You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
ÜSTAT RASİM ÖZDENÖRENLE’LE HASBİHAL<br />
varsa’’ ya olur mu?’’ dedi bence dedim böyle yap…<br />
Nitekim yapmış verdiğinde işte demişler çalışırsan<br />
oluyor o tezi kabul edildi aynı tez halbuki …<br />
Velhasıl gençlik dedik ama gençlik mençlik ordan<br />
oraya savrulduk…<br />
Biz: Bizce çok güzeldi…Allah razı olsun sizden.<br />
Siz Cahit ZARİFOĞLU’ndan ve ikiziniz Alâeddin<br />
ÖZDENÖREN’den bu kadar bahsetmişken sormak<br />
isteriz: Özellikle biz yeni nesil için yitip gitmekte<br />
olan dostluk kavramına ne gibi anlamlar yüklüyorsunuz?<br />
Şimdi sizden dostlarınızı dinlerken merak<br />
ediyoruz o dönemde nasıldı dostluklar? Buna dair<br />
bize o dönem dostluklarını anlatabilir misiniz?<br />
Üstat : Evet, dostluk karşılıklı bir ilişki …Aşk<br />
ilişkisi gibi değil, aşk tek taraflıda olabilir bizim<br />
o aşkın diyalektiğine bir göz atarsanız<br />
orda bunları uzun uzadıya anlattık.<br />
Aşk tek taraflıda olabilir nitekim<br />
işte Erdem’in Cahit’in bu lise<br />
dönemindeki dizide Zehra<br />
diye geçen- Mutlu aslında<br />
kızcağızın adı- işte o Maraşlı<br />
değildi. Maraşlı olmayınca<br />
da çok rağbet görüyordu.<br />
Fakat kızın bütün bunlardan<br />
haberi yoktu. Dostluğu<br />
anlatmak için anlatıyorum<br />
bunu… Maraşlı olmayınca<br />
Cahit’de efendim Erdem’de<br />
o kıza ilgi duyuyorlardı.<br />
Artı lisenin neredeyse<br />
yarısı ilgi duyardı. Sırf<br />
yabancı Maraş’a yabancı diye<br />
… Bir memur kızı olarak gelmiş<br />
oradan öyle bir avantajı vardı. Fakat<br />
o kızcağızın haberi yok olan bitenlerden<br />
o da kendi <strong>hali</strong>nde gözlüklü ufak tefek minyon bir<br />
tipti. Yani hanım hanımcık kendi <strong>hali</strong>nde bir kızcağız…<br />
Okulla ev arasında gidip gelir, öyle hani ne<br />
bir şımarıklığı görülmüş ne sağda solda konuşması.<br />
Bir sömestr veya iki sömestr Maraş’ta babasının<br />
memuriyet döneminde kaldı ondan <strong>son</strong>ra çekip<br />
gittiler. Sonradan da halen de nerededir hayatta<br />
mıdır değil midir onu bile bilemiyoruz. Diyelim ki<br />
bu filmi hasbel tesadüf izliyor ise oradaki Zehra<br />
denilen tipin kendisi olduğunu bilmesi mümkün<br />
değil . Hem isim olarak tanımaz hem de o ilişki<br />
öyle bir ilişki değil onu şunun için anlatıyorum<br />
yani aşk tek taraflı olabilir kızdan erkeğe veya erkekten<br />
kıza yönelmiş tek taraflı bir ilişki mümkündür<br />
aşkta fakat dostlukta karşı tarafın bilmemesi<br />
mümkün değil… Bilmediği takdirde o ilişki kurulmaz.<br />
Halbuki aşk ilişkisinde bu tek taraflı, yatay<br />
düzlemde tek taraflı olabilir, dikey düzlemde yani<br />
insan tarzı düzleminde orda zaten tek taraflıdır.<br />
Onun seni sevip sevmediğini bilemiyorsun sadece<br />
kabullerden hareket ediyorsun. Raziye ve Marziye<br />
