14.09.2023 Views

Hotel Restaurant Eylül 2023

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Otel yatırımlarında kuvvetli dönüş<br />

hotelrestaurantmagazine<br />

@Hitechdergisi<br />

hotelrestaurantmagazine<br />

Otel yatırımları, bu yıl doluluklarda çeşitli<br />

sebeplerle yaşanan gerilemeye rağmen kuvvetli<br />

dönüşüne devam ediyor. TÜROB Başkanı<br />

Müberra Eresin, 2022 yılında ve bu yılın ilk<br />

6 ayında otel yatırımlarının yatırımcıların<br />

en fazla ilgi gösterdiği alanlardan biri<br />

haline geldiğini belirtti. TÜROB’un, Sanayi<br />

ve Teknoloji Bakanlığı’nın ‘Yatırım Teşvik<br />

Belgeleri’ verilerinden hareketle hazırladığı<br />

yatırım raporunun ayrıntıları gündem<br />

başlığımızda.<br />

Yaşmak Otellerinden Sorumlu Genel Müdür.<br />

2007 yılından beri turizm sektörünün içinde.<br />

İş ve özel hayatın en keyifli ortak yanı olarak<br />

gördüğü ağırlama ve yemeği yaşamın içinde<br />

bir kesit gibi hissettiğinden otelciliğe tutkuyla<br />

bağlı olduğunu söyleyen Sevilay Duru ile<br />

hayallerindeki yolculuğu ve grup otellerinin<br />

yeni dönem rotasını konuştuk.<br />

Aslen Romalı. Yemek pişirme dünyasına<br />

yolculuğu çocukken hareketli bir mutfakta<br />

başlıyor Şef Marco Ho'nun. İtalya'nın Emilia<br />

kentinde şirin bir Bologna'da doğan ailesinin<br />

yemek etrafında toplanma geleneğiyle kök<br />

salan bir hikaye onunkisi. O günlerdeki en<br />

güçlü ilham kaynağı, olağanüstü bir aşçı<br />

olan büyükannesi. Öyle ki Ho, büyükannenin<br />

dilinden düşürmeği lezzet hikayeleri ve<br />

aromatik yemekleri sayesinde yemek pişirmeye<br />

olan hayranlığının her geçen gün daha da<br />

ateşlendiğini söylüyor. Torcello'nun İtalyan Şefi<br />

Marco Ho'nun Roma’dan İstanbul’a mutfak<br />

hikayesi şefin gözünden bölümümüzde.<br />

Marriott International, Türkiye'ye olan uzun<br />

vadeli taahhüdünü, imzaladığı 13 yeni<br />

anlaşma ile güçlendirdi. Türkiye’nin dört bir<br />

yanında toplamda 2 binden fazla yeni odanın<br />

şirketin portföyüne katılacağı anlaşmalar<br />

kapsamında Fairfield Inn by Marriott da ilk kez<br />

Türkiye pazarına giriş yapacak.<br />

Kahve Zirvesi <strong>2023</strong>, 16-17 <strong>Eylül</strong> tarihlerinde<br />

Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenecek.<br />

Kahvenin yol haritasının çizileceği zirve, 12<br />

oturum başlığında konusunda uzman 60<br />

konuşmacının katılımıyla gerçekleşecek.<br />

Ölümsüz aşk ve sadakatin sembolü lavanta,<br />

JW Marriott <strong>Hotel</strong> Istanbul Marmara Sea'nin<br />

ikonik restoranı Ceres'in yaz menüsüyle bir<br />

kez daha aşka geldi... Ekşi Mayalı Ekmek'ten<br />

Keçi Peynirli Bebek Yedikule Marulu'na,<br />

Tiramisu'dan İmza Kokteyle kadar pek çok<br />

lezzeti lavanta tarlalarından sofralara taşıyan<br />

Ceres, bu yazın konseptini oluştururken imza<br />

dokunuş olarak lavantayı benimsedi. JW<br />

Marriott <strong>Hotel</strong> Istanbul Marmara Sea'nin<br />

Executive Şefi Mehmet Faruk Yardımcı’nın<br />

lavanta temalı menüsüne davetliydim.<br />

Detaylar gastro etkinlik sayfalarımızda.<br />

<strong>Eylül</strong> sayımız ile Kahve Zirvesi <strong>2023</strong>,<br />

İstanbul Coffee Festival ve Hostech by TUSİD<br />

Fuarı’ndayız…<br />

Keyifli okumalar dilerim.<br />

K<br />

GENEL MÜDÜR<br />

(Sorumlu)<br />

REKLAM SATIŞ PAZARLAMA<br />

REKLAM KOORDİNATÖRÜ<br />

Emir Ömer ÖCAL<br />

emir.ocal@img.com.tr<br />

0212 454 22 22<br />

BILGI İŞLEM<br />

TOLGA ÇAKMAKLI<br />

tolga.cakmakli@img.com.tr<br />

TEKNIK MÜDÜR TAYFUN AYDIN<br />

tayfun.aydin@img.com.tr<br />

İMG WEB TEAM MAIL<br />

web@img.com.tr<br />

Prof. Dr. HÜSNÜ GÜNDÜZ<br />

Doç. Dr. MURAT DOĞDUBAY<br />

ORHAN GENCELİ<br />

Türkiye Otel Yöneticileri Derneği (TUROYD)<br />

Yönetim Kurulu Üyesi<br />

GÜRKAN BOZTEPE<br />

Gastronomi Turizmi Derneği Başkanı<br />

TEZER ÖNER<br />

Agon Danışmanlık / Gayrimenkul ve<br />

İşletme Yatırım Danışmanı<br />

HÜSEYİN KURT<br />

Uluslararası MICE Endüstrisi Derneği<br />

Başkanı<br />

AYDIN DEMIR<br />

Yeditepe Üniversitesi Gastronmi Mutfak<br />

Sanatları Chef Ögretim Görevlisi/<br />

The Maestro <strong>Hotel</strong> Executive Chef<br />

website<br />

www.hotelrestaurantmagazine.com<br />

e-mail<br />

info@img.com.tr<br />

CTP - BASKI<br />

İRTİBAT BÜROLARIMIZ<br />

ADRES<br />

İHLAS GAZETECİLİK A.Ş.<br />

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza<br />

No:11 A/41 Yenibosna–Bahçelievler/ İSTANBUL<br />

Tel: +90 212 454 30 00 Fax: +90 212 454 34 94<br />

www.ihlasmatbaacilik.com<br />

BURSA +90.224 211 44 50-51<br />

KONYA +90.332 238 10 71<br />

İSTMAG<br />

Magazin Gazetecilik Yayıncılık<br />

İç ve Dış Tic. Ltd. Şti.<br />

İHLAS MEDIA CENTER<br />

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi<br />

No: 11 Medya Blok Kat: 1<br />

34197 Yenibosna / İstanbul / Turkey<br />

Tel: 0212 454 22 22<br />

Faks: 0212 454 22 93<br />

hotel & restaurant hi-tech dergisinde yer alan makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir. Yayınlanan ilanların sorumluluğu reklam verene aittir. hotel & restaurant hi-tech dergisinin bütün yayın hakları<br />

İSTMAG Magazin Gazetecilik Yayıncılık İç ve Dış Tic. Ltd. Şti.’ne aittir. Yazılar kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Yaygın süreli bir yayın olan hotel & restaurant hi-tech dergisi ayda bir yayınlanır. ISSN:1305-1792


Bu sayımızda<br />

antre<br />

16 Sektörden kısa haberler<br />

gündem<br />

26 Çelikkanat: Herkes gibi<br />

sadece içi televizyonlu oda<br />

satmıyoruz<br />

34 Otel yatırımları 17 milyar TL<br />

teşvik aldı<br />

26<br />

36 Öner: Turizm sektöründe kur<br />

algısı<br />

40 Gem, otelcilerin Airbnb<br />

itirazlarını çok sert eleştirdi<br />

44 Polatoğlu: Turizm sadece<br />

turizm değildir<br />

46 Aksu: TGA’nın turizmde ana<br />

aktör olduğunu kabul etmek<br />

zorundayız<br />

68 48<br />

etkinlik<br />

48 Renaissance Polat Istanbul<br />

<strong>Hotel</strong> 30’uncu yılını kutladı<br />

yeni yatırımlar<br />

52 Marriott, Türkiye'de 13 yeni<br />

anlaşmayla güçlenecek<br />

56 Manikis: 5 yıl sonra 150.<br />

Wyndham otelini kutlayacağız<br />

52


iş’te kadın<br />

68 Duru: Otelciliğe tutkuyla<br />

bağlıyım<br />

marka<br />

74 Kalite ve güvenirlik<br />

denildiğinde ilk akla gelen<br />

firma: ENTA A.Ş.<br />

78 Her bir fritöz üretimiyle<br />

Türkiye’de ilklerin öncüsü:<br />

Ottoman Mutfak<br />

82 Kıral: RİNART vaadimiz;<br />

yenilik, özgünlük, üstün kalite<br />

86 Özüuğurlu: Ar-Ge<br />

çalışmalarımıza hazırlık<br />

ekipmanlarıyla hızla devam<br />

ediyoruz<br />

90 Yeni: İki eşsiz soğutma<br />

ürünümüzle sektörde<br />

öncüyüz<br />

100<br />

94 Ünver: Endüstriyel<br />

mutfaklarda yenilik odaklı<br />

ilerliyoruz<br />

98 Daikin, Tacikistan yatırımıyla<br />

yenilikçi çözümleri teşvik<br />

edecek<br />

şefin gözünden<br />

100 Ho: Mutfak mirasımı<br />

İstanbul'da paylaşmak bir<br />

onur<br />

gastro etkinlik<br />

108 Kahve Zirvesi <strong>2023</strong> için geri<br />

sayım<br />

110 Ceres'in yaz menüsü<br />

lavantayla aşka geldi<br />

gastro güncel<br />

114 Koralı: Yiyecek içecek<br />

sektörünü zor günler bekliyor<br />

116 Doğan: Lütfen yemeğimi<br />

eleştir(me)<br />

gastro aktüel<br />

118 Gastronomi sektöründen<br />

haberler<br />

132<br />

gustonun yorumu<br />

126 Gusto Reha Tartıcı ile keşif<br />

noktaları<br />

yeni mekan<br />

130 Gerçek bir “Mezra”<br />

132 Hakkasan İstanbul’a<br />

görkemli açılış<br />

134 Il Forno Ristorante Samsun<br />

Atakum’da<br />

136 Dört dörtlük Meksikalı<br />

138 GUESS’den yeni beach club<br />

iş birlikleri<br />

HoReCa<br />

teknoloji&sistemleri<br />

142 Vakko, Daikin tasarım ve<br />

kalitesini tercih etti<br />

146 Otel yönetimi uçtan uca<br />

dijitalleşiyor<br />

148 Çukurova Bölgesel<br />

Havalimanı’na patentli çözüm<br />

150 İşletmelerin en büyük<br />

kurtarıcısı<br />

150<br />

www.hotelrestaurantmagazine.com


16<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

antre<br />

Celestyal<br />

Türkiye,<br />

3 Kıta<br />

programını<br />

Türkiye<br />

pazarına açtı<br />

Yunan Adaları tur programlarıyla Türk yolcularının gönlünü fetheden<br />

cruise firması Celestyal, yeni bir rotayı daha Türkiye turizmine<br />

açma kararı aldı. Celestyal filosunun yeni gemisi Journey’le<br />

gerçekleşecek olan yeni program yine Kuşadası çıkışlı olacak.<br />

Ekim ayında başlayacak olan 3 Kıta programı, Ege’den Doğu<br />

Akdeniz sularına uzanıyor; Yunanistan’a ek olarak Mısır ve İsrail’i de<br />

kapsıyor. Celestyal Cruises Türkiye Direktörü Özgü Alnıtemiz; yeni<br />

destinasyon programını şöyle duyurdu: ‘Celestyal Türkiye olarak,<br />

Doğu Akdeniz sularındaki 3 Kıta programını Türkiye pazarına açma<br />

kararı aldık. Celestyal’in 3 Kıta programı bu sene filomuzun yeni<br />

gemisi Journey’le gerçekleşecek. Türk misafirlerimizin hem yeni<br />

gemimizi hem de yeni rotamızı deneyimleyebilecekleri yeniliklerle<br />

sezonumuzu sonlandıracağız. Ege’den Doğu Akdeniz’e uzanan bu<br />

rota, aynı seyahatte hem Yunan Adaları ve Atina’yı hem de Mısır ve<br />

İsrail’i keşfetmek için bir fırsat. Sosyal medya hesaplarımızdan bizi<br />

takip eden izleyicilerimiz bu turumuzu hediye olarak kazanma şansı<br />

da yakalayabilecek.’’<br />

Duayen turizmci Erhan Çakay<br />

hayatını kaybetti<br />

Turizm sektörünün sevilen<br />

isimlerinden, Akgün <strong>Hotel</strong><br />

İstanbul'un tecrübeli Genel<br />

Müdürü Erhan Çakay<br />

geçirdiği kalp krizi sonucu<br />

yaşama veda etti. 40 yılı<br />

aşkın süredir turizmde üst<br />

düzey yöneticilik yapan<br />

Erhan Çakay, Aralık 2022<br />

tarihi itibariyle Akgün <strong>Hotel</strong><br />

İstanbul’un Genel Müdürü<br />

olmuştu. Türkiye Otelciler<br />

Birliği (TÜROB) ve Türkiye<br />

Otelciler Federasyonu (TÜROFED)’de yönetimde bulunan<br />

Çakay, Dünya Otelciler Birliği (İH&RA)’da görev almııştı. Aynı<br />

zamanda Skal üyesi de olan Çakay, geçtiğimiz yıllarda on yılı<br />

aşkın süre TÜROB’un Genel Sekreterliği görevini ve ardından<br />

disiplin kurulu başkanlığı yapmıştı. Duayen turizmci Erhan<br />

Çakay'a Allah'tan rahmet, ailesine ve yakınlarına başsağlığı<br />

dileriz.<br />

İTF, 15 bini aşkın<br />

profesyoneli buluşturacak<br />

Dream Project organizasyonunda, 4-5 Ekim <strong>2023</strong> tarihleri<br />

arasında, İstanbul Kongre Merkezi’nde bu yıl ilk kez<br />

kapılarını açacak olan İstanbul Turizm Fuarı, 15 bini aşkın<br />

profesyoneli bir araya getirecek. 50 ülkenin Türkiye’ye en<br />

çok turist ve grup gönderen acenta ve tur operatörlerini B2B<br />

toplantılar ile katılımcılarla buluşturacak fuar, aynı zamanda<br />

Türkiye’nin ticari hacmini arttırma yönünde önemli bir rol<br />

üstleniyor. Yurt dışından gelen satın alıcılar ile stand açan<br />

fuar katılımcıları, online randevu sistemi üzerinden randevu<br />

alarak standlarında B2B görüşmeler yapma fırsatı bulacak.<br />

Aynı zamanda www.istanbulturizmfuari.com.tr web sitesinde<br />

ziyaretçi kaydı oluşturan sektör temsilcileri de stand açan<br />

fuar katılımcılarından randevu alabilecek. 5 bin 356 metrekare<br />

alanda yer alacak fuarın, dünyadan ve Türkiye’den turizm<br />

profesyonelleri, oteller, etkinlik mekanları, tur operatörleri,<br />

acentalar, toplantı destek firmaları ve servis sağlayıcıları,<br />

MICE profesyonelleri ve diplomatik temsilcileri ağırlayarak<br />

220 katılımcı firma ve 15 binin üzerinde turizm profesyonelini<br />

buluşturması hedefleniyor.<br />

İşsizlik oranı erkeklerde %7.8,<br />

kadınlarda %13.2<br />

Türkiye İstatistik Kurumu<br />

(TÜİK) tarafından düzenli<br />

olarak paylaşılan Türkiye<br />

İşgücü İstatistikleri<br />

Haziran <strong>2023</strong> verileri<br />

açıklandı. Hane halkı İşgücü Araştırması sonuçlarına göre, 15<br />

ve yukarı yaşlardaki kişilerde işsiz sayısı <strong>2023</strong> Haziran ayında,<br />

<strong>2023</strong> Mayıs ayına göre 2 bin kişi artarak 3 milyon 337 bin kişi<br />

oldu. İşsizlik oranı erkeklerde yüzde 7,8 iken kadınlarda yüzde<br />

13,2 olarak tahmin edildi. İstihdam oranlarına bakıldığında<br />

ise, istihdam edilenlerin sayısının <strong>2023</strong> Haziran ayında bir<br />

önceki aya göre 363 bin kişi azalarak 31 milyon 291 bin kişiye<br />

ulaştığı gözlemlenirken, istihdam oranı 0,6 puan azalarak<br />

yüzde 47,8 oldu. TÜİK <strong>2023</strong> Haziran verileri üzerine konuşan<br />

Eleman.net CEO’su Murat Günay, “İşsizlik rakamlarının<br />

bir önceki ay ile haziran ayı arasında çok büyük bir fark<br />

bulunmuyor. Gerçekleşen 0,1’lik artışa baktığımızda; haziran<br />

ayının iş günü olarak kısa olması nedeniyle firmaların işe<br />

alımları daha çok temmuz ayına ötelediğini hem açıklanan<br />

rakamlarla hem de kendi ilan ve aday sayılarımızdaki artışla<br />

gözlemlemiş olduk” dedi.


18<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

antre<br />

Seyahat uygulamalarında<br />

<strong>2023</strong> beklentisi<br />

Adjust tarafından yapılan<br />

açıklamada, 2021'de<br />

büyük bir sıçrama yapan<br />

seyahat uygulamalarının<br />

pandemi öncesi<br />

seviyelerin çok üzerine<br />

çıktığı belirtilirken, <strong>2023</strong><br />

ortalamasının şu ana<br />

kadar 2019 4. çeyrek<br />

ortalamasının %18<br />

üzerinde olduğu bilgisi<br />

paylaşıldı. Daha güncel performans verilerine bakıldığında, seyahat<br />

uygulaması yüklemelerinin arttığı görüldü. Büyüme açısından H1<br />

2022'de yıldan yıla (YoY) %8'lik bir artış görüldüğü ve ardından H1<br />

<strong>2023</strong>'te %5'lik bir artış yaşandığı belirtildi. Son üç yılın haziran ayı<br />

yüklemelerine ilişkin yayınlanan istatistiklere göre, Haziran 2021<br />

seyahat uygulaması yüklemeleri yıllık ortalamanın %7, Haziran 2022<br />

seyahat uygulaması yüklemeleri, yıllık ortalamanın %10, Haziran<br />

<strong>2023</strong> seyahat uygulaması yüklemeleri ise H1 <strong>2023</strong> ortalamasının %11<br />

üzerindeydi.<br />

Turizmde kadını<br />

güçlendirecek imza<br />

BHM, sektörde ve<br />

toplumda toplumsal<br />

cinsiyet eşitliğini<br />

ve kadınların<br />

güçlendirilmesini teşvik<br />

etme taahhüdünün bir<br />

parçası olarak Birleşmiş<br />

Milletler Toplumsal<br />

Cinsiyet Eşitliği ve<br />

Kadının Güçlenmesi<br />

Birimi (UN Women) ve Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler<br />

Sözleşmesi (UN Global Compact) ortak inisiyatifi olan Kadının<br />

Güçlenmesi Prensiplerini (Women Empowerment Principles<br />

- WEPs) imzaladı. Bu imzayla BHM, sektörde 50 yılı aşan<br />

bilgi, birikim ve tecrübesiyle sürdürdüğü adil, güvenli ve<br />

eşit fırsatlara sahip bir iş yeri kültürü oluşturma hedefi ile<br />

Kadının Güçlenmesi Prensiplerini uygulayacağını taahhüt<br />

etti. BHM Yönetim Kurulu’nun onayladığı Kadının Güçlenmesi<br />

Prensipleri WEPs çerçevesinde 1.Cinsiyet eşitliğinde tepe<br />

yönetim seviyesinde liderlik etme, cinsiyet ayırımcılığı<br />

yapmadan kadın ve erkek çalışanlara adil ve saygılı davranma,<br />

çalışanların iş sağlığı, huzuru ve güvenliğini gözetme,<br />

çalışanların eğitim, öğretim ve kariyer gelişimlerine destek<br />

olma, kadınları güçlü kılacak kurumsal gelişim, tedarik<br />

zinciri ve pazarlama uygulamalarını gözetme, toplumsal<br />

inisiyatiflerle fırsat eşitliğini teşvik etme ve savunma, cinsiyet<br />

eşitliği alanındaki ilerlemeyi düzenli ölçme ve raporlama<br />

taahhütlerini içeriyor.<br />

Avcı, Mövenpick Istanbul’a<br />

Operasyon Direktörü oldu<br />

Konaklama sektörünün<br />

başarılı yöneticilerinden<br />

Tuncel Avcı, Accor<br />

Grubu'nun İstanbul’da<br />

açılacak olan yeni oteli<br />

Mövenpick Istanbul’a<br />

Operasyon Direktörü<br />

oldu. Tuncel Avcı, turizm<br />

ve otelcilik işletmeciliği<br />

eğitimini tamamlamasıyla,<br />

turizm sektörüne 1997 yılında girdi. 2004 – 2017 Seneleri arasında<br />

otellerde Ön Büro Müdürlüğü ve Gece Müdürlüğü pozisyonuna<br />

üstlenen Avcı; Richmond Istanbul, Holiday Inn Istanbul City, Crowne<br />

Plaza Harbiye ve Florya, Rixos Istanbul Taksim ve Radisson Blu Pera<br />

gibi otellerde görev aldı. Adı ve turizm sektörü için yaptığı işler ile<br />

kendinden sıkça söz ettirmesiyle de Uluslararası Otelciler Derneğine<br />

dahil olan Tuncel Avcı, 2022 yılından bu yana dernek içerisinde aktif<br />

olarak yer alıyor. Singapur merkezli dünyanın en büyük residence -<br />

otel zinciri olan The Ascott Limited’in İstanbul da ki oteli Somerset<br />

Maslak İstanbul’un açılışı öncesinde, Ağustos 2017’de Operasyon<br />

Müdürlüğü pozisyonunda geçiş yapan Tuncel Avcı, kısa sürede<br />

gösterdiği üstün başarı ile Haziran 2022’de Divan grubunun amiral<br />

gemisi olan Divan Istanbul, Elmadağ oteline Odalar Bölümü Müdürü<br />

olarak geçiş yaptı. Haziran 2022’den bu yana Divan Istanbul, Odalar<br />

Bölümü Müdürlüğünü sürdürüyordu.<br />

Hayallerdeki düğünü taçlandıran<br />

adres<br />

Hayalleri süsleyen zarif ve<br />

modern düğünleri gerçeğe<br />

dönüştüren Wish More <strong>Hotel</strong><br />

İstanbul, büyük bir özenle<br />

tasarlanmış salonları, lüks<br />

konforu, yenilenen menüleri<br />

ve mükemmel hizmet<br />

kalitesiyle kusursuz düğün<br />

organizasyonlarına ev sahipliği<br />

yapıyor. Otelin, yenilenen<br />

salonuyla birlikte düğün<br />

organizasyonları adeta rüya gibi<br />

gerçekleşiyor. 640 metrekarelik<br />

bahçeli açık alanıyla ise kır<br />

düğünü hayali kuran çiftlere eşsiz<br />

bir seçenek sunuyor. Ayrıca,<br />

550 kişilik balo salonu ve kokteyl alanıyla birlikte toplamda<br />

700 kişiye kadar açık alan kapasitesi sayesinde davetlilerin<br />

unutulmaz anları bir arada yaşamalarına olanak tanıyor. Hem<br />

damak hem de göz zevkine hitap eden geniş banket, kokteyl<br />

ve düğün menülerini konuklarının beğenisine sunan otelin<br />

yenilenen banket menülerinde alternatifli olarak birçok lezzet<br />

yerini alıyor. Ayrıca Wish More <strong>Hotel</strong> İstanbul, açık havada<br />

düğün kutlamak isteyen çiftlere 640 metrekarelik açık alanda<br />

keyifli ve ferah bir organizasyon vadediyor.


20<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

antre<br />

İlk 7 ayın en pahalı dış hat<br />

uçak bileti açıklandı<br />

Çevrimiçi seyahat<br />

platformu Turna.com,<br />

uçak bileti satışlarından<br />

yola çıkarak <strong>2023</strong>’ün ilk 7<br />

ayının seyahat karnesini<br />

açıkladı. Tek seferde<br />

birden fazla rotaya<br />

uçuş arama, koşulsuz<br />

bilet iptali, akıllı uçuş<br />

özelliği gibi hizmetleri<br />

bulunan Turna.com'un<br />

paylaştığı istatistiklere<br />

göre <strong>2023</strong>'ün ilk 7 ayındaki en pahalı dış hat tek yön uçak bileti 66 bin<br />

600 TL ile İstanbul - Şanghay uçuşu oldu. Gidiş - dönüş en pahalı dış<br />

hat uçak bileti ise 129 bin 900 TL ile İstanbul - Mexico City seferinde<br />

satıldı. İç hatlarda ise tek yöne en pahalı uçak bileti 6 bin 24 TL’ye<br />

İzmir - Diyarbakır, en pahalı gidiş - dönüş uçak bileti İstanbul - Antalya<br />

rotasında 9 bin 241 TL’ye alıcı buldu. İç hatlarda en ucuz tek yön uçak<br />

bileti 384 TL ile Dalaman - İstanbul uçuşunda satılırken, en ucuz iç hat<br />

gidiş - dönüş uçak bileti ise İstanbul - Konya seferini gerçekleştiren<br />

uçuşla oldu. Dış hatların en ucuz tek yön uçak bileti ise 263 TL ile<br />

İstanbul- Tahran seferine satıldı. Dış hatlarda gidiş - dönüşte yine<br />

İstanbul’dan Tahran’a gerçekleştirilen uçuşta satılan bin 418 TL’lik<br />

uçak bileti en ucuz uçak bileti listesindeki yerini aldı.<br />

ABD'nin ikonik karavanları<br />

Türkiye’ye geliyor<br />

Global Market Insight’ın<br />

açıkladığı verilere göre,<br />

2022’de 20 milyar doları<br />

aşan karavan pazarının<br />

2032’ye kadar 30 milyar<br />

doları geçmesi bekleniyor.<br />

Karavanlar, tatilcilerin<br />

ev konforunda bir<br />

deneyim yaşamalarını<br />

sağlıyor. Ülkemizdeki<br />

vatandaşların da<br />

seyahatlerini iyileştirmek,<br />

Türkiye pazarını karavan<br />

endüstrisinin en önemli markalarından biriyle buluşturmak için<br />

harekete geçen seyahat ve taşımacılık çözümleri sağlayıcısı<br />

TurMobil, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) menşeli karavan<br />

markası Airstream’in el yapımı karavanlarını bu ay itibariyle<br />

Türkiye’ye getiriyor. 92 yıllık bir geçmişe sahip Airstream’in<br />

Türkiye distribütörlüğünü üstlendiklerini söyleyen TurMobil<br />

Yönetim Kurulu Başkanı Turan Mutlu, konuya dair şu bilgileri<br />

paylaştı: “Airstream’ın üretimleri, diğer karavanlardan çok<br />

farklıdır. Bu karavanların en önemli özelliği seri üretim değil, el<br />

işçiliği olması. Her bir ikonik karavanın yapımı 350 saat sürüyor<br />

ve 3 bin adet perçin kullanılıyor. Konforlu seyahat hayali lüks<br />

karavanlarda hayat buluyor.”<br />

Türkiye limanlarına<br />

ilk 6 ayda 420 gemi yanaştı<br />

<strong>2023</strong>’ün Ocak-haziran döneminde limanlara demir atan kruvaziyer<br />

gemi sayısı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 32,5 artarak<br />

420’ye çıktı. Aynı dönemde yolcu sayısı da yüzde 88,8 yükselişle 482<br />

bin 925 oldu. Türkiye’nin bir cazibe merkezi haline dönüştüğünü<br />

söyleyen Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu,<br />

kruvaziyer gemi ve yolcu sayısında geçen yılın ilk 6 ayına göre rekor<br />

kırıldığını belirtti. Dünyada yaşanan bazı olumsuzluklar nedeniyle<br />

turizm sektörünün sıkıntılı günler geçirdiğini belirten Uraloğlu,<br />

“Ancak ülkemiz turizmde bu olumsuzluklara rağmen talep gören<br />

ülke oldu. Bunun da en büyük göstergesi giderek artan kruvaziyer<br />

turizmi” dedi. Türkiye limanlarına kruvaziyer gemisiyle gelen gemi<br />

ve yolcu sayılarında ilk sırada Kuşadası Limanı yer aldı. Bu yılın<br />

haziran ayında Kuşadası Limanı’na 66 kruvaziyer gemisi giriş yaptı,<br />

100 bin 638 yolcu ağırlandı. Ocak-Haziran döneminde ise Kuşadası<br />

Limanı’na 191 gemi uğradı, 258 bin 719 yolcu geldi.<br />

Pakistan tanıtım etkinliği<br />

TÜRSAB ev sahipliğinde<br />

gerçekleşti<br />

Türkiye Seyahat<br />

Acentaları Birliği<br />

(TÜRSAB), Genel<br />

Merkezinde "Pakistan<br />

Destinasyon<br />

Tanıtım ve B2B<br />

Görüşme Etkinliği"<br />

gerçekleştirdi.<br />

Etkinlikte konuşma<br />

yapan Hasan Eker,<br />

Türkiye ve Pakistan arasındaki güçlü ilişkilere dikkat çekerek “Bu iyi<br />

ilişkilere rağmen iki ülke arasındaki turizm hareketleri istediğimiz<br />

seviyede değil. Pakistan, Mohenjo-Daro Antik Kenti, Taxila Arkeolojik<br />

Kenti, Lahor Kalesi ve Şalimar Bahçeleri, Makli Tarihi Anıtları ve<br />

Rohtas Kalesi gibi UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’ne de giren<br />

önemli değerlere sahip. Kültür turizmi kapsamında Pakistan’ı<br />

ziyarete gidecek vatandaşlarımızın orada çok iyi karşılanacağını<br />

biliyoruz. İki ülke arasındaki turizmi geliştirmek için daha çok destek<br />

verilmesi önem taşıyor. TÜRSAB olarak biz bugünkü etkinlikte<br />

olduğu gibi bundan sonra da turizmin gelişimi için üzerimize düşen<br />

görevleri yerine getirmeye hazırız.” şeklinde konuştu.


22<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

antre<br />

İlk yarıda 14,398 Türk<br />

Japonya'yı ziyaret etti<br />

Japonya Ulusal<br />

Turizm Örgütü (JNTO),<br />

Türkiye'nin öncülüğüyle<br />

Japonya'ya gelen<br />

turizmde dikkate değer<br />

bir canlanma olduğunu<br />

duyurdu. Singapur,<br />

Vietnam, Amerika<br />

Birleşik Devletleri ve<br />

Meksika gibi ülkelerin yanı sıra, Türkiye'den Japonya’ya gelen ziyaretçi<br />

sayılarının güçlü bir toparlanma göstermesi, Japonya'nın tercih edilen<br />

bir seyahat destinasyonu olarak süregelen çekiciliğini yeniden teyit<br />

ediyor. Bu yılın ilk yarısında 14,398 Türk vatandaşı Japonya'yı ziyaret<br />

etti. 2019'daki 11,564 rakamını %24 oranında aşarak, Türk ziyaretçiler<br />

arasında Japonya'ya olan ilginin güçlü bir şekilde arttığını gösteriyor.<br />

Haziran <strong>2023</strong>, Japonya'nın Haziran 2019 rakamının %72’sine eşdeğer,<br />

2,073,300 uluslararası ziyaretçiyi ağırlaması ile önemli bir dönüm<br />

noktasına tanık oldu. Bu rakam, Ocak 2020'den bu yana ilk kez<br />

Japonya'nın tek bir ayda iki milyon ziyaretçiyi aşarak ülkenin turizm<br />

endüstrisi için umut verici bir toparlanmaya işaret ediyor. <strong>2023</strong>'ün ilk<br />

yarısında Japonya'ya gelen toplam uluslararası ziyaretçi sayısı, on<br />

milyon ziyaretçiyi aşarak etkileyici bir şekilde 10,712,000'e ulaştı.<br />

20 yıldır şehrin<br />

en iyi oteli<br />

Ege’nin incisi İzmir’in<br />

muhteşem deniz<br />

manzarasına sahip<br />

konumuyla 5 yıldızlı lüks<br />

bir şehir oteli olarak hizmet<br />

veren Wyndham Grand<br />

İzmir Özdilek, 20. yaşını<br />

kutluyor. Bugüne dek 1<br />

milyon 512 bin misafirine<br />

konaklama, 4 milyon 867<br />

bin 222 misafirine yiyecek<br />

ve içecek servisi, termal<br />

SPA merkezinde 323 bin<br />

54 misafirine sağlık ve güzellik hizmeti sunan Wyndham Grand<br />

İzmir Özdilek, konforun ve kalitenin adresi olmayı sürdürüyor.<br />

Sahip olduğu yüksek hizmet kalitesi ile sektördeki 20. yılını<br />

kutlarken ilk günkü heyecanıyla misafirlerine unutamayacakları<br />

bir deluxe konaklama hizmeti sağlıyor. Deniz kıyısında olan<br />

konumu, konforlu odaları, açık ve kapalı yüzme havuzu, çocuk<br />

havuzu, muhteşem İzmir Körfezi manzarasına sahip dünya<br />

mutfağından lezzetler sunan Carême <strong>Restaurant</strong>’ı, ücretsiz<br />

otoparkı ve evcil hayvan kabulü ile misafirlerini ağırlıyor. Deniz<br />

manzaralı ve teraslı toplantı salonlarında çeşitli toplantı, kongre<br />

ve farklı etkinlikleri gerçekleştirme fırsatı sunarken havuz<br />

başında da şık davetlere ev sahipliği yapıyor.<br />

Yenilenme zamanı<br />

Fairmont Quasar Istanbul, şehir yaşamının stresinden arınıp<br />

rahatlamak ve sonbahara enerjik bir başlangıç yapmak isteyenleri,<br />

Willow Stream Spa’nın sağlık dolu dünyasını ve sonbahara özel<br />

bakımlarını keşfetmeye davet ediyor. Willow Stream Spa’nın<br />

deneyimli terapistleri tarafından uygulanan lavanta düşleri<br />

deneyimi yabani lavantanın sakinleştirici ve dengeleyici faydalarını<br />

sunarken magnezyum kas rahatlatma masajı bedendeki enerji<br />

seviyesini ve kas fonksiyonlarını dengeliyor. Vücudunuzu, enerjinizi<br />

ve ruhunuzu yenileyen portakal çiçeği masajı veya cilt bakımındaki<br />

en son yenilikleri, yerel ve özgün dokunuşlarla birleştiren Türk<br />

kahvesi ve Hindistan cevizi ile duyusal vaha terapisi baştan sonra<br />

mükemmel bir duyusal yolculuk yaşatıyor. Gülsha’nın en doğal<br />

ürünlerinin kullanıldığı, Türk hamamı, vücut masajı ve yüz masajını<br />

içeren “Luxury Hammam by gülsha” ritüeli ise gül yağının yüksek<br />

enerjisi ve hoş kokusu ile kendinizi arınmış ve yeniden doğmuş gibi<br />

hissetmenizi sağlıyor.<br />

“Tercih Edilen Yazılım İş<br />

Ortağı” seçildi<br />

Öncü seyahat<br />

ve konaklama<br />

teknolojileri şirketi<br />

<strong>Hotel</strong>Runner,<br />

entegrasyon,<br />

bağlantı kalitesi,<br />

yeni özellikler ve ev<br />

sahibi performansı<br />

alanlarının<br />

tamamında istenen<br />

kriterleri karşılayıp aşarak Airbnb tarafından bir kere daha “Tercih<br />

Edilen Yazılım İş Ortağı” seçildi. Tercih Edilen Yazılım İş Ortağı<br />

Programı, Airbnb iş ortaklarının tam entegre bağlantı çözümleri<br />

aracılığıyla ev sahiplerinin üstün bir bağlantı deneyimi yaşamaları<br />

için 2018 yılında başlatıldı. Airbnb ile çift yönlü bağlantı deneyimi<br />

sunan ilk teknoloji platformlarından biri olan <strong>Hotel</strong>Runner, biz kez<br />

daha Tercih Edilen Yazılım İş Ortağı unvanını aldı. Entegrasyon,<br />

bağlantı kalitesi, yeni özellikler ve ev sahibi performansı alanlarında<br />

aranan kriterleri karşılayan ve aşan yazılım iş ortaklarını<br />

ödüllendiren bu unvan ile <strong>Hotel</strong>Runner'ın üstün teknolojisi bir kere<br />

daha tescillenmiş oldu.


