YAPI MALZEME DERGİSİ NİSAN 2020
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Kalıp Uzmanı.
Zorlu geometrilerde en hızlı
ve güvenli çözüm.
Türkiye’nin ve dünyanın en önemli köprü ve viyadük projelerinde yer
almanın gururunu yaşıyoruz. Doka kalıp ve iskele sistemlerini
seçtiğiniz için teşekkür ederiz.
/ @DokaKalipIskele / Doka Turkey
/ dokakalipiskele
/ dokakalip
/ doka kalıp ve iskele
İstanbul I T 0 262 751 50 66 I T 0 262 751 50 05 I turkiye@doka.com www.doka.com/tk
Kömürhan Köprüsü / Elazığ
Nissibi Köprüsü / Adıyaman
Osmangazi Köprüsü / İzmit
Eyiste Viyadüğü / Konya
editör
VOLİ FUAR HİZMETLERİ A.Ş.
adına
İMTİYAZ SAHİBİ
Hüseyin Ferruh Işık
Sorumlu Müdür
Mustafa Aktaş
mustafa.aktas@voli.com.tr
Reklam Müdürü
Hakan Girgin
hakan.girgin@img.com.tr
Yayın Editörü
Tarık Oral
tarik.oral@img.com.tr
Grafik Tasarım
Cüneyt Er
cuneyt.er@voli.com.tr
Sosyal Medya Koordinatörü
Tuğba Dilek
tugba.dilek@voli.com.tr
Finans Müdürü
Mustafa Aktaş
mustafa.aktas@img.com.tr
Abone
Zekeriya Aydoğan
zekeriya.aydogan@voli.com.tr
CTP-Baskı
İHLAS GAZETECİLİK A.Ş.
Merkez Mah. 29 Ekim Caddesi
İhlas Plaza No:11 A/41
Yenibosna–Bahçelievler/ İstanbul
Tel: +90 212 454 30 00
Fax: +90 212 454 34 94
www.ihlasmatbaacilik.com
Tüm dünyayı etkisi altına almış olan ve son bir aydır ülkemizde de her gün artan
vaka sayısıyla tüm ülkenin tek odağı haline gelen salgın hastalık, iş dünyasını ve
tüm sektörleri derinden etkiledi.
Pek çok sektörde olduğu gibi inşaat sektöründe de işler durma noktasna geldi. Üretim,
ihracat, ithalat ve tüm proje çalışmaları şimdilik geçici bir süreyle askıya alındı.
Bu yavaşlamış durgun süre sonunda, umarız hastalığın daha iyi tanımlandığı, tedbir
ve tedavi noktasında çok daha iyi nitecelerin alındığı bir sürece doğru ilerlemiş oluruz.
Salgınla mücadelede büyük bir özveriyle çok yönlü çalışmalar gerçekleştiren
yetkilileri tebrik ediyor, ülkemiz ve tüm insanlığa acil şifalar diliyoruz.
2018 yılında maruz kaldığımız dövizdeki manüpilasyonların etksinden yeni yeni kurtulmaya
başlarken, şimdi toplumsal anlamda çok fazla boyutları olan farklı bir tehlikeyle
karşı karşıyayız. Hiç şüphesiz bu tür salgın hastalıklar tarih boyunca zühur
etmiş ve her birinin farklı toplumsal sonuçları olmuş.
Devletimiz her zamankinden daha güçlü. Özel sektöre sunduğu imkanlarla bu süreçte
işveren ve işçinin en büyük destekçisi oldu. Umarız ükemiz bu salgını ilk atlatan
ülkelerden hatta ilk ülke olur ve biz yine çalışmalarımızı, yıllık hedeflerimizi, yatırım
planlarımızı ve yeni projelerimizi konuşuyor oluruz.
Her ne kadar şimdilik işler biraz yavaşlamış gibi görünsede, reel sökterde çalışmalar
tabi ki devam edecek. Bu içerisinde olduğumuz belirsizlik sona erdiğinde sektörün
tüm bileşenleri yeni hedeflerle çalışmalarını istedikleri düzeye çıkaracaklar. Uluslararası
pazarda ise tahminim o ki, rekabet zeminin de farklılıklar olacak ve bu bir çok
yerli firmaya yeni fırsatlar sunacak.
Bizler de yapılması gerektiği üzere, elimizden geldiği kadar kendimizi izole ederken,
işlerimizi de aksatmamaya çalışıyoruz. Bu ay da kendine has içeriğiyle dergimizi
hazırlamaya gayret ettik.
Toplumların en büyük değişimi ve dönüşümü yaşadıkları böylesi olağanüstü süreçleri,
umarız olumsuzluklara sebebiyet vermeden hep birlikte biran önce atlatır ve daha
sağlıklı günlere hep birlikte kavuşuruz.
Faydalı bir sayı olması dileğiyle...
Dış dünya
yavaşladı,
İç dünyamızda
neler oluyor
Tarık Oral
Adres:
15 Temmuz Mahallesi
Bahar Caddesi Polat İş Merkezi
B Blok No:3 Kat:1
Güneşli - Bağcılar
İSTANBUL / TURKEY
Tel: +90 212 604 50 50
Faks: +90 212 604 50 51
REKLAM
İNDEKSİ
BOSCH SECURITY......................................................... 23
ÇİMSA...............................................................................11
DAIKIN.......................................... 104 - ARAKAKAPAKİÇİ
DOKA KALIP ve İSKELE SİSTEMLERİ.ÖN KAPAKİÇİ – 1
ECA / SEREL........................................................... 70 – 71
GF HAKAN PLASTİK...................................................... 45
İNTEK KALIP ve İSKELE SİSTEMLERİ..................... 2 – 3
İZOCAM........................................................................... 65
KASTAMONU ENTEGRE................................................ 77
KORDSA / KRATOS........................................................ 13
LAYHER İSKELE SİSTEMLERİ................................... 8 - 9
NİMEÇATI........................................................................ 61
ÖZLER KALIP ve İSKELE SİSTEMLERİ.................... 6 – 7
PANASONIC.................................................................... 83
PERİ KALIP ve İSKELE SİSTEMLERİ........ARKA KAPAK
SARAY ALÜMİNYUM...................................................... 53
SARAY ALÜMİNYUM...................................................... 55
SYSTEMAIR.................................................................... 37
TMS KALIP ve İSKELE SİSTEMLERİ........................ 4 – 5
15 - Türkiye İMSAD Başkanı
Tayfun Küçükoğlu:
“Memleket meselesi haline gelen bu zorlu
süreci atlatmamız için inşaat malzemesi
sektörü de mücbir sebep destek kapsamına
alınmalı”
30 - Masdaf, Binalarda %50 Su Tasarrufu
İçin
“Gri Su Geri Kazanım Sistemleri”ni
öneriyor!
38 - Bosch Termoteknoloji İş Ortakları
Toplantısı yine fark yarattı
39 - Buderus Türkiye, 5. Ankara İç Tesisat
Buluşması ana sponsoru oldu!
43 - Vaillant Türkiye, büyümesini 2019
yılında da sürdürdü
44 - Yerden ısıtma sistemleri ile yaşam
konforunuzu artırın
46 - Tadilat mevsiminde su pompalarını
unutmayın
47 - Mitsubishi Electric Klimalar, uzun
yıllar konfor sunuyor
İÇİNDEKİLER
TREMCO ILLBRUCK...................................................... 49
VESTEL........................................................................... 31
WARMHAUS.................................................................... 41
60 - Gürültü Yalıtımına Yeni Çözüm:
ODE EVOMİNERAL
YAPI FUARI’2020............................................................ 90
Yabancı Yatırımcılar İçin Hazırlanan Türkiye Gayrimenkul Piyasası
Raporunun Üçüncüsü Yayınlandı
GYODER, Colliers iş birliğiyle
yabancı yatırımcılara yol gösteriyor
GYODER’in uluslararası gayrimenkul
hizmetleri şirketi Colliers iş birliği ile yabancı
kurumsal yatırımcılar için hazırladığı
‘REstate Turkey-A Close Look to
Comparable Markets’ raporunun üçüncü
sayısı yayınlandı. İstanbul başta olmak
üzere Türkiye’de gayrimenkul piyasasının
araştırıldığı rapor, Türkiye pazarına
girmeyi planlayan yatırımcılara karşılaştırmalı
verilerle yol gösteriyor.
Gayrimenkul sektörünün gelişimi adına
önemli bir misyon üstlenen GYODER ile
Türkiye’de 2001 yılından itibaren uluslararası
bazda kapsamlı hizmetler sunan
gayrimenkul hizmetleri kuruluşu Colliers
International Türkiye tarafından 6 aylık
periyotlarla hazırlanan ‘REstate Turkey-A
Close Look to Comparable Markets’ raporununun
üçüncü sayısı yayınlandı.
Türkiye’de yatırım imkanlarının görülmesini
sağlamayı ve bu alanda doğru bilgilere
ihtiyaç duyan yabancı yatırımcıları
kapsamlı verilerle bilgilendirmeyi amaçlayan
GYODER’in, Colliers Türkiye ile
hayata geçirdiği rapor, gyoder.org.tr adresinden
ücretsiz indirilebiliyor.
‘Neden Türkiye’de yatırım
yapılmalı?’
Türkiye gayrimenkul piyasası araştırmasının
yapıldığı ‘REstate Turkey-A Close
Look to Comparable Markets’ raporunda,
gayrimenkul sektörünün farklı alt
segmentlerinde son yıllarda gerçekleşen
yatırım getirileri üzerinden, İstanbul
piyasasının diğer büyük şehirlerle karşılaştırmalı
bir analizi yer alıyor. ‘Neden
Türkiye’de yatırım yapılmalı?’ başlıklı
bölümde, Türkiye’nin 2050 yılına kadar
ilk 15 ekonomi içinde olmasının beklendiğine
dikkat çekiliyor. Ayrıca Türkiye’nin
finans merkezi olarak büyüme potansiyeline
sahip İstanbul’dan, 400 noktaya
direkt uçuş ve 22 başkente 2 saatte direkt
erişim sağlandığı vurgulanıyor.
Yatırım zamanı
Raporda, gayrimenkul sektörünün farklı
alt segmentlerinde son yıllarda gerçekleşen
yatırım getirileri üzerinden, İstanbul
piyasasının yakın coğrafyadaki diğer
önemli şehirlerle karşılaştırmalı bir analizi
yer alıyor. Kur riskindeki azalış ve kiraların
artmaya başlaması yönündeki beklentiler,
raporda Türkiye pazarına girmeyi
planlayan yatırımcılar için uygun yatırım
koşullarının oluşmaya başladığı şeklinde
yorumlanıyor.
Değer artışı potansiyeli ile
İstanbul daha cazip
Diğer önemli piyasalarla karşılaştırınca
İstanbul’un, değer artış potansiyeli ve getiri
oranları oldukça düşen diğer önemli
pazarlara göre daha cazip hale gelmeye
başladığı vurgulanıyor. Ofis ve Perakende
sektörleriyle ilgili bölümde, geleneksel
alışveriş merkezi ve ofis piyasalarıyla ilgili
getiri oranları, kira seviyeleri, tüketici güven
endeksleri ve piyasa trendleri analizlerini
yer alıyor. Bu bölümde AVM’lerdeki
kira sözleşmelerinin TL’ye dönüşümünün
sektörü nasıl etkilediği hakkındaki tespitler
de bulunuyor.
Kozyatağı/Ataşehir bölgesinde yer alan
İstanbul Finans Merkezi projesi ve bünyesinde
yer alacak diğer finans kurumlarının,
bu bölgeyi İstanbul’un cazibe
merkezine dönüştürmesi ve bu bölgeye
talebin artmasını sağlayacağı belirtiliyor.
Otel Piyasası bölümünde ise İstanbul otel
piyasasındaki hızlı toparlanma, artan doluluk
oranları ve oda başına düşen gelir
bilgisi paylaşılıyor.
Ayrıca konut faizlerindeki düşüş ile birlikte
tekrar canlanan ve aralık ayında tüm
zamanların satış rekorunu kıran Türkiye
konut piyasası ile ilgili detaylar yer alıyor.
Endüstriyel Piyasa bölümünde de bölgeler
bazında kira ve boşluk oranları; ‘İpek
Yolu Projesi’ ve son yıllarda artan e-ticaret
hacminin Türkiye lojistik piyasasına
etkileri inceleniyor.
16
Yapı Malzeme Nisan 2020
Aktüel
Türkiye İmsad’dan, Mücbir Sebep Nedeniyle Vergi Desteğinden
Faydalanacak Sektörlere Yönelik Tebliğ İle İlgili Açıklama
Türkiye İMSAD Başkanı Tayfun Küçükoğlu:
“Memleket meselesi haline gelen bu zorlu
süreci atlatmamız için inşaat malzemesi
sektörü de mücbir sebep destek
kapsamına alınmalı”
Türkiye inşaat malzemesi
sanayisinin çatı kuruluşu
Türkiye İMSAD (Türkiye
İnşaat Malzemesi Sanayicileri
Derneği), ‘Ekonomik İstikrar
Kalkanı’ paketi kapsamında,
mücbir sebep nedeniyle vergi
desteğinden faydalanacak
sektörlere yönelik düzenlenen
tebliğ ile ilgili açıklama yaptı.
Türkiye İMSAD Başkanı Tayfun
Küçükoğlu, toplam üretimi,
gerçekleştirdiği ihracatı,
istihdamdaki payı ve diğer
sektörlerle yakın ilişkisinden
dolayı stratejik öneme sahip
Türkiye inşaat malzemesi
sektörünün de mücbir sebep
desteği kapsamına alınmayı
beklediğini belirterek,
“Ekonomik İstikrar Kalkanı
tedbirleri kapsamında
‘mücbir sebep hali’ ilan edilen
sektörler arasına inşaat
malzemesi sanayisinin de
dahil edilmesiyle, bir memleket
meselesi haline gelen içinde
bulunduğumuz bu zorlu süreci
en az hasarla atlatacağımıza
inanıyoruz” dedi.
Tayfun Küçükoğlu / Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı
Tüm dünyayı olduğu gibi
Türkiye’yi de derinden etkileyen
küresel salgının
verdiği ekonomik zararın
önüne geçmek için hayata
geçirilen ‘Ekonomik İstikrar
Kalkanı’ ile çok önemli
bir adım atıldığını ve bu
adımın çok değerli olduğunu
vurgulayan Türkiye İM-
SAD Yönetim Kurulu Başkanı
Tayfun Küçükoğlu, şu
açıklamayı yaptı: “Ekonomik
istikrarın sağlanması
adına alınan tedbirlerden
etkilenen sektörlerin vergi
ödevlerini yerine getirmeleri
bakımından ‘mücbir
sebep’ hükümlerinden
faydalandırılmasını, inşaat
malzemesi sanayicileri
olarak son derece değerli
bulmaktayız.
İnşaat malzemesi sanayisinin
kapsam dışı kalmasıyla,
‘lokomotif sektör’
ve ‘istihdamda sünger sektör’ özelliklerini
hızlıca kaybetmesi ve işsizliğin
artması söz konusudur. Özellikle
enerji tüketiminin yüksek olduğu fabrikalarımızda
hem sanayiciler hem de
çalışanlar sıkıntılı günler geçirmektedir.
İstikrarlı üretimde zorlanan inşaat
malzemesi üreticilerimizin kapsam
dışı kalarak üretim faaliyetlerinin zaafa
uğraması ülkemiz ekonomisinde ve
sektörümüzde çok daha büyük zararlara
yol açacaktır. Küresel salgın tehdidine
karşı topyekûn mücadele edilmesi,
sanayi ve ticaretin bütün olarak
ele alınması gerektiği inancındayız.
Türkiye inşaat malzemesi sanayisi,
gerek toplam üretimi ve istihdamdaki
payı, gerekse diğer sektörlerle yakın
ilişkisinden dolayı ülkemiz için stratejik
öneme sahiptir. Türkiye, inşaat
malzemesi üretiminde dünyanın en
büyük 5 ülkesinden biridir. İç pazarın
90 milyar dolardan (2018) 66 milyar
dolara (2019) gerilemesi nedeniyle ihracata
odaklanarak 2019 yılında 21,5
milyar dolar değerinde 50 milyon ton
inşaat malzemesi ihraç eden sektörümüzün,
rekabet gücünü ve istihdam
kapasitesini korumak için mücbir sebep
destek kapsamına alınmasına
ihtiyacı bulunmaktadır. Sektör olarak,
‘Ekonomik İstikrar Kalkanı’ kapsamına
inşaat malzemesi sanayisinin de
dahil edilmesi konusunda kamunun
gerekli düzenlemeleri yapacağına ve
bir memleket meselesi haline gelen
içinde bulunduğumuz bu zorlu süreci
en az hasarla atlatacağımıza inanıyoruz.”
Yapı Malzeme Nisan 2020 17
Doka Türkiye Genel Müdürü Ender Özatay:
“Öğrenecek bir şeyim kalmadı demeyin. Yeni teknolojilere hakim olun”
Doka’dan,
Kariyer Günleri’nde
üniversitelilere altın
tavsiyeler
Kalıp iskele sektörünün öncü firması Doka, İTÜ ve Yeditepe
Üniversitesi’nin Kariyer Günleri’ne katıldı. Öğrencilerle bir
araya gelerek kariyer rotalarını çizmelerinde faydalı bilgiler
paylaşan Doka Türkiye Genel Müdürü Ender Özatay,
“‘Ben tecrübe kazandım, bu mesleği öğrendim. Artık
öğrenecek bir şeyim kalmadı dediğiniz anda kariyerinizde
gerileme başlar. İnşaat sektörü dijitalleşiyor. Yeni
teknolojilere, bilgisayar programlarına hakim olmak önemli”
tavsiyelerinde bulundu.
Kariyer günlerinin önemli destekçilerinden
biri olan Doka, İTÜ Kariyer Zirvesi ve
Yeditepe Üniversitesi Kariyer Festivalleri
kapsamında katıldığı öğrenci buluşmalarında,
bu yıl da öğrencilerin büyük ilgisi
ile karşılaştı.
Doka Türkiye Genel Müdürü Ender Özatay,
Yeditepe Üniversitesi Kariyer Festivali
2020 kapsamında genç mühendisler ve
mühendis adayları ile bir araya gelerek,
inşaat sektöründeki teknolojik gelişmeleri
anlatırken, faydalı tavsiyelerde de bulundu.
Kariyer ve tecrübe arasındaki ilişkiye
değinen Özatay, meslekte deneyim kazanırken,
sürdürülebilir öğrenmenin önemini
vurguladı. İnteraktif bir formatta organize
edilen etkinlikte, Özatay’ın özel olarak
hazırladığı sunumdaki sorulara verilen
cevaplar ekrana da yansıtıldı ve etkinlik
öğrencilerle keyifli bir sohbet havasında
gerçekleşti.
Yeni teknolojilere, bilgisayar
programlarına hakim olun
Türkiye’de 189 inşaat fakültesinin bulunduğunu
ve yaklaşık 11 bin öğrencinin bu
yıl inşaat fakültesinden mezun olacağını
belirten Özatay, sektörde rekabetin yoğun
olduğunu kaydetti. Bu nedenle üniversiteden
donanımlı bir şekilde mezun
olmanın önemini vurgulayan Özatay,
Özatay, “İyi bir şirkette çalışmaya başlarsanız,
kariyerinize, rakiplerinize göre
daha önde başlarsınız ve hayatınızdaki
her şey bir anda değişebilir. Disiplinli
olun. Yeni teknolojilere, bilgisayar programlarına
hakim olmak önemli. İnşaat
sektöründe dijitalleşmeyle, tüm bu teknoloji
geliştirmelerin ana amacı, şantiye
süreçlerini optimize etmek ve şantiyelerde
artan verimlilik seviyelerine katkıda
bulunmak. Bu teknolojilerle hedeflenen;
şantiyede iş akışını kolaylaştırmak, daha
fazla şeffaflık sağlayabilmek ve daha kaliteli
bir inşaat süreci oluşturabilmek. Artık
2 boyutlu projelendirmenin yeterli olmadığını
birçok firmada 3 boyutlu tasarım
programlarının standart hale geldi. Doka
olarak yıl sonundan itibaren 2 boyutlu tasarım
yapmamayı daha ileri bir teknolojiyi
kullanmayı planlıyoruz.“
Öğrencilere mezun olduklarında hangi
alanda çalışmak istediklerini belirlemeleri
ve kariyerlerini bu hedefleri doğrultusunda
ilerletmeleri gerektiğini belirten Özatay,
inşaat mühendisi olarak konut, köprü
gibi farklı tipolojideki yapıların şantiyelerinde
ya da yapı malzemeleri firmalarında
satış elemanı, operasyon sorumlusu gibi
farklı alanlarda çalışabileceklerini aktardı.
Özatay, “Kariyerinizdeki bütün gelişimin
yalnızca tecrübeye bağlı olduğunu,
tecrübeniz arttıkça kariyerinizde sürekli
bir ilerleme olacağını düşünmeyin. ‘Ben
18
Yapı Malzeme Nisan 2020
Çözüm Ortağı
tecrübe kazandım. Bu mesleği öğrendim.
Artık öğrenecek bir şeyim kalmadı’ dediğiniz
anda kariyerinizde gerileme başlar.
Kendinizi bir işin en iyisi olarak görüp öğrenmeyi
bırakmayın. Daima yeni şeyler
öğrenin” dedi.
Öğrencilere girişimci olmak istiyorlarsa
farklı bir fikir ortaya koymalarının önemli
olduğunu anlatan Özatay, sözlerini “Çok
çalışmanız gerekiyor. Hayatınızdaki bütün
başarıları çalışarak elde edebilirsiniz.
Birçok eksiği çalışarak kapatırsınız. Ama
çalışırken iş ve aile hayatınızın dengesini
bozmamaya özen gösterin. Bir hobiniz
mutlaka olsun. Edindiğiniz hobiler, iş
hayatı ile aile hayatında bir denge sağlamanıza
olanak sağlayacaktır” diyerek
sonlandırdı.
Yapı Malzeme Nisan 2020 19
İNTEK, Orta Asya’nın Büyük Cami
Projesinde
Orta Asya’nın en büyük camisi olacak olan Nur-Sultan Büyük Cami projesinde İntek Kalıp
ve İskele Sistemleri çözüm ortağı olarak hizmet veriyor.
Projenin Adı: Nur-Sultan Büyük Cami Projesi
Yatırımcı: Astana 20 Devlet fonu
Ana Yüklenici: Sembol Uluslararası Yatırım
Projenin Yeri: Nur-Sultan, Kazakistan
Başlama Tarihi: Ocak 2019
Bitiş Tarihi: Aralık 2020
Proje Hakkında Genel Bilgi:
Kazakistan’ın Nur-Sultan şehrinde yer alan cami projesi sahan,
haram ve minareler olmak üzere 3 ana kısımdan oluşmaktadır.
Orta Asya’nın en büyük camisi olma özelliğine sahip olan yapı,
günümüz modern mimarisi ile Kazak motiflerinin bütünleştiği
tasarımı ile Nur-Sultan şehrinin simgesi olan eserler arasında
yerini alacaktır. 4 adet minaresi bulunmakta olup her bir minare
yüksekliği 135 metredir. Ayrıca yapıda 3500 otomobil kapasiteli
kapalı otopark, vip alan, ibadet salonu ve abdesthaneler yer almaktadır.
Güncel inşaat alanı 62.390 metrekaredir. Nur-Sultan
Büyük Cami’nin sadece bir dini merkez olmayacağı güzelliği ile
gelen turistlerin ilgi odağı olacağı düşünülüyor.
20
Yapı Malzeme Nisan 2020
Çözüm Ortağı
İnşaatına Ocak 2019’da başlanılan projenin 2020 yılının sonlarına
doğru bitirilerek ibadete açılması planlanıyor. Ana Yükleniciliğini
Sembol Uluslararası Yatırım’ın yaptığı projede yer alan
minarelerin, İntek Kalıp ve İskele sistemleri ile inşaatına devam
ediliyor.
Projede Kullanılan İntek Kalıp ve İskele Sistemleri:
Minare perdeleri için İNTEVA ahşap kirişli perde-kolon kalıp sistemi
kullanılmıştır. Minareler yükseldikçe perde ölçülerinde görülen
farklılıklar için optimum çözüm sağlanmıştır.
Minare dış perde kalıpları için Tırmanma Konsolu 240 HR sistemi
kullanılmıştır. Tırmanma konsolu 240HR; tırmanma dikey
kuşağı, ayar başlığı ve gezgin profili vasıtasıyla perde kalıbı ile
tırmanma konsolunun birlikte taşınmasına olanak sağlar. Tırmanma
konsolu profili üzerine monte edilmiş olan kremayer çark
dişlisi sonrasında kalıbın tırmanma konsolu üzerinde beton yüzeyinden
70 cm geriye açılmasını sağlayarak demir bağlanmasına
ve kalıp yüzeyinin temizlenmesine, yağlanmasına olanak
tanır.
Minare iç perde kalıpları için Tırmanma Konsolu 150A sistemi
kullanılmıştır. Tırmanma Konsolu 150A tırmanma cıvatası vasıtasıyla
betona güvenli olarak sabitlenir. İki veya daha fazla konsol
birbirine boru kelepçe ile bağlanır. Konsolların üzerine ahşaplar
monte edilerek stabil bir platform oluşturulur. 150A tırmanma
konsolları perde kalıbı ile beraber veya ayrı ayrı taşınabilirler.
4 adet minareden biri turistik minare olarak isimlendirilmiştir.
Bu minare içerisinde merdiven ve asansör yükselmekte olup iç
perdeler için özel çözüm uygulanmıştır. İç perdelerde, alan yeterli
olmadığı için tırmanma konsolları kullanılması yerine şaft
platformu sistemi kullanılmıştır. Şaft platform kirişleri, asansör
boşluklarında perde kalıplarının oturacağı ve işçilerin bu bölgede
emniyetle çalışabileceği bir platform oluşturulması için dizayn
edilmiştir. Şaft platform kirişlerinin uçlarına şaft platform kafaları
ve üzerine tali kirişler ve ahşaptan oluşan platform monte edilir.
Projede kullanılan İntek Kalıp ve İskele Miktarları:
Turistik Minare Perde Kalıbı İNTEVA : A = 472 m 2 - H = 450 cm
Turistik Minare Tırmanma Konsolları 240HR : 24 adet
Minare Dış Perde Kalıbı İNTEVA : A = 102,6 m 2 - H = 300 cm (3
takım)
Minare Dış Perde Kalıbı Tırmanma Konsolları 240HR : 24 adet
Minare İç Perde Kalıbı İNTEVA : A = 70,5 m 2 - H = 300 cm (2
takım)
Minare İç Perde Kalıbı Tırmanma Konsolları 150A : 16 adet
Tırmanma Konsollarının Yerleşimi
Plan Görünüm
Kesit Görünüm
Yapı Malzeme Nisan 2020 21
Tek ve Çift guseli kolon imalatlarında
ÖZLER’in Rapido panel kalıp sistemi
şantiyelerde fark yarattı
Kocaeli Dilovası İMES OSB’de yer alan AFK Otomotiv Fabrikasının inşaatında Turanlı
İnşaat ÖZLER ürünlerini tercih etti. Şantiyede Rapido panel kalıp sistemi kullanıldı.
Projede 80x80 ebatlarında 20 adet tek, 8 adet çift guseli toplamda ise 37 adet 11,5 metre
yüksekliğinde kolonlar yer almaktadır. Burada yer alan özel açılı guselerin imalatları,
ÖZLER bünyesinde bulunan lazer kesme makinesi ile birebir projeye uygun olarak, imalat
hataları minimum seviyede olacak şekilde üretildi.
22
Yapı Malzeme Nisan 2020
Çözüm Ortağı
Mimar Selin ATALAY: “ İlk etapta guseli
yapı imalatının bizi zorlayacağını düşündük.
Bu kaygımızı Özler’le paylaştık. Onlar
da bize Rapido panel sistemini önerdi.
Sahada bunun uygulamasını gördükten
sonra korkumuzun yersiz olduğunu farkettik.
Özler teknik konularda da bize çok
yardımcı oldu. Sık sık kullanılan kalıplarımızı
kontrol etmeye geldiler. Özler’e şantiyemize
verdiği destekten ötürü teşekkür
ederiz.” dedi
Rapido panel kalıp sistemi
zamandan ve işçilikten kazanç
sağlar
RAPIDO:
Kalıp işçiliği süresini azalttığı gibi kalıp
sirkülasyon süresini de düşürür. Bunun
için özel montaj gerektirmez. Zamandan
ve işçilikten kazanç sağlar. Kalıp kurulumu
hızlı ve kolaydır. Esnek bir sistemdir.
Tüm ebatlardaki perde, kolon ve tek taraflı
perde imalatlarında aynı tip paneller
rahatlıkla kullanılabilir.
Rapido vinç ile taşınan, çelik çerçeveli,
plywood yüzeyli panel kalıp sistemidir.
Sistemin ana çerçevesinde ÖZLER için
özel olarak dizayn edilmiş, burulmaya
karşı mukavemet değeri yüksek özel şekillendirilmiş
S355 MC çelik profil kullanılmaktadır.
Panel yüzeylerinde 21 mm birch plywood
yer alır ve genişlikleri, 30-45-60-75-90-
105-120-240 ve yükseklikleri ise, 60-90-
120-150-180-210-240-270-300-330 cm
olarak üretilmektedir. Rapido-uni panellerde
kullanılan 5 cm de bir delinmiş perfore
profiller sayesinde her ebat perde ve
kolon kalıbı kolayca ayarlanıp dökülebilir.
Rapido kalıp sistemi 80 kN/m² taze beton
basıncına göre dizayn edilmiştir. Üretimlerimizde
robotik kesme, delme ve kaynak
prosesleri uygulanmaktadır. Paneller
fırın boya işlemine tabi tutulmadan önce
kumlama yapılarak yüzeyindeki kimyasal
yağlardan arındırılır. Ayrıca talep halinde
ürünlerimiz TS 914 EN ISO 1461 standartlarına
göre daldırma galvaniz kaplanabilir.
Kolonların imalatlarında montaj-demontaj
süresini minimuma indirildiğini ve bu işlemi
yaparken de iş güvenliği esaslarına
bağlı kalındığını görmek ÖZLER ailesi
olarak bizleri mutlu etmiştir.
Yapı Malzeme Nisan 2020 23
Nidapark İstinye Villaları’nda
ABS imzası
Nidapark İstinye Villaları projesi, İstanbul’un Avrupa yakasındaki
en prestijli projelerinden biri olup, bu projenin İstanbul Boğazı’nda
kendisine ait bir marinası bile bulunuyor. Proje sloganı ise ‘Lükste
Sınır Tanımayan Proje’.
Yatırımcılar, hem çevresel
açıdan sürdürülebilir ve uzun
ömürlü yapı malzemeleri arayışındaydılar
hem de İstanbul’un
deprem riski nedeniyle yapıyı
mümkün olduğunca hafifletmeye
çalışıyorlardı.
350 m²’lik bir alanda, mevcut
yapısal döşemeden 80 cm
daha yüksek ikinci bir döşeme
oluşturmak için hafif bir dolgu
malzemesine ihtiyaç duyuldu.
Bu yeni döşeme otopark olarak
kullanılacaktı.
Eski müşterimiz Tahincioğlu
Gayrimenkul, bu hafif dolgu çözümü
için bizimle iletişime geçti.
ABS Plus 70 cm hafif dolgu
kör kalıpları Nidapark İstinye
projesi için en uygun çözümdü.
Çözümümüz, ABS Plus kubbeleri
altında %95 oranında bir
boşluk oluşturduğu için en hafif
dolgu olarak tercih edildi.
Ayrıca, çözümümüz sadece
beton tüketimini azaltmakla
kalmadı, aynı zamanda kubbeler
altında elde edilen bu boşluk,
mekanik, elektrik ve tesisat
geçişleri için de kullanıldı.
24
Yapı Malzeme Nisan 2020
Her ihtiyaca uygun
profesyonel video
çözümleri
Detaylı bilgi için: boschsecurity.com/tr/tr
DOSYA
DOSYA KONULARI:
Isıtma & Soğutma & Havalandırma Sistemleri
Yalıtım & İzolasyon Malzemeleri ve Teknolojileri
Yapı Kimyasalları & Katkı Maddeleri ve Teknolojileri
DemirDöküm CEO’su Alper Avdel:
“Hedefimiz açık ara liderliğimizi
sürdürmek”
DemirDöküm’ün yetkili
satıcıları için geleneksel
olarak düzenlediği “Liderler
Zirvesi” Kıbrıs’ta gerçekleşti.
Bu yıl “Açık Ara” temasıyla
düzenlenen zirveye 200
iş ortağı katılırken, 4 gün
süren etkinlikte 2019 yılı
iş sonuçları ile 2020 yılı
hedefleri paylaşıldı.
İklimlendirme sektörünün 66 yıllık geçmişiyle
en köklü markası olan Demir-
Döküm’ün iş ortaklarıyla ilişkilerini güçlendirmek
amacıyla geleneksel olarak
düzenlediği Liderler Zirvesi, Kıbrıs’ta
gerçekleşti. Bu yıl “Açık Ara” temasıyla
düzenlenen organizasyona Türkiye genelinden
200 DemirDöküm yetkili satıcısı
katıldı. 2019’u Türkiye dahil olmak üzere
8 ülkede lider olarak tamamlayan Demir-
Döküm’ün Liderler Zirvesi’nde DemirDöküm
CEO’su Alper Avdel, Vaillant Group
Türkiye CFO’su Hasan Eren, DemirDöküm
Satış Direktörü Ufuk Atan ve Demir-
Döküm Pazarlama Direktörü Bilge Kıran
şirketin 2019 yılı iş sonuçları ile 2020 yılı
hedeflerini paylaştı.
“MÜŞTERİ MEMNUNİYETİNDE
REFERANS NOKTASI OLACAĞIZ”
Toplantının açılışında 2019 yılında Türkiye’ye,
iş ortaklarına ve tüketicilere değer
yaratmak için ErP dönüşümüne, yeni
projelere ve DemirDöküm’ü sektörde referans
noktası yapacak müşteri deneyimi
çalışmalarına odaklandıklarını belirten
CEO Alper Avdel; “Liderliğimizi geliştirerek
devam ettirme sözümüzü tutmanın
gururunu yaşıyoruz. 2019 yılında yoğuşmalı
kombi satışlarımızı artırdık. Türkiye
genelinde açık ara liderliğimiz devam etti.
Yeni gaz gelen il ve ilçeler ile değişim
pazarları için geçen yıl Türkiye’yi şehir
şehir dolaşıp hem iş ortaklarımızla hem
tüketicilerimizle buluştuk. Ürünlerimizi,
yoğuşmalı kombilerin ülkemize ve tüketicilere
sağladığı katma değeri detaylarıyla
paylaştık. Bu emeklerimizle yeni gaz ve
değişim pazarında da DemirDöküm markamız
lider oldu” açıklamasını yaptı.
SADAKAT VE MÜŞTERİ
MEMMUNİYETİNDE 1’İNCİ
SIRADA
Kombinin yanı sıra yeni iş kollarında da
DemirDöküm’ün hızlı bir büyüme elde ettiğini
kaydeden Avdel; “2019 yılında zorlu
pazar koşullarına rağmen iddiasını sürdüren
DemirDöküm, sahip olduğu geniş
ürün gamıyla tüm büyük illerde liderliğe
erişti. Ürünlerinde teknoloji, tasarım ve
özellikleriyle ön plana çıkan DemirDöküm,
satış öncesi ve sonrasında uyguladığı
programlarla da müşteri memnuniyetinde
referans noktası olmayı başardı.
YouGov Isıtma Sektörü Marka Bilinirlik
Araştırması’na göre marka tercihinde
1’inci sırada yer aldık” dedi.
