18.02.2013 Views

AvAnos-KızılırmAK AvAnos YaZarlar BUlUŞMaSI

AvAnos-KızılırmAK AvAnos YaZarlar BUlUŞMaSI

AvAnos-KızılırmAK AvAnos YaZarlar BUlUŞMaSI

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

ki iyi bir edebiyatçı ve iyi bir yazarla karşı karşıyayız. en azından ilk ışıkları<br />

öyle; ileride çok daha parlayacağından hiç şüphemiz yok.<br />

Konuşmanın başında bahsettiğimiz gibi, ‘Kayıp Gül’, içinde enteresan<br />

diller de bulunan yaklaşık 30 dile çevrilmiş. ayrıca, Yaşar Kemal’in<br />

romanı ‘ince Memed’ ile Orhan Pamuk’un romanlarından sonra türk<br />

edebiyat tarihinde en çok çevrilen 3. eser olduğunu da kendilerinden<br />

dün öğrendim. Peki, bu kitap neyi konu ediyor? Bir filmi, seyretmiş olanlarla<br />

beraber seyretmek genellikle biraz risklidir; çünkü izlerken kendilerini<br />

tutamayıp, sonunu ya da kritik bir noktasını söyleyebilirler. Böyle<br />

bir duruma düşmek hoşuma gitmez ama okumayanların zihninde bir<br />

imaj uyanması açısından kitaptan kısaca bahsetmek isterim. roman kahramanımız<br />

Diana Stewart, bir oteller zincirinin ve San Francisco’daki<br />

önemli, prestijli bir otelin varisi; bizdeki tabiriyle ‘hali vakti oldukça yerinde’<br />

birisi. Çocukluğundan beri en büyük ve tek düşü yazarlık olmasına<br />

rağmen iki nedenden dolayı bunu gerçekleştiremiyor. Birincisi, başarısız<br />

olmaktan korkuyor; “yazar olursam ve beni kimse okumazsa durumum<br />

ne olur?” endişesini taşıyor. ikincisi, çevresindeki insanların değer<br />

yargılarından çekiniyor; “kabiliyetimi, hayatımı ziyan ettiğimi düşünerek<br />

bana acırlar mı?” kaygısında. Bu nedenle, daha fazla onaylanacağını<br />

ve saygı göreceğini düşündüğü avukatlık mesleğini seçiyor. Dolayısıyla<br />

çocukluktan beri sahip olduğu en büyük düşünü terk ediyor. Bununla<br />

da kalmıyor; kendini çevresindeki insanların yargılarıyla yönlendirmeye<br />

başlıyor ve onların gözünde beğenilen biri olmak için çaba gösteriyor.<br />

Kendisinin ne istediği bir süre sonra hiçbir önem taşımamaya başlıyor.<br />

etrafındaki insanların takdir ve beğenisiyle beslenir hale geliyor ve sonunda<br />

Diana Stewart ismi bir marka oluyor. Gel zaman git zaman, hayat<br />

geçiyor ve çevresindeki insanların kendisini saran ilgisinden artık sıkılmaya,<br />

haz almamaya başlıyor. Kendisi gibi olmanın yollarını kafasında<br />

tasarlamaya başlıyor ve tam o sırada beş-altı aydır hasta olarak yatmakta<br />

olan annesi vefat ediyor. üst üste gelen bu olaylar karşısında hayatı altüst<br />

oluyor, kelimenin tam anlamıyla dibe vuruyor ve kendini yeniden<br />

değerlendirme gereği duyuyor. Ölmüş olmasına rağmen annesinin ona<br />

hazırladığı içsel bir yolculuğa, bir kendini arama serüvenine başlıyor.<br />

Bundan sonrasını isterseniz sizler okuyun. roman boyunca, artemis ile<br />

Meryem ana, Venüs ile Sarı Çiçek, Diana ile Mary arasında gelip giden<br />

bir gelgiti, aslında bizim içimizde de hep varolan gelgitleri yaşıyoruz.<br />

98

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!