26<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gündem<br />

Ferzan Çelikkanat<br />

"Herkes gibi sadece içi televizyonlu<br />

oda satmıyoruz"<br />

Er Yatırım Genel Müdürü Ferzan Çelikkanat, "Biz sadece otelcilik yapmıyoruz. Herkes<br />

gibi bir oda satmıyoruz. Herkes gibi bir odanın içerisine televizyon koymuyoruz." dedi ve<br />

otelcilikte bir kültür ve yaşam tarzı oluşturmaya çalıştıklarını söyledi.<br />

Four Points by Sheraton<br />

İstanbul'un 2 <strong>Eylül</strong> Cumartesi<br />

akşamı gerçekleşen teras açılışı<br />

etkinliğinde konuşan Er Yatırım<br />

Genel Müdürü Ferzan Çelikkanat,<br />

Er Yatırım'ın sadece bir yatırımcı<br />

şirket olmadığını vurgulayarak,<br />

"Bizler herhangi bir binayı hayata<br />

geçiren bir yatırımcı olmaktan<br />

da öteye, yaşadığımız coğrafyaya,<br />

ülkeye bir katkı sunmak adına neler<br />

yapabileceğimizin endişesini taşıyan<br />

birer profesyonelleriz. Aslında bizler<br />

yolcuyuz. Asıl önemli olan buradaki<br />

hancılık. Biz aslında sadece otelcilik<br />

yapmıyoruz. Herkes gibi bir oda<br />

satmıyoruz. Herkes gibi bir odanın<br />

içerisine televizyon koymuyoruz. Bu<br />

işte aslında bir kültür, bir yaşam tarzı<br />

oluşturmaya çalışıyoruz." dedi.<br />

Haber: Hatice Ünal Bilen Fotoğraflar: Aykut Altındağ<br />

"Sürdürülebilirliği herkes bir etiket<br />

olarak görüyor"<br />

Gelecek nesillere daha iyi bir dünya<br />

bırakmak amacıyla Ege Orman<br />

Vakfı iş birliğiyle Manisa Yunt Dağı<br />

ağaçlandırma sahasında 10 bin<br />

fidanlık orman oluşturduklarını<br />

hatırlatan Çelikkanat, şöyle devam<br />

etti: "Er Yatırım olarak sürdürülebilir<br />

çalışmalar yapan bir yatırım<br />

grubuyuz. Bu yatırımları yaparken<br />

doğayı korumayı ön planda tutuyoruz.<br />

Bu oluşturmaya gayret ettiğimiz<br />

yaşam tarzında, sürdürülebilirlik<br />

lafının bu kadar ayağa düştüğü bir<br />

zamanda herkesin aslında birer etiket<br />

olarak gördüğü bu kavramı gerçek<br />

anlamda icraat yaparak, icraata<br />

destek olacak ortaklarımızla hayata<br />

geçirmek çabası içerisindeyiz. Bizimle<br />

birlikte hareket eden iş ortaklarımıza<br />

ve partnerlerimize aslında sadece<br />

bize misafir göndermediklerini,<br />

bu endişemize ortak olup birlikte<br />

daha iyi şeyler yapmaya vesile<br />

olduklarını ifade etmek için de bu


28<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gündem<br />

geceyi düzenlemek istedik. Böyle<br />

bir mekanı sektöre kazandırdık. Bir<br />

toplantı, etkinlik alanı olarak herkesin<br />

beğenisine sunduk ama aslında<br />

bunun arkasında yatan en önemli fikir<br />

ve felsefe, birlikte bir şey yaparsak<br />

bir şeyler ortaya çıkıyor mesajı da<br />

vermekti."<br />

"Hep birlikte daha güçlüyüz"<br />

Sözlerinin devamında birlikte<br />

çalıştığı iş ortaklarına "Hep birlikte<br />

daha güçlüyüz" mesajını veren<br />

Çelikkanat sözlerini şöyle sürdürdü:<br />

"Biz tek başımıza her şeyin altından<br />

kalkamayız. Hep beraber olduğumuz<br />

Four Points by Sheraton<br />

İstanbul'un 12. katında<br />

yeşilin ve mavinin<br />

eğlencesine davetli<br />

misafirler gecenin ilerleyen<br />

saatlerinde Latin müzik<br />

grubunun canlı performansı<br />

eşliğinde keyifli saatler<br />

geçirdi.<br />

zaman bir güç ifade ediyor. Umarım<br />

sizler gibi iş ortaklarımızın, değerli<br />

misafirlerimizin bize bu konuda<br />

olabilecek yönlendirmeleriyle, gerek<br />

ticari gerek manevi destekleriyle yol<br />

göstermelerine her zaman açığız.<br />

Her türlü iş birliğine, bu ülkeye,<br />

bu coğrafyaya, bu dünyaya değer<br />

sağlayacak her türlü projeye cani<br />

gönülden kucak açmak istiyoruz.<br />

Umarım hepimiz için güzel, karlı,<br />

umut verici yeni bir gelecek, yeni bir<br />

sezon olur.'<br />

"Ben umudumu kaybetmiyorum"<br />

Ferzan Çelikkanat, Türkiye'nin<br />

içerisinde bulunduğu ekonomik<br />

koşullara da değindi ve bu geçiş<br />

süreçlerinde herkesin motive olmaya<br />

ihtiyaç duyduğunun altını çizdi.<br />

Çelikkanat sözlerini şöyle tamamladı:<br />

"Ben umudumu kaybetmiyorum.<br />

Yaptığımız bütün bu işler aslında<br />

gelecekten nasıl bir umut vadettiğini<br />

gösteren işler. Çünkü bugün bir<br />

fidanın yetişmesi biliyorsunuz<br />

ortalama 5 ila 10 yıl sürüyor. Hepsi<br />

aslında bir umudun işareti. Ben bu<br />

umudu taşıyorum. İnşallah bizden<br />

sonraki profesyoneller, bizden<br />

sonraki çalışma arkadaşlarımız bu<br />

umut işaretiyle devam ederler."


şıııı<br />

ı ışşııı<br />

ıı ıııışııııııı ıııııı<br />

ş ııııııııışı<br />

ı ğ şş<br />

<br />

<br />

ş ş şşş<br />

ııışşşşşşşşğı ııışşşşşşşşğı ııııııııı


34<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gündem<br />

Otel yatırımları 17 milyar TL teşvik aldı<br />

TÜROB Başkanı Müberra Eresin, bu yılın ilk 6 ayında 131 yeni otel projesinin 17 milyar TL’lik<br />

yatırım teşviğine bağlandığını açıkladı. Geçen yıl aynı dönemde 75 otel projesi için 7.5 milyar<br />

TL’lik başvuru yapılmıştı.<br />

Otel yatırımları, bu yıl doluluklarda<br />

çeşitli sebeplerle yaşanan<br />

gerilemeye rağmen kuvvetli<br />

dönüşüne devam ediyor. Türkiye<br />

Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı<br />

Müberra Eresin, 2022 yılında ve bu<br />

yılın ilk 6 ayında otel yatırımlarının,<br />

yatırımcıların en fazla ilgi gösterdiği<br />

alanlardan biri haline geldiğini belirtti.<br />

TÜROB’un, Sanayi ve Teknoloji<br />

Bakanlığı’nın ‘Yatırım Teşvik Belgeleri’<br />

verilerinden hareketle hazırladığı<br />

yatırım raporunu açıklayan Eresin,<br />

Ocak-Haziran <strong>2023</strong> dönemini kapsayan<br />

bu yılın ilk 6 ayında 29 şehirde toplam<br />

23.725 yataklı 131 yeni otel projesinin<br />

‘Yatırım Teşvik Belgesi’ aldığını söyledi.<br />

Söz konusu yatırımlar için kullanılacak<br />

teşviğin toplam 17 milyar TL tutarında<br />

olduğunu ifade eden Eresin, geçen yılın<br />

aynı döneminde toplam 14.413 yataklı 75<br />

otel projesi için 7.5 milyar TL’lik teşvik<br />

başvurusu yapıldığını hatırlattı.<br />

7 bin yeni istihdam<br />

Eresin, yatırımlar tamamlandığında<br />

yaklaşık 7 bin yeni istihdamın<br />

sağlanmasının öngörüldüğünü vurguladı.<br />

Eresin ayrıca, bu yılın ilk 6 ayında 82 otel<br />

için 6.1 milyar TL’lik yenileme başvurusu<br />

yapıldığına da dikkat çekti.<br />

Türkiye’de konaklama sektörünün<br />

yatırımcılar açısından her zaman cazip<br />

olduğuna işaret eden Eresin, şunları<br />

söyledi: “Yatırımlardaki güçlü artış<br />

bu durumun göstergesi. Sadece yerli<br />

yatırımcılar değil yabancı yatırımcıların<br />

da bu cazip sektörde olmak için çaba<br />

göstermeleri şaşırtıcı değil. Pandeminin<br />

sektörde olumsuz etkileri ve birçok<br />

alanda yatırımların ertelendiği bir<br />

dönemde dahi yatırımcılar, 2020 ve<br />

öncesinde başlattıkları otel yatırımlarını<br />

tamamlamak üzere çalışmalarını<br />

sürdürmüştü. Bu durum yatırımcıların<br />

sektöre yönelik umudunun ve güveninin<br />

bir göstergesi olarak değerlendirilebilir.<br />

Sektörde yapılan yatırımları olumlu<br />

değerlendirmekle birlikte, Antalya ve<br />

İstanbul gibi turizm merkezlerinin hâlâ<br />

en fazla yatırım talebi alan yerler olması<br />

çok tercih ettiğimiz bir durum değil.<br />

Turizmin sürdürülebilirliği açısından<br />

yatırımların tüm Anadolu’ya yayılması<br />

gerektiği görüşümüzü sürdürüyoruz ve<br />

gerekirse Anadolu’da yapılan yatırımlar<br />

için daha da fazla cazibe oluşturan<br />

ekstra teşvikler verilmesi gerektiği<br />

inancındayız.”<br />

“3 yıldızlılar teşvik edilmeli”<br />

<strong>2023</strong> yılında teşvik belgesi alan oteller<br />

içinde kapasite bakımından 25 otelde<br />

10.964 yatak ile 5 yıldızlı otellerin ilk<br />

sırada yer aldığını vurgulayan Eresin,<br />

“Otel sayısında ise en fazla başvuru<br />

45 proje ile 4 yıldızlı oteller için oldu.<br />

Üç yıldızlı projeler 44 otel ile üçüncü<br />

sırada. Kapasite açısından 5 yıldızlı<br />

tesis yatırımlarının ağırlıkta olduğunu<br />

görüyoruz. Türkiye gibi turizm alanında<br />

söz sahibi olan diğer rakip ülkelerde<br />

de artan maliyetler ve satış fiyatları<br />

göz önüne alınırsa, diğer sınıflara<br />

ihtiyaç olduğu da göz ardı edilmemeli.<br />

Sözgelimi 3 yıldız otel yatırımları için<br />

de teşvikler cazip hale getirilmeli diye<br />

düşünüyoruz” diye konuştu.<br />

İstanbul zirvede, Trabzon yeniden<br />

ilk 3’ü zorluyor<br />

Öte yandan Ocak-Haziran <strong>2023</strong><br />

döneminde yeni yatırımlarda yine<br />

İstanbul zirvede yer alırken, Antalya<br />

ikinci oldu. Proje sayısında İstanbul<br />

28 proje ile birinci, Antalya 18 proje ile<br />

ikinci Muğla 10 proje ile üçüncü oldu.<br />

Karadeniz’de yatırımların yeniden<br />

canlandığı gözlemleniyor. Bölgenin en<br />

fazla yatırım çeken ili olan Trabzon 8<br />

proje ile dördüncü sırayı alırken Van 7<br />

proje ile beşinci oldu.


36<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gündem / makale<br />

AGON Danışmanlık ve Mümessillik Hizmetleri CEO’su<br />

Tezer Öner<br />

Turizm sektöründe kur algısı<br />

Son zamanlarda basın organlarında<br />

ve sektör içinde sürekli geçen<br />

konuşmalarda kur farklarının<br />

oluşturduğu rekabet avantajı üzerine<br />

fikirler dönüyor. Bu konuda üretilen<br />

fikirlerin doğru ve yanlış yönlerini<br />

değerlendirmekte fayda var.<br />

Kur makasının çok açılmış olması<br />

konusunda negatif ve pozitif algılar<br />

ve tartışmalar var. Öncelikle haber<br />

kanallarında geçen örneklere bakalım.<br />

Özellikle İngiltere ve kuzey ülkelerinden<br />

gelen misafirlerde ciddi bir artış olduğu<br />

bilgisi var. Bu çok normal. Çünkü<br />

İngiliz poundu karşısında Türk lirasının<br />

kur farkı çok ciddi ama diğer Avrupa<br />

ülkelerinde euro veya diğer dünya<br />

ülkelerinde Amerikan doları olarak<br />

bakınca bu makas çok dar. Haliyle de<br />

İngilizlere pahalı geliyor.<br />

Ancak biz diğer Avrupa ülkeleri için de<br />

çok ucuz durumdayız. Bundan dolayı<br />

Türkiye bir cazibe merkezi haline geldi<br />

mi gelmedi mi bu tartışılır.<br />

TV haber kanallarında verilen bir örnek<br />

çok enteresandı. Mesela 2022 yazında<br />

bir İngiliz turist 1 pound ile 2 çay<br />

içerken bu sene 8 bardak çay içiyor gibi.<br />

Aynı oranda tüm masraflar ve yemek<br />

bedelleri de değişti. Geçen sene bir<br />

İngiliz yemeğe ödediği parayla bu sene 4<br />

İngiliz’i doyurabiliyoruz.<br />

O halde bu durumda olmak Türkiye için<br />

yararlı veya daha karlı oldu mu diye<br />

sormak gerekiyor. Çünkü bu algıyla<br />

bakarsak tüm dünyanın buraya yığılması<br />

gerekiyordu. Ancak Almanya’dan gelen<br />

bir aileyle konuştuğumuzda geçen sene<br />

Eur ile kiraladıkları apart motelin bu<br />

sene Eur ile 2,5 kat fazla fiyat istediğini<br />

yazdı. Yani sokaktaki enflasyonu sokakta<br />

yaşadılar ama sektör içinde gene aynı<br />

veya fazlası rakamlarla karşılaştılar. Bu<br />

da bizim fiyat/fayda politikasında çok<br />

da başarılı bir strateji uygulamadığımızı<br />

gösteriyor. Ayrıca turistik tesis doluluk<br />

oranlarına baktığımızda bu sene geçen<br />

seneye göre bazı yerlerde düşüş bile<br />

var.<br />

Ucuz olmanın getirdiği handikapları<br />

saymak da lazım. Mesela gelen turist<br />

kalitesi istediğimiz düzeyde mi? Yani<br />

Türkiye’ye bırakacağı para miktarı<br />

yeterli mi? Bir turistin bırakması<br />

gereken miktardan çok daha azıyla<br />

tatilini geçirip dönmesi bize ucuz hizmet<br />

ettirip bedavadan tatil yapmasına<br />

mı sebep oluyor? Biz İngiltere’nin<br />

demografik yapısında nispeten ucuz<br />

yaşayan işçi ve düşük seviye beyaz<br />

yakalılarının tatil ülkesi olurken, zengin<br />

ve nitelikli hem de para harcamaya<br />

meraklı olanlar gene Güney Avrupa<br />

ülkelerini veya Uzakdoğu’yu tercih<br />

etmeye devam ediyor. Bu durumda<br />

sormamız gereken soru şu: Hem ucuz<br />

olup hem de nitelikli turisti neden<br />

ülkemize çekemiyoruz?<br />

Cevaplardan biri demek ki ucuz olmak<br />

her şeyi çözmüyor. Bilinçli ve eğitimli<br />

işletmeciler, bilinçli halk, değişen<br />

sosyal-ekonomik şartların getirdiği<br />

güvenlik veya rahatlık algısının da aynı<br />

şekilde korunmuş olması gerekiyor.<br />

Ama demek ki o güveni veremiyoruz.<br />

Yaşam standartlarının değişmesi<br />

veya ülkede ciddi miktarda sığınmacı<br />

barındırılmış olması acaba bu çekince<br />

sebeplerinden midir? Bu konuda<br />

bakanlığın Avrupa ülkelerinde çok<br />

ciddi kamuoyu araştırması yapması<br />

gerekiyor. Bugüne dek muhteşem<br />

denizimiz ve sahillerimiz özellikle<br />

Bodrum gibi yerlerde astronomik<br />

fiyatlı sahil işletmelerinin fazlasıyla<br />

mı işgaline uğradı? Artık denize<br />

girecek otel önü plajlardan başka bir<br />

alternatifimiz mi kalmadı? Bu durumda<br />

acaba deniz, güneş ve tarih gezmesine<br />

gelen misafirlere alternatifsiz ve dar<br />

alanlar mı kaldı?<br />

Mesela Mayorka da İngiliz turist cenneti.<br />

Hala da öyle… Ama orada bir araba<br />

kiralayıp (ki çok ucuza kiralanıyor) tüm<br />

adanın plajlarını gezerek her yerde<br />

ücretli veya ücretsiz denize girebilme<br />

şansı var. Hem de her plajda. Ücretsiz<br />

iki plaj olup kalan onlarcası işletmelerde<br />

değil. Bir işletme olsa bile o plajda yarı<br />

yarıya ücretsiz alan bırakmak zorunda<br />

olduğu gibi işletmenin bulunduğu<br />

alan içerisinde de şezlong ve şemsiye<br />

istemediğinizde sizden para alamıyorlar.<br />

Turizm çok geniş parametreleri olan<br />

değişkenlerinin her birinin farklı<br />

etkileri olduğu derin çalışmaların<br />

yapılmasını gerektiren bir sektör.<br />

Deneyimli bir turizm bakanımız var.<br />

Bu konuları mutlaka günün şartlarına<br />

göre formüllerle çözecektir. Kalan<br />

kısıtlı zamanı iyi değerlendirip hedeflere<br />

varabileceğimizden umutlu olarak<br />

saygılar sunuyorum.


DÖKÜM DEMİRDE TÜRKİYE'NİN YENİ MARKASI!<br />

DÖKÜM SAHAN<br />

ET TAVASI<br />

<br />

<br />

PORSELEN SAHAN<br />

<br />

7<br />

FARKLI RENK SEÇENEĞİ<br />

: 0552 557 41 71<br />

ÇELİK 3PLP SERİSİ<br />

ızgara tavası<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

: info@defonte.com.tr<br />

: defonte_dokum


Harmony Gleam<br />

bybone.innovation<br />

www.bybone.com<br />

info@bybone.com.tr


Smooth Ambience Yellow<br />

bybone.innovation<br />

www.bybone.com<br />

info@bybone.com.tr


40<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gündem<br />

Mehmet Gem<br />

otelcilerin Airbnb itirazlarını<br />

çok sert eleştirdi<br />

Konaklama sektöründe günlük<br />

kiralama uygulaması Airbnb ile<br />

ilgili sert tartışmalar sürerken,<br />

SAYD Başkanı Mehmet Gem de<br />

otelcilere yüklendi.<br />

Yaptığı basın açıklamasında itirazların<br />

bir kısmını haklı bulduğunu belirten<br />

SAYD - Seyahat Acentaları Yöneticileri<br />

Derneği Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Mehmet Gem, kendi çıkarları dışında<br />

seyahat acentaları gibi turizm<br />

sektörünün diğer paydaşları ve devlet<br />

çıkarlarını gözetmeyen otelcileri sert bir<br />

dille eleştirerek şu ifadelerde bulundu:<br />

“Son günlerde konaklama sektörü<br />

temsilcilerinin Airbnb gibi dijital<br />

platformlar üzerinden yapılan tatil<br />

amaçlı konut kiralama hizmetleri<br />

ile ilgili açıklamalarını dikkatle takip<br />

etmekteyiz.<br />

İlgili sektör temsilcilerinin konuyla ilgili<br />

söylemlerinin bir kısmının haklılık payı<br />

olmakla birlikte bugüne kadar kendi<br />

çıkarlarına olmayan ancak seyahat<br />

acentaları gibi turizm sektörünün diğer<br />

paydaşlarının ve devletin çıkarlarına<br />

olan diğer konularda da aynı hassasiyet<br />

içinde olmalarını beklerdik.<br />

Türkiye’ye gelen turistin neredeyse<br />

yüzde 90’ını getiren seyahat acentaları<br />

olarak, turizm sektörü içindeki yaşanan<br />

kaçak ve kayıt dışı faaliyetler olduğunu<br />

ve bu faaliyetlerin sektöre zarar<br />

verdiğini uzun yıllardan beri dikkat<br />

çekmeye çalışıyoruz.<br />

Turizm sektörünün diğer önemli<br />

paydaşlarından biri olan konaklama<br />

sektörünün bugüne kadar dile<br />

getirdiğimiz sorunları çok dikkatlice<br />

dinlenmediğini, ancak kendilerine<br />

zarar vermeye başladığında seslerini<br />

çıkardığını üzülerek gözlemlemekteyiz.<br />

Turizm sektöründe bir seyahat<br />

acentacılığı faaliyetinde bulunmadığı<br />

halde Sağlık Turizmi, Spor Turizmi,<br />

Alternatif Turizm faaliyetlerinde<br />

bulunan, MICE, toplantı<br />

organizasyonları yapan amiyane tabirle<br />

merdiven altı işlerle uğraşan insanlarla<br />

bu organizasyonları yaparak otellerde<br />

ağırlamak SGK, istihdam ve vergi<br />

kayıplarına sebep olmuyor mu?<br />

1618 sayılı Seyahat Acentaları kanununa<br />

göre seyahat düzenleme yetkisi sadece<br />

seyahat acentalarına verilmişken<br />

münferit veya grup rezervasyonlarında<br />

acentaları saf dışı bırakarak bazı<br />

derneklere, kamu kurumlarına ve<br />

belediyelere daha düşük fiyat teklifleri<br />

sunularak haksız rekabete sebep<br />

olunmuyor mu?<br />

Otel içinde ve çevresindeki diğer<br />

hizmetler için yapılan kiralamalarda<br />

haksız ve vergisiz kazançlar içinde aynı<br />

hassasiyeti gösteriyor musunuz? Bu<br />

tür ara işletmelerde turiste yapılan<br />

satışlardan doğan vergi kayıplarını<br />

hesaplıyor musunuz?<br />

Turizm pazarını kural tanımaz hale<br />

getiren bir kısım konaklama sektörü<br />

işletmelerinin etik dışı çalışma anlayışı<br />

ile ilgili olarak bugüne kadar ne gibi<br />

tedbirler aldınız?<br />

Söz konusu konaklama kayıpları<br />

olunca dijital platformların vergisiz<br />

çalışarak haksız rekabete sebep<br />

olması akıllarına gelen konaklama<br />

sektörü temsilcilerinin yukarıda bahsi<br />

geçen konularda bugüne kadar hangi<br />

tedbirleri almıştır?<br />

Sonuç itibariyle yukarıda bahsi geçen ve<br />

gelecekteki olması muhtemel sorunlar,<br />

Türk turizm sektöründe istihdamın<br />

düşmesine, müşteri güven sorunlarına,<br />

hedeflenen turist sayısındaki değişikliğe<br />

ve nihayetinde ekonomik kayıplara<br />

sebep olmaktadır.<br />

Bu sebeple sektör paydaşlarının sadece<br />

kendi menfaatine olan konularda<br />

değil, sektör için kötü örnek olabilecek<br />

her türlü yanlış işlerde ortak akıl ile<br />

mücadele vermek zorundadır.<br />

Bencil olmayan bir mücadele şekli,<br />

ülkemizin geleceği olan turizm<br />

sektörünün ekonomik değerin artması<br />

ve aynı zamanda toplumsal huzurun<br />

baki kalması açısından çok önemlidir.<br />

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”


44<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gündem / makale<br />

Cem<br />

Tur Andiamo Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Polatoglu<br />

Turizm sadece turizm değildir!<br />

-<br />

Bu cümlenin benzerini futbol için<br />

duymuşsunuzdur. Ama bu deyiş, sanki<br />

turizm için daha uygundur.<br />

Neden mi?<br />

Turizme birçok kişi, turist sayısı veya<br />

bıraktığı para olarak bakıyor. Ama<br />

turizm sadece sayı ve para değildir.<br />

Sayalım;<br />

Turizm, katma değeri en yüksek<br />

sektördür.<br />

Yani, Araba fabrikası kurarsın, imal<br />

edip ihraç edersin, katma değerin, kar<br />

marjın yüzde iki veya üçtür. Deri, tekstil,<br />

maden, beyaz eşya üretir satarsın,<br />

maksimum %5 marjı yakalarsın.<br />

Ülkemizde çoğu sektör hammadde<br />

konusunda dışa bağımlıdır. Ancak<br />

turizm öyle değil. Turisti müzeye<br />

sokarsın, 20 dolara bir bilet alır, 20’nin<br />

20’si de memlekette kalır. Yani katma<br />

değeri %100. Otelde %95. Var mı ötesi?<br />

İstersen yüzlerce otomobil fabrikası<br />

kur, bir Antalya’nın, müzelerin katma<br />

değeri etmez. Cari açığımızın neredeyse<br />

yarısını turizm gelirleri kapatır.<br />

Turizm yüksek istihdam sağlar.<br />

Otomasyon sayesinde fabrikalarda<br />

neredeyse eleman çalıştırmazsın ama<br />

otelde öyle mi? Turizm, kula muhtaçtır.<br />

Mayası insandır, doğadır, emektir,<br />

güleryüzdür, misafirperverliktir, bilgidir,<br />

kültürdür, tarihtir turizmin.<br />

Siyasidir turizm.<br />

O “backpecker” diye küçümsenen<br />

sırt çantalı turist; yarının Margareth<br />

Thatcher’i (Demir Lady lakaplı eski<br />

İngiltere Başbakanı), Angela Merkel’i<br />

(Eski Almanya Şansölyesi) ve nice<br />

Amerikan senatörleri, Avrupalı<br />

bakanlar, siyasiler, sanatçılarıdır. Onlar,<br />

Türkiye dostları olarak kendi ülkelerinde<br />

lehimize çalışır, kararlar alır.<br />

Yukarıda saydığım bugünün çok<br />

önemli isimleri, bundan 30-40 sene<br />

önce ülkemizi sırt çantalarıyla gezen<br />

turistlerdir.<br />

Barışçıldır turizm.<br />

Çünkü; Türkiye’ye gelmemiş, Türk<br />

insanını tanımamış olanların arasında<br />

yapılan anketlerde, Türkiye’nin Avrupa<br />

Birliği’ne girmesini istemeyenlerin<br />

oranı %85. Ancak Türkiye’ye gelmiş<br />

olanların ise %85’i Türkiye’nin birliğe<br />

girmesini istiyor. Neden? Çünkü gelen<br />

turist, seni beni, sokaktaki adamı,<br />

misafirperverliğimizi, doğamızı,<br />

tarihimizi, ürünlerimizi, gastronomimizi<br />

tanıyınca bizlerin de AB ailesinden<br />

olmamızı istiyor.<br />

İhracatçıdır turizm.<br />

Türkiye’ye gelip bizim tekstilimizi, beyaz<br />

eşyamızı, yediğimiz içtiğimizi deneyen<br />

yabancı, kendi ülkesinde de bu ürünleri<br />

kullanmak istemektedir. Avrupa’da<br />

en çok ithal edilen beyaz eşya, tekstil<br />

ve gıda ürünleri bizim mallarımızdır.<br />

Biz onları rakıya bile alıştırdık. Rakı<br />

ihracatımız son 10 senede 5 katına çıktı.<br />

54 sektörü besler turizm.<br />

Turizm, tarım, hayvancılık, tekstil,<br />

gastronomi, otomotiv, hediyelik eşya,<br />

hizmet sektörü, bankacılık, halı,<br />

kuyumculuk gibi 54 sektörü doğrudan<br />

besler. 50 milyon turist, her gün 1<br />

yumurta yese, bir bira içse, hatıra bir<br />

t-shirt alsa… diye düşünsek yeter.<br />

Doğal varlıklarımız korunur.<br />

Türkiye'de UNESCO tarafından Dünya<br />

Mirası listesine alınan 18 miras<br />

alanı bulunmaktadır. Dünya Mirası<br />

Geçici Listesi'nde 77 kültürel, 3 doğal<br />

ve 3 karma olmak üzere 83 varlığı<br />

bulunmaktadır.<br />

Kültür alışverişi yaşanır.<br />

Görüyoruz ki, turistin daha çok ziyaret<br />

ettiği bölgelerimizde insanlarımız daha<br />

eğitimli, hoşgörülü, çok kültürlü ve<br />

dünyaya entegredir.<br />

Demek ki neymiş…<br />

Turizm sadece turizm değilmiş!


Tabiatın kalbi<br />

Bolu’dan<br />

horeca@taskesti.com<br />

www.taskestisu.com<br />

Pırıl pırıl bir kaynaktan el değmeden çıkan, modern tesislerimizde doğal yapısı<br />

bozulmadan ve mineral dengesi değiştirilmeden üretilen Taşkesti Su, özel premium cam<br />

şişesiyle sizlere sunulmaktadır.<br />

0850 888 14 14


46<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gündem<br />

Ali Can Aksu<br />

“TGA’nın turizmde ana aktör<br />

olduğunu kabul etmek zorundayız”<br />

Katkı paylarıyla ilgili TGA’ya yöneltilen eleştirilere dair görüş bildiren Turizoom<br />

International Yönetim Kurulu Başkanı Ali Can Aksu, “Eleştirmek yerine çözüm ve fikirler<br />

üretmeyi denemeliyiz. TGA’nın Türk turizm tanıtım ve geliştirilmesinde ana aktör olduğu<br />

olgusunu kabul etmek zorundayız .” dedi.<br />

Ali Can Aksu, yazılı ifadelerinde<br />

şunları söyledi:<br />

“Eleştirmek yerine çözüm ve<br />

fikirler üretmeyi denemeliyiz. Turizm<br />

uzun yıllardan beri dünyada sektörel<br />

olarak ülkelerin stratejik çalışma<br />

alanlarına girdi. Dünya destinasyon<br />

yönetiminde farklı çözümler, konseptler<br />

ile ilgiyi artıracak modeller üzerinde<br />

bilimsel ve teknolojik çalışmalar hız<br />

kazandı. Bununla ilgili dünyada turizm<br />

tanıtım stratejileri alışılmışın çok<br />

dışına çıkarak ağırlığını dijital kanallara<br />

yöneltti.<br />

Turizm tanıtım fuarları, fiziksel açıdan<br />

önem arz etmeye devam etse de<br />

fuarların varlığı ve fuarların sonuç<br />

bildirgeleri de dijital kanallara ihtiyaç<br />

duymaktadır.<br />

Ülkemizde ise, TGA -Turizm Geliştirme<br />

Ajansı, dünya turizm arenasında<br />

rekabet gücümüzü artırmak amacı<br />

ile kuruldu. Ajans, Kültür ve Turizm<br />

Bakanlığı’nca belirlenen turizm strateji<br />

ve politikaları doğrultusunda Türkiye’nin<br />

turizm hedeflerine ulaşması, mevcut<br />

turizm olanaklarının dünya çapında<br />

tanıtılması ve pazarlanması, potansiyel<br />

turizm olanaklarının ise keşfedilerek<br />

geliştirilmesi ve kazandırılmasına ilişkin<br />

olarak tüm tanıtım/pazarlama/iletişim<br />

faaliyetlerini yürütmek için kuruldu.<br />

Ajans turizm sektör temsilcileri<br />

tarafından yönetilmektedir ve kurulduğu<br />

günden beri olumlu bir performans<br />

sergilemiştir.<br />

Dolayısı ile turizm sektörü ve<br />

paydaşları, TGA’nın almış olduğu<br />

katkı paylarını eleştirmek yerine,<br />

kendi bölgelerinin turizm destinasyon<br />

çalışmalarına daha çok nasıl katkılar<br />

sağlanabilir. Bölgelerindeki güçlü<br />

yönler nelerdir ? noktasında fikirler<br />

ile destekleyip birlikte çalışma ve fikir<br />

üretme modelini denerse çok daha iyi<br />

sonuçlar alınacaktır.<br />

Sonuç olarak; TGA’nın Türk turizm<br />

tanıtım ve geliştirilmesinde ANA<br />

AKTÖR olduğu olgusunu kabul etmek<br />

zorundayız.”


