You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
SÖYLEŞİ
SÖYLEŞİ
Begüm Tatari (’98)
Teknoloji Devinin
AB Genel Merkezinde Bir ACI’lı
Kamil Tavas (’98)
Dönem arkadaşım Kamil Tavas,
okul yıllarımızda yaratıcı işlere,
özellikle sahne sanatlarına
meraklıydı. Şimdi dünyanın en
bilinen markalarından biri olan
Google’da çalışıyor. ACI’dan mezun
olduğumuz yıldaki kuruluşundan
bu yana arama motoru olmanın
çok ötesine geçen Google, bugün
bir teknoloji devi. Google’ın, küresel
teknoloji üssü Dublin’deki Avrupa
Birliği genel merkezinde kıdemli bir
çalışan olan Kamil’le, bu deneyimi
hakkında konuştuk.
“İş başvurusu için devamlı
kullandığım arama motoru, bu kez
beni araştırıyordu”
Bilkent Üniversitesi’nde
uluslararası ilişkiler lisansını ve
ardından Hollanda’daki Leiden
Üniversitesi’nde siyaset bilimi
yüksek lisansını tamamladıktan
kısa bir süre sonra başlayan
Google maceran, son 13,5 yıldır
devam ediyor. Bu süreç nasıl
başladı?
Yeni mezun olmanın verdiği
herkes gibi olma körlüğü içinde
başvurmadığım banka, işletme
kalmamıştı. Böyle bir dönemde,
umudunu koruyabilmek zor
olabiliyor. Sonunda Google karşıma
çıktı. İstanbul’a gittiğim bir gün,
yüksek lisanstan tanıştığım bir
arkadaşımın önerisi ile Google’a
başvurdum. İroniktir ki, iş
başvurusu için devamlı kullandığım
arama motoru, bu sefer beni
araştırmaya başladı. Yüz yüze
yaklaşık beş ve telefonla üç
mülakat sonrası işe kabul edildiğimi
söylediler. Google’ın reklam satış
bölümünde başlayan maceram,
YouTube reklamcılığı ile Birleşik
Krallık ve İskandinav ülkeleri dahil
birçok pazarda devam etti. Şu anda
ise Çek, Slovak ve Macar satış
ekibini yönetiyorum.
Forbes’in 2019 listesine bakacak
olursak, dünyanın en iyi işverenine
sahipsin. Gerçekten öyle mi?
Google’ı Google yapan, ürünleri
olduğu kadar çalışanları. Dünyanın
birçok ülkesinden aldığı iyi
eğitiminin dışında, merakını
Google’ı Google yapan,
ürünleri olduğu kadar
çalışanları. Dünyanın
birçok ülkesinden aldığı
iyi eğitiminin dışında,
merakını ve bireyselliğini
koruyabilmiş hem
yaratıcı hem de ileri
görüşlü çok insan var.
Böyle bir ortamda
çalışarak başkalarının
deneyimlerinden
öğrenmek bana çok şey
kattı. Google’da yetişip
daha sonra ayrılanlar da
ya kendi girişimleri ile
yeni şirketler kurdular
ya da diğer hayallerinin
peşinden gittiler.
ve bireyselliğini koruyabilmiş
hem yaratıcı hem de ileri
görüşlü çok insan var. Böyle bir
ortamda çalışarak başkalarının
deneyimlerinden öğrenmek bana
çok şey kattı. Google’da yetişip
daha sonra ayrılanlar da ya kendi
girişimleri ile yeni şirketler kurdular
ya da diğer hayallerinin peşinden
gittiler. Bunlardan biri, Pinterest’in
kurucusu Ben Silbermen. Tabii
herkesin duyduğu katlar arası
kaydıraklar, şirket eğitimleri,
“diversity” başlığıyla yapılan sosyal
sorumluluk projeleri, google.org
üzerinden dünyanın sanatı ve
bilgisinin dijitalleştirilmesi de cabası.
Peki Dublin’de yaşamaktan
memnun musun?
Dublin deyince herkesin aklına
“pub”ları, yeşil doğası ve yağmurlu
havası gelir. Huzurlu, insanların
birbirine saygı ve sevgi ile yaklaştığı
bir ülkede her zaman memnun
olursunuz.
Biz Dublin’e alıştıkça, Dublin de
Avrupa’dan gelen gençlerine alıştı.
Dublin benim gibi sonradan gelenler
için ikinci bir ev oldu. “İrlandalı
ailem” diyebileceğim samimi
bir ortamım var. Kaostan uzak
olduğu kadar bilişim teknolojileri
sektörünün de kalbi Dublin.
ACI’da okumuş olmak, bugün
yaptığın işe ve yaşantına etki
ediyor mu?
ACI’da sadece okumakla kalmadık,
ayrıca kendimize has özelliklerimizi
kaybetmeden hem yaratıcılığın
hem de öğrenme heyecanının
peşinden gittik.
Bu değerlerin her zaman hem iş
hem de özel yaşantıma çok olumlu
katkıları oldu.
Bu yıl kutladığın 40. yaşınla
birlikte, bir kitap yazdın. Yıldız
Kaşifleri adını verdiğin bu kitaptan
biraz bahseder misin?
Yıldız Kaşifleri, gerçekliğe yakın bir
fantezi romanı. Paulo Coelho kitapları
gibi bir felsefesi olduğu kadar, Harry
Potter gibi fantezi öğeleri de olan bir
kitap. Editörlüğünü, yine ACI (’98)
mezunu Aslı Davaz yaptı.
Kitabın en önemli amacı, öğrenmenin
verdiği güç ve enerji ile her şeyi
yapabileceğimizi göstermek.
Kimisi buna sihir diyebilir, kimisi ise
yaşamak. Bu konuyu fantezi kurgusu
içinde farklı karakterlerle anlatmaya
çalıştım.
Her şey, şişeden gelen bir mektup
ile başlıyor. Bu mektup, enerjisini
sanattan, bilimden veya kitaplardan
alan kitap kahramanlarına dalga
dalga ulaşıyor. Mektup bir uyarı
mesajı ile tüm karakterlere ışık
tutuyor. Bu karakterler, bir maceranın
içinde kendine has güçlerini
kullanarak korkulardan beslenen
maskelilere karşı mücadele veriyorlar.
Kimisi, müziğin verdiği güçle geçmişe
gidebiliyor, kimisi ise kitaplardan
okuduğu her şeyi gerçekleştirebiliyor.
Kitabımı şimdilik Kobo.com’dan
basabildim. Buradan özetini okuyup,
kitaba ulaşabilirsiniz. Umarım
herkeste bir yaratıcılık etkisi bırakır.
https://www.kobo.com/ie/en/
ebook/yldz-kasifleri
56 The Beacon
The Beacon 57