KOAH Bülteni 2017 Sayı 3
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
ir kohortda, en az 10 paket-yıl sigara öyküsü olup hava yolu obstrüksiyonu olmayan 4442<br />
hastada 2-4 yıl arası süren takip periyodunda 3044 akut olay ve 827 hastane yatışı gerçekleşdi.<br />
Çalışmada hava yolu obstrüksiyonu olmayan sigara kullanan veya bırakmış hasta grubundaki<br />
akut solunumsal olay sıklığı, <strong>KOAH</strong> ile uyumlu hava yolu obstrüksiyonu olan sigara içen veya<br />
bırakmış hastalar ile benzer saptandı. Sonuç olarak bu çalışmalar mevcut <strong>KOAH</strong> tanımını<br />
çelişkiye düşürmektedir. Bu çalışmada <strong>KOAH</strong> tanısı ile taburcu edilen %8.2 hastanın<br />
spirometrisinde hava yolu obstrüksiyonu yoktu. Ancak bu hasta grubu içinde erken dönemde<br />
hava yolu hasarı oluşmuş ve obstrüksiyon gelişmesine aday olabilenler bulunabilir.<br />
Bir çalışmada, sigara içenlerde akciğer tomografisindeki düşük atenüasyon alanlarının<br />
kantitatif ölçümleri ile spirometrik anormallikler arasında anlamlı korelasyon saptandı. Bir<br />
başka çalışmada ise <strong>KOAH</strong> tanısı olmayıp tomografide amfizem bulguları olan hastalarda tüm<br />
nedenlere bağlı ölüm oranı daha yüksek bulundu. Bu çalışma spirometrisi normal hastaları ve<br />
akut solunumsal olay yaşayıp tomografide amfizemi olan hastaları kapsamayabilir. Çünkü<br />
FEV1/FVC oranı yaş ile düşme gösterir ve %70 sınır değeri gençlerde tanının atlanmasına,<br />
yaşlılarda ise yanlış <strong>KOAH</strong> tanısı konmasına neden olabilir. FEV1/FVC oranı %70’in altında<br />
olan 40 yaş üstü bireylerde normalin alt sınırının (LLN) kullanılması ile gereksiz tanı koyulması<br />
önlenebilir.<br />
Bir çalışmada, Klinik Etkinlik ve Araştırma Çeviri Ağı Veri Tabanı (Network for Clinical<br />
Effectiveness and Research Translation (CONCERT) DataHub) üzerinden elde edilen veriler<br />
ile ICD-9-CM’nin <strong>KOAH</strong> kodları ve spirometrik olarak elde edilen <strong>KOAH</strong> tanıları<br />
karşılaştırıldı. Bu üç metod arasında <strong>KOAH</strong> tanısı koymada zayıf bir uyuşma saptandı.<br />
Çalışmamızda 998 hastanın %91’inde ICD-9-CM kodlamasına göre, %73 hastada hasta<br />
anamnezine dayanılarak klinisyene göre ve %56 hastada spirometri ile elde edilmiş <strong>KOAH</strong><br />
tanılı hasta vardı. Yanlış ya da doğrulanmamış bir <strong>KOAH</strong> tanısı gerçeği yansıtmayan bir toplum<br />
sağlık kaydına, hastane yatışlarının hatalı bir şekilde <strong>KOAH</strong>’a dayandırılmasına ve sağlık<br />
kaynaklarının yanlış kullanımına yol açar. Sistematik derlemelerin de yer aldığı tüm çalışmalar<br />
incelendiğinde taburculukta kodlanan tanıların doğruluk oranının %53 ile %100 arasında<br />
değiştiği görülmektedir. ICD-9-CM sistemi belirgin bir şekilde hastane yatışı sayılarında,<br />
verilerde ve sağlık bakım kaynaklarının kullanımında farklı tahminler yaratmaktadır. Sonuç<br />
olarak; spirometrinin tüm hastalarda kullanımı ve klinisyenlerin eğitimi ile taburculuk<br />
tanılarındaki doğruluk arttırılabilir. Epidemiyologlar ve sağlık bakım sistemi yöneticileri bakım