13.07.2015 Views

Allah Hakkında 1."ALLÂH" Bir Tanrı Değildir - Hasan Güler ...

Allah Hakkında 1."ALLÂH" Bir Tanrı Değildir - Hasan Güler ...

Allah Hakkında 1."ALLÂH" Bir Tanrı Değildir - Hasan Güler ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

"Esmâ" mertebesini ve "her an yeni bir şan alış" sonuçlarını, kendini maddeden ibaret sanan beşerindünyasına GÖRE yapılmış olan tarif veya tanımlamalar düzeyinde değerlendirmeye kalkışmak, ancakperdelilik yaşamı için yaratılmış olmanın bir sonucudur...Burada fark edilmesi ve kavranılması zorunlu çok önemli bir konu var:Beynin çalışma sistemi!Varoluş özelliği dolayısıyla beyin, hayal yollu madde kabulünü oluşturuyor insanlarda... Oysa "beyin" kelimesiyletanımladığımız yapı, boyutsal derinliği itibarıyla "ruhlar âlemine" ait bir yapıdır! ("Bedenleriniz ruhlarınızdır,ruhlarınız bedenlerinizdir" hadisi ve "Zâhir Bâtındır" uyarısı)... Bu yüzden de, ister kendi "ikizi"ni deyin, ister"ruh"unu deyin, ister "back-up"ını deyin, kendindekinin bir kopyasını oluşturup, yaşamını sonsuza dönük devamettiriyor Yaratan'ın muradınca; varlığını oluşturan "Esmâ" özellikleriyle, yani derûnundaki "Rubûbiyethakikatiyle"!Maddeye göre mânâ kabul edilen bu boyut, tek tek birimlerin oluşturduğu çokluk itibarıyla "Efâl" âlemi diyetanımlanmıştır ki; gerçekte ehlullâh indînde (seyrinde) böyle bir boyut "yok"tur! Çünkü bu boyutun aslı "hayal"dir!Varlığı yalnızca "ilim"de mevcuttur!Tıpkı, dışarıda algılanan şeylerin, beynin içinde var olmayıp, beyindeki varlıklarının yalnızca bilgi ihtiva edendalgalardan ibaret olması gibi!"Esmâ" mertebesine sanki ayna olan "beyin" adını verdiğimiz, "kalp" diye "şuuru" itibarıyla tanıtılmış yapı, eğer"fuad" denilen "holografik gerçeklik"ten kaynaklanan ve varlığındaki "Esmâ" hakikatinden projekte olan "ilminşuuru" ile "iman nûru" olarak işlev görürse, açığa çıkar!..Ancak bu açılımın sonucunda, "kalp" gördüğünü yalanlamaz ve o hakikate göre yaşar ki getirisi, varlığında gören"Basıyr", işiten "Semi", konuşan "Keliym" olur... Ama bakanlar, hâlâ onu insanca görür, yaratılış amaçları gereği!Burada önemli olduğunu düşündüğüm bir konuda da ek açıklama yapmak istiyorum:Son paragrafta anlattığım olay tasavvuf terminolojisinde "Tecelli-i Esmâ" diye tanımlanmış olan yaşamın açığaçıkışıdır. "Tecelli-i Zât" ve "Tecelli-i Sıfat" bundan önce yaşanmıştır. Sonrası ise "Tecelli-i Esmâ"nın, "Tecelli-iEfâl"idir..."Tevhid-i Efâl" ile başlayan yaşam açığa çıkışların urûc yollu gerçekleşmesine mukabil, "Tecelli-i Zât"tan başlayıp"Tecelli-i Efâl"e uzanan seyir tenezzül yolludur. Bunların tümü de "Esmâ mertebesi" kapsamında gerçekleşir;muhakkik olmayıp kitabî bilgilerle taklit yollu "Zât" boyutunda yaşadıklarını sananların aksine!12. Allâh'ın Muhteşem ve Mükemmel ÖzellikleriAHMED HULÛSİ17 Eylül 2007B'ismi-llâh-ir Rahmân-ir Rahıym... Esmâ'sıyla (muazzam, muhteşem mükemmel özellikleriyle) varlığımı yaratan,ismi Allâh olan Rahmân Rahıym'dir!Bilelim ki, "isim" yalnızca, dikkati o isimlenene veya o isimle isimlenmişteki bir özelliğe işaret için kullanılır!İsim, asla isimle işaret edileni bütünüyle anlatmaz ve açıklamaz! Yalnızca kimliğe veya bir özelliğe işaret eder!Belki isim, çok özellikler taşıyana sadece dikkati yöneltmek için kullanılır.Öncelikle şu gerçeği çok iyi fark edelim... "Allâh isimleri" olarak bildirilen özellikler, ötelerde bir tanrının çeşitlicici - güzel isimleri midir? Yoksa bir "varlık - vücud sahibi" kabul edilenlerin tüm özelliklerini, asılları itibarıyla"yok"ken; "zıll = gölge" varlığına verilen isimden ve açığa çıkan özelliğinden dolayı, duyu ve şartlanmanın ayrı birvarlık verdiği; gerçekte ise "Allâh" ismiyle işaret edilenin yaratış özelliklerine dikkat çekmek için midir?Bu realite fark edilip kavranıldıktan sonra, konunun "Allâh isimleri" diye bilinen yanına gelelim.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!