2019 yılında cirosu 2 milyar TL’ye çıkan
28
Yapı Malzeme Nisan 2020
Dosya
DemirDöküm’ün, lider olduğu alanları
pekiştirerek bu alanlara yenilerini alanlar
eklemek için hazırlıklarını tamamlandığını
belirten Alper Avdel şöyle konuştu; “Bu
yıl 2019’dan daha iyi bir yıl olacak. Yenilikte
hız kesmeden yolumuza devam edeceğiz.
Ürün gruplarımıza ekleyeceğimiz
yeni ürünlerimiz, kombi değişim pazarı
ve doğalgazın ulaşacağı yeni ilçelerle birlikte
iç pazardaki hedeflerimize rahatlıkla
ulaşacağımızı öngörüyoruz. Hedefimiz yıl
sonunda yüzde 20 büyümek.”
“TÜRKİYE’NİN DÖRT
BİR YANINDAKİ İNŞAAT
PROJELERİNİN İLK TERCİHİ
OLDUK”
Toplantıda 2019 yılında sektörde yaşanan
daralmada iş ortaklarını ve tüketicileri
desteklemek için yeni finansman uygulamalarını
hayata geçirdiklerini belirten
DemirDöküm Satış Direktörü Ufuk Atan,
“Yıl boyunca iş ortaklarımızı desteklemek,
tüketicilerimizi avantajlı koşullarla
buluşturmak için farklı ihtiyaçlara yönelik
kampanyalar düzenledik. Proaktif ve kusursuz
müşteri deneyimi yaklaşımımız
ile 2019’u açık ara lider
bitirdik. Türkiye’nin dört
bir yanında hızla yükselen
büyük inşaat projelerinin
kombi, merkezi
sistem ve VRF tercihi
de DemirDöküm oldu.
Bu yıl pazarın yüzde
15 büyümesi öngörülüyor.
DemirDöküm
olarak pazarın üzerinde
bir büyüme hedefiyle
2020’ye başladık.
Kombi ve panel radyatörün
yanı sıra kaskad,
VRF, ısı pompası ve
klima kategorilerinde
satışa sunacağımız yeni ürünlerimizle
hedefimiz liderliğimizi yeni alanlarda da
sürdürmek” dedi.
“YENİLİKTE HIZ KESMEYECEĞİZ”
İklimlendirme sektöründe ve tüketici
trendlerinde yaşanan dönüşümde öncü
olmak için 2019 yılında eş zamanlı birçok
çalışmaya imza attıklarını belirten Demir-
Döküm Pazarlama Direktörü Bilge Kıran
şöyle konuştu; “Sektöre yön veren 100’ün
üzerinde kampanyamız, ödüllü, çok ses
getiren tüketici iletişim kampanyalarımız,
ürün çeşitliliğimiz ve müşteri deneyimi
alanında yürüttüğümüz çalışmalarımızla
sektördeki öncülüğümüzü pekiştirdik. Bu
yıl markamızın sürdürülebilir başarısına
devam edebilmesi ve müşteri deneyimi
ile memnuniyetinde referans nokta olabilmek
için eğitime, yatırıma devam edeceğiz.
İş ortaklarımız ve müşterilerimizle
sahada daha fazla buluşacağız. Teknolojinin
tüm nimetlerinden faydalanıp, etkin
iletişim alanlarında varlığımızı artıracağız.
Bizi asırlık hedeflerimize ulaştıracak
dönüşüm projelerimiz ile sektörde farklılaşacağız.
2020’de yenilikte hız kesmeyeceğiz.
Kombi, klima, kaskad, ısı pompası,
kontrol cihazı ve vana kategorilerinde yıl
boyunca müşteri beklentileri doğrultusunda
geliştirdiğimiz yeni ürünlerimizi müşterilerimizin
beğenisine sunacağız. İş ortaklarımız
aktif pazarlama araçlarıyla kendi
bölgelerine özel kampanyalar kurgulayıp,
müşterilerimiz ile etkileşimi artıracak projeleri
hayata geçirebilecek. DemirDöküm
Akademi çatısı altında düzenleyeceğimiz
eğitimlerimiz ile iş ortaklarımızı geleceğe
hazırlamaya devam edeceğiz.”
SÜRPRİZ İSİMLER ZİRVEYE RENK
KATTI
Dört gün süren zirvede Uluslararası Koçluk
Federasyonu (ICF) üyesi, yazar ve akademisyen
Dr. Şaban Kızıldağ “Mazeret Yok”
sunumuyla katıldı. Günümüz iş dünyasında
yöneticiliğin ve liderliğin ana esaslarını
ele alan Kızıldağ, DemirDöküm yetkili satıcıları
ile başarılı ve verimli hizmetin yol
haritasını paylaştı. Zirvenin sürpriz konuğu
ise ünlü şovmen Beyazıt Öztürk oldu. Mavi
Beyaz Show ile sahne alan Öztürk, sahnesinde
bu kez sorularıyla DemirDöküm
yöneticilerini ağırladı. Eski futbolcu Pascal
Nouma ise etkinlik için hazırladığı takım
aktivitelerinde, DemirDöküm yetkili servislerini
kıyasıya yarıştırdı.
Yapı Malzeme Nisan 2020 29
“2020 yılında global cironun
27 milyar dolara çıkması hedefleniyor”
“Daikin; yüksek teknolojisi, bilgi kaynakları, güçlü küresel ağı, konusunda uzman çalışanları
ve önemsediği toplumsal ilişkileri nedeniyle sahip olduğu bu büyük avantajı önümüzdeki
yıllarda da en etkin biçimde kullanarak ilerlemesini ve liderliğini sürdürmeyi planlıyor.”
İklimlendirme sektöründe Türkiye’nin
ürün gamı en geniş markası olan Daikin,
ısıtmadan soğutmaya, havalandırmadan
nemlendirmeye, hava temizlemeye kadar;
bireyselden ticari çözümlere kadar,
her mevsim kullanıcılarına tam çözüm ve
konfor sunuyor.
Daikin Türkiye CEO’su Hasan Önder ile
dosya konmuz çerçevesinde gerçekleştirdiğimiz
röportaj çalışmamızda, önümüzdeki
döneme dair yeni projelerini ele
almaya çalıştık.
Öncelikle ürün gruplarınız
hakkında bilgi verir misiniz?
Daikin, bugün tüm dünyada iklimlendirme
sektörünü domine eden lider bir marka.
Faaliyete başladığımız 1924 yılından bu
yana ısıtmadan soğutmaya, havalandırmadan
kimyasallara kadar tek uzmanlık
alanımız iklimlendirme. Bu alandaki ilklerimizle
sektörümüzün öncü ve mucit
markası olarak tanınıyoruz. Türkiye’nin
de aralarında yer aldığı 100’den fazla
ülkede üretim tesislerimiz faaliyette.
Global ciromuz 23 milyar doları buluyor.
Halen Japonya’nın yanı sıra 150 ülkede
75 bin çalışanımız ile faaliyet gösteriyoruz.
Türkiye’de Temmuz 2011’de Airfel’i
satın alarak doğrudan yatırımcı olduk.
Daikin Türkiye olarak, Sakarya’da bulunan
üretim tesislerimiz, 1.400 kişiyi aşan
çalışan sayımız, 7 bölge müdürlüğümüz,
360 bayimiz, 12
kadın girişimci Sakura bayimiz,
500 satış noktamız ve
500’ün üzerindeki yetkili servisimizle
Türkiye’nin geniş bir
coğrafyasına iklimlendirme
hizmetlerimizi ulaştırıyoruz.
CIS ülkelerinin (Azerbaycan,
Özbekistan, Türkmenistan,
Kazakistan, Tacikistan, Kırgızistan
ve Ermenistan) ve
Gürcistan, Kuzey Irak ve
KKTC pazarlarının sorumluluğu
da Daikin Türkiye’de
bulunuyor. Daikin Türkiye bugün sektörünün
en hızlı büyüyen ve ihracatını en
çok artıran şirketi konumunda. Geniş
ürün gamımız içerisinde çevre dostu ve
enerji tasarruflu klimaların yanı sıra, klima
santralleri, yüksek enerji verimliliği sağlayan
ve düşük CO2 emisyonlarına sahip
ısıtma ürünleri, radyatörler, sıcak su boylerleri,
kazanlar, ısı pompaları, VRV sistemler,
hibrit sistemler ve hava temizleme
cihazları gibi her türlü iklimlendirme çözümü
bulunuyor.
İnşaat sektöründeki son
gelişmeler üretim ve satış
faaliyetlerinizi nasıl etkilemekte?
2019 yılı Türkiye’de iklimlendirme sektörü
için maalesef pek parlak bir yıl değildi.
Sektörde %45 oranında küçülme meydana
geldi. Ancak Daikin Türkiye için yine
büyüme, yeni yatırımlar ve güzel haberlerle
renklenen bir sene oldu. Biz mali yılımıza
göre 2019 yılını 31 Mart 2020’de
kapatacağız. Dolayısıyla 2019 bizim için
henüz bitmedi ancak sektör küçülmesine
rağmen hedeflerimiz doğrultusunda ilerlediğimizi
söyleyebilirim.
Bildiğiniz gibi Daikin, 2011 yılında Airfel’i
satın alarak pazara giriş yaptı ve Daikin
Türkiye’yi kurduk. Geçen 8 yılda tam 8.5
kat büyüyerek ciromuzu 1 milyar 700 mil-
30
Yapı Malzeme Nisan 2020
Dosya
yon TL’ye çıkardık. 2011 yılında 260 milyon
dolarlık satın alma ve 150 milyon TL
ödenmiş sermaye ile Türkiye ısıtma-soğutma
pazarına giriş yapmıştık. 2019 Eylül
ayında sizlerle güzel bir haberi paylaştık.
Türkiye’deki yatırım ve faaliyetlerimizi
artırmak amacı ile öz sermayesimizi 150
milyon TL’den 1 milyar 100 milyon TL’ye
çıkardık. Daikin Global tarafından alınan
sermaye artırım kararı, Türk ekonomisine
ve Daikin Türkiye’ye duyulan güvenin bir
göstergesi olarak önem taşıyordu.
Aynı zamanda bu yıl yeni yatırımların
müjdesini de verdik. Daikin, Türkiye’ye
son 5 yılda 300 milyon TL’lik yatırım yapmıştı.
Birkaç ay önce alınan yeni kararla
da 2021 yılına kadar 50 milyon Euro daha
yatırım yapacak.
Sakarya’da 100 bin metrekarelik alana
kurulu 42 bin metrekarelik fabrikamızda
klima, kombi, radyatör, klima santrali,
fan coil üretimi yapıyoruz. Bu yatırımları
fabrikamızda VRV dediğimiz merkezi sistemlerinin
de üretimini kapsayacak şekilde
değerlendireceğiz.
Türkiye’de devam eden ekonomik durumdan
dolayı, 2019’da negatif büyüme
zaten bekleniyordu. Dolayısıyla bu yıl
tahsilat problemlerinden kaynaklanacak
finansal risk de yüksek olduğundan Daikin
Türkiye olarak pazar payımızı sürdürmeyi,
dinamik bir yönetim anlayışıyla
karlılığımızı arttırmayı hedefledik. Pazar
küçülmesine rağmen sezonda split ve
ticari klima montajlarımızda %10’luk bir
artış gözlemledik. Kombi çalıştırma adetlerimizde
ise ciddi yükseliş gördük. Temmuz’da
%30 arttı.
Ancak 2019’da inşaat sektöründe görülen
küçülme merkezi sistemler iklimlendirme
satışlarımızı da etkiledi. Mevcut
projelerin sonuçlanmasında ve satışında
azalma söz konusu oldu. Yeni büyük
projelerin de sayısı azaldı. Ancak biz her
3 projeden 1’inin tercihi olmaya devam
ediyoruz. VRV ürün gamımızda da 2020
yılında yenilikler olacak. Şu anda 1 milyar
700 milyon lira cirosu olan 1400 kişilik
büyük bir aileyiz. Biz hedeflerimizin tümünü
gerçekleştirmeyi başardık. 2019 yılı
hedefimiz 2.2 Milyar TL. 2020 yılı hedefimizde
ise ciromuzu 3 milyar TL’ye çıkarırken
çalışan sayımızı da bin 500 kişiye
taşımak var. Bu doğrultuda var gücümüzle
çalışmaya devam edeceğiz.
Hasan Önder / Daikin Türkiye CEO’su
Bu yıl içerisinde yeni projeleriniz
olacak mı?
İklimlendirme sektörü; konusu ve çözümleri
itibariyle ürünlerin kullanımından
kaynaklanan karbondioksit (CO2) emisyonuna
neden oluyor. Azalan hava kalitesi
toplumsal kesimde talepler yaratıyor.
Mevcut soğutucu akışkanlar ve yanma
gazı ısısı konularında daha sıkı kısıtlamalar,
inovatif ve çevreci çözümlerin gerekliliğini
artırıyor. Elektrik enerjisindeki
artan talep, daha sıkı enerji kısıtlamalarının
yanı sıra enerji açısından daha
verimli ürünler için yüksek beklentiler
oluşturuyor. Daikin; yüksek teknolojisi,
bilgi kaynakları, güçlü küresel ağı, konusunda
uzman çalışanları ve önemsediği
toplumsal ilişkileri nedeniyle sahip olduğu
bu büyük avantajı önümüzdeki yıllarda da
en etkin biçimde kullanarak ilerlemesini
ve liderliğini sürdürmeyi planlıyor. Daikin,
üretimlerinin dünyanın havasına yeni katma
değerler katabilmesi, ürünlerinin ve
çözümlerinin net sıfır sera gazı emisyonu
hedefinin başarılmasına yardımcı olabilmesi
için klima ticaretine ilişkin analizler
yapıyor. Bunun sonucunda Çevre Vizyonu
2050 hedeflerine ulaşmada orta vadeli
2030 hedeflerini formüle eden Daikin,
bunları ‘Fusion Stratejik Yönetim Planı’na
dahil ederek eylem planları halinde
önlemler alıyor ve uygulamaya koyuyor.
Aldığı önlemlerle şirket agresif derecede
büyüse dahi, karbon emisyonlarının
azaltılmasına katkısı artıyor. Geçtiğimiz
günlerde 2019 yılı sürdürülebilirlik raporumuzu
yayınladık. 2020 yılında global cironun
23 milyar dolardan 27 milyar dolara
çıkması hedefleniyor. Buna karşın sera
gazı emisyonunun düşüşüne 60 milyon
ton CO2 katkı sağlayacağız.
Türkiye’de çocuklara yönelik başlattığımız
Temiz Hava Elçileri projesini, yeni
etkinlikler ve yeni katılımlar ile büyütmeyi
amaçlıyoruz. Temiz Hava Elçileri projesi
kapsamında ilkokul çocuklarına çevrenin
ve havanın önemini anlatarak farkındalıklarını
artırıyoruz. Onları birer ‘elçi’ ilan
ederek öğrendikleri bu bilgileri uygulamada
örnek olmalarını ve çevrelerindeki
herkesin bilincinin artırmaları yönünde
onlara görevler veriyoruz. 2025 yılına kadar
her yıl 2025 çocuğa yani 5 yılda 10
binden fazla çocuğa erişeceğiz.
Yapı Malzeme Nisan 2020 31
Sektörel
Masdaf, Binalarda %50 Su Tasarrufu İçin
“Gri Su Geri Kazanım Sistemleri”ni
öneriyor!
”22 Mart Dünya Su Günü” nedeniyle su kaynaklarının etkili ve verimli yönetilmesinin hayati
önem taşıdığına dikkat çeken Masdaf Yurtiçi Satış Müdürü Cem HANEDANOĞLU, gri su
geri kazanım sistemleri ile konutlarda ve ofislerde kullanılan sudan %50’ye varan oranlarda
tasarruf sağlanabileceğini belirtti.
Küresel ısınmadan doğrudan etkilenen
su kaynaklarının yanlış yönetimi ve kullanımı
nedeniyle dünya nüfusunun %40’ı
susuzluk tehlikesi ile karşı karşıya bulunuyor.
Dünyada bir milyar insan, sudan
mahrum ve 1,5 milyon çocuk her yıl kirli su
nedeniyle hayatını kaybediyor. Yaklaşan
“Dünya Su Günü nedeniyle” su kaynaklarının
etkili ve verimli yönetilmesinin hayati
önem taşıdığına dikkat çeken Yurtiçi Satış
Müdürü Cem HANEDANOĞLU “Tüm
dünyada hızla artan nüfus, sera gazı salınımı
ve benzeri nedenlerle dünyayı tehdit
altına alan küresel ısınma ve sanayileşme
ile su kaynakları hızla tükeniyor. Hem ham
su transferi ve dağıtımında hem de kullanım
sonrası oluşan atık suların etkili ve verimli
bir şekilde yönetilmesi ekosistem ve
dolayısıyla insan sağlığı için hayati önem
taşıyor.” dedi.
Masdaf olarak üst yapı ve alt yapı projelerine
yönelik olarak ürettikleri verimli
pompa teknolojileri ile suyu, etkili ve verimli
bir şekilde yönettiklerini belirten HA-
NEDANOĞLU, “Özellikle “gri su” olarak
adlandırdığımız, siyah su (tuvalet suyu)
haricinde bir evden kaynaklanan yani
duştan, küvetten, lavabodan, mutfaktan,
bulaşık ve çamaşır makinesinden gelen,
kimyasal ve dışkı içermeyen atık suların
verimli kullanımına ilişkin geliştirilen arıtma
sistemleri ile konutlarda ve ofislerde
kullanılan sudan %50’ye varan oranlarda
tasarruf sağlanabilir. Çünkü evsel atık sularının
minimum %50'si gri sudur. Yapılan
hesaplamalara göre 4 kişilik bir ailenin
tükettiği günlük gri su miktarı 500-600 litre
arasındadır. Örneğin kombili bireysel
ısıtma sistemlerinde duşta, suyun konfor
sıcaklığına ulaşabilmesi için 5 ila 10 litre
su boşa akmaktadır. TÜİK verilerine göre
2019 yılı itibari ile Türkiye’de çalışan 10
milyon kayıtlı kombi kullanıcısı bulunduğu
göz önüne alındığında ülkemizde her gün
milyonlarca litre suyun boşa aktığını söyleyebiliriz.
Gri su geri kazanım sistemlerinin
kullanımı, geri kazanılan su sayesinde
ihtiyaç duyulan kullanım suyu miktarını da
azaltacaktır. Gri su geri kazanım
sistemlerinde arıtılan su, tuvalet rezervuarlarının
yanı sıra bahçe sulamada yeniden
kullanılabiliyor. Ülkemizde gri su geri
kazanım sistemlerinde pompalama, filtreleme
ve dezenfekte etme işlemleri için
güvenilir çözümler sunan birçok arıtma
firması bulunuyor.”
Masdaf olarak gri su geri kazanım sistemlerinde
suyun tekrar basınçlandırılması
için pompalar ürettiklerini belirten HANE-
DANOĞLU, “Hexa serisi dik milli komple
paslanmaz çelik pompalarımız, konusunda
uzman arıtma firmaları tarafından
tercih ediliyor. Suyun etkili ve verimli kullanımına
yönelik olarak geliştirilen, çevreye
dost olarak dizayn edilen HEXA serisi
pompalarımızın gövde, çark ve mili, AISI
304 paslanmaz çelikten imal ediliyor. Masdaf
Düzce tesislerinde üretilen, altıgen
mil yapısı ile tungsten karbür yataklama
sistemi sayesinde dayanıklılığı arttırılan
pompalarımızla, uzun ömürlü kullanım için
ideal çözümler sunuyoruz.”
32
Yapı Malzeme Nisan 2020
Eyüp Güler / Vestel Ticaret A.Ş. Online & Kurumsal Satış Genel Müdür Yardımcısı
“Konforun yanı sıra
çevreye dost çözümler sunuyoruz”
“Projelendirme aşamasından anahtar teslimine kadar her adımda projelere değer katan
Vestel İklimlendirme Çözümleri, projelere en uygun çözümün sağlanması için ürün
satışının yanında projeye özel ürün tasarımı ve proje dizaynı ile de fark yaratıyor.”
Vestel İklimlendirme Çözümleri; geniş
ürün yelpazesiyle projelendirme aşamasından
anahtar teslimine kadar her
adımda projelere hizmet veriyor. Uzun
yıllardır split klimalarla iklimlendirme
sektöründe yer alan firma, 2015 yılında
satışına başladığı VRF klima sistemlerinin
de eklenmesiyle split klima,
multi klima ve VRF klima sistemi ürün
gruplarıyla her ihtiyacı karşılayabilecek
çözümler sunmakta.
Vestel Ticaret A.Ş. Online & Kurumsal
Satış Genel Müdür Yardımcısı Eyüp
Güler ile ürün grupları, enerji verimliliği
noktasındaki çalışmaları ve yeni projeleri
üzerine konuştuk.
Öncelikle ürün gruplarınız hakkında
bilgi verir misiniz?
Split klimalarla başarılı projelere imza
atan bir marka olarak son üç yılda
VRF klima sistemleri ile de birçok referans
projeyi tamamladık. Kamu ve
özel sektör projelerinde her alanda
(restoran çözümleri, ofis çözümleri,
konut çözümleri vb) sunduğumuz esnek
çözümler, kaliteli hizmet ve ürünlerle
fark yaratıyoruz. Projelere en uygun
çözümün sağlanması için sadece
ürün satışı değil, tasarımlarımızla da
müşterilerimize büyük avantaj sağlıyoruz.
Sürekli değişen tüketici ihtiyaçlarını
karşılamaya yönelik çözümler
üretiyoruz.
Bu ürün grupları içerisinde
öne çıkan avantajlardan biraz
bahseder misiniz?
Vestel diğer ürünlerde olduğu gibi iklimlendirme
alanında da geniş ürün
gamını değişen tüketici ihtiyaçlarına
paralel olarak geliştirmektedir. Eski
konvansiyonel iklimlendirme sistemlerinde
görülen ve kontrol edilemeyen
sıcaklık dağılımı problemi çoğunlukla
fiziki şartlarla ilgili şikâyetlerin başında
yer alıyor. VRF iklimlendirme sistemle-
34
Yapı Malzeme Nisan 2020
Dosya
ri ile daha hassas ve homojen sıcaklık
dağılımları yapılabilirken isteğe bağlı
olarak aynı mahal içerisindeki farklı
alanlardaki sıcaklık ayarı değiştirilebilir.
Modern ofislerin ihtiyacına uygun
şekilde VRF sistemleri, ofis içindeki
noktalardan kontrol edilebildiği gibi
merkezi olarak tek bir noktadan veya
online olarak kontrol edilebilme opsiyonlarına
da sahip. Zorlu Holding’in
Akıllı Hayat 2030 sürdürülebilirlik
vizyonu ile enerji ve su tasarrufu konusunda
yaptığı Ar-Ge yatırımları ile
bu alanda rekortmen ürünler üreten
Vestel, ofislerde konforun yanı sıra
maksimum enerji tasarrufu sağlayan
iklimlendirme ürünleri ile çevreye de
dost çözümler sunuyor.
Projelendirme aşamasından anahtar
teslimine kadar her adımda projelere
değer katan Vestel İklimlendirme Çözümleri,
projelere en uygun çözümün
sağlanması için ürün satışının yanında
projeye özel ürün tasarımı ve proje
dizaynı ile de fark yaratıyor. Vestel Isı
geri kazanımlı VRF sistemleri ile mevsim
geçişlerinde binanın bir cephesindeki
mahallerde ısıtma yapılırken
diğer cephelerde bulunan mahallerde
aynı anda soğutma yapılabiliyor. Bu
sayede kuzey ve güney cephelerde
oluşabilecek sıcaklık farklarından doğabilecek
konforsuz ortam ortadan
kaldırılarak, konfor en üst düzeyde
tutuluyor. Aynı zamanda soğutma yapılan
ortamdan çekilen ısı enerjisi ısıtma
yapılan mahallerde kullanılıyor ve
enerji tüketimi ciddi seviyede azaltılarak
sunulan konforun yanında çevreye
duyarlı bir çözüm sağlanmış oluyor.
Vestel VRF klima sistemlerinde merkezi
kontrol sağlayan Vestel-IMM
akıllı yönetici sayesinde 1024 iç ünite
ve 256 adede kadar dış ünitenin tüm
çalışma parametrelerini kontrol edebiliyor.
Ofisin konfor şartları doğrultusunda
iklimlendirme sistemi haftalık
olarak programlanabiliyor. Bu sayede
ofiste çalışan personel ve gün içindeki
sıcaklık değişimi gibi parametreler
dikkate alınarak optimum enerji tasarrufu
ve konfor sağlayan bir program
doğrultusunda sistem otomatik olarak
çalışıyor. Hem bireysel hem de proje
çözümlerinde son kullanıcıya internet
üzerinden sistem kontrolü yapma
fırsatı sunan bu akıllı yönetici, büyük
projelerde yönetim ofisleri ve merkezden
yönetim işletmeleri için büyük kolaylık
sağlıyor.
Bu yıl içerisinde yeni
ürünleriniz olacak mı?
Evet, olacak. Bu zamana kadar V4+K
ve V5X ile sürdürdüğümüz sürecimizi
bu yıl V6 serisi ile güçlendireceğiz.
Üst segmentte yer alan V6 serisi, Vestel’in
VRF sistemlerindeki en yenilikçi
ürünü. V6 serisi 2 HP’lik aralıklarla 8
HP ile 32 HP arasında geniş bir kapasite
sunuyor. Enerji Yönetim Sistemi
(EMS), Gelişmiş Buhar Enjeksiyonlu
(EVI) Kompresör, Üçlü yapılandırma
gibi yeniliklerin yanında Otomatik Kar
Üfleme Fonksiyonu, Toz Temizleme
Fonksiyonu ve uzun borulama mesafeleriyle
kusursuz mühendislik çözümleri
üretiyor.
Aynı zamanda bu seriyi yeni merkezi
kumanda sistemimiz olan CCM-180
ile destekleyeceğiz. Renkli dokunmatik
ekran, enerji tüketim verisi, dış
ünite bilgileri, 7 kademeli fan kontrolü
ve elektrik ücret dağılımı gibi özelliklerle
benzersiz son teknoloji özellikleri
müşterilerimizin kullanımına sunmayı
planlıyoruz.
Ayrıca bu yılın iklimlendirme alanındaki
en önemli Ar-Ge çalışmalarından
olan ve kendi mühendislerimiz tarafından
tasarlanan multi-split klimalarımız
da Vestel City’de üretilmeye başlandı.
İklimlendirme ürün grubunuzda
enerji verimliliği konusunda
sağladığınız avantaj nedir?
Akıllı Hayat 2030 vizyonumuz çerçevesinde
sürdürülebilirlik ve çevreci
yaklaşımla daha az enerji ve su tüketen,
gıda israfını önleyen ürünler
üretiyoruz. Bu ürünleri üretirken de
çevremizi ve doğal kaynaklarımızı korumak
için maksimum çaba sarf etmek
öncelikli hedefimiz. Tüm ürün gruplarımızda
olduğu gibi iklimlendirme
alanında da enerji verimliliği yüksek
cihazlarımız ile hem müşterilerimizin
işletme maliyetlerini düşürüyor hem
de çevreci çözümler sunuyoruz. Bireysel
A+, A++, A+++ klimalarımızın yanı
sıra VRF klima sistemlerinde ısı geri
kazanımlı ürünlerimiz bulunuyor. Bir iç
üniteden çıkan ısının diğer iç ünitede
kullanılması ile EER değeri 7.0 seviyesine
çıkan ürünlerimiz enerji verimliliği
konusunda avantaj sağlıyor. Ürünlerin
mekanik tasarımı ve soğutma sistemi
tasarımına ek olarak yazılımının da
fabrikalarımızda geliştiriliyor olması
bize önemli avantajlar sağlıyor.
Yapı Malzeme Nisan 2020 35
“Form Şirketler Grubu olarak 55 yıldır
sürekli daha iyinin arayışında olduk”
“ Form Grup olarak inşaat sektöründeki tüm daralmaya rağmen üstün kalitede ürünleri
ithal ya da yerli üretimle en doğru şartlarda satışa sunmaya özen gösterdik. Bu yönde
çabalarımza 2020’de de devam edeceğiz.”
Öncelikle ürün gruplarınız
hakkında bilgi verir misiniz?
Form Şirketler Grubu çatısı altında Form
Endüstri Ürünleri, Form Endüstri Tesisleri
ve Form MHI Klima Sistemleri grup şirketlerimizle
otelden AVM’ye, konuttan iş
merkezine kadar oldukça geniş bir skalada
hemen hemen tüm yapıların iklimlendirme,
duman tahliye, gün ışığı aydınlatma gibi
ihtiyaçlarını karşılıyoruz.
Form Şirketler Grubu iştiraki Form MHI
Klima Sistemleri, 2011 yılından beri Japon
teknoloji devi MHI ile VRF sistemleri
alanında başarıyla sürdürdüğümüz iş birliğinin
bir sonucu olarak 2019 yılında gerçekleştirilen
ortaklık sonucu kuruldu. Ürün
gamında split klimalar, multi-split klimalar,
profesyonel klimalar, VRF sistemler ve ısı
pompaları mevcut.
Form Endüstri Ürünleri özelinde ise Lennox,
Climate Master, Clivet, Dunham Bush
gibi güçlü yabancı iş ortaklıklarımız ve yerli
üretim Form markalı ürünlerimizle hizmet
veriyoruz. Form Endüstri Ürünleri olarak
paket klima, ısı pompası, soğutma grubu,
klima santrali, fancoil ve havalandırma sistemleri
alanlarında birçok farklı ürünümüzle
müşterilerimize iklimlendirme çözümleri
sunuyoruz.
Form Endüstri Tesisleri firmamız ise, Form
Şirketler Grubu’nun yerli imalat ayağını
oluşturuyor. İzmir’de bulunan üretim tesisinde
Grubun satışını yapmış olduğu paket
klima, ısı pompası, fancoil gibi ürünlerin
üretimini yaparken, aynı zamanda kendi
bünyesindeki duman tahliye ve doğal havalandırma
üniteleri, gün ışığı aydınlatma
sistemleri ve evaporatif soğutma üniteleri
gibi cihazların da imalat ve satışını üstleniyor.
Tunç Korun / Form Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı
55 yıldır sektöre verimliliği yüksek iklimlendirme
sistemleri sunan Form Şirketler
Grubu, her geçen yıl Ar&-Ge çalışmaları,
yerli üretim ve yeni iş ortaklıklarıyla ürün
gamını genişletmekte. Ürün verimliliği ve
kaliteyi daima daha yukarı seviyelere taşıyan
firma, kendisine çizmiş olduğu yolda
emin adımlarla ilerlemeye devam etmekte.
Form Şirketler Grubu Yürütme Kurulu Başkanı
Twunç Korun ile gerçekleştirdiğimiz
röportaj çalışmamızda, şirket faaliyetleri,
sektördeki yenilikler ve önümüzdeki döneme
dair plan ve projelerini ele almaya
çalıştık.
Bu ürün grupları içerisinde öne
çıkan avantajlardan biraz bahseder
misiniz?
Form Şirketler Grubu olarak, paket klimalar
alanında Lennox, ısı pompaları konusunda
Climate Master, soğutma gruplarında Dunham
Bush ve Clivet gibi uluslararası firmalarla
başarılı iş ortaklıklarımız uzun yıllardır
devam etmekte. Japon Mitsubishi Heavy
ile ortaklığımız sonucu kurulan Form MHI
Klima Sistemleri iştirakimizin ürün gamındaki
Split Klimalar, Multi-Split Klimalar,
Profesyonel Klimalar, VRF Sistemler ve
Q-ton Havadan Suya ısı pompaları ile
kapalı alanlara verimli iklimlendirme çözümleri
sunuyoruz. 2019 yılından itibaren
yapılandırdığımız Form MHI konsept mağazalarımız
ile geniş bir ürün yelpazesini
36
Yapı Malzeme Nisan 2020
Dosya
tüketicilerle buluşturuyoruz.
55 yıllık tecrübemiz, AR-GE ve yerli üretime
verdiğimiz önemle son yıllarda yerli
üretime de ağırlık verdik. İzmir’de bulunan
üretim tesisimizde Form markalı yerli üretim
su kaynaklı ısı pompalarını ve fancoilleri
üretiyoruz. Dünyanın en büyük paket
klima üreticilerinden Amerikan Lennox
firmasının 37 yıldır Türkiye’deki satış faaliyetlerini
sürdürüyoruz. 2019 başlarında
marka ile imzaladığımız lisans anlaşması
kapsamında üretim tesislerimizde Lennox
marka paket klimaları yerli olarak üretmeye
başladık. Bu anlaşma 100 yıllık bir tarihe
sahip olan Lennox tarafından uluslararası
pazarlarda paket klima için verilen ilk
ve tek üretim lisansı olma özelliğiyle de bizi
ayrıca gururlandırıyor.
Özellikle ülkemizde son yıllarda döviz kurlarındaki
artış ve hareketlilik sebebiyle,
iklimlendirme çözümlerine ihtiyaç duyan
firmalar yerli üretim ürünlere ilgi göstermeye
başladı. Biz de bu alanda gerçekleştirdiğimiz
tüm bu atılımlarla müşterilerimize,
ihtiyaç ve bütçelerine uygun, birçok farklı
seçenek sunabiliyoruz.
İnşaat sektöründeki son gelişmeler
üretim ve satış faaliyetlerinizi nasıl
etkilemekte?
Ülkemizde son yıllarda inşaat sektörü bir
yükseliş trendi yakalamış durumdaydı.
İnşaat sektörüne yapılan yatırımların artması
ve sektörün büyümesi doğal olarak
iklimlendirme sektörüne de pozitif olarak
yansımıştı. Fakat sektörün 2018 yılından
beri yaşadığı ve 2019’da da devam eden
daralması sebebiyle geride bıraktığımız
yıl, klima ve iklimlendirme sektörü anlamında
oldukça zor bir sene oldu.
Form Şirketler Grubu olarak tüm bu olumsuz
durum karşısında, 2019 yılında firmamıza
ve sektöre büyük katkıları olacağına
inandığımız birçok yeni ortaklığa ve
AR-GE çalışmasına imza attık. Yıllardır
süregelen başarılı iş birliklerimizi ortaklık
mertebesine taşırken, AR-GE’ye verdiğimiz
önemle İzmir Pancar OSB’de bulunan
fabrikalarımızda fancoilden duman tahliye
kapaklarına, paket klimadan ısı pompasına
yerli üretim ürün gamımızı genişlettik.
2020 yılı boyunca da tüm çalışmalarımıza
hız kesmeden devam edeceğiz.
Mitsubishi Heavy Industries’in %33 ortaklığı
ile kurulan Form MHI Klima Sistemleri
bu süreçte inşaat sektöründe gerçekleşen
multisplitten mini VRF’ye dönüş trendini
gayet başarılı bir biçimde yakaladı. Son
derece kuvvetli olduğumuz VRF pazarına
ek olarak yeni bayilerimiz ve konsept mağazalarımızla
görünürlüğümüz artarken,
tüm endüstriyel ve bireysel Mitsubishi Heavy
Klima ürünlerinin satışları da son derece
olumlu yönde etkilendi.
Form Endüstri Ürünleri tarafında ise, uzun
yıllardır başarılı iş ortaklığımız bulunan
Lennox‘un verdiği lisansla yerli üretimine
geçtiğimiz ve önemli avantajlar
sunduğumuz paket klimalarımıza
ek olarak, yine
bir başka önemli iş ortağımız
Clivet’in aynı yapı içerisinde
bulunan ancak aynı
anda ısıtma ve soğutma ihtiyacı
bulunan farklı mahallerin
bu ihtiyaçlarını tek cihaz
üzerinden karşılamamıza
imkan tanıyan ürünleriyle
ofislerden fabrikalara kadar
pek çok farklı uygulama alanında
hizmet vermeye başladık.
Ayrıca endüstriyel inşaat yatırımları alanında
fabrikaların duman tahliye kapaklarının
pek çok OSB’ de zorunlu hale gelmesi de
Form Endüstri Tesisleri firmamızın satışlarını
artırdı.
