02.01.2023 Views

ITnetwork ARALIK - OCAK 2023

ITnetwork ARALIK - OCAK 2023

ITnetwork ARALIK - OCAK 2023

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

IT<br />

B<br />

n e tw o r k<br />

İ L G İ T E K N O L O J İ L E R İ D E R G İ S İ<br />

15 Aralık • 05 Ocak • <strong>2023</strong> • KDV Dahil 35 TL www.itnetwork.com.tr<br />

Teknolojide yetenek açığı tüm dünyanın<br />

en kritik sorunu haline geldi<br />

Berqnet Genel Müdürü Hakan Hintoğlu:<br />

“Uzaktan çalışma siber güvenlik<br />

risklerini artırdı”<br />

Turkcell ve ASELSAN’dan geleceğin<br />

haberleşme teknolojilerine yönelik iş birliği


Teknoloji vazgeçilmez, mahremiyet öncelikli olmalı!<br />

Kişisel verilerin korunması konusunda dünyanın önemli organizasyonlarından olan Küresel Mahremiyet Konferansı(Global Privacy Assembly-<br />

GPA), Türkiye’nin ev sahipliğinde Haliç Kongre Merkezinde gerçekleştirildi. Ev sahibi ülke olarak açılış konuşmasında bulunan Kişisel Verileri<br />

Koruma Kurumu Başkanı Prof. Dr. Faruk Bilir, teknolojik değişim ve dönüşümlere hazırlıklı olunması ve veri korumada proaktif bir yaklaşımın<br />

esas alınması gerektiğine vurgu yaptı. Bu yıl ilk kez Türkiye’de Kişisel Verileri Koruma Kurumu(KVKK) ev sahipliğinde gerçekleştirilen<br />

etkinliğin ana teması “Bir Denge Meselesi: Hızlı Teknolojik Gelişme Çağında Mahremiyet” oldu. Etkinliğin ve bu alandaki son gelişmelerin yer<br />

aldığı detayları haberimizden okuyabilirsiniz.<br />

√ √ √<br />

6G Ortak Araştırma Girişiminde İkinci Aşama<br />

Avrupa Komisyonu (AK), komisyonun amiral gemisi 6G ortak araştırma girişiminin ikinci aşaması olan Hexa-X-II projesinin başlatılacağını<br />

duyurdu. Bu yeni proje ile 6G ortak araştırma girişiminde 44 iş ortağı görev alacak. Proje ortakları, gelecekteki 6G standardizasyonuna yönelik<br />

birçok girdinin temelini oluşturacak, ön standardizasyona sahip bir platform ve sistem görünümünü ortaya koyacaklar. Ocak <strong>2023</strong>’te başlayacak<br />

olan Hexa-X-II projesine ülkemizden resmi olarak katılan tek ortak kuruluş Ericsson Türkiye olacak. Detayları haberimizden takip edebilirsiniz.<br />

√ √ √<br />

E-ticaretin %59’u Mobil Cihazlardan Gerçekleştiriliyor!<br />

Geçtiğimiz üç yılda mobil cihazların küresel e-ticaret içindeki payı artarken, bu değişim ödeme sistemlerini de etkiledi. Küresel Ödeme Trendleri<br />

2022 raporunda, küresel e-ticaretin yüzde 48,6’sında dijital cüzdanların kullanıldığı belirtildi. Ayrıca raporda, nakit kullanımının 2025’e kadar<br />

yüzde 9,8’e gerileyeceği öngörüldü… Son Yıllarda dikkate değer bir ivme kazanan, enflasyon ve resesyon ikileminde kalan küresel ekonomik<br />

göstergelere rağmen 2022’de de gözde endüstrilerden biri olmayı başaran ödeme sistemi teknolojilerindeki gelişmeleri ve gelecek beklentilerinin<br />

ayrıntılarını haberimizin detayında bulabilirsiniz…<br />

√ √ √<br />

Geleceğin Haberleşme Teknolojilerine Yönelik İş Birliği<br />

Türkiye’nin teknoloji üreten bir ülke olması vizyonu doğrultusundaki faaliyetlerine devam eden Turkcell, karasal olmayan şebekelerin<br />

geliştirilmesi konusunda ASELSAN ile mutabakat imzaladı. İş birliği kapsamında elde edilecek çıktıların, kablosuz haberleşme teknolojilerinin<br />

farklı uydu sistemleriyle kesintisiz entegrasyonu üzerine yapılacak standartlaşma ve ürünleşme çalışmalarına katkı sağlaması hedefleniyor. İş<br />

birliğinin detaylarını içeriğimizden takip edebilirsiniz…<br />

√ √ √<br />

Teknolojide Yetenek Açığı<br />

KPMG’nin 2022 yılı “Küresel Teknoloji Raporu” şirketlerin çığır açıcı yeni teknolojik araçlar konusunda hevesli ve müşteri deneyimini geliştirmek<br />

için dijital dönüşümü daha fazla benimsemeye kararlı olduğunu ortaya koyuyor. Araştırmaya göre dijital teknolojilerin benimsenmesini<br />

zorlaştıran bir numaralı sorun yetenek açığı olarak görülürken çoğu işletmenin 2 yıl içerisinde Web3, metaverse ve kuantum bilişim gibi ortaya<br />

yeni çıkan önemli teknoloji platformlarını benimsemesi bekleniyor. Raporun detaylarını haberin içeriğinde bulabilirisiniz.<br />

√ √ √<br />

27 Ülke 2022’de İnternet Kısıtlamalarını Artırdı<br />

Sosyal medyanın toplum üzerindeki olumsuz etkisi dünya genelinde endişeye yol açıyor. Cybersmile Foundation’ın araştırmasına göre<br />

kullanıcıların %89’u sosyal medyanın ruh sağlıklarına zarar verdiğini belirtirken, yüzde 85’i de bu platformlardaki gönderilerin kendi bedenleri<br />

hakkında olumsuz duygular oluşturduğunu söylüyor. Araştırmanın detaylarını haber sayfasında bulabilirsiniz…<br />

√ √ √<br />

Teknoloji dolu bir yılı daha geride bıraktığımız yılın son sayısında birbirinden özel yenilikleri sizler için dergimize yansıttık. Teknolojik<br />

gelişmeleri, gelecek yılın beklentilerini ve 2022 yılının öne çıkan başlıklarıyla ilgili içeriklerle hazırladığımız bu sayımızı beğeniyle<br />

okuyacaksınız.<br />

<strong>2023</strong>’ün hem ülkemizde hem dünyada ne tür teknolojilere sahip çıkıp, hangi başlıkları öne çıkartacağını yeni yılın ilk sayısından itibaren sizlerle<br />

paylaşıyor olacağız. Yeni yılın tüm dünyaya ve sektörümüze güzellikler getirmesi dileğiyle. Yeniden görüşmek üzere…<br />

Hoşçakalın…<br />

Ahmet Mızrak<br />

ahmet.mizrak@img.com.tr


16<br />

HP çalışanları<br />

mutlu edecek<br />

hibrit çalışmaya<br />

uygun ürün gamını<br />

paylaştı<br />

20<br />

Beyaz Eşya<br />

Sektörü yılın ilk<br />

9 ayında<br />

ihracatını<br />

korudu<br />

23<br />

Prof. Dr. Faruk<br />

Bilir: “Teknoloji<br />

vazgeçilmezimiz,<br />

mahremiyetimiz<br />

önceliğimizdir”


15 Aralık - 05 Ocak <strong>2023</strong><br />

IT<br />

BİL<br />

network<br />

Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK YAYINCILIK<br />

İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. ADINA<br />

İMTİYAZ SAHİBİ<br />

H. FERRUH IŞIK<br />

36<br />

Intel<br />

Monsters<br />

Reloaded<br />

2022’nin<br />

Finalleri<br />

nefes kesti<br />

Üçüncü<br />

çeyrekte 37<br />

blokzinciri<br />

saldırısı<br />

yaşandı<br />

<strong>2023</strong>,<br />

sanal<br />

gerçekliğin<br />

yılı olacak<br />

29<br />

46<br />

GENEL MÜDÜR<br />

(Sorumlu)<br />

MEHMET SÖZTUTAN<br />

mehmet.soztutan@img.com.tr<br />

GENEL YAYIN KOORDİNATÖRÜ<br />

SIDIKA AKYOL KAYIR<br />

sidika.kayir@aplusmedya.com<br />

GE NEL YA YIN MÜ DÜ RÜ<br />

AHMET MIZRAK<br />

ahmet.mizrak@img.com.tr<br />

DIŞ İLİŞKİLER MÜDÜRÜ<br />

YUSUF OKÇU<br />

yusuf.okcu@img.com.tr<br />

HABER MERKEZİ<br />

ENES KARADAYI<br />

enes.karadayi@img.com.tr<br />

KAT KI DA BU LU NAN LAR<br />

Doç. Dr. M.ALİ ÖZ BU DUN<br />

ozbudun@gmail.com<br />

ÖMER KARDAŞ<br />

omer.kardas@ihlas.com.tr<br />

ALİ İLKER YÜCEER<br />

ali@mak ro bil.com.tr<br />

TEKNİK MÜDÜR<br />

TAYFUN AYDIN<br />

Tayfun.aydin@img.com.tr<br />

GRAFİK TASARIM<br />

HAKAN SÖZTUTAN<br />

hakan.soztutan@img.com.tr<br />

FİNANS MÜDÜRÜ<br />

Cuma KARAMAN<br />

cuma.karaman@img.com.tr<br />

MUHASEBE MÜDÜRÜ<br />

Yusuf DEMİRKAZIK<br />

yusuf.demirkazik@img.com.tr<br />

A BO NE VE DAĞI TIM<br />

İSMAİL ÖZÇELİK<br />

ismail.ozcelik@img.com.tr<br />

Reklam Rezervasyon<br />

A PLUS MEDYA<br />

NISH ISTANBUL RESIDENCE<br />

Çobançeşme Mah. Sanayi Cad.<br />

No: 44/B - D: 167 Yenibosna/<br />

Bahçelievler - İstanbul<br />

Reklam İletişim<br />

reklam@aplusmedya.com<br />

Tel : 0212 216 99 13<br />

Gsm : 0552 805 34 35<br />

İdare Merkezi:<br />

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza<br />

No:11 34190 Yenibosna–Bahçelievler / İSTANBUL<br />

Tel: 0212 454 22 22<br />

Renk Ayrımı:<br />

Türkiye Gazetesi Renk Ayrımı Servisi<br />

CTP - BASKI : İHLAS GAZETECİLİK A.Ş.<br />

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza<br />

No:11 A/41 Yenibosna–Bahçelievler / İSTANBUL<br />

Tel: 0212 454 30 00


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

Lenovo ve VAS<br />

iş birliği ve<br />

ThinkAgile MX<br />

ürünleri ile<br />

Alt yapıda<br />

Lenovo ISG Doğu Avrupa ve Türkiye Genel Müdürü Marian Korienek<br />

VAS Bilişim Teknolojileri Genel Müdürü Ömer Ersöz<br />

Lenovo ISG Türkiye Genel Müdürü Burç San<br />

Modernizasyon<br />

Lenovo ile VAS iş birliğinin öne çıktığı ThinkAgile MX ürünlerinin lansmanında<br />

bir araya geldiğimiz Lenovo ISG Türkiye Genel Müdürü Burç San ve VAS Bilişim<br />

Teknolojileri Genel Müdürü Ömer Ersöz ile iş birliğinin detaylarını ve yeni ürün<br />

ile kurumlara sunulan farklılıkları konuştuk. Hem günün özelinde hem de genel<br />

yıl değerlendirme sorularımızı cevaplandıran San, müşterilere sundukları yeni bir<br />

çözüm önerisiyle altyapı çözümlerini genişletmekten mutlu olduklarını belirtti.<br />

Diğer yandan San, Lenovo ISG Türkiye grubunun hedeflerini karlılığı koruyarak<br />

büyüme olarak açıklarken; bunu da dikeyde Telko’da yer alarak, Finans alanında<br />

müşteri artırarak ve Reel sektörde de yaygınlaşarak başaracaklarını söyledi…<br />

4<br />

Lenovo ve VAS iş birliği<br />

ile Intel® işlemcileri ile<br />

güçlendirilmiş ThinkAgile MX<br />

ürünleri üzerinden nasıl bir<br />

çözüm hedefliyorsunuz?<br />

Lenovo Türkiye: Azure Stack HCI çözüm<br />

konseptiyle; Lenovo’nun rakiplerine nazaran<br />

üst seviye güvenilirlik ve stabiliteye<br />

sahip sertifikalı sunucular üzerinde,<br />

Donanım, Yazılım, Merkezi güncelleme<br />

özelliklerini MS Admin Center üzerinden<br />

Merkezi yönetim sağlayarak ve Windows<br />

Server 2019 Datacenter Edition’daki Storage<br />

Spaces Direct teknolojisinden yararlanarak,<br />

şirketlerin eskiyen altyapılarını<br />

modernize etmek için hibrit bilgi sistem<br />

altyapısı kullanmalarına imkân sunmayı<br />

hedefliyoruz.<br />

VAS: VAS Bilişim Teknolojileri olarak<br />

2015’ten beri hizmet satışını önemseyerek<br />

müşteri memnuniyetine odaklanarak<br />

faaliyet gösteriyoruz; bu alanda globalde<br />

de büyümeyi hedefliyoruz. Lenovo ile sayısız<br />

projede iş ortaklığı yaptık ve 2021<br />

yılında Lenovo’nun “Yılın Hizmet Çözüm<br />

Ortağı ödülü” ile güçlenen ortaklığımızı<br />

<strong>2023</strong> yılında da teknoloji stratejilerimizin<br />

uyuşması ve hibrit bir gelecek bakış açımızla<br />

Lenovo’nun Intel® ile güçlendirilmiş<br />

ThinkAgile MX ürününü globalde de VAS<br />

bayrağıyla temsil etmek için bu sürecin<br />

içerisindeyiz.<br />

VAS Bilişim Teknolojileri Genel Müdürü<br />

Ömer Ersöz iş birliği hakkında şunları söyledi:<br />

“Dünya değişiyor ve tedarik sorunları,<br />

kaynakların hızlı bir şekilde tükeniyor<br />

olması, ekonomik daralma gibi nedenler<br />

bizi hibrit teknolojilere yönlendiriyor. VAS<br />

Lenovo iş birliği ile, maliyetlerin optimize<br />

edildiği, tedarik sorunlarından minimum<br />

seviyede etkilenen ve değişen dünya<br />

koşullarına adapte çalışan hibrit bilgi işlem<br />

merkezleri oluşturmayı hedefliyoruz.”<br />

ThinkAgile MX ürününden<br />

detaylı şekilde bahseder<br />

misiniz?<br />

Azure Stack HCI, Microsoft’un kullandıkça<br />

öde tabanlı Azure hizmeti olarak sunulan<br />

hiper birleşik çözümü yani bir altyapı<br />

host bilgisayar işletim sistemidir.<br />

Şirketlerin bilişim altyapı ihtiyaçları<br />

kapsamında; Lenovo’nun Intel® ile güçlendirilmiş<br />

ThinkAgile MX Sertifikalı Sunucuları<br />

ve Entegre Çözümleri (Appliance)<br />

üzerinde sanal (Windows Server / Linux)<br />

makineler çalıştırabilir ve maliyetli harici<br />

depolama sistemleri ihtiyacı ortadan<br />

kaldırılarak Ms Azure’a kolayca bağlanı-


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

labilir. Şirketlerin ihtiyaçlarına istinaden basit,<br />

düşük maliyetli 2 sunucudan oluşan bir<br />

çözüm den, 16 sunucudan oluşan güçlü bir<br />

çözüm kümesine kadar büyüyebilen ölçeklenebilir<br />

bir yapıya sahiptir.<br />

Lenovo’nun Intel® ile güçlendirilmiş<br />

ThinkAgile MX Sertifikalı Sunucuları ve Entegre<br />

Çözümleri (Appliance); Azure Stack<br />

HCI çözüm konseptini MS yazılım ve etkin<br />

Lenovo Çözüm Destek ve Azure entegrasyon<br />

kurulum paketiyle anahtar teslim olarak sunulmaktadır.<br />

İş birliğinizin Türkiye’de<br />

teknoloji sektörüne sağlayacağı<br />

katkılardan bahseder misiniz?<br />

Lenovo ISG Türkiye Genel Müdürü Burç San<br />

iş birliği hakkında şunları söyledi:<br />

“Lenovo’nun Microsoft için özel geliştirilmiş<br />

Azure Stack HCI Çözümleri sayesinde; sorunsuz<br />

Azure entegrasyonu ile önceden test<br />

edilmiş, yapılandırılmış anahtar teslim Altyapı<br />

çözümleri sunabiliyoruz. Bu çözümler<br />

üzerinde şirketlerin esnek hibrit bilişim altyapıları;<br />

bulut entegrasyonu ile daha bir kolay<br />

şekilde ve dünyanın her yerinden kaynak<br />

yönetebilme esnekliğiyle, keşfedilebilecek ve<br />

izlenebilecek. VAS Bilişim Teknolojileri ile<br />

alanında yetkin bir danışman olarak hayata<br />

geçirdiğimiz iş birliğimiz ile bir başarı hikayesi<br />

yaratmak istiyoruz. Lenovo VAS iş birliği<br />

ile değişen dünya koşullarına adapte çalışan<br />

hibrit bilgi işlem merkezleri oluşturmayı hedefliyoruz.<br />

Müşterilerimize yeni bir çözüm<br />

önerisiyle altyapı çözümlerimizi genişletmekten<br />

mutluyuz.”<br />

Lenovo ISG Doğu Avrupa ve Türkiye Genel<br />

Müdürü Marian Korienek ise Lenovo<br />

Altyapı Çözümleri Grubu olarak ISG hedeflerini<br />

şöyle değerlendirdi: “Lenovo Altyapı<br />

Çözümler Grubu (ISG) olarak çok geniş bir<br />

coğrafyada müşterilerimizin işlerine katkı<br />

sağlayacak, onları rekabette farklılaştıracak<br />

projeleri hayata geçiriyoruz. Çalışanlarımız,<br />

İş ve Çözüm Ortaklarımız bu büyük ailenin<br />

en önemli parçaları. Microsoft, Intel®, VAS ve<br />

Lenovo, müşterilerine bulut teknolojileriyle<br />

dışarıda bir ortamda değil, kendi veri merkezlerinde<br />

buluşma fırsatı sunuyor. Çok heyecanlıyız,<br />

tüm müşterilerimizi bizimle bu<br />

yolculuğa çıkmaya davet ediyorum.”<br />

Şirketlerin mevcut kaynakları üzerinde yerel<br />

uygulamaları çalıştırmak için Azure Arc tarafından<br />

etkinleştirilen Azure Kubernetes<br />

Service entegrasyonu sağlanabilmektedir.<br />

Şirketlerin IoT, uç bilişim ve uzak / şube ofis<br />

çözüm ihtiyaçları için küçük form faktörlü<br />

Lenovo’nın Intel® işlemcileri ile güçlendirilmiş<br />

ThinkAgile MX Sertifikalı Sunucuları ve<br />

Entegre Çözümleri (Appliance) üzerinde çözüm<br />

sağlanabilmektedir.<br />

Şirketlerin ihtiyaç duydukları önemli iş<br />

yüklerini yönetmeleri için performans optimizasyonu<br />

sağlayan nitelikli ve özel bilişim<br />

altyapı ihtiyaçlarını karşılayabilmektedir.<br />

Şirketlerin ihtiyaç duydukları esnek, büyük<br />

ölçekli VDI platformu ve şirket içinde içinde<br />

Azure Sanal Masaüstü çözüm desteği sağlanabilmektedir.<br />

Şirketlerin işlerini bulutta çalışacak şekilde<br />

genişletebilmelerini sağlar; Azure portal<br />

üzerinde işletmeye ait bir veya birden fazla<br />

Azure Stack HCI kümelerini, sanal makinelerin<br />

ve Azure kaynakların yönetilebilmeleri<br />

sağlanır.<br />

Azure Arc özellikli Azure Stack HCI Çözümleri<br />

sayesinde; verilerin mevzuat, kanuni zorunluluklar<br />

veya gizlilik nedenleriyle şirket<br />

içinde kalmasını imkân tanır. Altyapının<br />

bulut bağlantı ihtiyaçlarını esneklikle sağlar.<br />

Sanallaştırılmış iş yüklerinin yerelde ve<br />

bulutta çalışacak şekilde birleştirilmesini<br />

sağlar.<br />

Şirketler, yüksek performanslı SQL veritabanları<br />

gibi Microsoft Azure ekosistemi sanallaştırılmış<br />

iş yüklerini birleştirmelerine<br />

olanak verir.<br />

Şirketlerin ihtiyaç duydukları Azure’dan<br />

bulut hizmetlerini sorunsuz bir şekilde<br />

kullanarak altyapılarını kolayca<br />

oluşturmalarını ve yönetmelerini sağlar.<br />

Böylelikle şirketlerin işlerini bulut bilişim<br />

entegrasyonlarının hızlandırmalarını<br />

sağlayabilmektedir.<br />

Lenovo ISG Türkiye grubu<br />

olarak yıl sonuna yaklaşırken<br />

2022 performansınızı nasıl<br />

değerlendiriyorsunuz?<br />

2022 Yılı’nın ilk 3 çeyreği, Lenovo ISG<br />

Türkiye için büyüme ile geçti. Dünya’daki ilk<br />

SAP TruScale (yönetilebilir hizmetler) projesine<br />

Türkiye’de imza atmanın haklı gururunu<br />

yaşıyoruz. Özellikle Finans Sektörü’nde<br />

yaygınlaştığı yıl olarak kayıtlara geçti. Bunun<br />

yanında SMB’de(KOBİ) çift haneli büyüme<br />

sağladık ve RunRate olarak adlandırdığımız<br />

1000-100 Bin dólar arası projelerde hatırı sayılır<br />

yeni müşteriye<br />

eriştik.<br />

Altyapı Çözümleri Grubu (ISG)<br />

son çeyrekte rekor düzeyde ciro<br />

ve kârlılık açıkladı, globaldeki<br />

büyüme açısından ayrıntılı bilgi<br />

verebilir misiniz?<br />

Lenovo Altyapı Çözümler Grubu (ISG) rekor<br />

düzeyde ciro ve rekor kârlılıkla bu yıl çığır<br />

açan performansını sürdürüyor. 2025 yılına<br />

kadar sunucu pazarının tek başına 134 milyar<br />

dolara ulaşması bekleniyor. Lenovo Altyapı<br />

Çözümler Grubu (ISG) 36 milyon doları<br />

ile tüm zamanlarının en yüksek işletme kârı<br />

ve üst üste 4. çeyrekte kârlılık elde ederken<br />

önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 33 artışla<br />

2,6 milyar dolar ciro ile rekor kırdı. Bulut<br />

Hizmeti Sağlayıcı ve İşletme/KOBİ segmentlerinin<br />

ikisi de pazar tahminlerinin ötesinde<br />

büyüme kaydetti. Önceki yılın aynı dönemine<br />

kıyasla Uç Nokta Bilişim cirosu neredeyse<br />

dört katına çıkarken “Depolama çözümleri”<br />

iki kattan fazla büyüme sağladı. Böylece her<br />

iki segmentte de rekor büyüme görüldü. ISG,<br />

geniş kapsamlı altyapısını geliştirmeye ve<br />

özellikle Uç Nokta ve Hizmetler olmak üzere<br />

inovasyona yatırım yapmaya devam ediyor.<br />

Lenovo ISG grubunun <strong>2023</strong><br />

hedeflerini ve stratejilerini nasıl<br />

özetlersiniz?<br />

Karlılığı koruyarak büyüme hedefimize devam<br />

edeceğiz. Dikeyde, Telco’da mutlak yer<br />

edinecek, Finans Sektörü müşterilerimizi artıracak,<br />

Reel Sektörde yaygınlaşacağız.<br />

SAP TruScale projelerine yenilerini ekleyecek,<br />

SMB’de(KOBİ) çift haneli büyüyeceğiz.<br />

Yatayda, HPC (High Performance Computing),<br />

Software Defined ve EDGE (uç bilişim)<br />

ana hedef çözümlerimiz olacak.<br />

Lenovo’nun inovasyona<br />

bağlılığı doğrultusunda globalde<br />

operasyonları açısından Ar- Ge<br />

yatırımları nasıl bir yer kaplıyor?<br />

Lenovo, globalde de büyümesini sürdürürken,<br />

üç yıl içinde Ar-Ge yatırımlarını iki<br />

katına çıkarıp geçtiğimiz yıla göre yüzde 43<br />

artışla 2 milyar dolara ulaştırdı. Bunun yanı<br />

sıra Lenovo’nun ilk şirket içi üretim tesisini<br />

Macaristan’ın Budapeşte şehrinde yer alan<br />

Ullo bölgesinde açarak, gerçekleştirdiği yatırımla<br />

uluslararası üretim operasyonlarının<br />

kapsamını genişletti. Ullo Fabrikamız, tedarik<br />

zinciri yönetiminin zorlaştığı günümüzde,<br />

Dünya 2021 En Başarılı Tedarik Zinciri<br />

Sıralaması’nda 9. olan Lenovo’yu bir adım<br />

daha öne çıkaracak. Türkiye’deki müşterilerimize<br />

çok daha hızlı üretim ve teslimat<br />

avantajı sağlayacağımız bu tesis sadece bir<br />

fabrika değil aynı zamanda müşterilerimizin<br />

ziyaretine açık bir Ar-Ge ve İnovasyon merkezi<br />

olarak işleyecek.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

IMEI Klonlama ile yıllık 3.5 milyon<br />

cep telefonu piyasaya sürülüyor<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

6<br />

IMEI klonlama ile piyasaya<br />

sürülen telefonlar ciddi<br />

güvenlik sorunları ve<br />

mağduriyete sebep oluyor<br />

Alınan kararın tüm telekomünikasyon<br />

sektörünü olumlu etkileyeceğini belirten<br />

Mobilfon Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Ömer Lütfi Soylu, “Bildiğiniz gibi IMEI<br />

(International Mobile Equipment Identity<br />

- Uluslararası Mobil Cihaz Kimliği)<br />

15 rakamdan oluşan uluslararası bir<br />

kimlik numarasıdır. Her mobil cihaz<br />

farklı bir IMEI numarasına sahiptir.<br />

IMEI klonlama ise, kaçak yollardan ülkemize<br />

sokulan cep telefonlarının, kayıtlı<br />

olan ve genellikle kullanılmayan, çekmecede<br />

bekletilen cihazların IMEI numaralarına<br />

yasa dışı yöntemlerle kaydedilerek<br />

satılması için kullanılan, yasal olmayan<br />

yönteme deniliyor” dedi.<br />

Ömer Lütfi Soylu, ülkemizde IMEI klonlamanın<br />

maalesef oldukça yaygın olduğuna<br />

dikkat çekerek “Yapılan araştırmalara<br />

göre yıllık yaklaşık 3,5 milyon cep<br />

telefonunun klonlamayla piyasaya sürüldüğü<br />

tahmin ediliyor. IMEI klonlama<br />

kamunun büyük miktarlarda vergi kaybına<br />

sebep olduğu gibi klonlanmış telefon<br />

kullanan vatandaşlarımız açısından<br />

da ciddi güvenlik sorunlarına ve mağduriyetlere<br />

neden oluyor. Yapılan düzenlemeyle<br />

5809 sayılı Elektronik Haberleşme<br />

Kanunu’nun 57. maddesi değiştirilerek<br />

daha önce 7 yıl olan elektronik haberleşme<br />

şebekelerinden hizmet almayan<br />

cihazların elektronik kimlik bilgilerinin<br />

pasife alınması süresi 1 yıla düşürüldü.<br />

Böylece son sinyal alınmasından itibaren<br />

kesintisiz bir yıl boyunca sinyal alınmayan<br />

yani görüşme yapılmayan, internete<br />

girilmeyen ya da mesaj atılmayan cep telefonlarının<br />

IMEI’leri, Bilgi Teknolojileri<br />

ve İletişim Kurumu (BTK) tarafından<br />

pasife alınacak. Şunu özellikle belirtmemiz<br />

gerekir ki, düzenlemeyle vatandaşın<br />

sahip olduğu IMEI koruma altına alınıyor.<br />

Vatandaşlarımıza kullanmadıkları<br />

cep telefonlarına belirli aralıklarla sim<br />

kart takıp sinyal aldırmalarını tavsiye<br />

IMEI bilgisi değiştirilmiş, başka bir ifadeyle IMEI’si klonlanmış<br />

cihazlar ülkemizde son yıllarda cep telefonu piyasasında<br />

önemli bir sorun haline geldi. IMEI klonlamayla mücadele<br />

kapsamında geçtiğimiz ay sonunda Türkiye Büyük Millet<br />

Meclisinde çok önemli bir kanun teklifi kabul edildi. Yapılan<br />

düzenlemeye göre daha önce 7 yıl olan elektronik haberleşme<br />

şebekelerinden hizmet almayan cihazların elektronik kimlik<br />

bilgilerinin pasife alınması süresi 1 yıla düşürüldü. IMEI<br />

havuzunun daraltılması ve usulsüz kullanımın engellenerek<br />

caydırıcılığın artırılması amacıyla çıkarılan düzenlemeyle IMEI<br />

klonlamanın önüne geçilmesi hedefleniyor…<br />

ediyorum, böylece hem cep telefonları<br />

pasife alınmamış olur hem de cihazlarının<br />

klonlanıp klonlanmadığını anlayabilirler.”<br />

dedi.<br />

Yeni kanun ile haksız rekabet<br />

ve vergi kaybı önlenecek<br />

Yapılan bu düzenlemenin vatandaşımızın<br />

mülkiyetinde olan IMEI numaralarının<br />

çalınmasını önlemek için atılan,<br />

sektördeki kayıt dışılığı ve haksız rekabeti<br />

azaltacak ve kamunun vergi kaybını<br />

önleyecek olumlu bir adım olarak<br />

değerlendirdiklerini dile getiren Mobilfon<br />

Yönetim Kurulu Başkanı Ömer<br />

Lütfi Soylu, “Bu düzenlemeyle klonlama<br />

sorununun büyük oranda önlenmesini<br />

bekliyoruz. Yapılan düzenleme kayıp kaçağın<br />

azaltılması, haksız rekabetin ortadan<br />

kaldırılması ve sektörün daha yasal<br />

hale gelmesi açısından bizim istediğimiz<br />

bir düzenlemeydi. Sektörün en büyük<br />

sivil toplum kuruluşu olan MOBİSAD<br />

(Mobil İletişim Araçları ve Bilgi Teknolojileri<br />

İş İnsanları Derneği) olarak böyle<br />

bir düzenleme yapılmasının gerekliliği<br />

konusunda taleplerimizi uzun süredir<br />

yetkili kurumlar nezdinde gündeme getiriyorduk.<br />

Düzenlemeyle kayıtlı ve legal<br />

cep telefonu satışları artacaktır. Böylece<br />

sektörel istihdama da olumlu yansıması<br />

olacaktır. Ayrıca klonlama kaynaklı sorunların<br />

azalmasıyla sektörün imajına<br />

da olumlu katkısı olacaktır.” dedi.<br />

Çekmecede saklanan<br />

telefonlar ekonomiye<br />

kazandırılmalı<br />

Ömer Lütfi Soylu, pek çok vatandaşımızın<br />

çeşitli sebeplerle kullanmadıkları<br />

cep telefonlarını elde tutmaya devam<br />

ettiklerini, bu sebeplerin başında da<br />

güvenlik kaygıları ve kişisel bilgilerin<br />

başkalarının eline geçebileceği endişesi<br />

bulunduğunu ifade ederek görüşlerini<br />

şu şekilde dile getirdi: “Bunlar haklı<br />

gerekçeler. Ancak bu telefonların<br />

IMEI’lerinin yasadışı yollardan, vatandaşın<br />

haberi olmadan kopyalandığı vakalar<br />

maalesef hiç de az değil. Yani kullanmadığınız<br />

cep telefonunu çekmecede<br />

saklamanız o telefonun IMEI’sinin çalınmayacağı<br />

anlamına gelmiyor. Dolayısıyla<br />

vatandaşlarımıza kullanmadıkları<br />

cep telefonlarını âtıl vaziyette tutmamalarını,<br />

çekmecelerde unutmamalarını<br />

ve bu telefonları ekonomiye kazandırmalarını<br />

tavsiye ediyoruz. Bu çerçevede,<br />

yenileme merkezleri vatandaşlarımıza<br />

kullanmadıkları cep telefonlarını satabilecekleri<br />

güvenilir ve avantajlı bir alternatif<br />

sunuyor. Ticaret Bakanlığı’nın verdiği<br />

lisansla faaliyet gösteren Mobilfon<br />

olarak yenilediğimiz cihazlardaki kişisel<br />

verileri kullandığımız özel yazılımla geri<br />

döndürülemeyecek şekilde siliyoruz. Cihazları<br />

TSE standartlarına göre yeniliyoruz<br />

ve gönül rahatlığıyla kullanabilecekleri<br />

şekilde vatandaşlarımıza sunuyoruz.


Logi Bolt teknolojisi ile güçlü ve güvenli kablosuz<br />

bağlantılar mümkün oluyor…<br />

Gelişen teknolojiler kurumların daha güçlü ve güvenli bağlantılara eğilimlerini artırıyor.<br />

Çalışma ortamlarının farklılaştığı günümüzde, istenilen her ortamdan güvenli şekilde<br />

bağlantılar kurulup iş süreçlerinin kesintisiz olarak gerçekleşmesi gerekiyor…<br />

Logitech tarafından kurumsal<br />

profesyoneller için<br />

geliştirilen Logi Bolt teknolojisi,<br />

Logitech’in yeni nesil<br />

kablosuz bağlantı protokolü<br />

olarak öne çıkıyor. Güvenlik<br />

endişeleri, gürültülü ve sıkışık<br />

ortamlardaki performans<br />

ve artan maliyetlerin önüne<br />

geçilmesi adına geliştirilen Logi<br />

Bolt, kurumların çevre birimlerine<br />

yönelik olan ihtiyaçlarını karşılıyor. Logitech<br />

mühendisleri tarafından geliştirilen teknoloji,<br />

geliştirilmiş ve kablosuz güvenlik sunmanın yanı<br />

sıra birden fazla işletim sisteminde kolaylıkla<br />

çalışabilmeyi mümkün kılıyor. Logi Bolt, güvenlik<br />

haricinde verimli bir iş deneyimi yaşanmasını da<br />

sağlıyor.<br />

Logi Bolt ile güvenlik açığı riskleri<br />

en aza iniyor<br />

Kullanıcı deneyimini geliştiren Logi Bolt, Bluetooth<br />

Düşük Enerji kablosuz teknolojisine dayanıyor.<br />

Ofis veya evden çalışan profesyonellerin güvenlik<br />

açığı risklerini minimum seviyeye indiren Logi<br />

Bolt, birden fazla güvenlik önlemini içeriyor. Protokol<br />

mimarisinin desteklenmesini temel alan bir<br />

teknoloji ile avantaj sunmak için geliştirilen Logi<br />

Bolt, basit ve güvenli bağlantılar sağlayarak kurumların<br />

iş süreçlerinde bir adım önde olmalarını<br />

sağlıyor. Logitech’in üyesi olduğu Bluetooth SIG,<br />

Inc. kuruluşunun geliştirdiği en son teknoloji niteliği<br />

taşıyan Logi Bolt, MX Keys ve MX Anywhere 3<br />

gibi ürünlerin işletmeler için tasarlanan versiyonları<br />

ile kurumların yüksek güvenlik ve verim elde<br />

etmelerine olanak tanıyor.<br />

Kablosuz ortamlarda güçlü<br />

bağlantı<br />

Diğer teknolojilerin aksine Logi Bolt, kullanımı<br />

son derece basit ve güvenilir bir teknoloji olarak<br />

öne çıkıyor. Ortam gürültüsünden güç alan ve istenmeyen<br />

seslerin üstesinden gelmek için RF bağlantı<br />

özelliğiyle çalışan Logi Bolt, iş birliklerinin<br />

verimli bir şekilde sürdürülmesini sağlıyor. Frekans<br />

verimliliğini artırmaya yardımcı olan tescilli<br />

bir algoritmadan yararlanan teknoloji, gecikmede<br />

8 milisaniyenin altında hız sunuyor. Kurum profesyonellerinin<br />

verimliliğini artıran teknoloji, kablosuz<br />

mouse ve klavyeler için gecikmesiz bir kullanıcı<br />

deneyimi için 2 Mbit/sn.lik gelişmiş veri hızı<br />

ve minimum 7,5 ms’lik bağlantı aralığı sunarak<br />

optimize edilmiş bir performansı mümkün kılıyor.<br />

Logi Bolt teknolojisi birden fazla<br />

cihazla eşleştirilerek performans<br />

artırıyor<br />

Logi Bolt teknolojisi, aynı anda üç etkin bağlantının<br />

tek bir USB ile eşleştirilmesine olanak tanıyor.<br />

Üç aktif bağlantıya sahip tek bir Logi Bolt alıcıyla<br />

altı âdete kadar cihazı eşleştirme, özelliklerine<br />

göre ayrı kablosuz cihaz düzenleme mümkün oluyor.<br />

Logi Bolt alıcısı ile daha fazla işlevsel özelliğe<br />

sahip olmak istendiği durumlarda ise Logitech<br />

yazılımı olan Logi Options+ hizmetinden ücretsiz<br />

olarak yararlanılabiliyor.<br />

Siber saldırı riski Logi Bolt<br />

teknolojisi ile ortadan kalkıyor<br />

Tamamen şifreli ve Federal Bilgi İşleme Standartları<br />

(FIPS) uyumlu olan Logi Bolt, artan mobil iş<br />

gücü (evden çalışma vb.) çalışma ortamlarındaki<br />

güvenlik endişelerini en aza indiriyor. Potansiyel<br />

siber saldırı risklerini ortadan kaldırmaya yardımcı<br />

olmak için tasarlanan teknoloji, FIPS ile uyumlu<br />

Bluetooth güvenlik modu 1, seviye 4 (Yalnızca Güvenli<br />

Bağlantı modu olarak da bilinir) özellikleri<br />

sunuyor. Seviye 4; özellikle Elliptic Curve Diffie<br />

Hellman P-256 (ECDH) ve AES-128-CCM şifrelemesi<br />

olmak üzere Onaylı LE Güvenli Bağlantılar<br />

(LESC) şifreli eşleştirmesi için kullanılıyor. Bu sayede<br />

bir Logi Bolt kablosuz ürün ile Logi Bolt USB<br />

alıcının yalnızca birbirleriyle iletişime geçebilmesi<br />

sağlanıyor.<br />

Kurumsal iş süreçlerinin güvenliği<br />

Logi Bolt ile emin ellerde<br />

Logi Bolt teknolojisi sayesinde kablosuz mouse ve<br />

klavyeler USB alıcı ile şifreli bir şekilde iletişim kuruyor.<br />

Kutudan çıkar çıkmaz kullanılabilen ürünler,<br />

fabrika hazırlık sürecinde önceden Logi Bolt<br />

USB alıcılarıyla şifreleniyor. Logi Bolt USB alıcılar,<br />

yalnızca güvenli bağlantı modunu zorunlu kılıyor.<br />

Eşleştirme; iki cihazın kimliğini doğrulamayı,<br />

bağlantıyı şifrelemeyi ve güvenliğin bağlantı/<br />

yeniden bağlantı sırasında kurulmasına, yeniden<br />

kurulmasına izin vermek için şifreleme anahtarlarının<br />

programlanmasını içeriyor. Geçiş anahtarı<br />

kullanım yöntemi, karşılaşılacak saldırılara karşı<br />

direnci artırdığı için LE Legacy bağlantılardan<br />

daha üstü olarak kabul ediliyor. IT iş süreçlerinin<br />

kolay ve güvenli bir şekilde sürdürülmesine olanak<br />

suna Logi Bolt, ilgili birim yöneticilerinin kurumsal<br />

düzeyde üst düzey güvenliği sürdürebilmelerini<br />

sağlıyor. Başka bir cihaz ile eşleştirme yapılmak<br />

istendiği takdirde kullanıcı yeni cihaz için bir uyarı<br />

alıyor. Ürün yazılım güncellemelerinin ihtiyaç<br />

duyulmaması halinde kaldırılabilmesi mümkün<br />

olurken, güvenlik ile ilgili güncellemeler ise kaldırılamıyor<br />

ve geri alınamıyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

“Her Anıya Değer” vivo V25 5G Türkiye’de<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

