22.06.2023 Views

IT Network Haziran 2023

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

<strong>IT</strong><br />

B<br />

n e tw o r k<br />

İ L G İ T E K N O L O J İ L E R İ D E R G İ S İ<br />

05 • 15 <strong>Haziran</strong> • <strong>2023</strong> • KDV Dahil 35 TL www.itnetwork.com.tr


Türkiye’den Dünyaya “Terzi Usulü” Yazılım!<br />

<strong>2023</strong> yılında 665 milyar dolara ulaşması öngörülen dünya yazılım sektörü Türk şirketleri için önemli fırsatları barındırıyor. Türk<br />

yazılımcılar tarafından geliştirilen yerli yazılımlar dünyanın dört bir yayına ihraç ediliyor. Bunlardan birisi de yerli teknoloji şirketi<br />

BISS. Firmalar için ihtiyaca özel ürettiği yazılımlarla Amerika, Almanya ve Hollanda gibi ülkelere ihracat yapan BISS’in Kurucusu<br />

Bekir İçli, hedeflerinin Türkiye’yi yazılım denilince ilk akla gelen ülkelerden biri haline getirmek olduğunu söylüyor. 2019 yılında yüzde<br />

100 yerli sermaye ile kurulan teknoloji şirketi Bosphorus Industrial Software Solutions(BISS) çoğunluğu yazılım mühendislerinden<br />

oluşan 35 kişilik uzman kadrosuyla endüstriyel IoT yazılımları geliştirip ihraç ediyor. Bugüne kadar 9 milyon dolardan fazla endüstriyel<br />

IoT yazılımı ihraç eden firmanın <strong>2023</strong> yılını 5 milyon dolar ihracatla tamamlamak. Hedefler ve gelecek planlarının detaylarını Bekir<br />

İçli’nin söylemleriyle okuyabilirsiniz…<br />

Turkcell Çağrı ve Mesleki Eğitim Merkezi İçin İlk Adımı Attı<br />

6 Şubat depremlerinden sonra yaraları sarmak için ‘Gönül Bağı Projeleri’ni başlatan Turkcell’in bu kapsamda Hatay’da kuracağı<br />

Çağrı ve Mesleki Eğitim Merkezi, yerinde tanıtıldı. Bölgesel kalkınmanın ekonomik canlanmayla mümkün olacağı düşüncesiyle<br />

bir dizi proje geliştiren Turkcell, bu merkezde grup şirketi Global Bilgi’yle yıl içinde toplam 250 depremzedeyi istihdam edecek.<br />

Merkez faaliyete geçtiğinde, Turkcell Akademi’yle 5 bin depremzedeye de mesleki eğitim verecek. İstihdamdan üretime, sanattan<br />

gastronomiye, psikolojiden eğitime kadar pek çok alanda bir dizi proje geliştiren Turkcell, #UnutmakYok sloganıyla çıktığı yolda<br />

depremzedelerle yeni gönül bağları kuruyor. Projenin detaylarını haberimizden takip edebilirsiniz…<br />

Türk Mühendisler, ChatGPT’nin Rakibini Geliştirdi<br />

Türkiye’de yapay zeka alanında pazarın önemli oyucularından, sanal asistan uygulamaları için herhangi bir veri tabanıyla entegre<br />

edilebilen, kurumsal kullanıma hazır bir büyük dil modeli (LLM) olan CBOT GPT’yi piyasaya sürdü. Şirket, CBOT GPT’nin GPT-4’den<br />

önemli ölçüde daha küçük olduğunu ve şirket içinde kurumsal amaçlarla kontrollü şekilde çalışabileceğini belirtiyor. Türkiye’nin<br />

GPT’si olarak nitelendirilebilecek olan CBOT GPT, OpenAI tarafından geliştirilen ChatGPT sistemine bağımlı olmadığı için, kurumsal<br />

kullanıcılar için daha çekici bir seçenek haline geliyor. Bu bağımsızlık, kurumların özel ihtiyaçlarına daha esnek ve özelleştirilebilir<br />

bir şekilde cevap verilebilmesini sağlıyor. Teknolojinin detaylarını sayfalarımızdan inceleyebilirsiniz…<br />

Şirketler Dijital Dönüşüm İle Verimliliklerinin Artacağını Öngörüyor<br />

Yapılan yeni araştırma, şirketlerin verimliliklerini teknolojiyle artırabileceklerini düşündüğünü, ancak dijital dönüşüm projelerini<br />

tamamlamak için büyük bilgi ve beceri engelleriyle karşı karşıya kaldıklarını gösteriyor. Üst düzey karar vericiler, Avrupalı şirketlerin<br />

teknolojik dijital dönüşüm projelerinin sadece 3 yıl içinde verimliliklerini ortalama yüzde 38 artırmasını ve yatırımlarının geri<br />

dönüşünü de (ROI) 5 yıldan kısa bir süre içinde tamamlamasını istiyor. Ancak şu ana kadar şirketlerin ortalama sadece yüzde 15’i<br />

dijital dönüşüm projelerini tamamladı… Araştırmanın detaylarını sayfalarımızda bulabilirsiniz…<br />

Teknoloji sektörünün hareketliliğinin devam ettiği bugünlerde birçok sektör oyuncusu yeniliklerini, geliştirdikleri teknolojileri<br />

hedef kitleleriyle paylaşmayı sürdürüyor. Sektörün önemli oyuncularından olan derginiz <strong>IT</strong> <strong>Network</strong> olarak; yeniliklerin yer aldığı,<br />

araştırma sonuçlarının paylaşıldığı, teknolojinin pozitifliği ile hayatımıza ve iş yapış şekillerimize yön verdiği haberleri sizler için<br />

derledik. Dergimiz içerisinde bulacağınız araştırma ve sektörel haberlerin daha çoğunu da www.itnetwork.com.tr adresimizden<br />

takip edebilir, teknolojideki gelişmelerden haberdar olmayı sürdürebilirsiniz.<br />

Bir sonraki sayımızda yeniliklerin ve gelişen teknolojinin ferahlığını yaşayabileceğimiz güzel içeriklerle buluşmak üzere…<br />

Hoşça kalın…<br />

Ahmet Mızrak<br />

ahmet.mizrak@img.com.tr


Intel 13. Nesil<br />

Intel Core’lu<br />

Yeni vPro<br />

Platformunu<br />

duyurdu<br />

10<br />

16<br />

Azerbaycan’ın ilk<br />

Türk çoklu bulut<br />

servis sağlayıcısı<br />

oldu<br />

20<br />

E-ticaret <strong>2023</strong><br />

sonuna kadar<br />

% 60 büyüme<br />

ile 1.2 trilyona<br />

ulaşabilir


05-15 <strong>Haziran</strong> <strong>2023</strong><br />

<strong>IT</strong><br />

BİL<br />

network<br />

Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK YAYINCILIK<br />

İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. ADINA<br />

İMTİYAZ SAHİBİ<br />

H. FERRUH IŞIK<br />

37<br />

Türkiye’den<br />

dünyaya<br />

“Terzi Usulü”<br />

yazılım<br />

34<br />

Dijitalleşen<br />

dünyada yapay<br />

zeka teknolojileri<br />

İK alanında etkili<br />

çözümler<br />

sunuyor<br />

38<br />

Sürdürülebilir<br />

kentler için<br />

akıllı ulaşım<br />

sistemleri<br />

GENEL MÜDÜR<br />

(Sorumlu)<br />

MEHMET SÖZTUTAN<br />

mehmet.soztutan@img.com.tr<br />

GENEL YAYIN KOORDİNATÖRÜ<br />

SIDIKA AKYOL KAYIR<br />

sidika.kayir@aplusmedya.com<br />

GE NEL YA YIN MÜ DÜ RÜ<br />

AHMET MIZRAK<br />

ahmet.mizrak@img.com.tr<br />

DIŞ İLİŞKİLER MÜDÜRÜ<br />

YUSUF OKÇU<br />

yusuf.okcu@img.com.tr<br />

HABER MERKEZİ<br />

ENES KARADAYI<br />

enes.karadayi@img.com.tr<br />

KAT KI DA BU LU NAN LAR<br />

Doç. Dr. M.ALİ ÖZ BU DUN<br />

ozbudun@gmail.com<br />

ÖMER KARDAŞ<br />

omer.kardas@ihlas.com.tr<br />

ALİ İLKER YÜCEER<br />

ali@mak ro bil.com.tr<br />

TEKNİK MÜDÜR<br />

TAYFUN AYDIN<br />

Tayfun.aydin@img.com.tr<br />

GRAFİK TASARIM<br />

HAKAN SÖZTUTAN<br />

hakan.soztutan@img.com.tr<br />

FİNANS MÜDÜRÜ<br />

Cuma KARAMAN<br />

cuma.karaman@img.com.tr<br />

MUHASEBE MÜDÜRÜ<br />

Yusuf DEMİRKAZIK<br />

yusuf.demirkazik@img.com.tr<br />

A BO NE VE DAĞI TIM<br />

İSMAİL ÖZÇELİK<br />

ismail.ozcelik@img.com.tr<br />

Reklam Rezervasyon<br />

A PLUS MEDYA<br />

NISH ISTANBUL RESIDENCE<br />

Çobançeşme Mah. Sanayi Cad.<br />

No: 44/B - D: 167 Yenibosna/<br />

Bahçelievler - İstanbul<br />

Reklam İletişim<br />

reklam@aplusmedya.com<br />

Tel : 0212 216 99 13<br />

Gsm : 0552 805 34 35<br />

İdare Merkezi:<br />

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza<br />

No:11 34190 Yenibosna–Bahçelievler / İSTANBUL<br />

Tel: 0212 454 22 22<br />

Renk Ayrımı:<br />

Türkiye Gazetesi Renk Ayrımı Servisi<br />

CTP - BASKI : İHLAS GAZETECİLİK A.Ş.<br />

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza<br />

No:11 A/41 Yenibosna–Bahçelievler / İSTANBUL<br />

Tel: 0212 454 30 00


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Küresel Ekosistemdeki<br />

Öncü Vizyonumuzu<br />

Türkiye Pazarında da<br />

Sürdürüyoruz…<br />

Eylül Yüksel Özşahin<br />

Anker Türkiye ve Orta Asya Pazarlarından Sorumlu<br />

Kıdemli Satış ve Pazarlama Yöneticisi<br />

Akıllı yaşam teknolojilerine getirdiği<br />

öncü yaklaşımlarla kullanıcıların<br />

hayatını kolaylaştıran, hayatlarının<br />

her anında tüketicinin yanında<br />

olmayı hedefleyen Anker ürün<br />

çeşitliliği ve kalitesiyle öne çıkıyor.<br />

Anker’in yeni ürün yelpazesini,<br />

Türkiye Pazarına bakışını, Vizyonel<br />

hedef ve gelecek yolculuğunu,<br />

bugünün ve geleceğin<br />

teknolojilerini Anker Türkiye ve<br />

Orta Asya Pazarlarından Sorumlu<br />

Kıdemli Satış ve Pazarlama<br />

Yöneticisi Eylül Yüksel Özşahin ile<br />

konuştuk.<br />

4<br />

•Öncelikle Eylül Yüksel Özşahin<br />

kimdir? Şirket ile ilgili gelecek<br />

hedefleri nelerdir?<br />

Yıldız Teknik Üniversitesi Elektrik Mühendisliği<br />

bölümünden mezun oldum. Ardından yüksek<br />

lisansımı aynı üniversitede İnovasyon Yönetimi<br />

ve Liderlik alanında başlayıp İtalya Calabria<br />

Üniversitesi’nde MBA’yi tamamladım. Profesyonel<br />

çalışma hayatıma 2015 yılında Schneider<br />

Elektrik’te Proje Mühendisi olarak adım attım.<br />

Sonrasında thyssenkrupp’ta Satış Destek Mühendisliği<br />

görevini üstlendim. 2019 yılında İtalya’dan<br />

döndükten sonra kariyerimde yeni bir<br />

adım atarak Anker Innovations şirketinde marka<br />

yöneticisi olarak çalışmaya başladım. Bugün<br />

itibarıyla da Türkiye ve Orta Asya Pazarlarından<br />

Sorumlu Kıdemli Satış ve Pazarlama Yöneticisi<br />

olarak görev yapıyorum.<br />

Şirketin global pazarda olduğu gibi Türkiye ve sorumlu<br />

olduğum pazarlarda da stratejilerine uygun<br />

olarak büyümesini desteklemek, pazar payımızı<br />

artırmak ve müşteri geri bildirimlerini takip edip<br />

onlara en iyi deneyimi sunarak müşteri memnuniyetini<br />

ve sadakatini sağlamak, küresel ekosistemdeki<br />

öncü vizyonumuzu Türkiye pazarında başarılı<br />

şekilde yürütmeyi hedefliyoruz.<br />

• Şirketin Türkiye için gelecek<br />

hedefleri nelerdir?<br />

Türkiye pazarında 2018 yılından bu yana faaliyet<br />

gösteriyoruz ve son 4 yıl içinde en hızlı büyüyen<br />

pazarlar arasına girmeyi başardık. <strong>2023</strong> yılında<br />

global ciromuzu yüzde 35, Ar-Ge yatırımlarımızı<br />

ise bir önceki yıla göre yüzde 10 oranında<br />

arttırmayı hedefliyoruz. Türkiye pazarında ise<br />

2018 yılından bu yana çift haneli büyümemizi<br />

sürdürüyoruz. <strong>2023</strong> yılında da bu başarımızı<br />

katlayarak sürdürmeyi öngörüyoruz.<br />

Bunların yanı sıra perakende iş ortaklarımız<br />

olan Teknosa, Media Markt, D&R ve Vatan olmak<br />

üzere hedeflediğimiz mağazalarda mevcut<br />

olan stant sayımızı artırmayı planlıyoruz.<br />

Akasya AVM’de ilk kiosk deneyimimize dayanarak,<br />

önümüzdeki süreçte de A+ AVM’lerde<br />

Anker Kiosk sayımızı artırmayı hedefliyoruz.<br />

Ayrıca <strong>2023</strong> yılı içinde yeni ürünlerimizi pazara<br />

sunarak portföyümüzü genişletmeyi ve herkesi<br />

Anker ürünleri ve teknolojisiyle buluşturmak da<br />

gelecek hedeflerimiz arasında yer alıyor.<br />

• Yeni ürün yelpazesiyle akıllı<br />

teknolojilerin temsilcilerinden<br />

biri olan Anker’in pazarlama<br />

faaliyetleri nelerdir?<br />

Anker olarak 2018 yılından bu yana sektörün<br />

gelişimi ve değişen trendler doğrultusunda 360<br />

derece pazarlama stratejisiyle faaliyetlerimizi<br />

sürdürüyoruz. Yazılı, görsel ve işitsel mecraların


yanı sıra dijitali de aktif şekilde kullanıyoruz.<br />

Hedef kitlemizin de dijital dünyaya yönelmesi<br />

ile pazarlama faaliyetlerimizi dijital ortamlarda<br />

da yoğunlaştırdık. Dijital yolların yanı sıra<br />

geleneksel ürün tanıtımlarımızdan ve içeriklerimizden<br />

de vazgeçmeyerek hedef kitlemizin<br />

olabileceği her mecrada yer almaya özen gösterdik<br />

ve bundan sonra da göstereceğiz. Ürün<br />

lansmanları ve tanıtımları ile basın etkinlikleri,<br />

sosyal medya kampanyaları ve diğer tanıtım<br />

etkinlikleri gibi yöntemlerle yeni ürünlerimizi<br />

duyurmaya devam edeceğiz.<br />

Sosyal medya pazarlama stratejimizle, premium<br />

marka bilinirliğimizi artırırken; Facebook,<br />

Instagram, YouTube gibi popüler sosyal medya<br />

platformlarda hedef kitlemize yönelik içeriklerle<br />

kullanıcılarımızla etkileşim kurmaya ve yeni<br />

ürünlerimiz hakkında bilgi vermeyi de sürdüreceğiz.<br />

Ayrıca sosyal medya üzerinde çeşitli<br />

yarışmalar, indirim kampanyaları gibi çalışmalarımız<br />

da mevcut.<br />

Tabii bunların yanı sıra sosyal medya ortaklıklarımız<br />

da bulunuyor. Bu ortaklıkları gerçekleştirirken<br />

gerçek Anker kullanıcısı olan isimleri<br />

seçiyor ve iki tarafa da karşılıklı değer katacak<br />

bir kurguda ilerlemeyi tercih ediyoruz.<br />

Bahsettiğim tüm bu örnekler, pazarlama faaliyetlerimizi<br />

kapsayan genel yaklaşımlar... Ancak<br />

trendlere, ve pazarlama stratejilerimize göre<br />

zaman zaman değişebiliyor ve bunlara yeni uygulamalar<br />

da katabiliyoruz.<br />

• Anker global ve Türkiye<br />

pazarında pazar payını ne<br />

kadar büyüttü ve ilerleyen<br />

dönemlerde tüketicileri ne gibi<br />

yenilikler bekliyor?<br />

Türkiye’deki herkesi Anker teknolojisi ve kalitesi<br />

ile bir araya getirme misyonuyla hareket<br />

ediyoruz. Bu doğrultuda Türkiye pazarında büyürken,<br />

tüketicileri son teknoloji ürünlerle buluşturmaya<br />

da devam ediyoruz. Şu anda Nebula<br />

kategorisindeki pazar payımız ile Anker global<br />

sıralamasında 5. sıradayız. Türkiye pazarında<br />

ise taşınabilir akıllı projeksiyon cihazları alanında<br />

%45 pazar payıyla lider konumdayız. 2022<br />

yılını global olarak 2 milyar dolar civarında bir<br />

ciroyla kapattık, bir önceki yıla göre yüzde 32<br />

büyüdük. Tüketicilere MACH silip süpüren ve<br />

kendi kendini temizleyen dikey kablosuz süpürge,<br />

3D printer, GAN teknolojili yüksek güçlü şarj<br />

cihazları ve kusursuz ses deneyimi yaşatacak<br />

kulaklık ve hoparlörler sunuyoruz. Önümüzdeki<br />

dönemde de her kategori markamızdaki yeni<br />

ürünlerde kullanıcılarımızın hayatlarını kolaylaştırmaya<br />

ve beklentilerini karşılamaya devam<br />

edeceğiz<br />

• Tüketici trendleri ne yöne<br />

gidiyor?<br />

Tüketici elektroniği alanında trendler sürekli<br />

olarak değişiyor, ancak bazı genel eğilimler<br />

mevcut. Özellikle bizim de ürün gruplarımızın<br />

ön plana çıktığı eğilimleri şöyle sıralayabiliriz:<br />

Akıllı Ev Cihazları: Akıllı ev cihazları, ev otomasyonu<br />

ve bağlantılı ev teknolojilerinde hızla<br />

büyüyen bir trend haline geldi. Akıllı hoparlörler,<br />

akıllı güvenlik kameraları ve diğer ev<br />

eşyaları, internet üzerinden kontrol edilebilir<br />

ve birbirleriyle etkileşime geçebilir. Burada<br />

soundcore, eufy clean ve eufy security kategori<br />

markalarımızla kullanıcılarımızı bu trendin<br />

teknolojileriyle buluşturuyoruz.<br />

Yapay Zeka ve Sesli Asistanlar: Yapay zeka ve<br />

sesli asistanlar, tüketici elektroniğinde önemli<br />

bir rol oynamaya başladı. Alexa, Google Assistant<br />

ve Siri gibi popüler sesli asistanlar, akıllı<br />

hoparlörler, telefonlar, televizyonlar ve diğer<br />

cihazlarla entegre çalışarak kullanıcılara daha<br />

kolay ve kişiselleştirilmiş bir deneyim sunuyor.<br />

eufy security güvenlik kameralarımızla yapay<br />

zeka destekli, kablosuz kolay kullanım, solar<br />

desteğiyle sonsuz enerji, aylık kullanım bedeli<br />

ödemeden ön plana çıkan özellikleriyle vazgeçilmez<br />

bir ürün grubu haline geldi.<br />

Kablosuz Şarj: Kablosuz şarj teknolojisi, mobil<br />

cihazların kullanımını kolaylaştırıyor, telefonlar,<br />

akıllı saatler, kulaklıklar ve diğer cihazları<br />

kablosuz olarak şarj etme imkanı sağlıyor. Anker’in<br />

Euromonitor International’ın perakende<br />

satış istatistiklerine göre, dünyanın 1 numaralı<br />

şarj markası olduğunu da ayrıca belirtmek<br />

isterim. Mottomuz olan “Hayatı kolaylaştıran<br />

teknolojilere öncülük eden Anker’in sunduğu<br />

taşınabilir bataryalar, duvar ve araç şarjları,<br />

mag safe ve yeni nesil şarj cihazları ile akıllı<br />

telefonunuzu, tablet, laptop, MacBook ya da<br />

AirPods’un daha hızlı ve en önemlisi de güvenli<br />

bir şekilde şarj edebilmenize olanak sağlıyor.<br />

• En çok tercih edilen ürünler ya<br />

da ürün grupları nelerdir?<br />

En çok tercih edilen ürünler kullanıcının tercihlerine,<br />

ihtiyaçlarına ve bütçesine bağlı olarak<br />

değişebiliyor. Ancak genel olarak Soundcore<br />

kategori markamıza ait kulaklık ürünleri; hem<br />

TWS hem de kafaüstü kablosuz kulaklıklar, Anker<br />

şarj cihazları, Nebula kategori markamıza<br />

ait taşınabilir çok yönlü projeksiyon cihazları<br />

ve eufy security kategori markamıza ait güvenlik<br />

kameraları en çok tercih edilen ve bizim de<br />

bu yıl içerisinde en fazla büyüme beklediğimiz<br />

ürün gruplarından bazıları.<br />

• Sektördeki rakip markalardan<br />

ayrıştıran en önemli özellikler<br />

nelerdir?<br />

Anker, tüketici elektroniği sektöründe globalde<br />

lider bir marka. Bunun en önemli nedeni ileri<br />

teknolojiye sahip kaliteli ve ürünleri rekabetçi<br />

fiyatlarla sunması… Bu çerçevede Anker’i diğer<br />

markalardan farklı kılan bazı özelliklerini şöyle<br />

sıralayabilirim:<br />

¬Yüksek Kalite ve Dayanıklılık: Anker, ürünlerinde<br />

yüksek kalite ve dayanıklılığa önem<br />

veriyor. Ürünlerinin malzeme kalitesi ve yapıları,<br />

dayanıklı ve uzun ömürlü olmalarını<br />

sağlayarak tüketicilerimize hem güven hem de<br />

uzun süreli bir kullanım deneyimi sunuyor. Bu<br />

nedenle Ar-Ge yatırımlarına da büyük önem vererek,<br />

her yıl bu alandaki yatırımlarını artırıyor.<br />

¬İleri Teknoloji ve İnovasyon: Anker, teknolojik<br />

yeniliklere odaklanarak ürünlerini geliştiriyor.<br />

Özellikle powerbankler, şarj cihazları ve kablosuz<br />

şarj cihazları gibi ürünlerinde ileri teknoloji<br />

ve yenilikçi çözümler sunuyor. Örneğin,<br />

PowerIQ ve Power Delivery gibi teknolojileri<br />

kullanarak hızlı, verimli ve güvenli şarj sağlıyor.<br />

¬Rekabetçi Fiyatlar: Premium marka ürünlerimizi<br />

erişilebilir fiyat politikasıyla yüksek kalite<br />

ve performans sunabilmesi, tüketiciler arasında<br />

tercih edilmesini sağlıyor.<br />

¬ Müşteri Odaklılık: Anker olarak müşteri<br />

memnuniyetine çok önem veriyoruz. Globalde<br />

de müşteri hizmetleri ve satış sonrası destek<br />

konusunda güçlü bir ekibe ve itibara sahibiz.<br />

Ürünlerimizin her zaman arkasında durarak<br />

müşterilerimizin sorunlarını çözmek için aktif<br />

olarak çalışıyoruz.<br />

Bizi rakiplerimizden ayrıştıran teknolojilerimizden<br />

ve ürünlerimizden de kısaca bahsetmek<br />

istiyorum. Örneğin şarj cihazlarımızda<br />

kullandığımız Power IQ, MultiProtect, GaN II<br />

ve IPA teknolojileri, tüm cihazları şarj etmek<br />

için taşınabilir güç istasyonu Powerhouse‘lar<br />

sektörde öncü olarak kabul ediliyor. Her bütçeye<br />

uygun kulaklık ve hoparlör sunan Soundcore<br />

kategori markamızda ise ACAA, HearID, Aktif<br />

Gürültü Engelleyici, VoiceRadar, VoiceShield<br />

ve MagicSight gibi alanında uzman teknolojiler<br />

kullanıyoruz.<br />

eufy clean kategori markamızdaki robot süpürgelerimizde<br />

iPath lazer navigasyon, AI Map<br />

haritalama, güçlü emiş teknolojisi gibi önemli<br />

teknolojilerden yararlanırken; akıllı güvenlik<br />

sistemleri sunduğumuz eufy security ürünlerimizde<br />

bulunan uçtan uca şifreli yerel depolama<br />

ve yapa zeka destekli cihaz entegrasyonu, solar<br />

enerji ile kesintisiz güç gibi teknoloji alanında<br />

ön plana çıkan özellikleri kullanıyoruz.<br />

Projeksiyon cihazları alanında taşınabilir ve<br />

portatif özellikleriyle pek çok kullanıcının beğenisini<br />

kazanmış Nebula kategori markamızda<br />

ise otomatik odak, DLP IntelliBright ve sinematik<br />

ses gibi özellikler kullanıcıların beklentilerini<br />

aşıyor. Nebula çatısı altında dünyanın en<br />

kompakt lazer projeksiyon cihazı Cosmos Laser<br />

4K ile kullanıcılar sinema keyfini dilediği her<br />

yere taşıyabiliyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Dyson, Yeni<br />

Teknolojisiyle<br />

Ortak Kullanım<br />

Alanları İçin<br />

Sürdürülebilir<br />

Çözümler Sunuyor<br />

Çalışanların, öğrencilerin, bina sakinlerinin sağlığını korumak için hijyenik ortamlar yaratma konusunda<br />

işletmeler üzerindeki baskılar giderek artıyor. İşletmeler bu noktada sürdürülebilir,<br />

az maliyetli ve çevreye duyarlı çözümler kullanmaya çalışıyor.<br />

Daha az malzeme kullanarak daha çok şey yapmak<br />

Dyson’ın DNA’sında yer alıyor. Yenilikçi teknolojisi,<br />

düşünce yapısı ve inovasyonlarıyla kaynakları etkin<br />

bir şekilde kullanan Dyson, ortak yaşam alanlarındaki<br />

iç mekan hava kalitesi sorununu ele alan,<br />

profesyonel kullanıma yönelik yeni hava temizleme<br />

teknolojisini duyurdu.<br />

Dyson’ın şimdiye kadarki<br />

en sessiz ve en güçlü hava<br />

temizleyicisi: Dyson HEPA<br />

Big+Quiet Formaldehyde<br />

Profesyonel kullanım için tasarlanan Dyson HEPA<br />

Big+Quiet Formaldehyde, iç mekan hava temizliğini<br />

daha da ileri götürerek ortak yaşam alanlarındaki<br />

hava kalitesi ile ilgili sorunları ele alıyor.<br />

Dyson HEPA Big+Quiet Formaldehyde hava temizleyici,<br />

saniyede 90 litreye kadar hava akışıyla<br />

önceki Dyson hava temizleyicilerinin iki katından<br />

daha fazla hava akışı sunuyor. Dyson mühendisleri<br />

bunu başarmak için Koni Aerodinamiği adında<br />

yeni bir enerji tasarruflu, düşük basınçlı hava dağıtım<br />

sistemi geliştirdi.<br />

Koni Aerodinamiği, iki hava akımını pürüzsüz bir<br />

yüzey üzerinde birleştirmek için Coanda etkisini<br />

kullanıyor ve sonuçta minimum gürültü ile geniş<br />

alanlardaki havayı temizleyen güçlü ve yoğunlaştırılmış<br />

bir hava jeti elde ediliyor. Güçlü projeksiyon,<br />

makinenin geniş, ortak alanlarda etkili bir<br />

şekilde temiz hava vermesini ve kirli havayı filtreye<br />

doğru geri göndermesini sağlamak için kritik<br />

öneme sahiptir. Dyson HEPA Big+Quiet Formaldehyde<br />

hava temizleyici, hava akışı etkileşimini<br />

azaltmak için temizlenmiş havayı 50o’lik sabit bir<br />

açıyla geri veriyor.<br />

CO2 seviyelerini gerçek zamanlı<br />

olarak algılıyor ve raporluyor<br />

İç mekanlardaki daha yüksek CO2 seviyeleri, sağlığı<br />

ve bilişsel yetenekleri etkileyebiliyor. Dyson<br />

HEPA Big+Quiet Formaldehyde hava temizleyici,<br />

1,44 inç LCD ekranda CO2 seviyelerinin canlı, renk<br />

kodlu olarak okunmasını sağlayan bir CO2 sensörü<br />

içeriyor. CO2 seviyeleri önerilen seviyeleri aşarsa,<br />

ekran değerleri kırmızı renkte göstererek, hava<br />

temizleyicinin ne zaman gerekli olduğunu mekanda<br />

bulunanlara haber veriyor.<br />

Üç aşamalı tamamen kapalı<br />

filtreleme<br />

HEPA H13 standardında tamamen kapalı bir filtreleme<br />

sistemine sahip olan Dyson HEPA Big+Quiet<br />

Formaldehyde hava temizleyici, temizlenmiş<br />

havanın odaya geri verilmesini sağlıyor. Üç aşamalı<br />

filtreleme sistemi, ultra ince partikülleri hapsediyor,<br />

gazları yakalıyor ve formaldehiti yok ediyor.<br />

Tam güçte bile sessiz:<br />

Maksimum hava akış hızında 55,6 desibel Ses<br />

Gücü Seviyesinde çalışan Dyson HEPA Big+Quiet<br />

Formaldehyde hava temizleyici, performanstan<br />

ödün vermeden gürültüyü en aza indirmek için<br />

düşük basınçlı, yüksek hızlı bir sistemle akustik<br />

olarak tasarlanmıştır.


Gerçek dünya testleri:<br />

Hava temizleyiciler için endüstri standardı olan<br />

Temiz Hava Dağıtım Oranı (CADR) testi, sadece<br />

bir sensör ve yapay hava karışımı ile 12m2’lik<br />

küçük bir test odasında test ediliyor. Dyson’ın bugüne<br />

kadarki en büyük, en sessiz ve en güçlü hava<br />

temizleyicisi için Dyson mühendisleri, Dyson’ın<br />

Hullavington kampüsünde 100 m2’lik bir test odası<br />

inşa etti. Oda, makinenin geniş, açık planlı bir<br />

alana eş değer bir alanı derinlemesine ve eşit bir<br />

şekilde temizleme yeteneğini ölçmek için 36 sensörle<br />

donatıldı. Bu titiz test yöntemini uygulayarak<br />

Dyson, sağlıklı ve konforlu ortak alanları teşvik<br />

etmek için geleneksel test yöntemlerini aşarak temizleyicisinin<br />

gerçek dünya şartlarında en iyi performansı<br />

göstermesini sağlayabiliyor.<br />

Dyson HEPA Big+Quiet Formaldehyde hava temizleyici<br />

hakkında bilgiler paylaşan Dyson Kıdemli<br />

Mekanik Tasarım Mühendisi Muharrem Aris:<br />

”Hava akışı güçlü bir etkendir. İnanılmaz sonuçlar<br />

doğurabilir. Dyson makineleri havayı yönlendirerek<br />

yüzeyleri temizliyor, havayı arındırıyor, elleri<br />

kurutuyor ve saçları şekillendiriyor. Filtreleme ise<br />

neredeyse tüm Dyson makinelerinin merkezinde<br />

yer alıyor. Yaklaşık 30 yıldır, elektrikli süpürgelerimizde<br />

kullanılan ayrıştırma sistemlerinden<br />

başlayarak, Dyson’ın şimdiye kadarki en gelişmiş<br />

nesil hava temizleyicilerine entegre edilen en son<br />

teknolojiye kadar filtreleme konusundaki uzmanlığımızı<br />

geliştiriyoruz. Dyson’ın şimdiye kadarki<br />

en sessiz ve en güçlü hava temizleyicisi olan ve profesyonel<br />

kullanım için tasarlanan Dyson HEPA Big+Quiet<br />

Formaldehyde, iç mekân hava temizliğini<br />

kelimenin tam anlamıyla daha da ileri götürerek<br />

ortak alanlardaki hava kalitesiyle ilgili sorunları<br />

ele alıyor.” dedi.<br />

Dyson Sürdürülebilirliği<br />

Destekleyen Kurumların Yanında<br />

Kâğıt havluların çevreye etkisi fazlayken, yarattıkları<br />

dağınıklık ve tıkanıklık tuvaletlerde ekstra<br />

bakıma neden olarak işletmelerin maliyetini artırıyor.<br />

Havluluklar boş kalınca ellerinizi kurutacak<br />

BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

bir yöntem bulamadığınızda, tuvaletin ötesinde<br />

de hijyen sorunları ortaya çıkıyor.<br />

Airblade el kurutma makineleri, elleri kurutmak<br />

için Dyson’ın patentli dijital motorlarını ve yüksek<br />

hızlı ısıtılmamış hava tabakasını kullanıyor. Sıcak<br />

hava el kurutma makinelerinin enerjisinin yüzde<br />

10’unu kullanarak, tek bir kağıt havlunun içerdiği<br />

karbona eşdeğer olarak altı çift eli kurutabiliyor.<br />

Eco modda, Airblade 9kJ kurutma başına sadece<br />

9,3 kilojul enerji kullanıyor. Dyson el kurutma makineleri<br />

ayrıca temassız tasarım ve 0,1 mikron kadar<br />

küçük partiküllerin yüzde 99,95’ini yakalayan<br />

HEPA filtreleri ile hijyene öncelik verecek şekilde<br />

tasarlanıyor.<br />

Kağıt havlulara göre yüzde 88’e kadar daha az<br />

CO2 yayan Airblade 9kJ’nin çalıştırma maliyeti<br />

yüzde 99 daha düşüktür. En hızlı, enerji harcama<br />

bakımından en verimli ve HEPA filtreli el kurutma<br />

makinesi olma özelliği taşıyan Airblade 9kJ, maksimum<br />

modda elleri kağıt israfı olmadan sadece 10<br />

saniyede hijyenik ve verimli bir şekilde kurutuyor.<br />

Sürdürülebilirlik için iyi olduğu kadar, satın alan<br />

işletmeler için de avantaj sağlıyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Günlük QR “Tarama Dolandırıcılığı”<br />

kullanıcıları mobil cihazları Üzerinden avlıyor<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

8<br />

HP, bilgisayar korsanlarının QR kodlu<br />

kimlik avı kampanyalarındaki artış da<br />

dahil olmak üzere saldırı yöntemlerini<br />

çeşitlendirdiğini gösteren en son üç<br />

aylık HP Wolf Security Tehdit Öngörüleri<br />

Raporu’nu yayınladı. HP Wolf<br />

Security, tespit araçlarından kaçan bilgisayarlardaki<br />

tehditleri izole ederek,<br />

hızla değişen siber suç ortamında siber<br />

suçlular tarafından kullanılan en son<br />

teknikler hakkında özel bir içgörüye<br />

sahip oluyor. HP Wolf Security müşterileri<br />

bugüne kadar 25 milyardan fazla<br />

e-posta ekine, web sayfasına tıklamış<br />

ve hiçbir ihlal bildirilmeden dosya indirmiş<br />

bulunuyor. HP Wolf Security<br />

ile ilgili diğer bilgilerin, 28-30 Mart tarihleri<br />

arasında McCormick Place Chicago’da<br />

düzenlenecek olan Amplify İş<br />

Ortakları Konferansı›nda sunulacağı<br />

belirtiliyor.<br />

Şubat 2022›den itibaren Microsoft,<br />

Office dosyalarındaki makroları<br />

varsayılan olarak engellemeye<br />

başlayarak saldırganların kötü amaçlı<br />

kod çalıştırmasını zorlaştırdı. HP<br />

Tehdit Araştırma ekibi tarafından<br />

toplanan veriler, 2022›nin 2.<br />

çeyreğinden itibaren saldırganların<br />

cihazlara sızmanın ve veri çalmanın<br />

yeni yollarını bulmak için tekniklerini<br />

çeşitlendirdiğini gösteriyor. Araştırma,<br />

HP Wolf Security çalıştıran milyonlarca<br />

uç noktadan elde edilen verilere dayanıyor:<br />

• QR tarama dolandırıcılığının yükselişi:<br />

HP, Ekim 2022’den bu yana neredeyse<br />

her gün QR kodu “tarama dolandırıcılığı”<br />

kampanyalarına tanık oldu. Bu<br />

dolandırıcılıklar, kullanıcıları mobil<br />

cihazlarını kullanarak bilgisayarlarından<br />

QR kodlarını taramaları için kandırıyor<br />

ve böylece potansiyel olarak bu<br />

tür cihazlarda daha zayıf kimlik avı<br />

koruması ve tespitinden yararlanıyor.<br />

QR kodları kullanıcıları kredi ve banka<br />

kartı bilgilerini isteyen kötü niyetli<br />

web sitelerine yönlendiriyor. Dördüncü<br />

çeyrekteki örnekler arasında, ödeme<br />

isteyen paket teslimat şirketleri gibi<br />

görünen kimlik avı kampanyaları da<br />

yer aldı.<br />

• HP, zararlı PDF eklerinde yüzde 38’lik<br />

bir artış kaydetti: Son saldırılar, web ağ<br />

geçidi tarayıcılarını atlayarak şifrelenmiş<br />

kötü amaçlı ZIP dosyalarına bağlantı<br />

veren gömülü görüntüler kullanıyor.<br />

PDF talimatları, kullanıcının bir<br />

ZIP dosyasını açmak için girmesi için<br />

kandırıldığı bir parola içeriyor ve fidye<br />

yazılımı dağıtmak için plaj başı olarak<br />

Yeni HP Wolf Security raporu, makroları varsayılan<br />

olarak engelleme hamlesinin tehdit aktörlerini yaratıcı<br />

yollarla düşünmeye zorladığını gösteriyor…<br />

kullanılan sistemlere yetkisiz erişim<br />

elde etmek için QakBot veya IcedID<br />

kötü amaçlı yazılımını dağıtıyor.<br />

• Zararlı yazılımların yüzde 42’si ZIP,<br />

RAR ve IMG gibi arşiv dosyalarının<br />

içinde ulaştırıldı: Tehdit aktörleri yüklerini<br />

çalıştırmak için komut dosyalarına<br />

geçtikçe, arşivlerin popülaritesi<br />

2022’nin ilk çeyreğinden bu yana yüzde<br />

20 arttı. Bu oran, Microsoft Word,<br />

Excel ve PowerPoint gibi Office dosyaları<br />

aracılığıyla gönderilen zararlı yazılımların<br />

yüzde 38’lik oranı ile karşılaştırılıyor.<br />

HP, HP Wolf Security tehdit araştırma<br />

ekibi Kıdemli Kötü Amaçlı Yazılım<br />

Analisti Alex Holland, “Emotet gibi zararlı<br />

yazılım dağıtıcılarının Office’in<br />

daha katı makro politikasını karmaşık<br />

sosyal mühendislik taktikleriyle aşmaya<br />

çalıştığını gördük ve bunun daha az<br />

etkili olduğunu düşünüyoruz. Ancak<br />

bir kapı kapandığında diğeri açılıyor<br />

ve tarama dolandırıcılığı, kötü amaçlı<br />

reklamcılık, arşivler ve PDF zararlı<br />

yazılımlarındaki artışı da bunu gösteriyor”<br />

diyor ve ekliyor: “Kullanıcıların,<br />

QR kodlarını tarayıp hassas verilerini<br />

vermelerini isteyen e-postalara ve web<br />

sitelerine ve parola korumalı arşivlere<br />

bağlanan PDF dosyalarına dikkat etmesi<br />

gerekiyor.”<br />

HP ayrıca 4. çeyrekte, bilgisayarlara<br />

sekiz zararlı yazılım ailesini bulaştırmak<br />

için kullanılan kötü amaçlı reklam<br />

kampanyalarında taklit edilen 24<br />

popüler yazılım projesi buldu (bir önceki<br />

yıl sadece iki benzer kampanya<br />

vardı). Saldırılar, kullanıcıların gerçek<br />

web siteleriyle neredeyse aynı görünen<br />

kötü amaçlı web sitelerine yönlendiren<br />

arama motoru reklamlarına tıklamasına<br />

dayanıyor.<br />

HP Kişisel Sistemler Küresel Güvenlik<br />

Başkanı Dr. Ian Pratt, “Teknikler gelişse<br />

de, tehdit aktörleri kullanıcıları uç<br />

noktada hedef almak için hala sosyal<br />

mühendisliğe güveniyor” diyor ve ekliyor:<br />

“Kurumlar e-posta, web taraması ve<br />

indirmeler gibi en yaygın saldırı vektörlerini<br />

kontrol altına almak için güçlü<br />

izolasyon uygulamalı. Bunu, saldırı<br />

yüzeyini büyük ölçüde azaltmak ve bir<br />

kurulumun güvenlik duruşunu iyileştirmek<br />

için kullanıcıları uyaran veya<br />

hassas bilgileri şüpheli sitelere girmelerini<br />

önleyen kimlik bilgisi koruma<br />

çözümleriyle birleştirmeliler.”<br />

HP Wolf Security, kullanıcıları korumak<br />

için e-posta eklerini açma, dosya<br />

indirme ve bağlantılara tıklama gibi<br />

riskli görevleri yalıtılmış, mikro sanal<br />

makinelerde (mikro VM’ler) çalıştırıyor<br />

ve virüs bulaşma girişimlerinin<br />

ayrıntılı izlerini yakalıyor. HP’nin uygulama<br />

izolasyonu teknolojisi, diğer<br />

güvenlik araçlarını atlatabilecek tehditleri<br />

azaltıyor ve yeni izinsiz giriş<br />

teknikleri ve tehdit aktörlerinin davranışları<br />

hakkında benzersiz bilgiler<br />

sağlıyor.<br />

Raporun tamamına buradan ulaşabiliyor:<br />

https://threatresearch.ext.hp.<br />

com/hp-wolf-security-threat-insights-report-q4-2022/


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

SFS Danışmanlık’a yeni CTO<br />

Sigortacılık sektöründe uçtan uca yazılım ürünleri geliştiren<br />

ve yeni nesil teknolojik çözümleriyle dijital dönüşüme<br />

katkı sunan SFS Yazılım ve Danışmanlık’a yeni CTO…<br />

Sigortacılık sektöründe 30 yılı aşkın birikimiyle,<br />

müşterilerinin dijital dönüşüm iş ortağı<br />

olmayı hedefleyen SFS Yazılım ve Danışmanlık’ta<br />

Saliha Çevik Öksüzoğlu Yazılım<br />

Teknolojileri ve Arge’den sorumlu Genel Müdür<br />

Yardımcısı olarak göreve başladı.<br />

Ege Üniversitesi Matematik bölümü lisans<br />

mezunu olan Öksüzoğlu, Dokuz Eylül Üniversitesi<br />

Bilgisayar Mühendisliği’nde yüksek<br />

lisans eğitimini tamamladı.<br />

Saliha Çevik Öksüzoğlu kariyerine BIL-<br />

DES’de şirket ortağı olarak başladı ve sırası<br />

ile Yapı Kredi Sigorta’da Yazılımcı, Sistem<br />

Analisti, Proje Yöneticisi, İş Analizi ve Yazılım<br />

Geliştirme Müdürü görevlerinde bulundu.<br />

Sonrasında Allianz Türkiye’de Yazılım<br />

Geliştirme Direktörü (Head of Software Development)<br />

olarak görev yaptı.<br />

26 yıllık iş tecrübesine sahip olan Öksüzoğlu<br />

kariyeri boyunca özellikle yazılım geliştirme<br />

ve dönüşüm projelerinde aktif rol aldı.<br />

Yazılım ekiplerinin yönetimi, agile süreçleri,<br />

değişim dönüşüm planlama ve yönetimi<br />

konusunda tecrübe sahibidir.<br />

BMC Software Çözümleri, Basistek<br />

Danışmanlığıyla İşNet Bulut Platformu’nda<br />

Müşteri ve iş ortaklarının memnuniyetini<br />

merkezinde tutan, insan için teknoloji ve değer<br />

üreten bilişim çözümleri yaklaşımlarını<br />

ülkenin dijital ekosisteminin temeli olarak<br />

tanımlayan BMC Software, İşNet ve Basistek<br />

Bilgi Teknolojileri; BMC Software çözüm ve<br />

ürünlerinin İşNet Bulut Platformu üzerinden<br />

Basistek uzmanlığı ve danışmanlığıyla<br />

sunulması konusunda iş ortaklığı için anlaştı.<br />

Böylece BMC Software’in tüm ürünleri<br />

Türkiye’de ilk defa yerel ve yaygın bir<br />

platformda hizmet ve çözüm olarak (SaaS)<br />

sunulacak.<br />

Bu stratejik adımla birlikte, kurumlar; daha<br />

yenilikçi BT hizmetlerini ilk yatırım maliyeti<br />

olmadan, aylık ödeme modeliyle kolayca<br />

kullanabilecekler. Bu sayede kurumlar, kullanacakları<br />

akıllı hizmet otomasyonu yetenekleriyle;<br />

daha hızlı, daha doğru ve verimli<br />

bilgi teknolojileri yönetimini keşfetme fırsatı<br />

yakalayacaklar.<br />

BMC Software, İşNet ve Basistek, tüm BMC HELIX çözümlerinin<br />

Türkiye’de en yaygın şekilde müşterilere<br />

sunulması için “Birlikte, insan için, geleceğe dokunarak<br />

değer üretmek” yaklaşımıyla yeni iş ortaklığı projesini<br />

hayata geçirdi. Anlaşmanın imza töreni 24 Mart <strong>2023</strong><br />

tarihinde İşNet Genel Merkezi’nde gerçekleştirildi…<br />

Performans sağlamada<br />

proaktif iş birliği<br />

Günümüzde şirketlerin dijitalleşme ihtiyacı<br />

hızla artarken organizasyonların sağladıkları,<br />

aldıkları ve dahil oldukları tüm hizmetlerin<br />

ölçülmesinde ve takip edilmesinde BT<br />

servis yönetimi giderek daha kritik bir rol<br />

oynuyor. Aynı zamanda operasyonların dijital<br />

hafızasının korunması, optimizasyonunun<br />

sağlanması, görünürlüğün artırılması<br />

ve maliyet etkin yönetimin mümkün kılınması<br />

önemli bir ihtiyaç olarak ortaya çıkıyor.<br />

Bu kapsamda BMC Software, Basistek<br />

ve İşNet tüm BT süreçlerini merkezi olarak<br />

göz önünde tutan hizmet anlayışını güçlü bir<br />

çözüm olarak ortaya koyuyor.<br />

BMC Software lider ve yenilikçi Helix<br />

çözümleri ile kurumların dijital ağlarını ve<br />

sistemlerini optimize etmelerini ve verimli<br />

bir şekilde çalıştırmalarını sağlıyor.<br />

Uzman hizmet kadrosu ve yaptığı yatırımlarla<br />

katma değeri yüksek çözümler sunmaya<br />

devam eden İşNet; Tier 4 tasarım, operasyon<br />

ve işletme sertifikalı veri merkezi, ülke<br />

çapında yaygın iletişim altyapısı, kapsamlı<br />

bulut ve siber güvenlik hizmetleri ile iş ortaklarına<br />

sürdürülebilir, güvenli ve esnek bir<br />

altyapı sağlıyor.<br />

Bilgi teknolojileri sektöründe 2009 yılından<br />

bu yana bilgisayar ve yazılım mühendislerinden<br />

oluşan deneyimli, konularında uzman<br />

kadrosu ve sektörün önde gelen uluslararası<br />

teknoloji firmalarıyla iş ortaklıklarıyla<br />

ürün ve çözüm sağlama konusunda yetkin<br />

Basistek Bilgi Teknolojileri ise proje mimarisi,<br />

konfigürasyon, teknik destek, uyarlama<br />

konularındaki bilgi birikimi ve tecrübesini<br />

kapsayıcı bir danışmanlık hizmeti olarak<br />

sunuyor.<br />

Şirketler SaaS hizmet<br />

modeliyle BMC çözümlerini<br />

kullanabilecek<br />

Dev anlaşmayı; “Ürün-platform-danışmanlık<br />

üçgenini eş kenar hale getirerek proaktif<br />

BT verimliliği sağlaması açısından oldukça<br />

önemli” şeklinde yorumlayan Basistek Bilgi<br />

Teknolojileri Genel Müdürü Mehmet Ali Ceylan,<br />

hayata geçirilen anlaşmanın müşterilere<br />

çeviklik ve maliyet avantajı getireceğini belirtti.<br />

İşNet Genel Müdürü Mehmet F. Can bu<br />

iş anlaşmasıyla ilgili olarak: “Küresel teknoloji<br />

şirketlerinin, ulusal ekonomik döngünün<br />

ayrılmaz bir parçası olarak ülkemize yatırım<br />

yapması, çok önemli bir adım. Bu iş ortaklığına<br />

ev sahipliği yaparak, BT hizmetlerinde<br />

Türkiye’nin dijital gelişimine ve verimliliğine<br />

katkı sunduğumuz ve ülkemizin verisinin<br />

ülkemizde kalmasını sağladığımız için son<br />

derece mutluyuz” şeklinde konuştu.<br />

BMC Software Ülke Müdürü Ender Bozanoğlu<br />

anlaşmaya ilişkin olarak “Türkiye,<br />

bölgedeki dijital ekonominin öncüsü ve BT<br />

hizmetleri için en büyük pazarlardan biri.<br />

Ülkenin muazzam potansiyeli ve teknolojileri<br />

çözümleri için küresel bir merkez olma<br />

olasılığı, Basistek ve İşNet ile işbirliği yapma<br />

kararımızı kolaylaştırdı. “Bu yolculukta Türkiye’nin<br />

en önde gelen danışmanlık şirketi<br />

olan Basistek’in bilgi ve tecrübesini de dahil<br />

ederek müşterilerimize uçtan uca altyapı, yazılım<br />

ve danışmanlık bileşenlerini bir bütün<br />

olarak sunarak, müşterilerimizin bu çözümü<br />

çok hızlı kullanma, hayata geçirme ve büyüme<br />

gibi eylemlerini çevik ve maliyet avantajlı<br />

halde yapmalarını sağlayacağız” dedi.<br />

9Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Intel 13. Nesil Intel Core’lu Yeni vPro<br />