Özetlemek gerekirse; Form Grup olarak
inşaat sektöründeki tüm daralmaya rağmen
üstün kalitede ürünleri ithal ya da yerli
üretimle en doğru şartlarda satışa sunmaya
özen gösterdik. Bu yönde çabalarımza
2020’de de devam edeceğiz.
Bu yıl içerisinde yeni projeleriniz
olacak mı?
Form Şirketler Grubu olarak 55 yıldır sürekli
daha iyinin arayışında olduk. 2020
yılında da bu hedefimizi koruyarak, yerli
imalat ürünlerimiz ve yabancı iş ortaklıklarımızdan
oluşan ürün gamımızla, müşterilerimizin
iklimlendirme ve diğer endüstriyel
ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılamaya
özen göstereceğiz.
Lennox ile gerçekleştirdiğimiz lisanslı üretim
anlaşması kapsamında 2019 yılında 80
kW üstü kapasitelerde paket klima cihazlarının
üretimini yaptık. 2020 senesinde bu
üretime, 80 kW altı kapasiteli paket klima
cihazlarını da ekledik ve üretim seviyemizi
arttırmayı arttırdık. Aynı şekilde 2019 yılında
11,15 ve 22 kW olarak üretmeye başladığımız
yerli üretim ısı pompalarımıza
ek olarak 2020’de 3,6 ve 8 kW’lık küçük
kapasiteli modellerini de üretip, satışa sunacağız.
Form MHI Klima Sistemleri tarafında ise
Japon teknoloji markası Mitsubishi Heavy
Industries ile ortaklığımız çerçevesinde
2019 sonuna kadar 42 bayilik verdik. 2020
hedefimiz bayi sayımızı hedef bölgelerimizde
70’e çıkartmak. 2021 sonunda, bu
sayıyı 100’ün üzerine çıkartarak üst segment
split klima pazarında sektöre yön veren
oyunculardan biri olmayı hedefliyoruz.
Yapı Malzeme Nisan 2020 37
Systemair VOClean Ekoloji Üniteleri
Mutfak egzoz sistemlerinde kullanılması tavsiye edilen, yağlı ve kirli mutfak havasını
dışarıya atmadan önce temizleyerek, sağlığa zararlı partikülleri ve yangın riskini ortadan
kaldırma amacı ile tasarlanmış havalandırma cihazı VOClean, şimdi yüksek sıcaklık
dayanımlı.
Dosya
21. yüzyılda çevresel sorunların artması
ile birlikte endüstriyel atıkların çevreye
atılması ve özellikle baca gazı ve mutfak
egzoz sistemlerinin atmosfere salınmasına
ilişkin ciddi kısıtlamalar getirilmiştir.
Mutfak egzoz sistemlerinden salınan bazı
partiküller ve uçucu organik bileşikler (Volatile
Organic Compounds - VOC) kirlilik
yaratmaktadır. Bu yüzden birçok ülkede
Çevre Bakanlıkları tarafından yayınlanan
yönetmeliklerle birlikte kokulu gazların atmosfere
yayılması yasaklanmıştır.
Büyük şehirlerde “hepsi bir arada” konsepti
ile tanıtılan yaşam alanları hava kalitesinde
bazı problemlere yol açmaktadır.
Bunun nedeni yeni yaşam projelerindeki
yemek alanlarından ve büyük
restorantlardan atılan yoğun
mutfak egzozlarının yaşam alanlarına
çok yakın yerlerdeki evlerde,
restorantlarda, otellerde ve kapalı
alanlarda bulunan insanların sağlığı
üzerinde olumsuz etkilere neden
olmasıdır. Tedbir alınmadığı durumlarda,
yemek pişirme sırasında
egzoz kanalı ekipmanlarında yağ,
kurum ve is gibi maddelerin birikmesi
ilerleyen zamanlarda yangın
riskini arttırmaktadır. Yangın riskine
ek olarak bu maddelerin kanallarda
birikmesi emiş fanlarının ve
filtrelerin tıkanmasına sebep olup
kanalları hızla kirleterek işletme
maliyetlerinin de artmasına sebep
olmaktadır.
Tüm bu sorunlardan doğan ihtiyaçları
karşılamak üzere mutfak egzoz sistemleri
için bazı gereklilikleri belirten Alman VDI
2052 ve İngiliz DW/172 standartları ve bu
standartlara ek olarak olarak, İngiltere’de
DEFRA (Department of Environment,
Food & Rural Affairs) tarafından tasarım
kuralları oluşturulmuştur.
VOClean’in Avantajları
• 2.500 m3/h - 40.000 m3/h hava debisi
aralığı
• Entegre otomasyon sistemi
• Klasik ve İleri Düzey kontrol seçeneği
• Opsiyonel ESP Autowash sistemi
• Aktif karbon filtre, elektrostatik ayrıştırıcı
filtre ve UV-C lamba opsiyonları ile her
mutfağın ihtiyaçlarına uygun konfigürasyon
imkanı
• 120 C°’ye kadar yüksek sıcaklık uygulamalarına
uygun
• EN 1886 standardına göre TB2 ısıl köprüleme
ve L1 sızdırmazlık sınıflarına uygun
• Yeni seçim programı Systemair Airware
PRO ile seçilebilir ve detaylı teknik çıktıya,
Revit ailesine, iki ve üç boyutlu teknik
çizimlere erişim sağlar.
38
Yapı Malzeme Nisan 2020
Bosch Termoteknoloji
İş Ortakları Toplantısı
yine fark yarattı
Bosch Termoteknoloji çalışanları ve bayileri, İş Ortakları Toplantısı’nda
bir araya gelerek hem 2019 yılını değerlendirdi hem de 2020 yılı için
motivasyon buldu.
Bosch Termoteknoloji İş Ortakları
Toplantısı bu yıl 9-11 Şubat
tarihleri arasında Antalya Titanic
Belek otelinde gerçekleştirildi.
Yoğun katılımın olduğu
toplantıda Bosch çalışanları,
toptancı ve taahhütçü iş ortakları
ile bir araya geldi.
Toplantıda 2019 yılındaki başarılar,
2020 yılının stratejileri ve
projeleri paylaşıldı. Dijitalleşen
dünyada doğru konumlanma,
geleceğin teknolojileri ve dünya
trendleri ile ilgili sunumlar
yapıldı. Bunların yanı sıra, Türkiye’nin
önde gelen ekonomistlerinden
Prof. Dr. Emre Alkin
de organizasyonda konuşmacı
olarak yer aldı. Toplantının fuaye
alanında ise şirketin son
dijital projelerinden biri olan
Müşteri Yönlendirme Sistemi
tanıtıldı ve katılımcılar simülasyonlu
ürün bilgilendirme köşelerinde
bağlanabilir cihazları
deneyimleme şansı buldular.
Organizasyonda farklı kategorilerde
belirlenen ödüller yöneticiler
tarafından Bosch Termoteknoloji
iş ortaklarına takdim
edildi. Ünlü sanatçı Deniz Seki’nin
sahne aldığı gala yemeğinin
ardından toplantı sona erdi.
40
Yapı Malzeme Nisan 2020
Buderus Türkiye, 5. Ankara İç Tesisat
Buluşması ana sponsoru oldu!
Buderus Türkiye, Ankara’da düzenlenen ve sertifikalı tesisat firmalarından uzmanların
katıldığı 5. İç Tesisat Buluşması’nda ana sponsor olarak yer aldı.
Dosya
Şubat’ta Meyra Palace Otel’de yapılan
etkinlikte Buderus organizasyonun ana
sponsorluğunu üstlendi.
Ankara’da faaliyet gösteren sertifikalı tesisat
firmalarından uzmanlarının katıldığı
organizasyonda, geniş ürün gamı ve
dijital çözümlerinin anlatıldığı Buderus
standı katılımcılar tarafından büyük ilgi
gördü. İki ayrı oturum halinde gerçekleşen
organizasyonun ilk oturumunda 2019
yılı iklimlendirme sektörü değerlendirilirken,
2020 yılında beklenen gelişmelerin
altı çizildi. Etkinliğin ikinci bölümündeki
panel ve sunumlarda ise Bosch Termoteknik
Pazarlama Direktörü Ali Aktaş, Buderus’un
son teknoloji ürünleri, müşteriye
yönelik sunduğu çözümleri ve geleceğin
ısıtma sistemleri hakkında bilgilerin yer
aldığı “Isıtma Sistemlerinde Yeni Teknolojiler”
konulu bir sunum gerçekleştirdi.
İklimlendirme sektörünün önemli konularının
görüşüldüğü 5. Ankara İç Tesisat
Buluşması, BAŞKENTGAZ ve Gaztechnics
iş birliği ile gerçekleştirildi. 22
Yaklaşık 300 katılımcının bulunduğu organizasyon,
doğalgaz sektörü ile ilgili
farklı teknik oturumların gerçekleştirilmesi
ile sona erdi.
Buderus, Mixx Awards’ta Altın Ödülün Sahibi Oldu!
Dünyada 47 ülkede faaliyet gösteren Interactive Advertising
Bureau'nun Türkiye merkezi tarafından 10. kez düzenlenen
MIXX Awards’un bu yılki kazananları belirlendi. 3 Mart’ta Four
Seasons Bosphorus İstanbul Otel’de gerçekleşen ve sunuculuğunu
Jülide Ateş ve Kıvanç Talu’nun yaptığı törende 15
kategoride 129 ödül verildi.
10 yıldır dijital pazarlama iletişimi alanında yapılan tanıtım
faaliyetlerinin yaratıcılık, performans ve yenilikçilik
ekseninde değerlendirildiği MIXX Awards Türkiye’de
markalar bu yıl 15 farklı kategoride yarıştı.
Buderus, 2019 yılında gerçekleştirdiği projesi Türkiye’nin
En İyi Kombi Ustası ile B2B kategorisinde
Altın Ödül’ün sahibi oldu.
YouTube kanalından yarışma ile aynı anda canlı yayınlanan,
sektörün önemli markalarının da destek verdiği ödüllü etkinlikte
kombi montajından değişimine farklı konularda yarışıp
bilgi ve becerilerini gösterdiler. Yarışma sonunda ilk 3'e giren
ustalar ve online platformda en çok beğeni alan “Gönüllerin
Ustası” ödüllerin sahibi oldu.
Kombinin Ustası Yarışması hakkınd:
Türkiye'nin ilk ve tek, interaktif ve canlı kombi ustası
yarışması online ve büyük final olmak üzere
iki etaptan oluştu. Online etapta www.kombininustasi.com
mikrositesi üzerinden yarışmaya katılan
ustalar, sorulan soruları en doğru ve hızlı cevaplamaya
çalıştılar. “Günün Buderus Bonus Sorusu”
ve “Arkadaşını Davet Et” gibi ek modüllerle ekstra
puan topladılar. Online etabı başarı ile bitiren ilk 15
usta, DasDas’ta düzenlenen ve Buderus Türkiye
Yapı Malzeme Nisan 2020 41
Dosya
Panel radyatörde
antrasit rengin cazibesi
Termo Teknik Silüet Serisi’nin farklı renk ve dekorasyon tarzları ile uyumlu antrasit renkte
radyatörleri, mekanların şıklığına sundukları katkı ile yoğun ilgi görüyor.
Dekoratif tasarımı ile kullanıcıların ince
zevkine; sağlamlığı, verimliliği ve 15 yıl
garantisi ile de bütçesine hitap eden Termo
Teknik Silüet Serisi’nin antrasit renge
sahip radyatörleri yoğun ilgi görüyor. Panel
radyatörlerde alışılmış beyaz rengin
yanında zevkli ve modern görünümlü bir
alternatif sunan antrasit renk hem minimal,
hem de retro ve rustik öğelerden
esinlenen dekorasyonlara uyum sağlıyor.
Modern dekorasyon renkleri arasında
son yıllarda en çok tercih edilen renklerden
olan antrasit; özellikle beyaz, kırık
beyaz, açık gri ve bej tonları ile tam bir
uyum içerisinde
olmasının yanı
sıra, dekorasyonda
daha çarpıcı
bir görünüm
arayanlar için
narenciye, açık
pembe, lila, sarı,
açık mavi tonlar
ve parlak renkli
zeminler ile de
uyumlu bir kontrast
yakalıyor.
Termo Teknik’in
Çorlu’da bulunan
fabrikasında
ileri teknoloji ve
çelik sac kullanılarak
üretilen Silüet Dekoratif Radyatör
Serisi’nin Avrupa standardı RAL9016 beyaz
ve RAL7016 antrasit renkleri Minima,
Style, Vertica ve Latida modellerinde tercih
edilebiliyor.
Minima, düz ve çizgisiz görünümüyle
sadelik ve uyumun elit bir görünümünü
sunuyor. Kullanıldıkları mekân ile bütünleşen
Minima radyatörler, dekorasyonda
minimalizmi tercih edenlerin tercihi oluyor.
Style ve Latida ise yatay çizgili pürüzsüz
yüzeyleri ile iç mekanların görünümünü
zenginleştirmek isteyenlere seçenek sunuyor.
Dikey çizgili tasarımı ile Vertica ise bulunduğu
ortama dinamizm katan yapısıyla
dikkatleri üzerine çekiyor.
Silüet serisi radyatörler taşıdıkları özellikler
sayesinde, marka ve tasarım sahibi
butik konut projelerin ve kalite tutkunu bireysel
kullanıcıların beğenisini kazanıyor.
Üstelik geniş ölçü ve tip yelpazesi ile verimlilikten
ve ısınma konforundan ödün
vermeden mekân estetiği yakalanabiliyor.
42
Yapı Malzeme Nisan 2020
“Kendi Ar-Ge ekibimiz ile
klimalarımızı tasarlıyor ve ihracatını
yapıyoruz”
“2020 yılında duvar tipi klima cihazlarının ucuzlaştırılması ile ilgili bir projemiz var, bunun
yanında bazı VRS modellerinin yerlileştirilmesi ve Türkiye üzerinden ihracatına yönelik
projelerimiz devam ediyor. Ses ile kumanda edilebilen klima cihazını hayata geçirdik,
bunun seri üretime başlatılması çalışmalarımız da sürüyor.”
Arçelik A.Ş. bugün; dünya çapında 30.000
çalışanı, Türkiye, Romanya, Rusya, Çin,
Güney Afrika, Tayland ve Pakistan’da olmak
üzere 7 ülkede 18 üretim tesisi, 31
ülkede 33 satış ve pazarlama ofisi ve 11
markasıyla (Arçelik, Beko, Grundig, Blomberg,
Elektrabregenz, Arctic, Leisure, Flavel,
Defy, Altus ve Dawlance) 130’dan fazla
ülkede ürün ve hizmet sunmakta.
dosya konumuz çerçevesinde Arçelik İklimlendirmeden
Sorumlu Pazarlama Yöneticisi
Can Topakoğlu ile firma faaliyetlerini
ve gündemdeki konuları ele aldığımız bir
röportaj çalışması gerçekleştirdik.
Öncelikle ürün gruplarınız
hakkında bilgi verir misiniz?
Arçelik olarak gerek ciro gerek adet bazlı
bakıldığında iklimlendirme sektörünün
(Isıtma, Soğutma, Havalandırma ve Su
Isıtma) lider firmasıyız. İklimlendirme ürün
gruplarımız ev tipi klima, salon tipi klima,
multi inverter klima sistemleri, ticari klima
ürün grubu, değişken debili sistemler, endüstriyel
sistemler, doğalgaz sistemleri
(Yoğuşmalı kombi ve kazanlar), gazlı ve
elektrikli su ısıtıcılarından oluşmaktadır.
Klima ve su ısıtıcılarında marka bilinirliğimiz
diğer ürün gruplarına göre daha yüksektir.
Bu ürün grupları içerisinde öne
çıkan avantajlardan biraz bahseder
misiniz?
Türkiye’de ilk olan üretim tesisine sahip
olmamız ve çevresel kriterleri dikkate alarak
üretim yapmamız bizi rekabette öne
çıkaran avantajların başında geliyor. Arçelik
olarak 2018 – 2019 döneminde Türkiye’de
bir ilke imza atarak çevreci olan
R32 soğutucu akışkanına yatırım yaptık
ve ürünlerimizi bu soğutucu akışkan ile
çalışır hale getirdik. R32 gazı kullanımı ile
ürünlerimizin enerji verimliliklerini daha da
arttırırken kompresör teknolojisinde yarattığımız
avantajlar ile ürünlerimizin kompresör
garanti süresini 10 yıla çıkarttık. Üstelik
bu garantiyi verirken rakiplerimizden farklı
Can Topakoğlu
Arçelik İklimlendirmeden Sorumlu Pazarlama Yöneticisi
olarak hizmetlerimizin içine eski kompresörün
demontajı, yeni kompresörün montajı
ve gaz değişim bedelini de hizmetlerimize
dahil ettik. Sırf bu garanti, Türkiye’de
ürettiğimiz klima cihazlarımıza ne kadar
güvendiğimizin bir kanıtıdır.
Yine Türkiye’de ilk olarak bulut tabanlı
WiFi kontrol sistemli klima cihazları üzerine
yatırım yaptık. Cep telefonlarından
kontrol edilebilen bu uygulamalarımız Homewhiz
adını verdiğimiz Arçelik yazılımları
üzerinden kontrol edilmektedir. Ek olarak
rakiplerimizden farklı olarak sadece IOS
ve Android değil Windows tabanlı mobil
cihazlar üzerinden de çalışmaktadır. Tüm
bulut sistemleri de Arçelik tarafından yönetilmektedir.
Türkiye’deki klima üretim tesislerimizin
yeni dönem projeleri arasında ise salon
tipi klima, kaset tipi klima ve değişken debili
split klimalar bulunuyor. Hali hazırda
kısmen yerli olarak ürettiğimiz VRS klima
cihazlarımızın katma değeri daha yüksek
olan modüllerini de Türkiye’de üretime
başladık. Ayrıca iç hava kalitesi üzerinde
çalışmalarımız devam ediyor.
İnşaat sektöründeki son gelişmeler
üretim ve satış faaliyetlerinizi nasıl
etkilemekte?
Türkiye’de iklimlendirme sektörü gibi inşaat
sektörü de önemli değişiklikler gösteriyor.
Son yıllarda iklimlendirme ürünlerini
satın alan müşterilerimiz artık sadece ucuz
bir ürün değil, doğaya saygılı olan ve zarar
vermeyen tesislerde üretilmiş yüksek verimli
cihazlar talep ediyor. Bu durum inşaat
şirketlerine de yansımış durumda. Eskiden
projelerine en ucuz ürünü satın almak isteyen
inşaat şirketleri, şimdi bu cihazları
satın almadan önce mutlaka bir uzman tarafından
keşif yaptırmak istiyorlar ve artık
daha uzun garanti süreleri talep ediyorlar.
Bu garantiyi de projeyi pazarlarken bir satış
unsuru olarak kullanıyorlar. Bu önemli
gelişim de iklimlendirme sektörünü yeniden
şekillendiriyor. Eskiden olduğu gibi
uzak doğudan gelen ucuz ürünler rağbet
görmüyor.
İnşaat firmalarındaki bu bilinç değişikliği,
Türkiye’ye çok daha fazla firmanın yatırım
hatta imalat yapmasını sağlıyor. Bu nedenle
son yıllarda çok sayıda önemli üretici
Türkiye’de üretim üssü kurarak distribütör
ile değil direk satış yapmaya başladı.
Bu yıl içerisinde yeni projeleriniz
olacak mı?
Arçelik olarak 1990 yılların başından beri
iklimlendirme konusunda faaliyet gösteriyoruz.
2000 yılında Türkiye’deki ilk ev tipi
klima üretim tesisimizi kurduk. Bu fabrika
hem kurulduğu dönemde hem de bugün
Avrupa’nın en yüksek kapasiteli klima
üretim tesisidir. Bu tesisimizde kendi Ar-
Ge ekibimiz ile klimalarımızı tasarlıyor ve
ihracatını yapıyoruz. Arçelik, Beko, Altus,
Grundig gibi markalarımız ile 50’den fazla
ülkeye ihracat yapıyoruz. Tesisimizin yıllık
üretim kapasitesi 1 milyon adettir. Haliyle
böyle bir tesisin yatırım yapmadan yeni
proje oluşturmadan durmasını beklemek
mümkün değildir. 2020 yılında duvar tipi
klima cihazlarının ucuzlaştırılması ile ilgili
bir projemiz var, bunun yanında bazı VRS
modellerinin yerlileştirilmesi ve Türkiye
üzerinden ihracatına yönelik projelerimiz
devam ediyor. Ses ile kumanda edilebilen
klima cihazını hayata geçirdik, bunun seri
üretime başlatılması çalışmalarımız da sürüyor.
44
Yapı Malzeme Nisan 2020
Dosya
Vaillant Türkiye, büyümesini
2019 yılında da sürdürdü
Vaillant Türkiye, yetkili satıcıları ile birlikte moral depoladığı geleneksel Aile Toplantısını
bu yıl 5-10 Şubat tarihleri arasında Bali’de gerçekleştirdi. “Markam Vaillant, Kafam Rahat”
mottosuyla düzenlenen toplantıda 2019 yılı değerlendirilirken, 2020 yılı hedefleri paylaşıldı.
Isıtma sektörünün öncü kuruluşlarından
Vaillant Türkiye’nin gelenekselleşen ‘Aile
Toplantısı’ tüm yetkili satıcıların katılımıyla
5-10 Şubat tarihlerinde Bali’de düzenlendi.
“Markam Vaillant, Kafam Rahat”
mottosuyla düzenlenen buluşmada Vaillant
Türkiye yöneticileri ile yetkili satıcılar
bir araya geldi. Buluşma kapsamında
Vaillant Group Türkiye CEO’su Alper Avdel,
Vaillant Türkiye Satış ve Pazarlama
Direktörü Erol Kayaoğlu, Vaillant Türkiye
Pazarlama Direktörü Hazım Bumin ve
Vaillant Türkiye Satış Direktörü Fatih Aylı
2019 yılını değerlendirip markanın 2020
vizyonunu açıkladılar.
Bali’nin pirinç tarlaları ile tapınakları gibi
turistik yerleri görme imkanı da yakalayan
yetkili satıcılar, rafting etkinliğinde keyifli
anlar yaşadı. Yeni yıla moralli bir başlangıç
yapılması ve Vaillant Türkiye’nin gelecek
hedeflerinin paylaşılması amacıyla
düzenlenen toplantıya 200’e yakın yetkili
satıcı katıldı.
2019 yılında daralan pazara
rağmen yüzde 10 büyüdü
Toplantının açılışında konuşan Vaillant
Group Türkiye CEO’su Alper Avdel, Vaillant’ın
ERP dönüşümü ve yeni projelerdeki
başarısı, müşteri memnuniyeti odaklı,
çevik organizasyonu sayesinde 2019
yılında daralan pazarda performansını
koruyarak yüzde 10 büyüdüğünü söyledi.
Vaillant Türkiye’nin, 2020 yılında da büyümeye
devam edeceğini belirten Avdel,
“Marka değerimizi artırıyor, müşteri memnuniyetine
yatırım yapıyoruz. 2020 yılında
kombide pazar payını artırmak, geleneksel
iş kollarında olduğu gibi yeni iş
kollarında da büyümek istiyoruz. Müşteri
memnuniyeti alanında yaptığımız ölçümlerde
yüzde 90’ın üzerinde olduğumuzu
gördük. 2020’de hedefimiz müşteri memnuniyeti,
büyüme ve kazan-kazan senaryomuzu
artırarak devam ettirmek” dedi.
Başarılı performansını 2019’da da
sürdürdü
Vaillant Türkiye Satış ve Pazarlama Direktörü
Erol Kayaoğlu toplantıda yaptığı
konuşmada, “2019’da rekabetçi fiyatlandırma,
finansal çözümler, ticari kampanyalarla
pazarda öne çıktık ve faaliyette
bulunduğumuz her alanda başarılı bir
performans sergiledik. 2019’da en çok
yoğunlaştığımız alanlardan olan yoğuşmalı
ürünlerimizde 90 bin adet satış gerçekleştirdik.
2019’da 49 iş ortağımız VRF
ile ilgili yaklaşık 94 tane projeye imza attı”
dedi. Green IQ ürün grubundaki gelişmelere
ve ürün özelliklerine ilişkin bilgiler de
paylaşan Kayaoğlu sözlerine şöyle devam
etti; “Geliştirdiğimiz yenilikçi ve çevreci,
ürün ve çözümlerle 2019 yılında olduğu
gibi 2020’de de tüketicimizin tercihi
olmaya devam edeceğiz. Ustalık eserimiz
olarak gördüğümüz ve Green IQ felsefesi
ile tasarlanan ecoTEC Plus kombimiz üstün
özellikleri ile yüzde 93’e varan verimlilik
sağlıyor.”
Vaillant Türkiye Pazarlama Direktörü Hazım
Bumin ise yakın zaman önce hayata
geçirilen “Kombim Vaillant, Kafam Rahat”
kampanyasının detaylarından bahsederek
şunları söyledi: “Müşterilerimize 7
gün 24 saat WhatsApp üzerinden hizmet
alma olanağı sunduğumuz “WhatsApp
Vaillant?” uygulaması ile dijitalleşme alanında
ilk adımımızı atarak sektörümüzde
de bir ilki gerçekleştirdik. İletişim kanallarımızı
genişleterek müşterilerimizin en rahat
şekilde bize ulaşabilecekleri bir marka
olma yolunda hızla ilerliyoruz”.
VaillantFIT ile Vaillant, iş ortakları
için daha kolay hale geliyor
2020 yılında müşterilerine sunduğu rahatlık
ve konforun yanı sıra yetkili satıcıların
daha kolay ve keyifli çalışmalarına
odaklanacaklarını belirten Vaillant Türkiye
yöneticileri, yeni projeleri VaillantFIT’e
ilişkin bilgileri de paylaştı.
Toplantıda yetkili satıcıların beklentileri,
lojistik, finansal çözümler, pazarlama çalışmalarında
izlenecek yeni yollar, verilecek
eğitimlere ilişkin VaillantFIT çalışmaları
kapsamında 2020 yılında izlenecek
yol haritası yetkili satıcılara aktarıldı.
Yapı Malzeme Nisan 2020 45
Dosya
Yerden ısıtma sistemleri ile
yaşam konforunuzu artırın
GF Hakan Plastik’in 2020 yılı içinde ağırlık vereceği ürünler arasında
yer alan Yerden Isıtma Sistemleri, ısınma maliyetlerinden kullanım alanı
konforuna kadar yapılara katma değer sağlıyor.
GF Hakan Plastik, 2020 stratejileri
doğrultusunda, ısınma maliyetleri
kadar konfor ve sağlık
koşullarını da karşılayan Yerden
Isıtma Sistemleri konusuna
ağırlık veriyor. Bu doğrultuda
GF markası adı altında geliştirdiği
yerden ısıtma sistemlerini
geçtiğimiz günlerde piyasaya
sürdü.
İdeal ısıtma eğrisi ile yerden
ısıtma eğrisinin neredeyse birebir
örtüşmesinden dolayı yerden
ısıtma sistemleri, en ideal
ısıtma sistemi olarak görülüyor.
Sistemin konut, işyeri,
okul, hastane, spor
salonları, otel, vb.
farklı alanlarda kullanımı
giderek yaygınlaşıyor.
Isı pompası, güneş
enerjisi gibi alternatif
ısıtma sistemleri ile
de uyumlu olan GF
Yerden Isıtma Sistemleri,
düşük ısıtma
suyu sıcaklığı ile (50
°C’nin altı), enerjiden
tasarruf edilerek
ısınma maliyetlerinin
azaltılmasına katkı
sağlıyor. Standartlara
uygun şekilde üretilip,
uygun şartlarda ek
parça bulundurmadan
kangal şeklinde döşenen
boru sistemleri,
bina ömrü ile eşdeğer
kullanım ömrüne sahip bulunuyor.
Sistemin bakım gerektirmemesi
maliyet açısından yine
fayda sağlıyor.
Yerden Isıtma Sistemi, radyatörlü
sistemlerin aksine ısıtmayı
tabandan tavana doğru yapmasından
dolayı daha sağlıklı ve
güvenli ısınma yaratıyor. Zeminde
farklı döşeme malzemeleri
kullanılsa da mekan homojen
ve eşit şekilde ısınıyor. Isınma
konforu sağlayan bu özelliğin
yanı sıra taban yüzeyinin 27 °C
-28°C civarında olması, ortamın
havasının kurumasını önlüyor;
düşük sıcaklıktaki ısıtma
sisteminin hava sirkülasyonu
oluşturmasını engelleyerek toz
kalkması gibi bir durum yaşanmasının
önüne geçiyor. Zeminden
soğuk almayı önlemenin
yanı sıra alerji ve astımı olan kişiler
ve çocukların güvenliği açısından
da avantajları bulunuyor.
Ayrıca ısıtmanın yerden gerçekleştirilmesi,
mekanın net
kullanım alanına ulaşmasına ve
dekorasyon konusunda esnek
olunmasına olanak tanıyor.
46
Yapı Malzeme Nisan 2020
Tadilat mevsiminde
su pompalarını unutmayın
Bahar aylarının gelmesiyle birlikte evler için tadilat mevsimi de başladı. Pompa sistemleri
ile büyük projelerin çözüm ortağı olan Wilo; yazlık evler, apartmanlar, siteler ve tarım
alanları için ideal bir pompa sistemine ihtiyaç duyan son kullanıcılara da ev tipi kullanıma
özel olarak tasarlanan Initial Line serisiyle yanıt veriyor.
Günlük hayatımızı sorunsuz bir şekilde
devam ettirmemizi sağlayan santrifüj
pompalar, hidroforlar, atık su ve drenaj
pompalarından oluşan Wilo Initial Line
serisi; küçük ve dar alanlara uygun minimal
tasarımı ve dayanıklı yapısıyla
maksimum performans sağlıyor. Kullanıcı
dostu özelliğiyle tüketicisine bireysel olarak
da kolay ve hızlı montaj olanağı sunan
bu yenilikçi seri, uzun kullanım ömrü
ve ulaşılabilir fiyat avantajıyla da dikkat
çekiyor. Initial Line Serisi ile 148 yıllık kalitesini
ve güvencesini bireysel kullanıcılarla
buluşturan Wilo, yaygın satış noktaları
ve yetkin teknik servisleriyle her adımda
müşterilerinin yanında yer alıyor.
İleri teknolojisi ve uzman kimliğiyle dünyada
148 ve Türkiye’de 28 yıldır faaliyet
gösteren pompa sistemleri sektörünün
öncü markası Wilo, perakende ürün pazarında
Wilo Initial Line Serisi ile yer alıyor.
Wilo kalitesi, güvencesi ve teknolojisi
ile ev tipi kullanım için özel olarak tasarlanan
Initial Line serisi hakkında bilgi veren
Wilo Bina Teknolojileri Domestik Satış
Müdürü Özgür Alay, “Initial Line serimizle
yazlık evler, apartmanlar, siteler veya
tarım alanlarına özel pompa sistemleri
sunuyoruz. “Daima Kazandırır” mottosuyla
2017 yılında 13 ürün kategorisi ve 35
farklı model ile giriş yaptığımız bu pazarda,
bugün 30’dan fazla ürün kategorisi ve
yaklaşık 200 farklı model ile son kullanıcıların
hayatına dokunuyoruz. Oturduğu
apartmana daha verimli bir pompa almak
isteyen yöneticiler de yazlık evine yeni bir
pompa almak isteyenler de gönül rahatlığıyla
uygun fiyatlı ürünlerimizden yararlanabiliyor”
şeklinde konuştu.
Kalite, pratiklik, maksimum verim,
yüksek performans ve uygun
fiyatın buluşma noktası
Wilo’nun her zaman çevre ve kullanıcı
dostu ürünler üretmek vizyonuyla hareket
ettiğini belirten Özgür Alay, Initial Line
serisinin uygun fiyat avantajına ek olarak
sahip olduğu özellikler nedeniyle de
son derece kullanışlı olduğunu belirterek
sözlerine şu şekilde devam etti: “Son tüketicinin
bir pompadan beklediği her şeyi
Wilo Initial Line’da bir araya getirdik. Söz
konusu pompa sistemlerimizi tercih edenler
bir yandan Wilo kalite ve güvencesine
uygun fiyatlarla ulaşırken diğer yandan
da gerekli tüm kalite standartlarına uyumlu
Avrupa menşeli bir ürün tercih etmiş
oluyorlar. Wilo’nun yenilikçi bakış açısıyla
geliştirdiği en son teknolojiye sahip Initial
Line serisinde yer alan modellerin bir kısmı,
pratik tasarımı sayesinde tüketicinin
herhangi bir profesyonele ihtiyaç duymadan
bireysel olarak gerçekleştirebileceği
kolay ve hızlı bir montaj deneyimi sunuyor.
Böylece hem montaj hem de zamandan
tasarruf sağlanmış oluyor. Küçük ve
dar alanda rahat kullanım için minimal bir
tasarım ile dizayn edilen Initial Line serisi,
küçük ebatlarda maksimum performans
ve verimlilik sergiliyor.
Satış noktaları ve satış sonrası
teknik desteği ile her zaman
yanınızda
Wilo olarak müşteri memnuniyetinin kaliteli
ürün, çözüm ve hizmet kalitesinden
geçtiğine inandıklarını belirten Özgür
Alay, “Son kullanıcılarımızın satın alma
öncesinde ihtiyaçlarını doğru analiz ederek
onlara en uygun ürün ve çözümü sunuyoruz.
Bu nedenle ürünlerimizi tercih
eden kullanıcılar sadece kaliteli bir pompaya
sahip olmuyor, aynı zamanda Wilo
markasının 148 yıllık deneyiminin güvencesini
de yaşıyor. Satış sonrasında da
her zaman müşterilerimizin yanında olan
bir markayız. Türkiye genelinde 200’ün
üzerindeki Wilo satış noktası vasıtasıyla
ürünlerimize kolaylıkla ulaşmak ve ülke
genelindeki yetkili servislerimizden 7/24
teknik destek almak mümkün” dedi.
Wilo, ev tipi kullanıma uygun
30’dan fazla ürün kategorisine
sahip
Santrifüj pompaları, hidrofor, atık su ve
drenaj sistemlerinden oluşan Wilo Initial
Line serisinde; döküm ve paslanmaz çelik
jet pompalar, sirkülasyon pompaları, havuz
pompaları, çok kademeli pompalar,
periferik pompalar, yatay tanklı hidroforlar,
akış kontrollü hidroforlar, yatay ve dikey
milli 1 ve 2 pompalı hidroforlar, drenaj
ve atık su dalgıç pompaları ile genleşme
tankları olmak üzere 30’dan fazla ürün
kategorisi yer
alıyor. Ev tipi
kullanım için
tasarlanan
Wilo Initial
Line serisinin
ürün gamına,
pazar analizleri
ve yeni
gelişen tüketici
ihtiyaçları
doğrultusunda
yeni ürünler
de eklenmeye
devam
ediyor.
48
Yapı Malzeme Nisan 2020
Mitsubishi Electric Klimalar,
uzun yıllar konfor sunuyor
Dosya
Bugün konutlar, ticari alanlar ve sanayi tesisleri için ürettiği klima sistemleriyle dünyanın
lider firmalarından biri olan Mitsubishi Electric’in teknoloji, tasarım ve üretimde
mükemmelliğe işaret eden Mitsubishi Electric Quality anlayışıyla ürettiği ürünleri; uzun yıllar
boyunca sorunsuz çalışıyor, deneyimleyenler en iyi seçim olduğunu teyit ediyor.
Teknolojik mirasını “Evden Uzaya” birçok
farklı faaliyet alanından elde eden Mitsubishi
Electric, 1968’de dünyanın ilk çapraz
akışlı fan kullanan duvar tipi kliması Kirigamine
modelini piyasaya sundu. 1970
yılında ise İkinci Dünya Savaşı döneminde
keşfedilen, giriş ve egzoz hava kaynaklarını
tamamen ayırarak iç ortama yalnızca
temiz havanın girmesini ve nem dengelenmesini
sağlayan membran kâğıt teknolojisini
ısı geri kazanımlı Lossnay havalandırma
cihazları olarak ticarileştirdi. Şirketin
başarısı, aldığı onlarca ödül ve piyasaya
sürdüğü üstün teknolojili çevre dostu klimalarla
katlanarak arttı.