8<br />

vivo, şık V serisinin<br />

en yeni üyelerinden<br />

FIFA 2022 Katar<br />

Dünya Kupası Resmi<br />

Akıllı Telefonu<br />

V25 5G’yi Türkiye’de<br />

kullanıcılarla<br />

buluşturdu. Üstün<br />

kamera ve fotoğrafçılık<br />

özelliklerine<br />

ve en yeni görüntüleme<br />

teknolojilerine<br />

sahip akıllı telefon,<br />

fotoğraf ve video ile<br />

kendini ifade eden kullanıcılar için özel olarak<br />

tasarlandı. V25 serisinin şık üyesi, zarif<br />

tasarımı, yüksek performanslı, enerji tasarruflu<br />

donanımla güçlendirilmiş çarpıcı kamerasıyla<br />

kullanıcıların yeni gözdesi olmaya<br />

aday.<br />

V25 5G’nin amiral gemisi seviyesindeki<br />

64MP OIS ultra algılamalı arka kamerası,<br />

bulanık çekimleri en aza indiriyor,<br />

daha uzun pozlama süresini destekleyerek<br />

loş ışık koşullarında bile daha parlak<br />

görüntüler ve videolar çekilmesini sağlıyor.<br />

Renk Değiştiren Florit AG Cam sayesinde<br />

telefonun arka paneli güneş ışınlarına ve UV<br />

ışığına maruz kaldığında renk değiştirerek<br />

kullanıcıların dinamik kişiliklerini<br />

yansıtıyor. V25 5G, yüksek enerji verimliliği<br />

oranına ve mükemmel kapasiteye sahip<br />

güçlü işlemcisi, en yeni soğutma teknolojisi<br />

ve hızlı şarj yetenekleri ile, kullanıcılara<br />

uzun ömürlü ve sorunsuz bir telefon deneyimi<br />

sunuyor.<br />

vivo Türkiye Yatırımcısı Jianhua Li, “ vivo<br />

için Türkiye pazarı son derece önemli.<br />

Türkiye yatırımlarımızı uzun vadeli<br />

olarak görüyoruz. Kullanıcılarımıza,<br />

paydaşlarımıza ve çalışanlarımıza yatırım<br />

yapmaya devam edeceğiz. vivo Türkiye<br />

fabrikamızda 4. çeyrekte yeni üretim bandını<br />

devreye alacağız. Aynı zamanda önümüzdeki<br />

dönemde Türk kullanıcıları üstün kalite ve<br />

teknolojiye sahip cihazlarla buluşturacağız.<br />

Türkiye pazarında şu anda cep telefonu ve<br />

kulaklık modellerimiz ile yer alırken sürpriz<br />

ürünleri de getirmeyi tartışıyoruz. Bunun<br />

için yatırımlarımıza hız kesmeden devam<br />

ediyoruz. Kullanıcılara sıra dışı bir deneyim<br />

yaşatmak ve sevdikleriyle bağ kurmalarını<br />

sağlamak için yeni modelimiz V25 5G’i en<br />

güçlü özelliklerle donattık. V25 5G ile sizleri<br />

50MP Selfie Kamerası ile Türkiye’nin en yüksek<br />

Megapiksel ön kamerası, 64MP Ultra<br />

Sabitleme ve Süper Gece Bokeh Kamerası ve<br />

Türkiye’de ilk olarak bir önceki modelimiz<br />

V23’te duyurduğumuz tek renk değiştiren<br />

arka yüzey ile tanıştırıyoruz. Bu son teknolojiye<br />

sahip telefon ile her anınıza değer katacaksınız”<br />

diye konuştu.<br />

Portreleri gece karanlığında<br />

sezgisel görüntüleme<br />

teknolojisiyle aydınlatın<br />

Yükseltilmiş OIS (Optic Image Stabilisation<br />

– Optik Görüntü Sabitleme) ve EIS özelliklerine<br />

sahip 64MP OIS ultra algılamalı arka<br />

vivo’nun Türkiye’de “Her Anıya Değer” sloganıyla<br />

kullanıcılarla buluşturduğu yeni V25 5G modeli,<br />

amiral gemisi seviyesindeki kamera teknolojisiyle<br />

yaratıcılığı yeni bir boyuta taşıyor, göz alıcı renklerle<br />

şık görünümleri mümkün kılıyor…<br />

kamera ve 8MP geniş açılı kamera ile donatılmış<br />

V25 5G, mükemmel bir görüntüleme<br />

deneyimi sunuyor ve kullanıcıların yüksek<br />

kalitede süper geniş açılı kareleri kolaylıkla<br />

yakalamalarını sağlıyor. Optik Görüntü Sabitleme<br />

özelliği, fotoğraf çekilirken oluşan<br />

titremeyi gideriyor, mükemmel sarsıntı önleme<br />

performansı ile karanlık ortamlarda ve<br />

loş ışıkta bile son derece kaliteli fotoğraflar<br />

çekmenize olanak veriyor.<br />

Stil sahibi kolay ve eğlenceli<br />

video çekim deneyimi<br />

Ön kamerası genel cilt dokusunu ve berraklığı<br />

geliştiren Doğal Portre video moduna sahip<br />

olan V25, Hibrit Görüntü Sabitleme<br />

(OIS + EIS) özelliği ile de daha güzel video<br />

çekimlerine olanak veriyor. Hibrit Görüntü<br />

Sabitleme özelliği sayesinde kullanıcılar elde<br />

yaptıkları video çekimlerinde daha kararlı<br />

ve titremelerden uzak videolar çekebiliyor.<br />

Vlog Film özelliği, sunduğu video şablonları<br />

ve öğretici içeriklerle çekim deneyimini geliştiriyor;<br />

gece, yemek, şehir gibi birçok farklı<br />

senaryoda kullanıcıların en iyi çekimi yapmalarına<br />

yardımcı oluyor. Yükseltilmiş Çok<br />

Stilli Portre özelliği de ön kamerada sunduğu<br />

eğlenceli filtrelerle kullanıcıların video deneyimini<br />

geliştiriyor. Çok Stilli Portre özelliği,<br />

insanları yenilikçi bir şekilde arka plandan<br />

ayıran yeni bir stil olan Hareket Bulanıklığı<br />

efekti ile kullanıcıların daha güzel portre fotoğrafları<br />

çekmelerine olanak tanıyor.<br />

Otomatik odaklama özelliği<br />

ve güçlü yapay zekâ<br />

algoritmaları ile net selfie’ler<br />

sizi bekliyor<br />

Harika selfie’ler ve videolar çekmek söz konusu<br />

olduğunda kullanıcılar için en önemli<br />

konu kuşkusuz berraklık oluyor. Otomatik<br />

odaklama ve göz odaklama özelliklerine sahip<br />

50MP ön kameraya sahip olan V25 kullanıcıların<br />

günün veya gecenin herhangi bir<br />

saatinde berrak görüntüler ve videolar çekmelerini<br />

sağlıyor. Cihazın ön kamerası ayrıca<br />

keskinliği optimize eden AI HD Algoritması<br />

ile donatıldı.<br />

Renk değiştiren yenilikçi<br />

tasarım<br />

7.79 mm inceliğe ve 2.5D gövdeye sahip olan<br />

V25, hafif ve ince gövdesi ile kullanıcıların<br />

ellerine rahat bir şekilde oturuyor. vivo, ilk<br />

kez V23 serisinde ortaya koyduğu, cihazların<br />

arka panelinin UV ışığına maruz kaldığında<br />

farklı açılarda farklı renklere dönüşmesini<br />

sağlayan devrim niteliğindeki Renk Değiştiren<br />

Florit AG Cam özelliğini V25’te de sürdürüyor.<br />

Gün Doğumu Işıltısı renkli V25’in arka<br />

kapağı, güneş ışığına maruz kaldığında renk<br />

değiştiriyor, kapağın rengi altın sarısından<br />

kırmızımsı turuncuya dönüyor.<br />

Enerji tasarruflu ve yüksek<br />

performanslı yonga setleri ile<br />

güçlendirildi<br />

Yüksek enerji verimlilik oranına ve 8GB RAM<br />

+ 8GB genişletilmiş RAM’e sahip MediaTek<br />

Dimensity 900 işlemcisi ile V25, kullanıcıların<br />

zorlu oyunları kesintisiz oynamalarını ve<br />

çeşitli uygulamalar arasında çoklu görevleri<br />

sorunsuz bir şekilde gerçekleştirmelerini<br />

sağlıyor. Cihazın yüksek kapasiteli 4500mAh<br />

pili sayesinde kullanıcılar tek şarjla telefonlarını<br />

uzun süre sıkıntı yaşamadan kullanabiliyor.<br />

44W Flaş Şarj desteği ile telefon 15<br />

dakikada yüzde 35, 30 dakika içinde yüzde<br />

61, 63 dakikada yüzde 100 şarj oluyor. Telefon<br />

yüzde 100 şarjla kullanıma başlandığında<br />

kullanıcılar 17 saate kadar YouTube videosu<br />

izleyebiliyor, 15 saate kadar müzik dinleyebiliyor<br />

ve 5 saate kadar fotoğraf çekebiliyor.<br />

Üretimi sırasında vivo mühendisleri<br />

tarafından güçlü kalite testlerinden geçirilen<br />

V25 5G, 42.000 kez düşme 6000 defa USB<br />

takma çıkarma, -20 – 50 derece ekstrem çalışma<br />

ortamı sıcaklığı ve toza suya dayanıklılık<br />

sertifikası IP54 testleri gibi zorlu testlerden<br />

başarıyla geçti.<br />

myvivoshop.com ön satış<br />

hediye paketi<br />

V25 5G, 15 Kasım’dan itibaren Gün Doğumu<br />

Altını ve Elmas Siyahı renk seçenekleri ve<br />

13.999 TL + KDV tavsiye edilen satış fiyatı ile<br />

tüketici ile buluşuyor. 15 – 25 Kasım tarihleri<br />

arasında https://myvivoshop.com/ üzerinden<br />

V25 5G için ön sipariş veren ilk 100 kişi<br />

ayrıca 3300 lira değerinde hediye paketinin<br />

sahibi oluyor. V25 5G için özel hazırlanan<br />

ön sipariş paketinin içinde FIFA 2022 Dünya<br />

Kupası Maç Topu, TWS2 ANC bluetooth kulaklık,<br />

Araç Şarj kiti ve ekran koruma paketi<br />

bulunuyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

Kurumsal ve tüketici elektroniğinin<br />

global markası ASUS, Türkiye’nin en<br />

çok satan monitör markası olarak<br />

büyük başarı elde etti. Hem teknolojisi<br />

hem de servis sonrası hizmet<br />

anlayışı ile farklılaşan ASUS’un monitör<br />

tarafındaki başarısı, teknolojileri,<br />

pazarlama stratejileri ve gelecek<br />

yeni ürünlerini ASUS Türkiye<br />

ekibi ile konuştuk…<br />

ASUS Türkiye’nin En<br />

Çok Satan Monitör<br />

Markası Oldu<br />

10<br />

ASUS Türkiye Açık Platform İş Grubu Ülke Müdürü Erkan Genç<br />

Öncelikle pandemi döneminin<br />

bitişi ile yol haritanız,<br />

öncelikleriniz ve gelecek<br />

planlarınız nasıl değişti?<br />

“Erkan Genç”: Genel olarak dolar bazında<br />

yüzde 10 civarında bir büyüme yakaladık.<br />

Pazarın toplam olarak büyümediğini de<br />

düşünürsek birçok alanda pazar payımızı<br />

arttırdığımızı söyleyebiliriz. Doğru planlama<br />

stratejileriyle birlikte kullanıcıların<br />

ihtiyaç duyduğu ürünlere odaklanıyoruz<br />

ve <strong>2023</strong>’te pazar payımızı daha da artırarak<br />

yüzde 10 civarında bir büyüme yakalamayı<br />

hedefliyoruz.<br />

Çip ve yarı iletken teknolojilerindeki<br />

kriz, tüm dünyada olduğu gibi bizim de<br />

maliyetlerimizi ve üretim süreçlerimizi<br />

olumsuz etkiledi. Bu süreçte yaklaşık bir yıl<br />

ve daha fazla tedarik sürelerine göre planlama<br />

yapmak zorunda kaldık. Şu anda çip<br />

krizi büyük oranda çözüldü diyebiliriz ancak,<br />

şimdi de Çin’de yeniden başlayan CO-<br />

VID salgını sebebiyle tedarik süreçlerinde<br />

ciddi aksamalar oluşuyor.<br />

Salgın döneminde yüksek talep nedeniyle<br />

yurtdışındaki üretimden maksimum pay<br />

almaya çalıştık ve mümkün olan en çok<br />

stok sayısını getirmeye uğraştık. Şu an ise<br />

salgın öncesinde yaptığımız gibi model bazlı<br />

detaylı planlama çalışmalarına geri döndük.<br />

Küresel anlamda yaşanan ekonomik<br />

durgunluk sebebiyle oluşan fiyat düşüşlerini<br />

anında pazara yansıtabilmek ve iş ortaklarımızı<br />

korumak için ciddi tutarlarda stok<br />

fiyat koruması sağlıyoruz.<br />

Q3 Context Raporu’nda<br />

ASUS’un monitör pazarında<br />

lider olduğunu görüyoruz.<br />

Bu liderliğin altında yatan<br />

nedenleri, çalışma prensiplerini<br />

ve teknolojik gelişmeleri anlatır<br />

mısınız?<br />

“Ayten Zora”: ASUS olarak ürettiğimiz her<br />

üründe en yenilikçi çözümleri sunarken,<br />

Türkiye’ye de bu teknolojileri ilk olarak<br />

getiriyor ve pazara sunuyoruz. Dünyanın<br />

ilk 280 Hz, 360Hz monitörlerini eşzamanlı<br />

olarak Türkiye’de satışa sunduk. Kullanıcı<br />

tercihleri oldukça farklı, bu sebeple ürün<br />

çeşitliliğimizi her zaman zengin tutmaya<br />

ve her geçen gün artırmaya odaklanıyoruz.<br />

Partnerlerimizle birlikte sürekli olarak<br />

kullanıcıların ihtiyaçları konusunda iletişim<br />

halindeyiz. Pazarın talebine göre doğru<br />

adette ve özelliklerde ürün getiriyoruz.<br />

Satın alma şartlarını olabildiğince iyileştiriyor<br />

ve kampanyalarla destekleyerek pazarda<br />

hareketlilik yaratmaya çabalıyoruz.<br />

Burada hem partnerlerimiz hem de kullanıcılarımız<br />

için en iyi şartları oluşturmak<br />

en büyük amacımız. Pazarlama tarafında<br />

kullanıcıları en şeffaf şekilde bilgilendiriyor,<br />

doğru ürünü doğru kanalda konumlandırarak<br />

hedef kitlemize en iyi hizmetleri<br />

sunuyoruz.<br />

Son dönemde üst segment<br />

monitör modelleri neden daha<br />

çok tercih ediliyor? Oyun,<br />

profesyonel ve kurumsal<br />

alanda öne çıkan ürün serileri<br />

nelerdir?<br />

“Ayten Zora”: Özellikle dünya çapında başarı<br />

elde eden oyunların son dönemde ücretsiz<br />

kampanyalarla daha erişilebilir olması,<br />

kullanıcıları yüksek seviye monitör almaya<br />

teşvik ediyor. Küresel lojistik masraflarının<br />

daha uygun hale gelmesiyle fiyatlarda salgın<br />

dönemine göre bir miktar düşüş eğilimi<br />

gösterdi. Oyuncular için ROG ve TUF, profesyonel<br />

içerik üreticileri içinse ProArt serileri<br />

en çok tercih edilen ürün grupları.<br />

Oyun sektörünün öne<br />

çıktığı bu dönemde oyun<br />

profesyonellerinin tercihi nasıl<br />

bir monitör oluyor? ASUS olarak<br />

onlara sunduğunuz ekran<br />

teknolojinizdeki farklılıklar<br />

nelerdir?<br />

“Ayten Zora”: Adet bazlı olarak baktığımız-


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

da şu anda 24’’ ve 27’’ 144hz + FHD özelliklere<br />

sahip monitörler hala en çok tercih<br />

edilen ürünler olarak göze çarpıyor. Son<br />

bir yıldır 2K ve üstü çözünürlükteki ürünlerin<br />

satışında da hızlı bir artış gözlemliyoruz.<br />

Üst seviye modeller eskiye oranla<br />

çok daha fazla talep görüyor. ROG ve TUF<br />

serilerindeki ergonomik tasarım, yazılım<br />

özellikleri ve panel kalitesi, kullanıcıların<br />

bizi tercih etmelerindeki en önemli<br />

sebeplerden birkaçı.<br />

Son dönemde öne çıkan<br />

dijitalleşme yatırımlarının<br />

ürün gamınıza yansımasını<br />

değerlendirir misiniz? Pazarın<br />

size yansıması ve dijitalleşme<br />

ile öne çıkan çözüm alanlarınız<br />

neler oldu?<br />

“Laila Gamal”: Dünya uzun zamandan<br />

beri dijitalleşme sürecinde. Salgın dönemi<br />

süreci çok hızlandırdı, evden çalışma ve<br />

evde öğrenme, herkesin evinde bir PC<br />

ve monitöre ihtiyaç duyduğu bir yaşam<br />

tarzını ön plana çıkardı. ASUS olarak evden<br />

çalışma ve eğitim için en uygun modelleri<br />

geliştiriyor ve kullanıcıların ihtiyaçlarına<br />

göre en iyi ürünleri tasarlayarak pazar ile<br />

buluşturuyoruz.<br />

AR-GE ekibimiz olası sorunları ve uygulanabilir<br />

fikirleri kullanıcı odaklı bir bakış<br />

açısından değerlendirerek yeni teknolojiler<br />

geliştiriyor. Son kullanıcıların problem yaşadığı<br />

noktaları onlar gibi düşünerek tespit<br />

ediyor ve çözmek için var gücümüzle çalışıyoruz.<br />

ASUS olarak her zaman en iyi ürün<br />

ve teknolojiyi sunduğumuzdan emin olmak<br />

bizim için en önemli nokta.<br />

ASUS Türkiye Pazarlama<br />

Direktörü Laila Gamal<br />

Pazarlama tarafında ise salgın sonrası kullanıcıların<br />

çevrimiçi geçirdikleri sürede<br />

yaşanan önemli artış, buradaki araçların<br />

neredeyse hepsinin çevrimiçi ortama kaymasına<br />

neden oldu. Bundan sonra da kullanıcılara<br />

ulaşmanın en iyi ve hızlı yolu,<br />

normalleşme süreci ve sonrasında bile çevrimiçi<br />

ortam olacak. ASUS Pazarlama ekibi<br />

olarak dijital pazarlama aktivitelerinin<br />

oldukça önem kazandığı bu dönemde kullanıcılarımıza<br />

ürün ve hizmetlerimiz hakkında<br />

ihtiyaç duydukları tüm bilgileri en<br />

hızlı yoldan ulaştırmaya çalışıyoruz. Ayrıca<br />

satış noktalarında ve oyun etkinliklerinde<br />

de fiziksel olarak en iyi ürün deneyimini<br />

sunmaya devam ediyoruz.<br />

Oyun sektörünün öne<br />

çıktığı bu dönemde oyun<br />

profesyonellerinin tercihi nasıl<br />

bir monitör oluyor? ASUS olarak<br />

onlara sunduğunuz ekran<br />

teknolojinizdeki farklılıklar<br />

nelerdir?<br />

“Alper Özkan”: Rekabetçi oyunların yaygınlaşmasıyla<br />

birlikte profesyonel oyunculuk<br />

da bambaşka bir seviyeye ulaştı. Oyunu kazanmak<br />

için kişinin yeteneği hala en büyük<br />

etken ancak; yeni teknolojilerin geliştirilmesiyle<br />

birlikte sahip olunan ekipmanların<br />

oyun performansı üzerindeki etkileri daha<br />

da artış gösterdi. Monitör, oyuncunun direkt<br />

olarak gördüğü ve karşı tepki verebilmek<br />

için aktif geri bildirim alması gereken<br />

ASUS Türkiye Monitör Ülke<br />

Ürün Müdürü Ayten Zora<br />

ASUS Türkiye Teknik PR<br />

Müdürü Alper Özkan<br />

en önemli bileşen.<br />

Yüksek yenileme hızına ve tepki süresine<br />

sahip modellerimizin yanı sıra, gerçekçi<br />

renk derinliği ve hızlı tepki performansını<br />

birleştiren FastIPS teknolojilerimiz de her<br />

zaman oyuncuların tercih sebepleri arasında<br />

olacak. Ultra düşük hareket bulanıklılığı<br />

teknolojisi sayesinde kullanıcılar daha keskin<br />

bir görüntü elde ederek rakiplerine karşı<br />

avantaj elde edebiliyorlar. Bu seviyedeki<br />

tüm monitörlerimizde NVIDIA G-SYNC® ve<br />

Reflex teknolojilerini de mutlaka kullanıyoruz.<br />

Dünyanın ilk 144, 240, 360 Hz modellerini<br />

geliştiren ASUS olarak, CES fuarında<br />

yine bir ilki gerçekleştirerek dünyanın ilk<br />

500Hz yenileme hızına sahip profesyonel<br />

oyuncu monitörünü tanıtacağız.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

TP-Link ev ve işyerleri için<br />

Wi-Fi 7 çözümlerini tanıttı<br />

TP-Link, ağ bağlantılarında yeni bir çağ başlatacak<br />

olan Wi-Fi 7 teknolojili çözümlerini tanıttı. Şirket üç<br />

ana hedef kitlesi olan evler, kurumsal kullanıcılar ve<br />

ISP’lere yönelik WiFi 7 modellerini satışa sunuyor…<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

12<br />

Dünyanın önde gelen tüketici ve iş ağ ürünleri<br />

sağlayıcısı TP-Link®, Kasım’da WiFi 7 teknolojili<br />

ağ çözümlerini tanıtan bir etkinlik gerçekleştirdi.<br />

Dünya genelinde ve internet üzerinden yapılan<br />

tanıtım etkinliğinde hem ev hem işyerleri hem de<br />

ISP’ler için WiFi 7 teknolojili ürünler ve HomeShield<br />

3.0 güvenlik paketi tanıtıldı.<br />

Ev ve kurumsal kullanıcıları için WiFi 7 ürün<br />

serisini piyasaya süren ilk satıcı olan TP-Link,<br />

evler için Archer ve Deco serileri, işyerleri için<br />

Omada EAP ve ISP’ler için Aginet serilerinde WiFi<br />

7 teknolojili ürünleri satışa sunuyor. Üç ana hedef<br />

kitleye göre WiFi 7 etkinliğinde tanıtılan ürünlerden<br />

bazıları şunlar:<br />

Evler için WiFi 7 Çözümleri<br />

WiFi Yönlendiriciler Yeniden Tanımlanıyor<br />

Archer serisinin WiFi 7 teknolojili en yüksek performanslı<br />

modelleri, evlere eşi görülmemiş yeni ağ<br />

deneyimleri getiriyor. Etkinlikte üç WiFi 7 yönlendirici<br />

tanıtıldı. Bunlar arasında yer alan Archer<br />

BE900, dört bantlı 24 Gbps WiFi 7 hızlarına sahip<br />

ve önceki yönlendiricilerden tamamen farklı, yepyeni<br />

bir tasarıma sahip.<br />

Güçlü Performans ile Yenilikçi ve Estetik Görünüm<br />

– Harici antenli geleneksel yönlendiricilerin<br />

aksine, bu WiFi 7 yönlendiricide dahili antenler<br />

kullanılıyor ve bu sayede çok zarif bir görünüm<br />

sağlanıyor. 12× optimal olarak yerleştirilmiş dahili<br />

antenler, yüksek kazanç, yüksek izolasyon,<br />

yüksek entegrasyon ve çok yönlü kapsama alanı<br />

etkilerine ulaşıyor.<br />

İnanılmaz Hızlı Dört Bantlı 24 Gb/sn WiFi 7 –<br />

24 Gb/sn’ye varan ışık hızında WiFi hızlarıyla<br />

dünyanın ilk dört bantlı WiFi 7 yönlendiricisi olan<br />

ürün, iki adet 5 GHz bandıyla daha fazla cihazın<br />

yüksek hızlı WiFi’nin keyfini çıkarmasını sağlıyor.<br />

Yepyeni 6 GHz bandı ise ağa bağlanan cihazlara<br />

özel olağanüstü bant genişliği ve tıkanıklık içermeyen<br />

kanallar sunuyor.<br />

Çift 10G WAN/LAN Bağlantı Noktaları – Ürün<br />

kullanıcıları gerçek 10G çağına götürmek için 10G<br />

WiFi’ın yanı sıra 10G kablolu bağlantılar da sunuyor.<br />

İki adet 10G WAN/LAN bağlantı noktasıyla<br />

(bir RJ45 bağlantı noktası ve bir RJ45/SFP+ birleşik<br />

bağlantı noktası) donatılan Archer BE900, hem fiber<br />

hem de bakır bağlantılar için destek sağlıyor.<br />

Bunlara ek dört adet 2.5G bağlantı noktası ve bir<br />

USB bağlantı noktası bulunan yönlendirici, ev ağlarını<br />

geleceğe hazırlayan ideal bir çözüm.<br />

Bu yönlendiricinin yanı sıra etkinlikte WiFi 7<br />

teknolojili iki yönlendirici daha tanıtıldı: Archer<br />

BE800 ve Archer BE550. Archer BE800, LED ekran,<br />

iki 10G bağlantı noktası ve dört 2.5G bağlantı noktası<br />

ile donatılmış, 19 Gbps’ye kadar WiFi’ye sahip<br />

üç bantlı bir WiFi 7 yönlendirici; ayrıca EasyMesh<br />

uyumlu bir model. Bir diğer üç bantlı WiFi 7 yönlendirici<br />

olan Archer BE550 ise 9.3 Gbps’ye kadar<br />

hızlara, beş adet 2.5G bağlantı noktasına sahip ve<br />

EasyMesh uyumlu.<br />

Gerçek 10G, Gerçek Hız, Gerçek<br />

Oyun Deneyimi: Archer GE800<br />

Archer GE800, TP-Link’in 10G’ye sahip ilk WiFi<br />

7 oyun yönlendiricisi. Bu üç bantlı WiFi 7 oyun<br />

yönlendiricisi, 18 Gbps’nin üzerinde hızlar sunuyor.<br />

GE800, en yoğun oyun ağları için yeterli performans<br />

sağlayan en yeni 2.2 GHz dört çekirdekli<br />

CPU ve güçlü WiFi yonga seti ile destekleniyor.<br />

GE800 ayrıca oyun, 8K AR/VR ve ev NAS kurulumları<br />

gibi çok amaçlı eğlence ihtiyaçlarını karşılamak<br />

için iki adet 10G bağlantı noktası ve iki adet<br />

2.5G bağlantı noktası ile donatılmış durumda. Bol<br />

oyun hızlandırma işlevleriyle GE800, oyun trafiğini<br />

artırıyor, bağlantıları stabilize ediyor ve mobil<br />

oyunlar da dahil olmak üzere oyun cihazlarını,<br />

sunucuları ve uygulamaları hızlandırarak oyunun<br />

sürükleyici kalmasını sağlamak için gecikmeyi<br />

azaltıyor. Özel oyun grubu, çevrimiçi oyunlara<br />

öncelik veriyor; böylece ailenin diğer üyeleri Netflix’te<br />

4K film izlerken onlarla rekabet etmek gerekmiyor.<br />

Deco Tüm Ev Mesh WiFi 7 Sistemi<br />

Güçlü ağ çözümleri ile her zaman yüksek kaliteli<br />

yaşam tarzını destekleyen Deco serisi, farklı ISP<br />

hizmetlerine cevap verebilmek için çoklu gig Ethernet<br />

erişimi, fiber servis erişimi, 5G/4G/3G mobil<br />

erişim ve DSL erişimi sağlayan modellere sahip<br />

bir Mesh ailesidir. Etkinlikte, üç yeni Deco modeli<br />

piyasaya sürüldü. Zarif tasarımıyla, her ev dekoruna<br />

uyan Deco’larda ön yüze eklenen ‘7’ öğesi, WiFi<br />

7’yi öne çıkarıyor ve diğer tüm Deco modellerinden<br />

farklılaşıyor.<br />

Çoklu-Gigabit Bağlantısı – Deco BE95, ister kablolu<br />

ister kablosuz, gerçekten yeni bir 10G çağına<br />

girmek için tüm ev 10G bağlantısını sunuyor.<br />

Deco BE95’in 33 Gbps’ye varan hızları, genel performansı<br />

önemli ölçüde artırmak için ikisi 6 GHz<br />

bant olan dört frekanstan oluşuyor. Kullanıcıların<br />

telefon ya da dizüstü bilgisayarları şu anda WiFi 7<br />

veya 6 GHz bandını desteklemese bile daha güçlü<br />

ve daha kararlı sinyaller sağlamak için özel bir ana<br />

taşıyıcı olarak 6 GHz bantlarından biri kullanılabiliyor.<br />

Ürün, iki adet 10Gbps bağlantı noktası ile<br />

donatılmış durumda ve hızlı internet erişimi veya<br />

LAN erişimi için benzeri görülmemiş bir deneyim<br />

sunuyor.<br />

Gerçek Mesh WiFi için Yeni Deco 3.0 Sistemi – TP-<br />

Link, optimum Mesh WiFi deneyimini sağlamak<br />

için Deco sistemini geliştirmeye ciddi yatırım<br />

yapıyor. Tüm evi kapsayan 10 Gbps hız, yoğun<br />

kesintisiz dolaşım deneyimi, AI teknolojisi ve yeni<br />

Deco uygulaması, en iyi Deco Mesh sistemi için bir<br />

araya geliyor.<br />

Etkinlikte iki Deco modeli daha tanıtıldı ve satışa<br />

sunuldu. Bunlardan Deco BE65, üç bantlı 11 Gbps<br />

WiFi 7 hızına ve dört 2.5G bağlantı noktasına sahip.<br />

Deco BE85 ise üç bantlı 22 Gbps WiFi 7 hızına<br />

ve iki 10G bağlantı noktasına sahip bir WiFi 7<br />

Mesh sistemi.<br />

Akıllı Güvenlik İçin: HomeShield 3.0<br />

TP-Link’in güvenlik yazılımı HomeShield, WiFi<br />

7’nin gelmesiyle daha fazla özellik ve kapsamlı<br />

koruma sağlamak üzere güncellendi. HomeShield<br />

3.0’a iki özel uygulama eklendi; böylece ailelerin<br />

interneti yönetmesi ve güvenliğini sağlaması çok<br />

daha kolay hale geldi.<br />

Kapsamlı Koruma – HomeShield, kapsamlı gelişmiş<br />

güvenlik özellikleri sunuyor. Reklam engelleyici,<br />

can sıkıcı reklamları ve açılır pencereleri ve<br />

veri takibini engelliyor. İzinsiz giriş koruması, ev<br />

ağını ve uygulamaları harici saldırılara karşı koruyor<br />

ve güvenlik açıklarını ortadan kaldırıyor.<br />

Daha yüksek güvenlik gereksinimi olanlar için<br />

HomeShield, VPN İstemcisi de sağlıyor.<br />

Tüm Cihazları Koruyun – HomeShield, telefonlar,<br />

bilgisayarlar, TV’ler, oyun konsolları ve diğer IoT<br />

cihazları dahil olmak üzere her türlü ev ağı cihazını<br />

koruyor. Cihazlar ağ geçidine bağlandıklarında<br />

koruma anında başlıyor. Kullanıcıların ağ geçidini<br />

yapılandırması, tüm ev ağı güvenliğinin sağlaması<br />

için yeterli oluyor.<br />

Her Yerde Koruyun – Yalnızca evde çalışan çoğu<br />

ağ güvenlik hizmetinin aksine, HomeShield korumalarını<br />

evden uzakta da sürdürüyor. Böylece<br />

önceden yüklenmiş uygulamalarla, çocukların<br />

mobil cihazları hareket halindeyken güvende<br />

ve ebeveyn kontrolü altında kalıyor. Ebeveynler,<br />

çocuklarının telefonlarındaki uygulamaları izleyebiliyor,<br />

ödeme yöntemlerini daha fazla yönetebiliyor<br />

ve daha güvenli ve daha iyi bir çevrimiçi<br />

deneyim için ekran başında geçirdikleri zamanı<br />

takip edebiliyor.<br />

Kurumlar için WiFi 7 Çözümleri<br />

İşinizin Sınırlarını Aşın: Omada Enterprise<br />

WiFi<br />

TP-Link Omada çözümleriyle, KOBİ›lere ve<br />

kurumsal müşterilere her zaman güvenli ve<br />

güvenilir ağ çözümleri sağlıyor. Müşterilerin<br />

taleplerini daha iyi karşılamak için yepyeni WiFi<br />

7 erişim noktalarını piyasaya sürüyor: Omada<br />

EAP780 ve Omada EAP770.<br />

Daha Yüksek Verim ve Daha Az Gecikme – Omada<br />

EAP780, 22 Gbps’ye kadar WiFi 7 ve iki 10G bağlantı<br />

noktasına sahip üç bantlı bir WiFi 7 erişim<br />

noktası olarak satışa sunuluyor. Omada EAP770<br />

ise 11 Gbps’ye kadar WiFi 7 ve bir 10G bağlantı<br />

noktasına sahip üç bantlı bir WiFi erişim noktası.<br />

En yeni WiFi 7 teknolojisi, yeni tanıtılan 6 GHz<br />

bant, daha geniş 320 MHz bant genişliği ve MLO<br />

teknolojisi ile güçlendirilen bu iki ürün, daha yüksek<br />

verim, daha düşük gecikme süresi ve daha az<br />

parazit ile sorunsuz kurumsal ağlar oluşturuyor.<br />

Çok sayıda cihaza sahip bir oditoryumda, toplantı<br />

odasında veya otelde dahi herkes sorunsuzca çalışabiliyor,<br />

oyunların keyfini çıkarabiliyor ya da<br />

yüksek çözünürlüklü videoları çevrimiçi olarak<br />

izleyebiliyor.<br />

İş Ağı için Daha Akıllı Bulut Çözümü – Omada<br />

Yazılım Tanımlı Ağ (SDN) platformu, yüzde 100<br />

merkezi bulut yönetimi sağlıyor ve tümü tek bir<br />

arabirimden kontrol edilen, yüksek düzeyde ölçeklenebilir<br />

bir ağ oluşturuyor. Erişim noktaları,<br />

anahtarlar ve yönlendiriciler dahil ağ cihazlarının<br />

tümünü kontrol edebiliyor. Sıfır Dokunuş, Merkezi<br />

Bulut Yönetimi ve Akıllı İzleme özellikleri, ağın<br />

verimliliğini ve çevikliğini artırıyor.<br />

İnternet Servis Sağlayıcıları için Aginet<br />

Ürünleri<br />

Aginet, TP-Link’in İnternet Servis Sağlayıcılarını<br />

(ISS’ler) desteklemeye adanmış bir alt markasıdır.<br />

Esnek ürünler, çevik ve pragmatik çözümler<br />

ve eşsiz hizmetler sunmayı taahhüt eden Aginet,<br />

TP-Link’in servis sağlayıcılara, sürekli değişen<br />

pazarlarına uygun çevik ağ çözümleri sunuyor.<br />

ISP’ler, güçlü ve esnek TAUC çözümü ile işletim<br />

maliyetlerini azaltabiliyor ve maksimum kâr elde<br />

edebiliyor.<br />

Etkinlik sırasında Aginet 5G WiFi 7 yönlendirici<br />

ve XGS-PON WiFi 7 yönlendiricileri tanıtıldı. TP-<br />

Link, 5G’nin gücünden yararlanarak, hızları artırmak<br />

için WiFi 7’yi 5G teknolojisiyle birleştiriyor.<br />

Ayrıca XGS-PON ürünlerinde büyük yenilikler<br />

gerçekleştiriyor ve WiFi 7 teknolojisini geleceğin<br />

ağlarına giden yol olan XGS-PON teknolojisiyle<br />

birleştirmeye öncülük ediyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

Berqnet Genel Müdürü Hakan Hintoğlu:<br />

“Uzaktan çalışma siber güvenlik risklerini artırdı”<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

Mart 2020 itibarıyla uzaktan çalışma<br />

modelini benimseyen pek çok şirket,<br />

çalışan refahını gözeterek ofise dönüş<br />

planlarını askıya aldı ve uzaktan çalışmayı<br />

hibrit bir modelle kalıcı hale getirdi.<br />

İş süreçlerine dijitalin hakim olduğu bir<br />

dönemde bu çalışma modelini benimsemek<br />

yeni normal olarak tanımlansa da,<br />

siber güvenlik riskleri de arttı. Verizon<br />

tarafından yürütülen bir araştırmada<br />

şirketlerin yüzde 79’unun, başka bir deyişle<br />

neredeyse 5 şirketten dördünün,<br />

uzaktan çalışmanın siber güvenliklerini<br />

olumsuz etkilediğini ve siber güvenlik<br />

ekipleri üzerindeki yükü artırdığını kabul<br />

ettiği görüldü. Öte yandan kuruluşların<br />

yüzde 45’i, yakın zamanda mobil<br />

cihazlarla ilgili bir güvenlik tehdidiyle<br />

karşılaştıklarını söyledi.<br />

Konuya ilişkin gelişmeleri değerlendiren<br />

siber güvenlik şirketi Berqnet’in Genel<br />

Müdürü Hakan Hintoğlu, “Yerleşik şirket<br />

ağına bağlı olmayan mobil cihazlar üzerinden<br />

karşılaşılan siber tehditlerin sayısının<br />

bu yıl 2021’e kıyasla iki kat daha<br />

fazla olduğu görülüyor. Veriler, değişen<br />

çalışma düzeninin yeni bir siber güvenlik<br />

anlayışına ihtiyaç duyduğunu kanıtlıyor.<br />

Uzaktan çalışma modelinde siber<br />

güvenlik dendiğinde ise akla ilk olarak<br />

‘sıfır güven’ mimarisi geliyor. Önümüzdeki<br />

yıllarda pek çok şirketin benimseyeceği<br />

Sıfır Güven Ağ Erişimi (ZTNA)<br />

yaklaşımı, ağa bağlanmaya çalışan tüm<br />

cihazları her bağlantı talebinde davranış<br />

analiziyle doğrulamaya, ağa bağlandıktan<br />

sonra şüpheli davranışları sürekli<br />

izlemeye ve hangi kullanıcının hangi<br />

veriye ne ölçüde erişeceğine detaylı bir<br />

şekilde karar vermeye odaklanıyor” dedi.<br />

Hibrit ve uzaktan çalışma modelleri siber güvenlik risklerini<br />

artırdı. Güncel bir araştırmada şirketlerin yüzde 79’unun<br />

uzaktan çalışmanın siber güvenliği olumsuz etkilediği ve<br />

siber güvenlik ekiplerinin sorumluluğunu yükselttiği görüldü.<br />

Değişen çalışma düzeni yeni bir siber güvenlik anlayışına<br />

ihtiyaç duyulduğunu gösterirken, 2025’e kadar<br />

şirketlerin yüzde 60’ının Sıfır Güven Ağ Erişimi (ZTNA)<br />

yaklaşımını benimseyeceği tahmin ediliyor…<br />

Mobil cihazlar artık daha çok<br />

hassas bilgiye erişiyor<br />

600’ü aşkın BT ve siber güvenlik profesyoneliyle<br />

yürütülen araştırmanın sonuçlarında,<br />

şirketlerin yüzde 58’inin daha<br />

çok kullanıcının iş süreçleri için mobil<br />

cihaz kullandığını söylediği görüldü.<br />

Ayrıca şirketlerin yarısından fazlasının<br />

mobil cihazların işle ilgili daha hassas<br />

bilgilere bir yıl öncesine kıyasla daha<br />

fazla eriştiğini kabul ettiği tespit edildi.<br />

Masaüstü bilgisayarların yerini dizüstü<br />

bilgisayarlara, tabletlere, hatta akıllı telefonlara<br />

bıraktığının altını çizen Hakan<br />

Hintoğlu, “Öte yandan iş süreçlerinin<br />

şirket içi sunuculardan bulut platformlara<br />

taşınması iş yapmayı kolaylaştırsa da<br />

geleneksel siber güvenlik sistemleri, yeni<br />

çalışma alışkanlıklarına yanıt veremez<br />

hale geliyor. Gartner’ın bir araştırmasında<br />

2025’e kadar şirketlerin yüzde 60’ının<br />

geleneksel sanal özel ağ (VPN) çözümleri<br />

yerine Sıfır Güven Ağ Erişimi (ZTNA)<br />

yaklaşımını benimseyeceği görülüyor.<br />

ZTNA, ağa erişim talebinde bulunan ve<br />

ağın içinde olan tüm cihazları güvenilmez<br />

kabul ederek her talepte kullanıcıyı,<br />

cihazı, cihaza ve kullanıcıya verilen yetkileri<br />

güvenlik politikalarına uygun bir<br />

biçimde doğrulama prensibiyle çalışıyor.<br />

Bu sayede herhangi bir lokasyondaki<br />

herhangi bir kullanıcının ağa erişmesi<br />

sıkı bir şekilde denetlenirken, olası tehditler<br />

de ağa erişemeden önleniyor” ifadelerini<br />

kullandı.<br />

Yeni çağın ağ güvenliği<br />

yaklaşımı, SASE<br />

Şirketlerin büyük çoğunluğunun yeni<br />

yeteneklere ulaşmak ve daha verimli<br />

iş süreçleri yürütmek için uzaktan<br />

çalışma modelini kalıcı hale getirdiğini<br />

hatırlatan Berqnet Genel Müdürü Hakan<br />

Hintoğlu, değerlendirmelerini şu<br />

ifadelerle sonlandırdı: “Hibrit çalışmanın<br />

ve bulut uygulamalarına geçişin karşı<br />

konulamaz hale geldiği bu dönemde<br />

siber güvenlik ihtiyaçlarına kapsamlı bir<br />

yanıt veren SASE mimarisi devreye giriyor.<br />

Modern ağ güvenliği yaklaşımı olarak<br />

görülen SASE, sıfır güvenin (ZTNA)<br />

yanı sıra hizmet olarak güvenlik duvarı,<br />

güvenli web ağ geçidi, tehdit önleme,<br />

SD-WAN gibi ek güvenlik servislerini<br />

tek platformdan sağlama olanağı sunuyor.<br />

Türk mühendisler tarafından geliştirilen<br />

Berqnet SASE Platformu, dünya<br />

standartlarında bir çözüm olarak öne çıkıyor.<br />

SASE Platformu’nu kullanan işletmeler<br />

ağ ve güvenlik operasyonlarını, ek<br />

maliyetler gerekmeden merkezi bir bulut<br />

platformu üzerinden yönetebiliyor. Bu<br />

sayede şubeler, uzaktan çalışanlar, merkez<br />

ofis, veri merkezleri ve diğer tüm yapılar,<br />

kurumsal ağa güvenle erişebiliyor.”<br />

14


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

Yerli yazılım şirketinden turizmde yapay zeka atağı<br />

Pandemiden en çok etkilenen sektörlerin başında<br />

yer alan turizm, 2022 yazıyla başlayan<br />

toparlanma turlarını sürdürüyor. Birçok şirket<br />

turistik seyahate dair tüm süreçleri hem çalışanları<br />

hem de müşterileri için kolay erişebilir<br />

ve esnek hale getirmek için dijitalleşmeye dair<br />

projelerini hızlandırırken, Research and Markets’in<br />

yayımladığı veriler 2020’de 8,6 milyar<br />

dolar değerindeki seyahat teknolojilerinin<br />

2027’ye kadar 13,6 milyara ulaşacağına işaret<br />

ediyor. Teknolojideki süregelen gelişmeleri turizm<br />

için faydaya dönüştüren Denizli merkezli<br />

yazılım şirketi Proxolab, yapay zeka teknolojisiyle<br />

geliştirdiği yazılımlarını sektöre sunarak<br />

yerel pazarın dinamiklerini baştan yaratıyor.<br />

Şirket, üç ayrı projesiyle birlikte operasyon süreçlerini<br />

turizm acentaları, B2B ve B2C şirketler<br />

ile konaklama tesisleri için daha konforlu ve<br />

verimli hale getirirken, yerli işletmelerin globale<br />

uzanmasının da önünü açıyor.<br />

Yapay zeka temelli teknolojilerin turistler ve<br />

işletmeciler için gerek zaman gerekse ekonomik<br />

açıdan tasarruf sağladığını söyleyen<br />

Proxolab CEO’su Osman Tutum, konuya dair<br />

şu açıklamada bulundu: “Pandemiyle birlikte<br />

duraksama dönemine giren turizm sektörü<br />

2022 yazında pik yaptı. Bu durumun yarattığı<br />

sektörel rekabette bir adım öne çıkmak isteyen<br />

işletmeler çözüm arayışına girdi. Biz de turizm<br />

sektörü için yapay zeka teknolojisiyle geliştirdiğimiz<br />

ürünlerimizle şirketlerin operasyonel<br />

süreçlerine verimlilik katarak öne çıkmalarını<br />

sağlıyoruz. Yazılımlarımızla hem işletmelerin<br />

Pandeminin ardından turizmin toparlanma turları sürerken,<br />

sektörel rekabet de artıyor. Rekabet avantajı yakalamak<br />

isteyen şirketler, dijital dönüşüm yatırımlarını artırıyor.<br />

Yerli yazılım şirketi Proxolab, yapay zeka destekli<br />

ürünleriyle hem turizm sektörünün dinamiklerini baştan<br />

yaratıyor, hem de yerel pazardaki şirketlerin uluslararası<br />

pazarlara uzanmasının önünü açıyor…<br />

avantaj elde etmesine kapı aralıyor, hem de<br />

yapay zekayı turizmin merkezine koyarak seyahat<br />

süreçlerini işletmeler ve müşteriler için<br />

konforlu deneyimlere dönüştürüyoruz.”<br />

Turizm sektörüne yapay zeka<br />

destekli yazılım<br />

Turizm sektörünün kayda değer bir finansal<br />

getirisi olmasına rağmen dijitalleşmesinin günümüz<br />

şartlarında geride kaldığını belirten<br />

Osman Tutum, “Sürekli gelişen teknolojiyle<br />

birlikte tüketicilerin beklentileri değişirken, iş<br />

dünyası da dönüşüyor. Biz de yazılım alanındaki<br />

bilgi ve tecrübemizle özgün fikirlerimizi projelerimizde<br />

somutlaştırarak turizmde yeniliklerin<br />

öncüsü olmak için ilk adımlarımızı attık.<br />

Geliştirdiğimiz kullanıcı dostu üç farklı yazılım<br />

sistemiyle sektörde faaliyet gösteren işletmelerin<br />

çalışma modellerine teknolojiyi kattık.<br />

Bunların ilki olan mundosaiBOT ürünümüz ile<br />

birden fazla extranet üzerinden işlem yapması<br />

gereken acentelerin işlemlerini tek panelden<br />

daha hızlı ve doğru bir şekilde gerçekleştirmelerini<br />

sağlıyoruz” dedi.<br />

Yazılımlarıyla uluslararası<br />

pazarlara kapı aralıyor<br />

Günlük olarak aktarılması gereken veriler için<br />

otomasyonlarının aksiyon almasıyla birlikte<br />

şirketlerin zaman ve personel ihtiyaçlarının<br />

azaldığının altını çizen Proxolab CEO’su<br />

Osman Tutum diğer yazılımları hakkında<br />

şunları aktardı: “B2B ve B2C şirketlerin acentelerin<br />

konaklama ürünlerine erişmesi için<br />

geliştirdiğimiz mubdosaiB2B yazılımımızla<br />

kullanıcı hatalarını önleyerek zamandan tasarruf<br />

edilmesini sağlıyoruz. Bu sistemle tüm<br />

firmaların destinasyon ve ölçek fark etmeksizin<br />

bütçe sorunu yaşamadan sistemleri kolaylıkla<br />

kullanmasını sağlarken, mundosaiHUB<br />

ile de konaklama tesisleri, seyahat acenteleri<br />

ve havayolu hizmetlerini birleştiriyoruz. HUB<br />

yazılımı sayesinde şirketlerin tedarik ve satış<br />

ağlarını da genişleterek globale açılmalarına<br />

kapı aralıyoruz.”<br />

Küreselde lider oyuncu olacaklar<br />

Geliştirdikleri yazılımlarla yalnızca yerel pazarda<br />

değil, küreselde de etki etmek istediklerine<br />

dikkat çeken Proxolab CEO’su Osman Tutum,<br />

hedeflerine dair şu bilgileri paylaştı: “Genç<br />

ve özgün fikirlere sahip ekibimizle birlikte özverili<br />

çalışmamız, inovasyonu benimsememiz<br />

sayesinde Denizli’de başladığımız yolculuğumuza<br />

ülkemizin turizm merkezi Antalya’da<br />

güçlenerek devam ediyoruz. Hem çalışanımızın<br />

hem de müşterimizin memnuniyetini<br />

önemsediğimiz girişimimizde ürettiğimiz projelerle<br />

dünyaya açılma yolunda önemli adımlar<br />

atıyoruz. Yazılım alanındaki bilgi ve tecrübemizle<br />

yalnızca Türkiye’de değil, globaldeki pazarlarda<br />

da sektörün önemli oyuncularından<br />

biri olmayı hedefliyoruz.”<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

Getir, Gorillas’ın tamamını satın aldı<br />

Dünyada bir ilki Türkiye’de başlatarak, dakikalar içerisinde<br />

market ürünlerini kullanıcılarla buluşturan Getir,<br />

Berlin merkezli hızlı market teslimat şirketi Gorillas’ın tamamını<br />

satın aldı. Bu hamleyle sektörünün öncüsü Getir,<br />

pazarın konsolidasyonuna liderlik etmeyi sürdürdü…<br />

Dünyada dakikalar içinde market ürünleri<br />

teslimatı iş modelinin yaratıcısı Getir, Berlin<br />

merkezli hızlı teslimat şirketi Gorillas’ın<br />

tamamını satın aldı. Bu hamle, Getir’in hızlı<br />

market teslimatı sektöründeki konsolidasyona<br />

öncülük ettiğinin bir kez daha altını<br />

çizdi.<br />

2015 yılında kurulan ve üç kıta 9 ülkede faaliyet<br />

gösteren Getir, bu yıl, Avrupa’da hızlı<br />

market ürünleri teslimat sektörünün ilk decacorn’u<br />

olmuştu.<br />

Getir Kurucusu Nazım Salur; “Piyasalar inip<br />

çıkabilir, ama önemli olan kullanıcılarımızın<br />

hizmetimizi seviyor olması ve sunduğumuz<br />

kolaylığın herkes tarafından kabul görmesi.<br />

Hızlı market teslimatı sektörü önümüzdeki<br />

uzun yıllar boyunca istikrarlı biçimde büyümesini<br />

sürdürürken, Getir de 7 yıl önce icat<br />

ettiği bu sektöre liderlik etmeye devam edecek.”<br />

ifadelerini kullandı.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

HP çalışanları mutlu edecek hibrit çalışmaya<br />

uygun ürün gamını paylaştı<br />

Günümüzün hibrit<br />

çalışma dünyasında<br />

başarılı olmak için kurumların<br />

hızlı bir şekilde<br />

adapte olması ve<br />

çevik kalması gerekiyor.<br />

Hibrit çalışma stratejilerinin<br />

farklı lokasyonlarda<br />

çalışan bireyler ve ekiplerin uyum içinde<br />

çalışmasını destekleyecek teknoloji, cihaz, çözüm<br />

ve hizmetleri içermesi bu nedenle önem<br />

taşıyor. Daha iyi iş birliği, daha fazla üretkenlik<br />

ve esneklik hedefiyle çalışan kurumlar rekabet<br />

avantajı yakalayabiliyor. HP’nin cihazları,<br />

çözümleri ve uzmanlığı işte tam bu noktada<br />

devreye girerek bireyler için mutlu bir şekilde<br />

çalışmayı mümkün kılarken iş gücünü ve kurumları<br />

hibrit çalışma dünyasında başarılı olmaya<br />

hazırlıyor.<br />

Her 10 çalışandan neredeyse 8’i<br />

hibrit çalışmayı tercih ediyor<br />

Yapılan araştırmalar gösteriyor ki çalışanlar,<br />

kazandıkları esneklik sayesinde hem kendilerine<br />

hem de kurumlarına verimlilik katmalarını<br />

IT network sağlayan hibrit çalışmadan mutluluk duyuyor.<br />

HP’nin yaptığı “İşin Geleceği Araştırmasına”<br />

göre çalışanların yüzde 60›ı nerede ve ne zaman<br />

çalışacakları konusunda esneklik istediklerini<br />

söylüyor. Yüzde 77›si yani her 10 çalışandan<br />

neredeyse 8›i ise hibrit çalışma modelini tercih<br />

ediyor. PwC tarafından açıklanan “İnsan Kaynakları<br />

Liderlerinin Gündemi” raporuna göre<br />

ise Türkiye’de İK yöneticilerinin yüzde 94’ü<br />

hibrit çalışma modelini, yüzde 76’sı uzaktan<br />

çalışma yöntemlerini, yüzde 71’i ise esnek çalışma<br />

saatleri ve programını destekliyor.<br />

Sektör Market<br />

16<br />

HP, hibrit vizyonu ile şirketlerin<br />

beş alanda hedeflerine<br />

ulaşmasına yardımcı oluyor<br />

Şirketler ortaya çıkan yeni trend doğrultusunda<br />

hibrit çalışmaya her geçen gün daha fazla<br />

önem veriyor. HP de hibrit vizyonu üzerine inşa<br />

ettiği ürünleri ile şirketlere ve çalışanlara bu<br />

trendleri yakalayarak “mutlu bir şekilde” işlerini<br />

yapmalarına yardımcı oluyor:<br />

• Ekipleri bir araya getiriyor: HP, ister birlikte<br />

ister ayrı olsun ekiplerin bağlantı kurmasına,<br />

bağlantıda kalmasına ve iş birliği yapmasına<br />

yardımcı olmak için ürünler sunuyor. HP Presence<br />

ile güçlendirilmiş birinci sınıf dizüstü<br />

bilgisayarlar HP EliteBook Serisi sayesinde mekan<br />

bağımsız çalışan bir kişi, farklı yerlerden ve<br />

uzaklıktan bağlanan diğer arkadaşları ile aynı<br />

odadaymış gibi iletişim kurabiliyor.<br />

• Üretkenliği arttırıyor: HP her yerden verimli<br />

çalışmayı sağlayan teknolojileri ile çalışanların<br />

üretkenliğini de artırıyor. Ancak üretkenlik<br />

için her çalışanın kendi rolündeki ihtiyaçlarının<br />

bilinmesi ve donanımları uzaktaki veya<br />

sahadaki çalışanla doğru şekilde eşleştirmek<br />

gerekiyor. HP bu amaçla cihazlar ve çözümler<br />

de sunuyor. Uzaktan çalışan iş gücünü güçlendirmek<br />

için eksiksiz donanım ve yazılımı olan<br />

yüksek performanslı Z by HP İş İstasyonları ile<br />

HP, kullanıcıların diledikleri yerden mutlu bir şekilde çalışabilmeleri<br />

için tasarladığı cihaz ve çözümlerinin tanıtımını gerçekleştirdi.<br />

HP’nin sergilediği ürünler içerisinde yazıcıdan kurumsal<br />

bilgisayarlara ve aksesuarlara kadar pek çok cihaz bulunuyor.<br />

Çalışanlara verimlilik katacak bu ürünlerin yanı sıra oyun bilgisayarlarını<br />

