29.02.2024 Views

IT Network Şubat 2024

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

<strong>IT</strong><br />

B<br />

n e tw o r k<br />

İ L G İ T E K N O L O J İ L E R İ D E R G İ S İ<br />

25 Ocak 25 <strong>Şubat</strong> <strong>2024</strong> • KDV Dahil 70 TL www.itnetwork.com.tr<br />

Trend Micro, Çocuklara Yönelik<br />

Ücretsiz Siber Güvenlik Eğitim<br />

Programını Başlatıyor<br />

Togg mobilite ekosistemi<br />

karbon nötr deneyimin merkezi oldu<br />

Kişisel teknolojilerde yapay zeka çağı


Teknoloji Dünyası CES <strong>2024</strong>’te Yeniliklerle Buluştu<br />

Global arenanın en önde gelen etkinliklerinden birisi olan Consumer Electronics Show(CES)24 büyük katılımla gerçekleştirildi. Teknoloji şölenine<br />

dönüşen etkinlikte dünyanın önde gelen teknoloji şirketleri hem tüketici tarafındaki ürünlerini hem de hayata dair yeni teknolojileri ziyaretçilerin<br />

beğenisine sundu…<br />

9-12 Ocak tarihleri arasında gerçekleştirilen etkinlikte bu yıl önce çıkan birçok başlık oldu. Yapay zeka ürünlerinden robotlara, tüketici elektroniğindeki<br />

son gelişmelerden yazılım tarafındaki yeniliklere, akıllı şehirlerden kripto para ve NFT Teknolojisine, dijital sağlıktan gıda teknolojilerine, artırılmış<br />

gerçeklikten uzay teknolojilerine, oyun alanından e spor ve araç teknolojilerine kadar birçok alanı temsil eden hemen hemen her teknoloji alanında<br />

ürün ve teknolojik yenilik görmek mümkündü. Global teknoloji oyuncularının yanı sıra daha küçük ama geliştirdiği ürünlerle tüketiciye ulaşmaya<br />

çalışan birçok küçük çaplı firma da bu yıl etkinlikte yerini aldı.<br />

Sağlık alanından yaşamsal teknolojilere kadar farklı teknolojik yeniliklerin bulunduğu 150’yi aşkın ülkeden 1200’den fazla teknoloji şirketinin katıldığı<br />

fuar alanında Türkiye’den 50 Türk teknoloji girişimi ile CES <strong>2024</strong> kapsamında kurulan Türkiye Pavyonu’nda sergiledikleri inovatif ürünlerle büyük<br />

beğeni topladı.<br />

CES 2022’de dünya çapında ses getiren Konsept Akıllı Cihaz’la (Transition Consept Smart Device) dünya marka lansmanını yapan, CES 2023’te<br />

akıllı bir cihazdan fazlasını temsil eden Beyond X deneyimini ziyaretçilerle buluşturan Togg, CES <strong>2024</strong>’te de sıradaki ikinci akıllı cihazı T10F’i dünya<br />

sahnesine çıkardı. Ayrıca değinmek gereken bu gelişmeyi Togg CEO’su M. Gürcan Karakaş, CES’teki Togg standında, uluslararası katılımcılar ve<br />

medya mensuplarının yer aldığı açılış sunumunda yaptığı konuşmada, C segmentindeki ilk akıllı cihazları T10X’in ardından yine aynı sınıfta ve sedan<br />

kullanıcılarının da beklentilerini karşılayacak şekilde tasarlanan ikinci akıllı cihazları T10F’i dünya sahnesine çıkarmaktan mutluluk duyduklarını<br />

belirterek, şunları söyledi: “Üçüncü kez dünyanın en büyük teknoloji fuarı CES’e katılıyoruz. Katıldığımız ilk yıl yeni bir oyuncu olarak markamızı, kim<br />

olduğumuzu ve neyi başarmak istediğimizi anlattık. Aynı zamanda ön gösterimini 2019’da Türkiye’de gerçekleştirdiğimiz ikinci akıllı cihazımızla<br />

ilgili vizyonumuzu ortaya koyan Konsept Akıllı Cihazımızı gösterdik. Geçen yıl akıllı bir cihazdan fazlasını temsil eden Beyond X deneyimini ve<br />

geliştirmekte olduğumuz dijital ekosistemimizi ziyaretçilerle paylaştık. Bu yıl ise bütün faaliyet alanlarımızda kullanıcılarımızla buluşturduğumuz<br />

ürün ve hizmetlerimizin bugünkü ve gelecek kabiliyetlerinin yanı sıra ikinci akıllı cihazımız T10F ile dünya kamuoyunun karşısındayız. Zamanın<br />

ruhunu yansıtan bir fastback olan T10F’i 2025 yılında Türkiye’den başlayarak kullanıcılarımızla buluşturacağız. T10F’in yanı sıra küresel pazarlara<br />

açılmaya hazır olan dijital deneyim platformumuzu ve temiz enerji çözümlerimizi de CES’te sergiliyoruz.”<br />

<strong>IT</strong> <strong>Network</strong> olarak yakından takip ettiğimiz etkinliğe dair içeriklere sizler için hem web tarafımızda hem de dergimiz üzerinde yer verdik. Yenilikler<br />

ve gelişen teknolojilere dair içerikler için sayfalarımızı karıştırabilir, web üzerinden itnetwork.com.tr adresinden takip edebilirsiniz.<br />

*****<br />

Teknoloji dünyasının yaşadığı değişim ve yenilikleri değerli okuyucularımız için taşıdığımız sektör market sayfalarımızda sizlere dolu dolu<br />

gelişmelerle dolu içerikler hazırladık. Son dönemin artık her alana girmesine şahit olduğumuz yapay zeka teknolojisine yönelik yenilikleri, bazı özel<br />

sektörlere yönelik gerçekleştirilen yapay zeka içerikli ürünlerin detaylarını sayfalarımızda bulabilirsiniz. Sektörün önde gelen teknoloji firmalarının<br />

yeniliklerini paylaştığımız içeriklerimizde ayrınca araştırma haberlerini de bulabilirsiniz.<br />

Teknolojinin hayatımıza pozitif yönleriyle yön verdiği yeni gelişmeleri tekrar sizlerle buluşturmak üzere…<br />

Hoşça kalın…<br />

Ahmet Mızrak<br />

ahmet.mizrak@img.com.tr


4-5<br />

KAĞ<strong>IT</strong> HİSSİYATINDA<br />

TEKNOLOJİ<br />

DENEYİMİ<br />

“Huawei MatePad<br />

Air PaperMatte<br />

Edition”<br />

13<br />

Bütçe yetersizliği<br />

kritik altyapıları<br />

siber saldırıların<br />

odağı yapıyor<br />

20<br />

Semih İncedayı:<br />

“Yapay zekâ<br />

ve veri <strong>2024</strong>’te<br />

daha çok<br />

konuşulacak”


