13.01.2021 Views

null

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Ahlâkın Sukûtu

Sükûtun Ahlâksızlığı

Kerem UYSAL

1071’de Malazgirt’ten girdiğimiz

Anadolu topraklarında

1000 yıldır kâimiz.

Anadolu Selçukluları, beylikler

ve Türk tarihinin şâhikası

Osmanlı imparatorluğu...

İsimler farklı olsa da

maya aynı mayaydı. Gittiği

her yere adalet götürmüş,

giren hep adaletle muamele

görmüş. Zulme mutî olmamış,

zalimin karşısında

kavî durmuş. Ahlakı dillere

pelesenk olmuş, vecize

olarak her zaman söylenegelmiştir.

Yıllardır anlattığımız,

müftehir olduğumuz,

necip ecdadımızın

ulvî ahlâk seviyesi maalesef

torunlarına vasıl olmadı.

Ahfâd, menâkıb haline getirdiği

hadiseleri anlatarak

zaman geçirdi. Ceddinin

ahlaklı olması, istikbaldekilerin

ahlaklı olmasına

yetmedi.

Ahlâkî sukutumuzun nevzuhur

bir hadise olmadığını,

imparatorluğun duraklama

devriyle başlayıp

günümüze kadar katlanarak

geldiğini yaşanan hadise

ve yazılan metinlerde

görebiliyoruz. Fuzûlî'nin

Şikayetnâmesinde geçen

''Selam verdim, rüşvet değil

diye almadılar'', merhum

Mehmet Akif ’in "Müslümanlık

nerede, bizden geçmiş

insanlık bile" diyerek

feveran etmeleri ahlâkî sukutumuzun

bîdayetinin kadim

olduğunu gösteriyor.

İmparatorluğun buhranlı

günlerinde sarsılan muvazenemizi

maalesef düzeltemedik.

Ahlâkî sukut

mütemadiyen arttı, namütenahi

bir uçuruma doğru

yuvarlanıyoruz. Kısırlaşan

ve teşevvüş olan efkârımız,

muvazeneyi kaybeden ahlâk

idrâkimiz bizi, ahlâkı

müseccel ceddin, ahlâkı

tefessüh etmiş ahfâdı haline

getirdi. Ahlakı düstur

edinen ceddin, ahlakı kendi

menfaatine göre tedvir

eden torunları haline geldik.

Her daim hakkı haykıran

ceddin, mahallenin

bekâ'sı için sükût eden torunları

olduk. Ahlakımız

sukuta uğradı, biz ahlaksızca

sükut ettik. Kendi ma-

Ahlâk, muhafazası en elzem

mefhumdur. Günümüzde

ahlâk mefhumunun

özünü unutup gösterişe

merak saldık. Rahmetli

Necip Fazıl'ın dediği gibi

"ham yobaz, kaba softa"

olduk. Salt kendimize değil,

herkese karşı ahlâkı

savunup, şiar edinmemiz

gerekir. Ahlâk, kimse için

feragat edilebilecek birşey

değildir. Mahallenin bekâsı

değil, ahlâkın bekâsı için

mücadele etmeliyiz. Ahlâk

kaybolduktan sonra mahallenin

kıymet-i harbiyesi

olmayacaktır, ya da ahlaksız

mahalle kimseye fayda

vermeyecektir. Kendimizi

tezkiye edip, necip ceddimizin

bergüzârına layık olmalıyız.

-22-

hallemizdeki ahlaksızlık

karşısında susarken, başka

mahallelerdekini dilimize

pelesenk ettik. Tahkir, tezyif,

istihza ettiğimiz bütün

ideoloji ve sistemlere rahmet

okuttuk. Mahalle için

sustuk, kalmadı mefahir

tükettik.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!