da görücüye çıkaran HP bu teknolojilerle Türkiye’deki<br />

kullanıcılara eşsiz bir hibrit deneyimi yaşatmayı hedefliyor…<br />

dizüstü bilgisayarlar, masaüstü bilgisayarlar,<br />

ekranlar ve çözümlerle en ağır iş yüklerinin üstesinden<br />

gelinmesi kolaylaşıyor. Yeni HP Z serisi,<br />

günümüz çalışanlarına sınırsız yaratıcılık<br />

gücü vererek üretkenliklerini artırıyor. Ayrıca<br />

HP Elite PC’ler de çalışanlar nerede olurlarsa<br />

olsunlar üretken kalmaları için güç ve performans<br />

sağlıyor.<br />

• Güvenliği sağlıyor: HP’nin yaptığı bir araştırmaya<br />

göre zararlı yazılım ihlallerinin yüzde<br />

99’u bir kullanıcı tıklamasıyla ortaya çıkıyor.<br />

Bu gerçeği dikkate alan HP tüm teknoloji ekosisteminde<br />

sıfır güven yaklaşımı ile güçlendirdiği<br />

güvenlik mimarisi ile çalışanların ve<br />

işlerinin siber saldırılara karşı korunmasına<br />

yardımcı oluyor. HP Wolf Security donanım<br />

düzeyinde başlayıp yazılım ve hizmetlere kadar<br />

uzanan kapsamlı uç nokta koruması ve<br />

esnekliği sağlıyor.<br />

• Esneklik sunuyor: Hibrit düzende, kişilerin<br />

diledikleri her yerden çalışma esnekliğine sahip<br />

olması yoluyla daha iyi bir çalışan deneyimi<br />

sunulması gerekiyor. HP Elite Dragonfly G3,<br />

kolay taşınabilir olması ile mobil olması gereken<br />

çalışanların hayatını kolaylaştırıyor, çalışanlara<br />

esneklik kazandırıyor. 1 kg’ın altında<br />

HP Elite Dragonfly G3, 13.5” kapaklı tasarımın<br />

yanı sıra kullanıcıların üretken kalmalarını<br />

sağlamak için 3:2 oranla daha geniş ekran da<br />

sunuyor. HP Presence ile geliştirilmiş Elite Dragonfly,<br />

Audio by Bang & Olufsen ile olağanüstü<br />

bir iş birliği deneyimi sergiliyor ve dört ayrı<br />

amplifikatör birlikte çalışarak güçlü bir ses<br />

oluşturuyor. Yapay zekâ tabanlı gürültü azaltma<br />

özelliği (2.0), insanların maske takarken<br />

bile duyulabilmesi için sesleri zenginleştiriyor.<br />

• Sürdürülebilirlik katıyor: Sürdürülebilirlik,<br />

gezegeni korurken akıllı çalışmak anlamına<br />

geliyor. Gelecek nesiller için gezegeni korumaya<br />

kararlı olan HP, değer zinciri boyunca çevresel<br />

etkileri azaltmaya yardımcı oluyor. Bu nedenle<br />

ev ve ofis yazıcıları ve sarf malzemeleri, PC’ler<br />

ve ekranlar için tüm HP marka kağıt ve kağıt<br />

bazlı ambalajlar geri dönüştürülmüş veya sertifikalı<br />

kaynaklardan elde ediliyor. HP, gezegeni<br />

korumak için daha enerji verimli, düşük<br />

karbonlu, geri dönüştürülmüş içeriği yüksek,<br />

kullanım ömrü uzun ve geri dönüştürülebilir<br />

ürünler üretiyor, 2020’den bu yana, ürünlerinin<br />

yüzde 95’inde geri dönüştürülmüş malzemeler<br />

kullanılıyor.<br />

“Ürün, çözüm ve hizmetlerimizle<br />

hibrit çalışmayı destekliyoruz”<br />

Basın toplantısında konuşan HP Türkiye Genel<br />

Müdürü Emre Alaman, “Bir sonraki sismik<br />

değişimleri tahmin etmek imkansız olsa da<br />

esnekliğe sahip şirketler, gelecekte ortaya çıkabilecek<br />

zorluklarla mücadelede kendilerine<br />

daha fazla güven duyacaktır. HP olarak biz de<br />

teknoloji endüstrisinin iş dünyasında hibrit çalışma<br />

kültürüne geçişi kolaylaştırmada kritik<br />

bir rol oynadığına inanıyor; hibrit vizyonumuz<br />

doğrultusunda geliştirdiğimiz teknoloji, ürün<br />

ve hizmetlerimizle bu hibrit çalışma modelini<br />

destekliyor, gerek şirketlerin gerekse çalışanlarının<br />

mutlu bir şekilde işlerini yapmalarını<br />

mümkün kılıyoruz. Bu kapsamda insan merkezli<br />

ve çalışan deneyiminde esnekliğe odaklanma<br />

taahhüdümüzde kararlı adımlarla ilerliyoruz.”<br />

şeklinde konuştu.<br />

“Çalışma düzenini teknolojinin<br />

gücü ile yeniden tasarlamak<br />

gerekiyor”<br />

Hibrit çalışmanın gelip geçici bir trend olmaktan<br />

ziyade iş dünyasının yapı taşlarından<br />

biri olacağına inandığını ifade eden Alaman,<br />

“Uzaktan çalışma ile başlayan ve hibrit çalışma<br />

modeli ile devam eden devrimi memnuniyetle<br />

karşılayan çalışanlar, nerede çalışırlarsa çalışsınlar<br />

üretkenliklerini koruyarak dayanıklılıklarını<br />

ve esnekliklerini kanıtladı. BT ve iş<br />

dünyası liderleri için şimdi yapılması gereken,<br />

günümüz dünyası için çalışma düzenini teknolojinin<br />

gücünden faydalanarak yeniden tasarlamak<br />

ve iş gücünü, her yerde ve her zaman<br />

en iyi şekilde çalışmalarına yardımcı olacak<br />

yeni teknoloji ve çözümlerle güçlendirmektir.<br />

Bunun için ise şirketlerin tüm iş birimleri genelinde<br />

işleyen bir hibrit çalışma sistemi oluşturmalarını<br />

sağlayacak teknoloji, süreç ve kültürü<br />

harmanlaması gerekiyor. Biz de HP olarak çözümlerimiz<br />

ve uzmanlığımız ile şirketleri ve iş<br />

gücünü hibrit bir çalışma dünyasında başarılı<br />

olmaya hazırlıyoruz” dedi.<br />

Alaman konuşmasında hibrit çalışma nedeniyle<br />

güvenlik risklerinin arttığına da dikkat çekerek<br />

şirketlerin bu konuda yapmaları gerekenleri<br />

ise şu şekilde özetledi: “İster birlikte ister ayrı<br />

olsun, ekiplerin bağlantı kurmasına, bağlantıda<br />

kalmasına ve iş birliği yapmasına yardımcı<br />

olacak şekilde doğru teknolojiyi kullanarak<br />

verimli ve üretken çalışmak mümkündür. Bunları<br />

yaparken siber güvenliği sağlayan ürünler<br />

tercih etmek de çok kritiktir. HP olarak hibrit<br />

çalışma düzeni için sunduğumuz tüm ürünlerde<br />

güvenlik kriterine büyük önem veriyoruz.<br />

Gerek çalışanlar olsun gerek İK yöneticileri<br />

olsun ürünlerimizi güvenlikten endişe<br />

duymadan gönül rahatlığı ile kullanabilir.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

Rentiva’ya 170 bin Dolar yatırım<br />

Kiracılar, günlük kiralamaya ek olarak aylık<br />

kiralama imkanından da faydalanabiliyor.<br />

Rentiva, hem bireylere hem de şirketlere sadece<br />

kullandıkları kadarını ödeyecekleri,<br />

dilediği zaman kiralamadan vazgeçip aracı<br />

iade edebilecekleri ve cayma bedeli ödemeyecekleri<br />

bir model sunuyor.<br />

Köprü yatırım turunda 170 bin dolar yatırım<br />

alan Rentiva, aldığı yatırım ile pazar payını<br />

arttırmayı ve hizmet alanını geliştirmeyi hedefliyor.<br />

Rentiva CEO’su Eren Alkış, kişiden kişiye<br />

araç paylaşımının büyüyerek devam ettiğini<br />

belirterek ‘’Araç sahiplerimiz artan kasko,<br />

trafik sigortası, bakım, lastik ve akaryakıt<br />

Kişiden kişiye araç kiralama platformu Rentiva, köprü<br />

yatırım turunda 170 bin dolar yatırım aldı.<br />

2017 yılında “Yola Çık” mottosuyla İstanbul’da kurulan,<br />

kişiden kişiye araç kiralama platformu Rentiva,<br />

aracını kiraya vererek gelir elde etmek isteyen araç<br />

sahipleri ile en uygun fiyat garantisi, yakın lokasyon<br />

ve güvenilir araç kiralama hizmetinden yararlanmak<br />

isteyen kiracıları buluşturuyor…<br />

gibi maliyetlerini Rentiva ile araçlarını kiraya<br />

vererek karşılıyorlar ve bunun yanında<br />

ek gelir de elde etmiş oluyorlar. Türkiye’de<br />

insanların araçlarından güvenle gelir elde<br />

edebilecekleri tek platform Rentiva ve bu<br />

durumu çok önemsiyoruz. Seri A turu öncesi<br />

çok doğru bir dönemde aldığımız yatırım<br />

ile Türkiye içerisinde coğrafi genişlemeyi<br />

tamamlayarak pazar payımızı artırmak istiyoruz.<br />

Mevcut yatırımcılarımızın bize olan<br />

güveni ve desteği çok önemli.’’ dedi.<br />

150 binden fazla kayıtlı üye ve 20 binden fazla<br />

kayıtlı araç ile şimdilik sadece İstanbul’da<br />

hizmet veren Rentiva, bu yeni yatırım ile<br />

birlikte İzmir, Antalya ve Muğla gibi turizm<br />

yoğunluğu yüksek şehirlerde de hizmet vermeye<br />

başlayacak.<br />

Mustafa Atilla ve Orhan Çetin’in liderlik ettiği<br />

170 bin dolarlık yatırım turuna ayrıca<br />

Şehmus Tunç, Erman Kumcu, Mustafa Erdem<br />

Demirkol, Ümit Avni Karaarslan, Elif<br />

Palancı, Ahmet Demirel, Can Doğancoşkun,<br />

Ömer Yiğit Aykan, Onur Ergönen, Duygu<br />

Acar Yücesoy, Gökhan Tataroğlu, Ceyhun<br />

Aksan, Berk Can Köybaşıoğlu katıldı.<br />

Sektör Market<br />

Gamer Arena, GAU Token ile dünyaya açılıyor!<br />

IT network<br />

Popüler oyun<br />

platformu Gamer<br />

Arena, geliştirdiği<br />

kendine ait kripto<br />

para birimi GAU<br />

Token ile Türkiye<br />

içinde hızla<br />

büyürken yakın<br />

dönemde yurtdışı<br />

borsalarında<br />

da işlem görmeye<br />

başlıyor. Ücretsiz düellolarla oyuncuların<br />

rekabet duygusunu ateşleyen Gamer Arena,<br />

gerçekleştirdiği ücretli düellolarla ise bütün<br />

oyuncuların en büyük hayali olan “Oyun oynayarak<br />

para kazanma fırsatını” gerçeğe dönüştürerek<br />

her geçen gün kullanıcı sayısını<br />

artırıyor. Oyuncular, platform içinde kazandıkları<br />

kripto para birimi olan GAU Token’ı<br />

diledikleri zaman kripto para borsalarında<br />

nakit paraya dönüştürebiliyorlar.<br />

Son bir yıldır Türkiye’de sadece Icrypex’te<br />

işlem gören GAU Token’ın yurtdışı piyasalarında<br />

işlem görmesiyle birlikte Gamer Arena’nın<br />

yurtdışı açılımının önemli bir adımı<br />

tamamlanmış olacak. Bu listelenmeyle birlikte<br />

aynı zamanda Gamer Arena, küresel<br />

oyun platformları arasındaki yerini almaya<br />

başlayacak.<br />

400.000 üzerindeki kullanıcı sayısı ile Türkiye’nin en<br />

büyük ve en aktif rekabetçi oyun platformu olan<br />

Gamer Arena, kendi kripto para birimi GAU Token’ı<br />

yurtdışı piyasalarına açıyor. Türkiye’de yaklaşık bir<br />

yıldır işlem gören GAU Token, ilk etapta 9 Kasım’da<br />

merkeziyetsiz en popüler borsalardan biri olan<br />

Dexalot’ta listelenecek, ardından yine Kasım ayı<br />

içinde dünyanın en itibarlı kripto para indeksi Coin-<br />

MarketCap’te üst sıralarda yer alan bir başka kripto<br />

para borsasında daha işlem görerek küreselleşiyor…<br />

GAU Token ile Gamer Arena<br />

Küresel Oyun Dünyasında!<br />

GAU Token’ın küreselleşme hamlesini<br />

değerlendiren Gamer Arena Kurucu Ortağı<br />

ve CEO’su Kerim Yılmaz, “Türkiye oyun<br />

sektörü açısından küresel anlamda önemli<br />

bir ülke konumunda bulunuyor. Ülkemizden<br />

yurtdışına ihraç edilen önemli oyunlar var.<br />

Bugün gelinen noktada oyun geliştirme ve<br />

ihraç etmede Avrupa’da ilk sıralarda yer alıyoruz.<br />

Gamer Arena’da yerli geliştiricilerin<br />

oyunlarının yanı sıra birçok popüler ve küresel<br />

oyunun rekabetçi bir ortamda oynandığı<br />

Türkiye’nin en büyük oyun platformu niteliğini<br />

elinde bulunduruyor.<br />

Aynı zamanda dünyanın en itibarlı kripto<br />

para indekslerinden CoinMarketCap’te üst<br />

sıralarda yer alan borsalarda işlem görecek<br />

olmamız GAU Token ve Gamer Arena’ya<br />

globalde duyulan güvenin de önemli bir<br />

göstergesidir. Kripto para birimimizi global<br />

erişime açarak aslında Gamer Arena’yı da<br />

küresel oyun piyasasına ihraç ediyoruz. Bu<br />

sayede küresel oyunculara da platformumuzu<br />

açarak oyuncu popülasyonunu ve rekabeti<br />

artırıyor oyunculara daha keyifli ve<br />

kazançlı bir ortam oluşturuyoruz.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

Türkiye’de ‘Şimdi Al Sonra Öde’nin Adı:<br />

“ALIŞGİDİŞ”<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

18<br />

Teknolojik altyapısı ile müşterilerine ve<br />

sektöre değer katan ürün ve hizmetler<br />

sunarak bankacılık sektörüne yön veren<br />

Fibabanka, ekosistem ve platform<br />

bankacılığı stratejisi kapsamında teknolojiye<br />

yaptığı yatırımlara hız kesmeden<br />

devam ediyor. ‘Bankayı müşterileri neredeyse<br />

oraya götürme’ anlayışı ile yola<br />

çıkan Fibabanka, Alışgidiş kredileri ile<br />

tüm Türkiye’ye yeni nesil finansal ödeme<br />

imkânı sağlıyor.<br />

Mağaza ve internet alışverişlerinde yaptığı anında<br />

kredi iş birlikleriyle sektörde adından söz ettirerek bu<br />

işin liderliğini üstlenen Fibabanka, nakit ve kredi kartı<br />

ödemelerine alternatif olarak yeni nesil ödeme imkânı<br />

sunan ‘Şimdi Al, Sonra Öde’nin Türkiye’de adını ‘Alışgidiş’<br />

ile koydu. Alışgidiş; tüketicilere kredi kartsız, kart<br />

limiti kullanmadan, bankaya gitmeden 15 sektörde, 55<br />

kurumsal marka ile 11 bin 400 mağaza ve 100’den fazla<br />

e-ticaret platformunda anında kredi imkânı sunuyor…<br />

Türkiye’nin en büyük kredili<br />

satış ağı: “Alışgidiş”<br />

Fibabanka’nın gücünü ve güvenini<br />

arkasına alarak yola çıkan ve Türkiye’nin<br />

en büyük kredili satış ağı olan Alışgidiş;<br />

dijitalleşmeyle ezberlerin bozulduğu<br />

finans dünyasında ‘Şimdi Al Sonra<br />

Öde’nin Türkiye’deki karşılığı oluyor.<br />

Alışgidiş, Fibabanka müşterisi olsun<br />

olmasın herkese, kredi kartsız, kart<br />

limitsiz, bankaya gitmeden kolay ve<br />

anında kredi imkânı ile peşin fiyatına 0<br />

faizli ödeme alternatifleri, 36 aya varan<br />

vade seçenekleriyle 55 markada, 11 bin<br />

400 mağaza ve 100’ün üzerinde e-ticaret<br />

platformunda ‘Şimdi Al Sonra Öde’<br />

finansman modeli sunuyor.<br />

Alışgidiş’i Türkiye’ye kazandırmaktan<br />

büyük mutluluk ve gurur duyduklarını<br />

söyleyen Fibabanka Genel Müdürü ve<br />

Yönetim Kurulu Üyesi Ömer Mert şöyle<br />

dedi: “Fibabanka olarak, 2017 yılı itibarıyla,<br />

dijital banka olma stratejimizle<br />

kendimize bir yol çizerek teknolojiye<br />

yaptığımız yatırımları hızlandırarak<br />

yükselttik. Amacımız, bankacılık lisansı<br />

olan bir teknoloji şirketi haline gelmek.<br />

Rotamız geleceğin bankacılığı... Güçlü<br />

hissedar yapımız, çevik bilgi teknolojileri<br />

ve veri analizi organizasyonumuz, uçtan<br />

uca dijital tasarlanmış ürün ve hizmetlerimiz,<br />

ekosistem ve platform bankacılığındaki<br />

öncü ve lider rolümüzden aldığımız<br />

güç ile bu yolda emin adımlarla<br />

ilerliyoruz.<br />

Alışveriş kredisi uygulamasını sektöre<br />

kazandırarak büyük perakende markalarına<br />

hem mağaza hem de e-ticaret alışverişleri<br />

için kredi kartı dışında bir seçenek<br />

olabileceğini gösterdiklerini belirten<br />

Ömer Mert; “Ekosistem ve platform bankacılığımız<br />

ile sektördeki en geniş kredili<br />

satış noktasına ulaştık. Fibabanka<br />

müşterisi olsun olmasın herkes, kredi<br />

kartı limiti ve taksidi ile sınırlı kalmadan,<br />

Fibabanka’nın hızlı ve kolay uçtan uca<br />

dijital süreci ile yüksek tutarlar ve uzun<br />

vadelerde ödeme esnekliğine anında<br />

sahip olabiliyor. Bugün, dijitalleşmenin<br />

kredi kartı ekosisteminde ezberleri<br />

bozduğu, dünyada BNPL (Buy Now, Pay<br />

Later) - Şimdi Al Sonra Öde - olarak bilinen<br />

tüketici finansman yönteminin Türkiye’deki<br />

en büyük uygulayıcısı ve oyuncusu<br />

olarak, ‘Şimdi Al, Sonra Öde’nin<br />

Türkiye’de hayata geçişine hep birlikte<br />

tanıklık ediyoruz: ‘Alışgidiş’… Hepimize<br />

hayırlı olsun” ifadelerini kullandı.<br />

Fibabanka Ekosistem ve Platform Bankacılığı’ndan<br />

Sorumlu Genel Müdür<br />

Yardımcısı Gökhan Ertürk, konuyla ilgili<br />

şöyle dedi: “Özellikle teknolojide yaşanan<br />

hızlı değişimin sonucu olarak dijitalleşmenin<br />

bireylerden kurum ve devletlere<br />

kadar uzanan yelpazede yaygınlaşması<br />

dünyada olduğu gibi ülkemizde de etkisini<br />

gösteriyor. Tüketiciler bugün hizmeti<br />

bulundukları yere, parmaklarının<br />

ucuna getirmenizi istiyor. Bu beklentilerin<br />

en başında, aynı platform üzerinden<br />

işlemlerin kartsız, bankaya gitmeden ve<br />

daha uygun taksitlerle yapılması geliyor.<br />

Biz de Fibabanka olarak, ekosistem ve<br />

platform bankacılığından başlayıp servis<br />

modeli bankacılığı ile daha da güçlenen<br />

yaklaşımımız ile müşterilerimize<br />

günlük alışverişlerini yaptıkları kanallar<br />

üzerinden, başta finansman olmak<br />

üzere ihtiyaç duydukları bankacılık hizmetlerini<br />

erişilebilir ve kolay bir şekilde<br />

sunmayı amaçlıyoruz. Bunun başlama<br />

vuruşunu ise Vatan Bilgisayar’da cep telefonu<br />

alışverişlerinde yaparak sektörde<br />

bir ilke imza atmıştık. Bugün ise sektörünün<br />

öncü markalarıyla yaptığımız iş<br />

ortaklıkları ile yeni nesil bir ödeme sistemi<br />

inşa ettik. Şimdi bu sistemi ‘Alışgidiş’<br />

markamız ile kurumsallaştırarak Türkiye’de<br />

‘Şimdi Al Sonra Öde’ kavramının<br />

liderliğini üstleniyoruz. Hedefimiz, 3 yıl<br />

içinde 25 bin Alışgidiş noktasına ve 10<br />

milyon tüketiciye ulaşarak 175 milyar TL<br />

finansman sağlamak.”<br />

Alışverişin Akıllı Yolu:<br />

“Alışgidiş”<br />

Tüketiciler; www.alisgidis.com, Fibabanka<br />

Mobil Bankacılık uygulaması ile<br />

anlaşmalı mağazalar ve e-ticaret platformları<br />

üzerinden Alışgidiş kredisinden<br />

faydalanabiliyor. Ödemelerini ise Fibabanka<br />

Mobil bankacılık uygulaması,<br />

tüm Fibabanka şube ve ATM’leri ile anlaşmalı<br />

bankaların ATM’lerinden ve 600<br />

ödeme noktasında kolayca yapabiliyor.”<br />

Alışgidiş, mağaza ve e-ticaret platformu<br />

iş ortaklarına ise; 5 dakikada kartsız,<br />

kart limitinden bağımsız, güvenli, uzun<br />

vadeli ve kampanyası bol satış imkânı<br />

sağlıyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

6G ortak araştırma girişiminde ikinci aşama<br />

Hexa-X-II Projesi başlıyor<br />

Avrupa Komisyonu (AK), komisyonun amiral<br />

gemisi 6G ortak araştırma girişiminin ikinci<br />

aşaması olan Hexa-X-II projesinin başlatılacağını<br />

duyurdu. Bu yeni proje ile 6G ortak araştırma<br />

girişiminde 44 iş ortağı görev alacak. Proje<br />

ortakları, gelecekteki 6G standardizasyonuna<br />

yönelik birçok girdinin temelini oluşturacak,<br />

ön standardizasyona sahip bir platform ve sistem<br />

görünümünü ortaya koyacaklar.<br />

Hexa-X-II projesi, Akıllı Ağ ve Hizmetler Ortak<br />

Girişiminin (SNS-JU) ilk çağrısı kapsamında<br />

Avrupa Komisyonu’ndan fon alıyor. Proje Avrupa’daki<br />

kilit paydaşları bir araya getirmeye<br />

yönelik ikinci önemli adım olacak. Avrupa’yı<br />

6G’de lider konuma getirmeyi hedefleyen<br />

Hexa-X ve Hexa-X-II projeleri, gelecekteki bağlantı<br />

çözümlerinin değer zincirinin tamamını<br />

temsil ediyor. Proje konsorsiyum üyeleri arasında<br />

ağ tedarikçileri, iletişim hizmeti sağlayıcılar,<br />

teknoloji sağlayıcılar, ilgili dikey sektör<br />

temsilcileri ile Avrupa’nın önde gelen iletişim<br />

araştırma enstitüleri bulunuyor.<br />

Hexa-X-II konsorsiyumu Hexa-X projesinde geliştirilen<br />

inovasyonlarla, çeşitli toplumsal zorlukların<br />

üstesinden gelmeyi amaçlıyor:<br />

• Sürdürülebilirlik: Hexa-X-II, sıfır karbon ayak<br />

izinin elde edilmesine katkıda bulunan, enerji<br />

ve materyal tüketimini sınırlayan teknolojileri<br />

araştıracak.<br />

• Kapsayıcılık: Hexa-X-II, gelişmekte olan ülkelerdeki<br />

insanlara ve gelişmiş toplumların dezavantajlı<br />

üyelerine bağlantı olanakları sağlamayı<br />

amaçlıyor.<br />

Hexa-X-II: Ericsson ve Avrupalı Ortaklar, 6G ekosistemi<br />

ve standardizasyonu konusundaki iş birliğini<br />

güçlendiriyor. Ocak <strong>2023</strong>’te başlayacak olan Hexa-X-<br />

II projesine ülkemizden resmi olarak katılan tek ortak<br />

kuruluş Ericsson Türkiye olacak…<br />

• Güvenilirlik: Hexa-X-II,<br />

veri şeffaflığı, güvenlik,<br />

mahremiyet ve ağ<br />

dayanıklılığını sağlayacak.<br />

Ericsson, Hexa-X-II’nin teknik yöneticisi rolünü<br />

üstlenecek. Orange, Telecom Italia, Dresden<br />

Üniversitesi, Oulu Üniversitesi, IMEC ve<br />

Atos gibi çeşitli kurumlar; radyo teknolojileri,<br />

geleceğin cihazları, esnek altyapı, akıllı ağ<br />

yönetimi ve değerleri, sistem gereksinimleri,<br />

ekosistem ve inovasyon yönetimi gibi çeşitli<br />

iş paketlerinin koordinasyonuna yardımcı<br />

olacaklar. 2,5 yıl sürmesi planlanan Hexa-X-II<br />

projesinin 1 Ocak <strong>2023</strong>’te başlaması hedefleniyor.<br />

Konuyla ilgili yorumda bulunan Ericsson Araştırma<br />

Başkan Yardımcısı ve Yöneticisi Magnus<br />

Frodigh, şu ifadelere yer verdi: “Günümüzün<br />

ağ teknolojileri, bireylere, kuruluşlara ve hükümetlere<br />

dünya çapında sınırsız olanaklar<br />

sağlayan akıllı bir dijital altyapı oluşturdu.<br />

Beklentilerin artmasıyla, endüstri ve araştırma<br />

topluluğu olarak hedefimiz de netlik kazanmış<br />

oldu: 6G kesintisiz akıllı iletişimi hakim<br />

kılarak, verimli, insan dostu, sürdürülebilir bir<br />

topluma katkıda bulunmalıdır.”<br />

Frodigh sözlerine şöyle devam etti: “Bu vizyonun<br />

gerçekleşebilmesi için endüstri ve akademi<br />

genelindeki en iyi araştırmaları bir sistem<br />

görünümünde birleştirmemiz gerekiyor.<br />

Hexa-X ile Avrupa 6G liderliğinin temellerini<br />

atmış bulunuyoruz. Hexa-X-II’de teknik liderliğimizi<br />

sürdürmekten gurur duyuyor ve<br />

güçlü ortaklardan oluşan bu konsorsiyumla<br />

birlikte, bizleri bekleyen toplumsal zorlukları<br />

en iyi şekilde aşmamızı sağlayacak 6G Ağ Platformu<br />

için ön standardizasyon çalışmalarının<br />

temelini oluşturuyoruz”.<br />

Ericsson Türkiye Genel Müdürü Işıl Yalçın da:<br />

“Ocak 2021’de başlayan ve halen devam eden<br />

Hexa-X projesinde olduğu gibi, Ocak <strong>2023</strong>’te<br />

başlayacak olan Hexa-X-II projesine ülkemizden<br />

resmi olarak katılan tek ortak kuruluş<br />

Ericsson Türkiye olacak. Ericsson’un teknik<br />

liderliğinde, sektörün önde gelen endüstriyel<br />

ve akademik kuruluşlarıyla beraber yürütülecek<br />

projede, Ericsson Araştırma Türkiye ekibi<br />

kablosuz iletişim, yapay zeka ve siber güvenlik<br />

alanlarında uzman araştırmacıları ile Avrupa’nın<br />

6G araştırmalarına katkı sağlayacak.”<br />

açıklamasında bulundu.<br />

6G ağlarının geleceğin teknoloji, bağlantı,<br />

sürdürülebilirlik ve toplumsal ihtiyaçlarını<br />

karşılamasını sağlamak ve 6G standardizasyonunun<br />

öneminin anlaşılmasına katkıda bulunmak<br />

adına kurulan Avrupa 6G İşbirliği Platformu,<br />

Avrupa’nın amiral gemisi 6G araştırma<br />

projesinin ikinci aşaması olan Hexa-X-II’nin<br />

duyurulmasıyla önemli bir adım atıyor.<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

Casper’in Yeni COO’su Feray Karaman oldu!<br />

Türkiye’nin teknoloji<br />

markası Casper’da üst<br />

düzey atama gerçekleşti.<br />

Casper’da ithalat departmanında<br />

başladığı<br />

kariyerinde, pazarlama<br />

ve ürün geliştirme alanlarındaki<br />

çeşitli görev ve sorumluluklarıyla<br />

21 yılı aşkın süredir hizmet veren Feray Karaman,<br />

Casper’ın Operasyondan Sorumlu<br />

Genel Müdür Yardımcısı (COO) pozisyonuna<br />

atandı. Avrupa ve Orta Doğu’nun en büyük<br />

bilgisayar üretimi tesisine sahip olan ve bilgisayar<br />

sektöründe üst üste 3. kez lider seçilen<br />

Casper’ın COO’su Karaman, yeni süreçte<br />

üretim hacmini genişletip hem bireysel hem<br />

de kurumsal alanda öncü marka olmaya devam<br />

etmeyi hedefliyor.<br />

“Türkiye’nin Teknolojisine<br />

Yön Vermeye Devam<br />

Edeceğiz”<br />

Casper’da uzun yıllardır hizmet veren<br />

Casper COO’su Feray Karaman, “Casper’da<br />

tüketici beklentilerine en uygun hizmet ve<br />

ürünleri sunabilmek için bilgimizi, global<br />

çaptaki teknolojilerimizi ve hizmetlerimizi<br />

sürekli güncelliyoruz. Yıllık 1 milyon<br />

adet cihaz üretim kapasitemizle tüketicimizin<br />

ihtiyaç duyduğu cihazları onlara<br />

özel tasarlayıp sunabiliyoruz. Genişleyen<br />

yatırımlarımızla, Türkiye’nin teknolojisine<br />

dün ve bugün olduğu gibi yarın da yön<br />

vermeye devam edeceğiz.” açıklamalarında<br />

bulundu.<br />

Feray Karaman Kimdir?<br />

Almanya doğumlu olan Feray Karaman,<br />

eğitimini Boğaziçi Üniversitesi İktisat Bölümünde<br />

tamamladı. Kariyerine 1999 yılında<br />

üniversite öğrencisiyken Global Menkul Değerler<br />

A.Ş.’de Ekonomist Yardımcısı olarak<br />

başlayan Karaman, 2001 yılında Casper Bilgisayar<br />

A.Ş.’ye katıldı. 21 yıllık Casper kariyerinde<br />

dış ticaret ve tedarik zinciri operasyonlarından<br />

pazarlama ve ürün geliştirmeye<br />

kadar olan tüm süreçlerde sorumluluklarını<br />

başarıyla yerine getirdi. 2013 yılında “Yılın<br />

En İyi 10 CMO”su arasında yer alan Feray<br />

Karaman, 2022 Eylül ayı itibarıyla Casper’ın<br />

Operasyondan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı<br />

olarak çalışmaya başladı. Karaman<br />

evli ve bir çocuk annesi.<br />

19


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

Beyaz Eşya Sektörü yılın ilk 9 ayında<br />

ihracatını korudu<br />

Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği’nin (TÜRK-<br />

BESD) verilerine göre, 2022’nin ilk 9 ayında altı ana ürün<br />

grubunda ihracat, bir önceki yılın aynı dönemine paralel<br />

seyrederken, iç satışlar yüzde 5 oranında azaldı…<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

20<br />

Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği<br />

(TÜRKBESD), düzenlediği basın toplantısında<br />

sektörün 2022’nin ilk 9 ayında aldığı<br />

sonuçları değerlendirdi. Türkiye’nin<br />

önde gelen beyaz eşya ve küçük ev aletleri<br />

şirketlerini (Arçelik, Arzum, BSH,<br />

Dyson, Electrolux, Haier Europe, Miele,<br />

SEB, Silverline ve Vestel) temsil eden<br />

TÜRKBESD’in paylaştığı bilgilere göre,<br />

2022’de 6 ana üründe beyaz eşya ihracatı,<br />

adet bazında 2021’in aynı dönemine<br />

göre korundu. TÜRKBESD’e üye firmaların<br />

Türkiye satışları ise bu dönemde<br />

yüzde 5 oranında düştü.<br />

TÜRKBESD Başkanı Can Dinçer, “Geçtiğimiz<br />

yıl pandeminin etkisinin azalmasının<br />

ardından ertelenen taleplerin<br />

de satın almaya dönüşmesiyle yılın ilk<br />

9 ayında tüm ürün gruplarında iç satış<br />

ve ihracatta yüzde 23’lük bir artış gerçekleşmişti.<br />

2022’nin ise tüm dünyadaki<br />

ekonomik gelişmelere bağlı olarak daha<br />

zor bir yıl olacağını öngörmüştük. Eylül<br />

ayında ihracatımızın, 2021’in Eylül ayı<br />

ile kıyaslandığında yüzde 4 oranında<br />

arttığını, iç satışlarımızın ise aynı seviyelerde<br />

seyrettiğini görüyoruz. İç satışların<br />

ilk altı aydaki düşüşün ardından,<br />

Ağustos ve Eylül aylarındaki kampanyaların<br />

da etkisiyle geçen yılki seviyeyi<br />

yakaladığını gözlemliyoruz. İç pazarın,<br />

ihracat üzerindeki olumlu etkilerini de<br />

izliyoruz. Eylül ayında ihracatımızdaki<br />

artış da buna işaret ediyor. Ülkemizin lokomotif<br />

sektörlerinden olan beyaz eşya<br />

sektörünün, tüm olumsuzluklara rağmen<br />

yılın son çeyreğinde toplam satışlarını<br />

artıracağına inanıyorum” dedi.<br />

Bu yılın ilk 9 ayında TÜRKBESD üyesi firmalarının<br />

toplam satışlarının 25.378.672<br />

adet olduğunu söyleyen TÜRKBESD<br />

Başkanı Can Dinçer, “Türkiye dünya beyaz<br />

eşya üretiminin yüzde 7’sini karşılıyor<br />

ve beyaz eşyada dünyanın en büyük<br />

ikinci üreticisi konumunda. Dünyanın<br />

en büyük beyaz eşya ihracatçısı ülkeleri<br />

arasında pek çok ürün için ilk 3’te yer<br />

alıyoruz. Sektörümüz 15 bin adet bayi,<br />

3500 adet yetkili servisi, yan sanayisi<br />

ve tedarikçileri ile büyük bir ekosistemi<br />

temsil ediyor. Bu dönemde üretim tarafında,<br />

ihracatta rekabet gücümüzü etkileyebilecek<br />

gelişmelerle, Dijital Pasaport<br />

ve AB’nin Genel Veri Koruması Tüzüğü<br />

(GDPR) gibi sektörümüzü yakından ilgilendiren<br />

regülasyonları yakından takip<br />

ediyoruz” dedi.<br />

Semir Kuseyri: AB Komisyonu<br />

“Sürdürülebilir Ürün<br />

Girişimi”ne bağlı olarak<br />

birçok üründe “Dijital<br />

Ürün Pasaportu” olmasını<br />

öngörüyor<br />

TÜRKBESD Yönetim Kurulu Başkan<br />

Yardımcısı Semir Kuseyri ise<br />

Avrupa Birliği Komisyonu’nun tasarım<br />

aşamasından günlük kullanıma,<br />

yeniden kullanım ve kullanım ömrü<br />

sonuna kadar tüm yaşam döngüleri<br />

boyunca AB pazarındaki ürünlerin<br />

çok büyük bir bölümünün çevre dostu,<br />

döngüsel ve enerji açısından daha<br />

verimli hale getirilmesini hedefleyen<br />

yeni kurallar çerçevesi ‘Sürdürülebilir<br />

Ürün Girişimi’ne dikkat çekti.<br />

Kuseyri sözlerini şöyle sürdürdü: “Tasarı<br />

kapsamında yasal düzenlemeye tabi<br />

olarak üretilen ilgili ürünlerin ‘Dijital<br />

Ürün Pasaportu’ olması öngörülüyor.<br />

Türkiye halihazırda AB’nin Genel Veri<br />

Koruması Tüzüğü (GDPR) kapsamında<br />

veri için güvenli kabul ettiği ülkeler<br />

arasında yer almıyor. Sektörümüzde<br />

elektrikli ev eşyalarının giderek dijital ve<br />

bağlantılı özellik kazanması ihraç ürünler<br />

açısından veri transferini zaruri hale<br />

getirmekte. Ticarette, veri koruması ve<br />

paylaşımında güvenli olmayan ülkeler<br />

aleyhine teknik bazı engellerle karşılaşılabilir.<br />

Bu çerçevede, GDPR’ın yurtdışına<br />

veri aktarılmasına yönelik hükümleri<br />

esas alınarak, “Kişisel Verilerin Korunması<br />

Kanunu’nda gerekli değişiklikler<br />

yapılması büyük önem taşıyor.”<br />

Mehmet Yavuz: Türkiye’de<br />

yassı çelik üretimi tüketimi<br />

karşılayamıyor<br />

Beyaz eşya sektörünün maliyetlerinin<br />

önemli bir kısmını yassı çeliğin oluşturduğunu<br />

dile getiren TÜRKBESD Yönetim<br />

Kurulu Üyesi Mehmet Yavuz da<br />

şunları söyledi: “Türkiye’deki sıcak sac<br />

üretim miktarı, sektörün talebini karşılayacak<br />

miktarda değil. Bu ürün özelinde<br />

alınan anti-damping kararı beyaz<br />

eşya sektörü dahil olmak üzere tüm<br />

imalat sanayini olumsuz yönde etkiliyor.<br />

Temel girdilerimizden biri olan yassı çeliğe<br />

yönelik gümrük vergilerinin liberalleşmesi<br />

ihracatın daha da önemli olduğu<br />

bu dönemde çok faydalı olacaktır.”<br />

Fatih Özkadı: Avrupa’da yeni<br />

yasal düzenlemeler, tedarik<br />

zincirlerinde durum tespiti<br />

yapma yükümlülüklerine hız<br />

kazandırdı<br />

Birleşmiş Milletler ve OECD tarafından<br />

yayınlanan ticaret ve insan haklarına<br />

ilişkin temel rehber ilkeleri doğrultusunda<br />

gündeme gelen Tedarik Zincirlerinde<br />

Durum Tespiti’ne ilişkin değerlendirmelerde<br />

bulunan TÜRKBESD Yönetim<br />

Kurulu Üyesi Fatih Özkadı ise “Konuyla<br />

ilgili olarak en son Almanya’da ilgili<br />

yasalaşma süreci tamamlandı. Yakın<br />

zamanda tüm Avrupa’da geçerli olacak<br />

tek bir mevzuatın yürürlüğe girmesi<br />

muhtemel görünüyor. AB’de 2022 yılında<br />

yasalaşma süreci başlatılan “Kurumsal<br />

Sürdürülebilirlik Durum Tespiti<br />

Direktifi” ve “Zorla Çalıştırmaya İlişkin<br />

Regülasyon” tasarıları bu kapsamda atılan<br />

önemli adımlar olarak öne çıkıyor.<br />

İnsan hakları ve çevre hassasiyetleri göz<br />

önüne alındığında ülkemizde tedarikçi<br />

konumundaki şirketlerin gerekli hazırlıkları<br />

zamanında yapmaları, rekabette<br />

öne çıkmak açısından bir fırsat sunabilir”<br />

dedi.<br />

Toplantıda ayrıca, AB’nin pek çok sektörü<br />

etkileyecek düzenlemeler öngören,<br />

Sürdürülebilir Ürünler için Ekotasarım<br />

Yönetmeliği de (Ecodesign for Sustainable<br />

Products Regulation-ESPR) gündeme<br />

geldi ve sürecin yakından takip edilerek,<br />

gerekli düzenlemelerin zamanında<br />

yapılmasının, AB ile Gümrük Birliği’nin<br />

verimli bir şekilde işlemesi ve ihracattaki<br />

rekabetçilik açısından son derece<br />

önemli olduğuna dikkat çekildi.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