01-25 Ekim 2023<br />

<strong>IT</strong><br />

BİL<br />

network<br />

Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

Casper 2023<br />

yılında yüzde<br />

50 büyüdü<br />

25<br />

İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK YAYINCILIK<br />

İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. ADINA<br />

İMTİYAZ SAHİBİ<br />

H. FERRUH IŞIK<br />

GENEL MÜDÜR<br />

(Sorumlu)<br />

MEHMET SÖZTUTAN<br />

mehmet.soztutan@img.com.tr<br />

GENEL YAYIN KOORDİNATÖRÜ<br />

SIDIKA AKYOL KAYIR<br />

sidika.kayir@aplusmedya.com<br />

GE NEL YA YIN MÜ DÜ RÜ<br />

AHMET MIZRAK<br />

ahmet.mizrak@img.com.tr<br />

DIŞ İLİŞKİLER MÜDÜRÜ<br />

YUSUF OKÇU<br />

yusuf.okcu@img.com.tr<br />

HABER MERKEZİ<br />

ENES KARADAYI<br />

enes.karadayi@img.com.tr<br />

KAT KI DA BU LU NAN LAR<br />

Doç. Dr. M.ALİ ÖZ BU DUN<br />

ozbudun@gmail.com<br />

34<br />

Monster<br />

Notebook CES<br />

<strong>2024</strong>’te yeni<br />

ekran kartı<br />

ürünüyle ilk<br />

defa görücüye<br />

çıktı!<br />

42<br />

Sürdürülebilir<br />

endüstrinin<br />

enerjisi<br />

HANNOVER<br />

MESSE<br />

<strong>2024</strong>’de<br />

ÖMER KARDAŞ<br />

omer.kardas@ihlas.com.tr<br />

ALİ İLKER YÜCEER<br />

ali@mak ro bil.com.tr<br />

TEKNİK MÜDÜR<br />

TAYFUN AYDIN<br />

Tayfun.aydin@img.com.tr<br />

GRAFİK TASARIM<br />

HAKAN SÖZTUTAN<br />

hakan.soztutan@img.com.tr<br />

FİNANS MÜDÜRÜ<br />

Cuma KARAMAN<br />

cuma.karaman@img.com.tr<br />

MUHASEBE MÜDÜRÜ<br />

Yusuf DEMİRKAZIK<br />

yusuf.demirkazik@img.com.tr<br />

A BO NE VE DAĞI TIM<br />

İSMAİL ÖZÇELİK<br />

ismail.ozcelik@img.com.tr<br />

Reklam Rezervasyon<br />

A PLUS MEDYA<br />

NISH ISTANBUL RESIDENCE<br />

Çobançeşme Mah. Sanayi Cad.<br />

No: 44/B - D: 167 Yenibosna/<br />

Bahçelievler - İstanbul<br />

Reklam İletişim<br />

reklam@aplusmedya.com<br />

Tel : 0212 216 99 13<br />

Gsm : 0552 805 34 35<br />

İdare Merkezi:<br />

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza<br />

No:11 34190 Yenibosna–Bahçelievler / İSTANBUL<br />

Tel: 0212 454 22 22<br />

Renk Ayrımı:<br />

Türkiye Gazetesi Renk Ayrımı Servisi<br />

CTP - BASKI : İHLAS GAZETECİLİK A.Ş.<br />

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza<br />

No:11 A/41 Yenibosna–Bahçelievler / İSTANBUL<br />

Tel: 0212 454 30 00


KAĞ<strong>IT</strong> HİSSİYATINDA TEKNOLOJİ DENEYİMİ<br />

“Huawei MatePad Air PaperMatte Edition”<br />

‘Fashion Forward’ konsepti<br />

çerçevesinde sunduğu ses<br />

ve akıllı mobil ofis serisinin<br />

yeni modellerini Türkiye’de<br />

tanıtımının ardından<br />

test merkezimize gelen<br />

Huawei’nin kağıt hissiyatı<br />

sunan tableti “Huawei<br />

MatePad Air PaperMatte<br />

Edition” ürününü sizler için<br />

yakından inceledik. Huawei<br />

tanıttığı inovatif ürünlerle<br />

çalışma ve özel hayatı<br />

kolaylaştırmayı sürdürüyor…<br />

Huawei’nin öne çıkan tablet<br />

modellerinden ve yakın zamanda<br />

Türkiye’de de tanıtılan “Huawei<br />

MatePad Air PaperMatte Edition”<br />

modeli diğerlerinden ayrılan donanım<br />

özelliklerinin ötesinde en belirgin<br />

olarak kağıt hissi veren ekranı ile<br />

öne çıkıyor. Öncelikle kutu içeriğine<br />

baktığımızda 40 Watt hızlı şarjla<br />

beraber kablosu, tablet ve cihazın<br />

yanında şu an kampanya dahilinde<br />

verilen kalem ve klavye aparatları<br />

çıkıyor. Klavyesi ile kullanıcısına<br />

hem tablet keyfi sunarken adeta PC<br />

deneyimi de sunan cihaz, 2800x1840<br />

çözünürlüğü ile 2.8 K’lık bir görsel<br />

şölen sunuyor.<br />

11.5 inç’lik ve 3:2 FullView ekrana sahip<br />

olan cihazın öne çıkan bir diğer ve en<br />

çok dikkat çeken özelliği ise 144 Hz<br />

olan yenileme hızı. Tablet, kullanım<br />

senaryosuna göre ayarlanan 30 Hz<br />

ile 144 HZ uyarlanabilir yenileme hız<br />

aralığı desteklerken o an kullanmış<br />

olduğunuz içeriğin size daha efektif<br />

iletilmesini sağlıyor.<br />

Ürün, kağıt benzeri ekran tasarımı<br />

sunan yansımasız bir yüzey<br />

teknolojisine sahip. Hem göz sağlığı<br />

hem de kullanıcı konforu açısından<br />

ürün sahibine rakiplerinde olmayan bir<br />

özellik sunuyor. PaperMatte Ekranı<br />

ile kağıt üzerine kalemle yazma<br />

deneyiminin kullanıcısı tarafından<br />

tam hissedilmesini sağlayan 144 Hz<br />

yenileme hızı hem doküman takibinde,<br />

hem içerik yönetiminde, sayfalar<br />

arasında geçişte hem de notlar<br />

kısmında oldukça öne çıkıyor.<br />

Cihaz 6,4 mm kalınlıkta olup, 508 gram<br />

ağırlığı ile de öne çıkıyor. Üzerinde<br />

Huawei’nin HarmonyOS 3.1 işletim<br />

sistemi ile gelen Huawei MatePad Air<br />

PaperMatte Edition PC App Engine<br />

ile bilgisayar benzeri bir kullanım<br />

sunuyor. Cihaz ile beraber sunulan<br />

akıllı manyetik klavye ve kendi<br />

isteğinize göre tanımlayabileceğiniz<br />

kısayol tuşları ile hızlı bir kullanım elde<br />

edebilirsiniz.<br />

Cihaz ile yapacağınız görüntülü<br />

görüşmelerde “akıllı takip kamera”<br />

özelliği ile artık ekrandan çıkma gibi<br />

bir durumunuz bulunmuyor. Akıllı<br />

kamerası sayesinde kamera odağı hep<br />

sizde oluyor.<br />

Diğer yandan Huawei’nin son<br />

dönemde oldukça popüler olan ve<br />

geliştirilen not uygulaması “Huawei<br />

Notes” hayatınıza kolaylaştıracak<br />

birçok yeni özellikleriyle yine bu<br />

cihazda bulunuyor. Huawei M-Pencil<br />

ile sorunsuz bir şekilde çalışarak el<br />

yazısı veya çizim yaparken gecikmeyi<br />

neredeyse sıfıra indiriyor. Huawei’in<br />

oluşturduğu ekosistem sayesinde<br />

başka bir cihaz ile ister JPEG isterseniz<br />

PDF formatında oluşturmuş olduğunuz<br />

materyalleri kolaylıkla paylaşabilir,<br />

uygulamaya kazandırılmış yeni<br />

özellikler sayesinde daha efektif<br />

notlar alma imkanı bulabilirsiniz. Bir<br />

öğrenci ya da ofis ya da bir etkinlik<br />

ortamında almanız gereken notları<br />

kalem sayesinde oldukça hızlı<br />

alabileceksiniz. Kısacası bir öğrencinin<br />

not alma derdini ortadan kaldıracak<br />

kadar özellikli yeni Huawei Note<br />

uygulaması cihazın öne çıkan başka<br />

bir özelliği.<br />

Cihaz aynı zamanda hem renkli hem de<br />

siyah beyaz mod olarak kullanıcısına<br />

ebook imkanı sunuyor. Ayrıca bir<br />

ebook sahibi olmanıza gerek kalmadan<br />

Huawei MatePad Air PaperMatte<br />

Edition ile isterseniz karanlık modu<br />

da kullanarak bu keyfi alabilirsiniz.<br />

Uygulamayı kullanırken isterseniz<br />

E-book ekran moduna geçerek<br />

daha soft bir deneyimde kitabınızı<br />

okuyabilirsiniz. Cihaz rakiplerinden<br />

ayrıldığı mat ekran teknolojisi<br />

sayesinde gün ışığında kolaylıkla<br />

okuma ve yazma deneyimi sunuyor.


Huawei’nin AppGallery içerisinde<br />

bulunan lokal bazlı ve bankalar gibi<br />

önemli uygulama çeşitleri ile sosyal<br />

hayatınızı kesintisiz devam ettirirken,<br />

Netflix, YouTube, Spotify gibi<br />

uygulamalarda da 144 Hz yenileme hızı<br />

sayesinde kesintisiz izleme ve dinleme<br />

keyfine sahipsiniz. Bu noktada çok<br />

önemli bir yenilik yine bu cihazla geliyor.<br />

Aynı anda iki kulaklık bağlantısı olması.<br />

İzlediğiniz içerik, film ya da dinlediğiniz<br />

bir müziği aynı anda ikinci bir kulaklık<br />

bağlayarak paylaşma imkanı da öne<br />

çıkan farklı bir özelliği.<br />

Huawei cihazlarında kullanıcı tarafından<br />

istenilen bazı uygulamalar önceden<br />

Gspace uygulaması üzerinden<br />

indirilirken artık Huawei’nin yine<br />

bu cihazda da sunduğu GBOX App<br />

uygulaması ile hem de reklam izleme<br />

zorunluluğu olmadan tüm Google<br />

uygulamalarına ulaşmanız mümkün.<br />

Diğer yandan Multi-Window ile<br />

aynı iki uygulamayı aynı anda farklı<br />

pencerelerde açabilirken, App Multiplier<br />

ile tek bir uygulamayı bölünmüş<br />

ekran modunda kullanabilirsiniz.<br />

Yine bu cihazda sunulan SuperHub<br />

ile metinlerinizi, görsellerinizi, video<br />

ya da şarkılarınızı Huawei ekosistemi<br />

içerisinde kolayca aktarma imkanı<br />

bulabilirsiniz.<br />

Bu kadar öne çıkan özelliklerini<br />

anlattığımız Huawei MatePad<br />

Air PaperMatte Edition üzerinde<br />

uyguladığımız AnTuTu Benchmark<br />

test sonuçlarını da paylaşalım. Total<br />

skor olarak 905916 skoruna sahip olan<br />

cihazın CPU test sonucu 245694, GPU<br />

test sonucu 300742, MEM test sonucu<br />

177893 ve UX test sonucu ise 181587<br />

oldu.<br />

Editör Deneyimi:<br />

Testini gerçekleştirdiğimiz Huawei<br />

MatePad Air PaperMatte Edition’un<br />

isminin hakkını veren bir cihaz olduğunu<br />

öncelikle söylemeliyim. Özelliği olan kağıt<br />

hissini fazlasıyla hissettiriyor. Kullanım<br />

süresi boyunca katıldığım toplantılarda ya<br />

da içerik hazırlama noktasında fazlasıyla<br />

ve keyifle kullandığım bir özellik oldu.<br />

Cihazın performansını ölçmek için PUBG<br />

Mobile ve Asphalt 9 gibi üst seviye<br />

donanım isteyen oyunları kolaylıkla,<br />

takılmadan oynadım. Bu noktada 144 Hz<br />

yenileme hızının keyfini çıkaracağınıza<br />

emin olabilirsiniz.<br />

Bir diğer keyifli noktası ise kitap okumak<br />

oldu. eKitap modunu aktif edip gözümü<br />

yormadan bazen koyu modda bazen<br />

normal modda ebook kıvamında bir<br />

deneyim yaşadım. Huawei ekosistemine<br />

bağlı cihazlar arası dosya transferini<br />

SuperHub özelliği sayesinde hem daha<br />

hızlı hem de farklı noktalarda farklı<br />

çalışmaları sonlandırdığımı söyleyebilirim.<br />

Bir diğer deneyimim ise; yaşanılan<br />

problemler dolayısıyla Huawei ürünleri<br />

içerisinde olmayan Google uygulamalarını<br />

GBOX uygulaması üzerinden indirip<br />

hem de reklamsız olarak hiçbir problem<br />

yaşamadan deneyimledim. En keyifli<br />

anlardan birisi de bir kafede günün<br />

ortasında gün ışığında mat ekranın keyfini<br />

çıkartmak oldu. Hem film izleme hem de<br />

not alma keyfini yaşadığım o anlar başka<br />

tabletlerle bugüne kadar yaşamadığım<br />

bir özellikti. 144 Hz yenileme hızı ve 2800<br />

x 1840 piksel ekran çözünürlüğünü en<br />

çok Netflix, Spotify gibi uygulamalarda<br />

takılmadan keyifle izlediğim film ve<br />

dinlediğim müziklerde yaşadım.<br />

Not: Bir teknoloji editörü olarak sunulan<br />

özellikler, fiyat ve yanında ilave verilen<br />

ekipmanlarla tercih edilmesi gereken bir<br />

cihaz olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.<br />

Fiyat:<br />

16.999 TL<br />

4598 TL değerinde hediye M-pencil ve<br />

Klavye hediye.<br />

6 ay ekran hasarı garantisi.<br />

1 yıl uzatılmış ek garanti.<br />

https://consumer.huawei.com/tr/tablets/<br />

matepad-air-papermatte-edition/buy/


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Yapay zeka ile güçlendirilmiş<br />

yeni ExpertBook B5<br />

ASUS, yapay zeka destekli Intel Core Ultra işlemcisi<br />

ve üretkenliği maksimize eden tasarımıyla dikkat<br />

çeken en yeni ExpertBook B5 dizüstü bilgisayarını<br />

görücüye çıkardı. Özellikle iş dünyasındakilerin hayatını<br />

kolaylaştıracak dizüstü bilgisayar; ultra hafif tasarımı,<br />

askeri sınıf dayanıklılığı, gün boyu süren pil ömrü ve en<br />

yeni Wi-Fi 7 teknolojisi gibi çeşitli özellikleriyle ofiste<br />

veya ofis dışında her işin rahatlıkla yapılmasını sağlıyor…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