Bahama


48<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

etkinlik<br />

Haber: Hatice Ünal Bilen<br />

Renaissance<br />

Polat Istanbul <strong>Hotel</strong><br />

30’uncu yılını<br />

kutladı<br />

Renaissance Polat Istanbul <strong>Hotel</strong>, 30’uncu yılını özel bir geceyle kutladı. Havuz başında<br />

düzenlenen gecede davetliler, ünlü sanatçı Kenan Doğulu’nun unutulmaz şarkılarıyla<br />

coşkulu anlar yaşadı.<br />

Marriott International’in<br />

Türkiye’deki ilk oteli<br />

Renaissance Polat Istanbul<br />

<strong>Hotel</strong>, 30’uncu yılını dün akşam havuz<br />

başında düzenlediği görkemli bir<br />

davetle kutladı. Ev sahipliğini İbrahim<br />

Polat Holding Yönetim Kurulu Başkan<br />

Vekili Songül Sel ve Turizm Grup<br />

Başkanı Anıl Boydaş Tınaz’ın yaptığı<br />

geceye iş dünyasının, cemiyet hayatının<br />

ve turizm sektörünün seçkin simaları<br />

katıldı.<br />

İbrahim Polat Holding'in kurucusu<br />

İbrahim Polat'ın da yerini aldığı gecede<br />

ünlü sanatçı Kenan Doğulu muhteşem<br />

performansıyla sahne alırken, Executive<br />

Şef Arif Madakbaş ve genç mutfak<br />

ekibinin Türk ve dünya mutfağından<br />

hazırladığı birbirinden leziz sunumlar<br />

davetlilere lezzet dolu saatler yaşattı.


İLK İZLENİM<br />

HER ZAMAN DEĞERLİDİR<br />

KALICI İLİŞKİLER İÇİN KAHVE ÇÖZÜMLERİ.<br />

Start-up veya yaratıcı şirketlerdeki ilişkilerde ilk anlar çok değerlidir.<br />

Unutulmaz kahve anları için size özel çözümler sunuyoruz.<br />

Tecrübeniz gerisini halleder.<br />

nespresso.com/pro/tr | 0800 211 01 00 – 444 20 21


50<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

etkinlik<br />

“Çok mutluyum, çok gururluyum”<br />

Kutlama gecesinde mikrofonu alan<br />

İbrahim Polat Holding Turizm Grup<br />

Başkanı Anıl Boydaş Tınaz, 30. yıl<br />

heyecanını şu sözleriyle paylaştı:<br />

“Genelde böyle organizasyonlarda<br />

çok heyecanlanmam. Ama bu gece<br />

çok özel. Bunun birinci sebebi, çok<br />

uzun zamandır bu kadar güzel bir<br />

organizasyon yapmamış olmamız.<br />

Özellikle şu son 3-4 senemize<br />

baktığımızda tekrar burada hep birlikte<br />

olabilmenin heyecanını yaşıyorum.<br />

Cumhuriyetimizin 100. yıl dönümünde<br />

30 yılımızı kutlayabilir olmaktan dolayı<br />

çok mutluyum, çok gururluyum. Bu<br />

30 yılın da 27 senesine bilfiil dahil<br />

olmaktan da ayrıca çok büyük bir gurur<br />

duyuyorum. Satış pazarlama hayatından<br />

tanıdığım birçok çalışma arkadaşım,<br />

daha sonra tanıdığım arkadaşlarım,<br />

büyüklerim, aile fertleri… O kadar güzel<br />

bir kalabalığımız var ki. Çok mutluyuz.”<br />

Anıl Boydaş Tınaz, konuşmasının<br />

devamında Türkiye’de üç oteliyle<br />

turizm faaliyetlerini sürdüren Polat<br />

Turizm Grubu'nun otelcilik hikayesine<br />

de kısaca değindi. Renaissance<br />

Polat Istanbul <strong>Hotel</strong>’in Marrriott<br />

International’in Türkiye’deki ilk oteli<br />

olmasından duyduğu gururu paylaşan<br />

Tınaz, 2000 yılında hizmete giren<br />

Polat Palandöken’in ise en favori oteli<br />

olduğunun altını çizerek, “Arkadaşlarım<br />

kıskanmasınlar. Biliyorlar. Son üç<br />

senede yaptığımız muazzam renovasyon<br />

çalışmayla hepinizin de bizler gibi<br />

gurur duyacağı bir ürün ortaya koyduk.<br />

Hepinizi bekliyoruz. Hepiniz bizim gurur<br />

duyduğumuz kadar gurur duyacaksınız,<br />

bundan da eminim.” diye konuştu.<br />

“İbrahim Bey’imiz çok özel”<br />

Beşiktaş Barbaros Bulvarı üzerinde<br />

2012 yılında hizmete giren Renaissance<br />

Polat Istanbul Bosphorus’un açılışından<br />

da kısaca bahseden Tınaz, grubun<br />

önümüzdeki günlerde yepyeni<br />

projeler ve konseptlerle yatırımlarını<br />

sürdüreceğinin sinyalini vererek,<br />

sözlerini şöyle noktaladı: “Polat Turizm<br />

Grubu’nun bu özel gününe geldiğiniz<br />

Renaissance Polat İstanbul<br />

<strong>Hotel</strong>’in Executive Chef’i<br />

Arif Madakbaş ve ekibinin<br />

Türk ve dünya mutfağından<br />

hazırladığı sunumlar<br />

konuklara özel bir lezzet<br />

şöleni yaşattı.<br />

için tekrar teşekkür edip konuşmamız<br />

burada bitirmek istiyorum. Ama<br />

hepsinin üzerinde bizlere bu imkanı,<br />

bu tesisleri, bu ülkeye bu kadar güzel<br />

çalışma arkadaşlarıyla, bu kadar<br />

güzel ortamda sağlayan çok kıymetli<br />

büyüğüm, çok sevdiğim büyüğüm Sayın<br />

İbrahim Polat’a ayrıca çok teşekkür<br />

ediyorum. Biz sizi çok seviyoruz. Bizim<br />

için çok kıymetlisiniz. Tüm Polat Ailesi,<br />

tüm Polat ailesinin fertleri çok kıymetli.<br />

Ama İbrahim Bey’imiz çok özel."


Çünkü, TokenFlex kartsız ve tamamen dijital<br />

sistemiyle yemek kartı kalıplarının ötesine geçer.<br />

%100 vergi avantajı Tamamen dijital sistemiyle<br />

muhasebe süreçlerinde hız<br />

25 binden fazla üye işyeri ve<br />

avantajlı kampanyalar ile<br />

mutlu çalışanlar<br />

Kurumsal portalı ile operasyonel<br />

süreçlerde kolaylık<br />

tokenflex.com.tr<br />

0 (850) 755 64 64


52<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

yeni yatırımlar<br />

Marriott<br />

Grubu,<br />

Türkiye'de<br />

13 yeni<br />

anlaşmayla<br />

güçlenecek<br />

Marriott International,<br />

Türkiye'ye olan uzun vadeli<br />

taahhüdünü, imzaladığı 13<br />

yeni anlaşma ile güçlendirdi.<br />

Türkiye’nin dört bir yanında<br />

toplamda 2 binden fazla yeni<br />

odanın şirketin portföyüne<br />

katılacağı anlaşmalar<br />

kapsamında Fairfield Inn by<br />

Marriott da ilk kez Türkiye<br />

pazarına giriş yapacak.<br />

Marriott International’ın Türkiye’de<br />

halihazırda 21 marka çatısı<br />

altında 48 faal tesisi ve 8.000<br />

odaya yakın bir portföyü bulunuyor.<br />

Marriott International Avrupa, Orta<br />

Doğu ve Afrika İş Geliştirmeden<br />

Sorumlu Başkanı Jerome Briet,<br />

"Dünyanın en çok tercih edilen<br />

turizm destinasyonlarından biri olan<br />

Türkiye, şirketimize ülkenin birçok<br />

farklı pazarında ürün portföyümüzü<br />

çeşitlendirme fırsatları sunmaya devam<br />

ediyor. Bu anlaşmalar, otel ve franchise<br />

sahiplerinin Marriott International'a<br />

olan güvenini ve Türk pazarının<br />

etkileyici marka portföyümüze olan<br />

güçlü talebini göstermektedir" diye<br />

konuştu.<br />

Markanın Türkiye’deki ilk oteli<br />

olacak<br />

Marriott International’ın imzaladığı<br />

anlaşmalar arasında yer alan 192<br />

odalı Fairfield by Marriott Istanbul<br />

Yenibosna, Fairfield Inn by Marriott<br />

markasının Türkiye’deki ilk oteli olacak.<br />

Otel konfor ve tasarımı, çağdaş bir<br />

estetikle buluşturacak. Otel Yenibosna<br />

bölgesindeki karma kullanımlı bir<br />

projenin parçası olacak, projede aynı<br />

zamanda 90 odalı Residence Inn by<br />

Marriott Istanbul Yenibosna’da yer<br />

alacak. Her iki tesisin de 2025 yılında<br />

açılması öngörülüyor.<br />

Ülkenin uzun süreli konaklama<br />

talebini karşılayacak<br />

Residence Inn by Marriott markasının<br />

ülkedeki uzun dönemli konaklama<br />

talebine cevap vermeye devam etmesi<br />

bekleniyor. Şirket 450 bin metrekarelik<br />

karma kullanımlı dönüşüm projesi<br />

Piyalepaşa İstanbul'un içinde yer alan<br />

Residence Inn by Marriott Istanbul<br />

Piyalepasa için de imza attı. Aynı


54<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

yeni yatırımlar<br />

projenin içinde Courtyard by Marriott<br />

Istanbul Piyalepasa da yer alacak. İki<br />

otelde toplamda 329 oda kapasitesi söz<br />

konusu ve 2026’da hizmete açılması<br />

planlanıyor.<br />

Uzun dönem konaklama talebine<br />

yönelik 2 anlaşma imzaladı<br />

Marriott Executive Apartments Istanbul<br />

Fulya ile Türkiye’deki ilk lüks daire<br />

konseptli uzun dönem konaklama<br />

tesisini açan Marriott International,<br />

İstanbul'daki yoğun uzun dönem<br />

talebine yönelik 2 yeni anlaşma<br />

daha imzaladı. Marriott Executive<br />

Apartments Vadistanbul, 202 ünitesiyle<br />

hizmete girecek. Karma kullanımlı<br />

Tema İstanbul projesinin bir parçası<br />

olacak bir diğer tesis Marriott Executive<br />

Apartments Istanbul Tema’nın ise 208<br />

ünitesi olacak. Her iki tesisin de 2024<br />

yılında açılması planlanıyor.<br />

Projeler arasında Uşak da<br />

bulunuyor<br />

Şirketin Türkiye büyüme planları<br />

arasında İstanbul Marriott <strong>Hotel</strong> Pendik<br />

projesi de yer alıyor. Otel, mevcut bir<br />

tesisin yenilenmesiyle ana marka<br />

Marriott <strong>Hotel</strong>s & Resorts çatısı altında<br />

kısa bir süre önce açıldı. Şirketin ülke<br />

genelindeki en büyük marka portföyünü<br />

oluşturan Sheraton <strong>Hotel</strong>s & Resorts<br />

markası yeni imzalanan Sheraton <strong>Hotel</strong><br />

& Thermal Spa Uşak anlaşmasıyla daha<br />

da büyüyecek. 2024 yılında açılması<br />

öngörülen otel ayrıca şirketin Uşak'taki<br />

ilk projesi olacak.<br />

Moxy Izmir Turan, İzmir'e eğlenceli,<br />

cesur ve canlı otel deneyimini<br />

getirecek<br />

Marriott International, Türkiye<br />

genelindeki Delta <strong>Hotel</strong>s by Marriott,<br />

Aloft <strong>Hotel</strong>s ve Moxy <strong>Hotel</strong>s projelerini<br />

de duyurdu. 78 odalı Delta <strong>Hotel</strong>s by<br />

Marriott Istanbul Karakoy ile Delta<br />

<strong>Hotel</strong>s by Marriott, misafirlerine<br />

Karaköy'de kusursuz bir konaklama<br />

deneyimi sunacak. 2024 yılında açılması<br />

planlanan 100 odalı Aloft Istanbul<br />

Karakoy ülkedeki ikinci aloft olacak.<br />

Moxy Izmir Turan ise İzmir’e Moxy’nin<br />

eğlenceli, cesur ve canlı otel deneyimini<br />

getirecek, otelin 2025 yılında açılması<br />

planlanıyor<br />

Autograph Collection ve Tribute<br />

Portfolio’nun yeni projeleri<br />

Şirket, Türkiye’deki Autograph<br />

Collection ve Tribute Portfolio markalı<br />

tesis sayısını artırmak için yeni<br />

anlaşmalara imza attı. Bu yılın sonuna<br />

kadar açılması planlanan Taksim<br />

Meydanı'ndaki Tribute Portfolio,<br />

büyüleyici tasarımı ve canlı sosyal<br />

mekanlarıyla 61 odada hizmet verecek.<br />

2024 yılında açılması planlanan<br />

Kapadokya’daki Autograph Collection<br />

<strong>Hotel</strong>, 153 odası ile bağımsız oteller<br />

koleksiyonuna katılacak.


56<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

yeni yatırımlar<br />

Dimitris<br />

Manikis:<br />

"5 yıl sonra 150.<br />

Wyndham otelini<br />

kutlayacağız"<br />

Türkiye'de 106 otel sayısına<br />

ulaşan Wyndham <strong>Hotel</strong>s &<br />

Resorts, beş yıllık büyüme<br />

planını düzenlediği bir basın<br />

toplantısıyla duyurdu. 20<br />

otel projesinin daha yolda<br />

olduğunun bildirildiği<br />

etkinlikte konuşan<br />

Wyndham <strong>Hotel</strong>s & Resorts<br />

EMEA Başkanı Dimitris<br />

Manikis, Türkiye'ye beş<br />

yıl sonrası için 150. otelin<br />

sözünü verdi.<br />

Manikis: "Türkiye’deki yatırımcılara<br />

teşekkür ederim"<br />

Wyndham <strong>Hotel</strong>s & Resorts EMEA Başkanı<br />

Dimitris Manikis, Türkiye Cumhuriyeti’nin<br />

100’üncü yaşını kutladığı yılda Türkiye’de<br />

100’den fazla otele ulaşmış olmaktan<br />

duydukları mutluluğu dile getirerek<br />

sözlerine başladı. Bu vesileyle Türkiye'deki<br />

yatırımcılara teşekkür eden Manikis,<br />

"Geçtiğimiz 15 yıl boyunca güvenlerini sunan<br />

yatırımcılarımıza teşekkür etmek istiyorum.<br />

Onlar sayesinde bugün Wyndham <strong>Hotel</strong>s<br />

& Resorts Türkiye'de 106 otelin sahibi ve<br />

onlar sayesinde Türkiye'de şu anda en<br />

büyük uluslararası otel şirketi konumunda<br />

bulunuyoruz. İstanbul'da bir ofisimiz var.<br />

Bu ofiste 25 harika ekip arkadaşımızla<br />

birlikte çalışıyoruz. Bu insanlar sayesinde<br />

Türkiye'deki 106 otelimizde istihdam<br />

sağlıyoruz. Hem bizimle çalışan hem<br />

de seyahat eden insanlar için harika<br />

deneyimler sunuyoruz." dedi.<br />

"İnsanlar enflasyonu ve artan<br />

maliyetleri soruyor"<br />

Wyndham'ın pandemi döneminde dünya<br />

genelindeki otellerinin %95'ini geçici olarak<br />

kapattığını anımsatan Manikis, Türkiye'deki<br />

yüksek enflasyon ve artan maliyetlere<br />

de değinerek şunları söyledi: "Türkiye'ye<br />

geldiğim zaman insanlar bana enflasyonu<br />

soruyorlar, artan maliyetleri soruyorlar, ne<br />

gibi zorluklarla karşılaşıyorsun diyorlar.<br />

Elbette her gün yataktan kalktığımda<br />

Türkiye'deki enflasyon ne olacak diye<br />

aklıma gelmiyor mu, geliyor. Dünyanın<br />

başka yerlerindeki savaşlar aklıma gelmiyor<br />

mu, geliyor. İstihdamla ilgili sorunlar<br />

aklıma gelmiyor mu, geliyor. Ancak şunu<br />

hatırlıyorum, otellerimiz sayesinde dünyanın<br />

Haber: Hatice Ünal Bilen<br />

Dünyanın franchise veren en büyük otel<br />

şirketi Wyndham <strong>Hotel</strong>s & Resorts,<br />

Türkiye'de açık ve faal durumda<br />

100'ün üzerinde otel sayısına ulaştığını<br />

5 <strong>Eylül</strong> Salı akşamı düzenlediği bir basın<br />

toplantısıyla duyurdu.<br />

Wyndham Grand Kalamış Marina Genel<br />

Müdürü Göksenin Kürkçü ev sahipliğinde<br />

gerçekleşen yemekli toplantıya Wyndham<br />

<strong>Hotel</strong>s & Resorts EMEA Başkanı Dimitris<br />

Manikis, Wyndham <strong>Hotel</strong>s & Resorts<br />

Türkiye, Orta Doğu ve Afrika Pazar Yönetici<br />

Direktörü Panos Loupasis ve Wyndham<br />

<strong>Hotel</strong>s & Resorts Türkiye Ülke Direktörü<br />

Murat Özel, Wyndham <strong>Hotel</strong>s & Resorts<br />

Türkiye, BDT, Orta Doğu ve Afrika Satış<br />

ve Pazarlama Direktörü Cihan Soydan<br />

ve Wyndham Otelleri Türkiye Geliştirme<br />

Müdürü Özlem Şahin katıldı.


58<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

yeni yatırımlar<br />

her yerindeki milyonlarca insana harika<br />

deneyimler sunuyoruz. Bunun için çok<br />

teşekkür ederim."<br />

Beş yıl sözü<br />

Manikis beş yıl sonrası için Türkiye'deki<br />

otel sayısını 150"ye çıkarma sözü de<br />

vererek, "Size buradan size şu sözü vermek<br />

istiyorum. Bundan beş yıl sonra tekrar bir<br />

araya geleceğiz. Anadolu'da, Diyarbakır'da,<br />

Doğu Anadolu'da otellerimizin inşa edilmiş<br />

olduğunu göreceğiz ve biz de Wyndham<br />

<strong>Hotel</strong>s & Resorts olarak Türkiye'deki 150<br />

otelimizi kutluyor olacağız."<br />

Özel: "Türkiye’deki 100'ün üzerinde<br />

oteli kutluyoruz"<br />

Wyndham <strong>Hotel</strong>s & Resorts Türkiye Ülke<br />

Direktörü olarak ataması bir süre önce<br />

gerçekleşen ve basın mensuplarına takdimi<br />

ilk defa bu toplantıyla gerçekleşen Murat<br />

Özel, Wyndham üst düzey yöneticileri olarak<br />

İstanbul'da bulunma amacının çok uzun<br />

yıllardır Türkiye’de faaliyet gösteren grubun<br />

100'ün üzerinde otel açmasını hep birlikte<br />

kutlamak olduğunu söyledi.<br />

Etkinliğin Wyndham Grand Kalamış<br />

Marina'da düzenlenmesinin ise ayrı bir<br />

anlamının olduğundan söz eden Özel,<br />

"Burası Türkiye'deki ilk otelimiz. Yaklaşık<br />

11 yılına geliyor. Kaldı ki 90'ın üzerindeki<br />

ülkede faaliyet gösteren 24 markamız<br />

var. Bunlardan 10 tanesi Türkiye'de halen<br />

bayrağını dalgalandırıyor. Daha köklü olan<br />

markalarımızdan Ramada uzun yıllardır<br />

ülkemizdeydi ama biz ilk olarak Wyndham'ı<br />

burada tattık. Burada ilk ürün olarak<br />

Wyndham'ı açtık." dedi.<br />

"Yolda 20 projemiz daha var"<br />

Wyndham <strong>Hotel</strong>s'in yeni yatırımlarına da<br />

değinen Özel, <strong>2023</strong>'ün çok keyifli geçtiğini,<br />

Batman'dan Afyonkarahisar ve Çeşme'ye<br />

kadar yedi otel açtıklarını belirtti. <strong>2023</strong>'te<br />

yaşanan olumsuzluklara rağmen tüm<br />

otellerin ellerinden geleni yaptığını ve<br />

yapmaya da devam ettiğini kaydeden<br />

Özel, şöyle devam etti: "Türkiye’de100'ün<br />

üzerinde 106 otel sayımız var. Ülkemizin<br />

lider otel zinciri olarak huzurlarınızdayız.<br />

Arkasından gelen halihazırda 20 projemiz<br />

daha var. Bu yılın sonunda bu rakamı daha<br />

da yükselteceğiz inşallah."<br />

Loupasis: "Türkiye’de çok büyük<br />

etkileşim potansiyeli görüyoruz"<br />

Wyndham <strong>Hotel</strong>s & Resorts Türkiye, Orta<br />

Doğu ve Afrika Pazar Yönetici Direktörü<br />

Panos Loupasis, 12 yıldır Wyndham <strong>Hotel</strong>s<br />

& Resorts ailesi içerisinde görev yaptığını,<br />

ancak bu yıl Türkiye Ortadoğu ve Afrika<br />

Yönetici Direktörü pozisyonuyla İstanbul'a<br />

etkinlik sebebiyle geldiğini hatırlattı.<br />

Türkiye'de'nin konum itibariyle Ortadoğu<br />

ve Afrika bölgeleri arasındaki etkileşimi<br />

artırmak için çok büyük bir potansiyel<br />

gördüklerini belirten Loupasis, şöyle<br />

konuştu: "Geçtiğimiz yıla baktığımızda 51<br />

milyon ziyaretçinin ülkeye giriş yaptığını<br />

görüyoruz. Bunların 44 milyonu yabancı<br />

uyruklu. Ve bu 44 milyon yabancı uyruklu<br />

ziyaretçinin yüzde 10'u Doğu Akdeniz ve<br />

Körfez ülkelerinden gelmekte. Geçtiğimiz<br />

10 yıl öncesiyle kıyasladığımızda bu sayıların<br />

ikiye katlandığını da görebiliyoruz. Aynı<br />

zamanda iki bölge arasındaki yatırımcıların<br />

karşılıklı olarak yaptıkları yatırımlarda da<br />

artışlar görüyoruz."<br />

"Türkiye'deki know-how'dan<br />

ve yeteneklerden Ortadoğu'da<br />

faydalanıyoruz"<br />

Türkiye'deki know-how ve yetişen<br />

yeteneklerden zincir grup olarak<br />

Ortadoğu'da çok fazla faydalandıklarının<br />

da altını çizen Loupasis, "Tıpkı Türkiye'de<br />

olduğu gibi benim sorumluluk alanımdaki<br />

diğer bölgelerde de bazı çok önemli açılışlar<br />

yaptık. Bunların arasında Suudi Arabistan,<br />

Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar'da<br />

yaptığımız açılışlarda yer aldım. Geçtiğimiz<br />

yıllara baktığımızda bunlar çok büyük<br />

gelişmeler ve ilerideki başarılarımızı da dört<br />

gözle bekliyoruz."<br />

Kürkçü: "Zincirin bir parçası<br />

olmaktan mutluyuz"<br />

Wyndham üst düzey bilgilendirme<br />

toplantısına ev sahipliği yapan Wyndham<br />

Grand Kalamış Marina Genel Müdürü<br />

Göksenin Kürkçü ise, grubun ilk otellerinden<br />

biri olduklarını belirtti ve şunları söyledi:<br />

"2012 yılında otelimiz hizmete girdi.10 küsür<br />

yıldır büyük bir mutlulukla misafirlerimize<br />

hizmet veriyoruz. Otelimizde 211 odamız,<br />

16 büyük toplantı salonumuz, iki büyük balo<br />

salonumuz ve yüzme havuzumuz mevcut.<br />

Wyndham zinciri ile birlikte burada ağırlıklı<br />

olarak Amerikalı ve Avrupalı misafirlerimizi<br />

ağırlıyoruz. Uzun yıllardır zincirin bir parçası<br />

olmaktan da mutluyuz. Yakın zamanda<br />

otelimizin renovasyonunu tamamladık ve<br />

yolumuza devam ediyoruz."<br />

"Ne enflasyon ne deprem bizi<br />

durdurabilir"<br />

Kürkçü, pandeminin bitmesiyle birlikte<br />

geçtiğimiz yıl turizmin harika geçtiğini ve<br />

bu yıla da güzel başladıklarını kaydetti.<br />

Depremin ülke ekonomisine ve turizme<br />

sarsıcı etkilerini hatırlatan Kürkçü, "Turizm<br />

zor bir pazar. Her şeyden etkilenen çok<br />

hassas bir sektör ama umudumuzu<br />

kaybetmedik yolunuza devam ediyoruz. Ne<br />

enflasyon ne deprem ne de başka engeller<br />

bizi durdurabilir. Nu güzel insanlar, bu<br />

güzel dostluk olduğu sürece bizler sizlerle<br />

olmaktan son derece keyif alıyoruz."<br />

şeklinde konuştu.<br />

Wyndham Grand Kalamış<br />

Marina'nın Executive Şefi Uğur<br />

Alparslan, Türkiye'nin coğrafi<br />

işaretli ürünleriyle hazırladığı<br />

menüsüyle davetlilerden tam<br />

not aldı. Erik Dolması lezzetiyle<br />

olduğu kadar sunumuyla da<br />

hayranlık uyandırdı.