Paycell, yeni markası ‘Paycell Europe’<br />

ile Avrupa’da<br />

Türkiye’nin yeni nesil dijital ödeme ve finansal<br />

hizmetler platformu Paycell, kapsayıcı finansal<br />

hizmet sağlayıcı kurum olma hedefi doğrultusunda<br />

yurt dışında da önemli yatırım ve iş<br />

birliklerine imza atıyor. Almanya’nın Stuttgart<br />

şehrinde ofis açılışını gerçekleştiren Paycell,<br />

Avrupa’daki kullanıcılarına buradan hizmet<br />

sunacak. Paycell, yatırım ve iş birliklerini büyüterek<br />

kullanıcılarına uçtan uca finansal<br />

hizmetleri kolay, akıllı ve hızlı bir şekilde ulaştırmayı<br />

hedefliyor. Stuttgart’taki ofis açılışında<br />

önemli bir güç birliğine giden Paycell, Avrupa’nın<br />

önde gelen finansal çözüm sağlayıcısı<br />

Solaris ile anlaşma imzaladı. İş birliği kapsamında<br />

iki kurum, sundukları dijital finans çözümlerinin<br />

kapsamını ve portföyünü artırmak<br />

için çalışacak.<br />

Yenilikçi, kolay ve avantajlı<br />

dijital finansal hizmetler<br />

sunuyor<br />

Türkiye’deki deneyimi ve güçlü teknoloji altyapısıyla<br />

ülke sınırlarını aşarak Avrupa’ya açılan<br />

Paycell, kullanıcılarına formalitesiz ve sınırsız<br />

dijital servisler sunuyor. Kolay, akıllı ve avantajlı<br />

dijital finans çözümleri sağlayan Paycell,<br />

Avrupa’nın inovasyon merkezlerinden Stuttgart’ta<br />

faaliyetlerini yürütecek.<br />

Paycell’in Avrupa yolculuğuna ilişkin açıklamalarda<br />

bulunan Turkcell Finanstan Sorumlu<br />

Turkcell’in dijital ödeme ve finansal hizmetler platformu<br />

Paycell, Avrupa ülkelerindeki faaliyetleri ve büyüme planı<br />

kapsamında Stuttgart’ta ofisini açtı. Avrupa’da yaşayan<br />

kullanıcılarına kolay, akıllı ve avantajlı finansal çözümler<br />

sunacak olan Paycell, Avrupa’nın önde gelen finansal çözüm<br />

sağlayıcısı Solaris ile de iş birliğine gidiyor…<br />

Genel Müdür Yardımcısı Osman Yılmaz, şunları<br />

söyledi: “Sınırların her geçen gün ortadan<br />

kalktığı finans ekosisteminde Paycell ile hem<br />

kullanıcı beklentilerini en doğru şekilde karşılamak<br />

hem de techfin sektöründeki konumumuzu<br />

büyütmek için faaliyet alanlarımızı<br />

genişletiyoruz. Avrupa pazarına Stuttgart’ta<br />

açtığımız ofiste, Paycell Europe şirketimiz ile<br />

güçlü bir giriş yapıyoruz. Türkiye’nin mühendisleri<br />

tarafından geliştirilen dijital ödeme<br />

platformu Paycell’in Avrupa’da uzun soluklu<br />

yer edinmesi için yatırımlarımızda bu bölgeye<br />

odaklanarak Ar-Ge çalışmalarımızı da Avrupa<br />

sınırlarına taşımış olacağız. Bu kapsamda<br />

da ofisimizi Avrupa’nın önemli dijital inovasyon<br />

merkezlerinden biri olan de:hub’ta açtık.<br />

Yenilikçi ve kapsayıcı ürün ve servislerimizle<br />

sadece Almanya’ya değil, tüm Avrupalı<br />

kullanıcılara entegre olabilecek dijital altyapıya<br />

sahibiz. Paycell’in bu atılımını hem ülkemiz<br />

hem de bölgesel pazar için önemli görüyoruz.”<br />

Paycell’in Solaris ile yaptığı iş birliğine de değinen<br />

Osman Yılmaz, “Almanya pazarına girerken<br />

neo-bankacılık alanında en uygun çözüm<br />

ortağını aradık ve Avrupa’da sektörünün lideri<br />

Solaris’le ilerlemeye karar verdik. Solaris, sektörünün<br />

en iyi finansal çözüm sağlayıcı kurumlarından<br />

biri olmanın yanı sıra dünya devi<br />

şirketlere verdiği farklı hizmetler sayesinde<br />

elde ettiği bilgi birikimini de Paycell ile paylaşacak.<br />

İş birliğimiz her iki kuruma da hayırlı<br />

olsun” diye konuştu.<br />

Uluslararası para transferi ve<br />

finansal hizmetler<br />

Avrupa’da Paycell Europe’un ilk ürünleri, uluslararası<br />

para transferi hizmetiyle para gönderimi<br />

ve alımı olacak. İleri teknolojik altyapısı ve<br />

yenilikçi ürünleriyle kullanıcılarına sınırları<br />

aşan üstün bir dijital finans deneyimi sunan<br />

Paycell, daha sonra dijital cüzdan, yatırım, kart<br />

ve kredi gibi pek çok yenilikçi finans çözümleri<br />

sunacak. Ayrıca blockchain tabanlı yenilikçi<br />

dijital varlık hizmetleriyle de Avrupalıların kolay<br />

ve avantajlı finansal çözüm ortağı olacak.<br />

Paycell, Avrupa’nın inovasyon<br />

merkezine iddialı giriş yapıyor<br />

Paycell’in Avrupa ofisinin de bulunduğu Almanya’nın<br />

önde gelen dijital inovasyon merkezlerinden<br />

‘de:hub’ (Digital Hub Initiative);<br />

akıllı ürünler, mobilite ve endüstri 4.0’ı çevreleyen<br />

yenilikçi çözümler sunan şirketlerin yer<br />

aldığı dijital ekosistemden oluşuyor. Stuttgart<br />

‘de:hub’ta uluslararası, ulusal ve bölgesel 40’ın<br />

üzerinde şirket ve start-up faaliyet gösteriyor.<br />

Paycell, geliştirdiği yenilikçi teknolojik çözümlerle<br />

Avrupa’nın inovasyon merkezine iddialı<br />

bir giriş yapıyor.<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

Mükellef’in yeni durağı Hollanda<br />

Türkiye, ABD, İngiltere, Almanya’nın<br />

yanı sıra Estonya<br />

üzerinden Avrupa Birliği<br />

ülkelerinde şirket kuruluşu<br />

ve tüm finansal süreçlerin<br />

yönetimi konusunda online<br />

bir platform olarak girişimcilerin<br />

hayatını kolaylaştıran Mükellef; hizmet<br />

verdiği ülke ağını genişletiyor. Mükellef, hizmet<br />

sunduğu ülkelerin arasına şimdi de Hollanda’yı<br />

ekledi.<br />

Türkiye ve yurt dışında bireysel girişimcilere şirket kuruluşundan<br />

finansal süreçlerin yönetimine kadar tüm ihtiyaçları<br />

için uçtan uca çözüm sunan Mükellef, global pazarlarda<br />

büyümesini sürdürüyor. Yurt dışında halihazırda<br />

ABD, İngiltere, Estonya ve Almanya’da hizmet sunan şirket,<br />

şimdi de Hollanda operasyonunu hayata geçirdi…<br />

“Hollanda’ya gitmeye gerek<br />

kalmadan girişimcilere şirket<br />

kuruyoruz”<br />

Hizmet ağına yeni ülkeleri eklemeye devam<br />

edeceklerini belirten Mükellef ve Workhy’nin<br />

Kurucusu Okan Şafak, şunları söyledi: “Dünyanın<br />

her yerinden Avrupa’ya açılmak isteyen girişimcilere<br />

hayallerini gerçekleştirme yolunda<br />

hizmet vermeyi sürdürüyoruz. Bu kapsamda<br />

Hollanda açılımını yapmaktan dolayı mutlu ve<br />

gururluyuz. Hollanda’ya açılma nedenlerimizin<br />

başında lojistik kolaylıklar, e-ticaret hacminin<br />

büyüklüğü ve girişimcilere sunduğu vergi<br />

avantajları geliyor. Bundan sonra Workhy Hollanda<br />

ofisi aracılığıyla girişimciler Hollanda’ya<br />

gitmeye gerek kalmadan şirketlerini kurarken,<br />

tüm finansal yönetim ihtiyaçlarını platformumuz<br />

üzerinden online olarak karşılayabilecekler.<br />

Mükellef ve Workhy olarak yurt dışında her<br />

ay 150’den fazla şirket kuruyoruz. Özellikle<br />

İngiltere, Amerika ve Estonya pazarı yoğun ilgi<br />

görüyor. Bu yıl içinde şu ana kadar yurt dışında<br />

600’ün üzerinde şirket kuruluşuna imza attık.<br />

2022 yılının sonunda ise toplam 1000 şirketi<br />

yurt dışında kuracağız.”<br />

21


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

Turkcell ve ASELSAN’dan geleceğin<br />

haberleşme teknolojilerine yönelik iş birliği<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

22<br />

Ülkemizde dijitalleşmeye öncülük eden<br />

Turkcell, geleceğin teknolojilerinde aktif<br />

rolünü sürdürmek amacıyla yerli yazılım<br />

veya ürünler geliştiren sektör paydaşlarıyla<br />

yeni iş birlikleri geliştirmeye devam ediyor.<br />

Bu sayede ülkemizdeki milli teknoloji<br />

ekosisteminin gelişimine katkı sağlamayı<br />

hedefleyen Turkcell, karasal olmayan şebekeler<br />

konusunda ASELSAN ile mutabakat<br />

imzaladı.<br />

Turkcell ile ASELSAN’daki iş birliği kapsamında<br />

düşük ve orta yörünge uydular<br />

üzerinde kullanılabilecek yeni nesil<br />

haberleşme teknolojileri ile karasal<br />

şebekelerin entegrasyonuna yönelik ortak<br />

çalışmaların geliştirilmesi amaçlanıyor.<br />

Teknoloji alanındaki iki öncü kurum<br />

arasında imzalanan mutabakatın, karasal<br />

olmayan şebekeler alanındaki ortak<br />

faaliyetlere zemin oluşturmanın yanı sıra<br />

kablosuz haberleşme teknolojilerinin uydu<br />

sistemleriyle entegrasyonu üzerine yapılan<br />

standartlaşma ve ürünleşme çalışmalarına<br />

da katkı sağlanması hedefleniyor.<br />

Serhat Demir: “ASELSAN ile<br />

karasal olmayan şebekelere<br />

yönelik ortak çalışmalarda yer<br />

alacağız”<br />

Saha Expo 2022’de düzenlenen imza töreninde<br />

iş birliği hakkında açıklamalarda<br />

bulunan Turkcell Hukuk ve Regülasyondan<br />

Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı<br />

Serhat Demir, “Türkiye’nin sadece teknoloji<br />

tüketen değil, aynı zamanda bu alanda<br />

katma değer üreten bir ülke olması yolunda<br />

çalışmalarımızı hız kesmeden sürdürüyoruz.<br />

Etkileşimde olduğumuz stratejik<br />

paydaşlarımızın ihtiyaç ve beklentileri<br />

doğrultusunda 1.200’den fazla Ar-Ge çalışanımızla<br />

inovasyon çalışmalarımıza devam<br />

ediyoruz. Bu kapsamda yerli ve milli<br />

yazılım ve ürünler geliştiren firmalarla<br />

yaptığımız iş birlikleri sayesinde bir yandan<br />

ülkemizdeki teknoloji ekosisteminin<br />

gelişmesine katkı sağlarken, diğer yandan<br />

geleceğin Türkiye’sine hep birlikte hazırlanıyoruz”<br />

dedi.<br />

Uydular aracılığıyla haberleşme eksenli<br />

çalışmaların dünyada giderek arttığını<br />

belirten Demir, şöyle devam etti: “Teknolojinin<br />

her alanında olduğu gibi iletişim teknolojileri<br />

de hızla gelişmeye devam ediyor.<br />

Uydular, artık cep telefonuna doğrudan<br />

bağlanacak şekilde hizmet sunabiliyor. Bu<br />

bağlamda düşük ve orta yörüngeli uydular,<br />

dünya genelinde yoğun bir şekilde gündeme<br />

geliyor. Özellikle düşük yörüngeli (LEO)<br />

uydular aracılığıyla haberleşmenin tüm<br />

yeryüzünü kapsayarak havada, karada ve<br />

Türkiye’nin teknoloji üreten bir ülke olması vizyonu<br />

doğrultusundaki faaliyetlerine devam eden Turkcell,<br />

karasal olmayan şebekelerin geliştirilmesi konusunda<br />

ASELSAN ile mutabakat imzaladı. İş birliği kapsamında<br />

elde edilecek çıktıların, kablosuz haberleşme teknolojilerinin<br />

farklı uydu sistemleriyle kesintisiz entegrasyonu<br />

üzerine yapılacak standartlaşma ve ürünleşme<br />

çalışmalarına katkı sağlaması hedefleniyor…<br />

denizlerde kesintisiz hizmet vermesine<br />

yönelik çalışmalar hız kazandı. Turkcell’in<br />

de Avrupa Telekomünikasyon Standartları<br />

Enstitüsü’nün bünyesindeki Üçüncü<br />

Nesil Mobil İletişim Ortaklık Projesi’ndeki<br />

(3GPP) standartlaşma çalışmalarına katkı<br />

verdiği karasal olmayan şebekeler (NTN)<br />

konusunun, yakın gelecekte haberleşme<br />

sektöründe küresel ölçekte büyük bir dönüşüm<br />

oluşturacağı düşünülüyor. Nitelikli<br />

mühendislik kadrosuna sahip milli teknoloji<br />

firması ASELSAN ile bu konuyla ilgili<br />

bir mutabakata vardığımız için gururluyuz.<br />

Mutabakat kapsamında, ASELSAN<br />

ile karasal olmayan şebekelere yönelik<br />

ortak çalışmalar gerçekleştireceğiz. Türkiye’nin<br />

dijital dönüşüm yolculuğunun bayrak<br />

taşıyıcısı olarak, geleceğin teknolojilerinde<br />

aktif rol üstlenmek için önümüzdeki<br />

dönemde de çalışmalarımıza ve iş birliklerine<br />

hız kesmeden devam edeceğiz.”<br />

Mustafa Yaman: “Yeni<br />

teknolojiler köklü değişiklikler<br />

getirecek”<br />

Yapılan iş birliğiyle ilgili değerlendirmede<br />

bulunan ASELSAN Genel Müdür Yardımcısı<br />

Mustafa Yaman da şunları söyledi:<br />

“Özellikle 5G ve ötesi teknolojilerin beraberinde<br />

getireceği karasal olmayan ağlar<br />

uygulamalarının hem pazar olarak önemli<br />

bir yer edineceği hem de mevcut altyapılarda<br />

köklü bir değişikliğe yol açacağını<br />

düşünüyoruz. Bu noktada alçak yörünge<br />

uyduları üzerinden altyapı kuran önemli<br />

teknoloji firmalarının çalışmaları her geçen<br />

gün gündeme daha çok geliyor. ‘Yeni<br />

Uzay’ ya da ‘Uzay 4.0’, hangi ismi verirsek<br />

verelim, dünyada başlayan bu yeni yarışta<br />

haberleşme, navigasyon ve yer gözlem uygulamaları<br />

için yeni fırsatlar ve imkanlar<br />

öne çıkmaktadır. Gerek Türkiye gerekse<br />

dünya için yeni bir gelişme olan ve haberleşme<br />

sektöründe yeni kırılımların yaşanması<br />

beklenen bu alanı, biz, bir fırsat olarak<br />

görüyoruz.”<br />

ASELSAN olarak Türkiye için birçok alanda<br />

teknolojik çözümler geliştirdiklerini<br />

belirten Mustafa Yaman, “Denizaltı platformlarından<br />

İHA platformlarına kadar<br />

uydu haberleşme ihtiyaçlarının karşılanması<br />

için sunduğumuz yüksek nitelikli<br />

milli ürün ve çözümlerle Türkiye’deki<br />

uydu-uzay ekosistemine önemli katkılarda<br />

bulunmaktayız. Turkcell ile başlatmış<br />

olduğumuz iş birliği görüşmelerinin karşılıklı<br />

iyi niyet ve samimiyet çerçevesinde<br />

bir mutabakat muhtırasına dönüşmüş<br />

olmasından ve bu alanda yapacağımız<br />

geliştirme projelerinde kendileriyle birlikte<br />

çalışmalar yürütecek olmaktan büyük<br />

mutluluk duyuyoruz” diye konuştu.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

Prof. Dr. Faruk Bilir: “Teknoloji vazgeçilmezimiz,<br />

mahremiyetimiz önceliğimizdir”<br />

Kişisel verilerin korunması konusunda dünyanın en önemli<br />

organizasyonu özelliğini taşıyan Küresel Mahremiyet Konferansı<br />

(Global Privacy Assembly- GPA), Kişisel Verileri Koruma<br />

Kurumu (KVKK) ev sahipliğinde bugün Haliç Kongre Merkezi’nde<br />

başladı. Açılış konuşmasında teknolojik değişim ve<br />

dönüşümlere hazırlıklı olunması ve veri korumada proaktif<br />

bir yaklaşımın esas alınması gerektiğine dikkat çeken Kişisel<br />

Verileri Koruma Kurumu Başkanı Prof. Dr. Faruk Bilir, “Dijitalleşmenin<br />

etkisiyle hızla değişen dünyada gelecek; yarın<br />

için sadece plan yapanların değil, yarınlar için bugünden çalışmaya<br />

başlayanlarındır. Teknoloji vazgeçilmezimiz, mahremiyetimiz<br />

önceliğimizdir” dedi…<br />

130’dan fazla veri koruma otoritesinin her<br />

yıl genellikle Ekim ayında bir üye ülkenin ev<br />

sahipliğinde bir araya geldiği uluslararası organizasyon<br />

Küresel Mahremiyet Konferansı<br />

(Global Privacy Assembly- GPA), bu yıl ilk kez<br />

Türkiye’de Kişisel Verileri Koruma Kurumu<br />

(KVKK) ev sahipliğinde başladı. “Bir Denge<br />

Meselesi: Hızlı Teknolojik Gelişme Çağında<br />

Mahremiyet” ana temasıyla düzenlenen konferansın<br />

açılış konuşmalarını Kişisel Verileri<br />

Koruma Kurumu Başkanı Prof. Dr. Faruk Bilir,<br />

Meksika Veri Koruma Otoritesi Başkanı Blanca<br />

Lilia Ibarra Cadena, Türkiye Cumhuriyeti<br />

Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofis Başkanı<br />

Ali Taha Koç ve İçişleri Bakanı Süleyman<br />

Soylu gerçekleştirdi.<br />

2010 yılında yapılan değişiklik ile kişisel verilerin<br />

korunmasını isteme hakkının Anayasal güvence<br />

altına alındığını, 2016 yılında ise Kişisel<br />

Verilerin Korunması Kanunu’nun yürürlüğe<br />

girdiğini vurgulayan Kişisel Verileri Koruma<br />

Kurumu Başkanı Prof. Dr. Faruk Bilir, “KVKK<br />

olarak görev alanımıza ilişkin düzenleyici ve<br />

denetleyici faaliyetlerimizi, kişisel verilerin<br />

korunmasına küresel anlamda katkı sağlayan<br />

önemli bir aktör olma hedefini de gözeterek yürütüyoruz.<br />

Bu kapsamda Yapay Zeka, Biyometrik<br />

Veri, Çerezler, Unutulma Hakkı, Bankacılık<br />

Sektöründe Kişisel Verilerin Korunması ve Çocukların<br />

Kişisel Verilerinin Korunması başta<br />

olmak üzere; birçok konuda yapılan rehber çalışmaları<br />

ile teknolojik gelişmelere bağlı olarak<br />

artan kişisel veri işleme faaliyetlerine ilişkin<br />

farkındalığın artırılmasını hedefliyoruz” dedi.<br />

Günümüzde bilişim teknolojilerinin dönüştürücü<br />

etkilerine karşılık mahremiyet hakkının<br />

öneminin arttığını vurgulayan Prof. Dr. Faruk<br />

Bilir, bu durumun ise kişisel verilerin korunmasına<br />

özgü düzenlemelerin ön plana çıkmasını<br />

sağladığını söyledi. Prof. Dr. Bilir, şöyle<br />

devam etti:<br />

“Teknolojik değişim ve<br />

dönüşümlere hazırlıklı<br />

olunmalı, veri korumada<br />

proaktif bir yaklaşım esas<br />

alınmalı”<br />

“Dünya genelindeki uygulamalara baktığımızda<br />

kişisel verilerin korunmasının nasıl sağlanabileceği<br />

konusunda yaklaşım farklılıklarının<br />

olabildiğini görmekteyiz. Bununla birlikte bireylerin<br />

mahremiyetinin korunması açısından<br />

üzerinde ittifak edilebilecek ortak paydalarda<br />

bir araya gelinmesi mümkündür. Bu ortak paydaların<br />

arasında en kapsayıcı olanı ise kişisel<br />

verilerin korunmasında, insan merkezli yaklaşımın<br />

benimsenmesidir. Teknoloji-mahremiyet<br />

dengesini sağlayabilmek adına ani teknolojik<br />

değişim ve dönüşümlere hazırlıklı olunmalı,<br />

veri korumada proaktif bir yaklaşım esas alınmalıdır.<br />

Bireyin mahremiyetinin korunması<br />

ise, değişen dünyanın değişmeyen bir gerçeği<br />

olarak karşımıza çıkmaktadır. Mahremiyetin<br />

temelinde bireyin özerkliği ve kendi geleceği<br />

hakkında karar verebilme gücü vardır. Gelecekte<br />

veri koruma politikaları ne kadar insan<br />

merkezli olursa, bireyin korunması da o derece<br />

güçlü olacaktır. Bundan dolayı teknoloji, mahremiyeti<br />

koruyacak şekilde tasarlanmalıdır. Bu<br />

çerçevede algoritmik karar vermenin olumlu<br />

potansiyeli fark edilirken, aynı zamanda bireyler<br />

üzerindeki risklerini veya olası olumsuz<br />

sonuçlarını ortadan kaldırmanın yolları aranmalıdır”<br />

44. Asamble’nin ana temasının teknoloji ve<br />

mahremiyet arasında makul bir dengenin<br />

kurulabilmesi için kişisel veri işleme esaslı<br />

teknolojiler ile mahremiyetin birlikte düşünülmesi<br />

gerektiği düşüncesinden yola çıkarak<br />

belirlediklerine dikkat çeken Prof. Dr. Bilir, konuşmasını<br />

“Dijitalleşmenin etkisiyle hızla değişen<br />

dünyada gelecek; yarın için sadece plan<br />

yapanların değil, yarınlar için bugünden çalışmaya<br />

başlayanlarındır. Teknoloji vazgeçilmezimiz,<br />

mahremiyetimiz önceliğimizdir” şeklinde<br />

sona erdirdi.<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

Kayseri’de E-Ticaretin tüm detayları konuşuldu<br />

Geçtiğimiz günlerde Kayseri Ommer Hotel’de<br />

gerçekleşen Oniki etkinliğinin ana sponsorlarından<br />

biri de IdeaSoft oldu. Etkinlikte konuşmacı<br />

olarak yer alan IdeaSoft Kanal Satış<br />

Müdürü İbrahim Vıcıl e-ticaretin geleceğini<br />

ve <strong>2023</strong> öngörülerini paylaşırken, Kayserili işadamlarına<br />

ve e-ticaret sektörüne adım atmak<br />

isteyen işletmelere seslendi.<br />

Vıcıl ayrıca, KOBİ ve işletmelerin e-ticaretle<br />

birlikte artık dijitalleşmek zorunda olduğuna<br />

vurgu yaparak, küçük ve orta ölçekli işletmelere<br />

yol haritası çizip, hızla dijitalleşmenin ipuçlarını<br />

açıkladı.<br />

IdeaSoft Kanal Satış Müdürü İbrahim Vıcıl,<br />

Kayseri’nin dijitalleşen dünyaya hızla ayak<br />

E-ticaret ve E-ihracat alanında üreticiler, satıcılar, ekosisteme<br />

çeşitli çözümler sunan hizmet ve servis sağlayıcı firmaları Oniki<br />

etkinliğinde bir araya geldi. IdeaSoft’un ana sponsor olduğu<br />

etkinlikte IdeaSoft Kanal Satış Müdürü İbrahim Vıcıl da e-ticaretin<br />

geleceğini ve <strong>2023</strong> öngörülerini açıkladı…<br />

uyduran şehirlerden biri olduğunu belirterek,<br />

“Bugüne kadar Kayseri’den 744 firmaya altyapı<br />

desteği sağladık. Bu firmalar arasında öne<br />

çıkan sektörler sırasıyla gıda, mobilya, hırdavat,<br />

ev tekstili ve medikal ürünler oldu. Kayseri<br />

e-ihracat için de hızlı adımlar atan bir ilimiz.<br />

Artık dijitalleşme tüm işletmeler için olmazsa<br />

olmaz bir değişim. <strong>2023</strong>’te e-ticaret ve e-ihracat<br />

hızla büyümeye devam edecek” dedi.<br />

23


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

27 Ülke 2022’de internet kısıtlamalarını artırdı<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

24<br />

Dünya çapındaki internet ve sosyal medya<br />

kullanıcılarının sayısı her geçen gün<br />

artıyor. Statista’nın yayımladığı verilere<br />

göre, internet kullanıcılarının sayısı<br />

2022’de 5 milyarı aştı. Bu kullanıcıların<br />

yüzde 93’ü sosyal medyada aktif olarak<br />

yer alırken, Online Basın Bülteni Dağıtım<br />

Servisi B2Press’in incelediği araştırma,<br />

sosyal medyanın toplumun fikir<br />

ve beğenilerini zamanla değiştirdiğine,<br />

hatta bireyleri olumsuz etkilediğine işaret<br />

ediyor. The Cybersmile Foundation<br />

tarafından gerçekleştirilen ankete göre,<br />

katılımcıların yüzde 89’u sosyal medyanın<br />

ruh sağlıklarına zarar verdiğini belirtirken,<br />

yüzde 85’i de kendi bedenleri<br />

hakkında olumsuz duygular yarattığını<br />

söylüyor.<br />

Sosyal medya platformları<br />

kullanıcıların %89’unda<br />

endişe yaratıyor<br />

Online Basın Bülteni Dağıtım Servisi<br />

B2Press’ten edinilen bilgilere göre sosyal<br />

medyanın toplum üzerindeki olumsuz<br />

etkisi dünya genelinde endişeye yol<br />

açıyor. Açıklanan verilere göre, kullanıcıların<br />

yüzde 87’si sosyal medyadaki<br />

içeriklerin kendilerini mükemmel olmaları<br />

için baskı altında hissettirdiğine,<br />

89’u da sürekli olarak kaygı yarattığına<br />

dikkat çekiyor. Bunun yanı sıra ankete<br />

katılanların yüzde 40’ı sosyal medyanın<br />

işlerindeki verimliliği düşürdüğünü ifade<br />

ediyor. Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu<br />

birçok ülke ise sosyal medyanın<br />

vatandaşları üstündeki zararlı tesirini<br />

en aza indirmek için uyguladığı yasalarına<br />

2022’de yenilerini ekliyor.<br />

İnternette kısıtlama<br />

uygulayan ülkelerin başında<br />

Kuzey Kore ve Çin var<br />

Online Basın Bülteni Dağıtım Servisi<br />

B2Press’in analiz ettiği araştırma, ülkelerin<br />

sosyal medya, mesajlaşma, politika,<br />

haber, VPN erişimlerinde uyguladığı kısıtlamalara<br />

dair küresel bir harita çiziyor.<br />

Buna göre kısıtlamaların seviyesini<br />

saptamak için belirlenen 10’luk puanlama<br />

sisteminde sınırı geçen Kuzey Kore<br />

ve Çin ilk sıralarda yer alırken, ikisi de<br />

vatandaşlarının Batı coğrafyasındaki<br />

sosyal medya platformlarının ve anlık<br />

mesajlaşma uygulamalarının kullanılmasına<br />

izin vermiyor. 9 ila 10 puan alarak<br />

sıralamayı takip eden İran, Myanmar,<br />

Türkmenistan ve Birleşik Arap<br />

Emirlikleri’nde de durum aynı seyirde<br />

devam ediyor. İran hükümeti, bireylerin<br />

Sosyal medyanın toplum üzerindeki olumsuz etkisi<br />

dünya genelinde endişeye yol açıyor. Cybersmile<br />

Foundation’ın araştırmasına göre kullanıcıların %89’u<br />

sosyal medyanın ruh sağlıklarına zarar verdiğini belirtirken,<br />

yüzde 85’i de bu platformlardaki gönderilerin<br />

kendi bedenleri hakkında olumsuz duygular yarattığını<br />

söylüyor. Online Basın Bülteni Dağıtım Servisi B2Press’in<br />

derlediği bilgilere göre aralarında Türkiye’nin<br />

de bulunduğu 27 ülkenin sosyal medyanın vatandaşları<br />

üstündeki olumsuz etkilerini en aza indirmek için<br />

2022’de yasal düzenlemelerine yeni maddeler eklediğine<br />

işaret ediyor.<br />

uzaktan erişim yoluyla farklı ağlara bağlanmasını<br />

sağlayan internet teknolojisi<br />

VPN’lere (Virtual Private Network) erişmek<br />

için başvurmaları gereken bir uygulama<br />

hazırlıyor.<br />

27 ülke 2022’de kısıtlamaları<br />

artırdı<br />

Araştırmayı inceleyen Online Basın Bülteni<br />

Dağıtım Servisi B2Press’in paylaştığı<br />

verilerinden hareketle sosyal medya<br />

paylaşımlarını düzenlemek için çeşitli<br />

yasalar uygulayan 27 ülkenin 2022’de<br />

bunlara yenilerini eklediği kaydediliyor.<br />

Bu ülkelerin başında halihazırdaki uygulamalarına<br />

3 tane daha ekleyerek sosyal<br />

medya hesaplarını bloke eden Myanmar<br />

ve Sri Lanka geliyor. Listenin devamında,<br />

2022’de 231 medya kuruluşunun<br />

kapatıldığı Afganistan ve VPN kullanıcı<br />

verilerini toplayarak takip sistemi oluşturan<br />

Hindistan bulunuyor. Bulgaristan,<br />

Hırvatistan, Kıbrıs, Çek Cumhuriyeti,<br />

Macaristan, Polonya, İspanya ve Litvanya’nın<br />

da yer aldığı Avrupa ülkelerinde<br />

de benzer bir tablo görülüyor.<br />

Avrupa’da da benzer bir tablo<br />

var<br />

Online Basın Bülteni Dağıtım Servisi<br />

B2Press’in analizine göre Avrupa’da 18<br />

ülke internet üzerinden P2P (eşten eşe)<br />

olarak gerçekleşen bir dosya takas sitelerini<br />

yasaklarken, 12 ülke de online medyada<br />

politika konulu içerikleri kısıtlıyor.<br />

Diğer coğrafyalara kıyasla hiçbir Avrupa<br />

ülkesi sosyal medyayı tamamen yasaklamazken,<br />

Rusya, İspanya, Ukrayna<br />

bu platformlara erişim engeli getiriyor.<br />

Halihazırda VPN kullanımını sınırlayan<br />

ve geçtiğimiz günlerde 40 maddelik<br />

Dezenformasyon Yasası’nı yürürlüğe<br />

alan Türkiye de sosyal medyaya kısıtlama<br />

uygulayan beş Avrupa ülkesinden<br />

biri oldu. Basın mensuplarından sosyal<br />

medya kullanıcılarına kadar herkesi ilgilendiren<br />

bu yeni düzenlemeyle birlikte,<br />

kullanıcıların gönderileri denetlenerek<br />

toplumun iç ve dış güvenliği, kamu düzeni<br />

ve genel sağlığı hakkında gerçek<br />

dışı ve yanlış bilgilerin önüne geçilmesi<br />

hedefleniyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

E-ticaretin %59’u mobil cihazlardan<br />

gerçekleştiriliyor!<br />

Nakit kullanımı 3 yıl içinde<br />

%10’un altına düşecek<br />

Son yıllarda dikkate değer bir ivme kazanan ödeme<br />

sistemi teknolojileri, enflasyon ve resesyon ikileminde<br />

kalan küresel ekonomik göstergelere rağmen<br />

2022’de de gözde endüstrilerden biri olmayı<br />

başardı. Bu trendin yükselişinde ise e-ticaret lokomotif<br />

görevi üstlendi. Küresel Ödeme Trendleri<br />

2022 Raporu’nda geçtiğimiz yıl mobil e-ticaretin<br />

masaüstü e-ticaretin önüne geçtiği belirtilirken,<br />

2025’e kadar e-ticaret satışlarının küresel ticaret<br />

içindeki payının yüzde 12 olacağı tahmin edildi.<br />

E-ticaretin yükselişi nakit ödemelerin büyük ölçüde<br />

rafa kalkmasıyla sonuçlanırken, dijital ödemelerdeki<br />

yükseliş, kredi kartlarını da geride bıraktı.<br />

Konuyla ilgili değerlendirmelerini paylaşan Sipay<br />

CEO’su Semih Muşabak, “Merkez bankalarının<br />

şahin politikaları ve uluslararası finans otoritelerinin<br />

ekonomik görünüme ilişkin yorumları<br />

ekonomide bir dönüşüme işaret ediyor. Bank of<br />

America ekonomistlerinin dünyanın ekonomik<br />

açıdan bir paradigma değişiminde olduğuna dair<br />

yorumlarını doğrulayan bu gelişmeler, ödemeleri<br />

zamandan, mekandan ve hiyerarşiden kurtaran<br />

yenilikçi çözümlere ihtiyacı destekliyor” dedi.<br />

Geçtiğimiz üç yılda mobil cihazların küresel e-ticaret<br />

içindeki payı artarken, bu değişim ödeme sistemlerini<br />

de etkiledi. Küresel Ödeme Trendleri 2022 raporunda,<br />

küresel e-ticaretin yüzde 48,6’sında dijital cüzdanların<br />

kullanıldığı belirtildi. Ayrıca raporda, nakit kullanımının<br />

2025’e kadar yüzde 9,8’e gerileyeceği öngörüldü…<br />

Küresel e-ticaretin %48,6’sında<br />

dijital cüzdanlar kullanılıyor<br />

Küresel Ödeme Trendleri 2022 Raporu’nda kartlı<br />

alışverişlerin dünyanın önde gelen 40 pazarında<br />

azaldığına dikkat çekilirken, küresel e-ticaretin<br />

yüzde 48,6’sının dijital cüzdanlar kullanılarak<br />

gerçekleştirildiği belirtildi. 2025’e kadar bu payın<br />

yüzde 53’e kadar genişleyebileceğini söyleyen<br />

Semih Muşabak, “Bu durum 3 yıl sonra her 2<br />

e-ticaret işleminin birinde mobil cüzdan kullanılacağını<br />

gösteriyor. Ayrıca nakit kullanımının<br />

2025’e kadar yüzde 9,8’e gerileyeceği tahmin ediliyor.<br />

Nakit kullanımının azaldığı ve kartlı alışverişlerin<br />

yükseldiği bir dönemin hayalini kurarken,<br />

tüketicilerin gündelik yaşamda ihtiyaç duyduğu<br />

finansal hizmetlere 7 gün 24 saat erişmesini olanaklı<br />

kılan dijital cüzdanlarla yeni bir çağ başlıyor.<br />

Dijital Cüzdan çözümleri yalnızca son kullanıcıya<br />

değil, kurumsal müşterilere de hitap ediyor. Sipay<br />

olarak geliştirdiğimiz Bireysel ve Kurumsal Dijital<br />

Cüzdanlarımız, para transferi, alışveriş ve toplu<br />

para gönderimi hizmetlerini erişilebilir kılarak,<br />

herkesin üç adımda finansal sisteme dahil olmasının<br />

önünü açıyor” ifadelerini kullandı.<br />

2 tüketiciden biri daha fazla<br />

ödeme seçeneği talep ediyor<br />

Küçük ve orta ölçekli işletmelerin (KOBİ) müşteri<br />

taleplerini ölçmek için yürütülen başka bir araştırmada,<br />

KOBİ’lerin yüzde 65’inin tüketicilerin<br />

ödeme alışkanlıklarının değiştiğini söylediği görüldü.<br />

Raporda 2 tüketiciden birinin daha fazla<br />

ödeme seçeneği talep ettiğinin hatırlatıldığına<br />

dikkat çeken Sipay CEO’su Semih Muşabak, değerlendirmelerini<br />

şu ifadelerle sonlandırdı: “Tüketiciler<br />

her ölçekten işletmeden hızlı, genel marka<br />

deneyimine uyumlu bir biçimde entegre edilmiş<br />

ve kolay ödeme sistemi seçenekleri sunmasını<br />

bekliyor. Bu durum tüketiciler için kolaylık anlamına<br />

gelirken, işletmelerin satışlarını dolaylı<br />

bir biçimde artırmasına ve kârlılıklarına katkıda<br />

bulunmasına da yarıyor. Sipay olarak geliştirdiğimiz<br />

Sanal POS, Mobil POS ve Manuel POS gibi<br />

çözümlerimiz, her ölçekten işletmenin dijitalde<br />

kolayca ödeme almasına, internete bağlı mobil<br />

cihazları güçlü POS cihazlarına dönüştürmesine<br />

olanak tanıyor. Ayrıca Link ile Ödeme Alma ve<br />

Abonelik Yöntemi gibi ürünlerimizle işletmelere<br />

likidite sağlayacak kanalların sayısını artırıyoruz.<br />

Sipay olarak, McKinsey’in 2026’ya kadar 3 trilyon<br />

dolarlık bir pazar hacmine ulaşmasını öngördüğü<br />

ödeme sistemleri sektöründe ülkemizin adını<br />

küresel rakiplerle yarıştıran çözümler geliştirmek<br />

için durmadan çalışıyoruz.”<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

Teknopark İstanbul, Asya Teknoparklar Birliği<br />

Konferansı’ndan ödülle döndü<br />

Teknopark İstanbul, 31 Ekim - 2 Kasım tarihleri<br />

arasında Güney Kore’nin Jeju şehrinde<br />

düzenlenen Asya Teknoparklar Birliği Konferansı’na<br />

(ASPA) katıldı. Teknopark İstanbul<br />

bünyesindeki Genel Müdürü Bilal Topçu<br />

da konferans kapsamında bir sunum gerçekleştirerek<br />

katılımcılara hitap etti.<br />

387 bin metrekarelik kapalı alanıyla Avrupa’nın en<br />

büyük teknoparkları arasında yer alan Teknopark<br />

İstanbul, Güney Kore’de bu yıl 25’ncisi gerçekleşen<br />

Asya Teknoparklar Birliği Konferansı’na katıldı…<br />

Cube Incubation firmasına<br />

Excellence Prize ödülü<br />

Konferans ile aynı gün gerçekleşen ASPA<br />

Awards 2022 yarışmasında, yaptığı sunumla<br />

finale kalan 4 girişimci arasında yer alan<br />

Teknopark İstanbul Kuluçka Merkezi “Cube<br />

Incubation” firmalarından B2Metric temsilcisi<br />

Cansu Alataş, jüri değerlendirmesi sonucu<br />

Excellence Prize’a layık görüldü.<br />

Genel Müdür Topçu:<br />

İstanbul’da görüşmek üzere<br />

Teknopark İstanbul Genel Müdürü Bilal Topçu<br />

da İstanbul ve Teknopark İstanbul temalı<br />

özel bir video ile katılımcılara bir sonraki<br />

ASPA Konferansı’nın İstanbul’da gerçekleşeceğini<br />

duyurdu. Video sonrası yaptığı<br />

konuşmada Asya Bilim Parkları Birliği üyelerini<br />

İstanbul’da bir araya getirecek olmanın<br />

heyecanını yaşadıklarını söyleyen Topçu,<br />

sözlerini “See you in İstanbul (İstanbul’da<br />

görüşmek üzere)” diyerek noktaladı.<br />

25


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

OEDAŞ, elektrikli araçtan şebekeye<br />

enerji transferi için çalışıyor<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