Platformunu duyurdu<br />

Intel’in en yeni vPro platformu en kapsamlı güvenliği,<br />

üstün performansı ve modern uzaktan yönetilebilirliği<br />

sunuyor…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

10<br />

Getirdiği Yenilikler: Intel, 13. Nesil Intel®<br />

Core işlemciler serisinin tamamı<br />

tarafından desteklenen yeni Intel vPro®<br />

platformunu tanıttı. İşletmeler için<br />

tasarlanan Intel vPro; en kapsamlı güvenlik,<br />

bilgisayar yenileme ihtiyacı olan<br />

şirketler için gerekli donanımlar ve tüm<br />

çalışanlar için verimlilik artışı sunarak<br />

işletmelerin sürekli değişen ihtiyaçlarını<br />

karşılayacak. Geniş ticari portföy bu<br />

yıl Acer, ASUS, Dell, HP, Lenovo, Fujitsu,<br />

Panasonic ve Samsung gibi iş ortaklarından<br />

170’ten fazla dizüstü bilgisayar,<br />

masaüstü bilgisayar ve giriş iş istasyonu<br />

sunacak.<br />

Görüşlerini bildiren Intel Başkan Yardımcısı<br />

ve Ticari İstemci Birimi Genel<br />

Müdürü Stephanie Hallford şunları söyledi:<br />

“Neredeyse yirmi yıldır, kuruluşların<br />

çalışmasını ve çalışanların verimli olmasını<br />

sağlayan ürün ve teknolojiler sunma<br />

misyonumuza bağlılığımızı koruyoruz.<br />

Yeni 13. Nesil Intel Core işlemcilerimizi<br />

içeren Intel vPro platformu, her büyüklükteki<br />

kuruluş için en iyi güvenlik, işletme<br />

yönetimi ve performansı sağlayan<br />

lider kurumsal bilişim temeli olmayı sürdürüyor.”<br />

Intel vPro Neden İlk Tercih<br />

Edilen Kurumsal Bilgi İşlem<br />

Temeli?<br />

Intel’in yeni vPro platformu, silikonun<br />

derinliklerine yerleştirilmiş onlarca<br />

güvenlik özelliği ile kritik tehdit önleme<br />

olanağını sunarak saldırı yüzeyini<br />

4 yıllık bilgisayarlara kıyasla tahminen<br />

yüzde 70 oranında azaltmaya yardımcı<br />

oluyor. Yeni BT özellikli bellek şifrelemesi<br />

de Windows’ta sanallaştırma tabanlı<br />

güvenliği çığır açıcı bir seviyeye taşıyacak.<br />

Müşteriler, Intel® Tehdit Algılama<br />

Teknolojisi ile donatılmış uç nokta algılama<br />

ve yanıt (EDR) sağlayıcıları ile<br />

daha fazla seçeneğe sahip olacak ve en<br />

son tehditlerin daha yüksek etkinlikte<br />

algılanmasını sağlayacak. Tüm bunların<br />

yanı sıra fidye yazılımı ve yazılım tedarik<br />

zinciri saldırılarını tespit etmek için<br />

yerleşik donanım güvenliğine sahip tek<br />

işletme platformu olan Intel vPro, sektördeki<br />

en kapsamlı güvenlik ürününü<br />

teşkil ediyor.<br />

Yeni vPro platformu; yeni Performans<br />

çekirdekleri, belirli ürünlerde daha verimli<br />

çekirdekler, Intel® Thread Director<br />

ile daha akıllı görev sınıflandırması ve<br />

Intel® Dynamic Tuning Teknolojisi ile<br />

daha yüksek enerji verimliliğiyle hibrit<br />

bir mimari sunan 13. Nesil Intel Core<br />

işlemcileri temel alıyor. Intel vPro cihazları;<br />

Intel® Wi-Fi 6E (Gig+), Thunderbolt<br />

4 gibi lider teknolojiler ve Intel® Evo<br />

platformunun akıllı işbirliği gibi üstün<br />

deneyimlerle doğrulanmasıyla modern<br />

kurumsal bilişim için optimize edildi.<br />

13. Nesil Intel Core taşıyan Intel vPro tasarımları<br />

için performans iyileştirmeleri<br />

şunları içeriyor:<br />

• 3 yaşındaki masaüstü bilgisayara kıyasla<br />

yüzde 65’e kadar daha hızlı Windows<br />

uygulama performansı.<br />

• Mevcut bir AMD masaüstüne göre çoklu<br />

görevlerde yüzde 45’e kadar daha hızlı<br />

içerik oluşturma.<br />

• 3 yaşındaki mobil bilgisayara kıyasla<br />

2,3 kata kadar daha hızlı Windows<br />

uygulama performansı.<br />

• Mevcut bir AMD dizüstü bilgisayara<br />

kıyasla yüzde 40’a kadar daha hızlı Windows<br />

uygulama performansı ve Apple<br />

M2’ye kıyasla yüzde 25’e kadar daha hızlı<br />

kurumsal uygulama performansı.<br />

• İşbirliği yaparken mevcut bir AMD dizüstü<br />

bilgisayara kıyasla yüzde 58’e kadar<br />

daha hızlı rapor oluşturma.<br />

Intel vPro platformlarındaki 13. Nesil<br />

Intel Core işlemciler; uç uygulama<br />

geliştiricileri için uçta işleme performansı,<br />

uzaktan cihaz yönetilebilirliği, güçlü<br />

güvenlik araçları ve verilerinin gücünü<br />

ortaya çıkaracak çok daha fazla özellik<br />

sağlıyor. Bu işlemciler; perakende,<br />

bankacılık, konaklama, eğitim, sağlık,<br />

üretim ve diğer alanlardaki uygulamalar<br />

için ideal çözümü teşkil ediyor.<br />

Neden Önemli: IDC’nin yakın tarihli bir<br />

raporuna göre, Intel tabanlı Windows<br />

PC’ler, diğer Windows PC’lere kıyasla PC<br />

ile ilgili önemli güvenlik olayları açısından<br />

yüzde 26 daha düşük riske taşıyor.<br />

Günümüzün iş ortamında, en yeni donanımlarla<br />

yenilenmek artık bir lüks değil,<br />

bir gereklilik. Her büyüklükteki şirketler;<br />

en son güvenlik tehditlerine karşı daha<br />

iyi savunma yapmak, çalışan verimliliğini<br />

artırmak ve video konferans gibi optimum<br />

deneyimleri etkinleştirmek için<br />

mücadele ediyor.<br />

Intel teknolojileri, geçen yıl Intel vPro<br />

Enterprise ve Intel vPro Essentials’ın piyasaya<br />

sürülmesiyle kullanıcılar ve her<br />

ölçekten kuruluş için erişilebilir hâle<br />

geldi. Bugün, küçük ya da orta ölçekli bir<br />

işletme, büyük bir işletme, kamu sektörü<br />

kuruluşu ya da akademik bir kurum,<br />

kendi benzersiz ihtiyaçları için en iyi<br />

bilişim temelini sunan doğru Intel vPro<br />

yetenekleri setini edinebilir.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Logo Yazılım Stevie Ödülleri’nden<br />

iki altın ödül kazandı<br />

Perakende sektörünün ve müşterilerinin<br />

değişen ihtiyaçlarına ve beklentilerine yanıt<br />

sunmak için geliştirilen Logo Diva RETAIL<br />

Mobil Satış Uygulaması, kasa satış işlemlerini<br />

sabit kasalardan bağımsız hale getiriyor.<br />

Logo Diva RETAIL, gelişmiş özellikleriyle<br />

ilk kez bulut üzerinden birçok farklı sürecin<br />

gerçek zamanlı yönetilmesini sağlayarak<br />

kullanıcılarına tüm satış kanallarında benzersiz<br />

müşteri deneyimi sunuyor. Logo Diva<br />

RETAIL’in satış özelliklerini mobile taşıyan<br />

Mobil Satış Uygulaması, mağaza içinde<br />

müşterilere kasa kuyruğuna girmeden satın<br />

alma deneyimi sunarak müşteri memnuniyetini<br />

güçlendiriyor.<br />

Logo tarafından geliştirilen Logo Diva RE-<br />

TAIL Mobil Satış Uygulaması ile Stevie Ödülleri’nde<br />

iki farklı kategoride ödül almaktan<br />

büyük mutluluk duyduklarını belirten Logo<br />

Perakende Çözümleri Genel Müdürü Arslan<br />

Arslan şunları söyledi: “Logo Diva RETAIL<br />

Evlerdeki WiFi sorunlarını kesin olarak çözen<br />

Deco Mesh ailesine yeni bir üye daha ekleniyor.<br />

Üstelik bu yeni üye WiFi 6E teknolojisine<br />

sahip ve üç bantlı, güçlü bir model. Deco<br />

XE75 model adlı ürünü TP-Link®, Nisan ayı<br />

sonunda Türkiye’de satışa sunacak.<br />

Şu anda satışta olan en yeni WiFi teknolojisi<br />

olan WiFi 6E, üç bantlı kablosuz ağ oluşturuyor.<br />

Yeni 6 GHz bandı, çok yüksek kablosuz<br />

hız ve hiç olmadığı kadar düşük gecikme<br />

hızı sunuyor. Bu sayede WiFi kapasitesi ciddi<br />

oranda yükseliyor. 6 GHz bandı ve yeni eklenen<br />

160 MHz kanalları sayesinde yıldırım<br />

hızında WiFi bağlantısı sağlanıyor, kablosuz<br />

ağda trafik önleniyor ve temiz bir bağlantı<br />

elde ediliyor.<br />

Türkiye’de üç birimli paketi satışa sunulacak<br />

olan Deco XE75, WiFi 6E teknolojisiyle Mesh<br />

teknolojisini birleştirerek, çok daha geniş bir<br />

alanda, çok hızlı ve kesintisiz bir WiFi ağı<br />

oluşturuyor. Normal şartlar altında üç birim<br />

Logo Yazılım, Türkiye’de bir ilk olan Logo Diva RETAIL<br />

Mobil Satış Uygulaması ile Stevie Ödülleri’nde iki farklı<br />

kategoride altın ödül kazandı. Mobil ödeme ve mobil<br />

satışın güçlü bir kombinasyonuyla perakende sistemlerinde<br />

bir ilki gerçekleştiren Logo Diva RETAIL Mobil<br />

Satış Uygulaması, Stevie Ödülleri <strong>2023</strong>’te, “Teknoloji<br />

Geliştirmede İnovasyon” ve “Teknoloji Sektöründe<br />

İnovasyonda Mükemmellik” kategorilerinde altın ödüllerin<br />

sahibi oldu…<br />

WiFi 6E’li Deco Mesh geliyor<br />

ile ortalama olarak 670 m2’ye kadar erişim<br />

ve 200 cihaza kadar bağlantı desteği sunan<br />

Deco XE75, 6E desteğine sahip olmayan cihazların<br />

da WiFi performansını artırıyor.<br />

Ayrıca yapay zeka destekli yeni Deco Mesh<br />

teknolojisi sayesinde her odada en iyi bağlantı<br />

kalitesi elde ediliyor. Ağdaki bağlantılar<br />

için özel algoritmalar kullanan yapay zeka<br />

teknolojisi, her cihaz için mümkün olan en<br />

güçlü sinyal ile bağlantı sağlıyor. Aynı ağ adı<br />

ve şifre ile kesintisiz ve güçlü bir WiFi bağlantısı<br />

oluştuğundan, evde hareket halindeyken<br />

de bağlı kalınıyor.<br />

Mobil Satış Uygulaması’nı tanıtırken Türkiye’de<br />

bir ilki gerçekleştirdiğimizi ifade<br />

etmiştik. İnovasyon odaklı kategorilerde aldığımız<br />

ödüller, bu durumu adeta tescilledi.<br />

Perakende sektörünün dinamik pazar değişkenleri<br />

ve müşteri deneyimini geliştirmeye<br />

yönelik eğilimi, bu inovatif teknolojinin doğmasına<br />

önayak oldu. Böylesine prestijli bir<br />

kurumdan iki altın ödül kazanmış olmak bizim<br />

için büyük bir motivasyon olacak” dedi.<br />

Logo Diva RETAIL’in bulut gücünü taşıyan<br />

Mobil Satış Uygulaması, yoğun dönemlerde<br />

kasa önündeki yığılmayı önleyerek kasa bankosuna<br />

ilave kasa donanımları almaya gerek<br />

kalmadan, satış süreçlerini mobil olarak hızlı<br />

ve kolayca yönetebilmeyi sağlıyor. Böylece<br />

müşteriler daha konforlu bir şekilde alışveriş<br />

yapıyor ve uygulama müşteri memnuniyetine<br />

katkı sunuyor.<br />

Faturalama süreçleri için e-Çözümler sunan<br />

uygulama, dijital dönüşüm için önemli<br />

bir adım niteliği taşıyor. Uygulama iç veya<br />

dış entegrasyon özelliği sayesinde sadakat<br />

uygulamaları ile entegre çalışırken, sadakat<br />

puanları, QR Kare Kod ve mobil cüzdanlar ile<br />

de ödeme alma imkânı tanıyor. Bulut sistem<br />

olması nedeniyle, kullanıcılar yüksek teknoloji<br />

bilgisi gereken adminlere ihtiyaç duymadan<br />

çözümü tüm satış süreçlerine entegre<br />

olacak şekilde rahatlıkla kullanabiliyor.<br />

TP-Link, Deco Mesh ailesine WiFi 6E’li bir model ekliyor.<br />

Deco XE75 model mesh WiFi sisteminin üç birimli paketi<br />

Nisan ayı sonunda Türkiye’de satışa sunulacak…<br />

Güçlü bağlantı, güçlü<br />

güvenlik…<br />

Deco XE75, kablolu bağlantıda da Gigabit<br />

hızlar sunan bir ürün. Her birimde üç adet<br />

Gigabit Ethernet girişi yer alıyor ve bu girişler<br />

WAN/LAN bağlantıyı otomatik algılıyor. Bu<br />

sayede hem kablolu hem kablosuz bağlantıda<br />

yüksek hızlara sahip bir ev ağı oluşturuluyor.<br />

Ev ağının güçlü olması kadar güvenli olması<br />

da çok önemli. TP-Link mühendisleri<br />

Deco XE75’i tasarlarken güvenliği de en üst<br />

seviyede tutmuşlar. TP-Link HomeShiled<br />

güvenlik paketi sayesinde ağın güvenliği<br />

son teknolojik özelliklerle sağlanıyor. IoT<br />

(nesnelerin interneti) koruması da sağlayan<br />

HomeShield, denetimin yanı sıra kapsamlı<br />

raporlar ile ağı daha iyi tanıma olanağı sunuyor.<br />

Güçlü ebeveyn denetimleri sayesinde<br />

aile üyelerinin online güvenliği sağlanıyor.<br />

Yaşa göre kullanıcı profili, içerik filtrelemesi,<br />

uyku zamanı gibi özelliklere sahip olan ebeveyn<br />

denetimi ile uygunsuz içerikler engelleniyor.<br />

Deco uygulaması ile kurulumu son derece<br />

kolay olan WiFi 6E teknolojili yeni Deco,<br />

Amazon Alexa desteğine sahip ve ses ile de<br />

yönetilebiliyor. Farklı Deco modelleri ile<br />

uyumlu olan ve birlikte çalışabilen Deco<br />

XE75, tüm WiFi standartlarıyla da uyumlu<br />

ve farklı modemlere bağlanabiliyor. Üç birimli<br />

modelin tavsiye edilen satış fiyatı 9,049<br />

TL (KDV dahil).<br />

11Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

HP yeni oyun donanım ve<br />

yazılım serisini duyurdu!<br />

Yeni OMEN ve Victus Dizüstü Bilgisayarlar, OMEN Monitörler<br />

ve OMEN Gaming Hub özellikleri ile kesintisiz oyun<br />

ve çalışma için tasarlanmış bir ekosistemi tanıtıyor…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

12<br />

HP, Amplify İş Ortakları Konferansı’nda, oyunculara<br />

sevdikleri oyunların keyfini çıkarmaları için<br />

ihtiyaç duydukları her şeyi sunmak üzere tasarlanan<br />

en yeni oyun donanımı ve yazılımı serisini<br />

duyurdu. Yeni OMEN Transcend 16 Dizüstü Bilgisayar,<br />

OMEN 16 Dizüstü Bilgisayar, Victus 16 Dizüstü<br />

Bilgisayar ve çok çeşitli çarpıcı OMEN monitörleri,<br />

yeni ve tecrübeli oyunculara, hobi amaçlı<br />

kullanıcılara, oyun oynamak ve sıkı çalışmak için<br />

güç ve esneklik sunuyor. Her şeyi bir araya getiren<br />

OMEN Gaming Hub’daki yeni geliştirmeler çeşitli<br />

performans ve kişiselleştirme özellikleriyle geliyor.<br />

İnsanlar her yerde hibrit oyun ve çalışmaya uyum<br />

sağlayabilen cihazlar arıyor. Oyuncuların yüzde<br />

62’si sadece oyun oynamak için kullanmak yerine<br />

tüm yaşamlarına uyan bir bilgisayarı tercih ediyor.<br />

Son yedi yılda bir milyar yeni oyuncunun bu alana<br />

girdiği ve bunların yüzde 84’ünün benzer ilgi<br />

alanlarına sahip diğer kişilerle bağlantı kurmak<br />

için oyunları kullandığı düşünüldüğünde, oyun<br />

cihazlarının sayısız oyuna ve ilgili topluluklara<br />

erişim sağladığı görülüyor.<br />

Yaratıcılık için son teknoloji<br />

güç ve oyunlarda müthiş hız<br />

Yaşam tarzı oyuncuları, en zorlu AAA oyunlarını<br />

oynama gücü ve çoklu görevler, 3D modelleri hızlı<br />

oluşturma veya Adobe yazılım paketi gibi güçlü<br />

yaratıcı araçları kullanırken grafiksel olarak en yoğun<br />

yaratıcı etkinliklerin üstesinden gelmek için<br />

performans sağlayan hibrit cihazlar istiyor. OMEN<br />

Transcend 16 Dizüstü Bilgisayar, son teknoloji ekranı,<br />

birinci sınıf ince kasası ve üst düzey dahili<br />

bileşenleri ile oyun ve yaratıcılık için tasarlandı.<br />

Yeni OMEN Transcend 16 Dizüstü Bilgisayar,<br />

hibrit yaşam tarzı oyunlarına şunları sunuyor:<br />

• Çarpıcı Parlaklıkta Görseller: Sürükleyici ve<br />

içerik oluşturmak için mükemmel olan, bir<br />

OMEN cihazındaki ilk mini LED ekran, inanılmaz<br />

ayrıntılar ve canlı, gerçekçi renkler için olağanüstü<br />

HDR 1000 sunuyor. 16:10 en-boy oranı ile yaşam<br />

tarzı oyuncuları, gelişmiş dikey içerik görüntüleme<br />

ile video, ses ve fotoğraf düzenlerken daha<br />

üretken olmak için daha fazla ekran alanı görebiliyor.<br />

En yüksek 1.180 nit parlaklık, HDR 1000 ve<br />

240Hz yenileme hızı ile oyunlar, yaratıcı projeler<br />

ve eğlenceli içerikler güneş ışığında bile şaşırtıcı<br />

derecede canlı ve net görünecek.<br />

• Gösterişli ve Taşınabilir Tasarım: Oyuncular<br />

kolayca taşınabilir tasarımlarda ciddi oranda güç<br />

istiyor. Bu cihaz, 2,1 kg’ın altında ve 19,9 mm ile<br />

HPix’in bugüne kadarki en ince ve en hafif oyun<br />

dizüstü bilgisayarını sunmak için magnezyum<br />

çerçeve kullanan ilk ve tek OMEN Dizüstü bilgisayarı.<br />

Bu özellik 97Whr pil paketi ile birleştiğinde,<br />

oyunculara ve yaratıcılara daha uzun ömürlü,<br />

kolayca taşınabilir ve dokunulduğunda harika bir<br />

his veren birinci sınıf bir hareket halindeyken deneyim<br />

sunuyor.<br />

• Göz Alıcı Performans: En yeni hitleri oynamak veya<br />

yoğun bilgi işlem çalışmalarını kolaylıkla yürütmek<br />

isteyen kullanıcılar, 13. Nesil Intel® Core i9-13900HX<br />

mobil işlemci ve NVIDIA® GeForce® RTX 4070<br />

Dizüstü GPU ile oyunları ve uygulamaları sınırlarına<br />

kadar zorlayabiliyor. Gerçek zamanlı CPU ve GPU<br />

kapasitesini hassas bir şekilde tespit etmek ve oyun<br />

veya uygulamada meydana gelen aktiviteye göre<br />

ekstra boşluk yaratmak ve performansı optimize<br />

etmek için gücü ikisi arasında dinamik olarak tahsis<br />

etmek için OMEN Gaming Hub’daki OMEN Dynamic<br />

Power’dan tam olarak yararlanıyorlar.<br />

• Serin Tasarım: Dizüstü bilgisayar, hava akışını ve<br />

cilt sıcaklığını önemli ölçüde iyileştirmek için daha<br />

fazla hava girişi sağlayan yeni bir kare havalandırma<br />

tasarımına sahip gelişmiş OMEN Tempest Cooling<br />

ile en iyi oyunları oynarken ve yoğun çoklu uygulama<br />

iş yükleri altında bile serin kalıyor.<br />

Hangi oyun olursa olsun<br />

olağanüstü performans<br />

HP ayrıca sıkı oyuncular için yeni nesil OMEN<br />

16 Dizüstü Bilgisayarı da duyuruyor. Cihaz, Cyberpunk<br />

2077’de yüzde 119 FPS iyileştirmesi ile<br />

şimdiye kadarki en güçlü OMEN 16. Ultra hızlı<br />

oyun içi hesaplamalar için 13. Nesil Intel® Core<br />

i9-13900HX’e kadar mobil işlemci veya AMD Ryzen<br />

9 7940HS’ye kadar mobil işlemci14 ile güçlendirildi.<br />

NVIDIA® GeForce® RTX 4080 Dizüstü<br />

Bilgisayar GPU’suna kadar desteklenen grafikler,<br />

3 ms tepki süresine sahip QHD 240 Hz’e kadar ekranda<br />

her pikselin aydınlatma hızlarında işlenmesini<br />

sağlıyor.<br />

Hem OMEN Transcend 16 hem de OMEN 16 Dizüstü<br />

Bilgisayarlar kullanıcıların şunları yapmasını<br />

sağlıyor:<br />

• Çok Çalışın, Çok Oynayın: 32 GB’a kadar DDR5-<br />

5600 MHz RAM ve 2 TB PCIe® Gen4 NVMe TLC<br />

M.2 SSD ile oyunlar ve yoğun iş uygulamaları hızlı<br />

ve güvenilir bir şekilde çalışıyor.<br />

Çağrıya Cevap Verin: İster iş yerinizle ekip sohbeti<br />

yapın, ister topluluk üyeleriyle konuşun, güvende<br />

olmak için manuel deklanşörlü yepyeni FHDxiv<br />

kamera’yı kullanın. Dahası OMEN Transcend<br />

16’ya Windows Hello Yüz tanıma özelliğinin<br />

eklenmesi, oturum açma deneyimini hızlı ve<br />

güvenli hale getirmeye yardımcı olmak için biyometrik<br />

tanımlama sağlıyor.<br />

Yüksek Performanslı Oyun<br />

Deneyimi<br />

Z kuşağının yüzde 90’ı düzenli olarak oyun oynadığını<br />

ve oyunlarla ilgilendiğini belirtirken, Alfa<br />

kuşağı da oyunların boş zamanlarının yüzde<br />

21’ini oluşturduğunu belirtiyor. Bu kitleler, oyun<br />

oynamaya ve günlük ihtiyaçlarının geri kalanına<br />

güç verebilecek giriş seviyesi bir cihaza ihtiyaç<br />

duyuyor. Victus 16 Dizüstü Bilgisayar, bunu ana<br />

akım bir cihazda yüksek performansla sunuyor.<br />

OMEN Dynamic Power ile yükseltilen kullanıcılar,<br />

oyun yolculuklarına okul çalışmaları, eğlence<br />

ve içerik oluşturma esnekliği ile başlayabiliyor.<br />

Victus 16 Dizüstü Bilgisayar, oyun yolculuklarına<br />

başlayanları şu konularda güçlendiriyor:<br />

• Rahatlayın: Victus artık belirli modellerde HP’nin<br />

sağlam OMEN Tempest Soğutma çözümünün<br />

yanı sıra sıcaklıkları doğru bir şekilde yönetmek ve<br />

oyundaki aksiyon ısınırken ortamı soğuk tutmak<br />

için bir IR termopil sensörüne sahip.<br />

• Seviye Atlayın: Bir Victus dizüstü bilgisayarda<br />

oyun oynamak, 13. Nesil Intel® Core i7-13700HX<br />

mobil işlemciler veya AMD Ryzen 7 7840HS mobil<br />

işlemci ile hiç bu kadar etkileyici olmamıştı. NVI-<br />

DIA® GeForce® RTX Laptop 4070 GPU’ya kadar<br />

grafik seçenekleri, en iyi oyunların çarpıcı görünmesini<br />

sağlıyor.<br />

• Stilinizi Esnekleştirin: Mika gümüşü, performans<br />

mavisi ve seramik beyazı gibi cesur renk seçenekleri<br />

ve 1 Bölgeli RGB klavye seçeneği ile kullanıcıların<br />

havasına uyan doğru görünümü bulmak hiç bu<br />

kadar kolay olmamıştı.<br />

Yeni oyun monitorü portföyü<br />

Kullanıcılar monitörlerini nasıl kullanırsa kullansın<br />

(PC veya konsol oyunları, iş, eğlence veya eğlenceli<br />

içerik oluşturma) HP’nin yeni OMEN monitör<br />

serisi, günümüzün hibrit yaşamı için tasarlanmış<br />

çok çeşitli boyut ve özelliklerde sunuluyor.<br />

OMEN 27, OMEN 27q ve OMEN 32c oyun monitörlerinin<br />

tümü endüstri standardı 165Hz yenileme<br />

hızı ve tak ve çalıştır bağlantısıyla birlikte geliyor.<br />

OMEN Monitör portföyü şunları sunuyor:<br />

• Net, Renkli ve Yüksek Sesli: Tüm monitörler,<br />

en aksiyon dolu anların bile akıcı, net ve hareket<br />

bulanıklığından uzak olmasını sağlamak için en<br />

az VESA ClearMR5000›e sahip. OMEN 32c, VESA<br />

ClearMR 6000 ile bir adım öne çıkıyor. Kulaklıklarına<br />

ara vermek isteyenler için OMEN 34c, doğrudan<br />

müzik dinlemeye başlayanlara yönelik 2 x 3W<br />

entegre hoparlörler içeriyor.<br />

• Şık ama Rahat: Ergonomik özelliklerden ödün<br />

vermeden birinci sınıf bir görünüme sahip olan<br />

monitörler, rahatça oyun oynanmasına ve çalışılmasına<br />

olanak tanıyor. Tüm yeni monitörler,<br />

ergonomik ihtiyaçları karşılayan yükseklik ayarlı,<br />

eğimli ve pivotlu bir standa sahip. Monitörlerini<br />

monte etmek isteyenler için VESA uyumluluğu<br />

desteği mevcut.<br />

OMEN Gaming Hub ile optimizasyon, kişiselleştirme<br />

ve sıradışı oyun deneyimi<br />

Bugün duyurulan tüm ürünler, oyuncular ve içerik<br />

oluşturucular için optimize edilmiş ve kişiselleştirilmiş<br />

PC deneyimleri için güçlü yeni OMEN<br />

Gaming Hub özellikleriyle geliştirildi. OMEN<br />

Optimizer içindeki İşlemci Çekirdeği Benzeşim<br />

Optimizasyonu ile başlayarak, kullanıcılar FPS’de<br />

yüzde 10›a varan bir iyileşme yaşayacaklar. Daha<br />

akıcı ve daha güvenilir bir deneyimler oyun<br />

sırasında hızla artıyor. ECO Modunun eklenmesi,<br />

daha sessiz oyun oturumları ve daha uzun pil<br />

ömrü için OMEN ve Victus Dizüstü Bilgisayarlarda<br />

yüzde 20’ye kadar daha uzun pil ömrü ve<br />

fan gürültüsünde 7 dB’ye kadar azalma sağlıyor.<br />

Performans Modu, Ağ Güçlendirici, Sistem Değerleri<br />

ve NVIDIA’nın GeForce NOW yüksek performanslı<br />

bulut oyun hizmeti ile entegre Bulut Oyun<br />

çözümü gibi diğer özelliklerle birlikte OMEN Gaming<br />

Hub, daha keyifli ve sorunsuz bir deneyim<br />

için oyun cihazlarının birlikte daha iyi çalışmasını<br />

sağlıyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Yurtdışına çıkış azalıyor!<br />

DİA Yazılım Genel<br />

Müdürü Suha Onay,<br />

yurtdışına açılan yazılımcıların<br />

yavaş yavaş<br />

azaldığını belirterek,<br />

“Geçtiğimiz yıl tecrübeli<br />

ve dil yeteneği olan<br />

yazılımcılar “Yurtdışına<br />

iş yapabilirim, gidebilirim” mantığıyla ilerledi.<br />

Pandemi sonrası yurtdışında borsalarda da<br />

büyük bir hareketlilik vardı ve yazılım şirketleri<br />

büyüyordu. Piyasa ve Türkiye’deki birçok<br />

tecrübeli yazılımcı da yurtdışında iş aramaya<br />

başladı. Uzaktan çalışma yöntemiyle veya direkt<br />

o ülkeye giderek çalışmaya başladılar. Ancak<br />

son bir yılda özellikle Amerika’daki Silikon<br />

Vadisi odaklı olarak resesyon beklentilerinin<br />

artması, enflasyonun hızlı yükselmesinden<br />

sonra FED’in faizleri daha fazla yükseltmesi ve<br />

ekonomiyi yavaşlatmaya çalışması, son 3-4 ay<br />

içinde tüm yazılım şirketlerini ve borsayı fazlasıyla<br />

etkiledi. Benzer bir durum da Avrupa’da<br />

DİA Yazılım Genel Müdürü Suha Onay, yurtdışında resesyon<br />

beklentisiyle beraber yazılım şirketlerinin olanaklarının<br />

kısırlaştığını ve Türkiye’de yazılım sektöründeki<br />

firmaların tecrübeli yazılımcıları ellerinde tutabilmeye<br />

başladığını açıkladı. Onay’a göre bir süredir devam eden<br />

yazılımcı istihdamı problemi <strong>2023</strong> yılında azalacak…<br />

Rusya ile Ukrayna arasındaki savaştan kaynaklı<br />

olarak yaşanıyor. Bunun sonucunda da<br />

yazılım şirketleri büyük işten çıkarmalar yapmak<br />

durumunda kaldılar. Türkiye’deki yazılım<br />

firmaları, tecrübeli yazılımcıların yurtdışına<br />

gidip iş bulmada sorunlar yaşamaya başlaması<br />

üzerine, tecrübeli yazılımcıları ellerinde tutabilmeye<br />

başladılar. Bu da Türkiye’deki yazılım<br />

firmalarını aslında pozitif yönde etkiledi.” dedi.<br />

Türkiye’nin yazılımcı açığının <strong>2023</strong>’te azalacağını<br />

öngördüğünü de sözlerine ekleyen<br />

Onay, “Türkiye’de yazılım şirketleri geçen senekinden<br />

daha rahat bir durumda. Türkiye’de<br />

enflasyonun artmasıyla yazılım şirketlerinde<br />

bir sıkıntı baş gösterdi. Ama yazılım şirketleri<br />

büyüdüler ve personel maliyetleri artsa da,<br />

elde ettikleri gelirlerle bunu da karşılayabilecek<br />

noktaya geldiler. Böylelikle yazılımcıları ellerinde<br />

tutmaya başladılar. Geçen seneye göre<br />

şu an durum normalleşmeye başladı. Çünkü<br />

yurtdışındaki olanaklar giderek kısırlaşmaya<br />

başladı.” şeklinde konuştu.<br />

Trend Micro <strong>2023</strong> yılına yönelik<br />

siber güvenlik tahminlerini açıkladı<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Yönetilen Servis Sağlayıcılar, Hibrit Çalışanlar ve Bağlantılı<br />

Otomobillere yönelik siber tehditler <strong>2023</strong> yılında<br />

daha da yoğunlaşacak ve siber risk düzeyini artıracak…<br />

Siber güvenlik alanında dünyanın önde gelen<br />

şirketlerinden Trend Micro, <strong>2023</strong> yılına yönelik<br />

siber güvenlik öngörülerinin yer aldığı “Trend<br />

Micro Siber Güvenlik Tahminleri <strong>2023</strong>” başlıklı<br />

raporunu yayınladı. Rapor, siber saldırganların<br />

önümüzdeki yıl ev, ofisler, yazılım tedarik<br />

zinciri ve bulut ortamını hedef alan saldırıları<br />

yoğunlaştıracağı konusunda uyarıyor.<br />

Pandeminin etkilerinin azaldığını ancak<br />

uzaktan ve hibrit çalışmanın kalıcı hale geldiğini<br />

belirten Trend Micro Türkiye Ülke<br />

Müdürü Hasan Gültekin, “Bu durum, siber<br />

saldırganların <strong>2023</strong> yılında güvenlik açıkları<br />

kapatılmamış VPN’lere, ağ ve ofis cihazlarına<br />

ve bulut altyapısına odaklanacakları anlamına<br />

geliyor. Bu nedenle siber güvenlik ekiplerinin<br />

ve işletmelerin saldırı yüzeyi yönetimi<br />

ile tespit ve müdahaleyi tek ve daha uygun<br />

maliyetli bir platformda birleştiren çözümlere<br />

odaklanmaları gerekiyor.” dedi.<br />

Rapor, birden fazla kurumsal ağı hedef almak<br />

için kullanılabileceğinden VPN’lerin cazip<br />

bir hedef teşkil edeceğini ortaya koyuyor. Evlerde<br />

kullanılan modemler ve yönlendiriciler<br />

de genellikle gerekli güvenlik güncellemeleri<br />

yapılmadan kullanıldığından ve BT ekipleri<br />

tarafından merkezi olarak yönetilmediklerinden<br />

siber saldırganların bir diğer önemli hedefi<br />

olacak.<br />

Rapor, BT güvenlik ekiplerinin <strong>2023</strong> yılında<br />

dikkatle izlemeleri gereken çeşitli eğilimleri<br />

sıralıyor:<br />

• Yönetilen Servis Sağlayıcılardan (MSP) kaynaklanan<br />

büyüyen bir tedarik zinciri hedefi.<br />

Büyük hacimli alt müşterilere erişim sağlamaları<br />

ve fidye yazılımı, veri hırsızlığı ve diğer<br />

saldırılardan elde ettikleri gelirin artmasını<br />

sağlayacağından siber saldırganların önemli<br />

hedefleri arasında yer alacak.<br />

• “Bulutun dışında var olma” teknikleri.<br />

Bulut altyapısına saldıran gruplar için geleneksel<br />

siber güvenlik araçlarından gizlenme<br />

konusunda bir norm haline gelecek. Siber saldırganların<br />

çaldıkları verileri kendi depolama<br />

alanlarına indirmek için saldırdıkları hedefin<br />

yedekleme çözümünü kullanmak buna güzel<br />

bir örnek olarak verilebilir.<br />

• Araç içi yerleşik SIM’leri (eSIM) ve arka uç<br />

uygulama sunucuları arasında yer alan bulut<br />

API’lerini hedef alan bağlantılı araçlara yönelik<br />

tehditler.<br />

Bu API’ler (Ör. Tesla API) araçlara erişim sağlamak<br />

için kullanılabilir. Bağlantılı otomobil<br />

sektörü, açık kaynak depolarında gizlenen<br />

kötü amaçlı yazılımlardan da etkilenebilir.<br />

• RaaS (Hizmet Olarak Fidye Yazılımı) grupları,<br />

saldırıların etkisi azaldıkça yeni iş modelleri<br />

geliştirecek.<br />

Bazı gruplar bulut altyapısına odaklanırken<br />

diğerleri fidye yazılımlarından tamamen vazgeçerek<br />

veri hırsızlığı gibi diğer yöntemlerden<br />

para kazanmayı deneyecek.<br />

• Sosyal mühendislik vakaları artacak.<br />

BEC-as-a-Service (hizmet olarak sunulan BEC<br />

saldırıları) ve “deepfake” tabanlı BEC saldırılarındaki<br />

artışla birlikte sosyal mühendislik<br />

vakalarında büyük artış yaşanacak.<br />

Trend Micro, kurumlara <strong>2023</strong>’te ortaya çıkması<br />

beklenen bu tehditleri şu yollarla azaltmalarını<br />

öneriyor:<br />

• Kullanıcı verimliliğinden ödün vermeden<br />

hasarı en aza indirmek için “asla güvenme, her<br />

zaman doğrula” mantığı üzerine kurulu sıfır<br />

güven stratejileri.<br />

• Güvenlik zincirindeki zayıf bir halkayı etkili<br />

bir savunma hattına dönüştürmek için çalışanların<br />

eğitimi ve farkındalığını artırma.<br />

• Tüm saldırı yüzeyinin izlenmesi ve tehdit<br />

tespit ve müdahalesi için tüm güvenlik süreçlerini<br />

tek bir güvenlik platformunda birleştirme.<br />

Bu, bir şirketin ağındaki şüpheli etkinlikleri<br />

tespit etme becerisini geliştirecek,<br />

güvenlik ekiplerinin yükünü azaltacak ve güvenlik<br />

ekiplerini zinde tutacaktır.<br />

• Özellikle bir ağ geçidinin halihazırda ihlal<br />

edildiği çeşitli senaryolarla siber saldırıya<br />

hazır olmayı sağlamak için BT altyapılarının<br />

stres testinden geçirilmesi.<br />

• Şirket içinde geliştirilen, ticari kaynaklardan<br />

satın alınan ve üçüncü taraf kaynaklardan<br />

oluşturulan kodlara görünürlük sağlayarak<br />

güvenlik açığı yönetimini hızlandırmak ve<br />

geliştirmek için her uygulama için özel olarak<br />

hazırlanmış bir yazılım malzeme listesi<br />

(SBOM)<br />

13


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

ASUS ROG ve ACRONYM iş birliğinde<br />

sınırları zorladı!<br />

ASUS, oyuncular için özel olarak tasarladığı, çok yönlü<br />

oyun dizüstü bilgisayar modellerinden oluşan serisi<br />

ROG (Republic of Gamers) ve ACRONYM® iş birliğinde<br />

tasarlanan yeni cihazını tanıttı. <strong>2023</strong> Flow serisinin bir<br />

parçası olan ROG FLOW Z13-ACRNM RMT02, kompakt,<br />

taşınabilir ve güçlü bir tablette oyun oynamak isteyenler<br />

için özenle geliştirildi. Üretimde mümkün olan tüm<br />

sınırları zorlayan cihaz, taşınabilirlik ve etkileşimi de<br />

yeniden tanımlıyor…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

14<br />

ASUS Republic of Gamers (ROG), önde<br />

gelen teknik giysi tasarım ajansı AC-<br />

RONYM ® ile yaptığı iş birliğinin ikinci<br />

projesini duyurdu. ROG ve ACRONYM®,<br />

özel sürüm Zephyrus serisinden sonra<br />

güçlü bir tablette oyun oynamak isteyenler<br />

için ROG FLOW Z13-ACRNM<br />

RMT02’yi tasarladı. Moda, sanat, teknoloji<br />

ve Web3 dünyasını bir araya getirmeyi<br />

amaçlayan yeni cihaz, 3 Nisan <strong>2023</strong>’ten<br />

itibaren dünya çapında satışa sunulacak.<br />

Güçlü cihaz, Intel Core i9-13900H işlemci<br />

ve NVIDIA GeForce RTX 4070 GPU<br />

dahil olmak üzere profesyonel düzeyde<br />

özelliklere sahip. Bu büyük gücün en<br />

önemli özelliği ise taşınabilirliği ve gerçek<br />

dünyada kullanımı teşvik etmek için<br />

tasarlanmış tablet boyutunda bir kasaya<br />

sahip olması. Ustalıkla tasarlanmış entegre<br />

taşıma sistemi, birden çok modda<br />

kullanıma izin veren çok yönlü bir kayış<br />

kullanıyor. Her yönde tutuş sağlamak<br />

için içe yerleştirilen lastik tutacakların<br />

yanı sıra cihazı kazara çarpma veya düşmelere<br />

karşı korumak için köşeleri de<br />

ekstra güçlendirildi.<br />

ACRONYM® kurucu ortağı Errolson<br />

Hugh, şirketin kurulduğu 1994 yılından<br />

bu yana teknik giyim endüstrisinin öncüsü.<br />

ACRONYM® kurulduğu günden bu<br />

yana, gelişmiş işlevselliği üst düzey teknoloji<br />

ile birleştirmeye adanmış kapsamlı<br />

bir tasarım portföyü oluşturdu. Nike ve<br />

BE@RBRICK ile yaptığı iş birliği, Death<br />

Stranding oyununda yer alması, kendi<br />

bayrakları altında giysiler yaratmasıyla<br />

ACRONYM®, giyim endüstrisinde birinci<br />

sınıf malzemeleri tedarik etme taahhüdü<br />

ile vizyoner olarak kanıtlanmış bir<br />

sicile sahip. ROG FLOW Z13-ACRNM<br />

RMT02 ise ASUS ROG ile devam eden iş<br />

birliğinin ikinci ürünü.<br />

Ultra çok yönlü kullanım<br />

ROG FLOW Z13-ACRNM RMT02,<br />

ROG’nin her senaryoya uyum sağlayabilen<br />

ultra ince cihazlarla “çok yönlü oyun”<br />

sunmayı amaçlayan <strong>2023</strong> Flow serisinin<br />

bir parçası. Flow Z13, ACRONYM® ve<br />

ROG için bu çok yönlülüğü profesyonel<br />

özellikli işleme ve grafikler gerektiren<br />

diğer kullanımlara genişletmek için mükemmel<br />

bir platform. Entegre taşıma<br />

sistemi ve sabitlenmiş tutma yerleri, hareket<br />

halindeyken kullanıma yardımcı<br />

olurken, entegre destek ayağı, RMT02’yi<br />

kolayca oyun oynamak, içerik oluşturmak<br />

veya içerik görüntülemek için mükemmel<br />

olan geleneksel bir dizüstü bilgisayar<br />

formuna dönüştürebiliyor. Destek<br />

ayağı, makine dikey yöndeyken de kullanılabiliyor,<br />

bu da onu her iki açıdan da<br />

eller serbest olarak kullanabilen tek Z13<br />

yapıyor.<br />

Nefes kesen performans<br />

FLOW Z13-ACRNM RMT02, Intel Core<br />

i9-13900H işlemci NVIDIA GeForce RTX<br />

4070 GPU’ya sahip. ROG, cihaza 65W<br />

termal kapasitenin yanı sıra bir MUX<br />

Switch ve Nvidia Advanced Optimus<br />

da ekledi. Ayrıca ROG Akıllı Soğutma<br />

sistemi ile yüzde 44 anakart kapsama<br />

alanına sahip bir buhar odasıyla güçlendirdi.<br />

Sıvı metal ve ark akışlı fanlar, 0db<br />

ortam soğutması sağlıyor. Cihaz ayrıca<br />

XG Mobile’ı destekliyor. 16:10 en boy<br />

oranıyla ROG Nebula ekran ise can alıcı<br />

diğer özelliklerinden. Ekranla ilgili diğer<br />

özellikler arasında 165 Hz yenileme hızı,<br />

500 nit parlaklık ve Gorilla Glass DXC ile<br />

yüzde 100 DCI-P3 dokunmatik ekran paneli<br />

de yer alıyor.<br />

Yeni Z13, Type-A, Type-C ve MicroSD<br />

bağlantı seçenekleriyle donatıldı. Ayrıca<br />

Thunderbolt 4 ve Wi-Fi 6E önemli özellikleri<br />

arasında. Tamamen CNC frezelenmiş<br />

metal bir kasaya sahip cihaz, Type-C<br />

bağlantı noktası üzerinden 130 W hızlı<br />

şarjı destekliyor.<br />

Taşınabilirlik ve etkileşim<br />

yeniden tanımlandı<br />

ACRONYM®, FLOW Z13 tabanından<br />

başlayarak ve işlevsel öğeleri ve giysi tasarımının<br />

felsefesini bir araya getirerek<br />

FLOW Z13-ACRNM RMT02’nin kompakt<br />

taşınabilirliğini radikalleştirdi.<br />

Cihaz, üst düzey bir tablet, oyun oynamak<br />

için güçlü mobil bir masaüstü bilgisayar<br />

ve hareket halindeyken yaratıcı<br />

bir iş istasyonu arasında zahmetsizce<br />

geçiş yapabiliyor. ACRONYM® tasarım<br />

felsefesi, kullanıcının ürünle birden çok<br />

şekilde arayüz oluşturması fikrini savunuyor.<br />

Bu, RMT02’de de açıkça görülen<br />

bir yaklaşım. Tasarım öğeleri, cihazın<br />

kullanıcının elinde nasıl hissettiğine ve<br />

yeni senaryolarda kullanımı nasıl teşvik<br />

ettiğine göre belirleniyor.<br />

Ürün tasarımcısı Phil Saunders, cihazın<br />

tasarım konseptini şöyle açıklıyor:<br />

“Elinize aldığınızda ilk fark ettiğiniz<br />

şey, her şeyin son derece dokunsal<br />

olması. Askı sistemi, kullanıcısının<br />

kendi çantası haline gelerek kullanıcıya<br />

cihazlarıyla etkileşime girebilmeleri için<br />

mümkün olduğunca fazla yetki veriyor.<br />

Omzundan asabildiğin gibi hareket<br />

halindeyken etkileşim kurabilmek için<br />

iki elinizi de serbest bırakan bir mod da<br />

var.”<br />

Yenilik sunma misyonuyla hareket eden<br />

iş birliği, üretimde mümkün olanın sınırlarını<br />

zorluyor. İşlenmiş alüminyum,<br />

gömülü kauçuk tutma elemanları, koruyucu<br />

köşeler, kayış sistemi ve baştan<br />

sona hassas gravürler, tasarımda büyük<br />

bir teknik özen gerektiren hassas bir cihaz<br />

olduğu fikrini pekiştiriyor. Kendi<br />

taşıma çantası olacak şekilde tasarlanan<br />

sağlam alüminyum kasa, hem güzel bir<br />

şekilde rafine edilmiş hem de ham olarak<br />

sunulan ve belirgin CNC yol işaretleri<br />

sergileyen yoğun bir işleme sürecinden<br />

geçti. Cihaza daha yakından bakıldığında,<br />

lazerle kazınmış grafikler ve özelleştirilmiş<br />

yazı biçimleri ve ikonografi gibi<br />

çarpıcı dokunuşlar da ortaya çıkıyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Air Peace dijital dönüşüm yolculuğunu<br />

