br />
gömleğin kendi macerasını ortaya koyduğu<br />
düşünülmekteydi. Modern ve geleneksel<br />
mimariyi harmanlayarak dekore edilen<br />
Romance İstanbul <strong>Hotel</strong> misafirlerine her<br />
odasının kendine has büyüleyici hikayesi<br />
ile romantik ve tarihin içinde bir İstanbul<br />
yaşamayı vadediyor.
72<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
iş’te kadın<br />
2019 yılında ise, grubun en yeni üyesi The<br />
Soul İstanbul <strong>Hotel</strong>’I açtık. İleride dünyaya<br />
açılıp misafirlerine her şehrin ruhundan<br />
bir parça sunmayı hedefleyen bu otelimiz<br />
Beyoğlu’nda özellikle levantenlerin yerleşim<br />
alanı ve kozmopolit yaşamın sürdüğü<br />
Çukurcuma bölgesinde yer alıyor. Bölgenin<br />
mimarı olarak nitelenen Georgiades<br />
Kardeşler tarafından 20. yüzyılın başlarında<br />
tasarlanmış 100 yıllık tarihi binası kadar<br />
dekoruyla da semtle bütünleşen bu keyifli<br />
otelimiz, kapısından girdiğinizde semtin bir<br />
parçası olma tadını misafirlerine hissettiriyor.<br />
Yeme içme hizmetleri alanındaki<br />
iddianız nedir?<br />
Otelcilik hizmetimiz devam ederken,<br />
grubumuz bünyesinde yer alan çok keyifli<br />
bir restoranımız da var. Olive Anatolian<br />
<strong>Restaurant</strong>. Tam bir keyif ve lezzet durağı<br />
diyebilirim. İstanbul’un kalbi Tarihi<br />
Yarımada'da Galata Kulesi'nden Boğaz'a,<br />
Gülhane Parkı'ndan Ayasofya’ya uzanan<br />
müthiş panoraması ile yerli ve yabancı tüm<br />
konuklarını, Türk mutfağının geleneksel<br />
lezzetleri ile buluşturuyor, bu keyifli mekan.<br />
Adını aldığımız zeytin, sofralarımızın<br />
vazgeçilmez başlangıcı. Hazırladığımız<br />
ürünlerimizi Anadolu’nun pek çok yerinden<br />
özenle seçilen yerel üreticilerden alarak<br />
sunuyoruz. Kaliteli, taze ve organik<br />
ürünler güvenilir tedarikçilerimizden<br />
geliyor. Amacımız, pek çok kültüre ev<br />
sahipliği yapmış bu ülkenin lezzetlerini<br />
yaşatmak, geleneklerini korumak ve değerli<br />
misafirlerimizle bu tatları buluşturmak oldu.<br />
Grup otelleri için <strong>2023</strong> yılı nasıl<br />
geçiyor? Bir sonraki sene için<br />
ajandanızda neler var?<br />
Açıkçası, 16 yıldır öğrendiklerimiz cebimizde<br />
kalsın, biz 2015 yılının sonbaharından beri<br />
sürekli bir imtihandan geçiyoruz sanki. O<br />
dönemde başlayan olumsuz hava 2018'de<br />
tam düzelmeye, 2019'da iyice toparlanmaya<br />
başlarken 2020 Mart ayında başlayan<br />
pandemi ile tüm ezberler bozulmaya başladı.<br />
Değişim başladı, insan ve para kavramı<br />
değişti ve iş hayatında büyük değişim<br />
oldu. Teknoloji hayatımızda idi ancak o da<br />
yüzünü değiştirerek seviye atladı. Bugün<br />
seyahat edenlerin alışkanlıkları değişti. Artık<br />
insanlar lüksün dışında deneyimler arar<br />
oldu. Turizmde sağlık, doğa, gastronomi çok<br />
hızlı yükselişe geçti. En önemlisi de, tüm<br />
bunlarla beraber sürdürülebilirlik kavramı da<br />
hayatımıza girdi.<br />
Biz grubumuz bünyesinde pandemi<br />
sonrasında tüm diğer meslektaşlarımız gibi<br />
hızlı bir toparlanma içinde olduk. Pandemi<br />
boyunca da uzaktan eğitimler ile personeli<br />
dinamik tutmaya gayret ettik. Ülkemize<br />
ve otellerimize gelen misafirlerimizi en iyi<br />
şekilde ağırlamaya çalıştık. Grubumuzda<br />
dört otelimiz seyahatseverlerin yakından<br />
takip ettiği ve aldıkları hizmeti yorumladıkları<br />
dünyada en çok takip edilen yorum sitesi<br />
Tripadvisor'da ilk 25'in içinde yer alıyor.<br />
2022'de grup otellerimizden Romance<br />
İstanbul <strong>Hotel</strong>, dünya dördüncüsü ve<br />
Avrupa ikincisi olmuşken, <strong>2023</strong> için yine<br />
bizi gururlandırdı ve dünya yedincisi ve yine<br />
Avrupa ikincisi oldu. Misafir memnuniyeti<br />
ve bağlılığında yakalamış olduğumuz bu<br />
büyük başarının böylesine güzel bir ödülle<br />
taçlandırılmış olması bizleri ve ödülün asıl<br />
sahibi tüm emeği geçen ekibimizi mutlu etti.<br />
“Sürdürülebilir yönetim sistemi<br />
kurduk”<br />
Bununla beraber, Kültür ve Turizm<br />
Bakanlığımız, Türkiye Turizm Tanıtım ve<br />
Geliştirme Ajansı (TGA) öncülüğünde turizm<br />
sektörleri ve uluslararası kuruluşlarla iş<br />
birliği halinde konaklama tesisleri için,<br />
Türkiye Sürdürülebilir Turizm Programı<br />
Kriterleri ile turizm sektörünün sürdürülebilir<br />
büyümesini temin etmek ve tüm turizm<br />
paydaşlarının katılımıyla, ortak bir anlayış<br />
geliştirmek üzere üç aşamadan oluşan<br />
Sürdürülebilir Turizm Standartları Programı<br />
oluşturuldu. Yaşmak <strong>Hotel</strong> Collection ailesi<br />
olarak, en iyi kalitede hizmet sunmak için<br />
gereken kararlılık ve çalışma gücü ile<br />
grubumuz bünyesinde bulunan altı otelimizde<br />
Sürdürülebilir Turizm Standartlarında üç<br />
aşamayı da tamamlayarak sertifikalandırılma<br />
sürecini tamamladık. Tüm bunların yanında,<br />
<strong>2023</strong> için attığımız en önemli adım, yine<br />
sürdürülebilirliğe bir artı olarak Güneş<br />
Enerjisi Santrali kurmak oldu. Şu an Ankara<br />
Polatlı'da yaklaşık bir megawatlık bir<br />
projemiz devam etmekte. Bu şeklide güneş<br />
enerjisinden elektrik üretimi ile tüketimimizi<br />
karşılamayı amaçlıyoruz. Kendi alanımızda<br />
ise, farklı lokasyonlarda işletmecilik yönünde<br />
adımlarımız ve arayışımız devam etmekte<br />
diyebilirim.<br />
Biraz da sizi konuşmak isterim. Bize<br />
işteki ve evdeki Sevilay Duru’yu<br />
nasıl tanıtırsınız? Otelden arta<br />
kalan zamanları nasıl geçirirsiniz?<br />
Her iki Sevilay için önce aile gelir. Özel<br />
hayatımda da, iş hayatımda da.. Ayrıca<br />
çalışma arkadaşlarımla ilgili de ilk<br />
odağım, aile hayatları. Önce evlerinde<br />
mutlu olmalarını önemserim. Marazlara<br />
gelince, bazen meslek deformasyonları özel<br />
hayatımıza ister istemez yansıyor. Organize<br />
etme duygusu, sürekli takip, bazı istekleri<br />
iletirken karşınızdakine tüm adımları hatta<br />
olası beklenmeyen sonuç olursa hemen<br />
atılacak adımları anlatmak gibi.. konular<br />
farkında olmadan davranışlarınıza yansıyor.<br />
Aslında sosyal hayatınızdakiler özellikle<br />
organizasyon konularında çok rahatlar çünkü<br />
birilerinin mutlu olması için gerçek bir gayret<br />
harcayabiliyorum. Bu biraz beni yoran bir şey.<br />
Ancak mutlu da oluyorum. Çünkü o birileri<br />
mutlu oluyor.<br />
Sanırım güzel olan şey, insanı seviyorum.<br />
İşimde ve hayatımda her zaman kalbimin<br />
sesini dinlerim. Profesyonelliğin içinde<br />
kaybetmek istemediğim bazı duygular<br />
var. Onlar bence benim iç motivasyonumu<br />
sağlıyor. Bir de insan yaşadığı bazı<br />
deneyimlerle hayatta kabulü öğreniyor. Bir<br />
arkadaşım bir tarihte çok güzel bir cümle<br />
söylemişti: “Hayatın bir film olsa bilet alıp<br />
izlenmeye değer mi? Böyle düşününce;<br />
acısıyla, tatlısıyla, mücadelesiyle, sevinçleri,<br />
deneyimleri ve ilkleriyle güzel bir film oldu<br />
sanırım. Tabii filmimiz henüz devam ediyor.<br />
Bunun yanında, mesleğim ve özel hayatımın<br />
en keyifli ortak yanı ağırlama ve yemek...<br />
Hayatımın içinde bir kesit gibi hissettiğimden<br />
işime tutkuyla bağlıyım. Misafir ağırlamayı<br />
çok severim özellikle yemek yapmayı.<br />
Hem Mardinli olmam, hem de İzmir'de<br />
büyümem sebebiyle mutfağımda güneydoğu<br />
ve batı lezzetleri harmanlanmış durumda.<br />
İlave olarak, çocukluğumdan beri hiç<br />
vazgeçmediğim ve hala alışkanlığımın<br />
sürdüğü bir diğer keyfim, pazar günleri saat<br />
10.00'da western film izlemek.<br />
Son olarak ileriye dönük bizimle<br />
paylaşmak istediğiniz idealleriniz,<br />
hayalleriniz var mı?<br />
Profesyonel anlamda size şunu diyebilirim.<br />
İş hayatımda üç farklı alanda çalıştım, aynı<br />
alanda hiç iş değişikliğim olmadı. Turizm<br />
daha doğrusu otelcilik son kısım oldu. Bu<br />
meslek, yapmak istediğim işi, Yaşmak<br />
<strong>Hotel</strong> ailesi ise ait olduğum yeri bana her<br />
zaman hissettirdi. Yaşmak <strong>Hotel</strong>l Collection<br />
Grubu'nda on altı yıllık çalışma süremde<br />
beraber yürüdüğümüz ve pek çok başarıya<br />
imza attığımız gibi, zorlu virajları da beraber<br />
aştığımız, Sevgili Taner Bey ve İlker Bey ile<br />
tüm çalışma arkadaşlarıma çok minnettarım.<br />
Bazı duygular vardır, asla maddi karşılığını<br />
belirleyemezsiniz. Bu duyguyu yaşamak da<br />
sık karşılaşılan bir durum değildir. Benim<br />
için kısacası içinde bulunduğum şu an<br />
karşılıklı değerlerle yaşanmış ve olgunlaşmış<br />
bir iş hayatı şeklinde tanımlanabilir.<br />
Sonrasını ben de henüz tam bilmiyorum.<br />
Zevklerim ve ilgi alanım değişmediğine göre<br />
geleceği galiba biraz akışa bırakacağız.
74<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
marka röportaj<br />
Kalite ve güvenirlik denildiğinde ilk<br />
akla gelen firma:<br />
ENTA A.Ş.<br />
2000 yılından beri Türkiye ve çevre<br />
ülkelerde otel ve hastane ekipmanları<br />
temin eden ENTA A.Ş., dünyaca<br />
ünlü Dometic ve Aliseo marka<br />
distribütörlükleriyle de pazardaki rekabet<br />
gücünü artırıyor. Sektörde kalite ve güvenirlik<br />
denildiğinde ilk akla gelen marka olduklarını<br />
belirten ENTA A.Ş.'nin firma sahibi Nazım<br />
Çınar ile endüstriyel markanın Horeca<br />
sektörüne dönük projelerini ve 2024 yılı<br />
hedeflerini konuştuk.<br />
Horeca kanalında distribütörlüğünü<br />
üstlendiğimiz ürünler hangileri?<br />
Otel ve restoran kanalında hangi<br />
segmentlere hitap eden ürünler<br />
bunlar?<br />
Ürünlerimiz otel ve hastane ekipmanları<br />
içindeki en kaliteli ürünlerdendir. Firmamız<br />
çalıştığı projelerle ve referanslarıyla<br />
Türkiye'de ve çevre ülkelerde<br />
turizm ve sağlık sektörleri içinde<br />
yıllardır, güvenilir ve sağlam bir<br />
yere sahiptir.<br />
Ürün<br />
gamımızda<br />
yer alan<br />
ürünler;<br />
MiniBar,<br />
Mini<br />
Kasa,<br />
Şarap<br />
Dolabı,<br />
Dolap,<br />
Hastane<br />
Ekipmanları, Saç Kurutma Makinesi, Makyaj<br />
Aynası, Su Isıtıcı ve Tepsi Seti, Valizlik, Ütü<br />
ve Ütü Masası, Çöp Kovası, Tartı, Banyo<br />
ekipmanlarıdır.<br />
Dometic ile beraber Aliseo<br />
firmasının da satış pazarlama<br />
faaliyetlerini yürütmektesiniz. Bu<br />
faaliyetlerinizi biraz daha açabilir<br />
misiniz?<br />
Dometic, minibarı dünyada ilk defa üreten<br />
bir firma olarak, bu öncü tavrını ürünlerinin<br />
kalitesini her zaman geliştirip çağın<br />
gereksinimlerine uydurarak, mühendislik<br />
ve sürdürülebilirlik konusunda titizliği ile<br />
liderliğini kanıtlıyor. Dometic, kaynaklarını<br />
ve uzmanlığını ürün geliştirmeye tahsis<br />
ederek, ihtiyaçları öngören proaktif yaklaşımı<br />
ile öncü konumunu sürekli koruyor. En<br />
son soğutma teknolojisi ile donatılmış olan<br />
Dometic minibarlar, yüksek enerji verimli ve<br />
çevre dostudur. Bu, operasyonel maliyetleri<br />
ve çevre üzerindeki etkiyi azaltır. Dometic,<br />
son 40 yıldır dünyanın dört bir yanındaki<br />
otellere ve tur gemilerine mini bar tedarik<br />
etmiştir. Bugün Dometic, dünya genelinde<br />
otel odalarında kullanılan milyonlarca mini<br />
bar ile pazar lideridir. İster aile tarafından<br />
işletilen bir Bed & Breakfast ister dünyanın<br />
ilk 7 yıldızlı oteli veya bir yolcu gemisi<br />
olsun, konaklama endüstrisi, yüksek konuk<br />
memnuniyeti için üstün kaliteli çözümler<br />
sunma konusunda Dometic'e güveniyor.<br />
Diğer yandan Aliseo, 1985 yılında Almanya’da<br />
kurulan bir şirkettir. Geniş ürün yelpazesi<br />
ve yüksek kaliteli şık tasarımlarıyla tüm<br />
dünyada zincir otellerin tercih ettiği bir<br />
markadır. Aliseo’nun tasarım odaklı ve<br />
teknolojik olarak<br />
gelişmiş, yüksek verimli<br />
portföyü, otel işletmecilerine eşsiz<br />
bir bir hizmet imkanı, misafirleri<br />
için estetik ve işlevsel bir keyif alanı<br />
yaratma imkanı sağlar. Aliseo’nun<br />
stil çeşitliliği, bir odayı, ilham<br />
veren, kişisel bir tasarım mekanına<br />
dönüştürebilme olanağı sunar.<br />
“Markalaşmada endüstriyel<br />
mükemmellik”<br />
German Brand Award 2017 - Only<br />
One In The Crowd, imrenilen bir<br />
Alman ödülü ve Aliseo'nun<br />
günümüz konaklama<br />
sektörünün gelişen<br />
trendlerini ve taleplerini<br />
karşılayan ürünlerin<br />
geliştirilmesinde<br />
sahip olduğu marka<br />
yeterliliğini, kalitesini ve<br />
yenilikçi itibarını vurgulayan bir ödüldür.<br />
“Markalaşmada Endüstriyel Mükemmellik”<br />
kategorisi, bir sektördeki en iyi ürün ve<br />
kurumsal markaları onurlandırır. Yeni<br />
Performans Saç Kurutma Makinesi<br />
serimiz, İtalyan tasarımının özünü<br />
Aliseo mühendisliğinin zorlu talepleriyle<br />
birleştirdi. Eşsiz performans ve kurutma<br />
verimliliği, yüksek hacimli hava akışı<br />
sağlayan yüksek hızlı motor tertibatı ve<br />
turbo kanat fan tasarımı ile geliştirilmiştir.<br />
Yerleşik bir ION yayıcı, daha sağlıklı ve<br />
nazik bir kurutma deneyimi için nemi<br />
hapsederken kuruma süresini azaltır.<br />
Düşük gürültülü, yerçekimsel olarak dengeli<br />
konturlu tutamak, merkez kontrolleri ile<br />
Röportaj: Hatice Ünal Bilen
76<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
marka röportaj<br />
şekillendirme bu ürünün konforunu en üst<br />
düzeye çıkarır.<br />
The Londoner – A Classic Tradition; el<br />
yapımı suni deri aksesuarlar, kalıcı bir kalite,<br />
gelişmişlik ve işlev ifadesi sağlar. Geleneksel<br />
tasarımı ve lüks görünümü ve yarattığı<br />
ayrıcalık duygusuyla Londoner Koleksiyonu,<br />
iyi döşenmiş her konuk odası için çok takdir<br />
edilen bir son dokunuş sağlar. Aliseo'nun<br />
güzel hazırlanmış masa temelleri, herhangi<br />
bir masaüstü organizasyonuna abartısız<br />
bir profesyonellik katarken, çay tepsisi<br />
gruplarımız lüksü ve kullanışlılığı zarif bir dizi<br />
uyumlu aksesuarla birleştirir.<br />
Ürünlerinizi öne çıkaran<br />
özellikleri nelerdir? Teknolojideki<br />
üstünlüğünüz, fiyat avantajınız<br />
nedir?<br />
Minibarlarımız; absorbsiyon teknolojisi,<br />
sessizlik, birinci sınıf enerji verimliliği, en iyi<br />
minibar soğutma teknolojisi, sürdürülebilir<br />
bir gelecek teklif ediyor. Minibarlarımızı üç<br />
kategoride inceleyebiliriz:<br />
Kapasite,<br />
Teknoloji<br />
ve Kapının<br />
Özelliği.<br />
Öncelikle<br />
kapasitesi;<br />
15 Litre, 30<br />
Litre, 40 Litre,<br />
45 Litre, 60 Litre<br />
gibi seçeneklerimiz<br />
mevcut. Kullanılan<br />
teknolojiler,<br />
absorpsiyon, termoelektrik ve kompresör<br />
olmak üzere üçe ayrılıyor. Hangi teknoloji<br />
daha iyi diye sorarsanız, bu soruya cevap<br />
vermek doğru olmaz, çünkü bizler müşteri<br />
isteklerini ve ihtiyaçlarını dinleyip müşteri<br />
özelinde ürün önermekten yanayız.<br />
Müşterimiz minibarın kapısını cam kapılı,<br />
cam kapısız veya çekmeceli şeklinde seçme<br />
şansına sahiptir. ENTA olarak yüksek<br />
seviyeli müşterilere hitap ediyoruz. Fiyat<br />
olarak rakiplerimizden yüksekteyiz. Fakat<br />
bunun nedeni ürünlerde kullanılan teknoloji,<br />
parça kalitesi ve tasarımdır. Doğrusunu<br />
söylemek gerekirse, minibarlar çok kısa<br />
sürede maliyetini karşılayıp kar etmeye<br />
başlıyor. Bundan dolayı dizaynı, teknolojisi<br />
ve kalitesiyle dikkatleri üzerine toplayan<br />
Dometic minibarlar maliyet değil, kâr<br />
aracıdır.<br />
Sektörünüzdeki rekabet gücünüz<br />
nedir? Pazarın Türkiye ve<br />
dünyadaki büyüklüğü üzerine neler<br />
söyleyebilirsiniz?<br />
Sektörde kalite ve güvenirlik denildiğinde<br />
akla gelen ilk firmayız. Telefonunuz<br />
çaldığında Çırağan, Sheraton, Divan,<br />
Acıbadem, Four Seasons, Regnum Carya<br />
ve daha sayamadığım otel ve hastane<br />
sektörünün liderlerinden biri sizden teklif<br />
almak için arıyor olabilir. İsmini vermek<br />
istemediğim bir kuruluş, kendisi minibar<br />
ve kasa sattığı halde, tesislerinde kendi<br />
kullanacağı ürünleri bizden alıyor. Sektördeki<br />
konumumuz hem rakiplerimizin hem de<br />
sektördeki lider kurumların kaliteli ürün<br />
almak istediklerinde bizimle iletişime<br />
geçmelerini getirmektedir.<br />
Ayrıca ENTA, Türkiye'nin 7 coğrafi bölgesine<br />
yayılmış 35 satış sonrası hizmet birimine<br />
sahiptir. Tüm bu hizmetler CE sertifikalıdır<br />
ve iki yılda bir güncellenmesi gerekmektedir.<br />
Merkez servis sorumlusu, bu servislerin<br />
yedek parça<br />
temini, kurulum ve çalışma<br />
programı organizasyonlarını yönetir. Hizmet<br />
birimlerimiz, ürünlerimizin kurulumunun<br />
yanı sıra, ürünlerimizle ilgili herhangi bir<br />
sorunun çözümünden de, satış sonrası<br />
bakım ve onarımından da sorumludur.<br />
Ülke genelinde turizm, bizim özelimizde<br />
otelcilik, dün de canlı bir sektördü, bugün de<br />
öyledir ve yarın da canlı kalmaya da devam<br />
edecektir. Türkiye pazarı çok büyüktür ve<br />
daha da büyüyecektir.<br />
Hem ülkemize gelen yabancı turistlerin<br />
sağladıkları döviz girdisi hem de ülkemizde<br />
istihdamı artırmak açısından bunu çok<br />
önemli görüyoruz. Genel olarak, bu sektörler<br />
2022'de küresel gayrı safi hasılanın yüzde<br />
7,6'sını temsil ediyordu. Aynı yıl seyahat ve<br />
turizmin küresel gayrı safi hasılaya toplam<br />
katkısı 7,7 trilyon doları buldu. Özetle turizm;<br />
ne ülkemizde ne de dünyada bitmeyecek,<br />
aksine, kendini hem sektörel anlamda<br />
büyütecek, hem de pastadaki payını artıracak<br />
bir sektör.