68<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

iş’te kadın<br />

Sevilay<br />

Duru<br />

“Otelciliğe<br />

tutkuyla<br />

bağlıyım”<br />

Yaşmak Otellerinden Sorumlu Genel<br />

Müdür. 2007 yılından beri turizm<br />

sektörünün içinde. İş ve özel hayatın<br />

en keyifli ortak yanı olarak gördüğü<br />

ağırlama ve yemeği yaşamın içinde bir<br />

kesit gibi hissettiğinden otelciliğe tutkuyla<br />

bağlı olduğunu söyleyen Sevilay Duru ile<br />

hayallerindeki yolculuğu ve grup otellerinin<br />

yeni dönem rotasını konuştuk.<br />

Röportaj: Hatice Ünal Bilen<br />

Sevilay Hanım, Yaşmak <strong>Hotel</strong><br />

Collection Genel Müdürlüğüne<br />

uzanan turizm yolculuğunuz ilk<br />

nasıl başladı?<br />

İzmir’de okudum. 1997 Ege Üniversitesi<br />

Ziraat Fakültesi mezunuyum. Bugün ise,<br />

İstanbul Üniversitesi uzaktan eğitim kısmında<br />

sosyoloji okuyorum. Henüz üçüncü sınıftayım.<br />

Rahmetli babam devlet memuruydu ve inşaat<br />

mühendisiydi. Lise son sınıfta iken emekli<br />

oluyordu. Bir ağabeyim ve bir erkek kardeşim<br />

var. Babamın hayali, bir aile şirketi kurmaktı.<br />

Bu kurgunun içinde köylerde sulama<br />

sistemleri kurulumu vardı. Dolayısıyla şirket<br />

için, yapı ve sulama mezunu biri lazımdı.<br />

Bu kişi ben oldum. Aslında hayalim tıp veya<br />

biyoloji okumaktı ama gerçekler beni ziraat<br />

fakültesine itti.<br />

Neticede evdeki hesap çarşıya uymadı ve<br />

ben ziraat fakültesini bitirdim. Ancak babam<br />

maalesef işi kurmaktan vazgeçti. Ağabeyimle<br />

birlikte restoran açtı. Ben de okulu<br />

bitirmiştim ve okuduğum alan çok idealim<br />

değildi. İçinde insan ve organizasyon olan bir<br />

iş hayalim varken, bir arkadaşımın önerisiyle<br />

güzel İzmir’imde özel bir kolejde halkla<br />

ilişkiler sorumlusu olarak işe başladım.<br />

Aslında üniversite ikinci sınıftan beri<br />

kesintisiz çalışıyorum. Gündüzleri okulda,<br />

akşamları yabancı dil kursunda 22:00’a<br />

dek öğrenci işlerinde çalışıyordum. Okul<br />

bittikten sonra tam zamanlı iş hayatım<br />

başladı ve o işten çok keyif aldım. Sürekli<br />

organizasyonlar yapıyordum ve basınla çok<br />

iletişim halindeydim. Bu vesile ile o dönem<br />

Hürriyet ve Milliyet gazetelerinde sürekli<br />

kendimi geliştirmek üzere bazı çalışmalara<br />

katılıyordum. Hatta o dönem İzmir’in yerel<br />

kanallarından birinde haber spikerliği<br />

yapmamı istediler. Ancak televizyonu hiç<br />

düşünmedim. O kanala hiç girmeden 2001'e<br />

kadar İzmir’de kendi yolumda devam ettim.<br />

"İstanbul serüvenim başladı"<br />

Devamında Ağustos 2001'de İstanbul<br />

serüvenim başladı. Tatil ve bir ziyaret<br />

için gelmiştim. İstanbul gözümde çok<br />

büyüktü ve İzmir'den vazgeçmeyi de asla<br />

düşünmemiştim. Bu şehirde kendimi test<br />

etmek üzere yine özel bir koleje özgeçmişimi<br />

bıraktım. Çok ilginçtir, aynı gün beni<br />

görüşmeye davet ettiler ve hemen işe aldılar.<br />

Çok şaşırdım tabii ama işi de kabul ettim.<br />

Böylece İstanbul serüvenim başladı.<br />

2002'de kariyerimde ne şekilde ilerleyeceğimi<br />

düşünürken, o dönem insan kaynakları<br />

diye bir meslek patlama yaptı. Onun<br />

üzerine İstanbul Teknik Üniversitesi’nde<br />

İnsan Kaynakları Programını okudum ve<br />

ardından kalite yönetim sistemi konusunda<br />

kendimi yetiştirdim. 2006 yılına dek kolejde<br />

çalıştım ve çalıştığım okul, satılınca ayrılmak<br />

durumunda kaldım. Sonrasında bir yıl kadar<br />

tekstilde çalıştım. Çok zor ama müthiş bir<br />

deneyimdi. Dünya markalarına iş yapıyorduk.<br />

Kısa bir eğitim sonrasında örme grubunun<br />

sorumlusu olmuştum. Ancak inanılmaz stres<br />

vardı. Zevkli olduğu kadar psikolojik olarak<br />

yıpratıcı bir dönemdi.<br />

O duygu seli içindeyken kendimi keşfetmeye<br />

çalışıyordum. Çünkü insan hobisi gibi<br />

bir mesleğe sahip olursa başarılı olur<br />

derdim hep. Turizmci olmak veya ağırlama<br />

sektöründe yani otelcilik kısmında olmak<br />

diye adlandırmak aklıma gelmemişti. Ancak<br />

ruhumda, hayalimde, bugün yaptığım iş<br />

varmış diyebilirim.<br />

“13 yaşımda yemekler pişirip<br />

misafir ağırladığımı bilirim"<br />

Ben aslen Mardinliyim. Bizde misafir<br />

ağırlamak ve usuller çok önemlidir. Küçük<br />

yaştan itibaren buna göre yetiştirildik. Hep<br />

büyük bir aile içinde olduk. Yazları 20 torun,


70<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

iş’te kadın<br />

dede evi, her öğünde 2 sofra hazırlanması...<br />

Kısacası, bizim için aile olmak ve bir arada<br />

olmak çok önemliydi. Aslında iletişim trafiği<br />

yüksek bir ailede büyüdüm. Annem her şeyi<br />

öğretirdi. Ben 13 yaşımda yemekler pişirip<br />

misafir ağırladığımı bilirim.<br />

Aslında bu kısımda şunu da eklemek isterim.<br />

Ben okuldayken, ev ekonomisi dersimiz vardı.<br />

Burada küçük el işi ve terzi işlerine kadar<br />

her şeyi öğrenmiştik. Şimdi düşünüyorum<br />

da hayatımın her aşamasında o kadar çok<br />

şey katmış ki, o dönemler ve aldığımız<br />

dersler, tam bir hayat dersiymiş. Ve tekrar<br />

tekstil dönemime döneyim. Bir pazar günü,<br />

Hürriyet gazetesi İK ekinde Yaşmak <strong>Hotel</strong>s<br />

“İnsan Kaynakları Müdürü aranıyor” ilanını<br />

gördüm. Akabinde başvurdum ve üç mülakat<br />

sürecinden sonra işe kabul edildim. 2007'de,<br />

Yaşmak Grubu'nda İnsan Kaynakları Müdürü<br />

olarak çalışmaya başladım.<br />

Yaşmak <strong>Hotel</strong>, o ilk günler için<br />

nasıl bir tecrübeydi? Bu deneyimin<br />

uzun soluklu bir işe dönüşmesi ne<br />

şekilde gerçekleşti?<br />

Benim için zorluydu. Çünkü sektörü<br />

tanımıyordum ve İK Müdürü olarak işe<br />

başvurmuştum. İşi biliyordum ancak<br />

sektörün jargonuna hakim değildim ve<br />

bölgeyi tanımıyordum. Ancak bunu aşmak<br />

tabii 09-18.00 saatleri arasında çalışarak<br />

olmadı. Çok kez sabah başımı ofiste,<br />

masamdan kaldırdığımı biliyorum. Herkesle<br />

çalıştım. Hep yanlarında oldum, birlikte<br />

süreçleri oluşturduk. Biz süreç planlarını,<br />

prosedürleri yazdıkça ben işi kavradım<br />

ve empati yapmayı, o işi yapan herkesi ve<br />

duygularını anlamaya başladım.<br />

Bu bana ne öğretti derseniz? İşin ne şekilde<br />

talep edileceğini, anlayışı, hatayı nasıl, hangi<br />

koşullarda tolare edebileceğini? Kimin<br />

işi severek veya zorunluluktan yaptığını<br />

anlamayı? Nasıl farklı olunabilirliği? Ve<br />

en önemlisi yaptığımız işin içinde insan<br />

olduğunu öğretti.<br />

Biz insana insanla, insanca hizmet ederek<br />

mutlu insanlar olmasına hizmet ediyorduk.<br />

Yani duyguları yönetmeyi, öğrenmeyi ve üç<br />

maddenin her zaman aklımızda olmasının<br />

gerektiğini anlamıştım. Bunlardan ilki işi<br />

olabildiğince etkili ve verimli yap. Anla, bağ<br />

kur, öngörülü ol, güzel sun, sözünü tut ve<br />

markayı yaşat ikincisi. Ve son olarak da,<br />

daha iyi olmak için, sürekli iyileştirme ve<br />

sürdürülebilirliğe yönelik şirket kültürü için<br />

çabala…<br />

Otelin operasyon sürecine nasıl<br />

dahil oldunuz peki?<br />

Otelde işe başladığımda insan kaynakları<br />

konu başlıkları belliydi. Ücret yönetimi,<br />

kariyer planlama, oryantasyonlar, insan<br />

gücü değerleme vb. konular. Kendi<br />

sorumluluklarım haricinde operasyona<br />

girmem Yönetim Kurulu Başkanımız Sevgili<br />

Taner Bey'in deyimiyle burnumu sokmam,<br />

kendisiyle yaptığımız otel turu esnasında<br />

olmuştu. Yaşmak Sultan <strong>Hotel</strong>'de geçti<br />

hikaye. Tabii renovasyon öncesi eski bir<br />

tarihti. Odaları gezerken yatakların üzerinde<br />

gördüğüm yatak örtülerinden, yatak şalı<br />

kullanımına geçişine sebep bir konuşma<br />

ve öneri üzerine olmuştu. Çok hoşuma<br />

gitmişti. Enteresan bir duyguydu. O dönemde<br />

otellerde yatak örtüsü kullanımı vardı. Artık<br />

neredeyse hiçbir otelde yok. Bu durum belki<br />

o işi yıllardır yapanlar için çok önemli değildi.<br />

Ancak 16 yıl önce benim için ilk operasyonel<br />

adımdı.<br />

Daha sonra sektörde artık bazı kavramlar<br />

yer almaya başlamıştı. Kurumsallık, kalite<br />

yönetim sistemi... İlerleyen süreçte, Taner<br />

Bey ve İlker Bey (Yönetim Kurulu Başkan<br />

Yardımcımız) bir karar almıştı. Yaşmak<br />

<strong>Hotel</strong>s Grubu üç oteli olan bir aile şirketi<br />

olarak yönetiliyordu. Ve, kurumsal bir<br />

adım atmak istediklerini ifade ettiler. Ben<br />

de bu hedefin uygulayıcısı olarak yola<br />

çıktım. Tabii danışmanlık desteği aldık.<br />

Çok sevgili Yönetim Danışmanımız Sevgili<br />

Ömer Erdoğan, benim deneyimine, bilgisine<br />

güvendiğim hatta hayran olduğum biridir.<br />

Onunla çalışmaya başladık. Günün sonunda<br />

bir işletme politikası hazırladık aslında.<br />

Dayanağı Kalite Yönetim Sistemi yasaları<br />

oldu. Ancak terzi usulü, bir sistem kurduk.<br />

“Yaptığını yaz, yazdığını yap” sistemimizi<br />

kurmaya ve geliştirmeye gayret ettik. Bu<br />

serüven hiç bitmez. Çünkü sistemin ana fikri<br />

“Daha İyi” olmaya dayalı... Güzelin ve iyinin<br />

sonu olmadığı için “Daha İyi” olma gayreti,<br />

hep dahası için, devam etmek zorunda...<br />

Kısacası, ben hayalimi kendi işim tadındaki<br />

bu işi, bu işletmede yaparak yakaladım.<br />

Bunu her yerde yakalayamazdım. Çok şükür<br />

şanslıydım.<br />

Bu süreçten sonra turizm<br />

kariyerinizi ne şekilde<br />

yönlendirdiniz?<br />

Biz 2008-2009 yılında, henüz kendi<br />

kulvarımızda ve bölgemizde daha kimse<br />

sözünü bile etmezken dediğim gibi, kalite<br />

yönetim sistemlerine göre işletme yapımızı<br />

kurmaya başlamıştık. Sadece yönetim<br />

politikasında değil, gıda güvenliğinde ve<br />

çevre yönetim sistemlerinde de adımlar<br />

atmaya başlamıştık. Tüm bunlar zorlu bir<br />

yolculuktu. Çünkü alışılan bir düzen vardı.<br />

Bu durum kişileri konfor alanlarından<br />

çıkarmaya, sürekli denetlenmeye,<br />

ölçme değerlendirmeye ve sonucunda<br />

sürdürülebilir bir sürece zorluyordu. Bu<br />

kısım önümde, beni motive eden bir çeşit<br />

hedef gibiydi. Bu kurumda hedefimiz, sistemi<br />

kurmak ve büyütmek olmuştu. Daha sonra<br />

o dönemde sistemi kurduk ve başarılı bir<br />

operasyon oldu. İlerleyen süreçte ilk terfimi<br />

de alarak genel müdür yardımcısı, ilerleyen<br />

dönemlerde de grubun genel müdürü oldum.<br />

Ve bugün 200'e yakın personel ve altı otel ile<br />

yolumuza devam ediyoruz.<br />

Yaşmak <strong>Hotel</strong>s'i ana konseptiyle<br />

biraz daha detaylandırır mısınız?<br />

Hizmet ve servis ayrıcalıkları neler?<br />

Grubumuz bünyesinde beşi Tarihi Yarımada,<br />

biri Cihangir Çukurcuma bölgesinde olmak<br />

üzere altı otelimiz mevcut. Üç otelimiz<br />

butik konseptte tasarlandı. Bir otelimiz dört<br />

yıldız standartlarında iken, diğer iki otelimiz<br />

ekonomik bütçeli şehir oteli standartlarında<br />

hizmet veriyor. Konaklama sektöründe<br />

Yaşmak <strong>Hotel</strong> Collection olarak varlığımız,<br />

kurucumuz rahmetli, Sayın Kadir Yallagöz’ün<br />

Akşehir Palas Oteli'ndeki ilk adımı ile 1955<br />

yılında Sirkeci'de başladı. Akabinde Yönetim<br />

Kurulu Başkan ve Başkan Yardımcımız Sayın<br />

Taner Yallagöz ve Sayın İlker Yallagöz'ün<br />

girişimleri ile grubun kurumsal büyümesi<br />

devam etmekte. 2010 yılına kadar üç otelimiz<br />

vardı. 2010 yılında Yaşmak <strong>Hotel</strong> Collection'ın<br />

dördüncü oteli olan <strong>Hotel</strong> Sultania ilk<br />

temalı otel olarak butik konsepte planlandı.<br />

<strong>Hotel</strong> Sultania, Osmanlı Sarayı'nın Harem<br />

ve Padişah hanımlarından ilham alınarak<br />

tasarlandı ve misafirlerine “Kendini sultan<br />

gibi hisset..” sloganı ile geleneksel hizmetin<br />

modern sunumu anlayışı ile bir deneyim<br />

yaşatmayı hedefledi. Yaşmak Comfort,<br />

2011 yılında Yaşmak Sultan <strong>Hotel</strong>'in devamı<br />

niteliğinde konforlu ve huzurlu küçük otel<br />

olarak faaliyete girdi.<br />

“2017'de değişime hız verdik”<br />

2017 yılında ise, değişim hız kazanmaya<br />

başlamıştı. Romance <strong>Hotel</strong> yenilendi ve<br />

yepyeni bir hikaye ile konuklarına kapısını<br />

açtı. Romance İstanbul <strong>Hotel</strong>'in fikir tohumu<br />

Osmanlı’da özellikle padişahlar arasında bir<br />

gelenek haline gelen “Tılsımlı Gömlekler”<br />

oldu. Tılsımlı gömleklerin şifa kaynağı<br />

olduğuna, savaşlarda zafer getirdiğine,<br />

padişahları ve ailelerini kötülüklerden<br />

koruduğuna, onlara mutluluk ve huzur<br />

getirdiğine inanılmakta ve her tılsımlı<br />

gömleğin kendi macerasını ortaya koyduğu<br />

düşünülmekteydi. Modern ve geleneksel<br />

mimariyi harmanlayarak dekore edilen<br />

Romance İstanbul <strong>Hotel</strong> misafirlerine her<br />

odasının kendine has büyüleyici hikayesi<br />

ile romantik ve tarihin içinde bir İstanbul<br />

yaşamayı vadediyor.


72<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

iş’te kadın<br />

2019 yılında ise, grubun en yeni üyesi The<br />

Soul İstanbul <strong>Hotel</strong>’I açtık. İleride dünyaya<br />

açılıp misafirlerine her şehrin ruhundan<br />

bir parça sunmayı hedefleyen bu otelimiz<br />

Beyoğlu’nda özellikle levantenlerin yerleşim<br />

alanı ve kozmopolit yaşamın sürdüğü<br />

Çukurcuma bölgesinde yer alıyor. Bölgenin<br />

mimarı olarak nitelenen Georgiades<br />

Kardeşler tarafından 20. yüzyılın başlarında<br />

tasarlanmış 100 yıllık tarihi binası kadar<br />

dekoruyla da semtle bütünleşen bu keyifli<br />

otelimiz, kapısından girdiğinizde semtin bir<br />

parçası olma tadını misafirlerine hissettiriyor.<br />

Yeme içme hizmetleri alanındaki<br />

iddianız nedir?<br />

Otelcilik hizmetimiz devam ederken,<br />

grubumuz bünyesinde yer alan çok keyifli<br />

bir restoranımız da var. Olive Anatolian<br />

<strong>Restaurant</strong>. Tam bir keyif ve lezzet durağı<br />

diyebilirim. İstanbul’un kalbi Tarihi<br />

Yarımada'da Galata Kulesi'nden Boğaz'a,<br />

Gülhane Parkı'ndan Ayasofya’ya uzanan<br />

müthiş panoraması ile yerli ve yabancı tüm<br />

konuklarını, Türk mutfağının geleneksel<br />

lezzetleri ile buluşturuyor, bu keyifli mekan.<br />

Adını aldığımız zeytin, sofralarımızın<br />

vazgeçilmez başlangıcı. Hazırladığımız<br />

ürünlerimizi Anadolu’nun pek çok yerinden<br />

özenle seçilen yerel üreticilerden alarak<br />

sunuyoruz. Kaliteli, taze ve organik<br />

ürünler güvenilir tedarikçilerimizden<br />

geliyor. Amacımız, pek çok kültüre ev<br />

sahipliği yapmış bu ülkenin lezzetlerini<br />

yaşatmak, geleneklerini korumak ve değerli<br />

misafirlerimizle bu tatları buluşturmak oldu.<br />

Grup otelleri için <strong>2023</strong> yılı nasıl<br />

geçiyor? Bir sonraki sene için<br />

ajandanızda neler var?<br />

Açıkçası, 16 yıldır öğrendiklerimiz cebimizde<br />

kalsın, biz 2015 yılının sonbaharından beri<br />

sürekli bir imtihandan geçiyoruz sanki. O<br />

dönemde başlayan olumsuz hava 2018'de<br />

tam düzelmeye, 2019'da iyice toparlanmaya<br />

başlarken 2020 Mart ayında başlayan<br />

pandemi ile tüm ezberler bozulmaya başladı.<br />

Değişim başladı, insan ve para kavramı<br />

değişti ve iş hayatında büyük değişim<br />

oldu. Teknoloji hayatımızda idi ancak o da<br />

yüzünü değiştirerek seviye atladı. Bugün<br />

seyahat edenlerin alışkanlıkları değişti. Artık<br />

insanlar lüksün dışında deneyimler arar<br />

oldu. Turizmde sağlık, doğa, gastronomi çok<br />

hızlı yükselişe geçti. En önemlisi de, tüm<br />

bunlarla beraber sürdürülebilirlik kavramı da<br />

hayatımıza girdi.<br />

Biz grubumuz bünyesinde pandemi<br />

sonrasında tüm diğer meslektaşlarımız gibi<br />

hızlı bir toparlanma içinde olduk. Pandemi<br />

boyunca da uzaktan eğitimler ile personeli<br />

dinamik tutmaya gayret ettik. Ülkemize<br />

ve otellerimize gelen misafirlerimizi en iyi<br />

şekilde ağırlamaya çalıştık. Grubumuzda<br />

dört otelimiz seyahatseverlerin yakından<br />

takip ettiği ve aldıkları hizmeti yorumladıkları<br />

dünyada en çok takip edilen yorum sitesi<br />

Tripadvisor'da ilk 25'in içinde yer alıyor.<br />

2022'de grup otellerimizden Romance<br />

İstanbul <strong>Hotel</strong>, dünya dördüncüsü ve<br />

Avrupa ikincisi olmuşken, <strong>2023</strong> için yine<br />

bizi gururlandırdı ve dünya yedincisi ve yine<br />

Avrupa ikincisi oldu. Misafir memnuniyeti<br />

ve bağlılığında yakalamış olduğumuz bu<br />

büyük başarının böylesine güzel bir ödülle<br />

taçlandırılmış olması bizleri ve ödülün asıl<br />

sahibi tüm emeği geçen ekibimizi mutlu etti.<br />

“Sürdürülebilir yönetim sistemi<br />

kurduk”<br />

Bununla beraber, Kültür ve Turizm<br />

Bakanlığımız, Türkiye Turizm Tanıtım ve<br />

Geliştirme Ajansı (TGA) öncülüğünde turizm<br />

sektörleri ve uluslararası kuruluşlarla iş<br />

birliği halinde konaklama tesisleri için,<br />

Türkiye Sürdürülebilir Turizm Programı<br />

Kriterleri ile turizm sektörünün sürdürülebilir<br />

büyümesini temin etmek ve tüm turizm<br />

paydaşlarının katılımıyla, ortak bir anlayış<br />

geliştirmek üzere üç aşamadan oluşan<br />

Sürdürülebilir Turizm Standartları Programı<br />

oluşturuldu. Yaşmak <strong>Hotel</strong> Collection ailesi<br />

olarak, en iyi kalitede hizmet sunmak için<br />

gereken kararlılık ve çalışma gücü ile<br />

grubumuz bünyesinde bulunan altı otelimizde<br />

Sürdürülebilir Turizm Standartlarında üç<br />

aşamayı da tamamlayarak sertifikalandırılma<br />

sürecini tamamladık. Tüm bunların yanında,<br />

<strong>2023</strong> için attığımız en önemli adım, yine<br />

sürdürülebilirliğe bir artı olarak Güneş<br />

Enerjisi Santrali kurmak oldu. Şu an Ankara<br />

Polatlı'da yaklaşık bir megawatlık bir<br />

projemiz devam etmekte. Bu şeklide güneş<br />

enerjisinden elektrik üretimi ile tüketimimizi<br />

karşılamayı amaçlıyoruz. Kendi alanımızda<br />

ise, farklı lokasyonlarda işletmecilik yönünde<br />

adımlarımız ve arayışımız devam etmekte<br />

diyebilirim.<br />

Biraz da sizi konuşmak isterim. Bize<br />

işteki ve evdeki Sevilay Duru’yu<br />

nasıl tanıtırsınız? Otelden arta<br />

kalan zamanları nasıl geçirirsiniz?<br />

Her iki Sevilay için önce aile gelir. Özel<br />

hayatımda da, iş hayatımda da.. Ayrıca<br />

çalışma arkadaşlarımla ilgili de ilk<br />

odağım, aile hayatları. Önce evlerinde<br />

mutlu olmalarını önemserim. Marazlara<br />

gelince, bazen meslek deformasyonları özel<br />

hayatımıza ister istemez yansıyor. Organize<br />

etme duygusu, sürekli takip, bazı istekleri<br />

iletirken karşınızdakine tüm adımları hatta<br />

olası beklenmeyen sonuç olursa hemen<br />

atılacak adımları anlatmak gibi.. konular<br />

farkında olmadan davranışlarınıza yansıyor.<br />

Aslında sosyal hayatınızdakiler özellikle<br />

organizasyon konularında çok rahatlar çünkü<br />

birilerinin mutlu olması için gerçek bir gayret<br />

harcayabiliyorum. Bu biraz beni yoran bir şey.<br />

Ancak mutlu da oluyorum. Çünkü o birileri<br />

mutlu oluyor.<br />

Sanırım güzel olan şey, insanı seviyorum.<br />

İşimde ve hayatımda her zaman kalbimin<br />

sesini dinlerim. Profesyonelliğin içinde<br />

kaybetmek istemediğim bazı duygular<br />

var. Onlar bence benim iç motivasyonumu<br />

sağlıyor. Bir de insan yaşadığı bazı<br />

deneyimlerle hayatta kabulü öğreniyor. Bir<br />

arkadaşım bir tarihte çok güzel bir cümle<br />

söylemişti: “Hayatın bir film olsa bilet alıp<br />

izlenmeye değer mi? Böyle düşününce;<br />

acısıyla, tatlısıyla, mücadelesiyle, sevinçleri,<br />

deneyimleri ve ilkleriyle güzel bir film oldu<br />

sanırım. Tabii filmimiz henüz devam ediyor.<br />

Bunun yanında, mesleğim ve özel hayatımın<br />

en keyifli ortak yanı ağırlama ve yemek...<br />

Hayatımın içinde bir kesit gibi hissettiğimden<br />

işime tutkuyla bağlıyım. Misafir ağırlamayı<br />

çok severim özellikle yemek yapmayı.<br />

Hem Mardinli olmam, hem de İzmir'de<br />

büyümem sebebiyle mutfağımda güneydoğu<br />

ve batı lezzetleri harmanlanmış durumda.<br />

İlave olarak, çocukluğumdan beri hiç<br />

vazgeçmediğim ve hala alışkanlığımın<br />

sürdüğü bir diğer keyfim, pazar günleri saat<br />

10.00'da western film izlemek.<br />

Son olarak ileriye dönük bizimle<br />

paylaşmak istediğiniz idealleriniz,<br />

hayalleriniz var mı?<br />

Profesyonel anlamda size şunu diyebilirim.<br />

İş hayatımda üç farklı alanda çalıştım, aynı<br />

alanda hiç iş değişikliğim olmadı. Turizm<br />

daha doğrusu otelcilik son kısım oldu. Bu<br />

meslek, yapmak istediğim işi, Yaşmak<br />

<strong>Hotel</strong> ailesi ise ait olduğum yeri bana her<br />

zaman hissettirdi. Yaşmak <strong>Hotel</strong>l Collection<br />

Grubu'nda on altı yıllık çalışma süremde<br />

beraber yürüdüğümüz ve pek çok başarıya<br />

imza attığımız gibi, zorlu virajları da beraber<br />

aştığımız, Sevgili Taner Bey ve İlker Bey ile<br />

tüm çalışma arkadaşlarıma çok minnettarım.<br />

Bazı duygular vardır, asla maddi karşılığını<br />

belirleyemezsiniz. Bu duyguyu yaşamak da<br />

sık karşılaşılan bir durum değildir. Benim<br />

için kısacası içinde bulunduğum şu an<br />

karşılıklı değerlerle yaşanmış ve olgunlaşmış<br />

bir iş hayatı şeklinde tanımlanabilir.<br />

Sonrasını ben de henüz tam bilmiyorum.<br />

Zevklerim ve ilgi alanım değişmediğine göre<br />

geleceği galiba biraz akışa bırakacağız.


74<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

marka röportaj<br />

Kalite ve güvenirlik denildiğinde ilk<br />

akla gelen firma:<br />

ENTA A.Ş.<br />

2000 yılından beri Türkiye ve çevre<br />

ülkelerde otel ve hastane ekipmanları<br />

temin eden ENTA A.Ş., dünyaca<br />

ünlü Dometic ve Aliseo marka<br />

distribütörlükleriyle de pazardaki rekabet<br />

gücünü artırıyor. Sektörde kalite ve güvenirlik<br />

denildiğinde ilk akla gelen marka olduklarını<br />

belirten ENTA A.Ş.'nin firma sahibi Nazım<br />

Çınar ile endüstriyel markanın Horeca<br />

sektörüne dönük projelerini ve 2024 yılı<br />

hedeflerini konuştuk.<br />

Horeca kanalında distribütörlüğünü<br />

üstlendiğimiz ürünler hangileri?<br />

Otel ve restoran kanalında hangi<br />

segmentlere hitap eden ürünler<br />

bunlar?<br />

Ürünlerimiz otel ve hastane ekipmanları<br />

içindeki en kaliteli ürünlerdendir. Firmamız<br />

çalıştığı projelerle ve referanslarıyla<br />

Türkiye'de ve çevre ülkelerde<br />

turizm ve sağlık sektörleri içinde<br />

yıllardır, güvenilir ve sağlam bir<br />

yere sahiptir.<br />

Ürün<br />

gamımızda<br />

yer alan<br />

ürünler;<br />

MiniBar,<br />

Mini<br />

Kasa,<br />

Şarap<br />

Dolabı,<br />

Dolap,<br />

Hastane<br />

Ekipmanları, Saç Kurutma Makinesi, Makyaj<br />

Aynası, Su Isıtıcı ve Tepsi Seti, Valizlik, Ütü<br />

ve Ütü Masası, Çöp Kovası, Tartı, Banyo<br />

ekipmanlarıdır.<br />

Dometic ile beraber Aliseo<br />

firmasının da satış pazarlama<br />

faaliyetlerini yürütmektesiniz. Bu<br />

faaliyetlerinizi biraz daha açabilir<br />

misiniz?<br />

Dometic, minibarı dünyada ilk defa üreten<br />

bir firma olarak, bu öncü tavrını ürünlerinin<br />

kalitesini her zaman geliştirip çağın<br />

gereksinimlerine uydurarak, mühendislik<br />

ve sürdürülebilirlik konusunda titizliği ile<br />

liderliğini kanıtlıyor. Dometic, kaynaklarını<br />

ve uzmanlığını ürün geliştirmeye tahsis<br />

ederek, ihtiyaçları öngören proaktif yaklaşımı<br />

ile öncü konumunu sürekli koruyor. En<br />

son soğutma teknolojisi ile donatılmış olan<br />

Dometic minibarlar, yüksek enerji verimli ve<br />

çevre dostudur. Bu, operasyonel maliyetleri<br />

ve çevre üzerindeki etkiyi azaltır. Dometic,<br />

son 40 yıldır dünyanın dört bir yanındaki<br />

otellere ve tur gemilerine mini bar tedarik<br />

etmiştir. Bugün Dometic, dünya genelinde<br />

otel odalarında kullanılan milyonlarca mini<br />

bar ile pazar lideridir. İster aile tarafından<br />

işletilen bir Bed & Breakfast ister dünyanın<br />

ilk 7 yıldızlı oteli veya bir yolcu gemisi<br />

olsun, konaklama endüstrisi, yüksek konuk<br />

memnuniyeti için üstün kaliteli çözümler<br />

sunma konusunda Dometic'e güveniyor.<br />

Diğer yandan Aliseo, 1985 yılında Almanya’da<br />

kurulan bir şirkettir. Geniş ürün yelpazesi<br />

ve yüksek kaliteli şık tasarımlarıyla tüm<br />

dünyada zincir otellerin tercih ettiği bir<br />

markadır. Aliseo’nun tasarım odaklı ve<br />

teknolojik olarak<br />

gelişmiş, yüksek verimli<br />

portföyü, otel işletmecilerine eşsiz<br />

bir bir hizmet imkanı, misafirleri<br />

için estetik ve işlevsel bir keyif alanı<br />

yaratma imkanı sağlar. Aliseo’nun<br />

stil çeşitliliği, bir odayı, ilham<br />

veren, kişisel bir tasarım mekanına<br />

dönüştürebilme olanağı sunar.<br />

“Markalaşmada endüstriyel<br />

mükemmellik”<br />

German Brand Award 2017 - Only<br />

One In The Crowd, imrenilen bir<br />

Alman ödülü ve Aliseo'nun<br />

günümüz konaklama<br />

sektörünün gelişen<br />

trendlerini ve taleplerini<br />

karşılayan ürünlerin<br />

geliştirilmesinde<br />

sahip olduğu marka<br />

yeterliliğini, kalitesini ve<br />

yenilikçi itibarını vurgulayan bir ödüldür.<br />

“Markalaşmada Endüstriyel Mükemmellik”<br />

kategorisi, bir sektördeki en iyi ürün ve<br />

kurumsal markaları onurlandırır. Yeni<br />

Performans Saç Kurutma Makinesi<br />

serimiz, İtalyan tasarımının özünü<br />

Aliseo mühendisliğinin zorlu talepleriyle<br />

birleştirdi. Eşsiz performans ve kurutma<br />

verimliliği, yüksek hacimli hava akışı<br />

sağlayan yüksek hızlı motor tertibatı ve<br />

turbo kanat fan tasarımı ile geliştirilmiştir.<br />

Yerleşik bir ION yayıcı, daha sağlıklı ve<br />

nazik bir kurutma deneyimi için nemi<br />

hapsederken kuruma süresini azaltır.<br />

Düşük gürültülü, yerçekimsel olarak dengeli<br />

konturlu tutamak, merkez kontrolleri ile<br />

Röportaj: Hatice Ünal Bilen


76<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

marka röportaj<br />

şekillendirme bu ürünün konforunu en üst<br />

düzeye çıkarır.<br />

The Londoner – A Classic Tradition; el<br />

yapımı suni deri aksesuarlar, kalıcı bir kalite,<br />

gelişmişlik ve işlev ifadesi sağlar. Geleneksel<br />

tasarımı ve lüks görünümü ve yarattığı<br />

ayrıcalık duygusuyla Londoner Koleksiyonu,<br />

iyi döşenmiş her konuk odası için çok takdir<br />

edilen bir son dokunuş sağlar. Aliseo'nun<br />

güzel hazırlanmış masa temelleri, herhangi<br />

bir masaüstü organizasyonuna abartısız<br />

bir profesyonellik katarken, çay tepsisi<br />

gruplarımız lüksü ve kullanışlılığı zarif bir dizi<br />

uyumlu aksesuarla birleştirir.<br />

Ürünlerinizi öne çıkaran<br />

özellikleri nelerdir? Teknolojideki<br />

üstünlüğünüz, fiyat avantajınız<br />

nedir?<br />

Minibarlarımız; absorbsiyon teknolojisi,<br />

sessizlik, birinci sınıf enerji verimliliği, en iyi<br />

minibar soğutma teknolojisi, sürdürülebilir<br />

bir gelecek teklif ediyor. Minibarlarımızı üç<br />

kategoride inceleyebiliriz:<br />

Kapasite,<br />

Teknoloji<br />

ve Kapının<br />

Özelliği.<br />

Öncelikle<br />

kapasitesi;<br />

15 Litre, 30<br />

Litre, 40 Litre,<br />

45 Litre, 60 Litre<br />

gibi seçeneklerimiz<br />

mevcut. Kullanılan<br />

teknolojiler,<br />

absorpsiyon, termoelektrik ve kompresör<br />

olmak üzere üçe ayrılıyor. Hangi teknoloji<br />

daha iyi diye sorarsanız, bu soruya cevap<br />

vermek doğru olmaz, çünkü bizler müşteri<br />

isteklerini ve ihtiyaçlarını dinleyip müşteri<br />

özelinde ürün önermekten yanayız.<br />

Müşterimiz minibarın kapısını cam kapılı,<br />

cam kapısız veya çekmeceli şeklinde seçme<br />

şansına sahiptir. ENTA olarak yüksek<br />

seviyeli müşterilere hitap ediyoruz. Fiyat<br />

olarak rakiplerimizden yüksekteyiz. Fakat<br />

bunun nedeni ürünlerde kullanılan teknoloji,<br />

parça kalitesi ve tasarımdır. Doğrusunu<br />

söylemek gerekirse, minibarlar çok kısa<br />

sürede maliyetini karşılayıp kar etmeye<br />

başlıyor. Bundan dolayı dizaynı, teknolojisi<br />

ve kalitesiyle dikkatleri üzerine toplayan<br />

Dometic minibarlar maliyet değil, kâr<br />

aracıdır.<br />

Sektörünüzdeki rekabet gücünüz<br />

nedir? Pazarın Türkiye ve<br />

dünyadaki büyüklüğü üzerine neler<br />

söyleyebilirsiniz?<br />

Sektörde kalite ve güvenirlik denildiğinde<br />

akla gelen ilk firmayız. Telefonunuz<br />

çaldığında Çırağan, Sheraton, Divan,<br />

Acıbadem, Four Seasons, Regnum Carya<br />

ve daha sayamadığım otel ve hastane<br />

sektörünün liderlerinden biri sizden teklif<br />

almak için arıyor olabilir. İsmini vermek<br />

istemediğim bir kuruluş, kendisi minibar<br />

ve kasa sattığı halde, tesislerinde kendi<br />

kullanacağı ürünleri bizden alıyor. Sektördeki<br />

konumumuz hem rakiplerimizin hem de<br />

sektördeki lider kurumların kaliteli ürün<br />

almak istediklerinde bizimle iletişime<br />

geçmelerini getirmektedir.<br />

Ayrıca ENTA, Türkiye'nin 7 coğrafi bölgesine<br />

yayılmış 35 satış sonrası hizmet birimine<br />

sahiptir. Tüm bu hizmetler CE sertifikalıdır<br />

ve iki yılda bir güncellenmesi gerekmektedir.<br />

Merkez servis sorumlusu, bu servislerin<br />

yedek parça<br />

temini, kurulum ve çalışma<br />

programı organizasyonlarını yönetir. Hizmet<br />

birimlerimiz, ürünlerimizin kurulumunun<br />

yanı sıra, ürünlerimizle ilgili herhangi bir<br />

sorunun çözümünden de, satış sonrası<br />

bakım ve onarımından da sorumludur.<br />

Ülke genelinde turizm, bizim özelimizde<br />

otelcilik, dün de canlı bir sektördü, bugün de<br />

öyledir ve yarın da canlı kalmaya da devam<br />

edecektir. Türkiye pazarı çok büyüktür ve<br />

daha da büyüyecektir.<br />

Hem ülkemize gelen yabancı turistlerin<br />

sağladıkları döviz girdisi hem de ülkemizde<br />

istihdamı artırmak açısından bunu çok<br />

önemli görüyoruz. Genel olarak, bu sektörler<br />

2022'de küresel gayrı safi hasılanın yüzde<br />

7,6'sını temsil ediyordu. Aynı yıl seyahat ve<br />

turizmin küresel gayrı safi hasılaya toplam<br />

katkısı 7,7 trilyon doları buldu. Özetle turizm;<br />

ne ülkemizde ne de dünyada bitmeyecek,<br />

aksine, kendini hem sektörel anlamda<br />

büyütecek, hem de pastadaki payını artıracak<br />

bir sektör.


78<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

marka röportaj<br />

Her bir fritöz üretimiyle<br />

Türkiye’de ilklerin öncüsü:<br />

Ottoman Mutfak<br />

1996 yılında Osman Göçen ve<br />

Kıvanç Karabulut ortaklığında<br />

üretim faaliyetlerine başlayan<br />

Ottoman Mutfak Cihazları, daha sonra<br />

Tayfun Berkol'un da üretim ekibine<br />

dahil olmasıyla 27 yıldır sektöre ve<br />

ülke ekonomisine değer katmak için<br />

çalışıyor. Bundan beş yıl önce (oğul)<br />

Kadir Göçen’in de yapılanmaya dahil<br />

edilmesiyle şirket vizyonunu daha da<br />

gençleştirip güçlendiren Ottoman<br />

Mutfak, 2000 yıllarının başında ürettiği<br />

Türkiye’nin ilk dijital termostatlı<br />

fritözüyle ses getirdi. Devamında<br />

Türkiye’de bir ilk olarak sulu sistem<br />

steak gazlı ızgarayı üretim bandına<br />

ekleyen firma, 2012 yılında asansörlü<br />

dijital programlı fritözü ile TUSİD 3.’lük<br />

ödülünün sahibi oldu.<br />

“Amerikan muadilleri yerine bizim<br />

fritözlerimiz tercih ediliyor”<br />

Bundan 7-8 yıl önce dünya fast food<br />

pazarından pay almak hedefiyle<br />

Amerikan rakipleriyle yarışacak<br />

kapasitede dijital termostat kontrollü<br />

gazlı ve elektrikli, yağ filtreli fritözleri ve<br />

basınçlı fritözleri üretmeye başladıklarını<br />

belirten Ottoman Mutfak Cihazları<br />

Kurucu Genel Müdürü Osman Göçen,<br />

TAB Gıda’ya ait Popeyes, Arby’s, Usta<br />

Döner ve Subarro işletmelerinin<br />

fritözlerini üç yıldır kendilerinin ürettiğini<br />

söyledi ve “Tabii ki sadece TAB Gıda<br />

değil, birçok fast food ve tavuk fast food<br />

grubu da artık Amerikan muadillerini<br />

almak yerine bizim fritözlerimizi tercih<br />

ediyor. Yine Türkiye’de ilk Holding<br />

Cabinet’i biz ürettik. 2000 yılından beri<br />

ürettiğimiz ve Tavuk Fast foodlarının<br />

kullandığı tavuk bekletmelerimiz ile<br />

rakipsiziz. Şu anda sekiz ayrı ürün<br />

grubunda patentlerimizi aldık. Tavuk ve<br />

Burger Fast Food gruplarında Türkiye’de<br />

en fazla tercih edilen şirketlerden<br />

birisiyiz. Elbette bu bahsettiğim fast<br />

foodların, otellerin ve restoranların<br />

projelendirme çalışmaları da firmamız<br />

çatısı altında yapmaktadır. Biz ağırlıklı<br />

butik iş yapan bir firmayız ve proje<br />

çiziminden teknik servise komple hizmet<br />

vermekteyiz.” diye de ekledi.<br />

“Sadece fritözde 25 çeşidimiz<br />

mevcut”<br />

Yaklaşık 500’e yakın ürünü pazara sunan<br />

Ottoman Mutfak’ın sadece fritöz olarak<br />

25 ayrı ürün çeşitliliğine sahip olduğunun<br />

altını çizerek sözlerini sürdüren Göçen,<br />

“Bunların arasında Tempura, Donut<br />

ve Çiğ Börek gibi özel fritözlerin yanı<br />

sıra Elektrikli ve Gazlı Steak Izgara’yı<br />

Türkiye’de ilk üreten firma olarak<br />

Breading Machine, Marinatör, Holding<br />

Cabinet, Patates İstasyonları, Tavuk<br />

Bekletme Üniteleri, yine ilk asansörlü<br />

programlı Digital Pasta Cooker


80<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

marka röportaj<br />

(Makarna Fritözü) ile sektörde diğer<br />

firmalardan ayrışıyoruz. Hostech By<br />

TUSİD ile birlikte fritözlerimizde daha<br />

ileri safhaya geçmiş olacağız. İçerisinde<br />

Amerikalı rakiplerimizde dahi olmayan<br />

özellikler olacak. Ayrıca Multi Function<br />

cihazımızı fuar da tanıtacağız. Bu cihazla<br />

beş farklı cihaz tek gövdede buluşmuş<br />

olacak. İsteyenler fritöz gibi kullanacak,<br />

isteyenler makarna pişirecek, grill<br />

fonksiyonunda kullanacak, isteyenler de<br />

bainmarie gibi kullanacak ya da tencere<br />

yemeği pişirebilecek.” dedi.<br />

“Hedefimiz dünyada aranılan bir<br />

marka olmak”<br />

Üretimlerinin yaklaşık %40-45’ini<br />

geçtiğimiz yıl ihraç ettiklerini, bu yıl<br />

da aynı oranları yakalayacaklarını<br />

vurgulayan Göçen, “Dünyanın yaklaşık<br />

55 ülkesine ürün ihraç etmişiz ve etmeye<br />

de devam ediyoruz. Romanya, Libya,<br />

Belçika, Özbekistan, Irak ve Avusturya<br />

çalıştığımız ve yüksek satış yaptığımız<br />

ülkelerin başında geliyor.” diye belirtti<br />

ve hedeflerinin tüm dünyada aranılan ve<br />

tercih edilen bir marka olmak olduğunu<br />

söyledi. Göçen, Avrupa ülkelerine<br />

yaptıkları ihracatta Ottoman yerine<br />

Otto’x markasını kullandıklarını ve diğer<br />

dünya ülkelerine Ottoman markası ile<br />

satış yaptıklarını ifade etti.<br />

İhracat hedefleri kapsamında yurt<br />

dışı ve yurt içi fuarların büyük önem<br />

taşıdığına dikkat çeken Göçen, bu yılki<br />

fuar takvimlerinde Hostech By TUSİD<br />

ve Host Milano olduğunu söyledi.<br />

TUSİD’de 200 metrekarelik stantlarıyla<br />

yer alacaklarını ve tavuk fastfoodunda<br />

pişirme yapacaklarını belirten Göçen,<br />

Host Milano’da ise 65 metrekarelik<br />

alanda misafirlerini ağırlayacaklarını<br />

söyledi.<br />

Selimpaşa ve Kırklareli’ye yeni<br />

fabrika yatırımı<br />

Ottoman Mutfak’ın yatırım planları<br />

hakkında da bilgiler veren Osman<br />

Göçen, Selimpaşa’da üretim kapasitesini<br />

arttırmak için 2.5 bin metrekarelik<br />

fabrikamızı eylül başında satın aldık.<br />

2024 yılı itibariyle üretim kapasitemizi<br />

2 katına çıkarıyoruz. Aynı zamanda<br />

2026 planlarımız için Kırklareli’nin<br />

Vize ilçesinde yeni kurulacak OSB’ye<br />

girdiklerini belirtti. Türkiye’deki<br />

bürokratik engeller sebebiyle üç yıldır<br />

beklemede olduklarını ifade eden Göçen,<br />

bölgede 5 bin metrekarelik yeni fabrika<br />

inşaatını başlatmayı planladıklarını,<br />

buna karşın artan maliyetler ve eleman<br />

sorunu nedeniyle yatırım için çok da<br />

acele etmek istemediklerini sözlerine<br />

ekledi.


