16.11.2022 Views

IT Network Kasım 2022

IT Network Kasım 2022

IT Network Kasım 2022

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

<strong>IT</strong><br />

B<br />

n e tw o r k<br />

İ L G İ T E K N O L O J İ L E R İ D E R G İ S İ<br />

01 <strong>Kasım</strong> • 20 <strong>Kasım</strong> <strong>2022</strong> • KDV Dahil 35 TL www.itnetwork.com.tr<br />

E-ihracatta yüzde 219’luk büyüme<br />

Küresel çaptaki sürdürülebilirlik<br />

yatırımları 35 trilyon doları aştı<br />

Murat Erkan:<br />

“Hedef pozitif iz bırakmak”


Dolandırıcılık Kayıpları 55 Milyar Doları Aştı<br />

Global Anti Scam Alliance (GASA) ve ScamAdviser tarafından 48 ülkede hazırlanan Küresel Dolandırıcılık Durum Raporu<br />

geçtiğimiz günlerde açıklandı. Rapor verilerine göre; 2020’de 266 milyon olan dolandırıcılık vakaları yüzde 10,2 artış kaydederek<br />

2021’de 293 milyona ulaştı. Dolandırıcılık sonucu kaybedilen para miktarı ise bu süreçte yüzde 15,7 artarak 47,8 milyar dolardan<br />

55,3 milyar dolara yükseldi. Raporda dolandırıcılığın artık Batı’nın tekelinden çıktığına dikkat çekilirken, ülkelerin dolandırıcılık<br />

karneleri de değinildi. Buna göre; Brezilya, Gana, Nijerya, Kenya ve Suudi Arabistan gibi gelişmekte olan ülkelerin, başta cep<br />

telefonları olmak üzere çevrimiçi dolandırıcılıklarda büyük artış yaşandığına yer verildi. Filipinlilerin yüzde 53’ü ise geçtiğimiz<br />

3 ay içinde dolandırıcıların kendilerini de hedef aldığını söylerken, yüzde 11’i mağdur olduğunu aktardı. Raporun detaylarını<br />

sayfalarımızda bulabilirsiniz.<br />

√ √ √<br />

<strong>2022</strong>’de 10 Milyon Yeni Sosyal Medya Kullanıcısı<br />

Türkiye’de sosyal medya platformlarını kullananların sayısı <strong>2022</strong> yılının ilk yarısında 10 milyon 612 bin 500 arttı. Her yıl 230 ülkede<br />

insanların çevrimiçi davranışlarına ilişkin küresel raporlar hazırlayan We Are Social ve Kepios’un Temmuz <strong>2022</strong> raporuna göre,<br />

Türkiye’de toplam nüfusun yüzde 82,4’i sosyal medya kullanıyor. Türkiye’de insanlar her gün 3 saat 3 dakikalarını sosyal medyada<br />

geçiriyor. Bu süre internette geçirilen toplam sürenin yüzde 39,4’üne denk geliyor. Hangi platformda ne kadar artış yaşandığının<br />

detayları haberimizin içeriğinde…<br />

√ √ √<br />

Kripto Kullanımında İkinciyiz<br />

Yılın başından bu yana kayıplar yaşamasına ve dalgalı bir seyir izlemesine rağmen kripto para ekosistemi büyümeye devam ediyor.<br />

Geçtiğimiz yaz aylarında, daha önce benzeri görülmemiş bir kripto kışı yaşandı. Kripto ekosisteminin en büyük para birimi Bitcoin<br />

bile, <strong>Kasım</strong> 2021’deki 69 bin dolarlık rekor değerinin yarısını kaybetti. Yayımlanan güncel bir rapor, tüm değer kayıplarına rağmen<br />

Türkiye’de kripto para birimlerine ilginin azalmadığını gösterdi. Küresel araştırma şirketi Morning Consult tarafından hazırlanan<br />

araştırma raporda Türkiye, ayda bir kez kripto ticareti yapan yetişkinlerin oranı açısından dünya çapında ikinci sırada yer aldı.<br />

Yüzde 54’lük oranla Nijerya’nın bir adım gerisinde konumlanan Türkiye’yi Tayland, Pakistan, Vietnam, Birleşik Arap Emirlikleri ve<br />

Arjantin gibi ülkeler izledi…<br />

√ √ √<br />

Küresel Fintech Yatırımları <strong>2022</strong> Yılının İlk Yarısında Geriledi<br />

KPMG hazırladığı “Pulse of Fintech” raporunda <strong>2022</strong> yılının ilk yarısında küresel çapta fintech’lere yatırımları mercek altına aldı.<br />

Rapora göre hem fintech’e yapılan toplam küresel yatırım miktarı hem de fintech yatırımlarında işlem sayısı 2021 yılının ilk yarısı<br />

ile <strong>2022</strong> yılının ikinci yarısı arasında düşüş kaydetti.<br />

Fintech yatırımları Amerika ve EMEA bölgelerinde düşerken Asya - Pasifik bölgesinde, özellikle Avustralya merkezli Afterpay’in<br />

Block tarafından 27,9 milyar dolara satın alınması da dahil olmak üzere birkaç büyük M&A işleminin bir sonucu olarak yeni<br />

bir rekor seviyeye ulaştı. <strong>2022</strong> yılının ilk yarısında fintech yatırımlarında en büyük payı 43,6 milyar dolar ile ödemeler alanı<br />

oluştururken bunu 14,2 milyar dolar ile kripto takip etti.<br />

√ √ √<br />

Sektörlerin farklı alanlarında yaşanan teknolojik gelişmeleri, teknoloji sektöründe yaşanan yenilikleri ve sektörün teknoloji çözüm<br />

ortaklarının son trendlerini siz okurlarımız için derlediğimiz sektör market sayfalarımız yine ilginizi fazlasıyla çekecek dopdolu<br />

içerikler barındırıyor. Son teknolojileri, gelecek beklentileri ve sektörün öne çıkan teknolojik yatırımlarını takip ederken; araştırma<br />

haberlerinin detaylarında da farklı içeriklere ulaşacaksınız.<br />

Teknolojinin hayatımıza pozitif yansıdığı, geleceğimizi aydınlatan yeniliklerle dolu bir içerikle yeniden buluşmak üzere…<br />

Hoşçakalın…<br />

Ahmet Mızrak<br />

ahmet.mizrak@img.com.tr


10<br />

Turkcell<br />

Superonline<br />

Türkiye’yi 1000<br />

Mbps hız ile<br />

donatıyor<br />

20<br />

Amazon’un<br />

Türkiye’deki<br />

ilk lojistik üssü<br />

açıldı<br />

28<br />

Resesyon<br />

ihtimali dijital<br />

dönüşüm<br />

stratejilerini<br />

vurdu


01 <strong>Kasım</strong>- 20 <strong>Kasım</strong> <strong>2022</strong><br />

<strong>IT</strong><br />

BİL<br />

network<br />

Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK YAYINCILIK<br />

İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. ADINA<br />

İMTİYAZ SAHİBİ<br />

H. FERRUH IŞIK<br />

36<br />

EasyCep’ten<br />

yenileme<br />

merkezi<br />

yatırımı<br />

31<br />

Colendi’den<br />

yeni<br />

Insurtech<br />

girişimi:<br />

Colendi<br />

Sigorta<br />

Tech Data<br />

Türkiye’nin<br />

Adı TD<br />

SYNNEX<br />

Türkiye oldu<br />

47<br />

GENEL MÜDÜR<br />

(Sorumlu)<br />

MEHMET SÖZTUTAN<br />

mehmet.soztutan@img.com.tr<br />

GENEL YAYIN KOORDİNATÖRÜ<br />

SIDIKA AKYOL KAYIR<br />

sidika.kayir@aplusmedya.com<br />

GE NEL YA YIN MÜ DÜ RÜ<br />

AHMET MIZRAK<br />

ahmet.mizrak@img.com.tr<br />

DIŞ İLİŞKİLER MÜDÜRÜ<br />

YUSUF OKÇU<br />

yusuf.okcu@img.com.tr<br />

HABER MERKEZİ<br />

ENES KARADAYI<br />

enes.karadayi@img.com.tr<br />

KAT KI DA BU LU NAN LAR<br />

Doç. Dr. M.ALİ ÖZ BU DUN<br />

ozbudun@gmail.com<br />

ÖMER KARDAŞ<br />

omer.kardas@ihlas.com.tr<br />

ALİ İLKER YÜCEER<br />

ali@mak ro bil.com.tr<br />

TEKNİK MÜDÜR<br />

TAYFUN AYDIN<br />

Tayfun.aydin@img.com.tr<br />

GRAFİK TASARIM<br />

HAKAN SÖZTUTAN<br />

hakan.soztutan@img.com.tr<br />

FİNANS MÜDÜRÜ<br />

Cuma KARAMAN<br />

cuma.karaman@img.com.tr<br />

MUHASEBE MÜDÜRÜ<br />

Yusuf DEMİRKAZIK<br />

yusuf.demirkazik@img.com.tr<br />

A BO NE VE DAĞI TIM<br />

İSMAİL ÖZÇELİK<br />

ismail.ozcelik@img.com.tr<br />

Reklam Rezervasyon<br />

A PLUS MEDYA<br />

NISH ISTANBUL RESIDENCE<br />

Çobançeşme Mah. Sanayi Cad.<br />

No: 44/B - D: 167 Yenibosna/<br />

Bahçelievler - İstanbul<br />

Reklam İletişim<br />

reklam@aplusmedya.com<br />

Tel : 0212 216 99 13<br />

Gsm : 0552 805 34 35<br />

İdare Merkezi:<br />

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza<br />

No:11 34190 Yenibosna–Bahçelievler / İSTANBUL<br />

Tel: 0212 454 22 22<br />

Renk Ayrımı:<br />

Türkiye Gazetesi Renk Ayrımı Servisi<br />

CTP - BASKI : İHLAS GAZETECİLİK A.Ş.<br />

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza<br />

No:11 A/41 Yenibosna–Bahçelievler / İSTANBUL<br />

Tel: 0212 454 30 00


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

SabancıDx, İstanbul ve Hollanda’dan<br />

sonra üçüncü ofisini metaverse’te açtı<br />

Sabancı Holding’in teknoloji şirketi SabancıDx, metaverse’te<br />

yeni kullanım alanları yaratarak, yeni nesil<br />

teknolojilerin üç boyutlu evreninde şirketlerin iş yapış<br />

şekillerine verimlilik katıyor. Bunun ilk örneği olarak<br />

SabancıDx, metaverse’de yarattığı MetaKampüs’te<br />

ilk etkinliğini düzenledi. Şirket ayrıca bu alanda sahip<br />

olduğu yetkinlikleri, yeni ürün ve hizmetler geliştirerek<br />

müşterilerine daha fazla değer yaratmak üzere<br />

kullanmayı hedefliyor…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

4<br />

İstanbul ve Hollanda’dan sonra üçüncü<br />

ofisini metaverse’te açan SabancıDx, yarattığı<br />

kullanım alanlarıyla iş dünyasına<br />

yeni nesil bir deneyim sunuyor. Dijitalleşme<br />

odağında yenilikçi fikirlerle sürdürülebilir<br />

faydalar yaratan SabancıDx;<br />

işe alım, oryantasyon, eğitim gibi çeşitli<br />

iş süreçlerini meta evrene taşıyarak fark<br />

yaratmak ve çalışanlarıyla farklı kanallar<br />

aracılığıyla da daha yakın bir ilişki<br />

kurmak isteyen şirketler için MetaKampüs<br />

ile değer üretiyor.<br />

SabancıDx, teknoloji ve yazılım yetkinliklerini<br />

kullanarak Üsküdar’da bulunan<br />

Dijital Kampüs’ünün bir ikizini meta evrene<br />

taşıdı. Çalışanların kendi avatarlarını<br />

yaratarak giriş yaptığı MetaKampüs;<br />

yeni Dx’liler ile tanışma, sosyalleşme, çeşitli<br />

interaktif eğitim ve toplantıların bu<br />

evrende yapılması gibi imkanlar sunuyor.<br />

SabancıDx MetaKampüs ile uzaktan<br />

çalışmanın giderek yaygınlaştığı bir<br />

dünyada, yeni nesil bir çalışan deneyimi<br />

tasarlamayı ve çalışanların aidiyet hissini<br />

güçlendirmeyi hedefliyor.<br />

Yeni çalışanların aidiyet<br />

duygusuna katkı<br />

Yaygınlığı küresel olarak artmaya devam<br />

eden metaverse ile ilgili olarak hem<br />

yeni jenerasyonlar hem de iş dünyasına<br />

dair paylaşımlarda bulunan SabancıDx<br />

Satış ve Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı<br />

Özlem Kalkan; “Hibrit çalışma<br />

düzeninin, büyüme gösteren şirketlerin<br />

yüzde 63’ü tarafından benimsenmiş<br />

olduğunu görüyoruz. Bu açıdan baktığımızda,<br />

işe yeni başlayan çalışanların<br />

şirket uygulamalarına adaptasyonlarını<br />

hızlandırmak, sosyalleşebilecekleri ortamlar<br />

yaratmak ve iş aktarımını doğru<br />

yapabilmek adına fark yaratan uygulamaların<br />

ortaya koyulması oldukça<br />

önemli bir hale geliyor. Metaverse, uzaktan<br />

çalışmayı destekleyen çeşitli online<br />

toplantı platformlarının yanı sıra şirketlere,<br />

çalışanları ile 3 boyutlu evrende iletişim<br />

kurmak ve bu renkli dünyada ilişki<br />

geliştirmek adına yeni bir yol sunuyor.<br />

Çağımızın bu ihtiyacından yola çıkarak<br />

geliştirdiğimiz MetaKampüs’te yapılan<br />

işe alım süreçleri, iş hayatına yeni giriş<br />

yapan genç çalışanların çok daha hızlı<br />

bir şekilde aidiyet duygusunu hissetmesine<br />

yardımcı oluyor” dedi.<br />

Farklı kıtalarda işleyen iş<br />

süreçleri bir arada<br />

Günümüzde şirketler yeni kullanım<br />

alanları yaratmak için iş süreçlerini metaverse<br />

ile de desteklemeye başladı. Şirketlerin<br />

metaverse kullanımına öncülük<br />

ederek onlara verimli iş yapış şekilleri<br />

kazandırmak isteyen SabancıDx, hayata<br />

geçirdiği teknolojik ürün ve çözümlerini<br />

de meta evrene entegre etmeyi planlıyor.<br />

Hizmet verdiği şirketlere metaverse<br />

kapılarını açan SabancıDx, 5 kıtada faaliyetlerini<br />

sürdüren Kordsa ile ilk Metaverse<br />

projesinin kick-off çalışmasını<br />

yaptı. Proje ilk fazının sonunda Kordsa’nın<br />

toplu etkinlik ve toplantı süreçlerinin<br />

metaverse evreninde yapılması<br />

planlanıyor.<br />

SabancıDx, MetaKampüs’ün açılışını<br />

Sabancı Holding Dijital Günü etkinliğiyle<br />

yaptı<br />

Sabancı Holding Grubu Finans Direktörü<br />

Orhun Köstem ve SabancıDx &<br />

DxBV Yönetim Kurulu Başkanı Kıvanç<br />

Zaimler’in katıldığı Sabancı Holding<br />

Dijital Günü etkinliğiyle açılışını yapan<br />

MetaKampüs, şirketlerin metaverse için<br />

ilk adımı atmalarına aracılık ederek<br />

geleceğe bir yol açıyor.<br />

Metaverse, yeni bir iş yapış<br />

şekli<br />

Metaverse’ün sadece bir ürün değil, bir<br />

iş yapış şekli olduğunu belirten Kalkan;<br />

“Hızla dijitalleşen yaşamımıza yeni ve<br />

heyecan verici bir boyut kazandıran<br />

metaverse, gerek bireyler gerekse şirketler<br />

için yepyeni olanaklar barındırıyor.<br />

Şirketlerin günlük işleyişinde metaverse<br />

ile etkileşimli olan online görüşmeler,<br />

toplantılar, eğitimler, sosyal aktiviteler<br />

için oyunlaştırılmış deneyimler<br />

kurgulayarak burada geçirilen sürenin<br />

daha keyifli ve verimli hale geleceğini<br />

öngörüyoruz ve hatta gözlemlemeye<br />

başladık bile. Metaverse, yeni bir iş yapış<br />

şekli. SabancıDx olarak, şirketler ve<br />

topluluklar için özerk meta evrenler yaratmak,<br />

bu evrenlere entegre yenilikçi<br />

ürünler geliştirmek ve kendi iş süreçlerimizde<br />

de kullanmak üzere AR-GE çalışmalarımızı<br />

sürdürüyoruz. Bu alanda<br />

gerçekleştirdiğimiz çalışan ve teknoloji<br />

yatırımlarımızın yanı sıra; WebGL teknolojileri<br />

üzerinde geliştirmeler yapan<br />

iş ortağımızla son teknolojik altyapı,<br />

görselleştirme ve kullanıcı dostu bir deneyime<br />

sahip MetaKampüs’ü hayata<br />

geçirdik. İş dünyasının geleceğine değer<br />

katan, eşsiz deneyimler sunan, 7/24 yaşayan<br />

ve gelişen bir dünya yaratıyoruz.<br />

Bu projenin içinde olmak bizler için çok<br />

gurur verici.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Gaming kahramanları için yeni bir çağ<br />

Dünyanın önde gelen oyun monitörü ve <strong>IT</strong> aksesuar<br />

markalarından AGON by AOC, AGON serisinin yeni,<br />

5. Neslinden ilk monitörleri sunuyor: AG275QX/EU ve<br />

AG275QXN/EU…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

6<br />

27/68.6 cm ekran ölçüsüne ve Hızlı IPS<br />

(AG275QX/EU) ya da Hızlı VA panellerine<br />

(AG275QXN/EU) sahip her iki QHD<br />

modeli de hızlı hareket eden, rekabet<br />

dolu aksiyonu doğru bir biçimde görüntülemek<br />

için 165 Hz yenileme oranına<br />

sahip ve 1 ms GtG tepki süresi sunuyor.<br />

Ayrıca DisplayHDR 400 ve geniş renk<br />

gamı, çarpıcı ve canlı renkler veriyor.<br />

AG275QXN/EU, sektöründe ilk olan düz<br />

bir Hızlı VA paneline ve böylece rekabetçi<br />

çoklu oyuncu yarışmalarına uygun<br />

bir tepki verebilirliğe sahip, bir yandan<br />

da hikâye odaklı, tek oyunculu oyunlarda<br />

muhteşem bir sürükleyicilik için VA<br />

panellerinin sunduğu zengin kontrasta<br />

sahip. Öte yandan AG275QX/EU, Hızlı<br />

IPS paneli ile üst düzey renk doğruluğuna<br />

ve 10 bit renk derinliğine sahip, bu da<br />

içerik üreticisi ve oyuncu kitlesi için ideal.<br />

AOC’nin sürdürülebilirliğe gösterdiği<br />

adanmışlığa uygun olarak, monitörler<br />

yüzde 100 geri dönüştürülebilir destekli<br />

kağıt ambalaj içerisinde satılıyor.<br />

Günümüzün çok yönlü oyuncuları için<br />

geliştirilmiş bu monitörler, düz çizgilere<br />

sahip, yepyeni, köşeli bir tasarıma sahip,<br />

bu da modellerin pek çok oyuncunun<br />

masasına uygun olmasını sağlıyor: Minimal<br />

bir ayak izi olan, birinci sınıf ve<br />

sağlam bir metal tabana, çoklu görev<br />

yürütme için sıkı ikili ya da üçlü monitör<br />

kurulumlarının elde edilmesini sağlayan<br />

3 taraftan çerçevesiz panellere, ve LAN<br />

partilerine ya da turnuvalarına kolayca<br />

taşınması için dahili bir taşıma koluna<br />

sahip, yüksekliği ayarlanabilir, ergonomik<br />

bir ayağa da sahip.<br />

Düz, Hızlı IPS paneline sahip AG275QX/<br />

EU, yüksek renk doğruluğunda 1.07 milyar<br />

renk üretmek için 10 bit renk derinliğine<br />

sahip. Hız dolu rekabetçi aksiyon ile<br />

baş etmek için, modelin 165 Hz yenileme<br />

oranı (170 Hz’e hız aşırtma yapılabilir) ve<br />

1 ms GtG tepki süresi keskin, neredeyse<br />

hayalet görüntünün hiç olmadığı görseller<br />

sunuyor. IPS teknolojisi sayesinde,<br />

AG275QX/EU modeli mükemmel geniş<br />

görüntüleme açıları sunuyor.<br />

AG275QXN/EU modeli, “daha yavaş” VA<br />

panellerine yönelik olumsuz algıyı yerle<br />

bir eden, sıra dışı 1 ms GtG tepki süreli,<br />

düz bir Hızlı VA paneline sahip. Dünyada<br />

1 ms GtG düz VA panellerinden<br />

ilklerinden biri ile donatılmış,<br />

AG275QXN/EU, 165 Hz yenileme oranı<br />

sayesinde IPS kardeşleri kadar hızlı bir<br />

yanıt verebilirlik sunuyor, üstelik daha<br />

derin siyahların ve 3000:1 daha yüksek<br />

kontrast oranının da ek faydasına sahip.<br />

Her iki model de günlük görevlerde işe<br />

yarayan ve oyunlarda ve videolardaki<br />

daha ince ayrıntıları görmeyi sağlayan<br />

yerli QHD çözünürlüğe (2560x1440) sahip.<br />

Ayrıca günümüzde gaming için de<br />

ideal çözünürlük olan QHD, Full HD’ye<br />

kıyasla kayda değer bir yükseltme, ancak<br />

yine de 4K’den daha düşük olması sebebiyle<br />

yeni grafik kartların çoğu QHD’de<br />

yüksek kare hızları elde edebiliyor. Her<br />

iki AGON 5 modeli ayrıca Konsol Modu’nda<br />

da kullanılabilir, bu da 4K @ 120<br />

Hz sinyalini kabul edip 2560x1440’e doğru<br />

aşağı ölçeklendirebilir, bir yandan da<br />

hâlâ konsol oyuncularının yüksek (120<br />

Hz) yenileme hızlarının tadını çıkarmalarını<br />

sağlar.<br />

Hareketli görüntülerde daha da yüksek<br />

bir keskinlik yaratmak için modellerin<br />

her ikisi de 1 ms MPRT elde edebilmek<br />

için MBR (Motion Blur Reduction) işlevini<br />

sunuyor. Bu modda arka aydınlatma<br />

yenileme hızı ile uyumlu şekilde çalışır,<br />

böylece daha yavaş piksel geçişleri neredeyse<br />

görünmez olur ve tek tek kareler<br />

arasında en temiz geçişi beraberinde getirir.<br />

Aşırı düşük girdi gecikmesi de kullanıcıların<br />

girdilerinin neredeyse anında<br />

görsellere çevrilmesini sağlayarak oyuncuların<br />

en yüksek düzeylerde yarışmalarını<br />

mümkün kılar. AG275QXN/EU,<br />

Adaptive-Sync’i desteklerken, AG275QX/<br />

EU de NVIDIA G-Sync uyumludur, işte<br />

bu sayede kare uyumsuzluğu nedeniyle<br />

herhangi bir yırtılma ya da tutukluk<br />

gibi yapay olgular, modellerin ikisinde de<br />

karşınıza çıkmaz.<br />

AGON 5 serisinin yeni tasarımı, her<br />

oyuncu estetiğine uyacak şekilde üst düzey,<br />

ancak sade bir his verir. Oyuncuların<br />

diğer çevre birimlerini, joystick’leri,<br />

gamepad’leri vs. bağlayabilmeleri için<br />

çok seçenek sunan bu modeller, 4 portlu<br />

bir USB 3.2 Gen 1 hub’a sahiptir. Ergonomik<br />

ve sağlam metal ayak, 150 mm<br />

yükseklik ayarı, -20/20° sağa sola dönme<br />

aralığı, -5/23° eğme aralığı ve 90° pivot<br />

oryantasyonu sunarak uzun süren gaming<br />

oturumlarını hiç olmadığı kadar<br />

rahat bir hale getirir. VESA montajı seçeneği<br />

ise esnekliği daha da artırır. FlickerFree<br />

teknolojisi ve Low Blue Modu ise<br />

özellikle akşamları, daha sağlıklı şekilde<br />

oyun oynamaya katkıda bulunur.<br />

Her iki modelde de, AGON by AOC’nin<br />

monitörleri ve diğer AOC çevre birimlerini<br />

kontrol etmeyi sağlayan ana yazılım<br />

takımı olan G-Menu bulunmaktadır ve<br />

bu geniş yelpazede özelleştirme seçeneklerine<br />

sahiptir. 4 yönlü joystick ise alternatif<br />

bir OSD kontrolü sağlar.<br />

AGON AG275QX/EU ve AG275QXN/EU,<br />

sırasıyla 469 USD ve 389 USD üretici tarafından<br />

tavsiye edilen perakende fiyatından<br />

Eylül <strong>2022</strong>’den itibaren piyasada<br />

bulunabilecek.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

TCL, yeni televizyonlarını tanıttı<br />

Ürünlerini Bilkom Güvencesiyle Türkiye’de pazara<br />

sunan TCL Electronics, yeni Google TV modelleri ve<br />

son teknolojiye sahip tüketici elektroniği ürünlerini<br />

Türkiye’de gerçekleştirdiği lansman ile tanıttı…<br />

2021 Global Android TV pazarının 1,<br />

LCD TV pazarının ise 2 numaralı oyuncusu,<br />

dünyanın öncü panel üreticisi<br />

TCL’nin yenilikçi ürün gamında ödüllü<br />

Mini LED ve QLED TV modelleri başı çekiyor.<br />

Üstün özelliklerle donatılmış yeni<br />

TV serisi, gelişmiş görüntü ve ses deneyimi<br />

ile kullanıcılara maksimum deneyim<br />

vadediyor.<br />

Lansmanda tümü Google TV arayüzüyle<br />

gelen TCL X925 Pro, C935, C835, C735,<br />

C635, P635 ve P735 TV modelleri ile<br />

C-Fresh klima serisi, CES <strong>2022</strong> İnovasyon<br />

Ödülü›’nün sahibi Sweeva serisinin yeni<br />

6000M ve 6500M isimli moplu robot süpürge<br />

modelleri ve Breeva Pro400 Premium<br />

hava temizleyici modeli tanıtıldı.<br />

<strong>IT</strong> network Türkiye’nin En Geniş Google<br />

TV Ürün Gamı<br />

Yeni ürün ailesiyle Türkiye’nin en geniş<br />

Google TV ürün gamını TCL ile pazara<br />

sunan Bilkom, farklı ihtiyaçlara yönelik<br />

geniş bir yelpazede performans odaklı ve<br />

premium ürünler ile TV pazarını hareketlendirecek.<br />

Tamamına yakını Bilkom güvencesiyle<br />

Türkiye’de üretilen TCL’nin yeni TV ailesi,<br />

Google TV arayüzü ile daha fazla bağlanabilirlik<br />

ve uyum sağlayacak. Telefon,<br />

tablet ve bilgisayarlar, yeni sürüm sayesinde<br />

TV ile çok daha uyumlu ve hızlı çalışabilecek.<br />

Birden fazla kullanıcı profili<br />

oluşturmaya imkân tanıyan yeni Google<br />

TV’ler, kişiselleştirmeye daha fazla olanak<br />

sunacak. Çocuk profili ve ebeveyn<br />

kontrolü özellikleri ile daha fazla kontrol<br />

mümkün olacak.<br />

Sektör Market<br />

8<br />

“Yeni modeller büyüme<br />

yolculuğumuzun lokomotifi<br />

olacak”<br />

5 yıl önce başlayan TCL-Bilkom iş<br />

birliğinin her geçen gün büyüdüğünü ve<br />

yeni bir aşamaya geçtiğinin altını çizen<br />

Bilkom Genel Müdürü Fikret Ballıkaya,<br />

“2 yıl önce önemli bir adım atmış ve<br />

TCL’nin yüksek teknolojisini Türkiye’ye<br />

taşıyarak yerli üretimin müjdesini<br />

vermiştik. Bugün ise iş birliğimizi bir<br />

üst seviyeye taşıyoruz. Tamamına<br />

yakını yerli üretim olan yeni TV ailesi ile<br />

Türkiye’nin en geniş Google TV ailesini<br />

Türk pazarına sunuyoruz. Yeni dönemde<br />

TCL’nin global TV pazarı liderliğini Türkiye’ye<br />

taşıma hedefiyle yolumuza güçlü<br />

bir şekilde devam ediyoruz.” dedi.<br />

TCL Electronics Afrika ve Orta Doğu<br />

Genel Müdürü Sunny Yang yaptığı açıklamada;<br />

“TCL, Türkiye’de kısa zamanda<br />

önemli bir büyüme katetti ve bu büyümeyi<br />

etkili bir bölgesel planlama ile gelecek<br />

hedeflerimize taşımak istiyoruz.<br />

TCL dünyanın dört bir yanında olduğu<br />

gibi Türkiye’de de insanların hayatlarında<br />

mükemmelliği sürdürmeleri için<br />

onlara ilham olma tutkusu ile hedeflerine<br />

emin adımlarla ilerlemeye devam<br />

edecek.” dedi. TCL Electronics Kıdemli<br />

Bölge Müdür’ü Timo Xu ise “Türkiye’deki<br />

tüketicilerimize birinci sınıf bir sinema<br />

deneyimi sunmak için TCL’in en yeni<br />

nesil Mini LED ve QLED C serisi TV’lerini,<br />

son teknoloji taze havalı C-Fresh serisi<br />

klima ve ekosistem ürünlerini piyasaya<br />

sürmekten gurur duyuyoruz” dedi.<br />

TCL Mobil Ülke Müdürü Serhan Tunca,<br />

TCL’nin bir ekosistem markası olduğunu<br />

vurgulayarak “TCL ekosisteminin<br />

en önemli bileşenlerinden<br />

biri de mobil kategoride sunduğumuz<br />

çözümler. Akıllı telefon, tablet, akıllı<br />

çocuk saati, kulaklık ve modemden<br />

oluşan zengin ürün portföyümüzü<br />

Türkiye pazarında genişletmeye devam<br />

edeceğiz. Önümüzdeki dönemde hem<br />

yeni ürünlerimizi kullanıcılarımızla<br />

buluşturacak hem de yerli üretim<br />

konusundaki çalışmalarımızı artırarak<br />

sürdüreceğiz” dedi.<br />

Türkiye’de Üretilen ilk Mini<br />

LED Google TV<br />

Daha önce TCL ile Türkiye’nin ilk Mini<br />

LED TV’sini pazara sunan Bilkom, yeni<br />

modellerle birlikte Türkiye’nin ilk Mini<br />

LED Google TV’sini yerli üretim olarak<br />

pazara sunan ilk marka olacak.<br />

TCL, Türkiye’de üretilen ilk Mini LED<br />

Google TV unvanına sahip TCL C835 ve<br />

C935 modellerinde yerel karartma bölgelerinin<br />

sayısını 1920’ye kadar çıkararak<br />

görüntü kalitesinde çıtayı yükseltiyor.<br />

EISA Award’da <strong>2022</strong>-2023 Premium<br />

Mini LED TV ödülünü alan C835, sinema<br />

kalitesinde ses ve görüntü deneyimi<br />

sunan IMAX Enhanced sertifikasına<br />

sahip.<br />

TCL X925 Pro Mini LED 8K Google TV,<br />

sunduğu 2800 nit parlaklık ile gün ışığında<br />

bile en canlı ve renkli görüntüyü<br />

sağlarken OD-Zero teknolojisiyle de<br />

daha net ve canlı görüntüleri sunuyor.<br />

Üstün QLED 4K teknolojisi ile öne çıkan<br />

C735 ve C635 modelleri, olağanüstü<br />

video oyun performansları ile kapsamlı<br />

bir eğlence deneyimi sunuyor. EISA<br />

Award’da <strong>2022</strong>-2023 Best Buy LCD TV<br />

ödülüne layık görülen C735, aynı zamanda<br />

Avrupa’nın ve Türkiye’nin ilk 98’’<br />

QLED Google TV’si unvanına sahip.<br />

TCL’nin performans odaklı P serisinin<br />

yeni üyeleri P635 ve P735 ise; akıcı Google<br />

TV arayüzü ile ve görüntü kalitesiyle<br />

üst seviye deneyim sunuyor.<br />

160’ı aşkın ülkede ürün ve çözümlerini<br />

tüketicilere ulaştıran TCL, dünya çapında<br />

yaklaşık 300 milyon kullanıcıya<br />

ürün sağlıyor. 2021’’de 24,6 milyon adet<br />

LCD TV sevkiyatı ile global çapta Pazar<br />

payı yüzde 11,5 büyüyen TCL, Bilkom iş<br />

birliği ile Türkiye’de üretim yapıyor ve<br />

Türkiye’nin en geniş Google TV ürün<br />

gamına sahip.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Galibiyetin en önemli unsuru: Ses!<br />

SteelSeries geliştirdiği Arctis Nova kulaklıklarıyla oyun<br />

dünyasına yeni sesler getirmeye devam ediyor. Arctis<br />

Nova serisinin son kulaklığı Nova 7; High Fidelity<br />

ses kalitesi, 360° Uzamsal Ses gibi özellikleri ve Sonar<br />

Audio Software ile güçlendirilmiş yenilikçi yapısıyla<br />

oyuncuların en sınırlı ayrıntıları duymasını hedefliyor…<br />

Geçtiğimiz dönemde yeni kulaklığı Arctis<br />

Nova 7’yi tanıtan SteelSeries, yenilikçi<br />

teknolojileri oyun sektörüne adapte etmeyi<br />

sürdürüyor. SteelSeries, Nova Acouistic<br />

System ile tasarlanmış olan yeni nesil kulaklıklarıyla<br />

oyuncuların en ayrıntılı sesleri<br />

duymasını hedefliyor. Bu noktada, Nova<br />

Acoustic System ile tasarlanan ve piyasaya<br />

sunulan yeni kulaklıkla; High Fidelity ses<br />

özelliği, Sonar Audio Software Suite ayrıcalığı<br />

ve 360° Uzamsal Ses imkanı oyuncuların<br />

en önemli detayları yakalamasına<br />

imkan tanıyor.<br />

İlk global e-spor ekipman markası olan<br />

SteelSeries, tanıttığı kulaklık modeli Nova<br />

7’de aktif Formula 1 pilotları tarafından<br />

kullanılan mikrofonları kullanıyor. Bu sayede<br />

oyuncular eşsiz bir kullanıcı deneyimi<br />

yakalıyor. Öte yandan, oyunculara kablosuz<br />

kullanım özgürlüğüne sağlamanın<br />

yanı sıra eş zamanlı olarak iki ses akışını<br />

dinleme imkanını da tanıyor. Ayrıca ClearCast<br />

Gen 2 aracılığıyla yapay zeka desteğiyle<br />

istenmeyen gürültüleri engellerken<br />

iletişim kapasitesini artırma fırsatı da sunuyor.<br />

Nova ailesindeki her bir kulaklık, rekabetin<br />

sert geçtiği oyun dünyasında kullanıcılara<br />

kusursuz bir ses deneyimi sağlamayı<br />

amaçlıyor. Marka ortaya koyduğu gelecek<br />

vizyonuyla oyun sektörüne yönelik olarak<br />

gelişimini sürdürürken, hızla değişen ve<br />

dönüşen oyun ekosistemindeki sorunların<br />

çözümü için yeni stratejiler izliyor.<br />

Yeni ses teknolojisi Sonar<br />

uzman ses mühendisleri<br />

tarafından üretildi<br />

Yeni ses teknolojisi Sonar’ı oyun ekosistemine<br />

sunan global espor ekipman markası<br />

SteelSeries, attığı bu adımla oyuncuların<br />

oyun deneyimlerini mükemmelleştirmeyi<br />

ve oyun performanslarını geliştirmeyi sürdürüyor.<br />

Yeni ses teknolojisi Sonar uzman<br />

ses mühendisleri tarafından yapılan çalışmaların<br />

bir sonucu olarak üretildi. Sonar<br />

teknolojisi, ilk defa oyuncuların farklı ses<br />

detaylarını yönetmesine ve oyuncuların<br />

oyun esnasındaki aksiyonları erken fark<br />

etmesine olanak tanıyor. Özellikle savaş<br />

oyunları esnasındaki hassas seslerin daha<br />

iyi duyulmasını sağlıyor. Ayrıca ses ayarlarını<br />

kişiselleştirebilen oyunseverler, Sonar’ın<br />

sahip olduğu Virtual 7.1 Surround<br />

Sound özelliğiyle sinema benzeri bir ses<br />

kalitesine erişebiliyor.<br />

Oyuncular, Sonar Software ve Nova serisi<br />

kulaklıkların bir araya gelmesiyle oyun<br />

ekosistemindeki rekabete ayak uydururken<br />

harika bir kullanıcı deneyimi imkanını<br />

da yakalıyor. Nova Serisi, eşsiz mirasıyla<br />

farklı seviyedeki oyunculara ve farklı bütçelere<br />

hitap edebiliyor. Oyuncular beklentilerine,<br />

seviyelerine ve bütçelerine uygun<br />

olarak farklı seçeneklere yönelebiliyor.<br />

E-Ticaretin Davos’u İstanbul’da gerçekleşti<br />

Beş farklı sahnede<br />

ekosistemin profesyonellerinden<br />

oluşan 200’den<br />

fazla konuşmacının<br />

tecrübelerini<br />

paylaştığı forumda,<br />

ClickMeLive<br />

Genel Müdürü Emre İlban da sektörün önde<br />

gelen isimlerinin katıldığı oturuma başkanlık<br />

etti. “2024 öncesi bizi bekleyen trendler:<br />

E-Ticaret, pazarlama, strateji” başlıklı oturumda<br />

yaptığı konuşmada İlban, herkes e-ticaretin<br />

bugününü ve yarınını konuşurken<br />

kendilerinin bir adım ötesini konuşmak istediklerini<br />

belirterek, “Dünya genelinde artan<br />

enflasyon sebebiyle genel giderler arttığı<br />

için insanlar artık teknolojide de seçici satın<br />

alım yapmaya başladı. Dolayısıyla e-ticaret<br />

artık eskisinden daha zor” dedi. Analytica<br />

House CEO’su Kıvanç Ünal, 2023’te yeni<br />

bir kriz beklendiğini ABD ve Avrupa’nın da<br />

bu durumdan ciddi şekilde etkilendiğini,<br />

insanların artık ihtiyaçlarına yönelik alışverişe<br />

yönlendiğini söyledi. Meta Vertical<br />

Lead Irmak Emekdaş da doğru müşteriye<br />

Dünya e-ticaretinin devleri, “e-ticaretin Davos”u<br />

olarak 9’uncu kez düzenlenen World E-Commerce<br />

Forum kapsamında İstanbul›da buluştu. 28-30<br />

Eylül’de WoW Kongre Merkezi’nde 34 ülkeden 10<br />

binden fazla katılımcıyı ağırlayan forum kapsamında,<br />

150 bini aşkın B2B görüşme gerçekleştirildi…<br />

ulaşmak için platformları doğru sinyallerle<br />

destekleyip sisteme güvenilmesi gerektiğini<br />

söyleyerek, partner şirketler vasıtasıyla<br />

tamamlayıcı çözüme yönelmenin önemine<br />

değindi. E-ticaret bütçesindeki yurt dışı alışveriş<br />

oranının hızla arttığını, bunların çoğunun<br />

sosyal medyadan keşfedilmiş ürünler<br />

olduğunu kaydetti. Insider Başkan Yardımcısı<br />

Kerem Bozokluoğlu ise konuşmasında,<br />

sosyal ticaretin ürünler ve algoritma gibi<br />

birçok açıdan evrildiğini, bu kadar büyük bir<br />

ürün dünyasını yönetmenin zor olduğunu,<br />

influencerlar’ın da artık takipçi sayısından<br />

ziyade içerik üretme kabiliyetiyle seçildiğini<br />

vurguladı.<br />

Dünya e-ticaretinin yeni yol haritasının çizildiği,<br />

gelecek vizyonu ve trendlerin ele alındığı<br />

forum; bilgilendirme toplantılarının yanı sıra<br />

katılımcılarına yeni iş birlikleri ve ticari ortaklıklar<br />

oluşturma imkânı da sundu. 3 gün boyunca<br />

e-ticaretin kalbinin Türkiye’de atmasını<br />

sağlayan forum, sektörün lider markalarının<br />

yanı sıra kamu ve özel sektörden üst düzey<br />

isimleri de ağırladı.<br />

“Dünyada ve Türkiye’de E-Ticaretin Gelişimi”,<br />

“Teknoloji Yatırımcılığının Geleceği”, “E-Ticarette<br />

Müşteri Deneyimi”, “E-Ticarette Hız<br />

Kavramı” ve “Patronlarla E-Ticaretin Stratejisi”<br />

gibi birçok konu başlığının masaya yatırıldığı<br />

foruma 40’tan fazla yatırımcı ve fon da katıldı.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Turkcell Superonline Türkiye’yi 1000<br />