78<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
marka röportaj<br />
Her bir fritöz üretimiyle<br />
Türkiye’de ilklerin öncüsü:<br />
Ottoman Mutfak<br />
1996 yılında Osman Göçen ve<br />
Kıvanç Karabulut ortaklığında<br />
üretim faaliyetlerine başlayan<br />
Ottoman Mutfak Cihazları, daha sonra<br />
Tayfun Berkol'un da üretim ekibine<br />
dahil olmasıyla 27 yıldır sektöre ve<br />
ülke ekonomisine değer katmak için<br />
çalışıyor. Bundan beş yıl önce (oğul)<br />
Kadir Göçen’in de yapılanmaya dahil<br />
edilmesiyle şirket vizyonunu daha da<br />
gençleştirip güçlendiren Ottoman<br />
Mutfak, 2000 yıllarının başında ürettiği<br />
Türkiye’nin ilk dijital termostatlı<br />
fritözüyle ses getirdi. Devamında<br />
Türkiye’de bir ilk olarak sulu sistem<br />
steak gazlı ızgarayı üretim bandına<br />
ekleyen firma, 2012 yılında asansörlü<br />
dijital programlı fritözü ile TUSİD 3.’lük<br />
ödülünün sahibi oldu.<br />
“Amerikan muadilleri yerine bizim<br />
fritözlerimiz tercih ediliyor”<br />
Bundan 7-8 yıl önce dünya fast food<br />
pazarından pay almak hedefiyle<br />
Amerikan rakipleriyle yarışacak<br />
kapasitede dijital termostat kontrollü<br />
gazlı ve elektrikli, yağ filtreli fritözleri ve<br />
basınçlı fritözleri üretmeye başladıklarını<br />
belirten Ottoman Mutfak Cihazları<br />
Kurucu Genel Müdürü Osman Göçen,<br />
TAB Gıda’ya ait Popeyes, Arby’s, Usta<br />
Döner ve Subarro işletmelerinin<br />
fritözlerini üç yıldır kendilerinin ürettiğini<br />
söyledi ve “Tabii ki sadece TAB Gıda<br />
değil, birçok fast food ve tavuk fast food<br />
grubu da artık Amerikan muadillerini<br />
almak yerine bizim fritözlerimizi tercih<br />
ediyor. Yine Türkiye’de ilk Holding<br />
Cabinet’i biz ürettik. 2000 yılından beri<br />
ürettiğimiz ve Tavuk Fast foodlarının<br />
kullandığı tavuk bekletmelerimiz ile<br />
rakipsiziz. Şu anda sekiz ayrı ürün<br />
grubunda patentlerimizi aldık. Tavuk ve<br />
Burger Fast Food gruplarında Türkiye’de<br />
en fazla tercih edilen şirketlerden<br />
birisiyiz. Elbette bu bahsettiğim fast<br />
foodların, otellerin ve restoranların<br />
projelendirme çalışmaları da firmamız<br />
çatısı altında yapmaktadır. Biz ağırlıklı<br />
butik iş yapan bir firmayız ve proje<br />
çiziminden teknik servise komple hizmet<br />
vermekteyiz.” diye de ekledi.<br />
“Sadece fritözde 25 çeşidimiz<br />
mevcut”<br />
Yaklaşık 500’e yakın ürünü pazara sunan<br />
Ottoman Mutfak’ın sadece fritöz olarak<br />
25 ayrı ürün çeşitliliğine sahip olduğunun<br />
altını çizerek sözlerini sürdüren Göçen,<br />
“Bunların arasında Tempura, Donut<br />
ve Çiğ Börek gibi özel fritözlerin yanı<br />
sıra Elektrikli ve Gazlı Steak Izgara’yı<br />
Türkiye’de ilk üreten firma olarak<br />
Breading Machine, Marinatör, Holding<br />
Cabinet, Patates İstasyonları, Tavuk<br />
Bekletme Üniteleri, yine ilk asansörlü<br />
programlı Digital Pasta Cooker
80<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
marka röportaj<br />
(Makarna Fritözü) ile sektörde diğer<br />
firmalardan ayrışıyoruz. Hostech By<br />
TUSİD ile birlikte fritözlerimizde daha<br />
ileri safhaya geçmiş olacağız. İçerisinde<br />
Amerikalı rakiplerimizde dahi olmayan<br />
özellikler olacak. Ayrıca Multi Function<br />
cihazımızı fuar da tanıtacağız. Bu cihazla<br />
beş farklı cihaz tek gövdede buluşmuş<br />
olacak. İsteyenler fritöz gibi kullanacak,<br />
isteyenler makarna pişirecek, grill<br />
fonksiyonunda kullanacak, isteyenler de<br />
bainmarie gibi kullanacak ya da tencere<br />
yemeği pişirebilecek.” dedi.<br />
“Hedefimiz dünyada aranılan bir<br />
marka olmak”<br />
Üretimlerinin yaklaşık %40-45’ini<br />
geçtiğimiz yıl ihraç ettiklerini, bu yıl<br />
da aynı oranları yakalayacaklarını<br />
vurgulayan Göçen, “Dünyanın yaklaşık<br />
55 ülkesine ürün ihraç etmişiz ve etmeye<br />
de devam ediyoruz. Romanya, Libya,<br />
Belçika, Özbekistan, Irak ve Avusturya<br />
çalıştığımız ve yüksek satış yaptığımız<br />
ülkelerin başında geliyor.” diye belirtti<br />
ve hedeflerinin tüm dünyada aranılan ve<br />
tercih edilen bir marka olmak olduğunu<br />
söyledi. Göçen, Avrupa ülkelerine<br />
yaptıkları ihracatta Ottoman yerine<br />
Otto’x markasını kullandıklarını ve diğer<br />
dünya ülkelerine Ottoman markası ile<br />
satış yaptıklarını ifade etti.<br />
İhracat hedefleri kapsamında yurt<br />
dışı ve yurt içi fuarların büyük önem<br />
taşıdığına dikkat çeken Göçen, bu yılki<br />
fuar takvimlerinde Hostech By TUSİD<br />
ve Host Milano olduğunu söyledi.<br />
TUSİD’de 200 metrekarelik stantlarıyla<br />
yer alacaklarını ve tavuk fastfoodunda<br />
pişirme yapacaklarını belirten Göçen,<br />
Host Milano’da ise 65 metrekarelik<br />
alanda misafirlerini ağırlayacaklarını<br />
söyledi.<br />
Selimpaşa ve Kırklareli’ye yeni<br />
fabrika yatırımı<br />
Ottoman Mutfak’ın yatırım planları<br />
hakkında da bilgiler veren Osman<br />
Göçen, Selimpaşa’da üretim kapasitesini<br />
arttırmak için 2.5 bin metrekarelik<br />
fabrikamızı eylül başında satın aldık.<br />
2024 yılı itibariyle üretim kapasitemizi<br />
2 katına çıkarıyoruz. Aynı zamanda<br />
2026 planlarımız için Kırklareli’nin<br />
Vize ilçesinde yeni kurulacak OSB’ye<br />
girdiklerini belirtti. Türkiye’deki<br />
bürokratik engeller sebebiyle üç yıldır<br />
beklemede olduklarını ifade eden Göçen,<br />
bölgede 5 bin metrekarelik yeni fabrika<br />
inşaatını başlatmayı planladıklarını,<br />
buna karşın artan maliyetler ve eleman<br />
sorunu nedeniyle yatırım için çok da<br />
acele etmek istemediklerini sözlerine<br />
ekledi.
82<br />
Röportaj: Hatice Ünal Bilen<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
İpek Züccaciye çatısı altında 2019 yılında<br />
porselen üretimine başlayan RİNART;<br />
inovatif, özgün ve ekonomik ürünleriyle<br />
profesyonel mutfakların tercihi oluyor.<br />
Bünyesinde 6 ayrı koleksiyonu ve buna bağlı<br />
mix&match sunumlarıyla zengin bir çeşitlilik<br />
sunan ev dışı tüketim markasının sektöre<br />
hitap eden ürünlerini ve ihracat hedefini<br />
RİNART Porselen Yurt İçi Direktörü Serkan<br />
Kıral ile konuştuk.<br />
RİNART Porselen markası nasıl<br />
doğdu? HoReCa kanalına hitap<br />
eden ürünleri hakkında bilgi verir<br />
misiniz?<br />
Temelleri 1964 yılında perakende<br />
mağazacılığıyla atılan İpek Züccaciye,<br />
1991’de Tahtakale’de toptan mağazacılık<br />
faaliyetlerini başlattı. 2019 yılında porselen<br />
üretimine başlayan RİNART markamız, şu<br />
an 4 ortaklı bir aile şirketi olarak züccaciye<br />
sektöründe kendi ithalatının yanı sıra aldığı<br />
mümessilliklerle de sektördeki gücünü<br />
koruyan İpek Züccaciye'nin bir markasıdır.<br />
Bildiğiniz üzere, son yıllarda restoran ve kafe<br />
sektöründe yemek sunumları<br />
çok fazla ön plana çıkmaya<br />
başladı. RİNART ise, yıllardır<br />
İpek Züccaciye olarak bu<br />
isteklere cevap verdiğimiz<br />
satış operasyonlarında, işin<br />
üretim kısmında olmamız<br />
gerektiğini düşünerek hayata<br />
geçirdiğimiz oluşumdur.<br />
Bu oluşumla çok kısa bir<br />
sürede üretim yatırımlarımızı<br />
gerçekleştirip, doğru<br />
üretim ve satış kadrosuyla<br />
sektördeki yerimizi aldık.<br />
Bu yıla hangi ürün<br />
gruplarıyla girdiniz,<br />
üretim stratejisini<br />
nasıl kurguladınız?<br />
Şu anda 6 koleksiyon ve<br />
buna bağlı mix&match<br />
sunumlarımızla zengin<br />
bir sunuma sahibiz. Bu yıl<br />
"Nordic Form" dediğimiz<br />
sunumlarımızla masalarda<br />
enfes görsel şölenler<br />
sunacağımıza inanıyoruz.<br />
<strong>2023</strong>’ün son çeyreğini<br />
kapatırken bu çeyrekte<br />
marka röportaj<br />
Serkan Kıral:<br />
"RİNART vaadimiz; yenilik, özgünlük,<br />
üstün kalite"<br />
üretime katılacak yeni makine parkurlarıyla<br />
üretimimizi daha da kuvvetlendirip<br />
kapasitemizi yükselteceğiz.<br />
<strong>2023</strong> yılı nasıl geçiyor? Önümüzdeki<br />
yıla dair planlamalarınız, büyüme<br />
odaklarınız, projeleriniz neler?<br />
Gündeminizde yeni yatırımlar var<br />
mı?<br />
<strong>2023</strong> yılında beklentilerimiz doğrultusunda<br />
ilerliyoruz. <strong>2023</strong>’ün ilk çeyreğinden<br />
bugüne kadar bayileşme hedeflerimizi<br />
gerçekleştirdik. Saha personellerimiz<br />
son kullanıcılarımıza ziyaretlerini<br />
gerçekleştiriyor. İşletmelerin sunumlarında<br />
markamız görülmeye başladı. Sektör yeni<br />
sezona hazırlanıyor. Ekim ayından sonra<br />
otellerin satın alımları başlar. Bütün<br />
markalar yeni desen ve yeni kataloglarıyla<br />
bayilerde yerini alır. Biz de genç bir markanın<br />
verdiği yüksek motivasyon ve enerjimiz ile ön<br />
planda olacağımızı düşünüyoruz.<br />
2024 yılı için ise, yeni bir fabrika projemizi<br />
oluşturduk. Bu alanda yatırımımız devam<br />
ediyor. Yine Silivri/İstanbul'da olacağız.<br />
Olağanüstü bir yeme, içme deneyimi<br />
sunmaya çözüm ortaklığı yapmak için farklı<br />
formlar hazırladık. 2024’ün ilk çeyreğinde<br />
sofralarımızda görmeye başlayacağız.<br />
İhracat payınız nedir?<br />
Bu yıl ve önümüzdeki<br />
dönem için hedefleriniz<br />
nedir?<br />
HoReCa sektöründe yeni bir<br />
oluşum içinde olduğumuzu<br />
göz önüne aldığımızda,<br />
20 ülkede markamızı<br />
temsil eden firmalarımızı<br />
oluşturduk. Ağırlıklı olarak<br />
İspanya, İtalya, Katar, Rusya<br />
ve Yunanistan satışlarımızı<br />
gerçekleştiriyoruz. Yeni<br />
pazar arayışları her zaman<br />
olacak. Sunduğumuz bütün<br />
formlara ilgi yüksek. Bu da<br />
bizim ne kadar doğru kararlar<br />
verdiğimizi gösteriyor.<br />
Yeni dönemin trend<br />
belirleyicileri neler?<br />
Şeflerin beklentisi<br />
nedir? Profesyonellere<br />
ne tür çözümler<br />
sunuyorsunuz?<br />
Renk ömrü ve sürdürülebilirlik<br />
hedeflerine olan bağlılığını
84<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
marka röportaj<br />
fincan hatlarımız güncel durumda fabrikamızda<br />
bulunuyor.<br />
Türkiye’de ve dünyada bağlı<br />
bulunduğunuz porselen sektörünün<br />
gelişimini ve gidişatını nasıl<br />
değerlendirirsiniz? Siz bu gelişimde<br />
marka olarak kendinizi ne şekilde<br />
konumlandırıyorsunuz?<br />
Porselen, pandemi ile duran ama aynı zamanda<br />
yeniden ve hızla çıkış yapan ender sektörlerden<br />
biri. Yurt içinde birçok ekonomik sıkıntıda bile<br />
yatırımlarını durdurmayan bir sektördeyiz.<br />
Dinamikleri birçok sektörden farklı. Ekip olarak<br />
bu farklılıkları çok iyi tespit ettiğimizi düşünüyoruz<br />
ve yatırımlarımızı bu yönde hız kesmeden devam<br />
ettiriyoruz. İşletmeler mimarı görsel yatırımlarını<br />
porselen tabak renklerine eşleştirerek planlıyor. Bu<br />
da sektörün ön plana çıktığını gösteriyor. RİNART<br />
olarak vaadimiz, son teknolojiden faydalanarak<br />
müşterilerimize yenilikçi, özgün ve üst düzey kaliteyi<br />
ekonomik ulaşılabilir bir şekilde sunmak.<br />
yansıtan Apricot Crush'ın onarıcı özelliklerini<br />
tabaklarımıza yansıtacağız. Sektörde uzun<br />
yıllardır şeflerle birlikte çalıştığımız için daha<br />
çok sunumlarını ön plana çıkaracak desenler<br />
görmek istediklerini deneyimledik. Bu<br />
deneyimlerimizi tabaklarımıza yansıttığımızı<br />
düşünüyoruz. Biraz önce de bahsettiğim<br />
gibi, yılladır sektördeki sıkıntıları görerek<br />
sunumlara alternatif olusturarak çözümleme<br />
sunuyoruz. Şeflerimizin uyumlu parçalar<br />
arasından işletmelere hitap eden ürünleri<br />
seçmelerini sağlayarak kendi koleksiyonlarıni<br />
oluşturmaya yardımcı olacağız.<br />
Porselen endüstrisinde yeni<br />
teknolojiler neler? Buna yönelik<br />
yatırımlarınız var mı? Ar-Ge<br />
faaliyetlerinizden de kısaca<br />
bahseder misiniz?<br />
AR- GE alanında renkli sır ve reaktif sırda<br />
üretilebilir ve sürdürebilir projelerimiz<br />
bulunmaktadır. Bu alanda daha kuvvetli<br />
olacağımıza inanıyoruz ve gerekli olan<br />
tüm yatırımlarımızı da gerçekleştirdik.<br />
İlk meyvelerini aldık. Bu sunumlarımız<br />
bu sezon showroomlarımızda yerini aldı.<br />
Bulunduğumuz endüstride makine parkur<br />
yenilikleri her zaman devam ediyor. Otomatik<br />
sırlama havuzları, isostatik presler, otomatik
86<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
marka röportaj<br />
Tunç Özüuğurlu:<br />
“Ar-Ge çalışmalarımıza hazırlık<br />
ekipmanlarıyla hızla devam ediyoruz"<br />
1950’lerde ithal cihaz tamiriyle<br />
başladığı yolculuğuna 1985 yılında<br />
ithalata alternatif yerli üretimle<br />
devam eden Cancan, her geçen gün<br />
çeşitliliğini artırarak profesyonellere<br />
çözüm olmayı sürdürüyor. Ar-Ge<br />
çalışmalarına hazırlık ekipmanlarıyla<br />
hızla devam eden<br />
firmanın HoReCa kanalına hitap<br />
eden ürün yelpazesini, sektöre dönük<br />
yatırımlarını ve pazarın gelişimini<br />
firmanın ikinci kuşak yöneticisi Tunç<br />
Özüuğurlu ile konuştuk.<br />
Cancan’ın kuruluşundan kısaca<br />
bahseder misiniz?<br />
Cancan’ı babam, merhum Salih<br />
Özüuğurlu kurdu. Ben ikinci kuşak<br />
yöneticiyim. 1950-1955’li yıllarda yemek<br />
fabrikalarının, kamu kurumlarının yurt<br />
dışından gelen ithal cihazlarını tamir<br />
ederek endüstriyel mutfak sektöründe<br />
faaliyet göstermeye başladık. Cancan<br />
olarak 1985 yılı itibariyle otelciliğin<br />
Türkiye’de iyice yaygınlaşmasıyla<br />
birlikte ithalata alternatif yerli üretimler<br />
yapma kararı aldık. O dönemde parmak<br />
patates dilimleme makinesi, hamburger<br />
köftesi şekillendirme makinesi, hamur<br />
açma makinesi gibi ürünler üretmeye<br />
başladık ve ilerleyen yıllarda çeşidimizi<br />
ve segmentimizi genişlettik. Endüstriyel<br />
mutfaklar için işlerinizi kolaylaştıran<br />
mutfak ekipmanları sloganıyla da<br />
ilerlemeye başladık.<br />
Geldiğimiz noktada üç ürün grubu<br />
başlığıyla devam ediyoruz. Bunlar<br />
hazırlık ekipmanları yani kesici ve<br />
doğrayıcı ekipmanlar, endüstriyel<br />
alanların temizlenmesi ve hijyenlerinin<br />
sağlanmasıyla alakalı yıkama<br />
ekipmanları ve esasımız olan meyve<br />
suyu ekipmanları. Her geçen gün<br />
çeşitlerimizi çoğaltarak profesyonellere<br />
çözüm olmaya devam ediyoruz.<br />
HoReCa sektörüne hitap eden<br />
üretimleriniz neler? Bu yıla hangi<br />
mutfak çözümleriyle girdiniz?<br />
Yakın dönemde piyasaya sürmeyi<br />
düşündüğünüz yeni ürünler var mı?<br />
Cancan olarak tüm ürünlerimizle<br />
HoReCa sektörü için üretmeye devam<br />
ediyoruz. Bu yıl mutfaklara daha<br />
çok kesici ve doğrayıcı ürünlerde<br />
artırdığımız çeşitlerle girdik. Aynı<br />
zamanda sektörün ihtiyacı olan ve<br />
Türkiye ithal ikame olan makine<br />
bıçaklarının da üretimi konusunda bir<br />
şirket yapılandırması yaptık. Yaklaşık<br />
son üç yılda şirketimizin kardeş firması<br />
haline dönüşecek bir altyapıyla çalıştık.<br />
Şu anda da son bir yıldır Teknoloji Bıçak<br />
firması ile sektöre makine bıçağı üreten<br />
bir firma olarak hizmet veriyoruz. Bu<br />
sayede de firmanın kesici doğrayıcı<br />
ekipmanlardaki hedefleri ve kalitesini<br />
artırarak sektörde güvenilir ve sağlam<br />
ürünlerimizle yer almaya devam<br />
ediyoruz.<br />
En yeni Ar-Ge projemiz olan Pizza<br />
Dilimleme Makinesi, pizzayı 4 dilim ve<br />
8 dilime eşit bir şekilde dilimlemeyi<br />
sağlıyor ve bunu da bu fuarda piyasa<br />
kullanıcılarına arz ediyoruz. 2024 yılı<br />
içinde hedeflerimiz yıl sonuna kadar<br />
çıkarmayı planladığımız motorlu sebze<br />
doğrama makinalarıyla ilgili de çalışma<br />
yapıyoruz.<br />
Ürünlerinizi öne çıkaran özellikleri<br />
nelerdir? Şeflere ne tür ayrıcalıklar<br />
sunuyorsunuz?<br />
Biz her zaman piyasada yüksek kaliteli<br />
ürünler ve servis hizmetlerinin rahat<br />
sağlanabileceği ürünler üretmeyi tercih<br />
ediyoruz. Cancan’ı diğer firmalardan<br />
ayıran ve öne çıkaran özelliğimiz, satış<br />
sonrası servis hizmetlerimiz ve teknik<br />
desteğimizdir. Bu anlamda kendimizin<br />
uzun yılların tecrübeleriyle satış sonrası<br />
serviste %100 müşteri memnuniyeti<br />
hedefiyle ilerliyoruz. Profesyonel<br />
şeflere, onların kolay kullanabileceği<br />
ve kolay temizlemesini sağlayabileceği<br />
ürünler geliştiriyoruz. Bunu da şeflerle<br />
birlikte yapıyoruz. Ürünleri geliştirirken<br />
şeflerin geri dönüşleri üzerinden<br />
iyileştirmelerimizi yapıyoruz. Yani bir<br />
ürünü piyasaya sürmeden muhakkak<br />
onu uzman şeflerle birlikte kullanarak,<br />
bir süre etüt ederek piyasaya sürüyoruz.