82<br />

Röportaj: Hatice Ünal Bilen<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

İpek Züccaciye çatısı altında 2019 yılında<br />

porselen üretimine başlayan RİNART;<br />

inovatif, özgün ve ekonomik ürünleriyle<br />

profesyonel mutfakların tercihi oluyor.<br />

Bünyesinde 6 ayrı koleksiyonu ve buna bağlı<br />

mix&match sunumlarıyla zengin bir çeşitlilik<br />

sunan ev dışı tüketim markasının sektöre<br />

hitap eden ürünlerini ve ihracat hedefini<br />

RİNART Porselen Yurt İçi Direktörü Serkan<br />

Kıral ile konuştuk.<br />

RİNART Porselen markası nasıl<br />

doğdu? HoReCa kanalına hitap<br />

eden ürünleri hakkında bilgi verir<br />

misiniz?<br />

Temelleri 1964 yılında perakende<br />

mağazacılığıyla atılan İpek Züccaciye,<br />

1991’de Tahtakale’de toptan mağazacılık<br />

faaliyetlerini başlattı. 2019 yılında porselen<br />

üretimine başlayan RİNART markamız, şu<br />

an 4 ortaklı bir aile şirketi olarak züccaciye<br />

sektöründe kendi ithalatının yanı sıra aldığı<br />

mümessilliklerle de sektördeki gücünü<br />

koruyan İpek Züccaciye'nin bir markasıdır.<br />

Bildiğiniz üzere, son yıllarda restoran ve kafe<br />

sektöründe yemek sunumları<br />

çok fazla ön plana çıkmaya<br />

başladı. RİNART ise, yıllardır<br />

İpek Züccaciye olarak bu<br />

isteklere cevap verdiğimiz<br />

satış operasyonlarında, işin<br />

üretim kısmında olmamız<br />

gerektiğini düşünerek hayata<br />

geçirdiğimiz oluşumdur.<br />

Bu oluşumla çok kısa bir<br />

sürede üretim yatırımlarımızı<br />

gerçekleştirip, doğru<br />

üretim ve satış kadrosuyla<br />

sektördeki yerimizi aldık.<br />

Bu yıla hangi ürün<br />

gruplarıyla girdiniz,<br />

üretim stratejisini<br />

nasıl kurguladınız?<br />

Şu anda 6 koleksiyon ve<br />

buna bağlı mix&match<br />

sunumlarımızla zengin<br />

bir sunuma sahibiz. Bu yıl<br />

"Nordic Form" dediğimiz<br />

sunumlarımızla masalarda<br />

enfes görsel şölenler<br />

sunacağımıza inanıyoruz.<br />

<strong>2023</strong>’ün son çeyreğini<br />

kapatırken bu çeyrekte<br />

marka röportaj<br />

Serkan Kıral:<br />

"RİNART vaadimiz; yenilik, özgünlük,<br />

üstün kalite"<br />

üretime katılacak yeni makine parkurlarıyla<br />

üretimimizi daha da kuvvetlendirip<br />

kapasitemizi yükselteceğiz.<br />

<strong>2023</strong> yılı nasıl geçiyor? Önümüzdeki<br />

yıla dair planlamalarınız, büyüme<br />

odaklarınız, projeleriniz neler?<br />

Gündeminizde yeni yatırımlar var<br />

mı?<br />

<strong>2023</strong> yılında beklentilerimiz doğrultusunda<br />

ilerliyoruz. <strong>2023</strong>’ün ilk çeyreğinden<br />

bugüne kadar bayileşme hedeflerimizi<br />

gerçekleştirdik. Saha personellerimiz<br />

son kullanıcılarımıza ziyaretlerini<br />

gerçekleştiriyor. İşletmelerin sunumlarında<br />

markamız görülmeye başladı. Sektör yeni<br />

sezona hazırlanıyor. Ekim ayından sonra<br />

otellerin satın alımları başlar. Bütün<br />

markalar yeni desen ve yeni kataloglarıyla<br />

bayilerde yerini alır. Biz de genç bir markanın<br />

verdiği yüksek motivasyon ve enerjimiz ile ön<br />

planda olacağımızı düşünüyoruz.<br />

2024 yılı için ise, yeni bir fabrika projemizi<br />

oluşturduk. Bu alanda yatırımımız devam<br />

ediyor. Yine Silivri/İstanbul'da olacağız.<br />

Olağanüstü bir yeme, içme deneyimi<br />

sunmaya çözüm ortaklığı yapmak için farklı<br />

formlar hazırladık. 2024’ün ilk çeyreğinde<br />

sofralarımızda görmeye başlayacağız.<br />

İhracat payınız nedir?<br />

Bu yıl ve önümüzdeki<br />

dönem için hedefleriniz<br />

nedir?<br />

HoReCa sektöründe yeni bir<br />

oluşum içinde olduğumuzu<br />

göz önüne aldığımızda,<br />

20 ülkede markamızı<br />

temsil eden firmalarımızı<br />

oluşturduk. Ağırlıklı olarak<br />

İspanya, İtalya, Katar, Rusya<br />

ve Yunanistan satışlarımızı<br />

gerçekleştiriyoruz. Yeni<br />

pazar arayışları her zaman<br />

olacak. Sunduğumuz bütün<br />

formlara ilgi yüksek. Bu da<br />

bizim ne kadar doğru kararlar<br />

verdiğimizi gösteriyor.<br />

Yeni dönemin trend<br />

belirleyicileri neler?<br />

Şeflerin beklentisi<br />

nedir? Profesyonellere<br />

ne tür çözümler<br />

sunuyorsunuz?<br />

Renk ömrü ve sürdürülebilirlik<br />

hedeflerine olan bağlılığını


84<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

marka röportaj<br />

fincan hatlarımız güncel durumda fabrikamızda<br />

bulunuyor.<br />

Türkiye’de ve dünyada bağlı<br />

bulunduğunuz porselen sektörünün<br />

gelişimini ve gidişatını nasıl<br />

değerlendirirsiniz? Siz bu gelişimde<br />

marka olarak kendinizi ne şekilde<br />

konumlandırıyorsunuz?<br />

Porselen, pandemi ile duran ama aynı zamanda<br />

yeniden ve hızla çıkış yapan ender sektörlerden<br />

biri. Yurt içinde birçok ekonomik sıkıntıda bile<br />

yatırımlarını durdurmayan bir sektördeyiz.<br />

Dinamikleri birçok sektörden farklı. Ekip olarak<br />

bu farklılıkları çok iyi tespit ettiğimizi düşünüyoruz<br />

ve yatırımlarımızı bu yönde hız kesmeden devam<br />

ettiriyoruz. İşletmeler mimarı görsel yatırımlarını<br />

porselen tabak renklerine eşleştirerek planlıyor. Bu<br />

da sektörün ön plana çıktığını gösteriyor. RİNART<br />

olarak vaadimiz, son teknolojiden faydalanarak<br />

müşterilerimize yenilikçi, özgün ve üst düzey kaliteyi<br />

ekonomik ulaşılabilir bir şekilde sunmak.<br />

yansıtan Apricot Crush'ın onarıcı özelliklerini<br />

tabaklarımıza yansıtacağız. Sektörde uzun<br />

yıllardır şeflerle birlikte çalıştığımız için daha<br />

çok sunumlarını ön plana çıkaracak desenler<br />

görmek istediklerini deneyimledik. Bu<br />

deneyimlerimizi tabaklarımıza yansıttığımızı<br />

düşünüyoruz. Biraz önce de bahsettiğim<br />

gibi, yılladır sektördeki sıkıntıları görerek<br />

sunumlara alternatif olusturarak çözümleme<br />

sunuyoruz. Şeflerimizin uyumlu parçalar<br />

arasından işletmelere hitap eden ürünleri<br />

seçmelerini sağlayarak kendi koleksiyonlarıni<br />

oluşturmaya yardımcı olacağız.<br />

Porselen endüstrisinde yeni<br />

teknolojiler neler? Buna yönelik<br />

yatırımlarınız var mı? Ar-Ge<br />

faaliyetlerinizden de kısaca<br />

bahseder misiniz?<br />

AR- GE alanında renkli sır ve reaktif sırda<br />

üretilebilir ve sürdürebilir projelerimiz<br />

bulunmaktadır. Bu alanda daha kuvvetli<br />

olacağımıza inanıyoruz ve gerekli olan<br />

tüm yatırımlarımızı da gerçekleştirdik.<br />

İlk meyvelerini aldık. Bu sunumlarımız<br />

bu sezon showroomlarımızda yerini aldı.<br />

Bulunduğumuz endüstride makine parkur<br />

yenilikleri her zaman devam ediyor. Otomatik<br />

sırlama havuzları, isostatik presler, otomatik


86<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

marka röportaj<br />

Tunç Özüuğurlu:<br />

“Ar-Ge çalışmalarımıza hazırlık<br />

ekipmanlarıyla hızla devam ediyoruz"<br />

1950’lerde ithal cihaz tamiriyle<br />

başladığı yolculuğuna 1985 yılında<br />

ithalata alternatif yerli üretimle<br />

devam eden Cancan, her geçen gün<br />

çeşitliliğini artırarak profesyonellere<br />

çözüm olmayı sürdürüyor. Ar-Ge<br />

çalışmalarına hazırlık ekipmanlarıyla<br />

hızla devam eden<br />

firmanın HoReCa kanalına hitap<br />

eden ürün yelpazesini, sektöre dönük<br />

yatırımlarını ve pazarın gelişimini<br />

firmanın ikinci kuşak yöneticisi Tunç<br />

Özüuğurlu ile konuştuk.<br />

Cancan’ın kuruluşundan kısaca<br />

bahseder misiniz?<br />

Cancan’ı babam, merhum Salih<br />

Özüuğurlu kurdu. Ben ikinci kuşak<br />

yöneticiyim. 1950-1955’li yıllarda yemek<br />

fabrikalarının, kamu kurumlarının yurt<br />

dışından gelen ithal cihazlarını tamir<br />

ederek endüstriyel mutfak sektöründe<br />

faaliyet göstermeye başladık. Cancan<br />

olarak 1985 yılı itibariyle otelciliğin<br />

Türkiye’de iyice yaygınlaşmasıyla<br />

birlikte ithalata alternatif yerli üretimler<br />

yapma kararı aldık. O dönemde parmak<br />

patates dilimleme makinesi, hamburger<br />

köftesi şekillendirme makinesi, hamur<br />

açma makinesi gibi ürünler üretmeye<br />

başladık ve ilerleyen yıllarda çeşidimizi<br />

ve segmentimizi genişlettik. Endüstriyel<br />

mutfaklar için işlerinizi kolaylaştıran<br />

mutfak ekipmanları sloganıyla da<br />

ilerlemeye başladık.<br />

Geldiğimiz noktada üç ürün grubu<br />

başlığıyla devam ediyoruz. Bunlar<br />

hazırlık ekipmanları yani kesici ve<br />

doğrayıcı ekipmanlar, endüstriyel<br />

alanların temizlenmesi ve hijyenlerinin<br />

sağlanmasıyla alakalı yıkama<br />

ekipmanları ve esasımız olan meyve<br />

suyu ekipmanları. Her geçen gün<br />

çeşitlerimizi çoğaltarak profesyonellere<br />

çözüm olmaya devam ediyoruz.<br />

HoReCa sektörüne hitap eden<br />

üretimleriniz neler? Bu yıla hangi<br />

mutfak çözümleriyle girdiniz?<br />

Yakın dönemde piyasaya sürmeyi<br />

düşündüğünüz yeni ürünler var mı?<br />

Cancan olarak tüm ürünlerimizle<br />

HoReCa sektörü için üretmeye devam<br />

ediyoruz. Bu yıl mutfaklara daha<br />

çok kesici ve doğrayıcı ürünlerde<br />

artırdığımız çeşitlerle girdik. Aynı<br />

zamanda sektörün ihtiyacı olan ve<br />

Türkiye ithal ikame olan makine<br />

bıçaklarının da üretimi konusunda bir<br />

şirket yapılandırması yaptık. Yaklaşık<br />

son üç yılda şirketimizin kardeş firması<br />

haline dönüşecek bir altyapıyla çalıştık.<br />

Şu anda da son bir yıldır Teknoloji Bıçak<br />

firması ile sektöre makine bıçağı üreten<br />

bir firma olarak hizmet veriyoruz. Bu<br />

sayede de firmanın kesici doğrayıcı<br />

ekipmanlardaki hedefleri ve kalitesini<br />

artırarak sektörde güvenilir ve sağlam<br />

ürünlerimizle yer almaya devam<br />

ediyoruz.<br />

En yeni Ar-Ge projemiz olan Pizza<br />

Dilimleme Makinesi, pizzayı 4 dilim ve<br />

8 dilime eşit bir şekilde dilimlemeyi<br />

sağlıyor ve bunu da bu fuarda piyasa<br />

kullanıcılarına arz ediyoruz. 2024 yılı<br />

içinde hedeflerimiz yıl sonuna kadar<br />

çıkarmayı planladığımız motorlu sebze<br />

doğrama makinalarıyla ilgili de çalışma<br />

yapıyoruz.<br />

Ürünlerinizi öne çıkaran özellikleri<br />

nelerdir? Şeflere ne tür ayrıcalıklar<br />

sunuyorsunuz?<br />

Biz her zaman piyasada yüksek kaliteli<br />

ürünler ve servis hizmetlerinin rahat<br />

sağlanabileceği ürünler üretmeyi tercih<br />

ediyoruz. Cancan’ı diğer firmalardan<br />

ayıran ve öne çıkaran özelliğimiz, satış<br />

sonrası servis hizmetlerimiz ve teknik<br />

desteğimizdir. Bu anlamda kendimizin<br />

uzun yılların tecrübeleriyle satış sonrası<br />

serviste %100 müşteri memnuniyeti<br />

hedefiyle ilerliyoruz. Profesyonel<br />

şeflere, onların kolay kullanabileceği<br />

ve kolay temizlemesini sağlayabileceği<br />

ürünler geliştiriyoruz. Bunu da şeflerle<br />

birlikte yapıyoruz. Ürünleri geliştirirken<br />

şeflerin geri dönüşleri üzerinden<br />

iyileştirmelerimizi yapıyoruz. Yani bir<br />

ürünü piyasaya sürmeden muhakkak<br />

onu uzman şeflerle birlikte kullanarak,<br />

bir süre etüt ederek piyasaya sürüyoruz.


88<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

marka röportaj<br />

Meyve presleri pazarındaki yurt içi<br />

ve yurt dışı payınız nedir? Bu alanda<br />

pazarın büyüklüğü nedir? Yıl sonu<br />

beklentilerinizi ve hedeflerinizi de<br />

aktarabilir misiniz?<br />

Yurt içi ve yurt dışında meyve presini<br />

HoReCa ve ev kullanımı tüketicisi olarak<br />

iki segmente ayırabiliriz. Ağırlıklı olarak<br />

HoReCa modelleri konusunda adetli<br />

üretim yapıyoruz. Portakal suyunun yanı<br />

sıra nar suyu servis eden işletmeler için<br />

özel olarak üretilen “Nar Sıkacağı” ile<br />

piyasadaki lider konumumuzu korumaya<br />

devam ediyoruz. Yıl sonu beklentilerimiz,<br />

pazarın giderek genişleyeceği yönünde.<br />

Yeni yatırımlarımız hiç bitmiyor. Biz<br />

Ar-Ge çalışmalarına önem veren bir<br />

şirketiz ve sürekli araştırarak üretimi<br />

geliştirmeye önem veriyoruz.<br />

Firmanızın Ar-Ge, Ürge ve<br />

teknolojiye yatırımları nelerdir?<br />

Bunu biraz daha açabilir misiniz?<br />

Firmamızın Ar-Ge, Ür-Ge ve teknolojiye<br />

yatırımı sürekli olarak devam eden bir<br />

süreç. 2010 yılında Sakarya Sanayi ve<br />

Ticaret Odası'nın, Ar-Ge ve inovasyon<br />

konusunda ödülünü almıştık. 2019<br />

yılında tasarım yarışmasında “birlikte<br />

tasarlayalım” kategorisinde İhracatçılar<br />

Birliği'nin düzenlediği yarışmada da yine<br />

birinciliği almıştık. Cancan’ın sürekli<br />

araştıran geliştiren ve yenilikleri sunan<br />

bir firma olması ile ilgili müşterilerin<br />

bize gösterdiği takdirler bizi daha çok<br />

Ar-Ge ve Ür-Ge'ye yönlendirmeye devam<br />

ediyor. Firmamızın Ar-Ge ile alakalı çok<br />

sayıda KOSGEB ve TÜBİTAK destekli ve<br />

projeleri mevcut ve bunları gün geçtikçe<br />

hayata geçirmeye devam ediyoruz.<br />

Türkiye’de bağlı bulunduğunuz<br />

pazarın gelişimini nasıl<br />

değerlendirirsiniz?<br />

Endüstriyel mutfak sektörünün<br />

giderek çıtasının yükseldiğini<br />

gözlemleyebiliyoruz. Daha çok çalışan ve<br />

daha inovatif ürünler üreten bir sektör<br />

haline geldik. Soğutma sektöründe<br />

Türkiye çok önemli bir Japon yatırımcıyı<br />

ülkesine, Türkiye'ye kazandırdı. Bu<br />

önümüzdeki süreçte pazarın daha aktif<br />

olacağını, daha büyüyeceğini gösteriyor.<br />

Bu sebeple pazarın geliştiğini görüyoruz.<br />

Pazarın geliştiği, yaptığı fuarlardan da<br />

çok açık. Profesyonelleşemeye devam<br />

eden Hostech By TUSİD Fuarı’yla da<br />

ürettiği ürünleri dünya alıcılarıyla<br />

buluşturmanın hedefi içinde uzun zaman<br />

önce kurulmuş bir dernek olan TUSİD’in<br />

giderek hacmi ve etkinliği artıyor.<br />

Türkiye'den yurt dışındaki fuarlara<br />

üreticilerin katılımı son dönemde çok<br />

yükseldi. Son üç dört yıldır yaklaşık yılda<br />

beş ya da altı uluslararası fuara katılım<br />

gösteriyoruz. Bizim gibi birçok firma<br />

milli katılım standartlarıyla Amerika'da<br />

Güney Amerika'da Fransa'da İtalya'da<br />

ve Almanya'da bir araya gelerek milli<br />

katılım fuarlarıyla Türkiye'nin hak<br />

ettiği endüstriyel mutfak sektörü<br />

pazarında yerini almaya devam ediyor<br />

ve bu da önümüzdeki yıllarda bu<br />

fuarların katkılarıyla da sektörün hızla<br />

büyüyeceğini düşünüyorum. Zaten iyi<br />

bir trendle gidiyoruz ve endüstriyel<br />

mutfak sektörü aynı zamanda züccaciye<br />

sektörüyle birleştiğinde tek dış ticaret<br />

fazlası veren sektör konumunda. Bu<br />

başarının da biz endüstriyel mutfak<br />

ekipmanları üreticileri ve züccaciye<br />

sektörüyle birlikte sağlanması bizleri de<br />

mutlu ediyor.


90<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

marka röportaj<br />

SEZAI YENI:<br />

“İKI EŞSIZ<br />

SOĞUTMA<br />

ÜRÜNÜMÜZLE<br />

SEKTÖRDE<br />

ÖNCÜYÜZ”<br />

35 yıllık uzmanlığıyla soğutma<br />

sektöründeki faaliyetlerini<br />

sürdüren Meksaş Endüstriyel<br />

Mutfak ve Soğutma San. Tic. A.Ş.,<br />

küresel pazarda 68 ülkeye ihraç ettiği<br />

eşsiz ürünleriyle öncü kimliğini koruyor.<br />

Ar-Ge’ye verdikleri önem sayesinde<br />

inovatif ürünleriyle yurt içi ve yurt dışı<br />

pazarlarda tüm dikkatleri üzerine<br />

çektiklerini belirten Meksaş Endüstriyel<br />

Mutfak ve Soğutma San. Tic. A.Ş. Genel<br />

Müdürü Endüstri Mühendisi Sezai Yeni<br />

ile firmanın HoReCa pazarına sunduğu<br />

bu iki yeni ürünü ve ihracat hedeflerini<br />

konuştuk.<br />

Meksaş Endüstriyel Mutfak<br />

ve Soğutma San. Tic. A.Ş.’nin<br />

kuruluşundan kısaca bahseder<br />

misiniz? Bu yıl HoReCa pazarında<br />

öne çıkardığınız üretimleriniz<br />

neler? Bu üretimlerinizle<br />

profesyonel mutfaklara ne tür<br />

avantajlar sağlıyorsunuz?<br />

1988 yılında faaliyetlerine başlayan<br />

Meksaş Endüstriyel Mutfak ve<br />

Soğutma San. Tic. A.Ş., AR-GE<br />

çalışmaları ve yenilikçi yaklaşımıyla<br />

müşteri memnuniyetini en üst<br />

seviyeye çıkarmayı hedeflemektedir.<br />

Küresel pazarda 68 ülkeye ihracat<br />

gerçekleştirilen eşsiz ürünlerimizle<br />

sektörde öncüyüz.<br />

Bunlardan biri, yüksek hassasiyetle<br />

geliştirilmiş balık teşhir dolabımız.<br />

Özellikle restoranlar ve lokantalar gibi<br />

yeme-içme sektöründeki işletmelerin<br />

beklentilerini karşılamak üzere<br />

tasarlanan ürün, (-4,+6 derece)<br />

arasında soğutma kapasitesi sunar.<br />

Üst kapaktaki özel ayna yüzeyi<br />

sayesinde, dolaptaki ürünler geniş bir<br />

görüş açısında etkileyici bir şekilde<br />

sergilenebilir. Üstün estetik ve özel<br />

aydınlatma detayları, ürünün görsel<br />

cazibesini artırırken, 304 kalite<br />

paslanmaz çelik kullanımıyla deniz<br />

ürünlerinin temas ettiği tüm yüzeylerde<br />

hijyen ve dayanıklılık sağlanır. Enerji<br />

tasarrufunu en üst düzeye çıkaran<br />

vakum sistemi sayesinde, iç hava<br />

sürekli olarak taze hava ile yenilenir.<br />

Ayrıca, benzersiz şok soğutma özelliği,


92<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

marka röportaj<br />

milli kültürümüzün enfes içeceği olan<br />

yayık ayranı tüm Avrupa hatta tüm<br />

dünyada tanıtımın gerçekleşmesinde<br />

önemli bir rol edinmekteyiz.<br />

Almanya, Hollanda, Belçika, Fransa,<br />

Avusturya, Yunanistan, Bulgaristan,<br />

İngiltere, Bosna Hersek, Makedonya,<br />

Arnavutluk, Japonya, Avusturalya,<br />

ABD, Kanada, Suudi Arabistan,<br />

Suriye, Irak, İran, Azerbaycan, Kuveyt,<br />

Özbekistan, Birleşik Arap Emirlikleri<br />

ve Türkmenistan pazarlarında varız.<br />

Yakında Güney Amerika ülkelerine<br />

de ihracatımız gerçekleşecek. Bu<br />

teknolojimizle tüm dünyanın en sağlıklı<br />

içeceği olan ayranla kavuşmasına<br />

katkıda bulunmanın gururunu yaşamak<br />

istiyoruz.<br />

dolaba konulan ürünlerin anında ideal<br />

sıcaklığa gelmesini sağlarken, deniz<br />

ürünlerinin uzun süre canlı, taze ve diri<br />

kalmasına yardımcı olur. Dijital kontrol<br />

paneli, ürün yönetimini kolay ve etkili<br />

hale getirir.<br />

Ayran makinelerini ise icat ederek<br />

sektöre kazandıran ilk firmayız. Türk<br />

Patent Enstitüsü’nden 2004 yılında<br />

TR2004/01800Y no’lu faydalı model<br />

belgesi aldığımız el değmeden, yüksek<br />

hijyen standartlarına uygun olarak<br />

(0,+8) derece aralığında çalışan ayran<br />

makinaları, özellikle soğuk Susurluk<br />

ayranı servisinde kesintisiz bir deneyim<br />

sunar. Kullanımı son derece basit<br />

ve pratik olan ürün, paslanmaz çelik<br />

yüzeyler sayesinde hijyen ve sağlamlık<br />

konularında üst düzey güvence sağlar.<br />

Yüksek satış hacmiyle işletmelere<br />

hızla katma değer sağlama potansiyeli<br />

taşıyan bu ayran makinası, tasarım<br />

açısından da çok yönlülük sunar.<br />

Paslanmaz çelik, bakır veya ahşap<br />

kaplama seçenekleri, işletmenin tarzına<br />

uygun seçenekler sunar. Tekerlekli<br />

modeli, ürünün mekandaki pozisyonunu<br />

kolayca değiştirmeyi sağlayarak<br />

esneklik sunar.<br />

Ayran Makinesi ile hangi pazarlarda<br />

konumlanmaktasınız? İhracat<br />

hedefiniz nedir?<br />

CE belgesine sahip Ayran<br />

makinelerimiz, Avrupa’nın birçok<br />

ülkesine ihraç etmekte olup, bu sayede


94<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

marka röportaj<br />

İlknur Ünver:<br />

“Endüstriyel<br />

mutfaklarda<br />

yenilik odaklı<br />

ilerliyoruz”<br />

Endüstriyel mutfaklarda 2002<br />

yılından bu yana söz sahibi<br />

GASTROINOX, yılı yeni yatırım<br />

hamleleri ve başarılı ödülleriyle<br />

kapatıyor. Ticaret potansiyelinin %40’ını<br />

Rusya merkezli üretim faaliyetleri<br />

oluşturan firma, bu yıl ürün gamına<br />

dahil ettiği İndüksiyon Tabanlı Tantuni<br />

Ocağı ile Rusya Rekorlar Heyeti<br />

tarafından Rusya’nın En Büyük Döner<br />

Ocağı ödülünün de sahibi. Moskova’dan<br />

Türkiye’ye uzanan deneyimli ve kaliteli<br />

hizmet anlayışıyla sektörel büyümesini<br />

sürdüren endüstriyel mutfak<br />

markasının yeni dönem hedeflerini<br />

ve mevcut yatırımlarını GASTROINOX<br />

Yönetim Kurulu Üyesi İlknur Ünver ile<br />

konuştuk.<br />

GASTROINOX’UN kuruluşundan ve<br />

ürün gamından bahseder misiniz?<br />

Firmamız 2002 yılında endüstriyel<br />

anlamda faaliyet gösteren işletmelerin<br />

ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulmuş<br />

olup, bu yöndeki faaliyetlerine hız<br />

kesmeden devam etmektedir. Ürün<br />

gamımızı endüstriyel mutfak alanında<br />

akla gelebilecek her şey olarak<br />

tanımlayabiliriz. Bir mutfağın çizimi,<br />

ölçü alınması, faaliyet alanına uygun<br />

cihaz seçimi, tedarik ile yerleştirilmesi<br />

ve sonrasında set üstü cihazlar faaliyet<br />

alanımıza girmektedir.<br />

Horeca kanalına hitap eden<br />

üretimleriniz hakkında bilgi verir<br />

misiniz? Endüstriyel mutfak<br />

sektöründeki pazar payınız nedir?<br />

Firmamız kuruluş prensipleri<br />

doğrultusunda her zaman kalite ve<br />

yenilik ilkelerine sadık kalmıştır.<br />

Türkiye’deki faaliyetlerimizde tedarik<br />

ağırlıklı çalışırken Rusya’da üretim<br />

faaliyetlerimiz ön plandadır. Üretimdeki<br />

yenilik ve kalite ilkemizden yola çıkarak<br />

sürekli yenilikler doğrultusunda<br />

ilerlemeyi hedeflemekteyiz.<br />

Bu bağlamda özellikle Rusya<br />

“Rusya pazarındaki gazlı cihaz sınırlamasını dikkate alarak<br />

“İndüksiyon Tabanlı Tantuni Ocağı” ile Rusya standartlarına<br />

uygun döner ocağı imalatlarımız bulunuyor. Kendi üretimimiz<br />

olan döner ocağımız, Rusya Rekorlar Heyeti tarafından Rusya’nın<br />

En Büyük Döner Ocağı ödülüne layık bulunmuştur. Ticaret<br />

potansiyelimizin %40’ını üretim oluşturuyor.”<br />

pazarındaki gazlı cihaz sınırlamasını<br />

dikkate alarak “İndüksiyon Tabanlı<br />

Tantuni Ocağı” ile Rusya standartlarına<br />

uygun döner ocağı imalatlarımız<br />

bulunmaktadır. Kendi üretimimiz olan<br />

döner ocağımız, Rusya Rekorlar Heyeti<br />

tarafından Rusya’nın En Büyük Döner<br />

Ocağı ödülüne layık bulunmuştur.<br />

Ticaret potansiyelimizin %40’ını üretim<br />

oluşturmaktadır.<br />

Bu alanda pazarın büyüklüğü nedir,<br />

firmanızın yurt içi ve yurt dışı<br />

hedefleri nelerdir?<br />

Endüstriyel mutfak ekipmanları alanının<br />

dünya ticaretindeki payı oldukça önemli


96<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

marka röportaj<br />

boyuttadır. Rusya Federasyonu’nda<br />

sektörümüzün pazar payı yıllık 2,5<br />

milyar dolar civarındadır. Biz Türk<br />

firmaları olarak da bu büyük payda<br />

önemli ölçüde yer alabilmeliyiz diye<br />

düşünüyorum. Firmamız 12 yıllık<br />

süreçte bu bağlamda ciddi mesafe<br />

kaydetmiştir.<br />

Yurt dışında firmamız yerli üretime<br />

ağırlık ve öncelik vererek yerli üretimin<br />

Rusya pazarında tanınmasına ve yer<br />

almasına öncü olmaya gayret etmiştir.<br />

Türkiye pazarında ise, genç ve dinamik<br />

ekibimiz sürekli güncel faaliyetleri<br />

ile Türkiye pazarında da önemli bir<br />

pazar payı elde etme çalışmalarını<br />

sürdürmektedir.<br />

Bu yıla hangi yeni mutfak<br />

çözümleriyle girdiniz? Yakın<br />

dönemde piyasaya sürmeyi<br />

düşündüğünüz yeni ürünler var mı?<br />

Firmamız <strong>2023</strong> yılında dünyada fırın<br />

sektöründe önemli bir konumda olan<br />

Lainox firmasının Türkiye’de tek temsil<br />

ve satıcılığı görevini üstlenmiştir. Ve<br />

henüz bir yılımız dolmadan önemli<br />

bir pazar payına ulaşmış durumdayız.<br />

Ayrıca Rusya firmamızın üretim<br />

planlamasında indüksiyon ocakları<br />

alanında bazı yeni özellikli ürünler yer<br />

almaktadır.<br />

Ürünlerinizi öne çıkaran özellikleri<br />

nelerdir? Şeflere ne tür ayrıcalıklar<br />

sunuyorsunuz?<br />

Tedarikçi olmamız sektörümüzde<br />

bize ayrı bir esneklik sağlıyor ve<br />

temel ilkemiz kalite ve sağlığa uygun<br />

ürünler temel noktamız olmakla<br />

birlikte özellikle mutfak yapımını<br />

üstlendiğimiz mekanlarda sürekli<br />

şefler ile iletişimde kalıyoruz. Onların<br />

talepleri doğrultusunda kullanımı kolay,<br />

ergonomik, ihtiyaçlarını gideren ve<br />

eşsiz lezzetler çıkarmaları için yardımcı<br />

ürünleri sunmaya ve tedarik etmeye<br />

gayret ediyoruz. Biliyoruz ki, eşsiz<br />

lezzetler ekipmanla mümkün ama eşsiz<br />

lezzetler olmazsa da ekipmanların bir<br />

anlamı yok!<br />

Bu bağlamda şeflerimize özellikle sivil<br />

toplum örgütlerine verdiğimiz destekler<br />

ile bunun zeminini hazırlamaktayız.<br />

2014 yılında Moskova’da<br />

gerçekleştirilen 17. Uluslararası Otel<br />

ve Mutfak Ekipmanları “PİR Moskova<br />

Fuarı” Türkiye Aşçılar Federasyonu<br />

(TAFED) ile birlikte organize ettiğimiz<br />

yerli mutfak ekipmanları ile Rus<br />

aşçıların Türk yemekleri yapma<br />

yarışması etkinliğimiz şeflerimize<br />

yönelik yapılan etkinliklerimizden<br />

birisidir.<br />

Firmanızın Ar-Ge, Ürge ve<br />

teknolojiye yatırımları hakkında<br />

bilgi verebilir misiniz?<br />

Firmamız Rusya’da üretici, Türkiye’de<br />

tedarikçi olarak faaliyetlerini<br />

sürdürmektedir. Bu nedenle üretim<br />

tarafında teknolojik yatırımlara ağırlık<br />

verirken, tedarik tarafımızda ise, güncel<br />

aktif pazarlama faaliyetlerine önem<br />

vermekteyiz.<br />

Son olarak Türkiye’de endüstriyel<br />

mutfak sektörünün gelişimini nasıl<br />

değerlendirirsiniz?<br />

Endüstriyel mutfak sektörü kaliteli ve<br />

kullanımı kolay ürüne yaptığı yatırımlar<br />

ve dünyada talep gören ürünleri<br />

ürün gamına eklemesiyle gerek yurt<br />

içinde gerekse ihracat sıralamasında<br />

gelişimi gururlanacak seviyelere<br />

ulaşmış durumdadır. Sürekli yenilenen<br />

ürünler sunması, dünyada isim yapmış<br />

fuarlarda yerini alması ile de gelişimi<br />

her geçen yıl artmaktadır. Dünya<br />

sıralamasına baktığımızda sektörümüz<br />

ilk dördün içinde yer almaktadır.<br />

Ülkemizde sektörümüz cari fazlası<br />

veren bir konumdadır. İnanıyoruz ki bu<br />

ivme artarak devam edecektir.