Gücünü daha iyisi için değişimi hedefleyen
global vizyonundan alan Mitsubishi Electric,
dünya genelindeki tüm faaliyetlerini
prensip edindiği ilkelerine bağlı kalarak yönetiyor.
Bu ilkeler paralelinde konfor, verim
ve dayanıklılığın en yüksek standardını ifade
eden Mitsubishi Electric Quality (MEQ
– Mitsubishi Electric Kalitesi) anlayışı ise
markanın teknolojide, tasarımda ve üretimdeki
mükemmelliğine işaret ediyor.
Global kalite anlayışı çerçevesinde en iyiyi
sunmak için klima sistemlerini en zorlu
koşulları gelişmiş laboratuvarlarında örnekleyerek
testlerden geçiren Mitsubishi
Electric, dayanıklılığı garanti etmek için
parçaların üretimini en hassas proseslerle
kontrol ediyor. “Evden Uzaya” olan yolculuğun
bir parçası olan endüstriyel tesislerdeki
robotik yenilikler, iletişim hızı, otomasyon
ve bilgisayarlı kontrol uygulamaları bu
hassas üretimin temelini oluşturuyor. Markanın
öncülerinden olduğu Endüstri 4.0
seviyesindeki üretim tesislerinin, derin ve
köklü teknolojik altyapısının bir yansıması
olarak Mitsubishi Electric; klimalarının, sorunsuz
ve uzun yıllar boyunca en iyi şekilde
çalışarak kullanıcılarına eşsiz bir rahatlık
ve konfor sunmasını sağlıyor.
Mitsubishi Electric, geniş bir ürün
gamı ile hizmet veriyor
Mitsubishi Electric konutlar, ticari alanlar
ve sanayi tesisleri için ürettiği klima sistemleriyle
dünyanın lider firmalarından biri
olarak kabul ediliyor. Farklı iklim koşulları,
farklı büyüklükteki uygulamalar yani faklı
uzmanlık çözümleri için üstün performans
gösteren profesyonel sistemleri tasarlıyor.
Yatırım ve gelişimlerini bu çerçevede değerlendirerek
Türkiye ve Avrupa pazarında
klima ve soğutma sistemleri segmentini
daha da büyütmeyi hedefleyen Mitsubishi
Electric Corporation, 2015 yılında Climaveneta
S.p.A. ve RC Group S.p.A. markalarını
satın aldı. 2019 yılında Türk iklimlendirme
sektörüne yönelik ürün gamını
genişletmek amacıyla önemli bir hamle
yapan Mitsubishi Electric Türkiye ise Mitsubishi
Electric Hydronics & IT Cooling
Systems S.p.A. için satış ve satış sonrası
hizmetlerini de sunmaya başladı.
Segmentindeki en kompakt hacme
sahip ödüllü klimalar
Mitsubishi Electric’in iklimlendirme sektöründeki
köklü deneyimini tüketici beklentileriyle
bir araya getirerek tasarladığı EnviroME
serisi klimalar, segmentindeki en
kompakt hacme sahip iç ünitesiyle farklılaşıyor.
Klimanın mekânın dekorasyonuyla
bütünleşmesini sağlayan ince ve küçük iç
ünitesiyle minimal bir tasarıma sahip olan
EnviroME klimalar, Red Dot ve Good Design
2018 tasarım ödüllerinin de sahibi
oldu. Aynı görsel tasarım alt yapısına sahip
Türkiye’nin en geniş kapasite yelpazesine
sahip seri, her mekanda aynı konsept
tasarımın uygulanabilmesini destekliyor.
Seri, daha küçük ve daha az elektrik tüketen
klimalar üretilmesine imkân sağlayarak
küresel ısınma ile mücadeleye katkıda
bulunan yeni nesil R32 soğutucu akışkan
kullanılarak üretiliyor.
Mekândaki kişilerin klima kullanım
alışkanlıklarını analiz eden 3
boyutlu sensörler
Mitsubishi Electric imzalı Legendera klimaların
3 boyutlu sensör sistemleri, bugün
uzay teknolojisinde kullanılan termal görüntüleme
sistemlerine ulaşan yolda sadece
küçük bir adım. Ancak klima sektörü
için lider bir teknoloji niteliğindeki bu sistem
termal yüklerin oluşturduğu elektrikle
çalışıyor. Bu sensörlerden sekiz adet kullanarak
ortam 752 farklı hücrede inceleniyor.
İnsanları da ayırt ederek vücut sıcaklığına
göre analiz yapabiliyor ve mekân içinde
yoğun olarak zaman geçirdikleri yerleri
tespit ediyor. Belirli bir zaman diliminden
sonra kendisini güncelleyen yapay zekâsı
sayesinde dinamik takip ve fonksiyonellik
sunan Legendera klimalar, yapay zekâ
tarafından değerlendirilen veriler ışığında
iklimlendirilen havanın, öncelikle ve yoğun
olarak mekân içinde kişilerin daha fazla
zaman geçirdiği alanlara yönlendirilmesini
sağlıyor. Bu sayede kişisel konfor ve yüksek
enerji tasarrufu otomatikleşerek memnuniyet
garanti ediliyor.
Yapı Malzeme Nisan 2020 49
50
Yapı Malzeme Nisan 2020
“Yeni projelerimiz her dönemde
olduğu gibi yine olacaktır”
“Kendini yenileyen ve ‘inovasyon kimyamızdır’ sloganıyla ön plana çıkan CHRYSO, sürekli
yenilikler içerisinde olacaktır. Bu dönemde eğitim alanında projelerimiz bulunmaktadır.
Üniversitelerin inşaat fakülteleri ile iş birliği içerisinde olmaktayız. Hem sponsor olarak
maddi destek sağlamakta hem de gerçekleştirdiğimiz seminerlerimiz ile sektörün gelecek
yetkililerine katkı sağlamaktayız.”
1997 yılında kurulan CHRYSO, inşaat
malzemeleri konusunda yapı malzemeleri
ve katkı maddeleri üretmektedir. Her
yıl Türkiye pazarına onlarca inovatif ürün
sunmaktadır. Yeni ürünler geliştirme konusunda
her zaman bir adım önde olan
CHRYSO’nun çalışan sayısının yüzde
yirmisini Ar&Ge çalışanları oluşturmakta
ve firma yıllık cirosunun yüzde 3’ünü yine
Ar&Ge çalışmalarına ayırmakta.
CHRYSO Satış ve Pazarlama Direktörü
Rıza Altınsoy ile gerçekleştirdiğimiz röportaj
çalışmamızda, gündemdeki çalışmaları
ve önümüzdeki döneme dair planlarını
ele almaya çalıştık.
Öncelikle ürün gruplarınız
hakkında bilgi verir misiniz?
Şirketimiz, beton, çimento ve yapı kimyasalları
alanlarında sürekli yenilenen geniş
bir ürün yelpazesi ile sektöre terzi usulü
çözümler sunmaktadır. Her yıl, Türkiye
pazarındaki alanlara onlarca yeni inovatif
ürün sunmaktayız. Beton katkı ürünlerini
gruplandırma yapmak gerekirse; kıvam
koruyucu beton katkıları, süper akışkanlaştırıcılar,
priz hızlandırıcı beton katkıları,
shotcrete ürünleri, dekoratif beton
katkıları ve çimento katkıları. Ek olarak
bu yıl yeraltı kimyasalları alanında da çalışmalarımıza
başlamayı planlamaktayız.
Bu ürün grupları içerisinde
öne çıkan avantajlardan biraz
bahseder misiniz?
Ürün gruplarımızın en büyük avantajı,
her bir ürün grubunun müşteriye özel hazırlanabilmesidir.
Projelerdeki sorunlara
çözüm olabilecek her türlü kıvam koruyucu,
yüksek dayanım, su kesme özelliği
gibi daha birçok özellik müşteri ihtiyacına
göre şekillendirilebilmektedir. Terzi usulü
özelliğimiz tüm ürün grupları için geçerli
olup, teknik desteğimiz ile her projeyi yakından
takip etmekteyiz.
Sunduğumuz çözümlerin devamlılığını
sağlayabilmek adına müşterilerimize çalışma
süreleri boyunca teknik ve fiyat/performans
odaklı çözümler sunmaktayız.
Beton özellikle katkısına ek olarak birçok
ürünün birleşmesi sonucu meydana gelen
bir son ürün olup diğer malzemelerin
kalite dalgalanmaları yaşaması sonucu
betonun teknik özelliklerinde sapmalar
meydana gelmektedir. Bu nedenle teknik
ekibimiz sürekli kontrol ve deneyler ile
bu değişkenliklere uygun katkıyı müşte-
52
Yapı Malzeme Nisan 2020
Dosya
rilerimize sunmaktadır. Betonda özellikle
mukavemet açısından yaşanabilecek sorunlarda
geri dönüş şansı olmadığı için bu
çalışmalar hem eşzamanlı olmalı hem de
büyük titizlikle yapılmalıdır. Bu konuda en
hızlı ve etkin hizmetin tarafımızdan verildiğini
özellikle belirtmek isteriz.
İnşaat sektöründeki son gelişmeler
üretim ve satış faaliyetlerinizi nasıl
etkilemekte?
Son dönemlerde inşaat sektöründe yaşanan
gerileme etkilerini bizler de yaşamaktayız.
2017 yılı sektörün en parlak
dönemiydi, 2018-19 yıllarında yaşanan
gerileme yapı kimyasalları firmalarının
tümünde olduğu gibi bizi de etkisi altına
almıştı. Kamu destekli projelerin durması,
yeni projelerin üretilmemesi bizlerin de faaliyet
alanlarını sınırlandırmaktadır. 2020
yılına baktığımızda zor bir dönemden
geçtiğimiz kesin. Bugünkü yaşadığımız
durumların etkisi önümüzdeki dönemlerle
de bizi etki altına alacak. Yılbaşından beri
zorlu süreçlerden geçmekteyiz, bu durum
her sektör için ne kadar yıpratıcı ise bizi de
en az o derecede etkilemektedir.
Bu yıl içerisinde yeni projeleriniz
olacak mı?
Yeni projelerimiz her dönemde olduğu gibi
yine olacaktır. Kendini yenileyen ve ‘inovasyon
kimyamızdır’ sloganıyla ön plana
çıkan CHRYSO, sürekli yenilikler içerisinde
olacaktır. Bu dönemde eğitim alanında
projelerimiz bulunmaktadır. Üniversitelerin
inşaat fakülteleri ile iş birliği içerisinde
olmaktayız. Hem sponsor olarak maddi
destek sağlamakta hem de gerçekleştirdiğimiz
seminerlerimiz ile sektörün gelecek
yetkililerine katkı sağlamaktayız.
Aynı zamanda geçen sene başlattığımız
‘Eğitimde Sizdeyiz’ programı ile bu sene
de Türkiye’nin dört bir yanında ‘Kimyasal
Katkıların Beton İçerisindeki Çalışma
Prensipleri’ eğitimlerini vereceğiz.
Rıza Altınsoy / CHRYSO Satış ve Pazarlama Direktörü
Son olarak eklemek istedikleriniz?
Şunu eklemek isterim ki beton, inşaat,..
vs. derken çevreyi unutmuyoruz.
Türkiye’de ve küreselde denetimler altında
duyarlı bir şirketiz. Üretim sürecinde
doğaya zarar verilip verilmediğini görmek,
üretim gerçekleşmeden önce doğaya
verilebilecek zararları öngörmek ve bu
zararların önüne geçebilmek için fabrika
sınırlarındaki toprağın dahi dönemsel
olarak analizleri yapılmaktadır. Çevre ile
ilgili yenilikleri yakından takip edilyor ve
yeni arıtma sistemlerini, Türkiye’deki fabrikalarımıza
entegre ediyoruz. Bu durumu
ürünlerimize yansıtıp çevre dostu katkılarımız
ile fark yaratmak istiyoruz. Ürün
bazında örnek vermek gerekirse; Lumin-
Tech ürünümüz enerji tasarrufu sağlayan
bir yapıya sahiptir. Dekoratif bir ürün olan
LuminTech gündüzleri güneşten aldığı
enerjiyi depolayarak, hava karardıktan
sonra yaklaşık iki saat boyunca ışık yaymaktadır.
Tamamen geri dönüşümlü malzemelerden
elde edilen ürünümüz kullanıcı
ve çevre dostudur.
Son olarak herkesin ortak gündemi
olan Covid-19 salgını hakkında bir kaç
şey söylemek isterim;
Dünya üzerinde 100’ün üzerinde ülkede
faaliyetlerini sürdüren CHRYSO Group
olarak, “Çalışanlarımızın, müşterilerimizin
ve tedarikçilerimizin sağlığı CHRYSO’
nun en önemli önceliğidir. Durumun gelişimini
yakından takip ediyor ve faaliyetlerimizin
sürekliliğini garanti altına almak
için her bir ülkedeki sağlık otoritelerinin
tavsiyelerini dikkate alarak ve uygulayarak
organizasyonumuzu ve çalışma yöntemlerimizi
şekillendiriyoruz. İhtiyaçlarınıza
en iyi şekilde cevap verebilmek için
yerel ekiplerimiz hizmetinizde.
Bu zorlu zamanlarda, her zamankinden
daha fazla yanınızdayız.”
Yapı Malzeme Nisan 2020 53
Dosya
“Hedefimiz
Türkiye pazarında lider konuma gelmektir”
“Biz Mapei olarak, dünyayı, büyük ve fırsatlarla dolu bir şantiye olarak görüyor ve yapı
sektöründeki standartları tanımlayan, yapının ve son kullanıcılarının ihtiyaçlarına cevap
veren maksimum kaliteyi ve yıllara meydan okuyan dayanıklılığı sunan öncü ürünler ve
sistem çözümleri geliştiriyoruz.”
Mapei, inşaat sektörüne yönelik ürünler
dünyasında en geniş ürün yelpazesiyle
tüm müşterilerinin ihtiyaçlarını doğrudan
karşılamakta. Daima mümkün olan en iyi
ürünü sunabilmek için en iyi hammaddeleri
kullanmayı ve en nitelikli personel ile
çalışmayı taahhüt eden firma, araştırma
ve yeniliğin, büyümenin en büyük destekçileri
olduğuna inandığından, yıllık cirosunun
%5’ini Araştırma ve Geliştirme için
kullanıyor.
MAPEI Türkiye Genel Müdürü Selman
Tarmur ile dosya konumuz çerçevesinde
bir röportaj çalışması gerçekleştirdik. Bizlere
vakit ayırarak sorularmızı yanıtlayan
sayın Tarmur’a teşekkür ediyoruz.
Öncelikle ürün gruplarınız
hakkında bilgi verir misiniz?
16 ürün grubu ve 5.500’den fazla ürünle,
yapının temelinden çatısına kadar her
aşamasında kullanılabilecek yüksek teknolojiyle
geliştirilmiş ürünlerden oluşan
üstün performanslı sistem çözümleri sunuyoruz.
Her tür zemin, duvar ve kaplama
malzemelerinin uygulanması için yapıştırıcı
ve tamamlayıcı ürünler üretiminde
dünya lideriyiz. Aynı zamanda su yalıtım
ürünleri, dekoratif ve endüstriyel zemin
kaplama ürünleri, ısı yalıtım sistemleri,
özel harçlar, beton katkıları, yeraltı inşaatı
için ürünler, beton ve tarihi yapıların
restorasyonu gibi yapı endüstrisinde kullanılan
diğer kimyasal ürünlerde de şirket
olarak uzmanlığımız bulunmaktadır.
Bu ürün grupları içerisinde
öne çıkan avantajlardan biraz
bahseder misiniz?
Türk pazarına sunduğumuz tüm ürünler
yüksek teknolojiyle geliştirilmiş, kalitesini
dünya çapında projelerde ve pazarlarda
ispatlamış, üstün performanslı tam sistem
çözümleridir.
5.500’den fazla üründen oluşan ürün yelpazemiz,
tamamen çevreye saygılı üretim
tesislerinde üretiliyor, enerji tüketimini
azaltıp hem çalışanlar hem de son kullanıcılar
için güvenli olacak şekilde geliştiriliyor
ve en katı resmi standartlara uygun
olarak onaylanıyor.
Sistem çözümlerimizi profesyonellere yönelik
teknik yardım hizmetimiz ile birlikte
sunuyoruz.
Son derece nitelikli Teknik Servis Bölümümüz,
tasarım aşamasından uygulama
ve saha faaliyetlerine dek destek veriyor.
İnşaat sektöründeki son
gelişmeler üretim ve satış
faaliyetlerinizi nasıl etkilemekte?
Kentsel dönüşüm, renovasyon ve yapısal
güçlendirme çalışmalarındaki ivme ve
büyük kamu projeleri ile büyümeye devam
edeceğini öngördüğümüz pazarda,
yüksek performanslı, yenilikçi ürünler ve
profesyonel teknik destek sunabilen markaların
başarılı olacağını düşünüyorum.
Biz, Mapei olarak, Türkiye pazarında her
zaman fırsatlar olduğuna inanıyoruz. Şu
anda ekonomik durumda ve inşaat sektöründe
problemler var. İnşaat sektörü
2018’in ikinci yarısından itibaren küçülmeye
başladı, 2019’un 1.çeyreğinden
sonra ise dengelenmeye başladığını
düşünüyoruz. Şu an piyasalar iyi olmamasına
rağmen Türkiye’de her zaman
fırsatların da var olduğuna inanıyoruz.
Biz, yapı sektöründeki standartları tanımlayan
çözümlerimizle, yapının ve son
kullanıcılarının ihtiyaçlarına cevap veren
maksimum kaliteyi ve yıllara meydan
okuyan dayanıklılığı sunan öncü ürün ve
sistemlerimizle, satış ve sevkiyatlarımızı
kesintiz sürdürüyor ve hedeflerimiz doğrultusunda
ilerlemeye devam ediyoruz.
Selman Tarmur
MAPEI Türkiye
Genel Müdürü
Bu yıl içerisinde yeni projeleriniz
olacak mı?
2020 yılında tekstil ve sentetik zeminler
için geliştirdiğimiz bir dizi sistem çözümünü
pazara sunacağız. Bu ürün grubu, elastik,
akrilik ve poliüretan reçineli zemin kaplamalarının
döşenmesine yönelik yapıştırıcılar,
düzleme ve tesviye bileşenleri ile astarları
içeriyor olacak. Ayrıca, yeraltı inşaatları
ürün grubumuzdan bazı ürünleri Türkiye’de
üretmeye başlayacağız. 2020’de pek çok
tünel ve metro inşaatlarında Mapei ürünleri
görüyor olacaksınız. Çimento katkıları
ürün grubumuzda 2020’de lansmanını yapacağımız
yeni projelerle pazarı yenilikçi
ve rekabetçi teknolojilerle tanıştıracağız.
Püskürtmeyle uygulanan su yalıtım membranı
segmentindeki pazar lideri markamız,
PURTOP ailesine 2020’de yeni ürünler katılacak.
Son olarak eklemek istedikleriniz?
Biz Mapei olarak, dünyayı, büyük ve fırsatlarla
dolu bir şantiye olarak görüyor ve
yapı sektöründeki standartları tanımlayan,
yapının ve son kullanıcılarının ihtiyaçlarına
cevap veren maksimum kaliteyi ve yıllara
meydan okuyan dayanıklılığı sunan öncü
ürünler ve sistem çözümleri geliştiriyoruz.
Hedefimiz kalitesini dünya çapında projelerde
ve pazarlarda ispatlamış ürünlerimiz
ile büyümek ve Türkiye pazarında lider konuma
gelmektir.
54
Yapı Malzeme Nisan 2020
“Kaliteden vazgeçmeden sektöre
her zaman daha iyi ve daha uygun
çözümler sunmak peşindeyiz”
“Geçtiğimiz yıl Avcılar fabrikamızda kapasite artırımına giderek kendi agrega tesisimizi
kurduk. Bununla beraber yeni ürünler üzerinde çalışmalarımız var. Kalite-fiyat dengesini
koruyarak piyasaya yeni ürünler sunmak üzere çalışıyoruz.”
Dosya
Ali Murat Ekin / Fixa Yapı Kimyasalları Genel Müdürü
2001 yılından bu yana, yaşamlarımızı
daha konforlu kılmaya yardımcı olan yenilikçi
yapı kimyasalları üreten Fixa Yapı
Kimyasalları,Türk ve bölge inşaat sektörüne
yüksek kaliteli ürünler sunmakta. Firma,
su yalıtım sistemleri, sızdırmazlık ürünleri,
onarım ve güçlendirme ürünleri, zemin
sistemleri ürünleri, beton ve harç katkıları
gibi toplam 11 ürün grubunda faaliyetlerini
sürdürmekte.
Fixa Yapı Kimyasalları Genel Müdürü Ali
Murat Ekin ile gerçekleştirdiğimiz
röportaj çalışmamızda ürün grupları,
yeni projeler ve önümüzdeki
döneme dair planlarını ele almaya
çalıştık.
Öncelikle ürün gruplarınız
hakkında bilgi verir misiniz?
Fixa Yapı Kimyasalları olarak 11
farklı ürün grubunda üretimimiz
var: su yalıtım sistemleri, sızdırmazlık,
onarım ve güçlendirme,
zemin sistemleri, beton ve harç
katkıları, kalıp ayırıcılar ve kür
malzemeleri, çimento esaslı sıvalar
ve örgü harçları, seramik yapıştırıcıları,
seramik derz dolguları ve
teknik yapıştırıcılar kategorilerinde
200’e yakın ürünümüz var.
Bu ürün grupları içerisinde
öne çıkan avantajlardan
biraz bahseder misiniz?
Ürünlerimizin en öne çıkan avantajı
fiyat – kalite dengesi. Geçtiğimiz
yıllarda yaşadığımız daralmada
sektör daha uygun fiyatlı ürünlerden
yana kullandı tercihini. Bu dönemde
de kalitemizden asla taviz vermeyerek
diğer maliyet düşürücü uygulamalarımız
sayesinde sektörde aranan bir marka olmaya
başladık. Bunun yanı sıra MS Polimer
esaslı ürünler gibi bazı ürünleri Türkiye’de
üreten ilk firma olmamız da önemli
bir avantajımız.
İnşaat sektöründeki son gelişmeler
üretim ve satış
faaliyetlerinizi
nasıl etkilemekte?
Elbette sektörün
yaşadığı daralmadan
etkilendik.
Ancak belirttiğim
gibi fiyat-kalite dengesinde,
kaliteden
taviz vermeden
avantaj sağlamamız
sayesinde
2019 yılını büyüme
ile kapattık. 2020
yılı ise önümüzde
bütün belirsizliği ile
duruyor. Yaşanan
küresel salgın sonrasında
yalnızca ülkemiz değil dünyada
da ekonomiler büyük sorunlar yaşayacak.
Hep birlikte göreceğiz. Biz bu dönem için
Ar-Ge’ye ağırlık veriyoruz. Kaliteden vazgeçmeden
sektöre her zaman daha iyi ve
daha uygun çözümler sunmak peşindeyiz.
Bu yıl içerisinde yeni projeleriniz
olacak mı?
Geçtiğimiz yıl Avcılar fabrikamızda kapasite
artırımına giderek kendi agrega tesisimizi
kurduk. Bununla beraber yeni ürünler
üzerinde çalışmalarımız var. Kalite-fiyat
dengesini koruyarak piyasaya yeni ürünler
sunmak üzere çalışıyoruz.
Son olarak eklemek istedikleriniz?
Belirsizliklerin yüksek olduğu bir dönemden
geçiyoruz. Ancak inşaat sektörü hem
ülkemiz hem de içinde bulunduğumuz bölge
için lokomotif sektörlerden. Bu nedenle
bu sektörde artık daha akılcı düşünme
zamanı geldi. Pek çok alanda olduğu gibi
bu sektörde de çalışma biçimleri ve talep
azalmasa bile şekil değiştirecek. Her zaman
“Müteahhitlik” mesleğinin profesyonelleşmesi
gerektiğini söyledik, bir kez
daha vurgulamak isteriz.
Bu sektörün de artık tüketiciyi
anlayan, tüketici
beklentilerine duyarlı,
trendleri okuyan ve
her şeyden önemlisi
makul karlarla çalışan
ve sürekliliği
olan bir sektör olması
gerekiyor. Bunun
yolu da profesyonelleşmeden
geçiyor.
Sektörün insan kaynağına
kadar kendisini
sorgulaması
gerekiyor.
56
Yapı Malzeme Nisan 2020
“Yeni ürün ve projeler
bizim olmazsa olmazımız”
“Üründen çok çözüme odaklı bir yaklaşım ile inşaat profesyonellerinin ihtiyaçlarını
onlarla beraber belirleyip, en iyi çözümü en iyi teknik detstek ve tedarik ağıyla sunmaya
çalışmaktayız.”
450,000 ton kapasiteli üretim tesisi, 7 bölge
ofisi ve 200`den fazla çalışana sahip
olan Sika Türkiye, 25 yıldır sürekli gerçekleştirdiği
yeniliklerle faaliyetlerini sürdürüyor.
Firma bugün geldiği nokta itibariyle,
tüm grup şirketleri arasında üretim,
satış, insan kaynağı ve Ar&Ge açısından
en önde gelen kuruluşlar arasında yer
almakta ve faaliyette bulunduğu coğrafi
bölge içerisinde de liderlik görevini üstlenmekte.
Sika Türkiye Pazarlama ve Kurumsal İletişim
Müdürü Fazlı Bulut ile gerçekleştirdiğimiz
röportaj çalışmamızda, şirket faaliyeterinin
yanı sıra sektördeki yenilikleri
ve bu yeniliklere karşı geliştirdikleri projeleri
ele almaya çalıştık.
Öncelikle ürün gruplarınız
hakkında bilgi verir misiniz?
Sika’nın geniş ürün gamıyla bir yapının
hemen hemen her noktasına çözüm üretebilmenin
mutluluğunu yaşıyoruz. Beton
dizaynında ve döküm kalitesinin modifikasyonu
için kullanılan katkı ve kür malzemeleri
ile başlayan çözüm hikayemiz,
çatı örtüsü hatta güneş enerjisi panelleri
montajına kadar devam etmektedir. Bazen
bir köprünün bağlantı elemanında
görebildiğimiz markamızı, bazen bir AVM
temelinde su izolasyonunda, bazen bir
uçak hangarının zemininde ya da bir otelin
havuzunun sızdırmazlık uygulamalarında
görmek bizim için çok gurur verici.
Hatta bazen banyodaki derzlerde ya da
günlük yapıştırma uygulamalarında bile
Sika’yı görebilirsiniz. Dolayısı ile biz kendimizi
hep görünmez bir kahramanmış
gibi konumlandırırız. İlk planda belki gözünüze
çarpan bir malzeme göremeyebilirsiniz
ama emin olun Sika’nın çözüm
ürettiği mutlaka bir detayını araştırarak
görebilirsiniz. Çok basit bir örnek vermek
gerekirse her gün kullandığınız araçların
ön camlarında dünya çapında dört tanesinin
bir tanesi Sika ürünleri ile yapıştırılmaktadır.
Bu ürün grupları içerisinde
öne çıkan avantajlardan biraz
bahseder misiniz?
Öne çıkan avantajlar ürün ve kullanım
alanına göre değişmektedir. Örneğin bir
püskürtme
çatı yalıtımı uygulaması, zamandan ve
çatı ekipmanlarının yoğun olduğu durumlarda
uygulamada kolaylık sağlarken,
hidrofobik emprenye uygulamaları betona
nem itme özelliği kazandırarak beton
elemanların daha uzun ömürlü olmasını
sağlamaktadır ya da kışın kullanılan betonun
daha hızlı priz almasını sağlayan bir
katkı, yaz aylarında tam tersi bir beklenti
58
Yapı Malzeme Nisan 2020
Dosya
ile farklı ürüne yerini bırakabilir. Dolayısı
ile üründen çok çözüme odaklı bir yaklaşım
ile inşaat profesyonellerinin ihtiyaçlarını
onlarla beraber belirleyip, en iyi çözümü
en iyi teknik detstek ve tedarik ağıyla
sunmaya çalışmaktayız.
İnşaat sektöründeki son
gelişmeler üretim ve satış
faaliyetlerinizi nasıl etkilemekte?
2020 yılın ilk aylarında ivmelenen bir inşaat
sektörü ile karşılaştık. Ama maalesef
mart ayının ortasından itibaren bütün
dünyada ve sonrasında ülkemizde de
yaşanan korona virüsü etkilerini inşaat
sektöründe de görmekteyiz. Sika Türkiye,
bu noktada hem çalışanlarını hem de iş
ortaklarının güveliğini önceliğine almış
ve bütün organizasyonunu bu problemli
süreçte kimseyi sıkıntıya uğratmadan geçirecek
önlemleri hızlıca aldı. Bu süreci
de hızlı ve sağlıklı bir şekilde atlatmak en
büyük arzumuz. Büyüyen ve gelişmekte
olan bir ülkeyiz. İnşaat sekörü de ülkemizin
lokomotif sektörlerinden biri. Krizler
sonrası ivmelenmenin artacağına olan
inancım sonsuz
Bu yıl
içerisinde
yeni
projeleriniz
olacak mı?
Yeni ürün ve
projeler bizim
olmazsa olmazımız.
Son
dönemde çok
farklı ürün
ve sistemler
sunduk. Saf
poliürea püskürtme
çatı yalıtım ürünü Sikalastic®-835
I’nın yanı sıra, zeminlerde doğal taş gürüntüsü
elde edebildiğiniz Sika Comfortfloor®
Marble FX ürünü için çok farklı ve
yaratıcı pazarlama faaliyetlerinde bulunduk.
Tamamen şeffaf Sikaflex®-112 Crystal
Clear ve çok yüksek ilk tutunma gücüne
sahip Sikaflex®-118 Extreme Grab ile
inşaat yapıştırıcları portföyündeki bilinirliğimizi
sağlamlaştırdık. Son olarak sadece
su katılarak kullanılan çimento esaslı
su yalıtım malzemesi Sikalastic®-1K hem
Fazlı Bulut / Sika Türkiye Pazarlama ve Kurumsal İletişim Müdürü
bizim hem de müşterilerimizin gözdesi
oldu. Özellikle tek bileşenli olması ile hem
taşırken hem de depolarken çok daha
büyük rahatlık sağlıyor. Kolay uygulama
özelliği ve yüksek metrajı ile de inşaat
profesyonellerinden tam not aldı. Atık
ürünler ile bir parkı restore ettiğimiz ‘Building
Future’ projemizde hem yurt içinde
hem de Sika Global’de çok ses getirdi.
Son olarak eklemek istedikleriniz?
Teşekkür eder herkese sağlıklı günler diliyorum.
Yapı Malzeme Nisan 2020 59
“Odak
Noktamız
Kalite”
“Güvenilir olmanın; olabildiğince müşteri
odaklı olup faaliyetlerimizi tüm şeffaflığımız
ile yürütmekten, hem müşterilerimize
hem de tüm diğer iş paydaşlarımıza karşı
sorumluluklarımızı yerine getirmekten
geçtiğine inanıyoruz.”
Tolga Celayer / Austrotherm Türkiye Genel Müdür Yardımcısı
Avrupa’da 11 ülkede 22 üretim tesisi ile
ısı yalıtım sektöründe hizmet veren Austrotherm,
Türkiye’de 3 EPS Fabrikası ve 3
Üretim Tesisi ile yüksek kalitede, yenilikçi
ürünler üretmekte ve ısı yalıtım alanında
yüksek kalitede hizmet vermektedir. Isı
Yalıtımı konusunda 60 yılı aşan bilgi ve
tecrübesini ısı yalıtım pazarına sunan firma,
ülkemizde daha konforlu yaşam alanlarının
oluşturulması konusunda sunduğu
ısı yalıtım çözümleri ile etkin bir role sahip.
Austrotherm Türkiye Genel Müdür Yardımcısı
Tolga Celayer ile gerçekleştirdiğimiz
röportaj çalışmamızda inşaat sektöründeki
son gelişmeleri, şirket faaliyetlerini ve yeni
ürün çalışmalarını ele almaya çalıştık.
İnşaat sektöründeki son gelişmeler
üretim ve satış faaliyetlerini nasıl
etkilemekte?
2018’de küçülen inşaat sektörü, 2019
yılında da küçülünce uzun yıllar sonra 2
yıl üstüste küçülme göstermiş
oldu. İnşaat sektörü son 6 çeyrektir
ciddi düşüşte, inşaat sektörünün
büyümesi ile ekonomik
büyüme arasında doğru orantı
artık yok. Ekonominin genelinde
büyüme olmasına rağmen
inşaat sektöründe küçülme bütün
sene devam etti. Bu da sektörün
kendi içinde bazı sıkıntıları
olduğunu ortaya koyuyor.
2020 yılının başlangıcıyla Ocak
ayında hem mevcut konut, hem
de yeni konut satışlarında geçen
seneye göre ciddi artışlar
gördük.
Şubat 2020’de devam eden
canlanma ne yazık ki içinde bulunduğumuz
Mart ayı içerisinde
ülkemizi de ciddi anlamda etkisi altına alan
global corona virüs salgınınından etkilenecek
gibi gözüküyor. Eldeki konut stoğunun
bu durumda eritilmesi mümkün gözükmüyor.
2019 yılında %15 e yakın daralan
inşaat malzemeleri sektörü ise daha önce
değindiğim gibi ihracat artışlarına rağmen
genel anlamda kaybı telafi edememiştir.
Salgının Çin’den sonra dünyaya yayılması
ve alınan önlemler sebebiyle küresel ekonomide
arz talep dengesinde şok etkisi
yaptığını kısa süre içinde gözlemledik. Her
şirket kendi içinde finansal önlemler almaya
başladı, bu önlemleri almayan yöneticiler
şirket iflasları ve işten çıkarmalarla karşı
karşıya kalacak gibi gözüküyor. Ödeme
ve borç krizi de işletmeleri ciddi anlamda
zorlayacak önemli konulardan biri. Şirketler
borçlarını ödeyebilmek için daha yüksek
borç alma maliyeti ile kredilere yönelecek.
Dış finansmana bağlı ülkelerde ani
duruşlar yaşanması da global piyasalarda
olası görülmektedir.
Yakın zamanda ülkemizde açıklanan ekonomiye
destek paketinde; 500 bin liranın
altındaki konutlarda kredilendirilebilir miktarın
yüzde 80’den yüzde 90’a çıkartılması,
zaten halihazırda düşük faizlerle eskiye
nazaran yükselen inşaat sektöründe kısa
vadede alımları arttıracak gibi gözüküyor.
Fakat öncelikle burada 2 konuda sıkıntı
60
Yapı Malzeme Nisan 2020
Dosya
öngörülebilir; ilki uzun vadede geri ödemelerle
ilgili sorun yaşanması riskini artırabilir,
ikincisi ise daire fiyatlarının yükselmesine
yol açacak ek bir tehdide dönüşebilir.
Salgının bahar aylarında sonlanması veya
tüm yıla yayılması durumunda çok farklı
iki senaryo bizleri bekliyor, bunu şimdiden
kestirmek mümkün değil.
İnşaat malzemeleri sektöründeki etkilerini
ise kısa zamanda birlikte yaşayacağız.
Öncelikle ürün gruplarınız
hakkında bilgi verir misiniz?
1953 yılında Avusturya‘da başlayan EPS
üretim serüvenimize 2003 ‘ten bu yana
Türkiye’de 6 üretim tesisimizle devam ediyoruz.
67 yıllık deneyimimizi Türkiye inşaat sektörü
için EPS Isı Yalıtım levhaları ve İnşaat
Mühendisliği Uygulamaları için EPS Hafif
Dolgu ürünü Austrotherm geoBLOCK®
üretmek için kullanıyoruz.