88<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
marka röportaj<br />
Meyve presleri pazarındaki yurt içi<br />
ve yurt dışı payınız nedir? Bu alanda<br />
pazarın büyüklüğü nedir? Yıl sonu<br />
beklentilerinizi ve hedeflerinizi de<br />
aktarabilir misiniz?<br />
Yurt içi ve yurt dışında meyve presini<br />
HoReCa ve ev kullanımı tüketicisi olarak<br />
iki segmente ayırabiliriz. Ağırlıklı olarak<br />
HoReCa modelleri konusunda adetli<br />
üretim yapıyoruz. Portakal suyunun yanı<br />
sıra nar suyu servis eden işletmeler için<br />
özel olarak üretilen “Nar Sıkacağı” ile<br />
piyasadaki lider konumumuzu korumaya<br />
devam ediyoruz. Yıl sonu beklentilerimiz,<br />
pazarın giderek genişleyeceği yönünde.<br />
Yeni yatırımlarımız hiç bitmiyor. Biz<br />
Ar-Ge çalışmalarına önem veren bir<br />
şirketiz ve sürekli araştırarak üretimi<br />
geliştirmeye önem veriyoruz.<br />
Firmanızın Ar-Ge, Ürge ve<br />
teknolojiye yatırımları nelerdir?<br />
Bunu biraz daha açabilir misiniz?<br />
Firmamızın Ar-Ge, Ür-Ge ve teknolojiye<br />
yatırımı sürekli olarak devam eden bir<br />
süreç. 2010 yılında Sakarya Sanayi ve<br />
Ticaret Odası'nın, Ar-Ge ve inovasyon<br />
konusunda ödülünü almıştık. 2019<br />
yılında tasarım yarışmasında “birlikte<br />
tasarlayalım” kategorisinde İhracatçılar<br />
Birliği'nin düzenlediği yarışmada da yine<br />
birinciliği almıştık. Cancan’ın sürekli<br />
araştıran geliştiren ve yenilikleri sunan<br />
bir firma olması ile ilgili müşterilerin<br />
bize gösterdiği takdirler bizi daha çok<br />
Ar-Ge ve Ür-Ge'ye yönlendirmeye devam<br />
ediyor. Firmamızın Ar-Ge ile alakalı çok<br />
sayıda KOSGEB ve TÜBİTAK destekli ve<br />
projeleri mevcut ve bunları gün geçtikçe<br />
hayata geçirmeye devam ediyoruz.<br />
Türkiye’de bağlı bulunduğunuz<br />
pazarın gelişimini nasıl<br />
değerlendirirsiniz?<br />
Endüstriyel mutfak sektörünün<br />
giderek çıtasının yükseldiğini<br />
gözlemleyebiliyoruz. Daha çok çalışan ve<br />
daha inovatif ürünler üreten bir sektör<br />
haline geldik. Soğutma sektöründe<br />
Türkiye çok önemli bir Japon yatırımcıyı<br />
ülkesine, Türkiye'ye kazandırdı. Bu<br />
önümüzdeki süreçte pazarın daha aktif<br />
olacağını, daha büyüyeceğini gösteriyor.<br />
Bu sebeple pazarın geliştiğini görüyoruz.<br />
Pazarın geliştiği, yaptığı fuarlardan da<br />
çok açık. Profesyonelleşemeye devam<br />
eden Hostech By TUSİD Fuarı’yla da<br />
ürettiği ürünleri dünya alıcılarıyla<br />
buluşturmanın hedefi içinde uzun zaman<br />
önce kurulmuş bir dernek olan TUSİD’in<br />
giderek hacmi ve etkinliği artıyor.<br />
Türkiye'den yurt dışındaki fuarlara<br />
üreticilerin katılımı son dönemde çok<br />
yükseldi. Son üç dört yıldır yaklaşık yılda<br />
beş ya da altı uluslararası fuara katılım<br />
gösteriyoruz. Bizim gibi birçok firma<br />
milli katılım standartlarıyla Amerika'da<br />
Güney Amerika'da Fransa'da İtalya'da<br />
ve Almanya'da bir araya gelerek milli<br />
katılım fuarlarıyla Türkiye'nin hak<br />
ettiği endüstriyel mutfak sektörü<br />
pazarında yerini almaya devam ediyor<br />
ve bu da önümüzdeki yıllarda bu<br />
fuarların katkılarıyla da sektörün hızla<br />
büyüyeceğini düşünüyorum. Zaten iyi<br />
bir trendle gidiyoruz ve endüstriyel<br />
mutfak sektörü aynı zamanda züccaciye<br />
sektörüyle birleştiğinde tek dış ticaret<br />
fazlası veren sektör konumunda. Bu<br />
başarının da biz endüstriyel mutfak<br />
ekipmanları üreticileri ve züccaciye<br />
sektörüyle birlikte sağlanması bizleri de<br />
mutlu ediyor.
90<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
marka röportaj<br />
SEZAI YENI:<br />
“İKI EŞSIZ<br />
SOĞUTMA<br />
ÜRÜNÜMÜZLE<br />
SEKTÖRDE<br />
ÖNCÜYÜZ”<br />
35 yıllık uzmanlığıyla soğutma<br />
sektöründeki faaliyetlerini<br />
sürdüren Meksaş Endüstriyel<br />
Mutfak ve Soğutma San. Tic. A.Ş.,<br />
küresel pazarda 68 ülkeye ihraç ettiği<br />
eşsiz ürünleriyle öncü kimliğini koruyor.<br />
Ar-Ge’ye verdikleri önem sayesinde<br />
inovatif ürünleriyle yurt içi ve yurt dışı<br />
pazarlarda tüm dikkatleri üzerine<br />
çektiklerini belirten Meksaş Endüstriyel<br />
Mutfak ve Soğutma San. Tic. A.Ş. Genel<br />
Müdürü Endüstri Mühendisi Sezai Yeni<br />
ile firmanın HoReCa pazarına sunduğu<br />
bu iki yeni ürünü ve ihracat hedeflerini<br />
konuştuk.<br />
Meksaş Endüstriyel Mutfak<br />
ve Soğutma San. Tic. A.Ş.’nin<br />
kuruluşundan kısaca bahseder<br />
misiniz? Bu yıl HoReCa pazarında<br />
öne çıkardığınız üretimleriniz<br />
neler? Bu üretimlerinizle<br />
profesyonel mutfaklara ne tür<br />
avantajlar sağlıyorsunuz?<br />
1988 yılında faaliyetlerine başlayan<br />
Meksaş Endüstriyel Mutfak ve<br />
Soğutma San. Tic. A.Ş., AR-GE<br />
çalışmaları ve yenilikçi yaklaşımıyla<br />
müşteri memnuniyetini en üst<br />
seviyeye çıkarmayı hedeflemektedir.<br />
Küresel pazarda 68 ülkeye ihracat<br />
gerçekleştirilen eşsiz ürünlerimizle<br />
sektörde öncüyüz.<br />
Bunlardan biri, yüksek hassasiyetle<br />
geliştirilmiş balık teşhir dolabımız.<br />
Özellikle restoranlar ve lokantalar gibi<br />
yeme-içme sektöründeki işletmelerin<br />
beklentilerini karşılamak üzere<br />
tasarlanan ürün, (-4,+6 derece)<br />
arasında soğutma kapasitesi sunar.<br />
Üst kapaktaki özel ayna yüzeyi<br />
sayesinde, dolaptaki ürünler geniş bir<br />
görüş açısında etkileyici bir şekilde<br />
sergilenebilir. Üstün estetik ve özel<br />
aydınlatma detayları, ürünün görsel<br />
cazibesini artırırken, 304 kalite<br />
paslanmaz çelik kullanımıyla deniz<br />
ürünlerinin temas ettiği tüm yüzeylerde<br />
hijyen ve dayanıklılık sağlanır. Enerji<br />
tasarrufunu en üst düzeye çıkaran<br />
vakum sistemi sayesinde, iç hava<br />
sürekli olarak taze hava ile yenilenir.<br />
Ayrıca, benzersiz şok soğutma özelliği,
92<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
marka röportaj<br />
milli kültürümüzün enfes içeceği olan<br />
yayık ayranı tüm Avrupa hatta tüm<br />
dünyada tanıtımın gerçekleşmesinde<br />
önemli bir rol edinmekteyiz.<br />
Almanya, Hollanda, Belçika, Fransa,<br />
Avusturya, Yunanistan, Bulgaristan,<br />
İngiltere, Bosna Hersek, Makedonya,<br />
Arnavutluk, Japonya, Avusturalya,<br />
ABD, Kanada, Suudi Arabistan,<br />
Suriye, Irak, İran, Azerbaycan, Kuveyt,<br />
Özbekistan, Birleşik Arap Emirlikleri<br />
ve Türkmenistan pazarlarında varız.<br />
Yakında Güney Amerika ülkelerine<br />
de ihracatımız gerçekleşecek. Bu<br />
teknolojimizle tüm dünyanın en sağlıklı<br />
içeceği olan ayranla kavuşmasına<br />
katkıda bulunmanın gururunu yaşamak<br />
istiyoruz.<br />
dolaba konulan ürünlerin anında ideal<br />
sıcaklığa gelmesini sağlarken, deniz<br />
ürünlerinin uzun süre canlı, taze ve diri<br />
kalmasına yardımcı olur. Dijital kontrol<br />
paneli, ürün yönetimini kolay ve etkili<br />
hale getirir.<br />
Ayran makinelerini ise icat ederek<br />
sektöre kazandıran ilk firmayız. Türk<br />
Patent Enstitüsü’nden 2004 yılında<br />
TR2004/01800Y no’lu faydalı model<br />
belgesi aldığımız el değmeden, yüksek<br />
hijyen standartlarına uygun olarak<br />
(0,+8) derece aralığında çalışan ayran<br />
makinaları, özellikle soğuk Susurluk<br />
ayranı servisinde kesintisiz bir deneyim<br />
sunar. Kullanımı son derece basit<br />
ve pratik olan ürün, paslanmaz çelik<br />
yüzeyler sayesinde hijyen ve sağlamlık<br />
konularında üst düzey güvence sağlar.<br />
Yüksek satış hacmiyle işletmelere<br />
hızla katma değer sağlama potansiyeli<br />
taşıyan bu ayran makinası, tasarım<br />
açısından da çok yönlülük sunar.<br />
Paslanmaz çelik, bakır veya ahşap<br />
kaplama seçenekleri, işletmenin tarzına<br />
uygun seçenekler sunar. Tekerlekli<br />
modeli, ürünün mekandaki pozisyonunu<br />
kolayca değiştirmeyi sağlayarak<br />
esneklik sunar.<br />
Ayran Makinesi ile hangi pazarlarda<br />
konumlanmaktasınız? İhracat<br />
hedefiniz nedir?<br />
CE belgesine sahip Ayran<br />
makinelerimiz, Avrupa’nın birçok<br />
ülkesine ihraç etmekte olup, bu sayede
94<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
marka röportaj<br />
İlknur Ünver:<br />
“Endüstriyel<br />
mutfaklarda<br />
yenilik odaklı<br />
ilerliyoruz”<br />
Endüstriyel mutfaklarda 2002<br />
yılından bu yana söz sahibi<br />
GASTROINOX, yılı yeni yatırım<br />
hamleleri ve başarılı ödülleriyle<br />
kapatıyor. Ticaret potansiyelinin %40’ını<br />
Rusya merkezli üretim faaliyetleri<br />
oluşturan firma, bu yıl ürün gamına<br />
dahil ettiği İndüksiyon Tabanlı Tantuni<br />
Ocağı ile Rusya Rekorlar Heyeti<br />
tarafından Rusya’nın En Büyük Döner<br />
Ocağı ödülünün de sahibi. Moskova’dan<br />
Türkiye’ye uzanan deneyimli ve kaliteli<br />
hizmet anlayışıyla sektörel büyümesini<br />
sürdüren endüstriyel mutfak<br />
markasının yeni dönem hedeflerini<br />
ve mevcut yatırımlarını GASTROINOX<br />
Yönetim Kurulu Üyesi İlknur Ünver ile<br />
konuştuk.<br />
GASTROINOX’UN kuruluşundan ve<br />
ürün gamından bahseder misiniz?<br />
Firmamız 2002 yılında endüstriyel<br />
anlamda faaliyet gösteren işletmelerin<br />
ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulmuş<br />
olup, bu yöndeki faaliyetlerine hız<br />
kesmeden devam etmektedir. Ürün<br />
gamımızı endüstriyel mutfak alanında<br />
akla gelebilecek her şey olarak<br />
tanımlayabiliriz. Bir mutfağın çizimi,<br />
ölçü alınması, faaliyet alanına uygun<br />
cihaz seçimi, tedarik ile yerleştirilmesi<br />
ve sonrasında set üstü cihazlar faaliyet<br />
alanımıza girmektedir.<br />
Horeca kanalına hitap eden<br />
üretimleriniz hakkında bilgi verir<br />
misiniz? Endüstriyel mutfak<br />
sektöründeki pazar payınız nedir?<br />
Firmamız kuruluş prensipleri<br />
doğrultusunda her zaman kalite ve<br />
yenilik ilkelerine sadık kalmıştır.<br />
Türkiye’deki faaliyetlerimizde tedarik<br />
ağırlıklı çalışırken Rusya’da üretim<br />
faaliyetlerimiz ön plandadır. Üretimdeki<br />
yenilik ve kalite ilkemizden yola çıkarak<br />
sürekli yenilikler doğrultusunda<br />
ilerlemeyi hedeflemekteyiz.<br />
Bu bağlamda özellikle Rusya<br />
“Rusya pazarındaki gazlı cihaz sınırlamasını dikkate alarak<br />
“İndüksiyon Tabanlı Tantuni Ocağı” ile Rusya standartlarına<br />
uygun döner ocağı imalatlarımız bulunuyor. Kendi üretimimiz<br />
olan döner ocağımız, Rusya Rekorlar Heyeti tarafından Rusya’nın<br />
En Büyük Döner Ocağı ödülüne layık bulunmuştur. Ticaret<br />
potansiyelimizin %40’ını üretim oluşturuyor.”<br />
pazarındaki gazlı cihaz sınırlamasını<br />
dikkate alarak “İndüksiyon Tabanlı<br />
Tantuni Ocağı” ile Rusya standartlarına<br />
uygun döner ocağı imalatlarımız<br />
bulunmaktadır. Kendi üretimimiz olan<br />
döner ocağımız, Rusya Rekorlar Heyeti<br />
tarafından Rusya’nın En Büyük Döner<br />
Ocağı ödülüne layık bulunmuştur.<br />
Ticaret potansiyelimizin %40’ını üretim<br />
oluşturmaktadır.<br />
Bu alanda pazarın büyüklüğü nedir,<br />
firmanızın yurt içi ve yurt dışı<br />
hedefleri nelerdir?<br />
Endüstriyel mutfak ekipmanları alanının<br />
dünya ticaretindeki payı oldukça önemli
96<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
marka röportaj<br />
boyuttadır. Rusya Federasyonu’nda<br />
sektörümüzün pazar payı yıllık 2,5<br />
milyar dolar civarındadır. Biz Türk<br />
firmaları olarak da bu büyük payda<br />
önemli ölçüde yer alabilmeliyiz diye<br />
düşünüyorum. Firmamız 12 yıllık<br />
süreçte bu bağlamda ciddi mesafe<br />
kaydetmiştir.<br />
Yurt dışında firmamız yerli üretime<br />
ağırlık ve öncelik vererek yerli üretimin<br />
Rusya pazarında tanınmasına ve yer<br />
almasına öncü olmaya gayret etmiştir.<br />
Türkiye pazarında ise, genç ve dinamik<br />
ekibimiz sürekli güncel faaliyetleri<br />
ile Türkiye pazarında da önemli bir<br />
pazar payı elde etme çalışmalarını<br />
sürdürmektedir.<br />
Bu yıla hangi yeni mutfak<br />
çözümleriyle girdiniz? Yakın<br />
dönemde piyasaya sürmeyi<br />
düşündüğünüz yeni ürünler var mı?<br />
Firmamız <strong>2023</strong> yılında dünyada fırın<br />
sektöründe önemli bir konumda olan<br />
Lainox firmasının Türkiye’de tek temsil<br />
ve satıcılığı görevini üstlenmiştir. Ve<br />
henüz bir yılımız dolmadan önemli<br />
bir pazar payına ulaşmış durumdayız.<br />
Ayrıca Rusya firmamızın üretim<br />
planlamasında indüksiyon ocakları<br />
alanında bazı yeni özellikli ürünler yer<br />
almaktadır.<br />
Ürünlerinizi öne çıkaran özellikleri<br />
nelerdir? Şeflere ne tür ayrıcalıklar<br />
sunuyorsunuz?<br />
Tedarikçi olmamız sektörümüzde<br />
bize ayrı bir esneklik sağlıyor ve<br />
temel ilkemiz kalite ve sağlığa uygun<br />
ürünler temel noktamız olmakla<br />
birlikte özellikle mutfak yapımını<br />
üstlendiğimiz mekanlarda sürekli<br />
şefler ile iletişimde kalıyoruz. Onların<br />
talepleri doğrultusunda kullanımı kolay,<br />
ergonomik, ihtiyaçlarını gideren ve<br />
eşsiz lezzetler çıkarmaları için yardımcı<br />
ürünleri sunmaya ve tedarik etmeye<br />
gayret ediyoruz. Biliyoruz ki, eşsiz<br />
lezzetler ekipmanla mümkün ama eşsiz<br />
lezzetler olmazsa da ekipmanların bir<br />
anlamı yok!<br />
Bu bağlamda şeflerimize özellikle sivil<br />
toplum örgütlerine verdiğimiz destekler<br />
ile bunun zeminini hazırlamaktayız.<br />
2014 yılında Moskova’da<br />
gerçekleştirilen 17. Uluslararası Otel<br />
ve Mutfak Ekipmanları “PİR Moskova<br />
Fuarı” Türkiye Aşçılar Federasyonu<br />
(TAFED) ile birlikte organize ettiğimiz<br />
yerli mutfak ekipmanları ile Rus<br />
aşçıların Türk yemekleri yapma<br />
yarışması etkinliğimiz şeflerimize<br />
yönelik yapılan etkinliklerimizden<br />
birisidir.<br />
Firmanızın Ar-Ge, Ürge ve<br />
teknolojiye yatırımları hakkında<br />
bilgi verebilir misiniz?<br />
Firmamız Rusya’da üretici, Türkiye’de<br />
tedarikçi olarak faaliyetlerini<br />
sürdürmektedir. Bu nedenle üretim<br />
tarafında teknolojik yatırımlara ağırlık<br />
verirken, tedarik tarafımızda ise, güncel<br />
aktif pazarlama faaliyetlerine önem<br />
vermekteyiz.<br />
Son olarak Türkiye’de endüstriyel<br />
mutfak sektörünün gelişimini nasıl<br />
değerlendirirsiniz?<br />
Endüstriyel mutfak sektörü kaliteli ve<br />
kullanımı kolay ürüne yaptığı yatırımlar<br />
ve dünyada talep gören ürünleri<br />
ürün gamına eklemesiyle gerek yurt<br />
içinde gerekse ihracat sıralamasında<br />
gelişimi gururlanacak seviyelere<br />
ulaşmış durumdadır. Sürekli yenilenen<br />
ürünler sunması, dünyada isim yapmış<br />
fuarlarda yerini alması ile de gelişimi<br />
her geçen yıl artmaktadır. Dünya<br />
sıralamasına baktığımızda sektörümüz<br />
ilk dördün içinde yer almaktadır.<br />
Ülkemizde sektörümüz cari fazlası<br />
veren bir konumdadır. İnanıyoruz ki bu<br />
ivme artarak devam edecektir.