26<br />

İklim krizinin etkilerinin her geçen gün daha<br />

fazla hissedildiği günümüzde, dünyanın<br />

öncelikli gündemlerinden biri de yeşil<br />

dönüşüm. Özellikli Avrupa Yeşil Mutabakatı<br />

ve Paris Anlaşması ile birlikte yeşil dönüşüm<br />

alanındaki farkındalık giderek artıyor.<br />

İşletmeler başta güneş enerjisi olmak üzere<br />

yenilenebilir enerji yatırımlarını ve atıkları<br />

enerjiye çevirmeye yönelik projeleri hayata<br />

geçirirken, konutlarda da özellikle güneş<br />

panellerinden yararlanılıyor. Dağıtık üretim<br />

olarak da adlandırılan yani santral yerine<br />

yenilenebilir enerji kaynakları veya elektrik<br />

üreten çeşitli teknolojilerin kullanılmasıyla<br />

enerji üretimi sağlayan bu sistemlerin verimli<br />

bir şekilde çalışması, elektrikli araçların<br />

ve batarya depolama sistemlerinin esneklik<br />

amacıyla kullanılması, elektrikli araçtan şebekeye(V2G)<br />

enerji transferi teknolojisinin<br />

denenmesi ve OEDAŞ için altyapısının oluşturulması,<br />

geleceğin dağıtım şirketlerinin<br />

karşılaşacağı problemlere yönelik altyapı<br />

oluşturulması için Osmangazi Elektrik Dağıtım<br />

AŞ (OEDAŞ), pek çok Ar-Ge projesinin<br />

yanı sıra FlexiGrid adında bir Ar-Ge projesi<br />

yürütüyor. Avrupa Birliği tarafından desteklenen<br />

proje kapsamında elektrikli araçtan<br />

şebekeye enerji transferi gibi geleceğin teknolojileri<br />

de deneniyor.<br />

Çevreye karşı sorumlu bir elektrik dağıtım şirketi olma misyonuyla<br />

Ar-Ge ve inovasyon çalışmaları yürüten OEDAŞ, AB destekli<br />

FlexiGrid projesinde sona doğru yaklaşıyor. ‘Elektrikli araçtan şebekeye<br />

enerji transferi’ yoluyla şebeke esnekliğinin sağlanması<br />

üzerinde çalışılan projede farklı vaka çalışmalarını baz alan dört<br />

ülkedeki demo sahalarından birinin de Türkiye olduğunu söyleyen<br />

OEDAŞ Ar-Ge Müdürü Ural Halaçoğlu, “OEDAŞ olarak bu projeyi ülkemiz<br />

adına yürütüyoruz. Bu kapsamda Eskişehir’in Tepebaşı ilçesindeki<br />

Yaşam Köyü’nde sistemlerin kurulumunu gerçekleştirdik.<br />

Bu yeni teknoloji ile dünyada ve Türkiye’de kullanımı giderek artan<br />

elektrikli araçların şebekede meydana getirebilecekleri sıkışıklıklar<br />

önlenebilecek. Regülasyon desteği ile elektrikli araç sahipleri<br />

tarafından da şebekeye bir enerji transferi sağlanabilecek ve bu<br />

sayede araç sahipleri de üretici konumuna geçebilecek” dedi…<br />

Ural Halaçoğlu: “Proje<br />

kapsamında demo çalışma<br />

gerçekleştirilen 4 ülkeden<br />

biriyiz”<br />

OEDAŞ Ar-Ge Müdürü Ural Halaçoğlu, Kasım<br />

2019’da başlayan ve Nisan <strong>2023</strong>’te tamamlanması<br />

planlanan proje hakkında bilgi<br />

verdi. Avrupa Birliği Horizon 2020 Programı<br />

kapsamında, geleceğin dağıtım şebekesine<br />

esneklik kazandırma hedefiyle oluşturulan<br />

projede Bulgaristan, İsveç, İsviçre ve Türkiye<br />

olmak üzere dört pilot ülke seçildiğini söyleyen<br />

Halaçoğlu, “Proje kapsamında odaklanılması<br />

hedeflenen bazı demo çalışmalarını<br />

ülkemizde OEDAŞ olarak biz yürütüyoruz”<br />

dedi. Halaçoğlu, yapılan çalışmaları şu sözlerle<br />

anlattı; “Eskişehir’deki Tepebaşı Yaşam<br />

Köyü’ne araçtan şebekeye enerji transferi<br />

sağlayan V2G (Vehicle to Grid/Araçtan Şebekeye)<br />

uyumlu şarj istasyonu, DC hızlı şarj<br />

istasyonu ve batarya depolama sistemini<br />

içeren sistemin saha kurulumlarını tamamladık.<br />

Şu anda biri V2G uyumlu araç, biri de<br />

yüksek hızlı şarj istasyonunda akıllı şarj yönetimini<br />

test etmek için elektrikli araç olmak<br />

üzere toplam iki aracımız bulunuyor. Amacımız<br />

çift yönlü (V2G), tek yönlü (V1G) elektrikli<br />

araç ve şarj istasyonlarının bulunduğu<br />

sistemimizi batarya depolama sistemini de<br />

kullanarak optimum bir şekilde akıllı şarj<br />

algoritmalarıyla yönetmek ve üzerinde düşündüğümüz<br />

senaryoları gerçek bir ortamda,<br />

gerçek sistem ve platformlarla test etmek.<br />

Sistem entegrasyonu için çalışmalarımızı<br />

neredeyse tamamladık. Bu süreçte dijital<br />

akıllı şebeke teknolojileri, araçtan şebekeye<br />

enerji transferi teknolojileri, IoT (Nesnelerin<br />

İnterneti) ve Blockchain (Blok Zinciri) teknolojilerini<br />

kullanıyoruz.”<br />

“Kullandığımız araçlar enerji<br />

transfer edebilecek”<br />

Önümüzdeki yıllarda elektrikli araçların<br />

yaygınlaşmasıyla birlikte V2G teknolojisine<br />

sahip araçların da yaygınlaşmasının<br />

beklendiğini ifade eden Halaçoğlu, “Böylece<br />

bu araçların şebeke için ‘sanal güç santrali’<br />

gibi kullanılması ve depolanan elektriğin<br />

şebekeye aktarılması mümkün olabilecek.<br />

Bizim üzerinde çalıştığımız sistemde<br />

araçlardan biri standart tek yönlü şarja<br />

olanak sağlayan bir araç iken diğeri buna ek<br />

olarak şebekeye deşarj özelliğini de taşıyor. Bu<br />

ikinci araç, bataryasında depoladığı enerjiyi<br />

iş modeli doğrultusunda ihtiyaç halinde<br />

şebekeye aktarabilecek. Bu yeni teknoloji ile<br />

dünyada ve Türkiye’de kullanımı giderek<br />

artan elektrikli araçların şebekede meydana<br />

getirebilecekleri sıkışıklıklar önlenebilecek.<br />

Regülasyon desteği ile elektrikli araç<br />

sahipleri tarafından da şebekeye bir enerji<br />

transferi sağlanabilecek ve bu sayede araç<br />

sahipleri de üretici konumuna geçebilecek”<br />

diye konuştu.<br />

Halaçoğlu, geleceğin akıllı sistemleri üzerine<br />

çalıştıklarını, bu çalışmaların geleceğin<br />

regülasyonlarının oluşturulmasına da ışık<br />

tutacağını ifade etti. Halaçoğlu, yürütülen<br />

projenin EPDK tarafından desteklendiğini<br />

de sözlerine ekledi.<br />

“Geleceğin sistemlerinin<br />

altyapısını oluşturuyoruz”<br />

Projenin nihai hedeflerini de anlatan Halaçoğlu,<br />

“Elektrikli araç kullanımı dünyada<br />

olduğu gibi Türkiye’de de artış gösteriyor.<br />

Dolayısıyla araçlardan şebekeye enerji transferinin,<br />

geleceğin önemli teknolojilerinden<br />

biri olacağını öngörüyoruz. Bununla birlikte<br />

bu proje hem standart tek yönlü şarj ile<br />

uyumlu araçların şebeke durumuyla koordineli<br />

bir biçimde akıllı bir şekilde şarj edilmesini<br />

hem de dağıtık üretim entegrasyonunun<br />

artmasıyla meydana gelebilecek sorunlara<br />

karşı hazırlıklı olunmasını ve bunlara yönelik<br />

altyapıların şimdiden oluşturulmasını<br />

sağlıyor” açıklamasında bulundu.<br />

“22 proje üzerinde çalışıyoruz”<br />

OEDAŞ Ar-Ge departmanı hakkında da<br />

bilgi veren Halaçoğlu şunları söyledi; “OE-<br />

DAŞ Ar-Ge departmanı olarak inovasyon<br />

çerçevesinden yeni ürünler, sistemler ve tasarımlar<br />

geliştirmeyi hedefliyoruz. Şu anda<br />

4’ü AB destekli olmak üzere toplam 22 proje<br />

yürütüyoruz. Yenilenebilir enerji kaynakları,<br />

elektrikli araçlar ve şarj istasyonları, mikro<br />

şebeke ve depolama sistemleri, IoT, bilgi ve<br />

haberleşme teknolojileri, yapay zekâ, büyük<br />

veri ve siber güvenlik üzerine çalışıyoruz.<br />

Bunları yaparken de dağıtım şebekesine yönelik<br />

dünyadaki en iyi uygulama örneklerini<br />

araştırıyor, yerli kaynaklar ile Türkiye’ye<br />

özgü çözümler üretiyoruz.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

Riot Games, Türkiye’deki 10.yaşını kutluyor<br />

Türkiye’deki dijital<br />

oyunlar ekosisteminin<br />

en büyük<br />

temsilcisi olan Riot<br />

Games, ülkemizdeki<br />

10.yaşını oyuncularla<br />

birlikte kutluyor.<br />

2012 yılında, şirketin<br />

ilk oyunu League of<br />

Legends’la ülkemizde<br />

başladığı macera, bugün tamamen yerelleştirilmiş<br />

5 yeni oyun, müzik albümleri, çizgi<br />

romanlar, moda ve medya iş birlikleriyle devam<br />

ediyor.<br />

Ülkemize özel fiyatlandırma, Türkçe dil<br />

desteği, özel turnuvalar, ilk profesyonel espor<br />

liginin oluşturulması gibi adımlarla oyuncuların<br />

tam 10 yıldır yanında olan Riot Games,<br />

yeni yaşını oyuncu etkinlikleriyle kutluyor. Bu<br />

kapsamda ödüllü topluluk turnuvaları, festivaller,<br />

oyun için özel içerikler ve sosyal medya<br />

yarışmaları gibi etkinlikler hız kesmeden devam<br />

ediyor.<br />

Dünyanın en büyük oyun ve eğlence şirketlerinden<br />

Riot Games’in Türkiye ofisi, ülkemizdeki 10.yaşını<br />

kutluyor. 2012 yılında tek bir oyunla başlayan yolculuk,<br />

bugün milyonlarca oyuncu eşliğinde 5 farklı oyun,<br />

büyüyen bir espor ekosistemi ve eğlence dünyasından<br />

farklı içeriklerle yoluna devam ediyor…<br />

“Türkiye’deki Oyuncu<br />

Macerasını Anlatan 10 Yıl”<br />

Riot Games Türkiye Ülke Müdürü Erdinç<br />

İyikul, Türkiye ofisinin 10 yılının aslında ülkemiz<br />

oyun geçmişini de özetleyen bir süreç<br />

olduğunu vurguladığı konuşmasında, şu<br />

değerlendirmelerde bulundu: “Riot Games Türkiye<br />

ofisinin 10 yılı geride bırakması, bizim için<br />

çok heyecan ve gurur verici. Aslında bu 10 yıl,<br />

Türkiye’deki oyun macerasını da anlatan bir<br />

süreç. Riot Games olarak Türkiye’ye ilk geldiğimizde<br />

oyuna ve oyunculara verilen değeri, yaptığımız<br />

yatırımlar ve etkinliklerle bugün bambaşka<br />

bir noktaya taşıdık. Bugüne kadar oyun<br />

ve oyuncular için pek çok şeyin gelişmesine<br />

öncülük ettik ve oyuncu deneyimini en önemli<br />

önceliğimiz olarak belirledik. Yolculuğa başladığımız<br />

2012 yılında elimizde League of Legends<br />

olarak bir tane ürünümüz vardı. Bugün<br />

ise tamamen yerelleştirdiğimiz 5 farklı oyun,<br />

kocaman bir espor ekosistemi, çizgi romanlar,<br />

müzik albümleri, animasyonlar ve izlenme rekoru<br />

kıran bir Netflix dizimiz var. Türkiye’ye<br />

baktığımızda, oyuncularımızla dopdolu bir<br />

10 sene geçirdiğimizi görüyoruz. Oyuncuların<br />

bize ayırdığı zamanı, onlara en eğlenceli ve anlamlı<br />

şekilde geri vermeye gayret ettik. Sunucu<br />

yatırımlarından üniversite iş birliklerine, yerelleştirme<br />

çalışmalarından ilk profesyonel espor<br />

liginin oluşturulmasına kadar farklı noktalarda<br />

devrim niteliğinde adımlar attık. Böylesine<br />

büyük bir ekosistemin inşaasında öncü rol oynamak<br />

gurur verici. Bu 10 yıla dönüp baktığım<br />

zaman oyuncularımızla beraber çok heyecan<br />

dolu, bizi büyüten, her anından keyif aldığımız<br />

bir yolculuk oldu diyebilirim. 10 senede bizimle<br />

olan herkese çok teşekkür ediyorum.”<br />

League Of Legends’ta 22<br />

Milyon Hesap Açıldı<br />

Oyuncu sayılarıyla ilgili de açıklamalarda<br />

bulunan Erdinç İyikul; “Türkiye’de 10.yılını<br />

kutlayan League of Legends’ta 22 milyondan<br />

fazla hesap sayısı ile oyuncu sayımız artmaya<br />

devam ediyor. 2021’de Lig yayınlarımız Türkiye’de<br />

toplam 6 milyon saatten fazla izlendi.<br />

League of Legends ilk göz ağrımız ve oyun içinde<br />

yaptığımız yeniliklerle Vadi’de rekabeti diri<br />

tutmak istiyoruz. Karşılığını da 10 yıldır hiç<br />

azalmayan; aksine artan bir ilgiyle alıyoruz.”<br />

dedi.<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

Metaverse’ün yükselişi dijital kimlik<br />

doğrulamayı daha da önemli hale getirecek<br />

Oyun oynama, sosyalleşme, alışveriş yapma, öğrenme ve<br />

etkinliğe katılma gibi imkanları sayesinde Metaverse’teki<br />

gelişmeler pek çok kişi tarafından takip ediliyor. Dünyanın<br />

önde gelen dijital kimlik doğrulama şirketi OCR Labs, sanal<br />

avatarları oluştururken kilit rol oynayacak olan dijital kimlik<br />

doğrulama imkanı sayesinde Metaverse kullanıcılarının<br />

kendilerini güvende hissedeceğine dikkat çekiyor…<br />

Dijital kimlik doğrulama<br />

alanında önde gelen<br />

şirketlerden OCR Labs,<br />

popülerliği gün geçtikçe<br />

artan Metaverse’te dijital<br />

kimlik doğrulamasının<br />

rolü hakkında bilgiler<br />

paylaştı.<br />

Metaverse’te yer alabilmeleri<br />

ve imkanlarından faydalanabilmeleri<br />

için kullanıcıların dijital avatarlarını oluşturması<br />

gerekiyor. Bunun için de gerçek dünyada<br />

bir kimliklerinin olduğunu doğrulamaları ve<br />

avatarlarının gerçek sahibi olduklarını gösterebilmeleri<br />

çok önemli. Bu yüzden Metaverse’ün<br />

herkes için güvenli bir ortam olabilmesi<br />

için şirketlerin ihtiyaç duyduğu desteği sadece<br />

alanının en iyisi kimlik doğrulama sistemleri<br />

sağlayabiliyor.<br />

Yakın geçmişte kripto paralar ve NFT’ler siber<br />

saldırganlar için ilgi çekici bir hedef haline<br />

geldi. Metaverse de eşyaların ve hizmetlerin<br />

kripto paralar ve NFT’ler üzerinden elde edilebileceği<br />

bir ortam olma yolunda ilerliyor. Bu<br />

doğrultuda kimlik doğrulama çözümlerinin,<br />

dış görünüşlerin özelleştirebileceği Metaverse’ün<br />

güvenli bir alan olmasına yardımcı<br />

olacağı değerlendiriliyor.<br />

OCR Labs Uluslararası Genel Müdürü Russ<br />

Cohn, konuyla ilgili şunları söylüyor: “IDC’ye<br />

göre Metaverse’ün 2025’e kadar 36 milyar dolar<br />

değere ulaşması bekleniyor ve bu sırada kişilerin<br />

yarattığı dijital suretler de kimliklere yeni<br />

bir katman ekliyor. Kimlik doğrulama süreci<br />

halihazırda pek çok fayda sağlıyor ancak Metaverse<br />

ile çok daha kritik bir öneme sahip olacak.<br />

OCR Labs olarak çözümlerimiz 230 bölgede,<br />

142’den fazla dilde ve dizgide 16.000’den<br />

fazla kimlik belgesini başarıyla tanımlayabiliyor.<br />

OCR Labs olarak dünyayı Metaverse’e geçiş<br />

yaparken desteklemeye ve avatar sahiplerinin<br />

kendilerini doğrulamasına yardımcı olmaya<br />

hazırız. Çözümlerimiz sayesinde kimse dolandırıcı<br />

faaliyetlerde bulunmak amacıyla gerçek<br />

kimliğini gizleyemeyecek.”<br />

27


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

Huawei Ar-Ge buluşması bu kez Dicle<br />

Üniversitesi’nde<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

28<br />

Doğu ve Güneydoğu illerinde öğrenim gören öğrencilerin yazılım<br />

alanında kendilerini geliştirmelerine imkan sağlayan<br />

Huawei Ar-Ge Buluşmaları, Dicle Üniversitesi`nde düzenlenen<br />

etkinlik ile devam etti. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu<br />

(BTK), Dicle Üniversitesi ve Huawei Türkiye iş birliğiyle, 4<br />

Kasım’da Diyarbakır’da gerçekleştirilen etkinliğe, 500 öğrenci<br />

ve ilgili fakültelerin öğretim üyeleri katıldı…<br />

Huawei, Türkiye’deki 20. yılında, genç yeteneklerin<br />

Türkiye bilişim ekosistemine kazandırılması<br />

yönündeki faaliyetlerini artırarak<br />

sürdürüyor. Bu kapsamda düzenlenen etkinliklerden<br />

biri olan ‘Güneydoğu Anadolu Huawei<br />

Ar-Ge Buluşması’ ile bilişim eğitiminde<br />

fırsat eşitliğinin sağlanmasının yanı sıra, öğrencilerin<br />

kodlama becerilerinin yükseltilmesi<br />

amaçlanıyor.<br />

‘Doğu Anadolu Yazılım Hareketi Programı’<br />

kapsamında, Şubat ayında Van Yüzüncü Yıl<br />

Üniversitesi’nde düzenlenen Huawei Ar-Ge<br />

Buluşması’nın devamı niteliğindeki etkinlik;<br />

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı<br />

Ömer Abdullah Karagözoğlu, Dicle Üniversitesi<br />

Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karakoç, Diyarbakır<br />

İl Milli Eğitim Müdürü Murat Küçükali<br />

ve Huawei Türkiye Kurumsal İlişkiler ve<br />

İletişimden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı<br />

Liang Dongbo’nun katılımıyla gerçekleştirildi.<br />

Güneydoğu Anadolu Huawei Ar-Ge Buluşması’na,<br />

Dicle Üniversitesi’ne ek olarak, Batman<br />

Üniversitesi’nden de öğrenci ve öğretim üyeleri<br />

katıldı.<br />

BTK Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu<br />

konuşmasında şu ifadelere yer verdi; “Vatandaşlarımızın,<br />

ülkemizin her noktasında,<br />

internetin sunduğu fırsatlardan verimli ve<br />

eşit olarak faydalanması için çalışıyoruz.<br />

BTK Akademi ile düzenlediğimiz yüz yüze<br />

ve çevrimiçi eğitimlerle, çok sayıda gencimiz<br />

kendini yazılım konusunda geliştirme fırsatı<br />

yakalıyor. BTK Yaz Kampları projesiyle ise<br />

ortaokul, lise ve üniversite çağındaki gençleri<br />

yazılım eğitim ağımıza katmayı amaçlıyoruz.<br />

Amacımız, Türkiye’nin 81 ilinde bu kampları<br />

düzenlemek ve olabildiğince fazla gence ulaşmaktır.<br />

Bu etkinliği düzenlediği için Huawei<br />

Türkiye ekibine teşekkür ederim.”<br />

Dicle Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet<br />

Karakoç ise konuşmasında şunları söyledi;<br />

“Bilginin öneminin her geçen gün arttığı dünyada<br />

Big Data ile birlikte verilerin işlendiği bir<br />

dönemden geçiyoruz. Yaşadığımız bilgi çağında<br />

ileri teknolojilerin daha etkin ve yaygın<br />

kullanımının sağlanması hususunda nitelikli<br />

bilimsel çalışmaları destekliyoruz. Öğrencilerimizi<br />

teknoloji alanında yönlendirdiğimiz<br />

çalışmalar var. Üniversitemizde de ciddi bir<br />

potansiyelimiz mevcut. Bu yüzden “Huawei<br />

Ar-Ge Buluşmaları” gibi etkinliklerin öğrencilerimizin<br />

potansiyellerini ortaya koymalarında<br />

etkili olacağını düşünüyorum. Programda<br />

emeği geçen Huawei Türkiye ekibine teşekkür<br />

ediyorum.’’<br />

Diyarbakır İl Milli Eğitim Müdürü Murat Küçükali<br />

konuşmasında şu ifadelere yer verdi;<br />

“Gençlerimizi geleceğe hazırlarken 21. yüzyıl<br />

becerilerini göz önünde bulundurarak, eğitimde<br />

inovasyon çalışmalarını desteklemekteyiz.<br />

Gençlerimizin eğitimi için dünyada<br />

teknoloji alanında önde gelen kurum ve kuruluşlar<br />

ile iş birliği içinde olmalıyız. Bu amaç<br />

doğrultusunda Bilgi Teknolojileri ve İletişim<br />

Kurumu ile Huawei Türkiye, gençlerimizin<br />

eğitimi için bir işbirliği protokolü imzalayacak.<br />

Öğrencilerimizin aldıkları eğitimle, yazılım<br />

alanında kendilerini geliştirip büyük başarılar<br />

elde edeceklerine inanıyoruz. Huawei Türkiye<br />

ve BTK’ya teşekkür ediyor, imzalanan bu protokolün<br />

gençlerimiz için başarılara vesile olmasını<br />

temenni ediyorum.”<br />

Huawei Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Liang<br />

Dongbo ise konuşmasında; “Bu yılın başında<br />

kıymetli paydaşlarımız BTK ve Doğu<br />

Anadolu Kalkınma Ajansı (DAKA) ile birlikte,<br />

Huawei Ar-Ge Buluşmaları projemizin ilk<br />

etkinliğini Van’da başarıyla gerçekleştirdik.<br />

Huawei olarak Türkiye’deki 20. yılımızı kutluyoruz.<br />

Yolculuğumuzun ilk gününden itibaren,<br />

Türkiye bilişim altyapısının ve ekosisteminin<br />

gelişimine katkıda bulunmak için var<br />

gücümüzle çalışıyoruz. Genç bilişim yeteneklerinin<br />

gelişimine yönelik çalışmalarımızı da<br />

hız kesmeden sürdürüyoruz. Projede yer alan<br />

BTK Akademi, Dicle Üniversitesi ve Huawei<br />

Türkiye Ar-Ge ekiplerine, yakın işbirlikleri ve<br />

katkıları için teşekkür ederim” dedi.<br />

Bilişim eğitimleri için ortak<br />

protokol<br />

‘Güneydoğu Anadolu Huawei Ar-Ge Buluşması’<br />

kapsamında, Huawei Türkiye ve Dicle<br />

Üniversitesi arasında çeşitli alanlarda işbirliğine<br />

de imza atıldı. Dicle Üniversitesi’nin paydaşı<br />

olduğu Huawei ICT Academy Programı<br />

sayesinde öğrenciler, Huawei ICT Academy<br />

portalında yer alan; bulut bilişimden 5G’ye<br />

kadar birçok konudaki eğitim içeriğinden ücretsiz<br />

olarak yararlanabilecek. Ayrıca Huawei<br />

Öğrenci Geliştiriciler Programı kapsamında<br />

Dicle Üniversitesi Öğrenci Elçisi belirlenerek,<br />

öğrenciler ile Huawei Türkiye Ar-Ge Merkezi<br />

arasında kesintisiz iletişimle, öğrencilerin<br />

sürekli gelişimi sağlanacak. Etkinlikte<br />

ayrıca, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu<br />

ve Diyarbakır İl Milli Eğitim Müdürlüğü<br />

koordinasyonunda Huawei AppCube kodlama<br />

eğitimi işbirliği protokolü de imzalandı.<br />

Bölgeye özel müfredatla<br />

kapsamlı bir eğitim programı<br />

‘Güneydoğu Anadolu Huawei Ar-Ge Buluşması’<br />

kapsamında öğrencilere; ‘HMS Uygulama<br />

Geliştirme’, ‘Doğal Dil İşleme’, ‘Bilgisayarlı<br />

Görü’ ile ‘5G ve Kullanım Senaryoları’ konularında<br />

teknik eğitimler de verildi. Programın<br />

‘İdari Eğitimler’ bölümünde ise ‘BTK Akademi’,<br />

‘Huawei Bilişim Akademisi’ ve ‘Huawei<br />

Türkiye Ar-Ge Merkezi’ tanıtımlarını içeren<br />

sunumlar yapıldı. Katılımcılar ayrıca, Huawei<br />

Türkiye Ar-Ge Merkezi tarafından geliştirilen<br />

sanal gerçeklik uygulamalarını deneyimleme<br />

fırsatı buldu.<br />

Huawei, Türkiye’deki 20. yılında<br />

da genç yeteneklerin yanında<br />

Bu sene Türkiye’deki 20. yılını kutlayan Huawei,<br />

eğitim alanında birçok sosyal projeye<br />

imza atıyor. Şirket, Gelecek için Tohumlar<br />

(Seeds for the Future) ve Huawei Bilişim Akademisi<br />

gibi dünya genelinde yürütülen programların<br />

yanı sıra, Türkiye’deki paydaşlar ve<br />

kamu kurumları ile Huawei Ar-Ge Kodlama<br />

Maratonu ve Mobil Uygulama Geliştirme<br />

Lisans Eğitimi gibi programları da hayata<br />

geçiriyor. Huawei ayrıca, Huawei Student Developer<br />

(HSD) topluluğu ile üniversite öğrencilerinin<br />

Huawei teknolojilerini keşfetmelerine<br />

ve bu teknolojileri kullanarak yeteneklerini<br />

geliştirmelerine yardımcı oluyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

Üçüncü çeyrekte 37 blokzinciri saldırısı yaşandı<br />

Küresel ekonomik<br />

gelişmelerle<br />

zor bir yıl geçiren<br />

kripto para ve<br />

blokzinciri ekosistemi,<br />

güvenlik<br />

ihlalleri ve siber<br />

saldırılarla da dikkate değer kayıplar yaşadı.<br />

Blokzinciri Güvenlik İttifakı tarafından<br />

yayımlanan 2022 üçüncü çeyrek verilerinde,<br />

üç ayda 37 saldırının kaydedildiği belirtildi.<br />

Bu saldırılardan kaynaklanan kayıplar 405<br />

milyon doları bulsa da ikinci çeyreğe kıyasla<br />

yüzde 43,6, ilk çeyreğe kıyasla da yüzde<br />

59,6 azaldı. İlk 9 ay değerlendirildiğinde ise<br />

toplam kayıpların 2,3 milyar doları aştığı görüldü.<br />

Yüksek güvenlikli kripto para borsası yazılımları<br />

sunan BHDB Bilişim’in Kurucusu<br />

Tekin Uğuz, konuyla ilgili değerlendirmelerini<br />

paylaştı. Dünya çapında faaliyet gösteren<br />

kripto para borsası sayısının 500’ün üstünde<br />

olduğunu hatırlatan Tekin Uğuz, “Kripto<br />

ekosistemi içinde saygın bir veri kaynağı<br />

olarak kabul edilen Coinmarketcap, bu borsaların<br />

yalnızca 252’sini izliyor. Yatırımcılar<br />

için doğru kripto para borsası seçimi önemliyken,<br />

kripto para borsası kurarak sektörde<br />

ilerlemek isteyenlerin ise doğru ve güvenli<br />

yazılımı bulmaları gerekiyor” dedi.<br />

Merkeziyetsiz borsalar<br />

ve köprü teknolojileri<br />

hedefleniyor<br />

Üçüncü çeyrekte tespit edilen siber<br />

saldırılara ilişkin raporda, toplam<br />

kayıpların %92’sinden zincirler arası<br />

köprülerin ve merkeziyetsiz finans (DeFi)<br />

teknolojilerinin sorumlu olduğu görüldü.<br />

NFT platformları, merkeziyetsiz borsalar<br />

Arka arkaya yaşanan saldırı ve dolandırıcılık olayları blokzinciri<br />

teknolojilerinin güvenliğini tartışmaya açarken, Blokzinciri<br />

Güvenlik İttifakı yılın üçüncü çeyreğine ilişkin bulgularını<br />

yayımladı. Bu dönemde 37 saldırının gözlemlendiğinin belirtildiği<br />

raporda, toplam kaybın 405 milyon doları bulduğuna dikkat<br />

çekildi. Saldırganların hedefi ise merkeziyetsiz borsalar ve köprü<br />

teknolojileri oldu.<br />

(DEX), merkeziyetsiz özerk organizasyonlar<br />

(DAO) ve cüzdanlar, saldırıya uğrayan<br />

proje türleri arasında yer aldı. Merkezi borsalara<br />

kıyasla sınırlı likiditeye sahip olan<br />

ve daha karmaşık yapılar sunan merkeziyetsiz<br />

borsaların dezavantajlarının siber<br />

saldırılarla daha da gün yüzüne çıktığını<br />

savunan BHDB Bilişim Kurucusu Tekin<br />

Uğuz, “Pek çok yatırımcı garantili likidite,<br />

güvenliği yüksek bir yatırım ortamı ve ihtiyaç<br />

duyulduğunda başvurabileceği yasal<br />

bir muhatap arıyor. Bu durum, kullanıcı<br />

gözünde merkezi borsaların önemini artırıyor.<br />

BHDB Bilişim olarak sektöre yeni<br />

bir bakış açısı getirebilecek girişimcilerin<br />

merkezi borsa projelerini hayata geçirme<br />

sürelerini kısaltarak istedikleri kripto para<br />

borsa yazılımını anahtar teslim sunuyoruz.<br />

Geliştirdiğimiz yazılımıyla girişimciler<br />

TL, USD veya EURO para birimlerinin<br />

her biriyle çalışabilecek şekilde yapılandırılmış,<br />

istenen kripto para birimlerinin listelendiği,<br />

güvenli borsalarını hemen açabiliyor.<br />

Talep üstüne mobil uygulamasıyla<br />

birlikte sunduğumuz çözümümüzde, müşterilerimizin<br />

ihtiyacına uygun ek geliştirmeler<br />

de yapabiliyoruz. Sunucu ve benzeri<br />

tüm servisleri biz sağlıyor, sözleşmeli olarak<br />

destek hizmetleri sunuyoruz” dedi.<br />

“Herkes kendi blokzinciri<br />

ağını veya cüzdan<br />

uygulamasını kurabilir”<br />

Bugün kripto para borsası açmanın zor olmadığına<br />

dikkat çeken ve hizmetlerinin<br />

yalnızca borsayla sınırlı kalmadığını hatırlatan<br />

Tekin Uğuz, değerlendirmelerini<br />

şu ifadelerle sonlandırdı: “Dileyen müşterilerimiz<br />

için BTC, ETH, DOGE, TRON gibi<br />

kendi kripto para birimine sahip blokzinciri<br />

ağları da oluşturabiliyor ve bu projeleri<br />

reklam ve kurumsal iletişim çalışmalarıyla<br />

destekliyoruz. Blokzinciri ağının yanı sıra<br />

Trust Wallet, MetaMask gibi kripto yatırımcılarının<br />

ve NFT tüccarlarının aktif olarak<br />

kullanması gereken cüzdan uygulamaları da<br />

geliştirebiliyoruz. Yüksek güvenlik teknolojileriyle<br />

korunan, uzaktan müşteri edinimi<br />

düzenlemelerine tabi olarak geliştirilen ve<br />

iki faktörlü doğrulama gibi kullanıcı merkezli<br />

güvenlik önlemlerini de içeren beyaz<br />

etiket yazılım paketlerimiz sayesinde, kripto<br />

ekosistemine piyasa yapıcı olarak dahil<br />

olmak isteyen tüm müşterilerimize kripto<br />

borsa yazılımı, coin çıkartma, coin üretme,<br />

NFT oluşturma ve yayımlama, blokzinciri<br />

ağı oluşturma gibi hizmetler sunuyoruz.<br />

Hizmetlerimiz, Türkiye’de ve daha çok yurt<br />

dışı pazarlarda rağbet görüyor.”<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

FinTech Sektörünün kalbi Alanya’da attı!<br />

Şirketlerin SMS ve e-mail aracılığıyla 7 gün 24<br />

saat hızlı, kolay, güvenilir ve kesintisiz ödeme<br />

almalarına aracılık eden e-tahsilat platformu<br />

Ödüyo, geliştirdiği çözümlerin yanı sıra FinTech<br />

ekosistemine yönelik düzenlediği etkinliklerle de<br />

adından söz ettiriyor. B3B FinTech Summit’in ev<br />

sahipliğini üstlenen Ödüyo, FinTech sektörünün<br />

liderlerini Alanya’da bir araya getirdi. Zirve’de<br />

FinTech ekosisteminin mevcut durumu, geleceği<br />

ve yeni nesil çözümler finansal teknoloji<br />

dünyasının duayenlerinin sunumlarıyla A’dan<br />

Z’ye ele alınırken, etkinlik sonunda Ödüyo’nun<br />

iş ortaklarına 5 farklı kategoride ödüller takdim<br />

edildi.<br />

Online tahsilat platformu Ödüyo, Alanya’da B3B FinTech<br />

Summit’e ev sahipliği yaptı. Finansal teknoloji sektörünün<br />

liderlerinin bir araya geldiği Zirve’de, FinTech<br />

dünyasının dünü, bugünü ve yarını masaya yatırıldı…<br />

“Rekaberlik içinde hareket<br />

etmenin önemine inanıyoruz”<br />

Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan Ödüyo<br />

Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Erman Yapıcı,<br />

şunları söyledi: “FinTech ekosistemi dünyada ve<br />

Türkiye’de muazzam bir hızla büyümeye devam<br />

ediyor. Bugün gelinen noktada küresel FinTech<br />

sektörü trilyon dolarlarla ifade edilen bir pazar<br />

büyüklüğüne sahipken, yurt içinde ve yurt dışında<br />

FinTech şirketlerine yatırımcılar tarafından<br />

ilgi sürüyor ve yüksek tutarda yatırımlar<br />

yapılıyor. Ödüyo olarak sektörün sürdürülebilir<br />

büyümesi için ‘rekaberlik’ içinde hareket etmenin<br />

çok önemli olduğuna inanıyoruz. Bu kapsamda<br />

FinTech ekosisteminden oyuncularla iş birlikleri<br />

yapmanın yanında düzenlediğimiz etkinliklerle<br />

de sık sık bir araya gelip, sektörü daha ileriye taşımak<br />

için atılması gereken adımları hep birlikte<br />

değerlendiriyoruz. Bunlardan sadece biri olan<br />

B3B FinTech Summit’e ev sahipliği yapmaktan<br />

dolayı mutluyuz. Anadolu’da var olan ekosistemi<br />

bir araya getirmenin, ihtiyaçları belirleyip iş<br />

birlikleri anlamında neler yapılabileceğini konuşmanın<br />

da önemli olduğunu düşünüyoruz.<br />

Önümüzdeki dönemde de hem şirketlere hem de<br />

sektörümüze kaktı sağlayacak çalışmalarımızı<br />

sürdüreceğiz.”<br />

29


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

Teknolojide yetenek açığı tüm dünyanın<br />

en kritik sorunu haline geldi<br />

KPMG’nin küresel teknoloji liderlerinin dijital<br />

dönüşümde kaydettikleri ilerlemeyi paylaştığı<br />

araştırmasına göre dijital teknolojilerin<br />

benimsenmesini zorlaştıran bir numaralı sorun<br />

yetenek açığı olarak görülürken çoğu işletmenin 2<br />

yıl içerisinde Web3, metaverse ve kuantum bilişim<br />

gibi yeni teknolojileri benimsemesi bekleniyor…<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

30<br />

KPMG’nin 2022 yılı “Küresel Teknoloji<br />

Raporu” şirketlerin çığır açıcı yeni teknolojik<br />

araçlar konusunda hevesli ve<br />

müşteri deneyimini geliştirmek için dijital<br />

dönüşümü daha fazla benimsemeye<br />

kararlı olduğunu ortaya koyuyor. Araştırmaya<br />

göre dijital teknolojilerin benimsenmesini<br />

zorlaştıran bir numaralı<br />

sorun yetenek açığı olarak görülürken<br />

çoğu işletmenin 2 yıl içerisinde Web3,<br />

metaverse ve kuantum bilişim gibi ortaya<br />

yeni çıkan önemli teknoloji platformlarını<br />

benimsemesi bekleniyor. Yöneticilerin<br />

yüzde 99’u dijital yatırımlardan geri<br />

dönüş elde ettiklerini belirtirken her 10<br />

işletmeden 9’u bulut sistemlerini kullanma<br />

konusunda ileri düzeyde olduklarını<br />

ifade ediyor. Buna karşın siber güvenlik<br />

ekiplerinin yüzde 58’i programlarının<br />

gerisinde kaldıklarını kabul ediyor.<br />

Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan<br />

KPMG Türkiye Teknoloji Sektör Lideri<br />

ve Şirket Ortağı Gökhan Mataracı; “Pandemi<br />

sırasında teknoloji yatırımlarında<br />

ve inovasyonda görülen artış,<br />

şirketlere teknolojinin işlerini yeniden<br />

canlandırabileceğine dair güven verdi.<br />

Geçen yıl gerçekleştirdiğimiz Küresel<br />

CIO Araştırmasında, katılımcıların<br />

yüzde 61›i krizin işletmelerdeki teknoloji<br />

liderlerinin etkisini artırdığını, her 10<br />

katılımcıdan 7’si ise krizin teknoloji<br />

ekibi ve daha geniş anlamda işletme<br />

arasındaki iş birliğini güçlendirdiğini<br />

söyledi. Bu yılki raporumuzda da<br />

görüldüğü gibi pandeminin hızlandırdığı<br />

dijital evrime, dijital dönüşüm<br />

ekseninde, rekor düzeyde yüksek güven<br />

duyuluyor. Bununla birlikte Türkiye<br />

bulut dönüşümde maalesef geride<br />

kalıyor. Teknoloji gücünü hızlandıran<br />

ve dijitalleşmeye yeni perspektifler<br />

katan bulut yaklaşımlarını bir an önce<br />

iş dünyasının kullanımına açmalıyız.<br />

Gelecek 5 yılın teknolojilerini tüm dünya<br />

ile aynı zamanda kullanmak istiyorsak<br />

bu dönüşüm zorunluluk arz ediyor.”<br />

dedi.<br />

KPMG’nin küresel çapta<br />

2.200 yöneticinin katılımı ile<br />

gerçekleştirdiği araştırmanın<br />

öne çıkan sonuçları ise şu<br />

şekilde:<br />

Müşteri katılımını artıracak teknolojilere<br />

ilgili büyüyor: Araştırma jeopolitik<br />

gerilimlere rağmen, işletmelerin yeni<br />

teknolojileri benimsediğini ve yeni araçlara<br />

yatırım yapmaya hazır olduğunu<br />

gösteriyor. Ankete katılanların neredeyse<br />

tamamı, kuruluşlarının dijital dönüşümlerinin<br />

son 2 yılda kârlılığı ve/veya<br />

performansı artırdığını söylüyor. Anket<br />

ayrıca, denenmemiş ve potansiyel olarak<br />

yıkıcı olsa bile yeni teknolojilere yönelik<br />

yaygın bir iştah olduğunu da ortaya koyuyor.<br />

Katılımcıların ortalama yüzde<br />

67’si 2 yıl içinde metaverse, NFT ve Web3<br />

gibi yeni platformları benimsemeyi düşünüyor.<br />

Yüzde 72’si ise aynı zamanda<br />

kuantum bilişime yatırım yapmayı da<br />

değerlendiriyor.<br />

Dijitalleşme hızlanıyor, ancak tehditler<br />

devam ediyor: Teknoloji liderlerinin<br />

çoğu, dijital dönüşüm yoluyla elde edebileceklerinden<br />

iyimser. Örneğin, teknolojilere<br />

güven söz konusu olduğunda,<br />

katılımcıların yüzde 66’sı kuruluşlarının<br />

iş stratejilerini ilerletmek için teknolojiyi<br />

kullanmada son derece ya da çok etkili<br />

olduğuna inanıyor. Katılımcıların<br />

güveni, yüksek yatırım getirisi (ROI) ile<br />

destekleniyor. Çoğu şirket yalnızca yüzde<br />

1 ila 5 arasında büyüme sergilese de<br />

neredeyse tümü son 2 yılda kârlılıklarını<br />

veya performanslarını artırmak için dijital<br />

dönüşümü başarılı bir şekilde kullandı.<br />

Araştırmaya katılan 150’den fazla kuruluş<br />

(tüm katılımcıların yüzde 7’si), kâr<br />

veya şirket performansında en az yüzde<br />

11’lik bir artış sağlayan son derece etkili<br />

dönüşüm programlarına sahip.<br />

Siber güvenlik ekipleri hıza yetişmekte<br />

zorlanıyor: Siber güvenlik ekipleri bir<br />

yandan gelişen tehditlere ayak uydurma<br />

baskısı altında kalırken diğer yandan yetenek<br />

açığıyla da başa çıkmaya çalışıyor.<br />

Bu durum ekiplerin siber güvenlik çalışmalarını<br />

da sekteye uğratabiliyor. Şirketler,<br />

siber güvenlik hedeflerine ulaşmalarını<br />

engelleyen en önemli sorunun kilit<br />

becerilerin eksikliği olduğunu söylüyor.<br />

Şirketlerin yarısından fazlası (yüzde 58)<br />

siber güvenlik konusunda planlananın<br />

gerisinde olduklarını kabul ediyor; bu da<br />

muhtemelen ekiplerin şirket genelinde<br />

artan sorumluluklarını yansıtıyor. Teknolojiler<br />

geliştikçe, CISO’lar kendilerini<br />

her biri dikkat gerektiren ek sistemler ve<br />

özelliklerle çevrelenmiş buluyor.<br />

Dijital olarak olgunlaşmış şirketlerin<br />

yedi özelliği: Araştırmaya göre neredeyse<br />

tüm işletmeler son 2 yılda dijital dönüşüm<br />

yoluyla kârlılıklarını veya diğer<br />

performans ölçütlerini artırdı. Dijital<br />

etkinlik konusundaki güven düzeyinin<br />

rekor seviyede olmasıyla birlikte, dijital<br />

dönüşüm başarısı da işletmeler için<br />

hızla temel bir gereklilik haline geliyor.<br />

Araştırmada günümüzde dijital olarak<br />

olgunlaşmış şirketlerin belirleyici yedi<br />

özelliği ise şu şekilde sıralanıyor:<br />

• Bariyerleri yıkıyorlar, böylece çalışanların<br />

sesi departmanlar arasında duyulabiliyor.<br />

• Yetenek krizine yönelik çözümün bir<br />

parçası oluyorlar.<br />

• Bulut paydaşları arasında sıkı bir uyum<br />

sağlıyorlar.<br />

• Siber uzmanların teknoloji seçimine ve<br />

personel eğitimine erkenden dahil olmasını<br />

sağlıyorlar.<br />

• Müşterilerin yeni teknoloji stratejilerine<br />

rehberlik etmesine izin veriyorlar.<br />

• Müşteri deneyimini geliştirmek için<br />

platform sağlayıcılarını değiştirmeye<br />

hazırlar.<br />

• Akıllıca deneyimler sunmaktan korkmuyorlar.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

İnternet hızı, ülkelerin ekonomik büyümesini etkiliyor!<br />

Alışveriş, eğlence ve iş süreçlerinin dijitalleşmesi,<br />

yüksek hızlı internete erişimin küresel<br />

ekonomideki rolünü artırdı. Öte yandan<br />

küresel salgın kaynaklı yavaşlama, artan<br />

enflasyon ve yükselen resesyon endişeleriyle<br />

dünyada ekonomik açıdan zor zamanlar yaşanması,<br />

internet maliyetlerini ve internete<br />

erişim oranlarını da etkiledi. Diğer tarafta<br />

Uluslararası Telekomünikasyon Birliği’nin<br />

2022 Küresel Bağlantılılık Raporu’nda yer<br />

verilen araştırma sonuçlarında, internet hızındaki<br />

yüzde 1’lik artışın, ülke ekonomilerinin<br />

büyümesine de yüzde 0,1 artış olarak<br />

yansıdığı görüldü. İnternet hızının ekonomik<br />

büyümeye karşı bu dolaylı etkisinin fark<br />

edilmesiyle, dijitalleşen bir ekonomide artan<br />

internet hızının ve erişim oranlarının resesyon<br />

olasılığına karşı bir çözüm olabileceği<br />

konusu tartışmaya açıldı.<br />

Konuyla ilgili değerlendirmelerini paylaşan<br />

internet servis sağlayıcısı GIBIRNet’in Kurucusu<br />

Halim Ak, “Dünya Bankası’nın tahminleri,<br />

bu yıl küresel gayrisafi yurt içi hasılanın<br />

yüzde 60’ının dijital iletişim teknolojilerine<br />

dayanacağını gösteriyor. İnternet üzerinden<br />

yürütülen ekonomik aktivite, toplam içindeki<br />

payını her yıl artırıyor. Bu durumda hızlı<br />

interneti daha çok kişi için erişilebilir kılmak,<br />

küresel ekonomik büyümeyi de doğrudan<br />

destekleyecek” dedi.<br />

Ürün ve hizmetlere erişimin ve iş süreçlerinin dijitale<br />

taşınması, yüksek hızlı internetin küresel ekonomideki<br />

rolünü de artırdı. Uluslararası Telekomünikasyon<br />

Birliği›nin çalışmalarında, internet hızındaki yüzde 1’lik<br />

artışın, ekonomik büyümeyi de yaklaşık yüzde 0,1 artıracağı<br />

görüldü. Buna karşılık küresel enflasyon, yüksek<br />

hızlı internete erişimi pek çok kesim için zorluğa dönüştürdü…<br />

“İnternete erişimin maliyeti<br />

%300’e yakın arttı”<br />

Avrupa Birliği’nin Dijital Ekonomi ve Toplum<br />

Endeksi 2022 araştırmasında Avrupa’da her 2<br />

haneden birinin fiber internete erişebildiği görüldü.<br />

Buna rağmen rapor, KOBİ’lerin internete<br />

erişimde ve dijitalin olanaklarından yararlanmada<br />

geride kaldığını gösterdi. Türkiye’deki<br />

hanelerin fiber internete erişimde Avrupa’nın<br />

henüz gerisinde olduğunu söyleyen Halim Ak,<br />

“Ülkemizde 4 haneden yalnızca birinin fiber<br />

internete erişebildiğine dair veriler var. Data<br />

Reportal verilerine göre 2022’nin başında ülkemizdeki<br />

internet penetrasyonunun yüzde<br />

82 olduğu görülüyor. Bizim tespitlerimiz, yılın<br />

başından bu yana internete erişim maliyetlerinin<br />

yüzde 300’e yakın arttığını gösteriyor.<br />

Bu artışların pek çok hane için interneti erişilmesi<br />

güç bir noktaya taşıdığını düşünüyorum.<br />

GIBIRNet olarak genel internet kullanıcıları,<br />

video oyuncular ve esnaflar için oluşturduğumuz<br />

özel ve uygun fiyatlı internet paketleriyle,<br />

herkesin yüksek hızlı internete karşılanabilir<br />

maliyetlerle erişebilmesini sağlıyoruz. Kullanıcılar,<br />

tarifeleri kapsamında ek masraflarla,<br />

sürpriz ücretlerle karşılaşmıyor; her ay yalnızca<br />

paket tutarını ödüyor” dedi.<br />

Yurt çapında internet hizmeti<br />

veriyor<br />

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) tarafından<br />

yetkilendirilmiş lisanslı bir şirket olarak<br />

faaliyet gösterdiklerini dile getiren GIBIRNet’in<br />

Kurucusu Halim Ak, değerlendirmelerini şu ifadelerle<br />

sonlandırdı: “Altyapı işletmeciliği ve internet<br />

servis sağlayıcılığı lisansımızla, yerleşik operatörle<br />

yaptığımız ortak altyapı kullanım sözleşmesi<br />

kapsamında yurt çapında kurumsal ve bireysel<br />

düzeyde internet servis sağlayıcı ve altyapı hizmeti<br />

veriyoruz. Tüm faaliyetlerimiz, BTK tarafından<br />

düzenli olarak denetleniyor. ‘Güvenilir hızlı internet’<br />

mottosuyla çıktığımız bu yılda yüksek hızlı ve<br />

uygun fiyatlı internete erişimin bir hak olduğunu<br />

düşünen tarafta konumlanıyoruz. Dijitalleşen<br />

ekonomide yüksek hızlı internete erişimin büyüme<br />

ve gelişmede itici bir güç olarak konumlanacağına<br />

inanıyoruz. Türkiye’nin servis sağlayıcısı olma<br />

vizyonumuzla oluşturduğumuz xDSL ve Fiber paketlerimiz,<br />

Adil Kullanım Noktası (AKN), kota, aktivasyon<br />

ücreti gibi sınır ve ek masraflar olmadan<br />

her ölçekte internet ihtiyacına yanıt veriyor. Düşük<br />

gecikme oranlarımız ve oyun sunucularıyla yaptığımız<br />

anlaşma kapsamında video oyuncuların<br />

ping problemi olmadan diledikleri oyun konforunu<br />

yaşamalarına olanak tanıyoruz.”<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