EPS’den mamül ısı yalıtım levhası; binaların
mantolamasında en çok tercih edilen,
kolay uygulanabilmesi, uzun ömürlü ve
ekonomik olmasının yanında en üstün yalıtım
değerini sunan bir mühendislik ürünüdür.
Fiyat/Performans oranı en yüksek
ısı yalıtım ürünlerinden biri olması hem
Avrupa’da hem de Türkiye’de mantolamada
en çok tercih edilen ürünlerden biri
olmasının başlıca sebeplerindendir.
Farklı müşteri ihtiyaçlarına göre, EPS ısı
yalıtım levhalarında farklı seçeneklerimiz
mevcut; en prestijli ve üst klasman ürünümüz
Austrotherm EPS Premium®, en çok
satılan ve tercih edilen ürünlerimiz Austrotherm
EPS Plus® ve 2019 yılının parlayan
yıldızı Austrotherm EPS Fassade® 2019.
Hizmet ve ürün kalitesi noktasında
ne tür sertifika ve belgelere
sahipsiniz?
Lojistik anlamında Austrotherm’in 6 üretim
tesisi ile Türkiye’deki her noktasına
en kısa sürede sevkiyat yapabilmekteyiz.
Türkiye’de EPS üretimine 2008 yılında
Dilovası fabrikası ile başladık daha sonra
sırasıyla, Turgutlu, Ankara, Kayseri, Trabzon
ve Diyarbakır’da kurulan üretim tesislerimizde
üretime devam etmekteyiz.
Üretimde ve şirket bütünümüzde yaptığımız
Kalite çalışmaları sonucunda 2018
Kasım ayında “kalite bilinci” ’nin yurt
çapında yayılmasına öncülük eden Kal-
Der’in Türk Sanayicileri ve İş İnsanları
Derneği (TÜSİAD) ile birlikte organize ettiği
organizasyonda Austrotherm Türkiye
olarak EFQM Mükemmellikte Yetkinlik 3
Yıldız Ödülü alarak uzun ve kararlı kalite
yolculuğumuzun ilk durağını geride bıraktık.
EFQM’in beş aşamalı Avrupa Mükemmelliğe
Yolculuk Programı’nın ikinci
aşaması olan Mükemmellikte Yetkinlik
3 Yıldız belgesi, başarılı biçimde yönetilen
ve mükemmel kurum olma yönünde
istikrarlı gelişmeler kaydeden kurumlara
verilmektedir.
Güvenilir ve tercih edilir bir marka
olmak ve bunu sürdürmek sizce
neyle mümkün?
Güvenilir ve tercih edilir bir marka olmak
için odak noktalarımız sürdürülebilir kalite
ve şeffaflık. Güvenilir olmanın; olabildiğince
müşteri odaklı olup faaliyetlerimizi tüm
şeffaflığımız ile yürütmekten, hem müşterilerimize
hem de tüm diğer iş paydaşlarımıza
karşı sorumluluklarımızı yerine getirmekten
geçtiğine inanıyoruz.
Üretim tarafında ise, hammaddenin mamul
haline getirilmesi sürecinin tümünde
kullandığımız, patenti Austroherm Türkiye’ye
ait Truva yazılımı sayesinde üretim
süreçlerinin her anını kaydediyoruz ve
standart dışı bir durumda anlık müdahale
edebiliyoruz. Sektörün tek yabancı firmasıyız,
ulusal markalarla çalışıyoruz. Fikir
üretiyoruz, hem kendimizi hem de sektörümüzü
sürekli geliştirmeyi amaçlıyoruz.
Yapı Malzeme Nisan 2020 61
Dosya
Gürültü Yalıtımına Yeni Çözüm:
ODE EVOMİNERAL
maz özelliğine sahip. Ürün, esnekliği ve
yumuşaklığıyla kolay uygulanıyor ve işçilik
süresini düşürüyor. Doğal içeriği, tozumayan
ve kaşındırmayan yapısı ile usta
dostu olarak tanımlanıyor. ODE EVOMİ-
NERAL Ara Bölme Levha, insan sağlığı
üzerinde olumsuz etkileri olmadığını, almış
olduğu EUCEB Belgesi ile tescilliyor.
EVOMİNERAL Ara Bölme Levha, en fazla
tercih edilen 5 cm kalınlıktaki tipi ile
yüksek ses yutma katsayısı sayesinde
(500 Hz’ de (α)= 0,79) bölme duvarlı oluşturulmuş
sistemde 40,1 dB’lik ses azaltım
değeri sunuyor. ODE Yalıtım’ın özel üretim
teknolojisi ile ürettiği yeni mineral yün
EVOMİNERAL, projelere verimli çözümler
sunarken yaşam alanlarının sessiz,
konforlu ve huzurlu olmasını sağlıyor.
Ceylin Akdemir / ODE Yalıtım Pazarlama Direktörü
Yalıtımda dünya markası olma hedefiyle yatırımlarını sürdüren
ODE, yeni ses yalıtım ürünü EVOMİNERAL’i satışa sundu. Ara
bölme duvarlarda ses yalıtımı ile iki duvar arası ses geçişlerini
önleyen EVOMİNERAL, yüksek ses yutma performansının yanında
düşük ısı iletkenlik katsayısı ile yüksek ısı yalıtımı sağlıyor ve
A1 sınıfı yanmaz malzeme olma özelliği ile yangın yalıtımında da
üstün performans sergiliyor. EVOMİNERAL, esnekliği ve yumuşaklığıyla
kolay uygulanıyor, projelere verimli çözümler sunarken
yaşam alanlarının sessiz, konforlu ve huzurlu olmasını sağlıyor.
EPD Belgeli olan EVOMİNERAL’ in LEED, BREEAM ve DGNB
gibi birçok yeşil bina değerlendirme ve sertifika sistemine puan
kazandırdığını vurgulayan ODE Yalıtım Pazarlama Direktörü Ceylin
Akdemir, “Ar-Ge gücümüz sayesinde müşterilerimizin ihtiyaçlarına
yönelik yeni ürünler geliştirmeye devam edeceğiz” dedi.
Ceylin Akdemir: “Yeni ürünümüz
EVOMİNERAL, birçok yeşil
bina değerlendirme ve sertifika
sistemine puan kazandırıyor”
EPD Belgeli olan EVOMİNERAL’in LEED,
BREEAM ve DGNB gibi birçok yeşil bina
değerlendirme ve sertifika sistemine
puan kazandırdığını vurgulayan ODE Yalıtım
Pazarlama Direktörü Ceylin Akdemir
şöyle konuştu:
“Binalarda ses yalıtımı gürültü kontrolünün
önemli bir aracı. Sağlıklı ve konforlu
yaşam alanları oluşturabilmek amacıyla
gerekli olan ses yalıtımı Türkiye’de
01.06.2018 tarihi ile yürürlüğe giren ’Binaların
Gürültüye Karşı Korunması Hakkında
Yönetmelik’ ile de zorunlu hale geldi.
ODE Yalıtım olarak hem şehirleşmenin
hem de yönetmeliklerin zorunlu hale
getirdiği ses yalıtımı konusunda müşterilerimizin
en üst kalitede ürünlere ulaşabilmesini
sağlamak için çalışmalarımızı
artırarak sürdürüyoruz. ODE Yalıtım’ın
üstün Ar-Ge gücü ile geliştirilen EVOMİ-
NERAL’i ses yalıtımında kaliteli ve uygun
çözümler arayan müşterilerimize sunuyor
olmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz.”
Türkiye’nin yüzde 100 yerli sermayeli en
büyük yalıtım şirketi olan ODE Yalıtım,
yeni yalıtım ürünü EVOMİNERAL’i piyasaya
çıkardı. Ara bölme duvarlarda ses
yalıtımı ile iki duvar arası ses geçişlerini
önleyen EVOMİNERAL, yüksek ses yutma
performansı sunuyor.
ODE’nin ses yalıtım pazarında rekabete
yeni bir boyut getirecek ürünü, ses
yalıtımının yanı sıra düşük ısı iletkenlik
katsayısı ile yüksek ısı yalıtımı avantajı
sunuyor. EVOMİNERAL, A1 sınıfı yan-
62
Yapı Malzeme Nisan 2020
“Daha iyi bir dünya için daha akıllı
çözümlerle değişikliklere öncülük
ediyoruz”
“Knauf, yapı malzemeleri üreticisi olmasına rağmen, aslen sistem ve çözüm sağlayıcılığı ile
ön plana çıkmaktadır. Zengin ürün gamı, 87 yıllık tecrübesi ve Ar&Ge çalışmaları toplama
sistemler yerine “paket çözümler” sunmaktadır.”
Güvenli, sağlıklı ve konforlu yaşam alanları
tasarımında öncü bir kuruluş olan
Knauf, alçı bazlı ürün ve sistemlerde,
enerji verimliliği sağlayan yalıtım malzemelerinde,
pazar geliştirme ve müşteri
odaklılığında üstün kalite ve yenilikçi yaklaşımlarıyla
sürekli ve karlı bir şekilde büyümeye
devam ediyor.
Knauf Türkiye Teknik Satış ve Danışmanlık
Yöneticisi Bartu Gökçora ile inşaat sektöründeki
son gelişmeleri, bu gelişmeler
paralelinde gerçekleştirdikleri faaliyetleri
ve yeni projelerini konuştuk.
Öncelikle ürün gruplarınız
hakkında bilgi verir misiniz?
Knauf olarak Avrupa, ABD, Güney Amerika,
Rusya, Asya, Afrika ve Avustralya’yı
kapsayan 86’dan fazla ülkede 250’den
fazla üretim tesisi ve satış organizasyonumuzla
faaliyet gösteriyoruz. 10’un
üzerinde iş ortaklığı olan, dünya çapında
35.000 çalışanı ve 10 milyar Euro satışımızla
dünyanın önde gelen modern yapı
malzemeleri üreticilerinden biriyiz. Bu geniş
ürün gamı içerisinde modern yalıtım
malzemelerimiz, kuru yapı sistemlerimiz
ve aksesuarlarımız, kullanıma hazır sıvalarımız,
ısı yalıtım sistemlerimiz, zemin
şapları ile döşeme sistemlerimiz, inşaat
ekipmanlarımız ve aletlerimiz bulunuyor.
Bu ürün grupları içerisinde
öne çıkan avantajlardan biraz
bahseder misiniz?
Knauf’un zengin ürün gamı, Sokrates’in
dediği gibi “Değişimin sırrı, tüm enerjini
eskiyle mücadele etmek yerine, yeniyi
inşa etmeye odaklamaktır” anlayışından
ve sürdürebilir şekilde koruduğu şirket
değerlerinden gelmektedir. Sektördeki
20 yılık tecrübemle şunu söyleyebilirim ki
sağladığımız yüksek ürün kalitesini, yaklaşık
90 yıldır yüklü yatırımlarımız ve bilgi
birikimiyle kurduğumuz kapsamlı araştırma
ve geliştirme çalışmaları ile koruyoruz.
Bu anlayışla ortaya çıkan ve hayatı büyük
ölçüde kolaylaştıran ürünlerimizden bazılarını
şöyle tanımlayabilirim;
• Havayı temizleme özelliğine sahip akustik
ve estetik Cleaneo® Alçıpan® çeşitleri,
• Hızlı bir şekilde yenilenebilir malzemelere
dayanan ve formaldehit içermeyen
ECOSE® mineral yün yalıtım malzemeleri,
• Suya karşı eşsiz dayanımı ve eğrisel uygulanabilir
özelliği ile AQUAPANEL®
64
Yapı Malzeme Nisan 2020
Dosya
• Çimento esaslı plakalar, yüksek yüzey
sertliği ve yük taşıma kapasitesi ile Diamant®
Alçıpan® ve sıvası,
• 80dB gibi yüksek ses yalıtımı talep edilen
kullanım alanları için özel tasarlanmış
Silentboard® Alçıpan,
• Çelik ve betonarme binalarda taşıyıcı
strüktürü 4 saate kadar yangına karşı koruyan
Jetgips,
• Yangın önleyici alçı sıva ile Fireboard®
ve Flameboard® Alçıpan® çeşitleri,
• 400 kg’a kadar yük taşıyabilen GifaFloor®
kuru döşeme sistemleri,
• Avrupa nomlarına göre en yüksek kalitede
derz dolgu ve yüzey sonlamaları sağlayan
Superfinish® ürün gamı,
• Kurşun kullanımına gerek kalmadan
radyasyon kalkanı sağlayan Safeboard®
Alçıpan® ve her iklim bölgesine özel çözümleri
ile Knauf Mantolama sistemleri
gibi sektöre yön veren ve oldukça inovatif
ürünlerimiz sadece bazıları.
İnşaat sektöründeki son
gelişmeler üretim ve satış
faaliyetlerinizi nasıl etkilemekte?
Knauf Global Ar&Ge tecrübesi ile teknik
satış ve danışmanlık, eğitim ve saha denetleme
hizmetleri ile güven aşılayan, tüm
bina tiplerine uygun üst düzey performans
sunan, akredite düzeyde test edilmiş ve
sertifikalandırılmış katma değerli ürün ve
sistem çözümleri sunmaktadır. Özellikle
sürdürebilirlik başlığı altında kendimize
sorduğumuz “binaları nasıl daha verimli
şekilde tasarlayabilirsiniz, geri dönüştürülmüş
malzemenin ürünlerdeki payını
ne kadar arttırabiliriz?” gibi birçok soruyu
beraberce ele alıyoruz. Knauf, bu önemli
başlıklarla ilgili, merkezi bir bakış açısıyla
dünyanın her yerinden uzmanların katılımıyla
oluşan, benim de birçoğuna katılma
fırsatı bulduğum iç ve dış çalışma grupları
kurdu.
Klasik bir örnek vermek gerekirse baca
gazı kükürt giderme teknolojisi ilk olarak
Babcock Noell ve Knauf tarafından birlikte
geliştirilmiş ve ilgili ilk sistemleri geliştiren
Knauf olmuştur. Alçı söz konusu
olduğunda ilk makine ile işlemeye uygun
alçılar geliştirmiş; formaldehit içermeyen
mineral yün yalıtım malzemesi için ilk
bağlayıcı maddeleri sektör hizmetine sunmuştur.
Çünkü inşaat sektörü genel itibariyle
performansa dayalı sistem çözümleri
ve sürdürebilirlik konularında hızlı yol kat
ediyor. Bu süreçleri daha verimli hale getirmek,
trendleri yakından takip etmek ve
sunmak adına dijitalleşmenin önemini oldukça
önemli. Binalarda beklenen konfor
düzeylerinin artması, yapı fiziğine dayalı
yangın emniyeti, sismik tasarım, ısı yalıtımı
ve akustik performans gibi beklentiler;
sürekli güncellenen yönetmeliklerle birlikte
daha çok talep edilir hale geldi. Ancak
günümüzde, kaliteli ve güvenilir ürün ve
sistem çözümleri tek başına yeterli olmamaktadır.
Satış öncesinde
ve sonrasında tüm kullanıcı
kitlelerine sunmak üzere hazırlanmış,
inşaat projelerinde
olması gereken performans
değerlerini; hızlı, hatasız ve kaliteli
imalatı en uygun maliyet ile
elde etmek üzere özel olarak
tasarlanmış hizmetler asıl farkı
yaratan unsurlar olarak öne çıkıyor.
Bu ürün ve hizmet kalitesini
sürdürülebilir kılmak, sürekli
iyileştirmek ve çevreye etkisi
konusunda da birçok çalışma
gerçekleştiriyoruz. Kişisel ve
kurumsal anlamda sorumluluk
duygusunu, kurumsal değerleri
inovatif bakış açısı ile birleştirerek,
üretim öncesi ve sonrası
proseslerimizi çevresel etki
parametrelerini dikkate alacak
şekilde test edip, sürekli olarak
geliştiriyoruz.
Bu yıl içerisinde yeni
projeleriniz olacak mı?
Knauf kültüründe, daha iyi bir
dünya için daha akıllı çözümlerle
değişikliklere öncülük etmek
var. Geleneksel düşünceye
meydan okumak ve gelecekte
kendi yaşam tarzımızı şekillendiren
ve onları tasarlayan, onları
kullanan insanlara ve hepimizin
güvendiği dünyaya özen
göstererek yenilikçi, kaliteli hizmet ve performans
çözümleri oluşturmayı misyon
edinmiştir. Teknolojik gelişmelere yönelik
yenilikçi düşünce anlayışıyla ürün ve hizmet
kalitemizi tüm dünyada sürekli olarak
iyileştirmeye, mükemmelleştirmeye ve
daha verimli hale getirmeye çalışıyoruz.
Aslında temelimizde inovasyon, enerji verimliliği,
fayda maliyetli, performans ve tasarım
kalitesinde en yüksek talepleri karşılayan
ve inşaat için mükemmel uyumlu
sistem çözümlerini sunmak yatmaktadır.
Bu felsefe sayesinde, inovasyonun yanı
sıra, çeşitli pazarlarda kabul görmüş başarı
hikayelerini, bir başka pazara adapte
etme özelliğine sahibiz.
Bunun en yakın örneğini; hali hazırda
binalarda yangın emniyeti sağlayacak
birçok sistem çözümüne sahip olmamıza
rağmen bu segmentteki yeni çalışmalarımız
ile göreceğiz. Özellikle binaların pasif
yangın önlemleri ile yangından korunması
hakkında daha kapsamlı çalışmalarımız
var. Çok kısa bir süre içerisinde müşterilerimizi;
pasif yangın önlemleri için taleplerini
tek bir noktadan çözmelerine yardımcı
olacak ve Knauf markası ile fark yaratacak
ürün gamımız ve çözümlerimizle buluşturacağız.
Bartu Gökçora / Knauf Türkiye Teknik Satış ve Danışmanlık Yöneticisi
Son olarak eklemek istedikleriniz?
Knauf, yapı malzemeleri üreticisi olmasına
rağmen, aslen sistem ve çözüm sağlayıcılığı
ile ön plana çıkmaktadır. Zengin
ürün gamı, 87 yıllık tecrübesi ve Ar&Ge
çalışmaları toplama sistemler yerine “paket
çözümler” sunmaktadır. 100’ün üzerinde
sistem kombinasyonuna sahip olan
Knauf, bu sistemleri sadece tavan ve bölme
duvarlarda değil; aynı zamanda cephe
duvarları, cephe giydirmeleri, zemin kaplama
ve yükseltilmiş döşemeden, performanslı
sıva sistemlerine kadar çok geniş
bir yelpazede sunmaktadır. Projelerin
ihtiyaçlarına uygun sistem sağlayabilecek
teknik kabiliyeti ve ürün çeşitliliği en yüksek
olan bir markayız. Bilgi birikimimiz;
ürün ve sistem çözümlerimiz, kapsamlı
danışmanlık hizmetlerimiz ve birçoğu -
her şeyin yalnızca tek bir amaca hizmet
ettiğini söyleyebilirim; müşterinin bir fikri
var! Ve başarılarımızı birlikte gerçekleştiriyoruz.
Çözüm önerilerimizi; müşterilerimiz
ve iş ortaklarımız ile uzun vadeli ilişkiler
kurmayı ve korumayı esas almamız sebebi
ile tüm hizmetlerimize bütünsel sistem
yaklaşımı ve 360 derece profesyonel
hizmet felsefesini dikkate alarak sektöre
sunuyoruz. Ticari mükemmelliyetimizi arttırmaya
ve müşterilerimizin yanında daha
fazla yer alarak, global gücümüz ve bilgi
birikimimiz ile tüm dünyada olduğu gibi
Türk inşaat sektöründe de trendleri yaratarak
yön vermeye devam edeceğiz.
Yapı Malzeme Nisan 2020 65
Dosya
Henkel 2020 için
öngörüsünü açıkladı
Henkel CEO’su Carsten Knobel, “2019 yılının başında, markalarımızı,
teknolojilerimizi ve yeniliklerimizi güçlendirmek ve Henkel’in dijital
dönüşümünü hızlandırmak amacıyla 2019 ve sonrası için büyüme
yatırımlarını yıllık 300 milyon Euro civarında artırma planımızı
açıkladık. Aynı zamanda üretim alanlarının ve inovasyon merkezlerinin
genişletilmesine ve iyileştirilmesine yönelik yatırımlarımıza devam ettik.
Ayrıca, farklı iş birimlerimizi yaklaşık 600 milyon Euro değerinde hedefe
yönelik satın alma ve ortaklıklarla güçlendirdik.” şeklinde konuştu.
Carsten Knobel / Henkel CEO’su
Henkel 2020’de yüzde 0 ile 2 arasında
bir organik satış büyümesi
beklemektedir. Faiz ve vergi öncesi
kar (EBIT) marjının yüzde 15 seviyelerine
ulaşması beklenirken, imtiyazlı
hisse başına karlılıkta (EPS)
ise sabit kurlarda tek haneli yüzde
oranın orta ila üst seviyelerinde
azalma öngörülüyor.
2019 Mali Yılında Satış ve
Kar Performansı
2019 mali yılında satışlar nominal
olarak yüzde 1,1 oranında yükselerek
20,114 milyar Euro olarak
gerçekleşti. Kur etkilerinin satış
büyümesi üzerinde yüzde 0,6 oranında
pozitif bir etkisi oldu. Kur
etkileri hesaba katılarak değerlendirildiğinde
satışlarda yüzde 0,5
oranında bir büyüme gerçekleşti.
Satın alma ve elden çıkarmaların
katkısı da yüzde 0,5 oranında idi.
Kur etkileri, satın alma ve elden çıkarmaların
etkisinden arındırılmış
organik satış büyümesi değişiklik
göstermeyerek yüzde 0,0 oranında
gerçekleşti.
66
Yapı Malzeme Nisan 2020
“Sektörümüzün lider markası
olarak sorumluluklarımızı gözeterek
çalışmalarımızı sürdürüyoruz”
“Örnek olmaya, yön göstermeye zaman zaman da çözümlerin parçası olmaya özen
gösteriyoruz. Geçmiş yıllarda olduğu gibi 2020 yılında da projelerimizi hayata geçirmeye ve
sizler aracılığıyla geniş kitlelere duyurmaya çalışacağız.”
Alman Ytong ortaklığı ile faaliyet gösteren
Türk Ytong, İstanbul, Tekirdağ, Antalya ve
Bilecik’te bulunan fabrikaları ve Gaziantep’deki
iştiraki ile yılda 2,5 milyon m³ üretim
kapasitesine sahip bulunmakta. Firma
gerçekleştirdiği bu üretim hacmiyle dünyanın
sayılı üreticileri arasında yer alıyor.
Türk Ytong Genel Müdür Yardımcısı Tolga
Öztoprak ile gerçekleştirdiğimiz röportaj
çalışmamızda, firma faaliyetleri, ürün
grupları ve yeni proje çalışmaları üzerine
konuştuk.
Öncelikle ürün gruplarınız
hakkında bilgi verir misiniz?
Türk Ytong, 57 yıldır gazbeton sektörünün
lideri konumunda bulunan, inşaat sektörüne
üstün kaliteli malzemeler ve hizmetler
sunan, güvenilir bir çözüm ortağıdır. Güven
üzerine inşa edilmiş güçlü bir markamız
var. Ürüne adını vermiş, sektöre
liderlik eden bir markayız. Sadece ürünlerimizle
değil, uzman teknik kadrolarımızla
satış öncesi ve sonrası her aşamada müşterilerimize
teknik hizmetler sunan, Ar-Ge
yatırımlarına önem veren, sektörün bilgi
68
Yapı Malzeme Nisan 2020
Dosya
Multipor markalı ısı yalıtım levhası oldu.
Bu ürünle ısı yalıtım sektöründe önemli
bir inovasyon gerçekleştirdik. Enerji verimliliği,
yangın güvenliği ve yönetmeliğe
uygunluk açısından tüm beklentilere yanıt
verebilen Multipor, mineral esaslı, yanmaz
bir ısı yalıtım malzemesi olması ve pratik
uygulama özelliği nedeniyle büyük talep ve
ilgi gördü.
Ytong Gürültü Bariyeri ise öne çıkan bir
diğer ürünümüz oldu. Karayolu ve demiryolu
kaynaklı trafik gürültüsünün çevrede
yaşayanlara etkisinin azaltılması için ekonomik
ve çevreyle uyumlu bir çözüm olan
Ytong Gürültü Bariyeri’ni, çevresel gürültü
kirliğinin kontrolü ve azaltılması amacıyla
başlatılan Avrupa Birliği mevzuatına uyumlaştırma
çalışmalarına katkı sağlamak
amacıyla tasarladık. Büyük boyutlu donatılı
panel elemanlarımız ile oluşturulan bu
sistem, yüksek ses yalıtım özelliği ile etkin
bir gürültü koruması sağlıyor.
seviyesini artırmaya ve bilinçlenmeye katkı
sunan, yapı ve mimarlık kültürünü destekleyen
bir kurumuz.
En yaygın kullanılan ürünümüz duvar
blokları. Bunun yanında konuttan endüstri
yapılarına birçok alanda kullanılan büyük
ebatlı duvar, çatı ve döşeme panellerimiz,
sıva ürünlerimiz ve Multipor markası altında
ise ısı yalıtım ürünlerimiz bulunuyor.
Isı yalıtımı, hafiflik, yanmazlık, kolay işlenebilme
ve çevre dostu olma özellikleri taşıyan
ürünlerimizle, Türk inşaat sektörünü
ve halkımızı, enerjide verimli, yangın ve
deprem güvenliğinde doğru yapı çözümleriyle
buluşturuyoruz.
İstanbul, Kocaeli, Tekirdağ, Antalya ve Bilecik’te
bulunan fabrikalarımız ve Gaziantep’teki
iştirakimiz ile yaygın bir coğrafyada
hizmet veriyoruz.
Bu ürün grupları içerisinde öne
çıkan avantajlardan biraz bahseder
misiniz?
Son yıllarda en dikkat çeken ürünümüz
İnşaat sektöründeki son gelişmeler
üretim ve satış faaliyetlerinizi nasıl
etkilemekte?
Ekonominin belirsiz görünümü, inşaat
sektöründeki durağanlık ve daralma karşısında
tüm üreticiler gibi biz de tedbirlerimizi
aldık. Başta sahip olduğumuz köklü
kurumsal yapı, 57 yıllık tecrübe, prensipli
ve güçlü çalışma sistemimize güveniyoruz.
Bunun yanında hem ürün hem de pazarlama
çalışmalarıyla müşterilerimize en iyi
alternatifleri sunma çabası içerisindeyiz.
Bu yıl içerisinde yeni projeleriniz
olacak mı?
İnşaat , Türkiye’de kendi içinde dinamizme
sahip olan bir sektör. Türkiye’nin genç
ve artan nüfus yapısı doğal bir talep yaratıyor
ve bu talep sektöre yön veriyor.
Çağdaş kentleşme ihtiyacı, akıllı şehirler
ve altyapılar, doğal afetler de göz önüne
alınarak yapı stoklarının gözden geçirilmesi
gerekiyor.
Tolga Öztoprak / Türk Ytong Genel Müdür Yardımcısı
Sektörümüzün lider markası olarak hem
sosyal hem de sektörel sorumluluklarımızı
da gözeterek çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Örnek olmaya, yön göstermeye zaman
zaman da çözümlerin parçası olmaya
özen gösteriyoruz. Geçmiş yıllarda olduğu
gibi 2020 yılında da bu projelerimizi hayata
geçirmeye, sizler aracılığıyla geniş kitlelere
duyurmaya çalışacağız.
Yapı Malzeme Nisan 2020 69
“Müşterilerimiz
bizim en
önemli ilham
ve motivasyon
kaynağımızdır”
“Çözüm odaklı bir şirket olarak,
“olmuyor” demeyiz, “nasıl olabilir”
diye düşünerek, soruna değil çözüm
üretmeye çalışırız. Bu özelliğimiz;
müşterilerimizi, pazarın ihtiyaç ve
taleplerini iyi dinlemek, iyi analiz etmek
ve bu içgörüleri yeni ürün ve hizmetlere
aktarmak konusunda itici gücümüzdür.”
Semavi Yorgancılar / Yorglass CEO’su
Uzun yıllara dayanan birikimi ve tecrübesiyle
faaliyetlerini sürdüren Yorglass Ticaret,
aralarında düz cam, renkli reflekte,
kaplamalı, ayna, lamine, buzlu camın da
yer aldığı geniş ürün yelpazesi ile ulusal
ve dünya çapındaki müşterilerine hizmet
vermekte.
Yorglass CEO’su Semavi Yorgancılar ile
gerçeklştirdiğimiz röportaj çalışmamızda,
Yorglass hakkında merak ettiklerimizi kendisinden
dinledik.
Firmanızın kısa tarihçesi ile birlikte
çalışma sahalarından ve hizmetlerinden
bahseder misiniz?
Yorglass, babam İsmet Yorgancılar tarafından
1974 yılında kuruldu. İş hayatına 1945
yılında İzmir’de yorgan dikerek başlayan
İsmet Yorgancılar, 1968 yılında sanayiciliğe
adım atarak Türkiye’nin ilk el aletleri
fabrikası olan İzeltaş’ı kurdu. Sanayicilikteki
başarısına yıllar içinde yenilerini ekleyerek,
İzeltaş markasının yaratıcısı ve cam iş
kolunun da kurucusu oldu.
1974 yılında İzmir’de faaliyetlerine Yorsan
adıyla cam ticareti ile başlayan şirketimiz,
ilerleyen dönemde cam işleme faaliyetiyle
sanayiciliğe adım attı. 1987 yılında ilk ısıcam
fabrikası ve bir sonraki yıl İzmir Çiğli
Organize Sanayi bölgesindeki Türkiye’nin
ilk dekoratif cam fabrikasını kurmuştur.
1989 yılında da İstanbul’da cam sanayindeki
faaliyetlerimizi geliştirerek, beyaz
eşya sektörüne cam üreten Orim firmasını
kurduk. Orim 13 yılda pazar lideri haline
gelip 2003 yılında Türkiye’deki ilk 500 firma
arasına girmiştir. Daha sonra bu firmanın
hisseleri Schott firmasına devredilmiştir.
2012 yılında endüstriyel cam üretimiyle faaliyetimiz
devam ederken pazardan gelen
talep üzerine tekrar işlenmiş beyaz eşya
camı sektörüne girdik. Bugün Gebze, Bolu,
Eskişehir, İzmir ve Manisa’daki üretim tesislerimiz
ve işletmelerimizle faaliyetlerimiz
devam ediyor.
Yorglass çatısı altında 4 iş ünitemiz ve
markamız var. Uzun yıllara dayanan birikimi
ve tecrübesiyle faaliyetlerini sürdüren
Yorglass Ticaret, aralarında düz cam, renkli
reflekte, kaplamalı, ayna, lamine, buzlu
camın da yer aldığı geniş ürün yelpazesi
ile ulusal ve dünya çapındaki müşterilerine
hizmet veriyor.
1989 yılında Türkiye’nin ilk dekoratif cam
üretim tesisi olarak kurulan Yorglass Satina,
Manisa fabrikasında cam üzerinde
teknolojik ve estetik dokunuşlar gerçekleştirmektedir.
Ticari dolap üreticilerine
yönelik soğutucu camı üreten Yorglass Ticari
Soğutucu iş ünitemizin ise Manisa ve
Gebze’de iki ayrı üretim tesisi bulunmaktadır.
2018 yılsonunda faaliyetine başlayan
Manisa’daki yeni üretim tesisinde bulunan
Endüstri 4.0 altyapısına uygun en yeni ve
teknolojik makine parkuru ile Gebze’deki
üretimini ikiye katlayan Yorglass Ticari Soğutucu,
ürünlerini 30’dan fazla ülkeye ihraç
etmektedir.
Ürün gruplarınız ve yeni nesil
ürünleriniz hakkında kısaca bilgi
verir misiniz?
Türkiye’nin ilk dekoratif cam üretim tesisi
olarak kurulan Yorglass Satina iş ünitemizde,
100’den fazla dekoratif cam desen
seçeneği ve müşteriye özel desen tasarımlarımızla
6 ana ürün grubunda üretim
yapıyoruz. Yorglass Ticaret işletmemizde
ise düz cam, renkli camlar, reflekte, kaplamalı,
ayna, lamine, buzlu camın da yer
aldığı sektörün en geniş ürün gamı ile hizmet
veriyoruz. Yorglass Ticari Soğutucu iş
ünitemizin ürün gamında ticari buzdolapları
için izolasyonlu cam ve kapı çözümleri
bulunuyor. Yorglass Beyaz Eşya iş ünitemizle
de beyaz eşya sektörünün devleri
için fırın ön kapak camları, fırın iç kapak
camları, fırın üst kapak camları, pano camları,
ocak camı (bek tablası) ve buzdolabı
raf camlarını üretiyoruz. 45 yıllık köklü bir
şirket olarak sektörümüzde de yeniliklerin
öncüsü konumundayız. Manisa’da 2018
yılsonunda devreye aldığımız Akıllı Fabrikamız
sektöre de yeni bir soluk kazandırdı.
Endüstri 4.0 uygulamalarını içeren, dijital
dönüşümünü tamamlamış, online üretim
ve izleme hatları ile hizmet veren fabrikamız
ile birlikte yeni pazarlara da açılan
Satina iş kolumuz, Jumbo ölçü satina cam
üretimine başladı. Bu yatırımla, müşterilerimize
günlük operasyonlarında israfı ve
zaman kaybını azaltma olanağı sağlayacağız.
Yeni ve son teknoloji üretim hatlarımız
sayesinde özel müşteri projelerimiz için
özel boyutta cam üretebiliyoruz.
Yeni ürün projelendirme ve
üretim aşamasında öncelikleriniz
70
Yapı Malzeme Nisan 2020
Dosya
neler oluyor? Bu anlamında sizi
rakiplerinizden farklı kılan en
önemli faktör nedir?
Kurulduğumuz günden bu yana ‘‘Tek
Ürün – Tek Fabrika’’ anlayışı ile dokunduğumuz
tüm sektörlere uzman çözüm
ortaklığı sunuyoruz. 5 kıtada 60’tan fazla
ülkeye ihracatımız var. Hem global pazarlarda
rekabette öne çıkmak hem de
ihracatımızı artırmak için müşteri odaklı
üretimle farklılaşıyoruz. Teknolojimizin
son teknoloji trendlerine uygun olması,
hatlarımızın yalın olması ve sektörümüzde
uzun yıllara dayanan tecrübemiz ve
bilgi birikimimiz de bize ciddi bir rekabet
avantajı sağlıyor.
Her fabrikamızda bir Ürün Geliştirme departmanımız
var. Bu ekibimizle geçtiğimiz
yıllarda, Vestel için kimyasal aşındırma
yöntemiyle camın üzerine yaptığımız bir
prosesle özel bir ürün geliştirdik. Ayrıca
geçen yıl, Bolu’daki ÜR-GE ekibinin
yaptığı çalışmayla dünyanın en büyük
beyaz eşya markalarından Elektrolux’ün
100. Yılına özel bir seri tasarladık. Bu seri
ile Stockholm’de gerçekleşen Tedarikçi
Günleri’nde ‘İnovasyon Ödülü’ne aday
gösterildik; aday olan tek Türk ve tek cam
işleme firması olarak 3 finalist proje arasında
yer almayı başardık.
Müşterilerimiz bizim en önemli ilham ve
motivasyon kaynağımızdır. Çözüm odaklı
bir şirket olarak müşteri odaklı yaklaşımımızla,
onlarla sürekli iletişim ve etkileşim
içinde üretimimizi şekillendiriyor,
bize rahatlıkla ulaşabilecekleri platformlar
kurmaya devam ediyoruz. Ayrıca iş ortaklarımız
ve paydaşlarımızla da her yıl
Yorglass Akademi adı altında bir araya
geliyor ve karşılıklı bilgi alışverişinde bulunuyoruz.