98<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
marka<br />
DAIKIN, TACIKISTAN YATIRIMIYLA<br />
YENILIKÇI ÇÖZÜMLERI TEŞVIK EDECEK<br />
Temmuz <strong>2023</strong>’te Duşanbe’de açtığı Çözüm Merkezi ile bölgedeki büyümesine ivme kazandıran<br />
Daikin Türkiye, bu yeni yatırımıyla iklimlendirme alanındaki yenilikçi çözümleri teşvik<br />
etmeyi hedefliyor.<br />
Daikin Türkiye, kendine bağlı<br />
ülkelerdeki marka bilinirliğini<br />
artırmaya, yeni ürün ve servisler<br />
geliştirmeye, bunun yanı sıra satış<br />
ağını genişleterek pazar konumunu<br />
güçlendirmeye azami çaba gösteriyor.<br />
Kendine bağlı ülkelerde 64 satış<br />
noktası ve 100’e yakın yetkili servisi<br />
ile müşterilerine kesintisiz hizmet<br />
veren Daikin Türkiye, 27 Temmuz <strong>2023</strong><br />
tarihinde Tacikistan’ın başkenti Duşanbe<br />
şehrinde açılan Daikin Çözüm Merkezi<br />
ile bölgedeki büyümesini sürdürüyor.<br />
Markanın Tacikistan’daki ilk merkezi<br />
olma özelliği ile de büyük önem taşıyan<br />
Daikin Çözüm Merkezi; ofis, showroom<br />
ve eğitim alanlarında hizmet verecek. 15<br />
personeli ile çalışmalarını sürdürecek<br />
olan Daikin Çözüm Merkezi’nde bireysel<br />
split klima, hava temizleme cihazları,<br />
mühendislik sistemleriyle ilgili VRV,<br />
fancoil, klima santrali, zorlu şartlarda<br />
iklimlendirme çözümleri ve kontrol<br />
sistemleri gibi ürünler sergileniyor.<br />
Yenilikçi çözümleri teşvik edecek<br />
İklimlendirme alanındaki yenilikçi<br />
çözümleri teşvik etmek; bu amaçla<br />
eğitim kurumlarını da merkeze davet<br />
ederek iklimlendirme konusundaki<br />
bilgileri paylaşmayı amaçlayan Daikin<br />
Çözüm Merkezi’nin açılışında Daikin<br />
Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Zeki<br />
Özen’in başkanlığındaki Türk heyeti<br />
de hazır bulundu. Duşanbe Ismoil<br />
Somoni İlçe Belediye Başkanı Ruslan<br />
Kodirzoda, Türkiye’nin Tacikistan<br />
Büyükelçi Yardımcısı Şifa Nur Doğutekin,<br />
JICA (Japan International Cooperation<br />
Agency) Tacikistan Temsilcisi Imai<br />
Seiju’nun da katıldığı açılışta; ülkedeki<br />
inşaat, mimarlık, proje ofisleri ve<br />
iklimlendirme alanında faaliyet gösteren<br />
şirketlerin temsilcilerinden oluşan<br />
yaklaşık 60 kişilik konuk vardı.<br />
Daikin Çözüm Merkezi açılışı ile<br />
ilgili Daikin Türkiye Yönetim Kurulu<br />
Üyesi Zeki Özen: “Daikin olarak 2012<br />
yılından beri faaliyet gösterdiğimiz<br />
bir ülke olan Tacikistan’da üstün<br />
teknolojik ürünlerimizle birçok imza<br />
projede çözüm ortağı olduk. Üstün<br />
teknolojik ürünler sunmanın yanı sıra<br />
bulunduğumuz ülkelerde yapılanmaya<br />
da önem veriyoruz. Bu kapsamda<br />
Tacikistan’da ilk kez kurduğumuz<br />
Daikin Çözüm Merkezi ile iklimlendirme<br />
alanında yenilikçi çözümleri teşvik<br />
etmeyi hedefliyoruz. Sadece ürünlerin<br />
sergileneceği bir showroom’dan öte<br />
eğitim fonksiyonuna sahip olması ile de<br />
bu merkez önem arz ediyor. Yaklaşık<br />
15 kişilik ekibimiz ile ağırlayacağımız<br />
eğitim kurumlarına Daikin ürünlerini<br />
ve teknolojilerini tanıtmanın yanı sıra<br />
iklimlendirme konusunda da önemli<br />
bilgiler paylaşılacak” dedi.<br />
2012’den beri Tacikistan’da<br />
Tacikistan’da 2012 yılından beri aktif<br />
olarak varlığını gösteren Daikin,<br />
bugüne kadar ‘Su Sporları ve Tenis<br />
Sarayı’, ‘Munisa Alışveriş Merkezi’,<br />
‘Mehrgon Alışveriş Merkezi’ gibi çok<br />
önemli projelerin yanı sıra ofis, konut ve<br />
hükümet konak evlerinin iklimlendirme<br />
çözümlerinde yer aldı. Referans<br />
projelerin vazgeçilmez markası olarak<br />
bölgedeki gücünü artıran Daikin,<br />
bölgedeki büyümesini sürdürecek.
100<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
şefin gözünden<br />
Romalı Şef<br />
Marco Ho<br />
“Mutfak<br />
mirasımı<br />
İstanbul'da<br />
paylaşmak bir<br />
onur”<br />
Röportaj: Hatice Ünal Bilen<br />
Aslen Romalı. Yemek pişirme<br />
dünyasına yolculuğu çocukken<br />
hareketli bir mutfakta başlıyor Şef<br />
Marco Ho'nun. İtalya'nın Emilia kentinde<br />
şirin bir Bologna'da doğan ailesinin<br />
yemek etrafında toplanma geleneğiyle<br />
kök salan bir hikaye onunkisi. O<br />
günlerdeki en güçlü ilham kaynağı,<br />
olağanüstü bir aşçı olan büyükannesi.<br />
Öyle ki Ho, büyükannenin dilinden<br />
düşürmeği lezzet hikayeleri ve aromatik<br />
yemekleri sayesinde yemek pişirmeye<br />
olan hayranlığının her geçen gün daha<br />
da ateşlendiğini söylüyor.<br />
Torcello'nun İtalyan Şefi Marco Ho'nun<br />
çocukluk hayalleri ufuk kadar geniş bir<br />
yanıyla da. Dünyanın en eski sırlarını<br />
keşfetmek, bir gezgin olmak en büyük<br />
arzusu o yaşlarında.<br />
Mutfak mı? İçine doğup büyüdüğü bu<br />
büyülü dünya karşı koyamadığı bir cazibe<br />
vesilesi her bakımdan. "Yemek yapmak<br />
bana mirasımla bağlantı kurmam ve<br />
malzemeleri bir araç olarak kullanarak<br />
lezzet oluşturmam için bir yol sundu."<br />
diyen Şef Marco, ilk tabağını sarımsaklı<br />
ve yağlı bir spagetti olan makarnayla<br />
şekillendiriyor. İtalyan şef unutamadığı<br />
o anı şu sözleriyle anımsatıyor:<br />
"Zeytinyağında sarımsağın cızırdaması<br />
müzikal bir uvertür gibiydi ve ellerimle<br />
bir tabak hazırlamanın verdiği haz<br />
inanılmaz derecede tatmin ediciydi..."<br />
"Deneyim hem alçak gönüllü hem<br />
aydınlatıcıydı"<br />
Romalı şef, aile restoranlarında<br />
mesai harcarken edindiği mutfak<br />
deneyimleriyle becerilerini daha da<br />
geliştiriyor, anlattığına göre. "Yıllar<br />
boyunca mutfağımda deneyler yapmaya,<br />
tutkumu körükleyen yeni tarifler ve<br />
teknikler keşfetmeye devam ettim."<br />
diyen Ho, okulu bitirmesiyle farklı<br />
restoranlarda staj eğitimleri görüyor.<br />
Bu deneyimleri hem alçak gönüllü<br />
hem de aydınlatıcı bulan Şef Marco,<br />
hassasiyet, ekip çalışması ve detaylara<br />
gösterilen özenin bir yemeği nasıl sanata<br />
dönüştürebileceğini de bu yıllar içinde<br />
öğrendiğini söylüyor.<br />
İstanbul'da, İtalya'nın küçük bir<br />
köşesi olan Torcello'da...<br />
Şef Marco, şeflik yolunda ilk profesyonel<br />
adımı memleketi olan Roma'da İtalyan<br />
yemek sanatını öğrendiği büyüleyici<br />
bir trattoria'da atıyor. Orada yemeğin<br />
kültürleri birbirine bağlayabilen ve<br />
unutulmaz deneyimler ortaya koyabilen<br />
bir dil olduğunu anlamaya başladığını<br />
söyleyen Ho, şimdilerde o yolculuğu<br />
İstanbul'da, İtalya'nın küçük bir köşesi<br />
olan Torcello ile sürdürüyor.<br />
Adını İtalya’nın küçük bir balıkçı<br />
kasabasından alan mekan; İtalyan
102<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
şefin gözünden<br />
şef Marco'nun lezzet reçetelerini<br />
İstanbul’un ruhuyla birleştiriyor. Etiler’in<br />
gastronomi sokağı olarak bilinen nezih<br />
ve sakin lokasyonunda konumlanan<br />
restoranda İtalyan tatlarını sunmayı<br />
"Bu canlı şehrin arka planında İtalyan<br />
lezzetleri hazırlamak bir ayrıcalık."<br />
sözleriyle ifade eden Ho, yeni menüyle<br />
ilgili olarak da, "İtalyan özgünlüğünü<br />
Türk esintileriyle harmanlayarak,<br />
yemek yiyenlere eşsiz bir lezzet füzyonu<br />
sunuyor." diye anlatıyor.<br />
Mevsimsellik, kalite, tazelik<br />
ve geleneğe saygı şefin<br />
menü hazırlarken tutunduğu<br />
öncelikleri. Geleneklere<br />
göre pişen her İtalyan<br />
yemeğinin masanın baş<br />
tacı olduğunu söyleyen<br />
Şef Ho, iyi bir İtalyan<br />
pizzasının inceliklerini ise<br />
şöyle özetliyor: "Un kalitesi,<br />
teknik aşamalar, fırın<br />
derecesi; bu üç aşamadan<br />
oluşan yolu izlediğimizde<br />
güzel bir İtalyan pizzası<br />
ortaya çıkar. İyi mayalanmış<br />
hamur ve domates sos<br />
kadar malzemelerin<br />
kalitesi, prosedürlere saygı,<br />
mükemmel zamanlama ve<br />
tutku da işin püf noktaları."<br />
"Tat karmaşık bir senfoni"<br />
Torcello'nun İtalyan şefi için tat<br />
karmaşık bir senfoni. Damakları<br />
şaşırtmak ve memnun etmek için<br />
beklenmedik unsurları birleştirerek<br />
devamlı yeni tatlar denediğini söyleyen<br />
Şef Marco, yerellik ve sürdürülebilirlik<br />
noktasında da son derece hassas.<br />
Toplulukları desteklemek ve çevreye<br />
saygı duymak için malzemeleri yerel<br />
olarak tedarik ettiğini dile getiren Romalı<br />
şef, mutfak yolunda ilerlerken, zamansız<br />
mutfak deneyimleri yaratarak bir şef<br />
olarak sürekli gelişmeyi arzuladığını<br />
söylüyor. İdeal hayat olarak iş ve<br />
kişisel arayışları uyumlu bir şekilde<br />
harmanlayan, ilişkileri besleyip, mutfak<br />
keşfini teşvik eden bir duruşa sahip olan<br />
Ho, mesleki kariyerinde ödüle bakışını<br />
ise, "Ödüller günlük olarak müşterilerin<br />
beğenisi ile alınır. Her yemeğe kattığım<br />
bağlılığı ve sevgiyi doğruluyorlar ve beni
104<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
şefin gözünden<br />
mutfak sınırlarını zorlamaya devam<br />
etmem için motive ediyorlar." sözleriyle<br />
açıklıyor.<br />
"Mutfak benim sığınağım"<br />
Şef Marco için mutfak bir sığınak...<br />
Duyguları, hatıraları ve kültürü<br />
yemeklere çevirdiği... Her yemeğin<br />
kolektif bir çaba olduğu bir iş birliği yeri.<br />
Bu öyle güçlü bir ortaklık ki, Romalı<br />
şef, ekibi içinde açık diyaloğu teşvik<br />
eden bir akıl hocası ve bir iş birlikçi her<br />
anında. Çalışma tarzını yaratıcılığa ve<br />
yenilikçiliğe dayandıran Marco, yeni<br />
nesille bağlantı kurmayı ve yeni bakış<br />
açılarından beslenmeyi seviyor. Mutfağın<br />
dışında, doğanın ve hayatın güzelliğini<br />
yakalayan fotoğrafta teselli bulmayı<br />
seçiyor.<br />
Şefin sunumundaki imzası ise, zarif ve<br />
basit dokunuşlar. Tabakta malzemelerin<br />
parlamasına ve kendileri adına<br />
konuşmasına izin vermeye inandığını<br />
söyleyen Ho, "Bir tabak aranjmanı<br />
oluşturmak, bir tuvali boyamak gibidir.<br />
Renkler, dokular ve yükseklikler, görsel<br />
ve gastronomik bir şaheser yaratmak<br />
için uyum sağlar." diyor.<br />
Cesur tatların şefi<br />
Cesur tatlarıyla Akdeniz ve Ortadoğu<br />
mutfaklarına yoğun ilgi duyduğunu dile<br />
getiren Şef Marco, Türk mutfağını ise bir<br />
hazine olarak değerlendiriyor. "Zengin<br />
tarihine ve farklı içeriklerine hayranım."<br />
diye anlatan şefin en sevdiği Türk yemeği
106<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
şefin gözünden<br />
ise, onun ağzından "Kuşkusuz, karmaşık<br />
ve rahatlatıcı mantı!"<br />
Peki ya kendi öz mutfağıyla ilgili<br />
yorumları? Romalı şef, İtalyan mutfağını<br />
tutku, gelenek ve sadeliği bünyesinde<br />
barındıran bir yemek kültürü olarak<br />
görüyor.<br />
"İstanbul'da İtalyan lezzetleri<br />
sunmak bir onur"<br />
İtalyan mutfağı ile Türk mutfağı<br />
arasındaki benzerliklere de değinen<br />
Şef Marco, her iki mutfağın da aile<br />
veya arkadaşlarla ortak yemek yeme<br />
konseptine uygun olduğunu söylüyor.<br />
Geleneklere saygının da bu iki mutfağın<br />
temelini oluşturduğunu anlatan İtalyan<br />
şef, "Kaliteli ve lezzetli yemekleri ikimiz<br />
de mutlulukla seviyoruz." diyor ve<br />
"Türkiye'de İtalyan mutfağı özgünlüğü<br />
nedeniyle büyük saygı görüyor. Türk<br />
mutfak etkilerinin İtalyan yemeklerimize<br />
dokunduğunu gördüğüm için beğeniler<br />
karşılıklı." diye ilave ediyor.<br />
Ya İstanbul'da mesleğini icra etmek,<br />
o nasıl bir duygu? Şef Marco Ho<br />
dinlemekten büyük keyif aldığım bu<br />
ilham veren hikayesinde İstanbul'da<br />
olmakla ilgili hislerini şu sözleriyle<br />
tamamlıyor: "İstanbul, enerji ve tarihle<br />
yankılanan bir kültür dokusu. Burada<br />
İtalyan lezzetleri sunmak, mutfak<br />
mirasımı paylaşırken şehrin çeşitliliğini<br />
kucaklamak benim için bir onur.<br />
Yaratıcılığımı ateşleyen ve ruhumu<br />
besleyen tutkuların bir birleşimi."
108<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gastro etkinlik<br />
Kahve<br />
Zirvesi <strong>2023</strong><br />
için geri sayım<br />
Kahve Zirvesi <strong>2023</strong>, 16-17 <strong>Eylül</strong> tarihlerinde Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenecek.<br />
Kahvenin yol haritasının çizileceği zirve, 12 oturum başlığında konusunda uzman 60<br />
konuşmacının katılımıyla gerçekleşecek.<br />
Güncel bilgiler, stratejiler, öneriler<br />
ve yol haritalarınınkonuşulacağı<br />
zirvede aynı zamanda stantlarda<br />
kahveye ilişkin en son teknolojik<br />
gelişmeler, makine ve ekipmanlar<br />
görülebilecek. Dünyanın dört bir<br />
tarafından gelen kaliteli kahveleri<br />
tadımlama imkanı sunulacak zirvede<br />
katılımcıların stantlarda hedef kitleleri<br />
ile direkt görüşme ve iletişim ağlarını<br />
genişletme, yeni pazarlar edinme şansı<br />
olacak. Medya sponsorluğunu Storybox.<br />
co’nun YouTubekanalı Gurmoss’un<br />
üstlendiği zirvede, 12 ayrı oturumda<br />
60 konuşmacı sektör hakkındaki son<br />
bilgileri paylaşacak.<br />
Büyük ödüllü Latte ArtYarışması da<br />
bu zirvede<br />
Zirve kapsamında büyük ödüllü ‘Latte<br />
ArtYarışması’ da düzenlenecek. 2022<br />
Latte Art Dünya Şampiyonu Carmen<br />
Clamente, hemjüride yer alacak hem<br />
de özel gösterim gerçekleştirecek. Şerif<br />
Başaran, CenkGirginol, Deniz Düzgün,<br />
Koray Eroğlu, Naim Koca ve Tuğba<br />
Munzur’un jüri üyesi olduğu yarışmada,<br />
2 gün süresince 40 seçkin yarışmacı<br />
sanatlarını sergilemeolanağı bulacak.<br />
Franchising vermek isteyen kafeler ile<br />
franchising almakisteyen yatırımcılara<br />
da buluşma olanağı sağlayan zirvede<br />
Barista Club isebarista arayan kafeler<br />
ile iş arayan baristaları bir araya<br />
getirecek. Workshop alanında yaratıcı,<br />
bilgilendirici workshop'lar ve atölyeler<br />
de meraklıları ile buluşacak.Zirve<br />
boyunca ‘Safranbolu Kahve Müzesi’nin<br />
en önemli eserleri, müzeye tahsisedilen<br />
özel bölümde sergilenecek.<br />
60 konuşmacı, 12 oturum<br />
Konusunda uzman 60 konuşmacının<br />
yer alacağı 12 oturum; Dünya kahveleri<br />
ve Türkiye’de yeşil çekirdek kullanımı,<br />
Kafelerde fark yaratarak rekabetin<br />
önüne geçmek, Gelişen soğuk kahve<br />
pazarı, Kahve kavurma makineleri,<br />
Yeme-içme sektöründe kahvenin yeri,<br />
Kahvede global marka yaratmak, Kahve<br />
makineleri, Tüketici tercihlerindeki<br />
değişim ve kahvede yeni trendler, yeni<br />
konseptler, Türk kahvesinin çeşitlenme<br />
ve yayılma stratejileri, Kahvede su<br />
kullanımı nasıl olmalı?, Büyüme<br />
stratejileri, şubeleşme ve franchising,<br />
Patisserie/ Kahve yanı lezzetler,<br />
Patisserie’de değişen kriterler ve yeni<br />
tercihleri başlıklarında gerçekleşecek.