Crane ile sürdürdü<br />

Abuja Hitit’in Afrika’daki<br />

en yeni<br />

partneri Air Peace,<br />

Crane çözümleri<br />

ile entegrasyonunu<br />

başarıyla tamamlayarak,<br />

yolcularına<br />

Hitit’in yazılım çözümleri ile hizmet vermeye<br />

başladı. Sadece Nijerya’nın değil, Batı Afrika’nın<br />

da en büyük havayolu şirketi olan Air<br />

Peace, geniş hizmet ağını daha da büyütme<br />

hedefine ulaşmak için yolcu hizmet sistemleri<br />

(PSS) için Hitit’i teknoloji partneri olarak seçti.<br />

20 iç hat, 7 bölgesel ve 3 dış hat noktasına uçan<br />

Air Peace, teknolojik altyapısını Hitit’in yazılım<br />

çözümleriyle güçlendirdi.<br />

Hitit’in Afrika’daki Partner<br />

sayısı 16’ya yükseldi<br />

Air Peace, önümüzdeki yıllarda önemli ölçüde<br />

artması beklenen yolcu sayısı için mobil uygulama<br />

ve online rezervasyon motoru sistemlerini<br />

güçlendirmek ve yüksek performanslı bir<br />

sadakat sistemi çözümü ile ilerlemek istiyordu.<br />

Hitit’in Crane IBE (İnternet Arama Motoru),<br />

Crane MA (Mobil Uygulama) ve Crane LL<br />

(Sadakat Programı) çözümlerini kullanan Air<br />

Peace, dünya çapında 300’den fazla havalimanında<br />

kullanılan Hitit’in Crane DCS (Kalkış<br />

Kontrol Sistemi) çözümünü de sistemlerine<br />

entegre etti.<br />

Batı Afrika’nın en büyük havayolu şirketi olan ve sekiz yılda<br />

55 milyondan fazla yolcu taşıyan Air Peace, Hitit’in PSS çözümleri<br />

ile yolcu hizmetlerinde dijital dönüşüme gitti. Merkezi<br />

olan Nijerya’da en fazla rotaya uçan havayolu unvanına<br />

sahip Air Peace, yenilikçi ve sürekli büyüme vizyonuyla Afrika’nın<br />

önde gelen şirketleri arasında yer alıyor. Hızlı büyüme<br />

vizyonuna sahip Air Peace, bu yolculuğunda Hitit’in Crane<br />

markalı çözümleri ile operasyonuna başladı…<br />

Hitit’in Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel<br />

Müdür Yardımcısı Nevra Onursal Karaağaç;<br />

Afrika’nın Hitit için önemli bir bölge olduğunu<br />

ve Hitit’in şu anda bölgedeki partner havayolu<br />

sayısının 16’ya yükseldiğini belirterek, “Batı<br />

Afrika’nın ve Nijerya’nın en büyük havayolu<br />

şirketinin Hitit’i tercih etmesi Afrika’da Hitit’in<br />

ne kadar çok tercih edildiğini göstermesi<br />

açısından önemli. Ekiplerimizin uyum içinde<br />

çalıştığı sorunsuz bir geçiş sürecinin ardından<br />

Air Peace, Hitit’in Crane çözümleri ile operasyonlarına<br />

başladı. Nijerya ile zaten yakın olan<br />

bağlarımız ve uzun yıllar önce başlattığımız<br />

teknoloji merkezli ihracat köprüsü, Air Peace’in<br />

Hitit Ailesi’ne katılmasıyla birlikte daha<br />

da güçlendi. Önemli bir büyüme projeksiyonu<br />

olan Air Peace’in, hedeflerine ulaşmalarında<br />

en yakın iş ortakları biz olacağız” Şeklinde konuştu.<br />

Air Peace’in Sözcüsü Stanley Olisa ise, iş<br />

birliği hakkında şunları söyledi: “Aktif ve vizyoner<br />

bir havayolu olarak, tüm temas noktalarında<br />

kesintisiz, dünya standartlarında bir yolcu<br />

deneyimi sunmak için sürekli olarak teknolojik<br />

olarak gelişiyor ve operasyonlarımızda yenilikçi<br />

çözümler sunuyoruz. Bu nedenle, yolcu hizmet<br />

sistemimizi daha da geliştirmek amacıyla<br />

Crane çözümlerinin entegrasyonu için Hitit<br />

ile iş birliğini tercih ettik. Bir marka olarak<br />

büyüdükçe, müşteri memnuniyetini arttırmak<br />

için yeni teknolojilerle güçlendirilmiş hizmetler<br />

sunmamız ve operasyonel optimizasyonu artırmamız<br />

gerekiyordu. Bu nedenle Hitit’i teknoloji<br />

ortağımız olarak görmekten çok büyük<br />

mutluluk duyuyoruz.”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

61 ülkeden çalışanlar deprem bölgesindeki<br />

çocuklara destek için adım attı<br />

Yeni nesil çalışan<br />

esenliği platformu<br />

Wellbees tarafından<br />

toplamda dört,<br />

bu yıl ise ilk kez<br />

düzenlenen global<br />

adım yarışması<br />

Wellbees Challenge’ın<br />

sonuçları<br />

açıklandı. Avustralya’dan Filipinler’e, Mozambik’ten<br />

Kanada’ya 61 ülkede faaliyet gösteren<br />

46 şirketten 2.442 çalışan, 350 milyon olarak<br />

belirlenen toplam adım hedefinin üzerine çıkarak<br />

368 milyon 999 bin adım attı. Wellbees’in<br />

algoritması ile her şirkete özel adım hedefinin<br />

belirlendiği 21 günlük yarışmada adım hedefine<br />

en hızlı ulaşan şirket, dünyanın en büyük<br />

seramik firmalarından biri olan Birleşik Arap<br />

Emirlikleri merkezli RAK Ceramics oldu.<br />

Geçmiş yarışmalarda olduğu gibi adımların<br />

sosyal iyiliğe dönüştüğü yarışmanın kurgusunda<br />

bu kez bir değişiklik yapıldı ve şirketlerin<br />

adım hedeflerine ulaşıp ulaşmadığına<br />

bakılmaksızın Wellbees tarafından tüm katılımcı<br />

şirketler için bağışta bulunuldu. Toplam<br />

225 bin TL tutarındaki bağış, UNICEF Türkiye<br />

Milli Komitesi aracılığıyla kuruluşun bölgedeki<br />

çalışmalarını desteklemek için kullanılacak.<br />

Yeni nesil çalışan esenliği platformu Wellbees tarafından<br />

dördüncü kez düzenlenen global adım yarışması Wellbees<br />

Challenge tamamlandı. 61 ülkede faaliyet gösteren 46<br />

şirketten 2.442 çalışanın katıldığı yarışmada toplam 368,9<br />

milyon adım atıldı. Wellbees yarışmaya katılan her şirket<br />

adına UNICEF Türkiye Milli Komitesi aracılığıyla deprem<br />

bölgesinde çocuklar için bağışta bulundu. 225 bin TL tutarındaki<br />

bağış, UNICEF’in deprem bölgesindeki çalışmalarını<br />

desteklemek için kullanılacak…<br />

Melis Abacıoğlu: “Bu zorlu<br />

süreçte birbirimize ihtiyacımız<br />

var”<br />

Düzenledikleri adım yarışmasının çalışanların<br />

hem bedenine hem de ruhuna iyi geldiğini<br />

söyleyen Wellbees CEO’su Melis Abacıoğlu, “Bu<br />

yarışmayla çalışanlar hem kendilerine hem<br />

çalışma arkadaşlarına hem de diğer şirketlere<br />

meydan okuyor. Ancak bunun da ötesinde<br />

bir sosyal iyilik hareketinin parçası oluyorlar.<br />

Geçmiş yarışmalarımızda fidan dikiminden<br />

Afrika’daki elektriksiz bir köye güneş enerjisi<br />

panelleri kurmaya uzanan çalışmalar yaptık.<br />

Bu yıl ise hiç kuşkusuz aklımız ve kalbimiz<br />

deprem bölgesinde. Wellbees olarak bu zorlu<br />

süreçte birbirimize ihtiyacımız olduğuna inanıyoruz.<br />

Bu nedenle deprem bölgesindeki çalışanlar<br />

için psikolojik destek sunarken, bölgeye<br />

travma psikologları, spor hocası, öğretmen,<br />

oyun ablası ve pedagoglar gönderdik. Adım yarışmamıza<br />

katılan şirketlerimiz adına yaptığımız<br />

bağış da UNICEF’in deprem bölgesindeki<br />

çalışmalarını desteklemek için kullanılacak.<br />

Bu anlamlı yarışın bir parçası olan tüm şirketlere<br />

ve çalışanlara teşekkür ediyorum” dedi.<br />

15


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Azerbaycan’ın ilk Türk çoklu bulut<br />

servis sağlayıcısı oldu<br />

Türkiye’nin ilk ve lider yerel bulut hizmeti sağlayıcısı<br />

Bulutistan, 2015 yılından bu yana geliştirdiği ürün<br />

ve hizmetlerle hem Türkiye’de hem de 60’dan fazla<br />

ülkede hizmet sunuyor. Globalleşme hedefiyle yurt<br />

dışı ağını genişletmeye devam eden Bulutistan, ödüllü<br />

inovatif çözümleriyle Azerbaycan’ın ilk Türk çoklu<br />

bulut servis sağlayıcısı oldu…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

16<br />

Türkiye’nin en hızlı büyüyen teknoloji<br />

şirketlerinden biri olarak 2020 yılında<br />

Deloitte’un “Fast 50” listesine giren ve<br />

çok sayıda başarı ödülüne sahip olan<br />

Bulutistan, globalleşme hedefi doğrultusunda<br />

yurt dışı açılımlarına devam<br />

ediyor. Türkiye dışında 60’tan fazla ülkede<br />

bulut hizmeti sunan Bulutistan,<br />

Azerbaycan’ın ilk çoklu bulut servis<br />

sağlayıcısı oldu.<br />

Kendi yazılımlarını ve çözümlerini<br />

üreten, güçlü Ar-Ge donanımına sahip<br />

bir şirket olarak büyüyen Bulutistan;<br />

Equinix Küresel Bağlantı Ağı’na (Cloud<br />

Exchange) Türkiye’den entegre olan ilk<br />

şirket olarak bilişim ihracatını arttırmayı<br />

sürdürüyor. Kullanıcılarına hiper<br />

ölçekteki bulut servis sağlayıcılarının<br />

sunduğu birinci sınıf hizmet kalitesini<br />

sunan Bulutistan, sahip olduğu küresel<br />

sertifikalarla da bu konumunu sağlamlaştırıyor.<br />

Azerbaycan ile Birlikte Tüm<br />

Komşu Ülkelerine Hizmet<br />

Vermeyi Hedefliyor<br />

Türkiye’de yüzde 50 gibi bir pazar<br />

payı penetrasyonuna sahip olan Bulutistan’ın<br />

Global Genel Müdürü Önder<br />

Şahin, Azerbaycan ile Türkiye arasında<br />

kurulan bu iş birliğinin know-how<br />

paylaşımı açısından oldukça değerli<br />

olduğuna dikkat çekerek, “Azerbaycan<br />

Cumhuriyeti Dijital Kalkınma ve<br />

Ulaştırma Bakanlığı bünyesinde faaliyet<br />

gösteren dijital çözüm sağlayıcısı<br />

AzInTelecom LLC ile 11 Ağustos 2022<br />

tarihinde stratejik bir iş birliğine imza<br />

attık. Bu ortaklık ile Azerbaycan başta<br />

olmak üzere tüm komşu ülkelerine bulut<br />

sistemi konusunda katkı sağlamayı<br />

hedefliyoruz” şeklinde konuştu. Bu iş<br />

birliği çerçevesinde Bulutistan ile Azln<br />

Telecom ortak bulut yatırımlarını tüm<br />

pazara sunacak.<br />

“Kesintisiz Veri Ulaşılabilirliği<br />

İçin 3 Ana Hizmet<br />

Sunuyoruz”<br />

Bulutistan’ın hizmetleri arasında yer<br />

alan Public Cloud, Private Cloud ve<br />

Hybrit Cloud ürünlerinin müşteriler<br />

açısından büyük bir önem arz ettiğine<br />

dikkat çeken Şahin; “Private Cloud hizmeti,<br />

müşterilerimizi özel bir güvenlik<br />

duvarı arkasında özel bir WLAN (yerel<br />

ağ) içinde ve dedike (özel çalışan)<br />

kaynaklardan bulut hizmeti alması<br />

olarak tanımlanabilir. Bu izole yapı<br />

sayesinde müşterilerimizin dışarıdan<br />

veya veri merkezi içinden gelebilecek<br />

saldırı riski minimize ediliyor. Hybrid<br />

Cloud hizmetini ise genel bulut platformlarını<br />

özel bulut veya şirket içi<br />

sunucularla birleştirerek iş yükünün<br />

iki bulut arasında hızlı bir şekilde aktarılmasını<br />

sağlayan ve birden çok bulut<br />

ürününün avantajlarından aynı anda<br />

yararlanmanıza izin veren entegre bir<br />

çözüm olarak tanımlayabiliriz. Verilerin<br />

güvenliği konusunda nispeten biraz<br />

daha geleneksel olan şirketler Private<br />

Cloud’u, abulut teknolojisini artık iyiden<br />

iyiye özümsemiş olan müşteriler<br />

ise Public Cloud hizmetini tercih ediyorlar”<br />

açıklamasında bulundu.<br />

“Azerbaycan’ın Dijital<br />

Ekonomiye Geçişini<br />

Destekleyeceğiz”<br />

Azerbaycan’ın yatırım için dünyada en<br />

cazip ülkelerden biri haline geldiğini<br />

belirten Bulutistan Azerbaycan Ülke<br />

Müdürü Samir Nuriyev, ekonomik istikrarın<br />

yanı sıra uygun iş-yatırım<br />

ortamının da yabancı yatırımcıları<br />

Azerbaycan’a çektiğini belirtti. Bulutistan<br />

olarak, bölgenin bilgi işlem, bulut<br />

hizmetlerine hızlı ve güvenilir erişim<br />

gibi taleplerine sessiz kalmadıklarının<br />

altını çizen Nuriyev, “Bu yatırım Azerbaycan<br />

genelinde özel sector, müşterilerin<br />

ve ortakların dijital dönüşümünü<br />

hızlandırmakta çok önemli bir rol oynayacak.<br />

Uyarlanabilir, erişilebilir, ölçeklenebilir<br />

ve dayanıklı çözümlerimiz<br />

sayesinde yerel şirketler için en uygun<br />

çözümü sunuyoruz. Stratejik önceliğimiz<br />

ortaklarımızla birlikte bölgedeki<br />

yerel zorluklara çözüm geliştirmek ve<br />

bu yola AzInTelecom LLC ile çıkmaktan<br />

gurur duyuyoruz” diye konuştu.<br />

Azerbaycan ekonomisindeki birincil<br />

itici güçler olan petrol ve doğalgaza ek<br />

olarak tarım, ulaşım, turizm, bilgi iletişim<br />

ve bulut teknolojilerinin de güçlendirilmesi<br />

için çalışmalar yapıldığının<br />

altını çizen Samir Nuriyev, “Azerbaycan<br />

ülke ekonomisini çeşitlendirmek için<br />

önemli projeleri ve stratejileri hayata<br />

geçiriyor. Bulutistan olarak pandemi<br />

ile beraber oldukça artan bilgi iletişim<br />

ve bulut teknolojileri talebini görerek<br />

Azerbaycan’daki ilk çoklu bulut hizmeti<br />

sağlayıcısı olduk. Ortağımız AzInTelecom<br />

LLC ile Azerbaycan’ın dijital ekonomiye<br />

geçişini destekleyeceğiz.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Figopara’nın yeni CFO’su Fırat Aytaş oldu<br />

Yeni nesil alacak finansmanı platformu Figopara’nın<br />

CFO görevini sektörün tecrübeli ismi Fırat Aytaş yürütecek…<br />

Kurumsal şirketler için tedarikçi finansmanına<br />

aracılık etmenin yanında geliştirdiği<br />

çözümlerle KOBİ’lerin hızlı, kolay ve ucuz<br />

finansmana ulaşmasını sağlayan fintek şirketi<br />

Figopara, üst düzey atama gerçekleştirdi.<br />

<strong>2023</strong> yılında Türkiye’nin yanı sıra global<br />

pazarlarda genişlemeyi hedefleyen Figopara,<br />

ekibini de büyütmeye devam ediyor. Sektörün<br />

tecrübeli ismi Fırat Aytaş bundan böyle<br />

Figopara’nın CFO’luk görevini üstlenecek.<br />

Aytaş, Figopara’nın Türkiye ve yurtdışı<br />

operasyonlarının finansal yönetiminden<br />

sorumlu olacak.<br />

Fırat Aytaş kimdir?<br />

2010 yılında Sabancı Üniversitesi Mekatronik<br />

Mühendisliği’nden mezun olan Aytaş,<br />

2012 yılında Politecnico di Milano’da MBA<br />

programını tamamladı. Finans kariyerine<br />

2012 yılında General Motors bünyesinde<br />

başlayan Aytaş, 11 yıl boyunca otomotiv,<br />

inşaat, enerji ve tarım sektörlerinde<br />

danışmanlık ve yöneticilik pozisyonlarında<br />

görev aldı. Kariyerinde stratejik finans,<br />

M&A ve uluslararası ticaret danışmanlığı<br />

tecrübeleri bulunan Fırat Aytaş, son 5<br />

yıldır çok uluslu bir Alman şirketin İtalya,<br />

İspanya ve Türkiye iştiraklerinin finansal<br />

yönetiminden sorumlu olarak görev aldı.<br />

Aytaş, Nisan <strong>2023</strong> itibarıyla Figopara’nın<br />

CFO’luk görevini üstlenecek.<br />

Cerebrum Tech, Yapay Zekalı İlk Sanal Karakter<br />

Cere’yi pazara sundu<br />

Sektör Market<br />

Sürdürülebilirlik odaklı web3 ekosistemi Cereverse’ü<br />

geliştiren yeni nesil teknoloji şirketi<br />

Cerebrum Tech, yapay zekalı sohbet robotu<br />

Cere’yi mobil uygulama üzerinden piyasaya<br />

sürdü. Cere, ChatGPT’nin geliştirilmesiyle<br />

dünyada büyük ilgi ve merak uyandıran derin<br />

öğrenme tabanlı özbağlanımlı dil modeli<br />

yapısını kullanıyor. Türkiye’de 3 boyutlu sanal<br />

karakter ile entegre edilen ilk mobil sohbet<br />

uygulaması olma özelliğini taşıyan Cere,<br />

Türkçe, İngilizce, Almanca, İspanyolca ve<br />

Korece dil desteği sunuyor. Hem yazılı hem<br />

sesli sohbet özelliğine sahip olan Cere, GooglePlay<br />

ve AppStore üzerinden ücretsiz olarak<br />

indirilebiliyor. Ücretli olan Pro ve Kurumsal<br />

planlar ile kullanıcılara gelişmiş özellikler de<br />

sunuluyor.<br />

Türkiye’nin yeni nesil teknoloji şirketi Cerebrum Tech, derin<br />

öğrenme temelli dil modeli kullanarak geliştirdiği yapay zekâ<br />

uygulaması ‘Cere’yi mobil telefon kullanıcılarının deneyimine<br />

sundu. Yazılı ve sesli sohbet edebilen Cere, ruh halinize<br />

göre müzik parçası öneriyor, gündemdeki haberleri derliyor,<br />

yemekten modaya, sağlıktan spora hemen her konuda bilgi<br />

paylaşıyor. Geniş dil modelleri baz alınarak tasarlanan ve empatik<br />

davranması için eğitilen Cere’nin türünde geliştirilmiş<br />

ilk mobil uygulama olduğunun altı çiziliyor…<br />

Cereverse’de büyüyen yapay<br />

zeka fenomeni<br />

Yapay Zeka ve Web 3 teknolojileri üzerine faaliyet<br />

gösteren yeni nesil teknoloji şirketi Cerebrum<br />

Tech’in Kurucusu ve Yönetim Kurulu<br />

Başkanı Dr. Erdem Erkul, “Cere, neredeyse<br />

her konuda bilgi paylaşabilen, yorum ve fikir<br />

beyan edebilen akıllı bir sanal karakter. Bir<br />

karaktere sahip olması Cere’nin kullanıcılarla<br />

çok daha samimi ve etkili iletişim kurmasını<br />

sağlıyor. Biz Cere’yi bir sohbet robotu<br />

olmanın ötesinde şirketimizin bir çalışanı,<br />

yapay zeka uzmanımız olarak konumlandırıyoruz.<br />

Cereverse ekosisteminde yer alan<br />

Cere, özellikle teknoloji ve moda konusunda<br />

trendleri çok yakından takip eden bir influencer<br />

olma özelliğini de taşıyor. Cere ayrıca,<br />

sosyal medya üzerinden de paylaşımlar yaparak<br />

insanlarla sürekli etkileşim halinde<br />

olmayı sürdürüyor. Sanal karakterimiz Cere<br />

birçok özelliğinin yanı sıra; sordukça daha<br />

fazla araştıran, daha hızlı öğrenen, kendini<br />

geliştiren bir yapay zeka fenomeni olarak<br />

hayatımızda önemli bir yer alacak” diye konuştu.<br />

Her an konuşabileceğiniz bir<br />

sohbet arkadaşı<br />

Mobil uygulama sayesinde her an her yerde<br />

kolaylıkla ulaşılabilen Cere’nin hem günlük<br />

hayata hem de iş yaşantısına yönelik birçok<br />

fayda sağlayacağını söyleyen Dr. Erkul, “Cere<br />

‘bugün ne giysem’ diye düşünürken danışabileceğiniz<br />

ya da ruh halinize göre size farklı<br />

müzikler öneren bir sohbet arkadaşı. Her yaş<br />

grubundan kullanıcının ihtiyaçlarına çözüm<br />

üretiyor. Dileyene günün öne çıkan haber<br />

başlıklarını sıralayabilir, yemek tarifleri<br />

paylaşabilir ya da eğitim konusunda aklınıza<br />

takılan soruları hızlıca yanıtlayabilir. Bunun<br />

yanında Cere aynı zamanda bir iş arkadaşı.<br />

Kurumsal versiyonunu da sunduğumuz<br />

Cere, 3 boyutlu iletişim platformumuz Ceremeet’te<br />

yaptığınız toplantılara katılarak ihtiyaç<br />

duyulan bilgileri anında sunabilir, toplantının<br />

konuşma dökümlerini ve özetlerini<br />

e-mail adresinize postalayabilir ya da bir iş<br />

görüşmesini simüle ederek daha iyi hazırlanmanızı<br />

sağlayabilir” bilgilerini paylaştı.<br />

Sohbet ettikçe daha da<br />

akıllanacak<br />

Önümüzdeki dönemde Cere’nin yeni sürümleri<br />

için planladıkları geliştirmeleri de aktaran<br />

Dr. Erkul, “Cere kullanıcılarla etkileşime<br />

girdikçe kullanıcısını tanıyan, daha doğru<br />

ve etkili yanıtlar üretebilen bir uygulama.<br />

Bu süreçler ilerledikçe Cere’nin düşünce ve<br />

duygularını ifade ettiği mimik ve hareketleri<br />

de gelişecek. Öte yandan Cereverse ekosistemimizde<br />

oyunlar da geliştirme aşamasındayız.<br />

Kullanıcılar bu oyunları Cere ile beraber<br />

oynayarak eğlenceli vakit geçirebilecekler”<br />

dedi.<br />

<strong>IT</strong> network<br />

17


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Küçük işletmelerde online harcamalar<br />

3 yılda %59 büyüdü<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

18<br />

<strong>2023</strong>’ün ilk çeyreğini geride bırakırken,<br />

salgının ve küresel enflasyonun tüketicilerin<br />

harcama alışkanlıklarında sebep<br />

olduğu değişimler ve KOBİ’lerin bu değişimlere<br />

nasıl ayak uydurabileceğine dair<br />

trendler konuşulmaya devam ediyor.<br />

Mastercard tarafından yayımlanan Yeni<br />

Ödemeler Endeksi’ne göre katılımcıların<br />

yüzde 64’ü kart bilgilerini girerek online<br />

ödeme yapma olasılıklarının yüksek olduğunu<br />

dile getirdi. Değişen Cüzdanlar:<br />

Yeni Tüketici Harcama Alışkanlıkları<br />

Raporu’nda hizmet odaklı küçük ve orta<br />

ölçekli işletmelerde online harcamalar 3<br />

yılda yüzde 59 büyüdü.<br />

Konuyla ilgili değerlendirmelerini paylaşan<br />

Parolapara CEO’su Fatih Çelik,<br />

“E-ticaretin hızlı büyümesi tüketicilerin<br />

alıştıkları ödeme deneyimlerini hizmet<br />

veya ürün satın aldıkları tüm işletmelerde<br />

görme ihtiyacını beraberinde getirdi.<br />

Sanal POS gibi ödeme çözümleri, her ölçekten<br />

işletme için olmazsa olmaza dönüşüyor.<br />

Parolapara olarak, kolay Sanal<br />

POS entegrasyonu ve teknik destek konusunda<br />

kendimize güveniyoruz” dedi.<br />

Online ödeme alan KOBİ<br />

sayısı %256 ile zirve yaptı<br />

Mastercard raporuna göre salgının ortaya<br />

çıktığı günlerden sonra online ödeme<br />

almaya başlayan küçük ve orta işletmelerin<br />

payı, geçtiğimiz her ayda pandemi<br />

öncesi seviyelerden en az yüzde 28 yüksek<br />

kalmayı başardı. Bu kıyaslamada<br />

zirve ise yüzde 256 ile yaşandı. Salgının<br />

ilk yılının kapanma ve izolasyonla geçtiğini<br />

belirten Fatih Çelik, “Bu dönemde<br />

satıcılar ve perakendeciler için online<br />

ödeme almak bir zorunluluktu. Bu zorunluluk,<br />

e-ticaretteki büyümeyle tüketici<br />

alışkanlıklarında kalıcı değişimlere<br />

sebep oldu. Bugün hayat normale dönse<br />

dahi tüketiciler giyim, market, elektronik,<br />

seyahat gibi harcamalarında online<br />

alışverişi tercih ediyor. Güçlü ve güvenli<br />

bir ödeme altyapısı, online alışverişin<br />

en önemli unsurlarından biri olarak<br />

öne çıkıyor. Parolapara olarak kolay kurulum<br />

ve entegrasyon süreçlerimizle<br />

her ölçekten işletmeye online ödeme<br />

alabilme yetkinliklerini hızlı bir biçimde<br />

Küresel çapta yüksek seyreden enflasyon ve salgın,<br />

dünyanın her yerinde tüketicilerin harcama alışkanlıklarını<br />

değiştirdi. Yeni Ödemeler Endeksi’ne göre 5<br />

kişiden üçü online ödeme yapmaya istekli olduğunu<br />

belirtirken, başka bir raporda online ödeme alan KOBİ<br />

sayısının her ay salgın öncesi seviyelerin üzerinde<br />

kaldığı görüldü…<br />

kazandırıyoruz. Üye işyerleri, kolay entegrasyonla<br />

hemen ödeme almaya başlayabiliyor”<br />

ifadelerini kullandı.<br />

KOBİ’ler POS cirolarını cüzdan<br />

gibi kullanabiliyor<br />

KOBİ’lerin işlerini sürdürebilmeler,<br />

ödemelerini ve nakit akışlarını yönetebilmeleri<br />

için POS üzerinden aldıkları<br />

ödemelere erişebilmelerinin de önemli<br />

olduğunu kaydeden Fatih Çelik, “Parolapara<br />

olarak KOBİ’lere POS cirolarını<br />

cüzdan mantığıyla kullanabilme olanağı<br />

sunuyoruz. Başka bir deyişle işletmeler<br />

hak edişlerinin tamamını ister anlaşma<br />

yapılan valör tarihinde alabiliyor, isterse<br />

de belirleyeceği bir tutarı hesabında<br />

bakiye olarak bırakabiliyor. Bu bakiyeyle<br />

B2B ve B2C ödemelerini Parolapara üye<br />

işyeri paneli üzerinden kolayca gerçekleştirebiliyor”<br />

dedi.<br />

Taksitli kredi kartı işlem<br />

hacimleri büyüyor<br />

Araştırmada, uzun yıllardır kredi kartına<br />

kıyasla daha hızlı büyüyen banka<br />

kartı seçeneklerinin, 2022’de yerini kredi<br />

kartına bıraktığı da kaydedildi. Rapor,<br />

taksit ve nakit avans gibi sonradan ödeme<br />

fırsatı sunan çözümlerin kredi kartı<br />

hacminin büyümesini desteklediğine<br />

işaret etti. Tüketicilerin bir süredir yaptıkları<br />

her online harcamaya bir yatırım<br />

gözüyle baktıklarını belirten Fatih Çelik,<br />

“Tüketiciler ellerindeki nakit parayı harcamak<br />

yerine, alım güçlerine güvendikleri<br />

noktada borçlanmayı tercih ediyor.<br />

Üstelik işlem başına ortalama alışveriş<br />

tutarı da artan fiyatlara rağmen büyümeyi<br />

sürdürüyor. Hâl böyleyken taksitli<br />

ödeme seçenekleri önem kazanıyor. Parolapara’nın<br />

Sanal POS çözümünü kullanan<br />

üye işyerleri, kolayca tamamlanan<br />

tek bir entegrasyonla, ortak bir ödeme<br />

sayfasından tüm bankaların kredi kartlarına<br />

taksit yapabilir duruma geliyor.<br />

Taksit seçeneği sunmak müşteri gözünde<br />

önemli bir tercih sebebi” diye konuştu.<br />

“Müşteri sadakatinin ön<br />

koşulu ödeme deneyimi”<br />

E-ticaret ve online ödeme alma çözümleri<br />

denince akla yalnızca pazaryerlerinde<br />

faaliyet gösteren online mağazaların gelmemesi<br />

gerektiğini belirten Parolapara<br />

CEO’su Fatih Çelik, değerlendirmelerini<br />

şu ifadelerle sonlandırdı: “Pek çok bireysel<br />

satıcı Instagram gibi sosyal ağları bir<br />

online satış kanalına dönüştürüyor. KO-<br />

Bİ’ler işlerinin devamlılığını sağlayabilmek<br />

için pazaryerlerinin yanı sıra kendilerine<br />

ait e-ticaret sitelerinde de satış<br />

yapıyor. Kesintisiz ve güvenli bir ödeme<br />

deneyimi, son yıllarda e-ticarette müşteri<br />

sadakatinin ön koşulu oldu. Türkiye<br />

Cumhuriyet Merkez Bankası’nın lisans<br />

verdiği ve PCI-DSS 1. seviye güvenlik<br />

sertifikasına sahip bir elektronik para ve<br />

ödeme şirketi olarak online ödeme altyapısına<br />

ihtiyaç duyan bireysel satıcılara<br />

Parola Link ile Ödeme Alma, e-ticaret<br />

sitesi sahiplerine ise Sanal POS çözümü<br />

ve API entegrasyonu gibi farklı ödeme<br />

alma hizmeti seçenekleri sunuyoruz.<br />

Sektöre ve işlem hacmine göre belirlenen<br />

komisyon oranlarımızla rekabetçi bir<br />

noktada konumlanıyor, kurulum ücreti,<br />

yıllık veya aylık sabit ücret gibi sürpriz<br />

maliyetler çıkarmadan tüm KOBİ’ler<br />

için ödeme alma araçları geliştiriyoruz.<br />

Parolapara olarak sunduğumuz ticari<br />

ürünlerle satış yapmak ve ödeme almak<br />

kolaylaşıyor.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Şirketler Dijital Dönüşüm ile<br />

verimliliklerinin artacağını öngörüyor<br />

Avrupalı şirketler dijital dönüşüm projelerinin verimliliklerini<br />

ortalama yüzde 38 artırmasını ve yatırımların<br />

geri dönüşünü de (ROI) 5 yıldan kısa bir süre içinde<br />

tamamlamayı hedefliyor…<br />

Yapılan yeni araştırma, şirketlerin verimliliklerini<br />

teknolojiyle artırabileceklerini düşündüğünü,<br />

ancak dijital dönüşüm projelerini<br />

tamamlamak için büyük bilgi ve beceri<br />

engelleriyle karşı karşıya kaldıklarını gösteriyor.<br />

Üst düzey karar vericiler, Avrupalı<br />

şirketlerin teknolojik dijital dönüşüm projelerinin<br />

sadece 3 yıl içinde verimliliklerini<br />

ortalama yüzde 38 artırmasını ve yatırımlarının<br />

geri dönüşünü de (ROI) 5 yıldan kısa bir<br />

süre içinde tamamlamasını istiyor. Ancak şu<br />

ana kadar şirketlerin ortalama sadece yüzde<br />

15’i dijital dönüşüm projelerini tamamladı.<br />

Ankete katılanların neredeyse yüzde 40’ı<br />

dijital dönüşüm söz konusu olduğunda şirketlerinin,<br />

rakiplerinin gerisinde kaldığını<br />

düşünüyor. Dijital dönüşüm teknolojilerinin<br />

uygulanmasının önündeki başlıca engeller<br />

ise şirket içindeki bilgi eksikliği (yüzde 35),<br />

şirket içindeki BT personelinin kaynak ve<br />

beceri eksikliği (yüzde 32), mevcut BT altyapısıyla<br />

birlikte çalışabilirlik konusundaki endişeler<br />

(yüzde 30) ve harici uzman BT desteği<br />

veya uzman sağlayıcıların farkındalık eksikliği<br />

(yüzde 30) olarak sıralanıyor.<br />

Panasonic Connect Avrupa Pazarlama Direktörü<br />

Jan Kaempfer konuyla ilgili şunları<br />

söylüyor: “Bu araştırma, Avrupalı şirketlerin<br />

en yeni teknoloji çözümlerinin iş operasyonlarını<br />

dönüştürebileceğini ve verimlilikte<br />

büyük adımlar atmalarına yardımcı olabileceğini<br />

anladığını gösteriyor, ancak birçoğu<br />

için hala üstesinden gelinmesi gereken belirgin<br />

engeller var.<br />

Şirketler, bünyelerinde uzmanlık ve kaynak<br />

alanlarında eksiklikler yaşıyor ve planlarını<br />

uygulamak için ihtiyaç duydukları dış<br />

uzman desteğini bulmakta da zorlanıyor.<br />

Panasonic Connect Europe, bir yıldan biraz<br />

daha uzun bir süre önce bu ihtiyaçları<br />

gidermek için kuruldu. Bu yapının kurulma<br />

nedeni tam olarak B2B şirketlerin dijital<br />

dönüşüm zorluklarını gidermesine yardımcı<br />

olmak için teknoloji donanımını, yazılım<br />

çözümlerini ve hizmet uzmanlığını bir araya<br />

getirmekti.”<br />

Bağımsız araştırma şirketi Opinion Matters<br />

tarafından yürütülen ve Panasonic Connect<br />

Europe tarafından yaptırılan anket, İngiltere,<br />

Fransa ve Almanya’da iş dünyasında<br />

dijital dönüşümden sorumlu 300 üst düzey<br />

karar vericiyi sorguladı.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Intel Laboratuvarları, yeni Yapay Zekâ<br />