6<br />

Bugünün teknolojilerini yarın için yeniden<br />

tasarlayan dünyanın lider bilgisayar<br />

üreticilerinden ASUS; en son model Intel®<br />

Core Ultra işlemcileri ve NVIDIA® ekran<br />

kartlarını bir araya getiren, ultra hafif,<br />

yapay zeka destekli ExpertBook B5’i<br />

(B5404 ve B5604) kullanıma sunuyor.<br />

Özellikle hareketli bir iş hayatı olanlara<br />

destek olması için tasarlanmış Expert-<br />

Book B5; güven ve rahatlıkla birçok farklı<br />

işin aynı anda her yerde yapılmasını<br />

mümkün kılan taşınabilir bir yardımcı.<br />

Tasarımıyla verimliliği yeni bir seviyeye<br />

taşıyan ExpertBook B5; yapay zeka destekli<br />

akıllı kamera ve gürültü engelleme<br />

gibi özelliklerinin yanında, kesintisiz<br />

Wi-Fi 7 ve 4G LTE bağlantısıyla da, her<br />

işin daha hızlı ve sorunsuz gerçekleştirilmesini<br />

sağlıyor. Biyometrik oturum<br />

açma, RAID 0/1 destekli SSD ve kurumsal<br />

düzeyde koruma sağlayan opsiyonel<br />

akıllı kart okuyucusuyla da dizüstü bilgisayar,<br />

güvenlik konusunda tam donanımlı.<br />

Yapay zekayla maksimum<br />

verimlilik<br />

İş dünyasındakilerin verimliliğini maksimize<br />

etmek için tasarlanan ExpertBook<br />

B5; en yeni Intel Core Ultra işlemciler<br />

ve NVIDIA GeForce RTX 2050 grafik<br />

kartlarıyla destekleniyor. Dizüstü bilgisayar;<br />

üstün performans ve güvenlik<br />

için Intel’in güçlü yapay zeka desteği ve<br />

ekosisteminden yararlanıyor. Böylece;<br />

kurumsal hayatta daha karmaşık iş yüklerinin<br />

kolayca halledilmesine, üretkenliğin<br />

artmasına ve farklı görevlerin aynı<br />

anda kesintisiz şekilde yerine getirilmesine<br />

imkan tanıyor.<br />

İş hayatındaki görevleri kolaylaştırmanın<br />

yanında yeni ExpertBook B5; genel<br />

kullanıcı deneyimini geliştirmek için<br />

yapay zeka destekli kamera ve gürültü<br />

engellemeyi bir araya getirerek optimize<br />

edilmiş görsel-işitsel özellikleriyle online<br />

toplantıların kesintisiz olmasını sağlıyor.<br />

Hareket izleme teknolojisi, kullanıcının<br />

yüzünü otomatik olarak merkezde<br />

tutuyor ve odağı ayarlayarak sohbetin<br />

ortasında kamerayı ayarlama zorunluluğunu<br />

ortadan kaldırıyor. Eş zamanlı olarak,<br />

iki yönlü yapay zeka destekli gürültü<br />

engelleme teknolojisi ise; hoparlörün<br />

etrafındaki sesi filtreleyip konuşmanın<br />

diğer ucundaki kişiden gelen gürültüyü<br />

ortadan kaldırarak online toplantılar<br />

aynı odada yapılıyor gibi hissettiriyor.<br />

Kurumsal düzeyde güvenlik<br />

ExpertBook B5, güvenliği en üst düzeye<br />

çıkarmak, BT yönetimini kolaylaştırmak<br />

ve hibrit çalışanlara sorunsuz bir<br />

iş deneyimi sunmak için birçok tasarım<br />

özelliği ve teknolojisiyle donatıldı. Entegre<br />

parmak izi sensörü, yüz tanımayla<br />

oturum açma için opsiyonel IR kamera<br />

ve akıllı kart okuyucu dahil olmak üzere<br />

çoklu oturum açma seçeneklerinin cihaza<br />

dahil edilmesi; hem kolaylık hem çok<br />

faktörlü kimlik doğrulama imkanı sağlıyor.<br />

Dahası; cihazın gelişmiş güvenlik<br />

yapılandırması sayesinde, kuruluşların<br />

ve özellikle küçük, orta ölçekli işletmelerin<br />

veri ihlalleri konusunda endişe duymasına<br />

gerek kalmayacak.<br />

Bu kapsamlı yapılandırma; kullanıcıların<br />

daha yüksek derecede güvenlik ve<br />

kolay güncelleme deneyimi yaşamasını<br />

sağlayarak ExpertBook B5’i hem ofiste<br />

hem de hareket halindeyken verimliliği<br />

maksimize etmek ve çalışmak için ideal<br />

bir seçim olarak gösteriyor.<br />

Hareket halindeyken en iyi<br />

yardımcınız<br />

Yalnızca 1,29 kg ağırlığında ve 1,89 cm<br />

inceliğindeki tamamen metalden yapılmış<br />

ultra hafif kasasıyla ExpertBook<br />

B5, mobilite için özel tasarlandığından<br />

seyahat halinde yapılması gereken işler<br />

için oldukça uygun. ASUS’un iş modeli<br />

merkezinde bulunan sürdürülebilirlik<br />

ilkeleri kapsamında üretilen dizüstü bilgisayar;<br />

son derece zorlu MIL-STD 810H<br />

ABD askeri sınıf standardını karşılayacak<br />

şekilde güçlendirildi ve dayanıklı olmasını<br />

sağlamak için panel basıncı, şok<br />

ve düşme testleri gibi kapsamlı kurum<br />

içi değerlendirmelere de tabi tutuldu.<br />

Verimliliğin iş günü boyunca devam etmesini<br />

sağlayan geniş pil ömrü ve hızlı<br />

şarj teknolojisinin yanında ExpertBook<br />

B5; barındırdığı en yeni WiFi 7 teknolojisiyle<br />

kalabalık alanlarda bile ultra<br />

hızlı kablosuz bağlantılar, genişletilmiş<br />

menzil, son derece sağlam güvenilirlik,<br />

daha hızlı aktarım ve daha az parazit<br />

için daha geniş spektrum sağlıyor. Her<br />

yerde bağlantı bulabilmek için opsiyonel<br />

4G LTE desteği de mevcut olmakla birlikte<br />

ExpertBook B5; iki adet Thunderbolt<br />

4 USB-C bağlantı noktası, HDMI®<br />

2.1 ve opsiyonel akıllı kart okuyucu dahil<br />

olmak üzere en yeni bağlantı seçenekleriyle<br />

donatıldı.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Kripto Piyasası 2023 Özeti ve <strong>2024</strong> Beklentileri<br />

Balance <strong>Network</strong> CEO’su Ahmet Akkaya, 2023’e veda<br />

etmeye hazırlandığımız bu günlerde kripto piyasasında<br />

yaşanan hareketliliğe ve <strong>2024</strong>’te bizi neler bekliyor<br />

konusunda değerlendirmelerde bulundu…<br />

Epson, Aralık 2023 itibariyle dünya genelindeki<br />

tüm Epson Grubu tesislerinde kullanılan elektriğin<br />

%100’ünün yenilenebilir kaynaklardan<br />

geldiğini açıkladı. Böylece Epson, Japonya da<br />

dahil olmak üzere dünya genelindeki tüm tesislerinde<br />

yenilenebilir enerjiye geçişi tamamlayan<br />

ilk şirket oldu. Epson Grubu yılda yaklaşık<br />

876 GWh3 elektrik tüketiyor. Epson, bu talebi<br />

karşılamak için yenilenebilir kaynakları kullanarak<br />

yıllık karbondioksit emisyonlarını yaklaşık<br />

400,000 ton azaltmayı hedefliyor.<br />

Tüm dünyada hedefi<br />

gerçekleştirdi<br />

Epson, Çevresel Vizyon 2050 ile karbon negatif<br />

Öncelikle “Kripto Kışı” olarak adlandırılan<br />

2022 yılında yaşadığımız; UST ve Luna’nın tabiri<br />

caizse fişi çekmeleri, en büyük fonlardan<br />

Three Arrows Capital’in bu durumdan etkilenerek<br />

iflas başvurusu yapması, zincir reaksiyon<br />

ile Voyager’ın iflas başvurusu ve son olarak<br />

da FTX’in devasa yıkılışı ile piyasaya yayılan<br />

korku fırtınası 2023’ün ikinci yarısı ile atlatılmışa<br />

benziyor.<br />

2023’ün son günlerinde, Bitcoin’in 2022 yılı başındaki<br />

fiyatı olan 43.000 Dolar seviyelerine geri<br />

döndük. 2022’de yaşanan krizler neticesinde<br />

15.500 Dolar’a kadar düşen Bitcoin’in toparlanması<br />

bir yıldan uzun sürdü. Fiyatı yaklaşık olarak<br />

2,5 katına çıkan BTC’nin piyasa hakimiyeti<br />

ise yüzde 40’tan yüzde 53’e kadar yükseldi.<br />

Amerika Adalet Bakanlığı’nın Binance ve<br />

CEO’su Changpeng Zhao hakkında yürüttüğü<br />

soruşturmaların 2023’ün son çeyreğinde kısmen<br />

sonuçlanması ile birlikte, piyasadaki korku<br />

hakimiyetinin yerini yatırımcıların iştahı<br />

aldı. Önceki dönemlerde sırasıyla yaşadığımız;<br />

“BTC’nin piyasa hakimiyeti tavan yapar, fiyatı<br />

önce yükselir sonra sabit devam eder, bu sırada<br />

BTC piyasa hakimiyetinde düşüş yaşanır ve<br />

bunun neticesinde yatırımcıların sermayesinin<br />

altcoinlere yönelmesi ile birlikte, bol yeşilli<br />

günler yaşanır” durumu 2023’ün ikinci yarısı<br />

ve özellikle son aylarında fazlasıyla hissedildi.<br />

Yeni çıkan projeler, değeri 3-4 katına çıkan altcoinler,<br />

1 yılda 800 Milyar Dolar’dan 1,6 Trilyon<br />

Dolar’a çıkan toplam kripto piyasası ve artan<br />

günlük işlem hacimleri yatırımcılara güven<br />

aşıladı.<br />

Peki, <strong>2024</strong>’te bizi neler bekliyor?<br />

Geçmiş döngüleri göz önünde bulundurduğumuzda,<br />

<strong>2024</strong>’te kripto piyasasını olumlu<br />

etkilemesi beklenen gelişmeler bulunuyor.<br />

Bunlardan ilki Bitcoin Halving’i. Yani Bitcoin<br />

madencilerinin gerçekleşen blok başına aldıkları<br />

BTC ödüllerinin yarılanması. Şu anda 6,25<br />

BTC olan blok ödülü 23 Nisan <strong>2024</strong> ile birlikte<br />

3,125 BTC’ye düşecek. Bu durum piyasaya<br />

daha az oranda BTC arz edileceği, arz hızının<br />

azalması ile birlikte BTC değerinin yükselebileceği<br />

teorisini doğuruyor. Dört yılda bir gerçekleşen<br />

Bitcoin halvinginin geçmiş dönemlerinde,<br />

yukarı yönlü çok sert BTC fiyatlanmasının<br />

gerçekleştiğini ancak bu halvingde öncekiler<br />

hale gelerek yeraltı kaynaklarını kullanmayacağı<br />

taahhüdünde bulunmuştu. Yenilenebilir<br />

enerjinin kullanımı, Epson’un dekarbonizasyon<br />

hedefine ulaşma konusundaki ana araçlarından<br />

biri oldu. Bu doğrultuda, Epson Mart<br />

2021’de, dünya genelindeki tüm Epson Grubu<br />

tesislerinin elektrik ihtiyacı için 2023’e kadar<br />

yüzde 100 yenilenebilir enerjiye geçeceğini ilan<br />

etti. 2021’in Kasım ayında, geçiş Japonya’da tamamlandı.<br />

Küresel olarak yenilenebilir enerjiye<br />

geçiş ise planlandığı gibi 2023 Aralık ayında<br />

tamamlandı. Epson, üretim ve ürünlerle ilişkilendirilen<br />

enerji miktarını azaltacak ve karbon<br />

negatif olma hedefine ulaşmak için kaynak dolaşımında<br />

daha fazla ilerleme kaydedecek.<br />

Epson Global Başkan Yasunori Ogawa şöyle<br />

konuştu: “Seksen yıldır Epson, çevresel eyleme<br />

kadar radikal yükselişler beklemenin hayal olduğunu<br />

belirtmekte fayda var.<br />

<strong>2024</strong>’te kripto sektörünü olumlu etkileyebilecek<br />

en önemli faktörler ise; globalde faiz artırımlarının<br />

durması ve azalması ile birlikte,<br />

olası Bitcoin ve Ethereum Spot ETF’lerinin SEC<br />

tarafından onaylanması.<br />

Tüm bu beklentiler gerçekleşir ve 2023 başında<br />

17 Milyar Dolar günlük hacimlere düşüp<br />

bugünlerde 100 Milyar Dolar seviyesinde olan<br />

günlük piyasa hacmi, Nisan 2021’de olduğu<br />

gibi 300-350 Milyar Dolar seviyelerine çıkarsa,<br />

<strong>2024</strong>’te kripto piyasasını güzel, bol yeşilli günlerin<br />

beklediğini söyleyebiliriz. Her halükarda<br />

yatırım yaparken dikkatli olunmalı, riskler göz<br />

önünde bulundurmalı ve herhangi bir yatırım<br />

kararı vermeden önce kendi finansal hedeflerinizi,<br />

risk toleransınızı ve piyasa koşullarını<br />

dikkate almanız önemlidir.<br />

Balance <strong>Network</strong>, kripto varlık ve blockchain<br />

teknolojileri alanında lider bir şirkettir. Misyonu<br />

kullanıcıların dijital varlık işlemlerini daha<br />

kolay, güvenli ve verimli hale getirmektir. Geliştirdiği<br />

yenilikçi ürünler ve hizmetlerle, küresel<br />

bir topluluk oluşturarak blockchain teknolojisinin<br />

benimsenmesine ve yayılmasına katkıda<br />

bulunuyor.<br />

Yılda 400 bin ton karbondioksit azaltacak…<br />

Global teknoloji lideri Epson, tüm üretim tesislerinde<br />

dünya genelinde yüzde 100 yenilenebilir enerjiye geçtiğini<br />

açıkladı. Epson aynı zamanda Japon imalat endüstrisinde<br />

tamamen yenilenebilir enerjiye geçen ilk şirket oldu…<br />

proaktif bir yaklaşım sergiledi. Kurucunun, Japonya’daki<br />

Suwa Gölü’nün temizliğini koruma<br />

taahhüdünü sürdürdük ve üretim süreçlerimizden<br />

zararlı gazları (CFC) ilk ortadan kaldıran<br />

şirket olduk. Şimdi, 2021’de bunu taahhüt<br />

ettiğimizden sadece iki yıl on ay sonra, tüm<br />

Epson Grubu tesislerinde %100 yenilenebilir<br />

elektriğe geçişi başarıyla tamamladık. Bu sadece<br />

kendi hedeflerimize ulaşmamıza yardımcı<br />

olmakla kalmayacak, aynı zamanda toplum<br />

içinde yenilenebilir enerjinin daha geniş bir<br />

benimsemesini destekleyerek farkındalığı artırarak<br />

katkıda bulunacak. Toplumsal sürdürülebilirlik<br />

hedefimiz daha büyük ve zorlu bir<br />

konu, ancak bu sorunları yaratıcılık ve mücadele<br />

ruhuyla çözmek için kararlılıkla hareket<br />

edeceğiz.”<br />

7Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network


Trend Micro, Çocuklara<br />

Yönelik Ücretsiz Siber<br />

Güvenlik Eğitim Programını<br />

Başlatıyor<br />

Hasan Gültekin<br />

Trend Micro Avrasya Bölge Müdürü<br />

Günümüzde çocuklar, online faaliyetlerin günlük rutinlerinin doğal parçası olduğu<br />