98<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

marka<br />

DAIKIN, TACIKISTAN YATIRIMIYLA<br />

YENILIKÇI ÇÖZÜMLERI TEŞVIK EDECEK<br />

Temmuz <strong>2023</strong>’te Duşanbe’de açtığı Çözüm Merkezi ile bölgedeki büyümesine ivme kazandıran<br />

Daikin Türkiye, bu yeni yatırımıyla iklimlendirme alanındaki yenilikçi çözümleri teşvik<br />

etmeyi hedefliyor.<br />

Daikin Türkiye, kendine bağlı<br />

ülkelerdeki marka bilinirliğini<br />

artırmaya, yeni ürün ve servisler<br />

geliştirmeye, bunun yanı sıra satış<br />

ağını genişleterek pazar konumunu<br />

güçlendirmeye azami çaba gösteriyor.<br />

Kendine bağlı ülkelerde 64 satış<br />

noktası ve 100’e yakın yetkili servisi<br />

ile müşterilerine kesintisiz hizmet<br />

veren Daikin Türkiye, 27 Temmuz <strong>2023</strong><br />

tarihinde Tacikistan’ın başkenti Duşanbe<br />

şehrinde açılan Daikin Çözüm Merkezi<br />

ile bölgedeki büyümesini sürdürüyor.<br />

Markanın Tacikistan’daki ilk merkezi<br />

olma özelliği ile de büyük önem taşıyan<br />

Daikin Çözüm Merkezi; ofis, showroom<br />

ve eğitim alanlarında hizmet verecek. 15<br />

personeli ile çalışmalarını sürdürecek<br />

olan Daikin Çözüm Merkezi’nde bireysel<br />

split klima, hava temizleme cihazları,<br />

mühendislik sistemleriyle ilgili VRV,<br />

fancoil, klima santrali, zorlu şartlarda<br />

iklimlendirme çözümleri ve kontrol<br />

sistemleri gibi ürünler sergileniyor.<br />

Yenilikçi çözümleri teşvik edecek<br />

İklimlendirme alanındaki yenilikçi<br />

çözümleri teşvik etmek; bu amaçla<br />

eğitim kurumlarını da merkeze davet<br />

ederek iklimlendirme konusundaki<br />

bilgileri paylaşmayı amaçlayan Daikin<br />

Çözüm Merkezi’nin açılışında Daikin<br />

Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Zeki<br />

Özen’in başkanlığındaki Türk heyeti<br />

de hazır bulundu. Duşanbe Ismoil<br />

Somoni İlçe Belediye Başkanı Ruslan<br />

Kodirzoda, Türkiye’nin Tacikistan<br />

Büyükelçi Yardımcısı Şifa Nur Doğutekin,<br />

JICA (Japan International Cooperation<br />

Agency) Tacikistan Temsilcisi Imai<br />

Seiju’nun da katıldığı açılışta; ülkedeki<br />

inşaat, mimarlık, proje ofisleri ve<br />

iklimlendirme alanında faaliyet gösteren<br />

şirketlerin temsilcilerinden oluşan<br />

yaklaşık 60 kişilik konuk vardı.<br />

Daikin Çözüm Merkezi açılışı ile<br />

ilgili Daikin Türkiye Yönetim Kurulu<br />

Üyesi Zeki Özen: “Daikin olarak 2012<br />

yılından beri faaliyet gösterdiğimiz<br />

bir ülke olan Tacikistan’da üstün<br />

teknolojik ürünlerimizle birçok imza<br />

projede çözüm ortağı olduk. Üstün<br />

teknolojik ürünler sunmanın yanı sıra<br />

bulunduğumuz ülkelerde yapılanmaya<br />

da önem veriyoruz. Bu kapsamda<br />

Tacikistan’da ilk kez kurduğumuz<br />

Daikin Çözüm Merkezi ile iklimlendirme<br />

alanında yenilikçi çözümleri teşvik<br />

etmeyi hedefliyoruz. Sadece ürünlerin<br />

sergileneceği bir showroom’dan öte<br />

eğitim fonksiyonuna sahip olması ile de<br />

bu merkez önem arz ediyor. Yaklaşık<br />

15 kişilik ekibimiz ile ağırlayacağımız<br />

eğitim kurumlarına Daikin ürünlerini<br />

ve teknolojilerini tanıtmanın yanı sıra<br />

iklimlendirme konusunda da önemli<br />

bilgiler paylaşılacak” dedi.<br />

2012’den beri Tacikistan’da<br />

Tacikistan’da 2012 yılından beri aktif<br />

olarak varlığını gösteren Daikin,<br />

bugüne kadar ‘Su Sporları ve Tenis<br />

Sarayı’, ‘Munisa Alışveriş Merkezi’,<br />

‘Mehrgon Alışveriş Merkezi’ gibi çok<br />

önemli projelerin yanı sıra ofis, konut ve<br />

hükümet konak evlerinin iklimlendirme<br />

çözümlerinde yer aldı. Referans<br />

projelerin vazgeçilmez markası olarak<br />

bölgedeki gücünü artıran Daikin,<br />

bölgedeki büyümesini sürdürecek.


100<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

şefin gözünden<br />

Romalı Şef<br />

Marco Ho<br />

“Mutfak<br />

mirasımı<br />

İstanbul'da<br />

paylaşmak bir<br />

onur”<br />

Röportaj: Hatice Ünal Bilen<br />

Aslen Romalı. Yemek pişirme<br />

dünyasına yolculuğu çocukken<br />

hareketli bir mutfakta başlıyor Şef<br />

Marco Ho'nun. İtalya'nın Emilia kentinde<br />

şirin bir Bologna'da doğan ailesinin<br />

yemek etrafında toplanma geleneğiyle<br />

kök salan bir hikaye onunkisi. O<br />

günlerdeki en güçlü ilham kaynağı,<br />

olağanüstü bir aşçı olan büyükannesi.<br />

Öyle ki Ho, büyükannenin dilinden<br />

düşürmeği lezzet hikayeleri ve aromatik<br />

yemekleri sayesinde yemek pişirmeye<br />

olan hayranlığının her geçen gün daha<br />

da ateşlendiğini söylüyor.<br />

Torcello'nun İtalyan Şefi Marco Ho'nun<br />

çocukluk hayalleri ufuk kadar geniş bir<br />

yanıyla da. Dünyanın en eski sırlarını<br />

keşfetmek, bir gezgin olmak en büyük<br />

arzusu o yaşlarında.<br />

Mutfak mı? İçine doğup büyüdüğü bu<br />

büyülü dünya karşı koyamadığı bir cazibe<br />

vesilesi her bakımdan. "Yemek yapmak<br />

bana mirasımla bağlantı kurmam ve<br />

malzemeleri bir araç olarak kullanarak<br />

lezzet oluşturmam için bir yol sundu."<br />

diyen Şef Marco, ilk tabağını sarımsaklı<br />

ve yağlı bir spagetti olan makarnayla<br />

şekillendiriyor. İtalyan şef unutamadığı<br />

o anı şu sözleriyle anımsatıyor:<br />

"Zeytinyağında sarımsağın cızırdaması<br />

müzikal bir uvertür gibiydi ve ellerimle<br />

bir tabak hazırlamanın verdiği haz<br />

inanılmaz derecede tatmin ediciydi..."<br />

"Deneyim hem alçak gönüllü hem<br />

aydınlatıcıydı"<br />

Romalı şef, aile restoranlarında<br />

mesai harcarken edindiği mutfak<br />

deneyimleriyle becerilerini daha da<br />

geliştiriyor, anlattığına göre. "Yıllar<br />

boyunca mutfağımda deneyler yapmaya,<br />

tutkumu körükleyen yeni tarifler ve<br />

teknikler keşfetmeye devam ettim."<br />

diyen Ho, okulu bitirmesiyle farklı<br />

restoranlarda staj eğitimleri görüyor.<br />

Bu deneyimleri hem alçak gönüllü<br />

hem de aydınlatıcı bulan Şef Marco,<br />

hassasiyet, ekip çalışması ve detaylara<br />

gösterilen özenin bir yemeği nasıl sanata<br />

dönüştürebileceğini de bu yıllar içinde<br />

öğrendiğini söylüyor.<br />

İstanbul'da, İtalya'nın küçük bir<br />

köşesi olan Torcello'da...<br />

Şef Marco, şeflik yolunda ilk profesyonel<br />

adımı memleketi olan Roma'da İtalyan<br />

yemek sanatını öğrendiği büyüleyici<br />

bir trattoria'da atıyor. Orada yemeğin<br />

kültürleri birbirine bağlayabilen ve<br />

unutulmaz deneyimler ortaya koyabilen<br />

bir dil olduğunu anlamaya başladığını<br />

söyleyen Ho, şimdilerde o yolculuğu<br />

İstanbul'da, İtalya'nın küçük bir köşesi<br />

olan Torcello ile sürdürüyor.<br />

Adını İtalya’nın küçük bir balıkçı<br />

kasabasından alan mekan; İtalyan


102<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

şefin gözünden<br />

şef Marco'nun lezzet reçetelerini<br />

İstanbul’un ruhuyla birleştiriyor. Etiler’in<br />

gastronomi sokağı olarak bilinen nezih<br />

ve sakin lokasyonunda konumlanan<br />

restoranda İtalyan tatlarını sunmayı<br />

"Bu canlı şehrin arka planında İtalyan<br />

lezzetleri hazırlamak bir ayrıcalık."<br />

sözleriyle ifade eden Ho, yeni menüyle<br />

ilgili olarak da, "İtalyan özgünlüğünü<br />

Türk esintileriyle harmanlayarak,<br />

yemek yiyenlere eşsiz bir lezzet füzyonu<br />

sunuyor." diye anlatıyor.<br />

Mevsimsellik, kalite, tazelik<br />

ve geleneğe saygı şefin<br />

menü hazırlarken tutunduğu<br />

öncelikleri. Geleneklere<br />

göre pişen her İtalyan<br />

yemeğinin masanın baş<br />

tacı olduğunu söyleyen<br />

Şef Ho, iyi bir İtalyan<br />

pizzasının inceliklerini ise<br />

şöyle özetliyor: "Un kalitesi,<br />

teknik aşamalar, fırın<br />

derecesi; bu üç aşamadan<br />

oluşan yolu izlediğimizde<br />

güzel bir İtalyan pizzası<br />

ortaya çıkar. İyi mayalanmış<br />

hamur ve domates sos<br />

kadar malzemelerin<br />

kalitesi, prosedürlere saygı,<br />

mükemmel zamanlama ve<br />

tutku da işin püf noktaları."<br />

"Tat karmaşık bir senfoni"<br />

Torcello'nun İtalyan şefi için tat<br />

karmaşık bir senfoni. Damakları<br />

şaşırtmak ve memnun etmek için<br />

beklenmedik unsurları birleştirerek<br />

devamlı yeni tatlar denediğini söyleyen<br />

Şef Marco, yerellik ve sürdürülebilirlik<br />

noktasında da son derece hassas.<br />

Toplulukları desteklemek ve çevreye<br />

saygı duymak için malzemeleri yerel<br />

olarak tedarik ettiğini dile getiren Romalı<br />

şef, mutfak yolunda ilerlerken, zamansız<br />

mutfak deneyimleri yaratarak bir şef<br />

olarak sürekli gelişmeyi arzuladığını<br />

söylüyor. İdeal hayat olarak iş ve<br />

kişisel arayışları uyumlu bir şekilde<br />

harmanlayan, ilişkileri besleyip, mutfak<br />

keşfini teşvik eden bir duruşa sahip olan<br />

Ho, mesleki kariyerinde ödüle bakışını<br />

ise, "Ödüller günlük olarak müşterilerin<br />

beğenisi ile alınır. Her yemeğe kattığım<br />

bağlılığı ve sevgiyi doğruluyorlar ve beni


104<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

şefin gözünden<br />

mutfak sınırlarını zorlamaya devam<br />

etmem için motive ediyorlar." sözleriyle<br />

açıklıyor.<br />

"Mutfak benim sığınağım"<br />

Şef Marco için mutfak bir sığınak...<br />

Duyguları, hatıraları ve kültürü<br />

yemeklere çevirdiği... Her yemeğin<br />

kolektif bir çaba olduğu bir iş birliği yeri.<br />

Bu öyle güçlü bir ortaklık ki, Romalı<br />

şef, ekibi içinde açık diyaloğu teşvik<br />

eden bir akıl hocası ve bir iş birlikçi her<br />

anında. Çalışma tarzını yaratıcılığa ve<br />

yenilikçiliğe dayandıran Marco, yeni<br />

nesille bağlantı kurmayı ve yeni bakış<br />

açılarından beslenmeyi seviyor. Mutfağın<br />

dışında, doğanın ve hayatın güzelliğini<br />

yakalayan fotoğrafta teselli bulmayı<br />

seçiyor.<br />

Şefin sunumundaki imzası ise, zarif ve<br />

basit dokunuşlar. Tabakta malzemelerin<br />

parlamasına ve kendileri adına<br />

konuşmasına izin vermeye inandığını<br />

söyleyen Ho, "Bir tabak aranjmanı<br />

oluşturmak, bir tuvali boyamak gibidir.<br />

Renkler, dokular ve yükseklikler, görsel<br />

ve gastronomik bir şaheser yaratmak<br />

için uyum sağlar." diyor.<br />

Cesur tatların şefi<br />

Cesur tatlarıyla Akdeniz ve Ortadoğu<br />

mutfaklarına yoğun ilgi duyduğunu dile<br />

getiren Şef Marco, Türk mutfağını ise bir<br />

hazine olarak değerlendiriyor. "Zengin<br />

tarihine ve farklı içeriklerine hayranım."<br />

diye anlatan şefin en sevdiği Türk yemeği


106<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

şefin gözünden<br />

ise, onun ağzından "Kuşkusuz, karmaşık<br />

ve rahatlatıcı mantı!"<br />

Peki ya kendi öz mutfağıyla ilgili<br />

yorumları? Romalı şef, İtalyan mutfağını<br />

tutku, gelenek ve sadeliği bünyesinde<br />

barındıran bir yemek kültürü olarak<br />

görüyor.<br />

"İstanbul'da İtalyan lezzetleri<br />

sunmak bir onur"<br />

İtalyan mutfağı ile Türk mutfağı<br />

arasındaki benzerliklere de değinen<br />

Şef Marco, her iki mutfağın da aile<br />

veya arkadaşlarla ortak yemek yeme<br />

konseptine uygun olduğunu söylüyor.<br />

Geleneklere saygının da bu iki mutfağın<br />

temelini oluşturduğunu anlatan İtalyan<br />

şef, "Kaliteli ve lezzetli yemekleri ikimiz<br />

de mutlulukla seviyoruz." diyor ve<br />

"Türkiye'de İtalyan mutfağı özgünlüğü<br />

nedeniyle büyük saygı görüyor. Türk<br />

mutfak etkilerinin İtalyan yemeklerimize<br />

dokunduğunu gördüğüm için beğeniler<br />

karşılıklı." diye ilave ediyor.<br />

Ya İstanbul'da mesleğini icra etmek,<br />

o nasıl bir duygu? Şef Marco Ho<br />

dinlemekten büyük keyif aldığım bu<br />

ilham veren hikayesinde İstanbul'da<br />

olmakla ilgili hislerini şu sözleriyle<br />

tamamlıyor: "İstanbul, enerji ve tarihle<br />

yankılanan bir kültür dokusu. Burada<br />

İtalyan lezzetleri sunmak, mutfak<br />

mirasımı paylaşırken şehrin çeşitliliğini<br />

kucaklamak benim için bir onur.<br />

Yaratıcılığımı ateşleyen ve ruhumu<br />

besleyen tutkuların bir birleşimi."


108<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gastro etkinlik<br />

Kahve<br />

Zirvesi <strong>2023</strong><br />

için geri sayım<br />

Kahve Zirvesi <strong>2023</strong>, 16-17 <strong>Eylül</strong> tarihlerinde Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenecek.<br />

Kahvenin yol haritasının çizileceği zirve, 12 oturum başlığında konusunda uzman 60<br />

konuşmacının katılımıyla gerçekleşecek.<br />

Güncel bilgiler, stratejiler, öneriler<br />

ve yol haritalarınınkonuşulacağı<br />

zirvede aynı zamanda stantlarda<br />

kahveye ilişkin en son teknolojik<br />

gelişmeler, makine ve ekipmanlar<br />

görülebilecek. Dünyanın dört bir<br />

tarafından gelen kaliteli kahveleri<br />

tadımlama imkanı sunulacak zirvede<br />

katılımcıların stantlarda hedef kitleleri<br />

ile direkt görüşme ve iletişim ağlarını<br />

genişletme, yeni pazarlar edinme şansı<br />

olacak. Medya sponsorluğunu Storybox.<br />

co’nun YouTubekanalı Gurmoss’un<br />

üstlendiği zirvede, 12 ayrı oturumda<br />

60 konuşmacı sektör hakkındaki son<br />

bilgileri paylaşacak.<br />

Büyük ödüllü Latte ArtYarışması da<br />

bu zirvede<br />

Zirve kapsamında büyük ödüllü ‘Latte<br />

ArtYarışması’ da düzenlenecek. 2022<br />

Latte Art Dünya Şampiyonu Carmen<br />

Clamente, hemjüride yer alacak hem<br />

de özel gösterim gerçekleştirecek. Şerif<br />

Başaran, CenkGirginol, Deniz Düzgün,<br />

Koray Eroğlu, Naim Koca ve Tuğba<br />

Munzur’un jüri üyesi olduğu yarışmada,<br />

2 gün süresince 40 seçkin yarışmacı<br />

sanatlarını sergilemeolanağı bulacak.<br />

Franchising vermek isteyen kafeler ile<br />

franchising almakisteyen yatırımcılara<br />

da buluşma olanağı sağlayan zirvede<br />

Barista Club isebarista arayan kafeler<br />

ile iş arayan baristaları bir araya<br />

getirecek. Workshop alanında yaratıcı,<br />

bilgilendirici workshop'lar ve atölyeler<br />

de meraklıları ile buluşacak.Zirve<br />

boyunca ‘Safranbolu Kahve Müzesi’nin<br />

en önemli eserleri, müzeye tahsisedilen<br />

özel bölümde sergilenecek.<br />

60 konuşmacı, 12 oturum<br />

Konusunda uzman 60 konuşmacının<br />

yer alacağı 12 oturum; Dünya kahveleri<br />

ve Türkiye’de yeşil çekirdek kullanımı,<br />

Kafelerde fark yaratarak rekabetin<br />

önüne geçmek, Gelişen soğuk kahve<br />

pazarı, Kahve kavurma makineleri,<br />

Yeme-içme sektöründe kahvenin yeri,<br />

Kahvede global marka yaratmak, Kahve<br />

makineleri, Tüketici tercihlerindeki<br />

değişim ve kahvede yeni trendler, yeni<br />

konseptler, Türk kahvesinin çeşitlenme<br />

ve yayılma stratejileri, Kahvede su<br />

kullanımı nasıl olmalı?, Büyüme<br />

stratejileri, şubeleşme ve franchising,<br />

Patisserie/ Kahve yanı lezzetler,<br />

Patisserie’de değişen kriterler ve yeni<br />

tercihleri başlıklarında gerçekleşecek.


110<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gastro etkinlik<br />

Ceres'in yaz menüsü<br />

lavantayla aşka geldi<br />

Ölümsüz aşk ve sadakatin sembolü lavanta, JW Marriott <strong>Hotel</strong> Istanbul Marmara Sea'nin<br />

ikonik restoranı Ceres'in yaz menüsüyle bir kez daha aşka geldi...<br />

Haber: Hatice Ünal Bilen<br />

Ekşi Mayalı Ekmek'ten Keçi Peynirli<br />

Bebek Yedikule Marulu'na,<br />

Tiramisu'dan İmza Kokteyle kadar<br />

pek çok lezzeti lavanta tarlalarından<br />

sofralara taşıyan Ceres, bu yazın<br />

konseptini oluştururken imza dokunuş<br />

olarak lavantayı benimsedi...<br />

JW Marriott <strong>Hotel</strong> Istanbul Marmara<br />

Sea'nin Executive Şefi Mehmet Faruk<br />

Yardımcı'nın mor sevdasıyla şekillenen<br />

menü, ilhamını otel bünyesinde hayata<br />

geçirilen JW Garden projesinden<br />

alıyor aslen. Denize nazır yemyeşil<br />

bahçenin içinde lavantaya da mutlaka<br />

yer verilmesi gerektiğini düşünen<br />

Faruk Şef, bu aromatik bitkinin kokusu<br />

kadar yemeklere katacağı tazeliğine de<br />

hevesleniyor. Bolulu şef için lavantanın<br />

hem yazın hem de kışın kullanılabilir<br />

olması da temayı güçlü ve sürdürülebilir<br />

kılan özellikleri arasında geliyor.<br />

Mora sevdalı lezzetler<br />

"Yaz denince akla gelen görüntülerden<br />

biri de lavanta tarlalarıdır. Yazın bir<br />

temsilcisi olarak düşündüğümüz bu<br />

tadı, aslında bir önceki menümüzde<br />

de oldukça kullandık ama bu sefer<br />

yaz menümüzde daha çok ön plana<br />

çıkarmak istedik. Bana göre yaz ile<br />

bağlantısı özellikle rengi! Mor, tam bir<br />

yaz rengi aynı zamanda verdiği aroma<br />

da bir o kadar güzel." diyen Faruk Şef,<br />

"Sonrasında ise ekibimin yaratıcılığı<br />

konuştu diyebilirim. Örneğin, ekşi<br />

mayalı ekmek ile lavanta birleşimi<br />

denedik ve ortaya çıkan lezzet herkesin<br />

hoşuna gidince biz de bunlara alternatif<br />

daha başka neler yapabiliriz diye<br />

düşündük. Hem rengi hem lezzetiyle<br />

büyüleyen lezzetler bu şekilde ortaya<br />

çıktı." diye de anlatıyor.<br />

Bahçeden masaya...<br />

Ceres <strong>Restaurant</strong>'ın yaz menüsü,<br />

Akdeniz’e kıyısı olan İspanya, İtalya,<br />

Fas, Lübnan ve Türkiye gibi birçok<br />

mutfağın yeniden yorumlanmış<br />

reçeteleriyle öne çıkıyor. Klasik Türk<br />

mezeleri de var bu menüde, İtalya’nın<br />

Napoli pizzası ve el yapımı makarnaları<br />

da! Beş yıldızlı otel bünyesinde bulunan<br />

“JW Garden” bahçesinden bitkiler ve<br />

baharatlar kullanılarak ‘’Bahçeden<br />

masaya’’ konseptiyle misafirlere servis<br />

ediliyor üstelik de! Bunlar içinde Deniz<br />

Mahsullü Tapas, Deniz Mahsullü<br />

Fideuà, El Yapımı Makarnalar, Ekşi<br />

Mayalı Pizzalar, Çıtır Kinoalı Çiğ Köfte<br />

ve Ezine Peynirli Marine Kavun en fazla<br />

rağbet görenler arasında geliyor.<br />

Lavantanın Ceres <strong>Restaurant</strong> ile artık<br />

özdeşleştiğini belirten Faruk Şef, otel<br />

misafirlerinden olumlu geri dönüşler


112<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gastro etkinlik<br />

aldıklarını ve sırf lavantalı tiramisu<br />

tatmak için gelen misafirlerin olduğunu<br />

söylüyor. Lavanta temalı menüde şefin<br />

favorisi ise, Lavantalı Keçi Peynirli<br />

Bebek Yedikule Marulu. Yaz aylarında<br />

yenilebilecek en hafif ve lezzetli<br />

ürünlerden bir tanesi olduğu için en çok<br />

da!<br />

Başarısında güçlü Ar-Ge mutfağı<br />

var!<br />

JW Marriott <strong>Hotel</strong> Istanbul Marmara<br />

Sea'nin Executive Şefi Mehmet<br />

Faruk Yardımcı, ekip ruhu anlayışıyla<br />

başından sonuna istişare ettiği<br />

tabaklarına bir tek lezzeti değil, mesleki<br />

prensiplerini de koyuyor. Öyle ki<br />

Ceres'in bu zengin yaz menüsü güçlü<br />

bir Ar-Ge çalışmasının eseri ve bunu da<br />

her bir dokunuşuyla hissettiriyor. Bir<br />

şef olarak ekip fikirleriyle işe koyulmayı<br />

birincil kural olarak gördüğünün<br />

altını çizen Yardımcı, "Nitekim yeni<br />

menü oluşumlarında gerçek bir ekip<br />

ruhuyla hareket ettiğinizde ortaya<br />

çıkan lezzetler de inanılmaz oluyor.<br />

Hem hep birlikte oluşturduğumuz<br />

hem de 'hadi bunu da deneyelim' diye<br />

heyecanla devam ettiğimizde daha çok<br />

motive oluyoruz." diye anlatıyor ve bu<br />

sayede her bir tabağa ekibin sıcaklığı ve<br />

samimiyetinin de yansıdığını sözlerine<br />

ekliyor.<br />

Ekip sağlam!<br />

Şefin mutfağında ilk adım, menüye en<br />

uygun pişirme tekniklerini deneyeyanıla<br />

keşfetmek... Hemen arkasından<br />

da toplu tadım mesaileriyle lezzetten<br />

emin olmak! İçlerine sindirdikleri her<br />

bir tabağın misafirlerle buluşmaya<br />

hazır olduğunu dile getiren Yardımcı, bu<br />

güçlü kadronun demirbaşlarına hakkını<br />

da şu sözleriyle teslim etmeyi bir borç<br />

biliyor: "Ceres’in mutfağında yardımcım<br />

Sous Chef Volkan Gür önderliğinde<br />

harika bir ekibim var, ancak tabii ki<br />

misafirlerimizin buradan gülümseyerek<br />

ayrılmasını sağlayan şeflerimizden<br />

biri de Pastry Chef’imiz Erkan Çakır.<br />

Özellikle daha önce de bahsettiğim ve<br />

şefimin severek hazırladığı Lavantalı<br />

Tiramisu’yu deneyip de mutsuz ayrılan<br />

birini görmedim."<br />

Ekim ayına kadar devam edecek<br />

Ceres <strong>Restaurant</strong>'ta haziran başı<br />

itibariyle başlayan yaz menüsü, ekim<br />

sonuna kadar misafirlere servis<br />

edilmeye devam edecek. Ya yeni menü?<br />

Ağustos ayını ortaladığımız bugünlerde<br />

Mehmet Faruk Şef ve ekibini sonbahar<br />

menüsünün tatlı telaşı şimdiden sarmış<br />

bile. <strong>Eylül</strong> ayıyla birlikte yeni menünün<br />

hazırlıklarına başlayacaklarını anlatan<br />

Faruk Şef'ten sıcağı sıcağına ufak<br />

tüyolar da alıyorum. Ceres'in yeni<br />

menüsü de pek bir sürprizli, şefin<br />

bahsettiğine göre.<br />

Lavantalı lezzetler bu menüde de<br />

baş tacı olacak, hani fırsat bulup<br />

da tadamayanlar çok dertlenmesin,<br />

deneyimlemek için hala vakit var!<br />

Sonbahar dönemi için ise mutfak ekibi<br />

salt bir menüye odaklanmayacak,<br />

birden fazla konseptle sofralarda yerini<br />

alacak.<br />

Şehrin en çılgın brunchlarına<br />

devam<br />

Faruk Şef bir müjdeli haberi de kahvaltı<br />

menüsüyle veriyor. Mutfak camiasında<br />

"brunchların şefi" olarak öne çıkan<br />

Yardımcı, geçtiğimiz kış ayında<br />

başlattıkları brunchlara bu sene de dolu<br />

dizgin devam edeceklerini söylüyor. Bu<br />

arada geçtiğimiz hafta başlayan geç<br />

kahvaltı servisi de her pazar 14.00’a<br />

kadar Ceres <strong>Restaurant</strong>’ta servise<br />

devam edecek.


114<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gastro güncel<br />

Ebru KÖKTÜRK KORALI<br />

“Yiyecek İçecek sektörünü zor günler bekliyor”<br />

İTO’nun 9 Kasım 2022 tarihinde gerçekleşen seçimiyle göreve gelen 17 no’lu komite İstanbul’un<br />

yeme içme ve restoranları sektörüne dair çalışmalarını şekillendirdi. 11 kişiden oluşan komite 5<br />

meclis üyesi ile birlikte sektör sorunlarını çözmeye çalışırken İstanbul için vizyonlarını da ortaya<br />

koydu. Yiyecek ve İçecek Hizmetleri Komitesi Meclis Üyesi, restoran işletmecisi Ebru Koralı,<br />

sektöre dair gözlemlerini ve hedeflerini anlattı.<br />

İTO verilerine göre temmuz ayında<br />

perakende fiyatlarda aylık TÜFE 9,84,<br />

yıllık TÜFE ise yüzde 63,76 olarak<br />

bildirildi. İstanbul genelinde 20 bine<br />

yakın işletmeyi temsil eden komite,<br />

yiyecek hizmet sektörünün enflasyonla<br />

karşı karşıya kaldığını ve artan<br />

maliyetlerle baş etmekte zorlandığını<br />

ifade etti. Türk Lirası’nda yaşanan<br />

değer kaybı dolaylı vergiler, harçlara<br />

yapılan zamlar, akaryakıt fiyatlarının<br />

yükselmesi, ürün ve hizmetlerin de<br />

zam almasına neden oluyor. Yıllık<br />

enflasyonun önümüzdeki aydan itibaren<br />

yükseleceğini, alım gücünün düşeceğini<br />

belirten Komite Başkanı Ebru Koralı,<br />

bu gelişmelerin önümüzdeki birkaç<br />

ay içinde işletmelere yansıyacağını ve<br />

sektörde daralma beklediğini söyledi.<br />

İkinci büyük sorun, insan kaynağı<br />

Koralı şöyle devam etti: ‘’Sektör<br />

profesyonelleri olarak pandemi sonrası<br />

oluşan atmosferde, çalışanların<br />

değişen beklentilerine uyum sağlamaya<br />

çalıştığımız gibi, bir yandan da azalan<br />

insan kaynağına çözüm bulmak için<br />

çabalıyoruz.’’ Gençlerin sektöre olan<br />

ilgisinin azaldığını da belirten Koralı,<br />

finansal ve sosyal açıdan servis hizmet<br />

personeli olarak hayata başlamanın<br />

kazanımlarına inandıklarını ifade etti.<br />

Koralı, eğitimli personele artan ihtiyaca<br />

çözüm bulmak amacıyla, İstanbul Ticaret<br />

Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi<br />

ile iş birliği yaparak, gençlere yönelik<br />

hızlandırılmış servis, barista eğitimleri,<br />

akademi-sektör iş birliği içinde gelişmiş<br />

bir eğitim modelini hayata geçirmeye<br />

çalıştıklarını belirtti.<br />

Restoran ihracatı mı diplomatik bir<br />

yol haritası mı?<br />

Seçim sonrasında İTO meclisini ziyaret<br />

eden Ticaret Bakanı Prof. Ömer Bolat’a<br />

restoran ihracatı konusundaki taleplerini<br />

ilettiklerini de belirten Koralı, Turquality<br />

kapsamında yurt dışı birim desteğinden<br />

mahrum bırakılan restorancılık<br />

sektörünün Türk Gıda ürünleri ihracatı<br />

ve Türk mutfağının tanıtımı konusunda<br />

oynadığı kilit rolü aktardıklarını da<br />

söyledi. Japonya, Güney Kore ve<br />

Peru’nun planlı bir strateji ile yurt dışına<br />

restoran açmalarına dikkat çeken Koralı,<br />

restoran ihracatı ile mutfak kültürünün<br />

popülerleştirilebileceğini de iddia<br />

etti. Koralı, bu modelle restoranların<br />

peynir, zeytinyağı, buğday, kahve ve<br />

şaraplarımız için bir tanışma noktası<br />

olacağını bununla beraber gıda ihracat<br />

potansiyelinin artacağına inancına<br />

vurgu yaptı. Bu konuda Bakan Bolat’ın<br />

olumlu yaklaşımını hissettiklerini de<br />

söyleyen Koralı, Turquality desteklerinin<br />

daha kapsamlı olarak düzenleneceği<br />

müjdesini aldıklarını da ifade etti.