Securitas Türkiye entegre çözümlerle<br />

büyümeye devam ediyor<br />

2022’in değerlendirildiği <strong>2023</strong> hedeflerini paylaşıldığı<br />

toplantıda farklı panellerde “verimlilik”<br />

“dönüşüm” ve “teknoloji” konuları ele alındı. Ayrıca<br />

2025 vizyonu ve yol haritası detaylı olarak<br />

katılımcılarla paylaşıldı. Toplantıya Securitas’ın<br />

faaliyet gösterdiği 81 il ve 11 bölge müdürlüğünden<br />

toplam 300 idari kadro katıldı.<br />

Toplantının kapanış konuşmasını yapan Securitas<br />

Türkiye Ülke Başkan Murat Kösereisoğlu<br />

“Tüm dünya ve Türkiye ekonomik olarak zorlu<br />

bir dönemden geçiyor. Ancak biz Securitas<br />

Güvenlikte bilgi lideri Securitas’ın 2025 vizyonuna paralel<br />

bilgi, insan ve teknoloji odaklı entegre çözümlerle<br />

büyümesini <strong>2023</strong> yılında da devam edeceğini açıkladı.<br />

Şirketin Başlama Vuruşu Toplantısı, 11- 12 Kasım 2022<br />

tarihinde Ankara Sheraton Otel’de gerçekleştirildi…<br />

Türkiye olarak güçlü finansal yapımız, teknoloji<br />

çözümlerimiz ve kalifikasyonu yüksek insan<br />

kaynağımız ile bu dönemde de büyüme devam<br />

etmeyi planlıyoruz. 2025 vizyonumuz ve yol haritamıza<br />

paralel çalışmalarımızı sürdürüyoruz”<br />

dedi. İnsan kaynağıyla birlikte teknoloji ve dijital<br />

alt yapıya da yatırıma devam edeceklerinin altını<br />

çizen Kösereisoğlu “Farkı insan yaratır. Sistemler<br />

onları kullanan insanlar olmadıkça hiçbir<br />

işe yaramazlar. Dolayısıyla teknoloji ve dijital alt<br />

yapımıza yatırımımıza paralel Securitas çalışanlarıdır”<br />

mottomuzdan da yola çıkarak, insana<br />

kaynağına yatırımımızı önümüzdeki dönemde<br />

de arttırarak sürdüreceğiz çünkü biz sunduğumuz<br />

hizmet kalitesi ile fark yaratarak geleceğin<br />

güvenliğini şekillendiriyoruz” dedi.<br />

31


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

Yurt dışı para transferinde yeni<br />

dönem başlıyor<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

32<br />

UPTION ve Mastercard, kullanıcıları için güçlerini birleştirdi.<br />

Mastercard, UPT’nin mobil uygulaması olan<br />

UPTION, kullanıcılarına tüm yurt dışı Mastercard logolu<br />

kartlara para transferi, hesaptan hesaba para<br />

transferi ve kart kullanımı çözümleri sunuyor. UPTION<br />

kullanıcıları mobil uygulama üzerinden yurt dışı para<br />

transferlerini Mastercard çözümleriyle ile daha fazla<br />

ülkeye ve yeni gönderim türleri ile gerçekleştirebiliyor…<br />

Ödeme teknolojileri alanında dünyanın<br />

önde gelen kuruluşu Mastercard ve global<br />

para transferinin yenilikçi mobil uygulaması<br />

UPTION, müşterilerinin tüm dünyada<br />

kullanabilecekleri ve kur farkından etkilenmeyen<br />

ön ödemeli temassız kartı UPTION<br />

Kart için iş birliği yaptı. UPTION ile Mastercard<br />

Ödeme Şeması’na sahip olan UPTION<br />

Kart, döviz cinsi bir hesaba bağlanarak kur<br />

farkından etkilenmeden tüm dünyada kullanabiliyorlar.<br />

Mastercard Türkiye ve Azerbaycan Genel<br />

Müdürü Avşar Gürdal, yurt dışı para<br />

transferine getirdikleri yenilik ve UPTION<br />

ile gerçekleştirdikleri iş birliğinin detaylarını<br />

anlattı. Son 20 yılda ödeme sistemlerinin<br />

kökten değiştiğini kaydeden Gürdal, “Mastercard<br />

olarak teknoloji ile hayatımıza giren<br />

bu değişimlere uyum sağlayarak hem var<br />

olan iş yapış biçimlerimizi değiştiriyor hem<br />

de mevcut düzendeki işleyişlere katkı sağlamaya<br />

çalışıyoruz. Yurt dışı para transferi<br />

birçok tüketicinin ihtiyaç duyduğu temel<br />

bir finansal hizmet. Yılda yaklaşık 10 milyon<br />

kişi yurt dışına para transferi yapıyor. İş<br />

gücü mobilitesinin artması, yaşanan göçler,<br />

turizm ve e-ticaret bu artışın nedenleri arasında<br />

yer alıyor. Biz de Mastercard olarak<br />

büyüyen bu ihtiyacı adreslemek adına şirket<br />

politikamızı yeniden çizerek, bu alana<br />

yatırımlar yapmaya başladık. Yakın dönemde<br />

yaptığımız şirket satın almalarıyla bu<br />

alandaki ihtiyacı adreslemeye odaklandık.<br />

Ülkemizde kurulmuş ve uluslararası para<br />

transferi alanında faaliyet gösteren en büyük<br />

oyunculardan biri olan UPT ile bu ihtiyaca<br />

karşılık gelebilecek bir çözüm bulmak<br />

için bir araya geldik. UPT’nin ana faaliyet<br />

alanı olan global para transfer çözümlerine<br />

Mastercard çözümleri ile katma değer<br />

sağladık” dedi.<br />

UPT ile olan iş birliklerinin 3 ayrı ürünü<br />

kapsadığını kaydeden Gürdal, şunları söyledi:<br />

“Birincisi ‘moneysend’; Mastercard’ın<br />

mevcut card rail’ları üzerinden karttan karta<br />

para transferi sağladığı çözümü. İkincisi<br />

‘send crossboder’; Mastercard’ın yaptığı son<br />

şirket satın almalarıyla birlikte sunmaya<br />

başladığı hesaptan hesaba para transferi<br />

çözümü. Son olarak da ‘Uption card’; Mastercard<br />

logolu, özellikle arkasına bağladığımız<br />

para transferi çözümüyle son kullanıcının<br />

hayatını kolaylaştıracak ön ödemeli<br />

kart. Dolayısıyla bu üç hizmeti de göz önüne<br />

alırsak Türkiye’de ödeme hizmetleri ve<br />

elektronik para sektöründe yeni bir döneme<br />

giriyoruz. Sonuç olarak bu iş birliğimiz çerçevesinde<br />

kullanıcılarımıza düşük maliyet,<br />

hız ve kesin çözüm sunacak olmaktan dolayı<br />

çok mutlu ve heyecanlıyız.”<br />

UPT Genel Müdürü Hakan Özat ise konuyla<br />

ilgili şu bilgileri verdi: “Global para transferinin<br />

öncü şirketlerden biri olarak, sektörün<br />

en büyük markalarından Mastercard<br />

ile yaptığımız iş birliği sayesinde gücümüzü<br />

katlıyoruz. UPT olarak teknolojiyi yakından<br />

takip ediyoruz ve dijitalleşmeyi ajandamızın<br />

ilk sırasında tutuyoruz. Uluslararası<br />

para transferi yapan kullanıcılarımıza en<br />

hızlı ve en uygun fiyatlı ürünleri sağlamak<br />

için çalışıyor, tüm yeni teknolojilerden bu<br />

amaç doğrultusunda faydalanıyoruz. Sadece<br />

Türkiye’de değil, tüm dünyada UPT<br />

olarak insanların hayatlarını kolaylaştırıyoruz.<br />

Tam 13 ülkede 40’ın üzerinde banka ve<br />

ödeme kuruluşu UPT altyapısını kullanarak<br />

tüm dünyaya para transferi hizmeti sunuyor.<br />

UPT olarak; global iş ortaklarımıza<br />

10 yıldan uzun süredir sağladığımız “as a<br />

service” hizmetimiz ile finansal inovasyona<br />

öncülük ediyoruz.<br />

Mastercard ödeme şeması ile kullanıma<br />

sunulan UPTION Kart’ın tüm dünyada TL,<br />

USD veya EUR ile harcama imkânı verdiğini<br />

anlatan Özat, “Buna ek olarak artık<br />

UPTION kullanıcıları, dünyadaki tüm Mastercard<br />

logolu kartlara para gönderimi gerçekleştirebiliyor.<br />

Ayrıca yine Mastercard iş<br />

birliği ile hayata geçirdiğimiz Cross-Border<br />

Services hizmeti ile ABD, Çin, Avrupa SEPA<br />

Bölgesi ve İngiltere’deki banka hesaplarına<br />

para gönderimi yapabiliyoruz. Bu iş birliği<br />

ile, ABD ve Çin’deki banka hesaplarına para<br />

gönderim hizmetini, Türkiye’de sağlayan ilk<br />

ödeme kuruluşu olduk. Tüm bu iş birlikleri,<br />

kullanıcılarımızın hayatını kolaylaştırıyor,<br />

dijitalleşen dünyaya adaptasyonunu sağlıyor.<br />

Ödeme hizmetleri ve elektronik para<br />

sektöründe ilkleri gerçekleştirmekten ve en<br />

önemlisi bu iş birliği ile kullanıcılarımızın<br />

hayatını kolaylaştıracağımızdan ötürü oldukça<br />

mutlu ve gururluyuz” diye konuştu.<br />

ABD’den Çin’e kadar para<br />

transferi<br />

Mastercard’ın para transfer ürünü<br />

Cross-Border Services ile çalışmaya başlayan<br />

UPTION, bu sayede kullanıcıların tüm<br />

kartlara para transferi yapabilmelerinin<br />

önünü açıyor. Mastercard ve UPTION yaptıkları<br />

bu iş birliğiyle Türkiye’de ödeme hizmetleri<br />

ve elektronik para sektöründeki bir<br />

ilki gerçekleştiriyor.<br />

Bununla birlikte, Mastercard’ın Moneysend<br />

servisi ile UPTION kullanıcılara, tüm<br />

dünyadaki Mastercard logolu kartlara para<br />

transferi yapılabilmesi imkanını sunuyor.<br />

Kullanıcılar UPTION uygulamasına girerek<br />

sadece para göndermek istedikleri alıcının<br />

adı, soyadı ve kartlarının ön yüzünde bulunan<br />

16 haneli kart numarasıyla işlemlerini<br />

gerçekleştirebilirken, alıcı da maksimum<br />

30 dakika içinde parasını kartında görebilir<br />

hale geliyor. Alıcı bu parayı ATM’den çekebileceği<br />

gibi, isterse kartlı alışverişlerinde<br />

kullanarak harcama yapabiliyor.<br />

Düşük maliyet, hızlı ve kesin<br />

çözüm<br />

Yurt dışına para gönderme işlemi banka uygulamaları<br />

ya da şubeler aracılığıyla gerçekleştirilirken<br />

birçok bilgiye ihtiyaç duyuluyor.<br />

Alıcının adı, soyadı, bankası, banka hesap<br />

numarası, ülkesi, Swift kodu gibi birçok bilgiye<br />

ihtiyaç duyulmasının yanı sıra yüksek<br />

maliyet ve işlemin gerçekleşme zamanının<br />

net olmaması bugünkü para transferi çözümlerinin<br />

zorlukları arasında. UPTION ile<br />

tüm bu sorunlar ve zorluklar ortadan kalkıyor.<br />

Mevcut çözümlere kıyasla daha düşük<br />

maliyetle ve hızlıca para transferi yapılmasını<br />

sağlayan UPTION, sürpriz maliyetleri<br />

olmaması sayesinde yurt dışı para transferi<br />

konusundaki en büyük sorun olan bilinmezlikleri<br />

de ortadan kaldırıyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

Türkiye’deki girişimciler tek tıkla<br />

İngiltere’ye açılacak<br />

Geliştirdiği<br />

çözümlerle<br />

şimdiye kadar<br />

31 ülkede,<br />

89 ayrı<br />

m i l l e t t e n<br />

şirketin kolay,<br />

hızlı ve kesintisiz bir şekilde global<br />

pazarlarda ticaretlerini gerçekleştirmelerine<br />

aracılık eden finansal servis platformu<br />

wamo, artık Türkiye’de. İngiltere<br />

ve Avrupa’da KOBİ’lere ve girişimcilere<br />

finansal yönetim hizmeti sunan wamo,<br />

şimdi de Türkiye pazarında, yurt dışına<br />

açılan ve açılmak isteyen girişimcilere<br />

çözümler sunacak. Kullanıcılar wamo<br />

üzerinden şirket kurulumu ve kurumsal<br />

Euro ve Sterlin hesabı açma başvurusunu<br />

sadece 15 dakika gibi kısa bir sürede<br />

kolay bir şekilde gerçekleştirebilirken,<br />

48 saat içerisinde ticari faaliyetlerine<br />

başlayabilecek. Böylece çok kısa bir süre<br />

içerisinde ürün ve hizmetlerini İngiltere<br />

merkezli bir şirket üzerinden müşterilerine<br />

sunmalarının yanı sıra tüm dünyaya<br />

açılma fırsatı yakalayacak.<br />

İngiltere ve Avrupa’da KOBİ’lere ve girişimcilere hizmet<br />

sunan finansal servis platformu wamo, şimdi de Türkiye’den<br />

yurt dışına açılan ve açılmak isteyen kullanıcılara<br />

çözüm ortağı olacak. wamo sayesinde Türkiye’deki<br />

girişimciler internet üzerinden 48 saat içerisinde İngiltere’de<br />

şirketlerini kurup, kurumsal hesap açabilmenin<br />

yanında birçok finansal ihtiyacını tek tıkla karşılayacak…<br />

“Hayali olan herkesin tüm<br />

dünyada ticaret yapmalarına<br />

olanak sağlayacağız”<br />

Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan<br />

wamo Kurucusu Yankı Önen, şunları<br />

söyledi: “wamo olarak sağladığımız<br />

dijital altyapı ve yenilikçi ürünlerimizle<br />

şirketlerin yurt dışı pazarlarda kurumsal<br />

hesap açmalarını kolaylaştırırken,<br />

kullanıcıların istedikleri yerden ticaret<br />

yapmalarına olanak sağlıyoruz. Ekim<br />

ayında aldığımız yatırımla birlikte İngiltere’de<br />

iş yapmak ve ticaretini yurt<br />

dışına taşımak isteyen girişimciler için<br />

adeta bir köprü görevi üstlenerek tüm<br />

dünyayı İngiltere’ye bağlayan yeni nesil<br />

bir çözüm geliştirdik. Konvansiyonel finansal<br />

kuruluşlara kıyasla tüm süreçleri<br />

hızlandırırken, girişimcilerin önündeki<br />

bir engeli daha kaldırarak, hayallerine<br />

ulaşmasına katkı sağlıyoruz. Bu inovatif<br />

çözüm sayesinde kullanıcılar 15<br />

dakikalık başvuru sürecini takiben 48<br />

saat içerisinde şirketini kurabilirken,<br />

tek platform üzerinden kurumsal Euro<br />

ve Sterlin hesabı için de başvurusunu<br />

yapabiliyor. Başvuru sürecinin ardından<br />

kullanıcılarımıza bankacılık ve iş<br />

kurma ile ilgili pek çok konuda hizmet<br />

ve canlı destek veriyoruz. Öte yandan<br />

sunduğumuz paketle üyelerimize,<br />

başlangıçta 99 pound ödedikten sonra 3<br />

ay boyunca ücretsiz bankacılık hizmeti<br />

sunmanın yanında 1 yıl boyunca<br />

ücretsiz İkas üyeliği ve 3 ay boyunca aylık<br />

sadece 1 dolar karşılığında Shopify<br />

üyeliği temin ediyoruz. Sunduğumuz bu<br />

yenilikçi çözümle birlikte 2022 sonuna<br />

kadar Türkiye’de 1.000 kullanıcıya ulaşmayı<br />

hedefliyoruz. Hayali olan herkesin<br />

geliştirdiğimiz ürün ve çözümlerle her<br />

an, her yerden şirket kurulumunu gerçekleştirip<br />

tüm dünyada ticaret yapmalarına<br />

olanak sağlamak için çalışmalarımızı<br />

sürdüreceğiz.”<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

Sophos, SE Labs uç nokta koruma<br />

testlerinde iddialı sonuçlara imza attı<br />

Sophos uç nokta güvenlik ürünleri Kurumsal,<br />

KOBİ ve Tüketici kategorilerinin her üçünde<br />

Koruma Doğruluğu, Meşru Doğruluk ve Toplam<br />

Doğruluk açısından yapılan değerlendirmelerde<br />

yüzde 100 tam puan aldı.<br />

Sophos’un üçüncü parti testlere düzenli<br />

katılımının bilgi ve şeffaflık açısından önemli<br />

olduğunu söyleyen SophosLabs Kıdemli Başkan<br />

Yardımcısı Simon Reed, “Ürünlerimiz dünyanın<br />

her yerinde farklı müşteriler tarafından kullanılıyor.<br />

Endüstri analistleri ve test şirketleri tarafından<br />

lider kabul ediliyoruz. Sophos, SE Labs dahil<br />

olmak üzere birden fazla üçüncü parti test ortamında<br />

sürekli olarak güçlü sonuçlar elde ediyor.<br />

Bu başarımızdan gurur duyuyoruz” şeklinde<br />

konuştu.<br />

Sophos’un önde gelen uç nokta güvenlik teklifleri<br />

arasında fidye yazılımlarına karşı koruma<br />

teknolojisi, derin öğrenmeye dayalı yapay zeka,<br />

açıklardan yararlanmanın önlenmesi ve saldırıların<br />

engellenmesi için etkin saldırı azaltma<br />

tekniklerini birleştiren Sophos Intercept X ve<br />

Siber güvenliği hizmet olarak geliştiren ve sunan Sophos,<br />

sunduğu uç nokta güvenlik ürünlerinin 2022’nin üçüncü<br />

çeyreğinde gerçekleştirilen SE Labs koruma testlerinin<br />

tamamında kusursuz sonuçlara imza attığını duyurdu…<br />

Sophos XDR (Genişletilmiş Algılama ve Yanıt)<br />

ürünleri yer alıyor. Bu ürünler SophosLabs, Sophos<br />

SecOps ve SophosAI ekiplerinden oluşan<br />

bir çapraz operasyonel görev gücü olan Sophos<br />

X-Ops tehdit istihbaratı tarafından destekleniyor.<br />

Çözümler buluta özgü Sophos Central<br />

platformu veya 12 bin 600’den fazla kuruluş tarafından<br />

kullanılan Yönetilen Algılama ve Yanıt<br />

(MDR) hizmeti Sophos Managed Detection and<br />

Response üzerinden 7 gün 24 saat kolayca yönetilebiliyor.<br />

SE Labs CEO’su Simon Edwards, sonuçlara dair<br />

şu yorumda bulundu: “Dilersek bir güvenlik ürününü<br />

alabilir, onunla gerçek bir virüsü tarayabilir<br />

ve tehdidi tespit edip etmediğine bakabiliriz.<br />

Ancak bu yöntemle elinizdeki ürünün diğer kötü<br />

amaçlı yazılımlardan daha iyi olup olmadığını<br />

anlayamazsınız, çünkü taranan ve algılanan<br />

yalnızca bir dosyadan ibarettir. Bu yüzden test<br />

kapsamımızı genişleterek, ürünleri daha geniş<br />

bir saldırı yelpazesiyle karşı karşıya getiriyoruz.<br />

Her bir çözüm, iyi yapılandırılmış teknikler kullanılarak<br />

hedeflenen saldırıların ve test sırasında<br />

internette dolaştığı tespit edilen genel e-posta ve<br />

web tabanlı tehditlerin kombinasyonuna maruz<br />

kalıyor. Yaptığımız testlerde Sophos Intercept<br />

X, tüm tehditleri durdurdu ve tüm meşru uygulamalara<br />

izin verdi. Böylece Sophos’un AAA<br />

ödülünü fazlasıyla hak ettiğini ve temel işlevlerin<br />

ötesine geçtiğini ortaya koydu.”<br />

33


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

Robot İstihdam Ajansı “İnsanlar ve<br />

robotlar bir takım gibi çalışacak”<br />

Yapay zeka iş dünyasının çalışma<br />

modellerine yön verirken, Z kuşağının<br />

yeni iş arkadaşları dijital işbirlikçiler<br />

oluyor. Oracle’ın 14 ülkedeki Z kuşağından<br />

gençle gerçekleştirdiği araştırmaya<br />

göre dijital nesil yapay zekayı teknolojik<br />

gelişimin doğal bir sonucu olarak görüyor<br />

ve bu jenerasyon tekrarlayan işlerini<br />

kendileri yapmak yerine makinelere<br />

devrediyor. Türkiye’nin ilk robot işe alım<br />

ve yerleştirme şirketi Robot İstihdam<br />

Ajansı ise iş rollerine en uygun robot<br />

portföyü ile dijital çalışanlar sunarak iş<br />

dünyasının çalışma kültürünü yeniden<br />

yaratıyor.<br />

“Robotlar insanların yerini<br />

almayacak, aksine iş yükünü<br />

azaltacak”<br />

Ani istifa durumunda ya da boşalan<br />

kadrolarda işlerin genellikle diğer çalışanların<br />

üzerine kaldığını, robotlara<br />

IT network bazı işleri devretme amacının insanların<br />

daha inovatif projelere ve kendi işlerine<br />

odaklanmalarını sağlamak olduğunu<br />

belirten Robot İstihdam Ajansı Kurucusu<br />

Canan Alkın, konuya dair şu değerlendirmede<br />

bulundu: “İnsanların robot gibi<br />

çalışması mı, robotların insanların yerine<br />

çalışması mı sorusuyla çıktığımız bu<br />

yolculukta tekrarlayan işler arasında sıkışıp<br />

kaldık. Bu insan olarak eleştirel düşünme<br />

potansiyelimizi, yaratıcılığımızı<br />

ve verimliliğimizi düşürüyor. Aynı zamanda<br />

özel ve iş hayatı arasında denge<br />

kurmak zorlaşıyor. Tam da bu noktada<br />

işbirlikçi teknolojilerin, insanları üretkenliğe,<br />

inovasyona, sosyalleşmeye yani<br />

gerçek işimizi yapmaya teşvik edeceğini<br />

düşünüyoruz. Bu durum robot teknolojilerin<br />

insanların yerini alacağı anlamına<br />

gelmiyor. Aksine işbirlikçi robotların,<br />

insanların rutin işlerini devralarak iş yükünü<br />

azaltacağına işaret ediyor. Verimlilik<br />

kuruluşlar için en önemli anahtardır.<br />

Bu kapsamda yürüttüğümüz projelerle<br />

çalışanların sıkıcı ve rutin işlerini işbirlikçi<br />

teknolojilere aktararak insanlara<br />

mutlu, keyifli ve verimli bir çalışma ortamı<br />

sunacağımıza inanıyoruz.”<br />

Sektör Market<br />

34<br />

“Türkiye’de 3 farklı robot<br />

teknolojisini bünyesinde<br />

bulunduran tek kuruluşuz”<br />

Yeni nesil danışmanlık şirketi Robot İstihdam<br />

Ajansı hakkında bilgi veren ve<br />

robotların gelecekte iş dünyasındaki<br />

konumu hakkında konuşan Canan Alkın,<br />

“Türkiye’nin ilk robot Headhunter’ı<br />

Teknolojinin iş dünyasındaki nüfuzu artıyor. İş yerlerinde<br />

robot kullanımı yoğun rekabet ortamında yeni nesil<br />

başarı kriteri sayılıyor. Dünya genelinde birçok şirket geleceğe<br />

hazırlanırken dijital işbirlikçilerden destek alıyor.<br />

Robot işe alım ve yerleştirme hizmeti veren Türkiye’deki<br />

ilk yeni nesil danışmanlık şirketi ise dijital çalışanlar ile iş<br />

dünyasının dinamiklerini baştan yazıyor…<br />

(Yetenek Avcısı) olarak konumlanıyoruz.<br />

Ülkemizde 3 farklı robot teknolojisini<br />

bünyesinde bulunduran başka şirket<br />

yok, bir ilki gerçekleştiriyoruz. Tüm sektör<br />

ve departmanlarda kullanılabilen<br />

sisteme gömülü yazılım robotları, dijital<br />

çalışanlar (RPA, AI, ML, NLP ), kolaboratif<br />

robotlar ve otonom-mobil robotların<br />

firmalarla buluşmasına aracılık<br />

ediyoruz. İş dünyasını geleceğe hazırlıyoruz.<br />

Çünkü gelecek insanların robotlarla<br />

yarışı değil, robotların robotlarla<br />

yarışına sahne olacak. Bu yüzden insan<br />

robot takımları oluşturup, bunu en verimli<br />

şekilde kullanan şirketler rekabet<br />

avantajı sağlayarak küresel e-ticaretten<br />

en yüksek payı alacak. Birçok çalışan,<br />

gelecek dönemde kendilerini dijital bir iş<br />

arkadaşıyla yan yana çalışırken bulacak.<br />

İnsan-robot işbirliği sadece işin geleceği<br />

değil, aynı zamanda günümüzün yüksek<br />

performanslı işletmelerinin yeni normu<br />

olacak. Robotlar ülkeler arasındaki saat<br />

farklılıklarına da çözüm olacak. 39 dilde<br />

konuşabilen ve işini sıfır hata ile yapan<br />

dijital çalışanlar, şirketler için yurt dışındaki<br />

taleplerini hızlı şekilde cevaplayabilmek<br />

adına bir alternatif olacak” dedi.<br />

2025’te yapay zeka ve<br />

robotik, günlük yaşamın<br />

neredeyse her alanına<br />

entegre edilecek<br />

Robot kullanımının rekabette “yeni<br />

nesil başarı kriteri” olduğunu ve tıpkı<br />

insan kaynağı gibi belirgin bir fark yarattığı<br />

için yükselen değer haline geldiğinin<br />

altını çizen Canan Alkın, “Artık<br />

daha iyi bir gelecek için insanların ve<br />

robotların birlikte çalışması gereken<br />

yeni dünya düzenindeyiz. Global çapta<br />

insan kaynakları yönetimi yapan büyük<br />

kurumlar, yetenek krizine rağmen<br />

halen direnç gösteriyor. Fakat yeni<br />

teknolojilerden kaçmak yerine insanları<br />

robot teknolojileri ile desteklemek daha<br />

faydalı. Bu noktada şirket liderlerinin<br />

kendilerini gelişmelere açmaları ve<br />

organizasyonun sesini dinlemeleri<br />

gerekiyor. Özellikle de ülkemiz için bu<br />

konu kritik bir önem taşıyor. 2025 yılında<br />

bu teknolojilerin bazıları görünür, çoğu<br />

zaman neredeyse görünmez olacak<br />

şekilde tamamen entegre edilecektir.<br />

Üretimde robot kullanım oranı yüzde<br />

45’e çıkacak, dolayısıyla robot ve otomasyonla<br />

ilgili iş kolları çok önemli hale<br />

gelecek. Bu da bize gelişme hızına yetişmemiz<br />

için bu konuya daha da önem<br />

vermemiz gerektiğini gösteriyor” diye<br />

konuştu.<br />

Robotik sektörünün<br />

büyümesi devam edecek<br />

Robotik sektörünün tüm tedarikçilerin<br />

karşılaştığı bir dizi temel zorluğa rağmen<br />

son iki yılda gerçek bir büyüme<br />

kaydettiğini söyleyen Robot İstihdam<br />

Ajansı Kurucusu Canan Alkın, sözlerini<br />

şu şekilde sonlandırdı: “Sektörün büyümesi<br />

katlanarak artacak. Bu noktada<br />

küreseldeki yetenek açığını karşılamak<br />

için hareket eden Robot İstihdam Ajansı<br />

olarak şirketlere ekonomik, yüksek<br />

performanslı işbirlikçi teknolojiler ile<br />

aracılık ediyoruz. Böylece şirketler hem<br />

zamandan hem paradan tasarruf ediyor.<br />

Biz yeni nesil bir danışmanlık şirketi<br />

olarak tüm robot teknolojilerinin<br />

tek yerden istihdam edilmesini sağlıyor,<br />

ülkemiz başta olmak üzere dijital ekonomide<br />

rekabet edebilmeleri için şirketleri<br />

geleceğe hazırlıyoruz. Tüm sektör ve departmanlarda<br />

kullanılabilen yazılım robotları<br />

ile iş dünyasına veri IK kültürünü<br />

benimsetmeyi amaçlıyoruz.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

Açık kaynak severler Red Hat Day Türkiye’de buluştu<br />

Açık kaynak dünyasının öncü şirketi Red Hat, Red<br />

Hat Day Türkiye etkinliğinde alanında lider şirketlerin<br />

yöneticilerini ve açık kaynak severleri bir araya getirdi…<br />

Açık kaynak dünyasındaki gelişmelerin, Red<br />

Hat portföyündeki iyileştirmelerin ele alındığı<br />

ve Red Hat’in müşterileriyle gerçekleştirdiği<br />

başarılı projelerin katılımcılarla paylaşıldığı<br />

Red Hat Day Türkiye, 16 Kasım Çarşamba<br />

günü gerçekleşti.<br />

Etkinliğin açılış konuşmalarını Red Hat Türkiye<br />

Genel Müdürü Haluk Tekin ve Red Hat<br />

EMEA Kurumsal Strateji Başkanı Will Watkins<br />

yaptı.<br />

Haluk Tekin: “Dijitalleşmenin<br />

rekor düzeye ulaştığı bu<br />

dönemde şirketlerin eski<br />

uygulamalarını günümüzdeki<br />

modern uygulamalara<br />

dönüştürmesi gerekiyor.”<br />

Konuşmasında dijitalleşmenin rekor düzeye<br />

ulaşmasıyla birlikte şirketlerin mevcut uygulamalarını<br />

günümüzdeki modern uygulamalara<br />

dönüştürmelerinin gerekliliğini vurgulayan<br />

Red Hat Türkiye Genel Müdürü Haluk Tekin<br />

sözlerine şöyle devam etti: “Açık kaynak<br />

büyük bir hızla büyüyor ve Red Hat de buna<br />

paralel bir şekilde büyümesini devam ettiriyor.<br />

Dijitalleşmenin de hızına paralel olarak<br />

bugün her sektörden farklı markalarla projeler<br />

gerçekleştiriyoruz. Bu noktada üzerinde en<br />

çok çalıştığımız konu OpenShift diyebiliriz.<br />

OpenShift artık geleceğin platformu ve büyük<br />

güncellemeler artık OpenShift üzerinde<br />

çalışıyor. Markaların OpenShift platformuna<br />

aktardığı kritik uygulama sayısı da günden<br />

güne artıyor. Bu yüzden ilişkilerimizin kuvvetli<br />

olduğu lider firmalarla olan bağımızı daha da<br />

güçlendirmek için çalışıyor ve OpenShift’in<br />

müşterilerimizin sistemindeki kullanımını<br />

artırmaya odaklanıyoruz.”<br />

Günümüzün en heyecan verici teknolojilerinden<br />

birisinin sınır bilişim olduğunu hatırlatan<br />

Haluk Tekin, konuşmasının devamında “Sınır<br />

Bilişim şirketlerin kullanıcılarına sağlamak<br />

istediği hizmetlerin gerçeğe dönüşmesine<br />

yardımcı oluyor. Öte yandan sınır bilişimle<br />

birlikte merkezi yerine dağıtık bir yapıya geçiliyor.<br />

Burada sınır bilişime de 5G eşlik ediyor.<br />

Bu iki teknolojinin bir araya gelmesiyle ülke<br />

veya dünya çapında küçük veri merkezlerini<br />

neredeyse sıfır gecikme süresiyle birbirine bağlamak<br />

mümkün oluyor. İlerleyen günlerde bu<br />

veri merkezlerinde OpenShift’in çalıştığını görebiliriz.<br />

Red Hat’in MicroShift adıyla çıkardığı<br />

OpenShift’in çok hafif (lightweight) versiyonu<br />

da sınır bilişimi destekleyen pek çok adımdan<br />

birisi. OpenShift üzerinde çalışan ve bu alanda<br />

başka bir örneğimiz olan Red Hat OpenShift<br />

Data Science’ı kullanarak birlikte çalıştığımız<br />

markalarla pilot projeler gerçekleştiriyoruz.<br />

Bu hizmetimizle firmalar farklı araçları kullanarak<br />

geliştirdiği yapay zeka modelini hızlı<br />

bir şekilde OpenShift’e aktarabiliyor. Bu sayede<br />

yapay zeka modellerinin OpenShift üzerinden<br />

ulaştırılma imkanına sahip olabiliyorlar” dedi.<br />

Red Hat Day Türkiye’nin açılış bölümü, Sabancı<br />

Üniversitesi Finans Kürsü Başkanı Prof. Dr.<br />

Özgür Demirtaş’ın konuşmasıyla sona erdi.<br />

Programda daha sonra, Red Hat Türkiye Genel<br />

Müdürü Haluk Tekin’in moderasyonluğunu<br />

üstlendiği OpenShift ile Dijital Dönüşüm Deneyimleri<br />

paneli yer aldı. Panelin konuşmacıları<br />

ise sahibinden.com CTO’su Gökhan Ergül, İş<br />

Bankası CTO’su Emrah Gökçe Aygün ve Türk<br />

Telekom IT Grup Direktörü İrfan Uğur oldu.<br />

Panelin ardından program, müşteri başarı öykülerinin<br />

katılımcılarla paylaşılmasıyla devam<br />

etti. Bu bölümde Konsalt, Yapı Kredi Bankası,<br />

Odine, Turkcell, Sekom, ING, SoftwareO-<br />

NE, Vakıf Katılım Bankası, Couchbase, HPE,<br />

NGINX, F5, PureStorage, Supermicro, Türk Telekom<br />

ve sahibinden.com gibi alanlarının öncüsü<br />

şirketlerin yöneticileri, Red Hat’le birlikte<br />

elde ettikleri başarıları anlatırken, Red Hat’in<br />

EMEA bölgesindeki ve Türkiye’deki mühendisleri<br />

de Red Hat çözümlerindeki yenilikleri<br />

aktardı.<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

Getir ile Just Eat Takeaway.com Avrupa’da iş birliği yaptı<br />

Dünyada bir<br />

ilki Türkiye’de<br />

başlatarak,<br />

dakikalar içerisinde<br />

market<br />

ürünlerini<br />

kullanıcılarla<br />

buluşturan Getir,<br />

dünyanın<br />

önde gelen yemek teslimatı girişimlerinden<br />

Just Eat Takeaway.com ile Avrupa çapında<br />

bir iş birliğine imza attı. Bu kapsamda, Getir’in<br />

ürün portföyünün tamamı Just Eat<br />

Takeaway.com kapsamındaki uygulamalara<br />

entegre edilecek ve Getir ürünlerini sipariş<br />

eden tüketicilerin teslimatı Getir kuryeleri<br />

tarafından yapılacak.<br />

Gelecek hafta Almanya’da başlayacak iş birliği<br />

ile, Getir’in yaklaşık 2.000 ürünü, Just Eat<br />

Takeaway.com’un Almanya’daki cep telefonu<br />

uygulamasında ve internet sitesinde satışa<br />

sunulacak. Önümüzdeki haftalarda ise İngiltere’de,<br />

İspanya’da, İtalya’da ve Fransa’da<br />

da hayata geçecek.<br />

Getir, dünyanın önde gelen yemek teslimatı şirketi<br />

Just Eat Takeaway.com ile Avrupa’da iş birliğine gitti.<br />

Bu iş birliği ile Getir ürün portföyünün tamamı Just Eat<br />

Takeaway.com çatısı altındaki uygulamalara entegre<br />

olacak. Gelecek hafta Almanya’da başlayacak uygulama,<br />

önümüzdeki haftalarda İngiltere, İspanya, İtalya<br />

ve Fransa operasyonlarını da kapsayacak…<br />

“Dakikalar içinde market ürünleri teslimatının<br />

öncüsü olarak, Avrupa’da önemli bir pazar<br />

konumuna sahip Just Eat Takeaway.com<br />

gibi güçlü bir iş ortağı ile çalışacağımız için<br />

mutluyuz,” açıklamasını yapan Getir Avrupa<br />

Bölge Genel Müdürü Turancan Salur, “İki<br />

güçlü uluslararası markanın iş birliği her iki<br />

taraf için de birçok fırsat sunuyor: Just Eat<br />

Takeaway.com müşterileri çok daha geniş<br />

bir ürün yelpazesinden seçim yapma imkanına<br />

kavuşacak. Getir de daha büyük bir<br />

tüketici tabanına erişerek, Avrupa çapındaki<br />

büyümesini sürdürecek” dedi.<br />

Avrupa’nın market sektöründeki ilk decacorn’u<br />

Getir, bugün itibarıyla üç kıtada, 9<br />

ülkede kullanıcılarına hizmet veriyor. Geçen<br />

yıl ocak ayında İngiltere ile başladığı<br />

yurt dışı faaliyetlerine kısa sürede Almanya,<br />

Fransa, İtalya, İspanya, Hollanda ve Portekiz’i<br />

de ekledi. Geçtiğimiz yıl kasım ayında<br />

ABD pazarına giriş yapan Getir, şu anda<br />

Türkiye’nin 81 iline ek olarak yurt dışında 48<br />

şehirde faaliyetlerini sürdürüyor.<br />

35


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

Intel Monsters Reloaded 2022’nin<br />

Finalleri nefes kesti<br />

Monster Notebook ve Intel iş birliğiyle düzenlenen,<br />

espor severlerin tüm dünyada heyecanla takip ettiği<br />

Intel Monsters Reloaded 2022 turnuvası, dört aylık<br />

maratonun ardından büyük bir etkinlik ve nefes kesen<br />

maçlarla sona erdi…<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

İstanbul Beyoğlu, Grand Pera Emek Sahnesinde<br />

gerçekleşen yılın en iddialı espor<br />

organizasyonu, final maçlarının yanı<br />

sıra Monster Notebook Oyun Müzikleri<br />

Orkestrası, Türkçe Rap’in önemli isimlerinden<br />

KAMUFLE konseri, Cosplay<br />

gösterileri, Monster Notebook deneyim<br />

standları, 360 derece videolar ve yapay<br />

zekâ (AI) robotları gibi çeşitli eğlenceli etkinliklere<br />

ev sahipliği yaptı.<br />

Oyun severlerden büyük ilgi gören finaller<br />

ayrıca, sosyal medya üzerinden binlerce<br />

izleyiciye canlı olarak yayınlandı. Türkiye’den<br />

2, Almanya’dan 1 ve Birleşik Arap<br />

Emirlikleri’nden 1 takımın kıyasıya mücadele<br />

ettiği finallerin sonunda kupayı Eternal<br />

Fire Academy takımı kaldırdı. Turnuvanın<br />

ödül havuzundan yaklaşık 565 bin<br />

TL değerinde ödül dağıtıldı.<br />

Monster Notebook ve Intel iş birliğiyle düzenlenen<br />

Intel Monsters Reloaded 2022<br />

espor turnuvası finalleri, İstanbul Beyoğlu’nda<br />

Grand Pera Emek Sahnesi’nde gerçekleşti.<br />

Pandemiden sonra fiziksel olarak ilk defa<br />

gerçekleştirilen yılın en iddialı espor etkinliğinde,<br />

final maçları büyük sahnede,<br />

yüzlerce oyun tutkunu tarafından izlendi,<br />

ayrıca sosyal medya üzerinden tüm dünyaya<br />

canlı olarak yayınlandı.<br />

Oyun severlerin büyük ilgi gösterdiği<br />

etkinlik, Cosplay gösterileri, Monster<br />

Notebook ürün ve aksesuarlarının<br />

tanıtıldığı deneyim alanları, 360 derece<br />

dönüşe sahip yapay zekâ (AI) robotları gibi<br />

çeşitli aksiyonlarla büyük bir espor festivaline<br />

dönüştü. Etkinlikte ayrıca katılımcılar<br />

için mini turnuvalar düzenlenirken, bunları<br />

kazanan oyun severlere çeşitli aksesuarlar<br />

hediye edildi.<br />

Final maçları arasında sahne alan, Türkçe<br />

Rap’in önemli isimlerinden KAMUFLE,<br />

Red Bull 64 Bars kapsamında yarattığı 64<br />

satırlık parçasıyla gençlerden büyük ilgi<br />

gördü. Maçlar öncesi ana sahnede epik<br />

oyun müziklerini başarıyla seslendiren<br />

Monster Notebook Oyun Müzikleri Orkestrası<br />

ise tüm izleyicilerin beğenisini<br />

kazandı.<br />

Finallerin sunuculuğunu Özgür “Root”<br />

Alagül ve Berke “Vlad” Kantürk üstlenirken<br />

maçın yorumcuları Anıl Can Başaran<br />

- GTRST ve Uzay Berkan Köse - UBEKA<br />

oldu.<br />

Eternal Fire Academy kupayı<br />

kaldırdı!<br />

Haziran ayında başlayan mücadeleye Türkiye’den<br />

katılan espor tutkunları CS: GO,<br />

FORTNITE ve PUBG turnuvalarında; Almanya<br />

ve Körfez Arap Ülkeleri’nden gelen<br />

katılımcılar ise CS: GO turnuvasında yarıştılar.<br />

CS: GO finallerinde Türkiye’den Eternal<br />

Fire Academy ve Securitas, Almanya’dan<br />

TouchTheCrown ve Birleşik Arap Emirlikleri’nden<br />

B6a Ryhmes takımları yer aldı.<br />

Nefes kesen mücadelelerin sonunda Eternal<br />

Fire Academy şampiyonluğa ulaştı.<br />

Global bir espor etkinliği olmasının yanı<br />

sıra farklı ülkelerden takımların birbirleriyle<br />

tanıştıkları ve espor ekosistemini<br />

geliştiren Intel Monsters Reloaded 2022’ye<br />

bu yıl 5 bine yakın espor oyuncusu katıldı.<br />

Turnuvada bu yıl ayrıca, ödül havuzunda<br />

toplanan yaklaşık 565 bin TL değerinde<br />

ödül takımlara dağıtıldı.<br />

Göktuğ Okan Oğuz: “Monster<br />

Notebook olarak oyuncuların<br />

her zaman yanındayız”<br />

Monster Notebook Satış ve Pazarlamadan<br />

Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Göktuğ<br />

Okan Oğuz, “Monster Notebook olarak<br />

pandemi döneminde evde olan gamer’ları<br />

bir araya getirmek üzere çıktığımız yolda<br />

nihayet Intel Monsters Reloaded 2022 finalini<br />

fiziki bir şölene dönüştürdük. Monster<br />

Notebook olarak espor’a yatırım yapıyor ve<br />

oyuncuların yanında olduğumuzu hissettirmek<br />

istiyoruz. Gamer ve espor topluluğu<br />

oluşturma yolunda attığımız bu adımda<br />

üçüncü turnuvamızı geride bırakmanın<br />

gururunu yaşıyoruz. İş ortağımız Intel<br />

ile birlikte mevcut bir etkinliğe sponsor<br />

olmak yerine kendi turnuvamızı düzenlemek<br />

istedik. Bugün yaşanan heyecana ve<br />

katılıma baktığımda, mutluluk veren bir<br />

sonuca ulaştığımızı görüyorum. Türkiye<br />

oyun ekosisteminin en sevilen aktörlerinden<br />

biri olarak, yine Türkiye’nin en iddialı,<br />

en uzun süren ve en fazla ödül havuzuna<br />

sahip turnuvalarından birini gerçekleştirdik.<br />

Intel Monsters Reloaded’a katılarak<br />

turnuvaları takip eden oyunculara ve başta<br />

Intel olmak üzere bu turnuvanın gerçekleşmesini<br />

destekleyen tüm paydaşlarımıza<br />

Monster Notebook adına teşekkürlerimi<br />

sunuyorum” dedi.<br />

Intel Monsters Reloaded, amatör veya profesyonel<br />

fark etmeksizin her seviye oyuncuya<br />

espor heyecanını doyasıya yaşatmayı<br />

hedefliyor.<br />

36


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

Teknopark İstanbul, Nürnberg Buluşlar<br />

Fuarı’ndan 3 madalyayla döndü<br />

Almanya’nın Nürnberg şehrinde gerçekleşen iENA<br />

2022 Uluslararası Buluşlar Fuarı’na katılan Teknopark<br />

İstanbul Teknoloji Transfer Ofisi Connectto, bünyesindeki<br />

firmaların buluşlarına ait 3 patent ile altın, gümüş<br />

ve bronz madalya alarak döndü…<br />

Teknopark İstanbul<br />

Teknoloji Transfer<br />

Ofisi Connectto tarafından<br />

temsil edilen<br />

firmalara ait 3<br />

patent, Almanya’nın<br />

önemli ticaret ve endüstri<br />

merkezi olan<br />

Nürnberg’deki, gerçekleştirilen<br />

iENA<br />

2022 “Fikirler, Buluşlar,<br />

Yeni Ürünler”<br />

Uluslararası Ticaret<br />

Fuarı’nda ödüle layık<br />

görüldü.<br />

Alman Patent ve Marka Ofisi (DPMA) ve<br />

Uluslararası Buluşçular Birliği Federasyonu<br />

(IFIA) iş birliğiyle gerçekleştirilen, 26 farklı<br />

ülkeden 530 buluşun sergilendiği fuarda<br />

iENA uzman jürisi, New Senses Uzay Teknolojileri<br />

firmasına ait “ses frekansları ile bazı<br />

hastalıkların teşhisini sağlayan “Ainalyze””<br />

patentine altın madalya verdi. RS Research<br />

firmasına ait “kırılabilir polimer ilaç konjugatları”<br />

patenti gümüş madalya alırken,<br />

Umayana Araştırma’nın “Commiphora Molmol<br />

(Myrrh) isimli reçine ekstraktları ve<br />

bunların yara, mukozit ve diğer hastalıkların<br />

önlenmesi, iyileşmesi ve tedavisine yönelik<br />

iyileşmesi ve tedavisi için kullanılması” patenti<br />

bronz madalya kazandı.<br />

Bilal Topçu: Çığır açan<br />

yenilikler<br />

Uluslararası ödül alan girişimcileri tebrik<br />

eden Teknopark İstanbul Genel Müdürü Bilal<br />

Topçu, dünyanın dört bir yanından fuara<br />

katılarak dört gün boyunca buluşlarını sergileyen<br />

yüzlerce aday arasından 3 madalya<br />

almanın sevindirici olduğunu söyledi. Bu yılki<br />

buluşların yüksek kalitesini vurgulayarak<br />

çığır açan yenilikler sunulduğunu belirten<br />

Topçu, “Teknoloji odaklı girişimciliğin desteklenmesi<br />

için faaliyet gösteren Connectto<br />

çatısı altında <strong>2023</strong>’te daha da fazla ödül almayı<br />

umuyoruz” dedi.<br />

iENA 2022 Fikirler, Buluşlar ve Yeni Ürünler<br />

Uluslararası Ticaret Fuarı’na, patentli ürünlerin<br />

sergilenmesi, jüri tarafından patent<br />

değerlendirmelerinin yapılarak ödüllendirilmesi<br />

ve patentlerin ticarileşme çalışmalarının<br />

desteklenmesi kapsamında her yıl Nürnberg<br />

Fuar Merkezi’nde düzenleniyor.<br />

Sektör Market<br />

Redington Türkiye ve VAST Data’dan stratejik iş birliği<br />

IT network<br />

Redington Türkiye, veri depolama alanında yenilikçi<br />

çözümler sunan uluslararası bilişim teknolojileri tedarikçisi<br />

VAST Data’nın Türkiye’de ve Bağımsız Devletler Topluluğu<br />

(CIS) bölgesindeki tek yetkili dağıtıcısı oldu…<br />

Türkiye’ye bilişim sektöründeki global deneyimini<br />

aktaran kurumsal teknoloji distribütörü<br />

ve danışmanı Redington Türkiye, bilişim<br />

teknolojileri tedarikçisi VAST Data ile şirketin<br />

veri depolama çözümlerinin tamamının<br />

Türkiye’de dağıtımı kapsamında stratejik bir<br />

iş birliği yaptı. Redington Türkiye, bu iş birliği<br />

kapsamında Kasım 2022’den itibaren VAST<br />

Data’nın veri depolama çözümlerinin Afrika ve<br />

Orta Doğu bölgesinden sonra Türkiye’de ve CIS<br />

bölgesindeki yetkili tek distribütörü oldu.<br />

Yüksek teknolojiyi yüksek<br />

mühendislikle birleştiriyor<br />

VAST Data dünyada veri depolama anlamında<br />

yeni bir bakış açısı ve teknoloji sunan uluslararası<br />

bir bilişim teknolojileri tedarikçisidir. Yüksek<br />

teknolojiyi yüksek mühendislikle birleştiren<br />

ABD merkezli şirket emsallerinden farklı<br />

olarak ölçeklendirme sınırı olmayan yeni nesil<br />

depolama ürünleri sunuyor. Yenilikçi şirket,<br />

işletmelere tüm uygulamalarının depolama ihtiyacı<br />

için optimize edilmiş çözümlerle hizmet<br />

veriyor. Veri depolama çözümlerinde fark yaratan<br />

VAST Data’nın veri depolama teknolojisine<br />

getirdiği yeni çözümler şirketi diğer veri depolama<br />

çözümlerinden bir adım öteye taşıyor.<br />

Geleneksel veri depolama<br />

çözümlerine göre 50 kat daha<br />

hızlı<br />

Redington Türkiye Genel Müdürü Cem Borhan;<br />

“Günümüz iş dünyasında verilerin depolanması<br />

ve korunması, işletmelerin başarısı ve<br />

sürdürülebilirliği için en kritik konulardan biri<br />

haline geldi. Hızlı dijitalleşmenin ve hibrit çalışmanın<br />

yaygınlaşmasının sonucu olarak veri<br />

ihlallerin giderek yaygınlaşması sonucu birçok<br />

şirket geleneksel yedekleme cihazlarının<br />

ihtiyaç duyduklarında verilerini kurtarmak<br />

için yeterli olamayacağını keşfediyor. İşte bu<br />

noktada sunduğu teknolojilerle fark yaratan<br />

VAST Data ile hayata geçirdiğimiz iş birliği<br />

sayesinde Türkiye’de sunduğumuz ürün ve çözümlerimizin<br />

niteliğini güçlendirmekten dolayı<br />

büyük mutluluk duyuyoruz. VAST Data’nın<br />

depolama ürünü işletmelere gerçek zamanlı<br />

olarak ve eski model amaca yönelik yedekleme<br />

cihazlarından 50 kat daha hızlı geri yüklemelerini<br />

uygun maliyetli bir sistem sağlıyor. VAST<br />

Data’nın uzmanlığını ispatlamış çözümleri Redington’un<br />

uluslararası tecrübesi ve geniş partner<br />

ağıyla bir araya gelince sektörde çok daha<br />

güçlü ve rekabetçi bir konuma ulaşacağız.<br />

Global bilgi birikimimizi, yerel deneyimimizle<br />

harmanlayarak geçtiğimiz yıl önemi daha<br />

da artan siber güvenlik alanında yeni nesil<br />

teknolojilere odaklanmaya devam edeceğiz”<br />

dedi.<br />

VAST Data Orta Doğu, Afrika ve Türkiye’den<br />

Sorumlu Kanal Satış Direktörü Dany El<br />

Khoury, ”VAST Data olarak yüzde 100 iş ortağı<br />

odaklı stratejimize son dönemde global ölçekte<br />

hız verdik. Bu kapsamda Redington Group<br />

gibi bilişim teknolojileri alanında dünyanın en<br />

önemli dağıtım firmalarından biriyle yakın iş<br />

birliği yapmayı, küresel varlığımızı genişletmemiz<br />

açısından çok kritik bir adım olarak<br />

görüyoruz. Yeni dönemde Orta Doğu, Afrika<br />

ve Türkiye’deki tek yetkili bir distribütörümüz<br />

olarak Redington’ın yenilikçi ürünümüz Universal<br />

Storage’ın gücünün daha fazla müşteriye<br />

erişimi konusunda bize destek verecek<br />

olmasından dolayı son derece mutluyuz” dedi.<br />

37


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

Skytech ve Hyundai Televizyon<br />

Grubunda İş Birliğine İmza Attı<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