bir çağda büyüyor. Çocuklar, dijital dünyada gezinme konusunda becerikli gibi<br />

görünseler de, virüsler ve fidye yazılımlarının yanı sıra sosyal medyada ve internette<br />

sahte haberlere ve siber zorbalığa kadar bir dizi online riske karşı savunmasız kalıyor.<br />

Dünyanın önde gelen siber güvenlik şirketlerinden Trend Micro, 2008 yılından bu<br />

yana “Internet Safety for Kids and Families” (Çocuklar ve Aileleri için İnternet<br />

Güvenliği) girişimi kapsamında dünyanın dört bir yanındaki çocuklara, ebeveynlere,<br />

öğretmenlere ve gençlere online riskleri önleme ve ele alma konusunda yardımcı<br />

oluyor.<br />

Trend Micro Avrasya Bölge Müdürü Hasan Gültekin, “Günlük hayatımız artık<br />

öylesine dijital bir hale geldi ki, siber güvenliği çocuklarımızın kullandıkları cihazlara<br />

ve internetteki deneyimlerine de yaymamız büyük bir gereklilik oldu. Bu nedenle<br />

küresel ISKF girişimini hayata geçirdik. ISKF kapsamında sivil toplum kuruluşları,<br />

kamu kurumları ve özel sektörden kuruluşlarla iş birliği yaparak mükemmel bir uyum<br />

içinde çalışıyoruz.<br />

Siber Güvenlik eğitim<br />

programı kapsamında<br />

internet güvenliğinden<br />

telif hakkına, güvenlik<br />

ayarlarından gizliliğe kadar<br />

birçok eğitim ücretsiz olarak<br />

sunuluyor…


Dijital dünya her geçen gün daha da tehlikeli hale geliyor. Bu<br />

nedenle her zaman tetikte olmamız ve 7’den 70’e herkesin<br />

bilgi sahibi olması için hep birlikte çalışmamız gerekiyor.<br />

Bu doğrultuda çocukların karşılaşabileceği online riskleri<br />

önlemenin ve ele almanın yanı sıra iyi bir dijital vatandaş nasıl<br />

olunacağını öğretmek için özel programlar geliştiriyoruz. Bu<br />

programlardan biri de çocuklara yönelik birçok eğitimin yer<br />

aldığı “Trend Micro Cyber Academy” eğitim programımız. Bu<br />

program sayesinde çocuklarımız ve ebeveynler online dünyada<br />

karşı karşıya kalabilecekleri siber tehditler ve bunlardan nasıl<br />

kaçınabilecekleri konusunda bilgi sahibi oluyorlar” dedi.<br />

Trend Micro Cyber Academy tamamen ücretsiz<br />

olarak sunuluyor<br />

Trend Micro, ISKF girişimi kapsamında dünyanın dört bir<br />

yanındaki çocuklar, ebeveynler ve öğretmenler arasında siber<br />

farkındalık yaratmak ve çocukları siber tehditlere karşı daha<br />

dirençli hale getirmek için tamamen ücretsiz özel bir eğitim<br />

programı hazırladı. Trend Micro Cyber Academy kapsamında<br />

hazırlanan 7-10 yaş arası çocuklara yönelik İnternet Güvenliği<br />

Serisi programında Siber Güvenlik, Sağlıklı Alışkanlıklar,<br />

Kamera Güvenliği, Online Geçirilen Zaman, Nezaket, Güvenlik<br />

Ayarları, Yanlış Bilgiler ve Telif Hakkı olmak üzere toplamda 11<br />

eğitim bulunuyor. Türkçe dahil olmak üzere toplamda 19 dilde<br />

eğitimlerin yer aldığı Trend Micro Cyber Academy’ye https://<br />

www.trendmicro.com/internet-safety/tr/cyber-academy<br />

adresinden ulaşılabiliyor.<br />

ISKF girişimi 19 ülkede aktif olarak yürütülüyor<br />

2008 yılında hayata geçirilen ISKF hızla büyüyerek 19 ülkeye<br />

yayıldı. Yüz yüze etkinliklerden online eğitimlere kadar geniş<br />

bir yelpazede faaliyet gösteren ISKF, çocuklar, ebeveynler ve<br />

öğretmenler için siber güvenlik alanında önemli bir kaynak olarak<br />

öne çıkıyor. ISKF kapsamında oluşturulan Cyber Academy,<br />

genç dijital vatandaşlara etkileşimli videolar ve anlatımlarla<br />

dijital dünyada nasıl güvenli kalacaklarını öğretiyor. Program<br />

kapsamında <strong>2024</strong> yılının sonuna kadar yaklaşık 10 bin çocuğa<br />

ve ailesine ulaşılması planlanıyor.<br />

ISKF ile ilgili rakamlar<br />

• 778.444 öğrenciye ulaşıldı<br />

• 2.356.010 aileye ulaşıldı<br />

• “Senin Hikayen Ne?” video ve poster yarışmasına 13 ülkeden<br />

4.470 katılım oldu<br />

• 25.312 etkinliğe ev sahipliği yaptı<br />

• 1.367 Trend Micro çalışanı gönüllü olarak görev yaptı


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Üretici yapay zeka: Artık o bir gerçek,<br />

onu kullanmayan kalmayacak<br />

Yapay zeka, çok kısa sürede 2.0 dönemine üretici yapay<br />

zeka teknolojileriyle geçti. Kavram yeni gibi görünse<br />

de pek çok endüstri üretici yapay zeka teknolojileri<br />

kullanarak ürün geliştirmeye başladı bile. Üretici yapay<br />

zeka, iş dünyasında her alana adım adım sızıyor…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