modellerini çıkarıyor<br />

VI-Depth 1.0 ve MiDaS 3.1 açık kaynaklı yapay zekâ<br />

modelleri, bilgisayar görüşü için derinlik tahminini geliştiriyor…<br />

Derinlik tahmini; robotik, artırılmış gerçeklik<br />

(AR) ve sanal gerçeklik (VR) alanlarında geniş<br />

bir uygulama yelpazesi oluşturmak için gerekli<br />

olan zorlu bir bilgisayar görüşü görevidir. Mevcut<br />

çözümler genellikle mesafeleri doğru bir<br />

şekilde tahmin etmekte zorlanıyor ki bu, görsel<br />

navigasyon söz konusu olduğunda hareketi<br />

planlamada ve engellerden kaçınmada hayati<br />

bir husustur. Intel Laboratuvarları›ndaki<br />

araştırmacılar, bu sorunu, monoküler derinlik<br />

tahmini için iki yapay zekâ modeli çıkararak<br />

ele alıyor. Bu modellerden biri görsel-eylemsel<br />

derinlik tahmini, diğeriyse sağlam göreli derinlik<br />

tahmini (RDE) için.<br />

En son RDE modeli olan MiDaS sürüm 3.1, girdi<br />

olarak yalnızca tek bir görüntü kullanarak<br />

sağlam göreli derinliği tahmin ediyor. Geniş<br />

ve çeşitli bir veri kümesi üzerinde eğitildiği<br />

için, daha geniş bir görev ve ortam kümesinde<br />

verimli bir şekilde çalışabilir. MiDaS’ın en son<br />

sürümü, daha büyük eğitim seti ve güncellenmiş<br />

kodlayıcı omurgalarıyla RDE için model<br />

doğruluğunu yaklaşık %30 oranında artırıyor.<br />

MiDaS, başta Stable Diffusion 2.0 olmak üzere<br />

birçok projeye dahil edildi. Stable Diffusion<br />

2.0’da bir giriş görüntüsünün derinliğini çıkaran<br />

ve ardından hem metin hem de derinlik bilgilerini<br />

kullanarak yeni görüntüler oluşturan<br />

derinlikten görüntüye özelliğini etkinleştiriyor.<br />

Örneğin, dijital oluşturucu Scottie Fox, 360<br />

derecelik bir VR ortamı oluşturmak için Stable<br />

Diffusion ve MiDaS’ın bir kombinasyonundan<br />

yararlandı. Bu teknoloji hukuk davaları için<br />

olay yeri rekonstrüksiyonu, sağlık hizmetleri<br />

için terapötik ortamlar ve sürükleyici oyun<br />

deneyimleri gibi yeni sanal uygulamalara yol<br />

açabilir.<br />

RDE iyi bir genelleştirilebilirliğe sahip ve kullanışlı.<br />

Ancak ölçek eksikliğinden ötürü; haritalama,<br />

planlama, navigasyon, nesne tanıma,<br />

3D rekonstrüksiyon ve görüntü düzenleme gibi<br />

metrik derinlik gerektiren görevlerde çok fayda<br />

sağlayamıyor. Intel Laboratuvarları’ndaki araştırmacılar<br />

bu sorunu, doğru derinlik tahmini<br />

sağlayan başka bir yapay zekâ modeli olan<br />

VI-Depth’i çıkararak ele alıyor.<br />

VI-Depth, metrik ölçekli yoğun derinlik tahminleri<br />

üretmek için monoküler derinlik<br />

tahmini ve görsel-ataletsel odometreyi (VIO)<br />

entegre eden bir görsel-ataletsel derinlik tahmini<br />

işlem hattıdır. Bu yaklaşım; olay yeri rekonstrüksiyonu,<br />

haritalama ve nesne manipülasyonuna<br />

yardımcı olabilecek doğru derinlik<br />

tahmini sağlar.<br />

Ataletsel verilerinin dahil edilmesi, ölçek belirsizliğinin<br />

giderilmesine yardımcı olabilir. Çoğu<br />

mobil cihazda zaten ataletsel ölçüm birimleri<br />

(IMU’lar) bulunuyor. Küresel hizalama uygun<br />

küresel ölçeği belirlerken, yerel olarak çalışan<br />

yoğun ölçek hizalaması (SML) bölgeleri doğru<br />

metrik derinliğe doğru iter veya çeker. SML<br />

ağı, kodlayıcı omurgası olarak MiDaS’tan yararlanıyor.<br />

Modüler hatta VI-Depth, IMU sensör<br />

ölçüm biriminin yanı sıra MiDaS göreceli<br />

derinlik tahmin modeliyle veri odaklı derinlik<br />

tahminini birleştiriyor. Veri kaynaklarının<br />

kombinasyonu, VI-Depth’in bir görüntüdeki<br />

her piksel için daha güvenilir yoğun metrik derinlik<br />

üretmesini sağlıyor.<br />

19


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

E-ticaret <strong>2023</strong> sonuna kadar % 60<br />

büyüme ile 1.2 trilyona ulaşabilir<br />

IdeaSoft’un ana sponsorluğundaki<br />

Oniki’nin yapay zeka destekli yenilikçi<br />

konsepti ile hayata geçirdiği E-Ticaret<br />

ve E-İhracat konferansı Ankara Ticaret<br />

Odası Liderliği’nde, Divan Ankara/Çankaya<br />

Otel’de 22 Mart tarihinde yoğun bir<br />

katılımla gerçekleşti.<br />

Ankara ve çevre illerden e-ticaret ve<br />

e-ihracat ekosisteminin önemli paydaşlarının<br />

bir araya geldiği etkinlikte dijital<br />

dönüşümün önemine vurgu yapılırken;<br />

Türkiye genelinde e-ticaret yapan kişilerin<br />

sayısı ve IdeaSoft’un 2022 Kobi e-ticaret<br />

raporundan istatistiksel bilgiler<br />

<strong>IT</strong> network paylaşıldı. Etkinlikte öne çıkan bir diğer<br />

başlık ise IdeaSoft’un deprem bölgesindeki<br />

satışçılara ücretsiz hizmet sağlayacağı<br />

“E-ticaretle Yeniden Başla” projesi<br />

oldu.<br />

Sektör Market<br />

20<br />

E-ticaret ve pazar büyüklüğü<br />

<strong>2023</strong> sonuna kadar 1.2<br />

trilyona ulaşacak<br />

Ankara Kent Konseyi Başkanı, Türkiye<br />

Kent Konseyleri Birliği Başkanı ve Ankara<br />

Ticaret Odası Başkan Yardımcısı Halil<br />

İbrahim Yılmaz, “Deneyimle içeriği, dijitalle<br />

geleneği buluşturmak zorundayız”<br />

diyerek şirketlerin dijitalleşme sürecine<br />

vurgu yaptı. Yılmaz ayrıca, Türkiye’nin<br />

e-ticaret ve pazar büyüklüğünün <strong>2023</strong><br />

sonuna kadar yüzde 60 büyüme ile 1.2<br />

trilyona kadar büyümesinin beklendiğini<br />

açıkladı.<br />

KOBİ’lerin E-ticaretle<br />

Büyüme Oranı %74’ü Buldu<br />

IdeaSoft Pazarlama Direktörü Eray<br />

Cemal Şentürk de IdeaSoft’un aktif 18<br />

binden fazla e-ticaret sitesinin verileri<br />

ile hazırladıkları 2022 Kobi E-ticaret raporunu<br />

sundu. Rapora göre KOBİ’lerin<br />

e-ticaretle büyüme oranının yüzde 74’ü<br />

bulduğunun altını çizdi. Şentürk, e-ticarette<br />

fark yaratan dijital çözümlerinden<br />

de bahsederek, “Siteye çekilen trafiğin<br />

yüzde 1’i alışverişle sonlanıyor. Satışlar,<br />

sepet hatırlatma, kasa önü fırsatları, çıkış<br />

anı teklifleri gibi yenilikçi modüllerle<br />

gerçekleşiyor. Bu anlamda IdeaSoft’un<br />

IdeaSoft’un ana sponsorluğundaki e-ticaret ve e-ihracat<br />

konferansı, Ankara’da gerçekleşti. Konferansta<br />

e-ticaretin <strong>2023</strong> sonuna kadar yüzde 60 büyüme ile<br />

1.2 trilyona kadar büyümesinin beklendiği açıklandı.<br />

IdeaSoft’un deprem bölgesinden e-ticaret yapmak<br />

isteyenlere ücretsiz hizmet sağlayacağı “E-ticaretle<br />

Yeniden Başla” projesi ilgi odağı oldu…<br />

yapmış olduğu uygulamalar ile satışlarda<br />

ciddi artışlar görüyoruz.” diyerek,<br />

aynı zamanda satılan ürün adedinden<br />

sipariş gününe kadar detaylı bilgiler verdi.<br />

Buna göre 2022 e-ticaret cirosunun<br />

7 milyar TL’yi aştığı bilgisini paylaştı.<br />

Şentürk satış modüllerin öneminden de<br />

bahsederek katılımcılara satışları artıran<br />

IdeaSoft App Store ürünlerini de<br />

tanıttı.<br />

IdeaSoft Deprem Bölgesine<br />

Ücretsiz E-Ticaret Altyapısı<br />

Sağlıyor<br />

Etkinlikte öne çıkan bir diğer önemli<br />

başlık ise IdeaSoft’un deprem bölgesine<br />

yaptığı proje oldu. Şentürk, deprem bölgesindeki<br />

satışçılar için yaptıkları “E-Ticaretle<br />

Yeniden Başla” projesini tanıttı.<br />

Projeye göre; deprem bölgesindeki satışçıların<br />

e-ticaret yapabilmesi için tüm<br />

teknik gerekliliklerin sağlandığı; kargo,<br />

online ödeme altyapısı ve reklam gibi<br />

süreçlerin de dahil edildiği paketin ücretsiz<br />

verileceğini kaydetti. Şentürk aynı<br />

zamanda IdeaSoft’un işbirliği yaptığı<br />

markaları da projeye dahil ettiklerini<br />

belirterek; “İyzico ve Param; depremzedelerin<br />

0 komisyon ile internetten satış<br />

yapabilmeleri için ücretsiz sanal pos sağlayacak.<br />

Habitat Derneği; depremzede<br />

vatandaşlara işlerini yürütebilecekleri<br />

konteyner ofislerle destek veriyor. Kargonomi<br />

firması; yüzde 50 indirimle kargo<br />

hizmeti verecek. TOBB ise Akıllı Kobi<br />

hizmetiyle depremzede vatandaşların iş<br />

yerlerini kısa sürede dijital ortama aktaracak.<br />

Winfluencer firması da influencer<br />

aracılığıyla marketing desteği verecek.<br />

Netgsm de ücretsiz dijital iletişim, sms<br />

ve santral sağlayacak” şeklinde konuşarak,<br />

projeyi olabildiğince duyurarak<br />

depremzedelere destek olunması çağrısı<br />

yaptı.<br />

“E-Ticaret Yapan Kişi Sayısı<br />

Onbinlerden Yüzbinlere<br />

Yükseldi”<br />

Ankara Ticaret Odası Başkanı Gürsel<br />

Baran ise; özellikle pandemi ile başlayan<br />

süreç ile dijitalleşme alanında farklı bir<br />

dünyaya gittiğimizi söyledi. Baran; “Dijitalleşme<br />

sürecini takip etmediğimiz sürece<br />

geride kalacağımıza inanıyorum.”<br />

dedi. Aynı zamanda Türkiye olarak bu<br />

süreçte başarılı olduğumuzu düşündüğünü<br />

söyleyen Baran, başlattıkları dış<br />

ticaret seferberliğinden söz ederek, “Ankara’da<br />

2019 yılında 6 bin kişi e-ticaret<br />

yapıyordu, 2022 itibariyle bu sayı 39 bin<br />

oldu. Pandemi öncesinde Türkiye genelinde<br />

58 bin olan sayı ise 2022 altıncı ayı<br />

itibarı ile 348 bine yükseldi. 2019 yılında<br />

136 milyar liralık bir dış ticaret rakamı<br />

varken, 488 milyar lira civarına çıktı. Bugün<br />

buradan hem e-ticaretin artması,<br />

hem cari açığın azalması ile ilgili önemli<br />

sonuçlar çıkacağına inanıyorum.” diyerek<br />

sözlerini tamamladı.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Dijital Kurye artık tüzel kişileri de doğrulayacak<br />

Geleneksel sözleşme taşımacılığını dijitale taşıyan<br />

Dijital Kurye Platformu, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme<br />

Kurumu’nun hazırladığı yeni yönetmelik aracılığıyla<br />

gerçek kişilerin yanı sıra tüzel kişileri de doğrulayabilecek.<br />

Bu sayede milyonlarca KOBİ ve şirket,<br />

bankaya gitmeden Dijital Kurye üzerinden hesap açtırabilecek…<br />

Dijital kontrat yönetimi ve kimlik doğrulama<br />

hizmetlerini müşterilerinin kapısına<br />

getirerek dünyada bir ilke imza atan Dijital<br />

Kurye Platformu, Bankacılık Düzenleme ve<br />

Denetleme Kurumu’nun (BDDK) yakında yürürlüğe<br />

girecek yeni yönetmeliği aracılığıyla<br />

tüzel kişilere de doğrulama hizmeti sunmaya<br />

başlayacak.<br />

Dijital Kurye CEO’su Oral Başer, platform<br />

olarak bugüne kadar bankalar adına sadece<br />

gerçek kişilerin kimliklerini doğrulama<br />

hizmeti verdiklerini, yayınlanan yeni yönetmelik<br />

sayesinde artık tüzel kişileri de doğrulayarak<br />

banka müşterisi olmalarını sağlayabileceklerini<br />

vurguladı.<br />

Başer, yönetmeliğin yürürlüğe girmesinin<br />

ardından tüzel kişilerin tüm bilgilerini, Merkezi<br />

Sicil Kayıt Sistemi (MERSİS), Sicil Gazetesi,<br />

Kayıtlı Elektronik Posta (KEP), Gelir<br />

İdaresi Başkanlığı (GİB) ve Türkiye Noterler<br />

Birliği (TNB) sistemleri üzerinden kontrol<br />

ederek regülasyonlara uygun şekilde doğrulayabileceklerini<br />

söyledi.<br />

Hızlı ve güvenli hizmet<br />

Yeni yönetmelik sayesinde şirketlere bankalarda<br />

hesap açma hizmetini çok hızlı<br />

ve güvenli şekilde sunabileceklerinin altını<br />

çizen Oral Başer, “Bugün Türkiye’de 3,4<br />

milyonu aşkın KOBİ ve yüzbinlerce şirket<br />

faaliyet gösteriyor. Önümüzdeki dönemde<br />

hepsine Dijital Kurye üzerinden bankaya<br />

gitmelerine gerek kalmadan hesap açma<br />

hizmeti verebileceğiz” diye konuştu. Başer,<br />

yakın gelecekte POS aboneliği, kredili<br />

mevduat hesabı açma gibi başka bankacılık<br />

hizmetlerini de kurumsal müşterilerinin<br />

kapılarına götürme konusunda Türkiye’nin<br />

önde gelen bankalarıyla görüşmelerini<br />

sürdürdüklerini sözlerine ekledi.<br />

Türkiye’nin 81 ilinde yüzlerce kuryesiyle hizmet<br />

veren Dijital Kurye Platformu, bugün telekomünikasyon,<br />

bankacılık, finans ve enerji<br />

gibi önemli sektörlerde faaliyet gösteren çok<br />

sayıda firmaya dijital kontrat yönetimi ve<br />

uzaktan müşteri edinim süreci alanlarında<br />

hizmet sunuyor.<br />

Ozan SuperApp, EnSecure ile<br />

“Güçlü Kimlik Doğrulama” yapacak!<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Enqura tarafından geliştirilen, mevzuata uyumlu çok<br />

faktörlü kimlik doğrulama uygulaması EnSecure ile<br />

Ozan SuperApp kullanıcıları artık daha hızlı ve güvenli<br />

şekilde kimlik doğrulayacak…<br />

Bireysel kullanıcılara finansal servisleri ve yaşamı<br />

kolaylaştıran hizmetleri bir arada sunan<br />

Ozan SuperApp, TCMB tarafından yayımlanan<br />

ve 30 Nisan <strong>2023</strong>’e kadar uyum süresi bulunan<br />

Ödeme ve Elektronik Para Kuruluşlarının<br />

Bilgi Sistemleri Hakkındaki Tebliğin 10’uncu<br />

maddesinde bahsi geçen “Kimlik Doğrulama”<br />

maddesine uyum kapsamında Enqura’nın Soft<br />

OTP tabanlı çok faktörlü kimlik doğrulama çözümü<br />

EnSecure’u tercih etti.<br />

Kolay entegrasyon, maliyet<br />

avantajı, sınırsız ölçeklendirme<br />

Enqura’nın yüksek hızlı doğrulama yapabilen<br />

ve ek maliyet gerektirmeksizin sınırsız<br />

ölçeklenebilme imkanına sahip, yüzde yüz<br />

yerli Soft OTP ürünü EnSecure, kurumların<br />

web ya da mobil uygulamalarına çok faktörlü<br />

güvenli giriş için kullanılıyor. Mobil uygulama<br />

ekranından ya da uygulamanın tetiklediği bildirime<br />

tek dokunuşla müşteriler dijital hizmetlere<br />

erişebiliyor, riskli işlemleri onaylayabiliyor,<br />

sözleşme imzalayabiliyor.<br />

Ozan Elektronik Para CEO’su Ömer Suner, iş<br />

birliği ile ilgili şu açıklamayı yaptı: “Güvenlik<br />

hem kullanıcılarımız hem de bizim için öncelikli<br />

bir konu. Birden fazla güvenlik unsurunu<br />

barındıran EnSecure Soft OTP ile kullanıcılarımız<br />

mobil uygulamamıza girişlerde ve kritik<br />

finansal işlemlerin onaylanması sırasında SMS<br />

ile tek kullanımlık şifre gönderimi yerine kişiye<br />

özgü şifreleme anahtarı ile işlemlerini daha<br />

hızlı ve güvenli yapabilecek. Ozan SuperApp<br />

olarak kullanıcılarımızın güvenliğine her zaman<br />

en üst düzeyde önem verdik. Bu anlayış<br />

ile bankalar, finansal kuruluşlar ve Fintech alanında<br />

30’a yakın referansı bulunan, hızı ve sağladığı<br />

yüksek güvenliği ile kendini ispatlamış<br />

EnSecure Soft OTP ürününü seçtik. Enqura’nın<br />

uzman mühendis kadrosu tarafından geliştirilen<br />

EnSecure’un yüzde yüz yerli teknoloji bir<br />

ürün olması da tercihimizi etkiledi. EnSecure<br />

ile mevzuata tam uyum sağlamanın yanı sıra,<br />

kullanıcı deneyimini de iyileştireceğiz.”<br />

Ozan SuperApp gibi pazara yepyeni bir anlayış<br />

getiren bir uygulamanın teknoloji partneri<br />

olmaktan memnuniyetini dile getiren Enqura<br />

CEO’su Metin Karabiber ise projeyle ilgili<br />

olarak şunları söyledi: “Dijitalleşme ile gelen<br />

kolaylıkların yanında riskler de beraberinde<br />

gelişiyor. Dolandırıcılar türlü yöntemlerle<br />

kimliklerimizi, şifrelerimizi ele geçirmeye çalışırken<br />

dijital kanallarda çok faktörlü kimlik<br />

doğrulama çözümleri büyük önem taşıyor.<br />

Her oturum açma ya da finansal işlem başlatma<br />

teşebbüsünde arka planda dinamik olarak<br />

şifreleme anahtarı ile doğrulama yapıldığında<br />

güvenlik en üst seviyeye çıkıyor. Biz EnSecure<br />

ile bankaların, aracı kurumların, finansal kuruluşların<br />

ve Fintech’lerin ilk tercihi olduk. Bu<br />

yıl ürünümüzü yurtdışı pazarına da açıyoruz.<br />

Ozan Elektronik Para ile yaptığımız bu iş birliğinin<br />

EnSecure’a olan talebi ciddi oranda artıracağını<br />

öngörüyoruz.”<br />

EnSecure yasal otoritenin zorunlu kıldığı<br />

yüksek güvenliği sağlarken aynı zamanda tek<br />

dokunuşla çok faktörlü kimlik doğrulamayı<br />

mümkün kılıyor. Kurumlar için entegrasyonu<br />

son derece kolay. Doğrulamanın hızlı olması<br />

sayesinde müşteri hizmete anında erişiyor, kurumların<br />

hizmet kalitesi de artıyor.<br />

21


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Logo Yazılım sektördeki ilk Entegre<br />

Faaliyet Raporu’nu yayınladı<br />

Logo Yazılım’ın yayınladığı Entegre Faaliyet Raporu,<br />

Türkiye’de yazılım sektöründe bir ilk olma özelliği taşıyor.<br />

Entegre düşünce yaklaşımıyla 6 alana odaklanan<br />

raporla birlikte marka, sektörde lider konumunu<br />

pekiştiriyor…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

22<br />

Türkiye’nin en büyük yerli iş yazılımları<br />

markası Logo Yazılım, Türkiye’de tüm<br />

sektörlerde az örneği görülen ve yazılım<br />

sektöründe bir ilk olan Entegre Faaliyet<br />

Raporu’nu yayınladı. 2022 yılı Entegre<br />

Faaliyet Raporu stratejik odağın yanı<br />

sıra, gelecekte yaratılacak değeri, paydaşlarla<br />

ilişkileri ve öncelikli konuları<br />

öne çıkartıyor. Bu raporla Logo Yazılım,<br />

kurumsal raporlama anlamında küreselde<br />

en iyi uygulamalara hizalanmış<br />

oluyor.<br />

Logo Yazılım 2022 yılı performansı ile<br />

ekosistem olarak yarattığı değerin yanı<br />

sıra, paydaşlarına yönelik etki ve katkısını<br />

daha iyi anlatabilmek üzere kurumsal<br />

raporlamasını bu yıl en yüksek<br />

standarda taşıdı. Marka; finansal ve operasyonel<br />

sonuçlarını, Çevresel, Sosyal ve<br />

Kurumsal Yönetim (ÇSY) performansını,<br />

geleceğe yönelik öngörülerini ve entegre<br />

düşünceyi temel alan çalışmalarını 6<br />

sermaye öğesine işaret ederek bu raporda<br />

aktarıyor. Böylece hissedarları ve tüm<br />

paydaşları için şeffaf, karşılaştırılabilir<br />

ve nitelikli bilgi sunma misyonunu geliştirerek<br />

sürdürüyor.<br />

Türkiye’de yazılım sektörünün ilk Entegre<br />

Faaliyet Raporu’nu yayınlamanın<br />

önemini vurgulayan Logo Grup Yönetim<br />

Kurulu Başkan Yardımcısı ve CEO’su M.<br />

Buğra Koyuncu, “Logo Yazılım olarak<br />

müşterilerimiz, iş ortaklarımız, çalışanlarımız,<br />

hissedarlarımız ve toplumu da<br />

içine alan çok geniş bir paydaş ekosistemine<br />

etki ediyoruz. Faaliyetlerimiz sonucu<br />

ekosistemimizde yarattığımız değer<br />

ve toplumsal yatırımlarımızla Birlemiş<br />

Milletler’in Sürdürülebilir Kalkınma<br />

Amaçları’na katkı sağlıyoruz. Bu amaçlara<br />

ulaşmak için rehber ve araç niteliğinde<br />

olan BM Küresel İlkeler Sözleşmesi<br />

(UNGC) ve Birleşmiş Milletler Kadının<br />

Güçlenmesi Prensipleri’nin (UNWEPs)<br />

imzacısı olarak aksiyonlarımızı bu ilkeler<br />

doğrultusunda şekillendiriyoruz.<br />

Çevresel, sosyal ve kurumsal yönetim<br />

boyutlarını strateji ve operasyonlarımızın<br />

ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz.<br />

Entegre Faaliyet Raporu, yarattığımız<br />

değeri tüm paydaşlarımıza daha iyi<br />

anlatabilmemize yardımcı olurken, bu<br />

alanda küreselde en iyi uygulamalara hizalanmamızı<br />

sağlıyor. Önümüzdeki dönemde<br />

de Ar-Ge faaliyetlerimizle inovatif,<br />

sorumlu, verimliliği yüksek çözüm ve<br />

hizmetler geliştirerek pazardaki rekabet<br />

gücümüzü artırmaya devam edeceğiz”<br />

ifadelerini kullandı.<br />

Logo Yazılım entegre<br />

düşünce yaklaşımıyla 6 alana<br />

odaklandı<br />

Logo Yazılım, sorumlu iş yapış anlayışı<br />

ve benimsediği entegre düşünce yapısı<br />

ile gelişime ve yeniliğe ışık tutuyor.<br />

Faaliyetlerinin tamamında kısa, orta ve<br />

uzun vadeli dönemlerde tüm paydaşları<br />

için katma değer yaratmayı hedeflerken,<br />

bilişim ekosistemine ve ekonominin<br />

dijitalleşmesine katkı sağlıyor. Marka, iş<br />

modelini ve yarattığı değeri yayınladığı<br />

raporda entegre yaklaşımla oluşturulan<br />

6 odak alanı üzerinden tanımlıyor.<br />

Finansal performans ve kurumsal yönetim:<br />

Finansal sermayeyi tanımlayan bu<br />

başlık altında 2022 yılı sonuçlarını açıklayan<br />

Logo Yazılım’ın söz konusu dönemde<br />

konsolide gelir artışı TL bazında<br />

yüzde 101 ve ABD doları bazında yüzde<br />

8 olarak gerçekleşti. Şirketin ABD doları<br />

bazında 10 yıllık bileşik büyüme oranı<br />

yüzde 14’e ulaştı. Aynı dönemde FAVÖK<br />

marjı yüzde 32 ve kurumsal yönetim<br />

notu 9,4/10,0 oldu.<br />

İnovasyon: Fikri sermayeyi yansıtan<br />

bu odak altında açıklanan verilere göre<br />

Logo Yazılım’ın Ar-Ge harcaması/Faturalanan<br />

gelir oranı yüzde 29 olurken, bulut<br />

tabanlı mikroservis sayısı 32 ve sunulan<br />

473 yeni sürümde 4.011 yeni özellik<br />

yer alıyor.<br />

Müşteri deneyimi ve ekosistem: Logo Yazılım’ın<br />

üretilen sermaye altında tanımladığı<br />

verilere göre müşteri sayısı 180<br />

binin, iş ortağı sayısı ise 900’ün üzerine<br />

çıktı.<br />

Çalışan deneyimi: 6 odaktan biri olarak<br />

belirlenen insan sermayesinde ise çalışan<br />

sayısı 1.500’ü aştı ve kadın çalışan<br />

oranı yüzde 47 oldu. Çalışan başına eğitim<br />

ise 32,3 saate ulaştı.<br />

Sosyal etki: Sosyal sermaye boyutunda<br />

“Hayallerini Kodlayanlar” projesi çerçevesinde<br />

Türkiye’nin çeşitli illerinde<br />

gerçekleştirilen robotik kodlama atölyelerinde<br />

ulaşılan öğrenci sayısı 2.500’ü<br />

geçti. Logo çözümleriyle ders veren üniversite<br />

ve meslek yüksek okulu sayısı ise<br />

133’e ulaştı.<br />

Çevresel etki: Sera gazı yoğunluğundaki<br />

azalış yüzde 29, enerji yoğunluğundaki<br />

azalış yüzde 25 ve geri dönüştürülen tehlikeli<br />

ve tehlikesiz atık miktarı da yüzde<br />

90 oldu.<br />

Logo Yazılım sunduğu çözümler, müşterilerinin<br />

işinde verimlilik ve çeviklik sağlayarak<br />

onları operasyonel olarak güçlendirirken,<br />

karbon ayak izinden doğal<br />

kaynak tüketimine çevresel etkiyi azaltmalarına<br />

katkı sağlıyor. Logo iş yazılımlarını<br />

kullanan şirketlerde, verinin tek<br />

noktadan girişi, kaynaklarını ve süreçlerini<br />

daha etkin kontrol etmelerine ve<br />

yönetmelerine olanak tanıyor. Yenilenebilir<br />

enerji kaynağı kapsamında ise markanın<br />

Gebze yerleşkesinde bulunan 20<br />

kWh kapasiteli güneş panelleriyle enerji<br />

üretimi yapılıyor. 2009’dan bu yana BIST<br />

Kurumsal Yönetim Endeksi üyesi olan<br />

Logo Yazılım, 2017’den bu yana da BIST<br />

Sürdürülebilirlik Endeksine üye.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

CALIGO’da Chief People Officer görevine<br />

Saadet Gümüşkaptan getirildi<br />

Saadet Gümüşkaptan,<br />

CALIGO’nun<br />

hem Türkiye’deki<br />

hedeflerine hem de<br />

yeni dönemde şirketin<br />

küresel büyüme<br />

stratejilerine katkı<br />

sağlayacak İnsan ve<br />

Kültür süreçlerinin<br />

tasarlanmasından<br />

sorumlu olacak.<br />

İşletme alanındaki lisans eğitimini Bilkent<br />

Üniversitesinde tamamlayan Saadet Gümüşkaptan,<br />

profesyonel hayatına Ekol Lojistik<br />

İnsan Kaynakları departmanında başladı.<br />

Sonrasında Migros, pladis Global, Turkcell<br />

gibi şirketlerde İnsan Kaynaklarının çeşitli<br />

fonksiyonlarında; stratejik iş ortaklığı, çalışan<br />

deneyimi yönetimi, organizasyonel gelişim,<br />

dijital dönüşüm ve büyüme süreçlerin-<br />

Veri ve analitik çözümleriyle öne çıkan yerli teknoloji<br />

şirketi CALIGO’da Chief People Officer (İnsan ve Kültür<br />

Direktörü) görevine Saadet Gümüşkaptan getirildi…<br />

den sorumlu olarak görev aldı. CALIGO’ya<br />

katılmadan önce Getir’de People Business<br />

Partnering Manager olarak görev yapıyordu.<br />

Yeni görevlendirmeye ilişkin değerlendirmelerde<br />

bulunan CALIGO Kurucu Ortağı<br />

Muharrem İşeri “Yurtiçinde yürüttüğümüz<br />

başarılı çalışmalarımızın yanı sıra CALIGO<br />

artık teknoloji ihracatı yapan bir şirket konumunda.<br />

Büyüme hedefimizle birlikte, son<br />

yıllarda değişim gösteren çalışan deneyimi<br />

ve yeni çalışma modelleri gibi pek çok kavramın<br />

kurum kültürümüze adaptasyonunu<br />

da önemsiyoruz. Global oyuncularda ve teknoloji<br />

şirketlerinde edindiği deneyimlerin<br />

ardından aramıza katılan Saadet’in liderliği<br />

ile şirket kültürümüzü ve organizasyon modelimizi,<br />

hizmet kalitemizin sürekliliğini<br />

destekleyecek şekilde geliştirmeye devam<br />

edeceğiz.” dedi.<br />

Yeni göreviyle ilgili Saadet Gümüşkaptan şu<br />

açıklamada bulundu: “Uzun zamandır çalışmalarını<br />

takip ettiğim CALIGO’nun stratejik<br />

hedeflerine katkı sağlayacak insan süreçleri<br />

ve uygulamalarını geliştirecek ve tüm CALI-<br />

GO ekosistemi ile birlikte çalışacak olmaktan<br />

mutluluk duyuyorum.”<br />

E Data tüm hizmet ve çözümlerini<br />

Propay markası altında topluyor<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

38 yıllık geçmişinde Olivetti, Profilo, Farex, Telestar,<br />

SABA, Siemens, Telefunken gibi güçlü markalarla 15<br />

ülkede iki milyondan fazla satış gerçekleştiren E Data,<br />

tüm ürün ve hizmetlerini Propay Ödeme Teknolojileri<br />

markası altında topluyor…<br />

Sektörünün lider şirketleri arasında bulunan<br />

ve AR-GE yatırımlarıyla teknolojiye yön veren<br />

E Data, 1985 yılında KDV’nin uygulamaya<br />

geçmesiyle hayatımıza giren ve günlük yaşantımızda<br />

“yazar kasa” olarak adlandırılan<br />

ödeme kaydedici cihazların donanımlarını<br />

ve bu cihazlar üzerinde çalışan her türlü yazılım<br />

uygulamalarını geliştiriyor.<br />

Şimdiye kadar 15 ülkede, yeni nesil yazar<br />

kasa, EFT POS sistemleri, Android POS,<br />

Pompa Yazar Kasa, Online Yazar Kasa ve<br />

çevre birimlerini ilgili yasalara uygun tasarlamış,<br />

üretmiş ve sektörün geliştirilmesine<br />

öncülük etmiş kuruluşların başında gelen E<br />

Data, faaliyetlerini Profilo Ödeme Sistemleri<br />

adı altında yürütüyordu.<br />

Geçen süre içerisinde faaliyetlerini sadece cihaz<br />

satışından oldukça öteye taşıyan E Data,<br />

geliştirdiği yazılımlar, farklı altyapılarda çalışan<br />

özel ürünler, Android POS, Pompa Yazar<br />

Kasa gibi inovatif ürünlerin yanı sıra kurduğu<br />

hizmet altyapısıyla ödeme sektörünün<br />

en önemli oyuncularından biri haline geldi.<br />

Bu yeni yapısıyla sektörün öncülüğünü yapan<br />

ve konusunda uzmanlaşan E Data, yeni<br />

markasını da bu uzmanlık ve ustalık konumuna<br />

uygun olarak Propay Ödeme Teknolojileri<br />

olarak belirledi.<br />

Türkiye’de ilk termal yazıcılı ve akülü yazar<br />

kasa, akaryakıt sektöründe ilk pompa yazar<br />

kasa, ilk elektronik kayıt üniteli yazar kasa,<br />

Dünyada ilk dokunmatik ekranlı mobil yazar<br />

kasa POS’u üretmiş ve 6 farklı model Android<br />

POS ürünün BKM sertifikasyonunu almış ve<br />

Android POS’lar üzerinden ilk yemek kartı<br />

uygulamasını geliştiren Propay Ödeme Teknolojileri<br />

yeni ürünlerini de Propay markası<br />

altında üretecek.<br />

Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından<br />

2015 tarihinden itibaren onaylı Ar-Ge<br />

Merkezlerinden biri olan ve son 5 yıldır Türkiye’nin<br />

en çok AR-GE harcaması yapan ilk<br />

250 şirketi arasında yer alan Propay Ödeme<br />

Teknolojileri, geleceğe yönelik yenilikçi çalışmalarını,<br />

yurt içi ve yurt dışında bulunan<br />

70’in üzerinde Ar-Ge çalışanı ile ara vermeksizin<br />

sürdürüyor.<br />

Dünya’da ve Türkiye’de ilklere imza atmış<br />

Propay Ödeme Teknolojileri, yeniliklere öncülük<br />

eden, mevzuatlara uygun şekilde farklı<br />

sektörlere yönelik sunduğu hızlı ve profesyonel<br />

çözümlerle müşteri ihtiyaçlarına beklentinin<br />

üzerinde karşılık veren lider bir kuruluş<br />

olma misyonuna artık çok daha odaklanmış<br />

bir gayretle devam ediyor.<br />

23


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Turkcell ‘Gönül Bağı Projeleri’yle<br />

deprem yaralarını saracak<br />

Türkiye’nin Turkcell’i ülkemizde yıkımlara neden olan depremlerin<br />

ardından yaraları sarmak için ‘Gönül Bağı Projeleri’<br />

ile harekete geçiyor. İstihdamdan üretime, sanattan<br />

gastronomiye, psikolojiden eğitime kadar pek çok alanda<br />

proje seferberliği başlatan Turkcell, “Bura bizim memleket”<br />

diyerek bölgeyi iyileştirmek için yola çıkıyor…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

24<br />

Turkcell, ekosistemindeki markalarla depremden<br />

zarar gören şehirlerde ilk adımı<br />

istihdamla atıyor. Hatay’da Çağrı ve Mesleki<br />

Eğitim Merkezi kuruyor. Geçen ay<br />

afet bölgesi için bin 100 kişilik istihdam<br />

seferberliği başlattığını açıklayan Turkcell,<br />

Hatay’daki Çağrı ve Mesleki Eğitim Merkezi’nde<br />

ilk etapta 50 kişiyi işe alacak. Ayrıca<br />

Turkcell Akademi de 5 bin depremzedeyi<br />

teknik ve kişisel gelişim programları ile<br />

destekleyip meslek edindirerek ülkeye nitelikli<br />

iş gücü kazandıracak.<br />

Büyük yıkımlara neden olan depremlerin<br />

yaralarını sarmak için ilk günden itibaren<br />

sahada çalışan Turkcell, ekosistemindeki<br />

pek çok markasıyla afet bölgesinde topluma<br />

dokunan kalkınma ve iyilik projelerini<br />

hayata geçirmeye hazırlanıyor. Yüzyılın<br />

felaketinin ardından deprem bölgesini<br />

iyileştirmeye odaklanan Turkcell, ilk aşamadaki<br />

3.5 milyar TL’lik yardım desteği<br />

ve geçen ay başlattığı #Turkcellİstihdam-<br />

Seferberliği’nden sonra, şimdi de toplumun<br />

her kesimine fayda sağlayacak pek<br />

çok projeyi hayata geçirecek. “Bura bizim<br />

memleket” diyerek yola çıkan Turkcell,<br />

depremden zarar gören şehirlerin tamamındaki<br />

depremzedelere, farklı projelerle<br />

el uzatarak yaraları yerinde saracak.<br />

Murat Erkan: “Çünkü bura<br />

bizim memleket”<br />

“Türkiye’nin Turkcell’i” kimliğinin verdiği<br />

sorumluluk ve duyarlılıkla bugüne kadar<br />

toplumun ihtiyaç duyduğu her alanda gönülden<br />

hizmet verdiklerini, milyonlarca<br />

hayata dokunan pek çok projeyle iz bıraktıklarını<br />

vurgulayan Turkcell Genel Müdürü<br />

Murat Erkan, depremlerden sonra da<br />

bölgenin kalkınması için dayanışma temeliyle<br />

çalışmaya başladıklarını kaydetti.<br />

Erkan şöyle konuştu: “Ülke olarak çok zor<br />

bir dönemden geçtik. Afetin ilk anından<br />

itibaren önceliğimiz, hayati önemdeki şebekeyi<br />

ve iletişimi eski haline getirmek<br />

oldu. Bu büyüklükteki bir felaketten sonra<br />

canımızı dişimize taktık. Yasımızı ve kayıplarımızın<br />

acısını daha fazla sorumluluk<br />

alarak dindirmeye çalıştık. Şimdi başka<br />

bir evredeyiz; dayanışma ve yaraları sarma<br />

vakti. Aklımız afet bölgesinin canlanmasında,<br />

kalbimiz depremde zarar gören<br />

şehirlerimizde. Yapılacak çok şey var. Biz<br />

Türkiye’nin Turkcell’iyiz. Bugüne kadar<br />

her alanda projeleriyle tarihe iz bırakan<br />

bir şirket olarak, marka mirasımızın aydınlattığı<br />

yolda durmadan yürüyoruz ve<br />

yeni ‘Gönül Bağları’ kurmak için seferberlik<br />

ruhuyla harekete geçiyoruz. İyileşmek<br />

için önce umutları yeşerteceğiz, el ele verip<br />

gönülleri bir edeceğiz. Çünkü ‘Bura Bizim<br />

Memleket’. Dün olduğu gibi bugün de elimiz<br />

taşın altında. Gücümüzü memleket<br />

sevdamızdan alarak yaraları yerinde saracağız.<br />

‘Gönül Bağı’ bir dayanışma, birlikte<br />

çalışarak başarma projesi… Bu bir memleket<br />

projesi. Çünkü bize başka memleket<br />

yok.”<br />

“Projelerin devamı gelecek”<br />

Afet bölgesinde depremden etkilenen hayatlara<br />

Turkcell’in ekosistemindeki markalarla<br />

dokunacaklarını belirten Murat<br />

Erkan, “Bu kapsamda öncelikle bölgedeki<br />

istihdama ve ekonomik kalkınmaya destek<br />

olacağız. Yerel üreticilere, KOBİ’lere,<br />

çiftçiye ve bölge esnafına iyi gelecek pek<br />

çok projeyi hayata geçireceğiz. Devamında<br />

kültür-sanattan gastronomiye, çocuklardan<br />

gençlere ve kadınlara kadar sosyal ve<br />

kültürel hayatın farklı noktalarına dokunacağız.<br />

Projelerimiz uzun soluklu olacak<br />

ve devamı gelecek” dedi.<br />

Gönül Bağı Projeleri’nde neler<br />

var?<br />

Öncelik istihdamda<br />

Turkcell bölgede hayatı canlandırmak için<br />

işe istihdam yaratacak projelerle başlıyor.<br />

Afet bölgesinde yeniden yapılanmanın<br />

ekonomik kalkınmayla mümkün olacağı<br />

fikrinden hareketle depremzedelerin iş<br />

hayatına dönüşü için arka arkaya adımlar<br />

atılıyor. Turkcell geçen ay başlattığı #TurkcellİstihdamSeferberliği<br />

ile depremden etkilenen<br />

illerde yaşayan, depremden sonra<br />

farklı illere yerleşen veya birinci derece yakınları<br />

afetzede olan bin 100 kişiye iş imkânı<br />

sağlayacağını duyurmuştu. Şimdi de<br />

Hatay’a ‘Çağrı ve Mesleki Eğitim Merkezi’<br />

kuruyor. İlk aşamada 50 kişinin işe alınacağı<br />

bu merkezde depremzedelerin istihdamı,<br />

eğitim alması ve meslek edinmesi<br />

sağlanacak. Mesleki eğitimlerle uzaktan<br />

ve evden çalışmaya uygun iş modelleri<br />

geliştirilerek çalışan sayısının artırılması<br />

hedefleniyor. Öte yandan Turkcell Akademi<br />

de 5 bin depremzedeyi teknik ve kişisel<br />

gelişim programlarıyla destekleyecek.<br />

Depremzedelere verilecek yazılım, yazılım<br />

test uzmanlığı, robotik kodlama, bulut<br />

teknolojiler, satış, pazarlama eğitimleriyle<br />

ülkeye nitelikli iş gücü kazandırılacak.<br />

Mesleki eğitimleri tamamlayanlar Turkcell,<br />

Paycell, Atmosware, Turkcell Global<br />

Bilgi ve Turkcell Bayii Satış kanallarında iş<br />

bulma imkanına sahip olacak.<br />

Esnaf ve KOBİ’ler Paycell,<br />

Pasaj, İşTurkcell’le<br />

desteklenecek<br />

Deprem bölgesinin lokomotif gücü olan<br />

yerel ve küçük işletmelerin üretime devam<br />

etmesi ve pazarda yer alması sağlanacak.<br />

Turkcell’in dijital iş servislerinden olan<br />

İşTurkcell, dijital ödeme ve finansal hizmetler<br />

platformları Financell ve Paycell ile<br />

bölgedeki KOBİ’ler, esnaf ve yeni açılacak<br />

işletmeler de farklı projelerle desteklenecek.<br />

Elektronik pazar yeri Pasaj’da her il<br />

adına kurulacak dijital çarşılar bölgeden<br />

dünyaya köprü kuracak.<br />

Çocuklar ve kadınlar öncelikli<br />

Depremden en çok etkilenen kadınlara ve<br />

çocuklara yönelik projeler de devreye alınacak.<br />

Paycell El Sanatları Vitrinleri projesinde;<br />

el sanatları ile geçimini sağlayan<br />

kadınlar faydalanacak. Turkcell Bizce ile<br />

bölgedeki kadın girişimcilerin kalkınması<br />

desteklenecek. Millî Eğitim Bakanlığı<br />

iş birliğiyle sürdürülen sosyal sorumluluk<br />

projesi ‘Eğitime Dönüştür’ gibi çocukların<br />

eğitimine katkı sağlayacak projelere<br />

ağırlık verilecek. Ayrıca Hatay öncelikli<br />

olmak üzere deprem bölgelerindeki çocukların<br />

moral motivasyonu için düzenlenen<br />

etkinlikler 23 Nisan’a kadar devam edecek.<br />

Benzer sosyalleşme ve rehabilitasyon<br />

çalışmaları bölgede yaygınlaştırılacak.<br />

Çadırkentlere ve yerel üreticiye yönelik hasat<br />

dönemi etkinlikleriyle Turkcell yıl boyu<br />

depremzedelerin yanında olacak.<br />

Ayrıca kültür ve sanat alanlarında da yapılacak<br />

özel projelerle şehirlerin bilinen<br />

yaşam kültürleri korunmaya çalışılacak.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

“Sektör paydaşları şarj istasyonları<br />

için ortak çalışmalı”<br />

Türkiye’deki operatörlere sistem entegratörlüğü<br />

yapan ve en geniş şarj ağına sahip olan şarj<br />

istasyonu ağı şirketi Sharz.net, Türkiye’deki<br />

şarj istasyonu ağı ve ülkemizin elektrikli araç<br />

dünyasındaki geleceği ile ilgili görüşlerini<br />

paylaştı. “İstasyonların şarj edebilirlik düzeylerinin<br />

yüksek seviyede kalabilmesi oldukça<br />

önemli bir konu. Bu sebeple Türkiye’de kurulacak<br />

şarj üniteleri teknolojilerinin dikkatle<br />

seçilmesi gerektiği görüşündeyiz.” yorumunu<br />

yapan Sharz.net Genel Koordinatörü Ayşe Ece<br />

Şengönül, “Elektrikli araç teknolojisi ne kadar<br />

gelişmiş olursa olsun, aracı şarj edemediğiniz<br />

sürece bir işlevi olmayacaktır. Ülkemizde şarj<br />

istasyonu sayısının yeterli olacak şekilde artacağını<br />

düşünüyoruz; ancak önemli olan, büyük<br />

şirketlerin yanı sıra şarj istasyon ağı yatırımı<br />

yapmak üzere konu ile alakası olmayan birçok<br />

firma da bu süreçte lisans sahibi oldu. Bu noktada<br />

düşük maliyetli ünitelerin istasyonlara<br />

montajı yapıldıktan sonra farklı marka-model<br />

Sharz.net, elektrikli araç şarj istasyonları için sağlanan<br />

teşviklerin sektöre etkileri ve şarj istasyonlarının geleceğiyle<br />

ilgili bazı açıklamalarda bulundu. Geçtiğimiz yıl<br />

elektrikli araç satışları yüzde 170’i aşan oranlarda artarken,<br />

elektrikli otomobiller kadar şarj istasyonlarının sayısı<br />

ve niteliğinin de önemine dikkat çekildi…<br />

araçları şarj edip edemeyeceği göz önünde bulundurulmalıdır.<br />

Bu konuda endişelerimiz var.”<br />

dedi.<br />

“Sektör paydaşları rekabeti<br />

kenara bırakıp ortak çalışmalı”<br />

Elektrikli motorların önemi her geçen gün artarken<br />

Türkiye’nin bu konuda dünyanın önde<br />

gelen ülkeleri arasında yer alabilmesi için<br />

Edirne’den Artvin’e uzanan istasyon ağımız,<br />

iş ortaklıklarımız ve gelecek planlarımız ile çalışmalarımızı<br />

sürdürüyoruz.” diyen Şengönül,<br />

<strong>2023</strong> yılı sonunda bin istasyon, bin 200 şarj<br />

ünitesi ve 2 bin soket sayısına ulaşmayı hedeflediklerini<br />

belirtti. Konuşmasının devamında<br />

Şengönül “100 yıllık fosil yakıt çağı, yerini yer<br />

üstünde bulunan doğal enerji kaynaklarından<br />

elde edilen enerjilerin üretilebildiği yeni bir<br />

çağa bırakıyor. Yaşanılan bu çağ değişiminde<br />

Türkiye’nin önde gelen ülkeler arasında yer alabilmesi<br />

için sektör paydaşı şirketler, rekabeti<br />

kenara bırakıp ortak çalışmalarda da bulunarak<br />

birbirlerine katkıda bulunmalı. Sharz.net<br />

olarak; şarj ağı operatörü olan yeni şirketlerle<br />

istasyon ağımızı paylaşıp daha geniş bir alanda<br />

müşterilerine şarj ağı sunmalarına imkan tanıyoruz.<br />

2018’den bu yana önemli şirketleri bir<br />

araya getirerek vesile olduğumuz birlikteliklerin<br />

hazırlamış olduğu<br />

zeminin de katkılarıyla<br />

birlikte Türkiye’nin, girişimci<br />

ruhlu ve dinamik<br />

yatırımcı şirketleri<br />

ile elektrikli araç şarj<br />

dünyasında önde gelen<br />

ülkeler arasında yerini<br />

alacağına inanıyoruz.”<br />

ifadelerine yer verdi.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Atos, Türkiye’de yeni SAP Mükemmeliyet<br />