Mbps hız ile donatıyor<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

10<br />

Turkcell Genel Müdürü Murat Erkan, tüm<br />

zorluklara rağmen iki milyon müşteriyi aştıklarını<br />

belirterek, “Kutlamayı tüm Türkiye’deki<br />

fiber müşterilerimizle yapıyoruz.<br />

Kayıtsız şartsız bu hafta sonu boyuncu<br />

tüm evlere 1000 Mbps hız hediye ediyoruz”<br />

dedi.<br />

Edirne’den Diyarbakır’a Gaziantep’ten Kocaeli’ne<br />

kadar 28 ili fiberle donatan Turkcell,<br />

gerçek fiber kullanan müşteri sayısında<br />

iki milyonu aştı. Yaptığı yatırımlarla<br />

ışık hızında fiber altyapıyı beş milyon hane<br />

için hazır eden Turkcell, 55 bin km’lik fiber<br />

altyapısıyla Türkiye’nin dijitalleşmesi için<br />

çalışmalarını sürdürüyor. Turkcell Superonline’ın<br />

iki milyonuncu fiber müşterisinin<br />

de katıldığı bir toplantıya ev sahipliği<br />

yapan Turkcell Genel Müdürü Murat Erkan<br />

şunları söyledi:<br />

“Türkiye’de ilk fiber yatırımını yaptığımız<br />

günden bugüne kadar geçen sürede,<br />

müşterilerimiz hızlı ve kaliteli internete<br />

teveccüh gösterdi ve bugün gerçek fiberde<br />

iki milyon müşteriye ulaşmanın mutluluğunu<br />

yaşıyoruz. Müşterimiz Anıl Ali Fırat,<br />

en hızlı paketlerimizden biri olan 1000<br />

Mbps’yi tercih ederek Turkcell Superonline’ın<br />

ışık hızındaki internetini kullanan iki<br />

milyonuncu kişi oldu. Bu vesileyle biz de<br />

kayıtsız şartsız cihazları uyumlu olan tüm<br />

müşterilerimizin indirme hızını bu hafta<br />

sonu boyunca 1000 Mbps’ye varan hızlara<br />

çıkarıyoruz. Tüm müşterilerimize 2 gün<br />

boyunca hediye ettiğimiz yüksek hızlı interneti<br />

ülkemizde yaygınlaştırmak için<br />

çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bu kapsamda<br />

da Temmuz ayı itibarıyla fiberde<br />

en yüksek hızları erişilebilir kılan bir kampanya<br />

düzenlemiştik. Böylece Turkcell fiberi<br />

yeni tercih eden bireysel müşterilerimizin<br />

yüzde 40’ı 100 Mbps ve üzeri hızları<br />

seçerek gerçek fiber ile tanışmış oldu.”<br />

Turkcell Superonline fiberi olan<br />

evlerin yüzde 30’u kısa sürede<br />

Wi-Fi 6 ile tanıştı<br />

Murat Erkan Wi-Fi 6 teknolojisiyle ilgili;<br />

“Müşterilerimizi ev internetinde de en gelişmiş<br />

teknolojilerle buluşturuyoruz. Ev<br />

içindeki kapsamayı artıran Wi-Fi 6 teknolojisi,<br />

Türkiye’de ilk kez Turkcell Superonline<br />

müşterileriyle buluştu. Şu anda dünyada<br />

da en yeni teknoloji olarak kabul edilen<br />

bu teknoloji, Turkcell Superonline fiberinin<br />

bulunduğu evlerde kısa sürede yüzde<br />

30’unda kullanılmaya başlandı. Önümüzdeki<br />

dönemde tüm fiber evlere sunmayı<br />

hedefliyoruz. Duvarları yıkan teknoloji<br />

olarak adlandırdığımız Wi-Fi 6’nın bir ileri<br />

teknolojisi olan WiFi6E gibi en yeni teknolojilerin<br />

de testlerini halihazırda yapıyoruz.<br />

Bu sayede Türkiye’yi dijital dönüşümde<br />

ve bilgiye erişimde lider ülkelerden biri<br />

yapmak için çalışıyoruz” dedi.<br />

Turkcell GM Murat Erkan/ Turkcell Superonline’ın 2 milyonuncu fiber internet<br />

müşterisi Ali Anıl Fırat/ Turkcell GMY Ceyhun Özata<br />

Türkiye’deki fiber illerinde başlattığı 1000 Mbps hamlesinin<br />

karşılığını hızla alan Turkcell Superonline, fiberde<br />

iki milyon müşteriyi aştı. Turkcell, yatırımlarına hız<br />

kesmeden devam ederek 55 bin kilometre fiberi beş<br />

milyon haneye taşıdı…<br />

İki milyonuncu fiber müşteri<br />

Balıkesir’den<br />

Turkcell Superonline’ın iki milyonuncu<br />

fiber internet müşterisi Balıkesir’den Anıl<br />

Ali Fırat oldu. Murat Erkan, Turkcell Superonline<br />

1000 Mbps hız paketine geçen<br />

Anıl Ali Fırat yüksek hızlı internetin tadını<br />

çıkarması için teknoloji paketi hediye etti.<br />

Beş yıldır Balıkesir’deki müşterilerine fiber<br />

internet hizmeti sunan Turkcell Superonline,<br />

burada 80 bin haneye erişen fiber altyapıya<br />

sahip.<br />

“Ortak altyapıya şimdi<br />

geçmezsek; üç yıl sonra çok<br />

geç kalmış olacağız”<br />

Açıklamasında ortak altyapı vurgusu yapan<br />

Turkcell Genel Müdürü Murat Erkan,<br />

“FTTH Council (Avrupa Eve Kadar Fiber<br />

İnternet Konseyi) tarafından Mayıs ayında<br />

yayınlanan rapora göre; Türkiye 39 Avrupa<br />

ülkesi içerisinde fibere erişimde 21. sırada<br />

yer alıyor. Bu rapora göre fiberleşme oranında<br />

ülkemiz Avrupa ortalamasının da<br />

gerisinde kalmış durumda. Yıllardır söylediğimiz<br />

gibi Türkiye’nin kaynaklarının<br />

doğru ve verimli kullanılabilmesi adına<br />

“ortak fiber altyapıyı” en doğru çözüm olarak<br />

görüyoruz. Hatta birçok Avrupa ülkesinde<br />

fiberin yaygınlaştırılmasına yönelik<br />

ortak altyapı şirketleri kurulmaya başlandı<br />

ve önümüzdeki dönemde fiberleşme konusunda<br />

büyük atılımların olması bekleniyor.<br />

Şimdiden bu çalışmalara başlayan Avrupa<br />

ülkeleri ile makasın açılmaması için<br />

bugün harekete geçmek çok önemli. Ortak<br />

altyapıya şimdi geçmezsek; üç yıl sonra<br />

çok geç kalmış olacağız. Ülke insanımızın<br />

en iyi hizmeti alması için rekabetin altyapıda<br />

değil hizmet ve servislerde olması<br />

gerektiğini düşünüyoruz. Türkiye’nin hak<br />

ettiği sıralara yükselmesi için canla başla<br />

çalışmaya devam edeceğiz” açıklamasında<br />

bulundu.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

KOBİ’ler İşTurkcell İle dijitalleşiyor<br />

Dünyanın ilk dijital operatörü Turkcell, KOBİ’lere sunduğu<br />

İşTurkcell hizmetiyle veri güvenliğinden<br />

bulut çözümlerine dijital dönüşüm<br />

için esnek altyapı ve tüm e-dönüşüm<br />

uygulamalarında uçtan uca danışmanlık<br />

sunuyor. İşTurkcell, sektörel uzmanlığıyla<br />

KOBİ’lere dijital dönüşüm yolculukları boyunca<br />

doğru servis ve ürünlere tek adresten<br />

ulaşabilme imkanı sağlıyor. KOBİ’ler,<br />

İşTurkcell internet sitesinde dijitalleşme<br />

seviyesini ölçümlüyor ve ihtiyacına uygun<br />

çözümlere ulaşabiliyor…<br />

Dijital dönüşümün öncüsü Turkcell, KO-<br />

Bİ’lerin işlerini dijitale taşıyarak büyütmesi<br />

için güvenilir teknoloji danışmanlığı<br />

yapmaya ve dijital dönüşüm yolculuğunun<br />

her aşamasına uygun çözümler sunmaya<br />

devam ediyor. Turkcell’in kurumsal<br />

müşterilerine seslendiği İşTurkcell platformu<br />

ile her dijitalleşme seviyesine uygun<br />

çözümler ve dönüştüren teknolojileri<br />

sunarken, internet sitesine eklediği testle<br />

KOBİ’lerin dijitalleşme farkındalığını artırmayı<br />

hedefliyor. Erişim çözümlerinin<br />

yanı sıra KOBİ’lerin dijital dönüşüm yolculuğunda<br />

bulundukları konuma uygun<br />

bulut, güvenlik çözümleri ve e-dönüşüm<br />

uygulamalarını ihtiyaçlarına uygun olarak<br />

belirleyerek tek bir noktadan sunuyor.<br />

İşTurkcell, KOBİ’lerin verimliliğini ve üretkenliğini<br />

artırırken sürdürülebilirlik alanında<br />

da katkı sağlıyor.<br />

KOBİ’lerin farklı ihtiyaçlarına<br />

üç kapsamlı çözüm<br />

İşTurkcell’de KOBİ’lerin farklı ihtiyaçları<br />

için “İşini Dijitale Taşı”, “İşini Dijitalde<br />

Büyüt”, “İşini Dijitalde Yönet” olmak üzere<br />

işletmelerin dijitalleşme seviyesine göre<br />

üç kapsamlı çözüm grubu bulunuyor. KO-<br />

Bİ’ler, isterlerse https://www.turkcell.com.<br />

tr/kobilerdijitallesiyor internet sitesinde<br />

yer alan testi de yanıtlayarak dijitalleşmede<br />

hangi noktada olduklarını keşfediyor,<br />

bu ihtiyaca uygun çözümleri inceleyebiliyor,<br />

benzer konumda bulunan diğer KO-<br />

Bİ’lerin kullandığı e-dönüşüm çözümlerine<br />

ulaşabiliyor.<br />

Ceyhun Özata: “KOBİ’lerin<br />

tüm ihtiyaçlarına İşTurkcell<br />

ile cevap veriyoruz”<br />

İşTurkcell ile KOBİ’lere sundukları danışmanlıkla<br />

ilgili bilgiler veren Turkcell Kurumsal<br />

Satıştan Sorumlu Genel Müdür<br />

Yardımcısı Ceyhun Özata, “Ekonominin<br />

lokomotifi KOBİ’lerimizin iş sürekliliğini<br />

sağlaması ve rekabetçi yapısını koruyabilmesi<br />

adına teknolojiden faydalanma<br />

ihtiyaçları her geçen gün artıyor. Artık<br />

her işletmenin varlığını koruyabilmesi ve<br />

büyümesi için dijitalleşmesi şart. KOBİ’lerimiz<br />

de bunun bir gereklilik olduğunun<br />

farkındalar. TÜİK raporuna göre Türkiye’de<br />

528 bin KOBİ yer alıyor. KOBİ’lerimiz<br />

geç kalmadan kendi üzerlerine düşen<br />

görevi yerine getirerek bu alanda bilinçlendikçe<br />

rekabette de ivme kazanacaklar.<br />

Yaptığımız araştırmalar bize gösteriyor ki<br />

KOBİ’lerimizin en öncelikli beklentisi dijitalleşmeyle<br />

ilgili bilgi sahibi olmak. Biz de<br />

konuyla ilgili en güncel bilgilerin yer aldığı<br />

içeriklerimizi İşTurkcell bünyesinde bir<br />

araya getirerek onlara sunuyoruz. Bununla<br />

birlikte KOBİ’lerin tüm dijitalleşme<br />

ihtiyaçlarını karşılıyor, bulut, güvenlik<br />

ve e-dönüşüm çözümlerimizin yanı sıra<br />

finansman desteğimiz ile de yanlarında<br />

oluyoruz” dedi.<br />

TOUGHBOOK ile sunulan şifreleme her<br />

sektörün ilgisini çekecek<br />

Çok Gizli bilgiler<br />

için özel olarak<br />

tasarlanmış, şifreli bir<br />

dahili katı hal sürücüsüne<br />

(SSD) sahip dizüstü<br />

bilgisayar fikri, çok<br />

üst düzey istihbarat ve<br />

sıra dışı durumları akla<br />

getirebilir. Fakat bireysel<br />

ve kurumsal hassas<br />

verileri korumanın hiç olmadığı kadar<br />

önemli olduğu bu dönemlerde bu tür özellikler<br />

sadece savuna sektöründe değil,<br />

farklı endüstrilerde de tercih ediliyor.<br />

İstatistikler her 53 saniyede bir dizüstü<br />

bilgisayarın çalındığını gösteriyor<br />

ve çalışanların mobil cihazlarında<br />

şahıslarına ve şirketlerine ait önemli<br />

verilerin yer aldığı düşünüldüğünde<br />

şirketler de bu durum için bir çözüm<br />

arıyor.<br />

TOUGHBOOK ise bu soruna yönelik Viasat<br />

Data at Rest (DAR) markalı sektör öncüsü<br />

veri depolama güvenliği cihazlarının<br />

Panasonic, Viasat ile şifreleme alanında gerçekleştirdiği<br />

işbirliğiyle savunma sektöründe kullanılan ancak diğer<br />

sektörlerin de kullanmak istediği çözümler sunuyor…<br />

donanım şifreleme ürünlerini kullanıyor.<br />

Viasat’ın UK National Cyber Security<br />

Centre tarafından değerlendirilen Eclypt<br />

portföyü de tüm dünyada kullanılıyor. Bu<br />

imkanların yer aldığı TOUGHBOOK cihazları<br />

da Çok Gizli olarak sınıflandırılan<br />

ve bu sınıflandırmanın altındaki verileri<br />

depolayabilecek kadar güvenli oluyor. Ek<br />

olarak NATO ve Avrupa ülkelerinde kullanım<br />

için uygun bir konumda yer alıyor.<br />

Finansal hizmetler gibi özel sektörde yer<br />

alan şirketler ve sağlık, acil durum hizmetleri<br />

ve yerel yönetim gibi alanlarda faaliyet<br />

gösteren kamu kuruluşları dünyanın<br />

dört bir yanındaki devletlerin ve orduların<br />

tercih ettiği güvenlik standartlarını sağlayan<br />

çözümlere yöneliyor.<br />

Savunma sektörüne büyük önem veren<br />

öncü bir sağlayıcı olan Panasonic de Viasat<br />

ile yakın bir şekilde çalışıyor. Bu işbirliği<br />

kapsamında Viasat Eclypt Core dahili<br />

SSD, en yeni dayanıklı cihaz olan TOUGH-<br />

BOOK 55’te bulunuyor ve Intel’in 11. Nesil<br />

platformlarını temel alan TOUGHBOOK<br />

40 dizüstü bilgisayara entegre edilme çalışmaları<br />

da devam ediyor.<br />

Viasat, veriyi korumak için Eclypt teknolojisinde<br />

gelişmiş doğrulamayı, diskin<br />

tamamını kapsayan şifrelemeyi ve veri depolamayı<br />

dayanıklı ve kurcalanmaya karşı<br />

dayanıklı TOUGHBOOK cihazında bir araya<br />

getiriyor. Böylece anlık veri koruması,<br />

dizüstü bilgisayarın performansında gözle<br />

görülür bir azalma olmadan sağlanıyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Küresel fintech yatırımları <strong>2022</strong> yılının<br />

ilk yarısında 107,8 milyar dolara geriledi<br />

KPMG tarafından hazırlanan “Pulse of Fintech” raporuna<br />

göre Fintech’e yapılan küresel yatırım, 2021 yılının<br />

ilk yarısında 3 bin 372 işlem ile 111,2 milyar dolar<br />

seviyesinde iken, <strong>2022</strong> yılının ilk yarısında 2 bin 980<br />

işlem ile 107,8 milyar dolara geriledi…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

12<br />

Toplam fintech yatırımı ve işlem hacmi<br />

hem Amerika hem de EMEA bölgelerinde<br />

azalırken Asya - Pasifik bölgesinde işlem<br />

sayısındaki düşüşe rağmen, yeni bir yıllık<br />

fintech yatırımı rekoru kırıldı. Afterpay’in<br />

Block tarafından 27,9 milyar dolara satın<br />

alınması fintech sektörüne bu yılın ilk yarısında<br />

yapılan en büyük yatırım oldu.<br />

KPMG hazırladığı “Pulse of Fintech” raporunda<br />

<strong>2022</strong> yılının ilk yarısında küresel<br />

çapta fintech’lere yatırımları mercek altına<br />

aldı. Rapora göre hem fintech’e yapılan<br />

toplam küresel yatırım miktarı hem de<br />

fintech yatırımlarında işlem sayısı 2021 yılının<br />

ilk yarısı ile <strong>2022</strong> yılının ikinci yarısı<br />

arasında düşüş kaydetti.<br />

Fintech yatırımları Amerika ve EMEA<br />

bölgelerinde düşerken Asya - Pasifik bölgesinde,<br />

özellikle Avustralya merkezli Afterpay’in<br />

Block tarafından 27,9 milyar dolara<br />

satın alınması da dahil olmak üzere birkaç<br />

büyük M&A işleminin bir sonucu olarak<br />

yeni bir rekor seviyeye ulaştı. <strong>2022</strong> yılının<br />

ilk yarısında fintech yatırımlarında en büyük<br />

payı 43,6 milyar dolar ile ödemeler alanı<br />

oluştururken bunu 14,2 milyar dolar ile<br />

kripto takip etti.<br />

Konuyla ilgili açıklamada bulunan KPMG<br />

Türkiye Dijital Finans ve Fintech Lideri ve<br />

Şirket Ortağı Sinem Cantürk, “2021 yılının<br />

sonunda fintech piyasasında yaşanan<br />

iyimserlik ortamı, <strong>2022</strong> yılının ilk yarısında,<br />

Rusya - Ukrayna çatışması, devam<br />

eden tedarik zinciri zorlukları, yükselen<br />

enflasyon ve faiz oranlarıyla ilgili belirsizliklerin<br />

hem kamu hem de özel şirketleri<br />

olumsuz etkilemesiyle hızla durgunluk<br />

endişelerinin ortaya çıktığı bir ortama<br />

dönüştü. Beklenmeyen olayların yarattığı<br />

ortam içerisinde geçtiğimiz altı ay<br />

boyunca fintech sektöründe yaşananlara<br />

baktığımızda, özellikle bu yılın ilk ve ikinci<br />

çeyreğinde birçok ülkede yatırımların<br />

azaldığına şahit olduk. <strong>2022</strong> yılının ikinci<br />

yarısına girerken de yatırımcıların giderek<br />

daha fazla gelir artışına, kârlılığa ve nakit<br />

akışına odaklanmasıyla piyasadaki zorlukların<br />

devam etmesi bekleniyor. Ancak<br />

olgun sektörlerin konsolidasyon görmesi<br />

ve değerlemeler üzerinde aşağı yönlü<br />

baskının olduğu ortamda yatırımcıların<br />

cazip fırsatlar araması nedeniyle birleşme<br />

ve satın alma faaliyetleri büyümek için iyi<br />

bir konumda bulunuyor” dedi.<br />

Küresel fintech yatırımlarında 3<br />

bine yakın işlem gerçekleşti<br />

Fintech’e yapılan küresel yatırım, 2021 yılının<br />

ilk yarısında 3 bin 372 işlem ile 111,2<br />

milyar dolar seviyesinde iken, <strong>2022</strong> yılının<br />

ilk yarısında 2 bin 980 işlem ile 107,8 milyar<br />

dolara geriledi. Toplam fintech yatırımı ve<br />

işlem hacmi hem Amerika hem de EMEA<br />

bölgelerinde azalırken Asya - Pasifik bölgesinde<br />

işlem sayısındaki düşüşe rağmen,<br />

yeni bir yıllık fintech yatırımı rekoru kırıldı.<br />

Yeni Asya-Pasifik rekoru üç büyük M&A<br />

işleminden kaynaklandı: Avustralya merkezli<br />

Afterpay’in Block tarafından 27,9<br />

milyar dolara satın alınması, Japonya merkezli<br />

Yayoi’nin KKR tarafından 2,1 milyar<br />

dolara satın alınması ve Avustralya merkezli<br />

fintech’ler Superhero ve Swiftx’in 1<br />

milyar dolara birleşmesi.<br />

Avrupa rekor seviyede girişim<br />

sermayesi yatırımı çekti<br />

Küresel çapta girişim sermayelerinin (VC)<br />

yatırımları geçen yılın ilk yarısında 66,5<br />

milyar dolar iken, bu yılın ilk yarısında 52,6<br />

milyar dolara gerilese de 2021 yılı hariç<br />

bırakıldığında gücünü korumaya devam<br />

ediyor.<br />

Amerika kıtası 27,2 milyar dolar ile en büyük<br />

VC finansmanını çekerken EMEA,<br />

<strong>2022</strong> yılının ilk yarısında dünyanın en<br />

büyük iki fintech turunun (Almanya merkezli<br />

Trade Republic’in 1,1 milyar dolarlık<br />

ve İngiltere merkezli Checkout.com’un 1<br />

milyar dolarlık finansmanı) öncülüğünde<br />

16,6 milyar dolar ile yeni bir rekor düzeyde<br />

finansman çekti. Asya - Pasifik bölgesindeki<br />

fintech odaklı VC yatırımları ise 8,7 milyar<br />

dolarla oldukça düşük seviyede kaldı.<br />

Ödemeler alanı yatırımcıların<br />

gözdesi olmaya devam ediyor<br />

Yatırımcılar <strong>2022</strong> yılının ilk yarısında ödemeler<br />

alanına yatırım yapmayı sürdürdü<br />

ve ödeme odaklı şirketlere 43,6 milyar dolar<br />

yatırım yaptı. Bununla birlikte artan<br />

makroekonomik zorluklar göz önüne alındığında,<br />

ödemeler alanındaki yatırımların,<br />

özellikle erken yatırım işlemleri açısından,<br />

bu yılın ikinci yarısında biraz azalabileceği<br />

öngörülüyor. Birleşme ve satın alma<br />

faaliyetlerinin ise ödeme şirketlerindeki<br />

konsolidasyonun artması nedeniyle güçlü<br />

kalması bekleniyor.<br />

Blok zinciri ve kripto alanında<br />

hala büyük fırsatlar görülüyor<br />

Kripto dünyası, <strong>2022</strong> yılının ilk yarısında<br />

önemli zorluklar yaşarken, kripto odaklı<br />

şirketler haziran ayında Almanya merkezli<br />

Trade Republic’in aldığı 1,1 milyar dolarlık<br />

finansman da dahil olmak üzere 14,2 milyar<br />

dolarlık yatırım aldı.<br />

<strong>2022</strong> yılının ilk yarısından en büyük 10 küresel<br />

fintech yatırımı<br />

Sıra-Şirket-Yatırım Miktarı-Merkez-Sektör<br />

1-Afterpay-27,9 milyar dolar-Melbourne,<br />

Avustralya-Ödemeler<br />

2-Sia-3,9 milyar dolar-Milan, İtalya-Ödemeler<br />

3-Bottomline Technologies-2,6 milyar dolar-Portsmouth,<br />

ABD-Kurumsal/B2B<br />

4-Yayoi-2,1 milyar dolar-Tokyo, Japonya-Kurumsal/B2B<br />

5-Interactive Investor-1,8 Milyar Dolar-Leeds,<br />

Birleşik Krallık-Varlık/Yatırım Yönetimi<br />

6-FNZ-1,4 milyar dolar-Londra, Birleşik<br />

Krallık-Varlık/Yatırım Yönetimi<br />

7-SimpleNexus-1,2 milyar dolar-Lehi,<br />

ABD-Borç Verme<br />

8-Trade Republic-1,15 milyar dolar-Berlin,<br />

Almanya-Sermaye Piyasaları<br />

9-Technisys-1,1 milyar dolar-Miami,<br />

ABD-Kurumsal/B2B<br />

10-Superhero-1,06 milyar dolar-Sidney,<br />

Avustralya-Varlık/Yatırım Yönetimi


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Lidio, ödemeleri özgürleştiriyor<br />

İşletmelerin yerel ve küresel ihtiyaçlarına<br />

yönelik hizmetlerin yanı sıra temas edilecek<br />

milyonlarca tüketiciye de çok kanallı ve özgür<br />

ödeme deneyimi sunmayı hedefleyen Lidio’nun<br />

temelini 2011 yılında kurulan Mobilexpress<br />

oluşturuyor. 2013 ve 2014 yıllarında yaptığı<br />

atılımlarla bugün sunduğu ürün ve servislerin<br />

temellerini atan Mobilexpress, online ödeme<br />

geçidi, akıllı işlem yönlendirme, kart saklama,<br />

sahtecilik önleme gibi yapay zeka destekli<br />

birçok servisi, ihtiyaç duyabilecek tüm banka<br />

ve ödeme kuruluşlarına entegre çalışan platformu<br />

aracılığıyla işletme ve kullanıcılarına<br />

sunuyor. Halihazırda Türkiye’nin alanında en<br />

büyük e-Ticaret, Perakende, Sigorta ve Telekom<br />

şirketlerine özel servisler geliştiren, 2021<br />

yılının kampanyalar dönemi olarak da bilinen<br />

kasım ayında tüm Türkiye’deki online ödemelerin<br />

yüzde 25’inden fazlasını tek başına üstlenen<br />

Mobilexpress platformu, Lidio’nun uçtan<br />

uca, yeni nesil servisleriyle herkesin erişimine<br />

açılıyor.<br />

Türkiye’nin En Büyük ve En Kapsayıcı Ödeme<br />

Platformu olarak konumlanan Lidio, KOBİ’den<br />

Fortune 500’e her ölçekten şirketin ödemelerini<br />

özgürleştiren yeni nesil finansal teknoloji<br />

girişimi olarak işletmelere tek noktadan, sınırsız<br />

ödeme özgürlüğü imkanı veriyor. Lidio<br />

ile Özgür Ödemeler Dünyası, tüm POS’ları bir<br />

arada sunan Lidio Core, Türkiye’nin en büyük<br />

kayıtlı kart havuzu Lidio Pass, Türkiye’nin en<br />

Finansal teknolojiler sektörüne, ödemeleri özgürleştirecek<br />

yepyeni bir oyuncu katıldı. Ödemeler dünyasındaki derin<br />

uzmanlığı ve yeni nesil yaklaşımıyla sektörde ezber bozmaya<br />

hazırlanan Lidio, geçtiğimiz günlerde Resmi Gazete’de<br />

yayımlanan kararla, 6493 sayılı “Ödeme ve Menkul<br />

Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik<br />

Para Kuruluşları” hakkındaki kanun çerçevesinde,<br />

Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’ndan dijital ödemelere<br />

aracılık etmek üzere lisansını aldı…<br />

gelişmiş Akıllı POS yönlendirme altyapısı Lidio<br />

Smart Switch, uçtan uca pazaryeri operasyonu<br />

sunan Lidio Pazaryeri Çözümü, karmaşık bayi<br />

tahsilatları için tek çözüm olmaya aday Lidio<br />

Bayi Tahsilat Servisi gibi ürün ve hizmetler sunuyor.<br />

Lidio ayrıca tüm tahsilat işlemleri için<br />

tek platform olma özelliğiyle sınır ötesi hizmet<br />

sunarken, sahtecilik faaliyetlerini yüzde 95’in<br />

üzerinde azaltan, işletmelerin maddi kayıplarını<br />

önleyen yöntemler de barındırıyor.<br />

Finansal teknolojilerinin hızlı dönüşen dünyasında,<br />

“Ödemelere Sınırsız Özgürlük” sloganıyla<br />

Lidio’nun yolculuğunu başlattıklarını<br />

açıklayan Lidio Kurucu Ortağı ve CEO’su Emre<br />

Güzer şunları söylüyor: “10 yılı aşkın süredir<br />

Mobilexpress çatısı altında Türkiye’nin ve dünyanın<br />

önde gelen şirketlerine ödeme servisleri<br />

geliştiriyoruz. Geçtiğimiz yıl neredeyse lisanslı<br />

tüm ödeme kuruluşlarının tamamı kadar işlem<br />

hacmine tek başımıza aracılık ettik. 160<br />

milyon adedin üzerinde işlem ve 33 milyar<br />

TL’den fazla hacim bugün Lidio’nun kalbi olan<br />

Mobilexpress platformunda gerçekleşti. Yine<br />

platformumuza kayıtlı 54 milyondan fazla<br />

kayıtlı kredi kartı var. Neredeyse internet üzerinde<br />

kullanılan tüm kredi kartlarını tokenize<br />

etmeyi başardık. Buna ilave olarak Lidio’nun<br />

faaliyetine başlaması ile birlikte Lidio Pass çatısı<br />

altında yer alan 1,8 milyon bireysel kullanıcı<br />

Türkiye’nin en büyük işletmelerinde pürüzsüz<br />

Lidio süreçlerini deneyimlemeye başlayacak.<br />

Lidio Pass logosunu da en çok tercih edilen işletmelerde<br />

görünür kılmaya devam edeceğiz.<br />

Bu deneyimden güç alan Lidio, yalnızca işyerlerinin<br />

yerel ve küresel ihtiyaçlarına yönelik değil,<br />

temas ettiğimiz milyonlarca tüketiciye de<br />

çok kanallı ve özgür ödeme deneyimi sunacak.<br />

Lidio bir finansal teknolojiler girişimi olmanın<br />

ötesinde ülkemizde ve dünyada ‘özgür ödeme’<br />

anlayışını benimseyen bir ideal. Zira Lidio ödeme<br />

deneyiminde sınırları ortadan kaldırmayı,<br />

tüm işletme ve tüketicilere farklı teknoloji ve<br />

donanımlar arasından seçim yapma imkânı<br />

tanıyacak. Hedefimiz kuracağımız küresel ve<br />

dijital köprülerle dünyanın en büyük işletmelerinin<br />

işlemlerini Türkiye’de gerçekleştirmek.<br />

2023 itibarıyla 250 milyon TL gelir üretme hedefimiz<br />

bulunuyor. Gelirlerimizi her yıl katlayarak<br />

artıracağız. Ayrıca Türkiye’nin finansal<br />

teknolojiler ve ödeme sistemleri alanlarında<br />

en deneyimli ekibini de yepyeni yeteneklerle<br />

genişletmek istiyoruz.”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Eğitim alışverişleri 2 katına çıktı<br />

Albaraka Türk Katılım Bankası<br />

tarafından hayata geçirilen<br />

FinTech girişim kurucusu<br />

Insha Ventures’ın cep POS<br />

çözümü Alneo, yeni eğitim<br />

ve öğretim döneminde gerçekleşen<br />

alışveriş verilerini<br />

açıkladı. Alneo’nun verilerine<br />

göre yaklaşık 3 milyon öğrencinin öğrenim<br />

gördüğü İstanbul, eğitim ve kırtasiye<br />

alışverişlerinde ilk sırada yer aldı. Alneo’nun<br />

iş ortağı olan şirketler üzerinden edindiği<br />

verilere göre bu yıl 1 Ağustos – 11 Eylül<br />

tarihleri arasında geçen yılın aynı dönemine<br />

kıyasla eğitim alışverişlerinde işlem adedi<br />

yüzde 99 artarken, eğitim alışverişlerinin<br />

hacminde ise yüzde 251 artış saptandı. Söz<br />

konusu dönemde kırtasiye alışverişlerinde<br />

ise işlem adedi yüzde 26, işlem hacmi yüzde<br />

226 arttı.<br />

Şirketlere hızlı, kolay ve güvenilir tahsilat alma imkânı<br />

sunan cep POS çözümü Alneo, velilerin yeni eğitim ve öğretim<br />

yılı alışverişlerinin röntgenini çekti. Alneo verilerine<br />

göre bu yıl eğitim alışverişlerinde işlem adedi geçen yıla<br />

kıyasla 2 kat artarken, eğitim alışverişlerinin hacminde<br />

ise 3,5 kat artış gözlendi. Eğitim ve kırtasiye kategorilerinde<br />

en yüksek alışverişin yapıldığı il İstanbul oldu…<br />

“Türkiye’de eğitimde fırsat<br />

eşitliği güçlendikçe eğitim<br />

alışverişleri de artacak”<br />

Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan Alneo<br />

Direktörü Zehra Aksoy, şu açıklamada bulundu:<br />

“Geçmiş yıllarda olduğu gibi <strong>2022</strong>-2023<br />

eğitim ve öğretim yılı başlangıcı öncesinde de<br />

okul alışverişlerinin arttığını gözlemledik. Uygulamamızı<br />

kullanan şirketlerden aldığımız<br />

verilere göre eğitim ve kırtasiye alanlarında<br />

hem işlem adedi hem de işlem hacmi yükseldi.<br />

Türkiye’de eğitimde fırsat eşitliği güçlendikçe<br />

ve okullaşma oranında da artış sürdükçe önümüzdeki<br />

yıllarda da söz konusu alışverişlerin<br />

katlanarak artmasını bekliyoruz.”<br />

13


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

CISO ve CIO’ların siber güvenliğe<br />

itimadını etkileyen en önemli 3 zorluk<br />

Son birkaç yılda, siber güvenlik yatırımlarıyla uyumlu<br />

bir şekilde dönüşmek ve yenilenmek için duyulan<br />

büyüme ihtiyacına ayak uydurup bunu dengelemeye<br />

çalışırken, kuruluşları tehditlere maruz bırakan siber<br />

saldırıların sayısının hızla arttığına tanık olduk. Kritik<br />

iş süreçlerine yönelik riskler, genellikle hâlihazırda<br />

yeterli personele sahip olmayan siber güvenlik ekipleri<br />

üzerinde daha da fazla baskı oluşturuyor.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

14<br />

Çoğu kuruluş siber güvenliğe çok fazla dikkat<br />

ediyor ve güvenlik çözümlerine büyük<br />

yatırım yapmış olsa da CISO’lar ve CIO’lar<br />

genellikle gizli ve gizlilik açısından hassas<br />

verileri korumak için doğru yeteneklere sahip<br />

olup olduklarından emin olmadıklarını<br />

tartışıyorlar.<br />

Yakın tarihli bir rapora göre, şu üç büyük<br />

zorluk, bütünsel görünürlük eksikliği, sahte<br />

güvenlik hissi ve yetersiz otomasyon, kuruluşlarının<br />

güvenlik açıklarını artırıyor.<br />

Bütünsel görünürlük eksikliği<br />

Etkili bir siber dayanıklı stratejiye sahip<br />

olmanın karmaşıklığını artıran temel<br />

zorluklardan biri, güvenlik çözümlerinin<br />

eksikliği değil, çoğu kuruluş varlıklarının<br />

sınırlı alt kümelerine dağıttıkları, genellikle<br />

parçalanmış bilgilere sahip bağımsız<br />

araçlar olarak ondan fazla güvenlik çözümü<br />

kullanıyor.<br />

Şirket ne kadar büyükse, bu tür silolar o<br />

kadar artıyor. Bu, birçok varlığı görüş dışında<br />

bırakıyor ve bilgileriyle ilgili bağlam<br />

eksikliğine ve tüm bu varlıkların kendi<br />

aralarında ve ağ ortamına nasıl bağlandığı<br />

konusunda netlik eksikliğine yol açıyor. Bu<br />

varlıklardan toplanan verilerin değeri ve<br />

kuruluşun risk değerlendirmesi etkin bir<br />

şekilde kayboluyor. Güvenlik açıkları anında<br />

yanıt gerektirdiğinde bu durum kabul<br />

edilemez bir hal alıyor.<br />

CISO’lar ve CIO’lar için ilk iş, kuruluş içinde<br />

tam olarak ne olduğunu ve bunların<br />

“temellerini” belirlemektir. Bilinen ve bilinmeyen<br />

tüm varlıkların envanterinin çıkarılması<br />

ve bu veri setinin bir yapılandırma<br />

yönetimi veritabanında (CMDB) güncel tutulması<br />

zorunludur. Bu, en yüksek koruma<br />

seviyelerinin uygulanmasını sağlamak için<br />

tüm varlıkları uygun şekilde sıralamak,<br />

kuruluş ve iş süreçleri için en önemlilerini<br />

belirlemek anlamına gelir. Bu sisteme sahip<br />

olunması, daha iyi yönetime ve siber<br />

olaylara yanıt verilmesine olanak tanır.<br />

Sahte güvenlik hissi<br />

Hemen hemen tüm şirketler, Uç Nokta Algılama<br />

ve Yanıt (EDR) sistemleri, antivirüs<br />

çözümleri, güvenlik duvarları vb. gibi çok<br />

çeşitli güvenlik çözümleri kullanıyor. Bununla<br />

birlikte, bilgisayar korsanlığı ve siber<br />

suçların kurbanı olan şirketlerde yapılan<br />

adli araştırmalar, bu saldırıların genellikle<br />

bir güvenlik çözümü tarafından korunduğuna<br />

inanılan bir varlığı ihlal ettiğini gösteriyor.<br />

Ancak, bu çözümün cihazda hiç<br />

etkinleştirilmediği ortaya çıktı.<br />

Adli araştırmalar ayrıca, uzun süredir kötüye<br />

kullanılan güvenlik açıklarına yönelik<br />

yamaların genellikle eksik olduğunu gösteriyor.<br />

Bu, siber suçlulara başka bir giriş<br />

noktası sağlıyor. Kullanılabilir yamaların<br />

kapsamlı bir haritası ve bunları uygulamak<br />

için güvenilir bir süreç, izinsiz giriş riskini<br />

önemli ölçüde azaltır.<br />

Dahası, bir güvenlik açığı giderildikten<br />

sonra, çoğu kuruluş bu adımların gerçekten<br />

atıldığından emin olmak için kontrol<br />

denetimlerinden yoksun olsa da, yama tamamen<br />

uygulanmadan önce sistem genellikle<br />

yeniden başlatma veya bir kayıt defteri<br />

anahtarında değişiklik gerektiriyor. Kullanıcılar<br />

güvenlik açığının düzeltileceğine<br />

inansa da, açık olduğu gibi kalır.<br />

Uyarı yorgunluğu, sahte güvenlik hissine<br />

de katkıda bulunan başka bir faktördür,<br />

çünkü çözümler mevcut olsa da, sistemler<br />

o kadar çok güvenlik uyarısı üretir ki, çalışanlar<br />

bunlara karşı duyarsız hale gelir. Sonuç<br />

olarak, bu uyarıları görmezden gelirler<br />

veya onlara yeterince yanıt veremezler.<br />

Son olarak, siber güvenliği, yönetilen güvenlik<br />

hizmeti sağlayıcılarına (MSSP’ler)<br />

dış kaynak sağlama eğilimi, çoğu MSSP’nin<br />

yalnızca alt kümeler veya silolar üzerinde<br />

de çalıştığı için sağlam olmayan bir güvenlik<br />

sistemi oluşmasına katkıda bulunuyor.<br />

Birçok kuruluş, birden çok MSSP’nin hizmetlerini<br />

kullanıyor; bir yönden sunucular<br />

için, bir yönden iş istasyonları için ve bir<br />

diğer yönden de siber güvenlik için. CI-<br />

SO’lar ve CIO’lar her zaman tüm ortamın<br />

gözetimine sahip olmalıdır. Bu, sözde ‘hibrit<br />

MSSP’ dış kaynak kullanımı modelini<br />

gerektirir: MSSP, ortamın tamamına veya<br />

bir kısmına hizmet verirken, CISO’lar ve<br />

CIO’lar kontrolü elinde tutar.<br />

Yetersiz otomasyon<br />

Güvenlik konusunda bütünsel bir anlayış<br />

ve sağlam temellere dayanan bir güven ile<br />

kuruluşlar, varlıkları güvenlik açıığı risklerinden<br />

korumak için ihtiyaç duydukları<br />

her şeye sahiptir. Ancak bunu en iyi şekilde<br />

gerçekleştirmek için CISO’lar ve CIO’lar verilerini<br />

ilişkilendirebilmeli ve anlayabilmelidir.<br />

Bunu yapmak için, bilginin bağlamı<br />

en önemli konudur.<br />

CISO’lar ve CIO’lar bu bağlamı elde etmek<br />

için süreçleri ne kadar otomatikleştirebilirse,<br />

varlıkların iyileştirilmesine o kadar iyi<br />

öncelik verebilirler ve uyarılara göre hareket<br />

edip etmemeleri gerektiğini görmek o<br />

kadar kolay olur.<br />

Ayrıca, uygunluk denetimleri söz konusu<br />

olduğunda, raporlama sürecinin hızlı ve<br />

verimli olması hayati önem taşır. Denetimler<br />

genellikle herhangi bir kuruluş için çok<br />

maliyetli, zaman alıcı ve hantal bir uygulamadır.<br />

Bu nedenle denetçiler, ihtiyaç duydukları<br />

anda tüm verilere ve içgörüye sahip<br />

olmalıdır. Farklı nokta çözümlerinden<br />

veya silolardan veri toplamak karmaşıktır<br />

ve hatalara açıktır. Dahası, bulgular derhal<br />

teslim edilmezse denetçiler bir kuruluşun<br />

faaliyetlerini kapatabilir. Bu nedenle otomasyon,<br />

iş sürekliliği için çok önemli olabilir.<br />

Sonuç<br />

Hacker topluluğunun avantajını koruduğu<br />

ve giderek daha karmaşık hale geldiği görülüyor,<br />

CISO’ların ve CIO’ların, güvenlik<br />

çözümlerinin entegre edilmesini ve kritik<br />

varlıklar arasında uygulanmasını sağlayan<br />

siber dirençli bir stratejiyi seviyelendirerek<br />

ve uygulayarak kuruluşlarının, siber tehditleri<br />

etkin bir şekilde yönetmek ve bunlara<br />

yanıt vermek için tüm operasyonların<br />

süreçlerinin sürekli gözden geçirilmesi ve<br />

gözetiminin sağlamak üzere savunmasını<br />

güçlendirmeleri gerekiyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Uzman Posta ile T-soft’tan stratejik<br />

işbirliği anlaşması<br />

Uzman Posta, e-ticaret altyapı şirketleri ile yaptığı stratejik<br />

iş birliği anlaşmalarına bir yenisini daha ekledi. Uzman<br />

Posta, lider markaların e-ticaret hizmet sağlayıcısı<br />

T-soft ile yerli e-posta hizmetlerine ulaşmak isteyen<br />

müşterileri için stratejik bir iş birliği anlaşması imzaladı…<br />

Türkiye’nin yüzde 100 Yerli E-posta Servisi Uzman<br />

Posta, T-soft ile yerli e-posta hizmetlerine<br />

ulaşmak isteyen müşterileri için stratejik bir iş<br />

birliği anlaşması imzaladı. İki şirket arasında<br />

imzalanan anlaşma, Uzman Posta’nın Ekonomik<br />

E-Posta ve Hibrit Exchange ürünleri için<br />

T-soft müşterilerine özel ilk 2 ay ücretsiz iş<br />

ortaklığını içeriyor.<br />

İş birliği anlaşması ile ilgili açıklama yapan<br />

Uzman Posta Satış ve Pazarlama Direktörü<br />

Okan Aslım, iş birliğinden memnuniyet<br />

duyduklarını belirterek, “Uzun vadeli iş<br />

birliklerine önem veren bir şirket olarak, vizyonumuzu<br />

paylaşan markalarla birlikte yol<br />

almanın çok değerli olduğunu biliyoruz. Bu anlamda<br />

T-soft müşterilerine özel ilk 2 ay ücretsiz<br />

sunduğumuz Ekonomik E-Posta ve Hibrit Exchange<br />

ürünlerinin, T-soft müşterilerin talep<br />

ve ihtiyaçlarını karşılayacağını düşünüyoruz”<br />

dedi.<br />

T-soft Satış Pazarlama Direktörü Gökhan Karahan<br />

ise, “2003 yılından bu yana Türkiye’deki<br />

birçok şirkete e-ticaret altyapısı sağlıyor, yenilikçi<br />

bir vizyonla şirketimizi gelişmeye devam<br />

ediyoruz. Uzman Posta ile olan iş birliğimizden<br />

memnuniyet duyuyor ve iş birliğimizin daha<br />

da büyüyeceğine inanıyoruz” dedi.<br />

Ekonomik ve Hibrit Exchange<br />

e-posta paketlerimizle T-soft<br />

müşterilerine birçok avantaj<br />

sağlayacağız<br />

KVKK ve regülasyonlara uygun Ekonomik<br />

ve Hibrit Exchange çözümleri ile T-soft<br />

müşterilerine birçok avantaj sunulacağını<br />

belirten Okan Aslım, Uzman Posta Kurumsal<br />

E-posta Hizmeti’ni kullanan müşterilerin Ekonomik<br />

E-Posta Paketi ile her kullanıcıya ayrı<br />

ayrı kapasite tanımlayabileceğini, alınacak<br />

her 5GB’lık e-posta paketleri ile istenilen kullanıcıya<br />

5 ve 5’in katları şeklinde kapasitelerde<br />

e-posta tanımlanabileceğini, böylece gereksiz<br />

yüksek maliyetlerden tasarruf edilebileceğini<br />

vurguladı. Halihazırda işletme e-posta’ları için<br />

Exchange kullanan müşterilerin ise maliyetleri<br />

düşürmek için Hibrit Exchange altyapısını kullanabileceğini<br />

belirtti.<br />

Ayrıca, Hibrit Exchange ile istenilen sayıda<br />

kullanıcı için Exchange hizmeti almaya devam<br />

ederken, kalan kullanıcılarınız için de aynı<br />

alan adı altında daha uygun fiyatlı Uzman Posta<br />

altyapısından yararlanılabileceğini sözlerine<br />

ekledi.<br />

Kampanya yıl sonuna kadar<br />

geçerli olacak<br />

31 Aralık <strong>2022</strong> tarihine kadar geçerli olacak<br />

kampanya ile T-soft müşterilerine ilk 2 ay<br />

Ekonomik E-Posta ve Hibrit Exchange çözümleri<br />

ücretsiz sağlanacak. Hiçbir taahhüt<br />

içermeyen hizmetler için müşteriler 2. aydan<br />

sonra isterlerse seçtikleri çözümü hiçbir ücret<br />

ödemeden iptal edebilecekler. Ayrıca hizmetten<br />

memnun kalmayan müşteriler için ücretsiz<br />

geri taşıma imkanı sağlanacak.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Winncom ve Cambium <strong>Network</strong>s,<br />