10<br />

Üretici yapay zeka teknolojileri, iş dünyasında<br />

hızla yayılarak 2023 yılında her<br />

sektörde etkisini büyük oranda göstermeye<br />

başladı. Geçmişte sadece “geleceğin<br />

teknolojileri” olarak düşünülen birçok inovasyon,<br />

beklenenden daha hızlı bir şekilde<br />

bu yıl hayatımıza girdi. Sürücüsüz taşıtlar,<br />

karanlık fabrikalar, nesnelerin interneti<br />

gibi fütüristik konseptler, yapay zeka teknolojileriyle<br />

farklı teknolojilerin birlikte<br />

kullanımı sayesinde gerçeğe dönüştü. Bugün<br />

ise üretici yapay zeka, iş dünyasında<br />

dönüştürücü bir güç olarak kabul ediliyor.<br />

Üretici yapay zeka, hızla çeşitli endüstrilere<br />

entegre olarak iş süreçlerini, yenilik süreçlerini<br />

ve büyüme dinamiklerini yeniden<br />

şekillendiriyor. Çalışma şekillerini değiştirerek<br />

iş verimliliğini artırmaktan sürdürülebilirliği<br />

desteklemeye kadar geniş bir<br />

yelpazede avantajlar sunuyor. Gartner’a<br />

göre, bu teknoloji şirketlere gelirleri artırmak,<br />

maliyetleri azaltmak ve riskleri daha<br />

etkin bir şekilde yönetmek için birçok fırsat<br />

sunuyor.<br />

Dil ile Başladı Endüstrilerle<br />

Devam Edecek<br />

Üretici yapay zeka, dil yetenekleriyle öne<br />

çıkıyor ve endüstriler arasında çeşitli faydalar<br />

sağlıyor. Bu teknoloji, mevcut veriyi<br />

analiz ederek orijinal ancak benzersiz çıktılar<br />

üretebiliyor. Görsellerden videolara,<br />

müzikten konuşmaya, metinden kodlara<br />

kadar geniş bir yelpazede yeni içerikler<br />

oluşturabilme kapasitesiyle dikkatleri üzerine<br />

çekiyor.<br />

2.500’den fazla büyük şirket yöneticisinin<br />

katıldığı yakın tarihli bir Gartner anketinde,<br />

yöneticilerin yüzde 38’i üretici yapay<br />

zeka yatırımlarının temel amacının müşterileri<br />

elde tutmak, yüzde 26’sı gelirleri<br />

artırmak, yüzde 17’si maliyet optimizasyonu<br />

ve yüzde 7’si iş sürekliliğini sağlamak<br />

olduğunu söylüyor.<br />

Üretici yapay zeka, ilaç sektöründen ev<br />

temizlik ürünlerine, yiyecek ve içecek endüstrisinden<br />

malzeme bilimine kadar geniş<br />

bir yelpazede inovasyonu destekliyor.<br />

Örneğin, ilaç endüstrisinde 2025 yılına<br />

kadar yeni ilaç ve malzemelerin yüzde<br />

30’undan fazlasının üretken yapay zeka<br />

kullanılarak keşfedileceği öngörülüyor. Bu,<br />

özellikle yapay zekayı temel operasyonlarına<br />

etkili bir şekilde entegre eden şirketlerde<br />

organizasyonların gelir kaynaklarında<br />

önemli artışlar görmelerine olanak<br />

tanıyor.<br />

Üretici yapay zeka, çalışanların farklı<br />

medya formatları ile etkileşiminin devrim<br />

niteliğinde değişimine ön ayak oluyor. Örneğin,<br />

içerik taslağının metinden görsellere<br />

kadar hazırlanması ve düzenlenmesini<br />

sağlıyor. Bunun yanında yazılım geliştirmeyi<br />

kolaylaştırıyor. Şirketteki ekiplerin<br />

yapay zekayla işbirliği içinde çalışması,<br />

projelerin tasarlanması, yürütülmesi ve<br />

iyileştirilmesi süreçlerini hızlandırıyor.<br />

Bu işbirliği, beceri gelişimini hızlandırıyor.<br />

Üretici yapay zeka, iş akışlarını dönüştürmesi<br />

ve süreçleri daha verimli ve etkili hale<br />

getirilmesi noktasında oldukça büyük bir<br />

potansiyele sahip. Gartner, pazarlama alanında<br />

büyük kuruluşlarda sentetik olarak<br />

üretilen mesajlarda bir artış olacağını ve<br />

2022’de yüzde 2 olan bu oranın 2025’e kadar<br />

yüzde 30’a çıkacağını öngörüyor. GPT-<br />

3 gibi yapay zeka destekli metin oluşturucular<br />

halihazırda pazarlama metinleri ve<br />

kişiselleştirilmiş mesajlar oluşturmak için<br />

kullanılıyor. İmalat, otomotiv, havacılık<br />

ve savunma endüstrileri, belirli kriterleri<br />

karşılamak üzere optimize edilmiş tasarımların<br />

oluşturulmasına olanak tanıyan,<br />

böylece tasarım sürecini hızlandıran ve<br />

mühendislere çeşitli çözümler sunan üretici<br />

tasarımdan yararlanıyor.<br />

İş Verimliliği ve İnovasyonda<br />

Yeni Bir Standart Belirliyor<br />

Gelişmiş veri analizi yetenekleriyle üretici<br />

yapay zeka, potansiyel riskleri hızla tanımlayarak<br />

iş süreçlerini güçlendiriyor. Müşteri<br />

işlemleri veya yazılım kodu hataları gibi<br />

riskleri etkin bir şekilde belirleyerek, iş süreçlerinin<br />

daha güvenilir ve sağlam olmasına<br />

katkıda bulunuyor. Sürdürülebilirlik<br />

alanında ise, düzenlemelere uyum, varlık<br />

yönetimi ve sürdürülebilir uygulamaların<br />

karar alma süreçlerine dahil edilmesinde<br />

kritik bir rol oynuyor.<br />

CBOT CEO’su, Mete Aktaş, bu dönüşümü<br />

yönetirken yapay zeka teknolojilerinin,<br />

günümüz iş dünyasına hemen hemen her<br />

alana entegre olmaya başladığını vurgulayarak,<br />

“İnovasyonun kalbinde yer alan<br />

üretici yapay zeka artık bir gerçek, onu<br />

kullanmayan kalmayacak. Şu anda kullanıcılara<br />

sunduğu müşteri memnuniyetini<br />

artırmak ve gelirleri optimize etmek,<br />

sadece başlangıç. Üretici yapay zeka artık<br />

yalnızca fütüristik bir kavram olmanın<br />

çok ötesinde; günümüzün, çalışma şekillerini,<br />

yenilik süreçlerini ve büyüme dinamiklerini<br />

yeniden şekillendiren bir gerçeği.<br />

Çalışan yeteneklerinin artırılmasından<br />

sürdürülebilirliğin desteklenmesine kadar<br />

bu teknoloji, iş verimliliği ve inovasyonda<br />

yeni bir standart belirliyor. Geleceğe baktığımızda,<br />

üretici yapay zekanın çeşitli<br />

endüstrilere entegrasyonu, benzeri görülmemiş<br />

fırsatlar ve bir büyüme ortamı vaat<br />

ediyor. Biz de CBOT olarak müşterilerimize,<br />

diyalogsal yapay zeka ve üretici yapay<br />

zekanın birlikte kullanılarak oluşturduğu<br />

değeri sunuyoruz, bu yenilikçi teknolojiler<br />

ile verimlilik ve büyümelerini destekliyoruz<br />

“ diyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Yapay zekanın<br />

dijital dönüşüme sağladığı 4 fayda<br />

Teknolojinin gelişimiyle dijital dönüşümü<br />

bünyesine entegre eden işletmeler,<br />

çalışma şekillerini ve müşteri memnuniyetini<br />

tamamen değiştiriyor. Başarılı<br />

bir şekilde dijital dönüşüme adapte olan<br />

kuruluşlar yalnızca web sitesini, ürün<br />

veya hizmetlerini iyileştirmekle kalmıyor,<br />

aynı zamanda müşterilere daha<br />

fazla değer sunabilmek için şirketin tüm<br />

departmanlarını iyileştiriyor. Ancak bu<br />

süreçte yapılan en büyük hata, dijital<br />

dönüşüm gibi geleceği hedefleyen bir<br />

strateji için verileri analiz etmekte yetersiz<br />

olan geleneksel teknolojinin kullanılması<br />

oluyor. Şirketlerin dijital dönüşüm<br />

yolculuğunda insan desteğine ihtiyaç<br />

duymadan verilere dayalı olarak analiz<br />

etme, tahmin yürütme ve iyileştirme<br />

desteği sağlayan yapay zeka, çalışanların<br />

daha karmaşık ve stratejik görevlere<br />

odaklanmasına olanak tanıyor. Karmaşık<br />

süreçleri ve sistemleri basitleştiren,<br />

kolaylık ve maliyet optimizasyonu sağlayan<br />

yapay zekanın dijital dönüşümün<br />

itici gücü olduğunu belirten TesterYou<br />

Kurucusu Barış Sarıalioğlu, “Dijital dönüşüm,<br />

günümüzde şirketlerin geleceğe<br />

hazır olmalarını sağlayan bir zorunluluk.<br />

Bu süreçte yapay zeka kullanmak,<br />

şirketlere daha hızlı, akıllı ve esnek bir<br />

Dijital dönüşümün ön saflarında yer alan yapay zeka<br />

nesne tanıma, dil işleme ve karar verme gibi görevlerde<br />

başarı oranı yüksek çözümler sağlıyor. Yapay zekayı<br />

doğru bir şekilde anlamanın ve benimsemenin, özellikle<br />

küçük ve orta ölçekli şirketlerin dijital dönüşümlerini<br />

başarılı bir şekilde tamamlamasına yardımcı olduğunu<br />

ifade eden, teknoloji sektörüne inovatif bir bakış<br />

açısı getirmeyi hedefleyen TesterYou Kurucusu Barış<br />

Sarıalioğlu, yapay zekanın dijital dönüşüme sağladığı 4<br />

faydayı paylaşıyor…<br />

iş yapma yeteneği kazandırarak, dijital<br />

dönüşüm hedefini sürdürülebilir ve<br />

başarılı kılmak için önemli bir avantaj<br />

sağlıyor.” açıklamasında bulunarak yapay<br />

zekanın dijital dönüşüme sağladığı<br />

4 faydayı paylaşıyor.<br />

1. Verimlilik ve Otomasyon: Yapay zekanın<br />

rutin ve tekrarlı görevleri otomatikleştirme<br />

becerisi, kaynakların daha<br />

stratejik ve karmaşık görevlerde kullanılmasına<br />

fayda sağlıyor. Özellikle tekrarlanan<br />

ve monoton görevlerde sıklıkla<br />

görülen insan hatalarını daha tutarlı bir<br />

hale dönüştüren yapay zeka, işletmelerin<br />

maliyetlerini düşürmelerini mümkün<br />

kılıyor. Bu durum, iş süreçlerinin daha<br />

hızlı ve verimli bir şekilde yürütülmesine<br />

olanak tanıyor.<br />

2. Risk Yönetimi: Yapay zeka, büyük<br />

veri setlerini analiz ederek anlamlı içgörüler<br />

elde etme yeteneğiyle şirketlere<br />

gelecekteki eğilimleri tahmin etme ve<br />

daha bilinçli kararlar alma yetisi sağlıyor.<br />

Bu da şirketlerin olası risklere karşı<br />

proaktif bir şekilde hareket etme kabiliyetini<br />

artırıyor.<br />

3. Müşteri Hizmetleri: Yapay zeka tabanlı<br />

sistemler, sohbet robotları, kişiselleştirme<br />

motorları ve sanal asistan<br />

uygulamalarıyla 7/24 hizmet sağlama<br />

kapasitesine sahip. Bu sayede şirketler,<br />

müşteri memnuniyetini artırabilir ve<br />

maliyetleri düşürebilir.<br />

4. Rekabet Avantajı: Yapay zeka, yeni<br />

ürün ve hizmetlerin geliştirilmesi ve kişiselleştirilmiş<br />

deneyimler sunma noktasında<br />

şirketlere yardımcı olabiliyor. Bu<br />

durum, şirketlerin müşteri sadakatini<br />

artırarak, rekabet avantajı elde etmelerini<br />

sağlıyor.<br />

11Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Kripto slipajından korunmanın 5 yöntemi<br />

Satın alma işleminde, beklenen ve gerçek fiyat arasındaki farkı ifade eden slipaj, kripto<br />

ticareti için kaçınılmaz risklere yol açabiliyor. Çoğunlukla volatilite, düşük piyasa likiditesi<br />

gibi sebeplerden dolayı meydana gelen kripto slipajı, blok zincirine ve platformlara<br />

bağlı olarak değişkenlik gösterebiliyor. Kripto para birimlerinde oluşan slipajı azaltma<br />

noktasında piyasa analizi, limitleri sınırlama gibi yöntemlerin yanı sıra Ledger Live uygulamasını<br />

kullanmak, daha güvenli bir kripto yatırımının kapılarını açıyor. Kritik dijital<br />

varlık güvenliği ve kullanımı konusunda dünya lideri olan Ledger, kripto işlemlerinde<br />

meydana gelecek slipaj durumundan korunmanın 5 yolunu paylaşıyor…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

12<br />

Dijital varlık dünyasını yakından ilgilendiren<br />

slipaj, kripto yatırımlarında birtakım<br />

dalgalanmalara yol açabiliyor. Satın alma<br />

işlemi sırasında ödenmesi gereken fiyattan<br />

daha yüksek bir rakamla karşılaşılma anlamına<br />

gelen slipaj, kripto ticaretinin gelişmesini<br />

geciktiren kritik bir faktör. Düşük<br />

piyasa likiditesi, volatilite, ağ tıkanıklığı<br />

başta olmak üzere birçok sebepten meydana<br />

gelebilen slipaj, kriptoda işlem yapma<br />

hızını etkiliyor. Bu sebeple doğru yöntemler<br />

aracılığıyla slipaj oranlarından kaçınmak,<br />

güvenli yatırım noktasında önem<br />

teşkil ediyor. Zarar durdurma, otomatik<br />

ticaret sistemleri kullanmak gibi adımlarla<br />

slipajdan kaçınılsa da Ledger Live<br />

aracılığıyla potansiyel kazanç ve kayıplar<br />

öngörülebildiğinden, yatırımlar daha güvenli<br />

bir şekilde garanti altına alınıyor. Kritik<br />

dijital varlık güvenliği ve kullanımı konusunda<br />

dünya lideri olan Ledger, kripto<br />

satın alma işlemlerinde meydana gelecek<br />

slipaj durumundan kaçınmanın 5 yolunu<br />

sıralıyor.<br />

1. Limit emirlerini sınırlamak: Limitli<br />

emir vermek, slipajı önlemek için oldukça<br />

etkili bir yöntem olarak kullanılır. Limit<br />

emri, kullanıcıların talep ettiği belirli bir<br />

alış veya satış fiyatını belirtmesine olanak<br />

tanır. Bu tür bir alım veya satım emri, yalnızca<br />

belirlenen fiyatta gerçekleşir. Böylece<br />

herhangi bir slipaj söz konusu olmadan<br />

arzu edilen sonuç garanti edilir.<br />

2. Zararları durdurmak: Potansiyel slipajı<br />

en aza indirmenin popüler bir yöntemi<br />

olan zarar durdurma işlemi, satın alma<br />

gerçekleşmeden önce fiyat hareketini kısıtlar.<br />

Böylece fiyat çok<br />

fazla dalgalansa bile işlem yapılmasına<br />

izin vermez. Bu durum kripto varlık sahiplerinin<br />

işlemleri üzerinde sorumluluk<br />

üstlenmesine olanak tanıyarak slipajdan<br />

kaynaklanan önemli kayıp riskini azaltır.<br />

3. Ticaret botları kullanmak: Otomatik<br />

ticaret sistemleri slipajı azaltmanın etkili<br />

yolları arasında yer alır. Ticaret botları,<br />

piyasaları izlemek ve uygun koşullar sağlandığında<br />

hızlı bir şekilde alım satımları<br />

gerçekleştirmek için gelişmiş algoritmalar<br />

kullanır. Bu yöntem, potansiyel fiyat hareketlerini<br />

ortadan kaldırarak hızlı ve etkili<br />

bir şekilde işlem gerçekleştirmeye olanak<br />

tanır.<br />

4. Kripto piyasasını analiz etmek: Piyasa<br />

koşullarını takip etmek, slipaj nedeniyle<br />

kayıpların sınırlanmasına olanak tanır. Piyasayı<br />

etkileyebilecek haber ve olaylardan<br />

haberdar olarak emirleri buna göre ayarlayarak<br />

beklenmedik fiyat değişimlerinden<br />

kaçınılabilir ve olası kayıplar en aza indirilebilir.<br />

Elbette bu yeteri kadar güvenli<br />

bir yöntem değil çünkü beklenmedik bir<br />

yoğunluk işlemlere zarar verebilir.<br />

5. Ledger Live kullanmak: Kripto ticaretinde<br />

kritik bir rol oynayan slipajı en<br />

aza indirmek, yatırımları korumak adına<br />

önemli bir yere sahip. Güvenli şekilde kripto<br />

para birimleri satın almak için Ledger<br />

Live tercih etmek, slipaj oranlarının tahmin<br />

edilmesine ve fiyat farklarını değerlendirerek<br />

bilinçli bir yatırım yapılmasına<br />

olanak tanır. Ledger Live, kullanıcılarına<br />

kripto dünyasının dinamikleri noktasında<br />

başarılı bir donanımın kapılarını açar.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Bütçe yetersizliği kritik altyapıları<br />

