11.07.2015 Views

Download - Süleyman Demirel Üniversitesi

Download - Süleyman Demirel Üniversitesi

Download - Süleyman Demirel Üniversitesi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

33ayrılmamasını, yüksek yerlere alçak insanları getirmemesini, fakirlerin parasıylahazinesini doldurmamasını, yetimlerin gözyaşını görüp kese kese gümüşbiriktirmemesini, süse heves etmemesini, içkiye düşkün olmamasını söyleyereköğütlerde bulundu.Öte yandan Hursev’in hasretiyle dertli ve yaralı olan Şîrîn, onu ne kalbindençıkarabildi ne de onun yanına gidebildi.Şîrîn’in bu durumuna üzülen Mehîn Bânûve Şâvûr ona nasihatler ederek, sabırlı olması gerektiğini söylediler.Derken Mehîn Bânû vefat etti. Hursev’in ayrılık acısıyla yanan Şîrîn, MehînBânû’nun da sonsuz ayrılığı kaşısında günlerce matem tuttu.Şah olarak tahtageçti, herkese adil davrandı.Husrev’in tahtına kavuştuğunu ve Meryem’le olanberaberliğini duydu. Sabretmekten başka çaresi yoktu; ama dayanamadı. Şâvûr’unkılavuzluğunda Husrev’e gitmeye ve tahta çıkışından dolayı onu kutlamaya kararverdi. Mevsim kıştı. Her taraftan buzlar sarkıyordu ve hava çok soğuktu.Şîrîn, yanına cariyelerini ve hazinelerini alarak Medayîn’e doğru yola çıktı.Şehre girince, Şâvûr hemen Husrev’e giderek Şîrîn’in geldiğini haber verdi.Husrev çok sevindi; fakat Meryem’den dolayı sevgilisinin yanına gidemedi.Meclis kurulmasını emrederek içmeye başladı. Barbed ud çaldı, Şîrîn’in gelişinişarkılarla dile getirdi. O söyledikçe Husrev inciler döktü, bir sözüne yüzmücevher verdi. Kısacası, sevgilisinin uğruna o gün hazineler bağışladı.***Sarayın bulunduğu yerle otlağın arası uzak ve aşılması güç olduğundan,Şîrîn kolaylıkla süt içemiyordu. Birgün Şâvûr’a bu meseleyi açıp, otlakta sağılansütü sarayda hemen içmek için bir süt havuzunun yapılmasını istedi. Şâvûr, ocivarda Ferhâd adlı usta bir mühendisin bulunduğunu ve bu meseleyi onunhalledebileceğini söyledi. Ferhâd’la aynı üstaddan ders aldıklarını, kendisininkalemle, onun tişeyle(külünkle) resim yapmakta uzman olduğunu, izin verirse,onu getirebileceğini söyledi.Şâvûr, Şîrîn’in izniyle hemen Ferhâd’ı alıp getirdi. Şîrîn bir perdearkasından amacını anlattı. Onun nağmeli ve tatlı sesi Ferhâd’ın aklını başındanaldı. Ertesi sabah, Şîrîn’in emriyle işe başlayan Ferhâd, kısa zamanda sarayınönünde havuzu tamamladı. Bu inşaat öyle güzeldi ki insan eliyle yapılmayıpöylece yaratıldığı sanılırdı. Şîrîn cariyelerle gelip de havuzu görünce Ferhâd’ıçağırdı. Ona mücevherlerinden verdi. Ancak Ferhâd, bunları Şîrîn’in ayaklarınasaçıp, kabul etmedi.Şîrîn’in aşkıyla aklı başından giden Ferhâd, sevgilisinin hayaliyle feryâtederek dağlara düştü, kırlarda çılgın gibi ağlayıp inledi. Ferhâd’ın aşkı, her taraftaduyuldu. Bu haberle zehir içmişe dönen Husrev, Ferhâd’ı getirmelerini emretti.Fil gibi güçlü görünen Ferhâd’ı Husrev’in huzuruna çıkardılar. Husrev,Ferhâd’a nazik davranarak, arka arkaya pek çok soru sordu ve Şîrîn’in aşkındanvazgeçmesini istedi. Ferhâd, bu sorulara o kadar güzel cevaplar verdi; ki bu

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!