110<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gastro etkinlik<br />
Ceres'in yaz menüsü<br />
lavantayla aşka geldi<br />
Ölümsüz aşk ve sadakatin sembolü lavanta, JW Marriott <strong>Hotel</strong> Istanbul Marmara Sea'nin<br />
ikonik restoranı Ceres'in yaz menüsüyle bir kez daha aşka geldi...<br />
Haber: Hatice Ünal Bilen<br />
Ekşi Mayalı Ekmek'ten Keçi Peynirli<br />
Bebek Yedikule Marulu'na,<br />
Tiramisu'dan İmza Kokteyle kadar<br />
pek çok lezzeti lavanta tarlalarından<br />
sofralara taşıyan Ceres, bu yazın<br />
konseptini oluştururken imza dokunuş<br />
olarak lavantayı benimsedi...<br />
JW Marriott <strong>Hotel</strong> Istanbul Marmara<br />
Sea'nin Executive Şefi Mehmet Faruk<br />
Yardımcı'nın mor sevdasıyla şekillenen<br />
menü, ilhamını otel bünyesinde hayata<br />
geçirilen JW Garden projesinden<br />
alıyor aslen. Denize nazır yemyeşil<br />
bahçenin içinde lavantaya da mutlaka<br />
yer verilmesi gerektiğini düşünen<br />
Faruk Şef, bu aromatik bitkinin kokusu<br />
kadar yemeklere katacağı tazeliğine de<br />
hevesleniyor. Bolulu şef için lavantanın<br />
hem yazın hem de kışın kullanılabilir<br />
olması da temayı güçlü ve sürdürülebilir<br />
kılan özellikleri arasında geliyor.<br />
Mora sevdalı lezzetler<br />
"Yaz denince akla gelen görüntülerden<br />
biri de lavanta tarlalarıdır. Yazın bir<br />
temsilcisi olarak düşündüğümüz bu<br />
tadı, aslında bir önceki menümüzde<br />
de oldukça kullandık ama bu sefer<br />
yaz menümüzde daha çok ön plana<br />
çıkarmak istedik. Bana göre yaz ile<br />
bağlantısı özellikle rengi! Mor, tam bir<br />
yaz rengi aynı zamanda verdiği aroma<br />
da bir o kadar güzel." diyen Faruk Şef,<br />
"Sonrasında ise ekibimin yaratıcılığı<br />
konuştu diyebilirim. Örneğin, ekşi<br />
mayalı ekmek ile lavanta birleşimi<br />
denedik ve ortaya çıkan lezzet herkesin<br />
hoşuna gidince biz de bunlara alternatif<br />
daha başka neler yapabiliriz diye<br />
düşündük. Hem rengi hem lezzetiyle<br />
büyüleyen lezzetler bu şekilde ortaya<br />
çıktı." diye de anlatıyor.<br />
Bahçeden masaya...<br />
Ceres <strong>Restaurant</strong>'ın yaz menüsü,<br />
Akdeniz’e kıyısı olan İspanya, İtalya,<br />
Fas, Lübnan ve Türkiye gibi birçok<br />
mutfağın yeniden yorumlanmış<br />
reçeteleriyle öne çıkıyor. Klasik Türk<br />
mezeleri de var bu menüde, İtalya’nın<br />
Napoli pizzası ve el yapımı makarnaları<br />
da! Beş yıldızlı otel bünyesinde bulunan<br />
“JW Garden” bahçesinden bitkiler ve<br />
baharatlar kullanılarak ‘’Bahçeden<br />
masaya’’ konseptiyle misafirlere servis<br />
ediliyor üstelik de! Bunlar içinde Deniz<br />
Mahsullü Tapas, Deniz Mahsullü<br />
Fideuà, El Yapımı Makarnalar, Ekşi<br />
Mayalı Pizzalar, Çıtır Kinoalı Çiğ Köfte<br />
ve Ezine Peynirli Marine Kavun en fazla<br />
rağbet görenler arasında geliyor.<br />
Lavantanın Ceres <strong>Restaurant</strong> ile artık<br />
özdeşleştiğini belirten Faruk Şef, otel<br />
misafirlerinden olumlu geri dönüşler
112<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gastro etkinlik<br />
aldıklarını ve sırf lavantalı tiramisu<br />
tatmak için gelen misafirlerin olduğunu<br />
söylüyor. Lavanta temalı menüde şefin<br />
favorisi ise, Lavantalı Keçi Peynirli<br />
Bebek Yedikule Marulu. Yaz aylarında<br />
yenilebilecek en hafif ve lezzetli<br />
ürünlerden bir tanesi olduğu için en çok<br />
da!<br />
Başarısında güçlü Ar-Ge mutfağı<br />
var!<br />
JW Marriott <strong>Hotel</strong> Istanbul Marmara<br />
Sea'nin Executive Şefi Mehmet<br />
Faruk Yardımcı, ekip ruhu anlayışıyla<br />
başından sonuna istişare ettiği<br />
tabaklarına bir tek lezzeti değil, mesleki<br />
prensiplerini de koyuyor. Öyle ki<br />
Ceres'in bu zengin yaz menüsü güçlü<br />
bir Ar-Ge çalışmasının eseri ve bunu da<br />
her bir dokunuşuyla hissettiriyor. Bir<br />
şef olarak ekip fikirleriyle işe koyulmayı<br />
birincil kural olarak gördüğünün<br />
altını çizen Yardımcı, "Nitekim yeni<br />
menü oluşumlarında gerçek bir ekip<br />
ruhuyla hareket ettiğinizde ortaya<br />
çıkan lezzetler de inanılmaz oluyor.<br />
Hem hep birlikte oluşturduğumuz<br />
hem de 'hadi bunu da deneyelim' diye<br />
heyecanla devam ettiğimizde daha çok<br />
motive oluyoruz." diye anlatıyor ve bu<br />
sayede her bir tabağa ekibin sıcaklığı ve<br />
samimiyetinin de yansıdığını sözlerine<br />
ekliyor.<br />
Ekip sağlam!<br />
Şefin mutfağında ilk adım, menüye en<br />
uygun pişirme tekniklerini deneyeyanıla<br />
keşfetmek... Hemen arkasından<br />
da toplu tadım mesaileriyle lezzetten<br />
emin olmak! İçlerine sindirdikleri her<br />
bir tabağın misafirlerle buluşmaya<br />
hazır olduğunu dile getiren Yardımcı, bu<br />
güçlü kadronun demirbaşlarına hakkını<br />
da şu sözleriyle teslim etmeyi bir borç<br />
biliyor: "Ceres’in mutfağında yardımcım<br />
Sous Chef Volkan Gür önderliğinde<br />
harika bir ekibim var, ancak tabii ki<br />
misafirlerimizin buradan gülümseyerek<br />
ayrılmasını sağlayan şeflerimizden<br />
biri de Pastry Chef’imiz Erkan Çakır.<br />
Özellikle daha önce de bahsettiğim ve<br />
şefimin severek hazırladığı Lavantalı<br />
Tiramisu’yu deneyip de mutsuz ayrılan<br />
birini görmedim."<br />
Ekim ayına kadar devam edecek<br />
Ceres <strong>Restaurant</strong>'ta haziran başı<br />
itibariyle başlayan yaz menüsü, ekim<br />
sonuna kadar misafirlere servis<br />
edilmeye devam edecek. Ya yeni menü?<br />
Ağustos ayını ortaladığımız bugünlerde<br />
Mehmet Faruk Şef ve ekibini sonbahar<br />
menüsünün tatlı telaşı şimdiden sarmış<br />
bile. <strong>Eylül</strong> ayıyla birlikte yeni menünün<br />
hazırlıklarına başlayacaklarını anlatan<br />
Faruk Şef'ten sıcağı sıcağına ufak<br />
tüyolar da alıyorum. Ceres'in yeni<br />
menüsü de pek bir sürprizli, şefin<br />
bahsettiğine göre.<br />
Lavantalı lezzetler bu menüde de<br />
baş tacı olacak, hani fırsat bulup<br />
da tadamayanlar çok dertlenmesin,<br />
deneyimlemek için hala vakit var!<br />
Sonbahar dönemi için ise mutfak ekibi<br />
salt bir menüye odaklanmayacak,<br />
birden fazla konseptle sofralarda yerini<br />
alacak.<br />
Şehrin en çılgın brunchlarına<br />
devam<br />
Faruk Şef bir müjdeli haberi de kahvaltı<br />
menüsüyle veriyor. Mutfak camiasında<br />
"brunchların şefi" olarak öne çıkan<br />
Yardımcı, geçtiğimiz kış ayında<br />
başlattıkları brunchlara bu sene de dolu<br />
dizgin devam edeceklerini söylüyor. Bu<br />
arada geçtiğimiz hafta başlayan geç<br />
kahvaltı servisi de her pazar 14.00’a<br />
kadar Ceres <strong>Restaurant</strong>’ta servise<br />
devam edecek.
114<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gastro güncel<br />
Ebru KÖKTÜRK KORALI<br />
“Yiyecek İçecek sektörünü zor günler bekliyor”<br />
İTO’nun 9 Kasım 2022 tarihinde gerçekleşen seçimiyle göreve gelen 17 no’lu komite İstanbul’un<br />
yeme içme ve restoranları sektörüne dair çalışmalarını şekillendirdi. 11 kişiden oluşan komite 5<br />
meclis üyesi ile birlikte sektör sorunlarını çözmeye çalışırken İstanbul için vizyonlarını da ortaya<br />
koydu. Yiyecek ve İçecek Hizmetleri Komitesi Meclis Üyesi, restoran işletmecisi Ebru Koralı,<br />
sektöre dair gözlemlerini ve hedeflerini anlattı.<br />
İTO verilerine göre temmuz ayında<br />
perakende fiyatlarda aylık TÜFE 9,84,<br />
yıllık TÜFE ise yüzde 63,76 olarak<br />
bildirildi. İstanbul genelinde 20 bine<br />
yakın işletmeyi temsil eden komite,<br />
yiyecek hizmet sektörünün enflasyonla<br />
karşı karşıya kaldığını ve artan<br />
maliyetlerle baş etmekte zorlandığını<br />
ifade etti. Türk Lirası’nda yaşanan<br />
değer kaybı dolaylı vergiler, harçlara<br />
yapılan zamlar, akaryakıt fiyatlarının<br />
yükselmesi, ürün ve hizmetlerin de<br />
zam almasına neden oluyor. Yıllık<br />
enflasyonun önümüzdeki aydan itibaren<br />
yükseleceğini, alım gücünün düşeceğini<br />
belirten Komite Başkanı Ebru Koralı,<br />
bu gelişmelerin önümüzdeki birkaç<br />
ay içinde işletmelere yansıyacağını ve<br />
sektörde daralma beklediğini söyledi.<br />
İkinci büyük sorun, insan kaynağı<br />
Koralı şöyle devam etti: ‘’Sektör<br />
profesyonelleri olarak pandemi sonrası<br />
oluşan atmosferde, çalışanların<br />
değişen beklentilerine uyum sağlamaya<br />
çalıştığımız gibi, bir yandan da azalan<br />
insan kaynağına çözüm bulmak için<br />
çabalıyoruz.’’ Gençlerin sektöre olan<br />
ilgisinin azaldığını da belirten Koralı,<br />
finansal ve sosyal açıdan servis hizmet<br />
personeli olarak hayata başlamanın<br />
kazanımlarına inandıklarını ifade etti.<br />
Koralı, eğitimli personele artan ihtiyaca<br />
çözüm bulmak amacıyla, İstanbul Ticaret<br />
Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi<br />
ile iş birliği yaparak, gençlere yönelik<br />
hızlandırılmış servis, barista eğitimleri,<br />
akademi-sektör iş birliği içinde gelişmiş<br />
bir eğitim modelini hayata geçirmeye<br />
çalıştıklarını belirtti.<br />
Restoran ihracatı mı diplomatik bir<br />
yol haritası mı?<br />
Seçim sonrasında İTO meclisini ziyaret<br />
eden Ticaret Bakanı Prof. Ömer Bolat’a<br />
restoran ihracatı konusundaki taleplerini<br />
ilettiklerini de belirten Koralı, Turquality<br />
kapsamında yurt dışı birim desteğinden<br />
mahrum bırakılan restorancılık<br />
sektörünün Türk Gıda ürünleri ihracatı<br />
ve Türk mutfağının tanıtımı konusunda<br />
oynadığı kilit rolü aktardıklarını da<br />
söyledi. Japonya, Güney Kore ve<br />
Peru’nun planlı bir strateji ile yurt dışına<br />
restoran açmalarına dikkat çeken Koralı,<br />
restoran ihracatı ile mutfak kültürünün<br />
popülerleştirilebileceğini de iddia<br />
etti. Koralı, bu modelle restoranların<br />
peynir, zeytinyağı, buğday, kahve ve<br />
şaraplarımız için bir tanışma noktası<br />
olacağını bununla beraber gıda ihracat<br />
potansiyelinin artacağına inancına<br />
vurgu yaptı. Bu konuda Bakan Bolat’ın<br />
olumlu yaklaşımını hissettiklerini de<br />
söyleyen Koralı, Turquality desteklerinin<br />
daha kapsamlı olarak düzenleneceği<br />
müjdesini aldıklarını da ifade etti.
116<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gastro güncel / makale<br />
DrṀurat<br />
İstanbul Gelişim Üniversitesi<br />
Dogan<br />
Güzel Sanatlar Fakültesi Dekan Yardımcısı<br />
Doç.<br />
)<br />
Lütfen yemeğimi eleştir(me)!<br />
Hepimizin malumu olduğu üzere<br />
TV’de gezinirken yemek yarışmalarına<br />
rastlamayanımız yoktur. Bir kısmımız<br />
bu programlardaki acımasız ve<br />
kendini bilmez eleştirileri gördükçe<br />
kahrolmaktadır. Aslında insanımızın<br />
eleştiri sözcüğüne yüklediği anlamın<br />
yanlışlığı olsa gerek!<br />
Biraz düşündüğümüzde, eleştiri<br />
sözcüğüne yüklenen anlamın genellikle<br />
olumlu ve yararlı bir bakış açısı yerine,<br />
yerme hatta yerin dibine batırma amaçlı<br />
olumsuz düşüncelerin zihnimizde<br />
canlandığını görürüz. Ancak Türk Dil<br />
Kurumu eleştiri sözcüğünü ‘’Bir insanı, bir<br />
eseri, bir konuyu doğru ve yanlış yanlarını<br />
bulup göstermek amacıyla inceleme işi,<br />
tenkit’’ olarak tanımlamaktadır. O zaman<br />
Türk Dil Kurumu’nun bakış açısıyla<br />
yola çıkarsak; ‘’eleştiri, bir şeyin hem<br />
olumlu yanlarını hem olumsuz yanlarını<br />
mantıklı, nitelikli, anlaşılır, kişilere yarar<br />
sağlayacak bir biçimde tarafsız olarak<br />
ortaya çıkarmaktır.’’ diyebiliriz.<br />
O zaman şunu da ekleyelim. Bir<br />
yemeğin olumlu veya olumsuz yönlerini<br />
gerçekten objektif ve insaflı bir şekilde<br />
ortaya çıkarırsak yemek kültürüne<br />
ve gastronomiye katkı sağlamış<br />
oluruz. Bu ister bir arkadaşımız<br />
olsun ister bir restoran şefi olsun.<br />
Hatta çevremiz iyi yemek yapan<br />
insanlardan oluşmaya başlar. Tüm bu<br />
söylediklerim yemek eleştirmenliğinin<br />
konularını kapsamaktadır. Biraz da bu<br />
kavramdan bahsetmekte yarar olduğunu<br />
düşünüyorum.<br />
Geçenlerde Vedat Milör bir yazısında<br />
kamuoyunun çok fazla bilmediği<br />
“Gurman” kavramından söz ediyor ve<br />
gurmeleri eleştiriyordu. Aslında çok<br />
haklı. Her şeyin paraya endekslendiği bir<br />
dönemde gurmanlar bir garip kalıyor.<br />
Ancak literatürü incelediğimizde yemek<br />
eleştirmeni olan kişiler gurmedir. Biraz<br />
da bu konudan sıyrılmak gerektiğini<br />
düşünüyorum. Olması gereken nedir<br />
biliyor musunuz? Her bir gurmenin aynı<br />
zamanda da gurman olması gerekiyor. Bu<br />
gurman olmayan gurmelerin ayıbı bence.<br />
Değerli okurlarım sizi çok fazla terim<br />
ve kavramlara boğmadan bir şeyler<br />
aktarmaya çalışıyorum. Ancak bu<br />
bazen kaçınılmaz oluyor. Daha kısa ve<br />
kestirmeden konuyu özetlemek isterim. O<br />
zaman gelsin.<br />
Bir yemeği en iyi şekilde eleştirebilen<br />
yemek eleştirmeni olmak için yapılması<br />
gerekenler… Öncelikli olarak (1) iyi bir<br />
gastronom olmalı yani yemeği tanımalı ve<br />
nasıl yapıldığını bilmeli ve en az üç beş kez<br />
yapmış olmalı. Şunu da söylememde yarar<br />
var. Bazı uzmanlar bu ilk özellik olamasa<br />
da olur der. (2) iyi bir gurman olmalıdır<br />
ki yukarıda söz etmiştim. Yemekten zevk<br />
almalı ve lezzeti öncelemeli. Ancak her<br />
önüne gelen yemeğe atlamamalı. Yani<br />
seçici olmalı. Arada şunu söylemekte<br />
yarar var. Gurman (Gourmand) terimi<br />
Fransızca açgözlü sözcüğünden türetilmiş<br />
olup biraz tezat gibi görünse de bunun<br />
çok fazla önemi yok. Sözcüğün ortaya<br />
çıkmasından itibaren yaklaşık beş yüz yıl<br />
geçmiş. (3) Son olarak iyi bir gurme olmak<br />
gerekir. Deniz Gürsoy’un da “Yiyelim<br />
İçelim, Tarihi Bilelim, Dünden Bugüne<br />
Gastronomi” kitabında vurguladığı gibi<br />
gurme ise yaptığı değerlendirmelerle<br />
çevresine yol gösterir. Ayrıca yemek<br />
konusunda araştırmalar yapar. Topluma<br />
yarar sağlayarak öğretici olur.<br />
Kısaca yemek eleştirmeni çeşitli<br />
yemeklerin tat ve sunum analizini belli<br />
referans noktaları ve lezzet ölçüleri<br />
doğrultusunda yapmaktan haz alan, aynı<br />
zamanda bu yemek deneyimlerini toplum<br />
ile paylaşan kişilerdir. Genellikle çok fazla<br />
ve değişik gıda tadımı yaparak yemeğin iyi<br />
olup olmadığını, porsiyon büyüklüğünü,<br />
restoran ambiyansını, yemeğin fiyatı ve<br />
servis personelinin hizmet kalitesini,<br />
sofistike damak ve iletişim becerileri ile<br />
ele almaktadırlar.<br />
Son olarak ilk gurme veya yemek<br />
eleştirmeni kimdir soruna yanıt arayarak<br />
yazımı bitirmek istiyorum. 16. Louis<br />
(Lui), çoğumuzun hatırlayacağı “Ekmek<br />
bulamıyorlarsa pasta yesinler.” sözünün<br />
sahibi Marie Antoinette'in kocası. Evet<br />
bence o tarih sahnesindeki ilk yemek<br />
eleştirmeni (gurme) olmayı hak ediyor.<br />
Dede 14. Lui’nin muhteşem ve şatafatlı<br />
mutfağı bilinir. Torun 16. Lui bu kadar<br />
ağır yemekleri bünyesinde barındıran<br />
mutfağı sil baştan yenilemiştir. Hatta<br />
yemeklerinin daha hafif ve leziz hale<br />
getirilmesini istemiş ve bunun için bir<br />
şef görevlendirilmiştir. Şefi ile birlikte<br />
modern anlamda yemek tadımı yapan,<br />
lezzetini değerlendiren ve yeni yemekler<br />
geliştirmesini sağlayan ilk gurme (yemek<br />
eleştirmeni) olmuştur. Yukarıda belirttiğim<br />
bir husus var. Bazı uzmanlar der ki,<br />
yemek eleştirmeni olmanın ilk koşulu iyi<br />
bir gastronom olmaktır. Bence bu kadar<br />
yemekle içli dışlı olan bir kral gastronom<br />
unvanını da hak ediyor.<br />
Sağlıcakla kalın…
118<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gastro aktüel<br />
Bonna, Bocuse d’Or’a<br />
sponsor oldu<br />
Türkiye’nin ilk ve tek yüzde 100 HoReCa markası Bonna,<br />
Gastronomi Olimpiyatları olarak kabul gören, dünyanın<br />
en iyi şeflerinin yarıştığı Bocuse d’Or’a <strong>2023</strong>-2025 yılları<br />
arasında platin sponsor oldu. 1987 yılında ünlü şef<br />
Paul Bocuse tarafından başlatılan Bocuse d’Or, bugün<br />
dünyanın en önemli gastronomi yarışmaları arasında yer<br />
alıyor. Gastronomi dünyasının ilgiyle takip ettiği, gelecek<br />
vadeden şeflerin performanslarını sergileyeceği Bocuse<br />
d’Or’da Bonna, <strong>2023</strong>’ün <strong>Eylül</strong> ayında Paris’te düzenlenecek<br />
Fransa seçmeleri, 2024’ün mart ayında Budapeşte’de<br />
gerçekleştirilecek Avrupa seçmeleri, 2024’teki Amerika<br />
ve Asya seçmeleri ile 2025’in ocak ayında düzenlenecek<br />
‘Lyon final seçmesi’ boyunca Bocuse d’Or’u sponsor olarak<br />
destekleyecek. Yarışma sürecinde Avrupa, Amerika ve<br />
Asya seçmelerinden sonra finale kalan yaratıcı şefler, Ocak<br />
2025’te Fransız mutfağının merkezi olarak anılan Lyon’da<br />
gerçekleşecek büyük finalde hünerlerini sergileyecekler.<br />
Bonna Genel Müdürü Erbil Aşkan, “Gastronomi dünyasının<br />
en büyük oyuncuları olan şeflerin yarışacağı bu etkinliğin<br />
sektöre katkısı çok büyük. Bu büyük organizasyonun bir<br />
parçası olmaktan çok mutluyuz” dedi.<br />
İlk günkü kadar<br />
taze ve lezzetli<br />
Mevsiminde özenle toplanan<br />
taze meyveler, özel koşullarda<br />
muhafaza edilerek pancar<br />
şekeri ile birleştiriliyor ve<br />
üretim süreci başlatılıyor.<br />
Böylece, marmelat ve<br />
diğer ürünlerimiz ilk günkü<br />
tazeliğini her zaman koruyor.<br />
Ayva, kayısı, kuşburnu, kızılcık ve şeftali marmelatları zengin meyve<br />
içeriğine sahip olmasının yanı sıra diyabetik marmelat seçenekleri<br />
sayesinde de herkes bu lezzetin keyfini çıkarabiliyor.<br />
Her şey dahil<br />
otelcilikte bir ilk<br />
Antalya Belek’te<br />
yer alan Regnum<br />
Carya Otel, Fazla iş<br />
birliği ile Gıda Atığı<br />
Haritalandırma<br />
Projesi’ni hayata<br />
geçirdi. Teknoloji<br />
tabanlı bütünsel atık<br />
yönetimi çözümleri<br />
ile atık oluşumunun<br />
önüne geçmek ve<br />
var olan atıkları en<br />
yüksek çevresel, sosyal ve ekonomik fayda ile döngüsel ekonomiye<br />
kazandıran Fazla’nın, bir Nesnelerin İnterneti (IoT) çözümü olarak<br />
geliştirdiği Akıllı Tartı Sistemi ile Regnum Carya; bünyesinde oluşan<br />
atığı ölçmek ve ölçüm sonrası yapılan analizler doğrultusunda atık<br />
azaltıcı aksiyonlar almak hedefi ile harekete geçti. Ölçümler sonucu<br />
israf kaynaklı çevresel etkisini azaltırken satın alım ve atık maliyetlerini<br />
düşürmeyi hedefleyen Regnum Carya, Fazla ile geliştirdiği iş birliği<br />
sayesinde Her Şey Dahil Otelcilik sektöründe bir ilke imza atıp gıda<br />
atığını ölçümleyerek atığın çevresel ve finansal etkilerini gözlemledi.<br />
Akıllı Tartı Sistemi’nin sağladığı veriler doğrultusunda gıda atığını<br />
önlemek adına alınacak aksiyonlarla Regnum Carya, ilk yıl içerisinde<br />
oluşan gıda atığının en az %38’ini kaynağında önlemeyi ve gıda atığının<br />
kaynağında önlenmesi ile ilk yıl içerisinde 4 milyon TL’den fazla finansal<br />
kaybın da önüne geçmeyi hedefliyor.<br />
Kahve dükkanlarının<br />
pazar payı artışı %15<br />
Türkiye’de yiyecek ve içecek sektörünün büyüme ivmesi<br />
yükselirken, pazarın yıldızı kahve dükkanları oldu. Kiralama ve<br />
perakende hizmetleri danışmanlık şirketi Dealer’ın gerçekleştirdiği<br />
son araştırmaya göre, Türkiye’de yiyecek, içecek ve turizm<br />
harcamaları 35 milyar doları aşarken, bunun 5,2 milyar dolarını<br />
kahve dükkanlarından elde ediliyor. Kahve dükkanlarının pazar<br />
payını %15'e ulaştırdığı aktarıldı. Son dönemde tüketicilerin satın<br />
alma gücünün azalmasının etkisiyle birlikte restoran tercihlerinin<br />
değiştiğine ve kahve dükkanlarının popülaritesinin arttığına<br />
dikkat çeken Dealer Kurucusu Yahya Pulat, “Türkiye'nin yiyecek<br />
- içecek pazarı, ekonomik dalgalanmalara rağmen büyüme<br />
trendini sürdürüyor. Araştırmalarımız, sektörün kendini yeniden<br />
şekillendirerek kazançlı alanlara yönelmeye başladığını gösteriyor.<br />
Personel sayısından menü kısıtlamalarına kadar birçok alanda<br />
daralmalar yaşanmasına karşın sektör oyuncuları, bu zorlukları<br />
fırsata çevirmek için yeni stratejiler geliştiriyor" dedi.