Çözüm odaklı bir şirket olarak,
“olmuyor” demeyiz, “nasıl olabilir” diye
düşünerek, soruna değil çözüm üretmeye
çalışırız. Bu özelliğimiz; müşterilerimizi,
pazarın ihtiyaç ve taleplerini iyi dinlemek,
iyi analiz etmek ve bu içgörüleri yeni ürün
ve hizmetlere aktarmak konusunda itici
gücümüzdür.
‘İnovasyon’ ve ‘Sürdürülebilirlik’
noktasında şirketinizi nerede
görüyorsunuz?
Yenilik ve inovasyon günümüzün olmazsa
olmazı. Bizim avantajımız her biri kendi
alanında uzmanlaşan ekiplerimiz ve
farklı proseslere sahip iş kollarımız arasındaki
know-how paylaşımı. İnovasyon
yaklaşımını sadece ürün anlamında değil
satış sonrası serviste ve müşteri ilişkilerinde
de uygulamaya çalışıyoruz.
Dünya büyük ve sınırların ortadan kalktığı
bir pazar haline geliyor ve rekabet
güçleşiyor. Müşteri ihtiyaç ve beklentilerini
hızlı bir şekilde karşılayan firmalar ön
plana çıkıyor. Bu da inovasyon becerinize
bağlı. Yorglass olarak her zaman bizi
farklı kılanın; yenilik ve inovasyona açık,
çok hızlı karar alabilen ve uygulayabilen
çevik yapımız olduğuna inanırız. Global
bir şirketiz. 60’dan fazla ülkeye ürünlerimizi
ihraç ediyoruz. Dolayısı ile endüstriyel
cam işleme faaliyetlerimizi ve ürün
geliştirmeyi ihracat pazarlarını dikkate
alarak yapıyoruz. Üretim ve yatırım stratejilerimizi
belirlerken de yenilikçilik her
zaman odağımızda olan konuların başında
geliyor. Tek fabrika tek ürün stratejisiyle
işine odaklanan şirketimiz geçen
5 yılda yıllık yüzde 25 ve üzeri büyüme
gösterdi. Şirketimizin sahip olduğu bilgi
ve tecrübeyle gelecek yıllarda da büyümemizi
sürdüreceğiz. Bu konuda geçen
yıl yapılan aile işletmeleri arasındaki sürdürülebilirlik
yarışmasında ülkemizdeki
büyük ölçekli firmalar arasında birinciliği
almış bulunuyoruz.
Üretim süreçlerinde ortaya çıkan
çevre ve insan sağlığını tehdit
eden oluşumlara karşı ne tür
tedbirleriniz bulunmakta?
Türkiye’nin ilk dekoratif ve mat cam üreticisi
olarak yalnız ilklere imza atmayı değil
aynı zamanda en iyiyi sunmayı amaçlıyoruz.
Çevreye olan duyarlılığımızın en
önemli göstergelerinden biri olarak üretim
hatlarımızı sürekli yeniliyoruz. “Sıfır kirlilik”
hedefimiz doğrultusunda uzun, özverili ve
yüksek maliyetli bir Ar-Ge süreci sonucu
geliştirdiğimiz arıtma tesisimizi 2010 yılında
devreye aldık. Sıvı, katı ve gaz fazlarında
“sıfır kirlilik” ilkesiyle çalışan arıtma tesisimiz
dünyada ilk olma özelliğini taşıyor.
Dünyada ve Türkiye’de mikro aşındırıcılı
dekor ve mat üretimi yapan firmalar arasında
‘Karbon Ayak İzi’ belgesini alan ilk
firmayız. İhracat Lojistik servis sağlayıcıları
tarafından hazırlanan 2017 Çevre Raporu’nda,
Cam Merkezi’nin intermodal taşıma
yöntemlerinin kullanması sayesinde
doğaya 9 ayda 107 ton eksik karbon ayak
izi saldığı belgelendi. Karbon salınımı tasarrufumuz
ile 4861 çam ağacının; yani
10 hektar ormanın doğaya kattığı kadar
olumlu etki sağlandığı kanıtlandı.
Üretim proseslerimizde kullandığımız suyun
yüzde 99’unu kapalı çevrim arıtma
sistemimiz sayesinde tekrar kullanıyoruz
ve böylece doğal su kaynaklarının kirlenmesini
önlüyoruz. Enerji tasarrufunda
sürücülü motorlar ve yüzde 98 verimli
motorlar kullanıyoruz. Enerji verimliliğini
artırıcı önlemlerle, tüketilen enerji miktarının,
üretimdeki miktar ve kaliteyi düşürmeden,
en aza indirilmesini hedefliyoruz.
Bu doğrultuda her yıl çalışanlarımıza da
farkındalık eğitimleri veriyoruz. Tehlikeli ve
tehlikesiz atıklarımız lisanslı geri kazanım
ve bertaraf firmalarına gönderiliyor ayrıca
atıklarımız yönetmeliklere uygun şekilde
geçici atık depolama alanımızda depolanıyor.
Emisyon ölçümlerimiz de periyodik
olarak yapılıyor.
Önümüzdeki döneme dair plan ve
beklentileriniz neler?
Sektöründe ülkemizde birinci, Avrupa’da
da ikinci konuma gelen şirketimiz, geçen 5
yılda yıllık yüzde 25 ve üzeri büyüme gösterdi.
Ciromuzun yüzde 50’si ihracattan
geliyor. 2020 yılında Manisa tesisimizin
tam kapasite devreye girmesiyle birlikte
yüzde 20 büyümeyi planlıyoruz.
2019 ihracat hedefimizde ise yeni pazarlar
var. Bu pazarlara girerek ihracat ağımızı
genişletmeyi ve ülkemize daha fazla katkı
sağlamayı hedefliyoruz.
Önümüzdeki süreçte yine üretim tesislerimize
ve üretim süreçlerimizi daha verimli
kılacak özel makine ve ekipmanlara
yatırım yapmaya devam edeceğiz. Cam
sektörü günden güne değişiyor ve biz de
bu değişimi takip ederek yürümeye gayret
ediyoruz.
Yapı Malzeme Nisan 2020 71
Akkuş Gayrimenkul hedef büyüttü!
2 yılda 250 milyon TL’lik yatırımla
500’ü aşkın yeni konut üretecek
Tekstil ve kimya sektörlerinde edindiği 30 yılı aşan köklü tecrübesini finansal gücüyle
birleştirerek inşaat ve gayrimenkul sektörüne giren Akkuş Grup, grubun inşaat şirketi olan
Akkuş Gayrimenkul ile hedef büyüttü. 2017 yılında Lüblanlı El Khatip Grup ortaklığıyla
BOSS4 Gayrimenkul İnşaat’ı kuran şirket, önümüzdeki 2 yıl içerisinde 250 milyon TL’lik
yatırımla 500’ü aşkın konuta imza atacak.
Akkuş Gayrimenkul olarak inşaat ve gayrimenkul
sektöründe 6 yılda çok sayıda
projeye imza atarak kısa sürede sektörün
en yenilikçi markaları arasına giren şirket,
2017 yılında Lübnanlı El Khatip Grup ile
yüzde 50 ortaklıkla BOSS4 Gayrimenkul
İnşaat’ı kurdu. Bu ortaklıkla 100 konutu
sektöre kazandıran şirket, önümüzdeki
2 yılda, 250 milyon TL’lik yatırımla, 500’ü
aşkın konut daha tamamlayarak Alya
markası altında imza attığı projelere yenilerini
ekleyecek.
Akkuş Grup Yönetim Kurulu
Başkanı Abdülkadir Akkuş: “Alya
markasıyla yeni projelere imza
atacağız”
Türk- Lübnan ortak girişimi olarak kurdukları
BOSS4 Gayrimenkul İnşaat şirketi
ile Akkuş Gayrimenkul olarak Alya
markasıyla imza attıkları projelere devam
edeceklerini vurgulayan Akkuş Grup Yönetim
Kurulu Başkanı Abdülkadir Akkuş,
bugüne kadar hayata geçirdikleri projeler
hakkında şu bilgileri verdi:
“Akkuş Gayrimenkul olarak ortaklık öncesinde
Alya markasıyla 385 milyon TL’lik
yatırımla 3 proje hayata geçirdik. Alya
Trio projemizde 31, Alya Penta’da 58,
Alya Residence’de 56 konutu inşa ederek
teslimatını yaptık. Bu konutlarda yaşam
başladı. Lübnanlı ortağımız Ahmet El Katip
ile kurduğumuz BOSS4 Gayrimenkul
İnşaat ile Beylikdüzü’nde hayata geçirdiğimiz
10 blokta 100 konut ve 8 ticari
üniteden oluşan, Alya Grandis projemizi
inşa ettik. Bu proje, bizim prestij projemiz
oldu. Satışlarımızın yüzde 90’ını tamamladık.
Burada yaşam başladı. 15 adet
dubleks dairemizin satışlarına çok yakında
başlayacağız. Ortaklığımızın yeni projelerinden
olan Alya Onist1’de 106, Alya
Onist3’te ise 64 konut yer alıyor.”
İnşaatı devam eden projeler
yatırımcıyla buluşacak
İnşaatı devam eden projeler hakkında
bilgi veren Abdülkadir Akkuş, “Alya Onist
1 ve Alya Onist 3 projelerimizin inşaatı
devam ediyor. Levent’te de 128 dairelik
projemizin hafriyat çalışmalarına başlayacağız.
3 ay içinde projenin satış ofisini
oluşturacağız. Eylül 2021’de de teslim
edeceğiz. Esenyurt’ta hayata geçireceğimiz
208 konutluk projemizin ruhsatını
aldık. Yakında başlayacağız. Beylikdüzü-
Kavaklı’da da 106 konuttan oluşan Onist
1 ve 64 konuttan oluşan Onist3’ün yapımına
başladık. Serinin devamı olan 86
74
Yapı Malzeme Nisan 2020
Proje
konutluk Onist 2 projesi için çalışmalarımız devam ediyor”
dedi.
5 projeyle 500 konuta imza atacak
Gayrimenkul ve inşaat sektöründen aldıkları güçle, önümüzdeki
2 yıl içerisinde 250 milyon TL’lik yatırımla, 500’ü
aşkın konutu sektöre kazandırmayı hedeflediklerini belirten
Abdülkadir Akkuş, “Bu kapsamda yakın ve uzun vadede
Esenyurt’ta 208, AlyaOnist1’de 106, Alya Onist 2 projemizde
86, Alya Onist 3 projemizde 64, Levent’te hayata geçirmeyi
planladığımız kentsel dönüşüm projesinde 128 konut olmak
üzere 5 projede yaklaşık 592 konuta imza atacağız.” dedi.
Tekstilde ilk 500’de
Grup olarak 1993 yılında tekstil sektörüne adım atarak başlattıkları
faaliyetlerini, attıkları dev adımlarla gerçek bir başarı
hikâyesine dönüştürdüklerini kaydeden Abdülkadir Akkuş,
“2006 yılında kurduğumuz tekstil üretim tesisi ve bugünkü
fabrikamızın geniş üretim kapasitesiyle birlikte şirketimiz,
ISO’nun Türkiye’deki en büyük 500 şirket sıralamasına girdi.
Tekstil ile gelen başarılarımızdan sonra, akaryakıt ve inşaat
alanlarında da Akkuş Grup olarak boy gösterdik. Bugün
Türkiye ekonomisinin lokomotif firmaları arasında seçkin bir
yere sahibiz.” diye belirtti.
İnşaatın grup cirosundaki payı artacak
Akkuş Grup olarak 2 yıldır, her yılı 250 milyon TL ciro ile
kapattıklarını vurgulayan Abdülkadir Akkuş, “Bu seneki ciromuz
da bu civarlarda olacak. Ciromuzun yüzde 60’ı tekstilden,
geri kalanı ise inşaat ve kimya sektöründen geliyor.
Önümüzdeki dönem, projelerimiz aracılığıyla ciromuzdan
inşaatın aldığı payı artırmayı hedefliyoruz” diye sözlerine
ekledi.
Abdülkadir Akkuş / Akkuş Grup Yönetim Kurulu Başkanı
Yapı Malzeme Nisan 2020 75
Kültür ve doğanın kalbinde
yeni bir yaşam
RAST GRUP-
MİMMAR ortaklığı
ile yükselen Bilkent
Nazende,
19 daire tipinden
oluşan 315
konutunu tanıttı.
76
Yapı Malzeme Nisan 2020
Proje
Hayatın yoğun temposundan kendinizi
soyutlayacağınız yaşam olanağı sunan
Bilkent Nazende Projesi yoğun katılımın
gerçekleştiği lansmanı ile göz doldurdu.
120.159 metrekarelik alanda yükselen
proje mimarisi ile de katılımcılardan tam
not aldı. Projenin açılış konuşmasını yapan
RAST İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı
Faruk Koca, Bilkent’in en yeşil projesini
Ankaralılar ile buluşturmaktan dolayı duyduğu
memnuniyeti anlattı.
Yeşilin tüm tonlarının buluştuğu Ankara’nın
en gözde lokasyonunda hayata geçen Bilkent
Nazende eşsiz bir atmosferde yaşam
olanağı sağlıyor. Ev içinde ev fikrinden
yola çıkılarak oluşturulan Bilkent Nazende,
sosyal olanakları ile de kalıcı bir konfor
sağlıyor. Manzaraya hâkim balkonları ile
hayal edilenin ötesinde yaşam imkânı sunan
proje 53 metrekare balkonu ile kaliteli
bir yaşam fırsatı sunuyor.
Büyüleyici peyzajı ile Ankara’nın
çehresi değişiyor
120.159 metrekarelik alanda 2+1, 3+1,
4+1, 5+1 dubleks, 6+1, 6+1 dubleks seçenekleri
ile her zevke uygun konut tipi sunan
projede, toplam 315 konut bulunuyor.
14.915 metrekare peyzaj alanı ile yeşili doyasıya
sunan Nazende, doğa insan şehir
olgularını bütünleştiriyor. Konsept daireleri
ile göz dolduran proje, ikisi yatay üçü dikey
şekilde tasarlanan ve her açıdan manzaraya
açık blokları ile doğayı kucaklıyor. Ortak
kullanıma sahip iç avlusu, dinlenme-eğlenme
ve zaman geçirme aktivitelerine cevap
veren tasarımları ile de fark yaratıyor.
Sosyal yaşam ayağınızın altında
Sosyal yaşam dinamiklerini canlı tutan
projede, kapalı sosyal tesis alanları bulunuyor.
Yüzme havuzu, sauna, fitness
center, vitamin kafe, parti odası, sinema,
basket sahası, müzik odası, oyun odası
imkanlarını da konut sahipleri ile buluşturuyor.
Sosyalleşirken huzurlu bir yaşam sürme
olanağı sağlayan Bilkent Nazende’de
2021 Nisan’da yaşam başlayacak.
Yapı Malzeme Nisan 2020 77
Sektörel
Kastamonu Entegre,
İlk Sürdürülebilirlik Raporu’nu yayımladı
Kurulduğu günden bugüne doğal dengeyi koruma ve topluma katkı sağlama misyonuyla
hareket eden ağaç bazlı panel sektörünün global oyuncusu Kastamonu Entegre, ilk
Sürdürülebilirlik Raporu’nu sektör profesyonelleriyle paylaştı. Kurumsal yönetim ilkelerinin
ayrılmaz bileşeni olan sürdürülebilirlik yaklaşımına ilişkin çalışmaları ilk kez bu raporda bir
araya getiren şirket, önümüzdeki dönemde İklim Eylemi hedefine uygun, yenilenebilir ve
inovatif enerji projelerine hız kazandırmayı hedefliyor.
Haluk Yıldız / Kastamonu Entegre CEO’su
Elli yıldır süregelen faaliyetlerini çevresel,
ekonomik, sosyal katkı sunma prensibiyle
yürüten Kastamonu Entegre, 2014’ten bu
yana finansal kurumlara yönelik hazırladığı
Faaliyet Raporu’na ek olarak, bu yıl ilk kez
Sürdürülebilirlik Raporu’nu paydaşlarına
sundu. Rapor, Kastamonu Entegre Sürdürülebilirlik
Çalışma Grubu tarafından, Küresel
Raporlama Girişimi (Global Reporting
Initiative - GRI) standartları referans alınarak
hazırlandı. Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir
Kalkınma Hedefleri rapora önemli
bir girdi sağlarken, şirketin sürdürülebilirlik
konusundaki öncelikleri, Paydaş ve Sürdürülebilirlik
Komitesi geri bildirimlerine göre
belirlendi.
ECOBULK projesinde Türkiye’yi
temsil ediyor
Ağaç bazlı panel sektörünün Türkiye lideri
ve dünyanın 7. büyük üreticisi olan; MDF,
yonga levha, laminat parke ve kapı paneli
ürünlerinde ise dünyanın ilk 4 üreticisi arasında
yer alan Kastamonu Entegre, tüm iş
süreçlerini çevresel, sosyal ve ekonomik
etkileri gözeterek gerçekleştiriyor. Hammaddesini
sürdürülebilir ve yenilenebilir
sertifikalı kaynaklardan temin ederek döngüsel
ekonomiye odaklanan şirket, her atığın
tekrar değerlendirildiği çözümler geliştiriyor.
Kastamonu Entegre, geri dönüşüm
yüzdesini arttıran ürün tasarımı ve üretimi,
tersine lojistik zincirlerinin kurulması, atık
akışlarının daha iyi yönetilmesi ve izlenmesi
hedefiyle, 13 ülkeden paydaşların yer aldığı
ECOBULK projesine, Türkiye’den tek
çözüm ortağı olarak katılıyor. Bu proje ile
atıklardan kompozit levha geliştiren şirket,
ayrıca İtalya’daki tesislerinde %100 geri
dönüşümlü hammadde kullanarak, mobilya
sektörüne yönelik ham ve melamin kaplı
yonga levha üretimi yapıyor.
Kastamonu Entegre, faaliyetlerinin iklim
değişikliği üzerinde oluşturduğu etkiyi görebilmek
adına 2015 yılında karbon ayak
izi hesaplamasına başladı.
Atıklar, şirketin biokütle enerji
santrallerinde elektrik ve ısıya
dönüştürülüyor. Bu yöntem
sayesinde, doğalgaz kullanılarak
üretilen enerjiye kıyasla
her yıl ortalama 240 bin ton
CO2 salımı önleniyor.
Ülkemizde sürdürülebilir orman
yönetimi ve endüstriyel
plantasyon konusunda öncü
rol üstlenen Kastamonu Entegre,
Tarım ve Orman Bakanlığı ile TEMA
Vakfı öncülüğünde kurulan ENAT AŞ’nin
ikinci büyük ortağı olarak da önemli bir
misyon üstleniyor. 2016 yılından itibaren
sektöre odun arz etmeye başlayan ENAT
AŞ, bugüne kadar 14 bin dönüm üzerine
1,7 milyon fidan dikti.
Yıldız: “İklim Eylemi hedefine
uygun enerji projeleri
geliştiriyoruz”
Günümüzün acil çözüm bekleyen küresel
sorunlardan birinin iklim krizi olduğunu dile
getiren Kastamonu Entegre CEO’su Haluk
Yıldız, “Bugün en büyük sorumluluğumuz
ekonomik büyümeyi, dünyamızdaki kaynakları
tüketmeden, verimli bir biçimde
gerçekleştirmenin yollarını aramaktır. Kastamonu
Entegre olarak, Sürdürülebilir Kalkınma
Hedefleri’nden biri olan İklim Eylemi
hedefine uygun, yenilenebilir ve inovatif
enerji projeleri geliştiriyoruz” diyor.
“Atık Biyokütlelerin Gazlaştırılması ve Yenilenebilir
Temiz Enerji Üretimi” projesiyle
üretim tesislerinde proses sırasında ortaya
çıkan atıkların, gazlaştırma tesisinde verimli
bir şekilde enerjiye dönüştürülmesini
sağlayan Kastamonu Entegre, bu projesiyle
2018 yılında ICCI Enerji Ödülleri’nin
“Biyokütle ve Atık” kategorisinde ve 13.
Teknoloji Ödülleri’nin “Üniversite-Sanayi
İş Birlikleri” kategorisinde ödüle layık görüldü.
Adana fabrikasına kurulan Güneş
Enerji Santrali ile elektrik enerjisini yenilenebilir
kaynaklardan sağlayan şirket, tesislerindeki
dizel yakıtlı forkliftleri elektrikli
forklifte dönüştürerek hem enerji maliyetlerini
düşürdü hem de iş sağlığı ve güvenliği
açısından ortaya çıkabilecek
riskleri önledi.
Yerel üretime ve kadın istihdamına
katkı
Tedarik zincirinin sürdürülebilirliğini
gözeterek, ithal ürünlerin
yerli ikamelerine geçilmesi
adına yerlileştirme projesini
başlatan şirket, satın alma ve
lojistik maliyetlerini azaltırken,
yerel üretime katkıda bulundu
ve istihdamı artırdı. Mesafeye bağlı karbon
salımını da azaltan yerlileştirme projesi ile
yıl içinde 8,5 milyon TL tutarında tasarruf
sağlandı.
Diğer yandan üretimde kadın istihdamını
arttırmaya dönük çalışmalar yürüten Kastamonu
Entegre’nin Gebze tesisindeki
hatlardan bazılarında kadın operatör sayısının
arttırılmasına yönelik uygulamalar
başlatıldı. Genel Müdürlük’teki idari fonksiyonlarda
ise 2014 - 2018 yılları arasında
kadın çalışan sayısında yüzde 72’lik artış
gözlendi.
Rapora internetten ulaşılabilecek
Kastamonu Entegre’nin çevresel etkileri
asgari düzeye indirmek amacıyla hazırladığı
Kastamonu Entegre 2018 Sürdürülebilirlik
Raporu’na dijital ortamda, www.
keas.com.tr adresinden ulaşılabilir.
78
Yapı Malzeme Nisan 2020
P268
BRUSH
GOLD
P266
KOYU
INOX
P267
BRONZ
INOX
Fark yaratan detaylar
Özgün dekor seçenekleri, etkileyici tarzı ve çarpıcı güzelliği ile
“Evogloss Inox Serisi” size ilham verecek.
Türkiye’nin Deprem İzolatörlü İlk Konut Projesi
‘Mavera Comfort’
Makro İnşaat ve Akyapı, “Türkiye’nin, Deprem İzolatörlü İlk Konut Projesi” olan Mavera
Comfort projesini hayata geçiriyor. Mavera Comfort, sakinlerine, deprem anında ve
sonrasında binanın tüm fonksiyonlarında kesinti olmaksızın, güven ve konfor içinde bir yaşam
kalitesi sunuyor. İstanbul Başakşehir’de bulunan Mavera Comfort yeni sakinlerini bekliyor.
Mavera Comfort, yıllardır, kapsamlı sosyal
tesislerle, huzur veren geniş peyzaj alanlarıyla,
açık-kapalı spor ve çocuk oyun alanlarıyla,
hayatı kolaylaştıran daire içi fonksiyonel
tasarımlarla, yaşayanların yakından
bildiği “Mavera” kalitesini, kesintisiz konfor
ve birçok ayrıcalıkla bir araya getiriyor.
Hayatınızın her alanında kesintisiz konfor
Daha önce, şehir hastaneleri, veri merkezleri,
köprüler gibi yüksek önem arz eden
yapılarda uygulanan Deprem İzolatörleri,
şimdi ilk defa nitelikli bir konut projesinde
uygulanıyor.Mavera Comfort, yaklaşık 65
bin metrekarelik alan üzerinde, zemin + 9
katlı bloklardan oluşacak. Projede 2+1’den
4,5+1’e kadar farklı tiplerde, toplam 705
konut yer alacak. “Hayatınızın her anında
kesintisiz konfor” ilkesine bağlı kalarak,
tüm detayları yerli ve yabancı deprem
uzmanları, konusunda uzman mimarlarla
tasarlanan, Türkiye’nin Deprem İzolatörlü
İlk Konut Projesi unvanına sahip Mavera
Comfort, hayatınızı kolaylaştıracak merkezi
süpürge sisteminden, daire içi su sensörlerine,
yangın ve hırsız alarm sistemlerinden,
elektrikli araç şarj istasyonlarına
kadar birçok detay düşünülerek, sağlığınız,
çocuklarınız hatta araçlarınız için bile konfor
sunacak şekilde projelendirildi. Mavera
Comfort, konut sektöründe öncü olmanın
verdiği heyecanla 16 Mart saat 14:00 itibariyle
ön satışlarına başladı.
“Deprem izolatörü, konut
projelerinde yaygınlaşmalı”
Deprem izolatörüne sahip Türkiye’nin ilk nitelikli
konut projesine ev sahipliği yapmaktan
ve“Gelir Paylaşımı Modeli” ile projede
yer almaktan mutlu olduklarını söyleyen
Başakşehir Belediye Başkanı Yasin Kartoğlu,
daha önce kentsel dönüşüm adına
Başakşehir’de birçok örnek projeyi hayata
geçirdiklerini, bu projeyi de depreme hazırlık
adına, kentsel dönüşüm kadar önemli
bir hamle olarak gördüklerini belirtti. Bu
anlamda Türkiye için Mavera Comfort’ın
diğer Belediyelere de gerek şehircilik, gerekse
depreme ön hazırlık anlamında örnek
bir model olacağını vurguladı.
“Deprem izolatörü, binanın
sigortasıdır”
Başakşehir ilçesinde bugüne kadar Mavera
markasıyla binlerce konut teslim ettikle-
80
Yapı Malzeme Nisan 2020
Proje
rini aktaran Makro İnşaat Yönetim Kurulu
Başkanı Ercan Uyan, Başakşehir ilçesinde
‘Mavera’ markasının, kalite ve konfor anlamında
en çok bilinen marka olmayı başardığını
söyledi. Uyan, şimdi de yaşayanların
bildiği bu konforu, Mavera Comfort
projesi ile daha da ileri taşıdıklarını, ayrıca
deprem anında ve hemen sonrasında da
konforu kesintisiz ve sürekli kılacak bir hedefle
bu projeyi tasarladıklarını belirtti.
Geleneksel yapı sistemlerinin, deprem
anında oluşan sarsıntının, yapının tamamında,
olduğu gibi hissedilmesine imkân
tanıdığına dikkat çeken Uyan, “Bu durum,
daire içinde sabitlenmemiş mobilya ve eşyalarda
devrilmelere, taşıyıcı olmayan duvarlarda
çatlamalara ve en önemlisi, yaşayanların
konforunun bozulmasına yol açan
psikolojik etkilere neden oluyor. Deprem
İzolatörleri ise yapının deprem anında her
iki yönde oluşacak hareket isteğine imkân
tanımasından dolayı, sarsıntının minimum
seviyede hissedilmesini sağlıyor. Bu sayede
yapılarda “her alanda kesintisiz konfor”
olarak adlandırdığımız, asansörler, elektrik
ve mekanik sistemler gibi, binanın tüm
fonksiyonlarında süreklilik sağlıyor” dedi.
Uyan, kesintisiz konfor ilkesine göre tasarlanan
Mavera Comfort’ı, Başakşehir Belediyesi
öncülüğünde“Türkiye’nin Deprem
İzolatörlü İlk Konut Projesi” olarak sunmaktan
büyük mutluluk duyduklarını belirtti.
Akyapı İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı
Mahmut Asmalı, Deprem İzolatörünün asıl
amacının, deprem anında yapıya kontrollü
olarak hareket kabiliyeti sağlamak olduğunu
ve bunun sonuncunda sarsıntının
yapıda minimum seviyede hissedildiğini
söyledi. Bu projede artan
yapı maliyetlerini, kâr marjlarını
minimize ederek karşılamaya
çalıştıklarını söyleyen
Asmalı, kendileri için
şu aşamada önemli olan
konunun, böyle bir birikimi
inşaat sektörüne kazandırmak
olduğunu, depreme
hazırlık aşamasında bu
tür projelerin artmasını çok
önemli gördüklerini, gerçek
kârlarının, böylesine önemli
bir konuda sektöre verdikleri
katkı olacağını ifade
etti. Deprem yalıtımının yapıyı
korumaya alan sigorta
elemanı olduğunu belirten
Asmalı, Mavera Comfort
gibi bir projeyi hayata geçirerek,
Türkiye’nin konut
sektöründeki standartlarını
bir üst seviyeye taşıdıklarının
altını çizdi.
Özgüven Mimarlık kurucu
ortağı Uğur Özer Özgüven,
Başakşehir bölgesindeki
büyük gelişim potansiyelinden
bahsederek Mavera
Comfort projesinin sektörde
yeni bir kilometre taşı olacağını söyledi.
Projelerinin, hemen hepsi birbirinin aynı
tercihleri ve olanakları vaadeden konut
projelerinden bariz bir şekilde ayrıldığını
çizim ve grafiklerle açıklayan Özgüven,
“Olimpiyat köyüne sıfır konumu, proje
içindeki ticaret birimleri, çalışma alanını
dört bir taraftan çevreleyen donatı alanları,
metro ve toplu ulaşım hatlarının kesişimindeki
konumuyla kullanıcılarının sadece
proje özellikleriyle değil; çevresel ihtiyaçlar
açısından da benzersiz avantajları olacak”
dedi. Geçtiğimiz 8 yılda sadece Başakşehir
bölgesinde 50 binin üzerinde konut tasarladıklarını
ve halen bu konutlarda yaşamın
devam ettiğini belirten Özgüven, bölge
halkını ve onların taleplerini çok iyi bildiklerini
ve bu tecrübelerini de projeye en iyi
şekilde yansıtmaya çalıştıklarını söyledi.
“Hedef binanın tüm fonksiyonları
ile ayakta kalması”
Bu sistemle büyük bir depremden insanların
sağ çıkmasının ötesinde, sosyal ve
ekonomik faaliyetlerin sürdürülebilmesinin
amaçlandığına dikkat çeken Japon Sismik
İzolasyon Derneği (JSSI) Başkanı Profesör
Akira Wada, geçmişteki depremler
incelendiğinde, binalardaki en büyük hasarlara,
depremin ivmesine göre yerinden
hareket edemeyen taşıyıcı elemanlardaki
çatlakların neden olduğunu belirtti. Wada,
“Deprem yalıtımlı binalarda, depremin zeminden
bağımsız hareket etme yeteneği
sayesinde, bina sadece sağa sola yumuşak
bir sallanma etkisinde kalıyor. Tabandan
bütüne yayılan yer değiştirme hareketi,
binayı ve içerideki fonksiyonları koruyor,
işleyişin ve konforun devamlılığını sağlıyor.
Deprem sonrasında da insanlar evlerinde
güvenle oturabiliyor” dedi. Türkiye gibi bir
deprem ülkesi olan Japonya’da Deprem
İzolatörlerinin yaygın olarak kullanıldığını
belirten Wada, Türkiye’de yapılarda Deprem
İzolatörleri kullanımının yaygınlaşması
için şahsı ve ülkesi adına gereken
desteği vermekten mutluluk duyacaklarını
ifade etti.
Deprem izolatörlü bina, kesintisiz
yaşama izin verir
Deprem izolatörünü, binaları, depremin
sarsıcı etkilerinden yalıtan teknoloji olarak
tanımlayan, İstanbul Teknik Üniversitesi
Deprem Mühendisliği ve Afet Yönetimi
Enstitüsü Dr. Öğr. Üyesi Fatih Sütcü, deprem
yalıtımı teknolojisinin uygulanması için
binaların genellikle temel bölgesinde deprem
yalıtım birimleri, yani izolatörler kullanıldığı
bilgisini verdi. Bu sayede depremin
etkisinin, binaya girmediğine dikkat çeken
Sütcü, “Deprem izolatörlü binada performans
hedefinin ismi kesintisiz kullanımdır.
Bu da şu anlama gelir, bina aynen deprem
öncesindeymiş gibi, hiç deprem yaşamamış
gibi kesintisiz bir şekilde kullanıma izin
verir. İçerideki operasyon hiç aksamadan
devam edebilir. Bu durumun binanın içinde
yaşayan ya da çalışan kişilerin psikolojisinde
de önemli etkileri vardır. Deprem
izolatörlü binalarda yaşayan ya da çalışan
kimseler, depremden hiç korkmadan ve
deprem sonrasında da hiçbir olumsuz psikolojik
etki altında kalmadan yaşamaya ya
da çalışmaya devam edebilirler” şeklinde
açıklamada bulundu.
Yapı Malzeme Nisan 2020 81
Geberit,118 iş ortağı ile
İstanbul’da bir araya geldi
Geberit, bu yıl 8’incisini düzenlediği Geleneksel Bayi Toplantısı’nda iş ortaklarıyla bir araya
geldi. Geberit; 118 iş ortağının katılımıyla gerçekleştirilen toplantıda yeni banyo serileri
Citterio, iCon ve Smyle’ı tanıtırken, “Bugünden geleceğe, daima inovasyon” mottosuyla
2020 hedef ve stratejilerini iş ortaklarıyla paylaştı.
Sıhhi tesisat ve vitrifiye alanlarında, tüm
dünyada sektör lideri olarak varlığını devam
ettiren Geberit, 8. bayi toplantısını
Türkiye genelinden 118 iş ortağının katılımıyla
İstanbul Bomonti Hilton Otel’de
gerçekleştirdi. 2019 yılı performansı ve
gelecek hedeflerinin detaylarıyla konuşulduğu
toplantının gündemini ise Geberit’in
2020 mottosu olan “Bugünden geleceğe,
daima inovasyon” oluşturdu. Toplantı kapsamında
bayilere Geberit’in yeni banyo
serileri Citterio, iCon ve Smyle tanıtılırken,
AR-GE, inovasyon ve sürdürülebilirlik özelindeki
stratejiler aktarıldı. 2019 yılını 3.1
milyar CHF net satışla tamamlayan Geberit’in
Türkiye Genel Müdürü Ufuk Algıer
açılış konuşmasında, pazar, bölge, satış
kanalları dağılımlarında yıllar bazında artan
oranları aktardı. Toplantının son bölümünde
ise Prof. Dr. Emre Alkin ve Dr. İsmet
Demirkol’un konuk olduğu “Türkiye’nin
Geleceği Parlaktır: 2020 Türkiye ve Dünya
Ekonomisine Küresel Bakış” başlıklı panel
düzenlendi.
“Türkiye’nin Geleceği Parlaktır:
2020 Türkiye ve Dünya Ekonomisine Küresel
Bakış” başlıklı panelin ilk bölümünde
konuşan Prof. Dr. Emre Alkin Türkiye ve
dünya ekonomisinin gündemine ilişkin bilgi
verdikten sonra inovasyon kavramının Geberit’teki
yansımalarına değindi. Alkin şöyle
konuştu: “Geberit şemsiyesi olağanüstü
bir şemsiye. Neden? Çünkü Geberit’n
ruhunda inovasyon var. Nedir inovasyon?
İnsan dokunuşuyla dijital oluşumun omuz
omuza yürüdüğü bir modernleşme projesidir.
Geberit bu projenin tam merkezinde
duruyor. 21. yüzyıl aklın çağıdır. 2020 yılında
5G ile beraber 50 milyar nesnenin
birbirini aynı anda gördüğü bir dünyada
yaşıyor olacağız. Artırılmış gerçeklikle
pek çok şeyi gerçekleştirebileceğiz. Daha
az insan gücüne ihtiyaç duyan, dışarıdan
müdahale edilebilen, hijyen noktasında
zirvede olan ürünler olacak hayatımızda.
Hepimiz biliyoruz ki Geberit, otomasyon
sistemlerine yatırım yapan, küresel ekonominin
prensiplerinin takibiyle kendi iş planını
en üstün düzeyde geliştirip uygulayan,
akılla büyüyen bir şirket. Dolayısıyla aklın
ve inovasyonun çağı aynı zamanda Geberit’in
çağıdır.”
“Hayal et ve dünyayı değiştir.”
Panelde konuşan Dr. İsmet Demirkol’un
konuşması da dikkat çekiciydi. İnovasyonun
her şeyden önce hayal etmeye dayalı
bir süreç olduğunu söyleyen Demirkol,
1930’lı yıllarda buharlı makinenin bulunmasıyla
değişen dünya düzenini aktararak
başlattığı konuşmasında Geberit’in teknoloji
yatırımlarına vurgu yaptı İsmet Demirkol
şunları söyledi: “2020 yılı üreten
Türkiye’nin yılı olacak. Ben Türkiye’nin geleceğine
bu açıdan çok pozitif bakıyorum.
