74.Sayı (2008/3) - Orman ve Su Ä°Åleri BakanlıÄı
74.Sayı (2008/3) - Orman ve Su Ä°Åleri BakanlıÄı
74.Sayı (2008/3) - Orman ve Su Ä°Åleri BakanlıÄı
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
ulunmaktadır.<br />
Kabaca üçgen biçimli olan gölün<br />
doğu-batı yönünde uzunluğu<br />
23-24 km., genişliği ise 12 km.<br />
kadardır. Göl alanı yıllara <strong>ve</strong> mevsimlere<br />
göre değişiklik göstermektedir.<br />
Göl alanı için bugüne kadar <strong>ve</strong>rilmiş<br />
en yüksek değer 24.000 hektar, en<br />
düşük değer 13.500 hektardır. Gölün<br />
güney-batı kıyıları 1993 yılında yapılan<br />
seddelerle çevrelenmiş <strong>ve</strong> gölün<br />
bu kesimi tarıma açılarak geçmişte<br />
olduğu gibi geniş alanlara yayılması<br />
engellenmiştir. Uluabat Gölü, büyük<br />
<strong>ve</strong> sığ bir tatlısu gölüdür. Gölün kıyılarında<br />
nilüferlerle kaplı koylar, geniş<br />
sazlıklar, söğütlükler <strong>ve</strong> tatlısu bataklıkları<br />
bulunur.<br />
Gölün ortlama derinliği 2.5 metredir.<br />
Büyük bir bölümü oldukça sığ olup,<br />
bu kesimlerdeki derinlik 1-2 metre<br />
arasında değişmektedir. En derin<br />
yeri Halilbey Adasındaki<br />
10 metreyi<br />
bulan çukurluktur.<br />
Gölün kuzey kıyıları<br />
diğer kesimlere<br />
göre nisbeten girintili<br />
çıkıntılıdır. Kuzeyde<br />
kalker yapılı<br />
iki yarımada (Eskikaraağaç<br />
<strong>ve</strong> Gölyazı)<br />
bulunmaktadır.<br />
Yine göl içerisinde<br />
yapılarında kalkerlerin<br />
egemen olduğu<br />
7 adet ada bulunmaktadır.<br />
Bu adalardan<br />
en büyüğü<br />
Halibey Adasıdır.<br />
Gölü, güney batısından<br />
Emet, Orhaneli<br />
<strong>ve</strong> Mustafakemalpaşa<br />
Çayları besler.<br />
Göl dibindeki <strong>ve</strong><br />
çevresindeki karst<br />
kaynakları ile yağışlı<br />
dönemlerde göle<br />
ulaşan küçük dereler<br />
gölün beslenmesine katkı sağlamaktadır.<br />
Ayrıca, gölün güneybatısındaki<br />
tarım alanlarının drenaj suları<br />
da göle <strong>ve</strong>rilmektedir. Göle giren su<br />
miktarı mevsimlere <strong>ve</strong> yıllara göre<br />
büyük değişiklikler göstermektedir.<br />
Gölün su çıktısı kuzeybatıda Uluabat<br />
köyü tarafında Uluabat Çayı’ndan<br />
olur. Uluabat Çayı, <strong>Su</strong>surluk (<strong>ve</strong>ya<br />
Simav) Çayı ile birleşerek Kocaçay’ı<br />
oluşturur <strong>ve</strong> Marmara Denizine dökülür.<br />
Ancak göl su seviyesi Uluabat<br />
Deresinin altına düştüğünde, dere<br />
göle doğru akışa geçerek gölü beslemektedir.<br />
Ayrıca, gölden pompalarla<br />
su çekilmekte <strong>ve</strong> göl çevresindeki<br />
6350 hektar arazi sulanmaktadır.<br />
Uluabat gölü yağışlardaki <strong>ve</strong> buharlaşmadaki<br />
doğal mevsimlik dalgalanmalar<br />
sebebiyle dinamik bir su<br />
seviyesine sahiptir. <strong>Su</strong> seviyesi kış<br />
mevsiminde genellikle yüksek <strong>ve</strong><br />
yazları düşüktür. Göller yeraltı suyunu<br />
reşarj <strong>ve</strong> deşarj ederek, taşkınların<br />
yokedici etkisini azaltarak, taban<br />
suyunu dengeleyerek bulundukları<br />
bölgenin su rejimini düzenlerler. Yine<br />
bulundukları çevrenin nem oranını<br />
yükselterek başta yağış <strong>ve</strong> sıcaklık<br />
olmak üzere yerel iklim elemanları<br />
üzerinde olumlu etki yaparlar. Ayrıca,<br />
göller tortuları, besin maddelerini<br />
<strong>ve</strong> zehirli maddeleri alıkoyarak<br />
su kalitesini yükseltirler. <strong>Su</strong>lak alanlar<br />
aynı zamanda tropik ormanlarla<br />
birlikte yeryüzünün en fazla biyolojik<br />
üretim yapan ekosistemleridir.<br />
Bu sebeple, gerek ekolojik değeri,<br />
gerekse ticari değeri yüksek değişik<br />
türden binlerce canlının yaşamasına<br />
olanak sağlamaktadırlar.<br />
Uluabat Gölü, ekolojik yönden eutrophic<br />
(bol gıdalı) bir göldür. uygun<br />
iklim koşullarının yanısıra geniş sazlık<br />
alanların varlığı, açık su yüzeyleri<br />
<strong>ve</strong> besin maddesi bakımından da<br />
çok zengin bir yapıya sahip olması,<br />
değişik türden yüzbinlerce su kuşuna<br />
beslenme <strong>ve</strong> barınma olanağı<br />
sağlamaktadır.<br />
Uluabat Gölü plankton <strong>ve</strong> dip canlıları<br />
bakımından ülkemizin en zengin<br />
göllerinden biridir. Gölde, 21 değişik<br />
balık türünün varlığı bu zenginliğin<br />
en önemli göstergelerindendir.<br />
Göle ismini <strong>ve</strong>ren Uluabat Köyü’nün<br />
İ.Ö 12. yüzyılda kurulduğu belirtilmektedir.<br />
Yine, göle ismini <strong>ve</strong>ren<br />
başka bir köy olan Apolyont (Gölyazı<br />
köyü) Köyü ile Halilbey Adasında<br />
eski yerleşimlerin izlerini taşıyan<br />
eserler (tarihleri hakkında bilgi bulunamamıştır.)<br />
bulunmuştur. Bütün<br />
bunlar göstermektedir ki bugün olduğu<br />
gibi yüzyıllar boyunca da binlerce<br />
insan gölle iç içe yaşamış <strong>ve</strong><br />
Uluabat Gölü, bu insanların beslenmesine<br />
<strong>ve</strong> geçimlerine önemli katkılar<br />
sağlamıştır.<br />
<strong>2008</strong>/3 Sayı:74<br />
Çevre <strong>ve</strong> <strong>ve</strong> İnsan4747