120<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gastro aktüel<br />
Şef Claudio Chinali imza yemeğini<br />
Lazika çay bahçelerinde yaptı<br />
Eataly ve Lazika Rize'de çay bahçelerinde buluştu, Claudio<br />
Chinali imza yemeğini Türk çayıyla yaptı. Çaya hak ettiği değeri<br />
vermek ve Anadolu'dan bir dünya markası çıkarmak üzere<br />
yola çıkan Türk çay markası Lazika, Eataly'nin Direktörü ve<br />
Şefi Claudio Chinali'yi Rize'de çay bahçelerinde ağırladı. Ünlü<br />
şef, imza yemeği Türk çaylı marine edilmiş kuzu etini doğadan<br />
içeriklerle lezzetlendirerek Rize Ardeşen'de Lazika eşliğinde<br />
hazırladı. İtalyan şef Claudio Chinali, üretim merkezi Rize<br />
Ardeşen, paketleme merkezi Elmalık Köyü'nde bulunan Türk çay<br />
markası Lazika'nın üretim alanlarını, çay bahçelerini gezerek,<br />
imza yemeği olan marine edilmiş kuzu etini, doğadan içeriklerle<br />
lezzetlendirerek Lazika çay eşliğinde pişirdi.<br />
Dev buluşma<br />
Ev dışı tüketim alanındaki bilgi birikimi ve deneyimi ile restoranlar,<br />
oteller ve kafeler gibi profesyonel gıda hizmeti sağlayıcılarıyla<br />
iş birlikleri yaparak, yeni reçeteler geliştirmeye devam eden<br />
Nestlé Professional, MUA Gelatieri d’Italia ile ortaya çıkardığı yeni<br />
KITKAT’lı dondurma reçetesini lezzet tutkunlarına sundu. Nestlé<br />
Professional’ın KITKAT Spread ve KITKAT Mix ürünlerinin üst düzey<br />
kalitesiyle ve orijinal İtalyan dondurması reçetesinin birleşimiyle<br />
hazırlanan bu lezzet, dondurma dünyasına yeni bir soluk getiriyor.<br />
Sürülebilir çikolata formunda sunulan KITKAT Spread, dengeli sütlü<br />
çikolata ve gofret karışımıyla dondurmaya eşlik ederken, KITKAT<br />
Mix ise çıtır gofret parçalarıyla dondurma keyfini katlıyor.<br />
Sağlıklı diyete<br />
ceviz dopingi<br />
Connecticut Üniversitesi Moleküler<br />
Onkoloji Merkezi tarafından<br />
yürütülen yeni bir bilimsel<br />
araştırmaya göre, sağlıklı bir diyete<br />
ceviz dahil etmek, genel sağlık<br />
durumunu iyileştirme ve kanser<br />
riskini azaltma adına olumlu bir<br />
adım olabilir. Antioxidants bilim<br />
dergisinde yayınlanan araştırma,<br />
cevizin antioksidan ve antiinflamatuar<br />
özelliklerini ve bunların<br />
kanseri önleme ve mikrobiyom<br />
ile ilgisini inceliyor. Söz konusu<br />
çalışmanın sonuçları, 25-31 Mayıs tarihleri arasında düzenlenen Avrupa<br />
Kanserle Mücadele Haftası münasebetiyle de genel sağlık durumunu<br />
iyileştirmek ve kanser gibi kronik inflamasyon riskini azaltmak için basit<br />
bir adımın ne olabileceğini ortaya koyuyor: sağlıklı bir beslenmeye ceviz<br />
dahil etmek. Ceviz, inflamasyona ve çeşitli kanser türlerine karşı koruma<br />
da dahil olmak üzere sağlığa katkıda bulunan bir dizi mikro besin ve<br />
fitokimyasal içeriyor. Bu bilimsel araştırma, Kaliforniya Ceviz Komisyonu<br />
tarafından dünya çapında 10 ülkedeki 60'tan fazla kurum ve üniversitede<br />
desteklenen 225'ten fazla hakem incelemesinden geçmiş çalışmaların<br />
arasına ekleniyor.<br />
Meksika lezzetlerine<br />
vejetaryen yorumu<br />
Geleneksel Meksika<br />
mutfağının ülkemizdeki<br />
gerçek temsilcisi<br />
Ranchero <strong>Restaurant</strong>,<br />
vejeteryan misafirleri<br />
için de birbirinden leziz<br />
seçenekler sunuyor.<br />
Mekanın vejetaryen<br />
mönüsünde yer alan<br />
yemeklerden Enchiladas<br />
Vegetariano; yer fıstığı<br />
püresi, sotelenmiş<br />
mevsim sebzeleri,<br />
charros, ıspanak ve<br />
sote biber ile sarılan un<br />
tortillalarının chilaca<br />
sos, arroz, ızgara brokoli,<br />
pancar kızartması ve frijol<br />
salatasıyla servis ediliyor.<br />
Mönüdeki bir başka özel<br />
lezzet olan Bean Burrito<br />
ise siyah pirinç, maş<br />
fasulye, charros, frijoles, buğday, karamelize soğan, domates, mısır<br />
ve chilaca sos ile sarılıp tost edilen burritolardan oluşuyor. Bu özel<br />
yemek, yanında arroz, pancar kızartması ve frijol salatası ile birlikte<br />
sunuluyor. Vejeteryan beslenme alışkanlığına sahip lezzet tutkunları,<br />
Türk damak tadına da oldukça uygun olan sebze ağırlıklı yerel Meksika<br />
lezzetlerini İstanbul’da Suadiye, Nişantaşı, Ataşehir ve Fişekhane,<br />
Ankara’da ise Maidan, Atakule, One Tower ve Armada şubelerinde<br />
deneyimleyebilirler.
122<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gastro aktüel<br />
Madhu’s Restoran, İnoksanlı!<br />
Swissotel The Bosphorus'un içinde misafirlerine unutulmaz bir<br />
Hint mutfağı deneyimi sunan Madhu's Restoran, İnoksan ile yaptığı<br />
iş birliği ile lezzet ve kalite konularında yeni bir zirveye taşındı.<br />
Etkileyici sunumları ve görkemli dekorasyonu ile ünlü olan Madhu’s<br />
Restoran, Hint mutfağı üzerine özel bir fine dining restoran<br />
deneyimi vadederken, lezzetini İnoksan mutfağının fonksiyonel<br />
ürünleriyle taçlandırdı. Madhu's Restoran, İnoksan ekipmanlarının<br />
katkısıyla İstanbul'da Hint mutfağının zenginliğini tatmak isteyen<br />
seçkin misafirlerini lezzetli bir deneyime davet ediyor.<br />
The Peninsula<br />
brunch başlıyor<br />
The Peninsula<br />
Istanbul, İstanbul<br />
Boğazı'nın kıyısında,<br />
Tarihi Yarımada<br />
manzarasına hakim<br />
benzersiz konumunda<br />
konuklarına yeni bir<br />
gastronomi deneyimi<br />
sunmaya hazırlanıyor.<br />
The Peninsula Brunch,<br />
17 <strong>Eylül</strong> itibariyle her<br />
pazar misafirlerini otelin<br />
tarihi Yolcu Terminali binasında yer alan restoranı The Lobby’de<br />
12:30-15:30 saatleri arasında, caz performansı eşliğinde ağırlıyor.<br />
The Peninsula Istanbul Executive Şefi Alessandro Santi ve Pastane<br />
Şefi Malte Rohmann‘ın hünerli ekipleri ile birlikte hazırlayacağı<br />
The Peninsula Brunch büfesi; şeflerin sıra dışı sunumları ile canlı<br />
pişirme istasyonları, brunch boyunca sunulacak ferahlatıcı ikramlar<br />
ve à la carte seçeneklerle misafirlere her pazar lezzet şöleni<br />
sunuyor. Lezzet ve stili buluşturan The Peninsula Brunch’ın imza<br />
tatları arasında; Türk ve İtalyan mutfaklarının vazgeçilmezlerinden<br />
taş fırın pide ve pizza çeşitlerinin yanı sıra istiridye ve zengin<br />
çeşitleri ile deniz ürünleri büfesi ve İngiltere’nin geleneksel<br />
yemeklerinden Beef Wellington büfesi öne çıkıyor. Pastane Şefi<br />
Malte Rohmann ve pastane ekibinin imzasını taşıyan tatlı büfesinin<br />
dikkat çeken lezzetleri arasında, tatları ile olduğu kadar dondurma<br />
arabasındaki renkli sunumları ile de beğeni toplayan ev yapımı<br />
dondurma çeşitleri ve Şef’in yaratıcı yorumu ile tatlı dumpling<br />
büfesi yer alıyor.<br />
Keşfe davet var!<br />
Dünyanın önde gelen<br />
turizm ve eğlence<br />
yatırım gruplarından<br />
Sunset Hospitality<br />
Group, markası METT<br />
<strong>Hotel</strong>s&Resorts’un<br />
Türkiye’de açtığı ilk oteli<br />
olan METT <strong>Hotel</strong> & Beach<br />
Resort Bodrum’un çok<br />
sevilen İtalyan restoranı<br />
Isola Manzara Gardens,<br />
misafirlerine nefes<br />
kesici bir manzara eşliğinde eşsiz lezzetlerini sunmaya devam ediyor.<br />
Bünyesinde yer alan ikonik İtalyan konseptli uluslararası restoran<br />
Isola Manzara Gardens, Bodrum Kalesi’nin büyüleyici manzarası ile<br />
nostaljik Bodrum ruhunu yeniden yaşamak isteyenler için keyifli bir<br />
seçenek oluşturuyor. Dubai'deki Isola Ristorante ve Jumeirah Islands<br />
Clubhouse ile birlikte, Bodrum’da yer alan İtalyan restoranı Isola<br />
Manzara Gardens'ın da Executive Chef’i olan Francesco Bagnato,<br />
Isola Manzara Gardens’ın Bodrum’da önemli bir lezzet durağı haline<br />
gelmesinden dolayı memnuniyetini ve Bodrum’un benzersiz bir lüks<br />
yaşam tarzı sunduğunu belirterek şunları söyledi: “Bodrum son yıllarda<br />
uluslararası misafirler tarafından da çok ilgi duyulan bir destinasyon<br />
halinde geldi. Sadece otelleri ile değil restoran kalitesi ve çeşitliliği ile<br />
de global gastronomi dünyasının ilgisini çekiyor. Bodrum’un Michelin<br />
Guide destinasyon listesine girmesi de bize oldukça heyecan verdi.<br />
Bodrum’un hak ettiği gurme destinasyonlarından biri olması için Türkiye<br />
ve Bodrum’a olan yatırımlarımız devam edecek.” dedi.<br />
İçecek sektöründe<br />
karbon şoku<br />
İçecek sektörü başta olmak üzere gıda sektörünün alt<br />
sektörlerinde, seracılıkta ve daha birçok sektörde kullanılan karbon<br />
ve karbondioksitin tedarikinde sıkıntı yaşanıyor. Türkiye’de belli<br />
firmalar tarafından tedarik edilen karbondioksit kaynaklarındaki<br />
yetersizlikler gazlı içecek devleri başta olmak üzere gıda sektörünü<br />
sıkıntıya soktu. Üretimlerine devam etmek için gaz arayışı içine<br />
giren firmalar, gaz sıkıntısı çözülmezse yaşanabilecek üretim ve<br />
satış kaybının ülke ekonomisine önemli zarar vereceğini söylüyor.<br />
Denizli, Niğde, Konya, Adana, Kahramanmaraş, Bolu ve İzmit<br />
illerinde doğal kuyulardan çıkan Karbondioksit’ten ya da endüstriyel<br />
gaz atıklarının saflaştırılması ile elde edilen gazlar gıdadan<br />
giyim sanayisine, elektrolizden foto kimyaya, inşaattan matbaa<br />
endüstrisinekadar birçok alanda kullanılıyor. Ancak özellikle<br />
gazlı içecek sektörünün önemli girdisi olan Karbondioksit’in<br />
tedariğinde yaşanılan sıkıntı gözleri gaz satıcısı firmalara çevirdi.<br />
Gaz tedarikçileri, kendilerinin de bu konuda önemli sıkıntılar içinde<br />
olduklarını, ülkemizdeki kaynaklardan sağlanan ürünlerin artık<br />
yeterli olmadığını, bu konuda valiliklere yapılan destek ve yatırım<br />
taleplerinin çözümsüz kaldığını vurguluyor.
124<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gastro aktüel<br />
Yeni adımını güneş<br />
enerjisiyle atıyor<br />
Türkiye’de ve dünyada<br />
sayısı 93’e ulaşan şubesiyle<br />
Türkiye’nin en büyük ve yaygın<br />
kafe-restoran zinciri olan<br />
BigChefs, sürdürülebilirlik<br />
alanında önemli bir dönüşüme<br />
adım attı. BigChefs, Arzensis<br />
Elektrik Mekanik Mühendislik<br />
Müşavirlik San. Tic. Ltd. Şti.<br />
ve Admiral Teknik Enerji<br />
Danışmanlık AŞ ile ortaklık<br />
kurarak güneş enerjisi<br />
santrali (GES) kurulum ve bakım sözleşmesini imzaladı. Bu anlaşma,<br />
BigChefs'in çevre ve sürdürülebilirlik vizyonunun önemli bir adımı<br />
olarak değerlendiriliyor. Enerji Piyasasında Lisanssız Elektrik Üretim<br />
Yönetmeliği'nin 5.1.h maddesinde belirtilen limitler çerçevesinde<br />
kurulacak olan güneş enerjisi santrali 1,749 kWp kapasiteye sahip<br />
olacak. BigChefs, topluma ve geleceğe sorumlu marka olma<br />
misyonuyla hareket ederek gıda israfını azaltmak, atıkları geri<br />
dönüşüme kazandırmak, enerji verimliliğini artırmak, atıksız mutfak<br />
pratiklerini yaygınlaştırmak, yerel üreticiyi desteklemek ve tedarik<br />
zincirini sürdürülebilir hale getirmek gibi bir dizi önemli çevreci inisiyatif<br />
ve proje başlatarak sektörde örnek bir rol model oldu.<br />
İtalyan işi pizza artık<br />
telefonunuzda<br />
Pizza konusunda<br />
gastronomi<br />
dünyasına farklı bir<br />
soluk getiren Pizza<br />
İl Forno, kullanıcı<br />
dostu yeni online<br />
sipariş platformunu<br />
hizmete sundu.<br />
Google Play ve App<br />
Store üzerinden<br />
mobil cihazlara<br />
indirilebilen<br />
uygulamaya üye<br />
olanlara, anında<br />
100 liralık hoş<br />
geldin puanı<br />
yükleniyor.<br />
Kullanıcılar, her<br />
paket siparişlerinde fatura tutarının yüzde 10’u, masaya serviste<br />
ise yüzde 15’i oranında para puan kazanıyor. Ayrıca, tüm üyelere<br />
doğum günlerinde 50 liralık para puan hediye ediliyor. 4 milyon<br />
lira yatırımla hayata geçirdikleri online sipariş uygulamasına<br />
dair açıklamalarda bulunan Gökmen Gastronomi Yönetim<br />
Kurulu Başkan Yardımcısı Orhan Gökmen, “Mobil uygulamamız,<br />
müşterisine değer veren, geçmiş sipariş ve harcama eğilimlerini<br />
göz önünde bulundurarak onlara özel avantajlar sunan, kullanıcı<br />
odaklı bir mekaniğe sahip” dedi.<br />
Butterfly Chocolate 20 yaşında<br />
Bir kadın girişimi olarak<br />
20 yıl önce yola çıkan<br />
Butterfly Chocolate,<br />
sürekli yenilenme ve<br />
keşfetme felsefesini<br />
devam ettiriyor.<br />
Şimdilerde yeni üretim<br />
merkezini kuran ve tüm<br />
çikolata koleksiyonlarını<br />
“bean to bar” yöntemiyle<br />
üreten Butterfly<br />
Chocolate, öncülüğünü devam ettirmeye kararlı. Çikolatanın kakao<br />
çekirdeğinden tüketiciye ulaşana kadar herhangi bir yabancı içerik<br />
olmadan, kendi tat notalarını koruyarak üretildiği bu yöntemle, Butterfly<br />
Chocolate bize kakaonun gerçek lezzetini sunuyor. Artizan çikolata<br />
dünyasını Türkiye’de yaşatırken, günümüzün en sıcak konularından<br />
sürdürülebilirlik, etik tarım ve adil ticaret de Butterfly için her zaman göz<br />
önünde bulundurulan konulardan. Çekirdeklerini aldığı tüm çiftlikler,<br />
artizan çikolata dünyasının en çok tercih edilen “single origin” kakao<br />
çekirdeklerini yetiştirmenin yanı sıra etik tarım ve adil ticaret ilkeleri<br />
gözetiyor. 20. yılında sürdürülebilirlik adına adımlarını hızlandıracak<br />
olan Butterfly, çikolata üretimi sırasında ortaya çıkan Cascara çayı ile de<br />
oluşan atıkları değerlendiriyor.<br />
Dünyanın En Değerli 5.<br />
Markası oldu<br />
Dünyanın en değerli<br />
hızlı servis restoran<br />
zinciri McDonald's,<br />
‘BrandZ En Değerli<br />
100 Küresel Marka’<br />
listesinde bu sene<br />
5. en değerli marka<br />
olarak yer aldı. 34<br />
bini aşkın restoranı<br />
ve 1,6 milyonun<br />
üzerinde çalışanıyla<br />
günde ortalama 100<br />
milyon kişiye hizmet<br />
veren McDonald’s,<br />
listede ilk 5’te yer<br />
alan tek-yeme içme<br />
markası oldu. Marka<br />
değeri bu sene 191,109 milyar dolar olan McDonald’s 2017 yılından<br />
itibaren listenin ilk 10 markası arasında yer alıyor. Türkiye’de ise<br />
1986 yılından bu yana hizmet veren ve toplam 7500 kişiyi istihdam<br />
eden McDonald’s, ürünlerinin yüzde 98’ini yerli tedarikçilerden<br />
temin ediyor. McDonald’s Türkiye Genel Müdürü Mwaffak Kanjee<br />
konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi: “McDonald’s,<br />
kurulduğu günden bu yana yenilikleri ve vizyonuyla hızlı servis<br />
sektörüne öncülük eden bir marka olmayı başardı. Kalite, lezzet ve<br />
hizmet standartlarımızı taviz vermeden dünyanın her yerinde lezzet<br />
severlere sunarken, müşterilerimizin taleplerini önceliklendiriyoruz.<br />
Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de restoranlarımızı ‘geleceğin<br />
restoran deneyimi’ vizyonuyla yenileyerek misafirlerimize geleneksel<br />
McDonald’s lezzetlerini değişen zamana ayak uydurarak sunuyoruz.”