116<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gastro güncel / makale<br />

DrṀurat<br />

İstanbul Gelişim Üniversitesi<br />

Dogan<br />

Güzel Sanatlar Fakültesi Dekan Yardımcısı<br />

Doç.<br />

)<br />

Lütfen yemeğimi eleştir(me)!<br />

Hepimizin malumu olduğu üzere<br />

TV’de gezinirken yemek yarışmalarına<br />

rastlamayanımız yoktur. Bir kısmımız<br />

bu programlardaki acımasız ve<br />

kendini bilmez eleştirileri gördükçe<br />

kahrolmaktadır. Aslında insanımızın<br />

eleştiri sözcüğüne yüklediği anlamın<br />

yanlışlığı olsa gerek!<br />

Biraz düşündüğümüzde, eleştiri<br />

sözcüğüne yüklenen anlamın genellikle<br />

olumlu ve yararlı bir bakış açısı yerine,<br />

yerme hatta yerin dibine batırma amaçlı<br />

olumsuz düşüncelerin zihnimizde<br />

canlandığını görürüz. Ancak Türk Dil<br />

Kurumu eleştiri sözcüğünü ‘’Bir insanı, bir<br />

eseri, bir konuyu doğru ve yanlış yanlarını<br />

bulup göstermek amacıyla inceleme işi,<br />

tenkit’’ olarak tanımlamaktadır. O zaman<br />

Türk Dil Kurumu’nun bakış açısıyla<br />

yola çıkarsak; ‘’eleştiri, bir şeyin hem<br />

olumlu yanlarını hem olumsuz yanlarını<br />

mantıklı, nitelikli, anlaşılır, kişilere yarar<br />

sağlayacak bir biçimde tarafsız olarak<br />

ortaya çıkarmaktır.’’ diyebiliriz.<br />

O zaman şunu da ekleyelim. Bir<br />

yemeğin olumlu veya olumsuz yönlerini<br />

gerçekten objektif ve insaflı bir şekilde<br />

ortaya çıkarırsak yemek kültürüne<br />

ve gastronomiye katkı sağlamış<br />

oluruz. Bu ister bir arkadaşımız<br />

olsun ister bir restoran şefi olsun.<br />

Hatta çevremiz iyi yemek yapan<br />

insanlardan oluşmaya başlar. Tüm bu<br />

söylediklerim yemek eleştirmenliğinin<br />

konularını kapsamaktadır. Biraz da bu<br />

kavramdan bahsetmekte yarar olduğunu<br />

düşünüyorum.<br />

Geçenlerde Vedat Milör bir yazısında<br />

kamuoyunun çok fazla bilmediği<br />

“Gurman” kavramından söz ediyor ve<br />

gurmeleri eleştiriyordu. Aslında çok<br />

haklı. Her şeyin paraya endekslendiği bir<br />

dönemde gurmanlar bir garip kalıyor.<br />

Ancak literatürü incelediğimizde yemek<br />

eleştirmeni olan kişiler gurmedir. Biraz<br />

da bu konudan sıyrılmak gerektiğini<br />

düşünüyorum. Olması gereken nedir<br />

biliyor musunuz? Her bir gurmenin aynı<br />

zamanda da gurman olması gerekiyor. Bu<br />

gurman olmayan gurmelerin ayıbı bence.<br />

Değerli okurlarım sizi çok fazla terim<br />

ve kavramlara boğmadan bir şeyler<br />

aktarmaya çalışıyorum. Ancak bu<br />

bazen kaçınılmaz oluyor. Daha kısa ve<br />

kestirmeden konuyu özetlemek isterim. O<br />

zaman gelsin.<br />

Bir yemeği en iyi şekilde eleştirebilen<br />

yemek eleştirmeni olmak için yapılması<br />

gerekenler… Öncelikli olarak (1) iyi bir<br />

gastronom olmalı yani yemeği tanımalı ve<br />

nasıl yapıldığını bilmeli ve en az üç beş kez<br />

yapmış olmalı. Şunu da söylememde yarar<br />

var. Bazı uzmanlar bu ilk özellik olamasa<br />

da olur der. (2) iyi bir gurman olmalıdır<br />

ki yukarıda söz etmiştim. Yemekten zevk<br />

almalı ve lezzeti öncelemeli. Ancak her<br />

önüne gelen yemeğe atlamamalı. Yani<br />

seçici olmalı. Arada şunu söylemekte<br />

yarar var. Gurman (Gourmand) terimi<br />

Fransızca açgözlü sözcüğünden türetilmiş<br />

olup biraz tezat gibi görünse de bunun<br />

çok fazla önemi yok. Sözcüğün ortaya<br />

çıkmasından itibaren yaklaşık beş yüz yıl<br />

geçmiş. (3) Son olarak iyi bir gurme olmak<br />

gerekir. Deniz Gürsoy’un da “Yiyelim<br />

İçelim, Tarihi Bilelim, Dünden Bugüne<br />

Gastronomi” kitabında vurguladığı gibi<br />

gurme ise yaptığı değerlendirmelerle<br />

çevresine yol gösterir. Ayrıca yemek<br />

konusunda araştırmalar yapar. Topluma<br />

yarar sağlayarak öğretici olur.<br />

Kısaca yemek eleştirmeni çeşitli<br />

yemeklerin tat ve sunum analizini belli<br />

referans noktaları ve lezzet ölçüleri<br />

doğrultusunda yapmaktan haz alan, aynı<br />

zamanda bu yemek deneyimlerini toplum<br />

ile paylaşan kişilerdir. Genellikle çok fazla<br />

ve değişik gıda tadımı yaparak yemeğin iyi<br />

olup olmadığını, porsiyon büyüklüğünü,<br />

restoran ambiyansını, yemeğin fiyatı ve<br />

servis personelinin hizmet kalitesini,<br />

sofistike damak ve iletişim becerileri ile<br />

ele almaktadırlar.<br />

Son olarak ilk gurme veya yemek<br />

eleştirmeni kimdir soruna yanıt arayarak<br />

yazımı bitirmek istiyorum. 16. Louis<br />

(Lui), çoğumuzun hatırlayacağı “Ekmek<br />

bulamıyorlarsa pasta yesinler.” sözünün<br />

sahibi Marie Antoinette'in kocası. Evet<br />

bence o tarih sahnesindeki ilk yemek<br />

eleştirmeni (gurme) olmayı hak ediyor.<br />

Dede 14. Lui’nin muhteşem ve şatafatlı<br />

mutfağı bilinir. Torun 16. Lui bu kadar<br />

ağır yemekleri bünyesinde barındıran<br />

mutfağı sil baştan yenilemiştir. Hatta<br />

yemeklerinin daha hafif ve leziz hale<br />

getirilmesini istemiş ve bunun için bir<br />

şef görevlendirilmiştir. Şefi ile birlikte<br />

modern anlamda yemek tadımı yapan,<br />

lezzetini değerlendiren ve yeni yemekler<br />

geliştirmesini sağlayan ilk gurme (yemek<br />

eleştirmeni) olmuştur. Yukarıda belirttiğim<br />

bir husus var. Bazı uzmanlar der ki,<br />

yemek eleştirmeni olmanın ilk koşulu iyi<br />

bir gastronom olmaktır. Bence bu kadar<br />

yemekle içli dışlı olan bir kral gastronom<br />

unvanını da hak ediyor.<br />

Sağlıcakla kalın…


118<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gastro aktüel<br />

Bonna, Bocuse d’Or’a<br />

sponsor oldu<br />

Türkiye’nin ilk ve tek yüzde 100 HoReCa markası Bonna,<br />

Gastronomi Olimpiyatları olarak kabul gören, dünyanın<br />

en iyi şeflerinin yarıştığı Bocuse d’Or’a <strong>2023</strong>-2025 yılları<br />

arasında platin sponsor oldu. 1987 yılında ünlü şef<br />

Paul Bocuse tarafından başlatılan Bocuse d’Or, bugün<br />

dünyanın en önemli gastronomi yarışmaları arasında yer<br />

alıyor. Gastronomi dünyasının ilgiyle takip ettiği, gelecek<br />

vadeden şeflerin performanslarını sergileyeceği Bocuse<br />

d’Or’da Bonna, <strong>2023</strong>’ün <strong>Eylül</strong> ayında Paris’te düzenlenecek<br />

Fransa seçmeleri, 2024’ün mart ayında Budapeşte’de<br />

gerçekleştirilecek Avrupa seçmeleri, 2024’teki Amerika<br />

ve Asya seçmeleri ile 2025’in ocak ayında düzenlenecek<br />

‘Lyon final seçmesi’ boyunca Bocuse d’Or’u sponsor olarak<br />

destekleyecek. Yarışma sürecinde Avrupa, Amerika ve<br />

Asya seçmelerinden sonra finale kalan yaratıcı şefler, Ocak<br />

2025’te Fransız mutfağının merkezi olarak anılan Lyon’da<br />

gerçekleşecek büyük finalde hünerlerini sergileyecekler.<br />

Bonna Genel Müdürü Erbil Aşkan, “Gastronomi dünyasının<br />

en büyük oyuncuları olan şeflerin yarışacağı bu etkinliğin<br />

sektöre katkısı çok büyük. Bu büyük organizasyonun bir<br />

parçası olmaktan çok mutluyuz” dedi.<br />

İlk günkü kadar<br />

taze ve lezzetli<br />

Mevsiminde özenle toplanan<br />

taze meyveler, özel koşullarda<br />

muhafaza edilerek pancar<br />

şekeri ile birleştiriliyor ve<br />

üretim süreci başlatılıyor.<br />

Böylece, marmelat ve<br />

diğer ürünlerimiz ilk günkü<br />

tazeliğini her zaman koruyor.<br />

Ayva, kayısı, kuşburnu, kızılcık ve şeftali marmelatları zengin meyve<br />

içeriğine sahip olmasının yanı sıra diyabetik marmelat seçenekleri<br />

sayesinde de herkes bu lezzetin keyfini çıkarabiliyor.<br />

Her şey dahil<br />

otelcilikte bir ilk<br />

Antalya Belek’te<br />

yer alan Regnum<br />

Carya Otel, Fazla iş<br />

birliği ile Gıda Atığı<br />

Haritalandırma<br />

Projesi’ni hayata<br />

geçirdi. Teknoloji<br />

tabanlı bütünsel atık<br />

yönetimi çözümleri<br />

ile atık oluşumunun<br />

önüne geçmek ve<br />

var olan atıkları en<br />

yüksek çevresel, sosyal ve ekonomik fayda ile döngüsel ekonomiye<br />

kazandıran Fazla’nın, bir Nesnelerin İnterneti (IoT) çözümü olarak<br />

geliştirdiği Akıllı Tartı Sistemi ile Regnum Carya; bünyesinde oluşan<br />

atığı ölçmek ve ölçüm sonrası yapılan analizler doğrultusunda atık<br />

azaltıcı aksiyonlar almak hedefi ile harekete geçti. Ölçümler sonucu<br />

israf kaynaklı çevresel etkisini azaltırken satın alım ve atık maliyetlerini<br />

düşürmeyi hedefleyen Regnum Carya, Fazla ile geliştirdiği iş birliği<br />

sayesinde Her Şey Dahil Otelcilik sektöründe bir ilke imza atıp gıda<br />

atığını ölçümleyerek atığın çevresel ve finansal etkilerini gözlemledi.<br />

Akıllı Tartı Sistemi’nin sağladığı veriler doğrultusunda gıda atığını<br />

önlemek adına alınacak aksiyonlarla Regnum Carya, ilk yıl içerisinde<br />

oluşan gıda atığının en az %38’ini kaynağında önlemeyi ve gıda atığının<br />

kaynağında önlenmesi ile ilk yıl içerisinde 4 milyon TL’den fazla finansal<br />

kaybın da önüne geçmeyi hedefliyor.<br />

Kahve dükkanlarının<br />

pazar payı artışı %15<br />

Türkiye’de yiyecek ve içecek sektörünün büyüme ivmesi<br />

yükselirken, pazarın yıldızı kahve dükkanları oldu. Kiralama ve<br />

perakende hizmetleri danışmanlık şirketi Dealer’ın gerçekleştirdiği<br />

son araştırmaya göre, Türkiye’de yiyecek, içecek ve turizm<br />

harcamaları 35 milyar doları aşarken, bunun 5,2 milyar dolarını<br />

kahve dükkanlarından elde ediliyor. Kahve dükkanlarının pazar<br />

payını %15'e ulaştırdığı aktarıldı. Son dönemde tüketicilerin satın<br />

alma gücünün azalmasının etkisiyle birlikte restoran tercihlerinin<br />

değiştiğine ve kahve dükkanlarının popülaritesinin arttığına<br />

dikkat çeken Dealer Kurucusu Yahya Pulat, “Türkiye'nin yiyecek<br />

- içecek pazarı, ekonomik dalgalanmalara rağmen büyüme<br />

trendini sürdürüyor. Araştırmalarımız, sektörün kendini yeniden<br />

şekillendirerek kazançlı alanlara yönelmeye başladığını gösteriyor.<br />

Personel sayısından menü kısıtlamalarına kadar birçok alanda<br />

daralmalar yaşanmasına karşın sektör oyuncuları, bu zorlukları<br />

fırsata çevirmek için yeni stratejiler geliştiriyor" dedi.


120<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gastro aktüel<br />

Şef Claudio Chinali imza yemeğini<br />

Lazika çay bahçelerinde yaptı<br />

Eataly ve Lazika Rize'de çay bahçelerinde buluştu, Claudio<br />

Chinali imza yemeğini Türk çayıyla yaptı. Çaya hak ettiği değeri<br />

vermek ve Anadolu'dan bir dünya markası çıkarmak üzere<br />

yola çıkan Türk çay markası Lazika, Eataly'nin Direktörü ve<br />

Şefi Claudio Chinali'yi Rize'de çay bahçelerinde ağırladı. Ünlü<br />

şef, imza yemeği Türk çaylı marine edilmiş kuzu etini doğadan<br />

içeriklerle lezzetlendirerek Rize Ardeşen'de Lazika eşliğinde<br />

hazırladı. İtalyan şef Claudio Chinali, üretim merkezi Rize<br />

Ardeşen, paketleme merkezi Elmalık Köyü'nde bulunan Türk çay<br />

markası Lazika'nın üretim alanlarını, çay bahçelerini gezerek,<br />

imza yemeği olan marine edilmiş kuzu etini, doğadan içeriklerle<br />

lezzetlendirerek Lazika çay eşliğinde pişirdi.<br />

Dev buluşma<br />

Ev dışı tüketim alanındaki bilgi birikimi ve deneyimi ile restoranlar,<br />

oteller ve kafeler gibi profesyonel gıda hizmeti sağlayıcılarıyla<br />

iş birlikleri yaparak, yeni reçeteler geliştirmeye devam eden<br />

Nestlé Professional, MUA Gelatieri d’Italia ile ortaya çıkardığı yeni<br />

KITKAT’lı dondurma reçetesini lezzet tutkunlarına sundu. Nestlé<br />

Professional’ın KITKAT Spread ve KITKAT Mix ürünlerinin üst düzey<br />

kalitesiyle ve orijinal İtalyan dondurması reçetesinin birleşimiyle<br />

hazırlanan bu lezzet, dondurma dünyasına yeni bir soluk getiriyor.<br />

Sürülebilir çikolata formunda sunulan KITKAT Spread, dengeli sütlü<br />

çikolata ve gofret karışımıyla dondurmaya eşlik ederken, KITKAT<br />

Mix ise çıtır gofret parçalarıyla dondurma keyfini katlıyor.<br />

Sağlıklı diyete<br />

ceviz dopingi<br />

Connecticut Üniversitesi Moleküler<br />

Onkoloji Merkezi tarafından<br />

yürütülen yeni bir bilimsel<br />

araştırmaya göre, sağlıklı bir diyete<br />

ceviz dahil etmek, genel sağlık<br />

durumunu iyileştirme ve kanser<br />

riskini azaltma adına olumlu bir<br />

adım olabilir. Antioxidants bilim<br />

dergisinde yayınlanan araştırma,<br />

cevizin antioksidan ve antiinflamatuar<br />

özelliklerini ve bunların<br />

kanseri önleme ve mikrobiyom<br />

ile ilgisini inceliyor. Söz konusu<br />

çalışmanın sonuçları, 25-31 Mayıs tarihleri arasında düzenlenen Avrupa<br />

Kanserle Mücadele Haftası münasebetiyle de genel sağlık durumunu<br />

iyileştirmek ve kanser gibi kronik inflamasyon riskini azaltmak için basit<br />

bir adımın ne olabileceğini ortaya koyuyor: sağlıklı bir beslenmeye ceviz<br />

dahil etmek. Ceviz, inflamasyona ve çeşitli kanser türlerine karşı koruma<br />

da dahil olmak üzere sağlığa katkıda bulunan bir dizi mikro besin ve<br />

fitokimyasal içeriyor. Bu bilimsel araştırma, Kaliforniya Ceviz Komisyonu<br />

tarafından dünya çapında 10 ülkedeki 60'tan fazla kurum ve üniversitede<br />

desteklenen 225'ten fazla hakem incelemesinden geçmiş çalışmaların<br />

arasına ekleniyor.<br />

Meksika lezzetlerine<br />

vejetaryen yorumu<br />

Geleneksel Meksika<br />

mutfağının ülkemizdeki<br />

gerçek temsilcisi<br />

Ranchero <strong>Restaurant</strong>,<br />

vejeteryan misafirleri<br />

için de birbirinden leziz<br />

seçenekler sunuyor.<br />

Mekanın vejetaryen<br />

mönüsünde yer alan<br />

yemeklerden Enchiladas<br />

Vegetariano; yer fıstığı<br />

püresi, sotelenmiş<br />

mevsim sebzeleri,<br />

charros, ıspanak ve<br />

sote biber ile sarılan un<br />

tortillalarının chilaca<br />

sos, arroz, ızgara brokoli,<br />

pancar kızartması ve frijol<br />

salatasıyla servis ediliyor.<br />

Mönüdeki bir başka özel<br />

lezzet olan Bean Burrito<br />

ise siyah pirinç, maş<br />

fasulye, charros, frijoles, buğday, karamelize soğan, domates, mısır<br />

ve chilaca sos ile sarılıp tost edilen burritolardan oluşuyor. Bu özel<br />

yemek, yanında arroz, pancar kızartması ve frijol salatası ile birlikte<br />

sunuluyor. Vejeteryan beslenme alışkanlığına sahip lezzet tutkunları,<br />

Türk damak tadına da oldukça uygun olan sebze ağırlıklı yerel Meksika<br />

lezzetlerini İstanbul’da Suadiye, Nişantaşı, Ataşehir ve Fişekhane,<br />

Ankara’da ise Maidan, Atakule, One Tower ve Armada şubelerinde<br />

deneyimleyebilirler.


122<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gastro aktüel<br />

Madhu’s Restoran, İnoksanlı!<br />

Swissotel The Bosphorus'un içinde misafirlerine unutulmaz bir<br />

Hint mutfağı deneyimi sunan Madhu's Restoran, İnoksan ile yaptığı<br />

iş birliği ile lezzet ve kalite konularında yeni bir zirveye taşındı.<br />

Etkileyici sunumları ve görkemli dekorasyonu ile ünlü olan Madhu’s<br />

Restoran, Hint mutfağı üzerine özel bir fine dining restoran<br />

deneyimi vadederken, lezzetini İnoksan mutfağının fonksiyonel<br />

ürünleriyle taçlandırdı. Madhu's Restoran, İnoksan ekipmanlarının<br />

katkısıyla İstanbul'da Hint mutfağının zenginliğini tatmak isteyen<br />

seçkin misafirlerini lezzetli bir deneyime davet ediyor.<br />

The Peninsula<br />

brunch başlıyor<br />

The Peninsula<br />

Istanbul, İstanbul<br />

Boğazı'nın kıyısında,<br />

Tarihi Yarımada<br />

manzarasına hakim<br />

benzersiz konumunda<br />

konuklarına yeni bir<br />

gastronomi deneyimi<br />

sunmaya hazırlanıyor.<br />

The Peninsula Brunch,<br />

17 <strong>Eylül</strong> itibariyle her<br />

pazar misafirlerini otelin<br />

tarihi Yolcu Terminali binasında yer alan restoranı The Lobby’de<br />

12:30-15:30 saatleri arasında, caz performansı eşliğinde ağırlıyor.<br />

The Peninsula Istanbul Executive Şefi Alessandro Santi ve Pastane<br />

Şefi Malte Rohmann‘ın hünerli ekipleri ile birlikte hazırlayacağı<br />

The Peninsula Brunch büfesi; şeflerin sıra dışı sunumları ile canlı<br />

pişirme istasyonları, brunch boyunca sunulacak ferahlatıcı ikramlar<br />

ve à la carte seçeneklerle misafirlere her pazar lezzet şöleni<br />

sunuyor. Lezzet ve stili buluşturan The Peninsula Brunch’ın imza<br />

tatları arasında; Türk ve İtalyan mutfaklarının vazgeçilmezlerinden<br />

taş fırın pide ve pizza çeşitlerinin yanı sıra istiridye ve zengin<br />

çeşitleri ile deniz ürünleri büfesi ve İngiltere’nin geleneksel<br />

yemeklerinden Beef Wellington büfesi öne çıkıyor. Pastane Şefi<br />

Malte Rohmann ve pastane ekibinin imzasını taşıyan tatlı büfesinin<br />

dikkat çeken lezzetleri arasında, tatları ile olduğu kadar dondurma<br />

arabasındaki renkli sunumları ile de beğeni toplayan ev yapımı<br />

dondurma çeşitleri ve Şef’in yaratıcı yorumu ile tatlı dumpling<br />

büfesi yer alıyor.<br />

Keşfe davet var!<br />

Dünyanın önde gelen<br />

turizm ve eğlence<br />

yatırım gruplarından<br />

Sunset Hospitality<br />

Group, markası METT<br />

<strong>Hotel</strong>s&Resorts’un<br />

Türkiye’de açtığı ilk oteli<br />

olan METT <strong>Hotel</strong> & Beach<br />

Resort Bodrum’un çok<br />

sevilen İtalyan restoranı<br />

Isola Manzara Gardens,<br />

misafirlerine nefes<br />

kesici bir manzara eşliğinde eşsiz lezzetlerini sunmaya devam ediyor.<br />

Bünyesinde yer alan ikonik İtalyan konseptli uluslararası restoran<br />

Isola Manzara Gardens, Bodrum Kalesi’nin büyüleyici manzarası ile<br />

nostaljik Bodrum ruhunu yeniden yaşamak isteyenler için keyifli bir<br />

seçenek oluşturuyor. Dubai'deki Isola Ristorante ve Jumeirah Islands<br />

Clubhouse ile birlikte, Bodrum’da yer alan İtalyan restoranı Isola<br />

Manzara Gardens'ın da Executive Chef’i olan Francesco Bagnato,<br />

Isola Manzara Gardens’ın Bodrum’da önemli bir lezzet durağı haline<br />

gelmesinden dolayı memnuniyetini ve Bodrum’un benzersiz bir lüks<br />

yaşam tarzı sunduğunu belirterek şunları söyledi: “Bodrum son yıllarda<br />

uluslararası misafirler tarafından da çok ilgi duyulan bir destinasyon<br />

halinde geldi. Sadece otelleri ile değil restoran kalitesi ve çeşitliliği ile<br />

de global gastronomi dünyasının ilgisini çekiyor. Bodrum’un Michelin<br />

Guide destinasyon listesine girmesi de bize oldukça heyecan verdi.<br />

Bodrum’un hak ettiği gurme destinasyonlarından biri olması için Türkiye<br />

ve Bodrum’a olan yatırımlarımız devam edecek.” dedi.<br />

İçecek sektöründe<br />

karbon şoku<br />

İçecek sektörü başta olmak üzere gıda sektörünün alt<br />

sektörlerinde, seracılıkta ve daha birçok sektörde kullanılan karbon<br />

ve karbondioksitin tedarikinde sıkıntı yaşanıyor. Türkiye’de belli<br />

firmalar tarafından tedarik edilen karbondioksit kaynaklarındaki<br />

yetersizlikler gazlı içecek devleri başta olmak üzere gıda sektörünü<br />

sıkıntıya soktu. Üretimlerine devam etmek için gaz arayışı içine<br />

giren firmalar, gaz sıkıntısı çözülmezse yaşanabilecek üretim ve<br />

satış kaybının ülke ekonomisine önemli zarar vereceğini söylüyor.<br />

Denizli, Niğde, Konya, Adana, Kahramanmaraş, Bolu ve İzmit<br />

illerinde doğal kuyulardan çıkan Karbondioksit’ten ya da endüstriyel<br />

gaz atıklarının saflaştırılması ile elde edilen gazlar gıdadan<br />

giyim sanayisine, elektrolizden foto kimyaya, inşaattan matbaa<br />

endüstrisinekadar birçok alanda kullanılıyor. Ancak özellikle<br />

gazlı içecek sektörünün önemli girdisi olan Karbondioksit’in<br />

tedariğinde yaşanılan sıkıntı gözleri gaz satıcısı firmalara çevirdi.<br />

Gaz tedarikçileri, kendilerinin de bu konuda önemli sıkıntılar içinde<br />

olduklarını, ülkemizdeki kaynaklardan sağlanan ürünlerin artık<br />

yeterli olmadığını, bu konuda valiliklere yapılan destek ve yatırım<br />

taleplerinin çözümsüz kaldığını vurguluyor.


124<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gastro aktüel<br />

Yeni adımını güneş<br />

enerjisiyle atıyor<br />

Türkiye’de ve dünyada<br />

sayısı 93’e ulaşan şubesiyle<br />

Türkiye’nin en büyük ve yaygın<br />

kafe-restoran zinciri olan<br />

BigChefs, sürdürülebilirlik<br />

alanında önemli bir dönüşüme<br />

adım attı. BigChefs, Arzensis<br />

Elektrik Mekanik Mühendislik<br />

Müşavirlik San. Tic. Ltd. Şti.<br />

ve Admiral Teknik Enerji<br />

Danışmanlık AŞ ile ortaklık<br />

kurarak güneş enerjisi<br />

santrali (GES) kurulum ve bakım sözleşmesini imzaladı. Bu anlaşma,<br />

BigChefs'in çevre ve sürdürülebilirlik vizyonunun önemli bir adımı<br />

olarak değerlendiriliyor. Enerji Piyasasında Lisanssız Elektrik Üretim<br />

Yönetmeliği'nin 5.1.h maddesinde belirtilen limitler çerçevesinde<br />

kurulacak olan güneş enerjisi santrali 1,749 kWp kapasiteye sahip<br />

olacak. BigChefs, topluma ve geleceğe sorumlu marka olma<br />

misyonuyla hareket ederek gıda israfını azaltmak, atıkları geri<br />

dönüşüme kazandırmak, enerji verimliliğini artırmak, atıksız mutfak<br />

pratiklerini yaygınlaştırmak, yerel üreticiyi desteklemek ve tedarik<br />

zincirini sürdürülebilir hale getirmek gibi bir dizi önemli çevreci inisiyatif<br />

ve proje başlatarak sektörde örnek bir rol model oldu.<br />

İtalyan işi pizza artık<br />

telefonunuzda<br />

Pizza konusunda<br />

gastronomi<br />

dünyasına farklı bir<br />

soluk getiren Pizza<br />

İl Forno, kullanıcı<br />

dostu yeni online<br />

sipariş platformunu<br />

hizmete sundu.<br />

Google Play ve App<br />

Store üzerinden<br />

mobil cihazlara<br />

indirilebilen<br />

uygulamaya üye<br />

olanlara, anında<br />

100 liralık hoş<br />

geldin puanı<br />

yükleniyor.<br />

Kullanıcılar, her<br />

paket siparişlerinde fatura tutarının yüzde 10’u, masaya serviste<br />

ise yüzde 15’i oranında para puan kazanıyor. Ayrıca, tüm üyelere<br />

doğum günlerinde 50 liralık para puan hediye ediliyor. 4 milyon<br />

lira yatırımla hayata geçirdikleri online sipariş uygulamasına<br />

dair açıklamalarda bulunan Gökmen Gastronomi Yönetim<br />

Kurulu Başkan Yardımcısı Orhan Gökmen, “Mobil uygulamamız,<br />

müşterisine değer veren, geçmiş sipariş ve harcama eğilimlerini<br />

göz önünde bulundurarak onlara özel avantajlar sunan, kullanıcı<br />

odaklı bir mekaniğe sahip” dedi.<br />

Butterfly Chocolate 20 yaşında<br />

Bir kadın girişimi olarak<br />

20 yıl önce yola çıkan<br />

Butterfly Chocolate,<br />

sürekli yenilenme ve<br />

keşfetme felsefesini<br />

devam ettiriyor.<br />

Şimdilerde yeni üretim<br />

merkezini kuran ve tüm<br />

çikolata koleksiyonlarını<br />

“bean to bar” yöntemiyle<br />

üreten Butterfly<br />

Chocolate, öncülüğünü devam ettirmeye kararlı. Çikolatanın kakao<br />

çekirdeğinden tüketiciye ulaşana kadar herhangi bir yabancı içerik<br />

olmadan, kendi tat notalarını koruyarak üretildiği bu yöntemle, Butterfly<br />

Chocolate bize kakaonun gerçek lezzetini sunuyor. Artizan çikolata<br />

dünyasını Türkiye’de yaşatırken, günümüzün en sıcak konularından<br />

sürdürülebilirlik, etik tarım ve adil ticaret de Butterfly için her zaman göz<br />

önünde bulundurulan konulardan. Çekirdeklerini aldığı tüm çiftlikler,<br />

artizan çikolata dünyasının en çok tercih edilen “single origin” kakao<br />

çekirdeklerini yetiştirmenin yanı sıra etik tarım ve adil ticaret ilkeleri<br />

gözetiyor. 20. yılında sürdürülebilirlik adına adımlarını hızlandıracak<br />

olan Butterfly, çikolata üretimi sırasında ortaya çıkan Cascara çayı ile de<br />

oluşan atıkları değerlendiriyor.<br />

Dünyanın En Değerli 5.<br />

Markası oldu<br />

Dünyanın en değerli<br />

hızlı servis restoran<br />

zinciri McDonald's,<br />

‘BrandZ En Değerli<br />

100 Küresel Marka’<br />

listesinde bu sene<br />

5. en değerli marka<br />

olarak yer aldı. 34<br />

bini aşkın restoranı<br />

ve 1,6 milyonun<br />

üzerinde çalışanıyla<br />

günde ortalama 100<br />

milyon kişiye hizmet<br />

veren McDonald’s,<br />

listede ilk 5’te yer<br />

alan tek-yeme içme<br />

markası oldu. Marka<br />

değeri bu sene 191,109 milyar dolar olan McDonald’s 2017 yılından<br />

itibaren listenin ilk 10 markası arasında yer alıyor. Türkiye’de ise<br />

1986 yılından bu yana hizmet veren ve toplam 7500 kişiyi istihdam<br />

eden McDonald’s, ürünlerinin yüzde 98’ini yerli tedarikçilerden<br />

temin ediyor. McDonald’s Türkiye Genel Müdürü Mwaffak Kanjee<br />

konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi: “McDonald’s,<br />

kurulduğu günden bu yana yenilikleri ve vizyonuyla hızlı servis<br />

sektörüne öncülük eden bir marka olmayı başardı. Kalite, lezzet ve<br />

hizmet standartlarımızı taviz vermeden dünyanın her yerinde lezzet<br />

severlere sunarken, müşterilerimizin taleplerini önceliklendiriyoruz.<br />

Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de restoranlarımızı ‘geleceğin<br />

restoran deneyimi’ vizyonuyla yenileyerek misafirlerimize geleneksel<br />

McDonald’s lezzetlerini değişen zamana ayak uydurarak sunuyoruz.”


126<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gustonun yorumu<br />

Gusto-Akademisyen<br />

Reha Tartıcı<br />

Türk mutfağına çağdaş dokunuşlar<br />

Sanatı kitleler için erişilebilir kılmayı misyon edinerek Karaköy<br />

Galataport’un içinde kapılarını yeniden açan İstanbul Modern<br />

bünyesinde yer alan Restoran Modern şehrin kültür ve gastronomi<br />

sahnesine yepyeni bir renk katıyor.<br />

Misafirlerini, Türk mutfağına modern<br />

bir yorum getiren lezzetleriyle<br />

pazartesi hariç her gün saat 12.00-<br />

00.00 arasında ağırlayan Restoran Modern<br />

İstanbul’un kültür, sanat ve tarihinden ilham<br />

alan çağdaş bir yemek deneyimi sunuyor.<br />

c•paces Grup bünyesinde haziran ayı başında<br />

kapılarını açan Restoran Modern misafirlerini<br />

Tarihi Yarımada’nın nefes kesen manzarasına<br />

hakim şık mekanında ağırlıyor. Restoran<br />

Modern’in Executive Chef’i Tuğçe Mirza<br />

Canik’in genç yaşına rağmen başarılarla<br />

dolu ve etkileyici bir çalışma geçmişi var.<br />

Yeditepe Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak<br />

Sanatları Bölümü mezunu genç şef 10 yıla<br />

yaklaşan kariyeri boyunca DoubleTree by<br />

Hilton Moda ve Gaea <strong>Restaurant</strong> gibi yerlerde<br />

deneyim kazandıktan sonra Norveç’in<br />

başkenti Oslo’da yer alan 3 Michelin yıldızlı<br />

Maaemo Restoran’da staj yapmış. Osterio<br />

Salvatore’nin Head Chef’i olarak görev<br />

aldıktan sonra, sırasıyla Del Mare ve Food<br />

Hall Istanbul & Han 1831 Meyhane’de Yiyecek<br />

İçecek Koordinatörü olarak çalıştıktan sonra<br />

Restoran Modern’in mutfağını başına geçmiş.<br />

Tuğçe Şef yönetiminde<br />

Açıldığı günden beri Tuğçe Şef ve ekibi<br />

tarafından Türk mutfağının aslına sadık<br />

kalarak çağdaş ve yaratıcı dokunuşlar getiren<br />

menüler hazırlayan Tuğçe Şef ve ekibi öğle<br />

ve akşam yemekleri için birbirinden küçük<br />

dokunuşlarla ayrışan iki ayrı menü sunuyor.<br />

Öğle menüsünde taze baharatlı soğuk yoğurt<br />

çorbası, kabak çiçeği ve taze fasulye tempura,<br />

çıtır balık köftesi gibi başlangıçlar yer alırken,<br />

akşam saatlerinde siyah nohut ezmesi,<br />

dereotlu rezene, buttermilk karides, Ege otlu<br />

buğdaylı yoğurt ve muhammaradan oluşan<br />

5’li meze seçkisi sunuluyor.<br />

Açıldığı günlerde gelemediğim Restoran<br />

Modern’e İstanbul’un temmuz ayı sıcaklarına<br />

merhaba dediği ilk günlerde püfür püfür esen<br />

rüzgarın ferahlattığı bir akşam üzeri uğradım.<br />

Bu güzel esinti eşliğinde mekanın balkonunda<br />

keyifli bir kokteyl içerek başlayan gece Tuğçe<br />

Şef’in imzasını taşıyan lezzetlerle bana<br />

muhteşem bir şölen yaşattı.<br />

Tadıma bottarga, tarama, kapari karpuzu,<br />

balık rillete, isli uskumru ve sardalya<br />

turşusunu buluşturan Balık Pazarı Tabağı;<br />

Ege otlu pane mücver; minimal miktarda<br />

enginar kabuğunun suyu da kullanılmış morel<br />

mantarlı deniztarağı, bonfile çiğ köfte tartare,<br />

çakı midye tava, tek atımlık mini haşlama<br />

içli köfte, ahtapot kokoreç ile başladık.<br />

Hepsi birbirinden lezzetli olsa da Ege otlu<br />

pane mücver, morel mantarlı deniztarağı<br />

ve çakı midye tava bir adım öne çıkıyordu.<br />

Ana yemeklere geçtiğimizde granyöz balığı<br />

buğulama, orman mantarlı şehriye, kuzu<br />

incik, dana kaburga, ördek yahnili yassı taze<br />

erişte ve mutancana gibi Türk mutfağının<br />

farklı dönem ve bölgelerine ait lezzetlerden<br />

azar azar deneme şansım oldu. Özellikle<br />

mutancananın son yıllarda yediğim en başarılı<br />

tabaklardan birisi olarak damak hafızamdaki<br />

müstesna yerini aldığını söylemeliyim.<br />

Türkiye’nin gastronomik zenginliğini<br />

hazırladığı çok renkli ve fresh tabaklarla<br />

menüsüne yansıtan Tuğçe Şef bu genç<br />

yaşında yakaladığı başarının bir tesadüf<br />

olmadığını bu ayrıcalıklı deneyimi yaşayan<br />

tüm misafirlerine hissettirirken, her türlü<br />

övgüyü de fazlasıyla hak ediyor. Şık ortamı,<br />

panoramik manzarası, özenli servisi ve<br />

lezzetli yemekleriyle Restoran Modern,<br />

önümüzdeki günlerde İstanbul’un en fazla<br />

konuşulan restoranlarından biri olacak gibi<br />

gözüküyor.