siber saldırıların odağı yapıyor<br />

Kaspersky, dünya genelindeki KOBİ’ler ve<br />

işletmelerde çalışan BT güvenliği profesyonellerinin,<br />

çalışanların şirketin siber<br />

güvenliği üzerindeki etkisi hakkındaki görüşlerini<br />

öğrenmek için bir araştırma yaptı.<br />

Siber güvenliği etkileyen çalışan grupları<br />

hakkında bilgi toplamayı amaçlayan bu<br />

araştırma hem şirket içi personeli hem de<br />

şirket dışı yüklenicileri dikkate aldı. Ayrıca<br />

karar vericilerin bütçe tahsisi açısından<br />

siber güvenlik üzerindeki etkisi de analiz<br />

edildi.<br />

Buna göre siber güvenlik için yeterli bütçenin<br />

ayrılmaması, son iki yılda dünya<br />

genelindeki şirketlerin yüzde 15’inin siber<br />

olaylara maruz kalmasına neden oldu. Bu<br />

durum her sektör için farklı oranda gelişti.<br />

Örneğin kritik altyapı, enerji, petrol ve gaz<br />

şirketleri bütçe yetersizliği nedeniyle en<br />

fazla siber ihlale maruz kalan kuruluşlar<br />

oldu (%25). Bununla birlikte bazı sektörlerde<br />

de küresel ortalama olan yüzde 15’ten<br />

daha az oranda siber olay meydana geldi.<br />

Örneğin telekomünikasyon sektörü bütçe<br />

kısıtlamaları nedeniyle siber olayların yüzde<br />

13’üne maruz kalırken, taşımacılık, lojistik<br />

ve finansal hizmetler sektörünün her<br />

birinde bu oran yüzde 8 oldu.<br />

Siber güvenlik önlemleri için ayrılan bütçe<br />

sorulduğunda, dünya genelindeki katılımcıların<br />

yüzde 78’i yeni tehditlere ayak uydurabilecek<br />

ve hatta bu tehditlerin önüne<br />

geçebilecek donanıma sahip olduklarını<br />

belirtti. Ancak şirketlerin yüzde 21’i bu konuda<br />

pek iyi durumda değil ve yüzde 18’i<br />

şirketin altyapısını gerektiği gibi korumak<br />

için yeterli fona sahip olmadığını bildiriyor.<br />

Aynı zamanda, siber güvenlik için hiç maliyet<br />

ayırmayan şirketler de var. Şirketlerin<br />

yüzde 3’ü siber koruma ihtiyaçları için özel<br />

bir bütçeleri olmadığını söylüyor.<br />

Şirketinizde siber güvenlik<br />

önlemleri için ayrılan bir<br />

bütçe var mı?<br />

Birçok şirket önümüzdeki 1-1,5 yıl içinde<br />

siber güvenliklerini güçlendirecek adımlar<br />

atma konusunda istekli olduğunu söyledi.<br />

En popüler yatırım alanlarından biri tehdit<br />

tespit yazılımı yüzde 40 ve eğitimler<br />

Kaspersky tarafından yapılan bir araştırmaya göre,<br />

küresel çapta şirketlerin yüzde 15’i yetersiz siber<br />

güvenlik yatırımı nedeniyle son iki yılda siber saldırılara<br />

maruz kaldı. Kritik altyapı, petrol, gaz ve enerji<br />

şirketleri yetersiz bütçe tahsisi nedeniyle en fazla<br />

siber olay yaşayan kuruluşlar oldu (%25). Küresel<br />

olarak şirketlerin mali durumları göz önüne alındığında<br />

her beş şirketten biri (%21) yeterli siber güvenlik<br />

önlemleri için bütçeleri olmadığını kabul ediyor…<br />

olup, şirketlerin yüzde 39’u siber güvenlik<br />

uzmanlarına yönelik eğitim programlarına,<br />

yüzde 38’i ise genel personelin eğitimine<br />

bütçe ayırmayı planlıyor. Şirketlerin<br />

yakın zamanda almayı planladıkları diğer<br />

popüler önlemler arasında uç nokta koruma<br />

yazılımı yüzde 36, yeni BT uzmanları<br />

işe almak yüzde 35 ve SaaS bulut çözümlerini<br />

benimsemek yüzde 34 yer alıyor.<br />

Kaspersky Kurumsal Ürünlerden Sorumlu<br />

Başkan Yardımcısı Ivan Vassunov, şunları<br />

söyledi: “Günümüzde şirketler siber<br />

güvenlik yatırımlarını iş stratejileriyle<br />

uyumlu hale getirmeli ve siber güvenliği iş<br />

hedeflerinden biri olarak görmelidir. Elbette<br />

yatırımlar kendilerini haklı çıkarmalı ve<br />

etkili olmalıdır. Bu nedenle bilgi güvenliği<br />

departmanı aynı zamanda bilgi güvenliğine<br />

yapılan yatırımların yatırım getirisini<br />

artırma ve yatırımları üst yönetime<br />

veya yönetim kurulu karşısında savunma<br />

göreviyle de karşı karşıyadır. Ayrıca bilgi<br />

güvenliği ortalama tespit süresini (MTTD)<br />

ve ortalama yanıt süresini (MTTR) azaltmanın<br />

yanı sıra, güvenlik olaylarının<br />

maliyetini azaltmakla da yükümlüdür.<br />

Bu zorlukların üstesinden çeşitli modern<br />

yaklaşımlar ve teknolojiler kullanılarak<br />

gelinebilir. Örneğin, SASE portföyümüzün<br />

yanı sıra XDR ve MDR’yi entegre yapay<br />

zeka, makine öğrenimi, otomatik algılama<br />

ve yanıt, otomatik tehdit araştırması,<br />

kullanıma hazır entegrasyonlar ve çok<br />

daha fazlasıyla geliştirmek için yatırım<br />

yapıyoruz. Süreç şeffaflığını sağlamak ve<br />

çözümlerimizin değerini kanıtlamak için<br />

kaç olayı önlediğimiz, olayların ne kadar<br />

hızlı araştırıldığı ve kurumda yaygınlaştırılan<br />

siber güvenlik çözümlerinin etkinliği<br />

hakkında bilgiler içeren C seviyesi yöneticilere<br />

özel gösterge tabloları ve raporlar<br />

sunuyoruz. Ayrıca müşteriye özel riskleri<br />

vurguluyor ve sektöre özgü trendleri ortaya<br />

koyarak, mevcut tehlikeler etrafında<br />

siber güvenliklerini şekillendirmelerine ve<br />

teknolojiye yaptıkları yatırımları gerekçelendirmelerine<br />

yardımcı oluyoruz.”<br />

Raporun tamamına ve iş dünyasında çalışanların<br />

siber güvenlik üzerindeki etkisine<br />

ilişkin daha fazla bilgiye bu bağlantıdan<br />

ulaşabilirsiniz.<br />

Siber güvenlik bütçenizden en iyi şekilde yararlanmak<br />

için Kaspersky şunları öneriyor:<br />

Kaspersky Endpoint Detection and Response Optimum<br />

gibi gelişmiş anomali kontrolüne sahip siber<br />

güvenlik ürünlerini kullanın. Bu, hem içerdeki kullanıcılar<br />

hem de sistemin kontrolünü ele geçirmiş<br />

saldırganlar tarafından başlatılan potansiyel olarak<br />

tehlikeli ‘norm dışı’ faaliyetlerin önlenmesine yardımcı<br />

olur.<br />

Kolay yönetilebilir çözümler kullanın. Kaspersky Endpoint<br />

Security Cloud, küçük işletmeler ve geniş ölçekli<br />

siber güvenlik ürünlerine bütçe ayıramayan şirketler<br />

için tasarlanmıştır. Hepsi bir arada anlayışıyla<br />

sunulan SaaS konsolu, tek bir yöneticinin basit ve ustalaşması<br />

kolay bir iş akışıyla çok çeşitli siber güvenlik<br />

görevlerini tek bir yerden yönetmesine olanak tanır.<br />

Genel personelden karar vericilere kadar şirketinizdeki<br />

herkes için eğitime yatırım yapın. Kaspersky<br />

Automated Security Awareness Platform eğitimi,<br />

çalışanlara güvenli internet davranışlarını öğretir ve<br />

simüle edilmiş kimlik avı saldırısı alıştırmaları sunar.<br />

Aynı zamanda, Kaspersky Cybersecurity for <strong>IT</strong><br />

Online eğitimi, genel BT yöneticileri için basit ama<br />

etkili BT güvenliği en iyi uygulamalarının ve basit<br />

olay müdahale senaryolarının oluşturulmasına yardımcı<br />

olurken; Kaspersky Expert Training, güvenlik<br />

ekibinizi tehdit yönetimi ve azaltılması konusunda<br />

en son bilgi ve becerilerle donatarak kuruluşunuzu<br />

en karmaşık saldırılara karşı bile korur. Son olarak,<br />

karar vericilerin siber güvenliğin önemini ve tehditlerin<br />

önüne geçmek için bütçelerini en iyi şekilde nasıl<br />

dağıtacaklarını daha iyi anlamalarını sağlamak için,<br />

gelişmiş C düzeyi profesyonel eğitim suna Kaspersky<br />

Interactive Protection Simulation ile güvenlik etkileşimini<br />

artırabilirsiniz.<br />

Uzmanlardan yardım almayı göz önünde bulundurun.<br />

Örneğin Kaspersky Assessments profesyonel<br />

hizmetler ailesi, sistem yapılandırmasındaki güvenlik<br />

açıklarını belirler ve güvenlik mimarisi tasarımı,<br />

şirket için mükemmel bir BT güvenlik altyapısı oluşturmaya<br />

yardımcı olur. Uygulamanın her adımı gerçek<br />

güvenlik ihtiyaçlarına dayanır ve karar vericilere<br />

bu alana bütçe ayırmaları için ikna edici argümanlar<br />

sunar.<br />

Güvenlikten ödün vermeden BT’ye nasıl daha az<br />

harcama yapabileceğinize dair ipuçları almak için<br />

Kaspersky’nin küçük ve orta ölçekli işletmelere yönelik<br />

“Düşük bütçeyle siber güvenlik’ kaynağına bakın.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

13


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Ücretsiz Wi-Fi İle Gelen Tehlike:<br />

Şeytani ikiz saldırısı!<br />

ESET Türkiye Ürün ve Pazarlama Müdürü Can<br />

Erginkurban, şeytani ikiz saldırılarına karşı nasıl önlem<br />

alınması gerektiğine yönelik bilgileri paylaştı…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