Türkiye’deki ortaklığını geliştiriyor<br />

Winncom Technologies<br />

Türkiye Bölge Satış Yöneticisi<br />

Elwira Koszewska,<br />

“Cambium <strong>Network</strong>s çözümlerinin<br />

dağıtımını artırmaktan memnunuz.<br />

Türkiye bizim için oldukça önemli bir<br />

piyasadır ve olağanüstü kablosuz ve kablolu<br />

bağlantı çözümleri arayan çok çeşitli dikey<br />

piyasalar ortaya koymaktadır. Cambium<br />

<strong>Network</strong>s ve Winncom konaklama, eğitim, telekomünikasyon<br />

ve kamu sektörlerinde güçlü<br />

bir geçmişe sahiptir, bu da Türkiye’de başarılı<br />

bir ittifak oluşturmamızı sağlayacaktır. Cambium<br />

<strong>Network</strong>s firmasının bulut yönetimli<br />

sabit kablosuz geniş bantlı kurumsal kablosuz<br />

ağ ve anahtarlama önerilerini en uygun toplam<br />

mülkiyet maliyeti ile sunmaktan heyecan duyuyoruz”<br />

şeklinde konuştu.<br />

Cambium <strong>Network</strong>s binlerce otel organizasyonuna,<br />

topluluğa, şehre, hükümete, kamu<br />

hizmet kuruluşuna ve diğer işletmelere güvenilir<br />

ağ çözümleri sunmaktadır. Hepsi merkezi<br />

olarak cnMaestro yönetim sistemi aracılığıyla<br />

yönetilen iç ve dış ortamlarda kablosuz erişim<br />

ve multigigabit sabit kablosuz WAN teknolojileri,<br />

misafirler, personel, bakım ekipleri,<br />

Winncom Technologies, Türkiye piyasası için Cambium<br />

<strong>Network</strong>s ile ortaklığını güçlendirdiğini duyurdu. Çeşitli piyasalar<br />

ve uygulamalar için eksiksiz çözümler sunan Winncom,<br />

geniş bantlı kablosuz ağ ürünlerinde önemli bir deneyime sahip.<br />

2016 yılında Türkiye’de faaliyet göstermeye başlayan Winncom,<br />

piyasanın talebiyle işletme hizmetlerinin yeterliliğini ve<br />

kapsamını artırmaya odaklanarak gelişmesini sürdürdü. <strong>2022</strong><br />

yılından itibaren de Türkiye’deki satışlarını ve yerel desteğini<br />

artıran Winncom, Türk müşterilerine artık yerel olarak ve kendi<br />

dillerinde satış, destek ve mühendislik hizmetleri sunuyor…<br />

IoT-bağlantılı cihazlar ve video gözetim kameraları<br />

için güvenli erişimi güçlendirir.<br />

Cambium <strong>Network</strong>s Bölge Satış Yöneticisi<br />

Kristijan Fabina, “Winncom küresel bir distribütördür<br />

ve şirketimizi Türkiye ve Orta Doğu’da<br />

büyütürken ideal bir ortak olacaktır.<br />

Winncom ürünlerimize fazlasıyla aşinadır,<br />

Türkiye’deki yerel satış ve teknik görevlileri<br />

ile EMEA bölgesinde mevcuttur ve Cambium<br />

<strong>Network</strong>s çözümlerinin kullanımı ve entegrasyonu<br />

konusunda teknik uzmanlık ve olağanüstü<br />

bir destek sağlayacaklarından emin olabilirsiniz.<br />

Türkiye’deki geniş bantlı kurumsal<br />

kablosuz bağlantı ve güvenlik ortamında pek<br />

çok sorun mevcuttur ve müşteriler, güvenlikten<br />

ödün vermeden uygun fiyatlı ve yüksek kaliteli<br />

çözümler elde etmek istemektedir. Winncom<br />

ile ortaklığımız sayesinde bu ihtiyaçları<br />

karşılayacağız.”<br />

15


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Avrupa’da hesap açmanın en kolay<br />

yolu: UPTION AVRUPA HESABI<br />

Aktif Bank iştiraki olarak dünya genelinde 176 ülkede,<br />

400 binden fazla işlem noktasıyla hizmet veren UPT’nin<br />

dijital dünyada ışık saçan UPTION uygulaması, UPTION<br />

Avrupa Hesabı’nı kullanıcıları ile buluşturuyor…<br />

Aktif Bank iştiraki olarak dünya genelinde 176<br />

ülkede, 400 binden fazla işlem noktasıyla hizmet<br />

veren uluslararası para transferi ve Türkiye’nin<br />

öncü ödeme ve elektronik para şirketi<br />

UPT’nin UPTION uygulaması, kullancılarına<br />

Avrupa’da IBAN tahsis etmeye başladı. Türkiye<br />

Cumhuriyeti Vatandaşı olan müşterilerine Avrupa<br />

bölgesinde (tüm SEPA bölgesinde) geçerli<br />

bir IBAN tahsis eden UPTION, Avrupa Hesabı<br />

ile Avrupa’daki banka hesapları ile kolayca ve<br />

hızlı bir şekilde para transferi yapabilme imkânı<br />

taşıması açısından çok büyük kolaylık ve hız<br />

sağlıyor.<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Sektör Market<br />

16<br />

‘Avrupa ile dijital iş<br />

yönetiminde en iyi çözüm:<br />

UPTION Avrupa Hesabı’<br />

Avrupa’ya para gönderip Avrupa’dan para<br />

alan, işini tamamen dijital olarak yönetmek<br />

isteyenler için çok büyük avantaj sağlayan UP-<br />

TION; yeni özelliği Avrupa Hesabı ile, dijital iş<br />

yönetiminde kolay ve hızlı çözümler sunuyor.<br />

UPTION Avrupa Hesabı özellikle Avrupa’ya<br />

hizmet sağlayan freelancer’ların, uzaktan çalışanların<br />

Avrupa’dan sağladıkları kazançlar<br />

için hızlı ve güvenli para transferini sağlayacak<br />

olması nedeniyle büyük önem taşıyor. Günümüzde<br />

en popüler para kazanma yollarından<br />

birisi haline dönüşen freelance çalışanlar için<br />

bu özellik çok büyük fayda sağlayacak.<br />

UPT Genel Müdürü Hakan Özat, “Avrupa bölgesinden<br />

paralarını almakta zorlanan önemli<br />

bir kitlenin sorununu anlayıp ihtiyaçlarını doğru<br />

şekilde karşılıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti<br />

Vatandaşı olan kullanıcılarımıza UPTION’da<br />

ücretsiz bir şekilde Avrupa hesabı sağlayarak<br />

Avrupa bölgesinde (tüm SEPA bölgesinde) geçerli<br />

bir IBAN tahsis edeceğiz ve bu sayede kolay<br />

bir şekilde para transferi gerçekleştirebilecekler.<br />

Kullanıcılarımız bu sayede artık Avrupa<br />

ülkeleri ile yapacakları para transferlerinde direkt<br />

olarak UPTION Avrupa Hesabı’nı kullanarak<br />

büyük bir avantaj elde edecekler. UPTION<br />

kullanıcıları tutardan bağımsız olarak sadece 1<br />

EUR ödeyerek Avrupa’dan para alıp Avrupa’ya<br />

para gönderebiliyor. Avrupa’dan ödeme alma<br />

veya Avrupa’ya gönderim yapmada daha uygun<br />

bir alternatif bulunmuyor. Günümüzde en<br />

popüler para kazanma yollarından birisi haline<br />

gelen freelance çalışma sistemi, her geçen gün<br />

pek çok yeni kişinin tercihi olmayı sürdürüyor.<br />

Biz freelance çalışan insanlara da çok büyük<br />

fayda sağlamış oluyoruz” açıklamalarında bulundu.<br />

UPTION Avrupa Hesabı’na<br />

sahip olmak çok kolay<br />

Avrupa’da hesap açmak isteyen kullanıcıların<br />

tek yapması gereken UPTION uygulamasına<br />

girip “Hesaplarım” menüsünden “Avrupa’da<br />

Hesap Aç” tuşuna basmak ve başvuruda bulunmak.<br />

Kısa süre içinde başvuru değerlendiriliyor<br />

ve sonucu ile ilgili bilgi veriliyor. UPTION Avrupa<br />

Hesabı ile Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı<br />

kullanıcılar kolayca hesap açabiliyor, hesap açmak<br />

için oturum izni veya bizzat başvuru isteyen<br />

ülkelere gitmeye gerek kalmıyor ve Avrupa<br />

hesabındaki bakiye Türkiye’de kullanılıyor.<br />

UPTION Avrupa Hesabı sahibi olmak isteyen<br />

kullanıcılar hesap açarken herhangi bir ücret<br />

ödemiyor. Kullanıcıların hesabına para geldiğinde<br />

işlem başına 1 EUR, hesabından para<br />

çıkışı olduğunda ise işlem başına yine 1 EUR<br />

işlem ücreti alınıyor.<br />

‘UPTION Kart, yurt dışında<br />

kur çevirim ücretinden<br />

korunma olanağı sağlıyor’<br />

Türkiye’nin lider para transferi şirketi UPT,<br />

finans sektöründe geliştirdiği hayatı kolaylaştıran<br />

inovasyonlarına hız kesmeden devam<br />

ediyor. UPT, Avrupa Hesabı ile birlikte piyasaya<br />

sürdüğü UPTION Kart ile istenilen hesaba (TL,<br />

USD veya EUR) anlık bağlanabilme imkânı<br />

sunarak yurt dışında yapılan harcamalarda<br />

kur çevrim ücretinden korunma imkânı<br />

sunuyor. Ayrıca UPTION Kart, Türkiye’de<br />

yaşayıp kart sahibi olamayan yabancılar içinse<br />

birikimlerini bir hesapta tutabilecekleri kart<br />

işlevi görüyor.<br />

UPTION Kart’a yorucu ve zahmetli süreçler yaşamadan<br />

çok kolaylıkla ulaşılıyor. UPTION uygulamasından<br />

başvuru yaptıktan sonra isme<br />

özel kart adrese teslim ediliyor. Kuryeyi beklemek<br />

istemeyenler ise UPT şubelerinden veya<br />

anlaşmalı satış noktalardan UPTION Kart alıp<br />

uygulama üzerinden tanımlayarak kullanabiliyor.<br />

Ayrıca dileyen kullanıcılar uygulama<br />

üzerinden sanal kartını anında oluşturup kullanmaya<br />

başlayabiliyor.<br />

Yurt içinde ve yurt dışında güvenle harcama<br />

yapma imkânı sağlayan UPTION Kart ile ilgili<br />

açıklamalarda bulunan Özat, “2021 yılında<br />

hayata geçen UPTION mobil uygulaması ile<br />

kişiye özel IBAN da vererek ciddi bir kolaylık<br />

sağlamıştık. Türkiye’de kayıtlı 1.2 milyon yabancı<br />

uyruklu kişi var. Türkiye’de ise 1 milyon<br />

Türk Vatandaşı yurt dışına para transferi yapıyor.<br />

Dolayısıyla 2.2 milyon kişi bizim direkt<br />

hedef kitlemiz oluyor. Biz bu kitleye para transferi<br />

konusunda çok ciddi kolaylık sağlamayı<br />

planlıyoruz. Piyasaya çıkardığımız UPTION<br />

Kart ile de kullanıcılara tüm dünya üzerinden<br />

alışveriş yapma ve ATM’lerden para çekip yatırma<br />

hizmetini sunuyoruz. UPTION Kart’a<br />

sahip olan müşterilerimiz uygulama üzerinden<br />

dilediği zaman Türk Lirası, Dolar veya<br />

Euro hesaplarına kartını bağlayabiliyor. Bu<br />

sayede yurt dışında yaptıkları harcamalarda<br />

kur çevrim ücretinden kendilerini koruyabiliyorlar.<br />

Ayrıca UPTION Kart, Türkiye’de yaşayıp<br />

kart sahibi olamayan yabancılar içinse<br />

artık birikimlerini güvenli bir şekilde online<br />

ve fiziki noktalardan harcayabilme imkanı<br />

sunuyor. Mastercard ödeme şemasına kayıtlı<br />

olan UPTION Kart, ile fiziki veya online<br />

bütün alışverişlerinizde kullanmak mümkün<br />

hale geliyor. Para transferinde uygulamanızda<br />

veya kartınızda oluşmuş olan bakiyenizi yurt<br />

dışında da çok rahatlıkla kullanabiliyorsunuz.<br />

Tüm bunların yanı sıra, Türkiye’den hem<br />

yurt dışına çalışmak için gidenlerin hem<br />

de öğrenim için giden öğrencilerin hizmet<br />

almaları ve kendilerine gelen para transferlerini<br />

kullanmaları noktasında UPTION Kart’ı çok<br />

önemli bir çözüm noktası haline getirme<br />

hedefimize ulaşmış durumdayız. Dolayısıyla<br />

beklentilerimiz UPTION Kart’ın yenilikçi ve<br />

kullanıcı dostu özellikleriyle birçok insana<br />

ulaşması yönünde” dedi.<br />

“Hem maliyet hem de hız<br />

anlamında son derece<br />

iddialıyız”<br />

10 yılı aşkın süredir global para transferi dünyasında<br />

en çok tercih edilen firmalardan biri<br />

olarak sektörüne yön veren UPT, geliştirdiği<br />

UPTION uygulaması ile kullanıcılarına yenilikçi<br />

çözümler sunuyor. Uygulamanın detaylarına<br />

değinen Özat, “UPT olarak biz teknolojiyi<br />

yakından takip ediyoruz ve dijitalleşmeye çok<br />

önem veriyoruz. Uluslararası para transferinde<br />

şeffaflık, hız ve maliyet avantajı sunuyoruz.<br />

Geliştirdiğimiz UPTION uygulaması ile kullanıcılar<br />

yurt içi ve yurt dışına ister hesaba, ister<br />

isme para gönderebiliyor, yurt dışından adına<br />

gönderilen parayı hesaplarına alabiliyor. Üstelik<br />

bunları çok uygun işlem ücretleri ile yapabiliyorlar.<br />

En önemli farkımız, oturduğunuz<br />

yerden dünyanın öbür ucuna, dakikalar içinde<br />

çok uygun fiyata para transferi gerçekleştirebiliyor<br />

olmanız. Hem maliyet hem de hız anlamında<br />

son derece iddialıyız. Bu durum elbette<br />

ki çok önemli avantajları beraberinde getiriyor.<br />

Günümüzde tüm bu unsurlar önemli bir fark<br />

yaratmanıza neden oluyor. Yazılımımızın da<br />

bize ait olması UPTION olarak bir diğer avantajımız”<br />

diyerek UPT’nin dijital teknolojideki<br />

yeniliklerini aktardı.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Panasonic, dayanıklı el terminali<br />

TOUGHBOOK N1 Flat’i tanıttı<br />

Barkod okuyucuya sahip TOUGHBOOK N1 Flat, kargo dağıtıcıları,<br />

depo çalışanları ve saha hizmetleri teknisyenleri<br />

için uygun maliyetli bir çözüm olarak öne çıkıyor…<br />

Panasonic, popüler TOUGHBOOK N1 dayanıklı<br />

Android el terminalinin kargo dağıtıcıları,<br />

depo çalışanları ve saha hizmetleri<br />

teknisyenleri için uygun olan yassı versiyonunu<br />

tanıttı. Pek çok farklı barkod türünü<br />

okuyabilen kamera temelli entegre barkod<br />

okuyucuya sahip olan ve 4.7” kategorisindeki<br />

en hafif el terminallerinden birisi olan TOU-<br />

GHBOOK N1 Flat, bu özellikleriyle posta ve<br />

kargo hizmetlerinde, ulaşım veya lojistik<br />

sektöründe yer alan hareket halindeki çalışanlar<br />

için ideal hale geliyor. El terminali<br />

aynı zamanda Bluetooth ile depolarda kullanılan<br />

giyilebilir barkod okuyucu gibi tarayıcı<br />

çözümlerinin de kolaylıkla bir parçası haline<br />

gelebiliyor.<br />

HD kapasitif, birden fazla parmağı algılayabilen<br />

ve gün ışığında okunabilen ekran, parlak<br />

güneş ışığı altında veya yağmur yağarken<br />

ve eldiven giyerek çalışanlar için tasarlandı.<br />

Cihaz aynı zamanda daha ince çizimler gerektiren<br />

imza toplama gibi işlemler için ise<br />

opsiyonel dijital kalem ile kullanılabiliyor.<br />

Belgelerin fotoğrafını çekmek ve web kamerası<br />

olarak kullanmak içinse 8MP arka<br />

ve 5MP ön kamerası bulunuyor. Dayanıklı<br />

el terminalleri pazarındaki diğer cihazlarla<br />

kıyaslandığında ses, veri ve hareket haline<br />

WiFi seçenekleri sunan iletişim imkanlarıyla<br />

da öne çıkıyor.<br />

Yoğun bir programa sahip dağıtım görevlisinin<br />

zorluklarını giderecek şekilde tasarlanan<br />

cihaz, 12 saat çalışma süresinin<br />

yanı sıra kullanıcının cihazı kapatmadan<br />

bataryayı değiştirebilmesine de imkan tanıyor.<br />

Android 11 işletim sistemine ve uzun<br />

vadeli güvenlik güncellemelerine sahip olan<br />

cihaz, 4GB RAM’e sahip Qualcomm Octa<br />

Core işlemcilerle ve 64GB depolamayla<br />

donatılıyor.<br />

Tamamen dayanıklı cihaz yoğun iş ortamları<br />

için tasarlandı ve MIL-STD-810G standardıyla1<br />

test edildi. Ayrıca 2,1 metre yükseklikten<br />

düşme testini de başarıyla geçti. Donmuş<br />

veya soğutulmuş gıda teslimatı sürücüleri<br />

gibi işlerini soğuk ortamda yapanlar için cihaz<br />

-20° ile +50°C arasındaki sıcaklıklarda<br />

çalışabiliyor.<br />

Panasonic COMPASS ile<br />

Android’in gücü şirketlerde<br />

açığa çıkıyor<br />

Android Enterprise programında yer alan<br />

TOUGHBOOK N1 Flat, Panasonic’in Eksiksiz<br />

Android Hizmetleri ve Güvenlik (COM-<br />

PASS) desteğine sahip. COMPASS paketinde<br />

Panasonic’in dayanıklı Android cihazlarının<br />

şirketlerde güvenle yapılandırılması, hizmete<br />

alınması ve yönetilmesi için gereken her<br />

şey yer alıyor.<br />

Panasonic Kurumsal Mobil Çözümler Avrupa<br />

Ürün Yöneticisi Dirk Weigelt, konuyla<br />

ilgili şunları söylüyor: “Kargocuların ve lojistikçilerin<br />

yoğun dünyasında mobil çalışanların<br />

kullanımı kolay ve her gün yaşanabilecek<br />

düşmelere ve zorlayıcı iş ortamının<br />

etkilerine dayanabilecek bir cihaza ihtiyacı<br />

var. TOUGHBOOK N1<br />

Flat her türlü hava koşulunda<br />

dağıtımlar arasında<br />

rotayı incelerken,<br />

barkodu okuturken,<br />

bir imza alırken veya<br />

güvenli teslimatın fotoğraflarını<br />

çekerken<br />

kullanabileceği ideal<br />

bir dayanıklı cihaz<br />

olmasıyla öne çıkıyor.”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Sosyal medya <strong>2022</strong>’de 10 milyon yeni<br />

kullanıcı kazandı<br />

Her yıl 230 ülkede<br />

insanların çevrimiçi<br />

davranışlarına ilişkin<br />

küresel raporlar<br />

hazırlayan We<br />

Are Social ve Kepios’un<br />

Temmuz <strong>2022</strong><br />

raporuna göre, Türkiye’de toplam nüfusun<br />

yüzde 82,4’i sosyal medya kullanıyor. Türkiye’de<br />

insanlar her gün 3 saat 3 dakikalarını<br />

sosyal medyada geçiriyor. Bu süre internette<br />

geçirilen toplam sürenin yüzde 39,4’üne denk<br />

geliyor.<br />

Türkiye’de sosyal medya platformlarını kullananların sayısı<br />

<strong>2022</strong> yılının ilk yarısında 10 milyon 612 bin 500 arttı…<br />

En fazla artış Tiktok ve<br />

Snapchat’te<br />

Yılın ilk yarısında kullanıcı sayısını en fazla<br />

artıran sosyal medya platformu Tiktok oldu.<br />

<strong>2022</strong> yılının ilk 6 ayında 4 milyon 262 bin 500<br />

yeni kullanıcı kazanan Tiktok’u 2 milyon 500<br />

bin yeni kullanıcı ile Snapchat izledi. İlk 6 ayda<br />

kullanıcı sayısını Twitter 1 milyon 900 bin, Instagram<br />

1 milyon 400 bin, Youtube ve Facebook<br />

ise 300’er bin artırdı. Linkedin kullanıcı sayısını<br />

aynen korurken, Facebook Messenger’in<br />

kullanıcı sayısı 50 bin geriledi.<br />

Ortalama 7,9 sosyal medya<br />

hesabımız var!<br />

Youtube, düşük orandaki artışa rağmen Türklerin<br />

en fazla ilgi gösterdikleri sosyal medya<br />

platformu olma özelliğini korudu. 57 milyon<br />

700 bin kullanıcısı olan Youtube’u, 53 milyon<br />

550 bin kullanıcıya sahip Instagram izliyor. Facebook<br />

34 milyon 700 bin, Tiktok 30 milyon 826<br />

bin, Twitter 18 milyon, Messenger 16 milyon<br />

750 bin, Snapchat 15 milyon 400 bin, Linkedin<br />

ise 12 milyon kullanıcı sayısına sahip. Raporda<br />

internet kullanıcılarının yüzde 98,5’inin en az<br />

bir sosyal medya platformuna üye olduğu, kişi<br />

başı ortalama 7,9 ayrı sosyal medya hesabı kullanıldığı<br />

belirlendi.<br />

E-Ticaretin hedefi sosyal<br />

medya<br />

Türkiye’nin ilk para iadeli alışveriş sitesi Avantajix.com’un<br />

kurucu ortağı Güçlü Kayral,<br />

2021’in tamamında 8,9 milyon yeni kullanıcı<br />

kazanan sosyal medya platformlarının, kullanıcı<br />

sayılarını bu yıl sadece 6 ayda 10 milyon 612<br />

bin 500 artırdıklarına dikkati çekerek, şunları<br />

söyledi: “Sosyal medyanın bu denli büyük kitlelere<br />

ulaşması, e-ticaretin reklamlarını bu alana<br />

kaydırmasına neden oldu. Türkiye’de 44 milyon<br />

e-ticaret müşterisi var. Hedef, müşteri sayısını<br />

günün 7 saat 45 dakikasını internette, 3 saat 3<br />

dakikasını ise direkt sosyal medyada geçiren 70<br />

milyonun üzerindeki kitlenin tamamına ulaşmak.<br />

Sosyal medya kullanıcılarının tamamı<br />

e-ticaret ekosistemine dahil edilirse yıllık e-ticaret<br />

hacmi 800-900 milyar liraya ulaşır.”<br />

17


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Arzum 55’inci yaşını 55 ayrı tasarımla kutladı<br />

Arzum, 55’inci yılını 55 farklı tasarımcıyla gerçekleştirdiği<br />

sergi ile kutladı. Arzum Yönetim Kurulu Başkanı Murat<br />

Kolbaşı, “Şimdi 55 yıllık köklü geçmişimizden aldığımız<br />

ilhamla ikinci 55 yıllık yolculuğumuza başlama zamanı.<br />

Önümüzdeki dönemde hedeflerimizin merkezine; istikrarlı,<br />

sürdürülebilir büyümeyi alarak global marka olma<br />

yolunda emin adımlarla yürümeye, ürün çeşitliliğimizle<br />

her kesimden tüketiciye hitap etmeye, toplumun tamamını<br />

kapsamaya devam edeceğiz” dedi…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Türkiye’nin önde gelen elektrikli ev<br />

aletleri markası Arzum, 55’inci yılını 55<br />

farklı tasarımcıyla gerçekleştirdiği sergi<br />

ile kutladı. 55 tasarımcının, Arzum’dan<br />

aldığı ilhamla tasarladığı Öteki Çağlarla<br />

Arzum’lu Yıllar kitabı ile geçmişe<br />

seyahat niteliği taşıyan etkinlik, 20-23<br />

Eylül tarihleri arasında İstanbul Galataport’ta<br />

gerçekleştirildi. Arzum’un<br />

yolculuğunun 55 farklı tasarımcının gözünden<br />

yorumlandığı nostaljik sergide,<br />

Arzum yöneticileri farklı sektörlerden<br />

renkli isimlerle keyifli sohbetler gerçekleştirdi.<br />

Serginin ilk günü Melda Yücel<br />

Kocaalp’in moderatörülüğünde İzzeddin<br />

Çalışlar, Mehtap Yıldız ve İlkay Gürpınar<br />

55’inci yıl kitabının hikâyesine dair<br />

keyifli bir sohbet gerçekleştirdi. İkinci<br />

günde Özlem Güsar Arzum yöneticilerini<br />

kanaat önderleri ile bir araya getirdi.<br />

Aynı gün Arzum CEO’su Mete Zadil,<br />

Arzum Yönetim Kurulu Başkanı Murat<br />

Kolbaşı ve Ahmet Faralyalı; ‘Film mi?<br />

Bilim mi?’ temasıyla güzel bir 55’inci yıl<br />

sohbeti yaptı. Serginin üçüncü gününde<br />

Tarihçi-Yazar Saffet Emre Tonguç ve<br />

Arzum Yönetim Kurulu Başkanı Murat<br />

Kolbaşı’nın 600 yıllık Türk kahvesi kültürünün<br />

yanı sıra Arzum’un yarım asırlık<br />

tarihi ile ilgili sohbet izleyenlerden<br />

büyük ilgi gördü. Serginin son günü ise<br />

ShiftDelete’nin kurucusu Hakkı Alkan<br />

ile Mete Zadil’in sohbeti keyifle izlendi.<br />

Dört gün süren etkinlik boyunca Osmanlı<br />

sarayında Türk kahvesi sunumu<br />

yapılırken, etkinliğe katılan misafirlere<br />

Arzum OKKA Ailesi ile hazırlanan; tam<br />

kıvamında, enfes lezzette, bol köpüklü,<br />

OKKA’lı Türk kahvesi ikramı edildi.<br />

İbrahim Kolbaşı tarafından atılan Arzum’un<br />

1966’da yerli bir marka olarak<br />

doğduğunu belirterek, “55 yıllık köklü<br />

geçmişe sahip, Türkiye’nin kendi alanında<br />

en köklü oyuncularından biriyiz. Yenilikçi<br />

yaklaşımımızla Küçük Ev Aletleri<br />

sektöründe bugün geldiğimiz noktada<br />

6 farklı ürün kategorisinde 650 ürünümüzle<br />

sadece Türkiye’de değil dünyada<br />

da tercih edilen, milyonlarca kişinin<br />

evinde, ofisinde kullanılan bir marka<br />

haline geldik. Global bir marka olmak<br />

en büyük hedefimiz. Tasarım, teknoloji<br />

ve inovasyon en çok önem verdiğimiz<br />

kavramlar. Türkiye’nin ve dünyanın en<br />

önemli tasarımcılarıyla çalışıyoruz. Birlikte<br />

ilkleri tasarlayarak sektöre öncülük<br />

ediyor, trendleri belirliyoruz. Bu da bize<br />

büyük gurur veriyor” dedi.<br />

“Kitabımızı kutlamaların<br />

merkezine koyduk”<br />

“Arzum olarak 55’inci yaş günümüzü,<br />

bize yakışır şekilde kutlamak istedik” diyen<br />

Murat Kolbaşı sözlerini şöyle sürdürdü:<br />

“Öncelikle 55 yıllık köklü geçmişiyle<br />

Türkiye’nin en önemli değerlerinden biri<br />

olan Arzum’un hikâyesini kitap haline<br />

getirerek ölümsüzleştirdik. Kültür dünyamıza<br />

ve sektörümüze önemli katkıda<br />

bulunduğumuza inandığımız ‘ÖTEKİ<br />

ÇAĞLARLA ARZUM’LU YILLAR’ kitabımızı,<br />

55’inci yıl kutlamalarımızın merkezine<br />

koyduk. Tamamı kendi alanında<br />

başarılı işlere imza atmış, 55 tasarımcının<br />

sahip olduğu 55 farklı bakış açısı,<br />

sergimizi daha da keyifli ve zengin hale<br />

getirdi. Türk kahvesi kültürünü tüm<br />

dünyaya yayma misyonuna sahip bir<br />

marka olarak etkinliğimizde Türk kahvesine<br />

çok özel bir yer ayırdık. Dört gün<br />

boyunca gerçekleştirdiğimiz Osmanlı<br />

sarayında Türk kahvesi sunumumuz<br />

kahveseverlerden yoğun ilgi gördü. Şimdi<br />

artık 55 yıllık köklü geçmişimizden aldığımız<br />

ilhamla ikinci 55 yıllık yolculuğumuza<br />

başlama zamanı. Buna ben ve tüm<br />

ekip arkadaşlarım hazırız. Önümüzdeki<br />

dönemde hedeflerimizin merkezine; istikrarlı,<br />

sürdürülebilir büyümeyi alarak<br />

global marka olma yolunda emin adımlarla<br />

yürümeye, ürün zenginliğimiz ve<br />

çeşitliliğimizle her kesimden tüketiciye<br />

hitap etmeye, toplumun tamamını kapsamaya<br />

devam edeceğiz. Tüketicilerimizin<br />

hayatını kolaylaştırırken, onlar için<br />

her anı ve her evi iyileştiren, güvenilir ve<br />

kaliteli ev teknolojileri sunmayı, yakın ve<br />

ulaşılabilir bir marka olmayı sürdüreceğiz.”<br />

18<br />

“Tasarım, teknoloji ve<br />

inovasyona önem veriyoruz”<br />

Arzum Yönetim Kurulu Başkanı Murat<br />

Kolbaşı, temelleri, 1950’li yılların başlarında<br />

Kazım Kolbaşı, Kemal Kolbaşı ve


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Teknopark İstanbul projeleri beşinci kez iş<br />

dünyası ile buluştu<br />

Türkiye girişimcilik ekosisteminin en büyük destekçilerinden<br />

Teknopark İstanbul, bünyesindeki kuluçka<br />

merkezi Cube Incubation ile ‘Açık Kapı: İş Dünyası ile<br />

Buluşma’ programının beşincisini gerçekleştirdi…<br />

Teknopark İstanbul’un kuluçka merkezi Cube<br />

Incubation’da yer alan “derin” teknoloji girişimcileri<br />

ile iş dünyasından firma temsilcilerinin<br />

bir araya geldiği “Açık Kapı: İş Dünyası ile<br />

Buluşma” etkinliklerinin beşincisi düzenlendi.<br />

Teknopark İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Prof. Dr. Metin Yerebakan ile Teknopark İstanbul<br />

Genel Müdürü Bilal Topçu’nun ev sahipliğindeki<br />

programda, 5 girişim ve 3 Ar-Ge firması<br />

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu<br />

ve Meclis üyelerine sunum gerçekleştirdi.<br />

Proje sayısı ve ihracatta 10 kat<br />

artış<br />

Program açılışında konuşan İTO Başkanı<br />

Şekib Avdagiç, Teknopark İstanbul’un, ulusal<br />

ve uluslararası önemli teknoloji firmalarının<br />

yer almak istediği küresel çapta bir merkez<br />

haline geldiğini söyledi. 2014’te 68 bin 513 metrekare<br />

kapalı alanı olan Teknopark İstanbul’un<br />

bu yıl 387 bin 46 metrekareye ulaştığını ifade<br />

eden Avdagiç, 2014’te 86 olan Ar-Ge firma sayısının<br />

416’ya, bin 526 olan Ar-Ge mühendisi sayısının<br />

ise 8 bin 374’e çıktığını vurguladı. Proje<br />

sayısında da 2 bin 823 rakamına ulaştıklarını<br />

kaydeden, Avdagiç, “Yüzde 100 doluluk oranıyla<br />

ve seçkin firmalarımızla ödül almadan<br />

geride bıraktığımız bir yıl olmadı. Gelirimiz<br />

<strong>2022</strong>’de 9,5 milyar liraya, ihracatımız ise 381,5<br />

milyon dolara ulaştı” dedi.<br />

Yerebakan: Dünya<br />

teknolojisinin önündeyiz<br />

Teknopark İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Prof. Dr. Metin Yerebakan da yaptığı konuşmada,<br />

programın amacının firmaların yenilikçi<br />

projelerinin İTO Meclis Üyelerine anlatılması<br />

olduğunu söyledi. Beyin göçünün önüne geçmeye<br />

çalıştıklarını vurgulayan Yerebakan,<br />

“Teknoparkımızda bulunan şirketlere yatırımların<br />

arttığını görüyoruz. Dünyada yeni projelendirilen<br />

bir ürünün, bu merkezde testini<br />

yapıyoruz. Bu da dünyadaki trendleri takip<br />

etmediğimizi, dünyanın bizi takip ettiğini gösteriyor.<br />

Dünyada sadece 3 merkezde üretilen<br />

grafen, Teknopark İstanbul’da da üretiliyor”<br />

diye konuştu.<br />

14 girişimciye bir yılda 750<br />

milyon lira yatırım<br />

Konuşmasında 2023’te Türk savunma sanayiinin<br />

ana oyuncularının teknoloji merkezlerinde<br />

olacağını kaydeden Teknopark İstanbul Genel<br />

Müdürü Bilal Topçu ise, 2014 yılında 218 olan<br />

kuluçka merkezine başvuru sayısının <strong>2022</strong>’de<br />

4 kat arttığına dikkat çekti. Topçu, “Son bir yılda<br />

14 girişimcimiz, 2,7 milyar TL değerleme ile<br />

750 milyon TL yatırım aldı. MİLGEM, DASAŞ<br />

Albatros İHA, SSB& BMC Altay Tankı, Delta<br />

V- Tesor Hibrit Roket Motoru, TÜRKSAT 6A<br />

ve TUSAŞ Milli Muharip Uçağı, bu merkezden<br />

çıkan savunma sanayii ürünleri. Buradaki orta<br />

ölçekli girişimlerin de büyük projelere dahil<br />

olma şansı oluyor” dedi.<br />

Etkinlikte girişimci firmalar olarak Lugath,<br />

Scalar Vision, Optiyol, Lightway ve Umayana,<br />

AR-GE firmaları olarak ise BMC Motor, Altınay<br />

ve RS Research sunum gerçekleştirdi.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Gigabit hızda yönlendirici: MR30G<br />

Mercusys, hem kablolu hem kablosuz bağlantıda yüksek<br />

hızlar sunan MR30G yönlendiricisini satışa sundu.<br />

Yüksek hızın yanı sıra geniş kapsama alanı sunan ürün,<br />

kolay kurulup yönetiliyor ve IPTV desteğine de sahip…<br />

Bütçe dostu ürünleriyle Türkiye pazarında<br />

kısa sürede iyi bir yer edinen Mercusys, yönlendirici<br />

(router) ailesine yeni bir model ekledi.<br />

MR30G model yönlendirici 802.11ac Wi-<br />

Fi standardını destekliyor ve toplamda 1200<br />

Mbps kablosuz hızlara ulaşabiliyor. Aynı zamanda<br />

Gigabit bağlantı noktaları olan ürün,<br />

kablolu bağlantıda da yüksek hızlar ile bir<br />

evin ihtiyacını rahatlıkla karşılıyor.<br />

Çift kanallı (dual band) ürün, 5 GHz bandında<br />

867 Mbps, 2.4 GHz bandında ise 300 Mbps<br />

kablosuz hızlara sahip. MU-MIMO teknolojisi<br />

sayesinde daha fazla cihaza bağlantı desteği<br />

sunan MR30G, ağ verimliliğini artırıyor.<br />

Aynı zamanda Wi-Fi kapsama alanını da<br />

genişleten yönlendirici üzerinde dört adet 5<br />

dBi’lik anten bulunuyor. Bu güçlü antenler ve<br />

hüzmeleme (beamforming) teknolojisi sayesinde<br />

standart bir evin her yerinden Wi-Fi’a<br />

ulaşmak mümkün oluyor.<br />

Gigabit Hızda Kablolu Bağlantı<br />

Mercusys MR30G, ağa kablo ile bağlanabilen<br />

akıllı TV, oyun konsolu gibi cihazların<br />

yüksek hızda ağa erişmesini sağlıyor. Yönlendirici<br />

üzerinde 3 adet (biri WAN) Gigabit<br />

bağlantı noktası yer alıyor. Böylece hem kablosuz<br />

hem kablolu bağlantıda yüksek hızlar<br />

elde ediliyor ve aynı anda farklı cihazlar güçlü<br />

bir şekilde ağa erişebiliyorlar.<br />

Yönlendirici modunun yanı sıra erişim noktası<br />

(access point) olarak da işlev gören ürün,<br />

ağın yönetimini kolaylaştırıp güvenliğini artıran<br />

özelliklerle donatılmış durumda. Güçlü<br />

ebeveyn denetimleri sayesinde özellikle<br />

çocukların sanal ortamdaki güvenliğini kolayca<br />

sağlayabiliyor. Misafir Ağı uygulaması<br />

ve seçilen cihazlara öncelik verebilmesi gibi<br />

özellikler ile ağın kontrolü mümkün oluyor.<br />

Çok sıkı ve titiz testlerden geçerek satışa<br />

sunulan Mercusys MR30G’nin tavsiye edilen<br />

satış fiyatı KDV dahil 39 USD olarak açıklanıyor.<br />

19


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Amazon’un Türkiye’deki ilk lojistik üssü açıldı<br />

Türkiye’ye yatırımlarına devam eden Amazon, ilk lojistik<br />

üssünü açtı. Lojistik merkezi ile yılda bini aşkın<br />

istihdam sağlayacak olan Amazon’un pazaryerinde<br />

satış yapan Türkiye’deki KOBİ sayısı geçtiğimiz yıla<br />

göre yüzde 50 artarak 25 bini aştı…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

20<br />

Amazon, bugün yaptığı açıklamayla Türkiye’deki<br />

ilk lojistik üssünün açıldığını<br />

duyurdu. 100 milyon doları aşkın yatırım<br />

ile faaliyete geçen, artan müşteri talebinin<br />

karşılanması konusunda önemli katkılar<br />

sağlayacak lojistik üssü, bir yılda bini aşkın<br />

yeni istihdam yaratacak.<br />

Amazon’un Tuzla, İstanbul’da kurulan<br />

yeni lojistik üssünde görev alacak mühendislik,<br />

insan kaynakları, muhasebe,<br />

iş sağlığı ve güvenliği, bilgi işlem (<strong>IT</strong>)<br />

alanlarındaki roller ve ürünlerin kabulü<br />

ve depolanması ile müşterilerin siparişlerinin<br />

seçilip paketlenmesinden sorumlu<br />

depo operatörleri için işe alım süreçleri<br />

geçtiğimiz aylarda başlamıştı. Çalışanlar,<br />

Amazon.com.tr’de geçerli çalışan indirimlerinin,<br />

ek sağlık, hayat ve kaza sigortasının,<br />

genişletilmiş ebeveynlik izninin ve<br />

daha fazlasının dahil olduğu kapsamlı yan<br />

haklar ve rekabetçi maaşlar ile modern,<br />

güvenli ve kapsayıcı bir çalışma ortamına<br />

katılıyor.<br />

Amazon Operasyonları Türkiye Genel<br />

Müdürü, Hakan Karadoğan, “Bugün Türkiye’deki<br />

ilk lojistik üssümüzü açtığımızı<br />

duyurmaktan mutluluk duyuyorum. Mühendisler<br />

ve Bilişim Teknolojileri uzmanlarından<br />

ürünlerin seçilmesi, depolanması<br />

ve gönderilmesinden sorumlu ekiplere<br />

kadar birçok rol için iş imkânı sağlayacak<br />

yeni lojistik üssümüz ile bir yılda bini aşkın<br />

yeni istihdam yaratacağız. Çalışanlarımız<br />

rekabetçi maaşlar ile çalışma imkânı bulacaklar”<br />

dedi.<br />

Amazon, ayrıca Türkiye’de Amazon üzerinden<br />

satış yapan KOBİ’ler hakkında detaylar<br />

da paylaştı. Verilere göre; Amazon<br />

KOBİ satış ortaklarının sayısı bir önceki<br />

yıla oranla yüzde 50’den fazla artarak 25<br />

binin üzerine çıktı. Amazon üzerinden satış<br />

yapan Türk KOBİ’ler, bugüne kadar çevrim<br />

içi işlerini desteklemek için Türkiye’de<br />

35 binden fazla kişiye istihdam yarattı.<br />

KOBİ’lerin ihracat satışları ise 2021 yılında<br />

bir önceki yıla oranla iki kattan fazla artarak<br />

300 milyon Euro’yu aştı. Şimdiye kadar<br />

Türkiye’deki 6 binden fazla KOBİ Amazon<br />

Lojistik hizmetinden yararlandı ve birçoğu<br />

satışlarını son bir yılda ikiye katladı. Dünya<br />

çapında Amazon’da satılan ürünlerin<br />

yarısından fazlası, çoğunluğu KOBİ’lerden<br />

oluşan satış ortaklarına ait. KOBİ satış<br />

ortakları tarafından yapılan satışlar, toplam<br />

satışların yaklaşık yüzde 60’ını oluşturuyor.<br />

Amazon, çoğu Amazon Lojistik<br />

hizmetlerini kullanarak yüz milyonlarca<br />

müşteriye ulaşan Türkiye’deki KOBİ’ler<br />

için markalaşarak, satışlarını artırarak<br />

ve istihdam yaratarak işlerini büyütme<br />

olanağı sağlamak için yenilikler yapmaya<br />

devam ediyor.<br />

Amazon Türkiye Ülke Müdürü Richard<br />

Marriott, “Bugün Türkiye’deki ilk lojistik<br />

üssümüzü açmanın heyecanını yaşıyoruz.<br />

Son teknolojilerle donatılmış yeni lojistik<br />

üssümüz, Amazon.com.tr üzerinden satış<br />

yapan ve sayıları son bir yılda yüzde 50<br />

oranında artan KOBİ’leri Amazon Lojistik<br />

hizmetlerimizle işlerini daha da büyütmeleri<br />

için destekleme konusunda bize<br />

önemli katkılar sağlayacak. Lojistik üssümüze<br />

ve satış ortaklarımıza yaptığımız bu<br />

yatırımlar, aynı zamanda, Türkiye’ye olan<br />

bağlılığımızın da bir göstergesi” dedi.<br />

Güvenlik, Amazon’un tüm dünyada gerçekleştirdiği<br />

operasyonlarının temelinde<br />

yer alıyor. Amazon’un operasyon merkezleri,<br />

çalışanların kendilerini güvende<br />

hissettiği bir çalışma ortamı olarak tasarlanıyor.<br />

Şirket, güvenlik risklerini proaktif<br />

olarak azaltmak ve ortadan kaldırmak için<br />

verileri düzenli olarak analiz ediyor ve operasyonlarındaki<br />

güvenliği iyileştirmek için<br />

düzenli yenilikler ve yatırımlar yapıyor.<br />

Amazon’daki başarılı güvenlik performansı,<br />

operasyon çalışanlarının sektördeki en<br />

iyi uygulamaları oluşturmaya odaklanan<br />

8 bin güvenlik uzmanının motivasyon ve<br />

kararlılığı sayesinde mümkün oluyor.<br />

Amazon 2040 yılına kadar karbon nötr<br />

olma taahhüdünün bir parçası olarak tüm<br />

merkezlerinde, ısıtma ve su ısıtma sistemleri<br />

de dahil olmak üzere yüzde 100 elektrik<br />

enerjisi kullanıyor ve fosil yakıtların<br />

(doğal gaz) kullanımından kaçınarak enerji<br />

verimliliğine öncelik veriyor. Binalardaki<br />

tüm ısıtma, havalandırma ve soğutma<br />

sistemleri, merkezi bir bina yönetim sistemi<br />

tarafından kontrol edilirken, gereksiz<br />

enerji kullanımı önleniyor ve çalışanlar<br />

için konforlu bir çalışma ortamı yaratılıyor.<br />

Amazon, aynı zamanda 2025 yılına kadar<br />

tüm operasyonlarında yüzde 100 yenilenebilir<br />

enerji kullanma hedefini, küresel<br />

portföyünde bulunan 12 gigawatt’tan<br />

(GW) fazla yenilenebilir enerji üretim kapasitesiyle<br />

2021 itibarı ile yüzde 85 oranında<br />

gerçekleştirdi ve halihazırda, Avrupa ve<br />

dünyadaki en büyük kurumsal yenilenebilir<br />

enerji alıcısı konumunda bulunuyor.<br />

2019 yılında ise şirket, 2040’a kadar (Paris<br />

Anlaşması’nın hedeflerinden 10 yıl önce)<br />

karbon nötr olmayı taahhüt ettiği İklim<br />

Taahhüdü’nün (Climate Pledge) kurucu<br />

ortağı oldu. Amazon’un dünya genelindeki<br />

yenilenebilir enerji projeleri hakkında<br />

daha fazla bilgi için bu adresi, İklim Taahüdü<br />

hakkında daha fazla bilgi için ise burayı<br />

ziyaret edebilirsiniz.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Kripto kullanımında Türkiye ikinci sırada<br />