126<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gustonun yorumu<br />
Gusto-Akademisyen<br />
Reha Tartıcı<br />
Türk mutfağına çağdaş dokunuşlar<br />
Sanatı kitleler için erişilebilir kılmayı misyon edinerek Karaköy<br />
Galataport’un içinde kapılarını yeniden açan İstanbul Modern<br />
bünyesinde yer alan Restoran Modern şehrin kültür ve gastronomi<br />
sahnesine yepyeni bir renk katıyor.<br />
Misafirlerini, Türk mutfağına modern<br />
bir yorum getiren lezzetleriyle<br />
pazartesi hariç her gün saat 12.00-<br />
00.00 arasında ağırlayan Restoran Modern<br />
İstanbul’un kültür, sanat ve tarihinden ilham<br />
alan çağdaş bir yemek deneyimi sunuyor.<br />
c•paces Grup bünyesinde haziran ayı başında<br />
kapılarını açan Restoran Modern misafirlerini<br />
Tarihi Yarımada’nın nefes kesen manzarasına<br />
hakim şık mekanında ağırlıyor. Restoran<br />
Modern’in Executive Chef’i Tuğçe Mirza<br />
Canik’in genç yaşına rağmen başarılarla<br />
dolu ve etkileyici bir çalışma geçmişi var.<br />
Yeditepe Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak<br />
Sanatları Bölümü mezunu genç şef 10 yıla<br />
yaklaşan kariyeri boyunca DoubleTree by<br />
Hilton Moda ve Gaea <strong>Restaurant</strong> gibi yerlerde<br />
deneyim kazandıktan sonra Norveç’in<br />
başkenti Oslo’da yer alan 3 Michelin yıldızlı<br />
Maaemo Restoran’da staj yapmış. Osterio<br />
Salvatore’nin Head Chef’i olarak görev<br />
aldıktan sonra, sırasıyla Del Mare ve Food<br />
Hall Istanbul & Han 1831 Meyhane’de Yiyecek<br />
İçecek Koordinatörü olarak çalıştıktan sonra<br />
Restoran Modern’in mutfağını başına geçmiş.<br />
Tuğçe Şef yönetiminde<br />
Açıldığı günden beri Tuğçe Şef ve ekibi<br />
tarafından Türk mutfağının aslına sadık<br />
kalarak çağdaş ve yaratıcı dokunuşlar getiren<br />
menüler hazırlayan Tuğçe Şef ve ekibi öğle<br />
ve akşam yemekleri için birbirinden küçük<br />
dokunuşlarla ayrışan iki ayrı menü sunuyor.<br />
Öğle menüsünde taze baharatlı soğuk yoğurt<br />
çorbası, kabak çiçeği ve taze fasulye tempura,<br />
çıtır balık köftesi gibi başlangıçlar yer alırken,<br />
akşam saatlerinde siyah nohut ezmesi,<br />
dereotlu rezene, buttermilk karides, Ege otlu<br />
buğdaylı yoğurt ve muhammaradan oluşan<br />
5’li meze seçkisi sunuluyor.<br />
Açıldığı günlerde gelemediğim Restoran<br />
Modern’e İstanbul’un temmuz ayı sıcaklarına<br />
merhaba dediği ilk günlerde püfür püfür esen<br />
rüzgarın ferahlattığı bir akşam üzeri uğradım.<br />
Bu güzel esinti eşliğinde mekanın balkonunda<br />
keyifli bir kokteyl içerek başlayan gece Tuğçe<br />
Şef’in imzasını taşıyan lezzetlerle bana<br />
muhteşem bir şölen yaşattı.<br />
Tadıma bottarga, tarama, kapari karpuzu,<br />
balık rillete, isli uskumru ve sardalya<br />
turşusunu buluşturan Balık Pazarı Tabağı;<br />
Ege otlu pane mücver; minimal miktarda<br />
enginar kabuğunun suyu da kullanılmış morel<br />
mantarlı deniztarağı, bonfile çiğ köfte tartare,<br />
çakı midye tava, tek atımlık mini haşlama<br />
içli köfte, ahtapot kokoreç ile başladık.<br />
Hepsi birbirinden lezzetli olsa da Ege otlu<br />
pane mücver, morel mantarlı deniztarağı<br />
ve çakı midye tava bir adım öne çıkıyordu.<br />
Ana yemeklere geçtiğimizde granyöz balığı<br />
buğulama, orman mantarlı şehriye, kuzu<br />
incik, dana kaburga, ördek yahnili yassı taze<br />
erişte ve mutancana gibi Türk mutfağının<br />
farklı dönem ve bölgelerine ait lezzetlerden<br />
azar azar deneme şansım oldu. Özellikle<br />
mutancananın son yıllarda yediğim en başarılı<br />
tabaklardan birisi olarak damak hafızamdaki<br />
müstesna yerini aldığını söylemeliyim.<br />
Türkiye’nin gastronomik zenginliğini<br />
hazırladığı çok renkli ve fresh tabaklarla<br />
menüsüne yansıtan Tuğçe Şef bu genç<br />
yaşında yakaladığı başarının bir tesadüf<br />
olmadığını bu ayrıcalıklı deneyimi yaşayan<br />
tüm misafirlerine hissettirirken, her türlü<br />
övgüyü de fazlasıyla hak ediyor. Şık ortamı,<br />
panoramik manzarası, özenli servisi ve<br />
lezzetli yemekleriyle Restoran Modern,<br />
önümüzdeki günlerde İstanbul’un en fazla<br />
konuşulan restoranlarından biri olacak gibi<br />
gözüküyor.
128<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gustonun yorumu<br />
Türk etkileşimli<br />
Asya mutfağı<br />
Türkiye'nin ilk Asya füzyon<br />
restoranı olarak Soul Group<br />
kurucu ortakları Aslı-Cem<br />
Pasinli tarafından 2003 yılında<br />
Nişantaşı'nda açıldıktan<br />
sonra Ortaköy'e taşınan ve<br />
<strong>2023</strong> Michelin tavsiye listesine<br />
giren Banyan Restoran Türk-<br />
Asya mutfağıyla gastronomi<br />
meraklılarını ağırlamaya<br />
devam ediyor.<br />
Tattığımız, duyduğumuz,<br />
hissettiğimiz, yaşadığımız<br />
güzellikleri lezzetler aracılığıyla<br />
ifade etme felsefesiyle yola çıkan Cem<br />
Pasinli yönetimindeki Banyan, "Food For<br />
The Soul-Ruhun Gıdası” sloganının da<br />
sahibi. İstanbul'un kaptan köşkü olarak<br />
nitelendirilen, Ortaköy'de panoramik<br />
manzaraya sahip Banyan Restoran, bir<br />
uçta Sultanahmet ve Topkapı, diğer uçta<br />
İstanbul’un her iki yakasını birleştiren ışıl<br />
ışıl köprü ve heybetli Ortaköy’deki Büyük<br />
Mecidiye Camii manzarasıyla konuklarına<br />
görsel bir şölen sunuyor.<br />
Yöresel malzemelerin kullanılması ve<br />
yerli üretime destek olunması ile birlikte<br />
Banyan mutfak literatürüne Asya-Türk<br />
kavramını kazandırmış. Türk etkileşimli<br />
Asya mutfağı olarak da tanımlanan<br />
bu yeni konsept, yurdumuzun engin<br />
lezzetleri ve çok özel malzemelerini Asya<br />
yemek ve baharatları ile harmanlayarak<br />
ortaya özgün bir mutfak çıkarıyor.<br />
Antakyalı şef Fikret Demirağ’ın kendi<br />
köklerinden ilham alarak sentezlediği<br />
bu özel mutfakta Antakya’daki yöresel<br />
ve o coğrafyaya özgü atalık tohumlardan<br />
üretilmiş ürünler kullanılıyor.<br />
Mottosu “Dünden daha iyi olmak”<br />
Yerel üreticilerin, sürdürülebilir ve iyi<br />
tarım uygulamalarının desteklendiği,<br />
mevsimsel ürünlerin kullanıldığı, doğaya<br />
ve gıdaya saygı gösterilen mutfağın<br />
mottosu “dünden daha iyi olmak”.<br />
Şefin tasarladığı yeni menüsünün<br />
tadımını Banyan’ın mükemmel Boğaz<br />
manzarası eşliğinde geçtiğimiz günlerde<br />
gerçekleştirdik. Bu keyifli akşamın<br />
ardından hafızamda ve damağımda iz<br />
bırakan lezzetleri sizlerle paylaşmak<br />
istiyorum. Miso humus (pirinç kıtırı<br />
üstünde atalık amik ovası nohutu,<br />
fermente soya ezmesi miso, wasabili<br />
çıtır nohut ve turp filizi), börülce roll ve<br />
erik - salatalık ceviche. kimchi karpuz<br />
(tereyağında kızarmış kıbrıs hellim,<br />
susam tuille ile), levrek tradito. midye<br />
dolma roll, kaburga samosa, sucuk<br />
roll, galbi gui (24 saat 80 c pişmiş dana<br />
kaburga, Amik ovası firik bulguru, frenk<br />
soğanı), tahinli iç bakla humusu, matcha<br />
tiramisu, çıtır kabak tatlısı.<br />
Bu lezzetli gecenin sonunda mutfak<br />
literatürüne kazandırdıkları Asya-Türk<br />
konseptinin sahip olduğu gastronomik<br />
derinliği, damağa olduğu kadar göze de<br />
hitap eden bir deneyime çevirdikleri için<br />
Executive Chef Fikret Demirağ ve ekibini<br />
tüm kalbimle tebrik ediyorum.
130<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
yeni mekan<br />
Gerçek bir<br />
MEZRA<br />
Yalıkavak’ta kapılarını açan<br />
Mezra, Bodrum köylerinde<br />
yaşanan doğal ve organik<br />
hayatı modernize ederek<br />
gastronomi dünyasında yeni<br />
bir dönem başlattı…<br />
Tarlaları, ahırları, köy çeşmesi<br />
ve çardaklarıyla adeta küçük<br />
bir köyden farksız olan Mezra,<br />
misafirlerine huzur dolu bir ortam<br />
sunuyor. Tarladan toplanan sebze<br />
meyveler, keçilerin sütünden yapılan<br />
peynir çeşitleri ve organik tavukların<br />
yumurtaları ile hazırlanan köy kahvaltısı<br />
oldukça iddialı ve göz doyurucu.<br />
Bahçede gezen tavuklardan, etrafınızı<br />
çevreleyen ağaçlara kadar misafirlerini<br />
doğa ile bir araya getiren mekanda,<br />
ağılda yer alan koyunları, keçileri,<br />
yeni doğmuş oğlakları ellerinizle<br />
besleyebiliyorsunuz.<br />
Orijinaline sadık yöresel reçeteler<br />
Yerli ve yöresel yemeklerin orjinal<br />
reçetelerine sadık kalarak özgün<br />
dokunuşlarla büyüleyici bir ambiyansta<br />
lezzet tutkunlarına sunan mekanda Kos<br />
Adası’ndan temin edilen ürünlerle eski<br />
gelenek göreneklere atıfta bulunuluyor.<br />
İmza lezzeti, keşkek<br />
Restoran, 180 kişi kapasiteli olmasına<br />
rağmen hizmet kalitesi için gruplara<br />
ayrılıyor. Bahçenin ortasında bulunan<br />
tandır kuyusunda pişen etler ve bakır<br />
kazanlarda dövülen keşkek Mezra'nın<br />
imza lezzetleri arasında yer alıyor.<br />
Mezra Yalıkavak, sürdürülebilirlik<br />
ilkesine önem veren ve organik<br />
beslenmeyi teşvik eden bir proje olarak<br />
doğal yaşamın önemini vurguluyor. Her<br />
şeyin el emeği olduğu ve tamamıyla<br />
organik ürünleri misafirlerine<br />
sunan mekan, kısa zamanda<br />
sağlıklı beslenmeden ödün vermek<br />
istemeyenlerin ortak buluşma noktası<br />
oluyor.<br />
Mezra’da odun ateşinde pişen el açımı gözleme ve börekler ön<br />
plana çıkıyor. Özellikle kabaklı böreği yemeyi ihmal etmeyin.
132<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
yeni mekan<br />
Hakkasan İstanbul’a<br />
görkemli açılış<br />
Dünyanın en etkili Çin restoranlarından biri olarak tanınan<br />
Hakkasan, Türkiye’deki ikinci restoranını Bodrum’dan<br />
sonra Mandarin Oriental Bosphorus İstanbul’da<br />
hizmete açtı.<br />
Hakkasan, Türkiye’deki ikinci<br />
restoranını, İstanbul Boğazı’ nın<br />
eşsiz ve nefes kesen manzarasına<br />
hakim ve benzersiz mimarisi ile Mandarin<br />
Oriental Bosphorus, İstanbul’da sanat, iş ve<br />
cemiyet hayatından önemli ve elit isimlerin<br />
katılımıyla gerçekleşen görkemli biz<br />
davetle açtı. Bu görkemli davete ayrıca yurt<br />
dışından da önemli misafirler katıldı. Tüm<br />
misafirler büyüleyici atmosferde görkemli<br />
açılış davetinin tadını çıkardı.<br />
Açılışa özel gurme lezzetler<br />
Hakkasan Excutive Chef Andrew Yeo<br />
ve usta ekibinin hazırladığı olağanüstü<br />
imza yemekleri ve özel hazırlanan imza<br />
kokteyllerden oluşan menüsünde yer alan<br />
gurme lezzetlerin ikram edildiği Hakkasan<br />
İstanbul Grand Opening davetinde Doğuş<br />
Çabakçor’un DJ Performansı eşliğinde<br />
davetliler unutulmaz anlar yaşadılar.<br />
Mandarin Oriental Bosphorus, İstanbul’un<br />
ve boğazın eşsiz ambiyansında gerçekleşen<br />
Hakkasan İstanbul açılışındaki özel ikramlar<br />
ve eğlencenin ritmini üst düzeylere çıkaran<br />
müzikler misafirler tarafından tam not aldı.<br />
Dünyanın en etkili Çin mutfağı<br />
Dört Michelin yıldızına sahip, dünyanın en<br />
etkili Çin mutfağı olan Hakkasan; ödüllü<br />
Kanton mutfağını geliştirerek İstanbul’ un<br />
en iyi restoranları arasındaki yerini aldı.<br />
Hakkasan İstanbul, doğum günlerinden, iş<br />
yemeklerine birçok özel anınızı unutulmaz<br />
kılacak.<br />
BMW Türkiye de destek verdiği açılış<br />
etkinliğine; Swissötel The Bosphorus,<br />
İstanbul'un Genel Müdürü ve Accor Türkiye<br />
Lüks Markalar Bölge Başkan Yardımcısı<br />
Uğur Talayhan, Feryal Gülman, Figen &<br />
Fatih Kiral, Ceylan & Samsun Demir, İnci<br />
Aksoy, Arzu Kaprol, Keremcem, Mehmet<br />
Dinçerler, Didem & Emre Ergani, Suzan<br />
Sabanci, Vedat Aşçı, Harika Güral, Şeyma<br />
Subaşı, Deren Talu gibi çok sayıda seçkin<br />
yerli ve yabancı ünlü isim katıldı.
134<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
yeni mekan<br />
IL FORNO RISTORANTE<br />
Samsun Atakum’da<br />
Gökmen Gastronomi, İtalyan mutfağının seçkin lezzetlerini bir arada sunan Il Forno Ristorante’yi<br />
Samsun Atakum’da hizmete açtı.<br />
Pizza Il Forno restoranlarında,<br />
misafirlerini gerçek İtalyan<br />
pizzasıyla buluşturan Gökmen<br />
Gastronomi, Akdeniz mutfağının<br />
ayrıcalıklı tatlarını, ilkini Samsun<br />
Atakum’da hizmete açtığı Il Forno<br />
Ristorante isimli yeni konsept<br />
mekânında sunmaya başladı.<br />
Menüsündeki birbirinden özel<br />
lezzetler kadar, lezzetlerin sunum<br />
ve servis tarzıyla da dikkat çeken<br />
mekân, açılışa hazırlanan Beysukent<br />
şubesiyle Başkent’te, Büyükyalı<br />
Fişekhane ve Emaar Avm şubeleriyle<br />
de İstanbul’da hizmet verecek.<br />
Menünün baş tacı, Napolitan<br />
pizzaları<br />
Usta şeflerin mutfağından, içinizi<br />
ısıtacak sımsıcak bir Akdeniz<br />
güneşinin yeniden doğduğu Il Forno<br />
Ristorante’nin mönüsünde, sadece<br />
damaklara değil 5 duyuya birden<br />
hitap eden gerçek İtalya lezzetleri bir<br />
arada yer alıyor. Mutfağın en önemli<br />
ürünlerinin başında pizza geliyor.<br />
48 saat mayalanan hamuruyla, 400<br />
derecelik fırında pişen Napolitan<br />
tarzı pizzalar, menünün baş tacı.<br />
Ana yemekleri beklerken Il Forno<br />
mutfağından beyaz parmigiana<br />
melanzane, somon tartar, arancini<br />
ve füme et peynir tabağı gibi<br />
başlangıçlara, oldukça zengin<br />
bir içecek menüsü eşlik ediyor. Il<br />
Forno Ristorante’nin fırınında 8 saat<br />
boyunca et suyuyla pişen Osso Buco,<br />
mekanın en iddalı yemekleri arasında<br />
yer alıyor. Creme brulee ve sipariş<br />
üzerine hazırlanan Veneto usulü<br />
tiramisu ise öne çıkan tatlılardan.<br />
İtalyan mutfağı deneyimini lezzetli ve sıra dışı finedining<br />
konsepti ile taçlandıran Il Forno Ristorante,<br />
girişte misafirlerini karşılayan tarihi heykellerden<br />
kolezyum formundaki özel tasarım fırınına kadar<br />
Akdeniz esintili rahat ve davetkâr bir atmosfer<br />
eşliğinde birbirinden farklı özel tarifler sunuyor.
136<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
yeni mekan<br />
Dört dörtlük<br />
Meksikalı<br />
Kısa sürede Başkent’in<br />
aranan restoranları arasına<br />
giren Ranchero, Ankara’daki<br />
dördüncü şubesini Armada<br />
Alışveriş Merkezi’nde açtı.<br />
Şehrin Meksikalısı, okyanus ötesinin<br />
en özel tariflerini mönüsüne taşıyor.<br />
Meksika fasulyesinin başrolde<br />
olduğu çorbalar, günlük taze üretilen<br />
nachoslardan yapılan atıştırmalıklar,<br />
et, tavuk veya deniz mahsullerinin<br />
adeta birer lezzet şölenine dönüştüğü<br />
Tacolar, buğday ya da mısır unundan<br />
günlük hazırlanan Burritolar, Meksika<br />
usulü burgerler, Meksika’nın olmazsa<br />
olmazı Fajita ve çok daha farklı lezzet<br />
Ranchero Armada misafirlerini bekliyor.<br />
Mönüsünde veganlara ve vejeteryanlara<br />
özel zengin seçeneklerin de yer aldığı<br />
mekan, minik misafirleri için de sağlıklı<br />
ve lezzetli yemekler sunuyor.<br />
Türk & Meksikalı bir ailenin işlettiği Ranhero, kökleri<br />
Aztek ve Mayalara uzanan binlerce yıllık Meksika<br />
mutfağının en özel tariflerini, kendine özgü ambiyansı<br />
ve ezgotik içecekler eşliğinde Armada misafirleriyle<br />
buluşturmaya hazır!<br />
Her yemek bir kutlama<br />
Ankara’daki dördüncü şubesini Armada<br />
Alışveriş Merkezi’nde açan Ranchero,<br />
kuruluşundan bugüne misafirlerini<br />
Türkçe karşılığı “gelenekleri kutla”<br />
anlamına gelen “Celebra La Tradicion”<br />
sloganıyla karşılıyor. Latin ezgileri,<br />
egzotik içecekler ve eşsiz bir ambiyans<br />
eşliğinde Meksika mutfağının orijinal<br />
tatlarını denemeye gelenler, mekanı her<br />
ziyaret ettiklerinde bu kadim kültürü<br />
tekrar yaşarken, mekanda yemek, adeta<br />
bir kutlama haline geliyor.