Merkezini duyurdu<br />

Atos, yeni kuruluş ile mevcut SAP müşterilerinin<br />

iş sürekliliğini ve bölgede büyüme fırsatı<br />

sağlamayı hedefliyor. Yeni SAP kuruluşu,<br />

Atos’un teslimat yeteneklerini ve müşteriye<br />

erişimini artırması adına önemli bir adım<br />

olarak öne çıkıyor.<br />

Türkiye SAP CoE, daha şimdiden Atos’un en<br />

stratejik müşterilerinden biri olan Siemens<br />

Healthineers’a dünya çapındaki geniş SAP<br />

danışmanı kapasitesiyle SAP Uygulama<br />

Yönetim Hizmetleri sağlıyor. Türkiye CoE,<br />

Atos’un değer yaratma ve müşterilerine bağlılık<br />

hedefiyle uyumlu olarak, gelişmiş kapasitesiyle<br />

dünya çapında yüksek kaliteli çok<br />

dilli SAP hizmetleri sunmak için tam donanımlı<br />

bir mükemmeliyet merkezidir.<br />

Atos Türkiye SAP Uygulamaları Başkanı<br />

Atos, Türkiye’deki yeni SAP Mükemmeliyet Merkezini<br />

(Center of Excellence-CoE) duyurdu. Atos’un başlıca<br />

SAP dağıtım merkezlerinden biri olarak Türkiye SAP<br />

CoE, Orta Avrupa ülkelerine hizmet sağlamaya ve aynı<br />

zamanda büyümekte olan pazarlar için yetenek ölçeklendirmeye<br />

odaklanacak. Bu yeni SAP mükemmeliyet<br />

merkezinin lansmanı, stratejik bir adım olarak Atos’un<br />

Türkiye›deki SAP ekibinin kapsamını genişletme ve<br />

yakın kıyı merkezlerinden biri olarak Atos’un bölgedeki<br />

varlığını güçlendirme amacı taşıyor…<br />

Şule Topal, Türkiye SAP CoE ile ilgili düşüncelerini<br />

paylaştı: “Türkiye’deki yeni SAP Mükemmeliyet<br />

Merkezinin lansmanı, hem bölgedeki<br />

ve hem de dünyadaki müşterilerimize<br />

yüksek kaliteli SAP hizmetleri sunma yolculuğumuzda<br />

bizim için önemli bir kilometre<br />

taşı olarak büyük önem arz ediyor. Orta<br />

Avrupa’daki ve büyümekte olan pazarlardaki<br />

müşterilerimize, Türkiye’deki yeni SAP<br />

Mükemmeliyet Merkezinin genişletilmiş<br />

kapasitesiyle en son dijital çözümleri ve hizmetleri<br />

sunmaktan büyük gurur duyuyoruz.<br />

Bu yeni merkezin, müşterilerimizin gelişen<br />

ihtiyaçlarını karşılamaya devam etmemizi<br />

sağlayacağından ve itibarımızı artıracağından<br />

oldukça eminiz.”<br />

Atos, müşterilerine en son dijital çözümleri<br />

ve hizmetleri sağlamaya kendini adamış bir<br />

bilişim teknolojileri hizmeti ve danışmanlık<br />

şirketidir. Atos, Türkiye’deki yeni SAP Mükemmeliyet<br />

Merkezinin lansmanı ile dünya<br />

çapındaki müşterilerine olağanüstü SAP hizmetleri<br />

ve çözümleri sunmak adına oldukça<br />

başarılı bir şekilde konumlanmıştır.<br />

25


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

EasyCep’in yılsonu hedefi<br />

400 bin telefonu yenilemek<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

26<br />

Türkiye’de yenilenmiş telefon pazarının öncüsü<br />

EasyCep, tüketicileri yenilenmiş telefon<br />

tercihinin faydaları hakkında bilinçlendirerek<br />

2022 yılında büyüme yolunda önemli bir ivme<br />

kazandı. Telefon ve teknolojiyi tüm tüketiciler<br />

için ulaşılabilir hale getirmeyi hedefleyen<br />

şirket, 2022 yılında küresel ekonomide ve yurt<br />

içinde yaşanan zorlu ortamda binlerce telefonun<br />

yenilemesini yaparak ekonomiye kazandırdı.<br />

Şirket, sağladığı fırsatlarla artan tüketici<br />

ilgisi sayesinde geçen yıl 15 kat büyüdü. <strong>2023</strong> yılında<br />

telefon yenileme kapasitesini 3 kat artırmayı<br />

planlayan EasyCep, bu yıl sonu itibarıyla<br />

kuruluşundan itibaren toplamda 400 bin adet<br />

telefonu yenilemiş olmayı hedefliyor.<br />

Yeni telefon alımlarında tüketici kredileri 3 ay<br />

vade ile sınırlandırılmış olmasına karşın, yenilenmiş<br />

telefonlarda peşin fiyatına 12 ay taksit<br />

ve 12 ay garanti hizmeti sunan EasyCep, dünyada<br />

artan enflasyonla alım gücü zayıflayan<br />

tüketiciye akılcı bir alternatif sunuyor.<br />

EasyCep CEO’su Mehmet Akif Özdemir, “Türkiye’yi,<br />

ABD ve Avrupa’da daha yerleşik hale<br />

gelmiş bir sektörle tanıştırdık. Tüketiciler, sağladığımız<br />

faydayı anlıyor ve deneyimlemek için<br />

harekete geçiyor. Bu da bizim her yıl hızlı büyümemizi<br />

sağlıyor” dedi.<br />

Mağaza sayısı 60’a, çalışan<br />

sayısı 700’e çıkacak<br />

Geçtiğimiz yıl 20 yeni mağaza açarak toplamda<br />

15 farklı şehirde 26 mağazaya ulaşan Easy-<br />

Cep, <strong>2023</strong> yılı mart ayı itibarıyla 40 mağazada<br />

hizmet veriyor. “Bu yıl sonunda 60 mağazaya<br />

ulaşacağız. CarrefourSA ve Turkcell mağazalarından<br />

sonra çok yakın zamanda Türkiye<br />

genelinde yer alan 41 Migros mağazasındaki<br />

stantlarımızda tüketici ile buluşacağız” diyen<br />

Özdemir, şunları söyledi: “Geçen yılın başında<br />

109 olan çalışan sayımız, yıl sonuna geldiğimizde<br />

477’ye ulaştı. Bu yıl ekibimizi 700 kişiye<br />

çıkarmayı hedefliyoruz. Kurduğumuz EasyAkademi<br />

ile hem teknik hem de kişisel gelişimlerine<br />

katkıda bulunduğumuz ekibimizin<br />

büyümesine paralel olarak telefon yenileme<br />

kapasitemizi de ayda 45 bin adet seviyesine<br />

yükselteceğiz. EasyCep olarak yaptığımız bu<br />

istihdam ve altyapı yatırımlarıyla <strong>2023</strong> yılı<br />

sonu itibarıyla 2,7 milyar TL brüt ciroya ulaşmayı<br />

hedefliyoruz.”<br />

Hedef üç yıl içinde unicorn<br />

olmak<br />

Özdemir, “Yeni bir pazar oluşturmanın<br />

zorluğuna rağmen, şimdiye kadar elde<br />

ettiğimiz başarıya bizi götüren etkenlerin<br />

başında, sunduğumuz faydaların yanında<br />

tüketicinin bize güvenmesi geliyor. Bunu da<br />

teknik ve finansal altyapımıza, ekibimizin<br />

uzmanlığına ve gelişmeye yaptığımız yatırıma<br />

borçluyuz” dedi. 2022 yılında 64,1 milyar $’a<br />

ulaştığı tahmin edilen dünya yenilenmiş telefon<br />

pazarının 2030’a kadar yüzde 11,45’lik yıllık<br />

bileşik büyüme oranıyla yaklaşık 146,43 milyar<br />

$’a ulaşacağının öngörüldüğünü belirten Özdemir,<br />

“Bu görünüme ek olarak başarılı performansımız<br />

sayesinde 2022 Yılında seri A yatırım<br />

Türkiye’de yenilenmiş telefon sektörünün öncüsü Easy-<br />

Cep, 2022 yılını 15 kat büyüme ile kapattı. 2022 yılında mağaza<br />

sayısını 26’ya yükseltti. <strong>2023</strong> yılında hızlı büyümesini<br />

sürdürmeyi hedefleyen EasyCep, mağaza sayısını 60’a<br />

ve çalışan sayısını 700’e yükseltmeyi hedefliyor. Telefon<br />

yenileme kapasitesini artırmayı planlayan şirket, <strong>2023</strong> yılı<br />

sonun itibarıyla toplamda 400 bin telefon yenileme hedefi<br />

ile ülke ekonomisine ve çevreye katkısını sürdürecek. Bu<br />

yıl yeni yatırım turuna çıkmayı planlayan EasyCep, Türkiye’den<br />

çıkan unicorn’lar arasına katılmak istiyor…<br />

turunda 100 milyon dolar değerleme üzerinden<br />

11 milyon dolarlık yatırım aldık. Kararlılığımız<br />

ve iş modelimize olan inancımız ikna sürecinde<br />

oldukça etkili oldu. Şimdi de, en az 50 milyon<br />

dolar yatırım alma hedefiyle Seri B yatırım turu<br />

hazırlıklarımızı yapıyoruz. Amacımız, 2026 yılı<br />

itibarıyla Türkiye’den çıkan unicorn’lar arasına<br />

katılmış olmak” diye konuştu.<br />

Yüzde 30 daha ucuz ve çok<br />

çevreci<br />

Tüketiciye sundukları değerin çok açık olduğunu<br />

belirten Özdemir, şunları söyledi: “Eski<br />

cihazlarını kapılarından alıp değerlendiriyoruz,<br />

telefon alımlarında da, peşin fiyatına 12 ay<br />

taksit ve 12 ay garanti veriyoruz. Bu yılın başında<br />

yeni telefon alımlarında tüketici kredisi ile<br />

3 ayla sınırlandırması sonrasında daha belirgin<br />

hale gelen bu faydayı anlatmaya devam edeceğiz.<br />

Yurtiçinde yenilenmiş telefon pazarı, toplam<br />

pazarın henüz yüzde 1’i bile değil. Batı Avrupa’da<br />

ve Kuzey Amerika’da ise bu oran yüzde<br />

20’ye ulaşıyor. Yenilenmiş telefonların, muadili<br />

yeni telefonlara göre yüzde 30’a varan oranda<br />

daha ucuz oluşun yanı sıra, çok daha çevreci<br />

oluşunun fark edilmesi bu pazarın gelişiminde<br />

önemli rol oynayacak” diye konuştu.<br />

Yeni bir telefonun üretilmesinde yaklaşık 85<br />

kg karbon salımı gerçekleşirken, bunun yüzde<br />

95’lik kısmı üretim safhasında ortaya çıkıyor.<br />

Bir ağacın bu miktarda bir karbon salınımını<br />

dengelemesinin ise neredeyse 20 yıl sürdüğünün<br />

altını çizen Özdemir, “EasyCep olarak,<br />

kurulduğumuz ilk günden bu yana toplamda<br />

yaklaşık 200 bin telefonu lisanslı yenileme merkezimizde<br />

yenileyerek ekonomiye ve çevreye<br />

kazandırmaktan mutluyuz” diye konuştu.<br />

Sadece ürün değil bütünleşik<br />

bir hizmet sunuyoruz<br />

EasyCep CEO’su Mehmet Akif Özdemir, sadece<br />

ürün değil hizmet portföylerini de büyüttüklerini<br />

belirterek, şunları söyledi: “EasyCep olarak<br />

Türkiye’nin en büyük yenilenmiş ürün marketiyiz.<br />

Satmış olduğumuz telefonlar kadar tüketiciye<br />

daha iyi bir müşteri deneyimi sağlamak<br />

adına verdiğimiz hizmetlerin çeşitliliğine de<br />

önem veriyoruz. Bu kapsamda ürün portföyümüze<br />

Colendi iş birliği ile başlattığımız ‘Telefon<br />

Koruma Paketi’ ürünümüz olan ‘EasyCare’i,<br />

mağazalarımıza gelen müşterilerimizden telefonlarını<br />

alıp yetkili servise gönderip 2 gün<br />

içerisinde kendilerine teslim ettiğimiz iş modelimiz<br />

olan ‘EasyFix’i ve satışlarımızın yüzde<br />

20’lik kısmının gerçekleştiği mobil uygulamamızı<br />

hayata geçirdik. Büyümeye ve ürün<br />

portföyümüzü genişletmeye devam edeceğiz.<br />

Sadece hizmet çeşitliliğinde değil bu yıl ürün<br />

çeşitliliğimizi de arttırdık. Arzum küçük ev<br />

aletlerini portföyünüze ekledik özellikle mağazalarımızda<br />

ürün portföyümüze farklılık kazandırarak<br />

müşterilerimizin dikkatini daha da<br />

çekmiş olduk. Beklediğimizden çok daha fazla<br />

verim aldık diyebilirim. Fiyat performans açısından<br />

tüketici için oldukça iyi bir fırsat oldu.<br />

En çok talep gören ürünlerimiz evlerin olmazsa<br />

olmazı kahve ve çay makinaları, blender ve dikey<br />

süpürgeler oldu.”<br />

Tüketicilerin %40’ı yenilenmiş<br />

telefonu bir başkası için alıyor<br />

Gerçekleştirdikleri operasyonun ayrıntılarına<br />

ve tüketicilerin tercihlerine de değinen Easy-<br />

Cep CEO’su Mehmet Akif Özdemir, “Yeni telefon<br />

satan önde gelen bazı markaların ‘Eskiyi<br />

getir yeniyi götür’ kampanyalarında toplanan<br />

telefonları biz alıyoruz. İki bin noktadan cihaz<br />

topluyoruz. Topladığımız eski telefonların<br />

yüzde 60’ı bu kampanyalardan, yüzde 40’ı ise<br />

bizim kendi alım yaptığımız cihazlardan oluşuyor.<br />

Satışlarımızda ortalama sepet tutarımız<br />

8 bin TL seviyesinde yer alırken, aldığımız eski<br />

telefonlarda ortalama tutar ise 5.500 TL seviyesinde.<br />

Tüketicilerimizin yüzde 60’ı yenilenmiş<br />

telefonlarını kendileri için satın alırken, yüzde<br />

40’ı ise bir başkası için alıyor” açıklamalarını<br />

yaptı.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Savunma için üretilen TOUGHBOOK 40,<br />

Viasat Şifreli SSD’ye sahip<br />

Mayıs <strong>2023</strong>’te satışa sunulacak olan ve kendi<br />

kendini şifreleyen SSD’ye sahip TOUGHBOOK<br />

40 dizüstü bilgisayar, Çok Gizli (Top Secret)<br />

bilgileri ve aşağıdaki tüm güvenlik seviyelerini<br />

güvence altına almak için Birleşik Krallık’ta<br />

kullanım için sertifikalandırıldı ve NATO ve<br />

diğer Avrupa ülkeleri tarafından kullanım için<br />

onaylandı. Panasonic Kurumsal Mobil Çözümler<br />

İş Bölümü Mühendislik, Ürün ve Mobilite<br />

Çözümleri Genel Müdürü Jon Tucker, konuyla<br />

ilgili şunları söyledi: “Bu cihaz, Viasat ile ortaklığımızı<br />

TOUGHBOOK serisinde en üst düzey<br />

güvenlik disklerini sunacak şekilde genişletmenin<br />

bir sonraki adımını temsil ediyor. “Avrupa<br />

ve ötesindeki mevcut jeopolitik gerilimlerle, bu<br />

tür son derece güvenli, sağlam ve modüler esnek<br />

cihazlara olan talep her geçen gün artıyor.”<br />

Panasonic Kurumsal Mobil Çözümler Türkiye<br />

Satış Müdürü Onur Cansu, “Viasat SSD’li TOU-<br />

GHBOOK 40, Türkiye’nin askeri sektörüne de<br />

büyük faydalar sağlıyor çünkü Çok Gizli olarak<br />

sınıflandırılan verilerin yanı sıra altındaki tüm<br />

güvenlik seviyelerindeki verileri başarıyla saklayabiliyor.<br />

Aynı zamanda da Türkiye, NATO ve<br />

diğer Avrupa ülkelerinde kullanım için gerekli<br />

sertifikalara sahip” diyor.<br />

Üstün 14 inçlik sağlam dizüstü bilgisayar, yaya<br />

ve araçta operasyonel kullanımın yanı sıra araç<br />

Panasonic savunma sektörü için dünyanın önde gelen<br />

dayanıklı dizüstü bilgisayarının artık küresel iletişim<br />

şirketi Viasat Inc.’in Eclypt® Core Şifreli Dahili SSD ile<br />

donatılabileceğini duyurdu ve Panasonic TOUGHBOOK<br />

40’ı askeri, sınır kontrolü ve acil durum hizmetleri için<br />

yeteneklerinde en üst seviyeye taşıdı…<br />

teşhisi, bakımı ve eğitimi de dahil olmak üzere<br />

Savunma için tasarlanmıştır. Polis ve sınır kontrolü<br />

için cihaz, yönlendirme, plaka veya şüpheli<br />

tanımlama gibi operasyonel hizmetler için ideal<br />

bir kullanım sunuyor. Dayanıklı bilişimi başka<br />

bir seviyeye taşıyan modüler tasarım, mobil çalışanların<br />

7 genişletme alanını donatarak farklı<br />

zorluklar için cihazı hızlı ve kolay bir şekilde<br />

değiştirmelerine olanak tanıyor. Güçlü, yeni<br />

ve tamamen siyah model, kritik operasyonları<br />

desteklemek için askeri sınıf güvenlik ve iletişim<br />

yetenekleriyle en zorlu koşullarda kullanılmak<br />

üzere üretiliyor. Windows 11 Güvenli Çekirdekli<br />

bilgisayar, Intel® Core i5-1145G7 vPro işlemci (opsiyonel<br />

Intel® Core i7 vPro® işlemci), 16 GB RAM<br />

(opsiyonel 64 GB’a kadar) ve standart olarak hızlı<br />

sürüm 512 GB NVMe OPAL SSD (opsiyonel 2<br />

TB’a kadar) ile donatılmıştır. Artık VIASAT’ın<br />

hızlı serbest bırakma NATO onaylı (quick release<br />

NATO approved) kendinden şifrelemeli<br />

güvenli sürücülerin yanı sıra MIL konektörleri<br />

ve yerleştirme istasyonları ile kullanım için de<br />

onaylandı. İşlemler sırasında ışığı ve elektronik<br />

şanzımanları hemen kapatmak için tek dokunuşla<br />

Gizli Mod işlevine de sahip. Viasat UK<br />

Genel Müdürü Hisham Awad ise görüşlerini şu<br />

şekilde dile getiriyor: “Panasonic ile ortaklığımızı<br />

genişletmekten ve savunma sektöründeki<br />

kullanıcılara yeni nesil dayanıklı ve son derece<br />

güvenli cihazlar sunmak için Viasat şifrelemesini<br />

TOUGHBOOK 40’a entegre etmekten heyecan<br />

duyuyoruz. Viasat’ın İngiltere’de tasarlanan<br />

ve üretilen güvenli bekleyen veri (data-at-rest)<br />

teknolojisi Eclypt, gelişmiş kimlik doğrulama,<br />

tüm disk şifreleme ve veri depolamayı kurcalamaya<br />

karşı korumalı dahili veya taşınabilir bir<br />

donanımda birleştiriyor. Cihaz hırsızlığı, kaybı<br />

veya saldırısı durumunda, SSD kapatıldıktan<br />

sonra verilerin korunmasını ve güvenli olmasını<br />

sağlamaya yardımcı olur. Savunma sektöründeki<br />

kullanıcıların en hassas verilerini korumalarına<br />

yardımcı olmak için gelişmiş bekleyen veri<br />

çözümleri sunmaya devam etmeyi dört gözle<br />

bekliyoruz.”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

TP-Link, VIGI Kurumsal Güvenlik<br />

Sistemlerini yeniledi<br />

TP-Link, VIGI alt markasıyla sunduğu kurumsal güvenlik<br />

sistemlerini yeniledi, güçlendirdi. Model sayısı<br />

artan ve farklı tiplerde profesyonel iç ve dış mekan<br />

kameraları, network kayıt cihazları ve güvenlik yönetim<br />

yazılımıyla VIGI kurumlara seçenek oluşturuyor…<br />

VIGI alt markasıyla kurumsal güvenlik sistemleri<br />

geliştiren TP-Link®, VIGI ürün ailesini<br />

geliştirdi, yeniledi. Farklı kamera tipleri, farklı<br />

çözünürlük seçenekleriyle her işletmenin ihtiyacına<br />

uygun güvenlik kamerası ve network<br />

kayıt cihazı (NVR) VIGI ailesinde yer alıyor.<br />

Yenilenen VIGI ailesinde hem iç hem dış mekan<br />

kameraları, seçenekli NVR cihazları ve<br />

güvenlik yönetim yazılımı yer alıyor. Farklı kurumların<br />

farklı kamera tipine gereksinimi olduğunu<br />

düşünen TP-Link, bullet, turret, dome<br />

tiplerinde kameralara sahip. Farklı özelliklerle<br />

donatılmış olan VIGI kameralar, güvenliği artırarak<br />

kullanımı kolaylaştırmayı hedeflemiş.<br />

Örneğin dış mekan kameralarında insan ve<br />

araçları diğer nesnelerden ayıran sınıflama<br />

yapma, akıllı algılama, otomatik takip gibi<br />

özellikler bulunuyor. İç mekan kameraları arasında<br />

hem kablolu hem WiFi bağlantı özellikli<br />

modeller yer alıyor. Kurumlar ihtiyacına uygun<br />

kamerayı seçebiliyor. Aynı şekilde görüntü kalitesi<br />

açısından da seçenekli kamera modelleri<br />

sunuluyor. VIGI güvenlik kameraları 2 MP’den<br />

4 MP’ye kadar farklı çözünürlüğe sahip.<br />

Esnek Yönetim Olanağı<br />

VIGI güvenlik kameralarının yönetimi konusunda<br />

kurumlara esneklik sağlanmış durumda.<br />

NVR cihazları üzerinden kameralar<br />

yönetilebildiği gibi VIGI uygulaması ya da VIGI<br />

Security Manager yazılımıyla da yönetim ve<br />

ayarlar, denetimler yapılabiliyor.<br />

VIGI network kayıt cihazlarında da seçenek<br />

sunuyor. 4’ten 16’ya kadar farklı kanal adetlerine<br />

sahip olan NVR cihazlarında PoE özellikli<br />

modeller de bulunuyor. Bu sayede elektrik hattı<br />

olmayan yerlerde Ethernet üzerinden güç alarak<br />

cihazlar çalışabiliyor.<br />

VIGI güvenlik sistemlerinin kullanımı kolaylaştıran<br />

çeşitli özellikleri bulunuyor. Bunlardan<br />

bazıları şunlar:<br />

- NVR cihazı üzerinden tüm kameralara istenirse<br />

tek şifre, istenirse farklı şifreler oluşturulabiliyor<br />

- Arayüzden kameraların tümüne yazılım güncellemesi<br />

yapmak mümkün, tek tek güncelleme<br />

yapılması gerekmiyor.<br />

- Çoklu kamera şifre değişikliği yapılabiliyor<br />

- Her kamera için otomatik takvim oluşturulabiliyor;<br />

yeniden başlatma yapılabiliyor.<br />

27


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

HPE Aletra Porföyü, veri yaşam döngüsü<br />

yönetimini dönüştürüyor!<br />

Dosya, blok ve veri koruma hizmetleriyle genişletilen<br />

HPE Alletra Storage MP üzerine inşa edilen yeni veri hizmetleri,<br />

sezgisel bulut deneyimi, yüksek performanslı<br />

ölçeklenebilir depolama ve HPE GreenLake aracılığıyla<br />

sağlanan hibrit veri korumasını birlikte sunuyor…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

28<br />

Hewlett Packard Enterprise, müşterilerinin<br />

veri silolarını ortadan kaldırmasına, maliyeti<br />

ve karmaşayı azaltmasına, performansı artırmasına<br />

yardımcı olmak üzere tasarladığı<br />

yeni dosya, blok, felaket koruma ve yedekten<br />

kurtarma odaklı veri hizmetlerini duyurdu.<br />

Sunulan yeni hizmetler veri yoğun iş yükleri<br />

için kurumsal düzeyde ölçeklenebilir performans<br />

sunarken, genişletilmiş blok hizmetleri<br />

orta sınıf ekonomilerin kritik depolama ihtiyaçlarını<br />

karşılıyor.<br />

Yeni dosya ve blok teklifleri, HPE Alletra Storage<br />

MP aracılığıyla esnek mimariden yararlanıyor.<br />

Böylece müşteriler hibrit buluttaki<br />

tüm veri türlerini tek bir birleşik platform<br />

üzerinden depolayabiliyor, yönetebiliyor ve<br />

koruma altına alabiliyor. Sunulan yeni veri<br />

hizmetleri, müşterilerin veri yaşam döngüsü<br />

yönetimini dönüştürmesini ve içgörü çağında<br />

gelişimi sürdürmesini sağlayan sezgisel<br />

bir bulut deneyimi sunuyor.<br />

Müşterilerin verilerini yönetirken benzersiz<br />

zorluklarla karşılaştıklarına değinen HPE<br />

Storage Başkan Yardımcısı ve Genel Müdürü<br />

Tom Black, şöyle konuştu: “Verilerin hacmindeki<br />

ve karmaşasındaki hızlı artış, kuruluşları<br />

tüm bunları silo depolama çözümlerinin<br />

maliyetli bir kombinasyonuyla yönetmeye<br />

zorladı. Yeni HPE GreenLake veri hizmetleri<br />

ve genişletilmiş HPE Alletra inovasyonları,<br />

birden fazla veri türünü, depolama protokolünü<br />

ve iş yükünü yönetmeyi daha kolay ve<br />

ekonomik hale getirerek müşterilerin inovasyonu<br />

hızlandırmaya ve iş sonuçlarını artırmaya<br />

odaklanmasını sağlıyor.”<br />

HPE Türkiye, Doğu-Güney Avrupa, Kafkaslar<br />

ve Orta Asya Genel Müdürü Güngör Kaymak<br />

konuya ilişkin şunları ifade etti: “HPE<br />

olarak varolma amacımız insanların yaşam<br />

ve çalışma şekillerini iyileştirmek. Teknolojinin<br />

en önemli potansiyelini iyilik için bir<br />

güç olarak kullanılmasında görüyoruz. Bu<br />

doğrultuda geliştirdiğimiz teknolojiler bugüne<br />

kadar çözemediğimiz karmaşıklıktaki<br />

problemlere cevap bulmak, evrenin sırlarını<br />

deşifre edebilmek, pandemide hızlı ilaç geliştirebilmek,<br />

daha doğru hava tahminleri<br />

yapabilmek gibi birçok önemli araştırmada<br />

kullanılıyor.<br />

Sürdürülebilirliğin dünyamızın geleceği<br />

için en önemli konuların başında geldiğinin<br />

bilinciyle, geliştirdiğimiz ürünlerde ve<br />

müşterilerimize sunduğumuz sahip olma<br />

modellerinde sürdürülebilirliği en ön plana<br />

koyuyoruz. HPE GreenLake’in zenginleşen<br />

bu yeni çözümüyle dijital dönüşüm çabalarını<br />

bu çerçevede ele alıp müşterilerimize<br />

kolay erişilebilir, esnek, ekonomik ve sürdürülebilir<br />

hibrit bulut deneyimi sunuyoruz.<br />

Ayrıca Türkiye ve çevre ülkelerde genişleyen<br />

iş potansiyelleri yapımızda da bazı yenilikleri<br />

beraberinde getiriyor. Bu çerçevede HPE<br />

Türkiye Kurumsal Satış Direktörü görevinde<br />

olan Alper Yıldız yeni dönemde HPE Türkiye<br />

Genel Müdürlüğü’nü üstlenecek. Bu gelişme<br />

aynı zamanda, gelecek vaat eden Türkiye ve<br />

çevre ülke pazarına HPE’nin duyduğu güveni<br />

temsil ediyor. Bu vesileyle hayırlı olmasını<br />

diliyor, Alper Bey’e yeni görevinde başarılar<br />

diliyorum.”<br />

Günümüzde her büyüklükteki işletme, veri<br />

yönetimine dair maliyetleri ve karmaşayı<br />

azaltırken daha iyi sonuçlar elde etmek için<br />

elindeki verilerden yararlanmaya odaklanıyor.<br />

Bunun yanında üretilen küresel veri hacminin<br />

2026 yılına kadar iki katına çıkması<br />

bekleniyor. Bu durum kuruluşları her biri<br />

farklı destek ve yönetim sistemleri gerektiren<br />

kaotik bir dizi iş yükü ve veri protokolüyle<br />

karşı karşıya bırakırken, işleri sürdürmek<br />

için gerekli olan verileri yedeklemek, korumak<br />

ve kurtarmak zorlu bir mücadeleye dönüşüyor.<br />

HPE, kuruluşların veri yaşam döngüsü zorluklarının<br />

üstesinden gelmesine yardımcı<br />

olmak için blok veya dosya depoları için yapılandırılabilen<br />

yeni, modüler bir depolama çözümü<br />

sunuyor. HPE Alletra Storage MP, aynı<br />

donanım üzerinde performans ve kapasite<br />

için bağımsız olarak ölçeklenebilen birden<br />

fazla depolama protokolüyle ayrıştırılmış<br />

altyapıları destekliyor. Müşteriler, iş yükü<br />

ve depolama protokolünden bağımsız olarak<br />

veri ve depolama hizmetlerini yaygınlaştırmak,<br />

yönetmek ve düzenlemek için tek bir<br />

birleşik bulut platformundan yararlanıyor.<br />

HPE Alletra Storage MP’nin esnekliği, günümüz<br />

için daha uygun maliyetle performans<br />

ve geleceğe yönelik aynı donanım üzerinde<br />

altyapıyı uygun maliyetle şekilde ölçeklendirme<br />

olanağı sağlıyor. Böylece yatırımların<br />

korunmasına yardımcı oluyor. Ayrıca AIOps<br />

tarafından desteklenen sezgisel bulut deneyimi,<br />

ek uzmanlığa ihtiyaç duymadan depolama<br />

provizyonuna ve yönetimine imkân<br />

tanıyor.<br />

HPE GreenLake Dosya<br />

Depolama Pazarına Giriyor,<br />

Blok Depolamayı Genişletiyor<br />

HPE Alletra Storage MP’nin esnek mimarisinden<br />

faydalanan yeni HPE dosya ve blok depolama<br />

teklifleri, HPE GreenLake aracılığıyla<br />

sunuluyor. Dosya ve blok veri hizmetlerini<br />

tek bir birleşik platformdan düzenleme ve<br />

yönetme yeteneği, müşterilerin inovasyonu<br />

ortaya çıkarmak ve rekabet avantajı elde etmek<br />

için verilerin gücünden yararlanmasına<br />

olanak tanıyor.<br />

HPE GreenLake for File Storage, ölçeklenebilir<br />

yapısı ve saniyede yüzlerce gigabayta<br />

ulaşan iş hacmiyle kurum genelindeki veri<br />

yoğun iş yüklerinin işlenmesini hızlandırıyor.<br />

Yeni dosya depolama hizmeti, HPE GreenLake<br />

bulut deneyimini ve VAST Data yazılımını<br />

bir araya getirerek exabyte ölçeği için<br />

tasarlanmış son derece esnek dosya hizmeti<br />

sunuyor.<br />

Agoda CTO’su Idan Zalzberg, şunları söylüyor:<br />

“Agoda’da müşteri bilgileri ve seyahat<br />

iş ortaklarımızdan gelen veriler hayati varlıklarımızı<br />

oluşturuyor. Büyümemize ayak<br />

uydurmak için performansı ve kapasiteyi kolayca<br />

ölçeklendirebilen bir veri platformuna<br />

ihtiyacımız var. Agoda’da her zaman işimiz<br />

için en iyi teknolojiyi kullanmayı ilke edindik.<br />

Bu noktada HPE GreenLake ile VAST<br />

Data teknolojisinin birleşimi bizim için mükemmel<br />

bir anlam ifade ediyor. HPE Green-<br />

Lake for File Storage çözümünün önümüzdeki<br />

yıllarda sınıfının en iyisi performansını<br />

sunmasını dört gözle bekliyoruz.”<br />

HPE GreenLake for Block Storage, iş kritik<br />

depolamanın kullanılabilirliği, performansını<br />

ve ölçeklenebilirliğini uygun maliyetlerle<br />

sunuyor. Yeni HPE GreenLake for Block<br />

Storage, sektörün yüzde 100 veri kullanılabilirliği<br />

garantisine sahip ilk ayrıştırılmış,<br />

ölçeklenebilir blok depolaması olmasıyla öne<br />

çıkıyor. HPE GreenLake for Block Storage,<br />

müşterilerin görev açısından kritik uygulamalar<br />

ve karma iş yükleri için SLA’ları karşılamalarına<br />

yardımcı olmak üzere tasarlanan,<br />

her zaman mevcut ve hızlı mimari eşliğinde<br />

yüksek performansı daha iyi fiyata sunuyor.<br />

Müşteriler, HPE GreenLake for Block Storage<br />

abonelik hizmetleriyle HPE Alletra Storage<br />

MP’yi alabiliyorlar.<br />

Dallas Cowboys Kurumsal Sistemler Müdürü<br />

Evan Scates, şu yorumda bulunuyor:<br />

“Markamızın temel taşlarından birini inovasyon<br />

oluşturuyor. Bu nedenle HPE’nin<br />

hibrit bulut vizyonuyla ön planda olmasını<br />

ve bulut operasyonel deneyimini şirket içine<br />

taşımasını takdir ediyoruz. Uzun süredir<br />

HPE müşterisiyiz ve yeni HPE GreenLake<br />

For Block Storage tarafından sağlanan basit<br />

yönetimin, verimli ölçeklendirme ve yüksek<br />

performansın BT operasyonlarımıza ve müşteri<br />

deneyimimize daha fazla değer katacağına<br />

inanıyoruz.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Anadolubank’tan 7/24 ticareti destekleyen hizmet<br />

Anadolubank, BD-<br />

DK’nın geçen sene<br />

açıkladığı Servis<br />

Bankacılığı düzenlemesi<br />

ile bu yöndeki<br />

çalışmalarına<br />

daha da yoğunlaşarak,<br />

müşterilerine<br />

yeni hizmetler<br />

sunmaya odaklanıyor.<br />

Bu kapsamda, güçlü teknolojik alt yapısı ile<br />

farklı bankalardaki hesap hareketlerini tek bir<br />

platform üzerinden takip etmek isteyen ve para<br />

transferi işlemlerini yine bu platformlar aracılığı<br />

ile yönetmek isteyen müşterilerinin hayatını<br />

kolaylaştırırken; tahsilat ve ödeme süreçlerini<br />

de hızlı, kolay ve güvenilir hale getirip kesintisiz<br />

ticarete destek oluyor.<br />

“Hızlı, güvenilir, kolay ve maliyetleri<br />

düşüren sistem”<br />

“Amacımız, değişen müşteri beklentilerine<br />

hızlı cevap vermek, yenilikçi yaklaşımlar ile<br />

Türkiye’nin spor ülkesi olma potansiyeline<br />

inancıyla 2021 yılında Team Paribu’yu hayata<br />

geçiren Paribu, bu yıl Team Paribu Mentor<br />

ve Team Paribu Seninle projelerinin içeriğini<br />

zenginleştirmeye ve etki alanını genişletmeye<br />

devam ediyor. Takıma katılan iki yeni sporcuyla<br />

sekiz kişilik bir kadro olarak yoluna devam<br />

eden Team Paribu, deprem bölgesine fayda<br />

sağlama hedefiyle yeniden yapılandırdığı <strong>2023</strong><br />

planlarını anlattı.<br />

<strong>2023</strong> Team Paribu kadrosu A Milli Kadın Voleybol<br />

Takımı Kaptanı Eda Erdem’in kaptanlığında;<br />

milli cimnastikçi Ahmet Önder, milli<br />

modern pentatlet İlke Özyüksel, milli yüzücü<br />

Nida Eliz Üstündağ, milli karateci Dilara Bozan,<br />

milli eskrimci Deniz Selin Ünlüdağ ve bu<br />

yıl takıma katılan milli güreşçi Kerem Kamal<br />

ve milli atlet Ersu Şaşma’dan oluşuyor.<br />

Fintek platformları aracılığıyla veya kurumların kendi ERP<br />

sistemlerine entegre olarak sunulan bu hizmet, ticaretin<br />

7/24 kesintisiz sürmesine destek oluyor…<br />

müşterilerimizin ticari hayatını kolaylaştırmak”<br />

diyen Anadolubank Nakit Yönetimi<br />

Bölüm Başkanı Alper Yaylı, yeni hizmetlerine<br />

ilişkin şu açıklamalarda bulundu: “Sektördeki<br />

dijital dönüşüme paralel olarak dijital bankacılık<br />

alanında yaşanan gelişmeler, ürün çeşitliliğinin<br />

artması ve mobil uygulamalara<br />

kolay erişimle birlikte bankalar için Fintek iş<br />

birlikleri daha fazla önem kazandı. Biz de 30’a<br />

yakın Fintek iş birliğimiz ile müşterilerimizin<br />

bankacılık işlemlerini daha hızlı, kolay ve<br />

güvenilir modellerle sürdürmesini sağlamak<br />

için çalışıyoruz. Bilgi akışını uçtan uca<br />

dijital ortama taşıyarak müşterilerimize,<br />

günümüz teknolojilerinden en üst seviyede<br />

faydalanmalarını sağlayacak çözümler<br />

sunuyoruz. Fintek iş birliklerimiz çerçevesinde<br />

müşterilerimiz, seçtikleri Fintek uygulamalarından<br />

birini kullanarak bankamızdaki hesap<br />

hareketlerini izleyebiliyor ve yine bu uygulama<br />

üzerinden bankamızdaki hesabından<br />

farklı bankalardaki hesaplarına para transferi<br />

gerçekleştirebiliyorlar. Diğer yandan, Fintek<br />

platformlarını tercih etmeyen müşterilerimiz<br />

online servisler aracılığı ile bankamızdaki<br />

hesap hareketlerini kendi alt yapısına entegre<br />

edebiliyor ve kendi ERP’leri üzerinden transfer<br />

işlemlerini yapabiliyorlar.’’<br />

Team Paribu, Afet Bölgesi Spor Alanları Projesi<br />

ve yeni sporcularını tanıttı<br />

Paribu’nun Türkiye’de spor kültürünün geleceğine katkı sağlamak<br />

için olimpiyat ruhundan ilham alarak kurduğu Team Paribu, üçüncü<br />

yılında da etkisini genişletmeye devam ediyor. Bu yılki hedefleri<br />

arasında deprem bölgesindeki çocuk ve gençlerin “sporla iyileşme”sini<br />

desteklemeye yer veren Team Paribu, “Team Paribu<br />

Seninle Afet Bölgesi Spor Alanları Projesi” başta olmak üzere <strong>2023</strong><br />

planlarını ve takıma yeni katılan sporcularını tanıttı…<br />

“Sporun iyileştirici gücünü<br />

kullanacağız”<br />

Team Paribu ile Türkiye’de bireysel branşlardaki<br />

sporcuları desteklemeyi hedeflediklerini<br />

belirten Paribu CEO’su Yasin Oral, <strong>2023</strong> planları<br />

için şu açıklamalarda bulundu: “Team Paribu’nun<br />

bugün geldiği noktayı görmek bizim<br />

için heyecan ve gurur verici. Bu yıl Team Paribu<br />

çatısı altında gerçekleştirdiğimiz projeler<br />

depremle birlikte yeniden şekillendi. Sporun<br />

iyileştirici gücünü kullanarak depremden zarar<br />

gören insanlar için neler yapabileceğimize<br />

odaklandık. Team Paribu Mentor programında<br />

ve İhtiyaç Haritası iş birliğinde gerçekleştirdiğimiz<br />

Team Paribu Seninle projesinde bu<br />

bakış açısıyla daha geniş kapsamda çalışmalar<br />

yürüteceğiz. Bununla birlikte takımımıza katılan<br />

yeni sporcularımızın da katkısıyla genç<br />

sporcuların yetişmesini ve Türk sporunu desteklemeye<br />

devam edeceğiz.”<br />

“Depremden etkilenen<br />

bölgelerde spor alanları<br />

oluşturacağız”<br />

Team Paribu Proje Yöneticisi Murat Tankut,<br />

İhtiyaç Haritası ile hayata geçirilen Team Paribu<br />

Seninle projesiyle bugüne kadar Türkiye’nin<br />

farklı şehirlerinde bulunan 28 okulda 10 binden<br />

fazla öğrenciye ulaştıklarını ve 8.210 spor malzemesi<br />

ihtiyacını karşıladıklarını söyledi. Bu yıl<br />

hayata geçirilmesi planlanan Team Paribu Seninle<br />

Afet Bölgesi Spor Alanları Projesi ile ilgili<br />

de şu açıklamalarda bulundu: “Afet bölgelerinde<br />

bulunan çocuk ve gençlerin, özellikle deprem<br />

sonrasında hayata yeniden bağlanmalarını,<br />

sosyal beceriler geliştirmelerini mümkün<br />

kılacak aktiviteler organize ederek sporla<br />

iyileşmeyi sağlayacağız. Bu bakış açısıyla ilk<br />

günden beri bölgede aktif rol oynayan İhtiyaç<br />

Haritası ile güçlerimizi birleştirdik. Depremden<br />

en çok etkilenen Hatay, Kahramanmaraş ve<br />

Adıyaman’da inşa edilen yaşam kentlerinde<br />

spor alanlarının oluşturulmasını hedefledik.”<br />

Spor psikolojisi bu yıl da Team<br />

Paribu’nun odak noktaları<br />

arasında<br />

Team Paribu Seninle ile birlikte Team Paribu<br />

Mentor projesinin de bu yılki kapsamı genişliyor.<br />

Klinik Spor Psikoloğu Berceste Şeber,<br />

spor psikolojisinin Team Paribu projelerindeki<br />

yerini şu sözlerle anlattı: “Team Paribu Mentor<br />

programında bu yıl hem mentee’lere, hem de<br />

onların ailelerine yönelik belirli eğitim modülleri<br />

uygulayacağız. Ailelerle ‘Sporcu ailesi olmak<br />

nedir?’ veya ‘Spor ve okul yönetimi arasındaki<br />

dengede ailenin rolü’ gibi farklı konularda<br />

yönlendirici çalışmalar yapacağız. Bir yandan<br />

Team Paribu Seninle Afet Bölgesi Spor Alanları<br />

Projesi’nin de en önemli temalarından biri<br />

psikolojik destek olacak. Çocukların negatif<br />

duygulardan arınarak anda kalabilecekleri ve<br />

kendilerini iyi hissedecekleri rutinler yaratabilmeleri<br />

için sporu bir araç olarak kullanacağız.”<br />

Jimnastik külübü ve jimnastik<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

29


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Dijitaldeki varlığın başarı anahtarı: SEO<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

