13.01.2021 Views

null

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

kararların ihlali halinde

3 aya kadar tazyik hapsi

cezaları, maddi ve manevi

tazminat kararları, aile

konutu şerhi ve 6284 sayılı

yasadan yararlanarak

erkeği/eşi/babayı evden

uzaklaştırma ve diğer

tedbir yaptırımlarının

kolayca uygulanabilirliği

karşısında kadınların boşanma

talep ve sayısını artırmaktadır.

Boşanma ile

ailenin dağılması sonucunda

da en çok nesillerin

devamı olan çocuklar

etkilenmekte; çocuklar

anne/baba disiplini, eğitimi

ve gözetiminden

uzaklaşarak ruh ve beden

sağlığını kaybetmekte,

eğitim ve kişisel gelişimleri

gerilemektedir.

Huzur ve güvenle tanzim

edilmiş aile; bireylerin

sevgi, saygı ve dayanışma

prensiplerini karşılıklı

olarak gözetmelerine

bağlıdır. Ailede gözetilen

bu prensipler topluma da

yansımakta, toplumun

dirlik ve refahına katkı

sağlamaktadır. Çünkü

aile içi ilişkiler, toplumsal

tutumların seyrini ve kültürel

değerleri etkilediği

gibi toplumun davranışları

da aile içi ilişkileri ve

tutumları etkilemektedir.

Soruna odaklı erkeği/eşi/

babayı tahkir ve tezyif faaliyetleri,

çözüme odaklı

müspet ve muvafık politikaların

doğuşuna engel

olmaktadır. Dolayısıyla

kadına yönelik şiddeti tetikleyen

unsurların (Ekonomik,

psikolojik vs.) ,

tarihi tecrübe ve sosyolojik

gözlemlerle çok yönlü

araştırılması, genel ceza

yasalarının doğru, adil ve

etkin uygulanması, 6284

sayılı kanunun yürürlükten

kaldırılması ve/veya

temel ceza hükümlerine

uyumlu hale getirilmesi,

kadına yönelik istismarı

ve aile içi şiddeti bir nebze

de olsa azaltmakta elzemdir.

-14-

Sonuç olarak dinin aileyi

bütünüyle belirleyici

ve kuşatıcı konumu, modernliğin

ise din karşıtlığı

üzerine inşa ettiği zihniyet

dünyası, gerilimin

şiddetini arttırarak günümüz

ailesini, modern/seküler

söylemler ile dini/

geleneksel düşüncenin

arasında yaşanan sorunun

odağındaki kurum

haline getirmiştir. Modern

dünyanın ‘’kendi sorunlarımıza

kendimizce çözüm

üretme’’ yolunu daraltması

kritik bir savrulmaya sebep

olurken ailenin hukuk

ve güvenlik güçleriyle korunması

suretiyle alınan

tedbirler köklü çözümler

üretememektedir. Burada

gerek yetkili mercilere gerekse

bizlere düşen görev;

İslam’ın yaratılış hakikatine

dayalı ilkelerini ve bu doğrultuda

inkişaf eden kadim

aile kültürünün kodlarını

yeniden devreye sokarak,

içeriden bir bakışla oluşturulmuş

muhkem politikalardan

yana olmaktır.

Aksi halde modernliğin

meydan okuması karşısında

oluşan bilinçsel mağlubiyetin

tezahür ettiği

karmaşa sebebiyle, aile konusunda

modern batının

yaşadığı ne kadar sorun

varsa bunlardan henüz yaşamadıklarımızla

da karşı

karşıya geleceğimiz günlere

hazır olmalıyız.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!