You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
KÜTÜPHANE DOSYASI
KÜTÜPHANE DOSYASI
Raşel Rakella Asal (’69)
İzmir Okuma Evi
Sema Postacıoğlu (’76), İzmir’e,
İzmir Okuma Evi’ni kazandırdı
Bazı kitaplar vardır, yaşadığını, nefes aldığını hissedersiniz. Elinizi üstlerine
koyduğunuzda nabız gibi attığını hissedersiniz. Sizin okumaya karşı koyamadığınız,
okuduktan sonra da hayatınızı bir daha aynı olmayacak şekilde değiştireceğini
bildiğiniz kitaplardır bunlar.
Bizi biz yapan şeyleri anlama
ihtiyacını çoğumuz hissederiz.
Hikâyelerimizin bilinmesini isteriz.
Çünkü onlar bizi biz yapan değerlerdir.
Bir hikâyemizin olmadığını anlamak,
varlığımızın anlamsız olduğunu fark
etmektir. Yaşam öykülerimiz bizim
benlik duygumuzu, kim olduğumuzu
ve nasıl o insan haline geldiğimizi
ifade eder.
Aile büyüklerimizin hayatlarında
kendi hayatımızdan izler ararız
çoğu zaman. Yaşadığımız, yaşamak
istediğimiz ya da hayal ettiğimiz
yaşantıların, olayların bir benzerini
onlarda ararız. Tüm bu çabalarımızı
geçmişin gölgesinde birkaç iz
yakalamak, kendi hayallerimiz için
birkaç işaret bulmak ümidiyle yaparız.
Böyle benzer bir yolculuğu
gerçekleştirmek için yola çıkmış
Sema Postacıoğlu (’76). Ailesinin izini
sürerken, onların anısını yaşatmak
adına, iki kuşak avukatlık bürosu
olarak kullanılan aile yadigârı büroyu
hem tarihi ayağa kaldırmak hem de
gelecek kuşaklara emanet etmek
için severek bu yükümlülüğün altına
girmiş.
Açılış
Yüksek öğrenimine İsviçre’de hukuk
okuyarak başlayan Postacıoğlu,
kitap sevgisi ağır basınca yönünü
edebiyata çevirmiş. Edebiyat
deyince kitap okuma yolculukları
gelmiş ardından. Bu okumalar onun
düşüncelerini geliştirip, hayatı ve
insanları daha iyi kavramasına
neden olmuş. Yaşamına güç
katarak, hayata karşı cesaretini
arttırdığını fark etmiş. Böylece
Sema ona haz vaat eden büyülü bir
dünyaya adım atmış.
Okuma sevgisi ile birlikte dedesine
ait çocukluk anıları çıkmış karşısına.
Dedesi, onun kitap okumasını
teşvik etmekle kalmayıp, ona
okuduğu kitaplar hakkında sorular
yönelterek Sema’nın kitap okuma
alışkanlığına eşlik eden ilk kişilerden
biri olmuş. Dedesinin aşıladığı
okuma sevgisini, ondan kalan
mekânı ayağa kaldırarak İzmirlilerin
hizmetine sunmayı hayal etmiş.
Böylece İzmir Okuma Evi hayata
geçmiş.
Bu mekân, rahmetli dede İbrahim
Etem Postacıoğlu ve baba
Ahmet Şükrü Postacıoğlu’nun
uzun yıllar ve en son kuzen
Etem Postacıoğlu’nun ilk meslek
hayatlarını icra etmeye başladıkları
avukatlık yazıhanesiymiş. Dede,
1907-1957 yılları arasında yarım
asırlık avukatlık mesleğinin
büyük bir bölümünü, baba ise
hemen hemen tümünü bu
binada sürdürmüş. 1906 yılında
yapılan ilk şehir haritasında da
yemiş deposu olarak gözüken
binayı dede 1930 yılında satın
alarak alt katı dükkân, üst katı
da kendilerine yazıhane olarak
düzenlemiş.
Aileden kalan bu tarihi mekân
gençlerin ders çalışabileceği,
sevdiği kitapları okuyabileceği
keyifli, sakin, temiz bir ortam.
Aynı zamanda da Kemeraltı’nın
ilk kitaplığı. Burada çeviriler,
yabancı kitaplar, önemli dergiler
de yer alacak. Araştırmacıların
rahatlıkla gelip çalışmalarını
sürdürebilecekleri bir ortam
olacak. İzmirlilerin yakından
tanıdığı isimlere ilişkin söyleşiler
de düzenlenecek.
Sema Postacıoğlu bu konuda
görüşlerini şöyle ifade ediyor:
“Ben de ilk aşamada hukukçu
olarak eğitim aldım ancak buraya
gelişim edebiyat ile oldu. Dedemin
ve babamın kültür çizgisinde
burayı yeniden yaşatmak üzere
babamın vefatından sonra bu
projeye giriştim. Amacım herkese
açık bir kültür mekânı oluşturmak.
Ticaret amacı yok. Giriş katında
yerel tarih üzerine araştırmalar
ve kitapların yanı sıra edebiyat
ve sanat dergileri bulunacak. Üst
kat ise esas edebiyat bölümü; bir
insanın ömründe okuması gereken
edebiyat klasiklerini Türkçe
çevirileriyle okuyabilirsiniz. Ayrıca
kendi çalışma odam, uzmanlık
konum olan Polonya asıllı İngiliz
yazar Joseph Conrad Çalışmaları
Odası olarak Conrad’ın tüm
eserleri ve onun üzerine yazılmış
çalışmaların özgün dillerinde
bulunduğu oda. Meraklısı olan,
araştırma yapmak isteyen herkese
açık.”
Bazı kitaplar vardır, yaşadığını,
nefes aldığını hissedersiniz. Elinizi
üstlerine koyduğunuzda nabız
gibi attığını hissedersiniz. Sizin
okumaya karşı koyamadığınız,
okuduktan sonra da hayatınızı
bir daha aynı olmayacak şekilde
değiştireceğini bildiğiniz kitaplardır
bunlar.
Açılış
Yalnızca sizi değil, bütün bir
kuşağınızı etkiler. Üstünden
yıllar geçse de toplumun ortak
belleğinde iz bırakır ve kendinden
sonra gelenleri de etkilemeyi
sürdürür.
Kendinle baş başa, sessizlik
içinde, sadece okumak, doya doya
okumak, uzun uzun araştırmak,
incelemek; her şeyi en baştan
yeniden anlamaya, kavramaya,
hissetmeye, yorumlamaya
çalışmak için Sema Postacıoğlu’nun
İzmir Okuma Evi sizleri bekliyor.
İzmir Okuma Evi
78 The Beacon
The Beacon 79