Ünsal Group çatısı altında faaliyet gösteren<br />

Skytech, Hyundai ile gerçekleştirdiği<br />

iş birliğinin imza töreni; Ünsal Group<br />

Yönetim Kurulu Başkanı Şinasi Ünsal,<br />

Skytech CEO’su Uğur Ünsal ve Hyundai<br />

Avrupa Şubeler Direktörü Hyundae<br />

Kim’in yanı sıra Sanayi ve Teknoloji Bakan<br />

Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır’ın<br />

da katılımıyla gerçekleşti. Hyundai’nin<br />

televizyon grubunda 5 ülkenin üretim,<br />

satış, pazarlama ve dağıtım haklarını<br />

alan Skytech, iş birliği kapsamında, 3<br />

yıl boyunca Hyundai markasıyla ürettiği<br />

televizyonları Türkiye, Bosna-Hersek,<br />

Bulgaristan, Sırbistan ve Hırvatistan’a<br />

satacak. İş birliği doğrultusunda bugüne<br />

kadar 20 milyon dolarlık üretim yatırımı<br />

gerçekleştiren Skytech, 2024 yılına kadar<br />

yaklaşık 10 milyon dolarlık daha ek<br />

yatırım yapacak. Avrupa’da global satış<br />

ağı kurmayı, depo açmayı da planlayan<br />

Skytech’in hedefleri arasında Hyundai’nin<br />

televizyon teknolojileri alanında<br />

dünyadaki en büyük tedarikçisi olmak<br />

yer alıyor.<br />

TV, uydu alıcısı ve küçük ev aletleri sektöründe faaliyet<br />

gösteren Skytech, TV grubunda Hyundai’nin 5<br />

ülkedeki üretim, satış, pazarlama ve dağıtım haklarını<br />

aldığını imza töreniyle duyurdu. Şirket, 3 yıl boyunca<br />

Hyundai marka televizyon üreterek Türkiye,<br />

Bosna-Hersek, Bulgaristan, Sırbistan ve Hırvatistan’a<br />

satışını gerçekleştirecek. Bu iş birliği kapsamında<br />

orta vadede Skytech, Hyundai’nin 25 ülkedeki<br />

tek tedarikçisi olmayı hedefliyor…<br />

38<br />

Skytech, Türkiye üretim ve<br />

ihracatına olan katkılarını<br />

artıracak<br />

İş birliği ile ilgili görüşlerini paylaşan<br />

Ünsal Group Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Şinasi Ünsal, “Grup olarak; inşaat<br />

ve elektronik sektörlerinde faaliyet<br />

gösteriyoruz. Ayrıca savunma sanayisine<br />

yönelik üretim yapan ayrı bir elektronik<br />

şirketimiz bulunuyor. Grup olarak<br />

son derece başarılı ve verimli bir yıl<br />

geçiriyoruz. 2022 yılında yaklaşık 1,5<br />

milyar TL ciroya ulaştık. Grup olarak<br />

2022 yılı hedeflerimizin de üzerine çıktık.<br />

Global marka iş birliklerimiz ile hem<br />

grup olarak hem de teknoloji tarafında<br />

çok ciddi atılımlar gerçekleştirdik ve<br />

atılımlarımıza devam ediyoruz. Skytech,<br />

ihracatı, istihdam rakamları ve grup<br />

cirosu içinde yüzde 30’a ulaşan payı ile<br />

grubumuzun en önemli şirketlerinden.<br />

Skytech, Hyundai iş birliği ile hem grup<br />

cirosu içindeki payını ve konumunu hem<br />

de Türkiye üretim ve ihracatına olan<br />

katkılarını artıracak. Ülkemizin ve grubumuzun<br />

geleceği adına böylesi büyük<br />

bir iş birliğine imza attığımız için son<br />

derece gururluyuz” diye konuştu.<br />

“Türkiye televizyon<br />

pazarındaki payımızı yüzde<br />

15’e çıkaracağız”<br />

İş birliğini, Skytech’in adını tüm dünyaya<br />

duyurmak için önemli bir fırsat olarak<br />

gördüklerini söyleyen Skytech CEO’su<br />

Uğur Ünsal; “Firma olarak, yıllık 3 milyon<br />

adet üretim kapasiteli, 4 adet TV, 2<br />

adet elektrikli ev aletleri üretim hattı ve<br />

4 adet tam otomatik anakart dizgi hattı<br />

bulunan tesisimizde 380 farklı üretim<br />

gerçekleştiriyoruz. Bugün üretimimizin<br />

yüzde 30’unu 17 ülkeye ihraç ediyoruz.<br />

Skytech’in yeni ülke ve pazarlara giriş<br />

kapısı da olacak iş birliği ile ihracat gerçekleştirdiğimiz<br />

ülke sayısını yakın gelecekte<br />

50’ye taşıyacağız. İhracatımızı da<br />

her yıl yüzde 50 oranında büyütmeyi hedefliyoruz.<br />

Türkiye’de yüzde 7 olan televizyon<br />

pazarındaki payımızı yüzde 15’e<br />

çıkaracağız. Üretim, satış ve ciromuzda<br />

ciddi bir atılım olacak iş birliği ile <strong>2023</strong><br />

yılı içerisinde sadece Hyundai ürünleri<br />

ile 30 milyon dolar, 3 yıl toplamında<br />

ise 120 milyon dolar ciro hedefliyoruz.<br />

Hyundai iş birliği ile global marka olma<br />

yolunda adımlarımızı hızlandırırken,<br />

Türkiye’nin teknoloji üretimi konusundaki<br />

potansiyelini daha yukarı taşıyacağız”<br />

açıklamalarında bulundu.<br />

Uğur Ünsal: “Hedefimiz,<br />

dünyanın birçok ülkesindeki<br />

Hyundai temsilcisini<br />

Asya’dan Türkiye pazarına<br />

çekmek”<br />

İş birliğinin sadece Skytech’in gelecek<br />

hedeflerine değil Türkiye teknolojisine,<br />

ihracatına ve üretimine de son derece<br />

önemli katkıları olacağına inandıklarını<br />

kaydeden Uğur Ünsal, “Teknoloji üreticisi<br />

olarak bu iş birliği ile uzun dönemde<br />

farklı ülkelere de Hyundai TV gurubu<br />

ürünlerini satmayı amaçlıyoruz. Dünyanın<br />

birçok ülkesindeki Hyundai temsilcisini<br />

Asya’dan Türkiye pazarına çekip<br />

üretim ve dağıtım planımız bulunuyor.<br />

Avrupa Gümrük Birliği içerisinde bulunan<br />

ülkemizde herhangi bir stok ya da<br />

minimum sipariş limitleri olmadan üretim<br />

gerçekleştirmeyi ve ölçek ekonomisi<br />

yaratmayı istiyoruz” dedi.<br />

“Skytech ile iş birliğimizin<br />

uzun yıllar devam edeceğini<br />

düşünüyoruz”<br />

Skytech ile iş birliğinden son derece büyük<br />

mutluluk duyduğunu belirten Hyundai<br />

Avrupa Şubeler Direktörü Hyundae<br />

Kim; “İş birliğimizin Skytech’in Hyundai’ye<br />

olan katkılarıyla uzun yıllar devam<br />

edeceğini düşünüyoruz. Bu kapsamda<br />

ürünlerimiz ile birçok pazarda olmaya<br />

devam edeceğiz” diye konuştu.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

SOCAR Türkiye ve Turkcell’den Enerji Sektöründe bir ilk<br />

Türkiye’nin en büyük<br />

endüstriyel holdingi<br />

SOCAR Türkiye<br />

ve Turkcell, enerji<br />

sektöründe bir ilk<br />

olacak önemli bir iş<br />

birliğine imza attı.<br />

İş birliği kapsamında<br />

Turkcell, İzmir<br />

Aliağa Yarımadası’nda sadece SOCAR Türkiye<br />

bilgi teknolojileri altyapısı için baz istasyonları<br />

kurarak özel bir Private LTE ağı oluşturacak.<br />

SOCAR Türkiye’nin Aliağa Yarımadası’nda<br />

STAR Rafineri ve Petkim gibi önemli iştiraklerinin<br />

bulunduğu bölge, Türkiye’nin ilk “Özel<br />

Endüstri Bölgesi” unvanına sahip olmasıyla da<br />

dikkat çekiyor.<br />

LTE teknolojisinde dünyada en yüksek hız sağlayan<br />

üç operatörden biri olan Turkcell, genişleyen<br />

fiber altyapısıyla birlikte fibere bağlı baz<br />

istasyonu sayısını artırırken mobil şebekesini<br />

de güçlendirerek Aliağa Yarımadası’nı geleceğin<br />

teknolojilerine hazır hale getiriyor.<br />

“SOCAR Türkiye’yi ve Aliağa’yı<br />

Turkcell’in teknolojisi ile 5G’ye<br />

hazırlıyoruz”<br />

Dijital dönüşümü kendini sürekli yenileyen<br />

dinamik bir süreç olarak gördüklerini belirten<br />

SOCAR Türkiye Dijital Transformasyon ve Bilişim<br />

Teknolojileri Başkanı Hakan Irgıt, “Bu hıza<br />

ve dinamizme ayak uydurabilmek için hem<br />

fikirlerin hem de teknolojilerin hızlıca test edilebileceği<br />

ve projelendirmelerin gerçek iş senaryolarına<br />

dayalı verilerle gerçekleştirilebileceği<br />

uygulamaları devreye alıyoruz” dedi.<br />

İş birliğiyle ilgili değerlendirmede bulunan<br />

Hakan Irgıt “Türkiye’nin en büyük endüstriyel<br />

holdingi SOCAR Türkiye olarak ilkleri gerçekleştirmek<br />

için çalışıyoruz. Sektörümüzde dijital<br />

dönüşümde öncü şirket olma iddiasındayız.<br />

Bugün de burada bizi çok heyecanlandıran<br />

ve sektörümüz için bir ilk olacak iş birliğini<br />

SOCAR Türkiye ve Turkcell, enerji sektöründe ilke imza atarak<br />

önemli bir iş birliği gerçekleştirdi. Aliağa Yarımadası’na özel geliştirilen<br />

proje kapsamında, Turkcell tarafından SOCAR Türkiye’ye<br />

özel bir mobil iletişim ağı oluşturulacak. SOCAR Türkiye’nin<br />

bilgi teknolojileri vizyonu Turkcell’in güçlü ve eşsiz teknolojik<br />

altyapısı ile bir araya gelerek, verimli, esnek, ölçeklenebilen ve<br />

en yeni teknolojilere hazır bir altyapı sağlanacak…<br />

duyurduk. SOCAR Türkiye olarak dijital dönüşüm<br />

vizyonumuz ve stratejik planlarımızın<br />

ışığında geliştirdiğimiz bu projede Turkcell’in<br />

teknolojisi ile SOCAR Türkiye’yi ve Aliağa’yı<br />

5G’ye hazırlıyoruz. Dijital dönüşüm yolculuğumuzdaki<br />

çok önemli bir adımı atıyoruz.” dedi.<br />

“SOCAR Türkiye’ye özel bir altyapı<br />

hazırlanacak”<br />

Hakan Irgıt “Fikrin geliştirilmesinden uygulanmasına<br />

büyük emek verdiğimiz bu projede<br />

Turkcell teknolojisiyle uçtan uca tüm dijital<br />

operasyonumuzu tek sistem üzerinden sağlamak<br />

için tamamen SOCAR Türkiye’ye özel<br />

olarak güvenlik, iletişim ve verimlilik ağı işlevi<br />

görecek bir altyapı hazırlanacak. Dijitalleşme,<br />

Endüstri 4.0, sürdürülebilirlik ve mobilite<br />

stratejimizi destekleyecek teknolojiler ile siber<br />

güvenlik, bağlantı çeşitliliği, iş sürekliliği gibi<br />

alanlar için çözüm sunmak amacıyla geliştirilen<br />

bu projede emeği geçen tüm çalışma arkadaşlarımıza<br />

teşekkür ederiz” şeklinde konuştu.<br />

“360 derece bakış açısıyla,<br />

terzi usulü çözümler<br />

geliştirdik”<br />

İş birliğiyle ilgili açıklamada bulunan Turkcell<br />

Kurumsal Satıştan Sorumlu Genel Müdür<br />

Yardımcısı Ceyhun Özata “SOCAR Türkiye,<br />

1453 hektarlık bir yarımadada rafineri, petrokimya,<br />

liman işletmeciliği gibi iş kollarında<br />

faaliyet gösterdiğinden, her iş birimi özelinde<br />

terzi usulü dijitalleşme ihtiyaçlarına cevap<br />

verebilmek istiyordu. Sürecin ilk etabından<br />

itibaren Turkcell Dijital İş Servisleri şirketimiz<br />

ile SOCAR Türkiye’nin uçtan uca dijital dönüşüm<br />

yolculuğunda güvenilir teknoloji ortağı<br />

olarak yer aldık. Güçlü ve eşsiz şebeke altyapımız<br />

üzerinden siber güvenlik katmanları ve iş<br />

sürekliliği gibi alanlar için çözüm sunarak tüm<br />

projeyi 360 derece bakış açısıyla geliştirdik. Bu<br />

yaklaşımımızla iki büyük kurumun uzun yol<br />

arkadaşlığının temellerini güçlendirmekten<br />

memnuniyet duyuyoruz” dedi.<br />

“Enerji sektörüne örnek olacak<br />

projeyi SOCAR Türkiye ile<br />

hayata geçireceğiz”<br />

Ceyhun Özata “SOCAR Türkiye, eşsiz şebekemiz<br />

sayesinde sunduğumuz Private LTE<br />

teknolojisi ile Aliağa Yarımadası’nda tüm faaliyetlerini<br />

dijitalleştirebilecek bir altyapıya sahip<br />

olacak. Bu altyapıyı günümüz ve geleceğin teknolojilerine<br />

hazır olarak SOCAR Türkiye Bilişim<br />

Teknolojileri ekibi ile tasarladık. Böylelikle<br />

Turkcell’in mevcut güçlü teknolojik altyapısı ve<br />

geniş frekans spekturumu sayesinde verimli,<br />

esnek ve ölçeklenebilen bir altyapı sağlanacak.<br />

Tüm açık alanı kapsayacak, düşük gecikme<br />

değerlerine sahip, aynı zamanda nesnelerin<br />

interneti teknolojilerini destekleyen bu altyapının<br />

kurulmasının enerji sektörü için de örnek<br />

teşkil edeceğini düşünüyoruz” diye konuştu.<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

Sun Tekstil’den yapay zeka girişimine yatırım<br />

Sürdürülebilir değişim için dijital dönüşümün ve teknolojinin<br />

gücünü etkili şekilde kullanan Sun Tekstil,<br />

katıldığı Big Bang Startup Challenge etkinliğinde, yapay<br />

zeka odaklı desen tasarım teknoloji girişimi MYTH<br />

Al’a 350 bin TL yatırım yaptığını açıkladı…<br />

Sun Tekstil, yapay zeka<br />

odaklı desen tasarım teknolojisi<br />

olan kuluçka girişim<br />

MYTH Yapay Zeka ve<br />

Tekstil A.Ş.’ye 350 bin TL<br />

yatırım yapıyor. MYTH Al,<br />

tasarımcıları ve işletmeleri<br />

bir araya getiren, yapay<br />

zeka odaklı desen tasarım<br />

teknoloji girişimi. MYTH<br />

Al teknolojisi; tasarım adımı içeren tüm sektörlerde<br />

yeşil ve dijital dönüşüm sağlamaya<br />

ve endüstri 4.0 gereksinimlerini karşılamaya<br />

odaklanırken, tasarımcıların ilham amaçlı<br />

hazırladıkları moodboardların anlık işlenmesiyle<br />

benzersiz desenler oluşturmaya yönelik<br />

bir araç sunuyor. 2020 yılında kadın girişimci<br />

Özgecan Üstgül tarafından kurulan<br />

girişim İTÜ Teknopark’da yer alıyor.<br />

Sun Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Elvan<br />

Ünlütürk, yaptıkları yatırımla ilgili bilgi vererek,<br />

“MYTH Al girişiminin kullandığı desen<br />

tasarım teknolojisiyle ürün geliştirme<br />

süreçlerimizi kısaltıp, operasyon verimliliğimizi<br />

artırmayı planlıyoruz. Ön protokolü<br />

imzaladık. Tekstilde ezber bozan, yenilikçi<br />

dijital dönüşüm projeleri geliştirmeye devam<br />

ediyoruz. Bilginin gücüne inanıyor, dijitalleşmenin<br />

yalnızca bir adım değil uzun yol<br />

olduğu bilinciyle hareket ederek koleksiyonlarımızı<br />

ve projelerimizi değişimin dinamizmine<br />

uyumluyoruz.” dedi.<br />

39


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

Türkiye Girişimci Buluşması sona erdi<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

40<br />

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın<br />

mesaj göndererek etkinliğe katılanlara sevgi<br />

ve selamlarını ilettiği organizasyonun<br />

kapanış konuşmalarını Tarım ve Orman<br />

Bakan Yardımcısı İbrahim Yumaklı, Girişimci<br />

İşadamları Vakfı Başkanı Mehmet<br />

Koç ve Girişimci İşadamları İcra Kurulu<br />

Üyesi Kadir Gurbetçi gerçekleştirdi. Ödül<br />

alan ve buluşmaya katılan herkese teşekkürlerini<br />

ileten Koç, gelecek yıl planlanan<br />

etkinlikte gerek ödül miktarlarını gerekse<br />

katılımcı sayısını artıracaklarını açıkladı.<br />

Ülkemizin katılım yatırım bankası kuracağını<br />

ve kurulan banka ile girişimcilerin<br />

destekleneceğini belirten Koç, böylece<br />

girişimlerin yurtdışına gitmeyerek ülkemize<br />

katkı sağlayacağını söyledi. Bakan<br />

Yardımcısı Yumaklı ise girişimin ülkemiz<br />

için önemine değinerek son yıllarda<br />

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın<br />

önderliğinde gelişen teknolojiyle daha ileri<br />

gideceğimizi, Türkiye yüzyılına yakışacak<br />

projeleri gerçekleştireceğimizi açıkladı.<br />

Türkiye Girişimci Buluşması ve 9. GİV Girişimcilik<br />

Ödülleri 25-26 Kasım tarihlerinde<br />

İstanbul Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.<br />

“Fikirden Girişime” sloganıyla<br />

hayata geçirilen buluşmada paneller, B2B<br />

görüşmeler gerçekleştirilirken, iş ve sanayi<br />

dünyasından temsilciler, akademisyenler,<br />

kamu kurum yetkilileri girişimcilerle bir<br />

araya geldi.<br />

2 gün boyunca süren<br />

panellerde girişimcilik farklı<br />

başlıklarda masaya yatırıldı<br />

Moderatörlüğünü Bengü Türk TV Teknoloji<br />

ve Gelecek Programı Yapımcısı ve<br />

Moderatörü Şenol Vatansever’in yaptığı<br />

ilk panelde Marmara Üniversitesi Öğretim<br />

Üyesi, Multiversera Teknoloji Yatırımları<br />

YKÜ Avukat Sefa Karcıoğlu ve Blokzincir<br />

ve Kripto Varlık Derneği Başkanı Avukat<br />

Oğuz Evren Kılıç, “Metaverse’te İş ve<br />

Girişimcilik Fırsatları”nı ele aldı. “Finansal<br />

Teknolojileri Alanında Gelecek Trendleri”<br />

başlıklı ikinci panelde ise Ziraat Katılım<br />

Dijital Bankacılık ve Kanal Yönetimi<br />

Başkanı Sinan Kadıoğlu, Macellan İleri<br />

Teknoloji CEO’su Göktürk Yetim ve Fonangels<br />

Finansal Teknolojiler Yöneticisi Ömer<br />

Yurttaş, moderatör Site Lojistik Kurucusu<br />

Erdal Kılıç’ın sorularını yanıtladı. Birinci<br />

günün son oturumunda Kadir Gurbetçi<br />

T.C. Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Girişimci İşadamları<br />

Vakfı (GİV) tarafından, TÜGVA işbirliği, KOSGEB desteği<br />

ile gerçekleştirilen TÜRKİYE GİRİŞİMCİ BULUŞMASI sona<br />

erdi. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın<br />

video mesajla katıldığı etkinlikte birbirinden değerli isimler<br />

birçok farklı başlıkta girişimciliği masaya yatırdı. 9. GİV Girişimcilik<br />

Ödülleri ise 26 Kasım akşamı gerçekleştirilen törenle<br />

sahiplerini buldu. 10 kategoride 14 ödül dağıtılırken,<br />

Proje Fikir Ödülleri ve İş Planı Ödülleri kapsamında girişimci<br />

gençlere toplam 400 bin TL değerinde ödül verildi…<br />

moderatörlüğünde, E-Mobilite Derneği<br />

Başkanı ve Full Charger YKB Osman Ataman,<br />

MÜSİAD Enerji Ve Çevre Sektör Kurulu<br />

Başkanı Altuğ Karataş ve Armelsan<br />

Yönetim Kurulu Başkanı Yetkin Karakaş<br />

“Enerji Kaynakları, Kullanım Modelleri ve<br />

İklim Etkisi” ile görüşlerini paylaştı.<br />

Buluşmanın ikinci günü “Girişimcilik Sohbetleri”<br />

başlıklı panel ile başladı. Egirişim<br />

Kurucusu Hilmi Öğütcü moderatörlüğünde<br />

gerçekleşen panelde Titra Teknoloji<br />

Kurucu Ortağı M. Selman Dönmez ve<br />

Çınar Bez Çanta Yönetim Kurulu Başkanı<br />

İbrahim Zorlu girişimciler yol gösterecek<br />

önemli konulara değindi. SSB Kalite Test<br />

Ve Sertifikasyon Daire Başkanı Bilal Aktaş,<br />

Saha İstanbul Kümelenmesi Genel Sekreteri<br />

İlhami Keleş, Ssteak Genel Müdür Yardımcısı<br />

Hüseyin Emre, SSB Hareket Destek<br />

Grup Başkanı Yüksel Ünal ve Ecemtag<br />

Kontrol Teknolojileri Genel Müdürü Yasin<br />

Yılmaz “Savunma Sanayi Alanında Türkiye’nin<br />

Lider Rolü ve Girişimcilik Ekosistemi”ni<br />

ele aldı. Baharsun Enerji Tarım<br />

Hayvancılık A.Ş Genel Müdürü Fahrettin<br />

Aksakal’ın sorularını yönelttiği günün<br />

üçüncü panelinde Tarım ve Orman Bakan<br />

Yardımcısı İbrahim Yumaklı, Engin Tarım<br />

Yönetim Kurulu Başkanı Seyda Ertuğ ve<br />

Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Gökhan<br />

Özertan “Gıda Güvenliği ve Katma<br />

Değerli Tarım Uygulamaları”nı masaya yatırdı.<br />

Fonangels Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Yavuz Kuş, Teknopark İstanbul Genel<br />

Müdürü Bilal Topçu ve Ziraat Katılım<br />

Perakende Bankacılık Grup Başkanı<br />

Mustafa Kürşad Çetin, Entertech İstanbul<br />

Teknokent Genel Müdürü Muhammet Kasapoğlu<br />

moderatörlüğünde “Girişimcilere<br />

Teşvik, Fon Ve Desteklere Erişim Araçları”<br />

hakkında görüşlerini paylaştı. MÜSİAD<br />

Kurucu Başkanı ve İBF Başkanı Erol Yarar<br />

ise “Girişimcilik Yol Haritası ve STK’lar”<br />

başlıklı konuşmasında girişimciler için<br />

önemli bilgiler paylaşırken, sivil toplum<br />

kuruluşlarının girişimcilik konusuna yaklaşımlarına<br />

ve desteklerine dikkat çekti.<br />

Genç girişimcilere toplam 400<br />

bin TL ödül dağıtıldı<br />

Bu yıl 9’uncusu gerçekleştirilen GİV Girişimcilik<br />

Ödülleri’nde 10 kategoride 14 ödül<br />

sahibini buldu. Proje Fikir Ödülleri kategorisinde<br />

14-13 İnovatif Tarım Sistemi projesi<br />

ile Ömer Şalcı birincilik ödülüne layık görüldü.<br />

Kategoride ikincilik ödülünü HEY-<br />

SEM - Noninvaziv Yöntem ile Hemoglobin,<br />

Nabız, Saturasyon ve Methemoglobin Değerleri<br />

Ölçüm Cihazı projesi ile Şule Söylemezoğlu,<br />

üçüncülük ödülünü ise Desing<br />

AI projesi ile Buğrahan Zeki Kadak aldı.<br />

Birinci Ömer Şalcı›ya 150 bin TL değerindeki<br />

ödülünü Girişimci İşadamları Vakfı<br />

Başkanı Mehmet Koç ve Tarım ve Orman<br />

Bakan Yardımcısı İbrahim Yumaklı, Şule<br />

Söylemezoğlu’na 100 bin TL değerindeki<br />

ödülünü MÜSİAD Kurucu Başkanı Erol<br />

Yarar ve Buğrahan Zeki Kadak’ın 50 bin<br />

TL değerindeki ödülünü Prof. Dr. Cevahir<br />

Uzkurt takdim etti. İş Planı Ödülleri’nde<br />

Fire Stopper projesi ile Büşra Atkesen birinci,<br />

Mesafeleri Ortadan Kaldıracak Taşınabilen<br />

Akıllı Diyaliz Cihazı projesi ile Erdi<br />

Buluş ve Gülseren Sakarya Buluş ikinci,<br />

Balancing Systems projesi ile Ali Kemal<br />

Bayram üçüncü oldu. 3 girişimciye toplam<br />

100 bin TL değerinde ödül verildi.<br />

Gecede Kurumsal Girişimcilik Ödülü’ne<br />

DBE Holding Genel Müdürü Efrahim<br />

Türkmen, Yeni Girişimcilik Ödülü›ne<br />

ETİAS Teknoloji YKB Fatih Akgün,<br />

Üniversite Girişimcilik Kulüp Ödülü›ne<br />

Doğuş Üniversitesi DOU Teknoloji Takımı<br />

Lideri Mertcan Yüksel ve ekibi layık<br />

görüldü. Prof. Dr. Cevahir Uzkurt Kamu<br />

Yöneticisi Ödülü, Prof Dr. Çetin Kaya Koç<br />

Akademisyen Ödülü, Girişim Kitle Fonlama<br />

Platformu’ndan Yavuz Kuş, Esat<br />

Deniz, İlhan Kahriman, İsmail Günay ve<br />

Oğuz Keleş Dijital Ekonomi Ödülü, Şenol<br />

Vatansever Basın, Yayın ve Medya Ödülü,<br />

Metrobil Teknoloji Genel Müdürü Mehmet<br />

Horasan ise GİV Özel Ödülü aldı.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

Paycell’den uluslararası hızlı ve uygun para transferi<br />

Kolay, güvenli ödeme çözümleri ve finansal<br />

hizmetleriyle kullanıcılarının hayatını<br />

kolaylaştıran yeni nesil ödeme platformu<br />

Paycell, kullanıcılarına uluslararası kolay<br />

ve uygun para transferine yönelik alternatif<br />

çözümler sunmaya devam ediyor.<br />

Nium’la stratejik iş ortaklığını duyuran<br />

Paycell, bu çözüm ortaklığıyla hesaptan<br />

hesaba uluslararası para transferi işlemi<br />

sunuyor. Kullanıcılar bu sayede hızlı, güvenilir<br />

ve uygun fiyatlı para transferi gerçekleştirebiliyor.<br />

7/24 erişim<br />

Hesaptan hesaba para transferi altyapısı<br />

sayesinde kullanıcılar, uluslararası para<br />

transfer işlemlerini, yüksek komisyon<br />

ücreti ödemeden ve alternatiflerine göre<br />

daha kısa sürede beklemeden gerçekleştirebiliyor.<br />

7 gün 24 saat işlem opsiyonu<br />

sayesinde alıcılar kendilerine gönderilen<br />

fona anında erişebiliyor.<br />

Türkiye’nin uçtan uca finansal deneyim sunan dijital ödeme<br />

platformu Paycell kolay, güvenli ödeme çözümleri ve<br />

finansal hizmetleriyle kullanıcılarının hayatını kolaylaştırmaya<br />

devam ediyor. Paycell’in Nium çözüm ortaklığıyla<br />

hayata geçirdiği hesaptan hesaba uluslararası para<br />

transferi işlemi sayesinde kullanıcılar, bu işlemlerini hızlı,<br />

güvenilir ve uygun maliyetli şekilde gerçekleştirebiliyor…<br />

Serhat Dolaz: “Yenilikçi<br />

çözüm arayanlara hızlı<br />

ve kapsayıcı çözümler<br />

sunuyoruz”<br />

Kullanıcıların para transfer işlemlerinde yenilikçi<br />

çözümler aradığına dikkat çeken Paycell<br />

Genel Müdürü Serhat Dolaz, “Satın alma ve<br />

ödeme yöntemlerindeki hızlı değişime paralel<br />

olarak kullanıcılar, para transferinde yenilikçi,<br />

kolay ve kullanılabilir çözümler arıyor. Paycell<br />

olarak biz de bu ihtiyaca yönelik iş birliklerimizi<br />

artırmaya devam ediyoruz. Çeşitlilik<br />

açısından alanındaki en zengin platform olma<br />

vizyonu doğrultusunda her geçen gün geliştirdiğimiz<br />

Paycell, Türkiye’nin en kapsayıcı dijital<br />

ödeme platformu olarak ön plana çıkıyor. Bu<br />

ve uluslararası para transferi sektöründe öncü<br />

olma hedeflerimiz doğrultusunda, kullanıcılarımıza<br />

Nium çözüm ortaklığıyla yurt dışına<br />

para transferinde inovatif, hızlı, güvenilir ve<br />

uygun fiyatlı alternatif çözümler sunuyoruz.<br />

Sunduğumuz hizmetle artık uluslararası para<br />

transferi işlemleri daha kolay. Yüksek komisyon<br />

ücretleri ödemeden ve vakit kaybetmeden<br />

para göndermek mümkün” dedi.<br />

Nium’un Gelirlerden Sorumlu Tepe Yöneticisi<br />

Frederick Crosby, iş birliğine ilişkin şöyle konuştu:<br />

“Paycell ile gerçekleştirdiğimiz bu iş birliği,<br />

çözümlerimizin dünyanın alanında önde<br />

gelen kuruluşlarına da değer katacak şekilde<br />

entegre edilebileceğini ve özelleştirilebileceğini<br />

gösteriyor. Geleneksel yöntemlere göre daha<br />

hızlı ve uygun maliyetli bir alternatif sunuyoruz<br />

ve bu sayede büyük işletmelerin gelirlerini<br />

artırmasına yardımcı oluyoruz. Kullanıcı ihtiyaçları<br />

küresel düzeyde gelişen Paycell ile iş<br />

birliğimizin kapsamını ve ölçeğini büyütmeyi<br />

sabırsızlıkla bekliyoruz.”<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

Türkiye’nin ilk uydu kuluçka merkezi: Cube Beyoğlu<br />

Teknopark İstanbul’un faaliyetlerine yeni bir soluk<br />

getireceği Cube Beyoğlu için, Beyoğlu Belediyesi, İTÜ,<br />

ODTÜ ve Boğaziçi Üniversitesi’nin de katıldığı törenle<br />

Beyoğlu Uydu Kuluçka İş Birliği Protokolü imzalandı…<br />

Türkiye’nin ilk “uydu kuluçka merkezi” Cube<br />

Beyoğlu, Teknopark İstanbul ile Beyoğlu Belediyesi<br />

ortaklığında Ocak <strong>2023</strong>’te açılıyor. Boğaziçi<br />

Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi ve Ortadoğu<br />

Teknik Üniversitesi’nin de katılımıyla gerçekleşen<br />

törenle, Beyoğlu Uydu Kuluçka İş Birliği<br />

Protokolü imzalandı.<br />

Cube Incubation merkezinde gerçekleşen imza<br />

töreni, Teknopark İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Prof. Dr. Metin Yerebakan ve Teknopark İstanbul<br />

Genel Müdürü Bilal Topçu’nun yanı sıra,<br />

Beyoğlu Belediyesi Başkanı Haydar Ali Yıldız, Boğaziçi<br />

Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Naci<br />

İnci, İTÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Koyuncu ve<br />

ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Verşan Kök’ün<br />

katılımıyla gerçekleşti.<br />

Sunacağı imkânlarla<br />

girişimcilik ekosistemine yeni<br />

bir soluk getirecek<br />

Teknopark İstanbul’un şehir merkezindeki faaliyetlerinin<br />

merkezi olacak Cube Beyoğlu, Türkiye’nin<br />

ilk uydu kuluçka merkezi olma niteliği<br />

taşıyor. Teknopark İstanbul ve kuluçka merkezi<br />

Cube Incubation’un girişimcilik ekosistemindeki<br />

tecrübesi ve güçlü akademik kurumların<br />

desteği sayesinde girişimcilik ekosistemine yeni<br />

bir soluk getirecek. İstiklal Caddesi, Mis Sokak’ta<br />

önümüzdeki ay açılması planlanan 5 katlı Cube<br />

Beyoğlu’nda yapay zekâ, dijital sanat, simülasyon,<br />

oyun, artırılmış gerçeklik, VR ve mobil uygulama<br />

tematik alanlarına yoğunlaşılacak. Ayrıca, Cube<br />

Incubation destekleri ile girişimcilere yönelik<br />

7/24 açık modern çalışma alanları, eğitim ve etkinlikler,<br />

mentorluk, akademik ve teknik danışmanlık,<br />

teknik ve girişim analizleri, yatırımcı ve<br />

firma görüşmeleri, veri tabanlarına erişim, TTO<br />

destekleri ile teknopark vergi avantajı gibi birçok<br />

imkân sağlanacak.<br />

Topçu: “Oyun teknolojisinin<br />

merkezi olacak”<br />

Teknopark İstanbul Genel Müdürü Bilal Topçu,<br />

“Yüksek teknoloji odaklı yenilikçilik faaliyetlerinin<br />

cazibe merkezi olma hedefimiz doğrultusunda<br />

hayata geçecek olmasından büyük heyecan<br />

duyduğum Cube Beyoğlu, Türkiye’de bir ilk<br />

olması açısından da önemli. Burada girişimcilik<br />

ekosisteminin gelişmesi için çalışmalar yürütülecek.<br />

Örneğin, oyun teknolojisiyle ilgili konular<br />

Cube Beyoğlu’nda planlanacak” dedi.<br />

Yıldız: “Gençlerimiz yarının<br />

dünyasına hazırlanacaklar”<br />

Projenin ev sahibi Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar<br />

Ali Yıldız, gençler için 100. Yıla Yakışır Beyoğlu<br />

mottosuyla projelerini gerçekleştirdiklerini ve<br />

planladıklarını açıkladı. “Cumhuriyetimizin 100.<br />

Yılında Milli Mücadele’nin adını taşıyan İstiklal<br />

Caddesi’nde bir ilki daha gerçekleştirmenin ve<br />

gençlerimizin hizmetine sunmanın gururunu<br />

yaşıyoruz. Burada gençlerimiz yarının dünyasına<br />

hazırlanacaklar ve yarının dünyasında Türkiye’yi<br />

daha güçlü yapmak için eğitim görecekler” dedi.<br />

41


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

Bankalar Yapay Zeka, Ses Biyometrisi ve<br />

Dolandırıcılık Önleme Çözümlerine yatırım yapıyor!<br />

Yeni dijital çağda,<br />

çağrı merkezi dinamikleri<br />

de değişiyor.<br />

Müşteri ve çalışan<br />

deneyimine odaklanan<br />

firmalar, hız<br />

kesmeden yapay<br />

zeka teknolojilerine<br />

yatırım yapıyor. Verint<br />

Ülke Müdürü<br />

Barış Özdemir 2022<br />

yılında Türkiye’de<br />

bu alanda yatırımların<br />

arttığına dikkat çekti. Four Seasons<br />

Hotel İstanbul Bosphorus’da gerçekleştirilen<br />

“Müşteri Deneyiminde Da Vinci Etkisi”<br />

etkinliğinde bir konuşma yapan Barış<br />

Özdemir “Dijital dönüşümle birlikte artan<br />

etkileşimin en efektif şekilde nasıl yönetileceği,<br />

çağrı merkezi yöneticilerinin en<br />

önemli konusu halini aldı” dedi.<br />

Yüksek hacimli etkileşimin sadece iş gücünü<br />

artırarak yönetmenin mümkün olmadığını<br />

vurgulayan Özdemir, Türkiye<br />

IT network pazarında 2022 yılında Verint’in en çok<br />

talep aldığı teknolojik ürünler hakkında<br />

şu bilgileri verdi:<br />

Sektör Market<br />

42<br />

Ses Biyometrisi ve<br />

Dolandırıcılık Önleme<br />

Çözümlerine İlgi Artacak!<br />

“Verint, Türkiye pazarında 2013 yılından<br />

beri müşteri etkileşimi ve siber güvenlik<br />

teknolojileri alanında faaliyet gösteriyor.<br />

2022 yılında müşteri analitiği ve toplam<br />

kalite çözümlerimizle, birçok kurumun dijital<br />

dönüşüm yolculuğuna rehberlik ettik.<br />

One Workforce çözüm ailemiz ile dağıtık<br />

yapıdaki iş gücünün doğru zamanda ve<br />

yüksek verimlilikle iş süreçlerine dahil olmasına<br />

imkan tanıdık. Özellikle pandemi<br />

sonrası oluşan dağıtılmış iş gücünün en<br />

etkin şekilde yönetilmesini sağladık. Ses<br />

biyometrisi ve Fraud çözümlerimizle ile<br />

çağrı merkezlerinde güvenlik açıklarını<br />

en aza indirdik. Bankaların gündeminde<br />

2022 yılında daha çok dolandırıcılık<br />

önleme çözümleri vardı. Pazar bu alanda<br />

büyümesini sürdürecek”<br />

Sistaş Ürün ve Yeniliklerden Sorumlu<br />

Genel Müdür Yardımcısı Kerem Çadırcı<br />

ise Verint Ses Biyometrisi ve Dolandırıcılık<br />

çözümünün, çağrı merkezlerine gelen<br />

aramalar üzerinde ciddi bir güvenlik<br />

katmanı sağladığını vurguladı. Kerem<br />

Çadırcı sözlerini şöyle sürdürdü: “Çağrı<br />

merkezini arayan kişinin daha önce oluşturulan<br />

ses imzası ile karşılaştırılarak<br />

ilgili kişi olup olmadığı ilave bir güvenlik<br />

sorusuna ihtiyaç duyulmadan tespit<br />

ediliyor. Verint’in çözümü sayesinde;<br />

Verint Türkiye ve stratejik iş ortağı Sistaş, müşteri<br />

deneyimine odaklanan şirketlere; yapay zekâ teknolojileri<br />

ile ses biyometrisi ve dolandırıcılık önleme<br />

çözümlerini anlattı…<br />

aynı anda gelen binlerce çağrı, mevcut<br />

dolandırıcılık listesindeki kişiler ile<br />

karşılaştırılıyor ve sahte arama yapan<br />

dolandırıcılar kolaylıkla tespit ediliyor.<br />

Böylece, müşteri deneyimini sağlanırken<br />

güvenlikten de ödün verilmemiş olur.<br />

Örneğin bir bankaya gelen milyonlarca<br />

çağrı içinden çok kısa bir sürede belirli<br />

sayıdaki dolandırıcılık araması kolayca<br />

otomatik olarak ayıklanabiliyor.”<br />

BT profesyonellerinin yoğun ilgi gösterdiği<br />

etkinlikte 2022 yılını değerlendiren Barış<br />

Özdemir, <strong>2023</strong> yılına dair öngörülerini<br />

ve Verint’in gelecek yıl hedeflerini ise şöyle<br />

özetledi:<br />

Verint Türkiye Pazarına<br />

Yatırım Yapmaya Devam<br />

Edecek!<br />

“Bu sene değerli iş ortağımız Sistaş ile<br />

birlikte Finans, telekomünikasyon, sigortacılık<br />

taşımacılık, kamu ve benzeri<br />

sektörlerde, birçok başarılı projeye imza<br />

atık. Müşteri Analitiği, Toplam Kalite, Ses<br />

Biyometrisi, One Workforce çözümlerimiz<br />

ile şirketlerin iş akışlarında katma değer<br />

yarattık. Türkiye pazarında çift haneli<br />

olarak büyümemizi sürdüreceğiz.<br />

<strong>2023</strong>, çağrı merkezlerinde yapay zeka teknolojilerinin<br />

bir çok segmentte daha çok<br />

kullanılmaya başlandığı bir yıl olacak.<br />

Etkileşimlerin kısıtlı bir kısmının değil<br />

tümünün değerlendirildiği bütüncül bir<br />

bakış açısının yaygınlaşmasıyla etkileşim<br />

kalitesinin hızla artmaya başladığı birçok<br />

uygulama hayatımıza girecek. İşin özünde<br />

müşterilerinin ne dediğini anlayan bir<br />

robot bize ne yapmamız gerektiği ile ilgili<br />

ipuçları verecek.”<br />

Verint’in kanal yapısı hakkında da bilgi<br />

veren Özdemir, sözlerine şöyle devam etti:<br />

İş Ortaklarımıza Güvenimiz<br />

Tam<br />

“Türkiye pazarında stratejik iş ortaklarımızdan<br />

Sistaş, bizim için değerli, deneyimli,<br />

yenilikçi ve bir o kadar da köklü bir<br />

şirket. Özellikle bankacılık ve sigortacılık<br />

sektöründe omuz omuza çalışıyoruz. İş<br />

ortağımız, Verint ürünlerini müşterilerine<br />

pozisyonlamanın yanında, kendi portföyündeki<br />

diğer ürünlerle de entegre ederek<br />

toplam çözüm sunma konusunda büyük<br />

adımlar atıyor. Bu yaklaşım hem bizim,<br />

hem de müşterilerimiz açısından çok kıymetli.<br />

Önümüzdeki yıl Sistaş ile beraber<br />

dijital dönüşümün lider iki şirketi olarak<br />

değer üretmeye devam edeceğiz.”<br />

Ses Biyometrisi İşletme<br />

Maliyetlerini Düşürüyor!<br />

Sistaş Ürün ve Yeniliklerden Sorumlu<br />

Genel Müdür Yardımcısı Kerem Çadırcı<br />

“Müşteri Deneyiminde Da Vinci Etkisi”<br />

etkinliğinde sektör temsilcilerinin sorularını<br />

da yanıtladı. Çadırcı, 2022 yılında ses<br />

biyometrisi alanında hayata geçirdikleri<br />

başarılı projelere dair şu bilgileri verdi: “İş<br />

ortağımız Verint’in analitik çözümleri ile<br />

bankaların çağrı merkezlerine yönelik ses<br />

biyometrisi alanında başarılı birçok proje<br />

gerçekleştirdik ve dolandırıcıların önüne<br />

set çektik. Biyometrik teknolojiler, retina<br />

veya iris gibi benzersiz bireysel özelliklere<br />

dayandığı için klasik güvenlik önlemleri<br />

ile kıyaslandığında çok daha etkili sonuç<br />

verebiliyor. Bir kişinin sesini tam olarak<br />

kopyalamak mümkün değildir. Ses biyometrisi,<br />

güvenlik adımlarının sayısını<br />

ve doğrulama süresini de önemli ölçüde<br />

azaltabiliyor. Yapay zeka destekli bu yeni<br />

teknoloji sayesinde çağrı merkezlerinde<br />

müşteri temsilcilerinin çağrılar için daha<br />

az zaman harcamasını sağlayarak; ortalama<br />

görüşme sürelerini kısaltabiliyoruz.<br />

Böylece çağrı merkezleri, genel giderlerden<br />

önemli ölçüde tasarruf sağlayabiliyor.<br />

Verint Ses Biyometrisi ve Dolandırıcılık<br />

çözümü, müşteri memnuniyetini artırdığı<br />

gibi, daha verimli bir ekip ile iş akışlarında<br />

katma değer oluşturabiliyor.<br />

2022 yılında otomatik kalite değerlendirme<br />

alanında da farklı projeleri hayata geçirdik.<br />

Geleneksel yöntemlerde, çağrı merkezi<br />

ses kayıtları dinlenerek puanlama kalite<br />

personeli tarafından teker teker yapılmaktadır.<br />

Sistaş olarak Verint çözümleri ile bu<br />

süreçlerin bir kısmını ses analizi yardımı<br />

ile otomatikleştirmekteyiz. Bu sayede hem<br />

çok fazla çağrı değerlendirilmiş oluyor,<br />

hem de kalite ekipleri katma değerli<br />

konulara daha fazla zaman ayırabiliyor.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