30<br />

Global SEO platformu<br />

Ahrefs’in<br />

paylaştığı verilere<br />

göre, internetteki<br />

d e n e y i m l e r i n<br />

yüzde 68’i bir<br />

arama motoru<br />

ile başlıyor. Kullanıcıların<br />

yüzde<br />

99.4’ü birinci<br />

sayfadaki arama sonuçlarına tıklarken,<br />

Google arama sonuçlarında sıralamadaki<br />

ilk üç site de tüm tıklamaların yüzde<br />

54,4’ünü alıyor ve site sahipleri ziyaretçilerini<br />

müşteriye dönüştürebiliyor. Öyle<br />

ki dijital pazarlama profesyonellerinin<br />

yüzde 60’ına göre de Arama Motoru Optimizasyonu<br />

(SEO) aramaları potansiyel<br />

satış kaynaklarının ilk sırasında yer alırken,<br />

internet sitelerini SEO odaklı içeriklerle<br />

destekleyerek arama motorlarında<br />

üst sıralara çıkan şirketler, bu sayede büyümelerini<br />

ölçeklendirebiliyor.<br />

Dijital performans ajansı Clicks’us Digital<br />

Ajans Direktörü Kerim Atasu ise dijital<br />

pazarlama ve SEO’nun her ölçekteki<br />

şirket için stratejik hale geldiğini söyledi.<br />

Dijital dünyada yer alan veya bu dünyaya<br />

adım atmak isteyen herkese rehberlik<br />

etmek üzere Clicks’us Akademi platformunu<br />

kurduklarını belirten Kerim Atasu,<br />

günümüzde markaların rekabetinde<br />

stratejik hale gelen SEO uygulamalarına<br />

ilişkin değerlendirmede bulundu.<br />

Arama Motoru Optimizasyonu, markalar için stratejik<br />

bir hale geldi. Dijital dünyada görünürlüklerini artırmak<br />

ve müşteri kitlesini büyütmek isteyen markalar, SEO’ya<br />

ağırlık veriyor. Çünkü dijital pazarlama profesyonellerinin<br />

yüzde 60’ı SEO aramalarının potansiyel satış kaynaklarının<br />

ilk sırasında yer aldığına dikkat çekiyor ve internette<br />

arama yapan kullanıcıların yüzde 99.4’ü birinci<br />

sayfadaki arama sonuçlarına tıklıyor…<br />

“SEO, bir sektör olarak<br />

değerlendiriliyor”<br />

360 derece SEO hizmetleri ile markalara<br />

dijital dünyada rehberlik eden dijital<br />

performans ve SEO ajansı Clicks’us Digital<br />

Ajans Direktörü Kerim Atasu, dijital<br />

dünyada şirketler arasındaki rekabetin<br />

her geçen gün arttığına dikkat çekerek<br />

Arama Motoru Optimizasyonu (SEO)<br />

gibi dijital performans uygulamalarıyla<br />

dijitalde öne çıkmanın yollarını arayan<br />

markaların dijitalleşmeyi müşterilere<br />

ulaşmanın en hızlı yolu olarak gördüğünü<br />

aktardı.<br />

SEO’nun artık başlı başına bir sektör<br />

olarak değerlendirilmeye başlandığını<br />

vurgulayan Kerim Atasu, “Arama motorlarının<br />

ve arama teknolojilerinin gelişmesiyle<br />

birlikte şirketler dijital marka<br />

stratejileri geliştirmeye başladı. Bunun<br />

temelinde dijital pazarlama ve SEO yani<br />

Arama Motoru Optimizasyonu var. Dijital<br />

dünyadaki rekabette kilit rol üstlenen<br />

SEO, markaları dijital dünyada üst sıralara<br />

taşıyor, dijital görünürlüğü artırıyor<br />

ve web trafiğini olumlu etkiliyor. Markalar<br />

SEO ile potansiyel müşterilere çok<br />

daha kolay ulaşabiliyor ve rakip markaların<br />

bir adım önüne geçebiliyor” ifadelerini<br />

kullandı.<br />

“SEO, sihirli bir formül gibidir”<br />

SEO’nun internet sitesinin sıralamalardaki<br />

konumu açısından önemine işaret<br />

eden Kerim Atasu, şu bilgileri verdi: “Organik<br />

arama motoru sonuçlarını iyileştirmek,<br />

sihirli bir formül gibidir. Anahtar<br />

kelime araştırması, SEO uyumlu içerik<br />

ve teknik SEO gibi uygulamalar sayesinde<br />

arama motoru sıralamalarını iyileştirmek<br />

mümkün. Bu sebeple SEO, sadece<br />

dijital alanda varlığı olmayan markaların<br />

değil; holdinglerden startup’lara,<br />

e-ticaret markalarından global girişimlere<br />

kadar her ölçekteki şirket için stratejik<br />

hale geldi. Bir marka dijitalde var<br />

olmak istiyorsa, SEO’ya ihtiyacı var. İnternet<br />

sitenizi veya içeriklerinizi SEO’ya<br />

uygun olarak aramalara optimize etmezseniz,<br />

organik görünürlüğünüzü ve<br />

pazar payınızı kaybedersiniz. Bu sebeple<br />

SEO, şirketlerin büyümesi için önemli bir<br />

alandır.<br />

SEO için kademeli strateji<br />

planı oluşturuyorlar<br />

Clicks’us Akademi’nin kurucularından<br />

Kerim Atasu, markaların dijitaldeki varlığını<br />

analiz ederek, SEO için kademeli<br />

olarak tutarlı bir stratejik plan sunduklarını<br />

vurguladı. Bu çerçevede SEO alanında<br />

kariyer yapmak isteyenler için de<br />

SEO eğitimleri sunduklarını söyleyerek<br />

akademinin SEO’ya adım atmak isteyen<br />

ve dijital ajans yaklaşımını merak eden<br />

herkese rehberlik ettiğini belirtti.<br />

Dijitalde kariyer yapmak<br />

isteyenlere staj imkanı<br />

Clicks’us Akademi’de dijital ajans dünyasının<br />

eğlenceli dinamiğinin yanı sıra<br />

yaratıcı ve eğitici yönüne de odaklandıklarını<br />

ifade eden Kerim Atasu sözlerini<br />

şöyle sonlandırdı: “Markaların dijital<br />

dünyadaki varlıklarını dijital pazarlama<br />

stratejileri belirliyor. Clicks’us Akademi<br />

olarak bu stratejilerin en başında gelen<br />

SEO için özel bir eğitim programı hazırladık.<br />

Eğitim sonunda kariyerine dijital<br />

alanda devam etmek isteyenlere Clicks’us<br />

Digital’de ve iş ortaklarımız bünyesinde<br />

staj imkanı vermeyi planlıyoruz.<br />

Katılımcılara deneyimli bir dijital ajansın<br />

know-how’ını da aktarıyoruz. Sürekli<br />

öğrenmeye ve gelişime odaklanan<br />

Clicks’us Akademi Discord Sunucusu ile<br />

sunduğumuz sertifikalı SEO eğitimine<br />

katılanlar, arama motorlarının algoritmalarını<br />

algılayabiliyor. Anahtar kelime<br />

analizinden SEO uyumlu içerik oluşturmaya,<br />

analitik verileri yorumlamaktan<br />

web sitesine trafik çekme stratejilerine<br />

kadar uzmanlaşıyor.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

BtcTurk, Start Up’lara yatırım yapmak üzere<br />

BtcTurk Girişim’i kurdu<br />

Türkiye’nin ilk<br />

Bitcoin ve kriptopara<br />

alım satım<br />

platformu<br />

olarak bugün 5<br />

milyonu aşkın<br />

müşterisine 7/24<br />

hizmet sunan BtcTurk, büyümeyi geliştirecek<br />

atılımları desteklemek üzere BtcTurk Girişim<br />

şirketini kurdu. BtcTurk Girişim, BtcTurk Grubu’nun<br />

Kurumsal Girişim Sermayesi (Corporate<br />

Venture Capital) kolu olarak faaliyet gösterecek.<br />

BtcTurk Girişim öncelikle, yurt içinde<br />

ve yurt dışında teknoloji odaklı iş modelleriyle<br />

faaliyet gösterdikleri pazarları ve geleneksel<br />

endüstrileri yıkıcı inovasyon ile değiştirme potansiyeli<br />

olan, güçlü bir takıma sahip, katma<br />

değerli ürün veya hizmetler geliştiren ve büyüme<br />

potansiyeli yüksek şirketlere odaklanacak.<br />

BtcTurk’ün yeni nesil self servis finansal hizmetler<br />

grubu olma yolculuğunda genişleyen<br />

faaliyet alanları kapsamında sinerji ve değer<br />

yaratabilecek şirketlere yönelik stratejik yatırımlar<br />

da BtcTurk Girişim’in öncelikli amaçları<br />

arasında olacak.<br />

Kuluçka veya tohum devresini<br />

tamamlayan Start Up’lar<br />

hedefte<br />

Yatırım safhası olarak tercihen kuluçka/tohum<br />

devresini tamamlayan, erken veya büyüme<br />

aşamasındaki şirketlere (Pre-Series A veya<br />

Series A) odaklanan BtcTurk Girişim, daha ileriki<br />

aşamada olan ve belirli bir olgunluğa ulaşmış<br />

firmalara da yatırım yapma esnekliğine sahip<br />

olacak. Aynı şekilde yatırımlarda önceden<br />

belirlenmiş bir çıkış (exit) süresi bulunmayıp,<br />

portföy şirketlerinin büyümesinin uzun vadeli<br />

BtcTurk, teknoloji odaklı ürün veya hizmetler geliştiren, büyüme<br />

potansiyeli yüksek şirketlere yatırım yapmak üzere BtcTurk Girişim’i<br />

kurdu. BtcTurk Grubu, BtcTurk Girişim kanalıyla önümüzdeki<br />

2-3 yıl içinde 500 milyon TL’yi aşkın bir kaynağı, Türkiye girişim<br />

ekosistemi başta olmak üzere yatırıma yönlendirmeyi hedefliyor…<br />

stratejik bir bakış açısıyla desteklenmesi hedeflenmekte.<br />

BtcTurk Grubu, BtcTurk Girişim<br />

kanalıyla önümüzdeki 2-3 yıllık vadede 500<br />

milyon TL’yi aşkın bir kaynağı Türkiye girişim<br />

ekosistemi başta olmak üzere yatırıma yönlendirmeyi<br />

hedefliyor. Burada spesifik girişimlere<br />

yatırım açısından herhangi bir yatırım sınırı<br />

bulunmayacak. Yatırım tutarları her bir girişim<br />

özelinde girişimin değer önerisi, büyüme<br />

potansiyeli ve finansman ihtiyacına göre belirlenecek.<br />

Yatırımlarında çoğunluk<br />

hissedarı olacak<br />

BtcTurk CEO’su Özgür Güneri yaptığı açıklamada,<br />

yatırım yapılan portföy şirketlerinde geleneksel<br />

girişim sermayesi yaklaşımından farklı<br />

olarak yüzde 50’nin üzerinde payla çoğunluk<br />

hissedarı olmayı hedeflediklerini paylaştı. Güneri,<br />

“Yatırımlarımızda çoğunluk hisseye sahip<br />

olmanın stratejik karar verme sürecine aktif olarak<br />

katılmamıza, operasyonel iyileştirmeleri yönlendirmeye<br />

ve uzun vadeli değer yaratmak için<br />

yönetim ekipleriyle yakın çalışmamıza olanak<br />

sağlayacağına inanıyoruz. Bununla birlikte Btc-<br />

Turk Grubu olarak finansman ve network desteği<br />

dışında özellikle teknoloji alanındaki tecrübe ve<br />

kaynaklarımızın, yatırım yaptığımız portföy şirketlerimiz<br />

için çok değerli bir varlık olabileceğine<br />

inanıyoruz” diye konuştu.<br />

BtcTurk Girişim’den ilk yatırım<br />

Infoset’e<br />

Bu süreçte yeni bir atılım daha gerçekleştiren<br />

BtcTurk Girişim, yazılım şirketi Infoset’e yatırım<br />

yaparak çoğunluk hissedarı oldu. Infoset,<br />

teknoloji odaklı müşteri destek hizmetleri sunan<br />

Türkiye’nin önde gelen yazılım şirketlerinden<br />

biri. Şirket, e-posta, telefon, canlı destek,<br />

WhatsApp, sosyal medya gibi müşteriye odaklanan<br />

tüm destek kanallarını tek bir platform<br />

üzerinden yönetme imkânı sunuyor. İşletmeler<br />

için gelişmiş bulut çağrı merkezi, çok kanallı<br />

destek, chatbot teknolojisi, süreç yönetimi gibi<br />

özellikler sağlayan Infoset, müşteri yolculuğundaki<br />

her adımı titizlikle takip eden teknolojilerle<br />

yenilikçi çözümler geliştiriyor. BtcTurk<br />

bu yatırımla müşteri hizmetleri operasyonlarını<br />

daha da geliştirmeyi ve kişiselleştirilmiş<br />

destek sağlayabilmek için platformun yeteneklerinden<br />

yararlanmayı hedefliyor. Geçen<br />

yıl 6 kattan fazla büyüme kaydeden Infoset ise<br />

BtcTurk’ten aldığı yatırımla, platformu daha<br />

da geliştirmek ve erişimini genişletmek için<br />

artık BtcTurk Grubu’nun kaynaklarından ve<br />

uzmanlığından yararlanabilecek. Satın alma,<br />

Infoset’e ürün ve hizmetlerini ölçeklendirme,<br />

yeni pazarlara ulaşma ve büyüme yörüngesini<br />

hızlandırma fırsatı sağlayacak.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

İstanbul Uluslararası Buluş Fuarı’nda<br />

Teknopark İstanbul’a 11 ödül<br />

Teknopark İstanbul, Connectto Teknoloji Transfer Ofisi ile katıldığı<br />

ISIF’23 İstanbul Uluslararası Buluş Fuarı’nda en iyi ödüllerden<br />

biri olan WIPO Best National da dahil 11 ödül kazandı…<br />

Teknopark İstanbul, TEKNOFEST <strong>2023</strong> kapsamında<br />

gerçekleşen ISIF’23 İstanbul Uluslararası<br />

Buluş Fuarı’nda 11 ödüle layık görüldü.<br />

Etkinliğe Connectto Teknoloji Transfer Ofisi<br />

ile katılan Teknopark İstanbul, en iyi ödüllerden<br />

WIPO Best National Ödülü’nün yanı sıra<br />

2 ARCA (International Innovation Exhibition)<br />

Özel Ödülü, 4 Altın, 2 Gümüş ve 2 Bronz<br />

Madalya almaya hak kazandı. 2016’dan bu<br />

yana düzenlenen İstanbul Uluslararası Buluş<br />

Fuarı’nda bugüne kadar birçok ödül kazanan<br />

Teknopark İstanbul, kazanılması son derece<br />

zor olan GRAND PRIX kupasına geçtiğimiz<br />

iki yıl boyunca üst üste layık görülmüştü.<br />

22 ülkeden 424 patent yarıştı<br />

T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın himayelerinde,<br />

Türk Patent ve Marka Kurumu’nun<br />

ev sahipliğinde, Uluslararası Buluşçular<br />

Birliği Federasyonu (IFIA)’nın, Dünya Fikri<br />

Mülkiyet Teşkilatı (WIPO) ve Türkiye Teknoloji<br />

Takımı Vakfının destekleri ile düzenlenen,<br />

22 ülkenin katılım sağladığı ISIF’23’e bu<br />

yıl 133’ü yabancı 424 patent katılım sağladı.<br />

Teknoloji Transfer Ofisimiz Connectto’nun<br />

10 patent ile katıldığı fuarda, Teknopark İstanbul<br />

bünyesindeki SFA Ar-Ge firması en<br />

prestijli ödüllerden biri olan WIPO Best National<br />

ve ARCA özel ödülüne layık görüldü.<br />

Plustechno firmasının da ARCA özel ödülünün<br />

yanı sıra Altın Madalyaya layık görüldüğü<br />

etkinlikte, Çaçan Enerji firması Altın<br />

Madalya, Ayem İnovasyon firması Altın Madalya,<br />

Arventek Bilişim Teknolojileri firması<br />

Altın Madalya, İgnis Nano Yazılım Teknoloji<br />

firması Gümüş Madalya, Chivalric Regulus<br />

Biyoteknoloji firması Gümüş Madalya, Osea<br />

Biyoteknoloji firması Bronz Madalya, Hyperion<br />

İleri Teknoloji firması ise Bronz Madalya<br />

almaya hak kazandı.<br />

31


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Türk Mühendisler, ChatGPT’nin<br />

rakibini geliştirdi<br />

Türkiye’de yapay zeka alanında lider olan CBOT, CBOT<br />

GPT’yi piyasaya çıkardı. Sanal asistanlar için kurumsal<br />

kullanıma hazır büyük dil modeli olan CBOT GPT,<br />

kurumlara esneklik ve özelleştirme sağlayan Türk<br />

GPT’si olarak adlandırılıyor…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

32<br />

Türkiye’de yapay zeka alanının pazar<br />

lideri CBOT, sanal asistan uygulamaları<br />

için herhangi bir veri tabanıyla entegre<br />

edilebilen, kurumsal kullanıma<br />

hazır bir büyük dil modeli (LLM) olan<br />

CBOT GPT’yi piyasaya sürdü. Şirket,<br />

CBOT GPT’nin GPT-4’den önemli ölçüde<br />

daha küçük olduğunu ve şirket<br />

içinde kurumsal amaçlarla kontrollü<br />

şekilde çalışabileceğini belirtiyor.<br />

Türkiye’nin GPT’si olarak nitelendirilebilecek<br />

olan CBOT GPT, OpenAI<br />

tarafından geliştirilen ChatGPT sistemine<br />

bağımlı olmadığı için, kurumsal<br />

kullanıcılar için daha çekici bir seçenek<br />

haline geliyor. Bu bağımsızlık, kurumların<br />

özel ihtiyaçlarına daha esnek<br />

ve özelleştirilebilir bir şekilde cevap<br />

verilebilmesini sağlıyor.<br />

OpenAI tarafından geliştirilen, doğal<br />

dil işleme teknolojisi ile insanlar tarafından<br />

oluşturulan doğal ifadeleri<br />

anlayabilen ve yine insan ifadelerine<br />

çok yakın metinler üretebilen, yapay<br />

zeka teknolojilerindeki gelişmelerin<br />

en son ürünlerinden olan “ChatGPT”<br />

herkesin gündemini meşgul ederken,<br />

CBOT mühendisleri tarafından geliştirilen<br />

CBOT GPT teknolojisi, kullanıcıların<br />

bilgiye ulaşmasını, metin yazma<br />

gibi işlerini daha kolay halletmesini ve<br />

daha verimli çalışmasını olanaklı hale<br />

getirerek kurum ve kuruluşlar için de<br />

sayısız avantajın kapılarını aralıyor.<br />

Müşteri hizmetleri, çalışan eğitimi,<br />

insan kaynakları, pazarlama ve satış,<br />

otomasyon gibi pek çok alanda kurumlar<br />

için değer yaratan ChatGPT,<br />

özellikle müşteri hizmetleri alanında,<br />

müşteri deneyimini iyileştirmek ve işletmelerin<br />

daha hızlı ve daha etkili hizmet<br />

sunmasını sağlamak için büyük<br />

bir potansiyel barındırıyor. CBOT GPT<br />

sayesinde ise kuruluşlar müşterilerin<br />

sorduğu sorulara, kurum için özelleştirilmiş<br />

bir alanda hızlı, kolay ve doğru<br />

yanıtlar sunabilecek, birçok görev<br />

ve sürecin otomatikleştirilmesini<br />

sağlayarak verimliliği arttıracak.<br />

CBOT GPT ile Kuruma<br />

Özelleştirilmiş Dil Modelleri<br />

Geliyor<br />

CBOT GPT, GPT modelinin doğal dil<br />

işleme ve yapay zeka yeteneklerini kullanarak<br />

kurumların kendi verilerine<br />

dayalı olarak özelleştirilmiş bir dil modeli<br />

oluşturmasına ve bu dil modelini<br />

kendi iç süreçlerinde veya müşteri hizmetleri<br />

odağında kullanmasına imkan<br />

tanıyor.<br />

CBOT GPT, kurumların özel domainlerinde,<br />

özellikle bankacılık, yatırım<br />

ve kamu hizmetleri gibi belirli düzenlemeye<br />

tabi sektörlerdeki şirketlerin<br />

sahip olduğu kendi altyapılarında da<br />

kolaylıkla kullanılabiliyor. CBOT GPT,<br />

daha verimli ve etkin bir şekilde yapay<br />

zeka eğitiminin zenginleştirilmesini,<br />

müşteriye verilecek cevapların<br />

oluşturulmasında<br />

geleneksel<br />

yöntemler ve ChatGPT’nin hibrit çalışması<br />

ile deneyimin daha geniş bir<br />

konu alanını kapsar hale getirilmesini<br />

sağlıyor. Bu sayede, kurumlar sınırlarını<br />

kendi belirledikleri alanlarda doğru<br />

yanıtlar verebilen özelleştirilmiş bir<br />

sanal asistana sahip oluyor. Örneğin,<br />

bir banka, bankacılık işlemleri gibi süreçleri<br />

önceden tanımlanmış akışlar<br />

ile gerçekleştirirken, müşterilerinin<br />

ihtiyaç duyduğu bilgileri yine kendi<br />

sistemlerinde çalışan CBOT GPT, ile<br />

kolayca cevaplayabiliyor.<br />

CBOT GPT ile CHATGPT ile<br />

beraber çalışabiliyor<br />

Kişisel verilerin korunması kanunu nedeniyle<br />

kurumların ChatGPT’yi sadece<br />

kurumsal amaçlarla kullanmasının<br />

sorunlara neden olabileceğini ve bu<br />

nedenle CBOT GPT ile teknolojinin kurumlara<br />

özelleştirilmesinin çok daha<br />

etkili olduğunun altını çizen CBOT<br />

CEO’su Mete Aktaş, CBOT GPT’nin<br />

geliştirilmesindeki ana motivasyonun,<br />

kurumsal müşterilerinden aldıkları<br />

geri bildirimler olduğunu açıkladı ve<br />

ekledi “Müşterilerimiz, verilerinin kendi<br />

iç sistemlerinden dışarıya çıkması<br />

ile ilgili endişelerini dile getirdiler. Bu<br />

sebeple CBOT olarak, mevcut büyük<br />

dil modelleri ile benzer doğruluk seviyesini<br />

korurken şirket içinde çalıştırılabilen,<br />

küçük ve ticari açıdan uygun<br />

bir model oluşturmayı hedefledik ve<br />

bunu gerçekleştirdik. CBOT GPT, zorlu<br />

ihtiyaçlara cevap veren etkili bir çözüm<br />

sunarak kurumsal şirketler için<br />

ideal bir seçenek oldu.”<br />

CBOT’un, şirketlerin GPT gibi yapay<br />

zeka teknolojilerini etkili bir şekilde<br />

kullanmalarına yardımcı olacak uzmanlığa<br />

ve deneyime sahip olduğunu<br />

belirten Aktaş, “Sadece yüksek maliyetler<br />

değil aynı zamanda iş dünyasında<br />

yasallık, kurumsallık ve doğruluk<br />

kriterlerinin elzem olması sebebiyle<br />

de CBOT GPT çözümü tercih ediliyor.<br />

CBOT Platformun ChatGPT ile entegre<br />

olması ve kurulumlar için özel olarak<br />

geliştirdiğimiz CBOT GPT modülünün<br />

kurumsal ihtiyaçlara uygun şekilde<br />

kullanılması tüm sektörler için çok<br />

önemli bir değer yarattı. Ayrıca, kurumsal<br />

dünyada diyalogsal deneyim<br />

sadece genel bilgileri değil, banka hesap<br />

durumunuz, gönderilerinizin teslimat<br />

durumu, doktor randevularınız,<br />

vergi ödemeleriniz gibi kişisel bilgi ve<br />

işlemleri içerir. Bu nedenle, kurumsal<br />

sanal asistanların tasarımında önemli<br />

bir faktör olan bağlam uygunluğu,<br />

kullanıcının amacına yönelik hizmet<br />

sağlamak için hedef odaklı bir diyalog<br />

tasarımı gerektirir. ChatGPT entegrasyonu<br />

ve CBOT GPT kurumsal modülüyle<br />

birlikte kurguladığımız hibrit ve<br />

bütünsel deneyim ile CBOT’un yapay<br />

zeka alanındaki gücünü ve deneyimini<br />

bir kez daha ortaya koyduk.” diyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Eniz Akdağ, Procat CEO’su oldu<br />

Deneyimli ekibi<br />

ve alanında lider<br />

teknolojileriyle<br />

2004’ten bu yana<br />

müşterilerinin iletişim<br />

(çağrı) merkezlerini<br />

dünya standartlarının<br />

üzerine<br />

çıkarma hedefiyle<br />

çalışan Procat, organizasyon<br />

yapısındaki<br />

değişimle<br />

birlikte yönetimdeki<br />

görev değişimini duyurdu. Eylül 2021’den<br />

bu yana Chief Commercial Officer olarak görev<br />

yapan ve ekibiyle önemli başarılara imza atan<br />

Eniz Akdağ, 1 Nisan itibarıyla Procat’in yeni<br />

CEO’su olarak göreve getirildi. Procat, yerel ve<br />

global pazarlarda sergilediği başarıların ardından<br />

gerçekleşen bu değişimlerle birlikte sektörde<br />

etkin ve kararlı adımlarla ilerlemeye devam<br />

ediyor.<br />

Bu değişimin şirketin globalleşme adımlarında<br />

tetikleyici güç olacağını belirten Procat’in<br />

yeni CEO’su Eniz Akdağ; “Son yıllarda gerçekleştirdiğimiz<br />

global ölçekli projelerle sektörde<br />

büyük başarılara imza attık. Özellikle 2016<br />

yılından itibaren yurt dışı projelere daha fazla<br />

yönelerek, 2021 yılı itibarıyla pek çok uluslararası<br />

projeyi bünyemize dahil ettik. Satış ekibimizi<br />

yeniden yapılandırdık. Müşteri portföyümüzü<br />

büyüttük. Bugün Türkiye’nin e-ticaret<br />

sektörünün en büyük oyuncuları ile çalışıyor,<br />

farklı sektörlerdeki lider markalarla müşteri<br />

deneyimi alanında başarı hikayeleri yazıyoruz.<br />

Aynı zamanda yurt dışına hizmet ihracatı<br />

yapabilen bir konumdayız. Yeni dönem hedeflerimizde<br />

çok daha iddialıyız ve bu hedeflere<br />

ulaşmak için çalışma arkadaşlarımla birlikte<br />

bütün gücümüzü ortaya koyacağız” dedi.<br />

İletişim (çağrı) merkezi sektörünün önemli oyuncularından<br />

Procat’te Chief Commercial Officer olarak görev yapan<br />

Eniz Akdağ, Nisan ayı itibarıyla Chief Executive Officer<br />

(CEO) görevine atandı. Görev değişimiyle birlikte Procat,<br />

yeni dönem hedeflerini de açıkladı…<br />

“Yurt dışında açacağımız yeni<br />

ofislerle büyümeye devam<br />

edeceğiz.”<br />

Eniz Akdağ, “Şirketteki bu değişimle birlikte<br />

globalleşme konusunda yeni adımlarımız olacak.<br />

2017 yılında ilk yurt dışı ofisimizi Birleşik<br />

Krallık’ta açarak Avrupa’daki global markalara<br />

hizmet vermeye başladık. Türkiye’de uzun<br />

yıllar edindiğimiz tecrübe ve uzmanlığımızı<br />

İngiltere’ye taşımamız ve ileri düzeyde teknolojiye<br />

ve know-how’a dayanan hizmetler sunmamız<br />

çağrı merkezi sektöründe büyük etki<br />

yarattı. Kazandığımız bu uzmanlığı şimdi de<br />

diğer Avrupa ülkelerine taşıyoruz. Yurt dışında<br />

biri İspanya, diğeri Kuzey Afrika olmak üzere<br />

iki yeni lokasyon daha açma hedefimiz var.<br />

Açacağımız yeni lokasyonlarla birlikte uluslararası<br />

pazarda payımızı artıracağız. Yurt dışında<br />

daha fazla müşteriye ulaşırken insan gücümüz<br />

de artmaya devam edecek.” dedi.<br />

“Hizmet verdiğimiz dillere,<br />

yenilerini de ekleyeceğiz.”<br />

Akdağ; “Bugün 40’tan fazla müşteriye 9 dilde<br />

hizmet veriyor, 4 ülkeye hizmet ihracatı yapıyoruz.<br />

Yurt içindeki müşteri sayımızı artırırken<br />

küresel çapta hizmet veren daha fazla sayıda<br />

markanın çok dilli operasyonlarının yönetimini<br />

üstlenmek istiyoruz. Bu konuda ciddi yatırımlar<br />

yaparak, ağımızı genişletiyoruz. Halihazırda<br />

Türkçe, Almanca, İngilizce, Felemenkçe,<br />

Fransızca, İtalyanca, Romence, İspanyolca ve<br />

Arapça dillerinde verdiğimiz hizmetlerimize<br />

Nordik dilleri de ekleyerek, hizmet verdiğimiz<br />

coğrafyayı genişleteceğiz. Bu da Procat olarak<br />

dünya arenasındaki varlığımızın diğer bir kanıtıdır.”<br />

dedi.<br />

“3. kez “Great Place to Work”<br />

unvanına layık görüldük.”<br />

Çalışanların mutluluğu bize göre Procat’in<br />

iyi işveren olmasının en somut göstergesi. En<br />

büyük önceliğimiz, çalışanlarımıza keyifli<br />

ve rahat olabildikleri bir ortam sağlamak. Bu<br />

amaçla Procat bünyesindeki her bir çalışanın,<br />

adil bir yönetimle, fikirlerinin önemsendiği,<br />

ihtiyaçlarının karşılanması için çaba sarf edilen<br />

huzurlu bir çalışma ortamında hissetmesi en<br />

önem verdiğimiz konu. Bu yaklaşımımızın<br />

karşılığını da veriye dayalı ölçümlemelerle<br />

alıyoruz: Bu yıl bir kez daha Great Place To<br />

Work Enstitüsü® tarafından düzenlenen araştırmada,<br />

1000’den fazla çalışanımızın katıldığı<br />

güven endeksi, çalışan deneyimi ve kurum<br />

kültürü hakkındaki ölçümlemeler sonrasında<br />

“Great Place to Work” sertifikasını almaya hak<br />

kazandık.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Simya VC’nin ilk yatırımı Yapay Zekâ Tabanlı<br />

içerik üretimi platformu Evercopy’e!<br />

12 yıldır girişim ekosistemine öncülük eden<br />

212’nin, erken aşama girişimlere yatırım yapma<br />

hedefi doğrultusunda Neo Portföy ve dünyanın<br />

en iyi hızlandırma programlarından biri<br />

olan Alchemist Accelerator ile beraber hayata<br />

geçirdiği Simya VC, ilk yatırımını Evercopy’e<br />

yaptı. Yapay zekâ altyapısı sayesinde saniyeler<br />

içinde kişiselleşmiş yaratıcı içerik üreten Evercopy,<br />

aldığı bu yatırımı global arenada büyümede,<br />

ekibini genişletmede ve pazarlama, satış<br />

faaliyetlerini artırmada kullanacak.<br />

Erken aşama girişimlere odaklanan uluslararası hızlandırma<br />

fonu Simya VC, ilk yatırımını yapay zekâ tabanlı içerik üretimi<br />

platformu Evercopy’e yaptı...<br />

Özgür: “Bir sene içinde globalde akla<br />

gelen ilk marka olmayı hedefliyoruz”<br />

Evercopy Kurucu Ortağı Deniz Özgür konuyla<br />

ilgili şu açıklamada bulundu: “Yapay zekâ yakın<br />

gelecekte her birey için tamamen kişiselleştirilmiş<br />

içerikler üretebilecek. Bu her birimiz için<br />

bambaşka bir internet ve etkileşim deneyimi anlamına<br />

geliyor. Evercopy ile içerik üretim ve tüketim<br />

sürecimizi tamamen iyileştirecek bir çözüm<br />

sunuyoruz. Bir sene içinde AI tabanlı yaratıcı içerik<br />

üretim alanında globalde akla ilk gelen marka<br />

olmayı hedefliyoruz.”<br />

Bahçıvanoğlu: “Geleceğin<br />

teknolojilerine yatırım yapıyoruz”<br />

Simya VC Yönetici Ortağı Selma Bahçıvanoğlu<br />

da şunları söyledi: “Simya VC olarak yenilikçi<br />

teknoloji ve B2B iş modeline sahip erken aşama<br />

girişimleri odağımıza aldık. Fon kuruluşumuzu<br />

yaptıktan sonra hızlı bir şekilde yatırımlara<br />

başladık. Geleceğin teknolojisine yatırım yapma<br />

hedefiyle Evercopy’e ilk yatırımımızı yaptık.<br />

Erken aşama bir girişim olan Evercopy’nin<br />

global yolculuğuna eşlik edeceğimiz için çok<br />

mutluyuz.”<br />

Chalmers:” Uluslararası pazarlarda<br />

tecrübe kazanmış liderlerle çalışma<br />

fırsatı sunuyoruz”<br />

Alchemist Başkanı Rachel Chalmers ise şu<br />

değerlendirmeyi yaptı: “B2B erken aşama<br />

hızlandırma programı olarak girişimlerin<br />

uluslararası pazarlara açılmasına destek oluyoruz.<br />

Deneyimli mentor ağımızla girişimler<br />

uluslararası pazarlarda tecrübe kazanmış<br />

liderlerle birebir çalışma fırsatı buluyor.<br />

Evercopy’e de global pazardaki büyüme sürecinde<br />

ihtiyaç duyduğu tüm aşamalarda<br />

rehberlik sunacağız.”<br />

33


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Dijitalleşen dünyada yapay zeka teknolojileri<br />

İK alanında etkili çözümler sunuyor<br />

Son yıllarda teknolojideki hızlı gelişmelerle birlikte, yapay<br />

zeka hayatın hemen hemen her alanında kullanılmaya<br />

başlandı. İnsan kaynakları da bu alanların başında<br />

geliyor. Şirketlerin çalışanlarını daha verimli hale<br />

getirmelerine ve İK departmanlarının işlerini daha da<br />

kolaylaştırmalarına olanak sağlayan yapay zeka teknolojileri,<br />

İK alanında önemli fırsatlar sunuyor…<br />

Sektör Market<br />

Workindo CEO’su Nursel Kahriman<br />

Özkaya, konuyla ilgili şunları söyledi:<br />

“ChatGPT ve diğer yapay zeka teknolojilerinin,<br />

işe alım süreçlerinde ve performans<br />

yönetimi süreçlerinde büyük bir<br />

fark yaratabileceğine inanıyorum. Ayıca<br />

<strong>IT</strong> network bu tür çözümler işe alım sonrasında da<br />

etkisini gösteriyor. Doğru çalışanı işe<br />

alma, çalışanın verimliliği, işten çıkmak<br />

isteyebilecek çalışanların önceden tespit<br />

edilmesi, çalışan memnuniyeti gibi insan<br />

kaynakları ile alakalı birçok konuda,<br />

yapay zeka bizim en önemli asistanımız<br />

haline gelecek.<br />

Günümüzde yapay zeka; işe alım süreçlerinde<br />

adayların özgeçmişlerini analiz<br />

ederek, iş ilanlarını otomatik olarak yayınlamak<br />

ve adaylarla otomatik olarak<br />

görüşme yaparak raporlamak, doğru<br />

adayların seçilmesine yardımcı olmak<br />

gibi konularda çözümler sunuyor. Ayrıca,<br />

bu teknolojiler performans yönetimi<br />

süreçlerinde de büyük bir rol oynuyor.<br />

Çalışanların performansını takip ediyor<br />

ve İK departmanına raporlar sunarak<br />

şirketlerin daha iyi performans göstermesine<br />

yardımcı olabiliyor.”<br />

34<br />

İnşaat Sektöründe Büyük<br />

Avantaj Sağlar<br />

İnşaat sektöründe de yapay zeka teknolojileri<br />

ile insan kaynakları yönetimi<br />

alanında faydalar sağlanabileceğinin<br />

altını çizen Nursel Kahriman Özkaya,<br />

“Elbette inşaat sektörü de tüm bu teknolojik<br />

gelişmelerle birlikte değişiyor<br />

ve dönüşüyor. Bu dijital dönüşümün en<br />

önemli unsurlarından biri de yapay zeka<br />

teknolojisi olacak. Yapay zeka, inşaat<br />

sektöründe birçok alanda iş süreçlerinin<br />

optimize edilmesine yardımcı oluyor.<br />

Örneğin, proje yönetimi konusunda<br />

büyük bir fayda sağlıyor. Proje<br />

takvimlerinin<br />

oluşturulması,<br />

kaynakların yönetimi, işçi planlaması,<br />

malzeme yönetimi ve envanter kontrolü<br />

gibi birçok görevde yapay zeka teknolojisi<br />

kullanılabiliyor. Yapay zeka sayesinde,<br />

inşaat firmaları projeleri daha hızlı<br />

ve daha verimli bir şekilde yönetebiliyor,<br />

böylece proje süreleri kısalıyor ve maliyetler<br />

düşüyor. Personel yönetiminde<br />

verimliliği de sağladığı için, yapay<br />

zeka çözümlerini bir insan kaynakları<br />

asistanı gibi konumlamak mümkün.<br />

İnşaat sektöründe iş güvenliği konusu da<br />

yine çözüm sağlanabilecek alanlardan<br />

biri. Yapay zeka, iş güvenliği konusunda<br />

da önemli bir rol oynayabilir. Örneğin,<br />

sahada çalışan işçilerin takibi yapılabilir<br />

ve güvenlik risklerinin tespit edilmesi<br />

ve önlenmesi için çözümler üretilebilir.<br />

Böylece, iş kazalarının önüne geçilerek,<br />

işçi sağlığı ve güvenliği sağlanabilir. Bu<br />

konuda denemeler yapılıyor ve şu anda<br />

fotoğrafları kaza kayıtlarıyla eşleştiren<br />

bir algoritma geliştiriliyor. Yapay zeka<br />

son yıllarda hayatımıza girse de, gerçekleşen<br />

gelişmeler heyecan verici.<br />

Çok yakında risk yönetimi, maliyet<br />

tahmini ve maliyet artışının önlenmesi,<br />

tasarım, planlama, güvenlik, üretkenlik<br />

gibi birçok konuda yapay zekadan destek<br />

alacağımızı söylemek yanlış olmaz.<br />

Bugün yapılan denemeler gelecekteki<br />

gelişmelere ışık tutuyor. Başlangıç aşamasında<br />

bile riskleri azaltmak, maliyetleri<br />

korumak, daha iyi tasarımlar<br />

geliştirmek, planları optimize etmek, iş<br />

güvenliğini desteklemek ve üretkenliği<br />

artırmak mümkünken, ileride sunulabilecek<br />

çözümlerle, inşaat sektörü insan<br />

kaynakları alanında da pek çok farklı<br />

çözüm ve teknik göreceğimizi söylemek<br />

yanlış olmaz. Yapay zeka, günümüzdeki<br />

kalifiye insan probleminin çözülmesini<br />

bile destekleyebilir ve mevcut işgücü<br />

kadromuzdan daha verimli şekilde yararlanmamızı<br />

sağlayabilir.<br />

Proje maliyetleri ve bütçe yönetimi, malzeme<br />

seçimi, kalite kontrolü gibi birçok<br />

alanda yapay zeka teknolojisi kullanılarak<br />

riskler minimize edilebilir ve bu sayede<br />

maliyetler düşürülebilir.<br />

Sonuç olarak, insan kaynakları departmanlarının,<br />

yapay zeka teknolojisini<br />

kullanarak daha iyi işe alım, eğitim ve<br />

performans yönetimi kararları alabileceğini<br />

düşünüyorum. İK çalışanları, yapay<br />

zeka teknolojilerinin doğru kullanımını<br />

öğrenerek verimli ve etkili sonuçlar elde<br />

edebilirler. Yapay zekanın doğru kullanımı,<br />

İK profesyonellerinin işlerini daha<br />

kolaylaştırmak ve işletmeleri verimli<br />

hale getirmek için önemli bir adımdır”<br />

dedi.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Suha Onay: “B2B e-ticaret sitelerinin başarısı<br />

kolay sipariş ve müşteri memnuniyetinden geçiyor”<br />

Hızla dijitalleşen dünyada B2B e-ticaret de hızla büyüyor ve<br />

gelişmeye devam ediyor. DİA Yazılım Genel Müdürü Suha<br />

Onay, e-ticaret işletmelerinin büyümesine ve trendleri takip<br />

etmesine yardımcı olacak ipuçlarını açıklayarak, “Müşterilerinizi<br />

tanımaya çalışın ve internet sitenizi onların deneyimini<br />

daha iyi hale getirebilmek için güncelleyin” mesajını verdi…<br />

E-ticaretin günümüzde olmazsa olmazlar<br />

arasında yer aldığını ve gelecekte de çok daha<br />

büyük bir pazar haline geleceğini belirten DİA<br />

Yazılım Genel Müdürü Suha Onay, e-ticaret<br />

işletmelerinin büyümesine ve trendleri takip<br />

etmesine yardımcı olabilmek için önemli ipuçlarını<br />

sıraladı:<br />

1. Kolay Sipariş İmkanı: B2B e-ticaret sitelerinde<br />

bir “müşteri sipariş geçmişi” ekranı<br />

muhakkak olmalı. B2B müşterileri genellikle<br />

büyük ölçekli siparişler verir ve düzenli aralıklarla<br />

aynı siparişi vermeye meyillidir.<br />

2. Teslimata Dair Bilgiler: E-ticarette dürüst<br />

olmak, müşterilere teslimatları hakkında<br />

ihtiyaç duyacakları bilgileri hızlı vermeye<br />

çalışmak çok önemli. Sipariş normalden biraz<br />

daha uzun mu sürecek? Fazladan kargo ücreti<br />

mi alınacak? Bunları sepet sayfasına gelmeden<br />

müşteriye belirtmek gerekiyor. Müşteriler sepette<br />

sürprizlerle karşılaşmamalı.<br />

3. Müşteri Deneyimi: İnternet sitesi müşteri<br />

deneyimini daha iyi hale getirebilmek için<br />

periyodik olarak güncellenmeli. B2B e-ticarette<br />

müşteriler, uzun vadeli çözüm arayışında<br />

olur ve buna uygun satın alım yaparlar.<br />

Bu yüzden aradıklarını hızlı ve kolay bulabilmeleri<br />

çok önemlidir.<br />

4. Özgünlük: Farklı düşünmek ve yeni şeyler<br />

denemek de çok önemlidir. Özgünlük, firmaları<br />

rekabette öne çıkarmayı sağlar.<br />

5. Bülten Aboneliği ve Blog: Müşterilere<br />

haftalık veya aylık bülten aboneliği fırsatı<br />

sunmak, işinizden ve sektörden haberler,<br />

indirimler, ilham verici hikayeler paylaşmak<br />

da çok etkili. Bu içerikleri, web sitenizin Blog<br />

sayfasındaki makalelerden üretebilirsiniz.<br />

6. Dijital Katalog: Müşterilere dijital<br />

bir ürün kataloğu sunmak da oldukça<br />

etkili. Dijital ürün katalogları, özellikle<br />

potansiyel müşteriler için muazzam faydalı<br />

olabilir. B2B e-ticarette sipariş verecek olan<br />

müşterilerin yüzde 80’inden fazlası, bir satın<br />

alım yapmadan önce web sitesini ve dijital<br />

katalogları gezmeyi tercih ediyor.<br />

7. Kampanya: Dönemsel trendlerde belli<br />

başlı ürünlerin internet sitesinde öne çıkması<br />

ya da mevsimsel ürünlerin zamanı gelince<br />

öne alınması gibi kampanyalar kurgulanabilir.<br />

8. Bilgi: Sitenizde ürünlerinizin, ürün açıklaması<br />

bölümünde detaylı bilgilerle sunulduğundan<br />

emin olun. Ölçü, renk, malzeme,<br />

fiyat ve diğer önemli ve gerekli bilgiler muhakkak<br />

ürün açıklamasında bulunmalı.<br />

9. Mobil Uyumluluk: Mobil satın alımlar<br />

B2C tarafında daha fazla öne çıkıyor olsa da<br />

B2B tarafında da satın alımların bir kısmı<br />

mobil üzerinden gerçekleşiyor. Bu yüzden<br />

internet sitenizin her cihazda üstün performans<br />

ve kalite sunduğundan emin olmak<br />

gerekiyor.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

OCR Labs’dan, ABD’nin Merkez Bankası<br />

Federal Reserve için bir ilk!<br />

OCR Labs, FedNow<br />

Service’i benimseyen<br />

şirketlere aşağıdaki<br />

anlık ödeme hizmetini<br />

sunmayı planlıyor:<br />

Uzaktan Kimlik Doğrulama<br />

Teknolojisi (Remote<br />

Identity Validation<br />

Technology, RIVT) alanında küresel bir lider<br />

olan OCR Labs’ın sunduğu RIVT imkanları<br />

finansal kuruluşların, firmaların ve bireylerin<br />

anlık ödeme akışlarını güvene alabilmelerini<br />

sağlıyor. Şirketin kurumsal seviye<br />

yapay zekayı temel alan tamamen otomatikleştirilmiş<br />

platformu kullanıcıların kimliklerini<br />

anında doğrulayabiliyor. Bu sayede Fed-<br />

Now katılımcılarının tamamı yılın her günü,<br />

her saatte fonlarını güvenle gönderebiliyor<br />

ve alabiliyor.<br />

OCR Labs Amerika Kıtası Başkanı Bryan Smythe,<br />

konuyla ilgili şunları söylüyor: “FedNow<br />

Service Provider Showcase’in bir parçası olmaktan<br />

mutluluk duyuyoruz ve diğer şirketlerin<br />

anlık ödemeler gerçekleştirebilmesini<br />

bekliyoruz. FedNow Service <strong>2023</strong>’te kullanıma<br />

sunulduktan sonra çözümlerimizle<br />

finansal kuruluşlar, şirketler ve kullanıcılar<br />

Merkezi Londra’da bulunan ve dijital kimlik doğrulama<br />

alanında lider şirketlerden OCR Labs, ABD merkez bankası<br />

Federal Reserve’ün FedNow Service’i benimsemek<br />

ve inovasyon yapmak isteyen finansal kuruluşlar anlık<br />

ödeme çözümleri sunan hizmet sağlayıcılarla buluşturmak<br />

için tasarladığı çevrimiçi bir kaynak olan FedNow<br />

Service Provider Showcase sistemine dahil oldu. OCR<br />

Labs bu FedNow Service Provider Showcase sisteminde<br />

yer alan ilk kimlik doğrulama platformu olacak…<br />

hız ve kolaylık gibi faydalarına erişebilecek.”<br />

Federal Reserve Bank Kıdemli Başkan Yardımcısı<br />

ve FedNow Kurumsal Yöneticisi Nick<br />

Stanescu ise görüşlerini şu şekilde dile getiriyor:<br />

“OCR Labs’ın FedNow’un benimsenmesi<br />

için gösterdiği bağlılığın yanı sıra sisteme<br />

katılması bizi çok mutlu ediyor. Pazarın talep<br />

ettiği uçtan uca çözümleri geliştirmek isteyen<br />

şirketlerin ihtiyaç duyduğu iş ortaklarını<br />

belirlemenin ve onları bir araya getirmek<br />

için en doğru zamandayız.”<br />

OCR Labs Türkiye ve Orta Doğu Satış<br />

Direktörü Buğra Anıldı, konuyla ilgili şunları<br />

söylüyor: “2018 kurulan ve dijital kimlik<br />

doğrulama alanında küresel bir lider olan<br />

kurulan OCR Labs’in ABD Merkez Bankası’nın<br />

FedNow servis sağlayıcı listesinde ilk<br />

kimlik doğrulama platformu olarak yer almasından<br />

dolayı gururluyuz. Türkiye’deki<br />

kimlik doğrulama ekosisteminin önemli<br />

bir parçası olan şirketimizin bu başarısının,<br />

tüm ekosisteme katma değer sağlayacağını<br />

düşünüyoruz.”<br />

35


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Nikon’a TIPA World Awards’tan üç ödül!<br />

