18.12.2016 Views

ibtida son hali

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

AIŞE CAN - MERYEM SENA ÖZTÜRK<br />

kendini göstermiştir. Bu yüzden eski kaynaklarda<br />

hakkında söz ve hüküm bulmak mümkün değildir.<br />

Sonradan ortaya çıkan bir şey hakkında hüküm<br />

söylemek için de onu bütünüyle İslâm’ın bize<br />

sunduğu ölçülere vurmak gerekir.<br />

Güneyde bir Yahudî ve Lübnan’da bir Rum<br />

tarafından İslâm topraklarına sokulan sigara el altı<br />

gayretlerle yayılmaya başlayınca devrin ilim ehline<br />

sorulmuş, onlar da her ilim ehlinin yaklaşması<br />

gereken bir üslupta meseleye yaklaşmışlardır.<br />

Bunun en açık örneğini <strong>son</strong> devrin en iyi âlimlerinden<br />

İbn Âbidîn sergilemiştir. Kısaca ifade etmek<br />

gerekirse önce “eşyada asıl olanın ibaha olduğunu”<br />

dile getirmiş, <strong>son</strong>ra da aklına gelen zarar ihtimallerini<br />

sıralamış, bu tür zararları yoksa aynı kaidenin<br />

onun için de geçerli olduğunu söylemiştir. Onun<br />

bu cümleleri ne yazık ki <strong>son</strong>raki yıllarda kulp bulmaya<br />

çalışanlar, sigarayı da kahve ve çay sınıfına<br />

sokarak tiryakiliğini savunmaya çalışanlar tarafından<br />

silah olarak kullanılmıştır.<br />

İbn Âbidin’in sözlerinde iki ana nokta vardır.<br />

Birincisi bu konudaki ana kaidenin uygulanışı.<br />

Bunda yanlış bir taraf yoktur. İkincisi, onun sigarayı<br />

yeterince tanımadığı ve bu yüzden ihtiyatlı<br />

hareket ettiği…<br />

Günümüzde açığa çıkan bir gerçek vardır. İbn<br />

Âbidîn’in saydığı bütün zararlar ve tehlikeler sigarada<br />

olduğu gibi çok daha fazlası da vardır. Esasen<br />

sigaraya haram demek için bütün şartlar neredeyse<br />

hazırdır. Bunun içindir ki diğer birçok mezhep<br />

âlimi sigara için açık bir şekilde “haram” ifadesini<br />

kullanmışlardır.<br />

Ancak bir şey hakkındaki haram veya farz<br />

hükmü oldukça ağır bir hükümdür ve Hanefîlere<br />

göre böyle bir hüküm ya âyetle sabit olmalı ya da<br />

mütevâtir bir hadisle bize ulaşmalıdır. Bir başka<br />

ifade ile yakîn (kesin) bilgi ifade eden bir yolla<br />

bize gelmelidir. Çünkü haram ve farz oluş, sadece<br />

fıkhî boyutta kalmaz, akîdevî bir boyuta da taşınır.<br />

Mesela şarabın haram oluşu âyetle sabittir. Bir insanın<br />

şaraba “helal” demesi Allah’a isyan, ayeti ret<br />

manası taşıdığı için o insanı küfre götürür.<br />

Akıl almaz boyutlarda yayılan ve salgın dünya<br />

musibetleri arasında sayılması gereken sigara<br />

alışkanlığı ile ilgili söylenebilecek elbette ki çok<br />

söz var. Sağlığa ve şahsiyete tesiri, sebep olduğu<br />

israf, en yakınlardan başlayarak çevrede yer alan<br />

insanların haklarının çiğnenmesi, irade zayıflığı ve<br />

daha nice konuda…<br />

Evlerde sigara içilmesi ise musibete musibet<br />

katan bir hata. Evin havasını kirletmesiyle, eve<br />

sinen kokuyla, ailenin nafakasına tesiriyle, fertlerin<br />

hukukunun çiğnenmesiyle, onları da alışkanlığa<br />

sürüklemesiyle, annelerin hamile iken içtiği<br />

sigaranın cenin üzerindeki etkileriyle ve daha nice<br />

olumsuzlukları ile… Eve bir kilo yiyecek alamayan<br />

nice insanın sigaraya para bulduğu, “Ekmek param<br />

bile yok!” diyerek insanlardan para dilenenlerin<br />

yaka ceplerinde sigara paketi görülmesi garabetleri<br />

hep bilinen gerçeklerdendir.<br />

Şu söylediklerimizin çoğu da bilinen ve giderek<br />

daha sıkça dile getirilen sözler. Bu sözlerin yanında<br />

giderek olumlu yönde canlanan gayretleri de<br />

görüyoruz. Bu gayretlerin, olumsuz yönde sürdürülen<br />

çalışmaları bastırması ümidini taşıyoruz.<br />

Mücadele daha ciddî ve şuurlu olarak sürdürülmelidir.<br />

Yuvalar ise bu musibetten bütünüyle arındırılmalıdır…<br />

BİZ: Yine gençler olarak hemen hepimizin<br />

yaşadığı bir süreç olan nişanlılık dönemi hakkında<br />

ölçülere dair bilgi almak istiyoruz. İslam, nişanlanmış<br />

iki gencin görüşme haddini nasıl belirliyor?<br />

Buna telefonla görüşmeyi de dâhil edersek nasıl<br />

bir sınır ortaya çıkıyor?<br />

Dr. M. Şerafettin KALAY: Allah Rasûlü(sav)<br />

evlenilmesi düşünülen kızın görülmesini tavsiye<br />

ediyor ve bunun evliliğin devamı için daha doğru<br />

olduğunu vurguluyor. İslâm’ın istediği evlilik hayatının<br />

istikrarlı oluşudur. Bunun için de tarafların<br />

birbirini görmesi doğru olandır. Bu fıtratın fıtratı<br />

20

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!