128<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

gustonun yorumu<br />

Türk etkileşimli<br />

Asya mutfağı<br />

Türkiye'nin ilk Asya füzyon<br />

restoranı olarak Soul Group<br />

kurucu ortakları Aslı-Cem<br />

Pasinli tarafından 2003 yılında<br />

Nişantaşı'nda açıldıktan<br />

sonra Ortaköy'e taşınan ve<br />

<strong>2023</strong> Michelin tavsiye listesine<br />

giren Banyan Restoran Türk-<br />

Asya mutfağıyla gastronomi<br />

meraklılarını ağırlamaya<br />

devam ediyor.<br />

Tattığımız, duyduğumuz,<br />

hissettiğimiz, yaşadığımız<br />

güzellikleri lezzetler aracılığıyla<br />

ifade etme felsefesiyle yola çıkan Cem<br />

Pasinli yönetimindeki Banyan, "Food For<br />

The Soul-Ruhun Gıdası” sloganının da<br />

sahibi. İstanbul'un kaptan köşkü olarak<br />

nitelendirilen, Ortaköy'de panoramik<br />

manzaraya sahip Banyan Restoran, bir<br />

uçta Sultanahmet ve Topkapı, diğer uçta<br />

İstanbul’un her iki yakasını birleştiren ışıl<br />

ışıl köprü ve heybetli Ortaköy’deki Büyük<br />

Mecidiye Camii manzarasıyla konuklarına<br />

görsel bir şölen sunuyor.<br />

Yöresel malzemelerin kullanılması ve<br />

yerli üretime destek olunması ile birlikte<br />

Banyan mutfak literatürüne Asya-Türk<br />

kavramını kazandırmış. Türk etkileşimli<br />

Asya mutfağı olarak da tanımlanan<br />

bu yeni konsept, yurdumuzun engin<br />

lezzetleri ve çok özel malzemelerini Asya<br />

yemek ve baharatları ile harmanlayarak<br />

ortaya özgün bir mutfak çıkarıyor.<br />

Antakyalı şef Fikret Demirağ’ın kendi<br />

köklerinden ilham alarak sentezlediği<br />

bu özel mutfakta Antakya’daki yöresel<br />

ve o coğrafyaya özgü atalık tohumlardan<br />

üretilmiş ürünler kullanılıyor.<br />

Mottosu “Dünden daha iyi olmak”<br />

Yerel üreticilerin, sürdürülebilir ve iyi<br />

tarım uygulamalarının desteklendiği,<br />

mevsimsel ürünlerin kullanıldığı, doğaya<br />

ve gıdaya saygı gösterilen mutfağın<br />

mottosu “dünden daha iyi olmak”.<br />

Şefin tasarladığı yeni menüsünün<br />

tadımını Banyan’ın mükemmel Boğaz<br />

manzarası eşliğinde geçtiğimiz günlerde<br />

gerçekleştirdik. Bu keyifli akşamın<br />

ardından hafızamda ve damağımda iz<br />

bırakan lezzetleri sizlerle paylaşmak<br />

istiyorum. Miso humus (pirinç kıtırı<br />

üstünde atalık amik ovası nohutu,<br />

fermente soya ezmesi miso, wasabili<br />

çıtır nohut ve turp filizi), börülce roll ve<br />

erik - salatalık ceviche. kimchi karpuz<br />

(tereyağında kızarmış kıbrıs hellim,<br />

susam tuille ile), levrek tradito. midye<br />

dolma roll, kaburga samosa, sucuk<br />

roll, galbi gui (24 saat 80 c pişmiş dana<br />

kaburga, Amik ovası firik bulguru, frenk<br />

soğanı), tahinli iç bakla humusu, matcha<br />

tiramisu, çıtır kabak tatlısı.<br />

Bu lezzetli gecenin sonunda mutfak<br />

literatürüne kazandırdıkları Asya-Türk<br />

konseptinin sahip olduğu gastronomik<br />

derinliği, damağa olduğu kadar göze de<br />

hitap eden bir deneyime çevirdikleri için<br />

Executive Chef Fikret Demirağ ve ekibini<br />

tüm kalbimle tebrik ediyorum.


130<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

yeni mekan<br />

Gerçek bir<br />

MEZRA<br />

Yalıkavak’ta kapılarını açan<br />

Mezra, Bodrum köylerinde<br />

yaşanan doğal ve organik<br />

hayatı modernize ederek<br />

gastronomi dünyasında yeni<br />

bir dönem başlattı…<br />

Tarlaları, ahırları, köy çeşmesi<br />

ve çardaklarıyla adeta küçük<br />

bir köyden farksız olan Mezra,<br />

misafirlerine huzur dolu bir ortam<br />

sunuyor. Tarladan toplanan sebze<br />

meyveler, keçilerin sütünden yapılan<br />

peynir çeşitleri ve organik tavukların<br />

yumurtaları ile hazırlanan köy kahvaltısı<br />

oldukça iddialı ve göz doyurucu.<br />

Bahçede gezen tavuklardan, etrafınızı<br />

çevreleyen ağaçlara kadar misafirlerini<br />

doğa ile bir araya getiren mekanda,<br />

ağılda yer alan koyunları, keçileri,<br />

yeni doğmuş oğlakları ellerinizle<br />

besleyebiliyorsunuz.<br />

Orijinaline sadık yöresel reçeteler<br />

Yerli ve yöresel yemeklerin orjinal<br />

reçetelerine sadık kalarak özgün<br />

dokunuşlarla büyüleyici bir ambiyansta<br />

lezzet tutkunlarına sunan mekanda Kos<br />

Adası’ndan temin edilen ürünlerle eski<br />

gelenek göreneklere atıfta bulunuluyor.<br />

İmza lezzeti, keşkek<br />

Restoran, 180 kişi kapasiteli olmasına<br />

rağmen hizmet kalitesi için gruplara<br />

ayrılıyor. Bahçenin ortasında bulunan<br />

tandır kuyusunda pişen etler ve bakır<br />

kazanlarda dövülen keşkek Mezra'nın<br />

imza lezzetleri arasında yer alıyor.<br />

Mezra Yalıkavak, sürdürülebilirlik<br />

ilkesine önem veren ve organik<br />

beslenmeyi teşvik eden bir proje olarak<br />

doğal yaşamın önemini vurguluyor. Her<br />

şeyin el emeği olduğu ve tamamıyla<br />

organik ürünleri misafirlerine<br />

sunan mekan, kısa zamanda<br />

sağlıklı beslenmeden ödün vermek<br />

istemeyenlerin ortak buluşma noktası<br />

oluyor.<br />

Mezra’da odun ateşinde pişen el açımı gözleme ve börekler ön<br />

plana çıkıyor. Özellikle kabaklı böreği yemeyi ihmal etmeyin.


132<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

yeni mekan<br />

Hakkasan İstanbul’a<br />

görkemli açılış<br />

Dünyanın en etkili Çin restoranlarından biri olarak tanınan<br />

Hakkasan, Türkiye’deki ikinci restoranını Bodrum’dan<br />

sonra Mandarin Oriental Bosphorus İstanbul’da<br />

hizmete açtı.<br />

Hakkasan, Türkiye’deki ikinci<br />

restoranını, İstanbul Boğazı’ nın<br />

eşsiz ve nefes kesen manzarasına<br />

hakim ve benzersiz mimarisi ile Mandarin<br />

Oriental Bosphorus, İstanbul’da sanat, iş ve<br />

cemiyet hayatından önemli ve elit isimlerin<br />

katılımıyla gerçekleşen görkemli biz<br />

davetle açtı. Bu görkemli davete ayrıca yurt<br />

dışından da önemli misafirler katıldı. Tüm<br />

misafirler büyüleyici atmosferde görkemli<br />

açılış davetinin tadını çıkardı.<br />

Açılışa özel gurme lezzetler<br />

Hakkasan Excutive Chef Andrew Yeo<br />

ve usta ekibinin hazırladığı olağanüstü<br />

imza yemekleri ve özel hazırlanan imza<br />

kokteyllerden oluşan menüsünde yer alan<br />

gurme lezzetlerin ikram edildiği Hakkasan<br />

İstanbul Grand Opening davetinde Doğuş<br />

Çabakçor’un DJ Performansı eşliğinde<br />

davetliler unutulmaz anlar yaşadılar.<br />

Mandarin Oriental Bosphorus, İstanbul’un<br />

ve boğazın eşsiz ambiyansında gerçekleşen<br />

Hakkasan İstanbul açılışındaki özel ikramlar<br />

ve eğlencenin ritmini üst düzeylere çıkaran<br />

müzikler misafirler tarafından tam not aldı.<br />

Dünyanın en etkili Çin mutfağı<br />

Dört Michelin yıldızına sahip, dünyanın en<br />

etkili Çin mutfağı olan Hakkasan; ödüllü<br />

Kanton mutfağını geliştirerek İstanbul’ un<br />

en iyi restoranları arasındaki yerini aldı.<br />

Hakkasan İstanbul, doğum günlerinden, iş<br />

yemeklerine birçok özel anınızı unutulmaz<br />

kılacak.<br />

BMW Türkiye de destek verdiği açılış<br />

etkinliğine; Swissötel The Bosphorus,<br />

İstanbul'un Genel Müdürü ve Accor Türkiye<br />

Lüks Markalar Bölge Başkan Yardımcısı<br />

Uğur Talayhan, Feryal Gülman, Figen &<br />

Fatih Kiral, Ceylan & Samsun Demir, İnci<br />

Aksoy, Arzu Kaprol, Keremcem, Mehmet<br />

Dinçerler, Didem & Emre Ergani, Suzan<br />

Sabanci, Vedat Aşçı, Harika Güral, Şeyma<br />

Subaşı, Deren Talu gibi çok sayıda seçkin<br />

yerli ve yabancı ünlü isim katıldı.


134<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

yeni mekan<br />

IL FORNO RISTORANTE<br />

Samsun Atakum’da<br />

Gökmen Gastronomi, İtalyan mutfağının seçkin lezzetlerini bir arada sunan Il Forno Ristorante’yi<br />

Samsun Atakum’da hizmete açtı.<br />

Pizza Il Forno restoranlarında,<br />

misafirlerini gerçek İtalyan<br />

pizzasıyla buluşturan Gökmen<br />

Gastronomi, Akdeniz mutfağının<br />

ayrıcalıklı tatlarını, ilkini Samsun<br />

Atakum’da hizmete açtığı Il Forno<br />

Ristorante isimli yeni konsept<br />

mekânında sunmaya başladı.<br />

Menüsündeki birbirinden özel<br />

lezzetler kadar, lezzetlerin sunum<br />

ve servis tarzıyla da dikkat çeken<br />

mekân, açılışa hazırlanan Beysukent<br />

şubesiyle Başkent’te, Büyükyalı<br />

Fişekhane ve Emaar Avm şubeleriyle<br />

de İstanbul’da hizmet verecek.<br />

Menünün baş tacı, Napolitan<br />

pizzaları<br />

Usta şeflerin mutfağından, içinizi<br />

ısıtacak sımsıcak bir Akdeniz<br />

güneşinin yeniden doğduğu Il Forno<br />

Ristorante’nin mönüsünde, sadece<br />

damaklara değil 5 duyuya birden<br />

hitap eden gerçek İtalya lezzetleri bir<br />

arada yer alıyor. Mutfağın en önemli<br />

ürünlerinin başında pizza geliyor.<br />

48 saat mayalanan hamuruyla, 400<br />

derecelik fırında pişen Napolitan<br />

tarzı pizzalar, menünün baş tacı.<br />

Ana yemekleri beklerken Il Forno<br />

mutfağından beyaz parmigiana<br />

melanzane, somon tartar, arancini<br />

ve füme et peynir tabağı gibi<br />

başlangıçlara, oldukça zengin<br />

bir içecek menüsü eşlik ediyor. Il<br />

Forno Ristorante’nin fırınında 8 saat<br />

boyunca et suyuyla pişen Osso Buco,<br />

mekanın en iddalı yemekleri arasında<br />

yer alıyor. Creme brulee ve sipariş<br />

üzerine hazırlanan Veneto usulü<br />

tiramisu ise öne çıkan tatlılardan.<br />

İtalyan mutfağı deneyimini lezzetli ve sıra dışı finedining<br />

konsepti ile taçlandıran Il Forno Ristorante,<br />

girişte misafirlerini karşılayan tarihi heykellerden<br />

kolezyum formundaki özel tasarım fırınına kadar<br />

Akdeniz esintili rahat ve davetkâr bir atmosfer<br />

eşliğinde birbirinden farklı özel tarifler sunuyor.


136<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

yeni mekan<br />

Dört dörtlük<br />

Meksikalı<br />

Kısa sürede Başkent’in<br />

aranan restoranları arasına<br />

giren Ranchero, Ankara’daki<br />

dördüncü şubesini Armada<br />

Alışveriş Merkezi’nde açtı.<br />

Şehrin Meksikalısı, okyanus ötesinin<br />

en özel tariflerini mönüsüne taşıyor.<br />

Meksika fasulyesinin başrolde<br />

olduğu çorbalar, günlük taze üretilen<br />

nachoslardan yapılan atıştırmalıklar,<br />

et, tavuk veya deniz mahsullerinin<br />

adeta birer lezzet şölenine dönüştüğü<br />

Tacolar, buğday ya da mısır unundan<br />

günlük hazırlanan Burritolar, Meksika<br />

usulü burgerler, Meksika’nın olmazsa<br />

olmazı Fajita ve çok daha farklı lezzet<br />

Ranchero Armada misafirlerini bekliyor.<br />

Mönüsünde veganlara ve vejeteryanlara<br />

özel zengin seçeneklerin de yer aldığı<br />

mekan, minik misafirleri için de sağlıklı<br />

ve lezzetli yemekler sunuyor.<br />

Türk & Meksikalı bir ailenin işlettiği Ranhero, kökleri<br />

Aztek ve Mayalara uzanan binlerce yıllık Meksika<br />

mutfağının en özel tariflerini, kendine özgü ambiyansı<br />

ve ezgotik içecekler eşliğinde Armada misafirleriyle<br />

buluşturmaya hazır!<br />

Her yemek bir kutlama<br />

Ankara’daki dördüncü şubesini Armada<br />

Alışveriş Merkezi’nde açan Ranchero,<br />

kuruluşundan bugüne misafirlerini<br />

Türkçe karşılığı “gelenekleri kutla”<br />

anlamına gelen “Celebra La Tradicion”<br />

sloganıyla karşılıyor. Latin ezgileri,<br />

egzotik içecekler ve eşsiz bir ambiyans<br />

eşliğinde Meksika mutfağının orijinal<br />

tatlarını denemeye gelenler, mekanı her<br />

ziyaret ettiklerinde bu kadim kültürü<br />

tekrar yaşarken, mekanda yemek, adeta<br />

bir kutlama haline geliyor.


138<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

yeni mekan<br />

GUESS<br />

yeni beach club iş birlikleriyle<br />

Türkiye, İtalya ve İspanya’da…<br />

Bu yaz GUESS, seçkin<br />

seyahat destinasyonlarıyla<br />

iş birliğine giderek Avrupa<br />

çapında özel beach<br />

club’larını hayata geçirdi.<br />

Türkiye, İtalya ve İspanya’da yeni<br />

beach club iş birliklerine imza<br />

atan GUESS, Çeşme’deki Yuzu<br />

Beach, Blue Marlin Ibiza Beach Club,<br />

Sardunya’daki Phi Beach ve Amalfi Sahili<br />

aynı zamanda Positano’daki Arienzo<br />

Beach’te MARCIANO by GUESS Beach<br />

Club olmak üzere dört beach club’ı<br />

hayata geçirdi.


140<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

yeni mekan<br />

İş birliği kapsamında YUZU<br />

Beach, özel GUESS alanında sezon<br />

sonuna kadar misafirlerine eşsiz<br />

bir beach club deneyimi sunacak.<br />

Deniz mavisi konseptiyle öne çıkıyor<br />

İzmir/Çeşme’de bulunan YUZU, pırıl<br />

pırıl denize karşı konumlanmış, seçkin<br />

tatilciler için farklı bir ortam sunan<br />

popüler ve göz alıcı bir beach club.<br />

YUZU’nun özel bahçe alanında Guess,<br />

deniz mavisi konsepti ile öne çıkıyor ve<br />

Guess ürünleri ile misafirleri eşsiz bir<br />

plaj deneyimine davet ediyor. Guess<br />

Beach yaz konseptiyle düzenlenen alan,<br />

modern ve şık bir atmosferle yeni bir<br />

çehreye kavuşuyor.<br />

GUESS Kreatif Direktörü Paul Marciano<br />

konuyla ilgili şöyle konuştu: İspanya,<br />

İtalya ve Türkiye'de Beach Club<br />

ortaklıklarının hayata geçirilmesi bizi<br />

gerçekten heyecanlandırıyor. En yüksek<br />

performans gösteren ülkelerimizden<br />

bazıları ve işimiz için önemli pazarlar.<br />

Her mekan, prestijleri, nefes kesici<br />

konumları ve sofistike müşteri kitleleri<br />

için titizlikle seçilmiştir. Bu iddialı<br />

bir proje; stil, kalite, tasarım ve ileri<br />

görüşlülüğün doğru ölçüsü ile GUESS ve<br />

MARCIANO markalarının dünyanın her<br />

yerinden misafirlere keyifli ve sürükleyici<br />

bir GUESS deneyimi sunacağından<br />

eminiz."


142<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

HoReCa teknolojileri<br />

Vakko, Daikin tasarım ve<br />

kalitesini tercih etti<br />

İklimlendirme sektörünün öncü markası Daikin, üstün teknolojiye sahip tasarruf sağlayan<br />

cihazları, geniş ürün gamı ve esnek çözümleriyle büyük projelerin gözdesi olmaya devam ediyor.<br />

Zincirin son halkası ise Nişantaşı’nda faaliyet göstermeye başlayan<br />

Vakko <strong>Hotel</strong>& Residence oldu.<br />

Türkiye’nin en önemli moda ve<br />

yaşam stili markalarından olan<br />

Vakko, tümüyle kendi gustosunu<br />

yansıtan bir hotel&residence<br />

projesiyle konaklama sektörüne girdi.<br />

İstanbul Nişantaşı’nda hizmete giren<br />

‘Vakko <strong>Hotel</strong>& Residence’ projesinin<br />

iklimlendirme çözümleri için sektörün<br />

öncü markası Daikin tercih edildi.<br />

Daikin markasının projede yer<br />

almasında ise tasarruf da sağlayan<br />

üstün teknolojiye sahip geniş ürün<br />

gamı, esnek çözümler üretilebilmesi<br />

ve çevreci oluşu gibi kriterler öne<br />

çıktı.<br />

İki kalite bir arada<br />

Tümüyle lüks ve konfor odaklı bir stil<br />

benimsenen otelin tüm alanlarının<br />

iklimlendirmesinde Daikin imzalı 15<br />

adet VRV dış ünite ve 110 adet VRV iç<br />

ünite kullanıldı. Odalarda, sektörün<br />

en düşük ses seviyesine sahip FXDQ<br />

iç üniteler tercih edilerek konforun<br />

maksimize edilmesi sağlandı.<br />

FXDQ model iç ünitelerin yüksekliği<br />

minimum seviyede olduğundan<br />

asma tavan içerisinde minimum yer<br />

kaplayarak estetik açıdan da efektif<br />

bir çözüm üretilmiş oldu. Bir odada<br />

ısıtma yaparken eş zamanlı olarak<br />

diğer odada soğutma yapabilme<br />

özelliğinden dolayı REYQ ısı geri<br />

kazanımlı sistem iyi bir çözüm olarak<br />

öne çıktı. Daikin’in sunduğu 3 borulu<br />

teknoloji, ısının geri kazanılması için<br />

daha az enerjiye ihtiyaç duyuyor ve bu<br />

da ısı geri kazanım modu sırasında<br />

çok daha yüksek bir verimlilik


144<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

HoReCa teknolojileri<br />

sağlıyor. 3 borulu teknoloji gaz, sıvı<br />

ve basma boruları sayesinde ısıyı<br />

düşük bir yoğuşma sıcaklığında geri<br />

kazanabiliyor. REYQ ısı geri kazanımlı<br />

sistem, iki borulu sisteme kıyasla ısı<br />

geri kazanım modunda yüzde 5 ila<br />

yüzde 15 daha verimlilik sunuyor.<br />

Düşük enerji tüketimli ürünler<br />

Ortak alanlarda yüksek tavanlı<br />

mahallerde FXSQ orta statik basınçlı<br />

kanal tipi cihazları tercih edildi. Özel<br />

olarak geliştirilen DC fan motoru<br />

sayesinde daha düşük enerji tüketimi<br />

sağlayan ürün, sınıfının en ince ünitesi<br />

olarak da öne çıkıyor. Aynı zamanda<br />

25 dB(A)’ya kadar düşen ses basıncı<br />

seviyesi ile sessiz çalışma sunarak<br />

konforu artırıyor. Asma tavan içerisine<br />

dikkat çekmeyecek şekilde monte<br />

edilebilir olan ürünün dışarıdan sadece<br />

üfleme ve emiş menfezleri görülüyor.<br />

Nişantaşı’nda faaliyet göstermeye<br />

başlayan Vakko <strong>Hotel</strong>&Residence,<br />

8 kat üzerinde farklı metrekarelere<br />

sahip 31 adet süit, lobi, spa<br />

alanları, dünya mutfaklarından<br />

yemeklerin servis edildiği Vakko<br />

L’Atelier isimli restoran, Vakko<br />

GYM, bar ve ortak alanlardan<br />

oluşuyor. Kişiye özel servis<br />

anlayışı ve klasik Vakko kültürüyle<br />

hizmet verecek olan otel, uzun<br />

dönem konaklamak isteyenlerin<br />

de tüm ihtiyaçlarını karşılayacak<br />

şekilde dizayn edildi.<br />

hangi mahalin ne kadar enerji tükettiği<br />

ölçülebiliyor ve ayrı ayrı faturalandırma<br />

yapılabiliyor. Intelligent Touch Manager<br />

ile akıllı enerji yönetimi de, otel<br />

işletmecisine enerji maliyetlerinin tam<br />

kontrol imkanını sunan bir avantaj<br />

olarak öne çıkıyor. Daikin bina yönetim<br />

sistemi, kapı veya pencere kontağı,<br />

yangın alarmı ve pay ölçer gibi üçüncü<br />

parti ürünlere entegre edilebiliyor.<br />

Örneğin otel odasında pencere<br />

açıldığında sistem kendini otomatik<br />

olarak kapatıyor. Yangın alarmı aktif<br />

hale geçtiğinde ise iç üniteler otomatik<br />

olarak kendini kapatıyor ve daha büyük<br />

arızaların önüne geçiyor.<br />

Kendi kendini temizleyen paneller<br />

Projede bazı ortak mahallerde ise,<br />

optimum verimlilik ve konfor için 360<br />

derece homojen hava üfleme sağlayan<br />

FXFQ dairesel atışlı kaset tipi cihazlar<br />

kullanıldı. İç dekora ve uygulamaya<br />

uyum sağlaması için şimdiye kadarki<br />

en geniş dekoratif panel seçeneklerine<br />

sahip olan cihaz geniş kanatlara ve<br />

opsiyonel akıllı sensörlere sahip.<br />

Kendi kendini temizleyen paneller<br />

beyaz ve siyah renklerde sunuluyor.<br />

Bunun yanı sıra kullanılan ‘I Touch<br />

Manager’ ünitesi ise tüm tesisin detaylı<br />

kontrolüne ve izleme yapılabilmesine<br />

olanak veriyor. Bu sistem üzerinden<br />

olası arızalar tespit edilebiliyor, bakım<br />

zamanları takip ediliyor. Aynı zamanda


146<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

HoReCa teknolojileri<br />

Otel yönetimi uçtan uca<br />

dijitalleşiyor<br />

DİA Yazılım Genel Müdürü Suha Onay, otellerin tek bir sistem üzerinden tüm işlemlerini<br />

hızlıca yapabileceğini belirterek, DİA Otel Yönetimi’nin işletmelerin hızlı, kolay bir şekilde farklı<br />

modüller üzerinden yönetilmesine olanak tanıdığını açıkladı.<br />

DİA Otel Yönetimi, otellerin<br />

hızlı ve kolay bir şekilde<br />

farklı modüller üzerinden<br />

yönetilmesine olanak sağlıyor. İster<br />

tek ister birden fazla oteli DİA Otel<br />

Yönetimi üzerinden kontrol etmek<br />

mümkün. Sistem, tek program<br />

üzerinden tüm iş süreçlerini<br />

uçtan uca yönetmek, istenilen her<br />

yerden otel bilgilerine anlık ulaşım<br />

sağlama ve tüm operasyonları<br />

mobil cihazlardan takip edebilme<br />

özelliklerini sağlıyor. DİA Otel<br />

Yönetimi ile; ön büro yönetimi,<br />

müşteri ilişkileri yönetimi, acenta ve<br />

kontrat yönetimi, doluluk, kontenjan,<br />

satış analizleri, gelir - gider analizleri,<br />

housekeeping, oda yönetimi, anket,<br />

restoran POS, santral, stok, depo,<br />

ön muhasebe ve genel muhasebe,<br />

personel yönetimi gibi tüm ihtiyaçlar<br />

online sistem üzerinden hızlı bir<br />

şekilde karşılanabiliyor.<br />

Tek bir sistemle hızlı v entegre<br />

yönetim<br />

Geliştirdikleri DİA Otel Yönetimi<br />

çözümü ile özellikle birden fazla oteli<br />

olan işletmelerin otel yönetim sistemi<br />

üzerinden restoran, muhasebe, CRM,<br />

personel yönetimi gibi modüllerle<br />

de, otellerini entegre bir şekilde<br />

yönetebileceklerini belirten DİA<br />

Yazılım Genel Müdürü Suha Onay,<br />

“Oteller, maliyet avantajı ve çoklu otel<br />

yönetiminin kolaylığı nedeniyle bulut<br />

teknolojisi üzerinden hizmet veren<br />

ticari yazılımları tercih ediyorlar. Yine<br />

bulut teknolojisinin avantajlarından<br />

biri olarak telefonları ya da tabletleri<br />

üzerinden de otellerini kontrol altında<br />

tutup, işlemlerini bulundukları her<br />

yerden gerçekleştirebiliyorlar” dedi.<br />

Otellerin tek bir sistem<br />

üzerinden tüm işlemlerini hızlıca<br />

gerçekleştirebileceğine de vurgu<br />

yapan Onay, “DİA Otel Programı<br />

ile tüm otel operasyonlarınızı<br />

hızlı yönetebilir, otelinize gelen<br />

misafirlerinizin; en son ne zaman<br />

geldiğini, kaç defa geldiğini, hangi<br />

odalarda kaldığını anlık kontrol<br />

edebilir, tüm oda durumlarınızı<br />

listeleyip housekeeping işlemlerinizi<br />

hızlandırabilir, check-in,checkout,<br />

rezervasyon işlemlerinizi<br />

kolayca yapabilirsiniz. Ayrıca<br />

kesilen faturalarınızı, alınan<br />

ödemelerinizi, satın almalarınızı,<br />

tahsilatlarınızı, hesap işlemlerinizi<br />

ve acenta kontratlarınızı tek bir<br />

sistemden yönetebilir, otel yönetim<br />

sisteminizi DİA’nın; muhasebe, stok<br />

ve depo, restoran programlarıyla<br />

entegre kullanabilirsiniz. Kısacası<br />

tek program üzerinden tüm iş<br />

süreçlerinizi uçtan uca yönetmeniz<br />

mümkün” diyerek sözlerini<br />

tamamladı.


148<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

HoReCa teknolojileri<br />

Çukurova Bölgesel Havalimanı’nın<br />

iklimlendirme ihtiyaçlarına<br />

patentli çözüm<br />

58 yıllık tecrübesi ve güçlü iş ortaklıklarıyla iklimlendirme sektörünün öncü firması<br />

Form, Clivet soğutma grupları ile merkezi iklimlendirme ihtiyaçlarına verimli ve inovatif<br />

çözümler sunuyor. Çukurova Bölgesel Havalimanı’nın tercihi de Form Endüstri Ürünleri<br />

bünyesindeki Clivet Santrifüj Chiller oldu.<br />

Çukurova Bölgesel Havalimanı,<br />

sahip olduğu 30 bin yolcu<br />

kapasitesiyle ve 8 milyon<br />

metrekarelik inşaat alanıyla<br />

Türkiye’nin 4. büyük havalimanı<br />

olmaya hazırlanıyor. Mersin’e değer<br />

katacak olan bu özel havalimanının<br />

iklimlendirmesi toplamda 13.200 kW<br />

soğutma kapasitesine sahip Clivet<br />

Santrifüj Chiller ile sağlanacak.<br />

Ergonomik ve çevreci<br />

Form Endüstri Ürünleri’nin geniş<br />

ürün gamında yer alan Clivet Santrifüj<br />

Soğutma Grupları, ergonomik ve çevreci<br />

yapısı, yüksek soğutma kapasitesi ve<br />

uzun ömürlü bir kullanım sunmasıyla<br />

tercih ediliyor. Clivet, 20’den fazla<br />

patente sahip özellikleriyle 600 kW ile<br />

10.550 kW arasında yüksek kapasitede<br />

ve 6.58'e kadar COP, 10.69'a kadar<br />

IPLV değerlerinde verimlilik sağlıyor.<br />

Ayrıca daha az hareketli parçaya sahip<br />

Back to Back Impeller dizaynı ile uzun<br />

ömürlü bir kullanım sunuyor. Bununla<br />

birlikte iki kademeli sıkışma çevrimi<br />

ile enerji verimliliğini yüzde 6 artırarak<br />

tek kademeli kompresörlere kıyasla<br />

işletme masraflarının azalmasına<br />

yardımcı oluyor.


150<br />

hotel restaurant<br />

& hi-tech<br />

HoReCa teknolojileri<br />

İşletmelerin en büyük kurtarıcısı<br />

SULU RADYANT PANEL<br />

Çukurova Isı, işletmelerin ısıtmadan kaynaklı enerji sarfiyatından yüzde 30’lara varan<br />

oranlarda tasarruf sağlayan “sulu radyant panel” ürün grubu ile hem bütçe dostu hem<br />

de çevreci ısıtmanın kapılarını aralıyor.<br />

Enerji tasarrufu; maliyetleri<br />

düşürmek ve çevresel etkiyi<br />

azaltmak için daha az enerji<br />

kullanmak demektir. Enerji<br />

kullanımının yüksek olduğu ticari<br />

binalarda birçok yolla enerjiden tasarruf<br />

sağlanabilir. Üstelik enerji kullanımını<br />

azaltmak, işletmelerin faaliyetlerinden<br />

kaynaklı karbon emisyonlarının<br />

azalmasına da yardımcı olacaktır.<br />

Bu nedenle ticari binalarda, enerji<br />

giderlerinin yüzde 50’sinden sorumlu<br />

olan ısıtma sistemlerini doğru seçerek,<br />

tasarruf etmek ve çevresel etkileri<br />

düşürmek mümkün.<br />

Yüksek verimli sulu radyant panel<br />

teknolojisi ile işletmelerin enerji<br />

giderlerinin ve karbon emisyonlarının<br />

azaltılabileceğini belirten Çukurova<br />

Isı Pazarlama Müdürü Osman Ünlü,<br />

doğru ısıtma sistemi ile işletmelerin<br />

sağlayacağı avantajlara dikkat çekti:<br />

Dünyanın en çevreci ısıtma<br />

teknolojilerinden<br />

“Sulu radyant panel” ürün grubunun<br />

çevreci teknolojisi,işletmelerin<br />

ısıtmadan kaynaklı enerji sarfiyatından<br />

yüzde 30’lara varan oranlarda tasarruf<br />

sağlıyor. Doğaya herhangi bir zararlı gaz<br />

salınımı yapmadığı için de tüm dünyada<br />

en çevreci ısıtma teknolojilerinden biri<br />

olarak kabul ediliyor.<br />

Maksimum konfor<br />

Ancak ısıtmada verimlilik kadar önemli<br />

bir diğer kriter ise konfor oluyor. Yani<br />

ürün ne kadar verimli olursa olsun<br />

konfor kriterlerini sağlayamıyorsa<br />

tercih edilmiyor. Sulu radyant panel<br />

ürünlerimizin çalışma prensibi, yaşam<br />

alanlarında maksimum konfor sunuyor.<br />

Çünkü ısı transferi su ile sağlanan<br />

“sulu radyant panel”lerden çıkan<br />

ışınlar, ısı transferi hava ile sağlanan<br />

sistemlerden farklı olarak hava<br />

hareketlerinden etkilenmiyor. Doğrudan<br />

ortamdaki makinelere, insanlara ve<br />

zemine çarparak, ısı enerjisine dönüşen<br />

ışınların tüm alan içerisine eşit olarak<br />

dağılmasıyla ısıtmada maksimum<br />

konfor elde ediliyor. Bu çalışma<br />

prensibi sayesinde hissedilen sıcaklığın,<br />

gerçek sıcaklıktan fazla olması ise<br />

enerji verimliliğini yüzde 30’lara varan<br />

oranlarda artırıyor.<br />

İşletme ve bakım avantajı<br />

Sıcak havayla ısıtma sağlayan<br />

sistemlerden farklı olarak elektrikle<br />

çalıştırılan fanlara ihtiyaç duymayan<br />

“sulu radyant panel”lerin çalışma<br />

prensibinin kazan ve sirkülasyon<br />

pompası ile sınırlı olması da hem<br />

işletme hem de bakım maliyetleri<br />

açısından avantaj sağlıyor.<br />

Hızlı kurulum<br />

İşletmelere uygulamada da avantaj<br />

sağlayan “sulu radyant panel”ler, 10 bin<br />

metrekare bir tesise bir hafta veya on<br />

gün içerisinde uygulanabiliyor. Tavana<br />

monte edilen radyant paneller, çalışma<br />

sahasında ekstra yer kaplamıyor.<br />

Böylece işletmeler; enerjiden,<br />

zamandan ve yerden tasarruf sağlıyor”<br />

diyerek sözlerini tamamladı.


TV + İnternet<br />

Fırsat Bu Fırsat<br />

Kampanyası<br />

Kablonet (16 mbps sınırsız)<br />

KabloTV (giriş paket)<br />

12 ay sözünüze<br />

ayda<br />

259,00TL<br />

24 ay sözünüze<br />

ilk 12 ay<br />

ayda<br />

219,00TL<br />

sonraki 12 ay<br />

ayda<br />

279,00TL<br />

Online Başvurularda<br />

İlk Ay Bedava<br />

Komşusunu Getirene<br />

Özel İndirimler<br />

*İlk ay bedava avantajı tüm yeni aboneler için online başvurularda geçerlidir.<br />

*Komşusunu getiren abonelere ve önerilen müşteriye, 1 aylık cihazsız kampanya bedeli tutarında indirim yapılacaktır.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!