Sektör Market<br />

TIPA jürisi, Z 30’u tüm sosyal medya ve<br />

dijital kanallarda canlı yayına ve anlık<br />

paylaşımlara yönelik hızla ve kolaylıkla<br />

yanıt verdiği için ödüllendirdi. Jüri NIK-<br />

KOR Z 600mm f/4 TC VR S’ için, özellikle<br />

“yaban hayatı fotoğrafçıları için rüya gibi<br />

bir objektif” değerlendirmesinde bulundu.<br />

NIKKOR Z 85mm f/1.2 S ise, ultra<br />

yüksek maksimum diyafram açıklığı,<br />

güzel bokeh efekti ve hassas otomatik<br />

netleme gibi etkileyici özellikleri sayesinde<br />

ödüle layık görüldü.<br />

Görüntüleme teknolojileri alanında dünyanın en prestijli<br />

ödül organizasyonu TIPA World Awards’tan Nikon’un<br />

üç farklı ürününe üç ayrı ödül geldi. “Best<br />

APS-C Vlogger Camera” (En İyi APS-C Vlog Fotoğraf<br />

Makinesi) kategorisinin birincisi Nikon Z 30 olurken<br />

objektif kategorisinde ise NIKKOR Z 600mm f/4<br />

TC VR S, “Best Supertelephoto Prime Lens” (En İyi<br />

Süper Telefoto Prime Objektif) ödülüne layık görüldü.<br />

NIKKOR Z 85mm f/1.2 S ise “Best Portrait Lens” (En<br />

İyi Portre Objektifi) ödülünü sahiplendi. Fotoğrafçıların<br />

ve içerik üreticilerinin özgür ve özgün içerik yaratmalarına<br />

destek olan bu üç ürün teknolojilerini ve<br />

başarılarını bu ödüllerle tescilledi…<br />

<strong>IT</strong> network<br />

36<br />

Nikon Z 30’u TIPA’nın “Best<br />

APS-C Vlogger Camera”<br />

ödülüne götüren özellikleri...<br />

Nikon Z 30 daha fazla yaratıcılık ve daha<br />

fazla kayıt seçeneği sağlamanın yanı sıra<br />

kompakt fotoğraf makineleri ile akıllı telefonlardan<br />

bir adım ötesini temsil eden<br />

bir çözüm sunuyor. Nikon Z 30; 30 p’de<br />

4K video, 120 fps’ye kadar 1080p video<br />

ağır çekim seçenekleri, tamamen eklemli<br />

3 inçlik bir ekran ve üst plakasında yerleşik<br />

bir stereo mikrofon gibi özelliklere<br />

sahip. Z 30 ile birlikte set halinde veya<br />

ayrı olarak sunulan vlog ve içerik oluşturucu<br />

aksesuarları, kullanıma hazır bir<br />

kurulumu monte etmeyi kolaylaştırıyor.<br />

Ayrıca bu aksesuarlar, mevcut SmalRrig<br />

mini tripod/selfie tutacağı ile sorunsuz<br />

bir şekilde birleştirilebilen SmallRig<br />

tüylü mikrofon başlığı ve Nikon Bluetooth<br />

uzaktan kumanda birimi içeriyor.<br />

Nikon Z 30, yalnızca gövde olarak veya<br />

çeşitli set objektifleriyle birlikte satın alınabilir<br />

ve ayrıca diğer Nikon ekipmanlarına<br />

sahip olanlar için tam çerçeveli Z<br />

serisi objektiflerle (kırpma özelliğinin<br />

eşlik ettiği) kullanılabilir.<br />

Yaban Hayatı Fotoğrafçıları<br />

için ödüllü NIKKOR Z 600mm<br />

f/4 TC VR S...<br />

Yaban hayatı fotoğrafçıları için rüya gibi<br />

bir objektif olan NIKKOR Z 600, objektifi<br />

840 mm f/5,6’lık bir modele çeviren yerleşik<br />

bir 1,4 kat teleobjektif dönüştürücü<br />

içeriyor. Açık havada çalışmak, genellikle<br />

zorlu ışık ve hava koşulları anlamına<br />

gelir; bu nedenle yeni geliştirilen “Meso<br />

Amorphous Kaplama”, bir Nikon objektiften<br />

en iyi yansıma önleyici performansı<br />

sunarken, ARNEO ve Nano Kristal<br />

Kaplamalar da gölgelenmeyi, yansımaları<br />

ve parlamayı azaltmak için üzerlerine<br />

düşeni yapıyor. AF, netleme gruplarını<br />

hareket ettirmek için dişliler yerine<br />

mıknatıslar kullanılan ve hem durağan<br />

görüntü hem de video kaydına fayda sağlayan<br />

“Silky Swift Ses Bobini Motoru” ile<br />

büyük ölçüde geliştirilmiş durumda. Bunun<br />

gibi bir objektifte titreşim azaltma<br />

oldukça önemlidir ve buradaki uyumlu<br />

fotoğraf makinesi gövdeleriyle 5,5 duraklamaya<br />

kadardır. Bir tripodun sahip olduğu<br />

yapı ve tasarım, pan yapmayı daha<br />

yumuşak ve daha duyarlı hale getiren bir<br />

denge sağlıyor.<br />

“En iyi portre objektifi” seçilen<br />

NIKKOR Z 85mm f/1.2 S...<br />

Ultra yüksek maksimum diyafram açıklığı,<br />

güzel bokeh efekti ve sağlam yapısı<br />

ile bu klasik odak uzaklığına sahip objektifi<br />

fotoğrafçılar için moda, düğün<br />

ve portre görüntüleri çekmeye yönelik<br />

mükemmel bir seçim haline geliyor. Tamamen<br />

geniş açıyla çekim yapılırken<br />

çarpıcı arka planlar elde edilebiliyor ve<br />

f/2 noktasındaki ışık kaynakları yumuşak<br />

ve “rüya gibi” küreler olarak işleniyor.<br />

Nikon’un birinci sınıf S-line ailesinin bir<br />

üyesi olan bu ürün, çift STM motorunun<br />

yardımıyla hem durağan görüntü hem<br />

de video çekimi için üstün optik, çalışma<br />

ve yapı kalitesi sunuyor. Otomatik<br />

öncelikli manuel netleme, AF işlevi çalışırken<br />

manuel moda kolay geçiş sağlıyor.<br />

Programlanabilir kontrol halkası ise her<br />

ruh hali ve sahne için her fotoğrafçının<br />

kendi tarzına uyacak şekilde görüntülemenin<br />

kolayca özelleştirilmesine olanak<br />

tanıyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Türkiye’den dünyaya “Terzi Usulü” yazılım<br />

Yerli teknoloji şirketi BISS, firmalar için ihtiyaca özel<br />

ürettiği yazılımlarla Amerika, Almanya ve Hollanda<br />

gibi ülkelere ihracat yapıyor. Firmanın kurucusu Bekir<br />

İçli, “Hedefimiz Türkiye’yi yazılım denilince ilk akla<br />

gelen ülkelerden biri haline getirmek” diyor…<br />

<strong>2023</strong> yılında 665 milyar dolara ulaşması öngörülen<br />

dünya yazılım sektörü Türk şirketleri<br />

için önemli fırsatlar barındırıyor. Türk<br />

yazılımcılar tarafından geliştirilen yerli<br />

yazılımlar dünyanın dört bir yanına ihraç<br />

ediliyor. Girişimci Bekir İçli tarafından 2019<br />

yılında yüzde 100 yerli sermaye ile kurulan<br />

teknoloji şirketi Bosphorus Industrial<br />

Software Solutions (BISS) de çoğunluğu yazılım<br />

mühendislerinden oluşan 35 kişilik uzman<br />

kadrosuyla Türkiye’de endüstriyel IOT<br />

yazılımları geliştirip yurtdışına ihraç ediyor.<br />

Bugüne kadar Amerika, Almanya ve Hollanda’ya<br />

9 milyon dolardan fazla endüstriyel IoT<br />

yazılımı ihraç eden firma, <strong>2023</strong> yılında 5 milyon<br />

dolar daha ihracat yapmayı hedefliyor.<br />

Tersine Göçü Hedefliyor<br />

BISS CEO’su ve Kurucusu Bekir İçli, “Biz genç<br />

mühendislerden oluşan yeni nesil bir yazılım<br />

şirketiyiz. Firmaya özel yazılımda 2 sene gibi<br />

kısa bir sürede Avrupa’da lider olmayı planlıyoruz.<br />

Türkler yazılım konusunda çok başarılı<br />

ve yetenekliler. Bu nedenle kısa bir zaman<br />

sonra yazılım denilince ilk akla gelin ülkenin<br />

Türkiye olacağına inanıyoruz. Türkiye’den<br />

dünyaya bugüne kadar 30 bin yazılımcı gitti.<br />

Bizim amacımız yurtdışına giden bu yazılımcıları<br />

tekrar ülkemize döndürmek. Yani<br />

tersine göçü sağlamak. BISS olarak sorumluluğumuzun<br />

farkındayız ve bu hedef doğrultusunda<br />

çalışmalarımızı sürdürüyoruz”<br />

dedi.<br />

Teknopark ofisiyle büyüyecek<br />

İstanbul Levent’teki merkez ofisinin<br />

yanında, İstanbul İhtisas Serbest Bölgesi’nde<br />

ve Eindhoven’da da bulunan ofisleriyle<br />

faaliyet gösteren BISS, katıldığı fuarlar,<br />

geliştirdiği işbirlikleri ve yüksek müşteri<br />

memnuniyetiyle ihracat kapasitesini sürekli<br />

artırmayı hedefliyor. Firmanın halen devam<br />

eden ve <strong>2023</strong>’ün ilk yarısında tamamlanması<br />

planlanan Teknopark Ofisi (Kocaeli Teknopark)<br />

başvurusu da bulunuyor. Firma<br />

böylece, ürettiği teknolojinin hem Ar-Ge çalışmalarını<br />

yapabilen (Teknopark), hem de<br />

uluslararası pazara sunulmasını sağlayan<br />

(Serbest Bölge) yapısıyla güçlü bir büyüme<br />

planı öngörüyor.<br />

Pazar 1.8 trilyon dolara<br />

koşuyor<br />

IoT, nesnelerin birbirine veya daha büyük<br />

sistemlere internet vasıtasıyla bağlanıp veri<br />

alışverişi yapmasını, birlikte çalışmasını sağlıyor.<br />

Koronavirüs pandemisi tüm dünyada<br />

IoT pazarının dünyada hızla büyümesini<br />

sağladı. Bu dönüşümün pandemi sonrasında<br />

da devam edip IoT pazar segmentinin 2028<br />

yılına kadar 1.8 trilyon dolara ulaşacağı tahmin<br />

ediliyor. BISS, Endüstriyel IoT alanında<br />

özelleştirilmiş yazılım çözümleriyle dünyada<br />

Türk markasını başarıyla temsil ediyor.<br />

Teknoloji ve İnovasyondan güç alan BISS,<br />

‘Gömülü Sistemler’, ‘DevOps Mimarisi’, ‘Test<br />

Otomasyonu’, ‘Kod Kalitesi’ gibi alanlarda<br />

modern çözümler ve ürünler sunuyor.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Sivas Belediyesi su kaçaklarını<br />

yapay zekalı sistemle tespit edecek<br />

Tüm Türkiye’de yağışsız<br />

geçen kış aylarının<br />

ardından barajlardaki<br />

su doluluk oranlarında<br />

meydana gelen kaygı<br />

verici azalma kentlerdeki<br />

su tasarrufunun<br />

önemini bir kez daha<br />

ön plana çıkarıyor.<br />

Sıcak yaz ayları öncesinde<br />

harekete geçen<br />

Sivas Belediyesi, kentte<br />

su tasarrufunu artırabilmek<br />

adına bir dizi<br />

önlem alıyor. Bu kapsamda<br />

Sivas Belediyesi<br />

Su ve Kanalizasyon<br />

İşleri (Sibeski) Müdürlüğü,<br />

su kaçaklarının yönetimi ve tespitinin<br />

sağlanması için yeni nesil teknoloji şirketi<br />

Yeni nesil teknoloji şirketi Cerebrum Tech, Sivas Belediyesi<br />

Su ve Kanalizasyon İşleri (Sibeski) Müdürlüğü<br />

ve Kore Çevresel Endüstri ve Teknoloji Enstitüsü<br />

(KE<strong>IT</strong>I), su kaçaklarının yönetimi ve tespitinin sağlanması<br />

için birlikte çalışmaya başlıyor. İki bölgesel<br />

ölçüm alanında 5 bin haneyi kapsayacak akıllı su kaybı<br />

yönetimi projesinde, su basıncı ve akış verileri yapay<br />

zeka destekli ses analizi sistemleriyle analiz edilerek<br />

su tasarrufu artırılacak…<br />

Cerebrum Tech, Kore Çevresel Endüstri ve<br />

Teknoloji Enstitüsü (KE<strong>IT</strong>I) ve Güney Koreli<br />

iş ortağı Wi.Plat ile ortak hareket edecek.<br />

Güney Kore’den teknik<br />

ekip teknoloji transferi<br />

gerçekleştirecek<br />

8 ay sürecek olan ‘Akıllı Su Kaybı Yönetimi<br />

Projesi’nde, iki Bölgesel Ölçüm Alanında<br />

(DMA) yaklaşık 5000 aboneyi kapsayan bir<br />

çalışma gerçekleştirilecek. DMA kontrolünü<br />

ve kapasite geliştirmeyi hedefleyen projede,<br />

Coğrafi Bilgi Sisteminden alınan harita verileri<br />

ile beraber, su kaybı ve su basıncı verileri<br />

işlenerek anlık analizler yapılacak. Türkiye’de<br />

ortalama yüzde 30 oranında olan ve<br />

dönem dönem yüzde 50’lere ulaşan su kaybı,<br />

son teknoloji IoT cihazları ve yapay zeka<br />

kullanımı ile azaltılarak temiz suda tasarruf<br />

sağlanacak. Ayrıca teknik danışmanlık<br />

kapsamında Türkiye’yi ziyaret edecek Koreli<br />

teknik ekip, Sibeski teknik personel ve saha<br />

ekibi ile tecrübe paylaşımında bulunup teknoloji<br />

transferi gerçekleştirecek.<br />

37


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Sürdürülebilir kentler için<br />

akıllı ulaşım sistemleri<br />

Sürdürülebilir bir gelecek için kentsel hareketliliğin bugünden<br />

değişmesi gerektiğine inanan Infinidium Technologies,<br />

şehirlerde artan nüfus popülasyonunun doğru<br />

yönetilebilmesi adına geliştirdiği akıllı ulaşım teknolojileriyle<br />

öne çıkıyor. Nesnelerin İnterneti (IoT) ve yapay<br />

zekâ (AI) teknolojilerini kullanarak entegre ulaşım sistemlerine<br />

hayat verdiklerini ifade eden Infinidium Technologies<br />

CEO’su Berk Ündeğer; sürdürülebilir, güvenli<br />

ve birbirine bağlı çözümlerle akıllı şehirleri bugünden<br />

inşa etmeye katkıda bulunduklarını vurguladı…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

38<br />

Akıllı ulaşım sistemleri konusunda entegre<br />

hizmetler sunan Infinidium Technologies,<br />

farklı çözümleri ile şehrin trafiğini<br />

güvenli hale getirmek için çalışıyor.<br />

Şirket, trafik için geliştirdiği LED’ler<br />

sayesinde sürücüleri alternatif yollara<br />

yönlendirerek trafik akışını ve yoğunluğunu<br />

kontrol altında tutuyor. Kural ihlali<br />

yapan araçları sensörler ve video analizi<br />

ile tespit ederek plakalarını kaydeden<br />

Infinidium Technologies, yol ağı kapasitesini<br />

etkin olarak kullanıp trafiğin 7/24<br />

gerçek zamanlı izlenmesini ve kontrol<br />

edilmesini sağlıyor. Ayrıca yol güvenliğine<br />

ek olarak otoparkların da kaliteli, verimli<br />

ve pratik bir şekilde kullanımı için<br />

akıllı sistemler geliştiriyor.<br />

Şehir izleme sistemleri ile<br />

güvenli ve sürdürülebilir<br />

kentler<br />

Geniş ürün yelpazesiyle müşterilerine<br />

en iyi hizmeti vermeyi hedeflediklerini<br />

söyleyen Berk Ündeğer; “Infinidium Technologies<br />

olarak, şehir izleme sistemleri<br />

alanında güvenli şehirler için kamera<br />

teknolojilerini kullanıyoruz. Dünyanın<br />

önde gelen kamera üreticileri ile yurt<br />

içi ve yurtdışı pazarda, güvenli şehirler<br />

alanında kamera teknolojileri sunuyoruz.<br />

Yüksek çözünürlüklü ürünler sayesinde<br />

her türlü alt yapıya uygun izleme<br />

ve kayıt çözümleri ile müşterilerimizin<br />

uzun yıllar aynı kalitede hizmet almasını<br />

sağlıyoruz. Şehir İzleme Sistemleri;<br />

gasp, yağmalama, kapkaç gibi toplumsal<br />

olayların önlenmesinde, sokaklarda,<br />

caddelerde ve okul önlerinde olabilecek<br />

yasadışı davranışların tespiti ve önlenmesinde,<br />

sokaklarda meydana gelen<br />

yasadışı olaylara karışanların tespitinde,<br />

suçluların takibi ve yakalanmasında<br />

kullanılıyor. Otoparkların kaliteli,<br />

verimli ve pratik bir şekilde kullanımı<br />

içinse akıllı sistemler ile zamandan ve<br />

yakıttan kazanç sağlıyor, bu sayede karbon<br />

salımını düşürmeyi hedefleyerek<br />

ülke ekonomisine katkıda bulunan entegre<br />

otopark çözümleri sunuyoruz. Bu<br />

kapsamda; Bariyer Sistemleri, Otopark<br />

Kamera Sistemleri, Park Bilgilendirme<br />

Ekranları, Dolu-Boş Sistemleri ve Ücret<br />

Toplama Sistemleri tasarlıyoruz” dedi.<br />

Trafik yoğunluğuna çare<br />

olacak akıllı sistemler<br />

geliştiriyor<br />

Trafik Bilgilendirme Sistemleri ile de<br />

yüksek standartlar sunduklarının altını<br />

çizen Ündeğer, şunları söyledi: “Bu<br />

sistemler, trafik için geliştirilen LED’ler<br />

kullanılarak grafik tabanlı yazı, şekil ve<br />

resim gösterebilen teknolojiler olarak<br />

öne çıkıyor. Sürücüleri; trafik yoğunluğu<br />

ve trafik hakkında bilgilendirmek, verilen<br />

bilgiler doğrultusunda sürücüleri<br />

alternatif yollara yönlendirmek ve trafik<br />

akışını kontrol etmek amacıyla kullanılıyor.<br />

Trafik Bilgilendirme Sistemlerimiz;<br />

trafik yoğunluklarını azaltıyor, yol ağı<br />

kapasitesinin daha etkin biçimde kullanılmasını<br />

sağlıyor, sürücülerin etkin<br />

seyahat planlamasına olanak tanıyor.<br />

Seyahat süresince zaman ve yakıt tasarrufu<br />

sağlarken; kaza, buzlanma ve sis<br />

gibi değişen yol ve hava koşulları ile ilgili<br />

olarak sürücülerin uyarılmasına ve trafik<br />

seyir güvenliğine katkı sağlıyor.”<br />

Bu sistemler ile yollar çok<br />

daha güvenli<br />

Sürdürülebilir şehirler için kritik olan<br />

EDS sistemleri ile kontrol ve kumanda<br />

merkezleri konusunda da hizmet verdiklerini<br />

belirten Berk Ündeğer; “EDS,<br />

kural ihlali yapan araçların sensörler ve<br />

video analizi ile tespit edilmesi, plakalarının<br />

kaydedilmesi ve ilgili kanunda<br />

öngörülen cezaya tabi tutulması için gerekli<br />

kanıtların toplandığı bir denetleme<br />

sistemi. Buradaki amaç kapsam olarak<br />

kusurlu sürücüleri cezalandırmak değil,<br />

sürücülerde davranış değişikliğini gerçekleştirmek.<br />

Sistemin uygulandığı noktalarda<br />

kısa zamanda kural ihlallerinin<br />

yüzde 90 azaldığı gözlemleniyor. Infinidium<br />

Technologies olarak EDS projelendirme<br />

hizmetlerimiz kapsamında, kural<br />

ihlali yapan araçları sensörler ve video<br />

analizi ile tespit ederek plaka bilgilerinin<br />

tutulmasını sağlıyoruz. Kontrol ve Kumanda<br />

Merkezlerimiz ile de yol ağı kapasitesinin<br />

etkin olarak kullanılmasına,<br />

trafiğin 7/24 gerçek zamanlı izlenmesine<br />

ve kontrol edilmesine yardımcı oluyoruz”<br />

diye belirtti.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Baran Yıldırım: “Dünyadaki kripto<br />

regülasyonları şekillenmeye başladı”<br />

Kripto paraların günlük yaşantıdaki<br />

popülerliği arttıkça regülasyon konusu<br />

da daha sık gündeme gelmeye başladı.<br />

Özellikle ABD’de stablecoinler’e<br />

ilişkin yasal düzenlemelerin gündeme<br />

gelmesi ve lisanslama sistemiyle<br />

para transferi kurallarını kapsayan<br />

MiCA’nın Avrupa Parlamentosu’nda<br />

kabul edilmesi piyasaların da gözünü<br />

regülasyon konusuna çevirdi. Mamoru<br />

Türkiye Ülke Müdürü Baran<br />

Yıldırım, yasal düzenlemelerin neden<br />

gerekli olduğuna ilişkin açıklamalarda<br />

bulundu.<br />

Son dönemde kripto paraları kapsayan yasal düzenlemelerin<br />

ABD’de ve Avrupa Birliği’nde gündeme<br />

gelmesi regülasyon tartışmalarını tekrar başlattı.<br />

Yasal düzenlemelerin bir gereklilik olduğunu ifade<br />

eden kripto para borsası Mamoru’nun Türkiye Ülke<br />

Müdürü Baran Yıldırım, regülasyonların uzun vadede<br />

ekosisteme yarar sağlayacağını söyledi…<br />

Regülasyon neden gerekli?<br />

“Kripto paralar geleneksel finanstan<br />

bağımsız olarak ayrı bir felsefeye, tanıma<br />

ve teknolojiye sahip. Dolayısıyla<br />

geleneksel finans için oluşturulmuş<br />

hukuki mevzuatın doğrudan kripto<br />

paraları da kapsamına alması mümkün<br />

olmuyor. Ancak ekosistem her ne<br />

kadar zamanla edindiği tecrübeler sonucunda<br />

kendi iç normlarını oluşturmaya<br />

başlasa da kamu otoritelerinin<br />

de artık sürece dahil olması gerekiyor.<br />

Çünkü gün geçtikçe insanların kripto<br />

paralara karşı tutumunun yumuşaması<br />

bu alandaki yatırımcı ve kullanıcıların<br />

da artmasına neden oluyor. Bugün<br />

yaşanan sorunlar yatırımcı sayısının<br />

hala zirve noktasına ulaşmamasından<br />

dolayı büyük sorunlara neden olmasa<br />

da ilerleyen dönemde artan yatırımcı<br />

sayısıyla birlikte en küçük sorun birden<br />

büyük etkiye sebep olabilir. Hal<br />

böyleyken devletlerin regülasyon çalışmalarına<br />

destek olmak uzun vadede<br />

kripto para ekosistemine de yarar sağlıyor.<br />

Öte yandan son dönemde kripto para<br />

ekosisteminin iç dinamiklerinden kaynaklı<br />

olumsuz olayların yaşandığını<br />

gördük. Bu noktada özellikle kamunun<br />

sürece dahil olması yatırımcıların korunmasına<br />

destek olarak piyasaların<br />

sürdürülebilirliğine katkı sağlayacaktır.<br />

Mamoru regülasyona nasıl<br />

bakıyor?<br />

Mamoru olarak regülasyonlara olan<br />

bakış açımız oldukça net. Kripto paralar<br />

yaygınlaştıkça ekosistemdeki düzenleme<br />

ihtiyacı da artıyor. Dolayısıyla<br />

sektörde daha fazla olumsuzluk yaşanmadan<br />

bu ihtiyacın karşılanması gerekiyor.<br />

Biz de bu noktada ekosistemdeki<br />

tüm paydaşların görüşleri dikkate alınarak<br />

gerekli düzenlemelerin yapılması<br />

gerektiğini düşünüyoruz. Regülasyonlar<br />

her ne kadar kripto paraların<br />

felsefesine aykırı olarak kabul edilse de<br />

özellikle piyasaların sağlam bir temele<br />

oturtulması için en azından bir çerçevenin<br />

oluşturulması gerekiyor.<br />

Öte yandan geçtiğimiz sene dünyadaki<br />

regülasyon eksikliği sebebiyle kripto<br />

para piyasalarında olumsuz olaylar<br />

yaşandı. Regülasyon olsaydı bu<br />

olaylar yaşanır mıydı veya nasıl yaşanırdı?<br />

Bu soruların üzerine biraz düşünülmeli.<br />

Tabi diğer taraftan regülasyon<br />

açısından mutlak bir doğrunun<br />

olmaması da bir zorluk olarak<br />

karşımıza çıkıyor. Çünkü kripto paraların<br />

sahip olduğu dağınık yapı net<br />

bir hüküm koymaya olanak tanımıyor.<br />

Dolayısıyla regülasyon çalışmalarında<br />

herkes tarafından kabul edilebilecek<br />

bir bakış açısı geliştirmek ve farklı ülkelerin,<br />

kurumların bu bakış açısına<br />

uyumunu sağlamak biraz güç. Fakat<br />

burada başta ABD gibi büyük ekonomiye<br />

sahip ülkelerin atacağı adımları<br />

takip etmekte fayda var. Halihazırda<br />

da zaten ABD’deki stablecoinler ile<br />

ilgili planlanan düzenlemeyle Avrupa<br />

Birliği’ndeki MiCa düzenlemesi<br />

gündemin üst sıralarında yer alıyor.<br />

Tabi bu gelişmeler bize aynı zamanda<br />

dünyadaki kripto regülasyonlarının<br />

şekillenmeye başladığını ifade ediyor.<br />

Ancak burada diğer ülkelerin bu adımları<br />

nasıl izleyeceği büyük önem taşıyor.<br />

Geleneksel finanstan hazırız<br />

mesajı<br />

Son dönemde geleneksel finansın blockchain<br />

teknolojilerine ve kripto paralara<br />

olan ilgisi artmış durumda. Haliyle<br />

kripto paralarla ilgili gelebilecek<br />

yasal düzenlemeler de geleneksel finans<br />

tarafından yakından takip ediliyor.<br />

Özellikle bankacılık sektöründeki<br />

yöneticilerden de Türkiye’deki finans<br />

sektörünün regülasyonlara hazır olduğuna<br />

ve sektörün olası yasal düzenlemelere<br />

uyum sağlayabilme konusunda<br />

yeterli altyapıya sahip olduğunu vurgulayan<br />

açıklamalar geldiğini görüyoruz.<br />

Dolayısıyla Türkiye’de getirilecek<br />

yasal düzenlemelerin işleyişte büyük<br />

problemlere yol açmama ihtimalinin<br />

oldukça yüksek olduğunu söyleyebiliriz.”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

39


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

ASUS Segmentinin en ince dizüstü<br />

bilgisayarını tanıttı<br />

ASUS, segmentinin en ince 13,3 inç dizüstü bilgisayarı<br />

olarak tasarladığı Zenbook S 13 OLED’i (UX5304) tanıttı.<br />

Ultra taşınabilir dizüstü bilgisayar, hafif tasarımı,<br />

sürdürülebilirliği, daha azla daha fazlasını sunmaya<br />

yönelik performansıyla şimdiye kadarki en çevre<br />

dostu Zenbook…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

40<br />

ASUS, Zenbook serisine bir yenisini<br />

daha ekledi. 1 cm’lik süper ince profili<br />

ve 1 kg›lık süper hafif kasasıyla sofistike<br />

Zenbook S 13 OLED, hiçbir koşulda ödün<br />

vermeyen performansı, güçlü bağlantısı<br />

ve uzun pil ömrüyle ultra taşınabilir teknolojinin<br />

en somut örneği.<br />

Hareket halindeyken rakipsiz performans<br />

sunma konusunda mükemmel<br />

olan Zenbook serisinin yeni üyesi, gücünü<br />

32 GB LPDDR5 RAM ve 1 TB PCIe® 4.0<br />

x4 SSD ile 13. Nesil Intel Core i7 işlemcilerinden<br />

alıyor. Cihaz, hareket halindeyken<br />

kesintisiz bağlantılar için eksiksiz<br />

bir G/Ç bağlantı noktası seti ve uzun<br />

ömürlü 63 Wh pil de içeriyor. Sürükleyici<br />

görseller sunma konusunda da iddialı<br />

olan Zenbook S 13 OLED, Dolby Vision,<br />

Pantone®, inanılmaz ayrıntı ve en derin<br />

siyah seviyeleri sağlayan VESA Display-<br />

HDR True Black 500 sertifikalarına ve<br />

muhteşem bir 16:10 2.8K (2880 x 1800)<br />

ASUS Lumina OLED ekrana sahip.<br />

Çok yönlü sürdürülebilirlik<br />

Bazalt grisi veya klasik ponder mavisi<br />

seçeneklerinden oluşan Zenbook, yapısında<br />

geri dönüştürülmüş metaller ve<br />

plastikler, FSC® Mix sertifikalı ambalaj,<br />

bazalt gri modeli için zarif yeni çevre<br />

dostu plazma seramik alüminyum ve<br />

halojensiz elektronikler kullanılarak<br />

çevre ve karbon nötrlüğü kesinlikle göz<br />

önünde bulundurularak tasarlandı. Bu<br />

özelliği, cihazı şimdiye kadar üretilen en<br />

çevre dostu Zenbook yapıyor.<br />

Zenbook aracılığıyla daha azıyla daha<br />

fazlasını yapmaya kendini adayan ASUS,<br />

dünyanın en ince Zenbook’unu enerji tasarrufu,<br />

ürün ömrü, çevresel olarak hassas<br />

maddelerin azaltılması gibi kategorilerin<br />

bulunduğu puanlama sistemi olan<br />

EPEAT® Gold tescilledi. Geri dönüştürülmüş<br />

malzemeleri dahil ederek ve çevreye<br />

daha duyarlı ambalajlar tasarlayarak<br />

karbon ayak izini de azalttı.<br />

Cihaz, klavye kapağında, kasada ve kapakta<br />

post-endüstriyel geri dönüştürülmüş<br />

(PIR) magnezyum-alüminyum alaşımı<br />

içeren ve karbon ayak izini yüzde<br />

50’den fazla azaltan özellikleriyle de şimdiye<br />

kadar yapılmış çevreye en duyarlı<br />

Zenbook. Klavye tuşları ve hoparlörler,<br />

tüketici sonrası geri dönüştürülmüş<br />

(PCR) plastikler içerirken, hoparlörler ayrıca<br />

okyanusa bağlı plastikler kullanıyor.<br />

Zenbook’un ambalajı, yeniden kullanılabilir<br />

ve kompostlanabilir malzemelerle<br />

yüzde 100 geri dönüştürülebilir olacak<br />

şekilde yeniden tasarlandı.<br />

MIL-STD-810H ABD askeri sınıf dayanıklılık<br />

standardı kullanan Zenbook 13<br />

S OLED, 26 ayrı testle sıkı bir şekilde test<br />

edilerek dünyanın en sıkı şekilde test<br />

edilen en dayanıklı dizüstü bilgisayarı<br />

oldu.<br />

ASUS, sürekli hareket halinde<br />

olanları da düşündü<br />

Intel Evo sertifikalı Zenbook S 13 OLED,<br />

yüzde 20 artırılmış 20 watt’a kadar termal<br />

tasarım gücü (TDP) ve sahip olduğu<br />

13. Nesil Intel Core i7 işlemciye kadar<br />

performansıyla taşınabilirliğin en güçlü<br />

örneğini sunuyor. Bu özellikler 32 GB’a<br />

kadar LPDDR5 RAM ve ultra hızlı 1 TB<br />

PCIe 4.0 x4 SSD ile uzun ömürlü yüksek<br />

kapasiteli 63 Wh pil ile destekleniyor.<br />

ASUS, WiFi Master Premium ile geliştirilmiş<br />

WiFi 6E sayesinde hızlı ve kesintisiz<br />

bağlantılar sağlıyor.<br />

Ultra kompakt olmasına rağmen, Zenbook<br />

S 13 OLED tam bir G/Ç bağlantı<br />

noktası içeriyor. Böylelikle kullanıcıların<br />

seyahatleri sırasında adaptör taşımasına<br />

gerek kalmıyor. İki ultra hızlı Thunderbolt<br />

4 USB-C® bağlantı noktası, hızlı<br />

şarjı, 4K harici ekranları ve 40 Gb/sn’ye<br />

kadar veri aktarımını desteklerken, bir<br />

USB 3.2 Gen 2 Type-A bağlantı noktası,<br />

bir HDMI® 2.1 bağlantı noktası ve bir 3,5<br />

mm ses jakı bağlantı noktası da içeriyor.<br />

Zenbook, hareket halindeyken gelişmiş<br />

video konferans deneyimleri için FHD<br />

IR kamera, yapay zeka destekli görsel<br />

efektler ve yapay zeka gürültü önleme<br />

teknolojisine de sahip. Ayrıca Windows<br />

Hello ile hızlı ve güvenli yüz oturum<br />

açmayı da destekliyor. Etkileyici Dolby<br />

Atmos® Harman Kardon sertifikalı ses<br />

sistemi, sesi 5,25 kata kadar artırmak<br />

için ASUS Audio Booster teknolojisiyle<br />

birleştirilmiş akıllı bir amplifikatör içeriyor.<br />

Yüzde 9,5 daha büyük parmak izi<br />

bırakmayan kaplamasıyla ASUS Ergo-<br />

Sense dokunmatik yüzeyi ise daha kolay<br />

hareket imkanı sağlıyor.<br />

ASUS Lumina OLED ekran:<br />

daha uyumlu, daha güvenilir<br />

Zenbook S 13 OLED, sürükleyici bir izleme<br />

deneyimi için yalnızca katı kalite<br />

kriterlerini karşılayan ve daha üstün bir<br />

görsel deneyim sunan 16:10 en boy oranlı<br />

ASUS Lumina OLED ekran ile donatıldı.<br />

ASUS Lumina OLED ekranlar, ASUS<br />

Splendid ve ASUS OLED Care gibi özel<br />

ASUS teknolojilerinin yanı sıra Delta E<br />


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

DNSSense: “Siber saldırganlar da yapay<br />

zekayı kullanıyor”<br />

Günler içinde 1 milyon kullanıcıyı aşarak<br />

bir rekora imza atan, yapay zekanın en<br />

yaygın kullanıma ulaşan son ürünlerinden<br />

ChatGPT, gelişen teknolojilerin potansiyelini<br />

bir kez daha ortaya koydu. Hızlı<br />

dijitalleşme ve yapay zeka gibi yükselen<br />

teknolojiler siber saldırganların elini güçlendirirken,<br />

siber güvenlik konusundaki<br />

endişeleri de artırdı. Öte yandan iş dünyası,<br />

siber riskleri azaltmak ve tehditlere<br />

karşı daha dayanıklı olmak için yapay zekayı<br />

benimsemeye başladı. Acumen Research<br />

tarafından yürütülen bir araştırma,<br />

2021’de 14,9 milyar dolar büyüklüğe sahip<br />

olan yapay zeka (AI) tabanlı siber güvenlik<br />

ürünleri pazarının 2030’a kadar 133,8 milyar<br />

dolara ulaşacağını öngördü.<br />

Küresel standartlarda DNS güvenliği çözümleri<br />

sunan DNSSense’in Yapay Zeka<br />

Takım Lideri Ebubekir Buber, konuyla ilgili<br />

şu değerlendirmeyi paylaştı: “Siber güvenlik<br />

ve yapay zeka konularında madalyonun<br />

iki yüzü var. Bir yanda yapay zeka<br />

gibi yeni teknolojileri kullanarak daha<br />

karmaşık saldırılar düzenleyebilen siber<br />

saldırganlar yer alıyor. Diğer yanda ise yapay<br />

zekadan beslenen siber tehditlere karşı<br />

yine yapay zeka tabanlı siber güvenlik<br />

çözümleriyle karşı konulabileceğini düşünen<br />

şirketler konumlanıyor” dedi.<br />

10 işletmeden 9’u siber<br />

güvenlikte yapay zekayı<br />

benimseyecek<br />

IBM’in Siber Güvenlik İçin Yapay Zeka ve<br />

Otomasyon raporunda, dünya çapındaki<br />

şirketlerin yüzde 93’ünün ilerleyen süreçte<br />

yapay zekayı siber güvenlik süreçlerinde<br />

kullanmayı düşündüğü görüldü.<br />

Siber güvenlikte yapay zeka kullanımı<br />

konusunda en iyi performansı ortaya koyan<br />

şirketler, güvenlik odağındaki yatırım<br />

getirilerini yüzde 40 artırırken, veri ihlali<br />

maliyetlerini de en az yüzde 18 azalttı.<br />

2022’nin son aylarında yayımlanan verilerin<br />

küresel siber güvenlik ihlallerinin ve<br />

siber suçların maliyetinin yıllık 1 trilyon<br />

dolara ulaştığını gösterdiğini belirten<br />

Ebubekir Buber, “Bu rakam küresel gayrisafi<br />

yurt içi hasılanın yüzde 1’ine karşılık<br />

geliyor. İşletmeler hızla dijitalleşiyor, her<br />

Yıldızı ChatGPT ile parlayan ve potansiyelini her ölçekte<br />

kanıtlayan yapay zeka teknolojileri, siber saldırganlara<br />

da yeni kapılar açtı. Siber güvenlik ekosistemi,<br />

yapay zekayla saldırı süreçlerini hızlandıran ve<br />

daha karmaşık saldırılar düzenleme yeteneği kazanan<br />

siber suçluların üstesinden yine yapay zekanın<br />

gelebileceğini düşünüyor…<br />

katmanda kurumsal ağa bağlı daha çok<br />

cihaz kullanılıyor. Uzaktan çalışma yaklaşımı<br />

yaygınlaştıkça iç tehdit kaynaklı<br />

riskler de artıyor. Siber saldırganların yapay<br />

zeka gibi teknolojileri benimsemesi,<br />

tehditleri insan gücüyle öngörülemez hale<br />

getirirken, işletmeleri her açıdan kırılganlaştırıyor.<br />

Bu ortamda güçlü bir siber<br />

güvenlik altyapısı kurmak için uygulama<br />

katmanının en altında, başka bir deyişle<br />

kurumsal ağların merkezinde yer alan<br />

DNS güvenliğine önem vermek ve ağlardaki<br />

kötü amaçlı trafiği algılayan yapay<br />

zeka destekli sistemlere yönelmek gerekiyor”<br />

diye konuştu.<br />

Günlük 240 bin zararlı domain<br />

tespit edildi<br />

DNSSense Yapay Zeka Takım Lideri Ebubekir<br />

Buber, yayımladıkları “Things of the<br />

Internet” başlıklı raporda yer alan veriye<br />

atıfta bulunarak, “İnternetin tamamının<br />

verisini elinde tutan yapay zeka destekli<br />

domain sınıflandırma çözümümüz Cyber<br />

X-Ray’den aldığımız veriler, 2022’nin<br />

ikinci yarısında her gün ortalama 240 bin<br />

zararlı domain kaydedildiğini gösterdi. Siber<br />

saldırganlar, güvenlik önlemlerinden<br />

kaçınmak ve zor tespit edilen saldırılar<br />

düzenlemek için yapay zeka tabanlı domain<br />

oluşturma algoritmalarını (DGA)<br />

kullanıyor. Bu durum ağ trafiğinin sürekli<br />

izlenmesini, tüm ağ kullanıcılarının DNS<br />

seviyesinde korunmasını, saldırılar gerçekleşmeden<br />

diğer güvenlik çözümlerinin<br />

bilgilendirilmesini ve tetiklenmesini gerektiriyor.<br />

DNSSense olarak geliştirdiğimiz<br />

teknolojiler, işletmeleri yapay zekanın<br />

gücü ve hızıyla DNS katmanında koruyor”<br />

ifadelerini kullandı.<br />

“DNS güvenliğinde uçtan uca<br />

görünürlük sunuyoruz”<br />

Siber güvenlikte yapay zeka, doğal dil işleme<br />

ve makine öğrenmesi gibi yüksek teknolojilerin<br />

kullanımına ilişkin akademik<br />

çalışmalar yürüten bir ekibe sahip olduklarını<br />

ifade eden Ebubekir Buber, değerlendirmelerini<br />

şu ifadelerle sonlandırdı: “7<br />

ülkede milyonlarca kullanıcıyı internete<br />

güvenli bir biçimde bağlayan DNSSense<br />

olarak geliştirdiğimiz Cyber X-Ray, portföyümüzdeki<br />

diğer çözümlerin de veri kaynağı<br />

olarak konumlanıyor. Kurumsal ağ<br />

trafiğini sürekli izleyen DNSEye, işletmelere<br />

DNS güvenliğinde uçtan uca görünürlük<br />

sunarken, bulut tabanlı koruma çözümümüz<br />

DNSDome, bir ağı kullanan tüm<br />

kullanıcı ve cihazları internetteki zararlı<br />

içeriklerden koruma görevini üstleniyor.<br />

Çözümlerimiz siber güvenlik ekiplerinin<br />

yükünü azaltırken, farklı güvenlik çözümlerinin<br />

etkinliğine de katkıda bulunuyor.”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

41


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Teknoloji şirketlerini 400 milyar dolarlık<br />

bir fırsat bekliyor<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

42<br />

TD SYNNEX’in <strong>2023</strong> ve sonrası için kritik endüstrilerdeki<br />

eğilimleri ve fırsatları değerlendirdiği yeni Küresel<br />

Teknoloji Ekosistemi Değerlendirme Raporu’na<br />

göre AR/VR pazarında teknoloji şirketlerini 400 milyar<br />

dolarlık bir fırsat bekliyor. Global çapta iş ortaklarının<br />

yüzde 69’u donanım satışlarının önümüzdeki üç yılda<br />

yatay kalmasını veya artmasını tahmin ederken yüzde<br />

82’si bu mali yılda büyüme bekliyor. Katılımcıların<br />

yüzde 43’ü ise güvenlik, sunucu ve depolamanın en<br />

çok gelir getiren alanlar olduğunu belirtiyor. Bunlar<br />

içerisinde en kârlı teknoloji alanı ise güvenlik oldu…<br />

TD SYNNEX, <strong>2023</strong> ve sonrası için kritik<br />

endüstrilerdeki eğilimleri ve fırsatları<br />

değerlendirdiği yeni Küresel<br />

Teknoloji Ekosistemi Değerlendirme<br />

Raporu’nu yayımladı. Bu kapsamda<br />

hazırlanmış ilk küresel rapor olan TD<br />

SYNNEX Küresel Teknoloji Ekosistemi<br />

Değerlendirme Raporu, Kuzey Amerika,<br />

Avrupa, Asya Pasifik ve Japonya<br />

ile Latin Amerika ve Karayipler’deki<br />

endüstrilerin durumunu analiz ediyor.<br />

TD SYNNEX Strateji Direktörü Sergio<br />

Farach yaptığı açıklamada, “Lider bir<br />

BT ekosistemi dağıtıcısı ve çözüm toplayıcısı<br />

olarak, kanal ortaklarımızın<br />

durmak bilmeyen dönüşümüne yön<br />

vermek ve stratejik büyümeyi planlarken<br />

sektör trendlerini belirlemelerine<br />

yardımcı olma sorumluluğumuz da<br />

bulunuyor. Küresel Ekosistem Değerlendirme<br />

Raporumuz, küresel çapta<br />

birbiriyle bağlantılı BT ekosisteminde<br />

nelerin olup bittiğini belirlemede ve<br />

anlamada önemli bir kilometre taşı niteliğinde.”<br />

dedi.<br />

AR/VR pazarında teknoloji şirketlerini<br />

400 milyar dolarlık bir fırsatın beklediğine<br />

dikkat çeken raporda buna karşı<br />

iş ortaklarının sadece yüzde 17’sinin<br />

2024 yılında metaverse pazarına çözüm<br />

sunmayı planladığına dikkat çekiliyor.<br />

Raporda yer alan diğer bilgilere<br />

göre ise global çapta iş ortaklarının<br />

yüzde 69’u donanım satışlarının önümüzdeki<br />

üç yılda yatay kalmasını veya<br />

artmasını tahmin ederken Türkiye’nin<br />

de içerisinde yer aldığı Avrupa bölgesindeki<br />

iş ortaklarının yüzde 74’ü<br />

üç yıl içerisinde daha fazla yönetilen<br />

hizmet sunmayı bekliyor. İş ortaklarının<br />

yüzde 79’u ise BT ekosisteminde<br />

iş birliklerinin artmasını önemli bir<br />

büyüme stratejisi olarak görüyor. İş ortaklarının<br />

yüzde 43’ü önümüzdeki 24<br />

ay içerisinde sürdürülebilirlik raporu<br />

yayımlamayı da planlıyor.<br />

Ayrıca iş ortaklarının yüzde 82’si bu<br />

mali yılda büyüme beklerken yüzde<br />

43’ü güvenlik, sunucu ve depolamanın<br />

en çok gelir getiren alanlar olduğunu<br />

belirtiyor. Bunlar içerisinde en kârlı<br />

teknoloji alanı ise güvenlik oldu. İkinci<br />

sırada uç nokta cihazları ve ağlar yer<br />

aldı. Katılımcıların dörtte biri ise hibrit<br />

bulutu en çok gelir getiren üç alandan<br />

biri olarak gösterdi.<br />

TD SYNNEX’in dünya çapında 300’e<br />

yakın orta ölçekli iş ortağının katılımı<br />

ile hazırlanan araştırmada şu beş<br />

kritik sonuç ortaya çıktı:<br />

• Regülasyonlara tabi sektörlerin öneminin<br />

artıyor: Küresel çapta teknoloji<br />

satıcıları, stratejik büyüme planları<br />

kapsamında yeni dikey pazarlara<br />

girmeye öncelik veriyor. Ayrıca, artan<br />

ekosistem ortaklıklarının da bu<br />

büyüme stratejisinin uygulanmasında<br />

önemli bir rol oynaması bekleniyor.<br />

Finansal hizmetler, kamu, eğitim,<br />

sağlık ve ÇSY (çevresel, sosyal,<br />

yönetişim) gibi regülasyonlara tabi<br />

sektörlerin üç yıl içinde öneminin artması<br />

bekleniyor.<br />

• İnsana yatırım yapılıyor: Bayiler,<br />

müşterilerin en çok istediği sonuçları<br />

elde etmek için yatırımlarını insanlara<br />

yapıyor. Bayi yatırımlarının en büyük<br />

kategorileri yetenek, sertifika ve uzmanlık<br />

edinme ile doğrudan bağlantılı.<br />

Dünya genelindeki bayilerin dörtte<br />

üçünden fazlası yönetilen hizmetler,<br />

güvenlik ağı, profesyonel hizmetler,<br />

sunucular + depolama ve hibrit bulut<br />

dâhil olmak üzere müşterilerin sıklıkla<br />

talep ettiği teknik ve iş çözümleri alanlarında<br />

bilgilerini artırmak için bütçelerine<br />

öncelik veriyor.<br />

• Bulut çözümleri portföylerin temeli<br />

oluşturuyor: Bayiler bulut portföylerini<br />

genişletmek için kaynaklarını<br />

aktarıyor. Küresel Değerlendirme Raporu’na<br />

göre, tek bir kategori olarak<br />

bakıldığında, bulut çözümleri (bulut<br />

dağıtımı, bulut entegrasyonu, çoklu<br />

bulut yönetimi ve diğerleri), bayilerin<br />

önümüzdeki 24 ay içinde sunmayı<br />

planladıklarını belirttikleri diğer tüm<br />

teknoloji çözümlerini geride bırakıyor.<br />

Üstelik verilen diğer yanıtlar da (hizmet<br />

olarak cihaz, dijital dönüşüm, IoT,<br />

güvenlik) bulut ekosistemi ile bağlantılı.<br />

Bu da bulut çözümlerini küresel<br />

bayilerin sunduğu portföyün temeli<br />

haline getiriyor.<br />

• Ödeme koşullarında esneklik talep<br />

ediliyor: Bayilerin önümüzdeki iki yıl<br />

içinde planladıkları hizmet olarak tüketim<br />

modellerinin neredeyse tamamen<br />

benimsenmesi, müşterilerinin<br />

teknoloji çözümleri ihtiyaçlarına yanıt<br />

vermesinden ve bulut hizmetlerinin<br />

genişlemesinden kısa bir süre sonra<br />

gerçekleşecek bir durum olarak değerlendiriliyor.<br />

Müşteriler ödeme koşulları<br />

söz konusu olduğunda her zaman<br />

esneklik istediklerini belirtiyor. Operasyonel<br />

giderlere ve tüketime dayalı<br />

BT’ye yönelik eğilim, bayilerin işlerinin<br />

daha büyük bir kısmının tekrar eden<br />

gelirlerden geleceği anlamına geliyor.<br />

• ÇSY ve AR/VR’de kaçırılmış potansiyel<br />

fırsatlar mevcut: ÇSY (Çevresel,<br />

Sosyal ve Yönetişim) ve AR/VR pazarı,<br />

bayiler için kaçırılmış potansiyel fırsatları<br />

barındırıyor. Yetenek kazanımı,<br />

portföy genişletme ve yeni dikey pazarlara<br />

girme çabalarına verilen önemin<br />

aksine, sürdürülebilirlik ve çığır açan<br />

teknolojiler, çözüm geliştirme ve iş yatırımı<br />

için öncelik listesinde düşük sıralarda<br />

yer alıyor. Buna karşın ÇSY ve<br />

AR/VR çözümlerinin her ikisi de küresel<br />

bayiler için fırsatlar sunuyor. Bazı<br />

analistler AR/VR pazarında 2024 yılına<br />

kadar 800 milyar dolarlık bir fırsat<br />

öngörüyor. Bu gelirin yüzde 50’si teknoloji<br />

platformları ve donanımla ilişkilendiriliyor<br />

ki bu da 400 milyar dolara<br />

denk geliyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Linktera’ya Letven Capital’dan<br />