Geçtiğimiz yaz aylarında, daha önce benzeri<br />

görülmemiş bir kripto kışı yaşandı. Kripto<br />

ekosisteminin en büyük para birimi Bitcoin<br />

bile, <strong>Kasım</strong> 2021’deki 69 bin dolarlık rekor değerinin<br />

yarısını kaybetti. Yayımlanan güncel<br />

bir rapor, tüm değer kayıplarına rağmen Türkiye’de<br />

kripto para birimlerine ilginin azalmadığını<br />

gösterdi. Küresel araştırma şirketi Morning<br />

Consult tarafından hazırlanan araştırma<br />

raporda Türkiye, ayda bir kez kripto ticareti<br />

yapan yetişkinlerin oranı açısından dünya çapında<br />

ikinci sırada yer aldı. Yüzde 54’lük oranla<br />

Nijerya’nın bir adım gerisinde konumlanan<br />

Türkiye’yi Tayland, Pakistan, Vietnam, Birleşik<br />

Arap Emirlikleri ve Arjantin gibi ülkeler izledi.<br />

Konuyla ilgili değerlendirmelerini paylaşan<br />

Singapur merkezli küresel kripto para borsası<br />

MEXC Mali İşler Müdürü Kevin Yang, “Son<br />

zamanlardaki piyasa oynaklığına ve daha geniş<br />

kapsamlı ekonomik çalkantılara rağmen,<br />

kripto yatırımcıları arasında kripto para birimi<br />

sahipliği ve satın alma eğilimi sabit kaldı. Küresel<br />

enflasyona ve resesyon endişelerine rağmen<br />

kripto alım satımı yapmak konusundaki eğilimlerin<br />

tersine döndüğüne dair herhangi bir<br />

işaret görülmüyor” dedi.<br />

Türkiye ikinci sırada yer aldı<br />

Genel olarak ABD’deki kripto trendlerini değerlendiren<br />

raporda, kripto para birimlerinin<br />

farklı ülkelerde benimsenme oranlarına da<br />

yer verildi. Sonuçlara göre Nijerya, son 1 ayda<br />

kripto para ticareti yapan yetişkin kullanıcıların<br />

yüzde 56’lık oranıyla en yüksek kripto<br />

aktivitesi görülen ülke oldu. Türkiye ise bu<br />

listede ikinci sırada konumlandı. Buna karşın<br />

kripto para birimi ticaretini yasaklayan Çin ve<br />

Japonya, sırasıyla yüzde 8 ve yüzde 7’lik aktivite<br />

oranlarıyla ticaretin en az görüldüğü ülkeler<br />

Yılın başından bu yana kayıplar yaşamasına ve dalgalı<br />

bir seyir izlemesine rağmen kripto para ekosistemi<br />

büyümeye devam ediyor. Güncel bir araştırmada, son<br />

1 ay içinde kripto para işlemi yapan yetişkin oranı incelendiğinde,<br />

Türkiye’nin küresel çapta 2. sırada konumlandığı<br />

görülüyor…<br />

olarak öne çıktı. Kripto ekosistemine yönelik<br />

bu ilginin sebebine bakıldığında yatırım motivasyonunun<br />

öne çıktığını söyleyen Kevin Yang,<br />

“Anketin katılımcıları, kripto paraya olan ilgilerinin<br />

nedenleri sorulduğunda en çok ‘yatırım’<br />

yanıtını veriyor. Türkiye de ABD, Birleşik<br />

Krallık, Kanada, Fransa, Almanya gibi temel<br />

motivasyonun yatırım amacı olduğu ülkeler<br />

arasında yer alıyor. Bu sebeplerin yanı sıra online<br />

ve uluslararası para transferleri de kripto<br />

paraya yönelik ilginin nedenlerinden sayılıyor”<br />

diye konuştu.<br />

“2018’den bu yana ekosistem<br />

için çalışıyoruz”<br />

Kripto para sahiplerinin kişisel finanslarının<br />

geleceğine ilişkin daha iyimser olduğunun altını<br />

çizen MEXC Mali İşler Müdürü Kevin Yang,<br />

değerlendirmelerini şu ifadelerle sonlandırdı:<br />

“On yıllardır faaliyet gösteren ve dünyanın en<br />

büyük şirketlerine ev sahipliği yapan küresel<br />

piyasalar dahi yüksek enflasyon ve sıkılaşan<br />

para politikaları neticesinde kayıplar yaşıyor.<br />

Böyle bir dönemde kripto para birimleri birçok<br />

insan için alternatif bir yatırım aracı olarak<br />

görülüyor. Kripto ekosisteminin geleneksel<br />

piyasa dinamiklerinden daha farklı işlemesi<br />

yatırımcıların güvenini taze tutuyor. 2018’de<br />

Singapur merkezli olarak kurulan ve bugün<br />

günlük 1,5 milyar doları aşan işlem hacmiyle<br />

öne çıkan bir kripto para borsası olarak, biz<br />

de ilk günden bu yana kripto ekosistemi için<br />

çalışıyoruz. Birçok ilk listelemeye ev sahipliği<br />

yapan platformumuz, kripto para yatırımcılarına<br />

güven veren projelerin ilk destekçilerinden<br />

biri olma fırsatı sunuyor. Halihazırda 1504<br />

adet kripto para biriminde 7 gün 24 saat işlem<br />

yapılabiliyor. Ayrıca topluluk odaklı yaklaşımımızla<br />

düzenlediğimiz kampanya kapsamında<br />

MEXC olarak 31 Ağustos’tan bu yana spot işlem<br />

çiftlerinde yatırımcılardan piyasa yapıcı<br />

ücreti talep etmiyoruz. Kullanıcılar, işlem ücreti<br />

ödemeden portföylerini diledikleri kripto<br />

paralarla çeşitlendirebiliyor.”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Fimple, globalleşme adımlarını Londra’dan atacak<br />

Finansal ve bankacılık<br />

hizmetlerini<br />

geliştirmeye<br />

odaklanarak tüketiciler<br />

için alternatif<br />

deneyim sahaları oluşturan finans teknolojileri<br />

endüstrisine yatırımlar her geçen<br />

gün artıyor. <strong>2022</strong>’nin ilk aylarında kurulan<br />

ve çok kısa bir süre içerisinde aldığı 2 milyon<br />

dolarlık yatırım ile finans sektöründe adından<br />

sıkça söz ettirmeyi başaran finansal<br />

teknoloji şirketi Fimple, globalleşme çalışmalarını<br />

hızlandırdı. Fimple Kurucu Ortağı<br />

ve Genel Müdürü Dr. Mücahit Gündebahar<br />

tarafından yapılan açıklamada şirketin yurt<br />

dışı operasyonlarının Birleşik Krallık, Londra<br />

merkezli yürütüleceği aktarıldı.<br />

“Londra ofisimiz ile<br />

Avrupa’daki faaliyetlerimize<br />

hız vereceğiz”<br />

Globalleşme vizyonları doğrultusunda<br />

Finans fonksiyonlarının bulut sistemler üzerinden servis<br />

olarak sunulmasını sağlayan finans teknolojisi şirketi Fimple,<br />

globalleşme hedefleri doğrultusunda yurt dışı operasyonlarını<br />

Londra’da kurduğu şirket üzerinden yürütme kararı aldı…<br />

dünya çapında faaliyet gösterme amacıyla<br />

finans teknolojileri ekosisteminin merkezi<br />

olan Londra’da şirket kurduklarını belirten<br />

Fimple Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü<br />

Dr. Mücahit Gündebahar, “Abdurrahman<br />

Çınar ile birlikte <strong>2022</strong>’nin başında kurduğumuz<br />

finansal teknoloji şirketi Fimple için<br />

çıktığımız tohum öncesi yatırım turunda çok<br />

kısa sürede 2 milyon dolar değerinde yatırım<br />

aldık. Başarımızla birlikte elde ettiğimiz<br />

yatırımla bizi globale taşıyacak önemli bir<br />

adım atarak Londra’da şirket kurduk. Bu<br />

sayede Londra’dan finans sektörünün temel<br />

ihtiyaçlarını servis modeliyle karşılayan bulut<br />

tabanlı teknoloji çözümlerimizi dünyanın<br />

dört bir yanına ulaştıracağız” dedi.<br />

Körfez ve CIS ülkelerinde<br />

ofisler açılacak<br />

Dijital bankalar başta olmak üzere, finans<br />

kurumlarının ana sistemlerinin yanında<br />

BAAS ve platform iş modellerini gerçekleştirmelerine<br />

yönelik doğal çözümler sunduklarını<br />

söyleyen Mücahit Gündebahar, “İlk<br />

sırada Avrupa pazarı olmak üzere globaldeki<br />

çalışmalarımızı hızlandırıyoruz. Orta Asya,<br />

Ortadoğu ve Afrika gibi farklı coğrafyalardaki<br />

operasyonlarımızı Londra merkezimizden<br />

yürüteceğiz. 2024’te ise Körfez ve CIS ülkeleri<br />

hedefli bölgesel ofisler açmayı planlıyoruz”<br />

şeklinde konuştu.<br />

21


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Türkiye’de işverenler <strong>2022</strong>’nin 4. çeyreği için<br />

güçlü bir işe alım pazarı bekliyor<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

ManpowerGroup, <strong>2022</strong> yılının 4. çeyreği<br />

için işverenlerin işe alım beklentilerini<br />

ölçmek amacıyla 41 ülke ve bölgede<br />

40.000’den fazla işverenle anket yaptı.<br />

ManpowerGroup İstihdama Genel Bakış<br />

Araştırmasına göre, <strong>2022</strong>’nin 4. çeyreği için<br />

Küresel Net İstihdam Görünümü (NEO) 30<br />

puan oldu. Bu, geçen çeyrekten bu yana<br />

işe alım beklentilerinde hafif bir düşüşe<br />

(-3 puan) işaret etse de beklentiler hala<br />

geçen yılın aynı dönemine göre daha yüksek<br />

(+6 puan). Global konjonktürde artan<br />

enflasyon, yüksek hayat pahalılığı ve gıda<br />

kıtlığı gibi zorluklar bu çeyrek sonuçlarına<br />

etki eden faktörler oldu. Bu nedenle, <strong>2022</strong><br />

yılının 4. çeyreğine ilişkin anket bulguları,<br />

bazı ülkelerde bu tür zorluklardan kaynaklanan<br />

ve devam etmekte olan ekonomik<br />

bozulmayı da yansıttı.<br />

Türkiye’den ankete katılan 1.025 işveren<br />

ise önümüzdeki çeyrekte ülkemizde yüzde<br />

27 puanlık NEO ile güçlü bir işe alım piyasası<br />

bekliyor. Türkiye’deki işe alım beklentileri,<br />

EMEA Bölgesi ortalamasının 6 puan<br />

üzerine çıkarak listenin üst yarısında yer<br />

aldı. Ayrıca NEO’nun bir önceki çeyreğe<br />

kıyasla yüzde 13 puan, geçen yılın aynı<br />

dönemine göre ise yüzde 9 puan artması<br />

bekleniyor.<br />

Yayımladıkları anketle ilgili değerlendirmede<br />

bulunan, ManpowerGroup Türkiye<br />

Genel Müdürü Feyza Narlı, “Türkiye’deki<br />

işe alım beklentilerinde görülen üç aylık<br />

artış, EMEA bölgesinde bildirilen en yüksek<br />

üç aylık artış olup bölgenin üç aylık<br />

artış ortalamasını 16 puan geride bıraktı.<br />

Özellikle toptan perakende ticaret, imalat<br />

ve teknoloji sektörlerindeki hareketlilik bu<br />

artışı destekleyen önemli parametrelerden<br />

biri oldu. Kurumların işe alım beklentilerini<br />

pozitif anlamda etkiledi. Bununla<br />

birlikte finans sektörü de Avrupa’yı saran<br />

ManpowerGroup İstihdama Genel Bakış Araştırmasına<br />

göre, Türkiye’deki şirketler önümüzdeki çeyrekte<br />

yüzde 27’lik Net İstihdam Görünümü (NEO) ile<br />

güçlü bir işe alım piyasası bekliyor. Türkiye’deki işe<br />

alım beklentileri, EMEA Bölgesi ortalamasının 6 puan<br />

üzerine çıkarak listenin üst yarısında yer aldı…<br />

huzursuzluk ortamı nedeniyle daha önemli<br />

hale gelen Orta Doğu pazarlarıyla mevcut<br />

ilişkilerden faydalanmış görünüyor.<br />

Diğer yandan bir önceki çeyrekte, Rusya<br />

- Ukrayna krizine rağmen, hem Kovid-19<br />

kısıtlamalarının gevşetilmesi hem de sezonsallığın<br />

katkısıyla turizm sektörünün<br />

hareketlendiğini gözlemledik. Bu çeyrekte<br />

ise turizm sektöründe mevsimsellikten<br />

kaynaklı negatif etki görmekteyiz” dedi.<br />

En güçlü ve en zayıf sektörler<br />

Türkiye’de 11 sektörden 9’u önümüzdeki<br />

çeyrekte çalışan sayısında artış beklerken<br />

2 sektör değişiklik beklemiyor. Türkiye’nin<br />

en rekabetçi sektörü, 46 NEO puanı ile<br />

toptan ve perakende ticaret oldu. Hatta bu<br />

puan, sektörün 2011’in ilk çeyreğinden bu<br />

yana kaydettiği en yüksek NEO puanı oldu.<br />

Sektörle ilgili beklentiler, geçen çeyrekten<br />

bu yana 11 puan, 2021’in 4. çeyreğinden bu<br />

yana ise 28 yüzde puan arttı. Tüm sektörlerin<br />

NEO puanları şu şekilde:<br />

• Toptan ve Perakende Ticaret (46)<br />

• BT, Teknoloji, Telekomünikasyon, İletişim<br />

ve Medya (34)<br />

• İmalat (31)<br />

• Eğitim, Sağlık, Sosyal Hizmet ve Kamu<br />

(25)<br />

• Bankacılık, Finans, Sigorta ve Emlak (21)<br />

• İnşaat (21)<br />

• Diğer Hizmetler (13)<br />

• Restoranlar ve Oteller (11)<br />

• Birincil Üretim (8)<br />

En güçlü ve en zayıf bölgeler<br />

Türkiye’nin 7 bölgesinden 6’sındaki şirketler<br />

<strong>2022</strong>’nin 4. çeyreğinde personel seviyelerinde<br />

artış beklerken Ege Bölgesi’nde<br />

herhangi bir değişiklik beklenmiyor. Türkiye’nin<br />

en rekabetçi bölgeleri her ikisi de<br />

yüzde 26 NEO puanına sahip Marmara ve<br />

İç Anadolu bölgeleri oldu. İç Anadolu’da<br />

beklentiler, geçen çeyrekten bu yana 5 puanlık,<br />

geçen yılın bu döneminden bu yana<br />

ise 8 puanlık bir yükseliş kaydetti. Marmara<br />

Bölgesi’nde ise geçen çeyrekten bu yana<br />

5 puanlık, geçen yılın aynı çeyreğinden bu<br />

yana 9 puanlık bir yükseliş görüldü. Bir önceki<br />

çeyrekten bu yana en büyük düşüşün<br />

yaşandığı bölge ise yüzde 7 NEO puanı ile<br />

Karadeniz Bölgesi oldu. Bu sonuç geçen<br />

çeyrekten bu yana yüzde 29 puanlık bir<br />

düşüş anlamına geliyor. Bu puan, 2020’nin<br />

1. çeyreğinden bu yana Karadeniz Bölgesi’nde<br />

görülen en düşük NEO puanı oldu.<br />

Bölgenin NEO puanları ise aşağıdaki gibi:<br />

• İç Anadolu (26)<br />

• Marmara (26)<br />

• Akdeniz (25)<br />

• Doğu Anadolu (14)<br />

• Güneydoğu Anadolu (11)<br />

• Karadeniz (7)<br />

• Ege (0)<br />

22<br />

Organizasyon büyüklüğü<br />

Türkiye’deki 4 organizasyon büyüklüğünün<br />

hepsinde işe alıma karar verenler<br />

önümüzdeki çeyrekte personel seviyelerinde<br />

artış bekliyor. Geçen çeyrekten bu<br />

yana, işe alım piyasaları 4 organizasyon<br />

büyüklüğünün 3’ünde güçlenirken 10’dan<br />

az çalışanı olan mikro organizasyonlarda<br />

zayıfladı. Şirketlerin büyüklüğüne göre<br />

NEO puanları:<br />

10’dan az (12)<br />

10 - 49 (25)<br />

50 – 249 (23)<br />

250+ (28)


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

TeaTechs, tohum yatırım turunu 2,5 milyon<br />

dolar değerlemeyle tamamladı<br />

<strong>2022</strong>’nin ilk yarısını 1,4 milyar dolar toplam yatırımla<br />

tamamlayan girişim ekosisteminde, yılın<br />

ikinci yarısının yatırım haberleri gelmeye başladı.<br />

İş zekasıyla akıllı çözümler üreten bilişim teknolojileri<br />

şirketi TeaTechs Smart Solutions, tohum<br />

yatırım turunu Hollanda ve Türkiye’deki merkezleriyle<br />

erken aşama girişimlere yatırım yapan<br />

ISTCAP<strong>IT</strong>AL liderliğinde tamamladı. 2,5 milyon<br />

değerlemeye ulaşan hizmet olarak yazılım<br />

(Software as a Service | SaaS) şirketi, daha önce<br />

ABD’de 11sight, Birleşik Krallık’ta Wiseworks,<br />

Türkiye’de Vispera ve Magnus gibi girişimlere<br />

yatırım yapan ISTCAP<strong>IT</strong>AL’ın ülkemizdeki en<br />

güncel yatırımı oldu.<br />

Yatırım sürecine ilişkin değerlendirmelerini paylaşan<br />

TeaTechs Smart Solutions CEO’su Tunç<br />

Emre Toptaş, “Yazılım sektöründe 30 yılı aşkın<br />

süre deneyim edinmiş ortaklarım Ali Güven ve<br />

Emrah Erşen ile Mart <strong>2022</strong>’de hayata geçirdiğimiz<br />

TeaTechs, 4 ay gibi kısa bir sürede 2,5 milyon<br />

dolar değerlemeye ulaştı. Güncel ekonomik koşullarda<br />

bu kadar hızlı büyüdüğümüz ve ISTCA-<br />

P<strong>IT</strong>AL gibi nitelikli bir girişim sermayesi şirketinin<br />

stratejik ortaklarından birine dönüştüğümüz<br />

için gururluyuz” ifadelerini kullandı.<br />

İş zekasıyla akıllı çözümler üreten bilişim teknolojileri<br />

şirketi TeaTechs Smart Solutions, ilk yatırımını Hollanda<br />

ve Türkiye merkezli ISTCAP<strong>IT</strong>AL’dan aldı. 2,5<br />

milyon değerlemeyle tohum yatırım turunu tamamlayan<br />

şirket, daha önce ABD, Birleşik Krallık ve Türkiye’nin<br />

önde gelen girişimlerine yatırım yapan bir girişim<br />

sermayesi şirketinin beşinci yatırımı oldu…<br />

Dijital dönüşüm süreçlerine<br />

rehberlik ediyor<br />

<strong>2022</strong>’nin ilk çeyreğinin sonunda Ankara’da kurulan<br />

TeaTechs Smart Solutions, yapay zeka, nesnelerin<br />

interneti, davranışların interneti, coğrafi<br />

bilgi sistemleri, DevOps ve hizmet olarak yazılım<br />

gibi alanlarda çözümler üreterek her ölçekten<br />

işletmenin dijital dönüşüm süreçlerine rehberlik<br />

ediyor. Sektör ve işletme ihtiyaçlarına göre<br />

özelleştirilebilen, web ve mobil tabanlı inovatif<br />

ürünler sunan yüzde 100 yerli ve milli yazılım şirketi<br />

TeaTechs, müşterilerin iş süreçlerine ilişkin<br />

tüm verileri nitelikli içgörülere dönüştürmesine<br />

yardımcı oluyor.<br />

“Dijitalleşmede daha güçlü bir<br />

ivme yakalamaya ihtiyacımız<br />

var”<br />

Bilişim Sanayicileri Derneği (TÜBİSAD) tarafından<br />

hazırlanan Türkiye’nin Dijital Dönüşüm Endeksi<br />

Raporu’nda ülkemizin dijitalleşme notunun<br />

2021’de bir önceki yıla kıyasla artarak 3,03’ten<br />

3,24’e yükseldiğinin görüldüğünü hatırlatan Tunç<br />

Emre Toptaş, “Küresel salgın her sektör ve ölçekte<br />

dijitalleşmeyi önceliklerden birine dönüştürdü.<br />

StartupCentrum’un <strong>2022</strong>’nin ilk yarısını değerlendirdiği<br />

rapor Ocak-Haziran <strong>2022</strong> döneminin<br />

teknoloji şirketlerine en çok yatırım yapılan yarı<br />

yıl olduğunu gösterse de, dijitalleşmede daha güçlü<br />

bir ivme yakalamaya ihtiyacımız olduğunu düşünüyoruz.<br />

30 yılı aşan münferit deneyimlerimizi<br />

TeaTechs çatısında bir araya getirerek bu trendi<br />

küresel rekorlara dönüştürmek için çalışıyoruz.<br />

Yüzde 100 yerli ve milli bir yazılım şirketi olarak<br />

her şirketi dijitalin olanaklarıyla tanıştırmayı, kanıtlanmış<br />

çözümleri farklı coğrafyalara da ulaştırmayı<br />

hedefliyoruz” diye konuştu.<br />

“SaaS en hızlı büyüyen<br />

sektörlerden biri”<br />

Müşteri ilişkileri yönetimi, iş zekası, tedarik zinciri<br />

yönetimi ve e-ticaret platformları gibi çeşitli<br />

uygulamaların bulut platformlar üzerinden kullanılabilir<br />

olmasını sağlayan SaaS sektörünün<br />

en hızlı büyüyen sektörlerden biri olduğuna<br />

dikkat çeken TeaTechs Smart Solutions CEO’u<br />

Tunç Emre Toptaş, değerlendirmelerini şu ifadelerle<br />

sonlandırdı: “Küresel ölçekte teknoloji<br />

paradigmasının değiştiği bir döneme tanıklık<br />

ediyoruz. Verinin önemi giderek artıyor ve 2030’a<br />

kadar değeri 700 milyar doları aşması beklenen<br />

hizmet olarak yazılım çözümleri bu verileri anlamlı<br />

çıktılara dönüştürmeye yarıyor. İşletmeler<br />

temel iş fonksiyonlarında SaaS çözümlerinden<br />

yararlanarak faaliyet gösterdikleri alana dair<br />

daha geniş bir bakış açısı kazanabiliyor. TeaTechs<br />

olarak, ISTCAP<strong>IT</strong>AL’dan sağladığımız finansmandan<br />

güç alarak, SaaS alanında bir dünya<br />

markasına dönüşmeyi amaçlıyoruz.”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Logo Ventures’ın 5 girişimi Startup 100 listesinde<br />

Türkiye’nin en başarılı<br />

startupları listesi açıklandı.<br />

Listede yer verilen 100<br />

girişimin içerisinde Logo<br />

Ventures’ın 5 portföy girişimi<br />

yer aldı. Listede yer<br />

alan girişimler Evreka, Inooster,<br />

V-Count, Vispera ve Wask oldu.<br />

Geleneksel iş yapış şekillerini değiştiren<br />

takımlara yatırım yapan Logo Ventures,<br />

teknoloji alanında faaliyet gösteren, hızlı<br />

büyüyen ve global pazarlarda etkin yer edinebilecek<br />

girişimlere yatırım yapıyor. Fon,<br />

yatırım yaptığı girişimlere Logo’nun stratejik<br />

ve operasyonel tecrübelerini aktararak<br />

girişimlerin hedeflerine ulaşmalarında etkin<br />

bir rol oynamayı hedefliyor.<br />

Fast Company Türkiye tarafından açıklanan, Türkiye’nin<br />

en başarılı girişimlerinin yer aldığı Startup 100 listesi yayınlandı.<br />

Listede Logo Ventures’ın 5 portföy girişimi de<br />

kendilerine yer buldu…<br />

“Emeklerimizin karşılığını<br />

almak bizi oldukça<br />

şevklendiriyor”<br />

Startup 100 listesinde girişimleriyle yer bulmalarına<br />

ilişkin açıklamalarda bulunan<br />

Logo Ventures Yönetici Ortağı Merve Zabcı,<br />

“Türkiye’nin en başarılı startupları listesinde<br />

5 girişimimizle yer almak bizim için<br />

mutluluk ve gurur verici bir durum. Yatırım<br />

yaptığımız her şirkette başarı için harcanan<br />

ciddi bir mesai ve emek var. Bu emeklerin<br />

karşılığını görebilmek bizi gelecekte yapacağımız<br />

çalışmalar için şevklendiriyor. Logo<br />

Ventures olarak, önümüzdeki dönemde B2B<br />

(işletmeden işletmeye) dikeyinde yer alan<br />

yazılım şirketlerine yatırım yapmaya ve başarıya<br />

ulaşmaları için destek olmaya devam<br />

edeceğiz. Ülkemizde hızla gelişen bir startup<br />

ve yatırım ekosistemi var. Biz de bu ekosistemin<br />

bir parçası olarak üzerimize düşeni<br />

yapmayı sürdüreceğiz” dedi.<br />

23


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Intel 13. Nesil Intel Core işlemcilerini<br />

piyasaya sürdü<br />

13. Nesil Intel Core masaüstü işlemciler, dünyanın en<br />

iyi oyun deneyimini ve benzersiz hız aşırtma yeteneklerini<br />

sunuyor…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

24<br />

Intel bugün Intel Innovation’da, dünyanın en hızlı<br />

masaüstü işlemcisi olan 13. Nesil Intel® Core<br />

i9-13900K’nın başını çektiği 13. Nesil Intel® Core<br />

işlemci ailesini tanıttı. Yeni 13. Nesil Intel Core ailesi;<br />

en iyi oyun, akış ve kayıt deneyimi için 24 çekirdeğe<br />

ve 32 iş parçacığına kadar ve 5,8 GHz’e kadar<br />

çarpıcı saat hızlarına sahip altı yeni masaüstü işlemcisini<br />

içeriyor.<br />

Intel Core ‘K’ işlemcilerin piyasaya sürülmesiyle<br />

birlikte, 13. Nesil Intel Core masaüstü ailesi 22 işlemci<br />

ve 125’ten fazla ortak sistem tasarımından<br />

oluşacak ve ne uygulama performansından ne<br />

de platform uyumlundan taviz veren bir deneyim<br />

sunacak. Teknoloji tutkunları, 13. Nesil Intel<br />

Core işlemcilerin performans iyileştirmelerinden<br />

mevcut Intel® 600 ya da yeni Intel® 700 serisi yonga<br />

setli anakartlarla yararlanabilirler. Hem en yeni<br />

DDR5 bellek desteği hem de devam eden DDR4<br />

bellek desteği ile birlikte, kullanıcılar 13. Nesil Intel<br />

Core’un avantajlarından yararlanırken, kurulumlarını<br />

kendi özellik ve bütçe tercihlerine göre özelleştirebilirler.<br />

Intel Başkan Yardımcısı ve İstemci Bilgi İşlem Grubu<br />

Genel Müdürü Michelle Johnston Holthaus;<br />

“Amiral gemisi 13. Nesil Intel Core İşlemcilerimizin<br />

en yeni nesliyle bilgisayar performans<br />

standartlarını bir kez daha yükseltiyoruz. 13. Nesil<br />

Intel Core ailesi, Intel’in bilgisayarda -geniş ölçekte<br />

ve tüm bilgisayar ürünü segmentlerinde- inanılmaz<br />

deneyimlerin gerçekleşmesini sağlamasının<br />

en son örneğidir. Bunu endüstri lideri bir iş ortağı<br />

ekosistemi ve Intel Unison gibi yeni çözümlerle birleştirdiğimizde,<br />

ileriye doğru giden bilgisayar deneyiminde<br />

gerçekten nelerin mümkün olduğunu<br />

tüm dünyaya göstermiş oluyoruz” dedi.<br />

Oyun Oynamak ve Yaratıcılık<br />

için Eksiksiz ve Çok Yönlü Bir<br />

Platform<br />

Olgunlaşmış bir Intel 7 prosesi ve x86 performans<br />

hibrit mimarisi üzerine inşa edilen 13. Nesil Intel<br />

Core masaüstü işlemciler, en zorlu çoklu görev<br />

iş yüklerinde bile daha iyi sistem performansını<br />

sağlıyor. Bu, yüzde 15’e kadar daha iyi tek iş<br />

parçacıklı performans ve yüzde 41’e kadar daha iyi<br />

çok iş parçacıklı performansı da içeriyor.<br />

Intel’in performans hibrit mimarisi, bu nesille,<br />

şimdiye kadar üretilmiş en hızlı Performance<br />

çekirdek (P-çekirdek) ile iki katına kadar sayıda<br />

Efficient çekirdeği (E-çekirdek) bir araya getirerek,<br />

aşağıdakilere olanak tanıyan gelişmiş tek iş<br />

parçacıklı ve çok iş parçacıklı performans sağlıyor:<br />

• Dünyanın en iyi oyun deneyimi: 24’e kadar<br />

çekirdek (8 P-çekirdek, 16 E-çekirdek) ve 32 iş<br />

parçacığı ile sunulan yeni Core i9-13900K; oyun,<br />

akış ve kayıt için en iyi deneyimi sağlıyor. 5,8<br />

GHz’e kadar ve yüzde 15 daha iyi tek iş parçacığı<br />

performansı ile yüksek kare hızlarına çıkabilir ve<br />

en iyi oyunlarda inanılmaz oyun deneyimlerine<br />

olanak tanıyor.<br />

• İçerik oluşturma performansında devam eden<br />

ilerlemeler: 13. Nesil Intel Core masaüstü işlemci<br />

serisi, insanları yaratıcı akışta tutmak için çoklu,<br />

yoğun işlem iş yüklerinin üstesinden gelebilecek<br />

daha fazla E-çekirdek ve yüzde 41’e kadar daha iyi<br />

çok iş parçacıklı performans sağlıyor.<br />

• Benzersiz Bir Hız Aşırtma Deneyimi: 13. Nesil<br />

Intel Core işlemci, uzmanlardan yeni başlayanlara<br />

kadar herkes için eşsiz bir hız aşırtma deneyimi<br />

sunuyor. 13. Nesil Intel Core işlemciyi kullanlar;<br />

P-çekirdeklerde, E-çekirdeklerde ve DDR5<br />

belleklerde daha yüksek ortalama hız aşırtma<br />

hızlarına ulaşabilirler. Intel ayrıca kullanıcıların<br />

en düşük çabayla hız aşırtma yapabilmeleri için<br />

tek tıkla kolay hız aşırtma özelliği olan Intel® Speed<br />

Optimizer’ı 13. Nesil işlemcileri destekleyecek<br />

şekilde güncelledi. Ve güçlü Intel® Extreme<br />

Memory Profile (XMP) 3.0 ekosistemi, geniş bir hız<br />

aşırtma modülü yelpazesi sunuyor. Intel® Dynamic<br />

Memory Boost ile birleştiğinde, bu özellik hem<br />

DDR4 hem de DDR5 ile sorunsuz bir bellek hız<br />

aşırtma deneyimi sağlıyor.<br />

Creative Assembly’nin Baş Ürün Sorumlusu Rob<br />

Bartholomew, “Intel CPU’larda inanılmaz bir<br />

Total War deneyimi sunmak için on yıldan uzun<br />

bir süredir Intel ile birlikte çalışıyoruz. Total War:<br />

WARHAMMER III’ü hibrit 12. Nesil mimari<br />

için optimize ettik ve yeni 13. Nesil Intel Core<br />

İşlemcilerle çalışmaya devam edeceğimiz için<br />

heyecanlıyız” diye konuştu.<br />

Masaüstü Platformları İçin<br />

Endüstri Lideri Özellikler<br />

13. Nesil Intel Core masaüstü işlemciler,<br />

aşağıdakiler de dahil birçok yeni ve geliştirilmiş<br />

özellik ile kullanıcılara oyun, içerik oluşturma<br />

ve çalışma alanlarında lider performans ve<br />

deneyimler sunuyor:<br />

• Intel® Adaptive Boost Technology ve Thermal<br />

Velocity Boost - belirli bir iş yükü sırasında<br />

güç ve termal boşluğa bağlı olarak işlemci saat<br />

frekanslarını oportünist bir şekilde artırıyor. Intel<br />

Core i9 SKU’larda mevcuttur.<br />

• Intel Core i5, i7, i9’da daha fazla E-çekirdek, çok<br />

iş parçacıklı performansta büyük bir sıçrama ve<br />

kullanıcılar için daha iyi çoklu görev/mega görev<br />

deneyimi sağlıyor.<br />

• İşlemci dışında on altı şeride kadar PCIe Gen 5.0<br />

desteği.<br />

• DDR4 uyumluluğunu korurken, DDR5-5600 ve<br />

DDR5-5200’e artan bellek desteği.<br />

• 2 kata kadar L2 önbellek ve artırılmış L3 önbellek.<br />

Geriye Dönük Uyumluluğa Sahip<br />

Intel 700 Serisi Yonga Seti<br />

Intel, 13. Nesil Intel Core masaüstü işlemcilerin<br />

yanında, artan güvenilirlik ve performans için<br />

ileri özellikleri bulunan yeni Intel 700 Series<br />

yonga kümesini piyasaya sürüyor. PCI Gen 3.0 ile<br />

birlikte sekiz ek PCIe Gen 4.0 şeridi yonga setinin<br />

dışında toplam 28 şerit sağlarken, artırılmış USB<br />

3.2 Gen 2x2 (20 Gbps) bağlantı noktaları gelişmiş<br />

USB bağlantı hızı sağlıyor ve DMI Gen 4.0, çevre<br />

cihazlara ve ağa hızlı erişim için yonga setinden<br />

CPU’ya aktarım hızını artırıyor. Ayrıca Intel, ileriye<br />

ve geriye dönük uyumluluk getiriyor. Mevcut<br />

Intel 600 yonga seti tabanlı anakartlarla 13. Nesil<br />

Intel Core işlemci performans iyileştirmelerinden<br />

yararlanabilirsiniz.<br />

Bulunurluk<br />

13. Nesil Intel Core masaüstü ‘K’ işlemciler ve Intel<br />

Z790 yonga seti; kutulu işlemciler, anakartlar ve<br />

masaüstü sistem satışları dahil olmak üzere 20<br />

Ekim <strong>2022</strong>’den itibaren satışa sunulacak.<br />

13. Nesil Intel Core işlemci ailesinin geri kalanıyla<br />

ilgili diğer ayrıntılar daha sonra paylaşılacak.<br />

Intel® Unison: Açık Bir<br />

Ekosistem Sağlayan Sorunsuz<br />

Çoklu Cihaz Deneyimi<br />

CES <strong>2022</strong>’de sergilenen Screenovates’in satın<br />

alınmasının ardından Intel, işletim sistemleri<br />

arasında evrensel, kullanımı kolay bir deneyim için<br />

bilgisayarınızı ve cihazlarınızı sorunsuz bir şekilde<br />

birbirine bağlayan bir yazılım çözümü olan Intel®<br />

Unison’u sunuyor.<br />

Intel Unison’ın ilk sürümü, iOS ve Android’den<br />

başlayarak bilgisayar ile telefon arasında sürekli<br />

ve kesintisiz bir bağlantı deneyimi sunacak.<br />

Kullanıcılar, basit bir eşleştirme işleminin<br />

ardından şunları yapabilecek:<br />

• Dosya aktarımı - Kullanıcılar, bilgisayar ile<br />

Android ya da iOS cihaz arasında dosya ve<br />

fotoğraf aktarırken zamandan tasarruf edebilir,<br />

bilgisayarın gücünü artırabilir ve telefonda<br />

fotoğraf ya da video çekip PC’de sorunsuz bir<br />

şekilde düzenlemenin keyfini çıkarabilir.<br />

• Metin mesajı - Kullanıcıların cihaz değiştirmesini<br />

önlemek için bilgisayarlarından metin mesajları<br />

gönderip alabilmesini ve tam bir klavye ve<br />

monitörün konforunun ve kolaylığının tadını<br />

çıkarmasına olanak tanır.<br />

• Telefon görüşmeleri - Telefonların tüm kişi<br />

listesine erişim sayesinde, kullanıcılar doğrudan<br />

bilgisayarlarından sesli arama yapabilir ve gelen<br />

aramalara cevap verebilir.<br />

• Telefon bildirimleri - Kullanıcıların<br />

bilgisayarlardan telefon bildirimlerini alıp ve<br />

yönetmesine olanak tanıyarak, bağlantıda<br />

kalabilmelerini ve kontrolü ellerinde<br />

tutabilmelerini sağlar.<br />

• Intel Unison, bu yıl Acer, HP ve Lenovo’nun 12.<br />

Nesil Intel Core işlemcilerine dayanan belirli Intel®<br />

Evo dizüstü bilgisayarlarında piyasaya sürülecek<br />

ve önümüzdeki yılın başlarından itibaren 13. Nesil<br />

Intel Core tabanlı tasarımlara ölçeklenecek. Intel<br />

Unison, gelecekte ek form faktörleri, işlevsellik ve<br />

işletim sistemleriyle gelişmeye devam edecek.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

FixCloud, Almanya Veri Merkezini<br />

Frankfurk’ta açtı<br />

Yüzde 100 Türk Sermayeli FixCloud, halihazırda<br />

Türkiye sınırları içerisinde hizmet<br />

verdiği İstanbul Türk Telekom Esenyurt VM<br />

ve KKB Anadolu Veri Merkezlerine ek olarak<br />

yurt dışındaki ilk veri merkezini Almanya<br />

Frankfurt’ta Maincubes FRA01 içerisinde<br />

devreye aldı. Müşteri alımına 2 Eylül <strong>2022</strong>‘de<br />

başlayan FixCloud’un Satış Direktörü Raşit<br />

Doğan, “Vmware onaylı bulut platformumuz<br />

yüzde 100 ağ erişim garantisi ile sürdürülebilir<br />

ve yüksek performansı birlikte sunmaktadır.<br />

Hem Türkiye’de hem de Avrupa Birliği<br />

içerisinde Vmware Cloud Verified akreditasyonuna<br />

sahip ilk ve tek bulut servis sağlayıcısı<br />

konumundayız” dedi.<br />

Maincubes FRA01 Veri Merkezi, DE-CIX’in<br />

Frankfurt’taki Internet Değişim Noktasına<br />

800 metre mesafe ile Microsoft Azure ve<br />

Kurumsal Bulut çözümleri sunan FixCloud, üçüncü<br />

veri merkezini Almanya’da Frankfurt’ta açtı. FixCloud,<br />

Maincubes FRA01 Veri Merkezi içerisinde kurulan<br />

Bulut Platformu ile şirketlere Avrupa Birliği sınırlarında<br />

GDPR’a uyumlu bulut hizmetleri sunmaya başladı…<br />

AWS gibi global ağlara erişim performansını<br />

en yüksek seviyede çıkartmaktadır. Ayrıca<br />

yüzde 100 yenilenebilir enerji kaynağı ile<br />

yüzde 100 Karbon Nötr bir tesistir.<br />

Yatırımlarımıza kesintisiz<br />

devam!<br />

FixCloud CEO’su Yılmaz Barçın, şunları söyledi:<br />

“Avrupa Pazarında mücadele eden başta<br />

Perakende, Lojistik ve Fintech sektörlerindeki<br />

Türkiye merkezli şirketlerin GDPR‘a uyum<br />

sorunları çözmek, altyapı gereksinimlerini<br />

karşılamanın yanı sıra maliyet avantajı yaratmak<br />

öncelikli hedefimiz. Bulut servislerine<br />

olan ihtiyaçların artması, işletmelerin<br />

çoklu bulut hizmetlerini merkezi yönetme<br />

gereksinimi, veri merkezi ağımızı büyütmemizin<br />

yolunu açıyor.<br />

Vmware’ın “Cloud Verified” onaylı global iş<br />

ortağı olarak bulut hizmetlerini sunan FixCloud,<br />

yurtdışında da şirketlere bulut hizmeti<br />

vererek Avrupa pazarında büyümeyi hedefliyor.<br />

Hedefi, 2 yıl içinde yüzde 40 ciro yurtdışı,<br />

yüzde 60 ciro yurtiçinden elde etmek.<br />

Bu doğrultudan yatırımlarına kesintisiz devam<br />

edeceklerini paylaşan Barçın, “Kısa bir<br />

süre içerisinde dördüncü veri merkezi bulut<br />

platformunu da Amsterdam’da planlıyoruz”<br />

dedi.<br />

Sektör Market<br />

Yenilenmiş telefonda tüketicilerin tercihi iPhone!<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun açıkladığı<br />