138<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
yeni mekan<br />
GUESS<br />
yeni beach club iş birlikleriyle<br />
Türkiye, İtalya ve İspanya’da…<br />
Bu yaz GUESS, seçkin<br />
seyahat destinasyonlarıyla<br />
iş birliğine giderek Avrupa<br />
çapında özel beach<br />
club’larını hayata geçirdi.<br />
Türkiye, İtalya ve İspanya’da yeni<br />
beach club iş birliklerine imza<br />
atan GUESS, Çeşme’deki Yuzu<br />
Beach, Blue Marlin Ibiza Beach Club,<br />
Sardunya’daki Phi Beach ve Amalfi Sahili<br />
aynı zamanda Positano’daki Arienzo<br />
Beach’te MARCIANO by GUESS Beach<br />
Club olmak üzere dört beach club’ı<br />
hayata geçirdi.
140<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
yeni mekan<br />
İş birliği kapsamında YUZU<br />
Beach, özel GUESS alanında sezon<br />
sonuna kadar misafirlerine eşsiz<br />
bir beach club deneyimi sunacak.<br />
Deniz mavisi konseptiyle öne çıkıyor<br />
İzmir/Çeşme’de bulunan YUZU, pırıl<br />
pırıl denize karşı konumlanmış, seçkin<br />
tatilciler için farklı bir ortam sunan<br />
popüler ve göz alıcı bir beach club.<br />
YUZU’nun özel bahçe alanında Guess,<br />
deniz mavisi konsepti ile öne çıkıyor ve<br />
Guess ürünleri ile misafirleri eşsiz bir<br />
plaj deneyimine davet ediyor. Guess<br />
Beach yaz konseptiyle düzenlenen alan,<br />
modern ve şık bir atmosferle yeni bir<br />
çehreye kavuşuyor.<br />
GUESS Kreatif Direktörü Paul Marciano<br />
konuyla ilgili şöyle konuştu: İspanya,<br />
İtalya ve Türkiye'de Beach Club<br />
ortaklıklarının hayata geçirilmesi bizi<br />
gerçekten heyecanlandırıyor. En yüksek<br />
performans gösteren ülkelerimizden<br />
bazıları ve işimiz için önemli pazarlar.<br />
Her mekan, prestijleri, nefes kesici<br />
konumları ve sofistike müşteri kitleleri<br />
için titizlikle seçilmiştir. Bu iddialı<br />
bir proje; stil, kalite, tasarım ve ileri<br />
görüşlülüğün doğru ölçüsü ile GUESS ve<br />
MARCIANO markalarının dünyanın her<br />
yerinden misafirlere keyifli ve sürükleyici<br />
bir GUESS deneyimi sunacağından<br />
eminiz."
142<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
HoReCa teknolojileri<br />
Vakko, Daikin tasarım ve<br />
kalitesini tercih etti<br />
İklimlendirme sektörünün öncü markası Daikin, üstün teknolojiye sahip tasarruf sağlayan<br />
cihazları, geniş ürün gamı ve esnek çözümleriyle büyük projelerin gözdesi olmaya devam ediyor.<br />
Zincirin son halkası ise Nişantaşı’nda faaliyet göstermeye başlayan<br />
Vakko <strong>Hotel</strong>& Residence oldu.<br />
Türkiye’nin en önemli moda ve<br />
yaşam stili markalarından olan<br />
Vakko, tümüyle kendi gustosunu<br />
yansıtan bir hotel&residence<br />
projesiyle konaklama sektörüne girdi.<br />
İstanbul Nişantaşı’nda hizmete giren<br />
‘Vakko <strong>Hotel</strong>& Residence’ projesinin<br />
iklimlendirme çözümleri için sektörün<br />
öncü markası Daikin tercih edildi.<br />
Daikin markasının projede yer<br />
almasında ise tasarruf da sağlayan<br />
üstün teknolojiye sahip geniş ürün<br />
gamı, esnek çözümler üretilebilmesi<br />
ve çevreci oluşu gibi kriterler öne<br />
çıktı.<br />
İki kalite bir arada<br />
Tümüyle lüks ve konfor odaklı bir stil<br />
benimsenen otelin tüm alanlarının<br />
iklimlendirmesinde Daikin imzalı 15<br />
adet VRV dış ünite ve 110 adet VRV iç<br />
ünite kullanıldı. Odalarda, sektörün<br />
en düşük ses seviyesine sahip FXDQ<br />
iç üniteler tercih edilerek konforun<br />
maksimize edilmesi sağlandı.<br />
FXDQ model iç ünitelerin yüksekliği<br />
minimum seviyede olduğundan<br />
asma tavan içerisinde minimum yer<br />
kaplayarak estetik açıdan da efektif<br />
bir çözüm üretilmiş oldu. Bir odada<br />
ısıtma yaparken eş zamanlı olarak<br />
diğer odada soğutma yapabilme<br />
özelliğinden dolayı REYQ ısı geri<br />
kazanımlı sistem iyi bir çözüm olarak<br />
öne çıktı. Daikin’in sunduğu 3 borulu<br />
teknoloji, ısının geri kazanılması için<br />
daha az enerjiye ihtiyaç duyuyor ve bu<br />
da ısı geri kazanım modu sırasında<br />
çok daha yüksek bir verimlilik
144<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
HoReCa teknolojileri<br />
sağlıyor. 3 borulu teknoloji gaz, sıvı<br />
ve basma boruları sayesinde ısıyı<br />
düşük bir yoğuşma sıcaklığında geri<br />
kazanabiliyor. REYQ ısı geri kazanımlı<br />
sistem, iki borulu sisteme kıyasla ısı<br />
geri kazanım modunda yüzde 5 ila<br />
yüzde 15 daha verimlilik sunuyor.<br />
Düşük enerji tüketimli ürünler<br />
Ortak alanlarda yüksek tavanlı<br />
mahallerde FXSQ orta statik basınçlı<br />
kanal tipi cihazları tercih edildi. Özel<br />
olarak geliştirilen DC fan motoru<br />
sayesinde daha düşük enerji tüketimi<br />
sağlayan ürün, sınıfının en ince ünitesi<br />
olarak da öne çıkıyor. Aynı zamanda<br />
25 dB(A)’ya kadar düşen ses basıncı<br />
seviyesi ile sessiz çalışma sunarak<br />
konforu artırıyor. Asma tavan içerisine<br />
dikkat çekmeyecek şekilde monte<br />
edilebilir olan ürünün dışarıdan sadece<br />
üfleme ve emiş menfezleri görülüyor.<br />
Nişantaşı’nda faaliyet göstermeye<br />
başlayan Vakko <strong>Hotel</strong>&Residence,<br />
8 kat üzerinde farklı metrekarelere<br />
sahip 31 adet süit, lobi, spa<br />
alanları, dünya mutfaklarından<br />
yemeklerin servis edildiği Vakko<br />
L’Atelier isimli restoran, Vakko<br />
GYM, bar ve ortak alanlardan<br />
oluşuyor. Kişiye özel servis<br />
anlayışı ve klasik Vakko kültürüyle<br />
hizmet verecek olan otel, uzun<br />
dönem konaklamak isteyenlerin<br />
de tüm ihtiyaçlarını karşılayacak<br />
şekilde dizayn edildi.<br />
hangi mahalin ne kadar enerji tükettiği<br />
ölçülebiliyor ve ayrı ayrı faturalandırma<br />
yapılabiliyor. Intelligent Touch Manager<br />
ile akıllı enerji yönetimi de, otel<br />
işletmecisine enerji maliyetlerinin tam<br />
kontrol imkanını sunan bir avantaj<br />
olarak öne çıkıyor. Daikin bina yönetim<br />
sistemi, kapı veya pencere kontağı,<br />
yangın alarmı ve pay ölçer gibi üçüncü<br />
parti ürünlere entegre edilebiliyor.<br />
Örneğin otel odasında pencere<br />
açıldığında sistem kendini otomatik<br />
olarak kapatıyor. Yangın alarmı aktif<br />
hale geçtiğinde ise iç üniteler otomatik<br />
olarak kendini kapatıyor ve daha büyük<br />
arızaların önüne geçiyor.<br />
Kendi kendini temizleyen paneller<br />
Projede bazı ortak mahallerde ise,<br />
optimum verimlilik ve konfor için 360<br />
derece homojen hava üfleme sağlayan<br />
FXFQ dairesel atışlı kaset tipi cihazlar<br />
kullanıldı. İç dekora ve uygulamaya<br />
uyum sağlaması için şimdiye kadarki<br />
en geniş dekoratif panel seçeneklerine<br />
sahip olan cihaz geniş kanatlara ve<br />
opsiyonel akıllı sensörlere sahip.<br />
Kendi kendini temizleyen paneller<br />
beyaz ve siyah renklerde sunuluyor.<br />
Bunun yanı sıra kullanılan ‘I Touch<br />
Manager’ ünitesi ise tüm tesisin detaylı<br />
kontrolüne ve izleme yapılabilmesine<br />
olanak veriyor. Bu sistem üzerinden<br />
olası arızalar tespit edilebiliyor, bakım<br />
zamanları takip ediliyor. Aynı zamanda
146<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
HoReCa teknolojileri<br />
Otel yönetimi uçtan uca<br />
dijitalleşiyor<br />
DİA Yazılım Genel Müdürü Suha Onay, otellerin tek bir sistem üzerinden tüm işlemlerini<br />
hızlıca yapabileceğini belirterek, DİA Otel Yönetimi’nin işletmelerin hızlı, kolay bir şekilde farklı<br />
modüller üzerinden yönetilmesine olanak tanıdığını açıkladı.<br />
DİA Otel Yönetimi, otellerin<br />
hızlı ve kolay bir şekilde<br />
farklı modüller üzerinden<br />
yönetilmesine olanak sağlıyor. İster<br />
tek ister birden fazla oteli DİA Otel<br />
Yönetimi üzerinden kontrol etmek<br />
mümkün. Sistem, tek program<br />
üzerinden tüm iş süreçlerini<br />
uçtan uca yönetmek, istenilen her<br />
yerden otel bilgilerine anlık ulaşım<br />
sağlama ve tüm operasyonları<br />
mobil cihazlardan takip edebilme<br />
özelliklerini sağlıyor. DİA Otel<br />
Yönetimi ile; ön büro yönetimi,<br />
müşteri ilişkileri yönetimi, acenta ve<br />
kontrat yönetimi, doluluk, kontenjan,<br />
satış analizleri, gelir - gider analizleri,<br />
housekeeping, oda yönetimi, anket,<br />
restoran POS, santral, stok, depo,<br />
ön muhasebe ve genel muhasebe,<br />
personel yönetimi gibi tüm ihtiyaçlar<br />
online sistem üzerinden hızlı bir<br />
şekilde karşılanabiliyor.<br />
Tek bir sistemle hızlı v entegre<br />
yönetim<br />
Geliştirdikleri DİA Otel Yönetimi<br />
çözümü ile özellikle birden fazla oteli<br />
olan işletmelerin otel yönetim sistemi<br />
üzerinden restoran, muhasebe, CRM,<br />
personel yönetimi gibi modüllerle<br />
de, otellerini entegre bir şekilde<br />
yönetebileceklerini belirten DİA<br />
Yazılım Genel Müdürü Suha Onay,<br />
“Oteller, maliyet avantajı ve çoklu otel<br />
yönetiminin kolaylığı nedeniyle bulut<br />
teknolojisi üzerinden hizmet veren<br />
ticari yazılımları tercih ediyorlar. Yine<br />
bulut teknolojisinin avantajlarından<br />
biri olarak telefonları ya da tabletleri<br />
üzerinden de otellerini kontrol altında<br />
tutup, işlemlerini bulundukları her<br />
yerden gerçekleştirebiliyorlar” dedi.<br />
Otellerin tek bir sistem<br />
üzerinden tüm işlemlerini hızlıca<br />
gerçekleştirebileceğine de vurgu<br />
yapan Onay, “DİA Otel Programı<br />
ile tüm otel operasyonlarınızı<br />
hızlı yönetebilir, otelinize gelen<br />
misafirlerinizin; en son ne zaman<br />
geldiğini, kaç defa geldiğini, hangi<br />
odalarda kaldığını anlık kontrol<br />
edebilir, tüm oda durumlarınızı<br />
listeleyip housekeeping işlemlerinizi<br />
hızlandırabilir, check-in,checkout,<br />
rezervasyon işlemlerinizi<br />
kolayca yapabilirsiniz. Ayrıca<br />
kesilen faturalarınızı, alınan<br />
ödemelerinizi, satın almalarınızı,<br />
tahsilatlarınızı, hesap işlemlerinizi<br />
ve acenta kontratlarınızı tek bir<br />
sistemden yönetebilir, otel yönetim<br />
sisteminizi DİA’nın; muhasebe, stok<br />
ve depo, restoran programlarıyla<br />
entegre kullanabilirsiniz. Kısacası<br />
tek program üzerinden tüm iş<br />
süreçlerinizi uçtan uca yönetmeniz<br />
mümkün” diyerek sözlerini<br />
tamamladı.
148<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
HoReCa teknolojileri<br />
Çukurova Bölgesel Havalimanı’nın<br />
iklimlendirme ihtiyaçlarına<br />
patentli çözüm<br />
58 yıllık tecrübesi ve güçlü iş ortaklıklarıyla iklimlendirme sektörünün öncü firması<br />
Form, Clivet soğutma grupları ile merkezi iklimlendirme ihtiyaçlarına verimli ve inovatif<br />
çözümler sunuyor. Çukurova Bölgesel Havalimanı’nın tercihi de Form Endüstri Ürünleri<br />
bünyesindeki Clivet Santrifüj Chiller oldu.<br />
Çukurova Bölgesel Havalimanı,<br />
sahip olduğu 30 bin yolcu<br />
kapasitesiyle ve 8 milyon<br />
metrekarelik inşaat alanıyla<br />
Türkiye’nin 4. büyük havalimanı<br />
olmaya hazırlanıyor. Mersin’e değer<br />
katacak olan bu özel havalimanının<br />
iklimlendirmesi toplamda 13.200 kW<br />
soğutma kapasitesine sahip Clivet<br />
Santrifüj Chiller ile sağlanacak.<br />
Ergonomik ve çevreci<br />
Form Endüstri Ürünleri’nin geniş<br />
ürün gamında yer alan Clivet Santrifüj<br />
Soğutma Grupları, ergonomik ve çevreci<br />
yapısı, yüksek soğutma kapasitesi ve<br />
uzun ömürlü bir kullanım sunmasıyla<br />
tercih ediliyor. Clivet, 20’den fazla<br />
patente sahip özellikleriyle 600 kW ile<br />
10.550 kW arasında yüksek kapasitede<br />
ve 6.58'e kadar COP, 10.69'a kadar<br />
IPLV değerlerinde verimlilik sağlıyor.<br />
Ayrıca daha az hareketli parçaya sahip<br />
Back to Back Impeller dizaynı ile uzun<br />
ömürlü bir kullanım sunuyor. Bununla<br />
birlikte iki kademeli sıkışma çevrimi<br />
ile enerji verimliliğini yüzde 6 artırarak<br />
tek kademeli kompresörlere kıyasla<br />
işletme masraflarının azalmasına<br />
yardımcı oluyor.
150<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
HoReCa teknolojileri<br />
İşletmelerin en büyük kurtarıcısı<br />
SULU RADYANT PANEL<br />
Çukurova Isı, işletmelerin ısıtmadan kaynaklı enerji sarfiyatından yüzde 30’lara varan<br />
oranlarda tasarruf sağlayan “sulu radyant panel” ürün grubu ile hem bütçe dostu hem<br />
de çevreci ısıtmanın kapılarını aralıyor.<br />
Enerji tasarrufu; maliyetleri<br />
düşürmek ve çevresel etkiyi<br />
azaltmak için daha az enerji<br />
kullanmak demektir. Enerji<br />
kullanımının yüksek olduğu ticari<br />
binalarda birçok yolla enerjiden tasarruf<br />
sağlanabilir. Üstelik enerji kullanımını<br />
azaltmak, işletmelerin faaliyetlerinden<br />
kaynaklı karbon emisyonlarının<br />
azalmasına da yardımcı olacaktır.<br />
Bu nedenle ticari binalarda, enerji<br />
giderlerinin yüzde 50’sinden sorumlu<br />
olan ısıtma sistemlerini doğru seçerek,<br />
tasarruf etmek ve çevresel etkileri<br />
düşürmek mümkün.<br />
Yüksek verimli sulu radyant panel<br />
teknolojisi ile işletmelerin enerji<br />
giderlerinin ve karbon emisyonlarının<br />
azaltılabileceğini belirten Çukurova<br />
Isı Pazarlama Müdürü Osman Ünlü,<br />
doğru ısıtma sistemi ile işletmelerin<br />
sağlayacağı avantajlara dikkat çekti:<br />
Dünyanın en çevreci ısıtma<br />
teknolojilerinden<br />
“Sulu radyant panel” ürün grubunun<br />
çevreci teknolojisi,işletmelerin<br />
ısıtmadan kaynaklı enerji sarfiyatından<br />
yüzde 30’lara varan oranlarda tasarruf<br />
sağlıyor. Doğaya herhangi bir zararlı gaz<br />
salınımı yapmadığı için de tüm dünyada<br />
en çevreci ısıtma teknolojilerinden biri<br />
olarak kabul ediliyor.<br />
Maksimum konfor<br />
Ancak ısıtmada verimlilik kadar önemli<br />
bir diğer kriter ise konfor oluyor. Yani<br />
ürün ne kadar verimli olursa olsun<br />
konfor kriterlerini sağlayamıyorsa<br />
tercih edilmiyor. Sulu radyant panel<br />
ürünlerimizin çalışma prensibi, yaşam<br />
alanlarında maksimum konfor sunuyor.<br />
Çünkü ısı transferi su ile sağlanan<br />
“sulu radyant panel”lerden çıkan<br />
ışınlar, ısı transferi hava ile sağlanan<br />
sistemlerden farklı olarak hava<br />
hareketlerinden etkilenmiyor. Doğrudan<br />
ortamdaki makinelere, insanlara ve<br />
zemine çarparak, ısı enerjisine dönüşen<br />
ışınların tüm alan içerisine eşit olarak<br />
dağılmasıyla ısıtmada maksimum<br />
konfor elde ediliyor. Bu çalışma<br />
prensibi sayesinde hissedilen sıcaklığın,<br />
gerçek sıcaklıktan fazla olması ise<br />
enerji verimliliğini yüzde 30’lara varan<br />
oranlarda artırıyor.<br />
İşletme ve bakım avantajı<br />
Sıcak havayla ısıtma sağlayan<br />
sistemlerden farklı olarak elektrikle<br />
çalıştırılan fanlara ihtiyaç duymayan<br />
“sulu radyant panel”lerin çalışma<br />
prensibinin kazan ve sirkülasyon<br />
pompası ile sınırlı olması da hem<br />
işletme hem de bakım maliyetleri<br />
açısından avantaj sağlıyor.<br />
Hızlı kurulum<br />
İşletmelere uygulamada da avantaj<br />
sağlayan “sulu radyant panel”ler, 10 bin<br />
metrekare bir tesise bir hafta veya on<br />
gün içerisinde uygulanabiliyor. Tavana<br />
monte edilen radyant paneller, çalışma<br />
sahasında ekstra yer kaplamıyor.<br />
Böylece işletmeler; enerjiden,<br />
zamandan ve yerden tasarruf sağlıyor”<br />
diyerek sözlerini tamamladı.
TV + İnternet<br />
Fırsat Bu Fırsat<br />
Kampanyası<br />
Kablonet (16 mbps sınırsız)<br />
KabloTV (giriş paket)<br />
12 ay sözünüze<br />
ayda<br />
259,00TL<br />
24 ay sözünüze<br />
ilk 12 ay<br />
ayda<br />
219,00TL<br />
sonraki 12 ay<br />
ayda<br />
279,00TL<br />
Online Başvurularda<br />
İlk Ay Bedava<br />
Komşusunu Getirene<br />
Özel İndirimler<br />
*İlk ay bedava avantajı tüm yeni aboneler için online başvurularda geçerlidir.<br />
*Komşusunu getiren abonelere ve önerilen müşteriye, 1 aylık cihazsız kampanya bedeli tutarında indirim yapılacaktır.