Türkiye’ye Geberit’in girmesini kendi başına
global bir yatırım olarak görüyorum. Bir
dünya markası olan Geberit, hayal ederek
ve hayalini rasyonelleştirerek bu noktaya
geldi. İşini çalışarak, sevgiyle, aşkla yaptı.
Dijitalleşmeye önem verdi. Geleceği
öngörerek yapılan her iş başarıya ulaşır.
Geberit ileri teknolojileriyle ülkemizin ileriye
bakan yüzü ve yapay zeka teknolojileriyle
ülkemizin şansı. Bundan 30 yıl sonra
neler olacağını hayal etmek için çok doğru
yerdeyiz.”
“AR-GE destekli inovasyon
sürdürülebilir büyümenin en
önemli parçası”
Buluşma kapsamında iş ortaklarına seslenen
Geberit Türkiye Genel Müdürü Ufuk
Algıer yaptığı konuşmada, “Geberit, Ar-
Ge’den üretime, iletişimden inovasyona
kadar her alanda sürdürülebilir stratejiler
belirleyen bir marka. Sağduyulu yaklaşımı
merkezine alan markamız, tüm üretim
süreçlerini su ve enerji tüketimi, ekolojik
duyarlılık gibi unsurları da dikkate alarak
yürütüyor. Yanı sıra bilindiği üzere Ar-Ge
destekli inovatif ürünlere ilgi her geçen gün
artıyor.” dedi. Algıer, Ar-Ge destekli inovasyonun
sürdürülebilir büyümenin en önemli
parçası olduğuna inandıklarını dile getirirken,
Geberit’in her yıl cirosunun yaklaşık
yüzde 3’ünün Ar-Ge çalışmalarına ayrıldığını
ve sürdürülebilir bir şekilde müşterilerinin
yaşam kalitesini artırmak için gelişmiş
teknolojileri kapsamlı teknik bilgi birikimi ile
birleştirdiklerinin altını çizdi.
82
Yapı Malzeme Nisan 2020
AGT, 750 milyon TL’lik ikinci MDF,
üçüncü Parke ve dördüncü Press
yatırımlarını tamamladı!
Sektörel
Laminant Parke sektörünün lideri, ahşap bazlı panel sektörünün öncü markası AGT,
toplamda 750 milyon TL’yi bulan ikinci MDF, üçüncü Parke ve dördüncü Press yatırımlarını
tamamladı. Yeni yatırımlarıyla üretim kapasitesini yaklaşık iki katına çıkaran AGT, yurt içi ve
ihracat satışlarındaki artış ile Türkiye ekonomisine katkı sağlamaya devam ederken, global
pazardaki gücünü artıracak.
Sevdil Yıldırım / AGT Genel Müdürü
Ulusal ve uluslararası pazarda MDF,
MDF-LAM, panel, profil ve parke üreterek,
beş kıtada 80’den fazla ülkeye ihracat
gerçekleştiren AGT, üretim kapasitesini
yaklaşık iki katına çıkaracak büyüme
yatırımını tamamladı.
750 milyon TL’lik yatırım ile ikinci MDF
Hattı’nı hayata geçiren AGT, yıllık kapasitesini
1 milyon metreküp MDF ve 40
milyon metrekare laminant parke seviyelerine
çıkardı. Yeni yatırım ve artan
üretim kapasitesiyle ülke ekonomisine ve
istihdamına katkıda bulunduklarını ifade
eden AGT Genel Müdürü Sevdil Yıldırım,
dünya markası olma vizyonu ile faaliyet
gösteren bir Türk markası olarak
global pazardaki güçlerini, yenilikçi
ve katma değerli üretimle
artıracaklarını dile getirdi.
Tesislerinin faaliyet gösterdiği
Antalya bölgesinde istihdama
önemli ölçüde destek olduklarının
da altını çizen Yıldırım, yeni yatırımla
dolaylı olarak yaklaşık 25
bin kişilik bir iş gücü hacmi yarattıklarını
ifade etti. “Faaliyetlerimiz
sayesinde yarattığımız değer,
Türkiye ekonomisine, bayiilerimiz
ve tedarikçilerimiz başta tüm iş
ortaklarımıza, çalışanlarımıza,
toplumsal paydaşlarımıza katkı
sağlıyor. Yıllar itibarıyla iddiamızı
daha da yukarıya taşıdığımız
ihracatımızla sektörümüzü global
arenada bir üst lige taşırken, aynı
zamanda ülkemizin döviz girdilerine,
Türk şirketlerinin yurtdışında
bilinirliğine de destek olmaya devam
ediyoruz.”
Türkiye ekonomisinin küresel
ekonomideki payının yaklaşık
yüzde 1 olduğuna dikkat çeken
Yıldırım, Türk Ağaç ve Orman
Endüstrisi’nin dünya ekonomisindeki
payının ise yüzde 10’un
üzerinde olduğunu; yeni yatırımlarıyla
birlikte AGT’nin gerçekleştireceği
ihracatla cari açığın
kapanmasına sektör dinamikleri
el verdiği ölçüde katkı sağlamayı
hedeflediklerini de vurguladı.
AGT olarak sektörün ciro ihracat
oranı lideri olduklarını da ekleyen
AGT Genel Müdürü Sevdil
Yıldırım; Kanada’dan Yeni
Zelanda’ya, Rusya’dan Güney
Afrika’ya kadar birçok ülkedeki
AGT kullanıcılarının hayatını
güzelleştirdiklerini, yeni yatırımla
sadece hacimde değil ARGE
vb fark yaratacak iş modelleriyle
hedeflerini daha da büyüteceklerini
belirtti.
Yapı Malzeme Nisan 2020 83
Sektörel
Life Solutions Hackathon İnovatif Projeleri
ödüllendirdi
Sektörünün yenilikçi ve lider kuruluşu Panasonic Life Solutions Türkiye’nin, öğrencilerin
teorik bilgilerini pratiğe dönüştürmelerine destek olmak üzere, Idema iş birliğinde hayata
geçirdiği Life Solutions Hackathon’u gerçekleştirdi. ‘’Daha İyi Bir Yaşam, Daha Bir Dünya’’
için insan hayatına değer katacak projelerin yer aldığı Life Solutions Hackathon’unda
birincilik ödülünü Erciyes Üniversitesi öğrencilerinden oluşan Ekarem, ikincilik ödülünü
Mekathon ve üçüncülük ödülünü ise Iceberg takımları kazandı.
Üniversitelerde elde edilen teorik bilgi ve
becerilerin uygulamaya dönüştürülmesine
önemli katkılar sağlayan, sektörünün
yenilikçi ve lider kuruluşu Panasonic Life
Solutions Türkiye, bu kapsamda fark yaratan
uygulamalar gerçekleştirmeye devam
ediyor. İnsan odaklı yaklaşımlarla
daha iyi ve konforlu bir ‘yaşam’ sunmayı
hedefleyen Panasonic Life Solutions Türkiye’nin
Idema iş birliğinde İnogarArt’ta
düzenlediği ve birbirinden değerli proje
çıktılarının elde edildiği Life Solutions
Hackathon’u başarı ile tamamlandı. Ortak
fikre sahip insanların belirli bir süre
içerisinde, belirlenen temalarda, takım
çalışması halinde ve aynı ortamda inovatif
fikirlerini projelere yansıtması olarak
özetlenebilecek Life Solutions Hackathon’una
29 farklı üniversiteden 60 kişi katılım
sağladı. Proje mentorlarının desteği
ile oluşturulan 12 takım yaklaşık 27 saat
boyunca insan hayatına değer katacak
projeler ortaya koymak üzere çok yoğun
bir süreçten geçti.
Hava Kalitesini Ölçme Projesi
Ekarem Takımına Birincilik
Getirdi!
Panasonic Life Solutions Türkiye Şirket
Başkanı Tatsuya Kumazawa, İcra Kurulu
Üyesi Orhan Ünal, İcra Kurulu Üyesi Mutlu
Kutlu, Türkiye Pazarlama Genel Müdürü
Aysel Özaltınok, AR-GE Genel Müdürü
Oktay Nak, AR-GE Müdürü Semavi Akın
ve Idema Genel Müdür Yardımcısı Evren
Aydoğan’dan oluşan jüri üyeleri, Hackathon
proje sunumlarını kapsamlı şekilde
değerlendirdi. Değerlendirme sonucunda;
Erciyes Üniversitesi öğrencileri Arif
Çakı, Fatih Kaya, Feryal Sıngın, Nihan
Sagah Çakar ve Salih Koşak’ın oluşturdukları
Ekarem takımı birinci oldu. Ekarem
takımına birinciliği, akıllı saate entegre
edilmiş mini sensörler ile konumdaki
hava kalitesini ölçümlemek ve uygulama
aracılığıyla hava kalitesi hakkında kullanıcılara
bilgi vermek için geliştirdikleri
proje getirdi. Panasonic Life Solutions
Türkiye Şirket Başkanı Tatsuya Kumazawa
ve Idema Genel Müdür Yardımcısı
Evren Aydoğan’ın da hazır bulunduğu kapanış
programında, Ekarem takımı 5.000
TL tutarındaki birincilik ödülünü aldı. İkincilik
ödülü Mekathon ve üçüncülük ödülü
ise Iceberg takımlarının oldu.
Panasonic Life Solutions Türkiye, İş Ortakları ile Batum’da buluştu
İnsan odaklı yaklaşımlarla daha iyi ve konforlu bir
‘yaşam’ sunmayı hedefleyen, sektörünün lider ve
yenilikçi şirketi Panasonic Life Solutions Türkiye,
Türkiye’nin dört bir tarafından bayilerinin katılımı
ile Gürcistan’ın Batum Şehrinde, önemli bir organizasyona
imza attı. “Future Summit 2020” teması
ile Sheraton Batumi Hotel’de düzenlenen programa,
çok sayıda bayinin yanı sıra, Panasonic Life
Solutions Türkiye Şirket Başkanı Tatsuya Kumazawa,
Türkiye Satış ve Gobal Pazarlamadan Sorumlu
İcra Kurulu Üyesi Azim Tuncinar ve diğer
yöneticiler katılım sağladı.
84
Yapı Malzeme Nisan 2020
Senegal Olimpiyat
Stadyumu’nun
tasarımı
Tabanlıoğlu
Mimarlık’tan
Dakar yakınlarındaki
yeni Diamnadio
kasabasında inşa
edilecek 50.000 kişilik
Senegal Stadyumu – Stade
du Senegal’in temel atma töreni, Devlet Başkanı Macky Sall,
hükümet üyeleri, FIFA genel sekreteri ve spor dünyasından
isimlerin katılımıyla 20 Şubat’ta gerçekleşti.
2022 yılında Afrika’da ilk kez planlanan
Gençlik Olimpiyat Oyunları’na ev sahipliği
yapacak Senegal’in başkenti Dakar’daki
törende, Tabanlıoğlu Mimarlık’ın tasarladığı
stadyum projesinin gösterildiği dev
ekranlar önünde müziğe eşlik eden neşe
dolu bir kalabalık, Stade du Senegal’in inşaatının
başlangıcına tanıklık etti.
Stade du Senegal’in ilk harcını,
Senegal Devlet Başkanı Macky
Sall koydu
“Paha biçilmez Senegal gençliği ve sporu
en iyisine layık” diyerek elindeki kürekle
açılışı yapan Devlet Başkanı Macky Sall,
Senegal’in spor tutkusunun araçlarını
sağlamak zorunda olduklarını belirtti.
Senegal Devlet Başkanı Macky Sall,
Dakar’ın 2022’de ev sahipliği yapacağı
Gençlik Olimpiyat Oyunları vesilesiyle ilk
kez açılacak olan bu iddialı projeyle birlikte,
Senegal Spor
Bakanı ve Futbol
Federasyonu’na
dört yıl içinde bir
Afrika Uluslar
Kupası düzenleme
çağrısında
da bulundu.
Senegal
Ulusal
Olimpiyat
Komitesi
Başkanı:
“Bu yapı
geleceğin spor tapınağı olacak”
Diamniadio’nun entegre ve çok işlevli bir
şehir olmasına yönelik çağdaş bir kamu
altyapısının ilk adımlarından olan stadyum
için Senegal Ulusal Olimpiyat Komitesi
Başkanı Mamadou Diagna Ndiaye
“Geleceğin spor tapınağı olacak bu yapı,
Diamnadio şehrini Afrika ve dünya ölçeğinde
referans noktası haline getirmeye
katkıda bulunacak” dedi.
Tabanlıoğlu Mimarlık tarafından tasarlanan
Dakar Arena’ya birkaç yüz metre mesafedeki
Olimpiyat Stadyumu ve komp-
86
Yapı Malzeme Nisan 2020
Mimari
leksin inşaatını ise Türk şirketi Summa
üstlendi.
Senegal futbolunu onurlandıran “son
nesil bir mücevher” olarak tanımlanan
stadyumun, 238 milyon avroya mal olması
planlanıyor. Master planın bir parçası
olan ‘Stade du Senegal’ projesi, stadyum
alanı ile kentsel doku arasında görsel ve
sosyal bağlamda kenstsel ilişki kurmayı
hedefliyor.
Stadyum, maç sırasında seyirci konforu
sağlamanın yanı sıra taraftar dostu bir
yaklaşımla, izleyicilerin stadyuma girmeden
önce de birada vakit geçirebileceği,
çevresiyle birlikte sporun dinamizmini
yansıtan bir ‘fan bölgesi’ olarak tasarlandı.
Proje, ekleri ve çevresi, kullanma deneyimi,
erişim, tesis kalitesi, sürekli bakımı
gibi sorunların incelikle çözüldüğü bir
kompleks olarak ele alınıyor.
Projede ek saha ve tesisler, sporcuların
antrenman yapması, atletizm sporları ve
diğer saha etkinlikleri için yedek alanlar
olarak planlanıyor.
Stadyum tasarımında, ana stüktürü bir
zarf şeklinde saran yumuşak kavisli eğrisel
form, çok katmanlı metal panellerle örülü
dış cepheyi biçimlendiriyor. Uzaktan da algınan
bu ikonik yapı, gün içinde ışıltılı bir
heykel olarak dikkati çekerken, geceleri ie
stadyumdan yayılan renkli ışık hüzmeleri
ve yüzeye uygulanan ışık oyunlarıyla dinamik
bir görsellik kazanacak.
Afrika’da ve sporda Tabanlıoğlu
Mimarlık imzası
Afrika’nın uluslararası ilişkilerinde onur
kaynağı olan Ekvator Ginesi, Libya ve
yine Senegal’de Kongre Merkezleri projelerine
imza atan Tabanlıoğlu Mimarlık’ın
spor yapıları tecrübesi, 2009’dan bu yana
faaliyette olan Astana Arena gibi inşa
edilmiş olanların yanısıra geçen yıl gerçekleşen
yarışmada kazandığı Kosova
Stadyumu ve uluslararası yarışmada 11
finalistten biri olan Yeni Ulusal Japonya
Stadyumu projelerini de kapsıyor.
Yapı Malzeme Nisan 2020 87
GMW MIMARLIK’a
International Design Awards’dan
“Gümüş Madalya” Ödülü…
GMW MIMARLIK tasarımı Taşkent Uluslararası Havalimanı, Amerika menşeli mimarlık
ödülü International Design Awards 2019’da ‘’Mimari Tasarım’’ kategorisinde “Gümüş
Madalya” ödülünün sahibi oldu.
başvurdu. Yarışma bünyesinde finale kalan
projeler, “Mimari Tasarım”, “İç Mimarlık”,
“Grafik Tasarım”, “Moda Tasarımı” ve
“Ürün Tasarımı” kategorileri atında yarıştı.
International Design Awards 2019, GMW
MIMARLIK tasarımı “Taşkent Uluslararası
Havalimanı” projesinin elde ettiği ilk
başarı değil. Proje, Architecture MasterPrize
(AMP) 2019’da “Ulaşım Projeleri” kategorisinde
“Honorable Mention” ödülüne
layık görülürken aynı zamanda mimarlık
dünyasının en prestijli ödüllerinden biri
olarak kabul edilen World Architecture
Festival (WAF) Awards’ta da “Future Projects
- Infrastructure” kategorisinde finalist
olma başarısını gösterdi.
Havalimanı projeleri ağırlıklı olmak üzere
yurt içinde ve yurt dışında farklı fonksiyonlarda
pek çok nitelikli mimari ve iç
mimari projeye imza atan GMW MIMAR-
LIK, International Design Awards 2019’da
“Mimari Tasarım” ana kategorisi altındaki
“Kemerler, Köprüler, Viyadükler ve Giriş
Kapıları” alt kategorisinde “Gümüş Madalya”
ödülünün sahibi oldu.
Dünya çapında akıllı, sürdürülebilir ve
çok disiplinli tasarımların önemini vurgulamak
amacıyla bu yıl 13.kez düzenlenen
International Design Awards 2019’a dünyanın
birçok ülkesinden çok sayıda proje
Özbekistan’ın Mimari Kimliğini
Çağdaş Yapım Yöntemleriyle
Yorumluyor...
GMW MIMARLIK’ın mimari proje hizmeti
sunduğu Taşkent Uluslararası Havalimanı
kapsamında yaklaşık 90,000 m² terminal
alanı, iki adet 10,000 m²’lik yönetim
ofisleri, 6,000 m²’lik yeme-içme hizmetleri
binası, 20,000 m²’lik bakım hangarı ile
tüm kara ve hava bölgesinin altyapı tasarım
hizmetleri bulunuyor.
Gerçekleştirdiği tüm havaalanı terminali
projelerinde olduğu gibi bu projede de
yolcu konforunu en ön planda tutarak;
güvenlik, işletme etkinliği, terminalin ticari
başarısı, büyütülebilirlik, esneklik ve
sürdürülebilirlik gibi işlevsel kavramları
yerine getirmeyi amaçlayan GMW MI-
MARLIK, Taşkent Uluslararası Havalimanı
projesi için üç farklı tasarım yaklaşımı
hazırlamış, idare tarafından da seçilen
alternatif ile yarışmaya katılarak finalist
olmuş.
Tasarımda Özbekistan’ın Khiva, Semerkant,
Buhara gibi şehirlerindeki mimari
mirasından ve yerel bir simge olan Hüma
kuşundan yola çıkılarak çağdaş yapım
yöntemleri ve teknoloji ile kültürel kimlik
öğeleri bir araya getirilmiştir. Kütleden iç
mimariye kadar tüm tasarım kararlarında
yöreye özgün öğelerle kullanıcıların nerede
olduklarını hissettikleri, akılda kalıcı
özgün bir dil oluşturulmuştur.
88
Yapı Malzeme Nisan 2020
Mimari
Beyaz alanlar, organik formlar, sade, gösterişsiz ve minimal bir mimari
Çağdaş İspanya Mimarisi’nin temsilcisi Fran Silvestre
‘Kalebodur ile Mimarın Mutfağı’nda
Fran Silvestre
Mimarların deneyimlerini ve projelerin tasarım
süreçlerinde neler yaşandığını paylaştığı
‘Kalebodur ile Mimarın Mutfağı’nın
konuğu Fran Silvestre Arquitectos’un kurucusu
ünlü Mimar Fran Silvestre olacak.
Uluslararası birçok prestijli projede imzası
olan ünlü Mimar Fran Silvestre,
‘Kalebodur ile Mimarın Mutfağı’na katılıyor.
Silvestre programda, mimarlık ve iç
mimarlık öğrencileri ile birlikte mimariye
dair yaklaşım ve görüşlerini katılımcılarla
paylaşacak.
Tasarladığı, minimal, tekil konut projeleri
ile adından çokça söz ettiren Çağdaş
İspanya Mimarisi’nin genç ve başarılı
temsilcisi Fran Silvestre, aynı zamanda
modern mimarinin cesur ve kahraman
ruhunu taşıyan Portekizli çağdaş Mimar
Alvaro Siza’nın da öğrencisi. Sivestre’nin
ulusal ve uluslararası birçok ödülü bulunuyor.
Çalışmalarıyla ilgili Avrupa ve ABD’deki
üniversite ve kurumlarda birçok seminer
ve konferansa katılan Silvestre’nin ‘Kalebodur
ile Mimarın Mutfağı’ konferansı, 11
Mart Çarşamba günü 15.00’da Salt Galata’da
gerçekleşecek.
Yapı Malzeme Nisan 2020 89
Mimar Nail Egemen Yerce ve Ayça Taylan’a
dünyadan ödül yağmuru!
Gerçekleştirdikleri mimari ve iç mimari projelerin yanı sıra, fuar sergilemeleri ve
enstalasyon çalışmalarıyla tasarıma, sanat-mimarlık ara kesitinden farklı bir bakış açısı
sunan Yerce Mimarlık ve ZAAS, peş peşe aldığı uluslararası ödüllerle benzersiz bir
başarıya imza attı.
Tasarlamış oldukları “The Path” (Yol)
enstalasyonu ile Frame Awards’tan “Yılın
Fuar Standı” ödülünü alan Y.Mimar Nail
Egemen Yerce ve Mimar Ayça Taylan,
dönüşüm hikayesiyle oldukça ilgi gören
Studio Loft projesiyle BIG SEE Interior
Design Awards’tan birincilik ödülüyle dönerken,
Avrupa’nın ilk ve en yeşil spor
alanı için açılan YAC 2019 - Sport Citadel
Mimari Proje Yarışması’na başvurdukları
spor ve yaşam merkezi projeleriyle de
üçüncülük ödülüne layık görüldüler.
Yeni nesil ofis ve konut projelerinin yanı
sıra değişen fuarcılık anlayışı doğrultusunda
mimarlık-sanat arakesitinde farklı
bir anlayışla gerçekleştirdikleri stant tasarımları
ve enstalasyon çalışmalarıyla ön
plana çıkan Yerce Mimarlık Kurucusu Y.
Mimar Nail Egemen Yerce ve ZAAS Kurucu
Ortağı Mimar Ayça Taylan, üç farklı
proje ile üç farklı ödüle layık görülerek
uluslararası alanda büyük bir başarıya
imza attı.
YAC 2019 - Sport Citadel Mimari Proje
Yarışması’na katıldıkları spor ve yaşam
merkezi tasarım önerisi ile üçüncülük
ödülüne layık görülen mimarlar, İzmir’de
tasarladıkları Studio Loft projesiyle de
BIG SEE Interior Design Awards’tan “En
İyi Konut İç Mekan Tasarımı” ödülü ile
döndüler. Mimar Yerce ve Taylan’ın Almanya,
Hannover’deki Domotex Zemin
Fuarı kapsamında sergilenen “The Path”
(Yol) enstalasyon tasarımları ise dünyaca
ünlü mimarlık ve tasarım yayını Frame’in
düzenlediği Frame Awards’ta “Yılın Fuar
Standı” ödülünü almaya hak kazandı.
The Path: İnteraktif Bir Oyun
“The Path”, Almanya’nın Hannover kentinde
düzenlenen Domotex Halı ve Zemin
Kaplamaları Fuarı kapsamında, halı üreticisi
Stefany markası için Yerce Mimarlık &
ZAAS tarafından tasarlandı. Renkli ipliklerin
bir araya gelerek bir halı oluşturması
tasarımın çıkış noktası olurken tasarım
sürecinde ipliklerin çeşitli renklerdeki
toplarla temsil edildiği, ziyaretçilerin seçtikleri
toplarla bir halıyı beraberce oluşturabildikleri
interaktif bir oyun hayal edildi.
Ziyaretçiler arasında etkileşimi arttırması
ve birlikte üretmeye imkan tanımasıyla
merak uyandıran bir oyun olan The Path,
Hollanda merkezli Frame Dergisi tarafından
organize edilen Frame Awards’ta
“Yılın Fuar Standı” ödülüne layık görüldü.
90
Yapı Malzeme Nisan 2020
Mimari
Studio Loft: Çok Fonksiyonlu
Kurgusu ile Farklı Bir Dönüşüm
Hikayesi
Y.Mimar Nail Egemen Yerce ve Mimar
Ayça Taylan tarafından tasarlanan Studio
Loft, standart bir dairenin bir fotoğraf
sanatçısının yaşam alanı ve stüdyosuna
dönüşüm projesi. Studio Loft’ta dairenin
iç tasarımı sil baştan ele alınırken, mekanda
aynı zamanda sergileme işlevi
kurgulanmış. İki katlı hacmin alt katının
fotoğraf stüdyosu ve sergi alanına ayrıldığı,
üst katının ise ofis ve yaşam alanı olarak
ele alındığı planlamada kullanıcının
yaşam ve çalışma alışkanlıkları önemli
bir rol oynamış. İki yönden ışık alan hacimde,
mümkün olduğunca kesintiye uğramayan,
ferah bir iç kurgu hedeflenirken
fotoğraf stüdyosu çatısı altında çalışma,
sergileme, yaşama işlevlerinin iç içe geçtiği
“loft” tipi bir mekan elde edilmiş. Yerce
ve Taylan, 2017 Dünya Mimarlık Festivali’nin
“INSIDE” bölümünde “Yaratıcı
Yeniden Kullanım” kategorisinde finalist
olarak yarışan Studio Loft ile son olarak
Güneydoğu Avrupa ülkeleri arasında düzenlenen
BIG SEE Interior Design Awards’ta
“Yılın En İyi Konut İç Mekan Tasarımı”
ödülünü kazandı.
Sport Citadel: Doğaya Reverans
Avrupa’nın ilk ve en yeşil spor alanı olması
beklenen “Sport Citadel” spor ve
yaşam merkezi, doğaya bir reverans
yaparak; insanlar, hayvanlar, bitkiler ve
diğer canlı türleri için eşit koşullarda bir
yaşam alanı sunmayı hedefliyor. Mimar
Nail Egemen Yerce ve Ayça Taylan liderliğinde
hareket ve sürekliliğin doğayla
uyum içinde tasarlandığı öneride mevcut
bataklık alanın, yeni bir spor ve yaşam
merkezine dönüştürülmesi ve atletlerin,
sporcuların ve her yaş grubundan bölge
sakininin ağırlanması planlanıyor. Sporun
ve insan vücudunun akışını ve dinamizmini
yansıtan tasarım; kent ile doğanın,
geçmiş ile geleceğin, mimari ile peyzajın,
bilimin, kültürün ve sporun sentezini
yaratmayı hedefliyor. Yerce Mimarlık ve
ZAAS, YAC 2019 - Sport Citadel Yarışması’na
önerdikleri projeyle üçüncülük
ödülüne layık görüldü.
AT Kearney’in Türkiye Ofisinde Iglo Architects imzası
Dünyanın pek çok ülkesinde global kurumsal şirketlere danışmanlık
hizmeti sunan, Amerika menşeli AT Kearney’in, Levent
Nida Kule içerisindeki Türkiye ofisi Mimar Zafer Karoğlu ve Mimar
Esen Akyar ortaklığındaki Iglo Architects tarafından tasarlandı.
Iglo Architects, AT Kearney Türkiye ofisinde, firma müşterilerini
nitelikli ve stil sahibi bir mekanda ağırlamayı ve genç çalışanlar
için modern, esnek ve verimli bir çalışma ortamı yaratmayı
hedeflemiş. Kurumun personel ve yöneticilerinin firmanın farklı
ofislerinde kısa süreli rotasyonlar yapması nedeniyle gerek duyulan
dinamik çalışma şekline kolay adapte olmayı sağlayan,
değişken bir çalışma ortamı ihtiyacı en önemli tasarım girdilerinden
biri olmuş.
Kapalı birleşim açılı cepheleri ve içe yatık cephe camları ile
oldukça sınırlı ve amorf bir yapıda olan 200 m2'lik hacme; alternatifli
toplantı odaları, bir seminer salonu, müşterileri ağırlamak
için bir lobi alanı
ve bunların yanı sıra 17
personel ve 5 yönetici
için çalışma alanları, teknik
hacimler, ıslak hacimler
ve personelin yemek
yiyebileceği büyüklükte
bir mutfak yerleştirilmiş.
Tüm bunlara ek olarak
doğru aydınlatma, yeterli
akustik konfor ve şeffaflık
koşulları Iglo Architects
mimarları tarafından
önerilmiş ve uygulanmış.
Yapı Malzeme Nisan 2020 91
TÜRK YAPI SEKTÖRÜNÜN LİDER YAPI FUARI
TURKISH BUILDING INDUSTRY’S and REGION’S BIGGEST GATHERING
43.
24 - 28 AĞUSTOS / AUGUST 2020
Yeni Tarih
New Dates
Organizatör / Organiser
Hyve Build Fuarcılık A.Ş. | Tic. Sic. No: 758423 | Mersis No: 0947046442400015
YENİ ÜRÜNLER
BANYO&MUTAK
SERAMİK
E.C.A.
Bien
Geberit
Serel
Villeroy&Boch
BOYA
Filli Boya
ISITMA&SOĞUTMA
Daikin
Mitsubishi Heavy
BİEN ile “Hayalden
Gerçeğe”
Bien’in “Hayalden Gerçeğe” mottosuyla
tasarladığı 2020 yılı ürün portföyü hem
zengin hem de oldukça dikkat çekecek
nitelikte.
Bien’in Motto gövde üstü lavaboları birbirinden
farklı 4 formuyla banyolarda çözüm
ortağınız olmak için yenilendi. Seride yer
alan çakıl taşı formundaki Motto Oblong
Lavabo ve dar alanlara çözüm alternatifi
oluşturan Motto Kare Lavabolar banyolarınıza
modern bir görünüm kazandırıyor.
Ayrıca Bien’in armatür serilerinden olan,
Lucca yenilenmiş formu ile mücevher gibi
algılanıyor. Bien’in bu anlayışla tasarladığı
‘’Bien Lucca” kullanıldığı alanların değerini
artırarak yeniden belirliyor. Lucca
Armatür Serisi, Motto Lavabo’larla birlikte
kullanıldığında şıklığı banyolarınıza taşıyor.
Zengin çözüm önerileriyle sektöre yeni
yaklaşımlar kazandıran Bien’in tasarımları
kolay temizlenme özelliği ile hijyen
standartlarını da üst seviyede tutarak
tercih edildiği alanlarda işlevsellik, modernlik,
estetik ve teknolojiyi bir arada
sunuyor.
Banyo bataryaları
ergonomi ile tanışıyor:
E.C.A. Dalia
Çevre ve gelecek hassasiyetiyle geliştirdiği teknolojilerini
sektöre kazandırarak tüketicilerinin
her zaman yanında olan E.C.A., 20 yıl garantili
ürünü Dalia batarya ile ergonomik tasarımı
çağdaş çizgilerle buluşturuyor. Özel formuyla
el yıkama esnasında elin lavabo kenarlarına
değmesini engelleyen E.C.A. Dalia, banyolara
hijyen sağlayan tasarım anlayışını getiriyor.
Ergonomik tasarım ile ayrıntılar güçleniyor
Eğimli gövdesi, çıkış ucundaki açılı perlatörü
ile ergonomi ve kullanım rahatlığını bir arada
sunan E.C.A. Dalia, kullanıcısına çağdaş bir
formun tüm avantajlarını sunuyor. El yıkanırken
elin lavabo kenarlarına değmemesini sağlayan
batarya, banyolardaki hijyen arayışını ergonomik
yapısıyla çözümlüyor. E.C.A. Dalia, tasarımındaki
yuvarlak hat ve çıkış ucundaki köşeli
hatlar ile göze çarpıyor ve bu sayede hem
köşeli hem de yuvarlak hatlı lavabolarla uyum
sağlayarak her mekanda kullanılabiliyor.
Tasarım ve ergonomisiyle göz dolduran E.C.A.
Dalia, 20 yıl E.C.A. garantisiyle banyoların yeni
yıldızı olmak üzere tüm E.C.A. satış noktalarından
temin edilebiliyor.
94
Yapı Malzeme Nisan 2020
Ürün
Banyo tasarımında sadelik ve esneklik
Yaşam alanınızdaki “iCon”
Yaşam alanlarını sıradanlıktan kurtaran Geberit banyo koleksiyonun
iCon banyo serisi, markanın bu bakış açısını taçlandırıyor.
Pürüzsüz ve modern tasarımını geniş ürün yelpazesiyle buluşturan
iCon, tüm banyolara uyumluluğuyla
öne çıkıyor. Banyo mobilyası, ayna, lavabo
ve asma klozet ile tam bir seri olan Geberit
iCon, her banyo için ideal çözüm niteliği taşıyor.
Lineer tasarıma ve net çizgilere sahip Geberit
iCon banyo serisi modern bir tasarım dili
sunuyor. Geniş ürün yelpazesi, tasarım esnekliği
sağlarken banyosuna yaratıcı fikirler
arayan ve modern bir hava katmak isteyen
kullanıcılar ise Geberit iCon serisinden ilham
alıyor.
Tasarım ve fonksiyon açısından birbirine entegre
olarak tasarlanan Geberit iCon banyo
mobilyaları, esnek kombinasyon seçeneğiyle
banyolara farklı perspektiften bakılmasına
olanak tanıyor. Doğal meşe, platin antrasit,
beyaz renk seçenekleriyle sunulan banyo
mobilyaları, kendi kendine kapanabilen çekmece
mekanizmayla da kullanıcısının işini
kolaylaştırıyor. Seride yer alan aydınlatması
asimetrik de konumlandırılabilen Geberit
iCon aynalar, mobilyalar ile mükemmel bir
uyum sağıyor. Aynaların yanına veya altına yerleştirilebilecek
raflar ise Geberit’in diğer ürünleri gibi sınırsız özgürlüğe açılan
kapının anahtarı oluyor.
‘Tam Silinebilir ve Yıkanabilir Boya’ Devri
Momento Serisi ile Başlıyor!
Bahar mevsiminin gelmesiyle yaşam alanlarında yenilik yapmak
isteyenlere Filli Boya, pratik ve bir o kadar da yenilikçi bir ürün serisi
sunuyor. Filli Boya’nın Aktif Silikon Teknolojisi ile güçlendirilen
Momento Serisi, ‘Tam Silinebilir’ özelliğinin yanı sıra ‘Yıkanabilir’
özelliğini de bir arada sunuyor. Aktif Silikon Teknolojisi sayesinde
boyaya duvarlarda oluşan kirlere karşı daha üstün dayanım
gücü kazandırılırken boya, yıkanabilir özelliği sayesinde duvarlar,
evsel temizleyicilerle (çamaşır suyu, yağ sökücü vs.) defalarca
yıkansa ve silinse dahi ilk günkü renk tonunu, dokusunu ve üstün
özelliklerini en iyi şekilde koruyor. Momento Serisi ile duvarlar
zahmetsizce silinerek her defasında yeniden
boyanmış gibi yaşam alanınınız da tazelenmiş bir
ferahlık hissi oluşturmaktadır.
Momento Serisi, tam silinebilme&yıkanabilme
özelliği, üstün dayanımı, geniş renk seçenekleri
ve her beğeniye uygun farklı parlaklıklarıyla salon,
yatak odası, çocuk odası, mutfak banyo, balkon
ve antreler gibi evinizdeki tüm mekanlarda gönül
rahatlığıyla kullanılabiliyor.
Momento Silan, ipeksi mat® dokusu ile ışığı
yansıtarak uygulandığı ortamlarda ferahlık hissi
uyandırıyor. Momento Tek, geliştirilmiş yarı mat
dokusuyla uygulandığı yüzeylere mükemmel pürüzsüzlük
sağlıyor. Momento Max ise kendine
özgü soft mat® dokusuyla yaşam alanlarına eşsiz
bir dekoratif özellik kazandırıyor. Filli Boya, Filli
Ustam hizmetiyle, en az 10 yıl tecrübeye sahip
ustalara yaşam alanlarını Filli Boya garantisinde
boyatma imkânı sunuyor. www.filliustam.com üzerinden
mesleki yeterlilik belgesine sahip ustalara
ulaşılabilinen hizmet, %99 müşteri memnuniyet
sunarken 2 yıl boyunca uygulama ve ürün garantisi
veriyor.
