Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
EDİTÖRDEN<br />
Dr. Yüksel Salman<br />
İslam, insanın çevresiyle adalet, hakkaniyet ve ahlak ilkeleri temelinde samimi, iyi ilişkiler kurmasını ister.<br />
Bu ilişkiler hem yatay hem dikey olarak farklı kavramlar üzerine bina edilmiştir. Örneğin milletler<br />
arasındaki ilişki tearüf/bilişme ve muarefe/tanışma üzerine, bireyler arasındaki ilişki adalet ve ihsan<br />
üzerine, aile ilişkileri ise meveddet ve rahmet üzerine inşa edilmiştir. Bütün bu ilişkilerde esas olan içtenlik,<br />
samimiyet, diğerkâmlık gibi insani ve ahlaki erdemlerdir. Rabbine ihlasla ve ihsan şuuruyla ibadet eden<br />
insan, varlık âlemiyle de iyi ilişkiler kurar, kendisiyle barışıktır. Çevresiyle ilişkilerinde ahlaki erdemleri ve<br />
hakkaniyet ölçülerini daima muhafaza eder. Kimseye haksızlık yapmaz, kimsenin kalbini incitmez. Allah’ın,<br />
kullarının ve çevrenin hukukunu daima gözetir. Bütün bu ilişkiler ağını sağlam temeller üzerine kuran kişi<br />
medeni insan, böyle toplumlar da medeni toplumlardır. İslamiyet’in medeniyet ufku, kişinin kendisi, Rabbi ve<br />
çevresiyle olan yüksek düzeyli ve sağlıklı ilişkiler ağını ifade eder.<br />
Teknoloji alanında yaşanan baş döndürücü gelişmelere bağlı olarak iletişimin büyük bir ivme ve güç kazandığı<br />
günümüzde, söz konusu ilişki ve iletişim biçimlerinde devrim niteliğinde gelişmeler yaşıyoruz. Sanal çağ<br />
olarak da adlandırılan günümüzde, bir mesajla büyük kitlelere anında ulaşılabilmekte, duygu ve düşüncelerimizi<br />
çok geniş bir platformda insanlarla paylaşabilmekteyiz. Sürekli yaygınlaşan ve etki alanını her geçen gün<br />
genişleten iletişim dünyası; bilginin, haberin süratle yayılmasını sağladığı gibi, pek çok kişi tarafından anında<br />
değerlendirilmesine ve yorumlanmasına imkân vermektedir. Öte yandan sosyal ağlar, dünyanın en uzak köşesindeki<br />
kardeşlerimizle tanışmaya ve kardeşlik bağlarımızı güçlendirmeye zemin hazırlamaktadır. İletişim<br />
ağları, ilişkilerimizin sadece niceliğini değil aynı zamanda niteliğini de etkilemekte, hatta uluslararası ölçekte<br />
ciddi tesirler icra edebilmektedir. Bugün insanlığa düşen, birey ve toplum yararı düzleminde bu gelişmeleri<br />
yeni imkân ve fırsatlara dönüştürmektir.<br />
Çocukların çok küçük yaşta bilgisayarla tanıştığı, internetle ve sanal oyunlarla büyüdüğü bir zamanda; sanal<br />
dünyanın dini değerlerimizi, aile kurumuzu, genel ahlakı ve bizi ayakta tutan değerleri sarsacak, gençlerimizin<br />
gelişimini ve ahlakını olumsuz etkileyecek, onların zihin ve gönül dünyalarını örseleyecek tüm zararlı etkilerinden<br />
koruma sorumluluğumuz var. Sanal platformun arkasına saklanan art niyetli çabalara karşı bilinçli<br />
olma görevimiz var.<br />
Bugün çok yönlü istifade ettiğimiz sosyal medyanın iyi kullanılmadığı takdirde; bilgi kirliliğine, yanlış yönlendirmelere,<br />
sanal âlemin cazibesine ve özgür platformuna kapılarak ahlaki problemlere kapı aralayabileceği<br />
gözden ırak tutulmamalıdır. Unutulmamalıdır ki sanal dünya, ilişkilerimizi iyi yönde geliştirmek, bilgi paylaşımını<br />
artırmak, ahlaki değerleri hep birlikte yükseltmek ve daha yaşanılabilir bir dünyayı birlikte inşa etmek<br />
için bir vasıta olmalıdır.<br />
“Sanal Dünyada Sahici Kalmak” konulu bu ayki gündemde sanal çağın getirdiklerini ve götürdüklerini irdelemeye<br />
çalıştık. Prof. Dr. Kemal Sayar, “Çok Kalabalık Ama Fazla Yalnız” yazısında siber âlemde insanı ele<br />
aldı. Prof. Dr. Mustafa Arslan, “Sanal Dünya ve Değişen Toplumsal/Bireysel İlişkiler”de yaşadığımız değişimi<br />
sorguladı. Doç. Dr. Ali Ayten, “Sanal Dünyada Etik Nasıl ve Ne Kadar Mümkün?” sorusunun cevabını bizlerle<br />
paylaştı. Yrd. Doç. Dr. Yahya Turan, sanal dünyanın alışkanlıkları nasıl altüst ettiğini, Yrd. Doç. Dr. Ekmel Geçer<br />
ise “Sosyal Medya, Çocuklar, Büyükler ve Gerçekler” başlıklı yazısında, sanal dünyayı olumlu ve olumsuz<br />
yönleriyle ele aldı. Murat Kalıç, “Sanal Dünyada Değişen Mahremiyet Algısı” başlıklı yazısında gelinen noktada<br />
neleri kaybettiğimizi sorguladı. Gündeme ilişkin birbirinden değerli yazılarla birlikte, Cumhurbaşkanlığı<br />
Kurumsal İletişim Başkanı Mücahit Küçükyılmaz ile yapılan söyleşiyi de ilgi ve beğeniyle okuyacaksınız.<br />
Bu vesileyle kuruluşunun 93. yılında Başkanlığımızın bugünlere gelmesinde emeği, alın teri bulunan bütün<br />
hocalarımızdan ahirete göçenleri rahmetle anıyoruz. Hayatta olanlara sıhhat, afiyet ve hayırlı uzun ömürler<br />
diliyoruz.<br />
İslam’a, milletimize ve insanlığa hizmet yolunda daha nice yıllara…