14<br />

Şeytani ikiz saldırıları, isimlerini meşru Wi-<br />

Fi ağlarını birbirinden ayırt edilemeyecek<br />

kadar taklit edebilmelerinden alırlar. Saldırganlar<br />

bu sahte ağları oluşturarak kullanıcıları<br />

kandırıp oturum açmalarını sağlarlar.<br />

Kullanıcı verilerine erişerek kişisel bilgilerini<br />

çalabilirler. Suç işlemelerini veya suça ortak<br />

olmalarını sağlarlar. Bu durum özellikle birden<br />

fazla hesap için aynı kullanıcı adı ve parolayı<br />

kullanan kullanıcılar için tehlikelidir<br />

çünkü bilgisayar korsanı tek bir giriş denemesini<br />

izleyerek hepsine erişim sağlayabilir.<br />

Bu saldırıların tespit edilmesi neredeyse imkansızdır.<br />

Şeytani ikiz saldırısı nasıl<br />

çalışır?<br />

Şeytani ikiz saldırıları, kurbanları güvenilir<br />

bir halka açık Wi-Fi ağına bağlandıklarını<br />

düşünmeleri için kandırarak çalışır. Saldırıyı<br />

olabildiğince inandırıcı hale getirmek için<br />

saldırganlar genellikle aşağıdaki adımları<br />

kullanır.<br />

Ücretsiz Wi-Fi olan bir yer<br />

Saldırganlar saldırılarını gerçekleştirmek<br />

için havaalanı, kütüphane ya da kahve dükkanı<br />

gibi ücretsiz ve popüler Wi-Fi erişimine<br />

sahip kalabalık bir yeri seçerler. Bu yerlerde<br />

genellikle aynı ada sahip birden fazla erişim<br />

noktası bulunur ve bu da sahte ağın fark edilmemesini<br />

kolaylaştırır.<br />

Yeni bir Wi-Fi erişim noktası<br />

Ardından bilgisayar korsanı yasal ağ ile aynı<br />

SSID adını kullanarak yeni bir erişim noktası<br />

oluşturur. Bunu yapmak için telefonlar,<br />

dizüstü bilgisayarlar, taşınabilir yönlendiriciler<br />

ve tabletler dahil olmak üzere hemen<br />

hemen her cihazı kullanabilirler.<br />

Sahte bir oturum açma<br />

sayfası<br />

Daha önce halka açık bir Wi-Fi ağına giriş<br />

yaptıysanız, muhtemelen bir portal ile karşılaşmışsınızdır.<br />

Bunlar genellikle ağa erişmek<br />

için bir parola veya diğer temel bilgileri<br />

girmenizi gerektirir. Birçok yasal ağ bunları<br />

kullansa da, saldırganlar bunları kolayca<br />

kopyalayarak kullanıcıları giriş bilgilerini<br />

göndermeleri için kandırabilir. Saldırgan biraz<br />

yetenekli ise gerçek ve sahte bir portal<br />

sayfası arasındaki farkı söylemek neredeyse<br />

imkânsız olacaktır.<br />

Kurbana yakınlık<br />

Saldırgan şeytani ikiz erişim noktasını kurmayı<br />

tamamladıktan sonra, daha güçlü bir<br />

sinyal oluşturmak için cihazlarını veya yönlendiricilerini<br />

kurbanlara yaklaştırabilir. Bu<br />

şekilde ağ sinyalinin güçlü olmasını sağlayarak<br />

gerçek ağa tercih edilmesini sağlarlar ve<br />

bazı cihazlar otomatik olarak şeytani ikize<br />

bağlanır.<br />

Kullanıcı verilerinin çalınması<br />

Bir kurban cihazını şeytani ikiz ağına bağladığında,<br />

bilgisayar korsanı sosyal medya<br />

hesaplarında gezinmekten banka ekstrelerini<br />

kontrol etmeye kadar çevrimiçi yaptıkları<br />

her şeyi izleyebilir. Bir kullanıcı ağa<br />

bağlıyken hesaplarından herhangi birine<br />

giriş yaparsa, bilgisayar korsanı giriş kimlik<br />

bilgilerini toplayabilir. Aynı kullanıcı adı ve<br />

parolayı farklı hesaplar için kullanmamak bu<br />

noktada çok önemli.<br />

Şeytani ikiz saldırısından<br />

nasıl korunursunuz?<br />

Kendi erişim noktanızı kullanın Şeytani ikiz<br />

saldırısından korunmanın en kolay yolu,<br />

mümkün olduğunca halka açık Wi-Fi yerine<br />

kişisel bir hotspot kullanmaktır.<br />

Bu, kamusal alanlarda her zaman güvenilir<br />

bir ağa bağlanmanızı sağlar ve saldırganlarının<br />

verilerinize erişmesini önler. Erişim noktanızı<br />

gizli tutmak için bir parola belirlemeyi<br />

unutmayın.<br />

Güvenli olmayan Wi-Fi ağlarından kaçının<br />

Genel bir ağa bağlanmanız gerekiyorsa,<br />

“Güvenli Değil” olarak işaretlenmiş erişim<br />

noktalarından uzak durun. Güvenli olmayan<br />

ağlar güvenlik özelliklerinden yoksundur ve<br />

şeytani ikiz ağlar neredeyse her zaman güvenli<br />

değil olarak işaretlidir.<br />

Otomatik bağlanmayın Cihazınızda otomatik<br />

bağlanmayı etkinleştirdiyseniz, kapsama<br />

alanına girdiğinizde daha önce kullandığınız<br />

tüm ağlara otomatik olarak bağlanacaktır.<br />

Bu, halka açık yerlerde tehlikeli olabilir,<br />

özellikle de geçmişte bilmeden kötü bir ikiz<br />

ağa bağlandıysanız. Evinizden veya ofisinizden<br />

her ayrıldığınızda otomatik bağlanmayı<br />

devre dışı bırakın.<br />

Halka açık Wi-Fi üzerinden asla özel işlerinizi<br />

yapmayın Halka açık Wi-Fi kullanırken<br />

mümkün olduğunca özel hesaplara giriş yapmaktan<br />

kaçınmalısınız. Saldırganlar giriş<br />

bilgilerinize yalnızca kötü ikiz ağlarına bağlıyken<br />

kullanırsanız erişebilirler, bu nedenle<br />

oturumunuzu kapatmanız özel bilgilerinizi<br />

korumanıza yardımcı olabilir.<br />

Trafiği şifrelemek için VPN kullanın Bir VPN,<br />

verilerinizi saldırganlar görmeden önce şifreleyerek<br />

sizi şeytani ikiz saldırısından korumaya<br />

yardımcı olabilir. Cihazınıza güvenilir<br />

bir VPN uygulaması indirdiğinizde, çevrimiçi<br />

etkinliğinizi ağa göndermeden önce şifreler<br />

veya karıştırır, böylece bir saldırganın<br />

verileri okuması ve anlaması imkansız hale<br />

gelir.<br />

HTTPS önemli Genel bir ağ kullanırken, yalnızca<br />

HTTPS web sitelerini ziyaret ettiğinizden<br />

emin olun. Bu siteler uçtan uca şifreleme<br />

sunarak saldırganların izlemesini önler.<br />

İki faktörlü kimlik doğrulama kullanın Özel<br />

hesaplarınıza iki faktörlü kimlik doğrulama<br />

eklemek, saldırganların bunlara erişmesini<br />

önlemenin diğer bir yoludur. Bir bilgisayar<br />

korsanı oturum açma bilgilerinize erişse<br />

bile, iki faktörlü kimlik doğrulama, hesabınıza<br />

erişmelerini engelleyecektir.<br />

WPA3 şifrelemeyi tercih edin WPA3 en yeni<br />

Wi-Fi güvenlik protokolüdür. Verilerinizi<br />

şifreleyerek kaba kuvvet ve şeytani ikiz saldırılarına<br />

karşı korur. WPA3-Enterprise ise<br />

halka açık Wi-Fi ağları için güvenliği artıran<br />

ve saldırganların çevrimiçi etkileşimlerinizi<br />

izlemesini engelleyen bir WPA3 modudur.<br />

Yazılımlarınızı güncel tutun Güncel olmayan<br />

yazılımlardan kaynaklanan güvenlik<br />

ihlallerini önlemek için işletim sisteminizi,<br />

tarayıcılarınızı ve kullandığınız diğer yazılımları<br />

düzenli olarak güncelleyin. Yazılım<br />

güncellemeleri genellikle saldırganların yararlanabileceği<br />

bilinen güvenlik açıkları için<br />

yamalar içerir.<br />

Ağınızı izleyin Yakındaki Wi-Fi ağlarını düzenli<br />

olarak taramak için ağ izleme araçlarını<br />

kullanın. Beklenmedik veya şüpheli ağları,<br />

özellikle de bilinen genel ağlara benzer adlara<br />

sahip olanları arayın. Herhangi bir garip<br />

ağa bağlanmaktan kaçının ve ağ yöneticisini<br />

bilgilendirin.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Figopara ve İş Bankası’ndan<br />