Yapı Malzeme Nisan 2020 95
Banyolara ince, zarif ve estetik bir dokunuş
Lavaboda rekor incelik: SEREL SlimLine
Banyolardaki dönüşüm, banyolara bakışımızı ve bu kullanım
alanlarından beklentilerimizi de değiştiriyor. Yerli üretim, tüm
beklentilere cevap veren ürün gamı, geniş bayi ağı ve pazara
sunduğu yeniliklerle seramik
sağlık pazarının en güçlü oyuncularından
olan SEREL, rekor
incelikteki SlimLine lavaboyu
2020 yılının gözdeleri arasına
yerleştiriyor.
Zarafetin hijyenle birleşimi
SlimLine lavabo, mükemmel
estetik formuyla banyolarını
yenilemek isteyenlerin yepyeni
çözümü oluyor. Üstelik SEREL
seramik sağlık gereçlerinin tüm
ürünlerinde uygulanan Hygiene
Plus teknolojisi SlimLine lavaboda
da uygulanıyor. 5mm’lik
rekor incelikteki kenarlarıyla
bir zarafet örneği olan SlimLine
lavabo, SEREL tasarım ekibinin
hazırladığı özel çamur ile
üretildi.
SlimLine, seçkin bir tarzı hayatının
her alanına taşımak isteyenlere,
banyoda aradıklarını
sunuyor. Serel’in, estetikte zirveyi hedefleyen SlimLine çizgisi,
artık banyolarınızda...
Villeroy&Boch’tan banyoda sonsuzluğun rengi
Lacivert, sonsuzluğu ve otoriteyi
çağrıştırır. Üst düzey yöneticilerin
genellikle lacivert giymesi bu nedenledir.
Hatta iş görüşmelerine giden
adaylar da çoğunlukla lacivert tercih
eder. Çünkü lacivert derin ve anlamlıdır…
Villeroy&Boch’un Patrick Frey’in
imzasını taşıyan Finion Banyo Koleksiyonu,
yalın ve zarif çizgisi, ince
işçiliğiyle dikkat çekiyor. iF Tasarım
Ödülü’ne sahip Finion, banyoyu keyifli
ve ayrıcalıklı bir yaşam alanına
dönüştürüyor. Lake, mat lake ve
doğal kaplama malzeme seçeneklerinin
yanı sıra, içerisinde sonsuzluk
ve asaleti çağrıştıran lacivert renginin
de olduğu 15 farklı renk seçeneği
sunan koleksiyon, mekana
derinlik katıyor. Lacivert mobilyalar,
Artis Koleksiyonu’nun kare, dikdörtgen,
yuvarlak ve oval formlu lavabolarının
yanı sıra, Bauhaus akımını
yansıtan Antheus Koleksiyonu’ndaki
aynalarla kombinlendiğinde, banyo
tasarımını zenginleştiriyor.
96
Yapı Malzeme Nisan 2020
Ürün
Daikin: Tasarımla gelen
mükemmel konfor
Üstün verimlilikteki cihazlarıyla bilinen Daikin, iklimlendirme sektöründe
her geçen gün daha çok önem kazanan ‘tasarım’ odaklı
çalışmalarıyla da sektöre öncülük ediyor. Çıkardığı her yeni
ürünün şık tasarımıyla marka imajını desteklemeyi ilke edinen
marka, bu amaçla tanınabilir, takdir edilen, kalıcı ve ayırt edici
bir ‘biçim’ geliştirmeyi amaçlıyor. Daikin’in eşsiz VRV kaset tipi
iç üniteleri de tam olarak bu amaca hizmet ediyor. Tasarım ile
gelen mükemmel konfor aynı zamanda duvar ve zemin alanından
da tasarruf sağlayarak montaj ve mekanın estetiği açısından
avantaj yaratıyor. ‘Dairesel Atışlı Kaset’ ve ‘Tam Düz Kaset’
modellerinde geniş ürün yelpazesiyle bina ve iç mekan düzenine
mükemmel uyum sağlayan Daikin VRV kaset tipi iç üniteler
konfor, tasarım, güvenilirlik, verimlilik ve montaj esnekliğini bir
arada sunuyor.
Konfor
Kompaktlık ve estetiği bir araya getiren Daikin’in simgesel ürünü
dairesel atışlı kaset, geliştirilen yeni kanat ve sensör tasarımı ile
benzersiz bir konfor sunar. Kişilerin üzerine üflemez ve havayı
yatay olarak tavana yönlendirir. 360° üfleme ve benzersiz kanat
tasarımı ile odada eşit sıcaklık dağılımı sağlarken soğuk hava
etkisini önler. Bireysel kanat kontrolü ile hava üflenmesinin istenmediği
kanatlar kapatılabilir.
Tasarım
Daikin dairesel atışlı kasetler düşük montaj yükseklikleri (2.2-7.1
kW arasında 214 mm) ile tavana mükemmel uyum sağlar, asma
tavana rahatlıkla gizlenebilir. İç dekora ve uygulamaya uyum
sağlaması amacıyla şimdiye kadarki en geniş dekoratif panel seçeneklerine
sahip olacak şekilde üretilmiştir. Beyaz ve siyah renk
seçenekleriyle dizayn paneller daha şık bir görünüm sağlarken,
kullanıcıya da esneklik sunar.
Mitsubishi Heavy Industries’den Yüksek Enerji Verimliliği Sunan
Akıllı Teknoloji: Kxzr Heat Recovery Vrf
55 yıllık Form Şirketler Grubu
güvencesi ve Japon Mitsubishi
Heavy ortaklığında
kurulan Form MHI Klima Sistemleri,
KXZR Heat Recovery
VRF ürünüyle yenilikçi
ve son teknoloji iklimlendirme
çözümleri sunuyor.
Mitsubishi Heavy KXZR
Heat Recovery VRF, eş zamanlı
ısıtma ve soğutma
yapan ısı geri kazanımlı
sistemi ile enerji verimliliği
yüksek bir iklimlendirme
sağlıyor.
Dış ünite; her bir iç ünitenin
bağımsız olarak iç ortam
şartlarına ve ihtiyaçlarına
göre ısıtma ya da soğutma
için çalışmasına imkan tanıyor.
Sistemin sunduğu birbirinden
bağımsız çalışabilme
özelliği, farklı cepheleri nedeniyle
ısı yükleri değişen
yapılar için oldukça uygun bir model
sunuyor. Nominal kapasitesi
8 HP (22,4 kW)den, tek dış ünite
modülünde 24 HP’ye (67 kW)
kadar, üç dış ünite modülü ile 60
HP’ye (168 kW) kadar tek bir sistem
olarak çalışabiliyor.
Patentli CHCC – Sürekli Isıtma
Kapasitesi Kontrol Özelliği teknolojisi
ile ürün, bir süre sonra
enerji kaybına neden olan defrost
çevrimine yenilikçi bir çözüm sunuyor.
Ürün, sahip olduğu yenilikçi
teknolojisi sayesinde sürekli
ısıtma sağlıyor ve bu sayede dış
ortam defrost koşullarını devamlı
kontrol ederek serpantindeki buzlanma
durumunu kontrol altında
tutuyor. Defrost koşullarında yüksek
sıcaklıklarda üfleme yapabilmesinin
yanı sıra, kapasite düşümünü
kademeli hale getirerek
sıralı defrost sistemlerinde yaşanan
büyük kapasite düşüşlerini
de engelliyor.
Yapı Malzeme Nisan 2020 97
AYIN SEKTÖREL FUARLARI:
10 – 14 Mart 2020 tarihleri arasında UNICERA
İstanbul Uluslararası Seramik Banyo Mutfak
Fuarı CNR Expo İstanbul Fuar Merkezi’nde
düzenlendi.
4-7 Mart 2020 tarihleri arasında Avrasya
Kapı&Pencere ve Cam Fuarı TÜYAP
İstanbul Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlendi.
98
Yapı Malzeme Nisan 2020
Fuar
Seramik sektörü UNICERA Fuarı’nda buluştu
CNR Holding kuruluşlarından İstanbul Fuarcılık tarafından Türkiye
Seramik Federasyonu (TSF), Tesisat İnşaat Malzemecileri
Derneği (TİMDER), Ahşap Mutfak ve Banyo Mobilyası Sanayici
ve İthalatçıları Derneği (MUDER) iş birliği ve KOSGEB desteğiyle
organize edilen UNICERA İstanbul Uluslararası Seramik Banyo
Mutfak Fuarı, 10 – 14 Mart 2020 tarihleri arasında CNR Expo
İstanbul Fuar Merkezi’nde ziyaretçilerini ağırladı. 5 günde 50 bin
130 sektör profesyonelinin ağırlandığı fuarda yaklaşık 1.200’ün
üzerinde markanın en yenilikçi ürünleri tanıtıldı.
2021 yılı trendleri tanıtıldı
Seramik ve yapı sektörünün lider ve ihracatçı markalarının bir
araya geldiği Türkiye’nin en büyük ihtisas fuarı UNICERA İstanbul,
sektörün en yenilikçi ürün, tasarım, malzeme ve teknolojilerine
sahne oldu. Türkiye’nin yanı sıra seramik sektörüne yön
veren uluslararası markaların da katıldığı fuarda, 2021 yılının
trendleri de görücüye çıkarıldı. Bu yıl 100.000 metrekarelik alanda
katılımcı ve ziyaretçilerine ev sahipliği yapan fuarda, banyo
ürünleri, zemin-duvar kaplamaları, seramik işleme teknolojileri,
mutfak ürünleri, dekorasyon ürünleri, ambalajlama, depolama
gibi pek çok ürün tanıtıldı.
Mutfak ürünleri de yoğun ilgi gördü
Fuar ile eş zamanlı düzenlenen Kitchen Turkey özel bölümünde
ise elektronik malzemelerden mutfak evyelerine, havalandırma
sistemlerinden yıkama ve pişirme ünitelerine kadar A’dan Z’ye
tüm mutfak ürünleri sergilendi.
Seramiksan en yeni vitrifiye ve seramik
Koleksiyonlarıyla unicera’daydı
10-14 Mart tarihlerinde, CNR Expo’da düzenlenen,
Dünya’nın en önemli seramik ve banyo fuarında Seramiksan,
teknoloji ve tasarımı öne çıkaran en yeni seramik
ve vitrifiye koleksiyonu ile fuara damga vurdu.
Sınırsız Hayal Gücü ile Özgün ve Sıra Dışı
Banyolar
Banyoda geçirilen zamanı konforlu ve keyifli hale getirmeyi
amaçlayan Seramiksan, Unicera için özel hazırladığı
yepyeni vitrifiye koleksiyonunu, ilk kez Unicera’da
sergiledi. Birbirinden iddialı vitrifiye serileri ile bu
yıl Unicera’da fark yaratan Seramiksan, Uluslararası
alanda birçok başarıya imza atan tasarımcı Bilge Nur
Saltık ile güçlerini birleştirerek, banyolarda tasarım algısını
güçlendirdiği yeni koleksiyonu Livello ve Stella’
nın lansmanını, ilk kez Unicera Fuarı’nda gerçekleştirdi.
Bilge Nur Saltık imzası taşıyan ‘’Livello’’ serisi,
lavabo kenarında kullanılan alanı arttırmaya odaklanıyor.
Üst üste tasarlanmış iki katman, kullanılan alanı
genişletirken, kullanıcıyı daha düzenli olmaya motive
etmeyi amaçlıyor. Geometrik formları günlük hayata adapte
eden ‘’Stella’’ serisi ise, geometrik formları günlük hayata adapte
ediyor. Elması andıran taban, üst kısmında dairesel bir formla
tamamlanıyor. Dış yüzeyi kıvrılmış Origami formlarını andıran
dizaynı ile çağdaş bir bakış açısı sunuyor.
Seramiksan’ın diğer yeni serileri ise; Küçüklüğüyle fark yaratan,
dar alanlar için mükemmel çözümler sunan ‘’Petite’’, Lavabo, bide
ve klozet çeşitliliği ile tasarım bütünlüğü sunan ‘’Bold’’ , geniş tasarımıyla
rahat bir kullanım alanı sunan ve su akışını kolaylaştıran
dizayna sahip ‘’Satürn’’ banyolara zarif bir dokunuş kazandırıyor.
Yapı Malzeme Nisan 2020 99
Ege Vitrifiye en
yeni tasarımlarıyla
Unicera’daydı!
Unicera Seramik Banyo Mutfak Fuarı, 10-14 Mart
tarihleri arasında CNR Expo İstanbul’da gerçekleşti.
Türkiye’nin seramik sağlık gereçlerinde uzman markası
olan Ege Vitrifiye, 2020-2021 koleksiyonunu,
fuara özel tasarlanan standında ziyaretçilerin beğenisine
sundu.
Ürün geliştirme süreçlerinde - insan sağlığını korumaya
yardımcı - hijyeni ve çevreyi göz önünde bulunduran
firma, Knidos mat renkler, Tarsos ve geliştirilen
Pella serilerini ilk defa sergiledi.
Bu sezonun mimari trendi natürel konsepte uygun
üretilen Knidos serisi dört farklı renk alternatifi ile
karşımıza çıkıyor. Beyaz, mat beyaz, latte ve antrasit
renkleri farklı banyolar için seçenekler sunuyor. Serinin
klozetlerinin kendi renklerinde tasarlanan ince kapakları
ürüne zarif ve kendi akışında bir hava veriyor.
Fuarda farklı tipleriyle sergilenen Tarsos bir klozetten
beklenen tüm özellikleri kendinde barındırıyor. Hijyenik
yüzeyi ve güçlü duruşu seriyi zamansızlaştırıyor,
banyolara uzun süre modası geçmeyecek şekilde
dâhil oluyor.
Pella serisi Ege Vitrifiye’nin optimum ürünlerinden, 3
farklı klozet tipi ve kusursuz fonksiyonu her banyoya
uyum sağlayacak şekilde tasarlandı.
Creavit Unicera 2020’de büyük beğeni topladı
Creavit UNICERA rüzgar gibi esti. Fuar boyunca
ziyaretçileri 800m 2 ’lik standında, başta
yeni klozet ve lavabo serileri olmak üzere,
yeni banyo mobilyaları, armatür ve duş
sistemleri, gömme rezervuarlar ve diğer ankastre
ürünlerden oluşan sıva altı çözümleri
yakından inceleme şansı yakaladılar.
Creavit, 5mm’lik kenar kalınlığı ile sektörde
büyük beğeni toplayan ULTRA lavabo ailesinin
yeni ürünlerini ve ince tasarım çizgisini
farklı yorumladığı yepyeni bir ürün ailesi
olan LOOP tezgah üstü lavabo serisini 4
farklı ölçü alternatifi ile Unicera’ da ilk defa
sergiledi.
Bir diğer yeni tezgah üstü lavabosuVOX
ise, incecik kenarları ve keskin kare hatlara
sahip minimal tasarımı ile dikkat çekti.
Yine vitrifiye ürün grubuna çok tercih edilen
Creavit’ in kanalsız klozet teknolojisine sahip
RIM-OFF ürün sayısı artırarak, bu sene
bu kategorideki SOLO ve MARE serilerine
yeni eklenen ürünleri tüketicilerin beğenisine
sundu.
Tasarımda yuvarlatılmış yumuşak hatları
tercih edenler için Creavit tasarım ekibi tarafından oluşturulan
LYRA duvara dayalı klozet vitrifiye ürün grubunda Creavit standında
sergilenen diğer yeniliklerdi.
100
Yapı Malzeme Nisan 2020
Fuar
E.C.A. ve SEREL Unicera Fuarı’nda,
sektör profesyonelleri ve tüketiciyle buluştu
Seramik, banyo ve mutfak sektörünün dünyadaki
en büyük fuarlardan biri olan Unicera
Fuarı’ndaki 750 m2’lik standında ulusal
ve uluslararası katılımcılarla bir araya gelen
Elmor, dijital banyo teknolojileriyle hayatı kolaylaştırıyor.
Yeni akıllı banyo sistemi Wise’ın
prototipini Unicera’da ilk kez sergileyen E.
C.A, sesli komut ve akıllı telefonla kumanda
edilebilen ürünüyle yapay zekayı banyolara
entegre ediyor.
Banyo teknolojisinde geleceğe Türk mühendisler
yön veriyor
Dijitalleşmenin etkisiyle dönüşen ürün gelişimi
süreçlerine hızla adapte olan E.C.A.’nın
yeni nesil akıllı banyo sistemi ve sesli komut
ile çalışan tüm yapay zeka uygulamalarına
entegre olabilecek bir algoritma ile geliştirilen
E.C.A. Wise; dokunmatik ayna, sesli komutla
çalışan armatürler, bataryadaki su sızıntısını
haber verecek kontrol sistemleri, kumanda
edilebilen küvet ve duş gibi konfor alanlarını
genişleten teknolojilerden oluşuyor.
E.C.A. Wise’ın akıllı telefonlara yüklenen API ekranıyla suyun
debi ayarı veya sıcaklığı, suyu akıtma ve durdurma zamanı gibi
ayrıntılar uzaktan kontrol edilebiliyorken ekran vasıtasıyla müzik,
video, haber akışı, e-posta alışverişi gibi online işlemler de
sağlanabiliyor. E.C.A.’nın 2020 Uluslararası Seramik ve Sağlık
Gereçleri Fuarı Unicera’da ilk kez sunduğu Wise, büyük ilgi görürken,
2021’de piyasaya sürülerek tüketiciyle buluşacak.
Unicera’da Ege Seramik rüzgarı
10-14 Mart tarihleri arasında CNR Expo’da gerçekleşen
Unicera Fuarı’nda sektörün köklü firması Ege
Seramik, yepyeni serilerini yerli ve yabancı ziyaretçilere
sundu.
Spring Collection adı altında 50’den fazla serisinin
lansmanını gerçekleştiren firma, ürünleri ile büyüledi.
Farklı ebatlara vurgu yapan koleksiyon, fuara katılım
gösteren yerli yabancı birçok tasarımcı, sektör
temsilcisi ve profesyonel tarafından ilgi ile karşılandı.
Işıltısı ile duvarlarda farklılık yaratacak Historia, ıslak
hacimli görünüm kazandıran Verano, naif tasarımı
ve sadeliği bir araya getiren Chester, mermerin yalın
halinin en iyi temsilcisi Salvador ile bu sezon da
iddiasını koruyan Ege Seramik, modanın belirleyicisi
olduğunu bir kez daha ispatladı.
Historia: Duvarlarınız Historia ile şıklık kazanacak!
Işıltılı görünümü ve nostaljik dokuları bir araya getiren
dekor, Tria serisi ile de kombinlenebiliyor.
Mekanlarınızın havasını değiştirmeye iddialı olan
Historia, Spring Koleksiyonun en dikkat çeken üyelerinden
biri.
Chester: Duvar kağıdı görünümlü seramikte alışkanlıkları yıkan
Chester serisi, Cordelia ve Carmona dekorları ile görenleri büyülüyor.
Sakin tasarımı ve naif dokuları ile Cordelia duvarlarda
tek düze görünüme meydan okuyor. Juliet kalıplı ürünleri ile de
kombinlenebilen dekorlar, 33x99 cm ebatları ile farklı mekanlar
yaratmanın yeni adı.
Salvador: Mermer görünüme bakışınızı değiştirecek Salvador,
yumuşak damarlı dokusu ile naif mekan alternatifleri yaratmanın
en yeni anahtarı. Farklı desenleri bir arada bulunduran November
dekoru da mekanlarınıza şıklık katmakta iddialı.
Verano: Karşınızda farklı tonlardaki renkleri ve ıslak görünümlü
yüzeyi ile Verano! Küçük ebatlı alternatiflerin en yeni üyesi, duvarlarınıza
hareket katmaya geliyor.
Yapı Malzeme Nisan 2020 101
Orka Banyo Unicera’da yeni dönem banyo trendlerini tanıttı
Banyo mobilyaları sektöründe yenilikçi tasarımlara
imza atan ve bugünün modern banyolarını gün yüzüne
çıkaran ORKA Banyo, Unicera’da dünyadaki
son trendlere göre hayata geçirdiği Ar-Ge ve Ür-Ge
çalışmalarını sergiledi. Yeni renkler, yeni kapaklar
ve modüler banyo mobilyalarının sergilendiği fuarda
özellikle doğal taş ve pastel renklerden oluşan
sade, şık ve rahat kullanıma yönelik banyo mobilyaları
ön plandaydı. Dünya standartlarında kalitede,
esnek kullanım alanlarına sahip, çevre sağlığına
önem veren, kolay kurulumu olan, modüler ve
konforlu ürünler üreterek banyo mobilyaları pazarına
ilham veren marka, yenilikçi banyo mobilyalarının
yanı sıra ‘ORKA Plus’ koleksiyonu ile armatür
ve aksesuar gibi banyo tasarımına dair bütün ürün
gruplarını Unicera’da sergiledi.
Sektörün merakla beklediği Sezgin Aksu
koleksiyonları Unicera’da
Modernin izini süren koleksiyonlarla banyo tasarım
trendlerine yön veren ORKA Banyo, tasarımcı Sezgin
Aksu işbirliğiyle kendi sektöründe bir ilke imza atarak yaşam
alanlarına hızla yansıyan ‘özel tasarımı’ banyolara taşıyacak.
Milano’daki ofisi Aksu/Suardi ile başarılı tasarımlara imza atan
tasarımcı Sezgin Aksu, sektörün merakla beklediği tasarımları
‘Boxes’ ve ‘CYO (Create Your Own)’ ile birlikte ORKA Tasarım
Merkezi imzalı 18 adet yeni tasarımını da Unicera’da tanıttı.
Teknolojiyi tasarımla buluşturan lider Türk markası
Banyo mobilyası sektöründe geliştirdiği kaliteli, tasarım odaklı,
çevreci ve fonksiyonel ürünlerle 28 yılı geride bırakan ORKA
Banyo, üretim faaliyetlerini gerçekleştirdiği Düzce’deki 22.000
m2 fabrikasında 240 kişiyi aşan istihdamı, güçlü ihracat yapılanması
ile alanında sektör lideri olarak hizmet veriyor.
VitrA ve Artema’nın en yenileri UNICERA’da
Eczacıbaşı Yapı Ürünleri Grubu, VitrA ve Artema markalarının en
yeni ürünlerini, her yıl olduğu gibi ilk kez 10-14 Mart 2020 tarihlerinde
düzenlenen Uluslararası Seramik, Banyo, Mutfak Fuarı UNI-
CERA’daki standında sergiliyor. Zengin bir yelpazenin sunulduğu
stantta, Arik Levy imzalı Voyage koleksiyonu ve çocuklara özel
Sento Çocuk koleksiyonunun yanı sıra; bol ödüllü karo sistemleri,
termostatik duş sistemleri ve banyo koleksiyonları dikkat çekiyor.
Zamanı durduran yolculuk
VitrA’da bu yılın en önemli yeniliği, Arik Levy’nin tasarladığı Voyage
banyo koleksiyonu. 130’dan fazla ögesiyle VitrA’nın en zengin
koleksiyonu olarak öne çıkan Voyage, banyoda geçirilen zamanı,
yalnız fiziksel bir deneyim değil, beden ve zihnin buluştuğu bir zaman
aralığı olarak tanımlıyor. En insani bireysel deneyimin kişiselleştirilmiş
bir alanı hak ettiğine inanan Voyage, banyoyu kişiye
özel kılmayı hedefliyor. Mekan, tasarlanmaya hazır boş bir tuvale
dönüşürken; kullanıcılar, zengin renk, malzeme ve ebat seçenekleriyle
sınırsız kombinasyon oluşturabiliyor. Tasarımcı Levy’nin
“alet çantası”na benzettiği koleksiyon, kendine özgü bir mekan
arayışındaki kullanıcılar için zamanı durdurarak yaratıcı bir sistem
ortaya koyuyor.
Yeni başlayanlara özel banyo çözümleri
Sento Çocuk koleksiyonu da ilk kez UNICERA’da tanıtılıyor. VitrA
İnovasyon Merkezi’ndeki Ergonomi Laboratuvarı’nda yürütülen
test çalışmalarıyla, 3-4 ve 5-6 yaş grubundaki çocukların cinsiyet,
boy, kilo ve diz yükseklikleri dikkate alınarak çocuklara özel bir koleksiyon
tasarlandı. Bunun için önce çocukların tuvalet konusundaki
davranışları ve banyoya dair ihtiyaçları incelendi, uzmanların
görüşleri derlendi. Bir banyoyu çocuklara özel kılan ergonomik
özellikler belirlenerek, çocuklara uygun renk ve tasarımlar tercih
edildi. Ergonomi, hijyen ve güvenliği öne çıkaran ögeleri bir araya
getiren Sento Çocuk, özellikle okul öncesi eğitim veren kurumların
ihtiyacına cevap veriyor.
102
Yapı Malzeme Nisan 2020
Fuar
Egepen Deceuninck Avrasya Pencere Fuarı’na damga vurdu
‘Türkiye’nin Penceresi’ Egepen Deceuninck, 4-7 Mart 2020 tarihleri
arasında TÜYAP İstanbul Fuar ve Kongre Merkezi’nde
düzenlenen Avrasya Pencere Fuarı’na katıldı. Bu yıl 21’inci kez
kapılarını açan Fuar, bölgenin en önemli pencere fuarı olma
özelliğini taşıyor. 100’den fazla ülkeden 70 binin üzerinde sektör
profesyoneli ile ziyaretçilerin bir araya geldiği Avrasya Pencere
Fuarı’nda pencereye dair tüm sistemler ve ürünler sergilendi.
Egepen Deceuninck, başta Legend, Legend Sürme
Sistemi olmak üzere, Zendow, Fusion, Everest Max,
sürme sistemleri, katlanır kapı, kepenk ve panjur gibi
ürünlerini ve sektöre dair en yeni uygulamalarını ziyaretçilerine
tanıttı.
önemli pencere fuarlarından biri olma özelliğini taşıyan Avrasya
Pencere Fuarı’nda ısı ve ses yalıtımında en etkili ürün olan
Legend ve Legend Sürme Sistemimizi ve ayrıca Türkiye’nin 55
ilinde 150 bayimizle hayata geçirdiğimiz, sektörde bir ilk olan Assist
projemizi tanıttık. Misafirlerin markamıza göstermiş olduğu
ilgiden oldukça memnunuz” dedi.
“İş birliklerimizi güçlendiriyoruz”
Egepen Deceuninck Pazarlama ve Satış Grup Müdürü
Tamer Özen, fuara dair yaptığı açıklamada, 21.
Avrasya Pencere Fuarı’nın sektör açısından önemli
bir organizasyon olduğunu vurguladı. Türkiye’nin
öncü PVC profil üreticilerinden Egepen Deceuninck’in
PVC sektörünün gelişimi için gerçekleştirilen
tüm organizasyonları desteklediğini ifade eden
Özen, “Yerli ve yabancı lider sektör firmalarının yer
aldığı fuarlarda yeni trendlerimizi sergiliyor, sektör liderleriyle
iş birliklerimizi güçlendirmeye yönelik yeni
çözümler geliştiriyoruz. Bu nedenle, dünyanın en
IQ Alüminyum, yenilikçi ürünleriyle ön planda
Müşteri memnuniyetindeki liderliği, fiyat
performansı, ömür bileşimindeki rakipsizliği
ve Deceuninck kalitesiyle sektörüne
yön veren IQ Alüminyum Sistemleri, 4-7
Mart 2020 tarihleri arasında TÜYAP İstanbul
Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen
Avrasya Pencere Fuarı’nda yenilikçi
ve performans değeri yüksek sistemlerini
tanıttı. Bu yıl 21’incisi düzenlenen ve bölgenin
en önemli pencere fuarı olma özelliğini
taşıyan Avrasya Pencere Fuarı’nda
100’ün üzerinde ülkeden 70 binin üzerinde
sektör profesyoneli ve ziyaretçi bir araya
geldi. Uluslararası akreditasyon kuruluşu
PfB Prüfzentrum für Bamelemente tarafından
17/11 – A005-Z1 sertifika numarası ile
onaylanan performans değerleri ile Renovatio
Serisi, fuarda büyük ilgi gördü.
“Mükemmel seçim”
IQ Alüminyum Pazarlama ve Satış Müdürü
Hakan Nurhan, Avrasya Pencere Fuarı’nda
sergiledikleri ürünler hakkında, “IQ Alüminyum Sistemleri olarak,
geniş açıklıklar için tasarlanmış sürme sistemlerimizle sektördeki
farkımızı ortaya koyuyoruz. Her iklim koşuluyla uyumlu, pratik,
dekoratif Vival serimiz ile alüminyum katlanır cam sistemlerinde
fark yaratıyoruz. İnovatif ürünlerimizle yer aldığımız bu fuarda,
sektör liderleriyle iş birliklerimizi güçlendirmekten , yeni ilişkiler
kurmaktan memnunuz” diye konuştu.
Yapı Malzeme Nisan 2020 103
Üretiminin yüzde 55’ten fazlasını ihraç eden Saray,
bu yıl da fuarın ilgi odağıydı
ağırladı. Kırk yılı aşkın tecrübesiyle sektörün önemli
aktörleri arasında yer alan firma, fuarda, PVC Pencere
Sistemleri ve Panjur Sistemleri başta olmak üzere,
Endüstriyel Profiller, Mimari Sistemler ve Kompozit
Panel ürün gruplarını sergiledi.
Türkiye’nin ve dünyanın önde gelen yapı malzemesi üreticileri
arasında yer alan Saray, 4-7 Mart 2020 tarihlerinde TÜYAP
Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşen 21. Avrasya Pencere
Fuarı’nda, 3. Salon - 311 numaralı standında ziyaretçilerini
“Alüminyum ürünlerin %55’ini, PVC
grubunun %98’ini ihraç ediyoruz”
Teknolojik yeniliklerin ve değişen normların ilk uygulayıcılarından
biri olarak sektörel fuarları önemsediklerini
dile getiren Saray Grup Yönetim Kurulu Üyesi
Talin Saraylı Dikici, şu açıklamalarda bulundu:
“Geliştirdiğimiz yüksek performanslı inovatif ürünlerle,
geleceğin mimari yapılarının inşa edilmesinde ve
yaşam kalitesinin yükseltilmesinde önemli bir misyon
üstleniyoruz. İleri teknolojiyle donatılmış tesislerimizde
yılda 3,5 milyon metrekare alüminyum kompozit
panel, 30 bin ton alüminyum profil, 20 bin ton PVC
profil, 16 milyon metre panjur ve kepenk sistemi üretiyoruz.
Yurtdışında özellikle büyük mimari yapılar
ve altyapı projeleri tarafından tercih ediliyoruz. Üretimimizin
yüzde 55’ten fazlasını, Avrupa, Afrika, Asya ve Orta
Doğu bölgelerinde 60’ı aşkın ülkeye ihraç ediyoruz. PVC kapı
ve pencere sistemlerinde ise satışlarımızın yüzde 98’ini ihracat
oluşturuyor.”
Camoda, inovatif ürünleri ile fuarda ilgi odağı oldu
Cam Balkon sektörünün yenilikçi
ve inovatif ürünlerine sahip olan
markası Camoda, 4-7 Mart 2020
tarihlerinde Tüyap Fuar ve Kongre
Merkezi’nde gerçekleşen 21.
Avrasya Pencere Fuarı’nda ürünlerini
tanıttı.
İki katlı ev konsepti ile fuarda,
katlanır cam balkon sistemlerinden;
cam panelleri her iki tarafa
toplanıp katlanabilen çift camlı
uygulaması ile Bella, kollu uygulama,
şık tasarımı ve kolay kullanımı
ile dikkat çeken Performus
ve uygun cam kullanımıyla ısı yalıtımı
sağlayarak her mevsimde
balkon keyfi yaşamanızı sağlayan
Consensus cam balkon sistemlerini
kullanım alanlarına göre
sergiledi. Sürme Cam balkon sistemlerinden
ise tutamak tasarımı
ile kolay kullanım sağlayan Vista
Slider, üçlü cam uygulaması ile Vista Unico ve uygulandığı alana
kesintisiz görüş imkanı yaratan inovatif ürünü Vista Quadro’yu
ziyaretçilerine tanıttı.
Restoran ve kafelerin vazgeçilmez cam balkon sistemi, hem içeride
hem dışarıda olma imkanı sağlayan hareketli küpeşte ve
farklı renk seçenekleri ve görsel baskı imkanı olan dış mekan
perde sistemleri ise fuar süresince sektör profesyonellerinin ilgi
odağı oldu.
104
Yapı Malzeme Nisan 2020
Fuar
Pimapen, Pencere Fuarı’nda Ziyaretçilerini Ağırladı
Pvc sektörü kurucusu Pimapen, 4-7
Mart 2020 tarihlerinde 243 metrekarelik
standı ile Tüyap Fuar ve Kongre
Merkezi’nde gerçekleşen 21. Avrasya
Pencere Fuarı’nda, ziyaretçilerini 2.
Hol 209 numaralı stand da ağırladı.
Üstün ses ve ısı yalıtımına sahip nitelikli
ürünler ;
Pencereye adını veren Pimapen, fuarda
pvc pencere ve kapı sistemlerinde
Nirvana ve Carisma, sürme sistemlerde
ise Dynamic, Albatros, Infinity serilerini
yapı ve inşaat sektörlerinin karar
vericileri konumundaki profesyoneller
ve iş ortaklarına tanıttı. Fuarda yeni iş
ortaklığı erişimini sağlamak ve fuarın
verimliliğini en üst seviyeye taşımak
amacıyla Pimapen, standında zengin
ikram menüleri ve ürün tanıtım etkinlikleri
ile beğeni topladı.
Mimar Selim Yuhay ile
Pimapen’li Sohbetler;
Ekranların sevilen programı Evim Şahane
sunucusu Mimar Selim Yuhay, 06 Mart Cuma günü Pimapen’in
hayatımızdaki yerine değinerek ürün özelliklerini anlattığı
21. Avrasya Pencere Fuarı’nda, büyük ilgi gördü.
Maestro, Pencere Fuarı’nda ürünlerini sergiledi
Türkiye’nin öncü profil üreticisi Ege Profil çatısı
altında yer alan Maestro Pencere ve Kapı
Sistemleri, 4-7 Mart 2020 tarihleri arasında TÜ-
YAP İstanbul Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen
Avrasya Pencere Fuarı’nda; Impact,
Vertigo, Rebel, kepenk ve panjur sistemlerini
tanıttı. Bu yıl 21’inci kez düzenlenen Avrasya
Pencere Fuarı, bölgenin en büyük ve en önemli
pencere fuarı olarak sayılıyor. 100’ün üzerinde
ülkeden 70 binin üzerinde sektör profesyoneli
ile ziyaretçilerin bir araya bir araya geldiği Fuar’da,
pencereye dair tüm sistemler ve ürünler
sergilendi. Hem sektör profesyonelleri hem de
ziyaretçiler, Maestro standına yoğun ilgi gösterdi.
“Yeni iş birliklerinin temelini attık”
Maestro PVC Pencere ve Kapı Sistemleri Ürün
Müdürü Serhat Tayfur, fuara ve sergiledikleri
ürünlere dair bilgi verirken şunları söyledi:
“Her yıl olduğu gibi bu yılda Avrasya Pencere
Fuarı’na birbirinden farklı çok sayıda ülkeden
birçok üretici ile tedarikçi marka katıldı. Bizim
de önemsediğimiz bu fuarda, sektör liderleriyle
iş birliklerimizi güçlendirmekten ve yeni iş birliklerinin
temelini atmaktan memnunuz. Yüksek yalıtım sağlayan,
kaliteli, dayanıklı ve dört mevsim kullanılabilen ürünlerimizle sektörümüzde
fark yaratıyoruz. Uzun ömürlü ve çevreye duyarlı üretimimizle
ön plana çıkıyoruz.”
Yapı Malzeme Nisan 2020 105