Elektronik Haberleşme Sektörü Pazar Verileri Raporuna<br />

göre ülkemizde Ocak-Mart <strong>2022</strong> döneminde akıllı<br />

cep telefonu satışları geçen yılın aynı dönemine göre<br />

yaklaşık yüzde 15 azalarak 1 milyon 992 bin adete geriledi.<br />

Sıfır telefon satışları azalırken yenilenmiş telefonlara<br />

olan talep ise artıyor…<br />

Küresel emtia fiyatlarının yükselişi, tedarik<br />

zincirlerinde yaşanan sorunlar, çip krizi,<br />

bireysel gelirlerde görülen düşüş üretici ve<br />

tüketicileri alternatif arayışlara yöneltiyor.<br />

Enflasyondaki artış, satın alma gücündeki<br />

düşüş ve yükselen yeni akıllı telefon fiyatları<br />

tüketicinin gözünü yenilenmiş telefon pazarına<br />

çevirmesini sağladı.<br />

Yenilenmiş cihaz satışlarında<br />

Apple ürünleri %65’lik pazar<br />

payı ile ilk sırada<br />

Yapılan araştırmalara göre 16-64 yaş arası<br />

dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 97’si cep<br />

telefonu kullanıyor. Kullanılan cihazların<br />

yaklaşık yüzde 76,9’u ise akıllı telefonlardan<br />

oluşuyor.<br />

Akıllı telefon pazarında iOS ve Android rekabeti<br />

uzun süredir devam ediyor. Apple’ın<br />

sıfır akıllı telefon pazarındaki payının yüzde<br />

13-14 bandında olduğunu belirten Mobilfon<br />

Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Lütfi Soylu,<br />

yenilenmiş cihaz satışlarında ise Apple<br />

ürünlerinin yaklaşık yüzde 65’lik bir pazar<br />

payının olduğunu dile getirdi. Soylu, Apple’ın<br />

yenilenmiş ürün pazarında daha çok rağbet<br />

görmesinin temel sebebini, daha uzun süre<br />

yazılım desteği almasına bağlı olabileceğini<br />

dile getirdi. Apple ürünlerine en az 5 yıl<br />

yazılım güncelleme desteği sunuyor. Yeterli<br />

işlem gücüne sahip modellerde bu süre daha<br />

da uzun olabiliyor. Örneğin iPhone 7, 2016’da<br />

çıkan bir model olmasına rağmen bu sene çıkacak<br />

güncel IOS yazılımından faydalanabileceği<br />

öngörülüyor.<br />

Daha uzun süre yazılım desteği alması, kullanım<br />

ömrünün daha fazla olması ve prestij<br />

algısının iPhone’lara olan tüketici talebini<br />

artırdığını ifade eden Soylu, en popüler yenilenmiş<br />

cihazların ise iPhone XR, iPhone 11,<br />

iPhone 8; Android’de ise Samsung Galaxy S<br />

serisi olduğunu belirtti.<br />

iPhone 14 için eski telefonlar<br />

satılıyor!<br />

Kısa bir süre önce dünyaya tanıtılan iPhone 14<br />

serisi, gelişmiş özellikleri ile pek çok kullanıcının<br />

ilgisini çekecek ancak Türkiye için açıklanan<br />

fiyatları 30.999 TL’den başlıyor. iPhone 14<br />

serisinden bir akıllı telefona sahip olmak isteyenlerin<br />

eski telefonları satıp kaynak yaratabileceklerini<br />

söyleyen Soylu, bunun için mutlaka<br />

Ticaret Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş<br />

yenileme merkezlerinin tercih edilmesini gerektiğini<br />

belirtiyor. “Ticaret Bakanlığı tarafından<br />

yetkilendirilmiş ve tüm operasyonu kamera<br />

kayıtları altında takip edilen bir yenileme<br />

merkezi olarak, kişisel verilerin güvenliği esası<br />

ile hareket ediyor ve önceki kullanıcıya ait tüm<br />

verileri kalıcı şekilde siliyoruz” diye ekleyen<br />

Soylu, maddi kaynak yaratmak amacı ile eski<br />

telefonun satılmasının yaygın olduğunu ancak<br />

yenileme merkezleri dışında bir kanalda satışın<br />

tercih edilmesi halinde kişisel verilerin risk altında<br />

olacağının altını çizdi.<br />

25


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

SyberCode, 15 milyon euroluk yatırım<br />

sonrası dünyaya açılıyor<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Birleşmeyle gelen 15 milyon Euro’luk<br />

yatırım, SyberCode’un sunduğu katma<br />

değerli hizmetleri MENA ve Kafkasya<br />

Bölgesi’ne taşımasına yardımcı olacak…<br />

150 yıllık geçmişiyle 32 ülkede 63 şirketle<br />

denetleme ve belgelendirme hizmetleri<br />

sunan, otorite niteliğinde bir kurum<br />

olan TÜV AUSTRIA Group, Türkiye’den<br />

doğan siber güvenlik şirketi SyberCode’<br />

un ağırlıklı hissesini satın aldı. 15 milyon<br />

Euro’luk yatırım özellikle SOC, MDR<br />

ve IR gibi hizmetlerin kalitesinin daha<br />

da artmasına ve müşterilerin sorunlarına<br />

nokta atışı çözümler üretilmesine<br />

yardımcı olacak. TÜV AUSTRIA Group’<br />

un SyberCode ile birleşmesi neticesinde<br />

bölgede oluşan büyüme stratejisi de<br />

birkaç yıl içerisinde yapılacak 25 milyon<br />

Euro’luk siber güvenlik yatırımının da<br />

habercisi oldu.<br />

TÜV AUSTRIA Group Holding CEO’su<br />

Stefan Haas, satın almaya dair şunları<br />

söyledi:<br />

“TÜV AUSTRIA Group olarak 150 yıldır<br />

birçok ülkede ofis açarak ve değerli<br />

şirketleri satın alıp bünyemize katarak<br />

büyümeye devam eden bir hizmet şirketiyiz.<br />

SyberCode ile birlikteliğimizin<br />

de karşılıklı ortak amacımız doğrultusunda<br />

tüm dünyada bilişim sektöründe<br />

daha güvenli olmanın yolunu açacağına<br />

inanıyorum.”<br />

Global bir şirketin gücünü yanlarında<br />

hissetmenin doğru, kalıcı ve kapsamlı<br />

çözüm sağladığını ifade eden TÜV<br />

AUSTRIA SyberCode Kurucusu ve CE-<br />

O’su Serhat Yediel de şunları ifade etti:<br />

“TÜV AUSTRIA Group siber güvenlik<br />

32 ülkede 63 şirketle denetleme ve belgelendirme<br />

hizmetleri sunan TÜV AUSTRIA Group, Türkiye’nin<br />

öncü siber güvenlik şirketi SyberCode’un ağırlıklı<br />

hissesini satın alarak bünyesine kattı.<br />

konusunda ciddi eğilimleri olan, Almanya<br />

ve Avusturya’da SOC üzerinde önemli<br />

çalışmalar yapan bir şirket. Global bir<br />

şirketin gücünü yanınızda hissetmek,<br />

doğru, kalıcı ve tam çözüm sağlayan siber<br />

güvenlik hizmetlerini çok daha kısa<br />

zamanda devreye almamıza yardımcı<br />

oluyor. Aldığımız 15 milyon Euro’luk yatırımla<br />

mevcut hizmetlerimizi çok daha<br />

hızlı bir şekilde hizmet sahamızdaki bölgelerle<br />

buluşturacağız. Özellikle MENA<br />

ve Kafkasya Bölgesi’ne, Türkiye bölge<br />

ofisinden hizmet verilmesi ülkemizdeki<br />

insan kaynağı gücünün ve yetkinliklerinin<br />

kullanımı adına da ciddi önem taşıyor.<br />

SyberCode satın alımıyla Türkiye bir<br />

ana üs ve bölge ofisi olarak konumlandırılmış<br />

oldu.”<br />

Tüm dillerde ve saat<br />

dilimlerinde hizmet veren bir<br />

şirkete dönüşecek<br />

Tüm dünyada siber güvenliğin önemi<br />

artarken nitelikli insan gücü açığından<br />

kaynaklanacak hizmet kesintilerini<br />

azaltmak ve birlikte geliştirilen katma<br />

değerli hizmetleri global ölçekte müşterilerle<br />

buluşturmak, TÜV AUSTRIA<br />

Group ve SyberCode birlikteliğinin ana<br />

odaklarını oluşturuyor. TÜV AUSTRIA<br />

Group ve SyberCode, 2 yıl içinde dünya<br />

genelinde insan kaynağı istihdam etmiş,<br />

tüm dillerde ve saat dilimlerinde hizmet<br />

verebilen, kurumların az sayıda personelle<br />

siber güvenliği hizmet olarak almasını<br />

sağlayan bir servis şirketi olmayı<br />

hedefliyor.<br />

SyberCode tarafından sunulan siber<br />

güvenlik çözümleri Sınır Güvenliği, Ağ<br />

Güvenliği, Veri Güvenliği, Uygulama<br />

Güvenliği, siber olaylara müdahale gibi<br />

geniş ve uçtan uca bir hizmet, ürün ve<br />

danışmanlık kapsamından oluşuyor.<br />

SyberCode SIEM, SOAR, Enterprise Forensic,<br />

Veri Keşfi ve Veri Güvenliği konularında<br />

uzmanlaşmış ileri seviye uzman<br />

kadrosuyla EDR/XDR, IR, SOC ve MDR<br />

gibi kritik hizmetleri sunabiliyor. Tüm<br />

bunların yanında ileri seviye Tehdit Simülasyonu,<br />

Compromise Assessment,<br />

Threat Hunting, Red Team gibi terzi usulü<br />

hizmetler de şirketin siber güvenlik<br />

portföyünde yer alıyor.<br />

SyberCode müşterilerinin siber<br />

güvenlik ürün, hizmet, danışmanlık ve<br />

test faaliyetlerini de içeren, yönetişim<br />

endişelerini ve maliyetlerini ortadan<br />

kaldıran SaaS modelini Türkiye’de hayata<br />

geçiren ilk firma olarak öne çıkıyor.<br />

Kritik altyapılara sahip olan, veriyi toplayan,<br />

işleyen ve yaptığı işle ilgili bu verileri<br />

saklamak zorunda olan finans, sigorta,<br />

enerji, üretim, e-ticaret, elektronik<br />

para piyasaları kuruluşları ve fintechler<br />

(fintekler), şirketin hedef kitleleri arasında<br />

yer alıyor.<br />

26<br />

2025 hedefi: 1.000 kişilik<br />

global istihdam<br />

TÜV AUSTRIA Group - SyberCode birlikteliğinin<br />

önümüzdeki yıllara dair somut<br />

hedefleri şöyle:<br />

- MENA ve Kafkasya Bölgesi’nde 2 yıl<br />

içinde 1 milyon uç noktayı koruyacak.<br />

- Bölgede 2023 birinci çeyrek hedefi 2 kat<br />

büyümek.<br />

- 2025 yılında şirkette MDR, SOC, IR, Zafiyet<br />

Taraması, saldırı öncesi, sırası ve<br />

sonrasında Olay Müdahale hizmetleri ve<br />

danışmanlık hizmetlerinde uzman 1.000<br />

kişilik bir ekip çalışacak.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Sun Tekstil’den dijitalleşmeye son 5 yılda 10<br />

milyon dolar yatırım<br />

Yenilikçi dijital dönüşüm projeleri geliştiren Sun Tekstil,<br />

son 5 yılda dijitalleşme konusundaki projeler için 10 milyon<br />

doların üzerinde yatırım yaparak, dijital dönüşüm<br />

yol haritasını 3 ana strateji başlığı altında belirledi…<br />

Sun Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Elvan<br />

Ünlütürk, tekstilde ezber bozan, yenilikçi dijital<br />

dönüşüm projeleri geliştirdiklerinin altını<br />

çizerek, “Tasarım ve üretim verimliliğimizi<br />

artırırken, sektöre yön veren lider firma<br />

konumumuzu da güçlendiriyoruz. Bilginin<br />

gücüne inanıyor dijitalleşmenin yalnızca bir<br />

adım değil uzun yol olduğu bilinciyle hareket<br />

ederek koleksiyonlarımızı ve projelerimizi<br />

değişimin dinamizmine uyumluyoruz. Son 5<br />

yılda dijitalleşme projelerine yaptığımız yatırım<br />

10 milyon doları aştı. 2023’de de yatırımlarımız<br />

sürecek” dedi.<br />

Sektördeki çoğu büyük<br />

probleme hızlıca çözüm<br />

buluyoruz<br />

Veriyi olabildiğinde etkili kullanmak ve dijital<br />

dönüşümü en başarılı şekilde gerçekleştirmek<br />

için 3 ana strateji belirlediklerini de<br />

vurgulayan Ünlütürk, “Bunlar; SAP yazılım<br />

geliştirmeleri yapmak, SAP dışındaki yazılımların<br />

geliştirilmesine yönelik bir yazılım<br />

portalı kurmak ve düşük kodlu yazılımlar geliştirmek.<br />

Tercihlerimizi, üçüncü parti yazılımlardan<br />

da açık kaynaklı yazılımlardan da<br />

yana kullanıyoruz. Yazılım ekiplerimiz, süreç<br />

iyileştirme departmanımızın belirlediği ihtiyaçlara<br />

yönelik özgün yazılımlar hazırlıyor,<br />

bu yazılımlar sayesinde verinin elde edilerek<br />

ölçülmesini kolaylaştırıyoruz. 2021 sonunda<br />

SAP ve ERP sistemine geçişi tamamladık.<br />

Böylece tüm verimizi tek bir ERP sisteminde<br />

toplamış olduk. SAP’a geçişimiz birbirine<br />

entegre iş süreçlerini kolaylıkla yönetmemizi<br />

ve sektördeki çoğu büyük probleme hızlıca<br />

çözüm bulmamızı sağladı. Verinin analizine<br />

göstermiş olduğumuz önem ile üretim<br />

hızı ve verimliliğini artırırken, işin olağan<br />

akısından kaynaklanan hataların oranını<br />

azaltmış oluyoruz” şeklinde konuştu.<br />

Robotik uygulamaları hakkında bilgiler veren<br />

Ünlütürk, şöyle devam etti: “Tüm kumaş<br />

üretim süreçlerimizi entegre bir biçimde izleyerek<br />

yönetiyoruz. Robotik uygulamalar,<br />

hem finans hem de moda tasarım süreçlerinin<br />

önemli bir parçası. Kullandığımız üç<br />

boyutlu tasarım programıyla da ürünlerin<br />

tasarımından üretimine tüm adımlarını dijital<br />

ortamda takıp ederek kayıt altına alabiliyoruz.<br />

Üç boyutlu fotoğraf stüdyomuz<br />

ve dijital ortamda renk kontrolü sağlayan<br />

uygulamalar ile doğal kaynak tüketimini<br />

azaltıyoruz. Üstün görüntü kalitesine sahip<br />

çevrimiçi vitrin altyapımız ile tasarımları,<br />

müşterilerimize her acıdan görüntülenebilir<br />

ve detaylı incelemeye uygun olarak sunuyoruz.<br />

Bünyemizde geliştirdiğimiz üretim<br />

takip sistemimiz sayesinde de tüm kumaş<br />

üretim süreçlerimizi entegre bir biçimde<br />

izleyerek yönetiyoruz. Tasarım ve kumaşa<br />

yönelik bilgilerin tümü için dijital arşivler<br />

oluşturuyor, kumaşları tüm özellikleriyle<br />

dijital ortama taşıyoruz. Tüm operasyonun<br />

izlenebilirliğinden sağladığımız her bir veriyi<br />

Balanced Scorecard ve Objectives and Key<br />

Results çerçevesinde düzenli olarak ölçerek<br />

yönetiyoruz” şeklinde görüşlerini dile getirdi.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Geliştirdiği yazılımlarla otomotive ‘level atlatıyor’!<br />

Oto ekspertiz sektörünün önemli temsilcilerinden Pilot<br />

Garage Otomotiv A.Ş. çatısı altında yer alan Pigasoft,<br />

geliştirdiği yazılımlarla otomotiv sektörünün geleceği<br />

yakalamasına katkıda bulunmaya devam ediyor…<br />

Ülkemiz otomotiv sektörüne katma değer<br />

sağlamak amacıyla yaklaşık 1 yıl önce<br />

yazılım şirketi Pigasoft’u kuran Pilot Garage,<br />

otomotivde yazılım teknolojilerine yatırım<br />

yapmaya devam ediyor. Tüketicilerin<br />

ve şirketlerin hayatını kolaylaştıracak çözümler<br />

geliştiren Pigasoft, otomotiv franchising<br />

yazılımları, B2B sistemleri, pazaryeri<br />

uygulamaları, online eğitim ve konferans<br />

sistemleri, plaka tanıma ve aktif bayii izleme<br />

sistemleri üzerinde geliştirmelerine devam<br />

ediyor.<br />

“Hedefimiz Konya’dan<br />

Dünya’ya açılmak”<br />

Özellikle yeni kuşak gençler için yenilikçi bir<br />

istihdam yapısı hedefiyle yola çıktıklarını<br />

dile getiren Pilot Garage Genel Koordinatörü<br />

Cihan Emre, “Konya merkezli Pigasoft’un<br />

aynı zamanda Selçuk Üniversitesi Teknokent’te<br />

aktif iki ofisi bulunuyor. Otomotiv<br />

yazılımcılığı tarafında kendini geliştirmek<br />

isteyen yeni neslin desteğini alarak Konya’dan<br />

tüm Dünya’ya açılmayı hedefliyoruz.<br />

1 yıl gibi kısa bir süre geçmesine karşın bugün<br />

100’den fazla şirketle çalışıyoruz. Oto<br />

ekspertiz ve oto servis yazılımlarımız tüketicilerin<br />

hizmet kalitesini yükseltirken süreçlerin<br />

daha hızlı ve şeffaf ilerlemesini sağlıyor.<br />

Pigasoft, bir oto ekspertiz simülasyonu<br />

oyunu da dahil olmak üzere birçok ilgi çekici<br />

proje üzerinde çalışıyor” dedi.<br />

Yeni Kamera Yönetim<br />

Sistemi iş güvenliğine katkı<br />

sağlayacak<br />

Pigasoft’un henüz yeni tamamladığı Kamera<br />

Yönetim Sistemi projesi ise bir franchising<br />

işletmesinde herhangi bir sabit IP›ye<br />

ihtiyaç duymadan tüm bayileri izleyebilen,<br />

bayilerdeki teknik ekibin iş güvenliğini tehdit<br />

edebilecek davranışlarını engelleyebilecek,<br />

plaka ve araç tanıyabilen ve gerçek zamanlı<br />

görüntü aktarımı yapabilen bir sistem olarak<br />

öne çıkıyor. Ucuz maliyetli ve bilgisayara<br />

müdahaleye gereksinim bırakmayan, mini<br />

bilgisayarlarla çalışabilen sisteme, bulut<br />

tabanlı olduğu için dünyanın her yerinden<br />

mobil veya PC aracılığıyla erişilebiliyor.<br />

27


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Resesyon ihtimali dijital dönüşüm<br />

stratejilerini vurdu<br />

Küresel çapta işletmeler, salgınla başlayan dijital dönüşüm<br />

ivmesinden nasibini alsa da, başarısız projeler<br />

de aynı hızda arttı. Bir araştırmada 5 dijital dönüşüm<br />

projesinden dördünün başarısız olduğu görülürken,<br />

başarısız projelerin toplam maliyetlerinin 4 milyon doları<br />

aştığı tespit edildi…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

İş dünyasının arkası kesilmeyen sıra<br />

dışı olaylarla karşı karşıya kalması,<br />

beklenmedik durumlara karşı daha<br />

hazırlıklı ve esnek olmayı olanaklı<br />

kılan dijital teknolojilere yatırımları<br />

Türkiye›de de artırdı. Küresel<br />

danışmanlık şirketi PwC’nin araştırmasına<br />

göre, Türkiye’deki CEO’ların yüzde<br />

77’si uzun vadeli dijital dönüşüm yatırımlarını<br />

artıracaklarını belirtti. Öte<br />

yandan dijital dönüşüm projelerinin başarısı<br />

da gündemdeki başlıklardan birine<br />

dönüştü. Pazar araştırması şirketi Vanson<br />

Bourne ortaklığıyla yürütülen bir<br />

araştırmada işletmelerin yüzde 80’inin<br />

dijital dönüşüm projelerinin başarısız<br />

olduğu, geciktiği veya ölçek açısından<br />

küçüldüğü görüldü. Başarısız dijital dönüşüm<br />

projelerine yapılan harcamaların<br />

ise 4 milyon doları aştığı kaydedildi.<br />

Konuyla ilgili değerlendirmelerini paylaşan<br />

Spex Yazılım ve Siber Güvenlik<br />

Hizmetleri A.Ş. Kurucusu Bora Bozdoğan,<br />

“Dijital dönüşüm kavramı popülerleştikçe<br />

bu kavramdan ne anlamamız<br />

gerektiğini daha çok düşünmemiz gerekiyor.<br />

Projelerin çoğu iş hedefleriyle<br />

uyuşmayan planlardan, organizasyon<br />

çapında eksik farkındalıktan, özel yazılımları<br />

ve doğru teknoloji sağlayıcısını<br />

seçmemekten kaynaklanıyor” dedi.<br />

içinde, fakat küresel salgın bize dijitalin<br />

bugün sürdürülebilir bir işletme inşa<br />

edebilmenin yegane yolu olduğunu gösterdi.<br />

Hem sektörel yarışta, hem de işgücü<br />

rekabetinde dijitale geçiş kaçınılmaz.<br />

Ekonomik koşullar bu kadar zorlayıcıyken,<br />

işletme ihtiyaçlarını projenin başında<br />

belirleyecek ve özel yazılım geliştirme<br />

hizmetiyle süreç boyunca şirkete eşlik<br />

edecek bir teknoloji sağlayıcısına ihtiyaç<br />

duyuluyor. Özel yazılım geliştirme, her<br />

dijital dönüşüm sürecinde ihtiyaç duyulan<br />

bir gerçeklik olarak konumlanıyor”<br />

ifadelerini kullandı.<br />

“Müşterilerimizin kârlı işler<br />

yürütmeye odaklanabilmesi<br />

için çalışıyoruz”<br />

İşletme ihtiyaçlarının müşteri<br />

ilişkilerinden kurumsal kaynak<br />

yönetimine, web portallarından e-ticaret<br />

uygulamalarına, hizmet olarak<br />

yazılım çözümlerinden uygulama modernizasyonuna,<br />

çok sayıda başlıkta<br />

çeşitlendiğini belirten Spex Yazılım ve<br />

Siber Güvenlik Hizmetleri A.Ş. Kurucusu<br />

Bora Bozdoğan, değerlendirmelerini<br />

şu ifadelerle sonlandırdı: “Spex Yazılım<br />

olarak BT çözümlerimiz içinde sunduğumuz<br />

Özel Yazılım Geliştirme çözümümüzle<br />

işletmelerin en ideal yazılımı elde<br />

edebilmeleri hedefiyle tüm teknoloji ihtiyaçlarına<br />

yanıt veriyoruz. İşletmeler, özel<br />

yazılım geliştirme çözümü sayesinde<br />

tam olarak ihtiyaçlarına uygun<br />

yazılımlar elde ediyor ve bu sayede resesyon<br />

olasılığıyla giderek daha önemli hale<br />

gelen yatırım getirisini en yüksek seviyede<br />

alabiliyor. Spex olarak işletmelere ERP<br />

ve CRM çözümlerinin yanı sıra bulut yazılım,<br />

uygulama programlama arayüzü<br />

(API) geliştirme, sistem entegrasyonu,<br />

kurumsal uygulamalar, durum yönetimi<br />

ve denetim yazılımları da dahil olmak<br />

üzere pek çok kategoride özel yazılımlar<br />

sunabiliyoruz. Bu sayede yüksek verim<br />

ve güvenlik mümkün oluyor. 55 ülkeye<br />

uzanan 8 yıllık deneyimimiz ve müşteriyi<br />

önceleyen kaliteli hizmet anlayışımızla,<br />

müşterilerimizin kârlı işler yürütmeye<br />

odaklanabilmeleri için çalışıyoruz.”<br />

28<br />

Başarısız projeler büyük<br />

külfet!<br />

Küresel danışmanlık şirketi KPMG’nin<br />

geçtiğimiz günlerde yayımladığı CEO<br />

Görünümü raporunda ise 10 CEO’dan<br />

7’sinin yatırımlarını dijital fırsatlara<br />

kaydırmak konusunda daha hızlı olmaları<br />

gerektiğini söylediği görüldü. Buna<br />

rağmen, 5 liderden dördü, küresel resesyon<br />

endişeleri sebebiyle dijital dönüşüm<br />

stratejilerini duraklattıklarını veya durdurmayı<br />

planladıklarını ifade etti. Dünya<br />

çapında yaşanan parasal sıkılaşmanın<br />

ve hissedilen yüksek enflasyonun her<br />

ölçekte işletmeyi teknoloji ve inovasyona<br />

yatırım yapmak konusunda çekimser<br />

hale getirdiğini belirten Bora Bozdoğan,<br />

“İşletmeler şu an büyük bir belirsizlik


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Nokia ve MEXT Türkiye’de 5G özel kablosuz<br />

çözümü için iş birliği yapıyor<br />

Nokia, endüstriyel kullanım senaryolarının geliştirilmesine<br />

olanak sağlayan MEXT Teknoloji Merkezi’nde<br />

5G özel kablosuz çözümünün kurulumunu gerçekleştirecek…<br />

Nokia ve Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası<br />

Teknoloji Merkezi (MEXT), Türk sanayi<br />

sektörünün dijital dönüşümünü hızlandırmak<br />

ve yerel ekosistemin 5G özel kablosuz<br />

şebeke üzerinde inovasyon amaçlı ortaklaşa<br />

çalışmasını sağlamak için iş birliği yaptıklarını<br />

bugün duyurdu. Nokia, 5G özel kablosuz<br />

Dijital Otomasyon Bulutu (Digital Automation<br />

Cloud - DAC) çözümünü MEXT Teknoloji<br />

Merkezi bünyesinde kuracak ve 10’dan fazla<br />

kullanım senaryosunu gerçek üretim ortamında<br />

sergileyerek ilerleyen zamanda buna<br />

yenilerini ekleyecek.<br />

MEXT, Türk sanayi şirketlerini dijital dönüşüm<br />

yolculuklarında desteklemek için İstanbul<br />

Ataşehir’de kurulan dünyanın en büyük<br />

ve en kapsamlı dijital dönüşüm ve yetkinlik<br />

geliştirme merkezidir. MEXT Teknoloji Merkezi,<br />

dünya çapında tanınmış 50’den fazla<br />

teknoloji sağlayıcısı, üniversite ve kurumu<br />

bir araya getirerek güçlü bir ekosistem oluşturmuştur.<br />

Nokia, MEXT’in bir partneri olarak<br />

bu ekosistem içerisinde iş birliği yapmak<br />

ve şu anda Türkiye’de ticari olarak mevcut<br />

olmasa da 5G teknolojisinin endüstriyel ortamda<br />

deneyimlenmesini mümkün kılmayı<br />

amaçlamaktadır.<br />

Nokia Türkiye Ülke Müdürü Özgür Erzincan<br />

konuyla ilgili: “Türk ekonomisi için kilit bir<br />

sektör olan imalat sektörünün dijitalleşmesi<br />

bağlamında MEXT ile iş birliği yapmaktan<br />

büyük bir memnuniyet duyuyoruz. 5G henüz<br />

Türkiye’de ticari bir gerçeklik olmamakla<br />

birlikte, Türk işletmelerinin, 5G özel kablosuz<br />

çözümlerini keşfetmeye yönelik ilgisi<br />

çok büyük. Nokia olarak bizim için, yerel 5G<br />

dikey ekosistemini desteklemek ve rekabet<br />

gücümüzü artırmak üzere 5G’den yararlanma<br />

konusunda Türk Endüstrisinde öncü<br />

olmak büyük bir önem taşıyor” dedi.<br />

MEXT Teknoloji Merkezi Grup Direktörü<br />

Efe Erdem ise şunları söyledi: “MEXT, imalat<br />

şirketlerinin teknoloji ve inovasyon kapasitesini<br />

geliştirerek onları dijital dönüşüm yol<br />

haritalarını belirlemeye ve uygulamaya başlamaya<br />

teşvik ediyor ve aynı zamanda dönüşüm<br />

yolculuklarında dünya standartlarında<br />

teknoloji sağlayıcılarıyla olan etkileşimlerini<br />

güçlendiriyor. Nokia Dijital Otomasyon Bulutu’nun<br />

teknoloji merkezimizde devreye<br />

alınmasıyla, tüm Türk sanayi şirketleri, Nokia’nın<br />

dünya çapında yüzlerce özel kablosuz<br />

ağ kurulumu uzmanlığıyla gelen son teknoloji<br />

5G çözümünü deneyimliyor olacak.”<br />

Nokia, dünya çapında ulaşım, enerji, büyük<br />

işletmeler, imalat, web ölçeğindeki şirketler<br />

ve kamu sektörü segmentlerindeki 2.200’den<br />

fazla lider kurumsal müşteri için, görev açısından<br />

kritik ağlar kurmuştur. Ayrıca, özel<br />

kablosuz ağlar konusundaki uzmanlığını<br />

birçok sektörde dünya çapında 485›ten fazla<br />

müşteriyle genişletmiştir.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Promena ve Scoutbee’den stratejik iş birliği<br />

Promena, Almanya merkezli yapay zeka temelli tedarikçi<br />

bulma platformu Scoutbee ile iş birliği anlaşması<br />

imzaladı. Bu anlaşma ile Promena, müşterilerinin<br />

farklı coğrafyalardan tedarikçi portföylerini<br />

geliştirmelerine destek sağlayacak…<br />

Türkiye’de stratejik satın<br />

alma platformlarının öncüsü<br />

olan Promena, merkezi<br />

Almanya’da bulunan yapay<br />

zeka temelli tedarikçi bulma<br />

platformu Scoutbee ile<br />

stratejik bir ortaklığa imza<br />

attı. Satın alma sektöründe<br />

son dönemde yükselişte olan iki markanın küresel<br />

çaptaki ortaklığı ile pandemiyle birlikte<br />

satın alma ve tedarik zinciri yönetiminde aksamalarla<br />

mücadele eden şirketlerin küresel<br />

tedarikçi bulma ve satın alma deneyimlerinin<br />

güçlendirilmesi ve dijital dönüşümlerinin desteklenmesi<br />

amaçlanıyor.<br />

İş birliği ile Promena müşterilerinin Scoutbee’nin<br />

tedarikçi havuzuna erişerek özellikle<br />

Avrupalı tedarikçilere daha hızlı ve etkin ulaşmaları,<br />

Scoutbee müşterilerinin ise Promena<br />

tedarikçi havuzunu kullanarak Türkiye’den ve<br />

farklı coğrafyalardan tedarikçilere erişiminin<br />

artırılması mümkün olacak.<br />

Scoutbee ile hayata geçirilen stratejik iş birliği<br />

hakkında açıklamalarda bulunan Zer Satış ve<br />

Promena Hizmetleri Direktörü Orçun Güven,<br />

şu ifadeleri kullandı: “Promena, Türkiye’nin<br />

en büyük şirketler topluluğu olan Koç Topluluğu’na<br />

mensup, satın alma ve tedarik zinciri<br />

yönetiminde uzmanlık sunan Zer çatısı altında<br />

faaliyet gösteriyor. Zer’in stratejik satın<br />

alma platformu olan Promena’da, tedarik değer<br />

zinciri boyunca müşterilerinin maliyet,<br />

operasyonel verimlilik ve büyüme fırsatlarına<br />

odaklanarak en yüksek iş değerini ortaya koymalarına<br />

destek vermeyi hedefliyoruz. En iyi<br />

hizmeti sunma anlayışımızla müşterilerimizin<br />

ihtiyaçlarını göz önünde bulunduruyor, aldığımız<br />

geri bildirimlerle ve global benchmark<br />

çalışmalarından öğrendiklerimizle platformumuzu<br />

sürekli geliştiriyoruz. Platforma sürekli<br />

olarak yeni yetkinlik ve özellikler kazandırıyoruz.<br />

Yapay zeka temelli tedarikçi bulma<br />

platformu Scoutbee iş birliğimiz de tam olarak<br />

bu yaklaşımın bir sonucu. Scoutbee ile müşterilerimizin<br />

tedarik zinciri ve satın alma süreçlerini,<br />

dijital platformlarımızın gücü ile daha<br />

sürdürülebilir bir yapıya dönüştürecek bir iş<br />

birliğine imza attık. Böylece tek bir kaynak<br />

ve lokasyona bağlı tedarik zincirlerinin sebep<br />

olduğu riskleri ortadan kaldıracak, farklı coğrafyalardan<br />

tedarikçi verilerinin toplanması<br />

sürecini verimli hale getirecek ve tedarik zinciriyle<br />

ilgili daha iyi kararlar alınmasına destek<br />

sağlayacağız.”<br />

İş birliğine imza atan Scoutbee’nin Kurucu<br />

Ortağı ve CEO’su Gregor Stühler, “Scoutbee<br />

olarak çözümlerimiz, müşterilerimizden gelen<br />

tedarikçi verilerine ve interneti devamlı tarayan<br />

yapay zeka destekli tarayıcılarımıza dayanıyor.<br />

Edinilen bu bilgileri değerlendirmek<br />

ve işlemek için, yapay zeka algoritmalarımızı<br />

uygulayarak müşterilerimize tedarikçi veri<br />

tabanının 360 derecelik bir görünümünü sunuyor<br />

ve hangi eylemlerin yapılması gerektiği<br />

konusunda fikir edinmelerini sağlıyoruz. Örneğin,<br />

müşterimizin tedarikçi çeşitliliği ilgili<br />

hedefleri varsa, birlikte çalışacakları alternatif<br />

tedarikçileri bulmalarına yardımcı oluyoruz.<br />

Sonuçlar, Scoutbee’nin yaptığı değerlemelerin<br />

şirketlere büyük katkı sağladığını gösteriyor.<br />

Promena’yla gerçekleştirdiğimiz iş birliğinin,<br />

bu bağlamda tüm paydaşlarımıza katkı sağlayacağına<br />

inanıyoruz.”<br />

29


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Colendi’den yeni Insurtech girişimi:<br />

Colendi Sigorta<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

30<br />

Fintech hizmetleri platformu Colendi, sigorta alanında<br />

da çözüm olmak için Insurtech (sigorta teknolojileri)<br />

iştiraki olan Colendi Sigorta’yı kurdu. Türkiye’nin en<br />

büyük 4 sigorta şirketi ile acentelik sürecini tamamlayıp<br />

entegrasyonuna başlayan Colendi Sigorta, platformların<br />

kullanıcılarına eforsuz şekilde sigorta sunabilmesini<br />

sağlıyor. Yaratılacak asıl değer ise “teminat<br />

boşluğu” olarak adlandırılan sigortalanamayan alanları<br />

kapsayarak oluşacak. Bunun için siber güvenlik ve dijital<br />

varlık sigortaları gibi yeni nesil sigorta ürünlerine<br />

ve değişen müşteri davranışlarına uygun kullandıkça<br />

öde ya da aç/kapa gibi yeni sigorta gelir modellerine<br />

odaklanılacak…<br />

Türkiye’nin en hızlı büyüyen Fintech<br />

platformu olan Colendi, müşterilerinin<br />

finansal ihtiyaçlarını uçtan uca dijital<br />

olarak karşılama hedefine bağlı olarak,<br />

yeni nesil sigortacılık anlayışı ile<br />

insurtech alanında çözümler sunmak<br />

için Colendi Sigorta’yı kurdu. Colendi<br />

Sigorta, Türkiye’nin en büyük 4 sigorta<br />

şirketi ile acentelik sürecini tamamlayarak<br />

dijital platformu olan kurumlara<br />

altyapı sağlayarak sigorta alanında da<br />

çözüm ortağı olmayı ve platform kullanıcılarına<br />

yeni nesil sigortacılık hizmetleri<br />

sunmayı hedefliyor.<br />

Insurtech girişimi olarak yeni nesil sigorta<br />

ürünlerini müşterileriyle buluşturmayı<br />

hedeflediklerini belirten Colendi<br />

Sigorta CEO’su Bülent Tekmen,<br />

“Colendi Sigorta ile hedefimiz, küresel<br />

insurtech girişimleri tarafında ‘teminat<br />

boşluğu’ olarak adlandırılan yeni<br />

bir alana odaklanmak. Bu terim değişen<br />

tüketici davranışlarından kaynaklanan<br />

ve teminat sağlanamayan bir<br />

sigorta açığını belirtmek için kullanılıyor.<br />

Örneğin Gartner’ın raporuna göre<br />

2021 sonuna gelindiğinde 6 Trilyon Dolarlık<br />

siber güvenlik harcaması yapılmış<br />

olacağı öngörülüyor. Buna rağmen<br />

yine de küçük işletmeler ve bireyler siber<br />

saldırı riski altında kalmaya devam<br />

edecek. Üstelik siber riskler sadece verilerin<br />

çalınması anlamına gelmiyor.<br />

Dünya çapında 300 milyondan fazla<br />

kişi bugün kripto para sahibi. NFT’lerde<br />

de talep giderek artıyor. Bunlar gibi<br />

dijital varlıklara ilgi artmaya devam<br />

ederken kimse bu varlıkları teminat altına<br />

alamıyor. Bu alanlarda fark yaratabilmek<br />

için sadece müşteriye sunulan<br />

teminatın konusunu değiştirmek<br />

yetmiyor. Dijital varlıkların değerleri<br />

çok hızlı değişebildiğinden teminatın<br />

da varlığın değerine göre değişebilmesi<br />

ya da poliçenin otomatik aktif/pasif<br />

durumuna geçebilmesi gerekebiliyor.<br />

Dolayısıyla yeni nesil ürünlerin dinamik<br />

olarak değişebilmesi ya da kullandığın<br />

kadar öde gibi gelir modellerine<br />

uyum sağlayabilmesi gerekiyor. Amacımız<br />

bu ürünlerin sunulabilmesi için<br />

altyapıları sağlayarak platformların<br />

müşterilerine ait teminat boşluğunu<br />

doldurabilecek yeni nesil sigortalar sunabilmelerini<br />

sağlamak” diyor.<br />

Colendi Sigorta Ürün Yöneticisi Buğra<br />

Karamanoğlu ise ilk aşamada hedeflerinin,<br />

Colendi’nin stratejisine uygun<br />

şekilde, BNPL (Buy Now Pay Later)<br />

gibi yeni nesil finansal hizmetlerin tamamlayıcısı<br />

niteliğinde olan sigorta<br />

ürünlerini ve ödeme yapılarını geliştirmek<br />

olduğunu söylüyor. Karamanoğlu,<br />

sözlerine şöyle devam ediyor: “Sigorta<br />

sektöründeki yeni bir oyuncu olup pazardan<br />

pay almak yerine yeni gelişen<br />

ihtiyaçlara yönelik ürünlerle sigorta<br />

pazarını geliştirmek istiyoruz. Bunun<br />

için de pazar payı yüksek ürünler yerine<br />

biz, yeni nesil ürünleri kullanıcının<br />

farklı bir ihtiyacına ve platforma<br />

gömülü şekilde sunmaya yoğunlaştık.<br />

Örneğin elektronik cihaz sigortası<br />

özelinde düşünürsek, doğru an henüz<br />

cihaz satın alınırken sepette müşteriye<br />

sigorta teklifi sunulabilmesini sağlamak.<br />

Yapılan araştırmalar ve sektör<br />

uygulamaları da kanıtlıyor ki sigorta,<br />

özellikle doğru anda ve doğru yerde<br />

sunulduğunda farkındalık yaratabiliyor.<br />

Böylece yıllardır sektörde olan ve<br />

penetrasyonu tamamlanan ürünler<br />

yerine pazarı geliştirebilecek ürünlere<br />

odaklanabiliyoruz. Üstelik bu ürünleri<br />

sunarken Colendi’nin sağladığı ödeme<br />

yöntemleri sayesinde artık sigorta<br />

primleri müşterilerin kredi kart limitlerini<br />

bloke etmek zorunda kalmayacak.<br />

BNPL gibi ödeme yöntemlerini de<br />

sigorta sektörünün kullanımına açarak<br />

sigortaya erişimi kolaylaştırmış<br />

olacağız.”<br />

İlk ürün olarak sektörde ciddi bir<br />

eksik olarak görülen evcil hayvan ve<br />

yenilenmiş elektronik cihaz sigortası<br />

üzerine çalışan Colendi Sigorta, özellikle<br />

siber güvenlik ve sağlık gibi alanlarda<br />

önleyici hizmetlerle ilgili çalışmalar<br />

planlıyor. Ancak sadece sigorta<br />

poliçeleri ile sınırlı kalmayıp risk henüz<br />

gerçekleşmeden önüne geçebilmek<br />

için hangi risk skor grupları ne gibi önlemlere<br />

ihtiyaç duyuyor konusuna da<br />

önem veriyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

IoT tüm teknolojilerin odak noktası olacak<br />

IoT (nesnelerin interneti),<br />

günlük hayatta<br />

kullanılan nesnelerin<br />

internet sayesinde<br />

diğer nesneler ile veri<br />

alışverişi yapabilmesini<br />

ve nesnelerin<br />

birbiriyle tam olarak<br />

senkronizasyon halinde olmalarını sağlayan<br />

bir teknoloji olarak öne çıkıyor.<br />

Bulut servis sağlayıcıları için önümüzdeki<br />

sürecin yoğun geçeceğini vurgulayan DİA<br />

Yazılım Genel Müdürü Suha Onay, “Sektörün<br />

büyüyeceği net bir şekilde görünüyor. Ama güvenliğine,<br />

altyapısına ve kalitesine yatırım yapmayan<br />

bulut sağlayıcıları, gelişen IoT teknolojisinin<br />

altında ezilebilirler. IoT’un yaygınlaştığı<br />

gelecekte, verilerin anlık olarak işlenebilmesi<br />

ve yapay zeka destekli kararların alınabilmesi<br />

için güçlü bir bulut bilişim ağına ihtiyaç duyulacak.<br />

Bu da aslında bulut altyapılar üzerinde<br />

ciddi bir yük oluşturacak” dedi.<br />

IoT’nin hepimizin yaşama biçimini değiştirecek<br />

birçok teknolojinin odağında olmaya devam<br />

edeceğini de sözlerine ekleyen Onay, “IoT,<br />

çeşitli kategorilere ayrılabilen ve hızla büyüyen<br />

bir endüstri. Bu yüzden konuyla ilgili tüm işletmeler<br />

IoT entegrasyonu üzerine yatırımlarını<br />

hızlandırmalı. Tüketici bakış açısıyla düşünürsek,<br />

nesnelerin internetinden beklentimiz, süt<br />

bittiğinde bize haber veren bir buzdolabı olabilir.<br />

Ancak IoT’u bu kadar değerli yapan böyle<br />

basit detaylar değil. Nesnelerin internetini bu<br />

kadar mühim kılan, örnekteki buzdolabını veri<br />

IoT’un yaygınlaştığı gelecekte, verilerin anlık olarak işlenebilmesi<br />

ve yapay zeka destekli kararların alınabilmesi<br />

için güçlü bir bulut bilişim ağına ihtiyaç duyulacağını<br />

açıklayan DİA Yazılım Genel Müdürü Suha Onay,<br />

konuyla ilgili tüm işletmelerin IoT entegrasyonu üzerine<br />

yatırımlarını hızlandırmaları gerektiğini söyledi…<br />

toplayabilen ve verileri kullanarak hem tüketicilere<br />

hem de şirketlere fayda sağlayabilmesidir.<br />

IoT’un geleceği hiç kuşkusuz parlak görünüyor.<br />

Yakın gelecekte verilerimizi düzenleme<br />

biçiminde büyük değişikler göreceğiz. Özellikle<br />

verilerin bulutta saklanmasının şimdiden<br />

sağladığı faydaları göz önünde bulundurursak,<br />

bunların internete bağlı cihazlarla entegre şekilde<br />

kullanıldığında hangi seviyelerde faydalar<br />

sağlayacağını hayal etmek mümkün” şeklinde<br />

konuştu.<br />

IoT’un geleceği ile doğrudan ilgili dört temel<br />

konu hakkında da bilgiler veren Onay, şöyle<br />

devam etti:<br />

IoT Şirketleri ve Döngüsel<br />

Ekonomi<br />

IoT şirketleri, minimum atık, enerji verimliliği<br />

ve daha fazla kişisel özerklik ile geleceği dizayn<br />

etmeye devam ediyorlar. Bununla birlikte<br />

sürdürülebilirlik için bir cihaz, geri bildirimler<br />

açısından zengin, duyarlı ve eylemleri veriler<br />

aracılığıyla birbirine bağlayabilmelidir. Nesnelerin<br />

interneti gelecekte döngüsel ekonomi modeline<br />

ciddi ivme kazandıracak gibi görünüyor.<br />

IoT Güvenlik İyileştirmeleri<br />

Nesnelerin internetine geçiş yapan işletmeler<br />

için sadece donanım, elektrik veya mühendislik<br />

gibi zorluklar bulunmuyor. Aynı zamanda<br />

müşterilerin IoT teknolojisini kullanabilmeleri<br />

için bulut altyapısına, uygulama geliştirmelerine,<br />

tasarımlara ve yönetime ihtiyaç var.<br />

Yapay Zeka<br />

Evet, IoT veri sağlar. Ama önemli olan veriler<br />

üzerinde işlem yapabilmektir. Değerli olan budur.<br />

Yapay zeka, toplanan verilerden akıllı eylemler<br />

yapabilmeye yani yaratıcılığa yardımcı<br />

olur. Örneğin yapay zeka, ATM’lerde yaşanabilen<br />

hırsızlıkları tespit edebilmeye, hemen hemen<br />

her cihazın bakım sürelerini azaltmaya,<br />

yine aynı şekilde her cihazın çalışma sürelerini<br />

artırmaya yardımcı olabilir.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Wellbees “En İyi İK Teknolojileri SaaS Ürünü” seçildi<br />