WatchGuard ve Axoft’tan distribütörlük anlaşması<br />

Bütünleşik siber güvenlik alanında küresel bir oyuncu<br />

olan WatchGuard’ın yeni distribütörü, dijital teknolojiler<br />

ve hizmetler sağlama konusunda kanal uzmanı<br />

olan Axoft oldu. Bu kapsamda Türkiye için başlayan<br />

dağıtıcılık görüşmeleri Türkiye, Azerbaycan ve Kazakistan’ın<br />

dahil olduğu bir anlaşma ile sonuçlandırıldı…<br />

Bütünleşik siber güvenlik alanında küresel<br />

bir lider olan WatchGuard ile dijital teknolojiler<br />

ve hizmetler sağlama konusunda kanal<br />

uzmanı olan Axoft, iş birliğine gitti. İki şirket<br />

arasında imzalanan iş birliği anlaşmasıyla<br />

Axoft, WatchGuard’ın distribütörlüğünü<br />

üstlendi. Türkiye için başlayan dağıtıcılık<br />

görüşmeleri Türkiye, Azerbaycan ve Kazakistan’ın<br />

dahil olduğu bir anlaşma ile sonuçlandırıldı.<br />

WatchGuard ile Axoft, yapılan<br />

anlaşma kapsamında Türkiye’de daha geniş<br />

alanda çözüm ortaklarına ulaşmayı hedefliyor.<br />

Axoft’un iş ortakları, WatchGuard’ın<br />

MSSP platformunu kullanarak müşterilerine<br />

bütünleşik güvenlik çözümlerini tek bir noktadan<br />

sunabilecekler.<br />

“WatchGuard’ın Çözümleri<br />

Axoft’un Tecrübesiyle<br />

Birleşiyor”<br />

Artan siber saldırılara karşı alınması gereken<br />

önlemlerin hem çözüm olarak sayılarının<br />

artması hem de karmaşık hale gelmesinin,<br />

iş ortaklarını ve müşterileri oldukça zor<br />

bir duruma soktuğunun altını çizen Watch-<br />

Guard Türkiye ve Yunanistan Ülke Müdürü<br />

Yusuf Evmez, “WatchGuard olarak bu çözümleri<br />

olabildiğince basitleştirerek merkezi<br />

platformumuz olan WatchGuard Cloud<br />

üzerinden dağıtılması, kurulması ve yönetilmesi<br />

konusunda müşterilerimize yardımcı<br />

oluyoruz. Ayrıca ağ güvenliği, çok faktörlü<br />

kimlik doğrulama, uç nokta güvenliği ve Wi-<br />

Fi ağ güvenliğini tek bir platformda buluşturarak<br />

müşterilerimize bir platform hizmeti<br />

sunuyoruz. Bu platformdan faydalanarak<br />

müşterilerimiz hem XDR avantajlarından<br />

yararlanabiliyor hem de ‘Sıfır Güven’ stratejisini<br />

işletmelerinde hızlıca uygulayabiliyor.<br />

Bu noktada Axoft’un sahip olduğu tecrübelerin,<br />

bundan sonraki süreçlerde bize de<br />

yardımcı olacağına inanıyoruz. Axoft’un<br />

hızlı büyüme politikası ve siber güvenlik<br />

çözümlerine hakimiyeti WatchGuard olarak<br />

bizi, Türkiye pazarındaki ikinci distribütörümüzün<br />

Axoft olması yönünde motive etti.”<br />

açıklamasında bulunuyor.<br />

Sektör Market<br />

TeklifimGelsin’e Startup Wise Guys’dan yatırım!<br />

IT network<br />

Bankalar ve diğer finansal<br />

kuruluşlar ile kurdukları<br />

entegrasyonlar sayesinde<br />

kişiye özel kredi,<br />

kredi kartı ve yatırım gibi<br />

tekliflerin görüntülendiği<br />

finansal pazaryeri platformu<br />

TeklifimGelsin, yatırım<br />

turunu tamamladı.<br />

Ocak 2021’de binlerce girişim<br />

arasından seçilerek<br />

İTÜ Çekirdek Ön Kuluçka Programı kapsamında<br />

İhsan Cem Zararsız ve Ertuğrul Hakan<br />

Biri tarafından kurulan girişim, Startup Wise<br />

Guys tarafından yatırım aldı. Halihazırda 1.8<br />

milyondan fazla ziyaretçi ve 140 binden fazla<br />

kullanıcıya ulaşan TeklifimGelsin, aldığı tohum<br />

yatırımla birlikte uluslararası pazarlama<br />

faaliyetlerini hızlandırıp, yeni pazarla açılma<br />

planlarını hızlandırmayı hedefliyor.<br />

Zararsız: “FinTech Hızlandırma<br />

Programı ile global<br />

yolculuğumuza hızlı başladık”<br />

Aldıkları yatırıma ilişkin değerlendirmede bulunan<br />

TeklifimGelsin Kurucu Ortağı ve CEO’su<br />

İhsan Cem Zararsız, şunları söyledi: “Kurulduğumuz<br />

günden bugüne dek aldığımız yatırımları<br />

hiçbir zaman sadece maddi bir katkı<br />

olarak görmedik. Yatırımcılarımızın yaptıkları<br />

yatırımlarla sadece girişimimize değil vizyonumuza,<br />

hedeflerimize ve heyecanlarımıza da<br />

ortak olduklarını düşünüyoruz. Aldığımız bu<br />

yatırımla aynı zamanda Startup Wise Guys’ın<br />

Kullanıcıların ihtiyaçları doğrultusunda tüm finansal<br />

tekliflere ulaşabildiği finansal pazaryeri platformu<br />

TeklifimGelsin, Startup Wise Guys’dan yatırım aldı.<br />

TeklifimGelsin, aldığı bu yatırımı uluslararası pazarlama<br />

faaliyetlerini genişletip, yeni pazarlara açılmanın<br />

yanı sıra ürün geliştirmek, ekibini büyütmek ve<br />

kullanıcı sayısını artırmak için kullanacak…<br />

FinTech Hızlandırma Programı ile birlikte global<br />

yolculuğuna çok hızlı bir başlangıç yapma<br />

fırsatı yakaladık. Bizlere sağladıkları eğitim,<br />

network gibi desteklerin global bir girişim<br />

olma hayallerimize ciddi oranda katkı sağlayacağına<br />

inanıyoruz. Yeni yatırımla global<br />

yolculuğumuzun dışında ürünümüzü geliştirmek<br />

için de oldukça fazla efor sarf edeceğiz ve<br />

önümüzdeki günlerde mobil uygulamamızı da<br />

hayata geçireceğiz” dedi.<br />

Önür: “FinTech sektörünün<br />

hızlı gelişmesi ürün ve hizmet<br />

sayısını artırıyor”<br />

Doğu Avrupa’nın lider yatırım fonu Startup<br />

Wise Guy’ın Partneri Günce Önür de şu açıklamayı<br />

yaptı: “Startup Wise Guys olarak, finansal<br />

teknoloji alanında çözüm üreten ve birçok<br />

ihtiyacı tek çatı altında buluşturan girişimleri<br />

her zaman destekliyoruz. FinTech sektörünün<br />

çok hızlı gelişmesi bu alandaki ürün ve hizmet<br />

sayısının da artmasına yol açtı. TeklifimGelsin’in<br />

bu hizmet ve ürünleri tek platformda buluşturarak<br />

kullanıcılara özel teklifler sunması<br />

bizler için çok kıymetli. Girişimin geleceğinin<br />

parlak olduğuna inancımız tam. Startup Wise<br />

Guys’ın girişimlere sunduğu network ve hızlandırıcı<br />

programları sayesinde TeklifimGelsin’in<br />

kısa zamanda çok önemli işler başaracağını<br />

düşünüyorum.”<br />

43


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

“Geleceği Şekillendiren”ler Dijitaliz’de buluştu!<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

44<br />

Eczacıbaşı Topluluğu, dijital dönüşüm vizyonunu<br />

“dijital teknolojileri, veri ve yeni iş yapış şekillerini<br />

tüm iş süreçlerinde içselleştirerek içinde bulunulan<br />

iş alanlarının geleceğini şekillendirmek”<br />

olarak tanımlıyor. Bu kapsamda, Topluluğun<br />

kuruluş ve markalarını dijital dönüşüme teşvik<br />

etmek ve başarılı dijital projeleri ödüllendirmek<br />

amacıyla düzenlenen Dijitaliz Buluşması ve<br />

Ödülleri’nin beşincisi “Geleceği şekillendir” temasıyla<br />

gerçekleşti. Buluşma kapsamında gerçekleştirilen<br />

panellerde, bilgilendirici ve ilham verici konuşmalar<br />

yer aldı. Törenin finalinde, Topluluğun<br />

başarılı dijital projeleri, uygulamaları ve süreçleri<br />

ödüllendirildi.<br />

Eczacıbaşı Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı<br />

ev sahipliğinde gerçekleşen etkinlikte,<br />

Hepsiburada & Doğan Online Kurucu ve Yönetim<br />

Kurulu Başkanı, Doğan Holding Yönetim Kurulu<br />

Başkan Vekili Hanzade Doğan Boyner, Ford<br />

Otosan Dijital Ürünler ve Servisler Lideri Hayriye<br />

Karadeniz, Insider Kurucu Ortak ve CEO’su<br />

Hande Çilingir, Decoverse Dijital Pazarlama ve<br />

Analiz Sorumlu Uzmanı Yılmaz Durkut, McKinsey&Company<br />

Ortağı Ezgi Demirdağ, Up School<br />

Kurucu Ortak ve CEO’su Mina İlköz, Eczacıbaşı<br />

Dynavit Baş Antrenörü Ferhat Akbaş, Eczacıbaşı<br />

Dynavit Takım Kaptanı, Simge Aköz, Eczacıbaşı<br />

Dynavit oyuncusu Hande Baladın ve Eczacıbaşı<br />

Spor Kulübü Yönetim Kurulu Üyesi Murat Ergün<br />

dijitalleşmenin getirdiği yenilikleri ve dijital çağı<br />

kendi eksenlerinden dinleyicilerle paylaştı. Etkinlikte<br />

Topluluk adına da Eczacıbaşı Topluluğu Dijital<br />

Dönüşüm Koordinatörü ve Yönetim Kurulu<br />

Üyesi Esra Eczacıbaşı Coşkun, Eczacıbaşı Topluluğu<br />

CEO’su Atalay Gümrah, Eczacıbaşı Topluluğu<br />

İnsan Kaynakları Grup Başkanı Eylem Özgür,<br />

Eczacıbaşı Yapı Gereçleri CEO’su Özgen Özkan,<br />

Eczacıbaşı Tüketim Ürünleri CEO’su Bülent Kozlu,<br />

Eczacıbaşı Tüketim Ürünleri Planlama Müdürü<br />

(Temizlik Kağıtları) Muzaffer Şahin ve Eczacıbaşı<br />

Yapı Gereçleri İnsan Kaynakları Uzman<br />

Yardımcısı Bensu Ceylan yaptıkları konuşmalarla<br />

dijital çağı ele aldı.<br />

“Değişmek için yanılmaktan<br />

korkmamak gerek”<br />

Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Eczacıbaşı<br />

Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı,<br />

“Dijital çağın gereksinimlerini kavramak, buna<br />

yönelik ürünler, hizmetler ve yeni iş modelleri<br />

geliştirmek için dijital dönüşüm yolculuğumuzu<br />

2018 yılında farklı bir anlayışla yeniden ele aldık.<br />

Geçen kısa zamanda önemli ilerlemeler sağladık.<br />

Çok daha iyisini yapmak üzere büyük bir çaba ile<br />

gayret göstermeye de devam ediyoruz. Bu da hepimize<br />

gelecek için umut veriyor” dedi.<br />

Değişimin öneminin altını çizen Eczacıbaşı,<br />

şöyle konuştu: “Değişmek ve yenilenmek için<br />

denemek, yanılmaktan korkmamak, cesaretle<br />

Dijital dönüşümü iş stratejilerinin odak noktalarından biri<br />

olarak konumlayan Eczacıbaşı Topluluğu, dünyanın her yerindeki<br />

çalışanlarına dış ekosistemden başarı hikayeleriyle<br />

ilham vermesi ve dijitalleşmenin farklı iş kollarında geliştirilen<br />

projelerle güçlendirilmesi hedefiyle düzenlediği Dijitaliz<br />

etkinliğinde buluştu. Topluluğun gelenekselleşen etkinliği bu<br />

yıl “Geleceği şekillendir” temasıyla düzenlendi…<br />

tekrar denemekten başka bir yol yok görünüyor.<br />

Çünkü, dışarıdaki değişim hızı içeridekini aşarsa<br />

sonumuzun geleceğini biliyoruz. Yeni teknolojiler<br />

ve yeni iş yapış şekillerinin sunduğu eşsiz<br />

fırsatlardan yararlanmaya, tüm paydaşlarımız<br />

için fark ve değer yaratmaya devam edeceğiz.”<br />

“Paydaşlarımıza sunduğumuz<br />

deneyimle gurur duyuyoruz”<br />

“Varlığımızı geleceğe taşımak ancak değişimin<br />

parçası isek mümkün olabiliyor” diyen Eczacıbaşı<br />

Topluluğu Dijital Dönüşüm Koordinatörü ve Yönetim<br />

Kurulu Üyesi Esra Eczacıbaşı Coşkun ise,<br />

“Topluluğumuzun en büyük gücünün, zamanın<br />

ruhuna göre kendisini yenileme becerisi olduğunu<br />

düşünüyorum. Zamanımızın ruhuna yön veren<br />

en önemli unsurlardan biri dijital dönüşüm.<br />

Dijital dönüşümü bütünsel olarak ele alıyoruz.<br />

Tüketiciyle buluştuğumuz ön yüzden, arka planda<br />

süreçlerin verimliliğine; yeni iş modelleri geliştirmeden<br />

kültür değişimine kadar, 360 derece ve<br />

çok boyutlu bakmaya gayret ediyoruz. Kendimizi<br />

ve faaliyet gösterdiğimiz evreni daha iyi tanımaya;<br />

iyi örneklerden sürekli öğrenmeye çalışıyoruz”<br />

diye konuştu.<br />

2018’de hayalini kurdukları pek çok proje hayata<br />

geçirdiklerini de ifade eden Esra Eczacıbaşı Coşkun,<br />

“2022 yılı itibariyle dijital dönüşüm projelerinden<br />

elde ettiğimiz ek finansal katkı operasyonel<br />

karlılığımızın yüzde 6’sına ulaştı. 2025 yılına<br />

kadar yüzde 15’ine ulaşmasını öngörüyoruz,<br />

yatırımlarımızı artırarak sürdüreceğiz. Artan<br />

cirolar, karlılıklar, pazar payları elbette son derece<br />

değerli. Ancak, daha da değerlisi, dijital araçların<br />

sunduğu imkanlarla, daima genç ve yenilikçi bir<br />

marka olarak paydaşlarımıza sunduğumuz deneyim,<br />

Bununla da gurur duyuyoruz” dedi.<br />

“Dijital gelişimi çalışanlarımızla<br />

inşa ediyoruz”<br />

Dijitaliz Ödül Töreni’nin açılışında konuşma yapan<br />

Eczacıbaşı Topluluğu CEO’su Atalay Gümrah,<br />

“Dijital dönüşüm yolculuğuna çıktığımız<br />

günden itibaren artan proje sayıları, projelerde<br />

çalışan Eczacıbaşılı sayısı, yapılan projelerin<br />

sonuçları, öğretileri geleceğe çok daha umutla<br />

bakmamızı sağlıyor. Bu sene Topluluğumuzun<br />

neredeyse tüm kuruluşlarından toplamda 95<br />

dijital proje başvurusu var. Kuruluşlarımızdan<br />

daha çok arkadaşımızı bu sürece alırsak, daha<br />

çok arkadaşımızı heyecanlandırırsak çok daha<br />

üretken olacağımıza inanıyoruz” diyerek şunları<br />

ekledi: “Dijitalleşmeyi, işimizin, geleceğimizin<br />

bir parçası yapmak, kurumsal ve bireysel olarak<br />

özümsemek, kuruluşlarımızın her kademesinde,<br />

her biriminde ortak bir dönüşüm kültürü haline<br />

getirmek başarılı sonuç almanın, geleceğe hazır<br />

olmanın ve hatta geleceği şekillendirmenin en<br />

temel koşulu.”<br />

Geleceği şekillendiren ödüller<br />

sahiplerini buldu<br />

Eczacıbaşı Topluluğu Dijitaliz etkinliğinde toplam<br />

10 kategoride dijital projeler ödüllendirildi.<br />

“En iyi müşteri deneyimi” kategorisinde, VitrA’nın<br />

müşterisine direk ulaşmasına olanak sağlayarak<br />

kusursuz bir deneyimi hedefleyen Eczacıbaşı<br />

Yapı Gereçleri’nden VitrA Online ödülü almaya<br />

hak kazandı.<br />

“En iyi dijital iletişim” kategorisinde ödülü, veriye<br />

dayalı çoklu mecra kullanımı ile frekans yönetimi<br />

yapan Selpak Extra Antibakteriyel Koruma Kalkanı<br />

Tuvalet Kağıdı’nın lansman iletişimi kazandı.<br />

“En İyi Dijital Operasyon – Üretim” kategorisinde,<br />

otomatik enerji kontrolü ile duruş süresini<br />

minimize eden ve sürdürülebilirliğe katkıda bulunan<br />

BEY (Balya Enerji Yönetimi) projesi ödüle<br />

layık görüldü.<br />

“En İyi Dijital Operasyon - Tedarik Zinciri” kategorisinde,<br />

tedarik zinciri süreçlerinin uçtan uca<br />

izlenebilirliğini artırmasını sağlayan Eczacıbaşı<br />

Tüketim Ürünleri’nden Kontrol Kulesi projesi<br />

ödüle hak kazandı.<br />

“En İyi Dijital Destek Fonksiyon Süreci” kategorisinde,<br />

yer altı işletmelerinde operasyon verimliliğini<br />

artıran ve iş güvenliğine katkıda bulunan<br />

Esan’dan Püskürtme Beton Uygulamalarında<br />

Sanal Gerçeklik Kullanımı projesi ödüle layık<br />

görüldü. “En İyi Dijital Veri Anlamlandırma” kategorisinde<br />

ödülü karo üretiminde çamur kontrol<br />

süreçlerinden insan faktöründen çıkaran ve elde<br />

edilen verileri anlamlandırarak dijital ortama taşıyan<br />

VitrA Karo’dan DigiOK projesi kazandı.<br />

“En İyi Dijital Dene-Öğren” kategorisinde ise anlık<br />

veri toplanması ve makine öğrenmesi ile anlamlı<br />

sonuçlar çıkararak üretim verimliliğini artıran<br />

Eczacıbaşı Yapı Gereçleri’nden Qualitics Pilot<br />

projesi ödülü almaya hak kazandı.<br />

“En İyi Dijital Ürün/Hizmet/İş Modeli” kategorisinde<br />

ödül, ürün bulunurluğunu artırarak,<br />

tasarım ve kalitesi yüksek olan ürünleri nihai<br />

müşteriye daha hızlı ulaştıran Eczacıbaşı Yapı<br />

Gereçleri’nden VitrA Plus projesinin oldu.<br />

“En İyi Değişim Yönetimi” kategorisinde uçtan<br />

uca müşteri memnuniyetini artırmayı hedefleyerek<br />

kullanıcı deneyimini iyileştiren Müşteri Deneyimi<br />

v2.0 projesi ödüle layık görüldü.<br />

“Dijitaliz Ezber Bozan Özel Ödülü” kategorisinde<br />

ödülü, spor analitiğinde makine öğrenmesi ve<br />

yapay zeka kullanımıyla karar süreçlerine destek<br />

sağlayarak rekabette avantaj sağlayan Eczacıbaşı<br />

Spor Kulübü ve Eczacıbaşı Holding Veri Analitiği<br />

Takımı iş birliği ile hayata geçirilen VolleyScience<br />

projesi kazandı.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

TÖDEB’in yeni genel merkezinin açılışı gerçekleştirildi<br />

2020 yılında Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat<br />

Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve<br />

Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun<br />

hükümlerine göre kurulan Türkiye Ödeme ve<br />

Elektronik Para Kuruluşları Birliği’nin (TÖ-<br />

DEB) yeni merkezinin açılışı, Hazine ve Maliye<br />

Bakan Yardımcısı Murat Zaman, BDDK Başkan<br />

Yardımcısı Muhammet Erişen ve TÖDEB<br />

üyelerinin katılımıyla gerçekleşti.<br />

“Finansal kesimin önümüzdeki dönemde tüm<br />

aktörleriyle daha iyiye doğru gideceğine inancım<br />

gerçekten çok güçlü. Önemli, kritik zamanları<br />

da inşallah atlattık” diyen Hazine ve<br />

Maliye Bakan Yardımcısı Murat Zaman, etkinlikte<br />

gerçekleştirdiği konuşmasında finteklerin<br />

önemine işaret ederek, “Hazine ve Maliye Bakanlığı<br />

olarak finteklerle ilgili görüşümüz kısaca<br />

şu; geliştirilmesi için elimizden ne geliyorsa<br />

yapmak zorundayız. Ne ihtiyaçları varsa mevzuat<br />

çerçevesinde gidermek için çalışmalıyız.<br />

İnşallah önümüzdeki dönemde iş birliğimiz<br />

daha da artacaktır” diye konuştu.<br />

Türkiye Ödeme ve Elektronik Para Kuruluşları Birliği’nin (TÖDEB)<br />

yeni merkezinin açılışı Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Murat<br />

Zaman, BDDK Başkan Yardımcısı Muhammet Erişen ve TÖDEB<br />

üyelerinin katılımıyla gerçekleşti. Yaptığı konuşmada 2022’nin TÖ-<br />

DEB için oldukça verimli bir yıl olduğunu belirten TÖDEB Yönetim<br />

Kurulu Başkanı Ufuk Bilgetekin, kamu otoriteleriyle açık iletişim ve<br />

etkin koordinasyon kurulmasına öncelik verdiklerini söyledi…<br />

“Finansal sistemde oyuncu<br />

çeşitliliğinin artmasından<br />

memnuniyet duyuyoruz”<br />

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu<br />

(BDDK) Başkan Yardımcısı Muhammet Erişen<br />

de bankalar finans sektörünün en önde gelen<br />

aktörleri olsa da banka dışı kuruluşların da finansal<br />

sistemde üstlendikleri rolün, icra ettikleri<br />

faaliyetlerin gerek finans sektörü gerekse<br />

de dijitalleşen dünya için çok önemli olduğunu<br />

ve bunu yakından takip ettiklerini söyledi.<br />

Erişen, “Hali hazırda finansal sistemde oyuncu<br />

çeşitliliğinin artıyor olmasından da yine kurum<br />

olarak memnuniyet duyuyoruz. Birbirinden bağımsız<br />

gibi görünse de finans sektörü için tüm<br />

aktörlerin iş birliğinin çok önemli olduğunu ve<br />

aslında tüm aktörlerin birbirleriyle bağlantılı ve<br />

birbirlerini destekler nitelikte olması gerektiğini<br />

ayrıca vurgulamak isterim. Biz kurum olarak<br />

başta bankacılık sektörümüz ve düzenleme alanımızdaki<br />

şirketler olmak üzere tüm kuruluşlarla<br />

iş birliği ve eş güdüm içerisinde olduğumuzu ve<br />

her konuda sizlere kapılarımızın açık olduğunu<br />

ifade etmek isterim.” ifadesini kullandı.<br />

“Kamu otoriteleriyle açık<br />

iletişim ve etkin koordinasyon<br />

odağımızdaydı”<br />

Açılış kapsamında yaptığı konuşmada Birliğin<br />

faaliyetleri ve gelecek dönem hedefleriyle ilgili<br />

bilgiler veren TÖDEB Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Ufuk Bilgetekin, “2022 yılı, mevzuat değişikliklerinin<br />

yoğun olduğu, sektörümüzün yeni<br />

mevzuatlara uyumunun önem arz ettiği bir dönem<br />

oldu. Dolayısıyla Birlik olarak, kamu otoriteleriyle<br />

açık iletişim ve etkin koordinasyon<br />

kurulmasını odağımızda tuttuk. Bundan sonraki<br />

süreçte de yeni mevzuatlar kapsamında<br />

doğabilecek gereksinimlerin karşılanmasına<br />

ve uygulamada karşılaşılabilecek aksamaların<br />

giderilmesine yönelik çözüm önerilerinin<br />

geliştirilmesi noktasında üyelerimiz ile birlikte<br />

çalışmalarımıza devam edeceğiz” dedi.<br />

“TVTS, paydaşımıza yatırım ve<br />

itibar açısından değer katacak”<br />

Birliğin genel ve istatistiki bilgileri toplama ve<br />

düzenli olarak kamuya açıklama yetkisi kapsamında<br />

elektronik raporlama altyapısı TÖDEB<br />

Veri Transfer Sistemi’ni (TVTS) oluşturduklarını<br />

belirten Bilgetekin, “Ödeme ve elektronik<br />

para kuruluşları hakkında kamuoyunu aydınlatmanın<br />

ve sektörümüzün büyüklüğünü<br />

paylaşmanın her bir paydaşımıza gerek yatırım<br />

gerekse itibar açısından değer katacağına<br />

inanıyoruz. TVTS yılın son çeyreğinde canlıya<br />

alındı. Yakın bir süre sonunda sektörümüze<br />

ilişkin istatistiki verileri kamuoyu ile paylaşmayı<br />

planlıyoruz” ifadelerini kullandı.<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

Arşiv Dosyaları, Office Dokümanlarını<br />

ilk kez geride bıraktı!<br />

HP, bugün üçüncü<br />

çeyrek HP Wolf<br />

Güvenlik Tehdit<br />

Öngörüleri Raporu›nu<br />

yayınladı; ZIP ve<br />

RAR dosyaları<br />

gibi arşiv dosya<br />

biçimlerinin kötü<br />

amaçlı yazılımları<br />

yaymak için en çok<br />

kullanılan dosya türü olduğunu ve üç yıl sonra<br />

ilk kez Office dosyalarını geçtiğini ortaya<br />

koydu. Gerçek dünyadaki siber saldırıların<br />

analizini sunan rapor, hızla değişen siber suç<br />

ortamında siber suçluların tespit edilmemek<br />

ve kullanıcılara zarar vermek için kullandıkları<br />

en son tekniklere dikkat çekerek kurumlara<br />

yardımcı oluyor.<br />

HP Wolf Security çalıştıran milyonlarca uç<br />

noktadan elde edilen verilere dayanan araştırma,<br />

zararlı yazılımların yüzde 44’ünün arşiv<br />

dosyalarının içinden gönderildiğini ortaya<br />

HP Wolf Security raporu, arşiv dosyaları ile HTML kaçakçılığının<br />

bir araya gelmesinin, tehdit aktörlerinin tespit<br />

araçlarını atlatmasına yardımcı olduğunu gösteriyor…<br />

koydu. Rapora göre Microsoft Word, Excel ve<br />

PowerPoint gibi Office dosyaları aracılığıyla<br />

zararlı yazılım yayma oranı olan yüzde 32’ye<br />

kıyasla, arşiv dosyalarının ulaştığı yüzde 44<br />

oranı, bir önceki çeyreğe göre yüzde 11’lik bir<br />

artışa da işaret ediyor.<br />

Rapor, arşiv dosyalarının kullanımını yeni<br />

HTML kaçakçılığı teknikleriyle (siber suçluların<br />

e-posta ağ geçitlerini atlamak için zararlı<br />

arşiv dosyalarını HTML dosyalarına yerleştirme<br />

teknikleri ile) birleştiren ve ardından atak<br />

başlatan birkaç saldırı tespit etti.<br />

HP Wolf Security, kullanıcıları korumak için<br />

e-posta eklerini açma, dosya indirme ve bağlantılara<br />

tıklama gibi riskli adımları yalıtılmış,<br />

mikro sanal makinelere (mikro VM’ler) alıyor<br />

ve virüs bulaşma girişimlerinin ayrıntılı izlerini<br />

yakalıyor. HP’nin uygulama izolasyonu teknolojisi,<br />

diğer güvenlik araçlarını atlatabilen<br />

tehditleri azaltırken yeni izinsiz giriş teknikleri<br />

ve tehdit aktörlerinin davranışları hakkında<br />

benzersiz bilgiler sağlıyor. HP Wolf Security,<br />

algılama araçlarını atlatan tehditleri izole ederek,<br />

siber suçlular tarafından kullanılan en son<br />

teknikler hakkında özel bilgiler topluyor. HP<br />

müşterileri bugüne kadar 18 milyardan fazla<br />

e-posta ekine, web sayfasına tıkladı ve hiçbir<br />

ihlal bildirilmeden dosya indirdi.<br />

HP Wolf Security raporu verileri Temmuz-Eylül<br />

2022 tarihleri arasında HP Wolf Security<br />

müşteri sanal makinelerinde anonim olarak<br />

toplandı.<br />

45


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

<strong>2023</strong>, sanal gerçekliğin yılı olacak<br />

Deloitte’un <strong>2023</strong> Teknoloji, Medya ve Telekomünikasyon<br />

Öngörüleri raporuna göre sanal gerçeklik trendi hızla<br />

büyüyor. Pazarın küresel olarak 7 milyar dolarlık büyüklüğe<br />

ulaşacağı öngörülüyor. E-ticaretin yükselişe devam<br />

edeceği, sosyal medya üzerinden yapılan alışveriş<br />

hacminin de 1 trilyon doları aşacağı tahmin ediliyor…<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

46<br />

Deloitte, teknoloji, medya ve telekomünikasyon<br />

dünyasının önde gelen trendlerini<br />

ve bu trendlerin dünya genelindeki<br />

işletmeleri ve tüketicileri nasıl etkileyeceğini<br />

ortaya koyan <strong>2023</strong> Teknoloji, Medya<br />

ve Telekomünikasyon (TMT) Öngörüleri<br />

raporunu yayınladı.<br />

Raporda öne çıkan başlıklardan biri<br />

sanal gerçeklik (VR) alanındaki yükseliş<br />

oldu. Son dönemde özellikle eğitim,<br />

endüstri, sağlık, oyun, savunma sanayi,<br />

kültür ve turizm, seyahat ve eğlence<br />

alanlarında yoğun şekilde kullanılan<br />

VR, şirketlerin giderek artan şekilde yatırım<br />

yaptığı bir alan haline geldi. Deloitte’un<br />

hazırladığı <strong>2023</strong> TMT Öngörüleri<br />

raporuna göre küresel VR pazarı bir<br />

önceki yıla göre yüzde 50 büyüyerek 7<br />

milyar dolara ulaşacak. VR’ın her yıl artan<br />

popülaritesi ile bu büyümenin yüzde<br />

90’ının sanal gerçeklik başlığı (VR<br />

headset) satışlarından geleceği düşünülüyor.<br />

<strong>2023</strong>’te ortalama fiyatının 450<br />

dolar olacağı öngörülen sanal gerçeklik<br />

başlıklarından 14 milyon adet satılacağı<br />

tahmin ediliyor. Aktif olarak kullanılan<br />

headset’lerin sayısının da 2022’nin ilk 6<br />

aylık dönemine göre yüzde 50 artarak 22<br />

milyona ulaşacağı düşünülüyor. Pazarın<br />

geri kalanını ise FPS, yarış ve simülasyon<br />

oyunları uygulamalarının oluşturacağı<br />

tahmin ediliyor. Batarya, ekranlar ve ses<br />

dahil olmak üzere temel teknolojideki<br />

iyileştirmelerin de bu büyümeyi hızlandıracağı<br />

öngörülüyor.<br />

Deloitte Teknoloji, Medya ve Telekomünikasyon<br />

Lideri Metin Aslantaş, dünyada<br />

yükselen VR kullanma eğiliminin<br />

farklı alanlara da taşınacağını belirtti.<br />

Özellikle kurumsal alanda VR’ın birçok<br />

fırsatı barındırdığına dikkat çeken Aslantaş,<br />

iş deneyimlerinin simülasyonlarında,<br />

kurumsal ve endüstriyel sistemleri<br />

görselleştirmekte ve mesafe nedeniyle<br />

oluşması muhtemel zorlukların üstesinden<br />

gelinmesinde VR’ın hayatı kolaylaştırdığını<br />

vurguladı. Aslantaş “Kullanıcılar,<br />

uzaktan çalışırken iş arkadaşlarıyla<br />

dijital modellere doğrudan dokunarak<br />

ve onları kullanarak üç boyutlu nesneler<br />

ve gerçek zamanlı dijital ikizlerle etkileşime<br />

girebilecekleri sanal alanlarda bir<br />

araya gelebilecekler. <strong>2023</strong>’te, işletmelerin<br />

ve tüketicilerin daha az kaynakla daha<br />

fazlasını yapmasına yardımcı olacak<br />

bir dizi teknolojinin hızla gelişerek kullanılmaya<br />

başlanacağını öngörüyoruz.<br />

Değişen tüketici alışkanlıklarıyla birleşen<br />

teknolojik gelişmelerdeki atılımlar,<br />

yöneticilerin de stratejilerini devamlı<br />

yenilemelerini zorunlu kılıyor” diyerek<br />

sektörlerinde öne çıkmak isteyen şirketlerin<br />

bu gelişmeleri yakından izlemeleri<br />

gerektiğini vurguluyor.<br />

Teknoloji, Medya ve<br />

Telekomünikasyon (TMT)<br />

<strong>2023</strong> Öngörüleri raporunda<br />

dikkat çeken diğer başlıklar<br />

ise şöyle:<br />

• Alışveriş sosyal medyaya yönelecek,<br />

yıllık büyüklüğü 1 trilyon doları aşacak:<br />

Sosyal medya üzerinden yapılan ticaret,<br />

geleneksel e-ticareti de geride bırakıyor.<br />

Dünyada sosyal medyadan yapılan<br />

ürün ve hizmet harcamalarının <strong>2023</strong>’te<br />

1 trilyon doları aşacağı tahmin ediliyor.<br />

Geçen yıl 2 milyardan fazla insanın sosyal<br />

medya üzerinden alışveriş yaptığı<br />

göz önüne alındığında 2022’de bu kanal<br />

üzerinden 800 milyar dolar olan alışveriş<br />

hacminin gelecek yıl yüzde 25 büyüyeceği<br />

öngörülüyor. Deloitte Global’in yaptığı<br />

bir araştırmaya göre, sosyal medya fenomenleri<br />

Y ve Z kuşağının satın alma kararlarını<br />

X kuşağına daha çok etkiliyor.<br />

Yakın gelecekte de sosyal medya üzerinden<br />

yapılan ticaretin evrim geçireceği ve<br />

yeni ürünleri bulmanın daha kolay, ödeme<br />

yapmanın daha basit ve daha hızlı<br />

olacağı belirtiliyor.<br />

• Teknoloji şirketleri daha erken ‘net<br />

sıfır’layacak: Birçok kuruluş net sıfıra<br />

ulaşmak istiyor ve teknoloji sektörü<br />

de güçlü bir taahhütte bulunuyor. Deloitte’un<br />

gerçekleştirdiği Global CxO<br />

sürdürülebilirlik araştırmasına göre,<br />

teknoloji şirketleri iklim değişikliği<br />

konusunda daha hızlı çalışıyor. Teknoloji<br />

şirketlerinin net sıfır hedefine ulaşma<br />

olasılığının diğer şirketlere göre yüzde<br />

13 daha fazla olduğu öngörülüyor.<br />

• 5G ağları kurumsal bağlanabilirliği<br />

dönüştürecek: Bağımsız 5G ağları,<br />

sanallaştırılmış, bulut merkezli yetkinlikler<br />

sunarak, kablosuz teknolojideki<br />

(2G/3G/4G) önceki ilerlemeleri kademeli<br />

bir şekilde ortadan kaldıracak. Deloitte<br />

Global’e göre, 5G bağımsız ağlarına yatırım<br />

yapan mobil ağ operatörlerinin sayısı<br />

2022’de 100’ün üstündeyken <strong>2023</strong>’ün<br />

sonunda en az 200 olması bekleniyor.<br />

• Sanal prodüksiyonlar gerçek oluyor,<br />

film setlerine gerçek zamanlı görsel<br />

efektler geliyor: Sanal prodüksiyonun<br />

araç ve teknikleri, film ve sinema endüstrisini<br />

dönüştürüyor, hayallerin ekrana<br />

yansıtılmasını sağlıyor, yapım sürelerini<br />

kısaltıyor ve post prodüksiyon<br />

sırasında gerçek zamanlı bilgisayarla<br />

üretilmiş görüntüleri ve görsel efektlere<br />

gerçek hayattaki setlerde hayat veriyor.<br />

Deloitte Global, 2022’de tahmini 1,8 milyar<br />

dolarlık büyüklüğe sahip olan sanal<br />

üretim araçları pazarının <strong>2023</strong>’te yüzde<br />

20 artışla 2,2 milyar dolara ulaşacağını<br />

tahmin ediyor.<br />

• Oyun pazarındaki satın alma ve birleşmeler,<br />

konsolidasyon, şirketlerin<br />

portföylerinde yer alan oyunlar ve<br />

gelişen oyun teknolojisinin desteğiyle<br />

büyüyor: Deloitte Global, <strong>2023</strong>’te video<br />

oyun şirketi birleşme ve satın almalarının<br />

sayısının, 2022’nin yüzde 30 olarak<br />

tahmin edilen çeyreklik büyümesinin biraz<br />

daha altında kalarak yaklaşık yüzde<br />

25’lik bir orana ulaşacağını öngörüyor.<br />

Video oyun hizmetleri, sunduğu deneyimler<br />

ve iş modelleri yenilikler getirirken<br />

konsolların tedarik zincirleri, pandemi<br />

döneminde yeni nesil deneyimlere<br />

yönelik artan talebi karşılamak hedefiyle<br />

yatırımlarını artıracak. 2022›de<br />

piyasaya sürülmesi beklenirken çıkış<br />

tarihleri ertelenen birçok oyunun <strong>2023</strong>’te<br />

oyunculara ulaşacağı tahmin ediliyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>ITnetwork</strong><br />

Bitci’den metaverse projelerine 30 milyon TL yatırım<br />

Türkiye’nin blockchain teknolojileri öncüsü Bitci Holding,<br />

dijital dünyanın yeni yaşam alanı Metaverse’e<br />

yönelik üç projeye 30 milyon TL’lik yatırım yaptı.<br />

Yatırım tutarını 100 milyon TL’ye çıkaracak olan Bitci<br />

Holding, 17 ayrı projeyi de yakından izliyor…<br />

Türkiye’nin ilk blok zinciri ağını geliştiren ve<br />

inşaattan enerjiye, turizmden perakendeye<br />

kadar geniş bir yelpazede şirketler için blockchain<br />

temelli kullanıcı dostu çözümler üreten<br />

Bitci Holding, bünyesindeki yeni şirketi Bitci<br />

Ventures’la dijital dünyanın yeni yaşam alanı<br />

Metaverse’e yönelik yatırım atağı başlattı.<br />

Yatırımlar 100 milyon TL’ye ulaşacak<br />

İlk etapta VRMars, Metagalactica ve YacthingVerse’ten<br />

oluşan üç projeye 30 milyon TL’lik<br />

yatırım yapan ve 17 ayrı projeyi de yakından<br />

takip ederek görüşmeler sürdüren Bitci Ventures,<br />

gelecek vadeden Metaverse projelerini<br />

desteklemeye devam ederek, toplam yatırım<br />

miktarını 100 milyon TL’ye çıkaracak.<br />

Gerçek hayat dijitale taşınıyor<br />

Bitci Ventures’in yatırım yaptığı üç proje<br />

arasında bulunan VRMARS, gerçek hayat simülasyonu<br />

ile kullanıcıların Mars’ta koloni<br />

kurarken aktif gelir elde etmelerini sağlayan<br />

bir Web3.0 eğlence platformu. VRMARS Kızıl<br />

Gezegen’de inşa edilen ve Mars yüzeyindeki<br />

yaşamın fütüristik bir temsilini içeren ilk Metaverse<br />

projesi olarak öne çıkıyor.<br />

Yatırım alan bir diğer proje olan Meta Galactica<br />

ise şirketleri Metaverse üzerine taşıyarak,<br />

şirketlerin hizmet, servis ve ürünlerini<br />

tanıtmaları, kullanıma ve satışa sunmalarını<br />

hedefliyor. Böylelikle şirketlerin web üzerinde<br />

sunduğu hizmet ve ürünler, oluşturulacak yeni<br />

ara yüz sayesinde Metaverse’te kullanıcılarla<br />

buluşacak. Uzun dönemde 21 bin gezegenden<br />

oluşan bir sanal bir galaksi olan Meta Galactica’da<br />

kullanıcılar, kendi gezegenlerine de sahip<br />

olabilecek ve bunları özelleştirebilecek.<br />

Metaverse’te global yat fuarı<br />

Bitci Ventures’in yatırım yaptığı üçüncü proje<br />

olan YacthingVerse ise; meta veri tabanındaki<br />

yatçılıkla ilgili tüm paydaşları ve markaları Metaverse<br />

üzerinde buluşturmayı hedefliyor. YacthingVerse’te,<br />

yatların ve yatçılık ürünlerinin<br />

yer aldığı global yat fuarları düzenlenecek. Böylelikle<br />

yat severler, dünyanın farklı lokasyonlarında<br />

düzenlenen yatçılık fuarlarının her birine<br />

tek tek ve fiziki olarak katılma zahmetinden<br />

kurtularak, yatçılıkla ilgili aradıkları her şeyi<br />

YacthingVerse’teki global yat fuarında bulabilecekler.<br />

YacthingVerse ayrıca Marine Mall<br />

mağazaları, özelleştirilebilir araziler, YachtGA-<br />

ME (MMO) alanı, NFT galerisi, tekne gösterisi,<br />

YachtADS reklam alanı, gece kulübü, spor salonu,<br />

etkinlik alanları, VRinar, toplantı odaları<br />

ve eğitim alanlarını içeriyor.<br />

Yatırımcılar için yeni bir ekosistem<br />

Tamamı gerçek yaşam simülasyonlarından<br />

oluşan eğlence-oyun temalı ve ‘oyna-kazan’<br />

prensibine dayalı üç projenin de temel değişim<br />

araçlarını NFT’ler ve token’lar oluşturuyor.<br />

Bitci Ventures’ın yatırım yaptığı projeler; Metaverse’in<br />

temel değişim birimleri token’lar ve<br />

NFT’ler aracılığıyla, milyonlarca kripto para<br />

yatırımcısı ile Metaverse projeleri arasında<br />

kazanca dönüşen bir dijital ekosistem fırsatı<br />

sunuyor.<br />

“Proje geliştiricilerini desteklemeye<br />

hazırız”<br />

Yeni yatırımlarla blockchain temelli Metaverse<br />

projelerini desteklemeye devam edeceklerini<br />

söyleyen Bitci Holding CEO’su Onur Altan<br />

Tan, “Metaverse projelerine yatırım yapmaya<br />

devam edeceğiz. Bu kapsamda pek çok proje<br />

geliştiricisi ile görüşmelerimiz sürüyor. Yatırım<br />

yaptığımız projeleri ekiplerimizle de teknik<br />

olarak destekleyerek dünyada ses getirecek<br />

projelere imza atmaya devam edeceğiz. Metaverse<br />

projeleri geliştiren ve kendilerine Bitci<br />

Ventures gibi güçlü bir destek arayan tüm proje<br />

geliştiricileriyle görüşmeye ve onları da desteklemeye<br />

hazırız. Bu kapsamda önümüzdeki dönemde<br />

ulusal ve uluslararası nitelikteki proje<br />

ve iş birliklerimizle farklı şirket ve kuruluşlara<br />

Blockchain ve Metaverse platformlarımızda ev<br />

sahipliği yapmaya devam edeceğiz” dedi.<br />

Sektör Market<br />

IT network<br />

HyperX Cloud Stinger 2 Kablosuz Oyuncu<br />

Kulaklığı satışa sunuluyor<br />

2.4GHz Kablosuz Bağlantının Benzersiz HyperX Konforuna<br />

Eklenmesi ve DTS Headphone:X Özelliği İçeren<br />

Sürükleyici Ses…<br />

Oyun çevre birimleri, oyun ve e-spor alanının<br />

çözüm oyuncularından HyperX, bugün<br />

HyperX Cloud Stinger 2 kablosuz oyun kulaklığını<br />

piyasaya sürdüğünü açıkladı. Yumuşak<br />

hafızalım köpük ve birinci sınıf deri<br />

ile HyperX’e özgü konfor ve dayanıklılık sunan<br />

kablosuz Cloud Stinger 2, gelişmiş 3D ses<br />

uzamsallaştırma ve konumlandırma doğruluğu<br />

için DTS® Headphone:X® Spatial Audio<br />

teknolojisini kullanırken, 20 saate kadar pil<br />

ömrü ile kablosuz oyun deneyimi sunuyor.<br />

Kablosuz Cloud Stinger 2, sürükleyici bir<br />

ses ortamı oluşturma adına DTS Headphone:X<br />

sanal uzamsal özelliği ile daha net<br />

ses sağlamak için büyük 50 mm sürücüler<br />

kullanır. Kulaklıkta ayrıca daha fazla rahatlık,<br />

daha az arka plan gürültüsü ve daha net<br />

ses kalitesi için kulaklık başlığında kolay erişilebilen<br />

ses kontrolleri olmasının yanı sıra,<br />

sessize alınabilen gürültü önleyicili esnek<br />

mikrofon bulunmaktadır.<br />

HyperX EMEA İşletme Müdürü Bianca Walter,<br />

“Kablosuz Cloud Stinger 2, oyunculara<br />

kaliteli tasarım ve konforun yanı sıra kablo<br />

paraziti olmadan uygun bir fiyat noktasında<br />

muhteşem bir DTS Headphone:X ses deneyimi<br />

sunuyor” dedi. “ Kablosuz Cloud Stinger<br />

2 oyun kulaklığı, kablolar olmadan oynama<br />

özgürlüğü ve esnekliği ile daha sürükleyici<br />

bir oyun içi deneyim isteyen oyuncular için<br />

mükemmel bir seçenektir.”<br />

Kullanıcı deneyiminden ödün vermeden<br />

kabloları ortadan kaldıran Kablosuz Cloud<br />

Stinger 2, popüler HyperX Cloud Stinger serisine<br />

yeni bir seçenek ekliyor. En son geliştirilen<br />

Cloud Stinger 2’nin temel özelliklerini<br />

koruyan yeni kablosuz versiyon, mükemmel<br />

ses ve 300 gramın altındaki hafif konforun<br />

yanı sıra, 20 saate kadar kablosuz özgürlük<br />

ile daha fazla esneklik sunuyor. Kulaklık ayrıca<br />

mola verirken boyun etrafına esnek bir<br />

şekilde oturması için 90 derece dönen kulaklık<br />

başlıkları ile donatılmış.<br />

47

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!