makamına ulaşmış ise Raziye Allahtan razı Marziye<br />
Allahın kendisinden razı olduğu bir ilişki biçimi<br />
onunda bir matematik olarak kesinliği yok sadece<br />
hipotezler söz konusu . İnsan tanrı ilişkisinde de<br />
insan insan ilişkisinde de, aşk tek taraflı olabilir<br />
ama dostlukta bir şeyi paylaşma söz konusu. Nnedir<br />
o paylaştığın şey mahremiyetin; mahrem yani<br />
kimseye söylemediğin anana babana hiç kimseye<br />
söylemediğin söyleyemediğin itiraflarını dostuna<br />
söyleyebilirsin dostluk ilişkisinin en önemli özelliğinden<br />
birisi bu. Bir diğer özellik sırtını dönebilirsin<br />
çekinmeksizin sırtını dönmek küsme manasında<br />
değil sırtını döndüğün zaman arkandan bıçaklanmayacağından<br />
emin olursun. Ondan arkandan<br />
sana kötülük yapmayacağından emin olduğun<br />
birine sırtını dönersin seni bıçaklayacak birine<br />
sırtını dönmezsin istesen de dönemezsin ama söz<br />
konusu dostun olduğunda böyle bir şey hiç aklına<br />
bile gelmez. Büyük bir güven içinde sırtını<br />
dönebilirsin ondan sana ihanet gelmeyeceğini<br />
bilirsin ihanete uğramayacağını…<br />
Emniyet vardır dost ilişkisinde.<br />
Fedakarlık ve feragat vardır .Fedakarlık<br />
ona gelecek zararı önlemek için<br />
kendini ona saplanacak bıçağın<br />
önüne attırır. Fedakarlık budur<br />
yani kendini onun uğruna feda<br />
edebilirsin. Feragat sende olandan<br />
vazgeçebilirsin arkadaşın dostun<br />
üşüyorsa tereddüt etmeden<br />
sırtındakini çıkarıp ona<br />
verebilirsin, her ne ihtiyacı<br />
varsa karşılarsın bu fedakarlık,<br />
yani onun uğruna kendini<br />
feda etmek demektir. Kendinde<br />
olandan vazgeçmek bu da<br />
feragattır.<br />
Biz: Zor olan Feragat etmek midir sizce?<br />
Üstat: İkisi de zor ikisi de kolay değil !Yani ona<br />
gelecek olan zararı önlemek için kendini riske<br />
atıyorsun belki ne deriz seninde o paraya ihtiyacın<br />
vardır o elbiseye ihtiyacın vardır o zamana<br />
ihtiyacın vardır her neyse, o maddi olabilir manevi<br />
olabilir. Mesela; benim ders çalışmam lazım çalışıyorum<br />
bir gün <strong>son</strong>ra imtihana gireceğim Erdem<br />
bana diyor ki ‘’Hadi sinemaya gidelim!’’ bende<br />
ona diyorum ki’’ Erdem derse çalışıyorum. Erdem<br />
bir 3- 5 dakika dolaştı tekrar geldi işte sinemada<br />
dedi beyaz geceler oynuyor . Baktım ki çok istiyor,<br />
canı cehenneme imtihanın dedik… Kağıdı kalemi<br />
kitabı okuma odasına bıraktık gece saat 11 de falan<br />
kapanıyor oralar kapanırsa kitabımızda orda kalır<br />
kaybolma ihtimalide var ama bütün bunları dikkate<br />
almaksızın dersinde canı cehenneme imtihanın<br />
da canı cehenneme dedik madem Erdem bu<br />
kadar çok istiyor beraber gittik sinemaya. Dönüşte<br />
aklımda orda bıraktığım kitap var fakat Erdem<br />
dedi ki İstanbul’da Beyazıt’ta oynuyor film Marmara<br />
sinemasına gittik hadi dedi İstiklal Cadde-<br />
15