Çalışanların daha iyi<br />

yaşamalarına katkı<br />

sunmak için 18 ülkede,<br />

45 şirket üzerinden 100<br />

bini aşkın kişiye esenlik<br />

deneyimi sunan Wellbees,<br />

sektörün en prestijli<br />

ödüllerinden birinin sahibi<br />

oldu. İngiltere merkezli<br />

Warding & Consultancy International<br />

tarafından organize edilen SaaS Ödülleri’nde,<br />

“En İyi İK Teknolojileri SaaS Ürünü” kategorisinin<br />

kazananı Wellbees oldu. Bu yıl 14<br />

kategoride düzenlenen yarışmaya dünyanın<br />

dört bir yanından yenilikçi yazılım çözümleri<br />

katıldı. Wellbees’in finale kalan yedi şirket<br />

arasından kazandığı kategorinin uluslararası<br />

uzmanlardan oluşan jüri üyeleri; inovasyon<br />

ve operasyonel verimlilik ile müşterilerinin<br />

başarılarına katkı sağlayan şirketleri değerlendirdi.<br />

Yeni nesil çalışan esenliği platformu Wellbees, İngiltere<br />

merkezli Awarding & Consultancy International tarafından<br />

düzenlenen SaaS Awards’ta (SaaS Ödülleri), “En İyi<br />

İK Teknolojileri SaaS Ürünü” kategorisinin kazananı oldu…<br />

Melis Abacıoğlu: “Çalışan<br />

esenliğinde dünyanın aklına ilk<br />

gelen ürün olmayı hedefliyoruz”<br />

400 milyar dolarlık İK teknolojileri pazarının<br />

60 milyar dolarını çalışan esenliğinin oluşturduğunu<br />

söyleyen Wellbees Kurucusu Melis<br />

Abacıoğlu, “Bu konu her geçen gün daha fazla<br />

şirketin radarına giriyor çünkü bugün dünya<br />

genelinde çalışanların yüzde 85’i ‘ben iyi<br />

değilim’ diyor. Wellbees olarak isteğimiz, çalışanların<br />

gün içinde en çok zaman geçirdiği<br />

yerde yani işinde kendilerini iyi hissetmelerine<br />

katkı sunmak. Bunun için teknolojideki<br />

yetkinliğimizi, bilim odaklı yaklaşımımızla<br />

harmanlayarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz.<br />

Bu yıl Nisan ayında 212 önderliğinde,<br />

büyümek istediğimiz bölgeler olan MENA ve<br />

İngiltere merkezli girişim sermayesi şirketlerinin<br />

katılımıyla aldığımız yatırımı da bu<br />

amaçla değerlendiriyor hem iyileştirme gücümüzü<br />

hem de kullanıcı deneyimimizi geliştiriyoruz.<br />

Bu süreçte ayrıca bir veri bilimi, bir<br />

de bilim takımı kurduk. Sadece altı ay içinde<br />

bu eforların taçlandırılmış olması bizim için<br />

heyecan verici. Kendi alanlarında dünyanın<br />

önde gelen, global şirketlerin ödül aldığı<br />

bir organizasyonda bu başarıyı yakalamak<br />

da ürünümüzün kalitesinin çok önemli bir<br />

göstergesi. Biz de kendi alanımızda, çalışan<br />

esenliği denildiğinde tüm dünyanın aklına<br />

ilk gelen ürün olma hedefiyle tüm gücümüzle<br />

çalışmaya devam ediyoruz. Bu büyük ödülü<br />

Wellbees’e kazandıran başta CTO’muz Kerem<br />

Gönülkırmaz ve Kıdemli Ürün Müdürümüz<br />

Şeyma Doğan olmak üzere tüm ekibimizi<br />

kutluyorum” dedi.<br />

Wellbees’in ödül aldığı “En İyi İK Teknolojileri<br />

SaaS Ürünü” kategorisinin baş jürisi Annabelle<br />

Whittall ise “Bu ödülü, sağlıklı çalışanlara<br />

sahip olmanın avantajlarını destekleyen<br />

bir SaaS’a sunduğumuz için heyecan duyuyoruz.<br />

Çalışan esenliğini mükemmel bir şekilde<br />

ve son teknolojiyle yönetmeyi sağlayan Wellbees,<br />

bu kategorinin kazananı olmaya layık<br />

bir platform” açıklamasında bulundu.<br />

31


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Teknolojinin rotası ‘İşTurkcell Teknoloji<br />

Buluşmaları’nda belirlendi<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Şirketlerin dijitalleşme yolculuklarına<br />

öncülük eden Turkcell’in 2018 yılından<br />

bu yana organize ettiği ‘İşTurkcell Teknoloji<br />

Buluşmaları’, bu yıl da Türkiye’nin en<br />

önemli iş insanlarına ev sahipliği yaptı.<br />

‘Teknolojinin Rotasında Turkcell Yanında’<br />

ana mottosuyla düzenlenen buluşmada;<br />

teknoloji, bankacılık, perakende gibi<br />

birçok sektörden yaklaşık 400 önemli<br />

isim bir araya geldi. İşTurkcell Teknoloji<br />

Buluşmaları’nda iş dünyasındaki<br />

değişimler, yeni iş modelleri, daha iyi bir<br />

gelecek için sürdürülebilir dünyaya dair<br />

atılması gereken adımlar, verimliliği<br />

ve üretkenliği artırmak için teknoloji<br />

yatırımlarının önemi detaylıca ele alındı.<br />

Dijital dönüşüm süreçlerini hızlandıran,<br />

tüketici alışkanlıklarını önemli ölçüde<br />

değiştiren yeni fırsatlar, tehditler ve<br />

alınması gereken önlemler de etkinlikte<br />

masaya yatırıldı.<br />

Ceyhun Özata: “Dijitalde fark<br />

yaratanlar her alanda büyük<br />

avantaj elde ediyor”<br />

Turkcell Kurumsal Satıştan Sorumlu<br />

Genel Müdür Yardımcısı Ceyhun Özata,<br />

etkinlikte yaptığı konuşmada “Bugün<br />

Endüstri 4.0, Toplum 5.0 gibi kavramlar<br />

sosyal yaşam ve iş hayatının önemli bir<br />

parçası durumunda. İş dünyası uzun zamandır<br />

olağanüstü süreçlerden geçmeye<br />

devam ediyor. Rekabet etmek, yetenek<br />

bulmak, müşteri memnuniyetini sağlamak;<br />

önceliklendirilmesi gereken konuların<br />

başında geliyor. Ayrıca sürdürülebilir<br />

iş modelleri kurmak ve sürdürülebilirlikle<br />

tüm paydaşlar adına gerçek bir etki yaratabilmek<br />

de yeni dünya düzeninde çok<br />

daha kıymetli. Geleceğe yönelik en doğru<br />

adımları atabilmek için organizasyonlar,<br />

rotasını dijital dönüşüme çevirmeye uzun<br />

bir süredir devam ediyor. Dijital dönüşüm<br />

söz konusu olduğunda, her sektörün ve<br />

şirketin ihtiyaçları farklılık gösteriyor.<br />

Dijital alanda başarılı olan şirketler hem<br />

müşteri ve yetenek hem de tedarikçi ve<br />

yatırımcı için daha cazip hale geliyor.<br />

Dolayısıyla dijitalde fark yaratanlar her<br />

alanda büyük avantaj elde ediyor. Geriden<br />

takip edenlerin de bu farkı kapaması<br />

gittikçe zorlaşıyor” dedi.<br />

Dünyanın ilk dijital operatörü Turkcell, iş dünyasını<br />

‘İşTurkcell Teknoloji Buluşmaları’nda bir araya getirdi.<br />

‘Teknolojinin Rotasında Turkcell Yanında’ ana mottosuyla<br />

gerçekleştirilen etkinlikte, farklı sektörlerden<br />

400’e yakın üst düzey iş insanı, iş dünyasının geleceğini<br />

mercek altına aldı. Toplantıda öne çıkan konu,<br />

şirketlerde verimliliğin ve üretkenliğin artması, sürdürülebilirliğin<br />

sağlanması için teknoloji yatırımları ve dijital<br />

dönüşümün önemi oldu…<br />

“İş teknolojide, teknoloji de<br />

Turkcell’de”<br />

Ceyhun Özata, şöyle devam etti: “Öncelikleri<br />

belirlemek, ihtiyacı vurgulamak ve<br />

üzerine gitmek, bunun için teknolojiden<br />

faydalanmak, karşımıza çıkacak tüm değişimlere<br />

karşı sadece ayakta kalabilmeyi<br />

değil, yere sağlam basmamızı da sağlayacak.<br />

Bu noktada ‘İş teknolojide, teknoloji<br />

de Turkcell’de’ diyerek, Dijital İş Servisleri<br />

şirketimizle tek noktadan ve uçtan uca, iş<br />

dünyasının tamamının dijital dönüşüm<br />

sürecinde yanlarında olmak için var gücümüzle<br />

çalışıyoruz. Türkiye’nin en büyük<br />

veri işletmecisi olarak ‘Türkiye’nin<br />

verisi Türkiye’de kalmalı’ vizyonuyla<br />

öncülüğünü üstlendiğimiz uluslararası<br />

standartlarda, afetlere karşı korunaklı,<br />

güçlü güvenlik önlemlerine sahip yeni<br />

nesil veri merkezleri için yatırımlarımıza<br />

her geçen gün hız katıyoruz. Derinlemesine<br />

branşlaşmış siber güvenlik özelinde<br />

150’nin üzerinde uzman personel kadromuz,<br />

20’den fazla güvenlik portföyümüz<br />

ve aldığımız sertifikalarla hizmet kalitemizi<br />

artırmaya devam ediyoruz. Turkcell<br />

olarak güçlü altyapımız ve teknolojimizle,<br />

sektörün büyük oyuncularından kamu<br />

kurumlarına kadar hep birlikte yürümek<br />

için hazırız.”<br />

Türkiye’nin önemli iş insanları<br />

dijital çağın trendlerini tartıştı<br />

İstanbul Mandarin Oriental Bosphorus’ta<br />

gerçekleştirilen buluşmada Ceyhun<br />

Özata’nın ardından, TOGG CEO’su M.<br />

Gürcan Karakaş konuşma yaptı. ‘Dijital<br />

Dönüşüme Değer Katan Teknolojiler için<br />

Dijital İş Servisleri’ temasıyla konuşmasını<br />

gerçekleştiren Turkcell Dijital İş Servisleri<br />

Genel Müdürü Gürkan Arpacı’nın<br />

ardından ise ‘Yarınlar için Dijital Sürdürülebilirlik’<br />

başlıklı panelde Şişecam<br />

CTO’su Gökhan Kıpçak, Garanti BBVA<br />

Mühendislik Hizmetleri ve Veri Genel<br />

Müdür Yardımcısı İlker Kuruöz ve Doğuş<br />

Teknoloji Genel Müdürü Semih İncedayı<br />

görüşlerini paylaştı.<br />

Turkcell Kurumsal Büyük Müşteriler<br />

Satış Direktörü Serdar Tarhan’ın moderatörlüğünü<br />

üstlendiği ‘Yeni Dünyada<br />

Dijital Dönüşen Kazanıyor’ başlıklı panelde<br />

Flormar CIO’su Berkant Özgün, FLO<br />

CTO’su Burak Aktaş ve Gedik Yatırım<br />

CIO’su Bülent Parlakol konuşmacı olarak<br />

yer aldı. ‘Stratejik İş Ortaklarımız ile Dijital<br />

Dönüşüm ve Sürdürülebilirlik’ temalı<br />

panelde ise Turkcell Dijital İş Servisleri<br />

Genel Müdür Yardımcısı Süha Bayraktar<br />

moderatör olurken, panelistler HPE Ülke<br />

Satış ve Kanal Direktörü Alper Yıldız, Fortinet<br />

Bölge Direktörü Arzu Akkaya, Techdata<br />

Genel Müdürü Behçet Yumrukçallı<br />

ve Huawei Türkiye Kurumsal İş Grubu<br />

CIO’su Fatih Akgül deneyimlerini aktardı.<br />

32


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

ViewSonic inovasyon dolu 35 yılı geride bıraktı<br />

ViewSonic, çözüm geliştirme süreçlerine<br />

tüm paydaşlarını dahil ettiği yeni stratejisi<br />

‘Hizmet Olarak Ekosistem’i (Ecosystem as a<br />

Service-EaaS) 35. yılında duyurarak, sektöreki<br />

dijital dönüşümü teşvik etmeye devam<br />

ediyor. Görüntüleme teknolojilerinin yanı<br />

sıra daha iyi bir eğitim için ürettiği yazılım<br />

ve donanım ürünleriyle de öne çıkan View-<br />

Sonic, eğitim sektöründe uyguladığı ve başarılı<br />

sonuçlar aldığı yeni stratejisi ‘Hizmet<br />

Olarak Ekosistem’i, diğer segmentlerde de<br />

uygulayarak küresel büyümeye devam etmeyi<br />

planlıyor.<br />

EaaS ile endüstriyel dönüşümler<br />

kolaylaşıyor<br />

ViewSonic, bu öncü projesi kapsamında<br />

globalde pek çok ülkede, öğretmenlerin dijital<br />

öğretme becerilerini geliştirmek için<br />

bir dizi çalışmaya imza atıyor. Türkiye’de<br />

de başarılı bir örneğinin uygulandığı sosyal<br />

medya platformlarında topluluk oluşturma<br />

çalışmalarıyla, teknolojiyi eğitim sürecinin<br />

önemli bir parçası olarak gören ve bu alandaki<br />

yenilikleri tanıyıp deneyimlemek isteyen,<br />

Görüntü ve eğitim teknolojileri alanında dünyanın<br />

önde gelen üreticilerinden ViewSonic, sektördeki 35.<br />

yılını, “görsel çözümlerde mükemmellik sağlama”<br />

misyonuyla başarıyla tamamladı. Yıl dönümünde son<br />

stratejisi olan “Hizmet Olarak Ekosistem”i (EaaS) duyuran<br />

şirket, tüm ekosistemi güçlendirmek ve sektörü<br />

daha büyük dönüşümlere teşvik etmek için paydaşlarıyla<br />

yenilik ve iş birliği yapmaya devam ediyor…<br />

öğrencilerine eğitim teknolojilerinin sağladığı<br />

olanaklarla ders içerikleri hazırlamaya<br />

meraklı seçkin bir öğretmen kitlesini bir<br />

araya getiriyor. Ayrıca EdTech ekosistemine<br />

entegre ettiği myViewBoard ile çevrimiçi<br />

öğretim ve öğrenim desteklenirken, eğitimcilerin<br />

ders sırasında öğrencinin katılımını<br />

değerlendirebildiği UNIVERSE by ViewSonic<br />

ile de dijital öğrenme deneyimini iki boyutlu<br />

ortamından sürükleyici bir üç boyutlu<br />

eğitim ortamına taşıyor.<br />

İş dünyası için yenilikçi<br />

çözümler<br />

Eğitim dünyası dışında iş dünyasına da kullanıcıların<br />

ve işletmelerin verimliliklerini,<br />

esnekliklerini, performanslarını geliştirmelerine<br />

yardımcı yenilikçi ürün ve hizmet yelpazesi<br />

sunan ViewSonic, taşınabilir monitör,<br />

projeksiyon cihazı ve kalemli ekran çözümleriyle<br />

zaman ve mekandan bağımsız çalışma-öğrenme<br />

olanağı sağlıyor.<br />

Markanın 35 yıllık başarısını değerlendiren<br />

ViewSonic Türkiye Ülke Müdürü M.<br />

Önder Şengür, “1987’de kurulan şirketimiz<br />

başlangıçta sadece monitor üretiyordu. Zamanla<br />

diğer ürün gruplarına da yayılarak;<br />

kurumsal, tüketici ve eğitim segmentlerinde<br />

muazzam başarılar elde ettik. 35 senedir<br />

müşterilerimizin verimlilik, esneklik ve performanslarını<br />

geliştirmelerine yardımcı olan<br />

yenilikçi ürün ve hizmetlerimizi sürdürülebilir<br />

çözümler geliştirerek sunuyoruz.<br />

Müşteri odaklı bir yaklaşımla ViewSonic,<br />

ürün serisini yükseltme çalışmalarını ve<br />

en son teknolojilere yatırım yapmayı farklı<br />

dikey pazarlarda da sürdürecek. Sıradan<br />

ve olağanüstü arasındaki farkı görmek için<br />

dünyaya ilham verme vizyonuyla, inovasyonu<br />

hızlandırmak ve müşterilerimizin<br />

sorunlarını çözmek için sektörle ortaklık<br />

kurmaya devam edeceğiz” diyor.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

En güçlü Mercusys yönlendirici Türkiye’de<br />

Mercusys, Wi-Fi 6 teknolojili, hem kablolu hem kablosuz<br />

bağlantıda yüksek hızlara sahip ve güçlü güvenlik<br />

özellikleriyle donatılmış MR80X yönlendiriciyi Türkiye’de<br />

satışa sundu…<br />

Bütçe dostu ağ markası Mercusys, en güçlü<br />

yönlendirici (router) modelini Türkiye’de satışa<br />

sundu. Wi-Fi 6 teknolojili MR80X model<br />

yönlendirici, hem yüksek hız, hem daha geniş<br />

kapsama alanı, hem çok cihaza bağlantı<br />

desteği, hem de güçlü güvenlik arayan kullanıcılara<br />

hitap ediyor.<br />

Kablolu ve kablosuz bağlantıda yüksek hızlar<br />

sunan MR80X yönlendirici, çift bant desteğine<br />

sahip ve toplamda 3 Gbps (3000 Mbps)<br />

kablosuz hızlara ulaşabiliyor. Aynı zamanda<br />

üzerinde biri WAN olmak üzere toplam 4<br />

adet Gigabit Ethernet girişi yer alıyor. Böylece<br />

ağa kablo ile bağlanan akıllı TV, oyun<br />

konsolu gibi cihazlar da Gigabit hızlarda ağa<br />

erişebiliyor.<br />

Daha geniş kapsama alanı,<br />

daha az parazit, daha güçlü<br />

güvenlik…<br />

Mercusys MR80X, WiFi 6 teknolojisinin getirdiği<br />

avantajlarla aynı anda çok sayıda cihaza<br />

destek verebiliyor. Ağ performansı düşmeden<br />

farklı cihazların ağa erişebilmesi, özellikle evde<br />

ağa bağlanan cihaz sayısı fazla olan kullanıcılar<br />

için önemli. ‘Akıllı Bağlantı’ özelliği sayesinde<br />

ise ağa bağlı cihazları en uygun banda<br />

yönlendiren MR80X, ev içinde dolaşırken de<br />

cihazların en iyi şekilde bağlı olmasını sağlıyor.<br />

Ayrıca komşulardan gelen Wi-Fi sinyallerinin<br />

parazit oluşturmasını BSS-Color özelliği ile<br />

engelleyen yönlendirici, çok daha verimli bir ev<br />

ağı sağlıyor. Güçlü harici antenleri ve Hüzmeleme<br />

teknolojisi sayesinde daha geniş bir Wi-Fi<br />

kapsama alanını oluşturan MR80X, bu güçlü<br />

özellikleri karşılayabilecek güçlü bir işlemciye<br />

sahip. Qualcomm çift çekirdekli işlemci, Mercusys<br />

yönlendiricinin tüm görevleri başarıyla<br />

ve minimum gecikmeyle yapması için çalışıyor.<br />

Bu kadar güçlü özelliklerle oluşturulan ev<br />

ağının güvenli de olması gerekir. Mercusys<br />

MR80X hem ağı hem ağa bağlananların sanal<br />

ortamda güvenliğini sağlayacak güçlü güvenlik<br />

özellikleriyle donatılmış durumda. WPA3<br />

güvenlik protokolüne sahip olan cihaz, ağın dışarıdan<br />

gelecek tehditlere karşı güvenliğini en<br />

üst noktada sağlıyor. Aynı zamanda Ebeveyn<br />

Denetimleri, Misafir Ağı gibi uygulamalarla bu<br />

güvenliği pekiştiriyor.<br />

Yönlendirici modunun yanı sıra erişim noktası<br />

(access point) olarak da işlev gören ürün, Türkiye’de<br />

KDV dahil 90 USD fiyatla satışa sunuldu.<br />

33


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Çocuklar Latmos Explorer ile<br />

programlama ve kodlama mantığını<br />

öğrenebilecek<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

34<br />

Mobil oyun, VR ve AR<br />

teknolojileri üzerine<br />

geliştirmeler yapmak<br />

üzere 2020 yılında Yavuz<br />

Pullukcu, Yasin<br />

Kaya, Batuhan Köksal<br />

ve Şadi Burak Çelikez<br />

tarafından ADÜ Teknokent<br />

bünyesinde<br />

şirketleşerek kurulan<br />

ArkheTech, çocuklara programlama ve<br />

kodlama dilini erken dönemde öğretmeyi<br />

amaçlayan Latmos Explorer adlı oyununu<br />

dijital platformlarda yayına sundu.<br />

İsmini Yavuz Pullukcu’nun 2017 yılında<br />

çekmiş olduğu Latmos belgeselinden<br />

alan ve yine belgesele konu olan Aydın<br />

bölgesinin neolitik çağa uzanan tarihi<br />

değerlerini, doğal güzelliklerini işleyen<br />

Latmos Explorer, 8-13 yaş aralığındaki<br />

çocukların eğlenirken öğrenmesini sağlıyor.<br />

Çocuklar dijital dünyaya<br />

erken dönemde adım atarken<br />

tarihi yolculuğa çıkacak<br />

Oynanış biçimi itibarıyla bugün ve gelecek<br />

için önem arz eden programlama ve<br />

kodlama dilinin temellerinin kavranmasını<br />

sağlamak üzere kurgulanan Latmos<br />

Explorer, hikaye formatıyla ise tarihte<br />

yolculuğa çıkarıyor. Böylelikle çocuklar<br />

geleceğin yeteneklerini kazanırken<br />

aynı zamanda geçmişi keşfedebiliyorlar.<br />

Eğitici oyunlar kategorisinde yer alan<br />

Latmos Explorer, bu özelliğiyle geçmişin<br />

değerlerini geleceğin teknolojisiyle birleştiriyor.<br />

Yakın zamanda iOS Appstore ve Google<br />

PlayStore’da yayınlanan Latmos, çocukların<br />

eğlenirken öğrenerek, kaliteli<br />

içerikle kaliteli ekran zamanı geçirmesini<br />

hedefliyor. Ailelerin çocuklarıyla<br />

beraber oynayabilecekleri ve beraber<br />

keyif alabilecekleri biçimde tasarlanan<br />

Latmos Explorer, günümüz dünyasının<br />

en önemli becerilerinden birisi olan kodlamanın<br />

temel mantığını anlatıyor. Ev<br />

ortamının çocukların teknolojiyi kullanarak<br />

öğrenme sürecini gerçekleştirdiği<br />

eğitim ortamı haline dönüşmesinin çok<br />

önemli olduğu ve ebeveynlerin çocukların<br />

dijital oyun oynamalarına rol model<br />

olmalarının gerekliliği ise bilimsel araştırmalarda<br />

ifade ediliyor. Oyunun kodlama<br />

temelini ele alması dışında algoritma<br />

oluşturma, hafıza güçlendirme, analitik<br />

Oyun, yazılım, VR, AR, 3D animasyon faaliyet alanlarında<br />

çalışmalara imza atan ArkheTech’in 8-13 yaş arası<br />

çocuklara yönelik olarak geliştirdiği Latmos Explorer<br />

adlı mobil oyun yayınlandı. Çocukların programlama ve<br />

kodlama dilini öğrenirken aynı zamanda Aydın bölgesinin<br />

neolitik dönemden günümüze uzanan tarihini, doğal<br />

güzelliklerini keşfedebileceği Latmos Explorer, iOS<br />

cihazlar için AppStore ve Android cihazlar için Google<br />

Play Store üzerinden indirilebiliyor…<br />

becerilerini arttırma, 3 boyutlu algıyı geliştirme<br />

gibi özellikleri de bulunuyor.<br />

Gelecek nesillere dünü,<br />

bugünü ve yarını bir arada<br />

vadeden bir platform<br />

Latmos Explorer’in çocukların eğlenerek<br />

öğrenmelerine sağlayacağı katkılara işaret<br />

eden ArkeTech Kurucu Ortağı Yavuz<br />

Pullukcu, “Çağımızın en değerli yetkinlikleri<br />

arasında dijital dünyaya hakimiyet<br />

yer alıyor. Bugün artık erken yaşlardan<br />

itibaren dijital cihazlarla temas<br />

kuran, cihazların dilini kavrayabilen ve<br />

bunu şekillendirebilen bir nesil yetişiyor.<br />

Biz de ArkeTech olarak bu alanda çocukların<br />

yalnızca dijital dünyaya temas<br />

etmekle kalmayıp, onun dilini kavramalarını<br />

sağlayacak bir oyun hayal ettik. Bu<br />

hayal aynı zamanda 2017 yılında çekmiş<br />

olduğum Latmos Belgeseli ile pekişti ve<br />

ortaya Latmos Explorer çıktı. 6 ay süren<br />

yoğun bir çalışma sonucunda hikayesi,<br />

kurgusu, görsel öğeleri ve formatı itibarıyla<br />

tamamlanan Latmos Explorer’ın<br />

artık çocukların ve ebeveynlerin erişimine<br />

açılmış olmasından büyük bir gurur<br />

duyuyorum. Gelecek nesillere dünü,<br />

bugünü ve yarını bir arada vadeden bir<br />

oyun platformu olarak Latmos Explorer’ın<br />

dijital yetkinlik noktasında da<br />

sağlayacağı faydaların değerli olduğuna<br />

inanıyorum. Çocukların kendi başlarına<br />

veya ebeveynleriyle beraber eğlenerek ve<br />

öğrenerek oynayabileceği Latmos Explorer’da<br />

Aydın bölgesinin milyonlarca yıl<br />

önceye dayanan tarihi değerlerini, doğasını<br />

keşfetmek de mümkün oluyor. Bu<br />

açıdan da çocuklara dijital dünyadaki<br />

eğlenceli vaktin yanında dışarıda hayatın<br />

bir parçası olan doğal oluşumların<br />

ve kültürel değerlerin de önemini aktarabilecek<br />

bir oyun olarak değer taşıyor.<br />

Latmos Explorer an itibarıyla AppStore<br />

ve Google Play Store üzerinden mobil cihazlara<br />

indirilebiliyor.” dedi.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

DataFlowX, Tech Data ile dünyaya açılacak<br />

Sıfır güven yaklaşımı ile yeni nesil güvenlik çözümleri<br />

geliştiren yerli siber güvenlik şirketi DataFlowX’in<br />

ürünleri, BT ekosisteminin lider küresel distribütörlerinden<br />

olan Tech Data’nın gücü ile önce Türkiye’de<br />

ardından dünyada yayılacak…<br />

2021 yılında dünya çapında gerçekleşen siber<br />

güvenlik ihlali vakalarının 40 milyarı geçtiği<br />

tahmin edilmektedir. Yaşanan siber güvenlik<br />

ihlalleri ve yeni nesil tehditler konusundaki artan<br />

farkındalığın etkisiyle global siber güvenlik<br />

pazarı da son 10 yılda hızlı bir büyüme sergiliyor.<br />

Öyle ki global siber güvenlik pazarının<br />

2029’a kadar 376,3 milyar dolara çıkması ve<br />

yüzde 13,4’lük bir yıllık büyüme oranı sergilemesi<br />

bekleniyor. İşte hızla büyüyen bu global<br />

pazar içerisinde yerli üretim çözümlerin daha<br />

fazla pay almasını sağlayacak dikkat çekici bir<br />

iş birliğine ülkemizde imza atıldı.<br />

Dünyanın önde gelen BT çözümleri distribütörü,<br />

Tech Data A TD SYNNEX Company (NYSE:<br />

SNX) Türkiye ile yeni nesil siber güvenlik çözümleri<br />

sunan teknoloji üreticisi DataFlowX,<br />

dağıtım anlaşması yaptıklarını duyurdu. Bu<br />

anlaşma ile DataFlowX’in sıfır güven mimarisi<br />

(Zero Trust Architecture) yaklaşımı ile geliştirdiği,<br />

kritik altyapıların korunmasını ve ağlar<br />

arası güvenli veri iletişimini sağlayan yeni nesil<br />

siber güvenlik çözümleri, Tech Data aracılığıyla<br />

öncelikle Türkiye pazarına, ardından orta<br />

vadede küresel müşterilere sunulacak.<br />

Tech Data A TD SYNNEX Company Türkiye<br />

Genel Müdürü Behçet Yumrukçallı iş birlikleri<br />

hakkında şunları söyledi: “BT ekosistemi için<br />

lider küresel distribütör ve çözüm toplayıcısı<br />

Tech Data A TD SYNNEX Company Türkiye<br />

olarak 100’den fazla ülkede 150 binden fazla<br />

müşterimize teknoloji yatırımlarının değerini<br />

en üst düzeye çıkarmak, iş sonuçlarını göstermek<br />

ve büyüme fırsatlarını ortaya çıkarmaları<br />

için yenilikçi çözümler sunuyoruz. Tabii tüm<br />

bunları yaparken de en önemli önceliklerimiz<br />

arasında siber güvenlik geliyor. Günümüzde<br />

siber güvenlik alanında en öne çıkan yaklaşımlardan<br />

birisi de sıfır güven mimarisi yaklaşımı.<br />

Genellikle güvenlik sistemleri bir ihlal tespit<br />

etmedikçe bir ağın güvenli olduğu varsayılır<br />

ancak sıfır güven mimarisi yaklaşımı, ihlal<br />

tespit edilmese de bir ağın her zaman güvenli<br />

olmadığını varsayar. Her işlemin, verinin ve<br />

kimliğin güvenilmez olduğunu kabul eder.<br />

Tüm dünyada hızla benimsenen bu yaklaşıma<br />

uygun ürünlerin DataFlowX tarafından<br />

yerli imkanlarla üretilmesini çok değerli buluyoruz.<br />

Çünkü bizim de hedeflerimizden birisi<br />

siber güvenlik alanında faaliyet gösteren yerel<br />

girişimlerin büyümesine ve globalleşebilmesine<br />

destek olmaktır. Tech Data A TD SYNNEX<br />

Company olarak hedefimiz 600’den fazla iş ortağımızın<br />

gücümüzden yararlanarak veri ekonomisinde<br />

maksimum değer elde etmesidir. Bu<br />

noktada DataFlowX’in yerli ürünlerini de önce<br />

ülkemizde birçok farklı sektörde konumlandırmayı,<br />

ardından yurt dışında da kullanımını<br />

yaygınlaştırmayı hedefliyoruz.”<br />

Anlaşma hakkında açıklamada bulunan DataFlowX<br />

Genel Müdürü Burak Çifter ise “Hızla<br />

gelişmeye devam eden dijital dünya, hayatımızın<br />

her alanında kolaylık sağlarken bir yandan<br />

da büyük riskleri beraberinde getiriyor. Kurumlar<br />

için dijital ortamdan verilerin güvenli<br />

olarak elde edilmesi, işlenmesi ve saklanması,<br />

ilgili birimlere hızlıca iletilmesi ve bu akışın<br />

durmaması için teknoloji tüm hizmetlerin<br />

merkezinde yer alıyor. Ancak günümüzde sistemler<br />

arası entegrasyon ihtiyacı, hassas ve<br />

kritik öneme sahip ağların artık tamamen kapalı<br />

kalmasını imkânsız hale getiriyor. Bu da<br />

hassas ağların veri alışverişlerini “Sıfır Güven<br />

Mimarisi”nden taviz vermeden gerçekleştirebilmesi<br />

için yeni nesil çözümler gerektiriyor.<br />

Başta enerji, finans, üretim ve savunma alanında<br />

faaliyet gösteren kurumların bu ihtiyacı<br />

doğrultusunda biz de DataFlowX olarak yerel<br />

pazarda ilk ve tek yeni nesil veri diyotu DataDiodeX,<br />

ağlar arası güvenlik geçidi DataBrokerX<br />

çözümlerinden oluşan ‘Ağlar Arası Güvenli<br />

Bilgi Geçidi Çözüm Ailemiz’ ile hassas ve kritik<br />

ağların donanım tabanlı ve fiziksel seviyede<br />

izolasyonunu sağlıyoruz. Bunu yaparken bir<br />

yandan da bu güvenlik tedbirinden ödün vermeden<br />

güvenle veri alışverişi yapabilmesini<br />

sağlıyoruz. İş ortaklarımızın sunduğumuz tüm<br />

bu çözümlerden kolay, verimli, güvenli biçimde<br />

yararlanmaları, siber savunma çözümleriyle<br />

güvenlik portföylerini güçlendirebilmeleri için<br />

BT ekosisteminin lider bir küresel distribütörü<br />

ve çözüm toplayıcısı olan Tech Data ile yaptığımız<br />

iş birliğinden mutluluk duyuyoruz” dedi.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Dinamik Bilgi Teknolojileri kendi<br />

ekosisteminde ilk FinTech olacak<br />

Startups.Watch tarafından<br />

yayınlanan<br />

Küresel FinTech raporuna<br />

göre, 2021 yılında<br />

FinTech girişimleri<br />

3604 anlaşmayla<br />

toplamda 115 milyar<br />

dolar yatırım topladı.<br />

Teknoloji ve endüstri<br />

uzmanlığı ile işletmelerin<br />

başarısını artıran<br />

Dinamik Bilgi Teknolojileri,<br />

E-GÜVEN ile iş ortaklığı ve bayilik<br />

sözleşmesi imzalayarak, dijital dönüşüm konusunda<br />

çalışmalarını hızlandırdı. Dinamik<br />

Bilgi Teknolojileri, E-GÜVEN ürünleriyle<br />

kendi ekosisteminde ilk FinTech olma özelliğini<br />

de sağlamış olacak.<br />

Dinamik Bilgi Teknolojileri işbirliği yaptığı E-GÜVEN’in elektronik<br />

imza ve elektronik imzalı çözümleriyle işletmelerin dijital<br />

dönüşümlerini hızlandırırken, kendi ekosisteminde ilk<br />

FinTech olma özelliğini de sağlamış olacak…<br />

Dinamik Bilgi Teknolojileri CTO’su Deniz<br />

Cengiz, “Dinamik Bilgi Teknolojileri olarak<br />

iş süreçlerimizi elektronik imza ve mobil<br />

imzaya uyumlu hale getireceğiz ve elektronik<br />

& mobil imzalı yazılım çözümlerini de<br />

mevcut yapımıza uygulayacağız. E-İmza,<br />

Mobil İmza, E-Fatura, E-Arşiv, E-Belge, E- irsaliye<br />

gibi E-dönüşüm süreçlerini önce kendi<br />

yapımızda sonrasında bayilerimiz ve iş ortaklarımızda<br />

uygulayacağız. Böylece önce<br />

kendi dönüşümümüzü sonrasında ise iş ortaklarımızı<br />

sürece dahil edeceğiz. Dinamik<br />

Bilgi Teknolojileri, kendi ekosisteminde ilk<br />

FinTech olma özelliğini de bu şekilde sağlamış<br />

olacak. İlerleyen dönemlerde iş ortaklarımıza<br />

Dinamik Bilgi Teknolojileri altyapısı<br />

üzerinden E-Fatura, E-Arşiv, E-Belge gibi<br />

hizmetler sunarak alanında öncü bir çözüm<br />

sağlayacağız” şeklinde konuştu.<br />

35


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

EasyCep’ten yenileme merkezi yatırımı<br />

Türkiye’nin en büyük yenilenmiş elektronik ürün marketi<br />

EasyCep, 4 bin metrekarelik tesis yatırımına imza<br />

attı. Atıl duran elektronik ürünlerin yeniden ekonomiye<br />

kazandırılmasına öncülük eden EasyCep’in İstanbul<br />

/ Kağıthane’deki yenileme tesisinin açılışı, T.C.<br />

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın katıldığı<br />

törenle gerçekleşti…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

36<br />

Kurulduğu günden bu yana istikrarlı<br />

büyümesini sürdüren ve Türkiye’de yeni<br />

bir sektörün oluşmasına öncülük eden<br />

EasyCep, 250 kişinin istihdam edildiği 4<br />

bin metrekarelik tesis yatırımını devreye<br />

aldı.<br />

Törenin açılış konuşmasını yapan T.C.<br />

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank:<br />

“2020 yılında yenilenmiş ürünlerin<br />

piyasaya arzı konusunda ticaret bakanlığımız<br />

yönetmelik yayınlayarak TSE ile<br />

ikinci el cep telefonlarının yenilenmesine<br />

dair bir standart geliştirdi. Türkiye’de<br />

155 bine yakın ikinci el cep telefonu<br />

yenilenerek sertifikalı bir şekilde<br />

piyasaya arz edildi. Döngüsel ekonomiyi<br />

destekleyerek gelecek nesillere daha yaşanabilir<br />

bir dünya bırakma noktasında<br />

çok değerli bir adımı başlattık. Bugün de<br />

burada Türkiye’nin en büyük yenilenmiş<br />

elektronik ürün marketi EasyCep’in yenileme<br />

merkezinin açılışını yapmak üzere<br />

bir araya geldik. EasyCep Ticaret Bakanlığı<br />

yenileme lisansıyla faaliyetlerine<br />

devam ediyor. Şu anda 350 çalışanı var,<br />

yıl sonu hedefleri 500 rakamını yakalamak.<br />

Bu bir başarı hikayesi” dedi.<br />

Varank sözlerine şöyle devam etti:<br />

“Türkiye olarak maalesef akıllı telefon<br />

ihtiyacımızın büyük bir kısmını<br />

ithalatta karşılamak durumunda<br />

kalıyoruz. Yenileme merkezleri ithalatın<br />

önüne geçerek de ülkemize ekonomik<br />

değer olarak büyük katkılar sağlayacak.<br />

Cari açığın azaltılmasında önemli<br />

bir rol oynayacak. Özetle yenileme<br />

merkezleri sürdürülebilirlik, güvenlik<br />

ve ekonomik anlamda ülkemize büyük<br />

faydalar sağlıyor, önümüzdeki dönemde<br />

bu faydalar artmaya devam edecek, bu<br />

piyasa büyüyecek. Ayrıca cep telefonu<br />

yenileme merkezleri, müşteriden<br />

aldıkları telefonla eski kullanıcı<br />

arasındaki illiyet bağını tamamen<br />

ortadan kaldırıyorlar. Yani bu müşterinin<br />

verilerinin yeniden gündeme gelmesi<br />

gibi bir endişesi olamaması lazım.<br />

Çünkü standardı ona göre belirledik.<br />

Ayrıca cihazların değiştirilmesi gereken<br />

bir yerleri varsa bunları yapıp gerekli<br />

yazılımlarla satışa hazır hale getiriyorlar.<br />

Satılan telefonlara da 1 yıl garanti süresi<br />

veriyorlar.”<br />

“Hem cari açığın azalmasına<br />

hem de döngüsel ekonomiye<br />

katkı sağlıyoruz”<br />

Yenileme merkezi açılışında konuşma<br />

yapan EasyCep CEO’su Mehmet<br />

Akif Özdemir EasyCep’in<br />

sürdürülebilirliğe, döngüsel ekonomiye<br />

ve ülke ekonomisine sağladığı katma<br />

değeri vurguladı. Özdemir: “2021 yılında<br />

ortalama bir akıllı telefon fiyatı 402<br />

dolara ulaştı. İthal edilen bu cihazların<br />

maliyeti düşünüldüğünde karşımıza<br />

ciddi rakamlar çıkıyor. Biz âtıl duran<br />

elektronik ürünleri yenileyerek tekrar<br />

ekonomiye kazandırıyor, böylece cari<br />

açığın azalmasında da etkili oluyoruz.<br />

Bu yıl 200 bin adet telefonu yenileyerek<br />

yaklaşık 80 milyon doların ülkemizde<br />

kalmasını sağlamayı hedefledik ve bu<br />

hedefimize doğru emin adımlarla ilerliyoruz.<br />

İş modelimiz, kayıt dışı el değiştiren<br />

cihazların da kayıt altına alınması,<br />

ekonomiye kazandırılması ve cari açığımızın<br />

azaltılmasında etkin rol oynuyor.<br />

EasyCep olarak hem cari açığın azalmasına<br />

hem de döngüsel ekonomiye katkı<br />

sağlıyoruz.”<br />

Özdemir sözlerine şöyle devam etti:<br />

“Sıfır bir cep telefonun üretilmesi ve ilk<br />

yılındaki kullanımı doğada yaklaşık<br />

85 kilogram karbon salınımına sebep<br />

oluyor. Bunun yüzde 95’i üretim<br />

safhasında ortaya çıkıyor. Geri kalan<br />

yüzde 5’lik bölüm ise telefonların<br />

ortalama 2 ile 5 yıl arasında değişen<br />

kullanımı süresine yayılıyor. Bir<br />

ağacın 85 kg’lık bir karbon salınımını<br />

dengelemesi ise yaklaşık 20 yıl sürüyor.<br />

Döngüsel ekonomiyi destekleyip sıfırdan<br />

üretim yerine yenilenmiş cihaz tercih<br />

etmek doğal kaynakların korunarak<br />

gelecek nesiller için daha yaşanabilir bir<br />

dünya bırakmak anlamına geliyor.”<br />

EasyCep bugün gelinen noktada 4 bin<br />

metrekarelik bir yenileme tesisinde 250<br />

kişilik teknisyen kadrosu ile hizmet veriyor.<br />

8’i İstanbul’da olmak üzere, 20<br />

mağaza açan şirket, aylık yenileme kapasitesini<br />

ise <strong>2022</strong> yılı başında 10 bin<br />

adetten 150 bin adede yükseltti. Easy-<br />

Cep’in hedefi önümüzdeki 3-4 yıl içinde<br />

Türkiye’de yenilenmiş her 10 telefondan<br />

4’ünün EasyCep tarafından yenilenmiş<br />

olması.<br />

Türkiye’de son 5 yılda her yıl ortalama<br />

(2018 yılı hariç) 11 milyon adet yeni cep<br />

telefonunun satıldığı pazarda, 2021 yılı<br />

itibariyle 4,6 milyar dolarlık bir hacim<br />

oluştu. Yüksek ithalat rakamları nedeniyle<br />

yenilenmiş cep telefonu pazarı<br />

her geçen gün daha da önem kazanıyor.<br />

Türkiye’de yenilenmiş telefon pazarı<br />

henüz 20 milyon dolarlar seviyesinde.<br />

Hem KDV indirimi ve taksit avantajları<br />

ile devlet teşvikleri hem de tüm dünyada<br />

döngüsel ekonomiye geçişin önem<br />

kazanması ile pazarın hızla büyüyeceği<br />

öngörülüyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Turkcell’den kurumların dijital iletişim<br />

ihtiyaçlarına yerli çözüm: İşte Suit<br />

Turkcell’li mühendisler<br />

tarafından geliştirilen,<br />

kurumsal müşterilere<br />

tek platform üzerinden<br />

uçtan uca dijital<br />

çözüm yönetimi sunan<br />

çözümü ‘İşte Suit’, kurumların iş süreçlerini<br />

yerli ve milli ekosistem üzerinden güvenli bir<br />

şekilde sürdürmesini sağlıyor. İşte Suit’le sunulan<br />

yerli dijital çözümler, yerli veri merkezlerinde<br />

konumlanan bulut servisleri sayesinde<br />

verileri güvenle saklamayı ve süreçleri tek<br />

noktadan yönetmeyi kolaylaştırıyor. İşte Suit<br />

çözümü Lifebox Business, Yaani Kurumsal<br />

Mail, BipMeet Business gibi yerli çözümleri<br />

bünyesinde barındırarak şirketlerin dosya paylaşımı<br />

ve yedekleme, mail hizmetleri ve video<br />

konferans ihtiyaçlarına tek noktadan çözüm<br />

sunuyor.<br />

Turkcell Kurumsal Satıştan Sorumlu Genel<br />

Müdür Yardımcısı Ceyhun Özata, yapılan iş<br />

birliğiyle ilgili veri güvenliği ve yerlilik konularına<br />

dikkat çekerek, “Türkiye’nin Turkcell’i<br />

olarak ülkemizin dijitalleşmesi amacıyla pek<br />

çok ürün ve dijital servisimizle kurumsal müşterilerimize<br />

özel çözümler sunuyoruz. İşte<br />

Suit ile de kurumların iş süreçlerinde oluşan<br />

verilerini ülke sınırları içinde tutuyor; güvenle<br />

koruyoruz. Amacımız sunduğumuz yerli ve<br />

milli çözümlerle, milli veriyi güvenle saklamak<br />

ve tek noktadan yönetebilmelerini sağlamak.<br />

Bu amaç doğrultusunda Sanayi ve Teknoloji<br />

Bakanlığı’na bağlı Kalkınma Ajansları Genel<br />

Müdürlüğü ile ortak bir proje yürüterek birlikte<br />

dijital dönüşüm yolculuğuna çıktık” dedi.<br />

“Türkiye’nin Kalkınma<br />

Ajansları’nın iş süreçleri de<br />

verileri de yerli ekosistemde”<br />

Özata, sözlerini şöyle sürdürdü: “Genel<br />

Müdürlüğe bağlı 25 ajansı Turkcell Bulut sisteminde<br />

konumlanan tek bir altyapıyla birbirlerine<br />

bağlamış olduk. Daha önce her birinde ayrı<br />

Turkcell Dijital İş Servisleri, uçtan uca dijital çözüm yönetimi<br />

sunan yeni platformu ‘İşte Suit’ ile kurumların dijital iletişim<br />

ihtiyaçlarını karşılıyor. İşte Suit, kurumların iş süreçlerini<br />

yerli ve milli ekosistem üzerinden güvenli şekilde sürdürmesini<br />

sağlıyor. Şirketler, İşte Suit’le süreçleri tek noktadan<br />

yönetirken, Turkcell’in güvenli bulut servis altyapısıyla da<br />

verilerini yurt içinde ve güvende tutabiliyor…<br />

bilgi işlem altyapısı ve ayrı yazılım ve donanımlar<br />

kullanılıyordu. Projeyle tüm ajanslar, Turkcell<br />

çatısı altındaki donanımlarda birleştirilip<br />

Turkcell Bulut’a taşınacak, yani iş süreçleri de<br />

verileri de yerli ekosistem üzerinde ve güvende<br />

olacak. En önemli faydamız, İşte Suit ile kurumun<br />

e-posta platformunu Yaani Mail altyapısına<br />

alarak yerli bir platforma taşımak oldu. Diğer<br />

bir önemli fayda ise her bir ajans mevcutta<br />

kendi dosya depolama sistemini kendisi satın<br />

alıp işletiyorken, İşte Suit sayesinde çok daha<br />

güvenli ve yalın bir şekilde yerli ve milli dosya<br />

yönetim servisimiz Lifebox çözümümüzü<br />

kullanmaya başladı. Bütün bunlara ek olarak<br />

video konferans ihtiyaçları için farklı yabancı<br />

çözümler yerine daha güvenli ve verimli Turkcell<br />

BipMeet’e transfer etmiş olduk. Dolayısıyla<br />

verilerin yurt dışında tutulduğu global<br />

oyuncuların çözümlerine alternatif olarak<br />

günümüzde en stratejik değerlerden biri haline<br />

gelen ülkemize ait verileri sınırlarımız içinde<br />

koruyoruz.”<br />

Konuyla ilgili<br />

değerlendirmesinde Kalkınma<br />

Ajansı Genel Müdürü Barış<br />

Yeniçeri şunları söyledi:<br />

“Turkcell ile yaptığımız iş birliği kamu için<br />

örnek nitelikte. Kalkınma ajanslarımızın bilgi<br />

işlem altyapılarını güvenli, sürdürülebilir<br />

ve maliyet etkin bir yapıya kavuşturacağımız<br />

bu iş birliğinin yerli ve milli bir ürünle hayata<br />

geçmesi ayrıca memnuniyet verici. Bölgelerin<br />

kalkınması için proaktif ve dinamik bir şekilde<br />

görev yapan kalkınma ajanslarımızın bilgi<br />

işlem altyapısının da yüksek standartlarda ve<br />

ajansların hizmetlerinde herhangi bir aksamaya<br />

neden olmayacak kalitede hizmet vermesini<br />

temin etmek istiyoruz. Bu süreçte Turkcell’in<br />

sunmuş olduğu çözüm önerileri, planlamalarımızı<br />

çok kısa sürede hayata geçirmemize imkan<br />

sağlıyor. Bu yerli altyapının kapsamını orta<br />

vadede genişletmeyi de öngörüyoruz.”<br />

Projenin kapsamı geniş<br />

İşte Suit’in yanı sıra Kalkınma Ajansları Genel<br />

Müdürlüğü’ne sağlanan çözümler arasında<br />

veri merkezi, internet hizmetleri, güvenlik<br />

duvarı, lisans hizmetleri ve işletim sistemleri<br />

de yer alıyor. Ürün konumlandırmada fiziksel<br />

ürünler yerine sunulan sanal hizmetler kurumun<br />

dijitalleşmesine önemli katkı sağlıyor.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Restoranda hediye çeki ile tahsilat<br />