100 milyon TL yatırım<br />

10 yılı aşkın süredir şirketlerin dijitalleşme yolculuklarında<br />

yazılım ve danışmanlık ekipleri ile uçtan uca çözümler<br />

üreten Linktera, gelecek 10 yılını tasarlamak<br />

için harekete geçti…<br />

Finans ve bankacılık sektörü başta olmak<br />

üzere medya, ulaşım, lojistik, e-ticaret ve kamuya<br />

kadar 100’den fazla müşterisine 10 yılı<br />

aşkın süredir uçtan uca dijital dönüşüm ve<br />

danışmanlık hizmeti veren Linktera, yakın<br />

zamanda kendi içinde başlatmış olduğu dönüşüm<br />

stratejisinin meyvelerini almaya başladı.<br />

3 yıl önce başlattığı ‘servis şirketinden<br />

Ürün Şirketine’ geçiş yolculuğunda, geçtiğimiz<br />

ay Girişim Sermayesi Portföy Yönetimi<br />

şirketi olan Letven Capital’dan 100milyon<br />

TL’lik yatırım alarak önemli bir iş ortaklığına<br />

imza attı. Linktera bu yatırım ile Türkiye ve<br />

Dubai’de bulunan merkez ve satış ofislerinin<br />

yanında yeni coğrafyalara açılmayı, mevcut<br />

ürünlere ilave olarak yeni ürün ve hizmetlere<br />

odaklanmayı planlıyor. Yapılan iş ortaklığı<br />

ve geleceğe dair planlar hakkında bilgi veren<br />

Linktera CEO’su Taşkın Osman Aksoy, “Yaptığımız<br />

iş, bizim keşfimiz değil; 130 yılı aşkın<br />

süredir yeryüzünün farklı coğrafyalarında<br />

verilen bir hizmet. Farkımız, bu işe bakış tarzımız;<br />

uygulamadaki mükemmeliyetçiliğimiz.<br />

Tamamıyla yerli ve milli olan şirketimiz<br />

ile yıllardır Türkiye için değer üretiyor, teknoloji<br />

geliştiriyoruz. Bunu yaparken geçtiğimiz<br />

10 yıl içerisinde 120milyon TL’lik AR-GE<br />

harcamasında bulunup, 30’un üzerinde AR-<br />

Ge projesi gerçekleştirdik. Son 3 yıl içinde 6<br />

farklı ürünümüzü hayata geçirip satışlarına<br />

başladık. Tüm bunları her biri kendi alanında<br />

uzman ve aynı zamanda da girişimci olan<br />

250’yi aşkın çalışma arkadaşımızın fikir ve<br />

hizmetleriyle gerçekleştirdik. Letven Capital<br />

ile yaptığımız bu yeni ortaklık ile temellerini<br />

attığımız bu ‘geleceği dönüştürme’ stratejimizi<br />

çok daha geniş bir coğrafi alana sunmayı<br />

hedefliyoruz.” dedi.<br />

“Yatırım İştahından<br />

Memnunuz”<br />

Şirketlerin yatırım aldığı zaman bu sermaye<br />

girişini kullanma biçiminin o şirketin kendi<br />

yaptığı işe ve ülkesine bakışını da ortaya<br />

koyduğunun altını çizen Letven Capital Genel<br />

Müdürü Kamil Kılıç, şu ifadeleri kullandı:<br />

“Şirketler yatırımcıların dikkatini ürettiği<br />

hacim ve kârlılık, geleceğe yönelik ellerindeki<br />

somut iş planlarının gücü, ve yarattığı<br />

geniş müşteri portföyü ve müşteri memnuniyetiyle<br />

çeker. Linktera gibi hizmet sağlayan<br />

ve teknoloji üreten şirketlerin son yıllarda<br />

yatırımcıların gözdeleri arasında yer alıyor<br />

olması bir tesadüf değil. Türkiye’de yazılım<br />

ve bilişim sektörünün büyüklüğü 23 milyar<br />

dolara ulaştı. Bir araştırmaya göre 2022’nin<br />

ilk 9 ayında Türkiye’de 208 teknoloji girişimi<br />

1.5 milyar dolar yatırım aldı; bu tutar ile<br />

Türkiye, ABD ve İngiltere’nin ardından 3. sırada<br />

yer aldı. Yılın son çeyrek rakamlarıyla<br />

birlikte Türkiye’deki teknoloji şirketlerinin<br />

1.8 milyar dolar yatırım aldığı düşünülüyor.<br />

Bu rakam 2021 yılında 1.6 milyar dolardı.<br />

Türkiye’deki teknoloji şirketlerine dönük bu<br />

yatırım iştahından memnunuz.”<br />

“Fintech yolculuğumuz<br />

hızlanarak devam edecek.”<br />

2019 yılı sonunda bir servis ve hizmet firmasından<br />

Fintech şirketine dönüşme stratejisini<br />

benimseyen şirket, Linktera Labs<br />

adını verdiği şirket içi girişimcilik eko-sistemi<br />

ile elindeki bilgi ve tecrübeleri ürünlere<br />

çevirmeye başladı ve şu anda 6 farklı<br />

ürünü hayata geçirip satışlarına başlamış<br />

durumda. Linktera ürünleri hakkında bilgi<br />

veren Aksoy, ‘’Hayata geçirdiğimiz ürünlerin<br />

hepsi, müşterilerimizden gelen ihtiyaçlar ve<br />

onların derin iş bilgisini kullanarak hayata<br />

geçirdiğimiz ürünler – dolayısıyla hem<br />

mimari tasarım hem de fonksiyonellikte<br />

rekabetin bir hayli önünde. Diğer bir avantajımız,<br />

bu ürünlerin hepsi hali hazırda en az<br />

bir büyük müşteride kullanılıyor ve öneriliyor<br />

olması. Bugün AktifBank’da kullanılan<br />

hazine önyüz ve fiyatlama ürünümüz SpineX<br />

dünya muadilleriyle rekabet edebilecek<br />

bir ürün. Yine BRM adını verdiğimiz Banka<br />

Raporlama Ürünümüz, yasal raporlamadan<br />

başlayıp altyapısı sayesinde diğer tüm banka<br />

raporlarının konsolide edilmesine imkan<br />

vermesi ile HSBC bankasına kullanılmakta.<br />

Son dönemde büyük hareketliliğin yaşandığı<br />

Dijital Bankacılık ürünümüz Payify ise,<br />

dijital cüzdandan sanal pos’a, kampanya<br />

yönetiminden sahtekarlık yönetimine kadar<br />

birçok alanda sıfırdan kurulacak bir Dijital<br />

Bankanın ihtiyaçlarını uçtan uca karşılıyor.<br />

Yeni dönemde bir yandan bu ürünlerimizin<br />

yaygınlaşması için emek harcarken, diğer<br />

yandan da yeni ürün yatırımlarımıza devam<br />

etmeyi planlıyoruz.’’<br />

“En Büyük Değer, Linktera<br />

Ailemiz”<br />

Kurulduğumuz günden beri şirketimizde<br />

hep bir ‘aile’ kültürü yaratmaya odaklandıklarını<br />

belirten Aksoy, “Farklı bir çalışan profili<br />

hedefliyoruz; kendilerine bir şans tanınması<br />

için beş-on yıl beklemek istemeyenleri.<br />

Boyundan büyük işlere kalkışmayı ve etrafında<br />

fark yaratmayı gerçekten isteyen birilerini.<br />

Ve biliyoruz ki muhteşem sonuçlar, asla<br />

tek bir kişinin marifeti değil, birbirlerini dengeleyen<br />

ve tamamlayan ekiplerin ürünüdür.<br />

Bu yüzden de yeni dönemde değer yarattıkça<br />

şirkete ortak olan bir çalışma anlayışına<br />

geçiyoruz. Bu yıl itibariyle şirketimizin belli<br />

bir orandaki hissesini fark yaratan ve bizimle<br />

Linktera yolculuğuna devam eden çalışma<br />

arkadaşlarımıza dağıtma kararı aldık.”<br />

“Değişik Coğrafyalara Açılım<br />

Sürecek”<br />

Birçok değişik iş sahasında faaliyet gösteren<br />

holding, şirket ve devlet kuruluşunun dijital<br />

dönüşümünde yanlarında bulunduklarının<br />

altını çizen Linktera CEO’su Taşkın Osman<br />

Aksoy, “Linktera’yı öne çıkaran iş modelimiz,<br />

müşterilerimize farklı işkollarında uçtan uca<br />

sunduğumuz danışmanlık, yazılım ve teknoloji<br />

hizmetleri. Risk yönetiminden yasal<br />

raporlamaya, süreç izleme ve geliştirmeden<br />

veri analitiği ve yapay zekaya, Robotik Süreç<br />

Otomasyonundan mobil uygulama yazılımına<br />

kadar farklı çözüm ve hizmetlere sahibiz.<br />

Eş zamanlı olarak bir müşterilerimizin iade<br />

süreçlerinin optimizasyonunu çalışırken bir<br />

başka müşterimizde iş makinalarının önleyici<br />

bakım ve servis tahminleme projesini<br />

yönetiyor, diğer müşterimizde sanal pos ve<br />

dijital bankacılık alt yapısını yazıyor, büyük<br />

ölçekli bir bankanın uçtan uca leasing platformunu<br />

hayata geçiriyoruz. Geçtiğimiz yıl<br />

130’un üzerinde farklı projeye imza attık.<br />

Bugüne kadar ana hedef bu hizmetlerimizi<br />

Türkiye ve Dubai ofisimiz aracılığıyla orta<br />

doğu ülkelerine ulaştırmaktı. Bu yeni yatırımla<br />

birlikte hedeflerimiz arasında bulunan<br />

yurt dışı açılımını sürdüreceğiz. Yılın ilk yarısında<br />

Katar’da ve ikinci yarısında ABD’de<br />

birer ofis daha açıp tecrübe ve bilgi birikimimizi<br />

daha çok şirketle buluşturma imkanı<br />

yakalayacağız” ifadelerini kullandı.<br />

“Hedef Halka Arz”<br />

Linktera’nın her zaman insan kaynağı gücü<br />

ile alanında öncü bir danışmanlık ve yazılım<br />

şirketi olduğunu ve daima insana yatırım<br />

yaptıklarını anlatan Taşkın Osman<br />

Aksoy, bu politikalarına hız vererek devam<br />

edeceklerini ifade etti. Aksoy, “Yeni yatırımı<br />

Ar-Ge ve insan kaynağı gücümüzü daha da<br />

artırmak için kullanacağız. Sürdürülebilir ve<br />

verimli olarak büyüyebildiğimizi gösterdik,<br />

şimdi sıra hızlı ve farklı coğrafyalarda büyüme<br />

ile tamamen yerli ve milli bir teknoloji<br />

şirketi olarak dünyaya açılmak ve ardından<br />

halka arz olmak” dedi.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

43


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Paynet ilk çeyrekte rekor sayıda<br />

işlem hacmine ulaştı<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

44<br />

Ödeme sistemlerinde Türkiye’nin öncü<br />

fintek şirketi Paynet, <strong>2023</strong> yılının ilk çeyreğinde<br />

işlem adedinde yüzde 63, işlem<br />

hacminde de yüzde 226 artış yakalayarak<br />

büyüme rekoru kırdı. İlk çeyrekte<br />

işlem tutarına göre işlemlerin yüzde 95’i<br />

3Dli, yüzde 5’i ise 3Dsiz gerçekleşti. Bununla<br />

birlikte işlem hacmine göre ödemelerin<br />

yüzde 16’sı tek çekim, yüzde 84’ü<br />

taksitli işlem olarak kaydedildi. Ödeme<br />

platformları olarak PayPortal toplam işlemlerden<br />

yüzde 57 pay alırken, Paynet<br />

Api yüzde 22, Paynet Mobil yüzde 21 pay<br />

aldı.<br />

“Pazar payımızı artırmaya<br />

devam ettik”<br />

<strong>2023</strong> yılı ilk çeyreğinde, geçen yıl üretilen<br />

işlem hacminin yaklaşık yarısına<br />

ulaştıklarını belirten Paynet Genel Müdürü<br />

Onur Ertürk, “Yılın ilk çeyreğine<br />

çok güzel bir başlangıç yaptık. BKM<br />

kartlı işlem pazarı 2022 Ocak ayı verilerine<br />

göre Pazar yüzde 146 büyürken<br />

Paynet olarak aynı dönemde yüzde 294<br />

oranında büyüme kaydettik. Ardından<br />

da rekorlar gelmeye başladı. En yüksek<br />

günlük işlem hacmimizi Mart ayı içerisinde<br />

gerçekleştirerek ilk çeyrek işlem<br />

hacmimizi de yaklaşık yüzde 134’lük bir<br />

hedef gerçekleştirme oranıyla tamamladık.<br />

Böylelikle <strong>2023</strong> yılında da kartlı<br />

işlemler pazarındaki işlem hacmimizi<br />

genişletmeyi sürdürdük” diyor.<br />

Yeni ürünlerle büyümesine<br />

ivme kazandırıyor<br />

İşletmelerin ürünlerini daha kolay<br />

satması için alternatif finans kanalları<br />

yaratmaya odaklanan Paynet, özellikle<br />

tahsilatta hızın ve verimliliğin önem<br />

kazandığı bu dönemde çözümleriyle<br />

sektörde farklılaşırken şirketlere önemli<br />

bir katma değer yaratıyor. Örneğin Paynet<br />

Bayi Ağı Çözümü özellikle bayi ve alt<br />

bayiye sahip şirketlerin nakit ve tahsilat<br />

akışını kolaylıkla yönetmelerini sağlıyor.<br />

Üreticiden son kullanıcıya kadar<br />

olan süreçte gerçekleştirilen satışlarda<br />

tahsilat tüm paydaşlara Paynet Bayi Ağı<br />

Çözümüyle otomatik olarak aktarılıyor.<br />

2022 yılında sektörün 2 kat üzerinde büyüyen Paynet,<br />

hız kesmiyor. <strong>2023</strong>’e yüzde 100’ün üzerinde büyüme<br />

hedefiyle giren şirket, ilk çeyrekte işlem hacmini yüzde<br />

226 artırarak rekor kırdı. Yenilikçi ürün ve çözümlerinin<br />

desteklediği bu performansla pazar payını da artıran<br />

Paynet, ikinci çeyrek için de iddialı. Bu yıl finansman alternatiflerini<br />

artırmaya odaklandıklarını belirten Paynet<br />

Genel Müdürü Onur Ertürk, “Yılın ikinci çeyreği bu anlamda<br />

daha hareketli geçecek” diyor.<br />

Anında herkesin hak ediş tutarı ilgili<br />

banka hesaplarına paylaştırılmış oluyor.<br />

2022 yılında sektör ortalamasının 2 kat<br />

üzerinde yüzde 164 büyüme yakalayan<br />

şirket, biri Android tabanlı cihazların<br />

POS cihazı olarak kullanılmasını sağlayan<br />

PayPOS, diğeri de bireysel tüketici<br />

kredisi olmak üzere iki yeni ürünü<br />

pazara sunmuştu. Android tabanlı cihazları<br />

kullanarak ek bir cihaza ihtiyaç<br />

duyulmaksızın fiziksel POS cihazlarının<br />

özellikleri ile ödeme almasını sağlayan<br />

PayPOS sayesinde NFC teknolojisi ile<br />

temassız ödeme alınabiliyor. Güvenli ve<br />

kolay kullanımı sayesinde ödeme işlemini<br />

sadece 4-5 saniyede tamamlıyor.<br />

Paynet’in geçtiğimiz yıl pazara sunduğu<br />

diğer yenilikçi çözümü PayKredi de işletmelerin<br />

yeni finansman opsiyonu ile son<br />

tüketicilere farklı ödeme alternatifi sunmasını<br />

sağlıyor.<br />

Anlaşmalı bankalar üzerinden avantajlı<br />

faiz oranları, masrafsız ve sigortasız<br />

kredi sunması PayKredi’nin en önemli<br />

avantajları. Bu çözümle müşteriler kart<br />

limitlerini doldurmadan uzun vadede<br />

ödeme imkanı buluyor. Banka şubesine<br />

gitmeden, hızlı, dijital, anında onaylı ve<br />

güvenilir bir alışveriş deneyimi yaşıyorlar.<br />

Üye iş yerleri de taksit sayısını artırıp<br />

kart dışında alternatif bir ödeme yöntemi<br />

daha elde ettikleri için satış hacimlerini<br />

yükseltiyor.<br />

“Müşterinin ihtiyacına<br />

yönelik sunulan çözümlerle<br />

ikinci çeyrek daha hareketli<br />

geçecek”<br />

<strong>2023</strong> yılına yüzde 100’ün üzerinde büyüme<br />

hedefiyle giren Paynet, yılın ilk çeyreğinde<br />

yeni ürün ve çözümleriyle şirketlerin<br />

en büyük finansal destekçisi olmaya<br />

devam etti. Şirketlerin nakit akışlarını<br />

daha hızlı ve kolay yönetmeleri bugün<br />

her şeyden daha kritik hale gelirken<br />

Paynet de Paynet üye iş yerlerinin ticari<br />

şirket kartları üzerinden tedarikçilerine<br />

ödeme yapmasını sağlayan Tedarikçi<br />

Ödemesi çözümünü pazara sundu. Bu<br />

çözümle tedarikçiler ödemelerini hızlıca<br />

alırken Paynet üye işyerleri de kartlarına<br />

uygulanan taksit ile ödemelerinde vade<br />

avantajı elde ediyor. Böylece işletmeler<br />

daha sağlıklı bir nakit akışına sahip oluyor.<br />

Bu yıl finansman alternatiflerini artırmaya<br />

odaklandıklarını belirten Paynet<br />

Genel Müdürü Onur Ertürk, yılın ikinci<br />

çeyreğinin bu anlamda daha hareketli<br />

geçeceğini ifade ediyor. Ertürk sözlerini<br />

şöyle sürdürüyor: “İşletmelerin finansal<br />

araçlara erişimini kolaylaştırmak için<br />

çalışacak, fon sağlayan bankalar ile fon<br />

ihtiyacı olan şirketler arasında köprü<br />

vazifesi görmeye devam edeceğiz. Ödemelerin<br />

dijitalleştirilmesinin yanı sıra<br />

işletmelerin hangi bankada olursa olsun<br />

tüm hesaplarını tek bir noktadan izleyebileceği,<br />

hesaplar arası hızlı ve zahmetsiz<br />

şekilde para transferi yapabileceği ve<br />

nakit akışlarını kolayca yönetebileceği<br />

Açık Bankacılık çözümümüzde lisans<br />

kapsamımızı genişleterek <strong>2023</strong>’te bu<br />

çözümümüzü daha geniş bir yelpazede<br />

sunacağız. Biz deneyim odaklı bir şirketiz.<br />

Başarımızın ve büyümede rekorlar<br />

kırmamızın en büyük nedeni müşterilerimizi<br />

dinleyerek onların ihtiyaçlarına<br />

odaklı çözüm geliştirme kabiliyetimiz.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Ses teknolojilerine talep iki yılda çok hızlı arttı<br />

Hızın gittikçe önemli bir hale geldiği günümüz dünyasında,<br />

ses teknolojilerinin zaman tasarrufu sağlaması<br />

ve hayatı kolaylaştırması müşteriler ve dolayısıyla<br />

şirketler için de son derece önemli. Konuşma Tanıma,<br />

Konuşma Analizi, Ses Biyometrisi gibi ileri ses teknolojileriyle<br />

müşteri deneyimlerini kusursuzlaştırmayı<br />

hedefleyen Speechouse, şirketlerin bu teknolojileri<br />

günden güne daha fazla tercih ettiğini belirtiyor…<br />

Speechouse, 2006 yılından bu yana kurumların<br />

otomasyon oranını artıran ve<br />

maliyet avantajı sağlayan ileri ses teknolojileri<br />

projeleri gerçekleştiriyor. Konuşma<br />

Tanıma (Speech Recognition), Ses Biyometrisi<br />

(Voice Biometrics), Metni Sese<br />

Dönüştürme (Text-to-Speech), Doğal<br />

Konuşmayı Algılama (NLU) ve Konuşma<br />

Analizi (Speech Analytics) gibi ileri<br />

ses teknolojilerini kullanan uygulamalar<br />

sunan Speechouse, firmaların müşteri<br />

hizmetleri alanındaki verimliliklerini ve<br />

performanslarını artırmayı hedefliyor.<br />

Müşterilerin hızlı ve en kolay şekilde<br />

hizmet almalarını sağlayan gelişmiş ses<br />

teknolojileriyle müşteri memnuniyeti artırılırken<br />

tüm çağrıları uçtan uca analiz<br />

eden çözümler sayesinde olası krizler<br />

hızla tespit edilebilir hale geliyor.<br />

2022 yılında Konuşma Analizi<br />

kullanımında artış yaşandı<br />

Başta telekomünikasyon, finans, seyahat,<br />

perakende, kamu, eğlence, sigorta<br />

ve sağlık olmak üzere farklı sektörlerden<br />

firmalara gelişmiş ses teknolojileri çözümleri<br />

sunan Speechouse, 2021 yılında<br />

2.156.807 çağrıyı ses teknolojilerini<br />

kullanarak analiz etti ve 2022 yılında<br />

bu sayının yüzde 12,7 oranında artarak,<br />

analiz ettiği çağrı sayısını 2.431.980’e<br />

yükseldiğini belirtti.<br />

2 yılda oluşturulan ses imzası sayısı ise<br />

915.000. 2022 yılında yaklaşık 7,5 milyon<br />

çağrıda müşteriler, annelerinin evlenmeden<br />

önce soyadı gibi kişisel sorulara<br />

maruz kalmadan yalnızca ses imzalarıyla<br />

doğrulanarak işlem yaptı. İletişim<br />

merkezlerindeki işlem sürelerini 30-45<br />

saniye arasında kısaltan bu teknoloji<br />

sayesinde, dolandırıcılık ve kimlik<br />

hırsızlığına karşı proaktif ve inovatif<br />

yöntemlerle işlemler çok daha güvenli<br />

hale getiriliyor.<br />

Yolcular 200 bine yakın uçuş<br />

bilgisini konuşma tanıma<br />

sistemi ile öğrendi<br />

Havayollarına özel self-servis konuşma<br />

tanıma çözümü geliştiren Speechouse,<br />

yolcuların uçuşları hakkında bilgi alma<br />

sürecini yine ses teknolojileriyle zahmetsiz<br />

ve hızlı hale getirdi. Konuşma Tanıma<br />

çözümü ile müşterilerin uzun süre<br />

telefonda müşteri temsilcisi beklemesine<br />

gerek kalmadan uçuş bilgilerine hızlı ve<br />

kolay ulaşması sağlanıyor. Konuşma Tanıma<br />

teknolojisi sayesinde kullanıcı bir<br />

çağrı merkezini aradığında tuşlayarak<br />

işlem yapmak yerine konuşarak işlemlerini<br />

kolaylıkla gerçekleştirebiliyor. 2021<br />

yılında ASR çözümü ile 3 farklı havayolu<br />

müşterilerine İngilizce, Almanca ve<br />

Türkçe dillerinde, 103.821 uçuş bilgisi<br />

verilirken 2022 yılında bu sayı yüzde 60<br />

artış göstererek 166.908’e yükseldi.<br />

“Ses teknolojileri, şirketlerin<br />

gelecek planlarının kritik bir<br />

parçası olacak”<br />

Ses teknolojilerinin şirketler için önemine<br />

değinen Speechouse Ses Teknolojileri<br />

Kıdemli Direktörü Taylan Kapan; “Müşteri<br />

sadakatini güvence altına almak her<br />

zamankinden daha zor. Bu da giderek<br />

daha fazla şirketin müşteri deneyiminde<br />

farklılaşmaya gitmesini zorunlu kılıyor.<br />

Ses teknolojilerini kullanan çözümlerin<br />

en önemli avantajı zaman tasarrufu ve<br />

maliyet avantajı sağlaması. Amacımız,<br />

hemen hemen her konuda hızın son derece<br />

önemli hale geldiği günümüz dünyasında,<br />

müşterilere zaman kazandırmak.<br />

Ayrıca ses teknolojilerini kullanan<br />

firmalar kişileri sesleri ile eşleştirerek<br />

müşteri güvenliğini en üst noktada tutuyor.<br />

Opus Research araştırma şirketinin<br />

400 şirket yöneticisi ile görüşerek hazırladığı<br />

rapora göre, katılımcıların yüzde<br />

99’u, müşterilere ses teknolojileri ile<br />

hizmet vermeyi şirketlerinin gelecekteki<br />

kurumsal stratejisinin kritik bir parçası<br />

olarak görüyor. Ayrıca araştırmada yer<br />

alan şirketlerin; yüzde 87’si bu teknolojilerin<br />

verimliliği artırmada, yüzde 77’si<br />

yeni iş fırsatlarını görmede, yüzde 62’si<br />

ise gelirleri artırmada etkili olduğunu<br />

belirtiyor. Kısacası, müşteri sadakatinde<br />

önemli yer tutan ses teknolojileri şirketlerin<br />

geleceği için hayati önem taşıyor”<br />

dedi.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Şifre ya da parola olmadan<br />

sadece ses kullanarak 3,5<br />

milyon imza<br />

Ses Biyometrisi çözümü, iletişim<br />

merkezini arayan müşterilerin<br />

karmaşık güvenlik önlemleriyle<br />

vakit kaybetmeden, kendi benzersiz<br />

seslerini kullanarak dil ve aksan ayrımı<br />

olmaksızın doğrulanmasına olanak<br />

tanıyor. Bugüne kadar Speechouse’un<br />

gerçekleştirdiği projelerde bu yöntemi<br />

kullanarak oluşturulan toplam aktif<br />

ses imzası sayısı 3,5 milyona ulaştı. Son<br />

45


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Yapay zeka, eğitimlerin tamamlanma<br />

oranını % 75 Artırdı<br />

Dijital Eğitim Kataloğunda 7650 içeriğe sahip olan ve<br />

3 milyonu aşkın çalışana dijital eğitim çözümleri hizmeti<br />

veren Enocta’nın verilerine göre, <strong>2023</strong> yılının ilk<br />

çeyreğinde eğitimleri tamamlama oranı bir önceki<br />

yılın aynı dönemine göre yüzde 75 oranında arttı…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

46<br />

Türkiye’nin ilk “uzaktan eğitim” şirketlerinden<br />

birisi olarak 1999 yılında kurulan,<br />

günümüzde uçtan uca sunduğu dijital<br />

eğitim çözümleri ile 3 milyonu aşkın çalışana<br />

hizmet veren Enocta, <strong>2023</strong> yılının<br />

ilk çeyreğine ait verileri açıkladı.<br />

Enocta CEO’su Ahmet Hançer, “<strong>2023</strong> yılının<br />

ilk çeyreğinde kullanıcı davranışlarını<br />

analiz ederek elde ettiğimiz veriler<br />

bize, kullanıcılarımızın 2022 yılının<br />

ilk çeyreğine göre eğitimlere daha fazla<br />

önem verdiğini ve yapay zeka önermeleri<br />

ile eğitimleri tamamlama oranlarının<br />

yüzde 75 oranında arttığını gösteriyor”<br />

dedi. Hançer, aynı dönemde aktif kullanıcı<br />

sayılarında yüzde 20, içerik atamalarında<br />

yüzde 50 artışın olduğunu söyledi.<br />

Yapay Zeka<br />

Enocta’nın pandemi döneminde yoğun<br />

bir çalışma ile Dijital Eğitim Kataloğu’nda<br />

bulunan 7650 içeriği yıllık abonelik<br />

modeli ile kurumsal kullanıcıların hizmetine<br />

sunduğunu, aynı zamanda kişiselleştirilmiş<br />

öğrenme için yapay zeka<br />

yardımıyla kullanıcıları analiz eden,<br />

onlara öneriler sunan bir uygulamayı<br />

devreye aldığını belirten Hançer şunları<br />

söyledi: “Yapay Zeka’nın devreye girmesi<br />

ve içerik seçeneğinin zenginleşmesi<br />

ile atanan, tercih edilen eğitim sayıları<br />

ile eğitimleri tamamlama oranlarında<br />

yükseliş görülmeye başlandı, bu yükseliş<br />

artarak devam ediyor. Biz de, kullanıcılarımızın<br />

eğilim ve tercihlerini analiz<br />

ediyor, onlara sorular soruyor, aldığımız<br />

yanıtları da dikkate alarak sunduğumuz<br />

içerik ve altyapı olanaklarını geliştirmeye<br />

devam ediyoruz.”<br />

Hançer, bilginin çok hızlı eskidiği, okuldan<br />

edinilen bilgilerin iş yaşamındaki<br />

değişimi algılamak ve değişime liderlik<br />

etmek için yeterli olmadığı bir dönemden<br />

geçildiğini belirterek, “Dijital eğitim,<br />

bilginin hızla eskidiği bu ortamda bireylerin<br />

gelişim yolculuğuna çok önemli<br />

katkılar sunuyor; internet bağlantısının<br />

olduğu her yerden, her zaman dijital bir<br />

cihaz aracılığıyla eğitim alma olanağı<br />

sağlıyor” dedi.<br />

Enocta Katalog<br />

Enocta son olarak Türkiye’de alanında<br />

bir ilk olan “enoctakatalog.enocta.com”<br />

web sitesini oluşturdu. Çalışanlarına<br />

güncel beceri ve bilgiler kazandırmak<br />

isteyen kurum temsilcileri, bu yeni web<br />

sitesi aracılığıyla Enocta Katalog’da yer<br />

alan tüm eğitimlerin, hedef kitle, süre ve<br />

kategori gibi bilgilerini görerek eğitim<br />

seçebiliyor ve yaptıkları bu seçimlere<br />

göre Enocta’dan bilgi ve teklif alabiliyor.<br />

Enocta’nın <strong>2023</strong> yılı ilk çeyrek verileri<br />

şöyle:<br />

• Makine öğrenmesi desteği ile kullanıcılara<br />

13 milyona yakın eğitim önerisi<br />

gösterildi. Kullanıcılar bu önermeleri<br />

genel eğitim önermelerine göre 3 kat<br />

daha fazla tıkladı.<br />

• En çok deneyimlenen eğitim tipi yüzde<br />

60 oranı ile video formatındaki eğitimler<br />

oldu. Deneyim süresi kişi bazında ortalama<br />

100 dakika olarak gerçekleşti.<br />

• Enocta Premium Katalog kullanıcıları<br />

yüzde 45, Basic Katalog kullanıcıları<br />

yüzde 32 oranında kendi eğitimlerini<br />

seçmeyi, kısaca “özgür gelişim” fırsatını<br />

kullanmayı tercih etti.<br />

• Enocta Katalog eğitimleri beğeni seviyesi<br />

<strong>2023</strong> yılının ilk 3 ayında yaklaşık<br />

500 bin değerlendirme sonucunda 5<br />

üzerinden 4,67 oldu.<br />

En çok tamamlanan eğitim konuları<br />

• Güvenli Sürüş<br />

• İlkyardım<br />

• Depreme Hazırlıklı Olmak ve Depremle<br />

Yaşamak<br />

• Satış Becerileri<br />

• İletişim<br />

• Zaman Yönetimi ve Verimlilik<br />

• Duygusal Zeka<br />

• Müşteri Deneyimi<br />

En beğenilen eğitim başlıkları<br />

• Uzaktan Çalışma<br />

• Verimli Sanal Toplantılar<br />

• Pazarlama Yönetimi<br />

• Belirsizlik Dönemlerinde Stres ve Duygu<br />

Yönetim<br />

• Problem Çözme Becerileri


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Faruk Kocabaş: “Elektronik perakendeciliğinde deneyim<br />

şampiyonu olacağız”<br />

Türkiye pazarına girdiği ilk günden itibaren<br />

büyümesini sürdüren MediaMarkt, bugün<br />

29 ilde 91 mağazada 230 bin metrekarenin<br />

üzerinde bir alanda hizmet veriyor ve Türkiye’nin<br />

en geniş satış alanına sahip elektronik<br />

perakendecisi konumunda. Yatırımlarına<br />

hız kesmeden devam ederek geçtiğimiz<br />

günlerde Ankara’da Panora AVM içerisinde<br />

Türkiye’deki 91. mağazasının açılışını gerçekleştiren<br />

MediaMarkt, önümüzdeki 3 aylık<br />

dönemde Alanya, Antalya ve Isparta’da<br />

mağazalar açacak.<br />

Her geçen yıl istihdama katkı sağlamaya devam<br />

eden MediaMarkt Türkiye, 2021 yılında<br />

2.495 olan çalışan sayısını bir sonraki sene<br />

3.006’ya çıkarırken, 2022 yılı Ekim ayından<br />

bugüne kadar olan sürede yüzde 10’luk bir<br />

artış ile istihdam ettiği kişi sayısını 3.315’e<br />

çıkardı.<br />

Yeni Hedef Deneyim<br />

Şampiyonu Olmak<br />

2022 yılında global stratejisinde tüketici<br />

elektroniği perakendeciliğinden, deneyim<br />

elektroniği perakendeciliğine yöneldiklerini<br />

söyleyen MediaMarkt Türkiye CEO’su<br />

Faruk Kocabaş, konuyla ilgili şunları söyledi:<br />

“Deneyim Şampiyonluğu yol haritamızı 4<br />

ana başlık altında şekillendirdik. Bütünleşik<br />

kanal yaklaşımıyla, mağazalarımızda ve<br />

tüm dijital platformlarda sunduğumuz<br />

Alışveriş Deneyimi; sağladığımız servis ve<br />

hizmetlerde Kullanım Deneyimi; işini seven<br />

uzman çalışanlarımız için Çalışan Deneyimi;<br />

sürdürülebilirliğe katkıda bulunacak Sosyal<br />

& Çevresel Etki Deneyimi. Hedefimiz bu<br />

alanların tamamında ilk tercih edilen<br />

deneyim elektroniği perakendecisi olmak.”<br />

“Alışveriş Deneyimini müşterilerimize<br />

hem mağazamızda hem de satın alma<br />

sonrasında en iyi şekilde yaşatıyoruz.<br />

55 mağazamızda MediaMarkt Barista<br />

köşemiz bulunuyor. Mağazamızda<br />

alışverişe gelen müşterilerimiz, kahve<br />

makinesi satın almadan önce, diledikleri<br />

kahve makinesinde yapılmış kahveleri<br />

deneyimleyebiliyor veya ikram kahvelerin<br />

tadına bakabiliyorlar. Bu deneyim sayesinde<br />

müşterilerimiz satın almadan önce ürünün<br />

performansından emin olabiliyorlar. Bizi<br />

tercih eden müşterilerimize sunduğumuz<br />

ürün sevkiyat deneyiminin de en üst düzeyde<br />

olmasına önem veriyoruz. Zamanında<br />

teslimat performansımızda yüzde 99 oranında<br />

başarı elde ettik. 81 ilde kapıdan iade<br />

alımı hizmetimiz bulunuyor. Küçük ürün<br />

gruplarında saatli teslimat gerçekleştiriyoruz.<br />

Geri dönüştürülebilir materyalden kargo<br />

kutuları kullanımıyla ambalaj atıklarını<br />

Geniş ürün yelpazesiyle teknoloji severlere konforlu alışverişin<br />

keyfini sunan Avrupa’nın 1 numaralı ve Türkiye’nin<br />

lider elektronik perakendecisi MediaMarkt, 2022 mali yılı<br />

sonuçlarını açıkladı. MediaMarktSaturn Perakende Grubu’nun<br />

2022 mali yılı cirosu 21,8 Milyar Euro olarak gerçekleşirken,<br />

yine aynı dönemde yapılan faaliyetler sonrasında<br />

elde edilen FVÖK 197 Milyon Euro olarak açıklandı.<br />

MediaMarkt Türkiye ise MediaMarktSaturn Perakende<br />

Grubu içerisinde en hızlı büyüme gösteren ülke oldu…<br />

azaltmayı ve atık kaynaklı karbon ayak izimizi<br />

önümüzdeki 2 yıl içinde yüzde 25 azaltmayı<br />

planlıyoruz.”<br />

“Kullanım Deneyiminde ürün yaşam döngüsü<br />

boyunca sunduğumuz hizmetler ile<br />

tüketicinin ürünleri en iyi şekilde deneyimlemesini<br />

sağlıyoruz. Ürünün satın alındığı<br />

andan, tüm kullanım süresi boyunca üründen<br />

en yüksek verimin alınabilmesi için çok<br />

çeşitli satış sonrası hizmetler sunuyoruz.<br />

Müşterimiz ürününü yenilemek istediğinde,<br />

eskiyi ver yeniyi al dediğimiz geri alım olanağı<br />

sunarak, ürün yaşam döngüsünü uzatıyor;<br />

müşterimize mükemmel bir kullanım<br />

deneyimi sağlamaya devam ederken, aynı<br />

zamanda atık oranını azaltarak çevreye de<br />

katkı sağlıyoruz. Ayrıca Türkiye’de bir ilk<br />

olarak telefon kategorisinde müşterimizin<br />

ürünü arızalandığında tamiri yapılana kadar<br />

ikame ürün verebiliyoruz ve ikame ürün<br />

gamımızı da genişletmek için çalışıyoruz.”<br />

Faruk Kocabaş, açıklamalarına şöyle devam<br />

etti: “Çalışan Deneyimini en üst noktaya taşımak<br />

için çalışanlarımızı teknoloji ile donatıyoruz,<br />

eğitim ve gelişimlerine yatırım<br />

yapıyoruz. 3.315 çalışanımıza sağladığımız<br />

mobil cihazlarla, teknolojideki uzmanlığımızı<br />

tüm altyapılarımıza da yansıtarak<br />

güçlendiriyoruz. Canlı ve interaktif tedarikçi<br />

ürün eğitimleri ve kategori bazlı eğitimler<br />

veriyoruz. Her çeyrekte en az 40 eğitimimiz<br />

oluyor. Top Employer Enstitüsü tarafından<br />

‘En İyi İşverenler’den biri seçildik. Düzenli<br />

aralıklarla memnuniyet ölçümü yapıyoruz.<br />

Çalışanlarımızın yüzde 88’i “MediaMarkt’ta<br />

çalışmaktan gurur duyuyorum” ifadesini<br />

kullanıyor.<br />

Sürdürülebilir bir gelecek için<br />

“Daha İyiye”<br />

MediaMarkt Türkiye Sosyal & Çevresel Etki<br />

Deneyimi kapsamında “Daha İyiye” vizyonuyla<br />

dünyayı daha sürdürülebilir kılmak<br />

için çalışmalarını sürdürüyor. Bu çerçevede<br />

ülkemizi daha fazla ağaçlandırmak için<br />

TEMA Vakfı aracılığı ile Gaziantep Çınarlı<br />

ağaçlandırma sahasında 10.000 fidanlık bir<br />

Hatıra Ormanı oluşturan MediaMarkt, alışveriş<br />

sonrası kendilerine e-posta ile iletilen<br />

memnuniyet anketini doldurarak Media-<br />

Markt Hatıra Ormanı’nın oluşturulmasına<br />

katkıda bulunan müşterileriyle birlikte, sürdürülebilir<br />

bir geleceğe adım atmayı destekliyor.<br />

MediaMarkt “Eğitimle Daha<br />

İyiye” Projesiyle deprem<br />

bölgesindeki 12 bin çocuğun<br />

umudu olacak<br />

MediaMarkt Türkiye, sadece bugünü değil,<br />

yarını da düşünerek deprem felaketinden<br />

etkilenen bölgelere uzun vadede katkıda<br />

bulunabilecek sürdürülebilir çalışmalara<br />

odaklanıyor. Deprem bölgesine yardım<br />

amacıyla açıkladığı 2 Milyon Euro’luk bağış<br />

fonu kapsamında MediaMarkt, gençlerin<br />

eğitim hayatına devam edebilmelerine destek<br />

olmak için Türkiye Eğitim Gönüllüleri<br />

Vakfı (TEGV) ile önemli bir projeye imza attı.<br />

MediaMarkt “Eğitimle Daha İyiye” projesi<br />

kapsamında 3 adet donanımlı TEGV Ateşböceği<br />

eğitim tırı oluşturarak, deprem bölgesine<br />

gönderecek. Eylül ayında başlayacak<br />

ve 3 yıl devam edecek bu proje kapsamında,<br />

ikinci ve sekizinci sınıf aralığındaki 12 bin<br />

çocuğun umudu olmak hedefleniyor ve deprem<br />

bölgesindeki çocukların eğitimine yönelik<br />

çalışmalara devam edileceği belirtiliyor.<br />

Türkiye’nin 100. yılında<br />

deneyim odaklı yepyeni<br />

bir mağazacılık konsepti:<br />

MediaMarkt Lighthouse<br />

MediaMarkt Türkiye, perakendecilik<br />

anlayışını değiştirecek yepyeni bir konsept<br />

ile ilk Lighthouse mağazasını Ekim ayında<br />

İstanbul Marmara Park’ta açacağını duyurdu.<br />

Markaların ve Teknolojinin Evi olarak<br />

konumlandırılan bu yeni konsept mağazanın<br />

odak noktasına müşteri deneyimini alarak<br />

farklılaşacaklarını söyleyen MediaMarkt<br />

Türkiye CEO’su Faruk Kocabaş, Lighthouse<br />

mağazada, alanında yetkin uzmanlarla<br />

müşterilere en son teknolojileri göstermeyi,<br />

üstün müşteri hizmeti sunmayı ve benzersiz<br />

bir deneyim yaşatmayı hedefledikleri söyledi.<br />

Bu mağazada teknolojiyi tüketicilerle buluşturan<br />

Deneyim Alanları ve markaların en<br />

son yeniliklerini sundukları Butikler, Servis<br />

& Müşteri Hizmetlerine özel alanlar ve müşterilerin<br />

daha keyifli vakit geçirebilmeleri<br />

için özel bir kafeterya olacak.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

47

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!