türkiye'de mali kural: olsaydı ya da olacaksa - SETA
türkiye'de mali kural: olsaydı ya da olacaksa - SETA
türkiye'de mali kural: olsaydı ya da olacaksa - SETA
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
T Ü R K İ Y E ’ D E M A L İ K U R A L<br />
bütçe açıklarının %1’lerin altına düştüğü ve büyüme oranlarının <strong>da</strong> yüksek seviyelerde<br />
olduğu aşikardır. Bu bağlam<strong>da</strong> <strong>mali</strong> <strong>kural</strong>ın <strong>ya</strong>salaşmaması, ülkenin son yıllar<strong>da</strong>ki<br />
deneyimleri doğrultusun<strong>da</strong> pek önemli olmamakla birlikte; <strong>mali</strong> <strong>kural</strong>ın <strong>ya</strong>salaşması,<br />
bütçeden <strong>ya</strong>pılacak harcamaların bir anlam<strong>da</strong> <strong>ya</strong>salar tarafın<strong>da</strong>n denetlenebilmesi<br />
olanağını sağla<strong>ya</strong>caktır. Bu nedenle, <strong>mali</strong> <strong>kural</strong>ın kısa dönemli bir politika olmadığı,<br />
uzun dönemde ülke ekonomisinde etkin olacağı göz önüne alındığın<strong>da</strong>, hükümetler<br />
değişse bile, <strong>mali</strong> disiplinden taviz verilmemesi gerekliliği orta<strong>ya</strong> çıkmaktadır.<br />
Tüm yukarı<strong>da</strong>ki durumlar göz ardı edilerek <strong>ya</strong>pılan bu çalışma<strong>da</strong>, Türkiye için düşünülen<br />
<strong>mali</strong> <strong>kural</strong> uygulamasına ilişkin iki farklı analiz gerçekleştirilmiştir. Birinci olarak<br />
geçmişe yönelik, <strong>ya</strong>ni 2002 – 2010 dönemini <strong>mali</strong> <strong>kural</strong> formülü ekseninde değerlendirerek<br />
<strong>ya</strong>pılan analiz sonucun<strong>da</strong>, <strong>mali</strong> <strong>kural</strong><strong>da</strong>n zi<strong>ya</strong>de ekonomik büyümenin yüksek<br />
oranlar<strong>da</strong> seyrettiği dönemlerde bütçe açıklarının düştüğü, ekonomik büyümenin<br />
<strong>ya</strong>vaşladığı dönemlerde ise bütçe açıklarının yükseldiği gözlemlenmiştir. Ele alınan<br />
dönemde, <strong>mali</strong> <strong>kural</strong> ile hesaplanan, olması gereken bütçe dengesi açığının GSYİH’<strong>ya</strong><br />
oranı rakamları ile gerçekleşen bütçe dengesi açığının GSYİH’<strong>ya</strong> oranı arasın<strong>da</strong>ki fark,<br />
özellikle 2001 krizi sonrası, <strong>ya</strong>ni 2002, 2003 ve 2004 yılların<strong>da</strong> yüksek olurken, bu farklılığın<br />
<strong>da</strong>ha sonraki dönemlerde azalma<strong>ya</strong> başladığı, ancak 2008 ve 2009’<strong>da</strong> küresel<br />
<strong>mali</strong> krizin etkisi ile tekrar yükselme eğilimine girdiği görülmüştür. Bu bağlam<strong>da</strong>, birinci<br />
olarak, kriz dönemlerinde artan, istikrar dönemlerinde azalan bütçe açığı yerine,<br />
ekonomik <strong>ya</strong>pı göz önüne konularak oluşturulan <strong>kural</strong>lara <strong>da</strong><strong>ya</strong>lı, <strong>ya</strong>ptırım gücü olan<br />
ve en önemlisi <strong>ya</strong>saları arkasına alan <strong>mali</strong>ye politikaları oluşturmanın <strong>da</strong>ha verimli olacağı<br />
orta<strong>da</strong>dır. Ancak bura<strong>da</strong> en önemli soru <strong>ya</strong>ptırım gücünün ne olacağı ve kime<br />
uygulanacağıdır.<br />
Mali <strong>kural</strong>ın<br />
<strong>ya</strong>salaşmaması,<br />
ülkenin son<br />
yıllar<strong>da</strong>ki<br />
deneyimleri<br />
doğrultusun<strong>da</strong> pek<br />
önemli olmamakla<br />
birlikte; <strong>mali</strong><br />
<strong>kural</strong>ın <strong>ya</strong>salaşması,<br />
bütçeden <strong>ya</strong>pılacak<br />
harcamaların<br />
bir anlam<strong>da</strong><br />
<strong>ya</strong>salar tarafın<strong>da</strong>n<br />
denetlenebilmesi<br />
olanağını<br />
sağla<strong>ya</strong>caktır.<br />
Diğer taraftan, orta vadeli program bağlamın<strong>da</strong> belirlenen GSYİH büyüme hedefleri<br />
gözetilerek <strong>ya</strong>pılan geleceğe yönelik <strong>mali</strong> <strong>kural</strong> uygulamaları analizinde, 2010–2013<br />
yılların<strong>da</strong> GSYİH’<strong>da</strong>ki 2011 yılın<strong>da</strong>n itibaren kademeli artış, bütçe dengesi açıkların<strong>da</strong><br />
azalmayı <strong>da</strong> beraberinde getirmektedir. Bu bağlam<strong>da</strong>, diğer şartların sabit kaldığı<br />
varsayımı altın<strong>da</strong>, yine bura<strong>da</strong> <strong>da</strong> ekonomik istikrarın bütçe açıkların<strong>da</strong> bir azalmayı<br />
mey<strong>da</strong>na getirdiği söylenebilir. Analizin 2014 ve 2015 yıllarına yönelik <strong>ya</strong>pılan kısmın<strong>da</strong><br />
ise, öncelikle bütçe dengesi açığının GSYİH’<strong>ya</strong> oranına ilişkin Mali Kural Kanun<br />
Tasarısı’n<strong>da</strong> belirlenen hedefe ulaşmak için, ne ka<strong>da</strong>r bir büyümenin gerçekleşeceği,<br />
2015 yılın<strong>da</strong> ise denk bütçe varsayımın<strong>da</strong>n yola çıkarak, ne ka<strong>da</strong>rlık bir büyüme gerektiği,<br />
diğer şartların sabit kalması varsayımı altın<strong>da</strong> hesaplanmıştır. Bura<strong>da</strong> elde edilen<br />
büyüme rakamları, ulaşılama<strong>ya</strong>cak rakamlar olmayıp, 2011- 2013 döneminde hedeflenen<br />
rakamlara ulaşılması imkansız değildir.<br />
Yapılan iki analizde de <strong>mali</strong> disiplinin sağlanması adına <strong>kural</strong>ların önemli olduğu sonucuna<br />
varılmakta, <strong>ya</strong>lnız bu <strong>kural</strong>lar yerine getirilmediğinde, karar uygulayıcılara uygulanacak<br />
<strong>ya</strong>ptırımın niteliğinin önemi vurgulanmaktadır. Bu nedenle <strong>kural</strong>ları yerine<br />
21