Bulut ERP yazılımı ile üyelerinin tüm iş süreçlerini birbirine<br />

entegre bir şekilde yönetebilmesini sağlayan DİA<br />

Yazılım, şimdi de yeni güncellenen versiyonuyla işletmelerin<br />

müşterilerine hediye çekleri oluşturabilmesini ve<br />

ödemelerin bu hediye çekleri ile yapılabilmesini sağlıyor…<br />

DİA Yazılım geliştirdiği çözümlere her geçen<br />

gün bir yenisini ekliyor. Güncellenen yeni<br />

versiyonunda bulunan “Restoranda Hediye<br />

Çeki İle Tahsilat” özelliği ile işletmelerin<br />

müşterilerine süreli veya süresiz hediye çekleri<br />

oluşturup dağıtmasını ve sonrasında<br />

ödemelerin bu hediye çekleri ile yapılabilmesini<br />

sağlıyor.<br />

DİA Yazılım Genel Müdürü Suha Onay, yeni<br />

geliştirilen özelliğin restoran alanındaki<br />

işletmeleri memnun edeceğinin altını çizerek,<br />

“DİA olarak kurumsal yönetim sistemi<br />

yazılımları ve bulut teknolojisi avantajı ile<br />

de tüm üyelerimizin maliyetlerini düşürüp,<br />

verimliliklerini de artırmış oluyoruz. DİA<br />

ERP sistemi ile birimler arasında entegre<br />

bir şekilde yürütülüp, muhasebeden çağrı<br />

merkezine, satıştan insan kaynaklarına tüm<br />

ekip, bilgiye DİA üzerinden ulaşıyor ve operasyonel<br />

süreçler DİA ile yönetiliyor” dedi.<br />

37


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Murat Erkan: “Hedef pozitif iz bırakmak”<br />

Dünyanın önde gelen iş liderleri, Birleşmiş Milletler’in<br />

77’nci Genel Kurul Haftası kapsamında düzenlenen<br />

“Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nı Kurtarmak İçin<br />

İş Liderliği” konulu özel yuvarlak masa toplantısında<br />

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile bir araya<br />

geldi. Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları odağında New<br />

York’ta yapılan ve özel sektörün 2030 hedeflerine yönelik<br />

çalışmalarını hızlandırmasını amaçlayan etkinlikte,<br />

dünya çapında telekomünikasyon sektörünü<br />

Turkcell Genel Müdürü Murat Erkan temsil etti…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Toplantıda Turkcell’in sürdürülebilirlik<br />

faaliyetlerine ve dijitalleşmenin<br />

önemine değinen Erkan, liderlerle<br />

Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nın<br />

yakalanabilmesi için yapılması gerekenlere<br />

yönelik fikirlerini paylaştı.<br />

Dünyanın farklı ülkeleri ve sektörlerinden<br />

önde gelen iş liderleri, Birleşmiş<br />

Milletler (BM) Özel Sektör Forumu<br />

<strong>2022</strong> kapsamında düzenlenen “Sürdürülebilir<br />

Kalkınma Amaçları’nı Kurtarmak<br />

İçin İş Liderliği” konulu CEO<br />

Yuvarlak Masa Toplantısı’nda BM Genel<br />

Sekreteri Antonio Guterres ile bir<br />

araya geldi. 19 Eylül’de, New York’taki<br />

BM Genel Merkezi’nde toplanan liderler,<br />

BM’nin 17 Sürdürülebilir Kalkınma<br />

Amacı doğrultusunda yapılması gerekenlere<br />

ilişkin görüşlerini ve kurum<br />

faaliyetlerini paylaştı. Özel sektörün,<br />

2030 hedeflerine katkısını ve yatırımını<br />

hızlandırmak amacıyla durum<br />

değerlendirmesi yapılan toplantıda,<br />

hedeflerin geç kalınmadan yakalanması<br />

yolunda karşılaşılan zorluklar<br />

ve fırsatlar değerlendirildi. Toplantıda<br />

kuruluşların 2030’a kadar hedeflere<br />

ulaşabilmeye yönelik dönüşümü ve<br />

olağan işlerin ötesine geçen çalışmaları<br />

ele alındı.<br />

CEO’lar, sürdürülebilirlik liderleri,<br />

hükümet liderleri, BM ve kalkınma<br />

ajanslarının bir araya geldiği etkinlikte<br />

iklim krizi, Ukrayna’daki savaş, Covid-19’un<br />

etkileri gibi global sorunlar<br />

da konuşuldu.<br />

ulaşmak için dijitalleşmenin önemine<br />

vurgu yapan Murat Erkan, Antonio<br />

Guterres ve dünya liderleriyle Turkcell’in<br />

bu alanlarda hayata geçirdiği<br />

çalışmalara değinerek hedeflerin yakalanabilmesi<br />

için yapılması gerekenlere<br />

dair fikirlerini paylaştı.<br />

Murat Erkan: “Dünyaya<br />

bıraktığımız izi düşünerek<br />

hareket ediyoruz”<br />

Oturumda farklı ülke ve sektörlerin önde<br />

gelen CEO’larıyla görüşlerini paylaşan<br />

Turkcell Genel Müdürü Murat Erkan;<br />

“Türkiye’nin lider teknoloji şirketi olarak<br />

tüm iş süreçlerimizde insan odaklı ve<br />

çevreye duyarlı bir kurumsal yaklaşıma<br />

sahibiz. Ürün ve servislerimizde dünyaya<br />

bıraktığımız izi düşünerek hareket<br />

ediyoruz. Bu kapsamda sürdürülebilirlik<br />

vizyonumuzu da çevreye, topluma ve<br />

işimize ‘pozitif iz bırakma’ olarak belirledik.<br />

Bir yandan yenilenebilir enerji yatırımları<br />

ve Eğitime Dönüştür gibi geri<br />

dönüşüm projelerimizi gerçekleştirirken<br />

diğer yandan da dijital ürün ve hizmetlerimizle<br />

müşterilerimizin karbon ayakizini<br />

azaltmalarına yardımcı oluyoruz.<br />

Ayrıca topluma yönelik gerçekleştirdiğimiz<br />

çalışmalarla da dijital kapsayıcılığı<br />

ve fırsat eşitliğini destekliyoruz” dedi.<br />

“Pozitif iz bırakma<br />

yaklaşımımızla BM<br />

Sürdürülebilir Kalkınma<br />

Amaçları’na katkı<br />

sağlıyoruz”<br />

Murat Erkan yaptığı değerlendirmede,<br />

“Sürdürülebilirlik faaliyetlerimizi; toplumsal<br />

hayata katkılarımızı artırma,<br />

çevreye olan negatif etkileri minimize<br />

etme ve aynı zamanda pozitif etki için<br />

inovatif çözümler sunma yaklaşımıyla<br />

yürütüyoruz. Bu amaç doğrultusunda<br />

Borsa İstanbul (BIST) Sürdürülebilirlik<br />

Endeksi, MSCI ÇSY Endeksi ve CDP<br />

İklim Değişikliği Programı gibi<br />

çeşitli platformlarda çevresel, sosyal<br />

ve yönetişimsel sürdürülebilirlik<br />

performansımızı takip ediyoruz. 2007<br />

yılından beri de BM Küresel İlkeler<br />

Sözleşmesi (UNGC), BM Kadının<br />

Güçlenmesi Prensipleri (UN WEPs)<br />

ve GSMA’nın İklim Değişikliği Dijital<br />

Beyanı gibi birçok uluslararası ilke ve<br />

programın imzacısı olarak uluslararası<br />

gelişmeleri yakından takip ediyoruz”<br />

dedi.<br />

38<br />

Turkcell’in gerçekleştirdiği<br />

çalışmaları anlattı<br />

Kapalı gerçekleşen oturumda enerjiden<br />

çimentoya, biyoteknolojiden madenciliğe<br />

kadar farklı sektörlerin BM<br />

tarafından özel davet edilen üst düzey<br />

temsilcileri Sürdürülebilir Kalkınma<br />

Amaçları’na ulaşmak için fırsatlar ve<br />

zorlukları tartıştı. Oturumda Sürdürülebilir<br />

Kalkınma Amaçları’na


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Bölgesel renk kontrolü yapılabilen<br />

yeni akıllı ışık şeridi<br />

Akıllı ev çözümleri pazarında<br />

Tapo markasıyla Türkiye’de<br />

yer alan TP-Link®,<br />

yeni bir akıllı ışık şeridi<br />

modelini satışa sunuyor.<br />

Tapo L930-5 model adlı ışık<br />

şeridi, çok renkli, bölgesel<br />

renk kontrolü özelliğine<br />

sahip ve Apple HomeKit<br />

desteği bulunuyor.<br />

Herhangi bir hub gerektirmeden kolayca Wi-<br />

Fi’a bağlanarak çalışır hale gelen Tapo L930-<br />

5, farklı ortamlar ya da ruh halleri için farklı<br />

renkte aydınlatma senaryoları oluşturmaya<br />

olanak veriyor. Bölgesel renk kontrolü özelliği<br />

olan ürün ile 50 farklı renk bölgesi oluşturulabiliyor.<br />

Ayrıca ışık şeridi boyunca yer<br />

alan ekstra beyaz LED boncukları sayesinde<br />

yüksek lümenli (1000 lümen) beyaz aydınlatma<br />

da yapabiliyor.<br />

Farklı aydınlatma amaçlarına hizmet eden,<br />

çok yönlü bir cihaz olan L930-5, kalitesiyle de<br />

farkını ortaya koyuyor. Dışı PU kaplama olan<br />

ürün, bu sayede yumuşak ve şeffaf bir ışık<br />

TP-Link, Tapo akıllı ev çözümleri ailesine yeni bir ışık şeridi<br />

modeli daha ekledi. Apple HomeKit desteği olan Tapo L930-<br />

5 model ışık şeridi ile 50 farklı renk bölgesi ayarlanabiliyor;<br />

her ortam ve ruh haline uygun aydınlatma yapılabiliyor…<br />

üretiyor. Yüksek teknolojili kaplaması, tüm<br />

LED boncuklarını koruyor ve ışık şeridinin<br />

bakımını da kolay hale getiriyor.<br />

Apple HomeKit desteği…<br />

Tapo’nun Apple HomeKit desteğine sahip ilk<br />

ışık şeridi olan L930-5, bu sayede Siri ile de<br />

kontrol edilebiliyor. Ses ile komut özelliği,<br />

kullanıcılara esneklik sağlıyor; başka bir şeyle<br />

meşgulken, elleri doluyken de ışık şeridine<br />

basit sesli komutlar verebiliyorlar. Apple HomeKit’in<br />

yanı sıra Amazon Alexa ve Google<br />

Asistan desteği de olan ışık şeridi, akıllı bir<br />

hoparlör üzerinden ses ile yönlendirilebiliyor.<br />

Tapo uygulamasında bulunan iyi tasarlanmış<br />

animasyonlu ışık efektleriyle eğlenceyi<br />

artıran ürünü aynı zamanda müzikle<br />

senkronizasyonlu kullanmak da mümkün.<br />

Müziğin ritmine paralel olarak dinamik ışıklar<br />

yayabilen Tapo L930-5, evlerdeki partileri<br />

çok daha renkli hale getiriyor.<br />

Farklı senaryolar oluşturup bunları planlamak<br />

ve ortama, saate göre ışık şeridinin açılıp<br />

kapanmasını, renk değiştirmesini vb. sağlamak<br />

mümkün. Beş metre uzunluğundaki<br />

ışık şeridi, istenen yerden kesilip, 3M yapıştırıcı<br />

sayesinde her yere kolayca yapıştırılabiliyor.<br />

Tapo uygulamasından kurulumu ve<br />

yönetimi de kolayca yapılan Tapo L930-5’in<br />

tavsiye edilen satış fiyatı KDV dahil 76,90<br />

USD olarak açıklanıyor.<br />

Sektör Market<br />

İBB, veri merkezi kapasitesini 3 kat artırdı<br />

<strong>IT</strong> network<br />

İBB, özel kuruluş ve ilçe belediyelerine ekonomik,<br />

kesintisiz, güvenilir ve yüksek standartlarda sunduğu<br />

veri merkezi hizmetini geliştirdi. Kapasitesini 3 kat<br />

artıran İBB Veri Merkezi’nden faydalanan kuruluş<br />

sayısı 32’ye yükseldi…<br />

İBB Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı ve bilişim<br />

iştirak şirketi İsttelkom AŞ tarafından<br />

yürütülen çalışmalar kapsamında İBB Veri<br />

Merkezi’nin kapasitesi artırıldı. Hizmet<br />

alan kuruluş sayısı da 16’dan 32’ye yükseldi.<br />

Siber güvenlik, mail hizmetleri, yedekleme,<br />

sunucu barındırma gibi hizmetlerin verildiği<br />

İBB Veri Merkezi’nde kurumlara maliyet<br />

avantajı sağlayan kesintisiz, güvenli ve<br />

sürdürebilir bilişim imkanları sunuluyor.<br />

Tasarruf İmkanı<br />

Kuruluşlar, başlangıç ve yönetim maliyeti<br />

olmadan, lisans satın almak yerine kiralama<br />

modeli ile sunulan servislerden faydalanıyor.<br />

Hizmetten yararlanan kurumların toplam<br />

tasarrufu milyonlarca liraya ulaşıyor.<br />

Servislerin Veri Merkezinden sunuluyor olması<br />

tek merkezden yönetilebilmesine ve<br />

otomatize edilmesine olanak sağlıyor. Barındırma,<br />

enerji, iklimlendirme ve yönetim<br />

maliyetlerinden de tasarruf imkanı sunuyor.<br />

Ayrıca lisans, donanım, bakım veya yenileme<br />

vb. CAPEX maliyetlerini de düşürüyor. Esnek<br />

kapasite artışı ve 7/24 uzman personel desteği<br />

sunulan hizmetler arasında yer alıyor.<br />

Katma Değeri Yüksek Projeler<br />

Geniş bir yelpazede birçok veri merkezi hizmeti<br />

sunulduğunu kaydeden İBB Bilgi İşlem<br />

Daire Başkanı Erol Özgüner; “Kapasite artımı<br />

ile uluslararası standartlarda kurumsal<br />

veri merkezi çözümleriyle daha etkin ve verimli<br />

hizmetler sunmaya devam ediyoruz.<br />

İstanbul’u dünyanın örnek akıllı şehirleri<br />

arasında olması için yeni katma değeri yüksek<br />

projelere imza atmayı aralıksız sürdüreceğiz”<br />

ifadelerini kullandı.<br />

Dijitalleşme İle Talep Artıyor<br />

İBB ve iştiraklerinin teknolojik dönüşüme<br />

liderlik ederek İstanbul’un dijitalleşmesine<br />

katkıda bulunduklarını belirten<br />

İSTTELKOM AŞ Genel Müdürü Yücel<br />

Karadeniz ise şu değerlendirmede bulundu;<br />

“Yaşanan dijital dönüşüm süreçleri hayatımızı<br />

kolaylaştırırken yeni ihtiyaçları da<br />

beraberinde getirip elde edilen veriler için<br />

veri merkezlerine olan talep hızla artmaya<br />

devam ediyor. İBB Veri Merkezi’nde kapasite<br />

artışı yanı sıra kesintisiz ve güvenli erişim<br />

sağlamak için yeni, Bulut Bilişim ve Yönetilen<br />

(MSSP) hizmetlerimiz olan Yedekleme<br />

Servisi (ISTBACKUP), Ayrıcalıklı Hesap Yönetim<br />

Hizmeti(PAM), Masaüstü Sanallaştırma<br />

Hizmeti(VDI), LOAD BALANCER ve<br />

WAF Çözümleri ile ürün ve servis portföyümüzü<br />

her geçen gün çeşitlendirip yatırımlarımızı<br />

geleceğin ihtiyaçlarını öngörerek<br />

şekillendiriyoruz.”<br />

39


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Dolandırıcılık kayıpları<br />

55 milyar doları aştı!<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Global Anti Scam Alliance (GASA) ve ScamAdviser<br />

tarafından 48 ülkede hazırlanan<br />

Küresel Dolandırıcılık Durum Raporu’na<br />

göre, 2020’de 266 milyon olan dolandırıcılık<br />

vakaları yüzde 10,2 artış kaydederek<br />

2021’de 293 milyona ulaştı. Dolandırıcılık<br />

sonucu kaybedilen para miktarı ise bu süreçte<br />

yüzde 15,7 artarak 47,8 milyar dolardan<br />

55,3 milyar dolara yükseldi.<br />

Konuya dair hazırlanan raporda GASA,<br />

dolandırıcılığın artık Batı’nın tekelinden<br />

çıktığına dikkat çekerken, ülkelerin<br />

dolandırıcılık karnesi de açıklandı. Buna<br />

göre, Brezilya, Gana, Nijerya, Kenya ve<br />

Suudi Arabistan gibi gelişmekte olan<br />

ülkeler, başta cep telefonları olmak üzere<br />

çevrimiçi dolandırıcılıklarda büyük artış<br />

yaşandığını belirtti. Filipinlilerin yüzde<br />

53’ü ise geçtiğimiz 3 ay içinde dolandırıcıların<br />

kendilerini de hedef aldığını söylerken,<br />

yüzde 11’i mağdur olduğunu aktardı.<br />

Yatırım dolandırıcılığı hızla<br />

artıyor<br />

Araştırma verilerinden hareketle, Avustralya<br />

ve Singapur gibi ülkeler, yatırım ve<br />

kripto alanlarında dolandırıcılığın artmaya<br />

devam ettiğini bildiriyor. Türkiye’de<br />

bir kripto borsası askıya alınarak 2 milyar<br />

dolarlık varlık dondurulurken, Kanada’nın<br />

yatırım dolandırıcılıklarında 164 milyon<br />

Global Anti Scam Alliance (GASA) ve ScamAdviser tarafından<br />

hazırlanan Küresel Dolandırıcılık Durum Raporu’na<br />

göre, 2020’de 266 milyon olan dolandırıcılık<br />

vakaları yüzde 10,2 artış kaydederek 2021 sonunda<br />

293 milyona ulaştı. Dolandırıcılık sonucu kaybedilen<br />

para miktarı ise bu süreçte yüzde 15,7 artarak 47,8<br />

milyar dolardan 55,3 milyar dolar sınırına dayandı.<br />

dolar zarar ettiği açıklandı. GASA’nın anketine<br />

katılan ABD vatandaşları ise dolandırıcılıklardan<br />

dolayı 575 milyon dolar<br />

kaybettiğini söylüyor. Avustralya’da tüm<br />

dolandırıcılıkların yalnızca yüzde 13’ünün<br />

rapor edildiği tahmin edilen araştırmaya<br />

göre, Kanada’da dolandırıcılık vakalarının<br />

sadece yüzde 5’inin kolluk kuvvetlerine<br />

ulaştığı düşünülüyor. Bu oran İsrail’de<br />

yüzde 9 olarak öngörülürken, Hollanda ve<br />

Fransa’da da yüzde 12 ila 17 arasında değişiyor.<br />

Dolandırıcılıktan en çok gençler<br />

etkileniyor<br />

GASA tarafından yapılan araştırmaya<br />

göre Endonezya, dolandırıcılıkların yüzde<br />

51’inin kaynağının sosyal medya olduğunu<br />

belirtilirken, Pakistanlı üst düzey yetkililer<br />

de bildirilen tüm çevrimiçi suçların yüzde<br />

23’ünün Facebook’ta başladığını aktarıyor.<br />

Amerika Birleşik Devletleri’nde para<br />

kaybı bildiren her dört kişiden biri de bu<br />

çıktıyı savunarak dolandırıcılığın başlangıç<br />

noktası olarak sosyal medyayı işaret<br />

ediyor. Dolandırıcılıkların demografik<br />

grafiklerine bakıldığı zaman ise gençlerin<br />

yaşlılardan daha fazla hedef alındığı<br />

kaydediliyor. Finlandiya’da dolandırıcılıklardan<br />

yüzde 23,3’lük pay ile en olumsuz<br />

etkilenen yaş grubunun 18 ila 30 arasındaki<br />

bireyler oluyor. Bu bilgiyi doğrulayan<br />

Hollanda Twente Üniversitesi, gençlerin<br />

dolandırılma olasılığının daha yüksek olduğunun<br />

altını çiziyor.<br />

Dolandırıcılıkla mücadelede kesin<br />

çözüm aranıyor<br />

Dünya Ekonomik Forumu, küresel siber<br />

suçların yalnızca yüzde 0,05’inin yargıya<br />

taşındığını açıklarken, dolandırıcılığa<br />

karşı farkındalık yaratmak yoluyla önlem<br />

almak ise yetersiz kalıyor. Bireylerin daha<br />

fazla tedbir almasına ihtiyaç duyulduğunu<br />

açıklayan GASA, araştırma raporunu<br />

herkes için internet adresinden erişilebilir<br />

kılarken, çevrimiçi dolandırıcılıkla mücadeleye<br />

yönelik somut eylemleri belirlemek<br />

için Küresel Dolandırıcılıkla Mücadele Zirvesi’ni<br />

düzenlediğini de duyuruyor.<br />

Edurey, 20 milyon TL değerleme üzerinden yatırım aldı<br />

40<br />

Eğitimin deneyimsel<br />

sürecine odaklanan,<br />

kullanıcıyı doğrudan<br />

sürece dahil ederek<br />

interaktif bir yapı<br />

üzerinden eğitim altyapısı<br />

geliştirmelerini sağlayan Edurey geliştirdiği<br />

yapay zeka modülü ile kullanıcılarına<br />

kurum içi eğitim konusunda kolaylıklar<br />

sağlıyor. Global pazara odaklanan Edurey,<br />

aldığı bu yatırım ile eğitim deneyim platformu<br />

ve eğitim teknolojileri alanında<br />

büyümeyi hedefliyor. Eğitimde dijital dönüşüm<br />

ilkesiyle yola çıkan marka; eğitim<br />

pazar yeri, NFT sertifika, oyunlaştırma<br />

ve sosyal öğrenme modülleriyle dikkat<br />

çekiyor.<br />

Tüm kullanıcıların sistem üzerinde belirli roller dahilinde<br />

yetkilendirilebildiği eğitim teknolojisi girişimi<br />

Edurey, Global Trust Venture liderliğinde 20 milyon<br />

TL değerleme üzerinden yatırım aldı. Yatırım turuna<br />

Emre Kocadağ, Soner Canko, Nezih Sipahioğlu,<br />

Mehmet Selman Ertürk ve Can Mark Başoğlu katıldı…<br />

Edurey CEO’su Fatih Köroğlu konuyla ilgili<br />

yaptığı açıklamada: “Ekibimle birlikte sadece<br />

teknoloji ve eğitim içeriği süreçlerinde<br />

değil farklı alanlarda da araştırmalar<br />

yaparak hem öğrenme deneyimi süreçlerini<br />

hem de kullanıcı alışkanlıklarını inceleme<br />

konusunda geliştirmeler yapıyoruz.<br />

Aldığımız yatırım ile küresel arenada da<br />

büyük başarılara imza atacağımıza inanıyorum.<br />

Bundan sonrası için ekibimizi büyütmeye,<br />

altyapımızı geliştirmeye ve Avrupa’daki<br />

büyümemize son hızla devam<br />

edeceğiz” ifadelerini kullandı.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

SteelSeries, yeni Apex Pro TKL Serisi<br />

klavyelerini tanıttı!<br />

Oyun ve e-spor ekosisteminde dünya lideri<br />

olan SteelSeries, yeni Apex Pro TKL serisi<br />

klavyelerini duyurdu. SteelSeries’in yeni<br />

klavye serisi, dünyanın en hızlı klavyesini<br />

yaratmak için OmniPoint 2.0 teknolojisini<br />

turnuva kazanan TKL form faktörüyle birleştirerek<br />

oyunculara ve e-spor profesyonellerine<br />

galibiyet avantajı sunuyor.<br />

İlk olarak 2019 yılında piyasaya sürülen Apex<br />

Pro TKL, oyunculara ilk mekanik anahtarların<br />

yaratılmasından bu yana oyun klavyesi<br />

inovasyonunda önemli bir adım olan tamamen<br />

ayarlanabilir özelliği sunarak dünyayı<br />

kasıp kavurdu. Birçok profesyonel oyuncu<br />

tarafından kullanılan Apex Pro TKL, başlangıçta<br />

rekabetçi oyuncularla ve çevre birimlerinden<br />

yalnızca en iyi performansı talep<br />

edenler arasında temellerini buldu. Ardından<br />

dünya çapında zaferler kazandı.<br />

Mekanik klavyelerden 11 kat<br />

daha hızlı kullanım imkanı<br />

Kazanmak ve kaybetmek arasındaki fark,<br />

Global e-spor ekipman markası SteelSeries, yeni Apex<br />

Pro TKL serisi klavyelerini tanıttı. Oyunculara galibiyet<br />

avantajı sağlayan ve gecikmesiz 2.4GHz Quantum<br />

2.0 Dual Wireless özelliğine sahip Apex Pro TKL serisi<br />

kullanıcılara daha hızlı ve ayarlanabilir bir kullanım imkanı<br />

sunacak.<br />

hız ve milisaniye farkı ile belirlenebilir. SteelSeries,<br />

<strong>2022</strong>’de OmniPoint teknolojisini<br />

daha da hızlı olacak şekilde tasarladı. Her<br />

türden oyuncuya, yalnızca 0,54 ms’lik tepki<br />

süresiyle 0,2 mm’den 3,8 mm’ye kadar 37<br />

hareket seviyesi seçeneği sunuyor. OmniPoint<br />

2.0 anahtarları, standart mekanik anahtarlardan<br />

11 kat daha hızlı yanıt verir ve<br />

0,2 mm’ye ayarlandığında 10 kat daha hızlı<br />

çalıştırma özelliğine sahip. Kullanıcılar, tuş<br />

başına, program ve oyun bazında hafif vuruşlar<br />

ve derin vuruşlar arasında seçim yapabilir.<br />

Oyuncular, FPS oyunları için WASD<br />

veya MOBA’lar için ultra hızlı bir QWER fark<br />

etmeksizin Apex Pro TKL klavyelerini Steel-<br />

Series GG yazılımı ile kullanıldıklarında kullanıcıların<br />

özel profillerini otomatik olarak<br />

yükleyebilecekler.<br />

E-spor için hazır TKL tasarımı, daha temiz<br />

bir masaüstü alanı sağlarken aynı zamanda<br />

geniş kapsamlı fare hareketi için daha fazla<br />

alan sağlayarak oyun kazandıran anların<br />

engellenmemesini sağlar. Apex Pro TKL, ilk<br />

kez bağımsız olacak ve yeni nesil yüksek performanslı<br />

Quantum 2.0 Dual Wireless teknolojisi<br />

ile sunulacak. Apex Pro TKL Wireless<br />

kullanan oyuncular, birden fazla cihaza<br />

bağlantı için ultra hızlı 2.4GHz gecikmesiz<br />

kablosuz teknoloji veya Bluetooth 5.0 arasında<br />

seçim yapabilir. Oyuncular 40 saatlik<br />

pil ömrüyle Apex Pro TKL Wireless klavye<br />

ile beraber, kablolara bağlı kalmadan her<br />

zamankinden daha güçlü ve daha uzun süre<br />

oyun oynayabilecekler.<br />

OmniPoint 2.0 anahtarı hızının yanı sıra,<br />

oyuncuların iki eylemi tek bir tuşa bağlamasına<br />

olanak tanıyan ikisi bir arada tuşa basma<br />

özelliği sunuyor.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Robot Yatırımları Zirvesi çok sayıda<br />

yatırıma sahne oldu<br />

İstanbul Tuzla’da gerçekleşen Zirveleri<br />

12.103 sektör profesyoneli ziyaret etti.<br />

155 firmanın katılımcı olarak yer aldığı<br />

organizasyonun 84 panelinde 168 konuşmacı<br />

sahne aldı. Dört farklı alanda eş zamanlı<br />

olarak toplam 66 saat canlı yayın gerçekleşti.<br />

Bu yayınlarda konuşmacıların sunumlarını<br />

44.684 kişi online olarak izledi.<br />

Üretimde verimlilik sağlayan son teknolojileri bir araya<br />

getiren Robot Yatırımları Zirvesi, Endüstri 4.0 Uygulamaları<br />

Zirvesi, Enerjisini Üreten Fabrikalar Zirvesi ve Proses<br />

Zirvesi 4-6 Ekim <strong>2022</strong> tarihleri arasında yoğun bir ilgiyle<br />

gerçekleşti ve birçok iş bağlantısına sahne oldu…<br />

İş bağlantılarına sahne oldu<br />

Enerji maliyetlerini düşürmek ve üretimde<br />

verimlilik sağlamak isteyen fabrikaların yoğun<br />

ilgisiyle gerçekleşen Robot Yatırımları<br />

Zirvesi, Endüstri 4.0 Uygulamaları Zirvesi,<br />

Enerjisini Üreten Fabrikalar Zirvesi ve Proses<br />

Zirvesi bu alanda yatırımlara sahne oldu.<br />

Zirvede sergilenen çözüm ve uygulamalar<br />

üzerinden zirvede doğrudan siparişler de<br />

verildi.<br />

Eş zamanlı paneller<br />

gerçekleşti<br />

Sektör profesyonelleri ve önde gelen firmalardan<br />

alanında uzman kişilerin konuşmacı<br />

olarak katıldığı eş zamanlı panellerde çoğunlukla<br />

uygulanmış projeler ve deneyimler<br />

anlatıldı. Panel salonlarındaki sunumlara<br />

dinleyicilerin ilgisi üç gün boyunca sürdü.<br />

Dinleyiciler hem sunum sırasında hem de<br />

sunum sonrasında stantlarda konuşmacılara<br />

soru sorma imkanı buldu.<br />

52 şehirden ziyaretçi geldi<br />

Fabrikaların teknik ekiplerinden ve satın<br />

alma sorumlularından oluşan ziyaretçiler,<br />

17 ülkeden ve 52 şehirden gelerek zirveyi ziyaret<br />

ettiler.<br />

İstanbul ilk sırada olmak üzere, Kocaeli,<br />

Bursa, Ankara, İzmir, Sakarya, Tekirdağ ve<br />

Konya en çok ziyaretçi gelen şehirler olarak<br />

sıralandı.<br />

Verimlilik ödülleri sahiplerini<br />

buldu<br />

Zirveler kapsamında bu yıl ilk kez düzenlenen<br />

1.Verimlilik Ödülleri sahiplerini buldu.<br />

Üretimde verimliliğe dikkat çekmek ve farkındalık<br />

sağlamak için düzenlenen Verimlilik<br />

Ödülleri’nde 70 proje ödül sahibi oldu.<br />

Otomotivden gıdaya, beyaz eşyadan demir<br />

çeliğe kadar sektör devleri firmaların hayata<br />

geçirdiği projeler uygulayıcı firmalarıyla birlikte<br />

ödül aldı. Sosyal medyada oldukça ses<br />

getiren Verimlilik Ödülleri, zirveler kapsamında<br />

her yıl düzenlenmeye devam edecek.<br />

41


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Elektraweb’le oteller ve acenteler<br />

karlılığını artıracak<br />

Son dönemde online satış kanalları otellerden aldığı payı<br />

yüzde 30’a kadar çıkarınca oteller alternatif kanallara yöneldi.<br />

Otelin kendi web sitesinden komisyonsuz ve aracısız<br />

rezervasyon almasını sağlayan Elektraweb, otellerin<br />

gözdesi halini almaya başladı. Talya Bilişim Yönetici Ortağı<br />

Nilüfer Durukal, Elektraweb otel yazılımına yönelik talepte<br />

ciddi bir artış yaşadıklarını belirterek, “Teknolojinin online<br />

satış kanallarının günümüzdeki tekelini ciddi anlamda kıracağını<br />

düşünüyorum” dedi…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Pandemi birçok alanda olduğu gibi turizm<br />

sektörünün de dilini değiştirdi. Dijitalleşmenin<br />

daha da etkin hale geldiği sektörde, online<br />

satış kanalları ağırlık kazanmaya başladı.<br />

Bu kapsamda online satış sitelerinin en fazla<br />

pay aldığı illerde İstanbul listenin başında<br />

yer alıyor. Öyle ki İstanbul’a yapılan rezervasyonların<br />

yaklaşık yüzde 70’i artık online rezervasyon<br />

kanallarından geliyor. Ancak online<br />

kanalların otellerden aldığı pay yüzde 30’a<br />

kadar çıkabiliyor. Adeta bir tekel halini alan<br />

online kanallara karşı birçok otelci alternatif<br />

arayışını hızlandırıyor. Bu kapsamda Talya<br />

Bilişim tarafından geliştirilen Elektraweb<br />

yazılımı otellerin imdadına yetişiyor. Online<br />

rezervasyon motoru, kanal yönetimi, Google<br />

ve sanal pos entegrasyonu özelliklerini ön<br />

büroya dahil eden Elektraweb, otelin kendi<br />

web sitesinden komisyonsuz ve aracısız rezervasyon<br />

almasını sağlıyor.<br />

Talepte çok büyük artış var<br />

Talya Bilişim Yönetici Ortağı Nilüfer Durukal,<br />

turizmde hızlanan ivmeyle birlikte<br />

online kanalların da paylarını artırdıklarını<br />

söyledi. Durukal, “Ancak artan maliyetleri<br />

de dikkate aldığımızda otellerin kazancı,<br />

ağırlıklı olarak yabancı olan bu online rezervasyon<br />

sitelerine kalıyor. Hal böyle olunca<br />

otel yönetimi için bu durum çok büyük bir<br />

çıkmaza doğru gidiyor” dedi. Elektraweb otel<br />

yazılımını kullanan otellerin aracı maliyetlerinden<br />

kurtularak karlılıklarını artırdığını<br />

aktaran Durukal, “Online rezervasyon kanalları<br />

aldığı afaki paylardan rahatsız olan<br />

oteller bizimle iletişim trafiğini artırdı. Son<br />

dönemde bu kapsamda Elektraweb yazılımına<br />

inanılmaz bir talep oluştu. Teknolojinin<br />

online satış kanallarının günümüzdeki tekelini<br />

ciddi anlamda kıracağını düşünüyorum”<br />

diye konuştu.<br />

Komisyonsuz rezervasyon<br />

Elektraweb otel yazılımı ile ilgili bilgi veren<br />

Nilüfer Durukal, şunları anlattı: “Elektraweb<br />

otel yazılımı, online rezervasyon motoru, kanal<br />

yönetimi, Google ve sanal pos entegrasyonu<br />

özelliklerini ön büroya dahil eden tek<br />

otel yönetim sistemi. Bizim ilk önceliğimiz<br />

otelin kendi web sitesinden komisyonsuz<br />

ve aracısız rezervasyon almasını sağlamak.<br />

Ön büro ile entegre çalışan online rezervasyon<br />

sayfası sayesinde oteller, tanımladıkları<br />

kontrat fiyatları üzerinden ya da günlük fiyatlama<br />

yaparak hiçbir aracı firmaya ihtiyaç<br />

duymadan odalarını satabiliyor. Bu sistem<br />

otellere aynı zamanda kendi CRM verilerini<br />

oluşturarak, markasına yönelik her türlü pazarlama<br />

stratejisini rahatlıkla kurgulayabilme<br />

olanağını da sunuyor. Google partnerliğimiz,<br />

Elektraweb kullanıcısı tesislere ücretsiz<br />

bir şekilde Google’da da fiyatlarını yayınlayıp,<br />

rezervasyon alabilme şansını tanıyor.”<br />

Hiçbir ücret ödemiyorlar<br />

Otellerin daha az aracı ile satış yapmalarını<br />

sağlamak için acentelerle olan iletişimlerini<br />

de dijitale taşıdıklarını anlatan Durukal,<br />

Türkiye’deki binlerce A sınıfı acente ile doğrudan<br />

iletişim kurmalarını, fiyat vermelerini<br />

ve rezervasyon almalarını da sağladıklarını<br />

kaydetti. Durukal, “Elektrahotels.com üzerinden<br />

başvuruda bulunan acentelerin dahil<br />

olduğu bu sistem için ne acenteler ne de oteller<br />

herhangi bir ücret ödemiyorlar ifadesini<br />

kullandı.<br />

Figopara’dan “stratejik” transfer<br />

42<br />

Yeni nesil alacak finansmanı platformu Figopara’nın Stratejiden<br />

Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Gökalp Yanıkçı oldu…<br />

Kurumsal şirketler<br />

için tedarikçi<br />

finansmanına<br />

aracılık etmenin<br />

yanında geliştirdiği<br />

çözümlerle KO-<br />

Bİ’lerin hızlı, kolay<br />

ve ucuz finansmana<br />

ulaşmasını<br />

sağlayan fintek şirketi Figopara, finans ve<br />

teknoloji sektörünün güçlü isimleriyle ekibini<br />

büyütmeye devam ediyor. Bankacılık<br />

sektörünün deneyimli ismi Gökalp Yanıkçı,<br />

Figopara’da Stratejiden Sorumlu Genel<br />

Müdür Yardımcısı olarak göreve başladı.<br />

Figopara’nın KOBİ segmentindeki yeni çalışmalarını<br />

ve ürün geliştirmelerini ekibiyle<br />

organize edecek olan Yanıkçı, şirketin<br />

strateji yönetiminde ve yeni stratejilerin<br />

yaratılmasında kilit rol oynayacak.<br />

Gökalp Yanıkçı kimdir?<br />

Yıldız Teknik Üniversitesi Metalurji ve<br />

Malzeme Mühendisliği bölümünden 2003<br />

yılında mezun olan Gökalp Yanıkçı, yüksek<br />

lisansını 2006 yılında aynı üniversitede<br />

Metalurji ve Malzeme bölümünde<br />

bitirdi. 2007 yılında bankacılık kariyerine<br />

başlayan Yanıkçı, kariyerine paralel olarak<br />

2010 yılında Galatasaray Üniversitesi’nde<br />

MBA programını tamamladı. Yaklaşık<br />

15 yıl boyunca Türkiye’nin önde gelen<br />

bankalarında KOBİ bankacılığı alanında<br />

yöneticilik pozisyonlarında görev alan<br />

Yanıkçı, bankacılık sektöründeki tecrübesini<br />

takiben 2021 yılı itibarıyla faktoring<br />

sektöründe proje danışmanlığının<br />

yanı sıra ürün, iş geliştirme ve dijitalden<br />

sorumlu genel müdür yardımcısı görevlerini<br />

üstlendi. Yanıkçı, Ekim <strong>2022</strong> itibarıyla<br />

Figopara bünyesine katılarak, Stratejiden<br />

Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak<br />

çalışmalarını sürdürecek.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Yakın gelecekte NFT’ye hukuki<br />

düzenlemeler ve sınırlar gelebilir<br />

Hukuk ve Uyum Profesyoneli<br />

Ayşe Anaeli, dijital veya<br />

fiziksel varlığı olan bir ürün<br />

üzerindeki hak sahipliğinin<br />

blokzincir teknolojisi aracılığıyla<br />

kayıt altına alınarak<br />

ilgili ürünün “tekliğini” belgeleyen<br />

bir tür dijital sertifika<br />

olan NFT’ye olan ilginin<br />

hızla arttığını belirterek, “NFT veri şirketi<br />

Nonfungible.com’un 2021 yıllık raporuna<br />

göre, NFT’nin dolar bazında ticaret hacmi<br />

yüzde 21 bin artışla 82 milyon dolardan 17.6<br />

milyar doların üzerine çıktı. Son dönemde<br />

satışlarında patlama olduğu aktarılan NFT<br />

piyasasında geçtiğimiz yıl alıcı sayısı yaklaşık<br />

yüzde 3 bin artarken, satıcı sayısı yüzde<br />

3 bin 669 yükseldi. Eserlerin kaydedilmesi,<br />

kopyalanması ve satışı gibi konularda yeni<br />

bir yöntem olarak kullanılan NFT’ler, hukuk<br />

alanında da son dönemlerde yakından takip<br />

edilmektedir. Her teknolojik gelişmede olduğu<br />

gibi bu konuda da hukuki düzenlemelerin<br />

ve birtakım sınırlamaların getirilmesi söz<br />

konusu olacak. Sanat eserlerinin ve kripto<br />

paraların yıllar geçtikçe değer kazanan yapısı<br />

göz önüne alındığında, NFT ile yapılan satış<br />

işlemlerinde geleneksel anlamda para ile<br />

gerçekleştirilen eser satışlarına nazaran hem<br />

satıcı hem de alıcı açısından karşılıklı bir değer<br />

kazanma durumu söz konusu. NFT’nin<br />

bu hızlı yükselişi karşısında piyasa dinamiklerinin<br />

geleceği noktayı tahmin etmek ise<br />

şimdilik pek mümkün gözükmüyor.” dedi.<br />

3 boyutlu teknolojinin gelişmesi ve dijital para birimlerinin<br />

hayatımıza girmesiyle ortaya çıkan ve değiştirilemez<br />

tokenler olarak bilinen NFT pazarı büyümeye<br />

devam ediyor. 2021 yılında NFT’lerin ticaret hacmi bir<br />

önceki yıla göre yüzde 21 bin, alıcı sayısı yüzde 3 bin<br />

arttı. Hukuk ve Uyum Profesyoneli Ayşe Anaeli’ne göre,<br />

yakın bir gelecekte NFT ile ilgili hukuki düzenlemeler ve<br />

birtakım sınırlamalar hayatımızda yerini alacak…<br />

Yakın bir gelecekte, hukuki bir<br />

düzenleme bizleri bekliyor<br />

NFT’lerin özellikle sanat dünyasında ve oyun<br />

sektöründe yeni bir kapıyı araladığını da vurgulayan<br />

Anaeli, “Özellikle eserlerin orijinalliği<br />

ve mülkiyetine ilişkin uyuşmazlıklarda<br />

NFT’lerin delil niteliği taşıyıp taşımayacağı<br />

merak konusu. Teknolojiye adaptasyonu hızlı<br />

olan hukuk sistemlerinde son dönemlerde<br />

adını sıkça duymaya başladığımız blokzincir<br />

tabanlı teknolojilere ilişkin birtakım düzenlemelerin<br />

yapılmaya başladığını görüyoruz.<br />

Ancak ülkemizde ilgili düzenlemeler henüz<br />

kripto paraların tanımlanması ve servis<br />

sağlayıcı şirketlerin uyması gereken usul ve<br />

esaslarla sınırlıdır. Çok da uzak olmayan bir<br />

gelecekte, hukuki bir düzenlemenin bizleri<br />

beklediğini söylemek mümkün. Sanal ödeme<br />

sistemleri her ne kadar sanat piyasasını<br />

etkisi altına almış olsa da NFT ile yalnızca<br />

sanat eserleri koruma altına alınmıyor. Dijital<br />

ya da fiziksel varlığı olan herhangi bir<br />

nesne NFT’lenerek bu “biricik” veya bir başka<br />

ifadeyle “özdeşi olmayan” olma özelliğini<br />

kazanabilir.” şeklinde konuştu.<br />

NFT’nin alıcı ve satıcısına sağladığı yararlardan<br />

da bahseden Anaeli, şöyle devam etti:<br />

NFT’lerin maddi açıdan da<br />

birçok faydası var<br />

Özellikle Covid-19 pandemisiyle birlikte dünya<br />

genelinde çevrimiçi sergi ve müzayedelerin<br />

sayısında yaşanan artış, bu alanlardaki<br />

güvenlik açıklarını da beraberinde getirdi.<br />

Alıcısına tam da bu noktada güvence sağlayan<br />

blokzincir teknolojisi, eserlerin NFT ile<br />

güvenilir ve şeffaf bir sisteme kaydedilerek<br />

sanat dünyasındaki dijitalleşmenin getirdiği<br />

sorunların önüne geçmeyi hedefliyor. Bu<br />

anlamda NFT’nin dijital sertifika ve kimlik<br />

doğrulama gibi metotlarla dünya genelinde<br />

mücadele edilen sanat hırsızlığının önüne<br />

geçilmesi açısından da olumlu bir gelişme<br />

olduğunu söyleyebiliriz. Öte yandan eserlerin<br />

alıcılara dijital bir platformda sunuluyor<br />

olması, ilgilisinin sanata dilediği zaman ve<br />

dilediği yerden erişebilmesi açısından da<br />

kolaylık sağlıyor. Tüm bunların yanı sıra<br />

NFT’lerin maddi açıdan da birçok faydası<br />

bulunmakta. Öncelikle NFT ile sanatçıların<br />

eserlerini çok daha düşük maliyetlerle sertifika<br />

altına alması ve aracı kurumlara ihtiyaç<br />

duymadan dijital platformlarda satışa sunarak<br />

komisyonsuz bir şekilde gelir elde etmesi<br />

mümkün hale geliyor. Ayrıca NFT ile eser satışlarında<br />

ödenen yüksek tutarlardaki vergi<br />

sorunu da ortadan kalkmış oluyor.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

E-ihracatta yüzde 219’luk büyüme<br />

E-ihracat yapmaya başlayan, ürünlerini Türkiye dışındaki<br />

ülkelere de satmayı hedefleyen firma sayısında<br />

yüzde 219’luk bir büyüme olduğunu açıklayan Idea-<br />

Soft CEO’su ve TOBB E-ticaret Meclis Üyesi Seyhun<br />

Özkara, sınır ötesi e-ticaretin 2023’te, yurtiçi e-ticarete<br />

rakip olabilecek konuma geleceğini açıkladı…<br />

E-ihracat’ın hem ülke politikası olarak hem<br />

de işletmelerin ikinci bir gelir modeli olarak<br />

çok kıymetli ve ihracat ayağını geliştirecek<br />

bir adım olduğunu belirten IdeaSoft CEO’su<br />

ve TOBB E-ticaret Meclis Üyesi Seyhun Özkara,<br />

“E-ihracat yapmaya başlayan, ürünlerini<br />

Türkiye dışındaki ülkelere de satmayı<br />

hedefleyen firma sayısında yüzde 219’luk<br />

bir büyüme oldu. Bu çok büyük bir rakam.<br />

Birçok işletmenin e-ticarete başlaması pandemi<br />

ile birlikte edindikleri deneyimi şu<br />

anda dijital süreçleriyle devam ettirmeleri ile<br />

birlikte bu rakam önümüzdeki dönemlerde<br />

daha da artacak. Çünkü e-ticarete başlayan<br />

binlerce firma zaman içerisinde orada edindiği<br />

deneyimle ‘Bu ürünleri neden yurtdışında<br />

da satmayalım?’ diyerek IdeaSoft altyapı<br />

seçenekleriyle birlikte kendi ürünlerini tüm<br />

dünyaya satabilir hale geldiler” dedi.<br />

Özkara, “IdeaSoft müşterileri özelinde<br />

baktığımızda işletmelerin yurtdışı satışları<br />

içerisinde ağırlıklı olarak Avrupa, Mena<br />

Bölgesi ve Rusya ön plana çıkıyor. Sınır<br />

ötesi e-ticaret 2023’te, yurtiçi e-ticarete<br />

rakip olabilecek konuma gelecek ve 2023’te<br />

rakamlar daha da artacak” şeklinde konuştu.<br />

43


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Huawei Wesight Çözümü Doğa HSE ile<br />

daha fazla sektöre ulaşacak<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Huawei Türkiye Ar-Ge Merkezi, yapay zeka<br />

destekli iş sağlığı ve güvenliği çözümü WeSight’ı<br />

geliştirerek pazara sundu. Ar-Ge Merkezi’nde<br />

görev alan Türk mühendisler tarafından<br />

geliştirilen WeSight; madenler, şantiyeler<br />

ve üretim tesisleri gibi çalışma alanlarında<br />

iş kazalarını önlemeyi ve bu kazalara neden<br />

olabilecek koşulları ortadan kaldırmayı hedefliyor.<br />

Huawei Türkiye Ar-Ge Merkezi ve Doğa HSE,<br />

Wesight’ın daha fazla endüstriye ve kuruma<br />

ulaşmasını sağlamak ve bu teknolojinin farklı<br />

sektörlerde kullanımını arttırmak amacıyla<br />

işbirliğine gitti. Bu işbirliği kapsamında, iş<br />

sağlığı ve güvenliği alanında eğitim, denetim<br />

ve danışmanlık hizmetleri veren Doğa HSE,<br />

Huawei Wesight’ı hem tek yetkili distribütör<br />

olarak Türkiye’de faaliyet gösteren firmalara<br />

hem de genel distribütör olarak, dünyada çalıştığı<br />

ulusal ve uluslararası şirketlere tanıtacak<br />

ve ulaştıracak.<br />

Huawei Türkiye Ar-Ge Merkezi Ticari<br />

Büyüme Departmanı Direktörü Tunca Taşçı<br />

konuyla ilgili değerlendirmesinde şunları<br />

söyledi; “Huawei SaaS (hizmet olarak yazılım)<br />

ürünlerimizle farklı sektörlerde ve iş alanlarında<br />

müşterilerimizin ihtiyaçlarına yönelik<br />

çözümler üreterek, dijitalleşmelerine katkıda<br />

bulunuyoruz. Wesight ürünümüz, yapay zeka<br />

teknolojisi ile belirlenen senaryoların kameralar<br />

aracılığıyla tespitini yaparak, iş sağlığı ve<br />

güvenliği alanında önemli bir teknolojik katkı<br />

sağlıyor. Bu alanda dünya çapında bir deneyime<br />

sahip olan Doğa HSE ile yaptığımız bu<br />

işbirliği ile kurumların iş sağlığı ve güvenliği<br />

standartlarında çok daha iyi bir noktaya gelmelerine<br />

yardımcı olacağımıza inanıyorum.<br />

Buradaki en önemli konu, çalışanların can<br />

Huawei Türkiye Ar-Ge Merkezi, iş kazalarını azaltmak üzere<br />

geliştirilen iş güvenliği çözümü WeSight’ın, daha fazla<br />

endüstri ve kurumda kullanılması amacıyla, bu alandaki<br />

uzman şirketlerinden Doğa HSE ile işbirliğine gitti. Bu anlaşmayla<br />

iş güvenliği ekosistemine daha fazla fayda sağlamayı<br />

hedefleyen iki şirket, Wesight çözümünün yaygın<br />

kullanımının artırılması ve sunduğu faydaların sektörlerle<br />

paylaşılması için birlikte çalışacak…<br />

güvenliğinin daha az risk altında olmasıdır.<br />

Bunun haricinde, sektörlerin ve kurumların<br />

iş verimliliklerinin artmasına yardımcı<br />

olan bir çözüm sunmuş olmaktan dolayı son<br />

derece mutluyuz” dedi. Nortinvest – Doğa<br />

HSE Yönetim Kurulu Başkanı Sertaç Güven<br />

ise yaptığı değerlendirmede; “Türkiye›de<br />

sosyal güvenlik kurumu verilerine göre, 2020<br />

yılında 384.262 iş kazası meydana gelirken,<br />

bu kazalarda 1.231 can kaybı yaşandı. 2030<br />

Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma<br />

toplantısında, tüm çalışanlar için güvenli bir<br />

çalışma ortamının teşvik edilmesine yönelik<br />

çağrılar yapıldı. İş sağlığı ve güvenliği alanında<br />

yapılan yatırım ve çalışmalar, kaza frekans<br />

oranlarını, hastalığa bağlı gün kayıplarını,<br />

maddi kayıpları ve sigorta prim kayıplarını<br />

azaltırken; üretimi, çalışan memnuniyetini<br />

ve kuruma bağlılığı arttırarak, şirketlerin<br />

saygınlığına katkıda bulunuyor. Etkin<br />

olmayan iş sağlığı ve güvenliği yönetimi ise<br />

mesleki hastalıklar ve iş kazaları sonucu<br />

önemli kayıplara yol açıyor. Doğa HSE olarak,<br />

bu alanda bir değişim yaratmak için yola<br />

çıktığımızda, sürdürülebilir bir yönetim<br />

anlayışı için, ‘Önce İnsan’ yaklaşımını her<br />

zaman için ön planda tuttuk. WeSight ile dijitalleşen<br />

dünyaya uyum sağlamak öncelikli<br />

hedefimiz. Vizyoner, sektöre katma değer ve<br />

çözüm sağlamaya odaklı, uluslararası standartlardaki<br />

bakış açımızla, bu alandaki çalışmalarımızı<br />

sürdürüyoruz” dedi.<br />

Tek merkezden çoklu risk<br />

kontrolü<br />

WeSight, mevcut sistemlere kolay entegre<br />

olabilen yapısıyla, akıllı güvenlik çözümlerini<br />

daha erişilebilir hale getirmeyi hedefliyor.<br />

Ekstra kamera yatırımı gerektirmeyen Wesight<br />

bulut tabanlı ve hybrid model olarak<br />

çalışabiliyor. İş güvenliği alanında sürekli<br />

otomasyon sağlayan WeSight, işyeri ve çalışan<br />

güvenliğini sağlamak için birçok farklı<br />

özelliği bir arada sunuyor. Kişisel Verileri Koruma<br />

Kanunu’nun tüm hükümlerine uygun<br />

olarak geliştirilen WeSight’ın yapay zeka desteğiyle<br />

öne çıkan genel özellikleri arasında;<br />

alan kontrolü, ses analizi, kişisel koruyucu<br />

ekipman kontrolü, hareketsiz kalma tespiti,<br />

davranış ihlali tespiti, mesafe ihlali tespiti ve<br />

yangın algılama yer alıyor.<br />

Uluslararası Çalışma Örgütü ve Dünya Sağlık<br />

Örgütü’nün 2020 verileri, her yıl 2,3 milyon<br />

çalışanın iş kazası yaşadığını ve 2 milyon<br />

çalışanın iş kazaları sebebiyle hayatını kaybettiğini<br />

gösteriyor. Bu rakamların mümkün<br />

olduğunca düşürülmesini amaçlayan<br />

WeSight, çalışanların koruyucu ekipman<br />

kullanıp kullanmadığını takip ederken, yasaklı<br />

alanlara erişim ihlallerini ve kazalara<br />

yol açabilecek olayları izleyen teknolojik bir<br />

çözüm olma özelliğine sahip. Sistem herhangi<br />

bir risk veya ihlal tespit ettiğinde, yetkilileri<br />

otomatik olarak uyarıyor.<br />

TCL’den yıldız futbolcularla tanışma fırsatı!<br />

44<br />

Dünyanın önde gelen akıllı teknoloji şirketlerinden<br />

TCL, futbolseverleri mutlu edecek bir kampanya<br />

başlattı. Futbolseverler yıl sonuna kadar<br />

sürecek kampanya kapsamında İngiltere’nin olağanüstü<br />

genç orta saha oyuncusu Phil Foden, İspanya’nın<br />

yükselen süper yıldızı Pedri ve Fransız<br />

milli takımının kilit savunma oyuncusu Raphaël<br />

Varane ile tanışma ve sohbet etme fırsatı yakalayacak.<br />

Üstelik başvuru için herhangi bir satın<br />

alma şartı da yok. 31 Aralık’a kadar aşağıdaki<br />

link üzerinden başvuru formunu doldurmanız<br />

yeterli oluyor. Kampanya ile ilgili açıklamada bulunan<br />

TCL Communication Türkiye Pazarlama<br />

TCL’in yıl sonuna kadar sürecek kampanyası kapsamında<br />

futbolseverler, Phil Foden, Pedri ve Raphaël Varane<br />

ile tanışma ve sohbet etme fırsatı yakalayacak. Üstelik<br />

başvuru için herhangi bir satın alma şartı da yok. Tek<br />

yapmanız gerek 31 Aralık’a kadar başvurunuzu yapmak…<br />

Müdürü Arzu Topuz; “TCL’in marka elçileri, insanlara<br />

mükemmellik yolunda ilham vermeyi<br />

amaçlıyor. Marka elçilerimizle çalışmaya başladığımızda<br />

elçiler ile tüketiciler arasında gerçek<br />

bir bağ oluşturmayı da amaçladık. Bu nedenle<br />

tüketicilere favori oyuncularıyla buluşma şansı<br />

vermek istedik. Bu yeni kampanyamız ile Türkiye’deki<br />

futbolseverlerin dünyanın en iyi futbolcularıyla<br />

tanışma fırsatını yakalayacak olmasından<br />

mutluluk duyuyoruz” dedi.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

YEO ve Ryse Energy, İngiltere Pazarı için<br />

güçlerini birleştiriyor<br />

Türkiye’nin önde gelen mühendislik ve teknoloji şirketlerinden<br />

YEO, 7 kıtada yenilenebilir enerji alanında faaliyet gösteren<br />

Ryse Energy ile iş birliğine gitti. Ryse Energy ve YEO,<br />

İngiltere’de yenilenebilir enerji projeleri gerçekleştirmek için<br />

ortak bir girişim kuracak…<br />

Türkiye’nin önde gelen teknoloji ve mühendislik<br />

şirketlerinden YEO ve yenilenebilir<br />

enerji ve güç endüstrisi liderlerinden Ryse<br />

Energy, İngiltere pazarında faaliyet göstermek<br />

üzere güçlerini birleştirdi. 7 kıtada 4<br />

binden fazla kurulumla dünyanın lider teknoloji<br />

ve mühendislik şirketlerinden olan<br />

Ryse Energy ve YEO, İngiltere pazarında faaliyet<br />

göstermek üzere ortak bir şirket kurmak<br />

üzere anlaşma imzaladı.<br />

Enerji maliyetlerini düşürecek<br />

Ortaklık girişimine ilişkin sözleşme YEO Yönetim<br />

Kurulu Başkanı ve CEO’su Tolunay Yıldız<br />

ile Ryse Energy Kurucusu ve CEO’su Alistair<br />

Munro arasında imzalandı. Anlaşma ile<br />

birlikte Ryse Energy ve YEO, yenilenebilir<br />

enerji projeleri sağlamaya odaklanan İngiltere<br />

merkezli bir şirket kuracaklar. Söz konusu<br />

ortak girişim, yükselen enerji maliyetlerini<br />

önemli ölçüde azaltmak amacıyla özel, ticari,<br />

endüstriyel ve kamu sektörü müşterilerine<br />

rüzgar, güneş, mikro hidroelektrik ve enerji<br />

depolaması çözümleri sağlayacak. Böylece<br />

İngiltere pazarında enerji sorununa çözüm<br />

olurken sürdürülebilir bir dünya için birlikte<br />

adım atacaklar.<br />

İngiltere’ye temiz enerji<br />

sağlayacaklar<br />

YEO ve Ryse Energy söz konusu ortaklıkla<br />

İngiltere’nin enerji sorununa yenilenebilir<br />

enerji projeleriyle çözüm sağlayacak.<br />

Uluslararası Para Fonu (IMF) tarafından<br />

yapılan analize göre, enerji krizi İngiltere<br />

hane bütçelerini Batı Avrupa›daki herhangi<br />

bir ülkeden daha fazla vuruyor. Enerji<br />

uzmanları, yaklaşık 9 kat daha fazla elektrik<br />

üreten rüzgar ve güneş enerjisinin daha hızlı<br />

kullanıma sunulması konusunda yaygın bir<br />

görüşe sahip. YEO ve Ryse Energy’nin ortak<br />

girişimi, İngiltere’de müşterilerin enerji tedariklerinin<br />

ve geleceğe yönelik enerji maliyetlerinin<br />

kontrolünü geri almalarını sağlayacak.<br />

Anlaşmaya ilişkin konuşan YEO Teknoloji<br />

Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Tolunay<br />

Yıldız, şunları söyledi: “YEO olarak temiz<br />

ve sürdürülebilir bir dünya hedefiyle enerji<br />

ve dijital dönüşüme yönelik tek noktadan<br />

entegre çözümler sunuyoruz. Ryse Energy<br />

ile kurduğumuz ortaklıkla da yenilenebilir<br />

enerji alanında kendini kanıtlayan çözümlerimizi<br />

İngiltere pazarına sunacağız. Enerji<br />

alanında küresel bir çözüm ortağı olma yolunda<br />

emin adımlarla ilerliyoruz.”<br />

Anlaşma hakkında yorum yapan Ryse Energy<br />

Kurucusu ve CEO’su Alistair Munro ise<br />

şöyle konuştu: “YEO ile ortaklık, oyunun<br />

kurallarını değiştirecek. YEO, üç kıtada 25<br />

ülkede projelere sahip orta ve büyük ölçekli<br />

bir yenilenebilir enerji uzmanı ve ortak girişime<br />

zengin bir deneyim getirecek. Yeni ortak<br />

girişim, önümüzdeki haftalarda faaliyete<br />

geçecek ve hem Ryse hem de YEO, İngiltere<br />

ekonomisine yatırım yapacak. İngiltere’de,<br />

güneş, rüzgar ve enerji depolama projeleri<br />

yoluyla ülkenin yenilenebilir enerji pazarını<br />

büyütmeyi amaçlayan özel bir ekip oluşturacağız.”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

wamo’ya 1,5 milyon dolar yatırım!<br />

2021 yılının Ocak<br />

ayında Londra merkezli<br />

olarak kurulan;<br />

İngiltere ve Avrupa’da<br />

KOBİ’lerin<br />

finansal yönetim<br />

ve organizasyonu<br />

üstlenmenin yanında Türkiye’den yurt dışına<br />

açılan ve açılmak isteyen girişimlere hizmet<br />

sunan finansal servis platformu wamo, yatırım<br />

turunu tamamladı. Sağladığı dijital altyapıyla<br />

şirketlerin yurt dışı pazarlarda banka hesabı<br />

açmalarını kolaylaştıran ve kullanıcılarının<br />

her an her yerden ticaret yapabilmelerine olanak<br />

sağlayan platform, Re-Pie Portföy başta<br />

olmak üzere 8 melek yatırımcının katıldığı<br />

yatırım turunda 19 milyon dolar değerleme<br />

üzerinden 1,5 milyon dolar yatırım aldı. Aldığı<br />

bu yatırımla wamo; büyümenin yanı sıra ekibini<br />

genişletmeye, Güney Kıbrıs ve İtalya başta<br />

olmak üzere yeni pazarlara girmeye ve yeni<br />

ürünler geliştirmeye odaklanacak.<br />

“Küreselde iş yapmak<br />

isteyenlerin çözüm ortağı<br />

olacağız”<br />

Kurdukları platform ve geliştirdikleri inovatif<br />

İngiltere ve Avrupa’da KOBİ’lere, Türkiye pazarında ise yurt<br />

dışına açılan ve açılmak isteyen girişimlere hizmet veren<br />

finansal servis platformu wamo, 19 milyon dolar değerleme<br />

üzerinden 1,5 milyon dolar yatırım aldı. Re-Pie Portföy başta<br />

olmak üzere 8 melek yatırımcının katıldığı turda alınan yatırım<br />

ile wamo; ekibini yüzde 50 büyüterek yeni ürünlerle yeni<br />

pazarlara açılacak…<br />

çözümlerle hızlı bir ivme yakaladıklarını ve<br />

Türkiye’deki kullanıcılara yurt dışı ticaretleri<br />

için gerekli olan banka hesabı açmak başta<br />

olmak üzere tüm finansal süreçlerin yönetimi<br />

konusunda hizmet sunduklarını ifade eden<br />

wamo’nun Kurucusu Yankı Önen, sözlerine<br />

şöyle devam etti: “2021 yılı Ocak’tan bu yana<br />

elde ettiğimiz büyük başarı bizleri gururlandırıyor.<br />

wamo olarak şu anda hali hazırda İngiltere,<br />

Avrupa Birliği, İsviçre ve Cebelitarık bölgelerinde<br />

31 ülkeden 2 bin 500 KOBİ’ye hizmet<br />

veriyoruz. Global ekonomilerin içinde bulunduğu<br />

mevcut konjonktürde iyi bir değerlemeyle<br />

başarılı bir şekilde tamamladığımız yatırımla<br />

<strong>2022</strong> yılı sonuna kadar Türkiye dahil hesap sayımızı<br />

4 bine taşımayı hedeflerken, KOBİ’lerin<br />

ticaretini kolaylaştıracak yeni ürünler hayata<br />

geçireceğiz. Şimdiye kadar üzerimizden 350<br />

milyon Euro’luk ticaret geçti. <strong>2022</strong> yılı sonunda<br />

bu rakamı 500 milyon Euro’ya taşıyacağımızı,<br />

2023 yılı için ise 1,5 milyar Euro’luk bir ticaret<br />

hacmine ulaşacağımızı öngörüyoruz. İstihdamımızı<br />

yüzde 50 artırmayı planlıyoruz. Ayrıca<br />

<strong>2022</strong>’de Güney Kıbrıs ve İtalya’dan sonra<br />

2023’te Portekiz başta olmak üzere Güney Avrupa’ya<br />

açılarak şirketlerin ticaretlerini farklı<br />

pazar koridorlarına taşımayı hedefliyoruz.<br />

Böylece Avrupa, İngiltere pazarlarında şirket<br />

sahibi olmak ve küreselde iş yapmak isteyen<br />

herkesin ortak çözüm ortağı olan bir finansal<br />

platform olarak konumlanmak istiyoruz.”<br />

45


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Küresel çaptaki sürdürülebilirlik<br />

yatırımları 35 trilyon doları aştı<br />

Küresel Sürdürülebilir Yatırım Birliği’nin raporuna göre, küresel<br />

ölçekte yapılan sürdürülebilirlik yatırımlarının 2025<br />

yılına dek 50 trilyon dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. Şirketlerin<br />

sürdürülebilirlik hedefi, kârlı büyüme hedefiyle el<br />

ele verirken, KOBİ’ler farklı kurumların hibe desteklerinden<br />

yararlanarak danışmanlık hizmeti alabiliyor…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

46<br />

Dünyanın büyük bir iklim krizinin eşiğinde<br />

olduğu son yıllarda şirketlerin<br />

sürdürülebilirlik hedefleri, kârlı büyüme<br />

hedeflerinin ayrılmaz bir parçası haline<br />

geldi. Küresel Sürdürülebilir Yatırım Birliği’nin<br />

(GSIA) raporuna göre, 2021 yılında<br />

35 trilyon doları aşan küresel ölçekteki<br />

sürdürülebilir yatırımların 2025’e dek<br />

50 trilyon dolara ulaşacağı tahmin ediliyor.<br />

IBM İş Değerleri Enstitüsü’nün Oxford<br />

Economics işbirliğiyle 40›tan fazla<br />

ülkede gerçekleştirdiği <strong>2022</strong> Own Your<br />

Impact çalışmasının sonuçlarına göre<br />

de CEO’ların yüzde 83’ü önümüzdeki 5<br />

yıl içinde yapacakları sürdürülebilirlik<br />

yatırımlarının daha iyi şirket sonuçları<br />

doğuracağına inanıyor. 28 sektörde<br />

çalışan, 60’ı Türkiye’den 3 bin CEO’nun<br />

katıldığı araştırmada, sürdürülebilirlik<br />

ve dijital dönüşümü başarılı bir şekilde<br />

entegre eden CEO’lar, dönüşümün kârlılık<br />

üzerindeki pozitif sonuçlarını 2 yıl<br />

içinde görmeye başladıklarını söylüyor.<br />

Türkiye’deki CEO’ların yüzde 68’i ise gelirlerinin<br />

yüzde 10’undan fazlasını daha<br />

sürdürülebilir bir geleceğe yatırım için<br />

kullanmayı planlıyor.<br />

Mevcut koşullarda strateji, dijitalleşme,<br />

sürdürülebilirlik gibi konularda somut<br />

adımlar atmak isteyen şirketlerin, doğru<br />

bir yol haritası çizmek için destek almaları<br />

gerektiğine dikkat çeken, Türkiye’nin<br />

önde gelen danışmanlık şirketlerinden<br />

Mentoro’nun Kurucu Platform Direktörü<br />

Başak Tulga Önen, “Mentoro olarak, şirketlere<br />

ihtiyaç duydukları yol haritasını<br />

sunuyor, sürecin kontrollü ilerlemesini<br />

isteyen yöneticilere üst düzey ekibimiz<br />

ve test edilmiş metodolojilerimizle rahat<br />

bir nefes aldırıyor, ekiplerine yeni yetkinlikler<br />

kazandırıyoruz. Ayrıca Avrupa<br />

İmar ve Kalkınma Bankası’nın (EBRD)<br />

yerel danışman havuzunda yer alıyoruz.<br />

EBRD, uygunluk kriterlerine göre onay<br />

verdigi KOBİ’lerin yönetim danışmanlığı<br />

proje desteği almasına yardımcı oluyor<br />

ve proje masrafının belirli bir yüzdesini,<br />

çoğunlukla donör fonlarıyla karşılıyor”<br />

dedi.<br />

“Şirketlerin kârlı büyümesini<br />

ve büyümenin sürdürülebilir<br />

olmasını sağlıyoruz”<br />

Strateji, yapı ve yönetişim, dijital dönüşüm<br />

ve sürdürülebilirlik olmak üzere 4<br />

ana alanda uzun dönemli rekabet avantajı<br />

yaratacak çözümler sunan Mentoro’nun<br />

danışmanlarının, iş dünyasında<br />

yıllarca tecrübe kazanmış üst düzey<br />

profesyonellerden oluştuğuna dikkat<br />

çeken Başak Tulga Önen, “Ortak akılla<br />

geliştirdiğimiz metodolojiler, sahada<br />

test edildikten sonra müşterilerimizde<br />

uygulamaya alınıyor. Mentoro olarak,<br />

çalıştığımız şirketlerde yönetim bilimlerinin<br />

en önemli konularına odaklanıyor,<br />

şirket için en uygun çözümü tasarlıyor,<br />

ardından teknoloji iş ortaklarını çözümlere<br />

dahil ediyoruz. Geliştirilen sistemlerin<br />

uygulamaya alınmasında kurumdaki<br />

ekiplerle beraber çalışıp aktif rol alarak<br />

şirketlerin kârlı büyümesini ve büyümenin<br />

sürdürülebilir olmasını sağlıyoruz”<br />

dedi.<br />

“Projeleri daha düşük<br />

maliyetlerle, çok daha hızlı<br />

gerçekleştiriyoruz”<br />

Sürdürülebilirlik, dijital dönüşüm, inovasyon,<br />

yeni iş stratejisi, yenilikçi organizasyon<br />

modeli, müşteri deneyimi,<br />

çevik yönetim ve operasyonel tasarım<br />

konularında birçok başarı hikayesine<br />

sahip Mentoro’nun Kurucu Platform<br />

Direktörü Başak Tulga Önen, sözlerine<br />

şöyle devam etti: “Yaptığımız her projede<br />

yaklaşım, tecrübe ve metodolojilerimizi<br />

müşterimizin ekibiyle paylaşıyor, onlara<br />

yeni ve ömür boyu kullanabilecekleri<br />

değerli yetkinlikler kazandırıyoruz.<br />

Kullandığımız metodolojiler ve gerçek iş<br />

tecrübesiyle, diğer danışmanlık şirketlerinin<br />

aylar süren projelerini biz birkaç<br />

hafta içinde tamamlıyoruz. Mentoro,<br />

platform yapılarının avantajlarından<br />

faydalanarak, projeleri çok daha düşük<br />

maliyetle ve çok daha hızlı gerçekleştiriyor.”<br />

Belirli koşulları sağlayan<br />

şirketlere EBRD’den hibe<br />

desteği<br />

EBRD’nin danışman havuzunda yer<br />

almanın bir ayrıcalık olduğunu ifade<br />

eden Başak Tulga Önen, sürdürülebilirlik<br />

alanında doğru yatırımlar yapan ve<br />

aranan kriterleri karşılayan şirketlerin<br />

danışmanlık projesi hibe desteğine hak<br />

kazanabildiğini söylüyor ve ekliyor: “İşini<br />

büyütmek, dijitalleşmek, daha sürdürülebilir<br />

olmak isteyen şirketler, Mentoro’nun<br />

danışmanlarıyla çalışıp uygunluk<br />

kriterlerini sağladıkları takdirde, projelerine<br />

EBRD’den hibe desteği alabiliyor.<br />

EBRD’nin destek kapsamına girmek için<br />

öncelikle Avrupa Birliği’nin KOBİ tanımı<br />

içerisinde yer almak gerekiyor. Bu da<br />

şirketin 50 milyon eurodan düşük ciroya<br />

veya 43 milyon eurodan az bilanço büyüklüğüne<br />

ve 250’den az çalışana sahip<br />

olması anlamına geliyor. En az 2 yıllık<br />

ticari geçmişe sahip olarak 2 yıl için finansal<br />

veri sunabilmesi ve büyüme trendi<br />

göstermesi beklenen şirketler, faaliyet<br />

alanı fark etmeksizin hibe desteğinden<br />

yararlanabiliyor.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Metaverse’ün ilk akaryakıt istasyonu Aytemiz’den!<br />

Sektörde yenilikçi ve şaşırtan hizmetleri ile öne çıkan<br />

yüzde 100 Türk markası Aytemiz, Metaverse’ün<br />

en popüler evreni Decentraland‘te açtığı istasyonla<br />

dünyada bir ilki gerçekleştirdi…<br />

Akaryakıt sektörünün önde gelen ve yüzde<br />

100 yerli markası Aytemiz, teknolojiye ve geleceğe<br />

yönelik yaptığı yatırımlarla sektörde<br />

farklılaşmaya devam ediyor. Aytemiz, Metaverse’teki<br />

en popüler evren olan Decentraland’te<br />

139,-72 koordinatlarında açtığı<br />

akaryakıt istasyonuyla dünyada Metaverse<br />

evrenine giren ilk akaryakıt şirketi oldu.<br />

Decentraland evrenindeki Aytemiz istasyonunun<br />

ziyaretçileri hem yeni bir istasyon<br />

deneyimi yaşayacak hem de istasyonda yer<br />

alan uygulama ekranları üzerinden sunulan<br />

özel kod ile yıl sonuna kadar Aytemiz<br />

Vaay uygulamasındaki indirime ek, yüzde<br />

50 avantajlı akaryakıt alma fırsatına sahip<br />

olacaklar.<br />

Metaverse’ün kullanıcıların sanal ve gerçek<br />

dünyayı aynı anda deneyimleyebildiği bir tür<br />

yeni gerçeklik olduğunu hatırlatan Aytemiz<br />

Genel Müdürü Çağdaş Demirağ, “Metarverse’ün<br />

ilk akaryakıt istasyonunu Decentraland<br />

içindeki popüler alanlardan biri olan ve<br />

şu anda aylık 280 bin kişi tarafından ziyaret<br />

edilen Dragon City isimli tema parkın yanına<br />

kurduk. Özellikle erişimi kolay ve eğlenceli<br />

bu yeni sanal deneyimin herkesin çok ilgisini<br />

çekeceğini düşünüyoruz. Bu yeni sanal<br />

dünyanın, e-ticaret de dahil, tüm ticareti<br />

yeniden değiştireceğini öngörüyoruz. Önümüzdeki<br />

dönemde market ve akaryakıt alışverişlerimizi<br />

çok daha kişiselleştirilmiş deneyimlerle<br />

gerçekleştirmek mümkün olacak.<br />

Metaverse evreninde yer alan dünyanın ilk<br />

akaryakıt markası olarak geleceğe kendimizi<br />

bugünden hazırlıyor, sunacağımız deneyimlerle<br />

rekabette ön plana çıkmak istiyoruz. Bu<br />

tür teknoloji odaklı projelerin gençlerin daha<br />

fazla ilgisini çekeceğini düşünüyoruz. Geleceği<br />

sahiplenen farklı projelerle sektörümüze<br />

öncülük etmeyi hedefliyoruz” dedi.<br />

Metaverse’e özel akaryakıt:<br />

MetaFuel<br />

Aytemiz’in Metaverse için özel olarak<br />

konumlandırdığı yakıt hakkında da bilgi<br />

veren Demirağ, bunun tüm dünyada sektör<br />

için bir ilk olduğuna dikkat çekti. Demirağ,<br />

“Geleceğin yakıtı konsepti ile ‘MetaFuel’ yakıtına<br />

ilk defa bu istasyonumuzda bir pompa<br />

adasında yer verdik. Teknoloji meraklıları AR<br />

teknolojisi sayesinde MetaFuel pompa adalarını,<br />

akıllı cihazları vasıtası ile deneyimleme<br />

ve görme fırsatını yakalayabilecekler.<br />

Dünyadaki ticaret yapma şeklinin tamamen<br />

değişeceği yakın gelecekte Metaverse için<br />

geliştirilen ürünleri bu evrendeki alanları<br />

ziyaret ederek ve kendi özel para birimleriyle<br />

satın almak mümkün olabilecek. Dönüşen<br />

dünyada şirketler, toplam cirolarının<br />

ve kârlarının büyük oranını bu sanal<br />

evrenlerdeki faaliyetlerinden elde edecekler”<br />

diye konuştu.<br />

Decentraland’teki ilk akaryakıt istasyonunda<br />

Aytemiz Vaay uygulamasının yanı<br />

sıra Self Servis, Motorcu Dostu İstasyon ve<br />

elektrikli araç şarj noktası gibi Aytemiz’in<br />

müşterilerine sunduğu tüm şaşırtan ürün<br />

ve hizmetler de yer alıyor. Aytemiz’in yeni<br />

ve modern konseptli ON 7/24 Market’inin<br />

de bulunduğu istasyonda Aytemiz’in katkılı<br />

yakıtı Optimum da tanıtılıyor. On the Wash<br />

bölümünde ekspres araç yıkama hizmeti<br />

vurgulanırken, Aytemiz istasyonlarında<br />

satışı gerçekleştirilen lider madeni yağ<br />

markası olan Castrol’ün ürünleri de marketteki<br />

raflarda sergileniyor. Elektrikli araç<br />

şarj noktasında ise yenilenen tasarımıyla<br />

yüzde 100 elektrikli ve 440 km WLTP (Hafif<br />

Taşıtlar İçin Dünya Genelinde Uyumlu Test<br />

Prosedürü) menzile sahip olan MG’nin yeni<br />

ZS EV modeliyle gelecekteki dönüşüm vurgulanıyor.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Tech Data Türkiye’nin Adı TD SYNNEX Türkiye oldu<br />

Dünyanın önde gelen çok<br />

uluslu teknoloji şirketi TD<br />

SYNNEX, Türkiye dahil<br />

Avrupa ile Latin Amerika<br />

ve Karayipler’deki (LAC)<br />

operasyonlarında, resmi<br />

olarak TD SYNNEX<br />

markasına geçiş yaptığını<br />

duyurdu. Bu karar, 2021 yılında Tech Data ile<br />

SYNNEX Corporation arasındaki birleşmenin<br />

ardından geldi. Bu birleşme sonucunda;<br />

kapsamlı ürün, çözüm ve hizmet portföyü ile<br />

100’den fazla ülkedeki iş ortaklarına ve tedarikçilere<br />

hizmet sunan, global ölçekte önde gelen<br />

bir marka da ortaya çıkmış oldu. Fortune 100<br />

Listesi’nde 60. sırada yer alan şirket, Asya Pasifik<br />

(APAC) bölgesinde ise “Tech Data, A TD<br />

SYNNEX Company” adıyla faaliyet göstermeye<br />

devam edecek. Japonya operasyonları ise hâlihazırda<br />

TD SYNNEX markası altında faaliyetlerini<br />

yürütüyor. TD SYNNEX CEO’su Rich Hume<br />

yaptığı açıklamada, “Bugün, TD SYNNEX markasının<br />

Avrupa ve LAC’de faaliyete geçişini kutladığımız<br />

özel bir gün. Bu yeni aşamada, uçtan<br />

uca teknoloji portföyümüz ve kapsamlı hizmet<br />

Fortune 100 listesinde yer alan, dünyanın önde gelen<br />

çok uluslu teknoloji şirketi TD SYNNEX, Türkiye<br />

de dahil dünyanın pek çok ülkesinde faaliyetlerinde<br />

isim değişikliğine gittiğini duyurdu…<br />

tekliflerimiz aracılığıyla ekosistem iş ortaklarımıza<br />

daha yüksek değer sunma taahhüdümüzü<br />

güçlendireceğiz. Bunların tümü, dünya<br />

genelindeki 22 binden fazla çalışanımızın tutkusu,<br />

bağlılığı ve derin bilgisiyle destekleniyor.<br />

TD SYNNEX, teknoloji dünyasını dönüştürmede<br />

önemli bir rol oynuyor; dünya üzerinde<br />

olumlu bir etki yaratmak için de eşit derecede<br />

önemli bir sorumluluğa sahibiz. Kurumsal<br />

sosyal sorumluluk konusuna odaklanmamız,<br />

dünyayı hem bugün hem de gelecekte daha iyi<br />

bir yer haline getirme vizyonumuzu yansıtıyor.”<br />

dedi. TD SYNNEX Türkiye Genel Müdürü Behçet<br />

Yumrukçallı ise açıklamasında şunları söyledi:<br />

“Tech Data Türkiye adı altında ülkemizde<br />

yaklaşık 4 yıllık bir geçmişimiz var. Türkiye’de<br />

faaliyete başladığımız ilk günden bu yana iş birliklerimizi<br />

çok hızlı ilerlettik, ciddi bir büyüme<br />

ivmesi yakaladık. 2021 yılında ise global çapta<br />

şirketimiz için önemli bir gelişme yaşadık. Tech<br />

Data’nın Fortune tarafından hazırlanan ‘Dünyanın<br />

En Beğenilen Şirketleri’ listesinde yer alan<br />

SYNNEX ile yaptığı birleşme sonucu ‘Tech Data<br />

A TD SYNNEX Company’ adını aldık ve dünyanın<br />

en büyük küresel BT distribütörü haline<br />

geldik. Sınıfının en iyisi ürün ve çözümleri içeren<br />

küresel bir dağıtım platformuna benzersiz<br />

erişim imkânına sahip olduk. Bu birleşmenin<br />

ardından Tech Data A TD SYNNEX Company<br />

Türkiye yoluna artık TD SYNNEX Türkiye adı<br />

ile devam edecek. Birleşmemizden aldığımız<br />

güç ve kazandığımız deneyimi şirket adımıza<br />

da yansıtarak ülkemizdeki müşterilerimize çok<br />

daha zengin ürün ve hizmet portföyü sunacağız.”<br />

47

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!