stratejik iş birliği<br />

Ticari işletmelerin finansman süreçlerini yönetebileceği<br />

ana platform olma yolunda ilerleyen Figopara, İş<br />

Bankası’nın iştiraki Softtech’in açık bankacılık ürünleri<br />

TekCep ve TekPOS’u satın aldı. Bu satın almayla<br />

Figopara’nın ticari müşterileri fatura verilerinin yanı sıra<br />

bankacılık verilerini de görerek, nakit akışlarını doğru<br />

şekilde yönetebilecek. Ayrıca kredi limitlerini en güncel<br />

veri ile anlık olarak tespit edebilecek…<br />

İşletmelerin finansal yönetimini destekleyen<br />

ve sağlıklı nakit akışına sahip olmasına<br />

aracılık eden yeni nesil finans platformu<br />

Figopara, artık açık bankacılık hizmeti<br />

de sunacak. İş Bankası iştiraki Softtech’in<br />

geliştirdiği ve İş Bankası’nın kullanmakta<br />

olduğu TekCep ve TekPOS gibi açık bankacılık<br />

ürünlerini ekibiyle birlikte bünyesine<br />

dahil eden Figopara, kurduğu Figo Ödeme<br />

Kuruluşu AŞ ile Merkez Bankası’na lisans<br />

başvurusunda bulundu. Figopara, Merkez<br />

Bankası’ndan ödeme şirketi başvurusuna<br />

onay çıkana kadar ise alacağı temsilcilik<br />

ile işletmelere açık bankacılık hizmetini<br />

sunmaya başlayacak.<br />

Figopara, ticari işletmelerin anlık fatura<br />

bilgileri üzerinden skorlama yaparken,<br />

bu yeni satın alma ile algoritmasını geliştirerek<br />

skorlama noktasında fark yaratabilecek<br />

bilgiler sağlayacak. Ayrıca ticari<br />

işletmelerin farklı bankalardaki ticari<br />

hesaplarını, hesap hareketlerini ve birden<br />

fazla bankadaki POS hareketlerini tek bir<br />

ekrandan gösterecek.<br />

İş Bankası Figopara’daki<br />

yatırımını artırdı<br />

Satın alma ile İş Bankası Figopara’daki<br />

mevcut yatırımını da artırmış oldu. Figopara’nın<br />

Ekim 2022’de 50 milyon dolar değerleme<br />

ile tamamlanan yatırım turunda<br />

şirkete Maxis Yenilikçi GSYF ile 500 bin dolar<br />

yatırım yapan Banka, son satın alma ile<br />

şirkete 1 milyon 250 bin dolarlık hisse karşılığı<br />

daha yatırım yapmış oldu. İş Bankası,<br />

bu anlaşma ile Figopara’nın Türkiye’deki<br />

ticari işletmelerin kullandığı ana platform<br />

olma hedefine inancını perçinledi.<br />

Bahar: “<strong>2024</strong>’te 90 bin<br />

işletmeye hizmet sunmayı<br />

hedefliyoruz”<br />

Ticari işletmelerin tüm finansal ihtiyaçlarını<br />

karşılayacakları bir platform olma<br />

hedefinde emin adımlarla ilerlediklerini<br />

vurgulayan Figopara Kurucu Ortağı ve<br />

CEO’su Koray Bahar, “Bu satın alma ile<br />

müşterilerimizin tüm nakit akışlarını görebilecekleri<br />

bir yapıya doğru gidiyoruz. Ticari<br />

işletmelerin finansal süreçlerini ileriye<br />

yönelik tahminleriyle görebileceği, günlük<br />

ve güncel olarak finansal datalarını tek bir<br />

platformda görüntüleyebileceği ‘Finans<br />

Uygulaması’ olmak istiyoruz. 10 binden<br />

fazla işletmeye hizmet sunuyor, <strong>2024</strong>’te ise<br />

bu rakamı 80-90 binlere çıkartmayı hedefliyoruz.<br />

Hem mevcut hem de yeni gelecek<br />

müşterilerimize daha fazla katma değerli<br />

hizmet sağlamak tek amacımız. Tüm bu<br />

hizmetleri sunmak için Figo Ödeme Kuruluşu<br />

AŞ ile Merkez Bankası’na lisans<br />

başvurusunda bulunduk. Merkez Bankası’ndan<br />

ödeme şirketi başvurumuza onay<br />

çıkana kadarki süreçte açık bankacılık<br />

hizmetlerini temsilcilik ile müşterilerimize<br />

sunacağız” diye konuştu.<br />

Aran: “Bankalar ve fintekler<br />

birlikte büyüyecek”<br />

İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran da,<br />

finteklere duydukları ilginin ve Figopara’ya<br />

yaptıkları yatırımın, girişimlerin finansta<br />

bir problemi etkili bir şekilde çözme<br />

becerisinden kaynaklandığını belirterek,<br />

tüketicinin ihtiyaç duyduğu çözümlerin<br />

geliştirilmesine destek olmayı önemsediklerini<br />

söyledi. Finteklerle bankalar<br />

arasındaki ilişkiye de değinen Aran, “Finteklerin<br />

rüzgârını yanımıza alarak birlikte<br />

yürümenin doğru olduğunu; finteklerin ve<br />

bankaların birbirinden öğreneceği çok şey<br />

bulunduğunu; doğru ortaklıklarla, iş birlikleriyle,<br />

servis bankacılığıyla bankaların<br />

ve finansal teknoloji şirketlerinin birlikte<br />

büyüyeceği bir ortam oluştuğunu düşünüyorum.<br />

Figopara ile İş Bankası’nın iş birliği<br />

bu anlamda önemli bir örnek teşkil ediyor”<br />

dedi. Şu anda Türkiye’de finteklerin gelişimi<br />

için elverişli bir ortam bulunduğunu<br />

söyleyen Aran, “Ülkemizin içinde bulunduğu<br />

şartlar finteklerin diğer ülkelere göre<br />

daha güçlü olmasına, daha sağlam ürünler<br />

çıkarmasına imkân tanıyor. Bu alandaki<br />

girişimler böylece yurt dışında rekabette<br />

daha üstün olabiliyor” dedi.<br />

Gökmenler: “Figopara’nın<br />

unicorn olma hedefine katkı<br />

sağlayacak”<br />

İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Sabri<br />

Gökmenler ise 2019’da Softtech tarafından<br />

geliştirilen TekCep ürününün, o dönemde<br />

ticari işletmelerin karşılaştığı bir problemi<br />

çözmeye yönelik olarak, girişimcilik<br />

perspektifinden geliştirilmiş bir uygulama<br />

olduğunu belirtti. Gökmenler, “TekCep’in<br />

Figopara’ya devri konusu 2022’de gündeme<br />

geldi, 2023 içinde tüm finansal süreç<br />

tamamlandı. Figopara’ya duyduğumuz<br />

güvenle, mevcut iş ortaklığımızı perçinleyecek<br />

şekilde doğrudan Maxis üzerinden<br />

hisse oranımız artırılarak süreç tamamlanmış<br />

oldu. KOBİ’lere hizmet etmesi planlanan<br />

bu uygulamaların değer katacak<br />

şekilde Figopara tarafından kullanılmasının,<br />

aynı zamanda önümüzdeki yıllarda<br />

unicorn olma hedeflerine de büyük katkı<br />

sağlayacağına inanıyorum” diye konuştu.<br />

Arukel: “Türkiye’de ticari<br />

işletmelerin fonlanmasındaki<br />

en yüksek miktara aracılık<br />

edeceğiz”<br />

Figopara Kurucu Ortağı ve CSO’su Bulut<br />

Arukel de “Açık bankacılık ile bugün Türkiye<br />

ekosisteminde ticari işletmelerin ay<br />

sonu projeksiyonu ve yıl sonu projeksiyonunu<br />

yaparak trend analizi ile hiç olmayan<br />

bir data havuzundan datayı çekip gerçek<br />

zamanlı ve doğru kredi limiti ve oranına<br />

ulaşmasına aracılık edeceğiz. İş Bankası<br />

ile stratejik iş birliğimiz bugüne kadar<br />

‘Fintek ve Banka’ iş birliğinde örneği görülmemiş<br />

şekilde bu yıl da devam edecek.<br />

Bu sene çok fazla ticari işletmenin doğru<br />

krediye, doğru data ile daha fazla oranda<br />

ulaşmasını sağlayan bir projeye imza atıyoruz”<br />

dedi.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

15


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

vivo’dan akıllı geleceği şekillendirecek<br />

6G Ar-Ge çalışmaları<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

6G, iletişim sektörü ve tüketiciler için olağanüstü fırsatlara sahip bir geleceğin habercisi<br />

olacak. Çok sayıda ileri teknolojinin ortaya çıkmasıyla birlikte mobil kullanıcılar<br />

donanım sınırlamalarından kurtularak yüksek kaliteli çevrimiçi oyunlar oynama, 3D<br />

sanal insanlarla etkileşime geçme ve Artırılmış Gerçeklik’i (XR) her zaman ve her yerde<br />

deneyimleme olanağı bulacak. 6G’ye güç veren temel teknolojilerden biri yapay zekâ<br />

olacak. 6G çağında yapay zekâ destekli ağ, sıfıra yakın güç IoT, 6G uydu entegre ağı<br />

ve mobil ağlar ile bilgi işlemin yakınsaması gibi bir dizi temel teknoloji sayesinde çok<br />

büyük yeni fırsatların ortaya çıkacağına inanan vivo, özgürce bağlanan fiziksel ve<br />

dijital bir dünya inşa etme vizyonunu gerçeğe dönüştürmek için dünya çapında 6G<br />

üzerine endüstri ortaklarıyla çalışıyor…<br />

2020’den bu yana 6G hakkında aktif olarak<br />

kapsamlı araştırmalar yürüten vivo<br />

İletişim Araştırma Enstitüsü, bu alandaki<br />

en son araştırmalarını duyurdu.<br />

“Yapay Zekâ ve İletişimin Yakınsaması”,<br />

“Entegre Algılama ve İletişim Teknolojileri”<br />

ve “6G Ağ Mimarisi” başlıklı üç teknik<br />

inceleme yayınlayan enstitü, yeni nesil<br />

mobil iletişim standardının anahtarı<br />

olarak tanımlanan teknolojileri kullanarak<br />

oluşturduğu çok sayıda prototipi de<br />

ilk kez görücüye çıkardı…<br />

16<br />

Yapay Zekâ ve iletişimin yakınsaması<br />

İletişim sistemleri daha yüksek verim,<br />

daha düşük gecikme süresi, daha yüksek<br />

güvenilirlik ve daha fazla sayıda bağlantı<br />

gibi talepleri karşılamak üzere gelişiyor.<br />

Yapay zekâ, iletişim teknolojisinin ilerlemesini<br />

destekleme, sinyal iletimini geliştirme<br />

ve ağ bağlantısını optimize etme<br />

gibi konularda zorluklara dikkat çekici<br />

çözümler sunma potansiyeliyle 6G için<br />

temel teknolojilerden biri olarak öne çıkıyor.<br />

Bu sayede mobil teknoloji şirketleri<br />

tüketicilere her zaman ve her yerde daha<br />

akıcı ve sorunsuz bir ağ bağlantıları sunma<br />

olanağına kavuşacak.<br />

Araştırmasında yapay zekânın 6G kullanıcı<br />

deneyiminde oynayabileceği önemli<br />

rol göz önüne alan vivo İletişim Araştırma<br />

Enstitüsü, geleceğe yönelik verimli<br />

ve şık bir protokol mimarisi oluşturmak<br />

için zemin hazırlayacak mantıksal düğümlere<br />

dayalı birleşik yaşam döngüsü<br />

yönetiminin (LCM) de aralarında bulunduğu<br />

birkaç sistem tasarım ilkesini<br />

ortaya koydu. vivo veri gizliliğini ve güvenliğini<br />

sağlamaya yönelik özel olarak<br />

tasarladığı dağıtılmış yapay zekâ 6G sistemini<br />

de tanıttı.<br />

Entegre Algılama ve İletişim (ISAC)<br />

Algılama ve iletişim teknolojilerinin<br />

6G’ye entegrasyonunun endüstriyel otomasyon,<br />

akıllı sağlık hizmetleri, akıllı<br />

ulaşım, depolama ve lojistik gibi birçok<br />

senaryoda önemli bir rol oynaması bekleniyor.<br />

ISAC teknolojisinin önümüzdeki<br />

dönemde insanların dijital dünyayla etkileşimini<br />

etkileyeceği ve sağlık hizmetleri,<br />

akıllı ulaşım, endüstriyel otomasyon<br />

gibi çeşitli senaryolarda önemli bir<br />

rol üstleneceği düşünülüyor. Algılama<br />

yetenekleriyle desteklenen 6G sistemi,<br />

gelecekte tüketicilere önemli kolaylıklar<br />

sağlayacak. vivo İletişim Araştırma Enstitüsü<br />

dalga biçimi ve sinyal tasarımı,<br />

çok bantlı işbirlikçi algılama, çok antenli<br />

ISAC sistemleri, ISAC için Koordineli<br />

Çok Noktalı (CoMP), bağlantı adaptasyonu,<br />

ISAC için mobilite yönetimi ve ideal<br />

olmayan faktörlerin algılanmasını ortadan<br />

kaldırma yöntemleri dahil olmak<br />

üzere temel ISAC teknolojileri hakkında<br />

gerçekleştirdiği çalışmalarla sektöre yön<br />

veriyor. vivo ayrıca Baz İstasyonu (BS)<br />

monostatik algılama, BS’den Kullanıcı<br />

Ekipmanı’na (UE - telefon, tablet, dizüstü<br />

bilgisayar veya ağa erişmek için kullanılan<br />

başka türde bir kablosuz cihaz)<br />

bistatik algılama ve CoMP tabanlı algılama<br />

dahil olmak üzere farklı algılama<br />

modlarına dayanan; konumlandırma ve<br />

hız ölçümü, yörünge izleme ve solunum<br />

izleme gibi ISAC senaryolarının sezgisel<br />

bir görüntüsünü sağlayan üç ISAC prototipini<br />

de duyurdu.<br />

6G Ağ Mimarisi<br />

6G ağ mimarisinin tasarımı, beklenen<br />

6G hizmet gereksinimlerini karşılamak<br />

amacıyla iletişim, yapay zekâ ve algılama<br />

teknolojilerinin etkin bir şekilde entegre<br />

edilmesi açısından hayati önem taşıyor.<br />

6G ağ mimarisi için 5G’nin avantajlarını<br />

korumak, yeni 6G gereksinimlerini karşılamak<br />

ve temel yetenekleri geliştirmek<br />

olmak üzere üç ana tasarım ilkesi bulunuyor.<br />

vivo, 6G ağ mimarisinin bu ilkelerin<br />

rehberliğinde yapay zekâ ve ISAC gibi<br />

özellikleri destekleyerek kullanıcılara<br />

iletişimin ötesinde, üstün bir kullanıcı<br />

deneyimi sunan çok boyutlu hizmetler<br />

sunmasını bekliyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Schneider Electric ve Cisco’dan, Yapay Zeka<br />

ve Nesnelerin İnterneti alanında iş birliği<br />

Enerji yönetimi ve otomasyonun dijital dönüşümüne<br />

liderlik eden Schneider Electric<br />

ve küresel çapta öncü teknoloji şirketi Cisco;<br />

Avrupa, Orta Doğu ve Afrika (EMEA)<br />

bölgesinde inovatif iş çözümleri geliştirmek<br />

üzere bir anlaşma imzaladı. Anlaşma,<br />

enerji altyapısı, akıllı binalar, veri merkezleri<br />

ve endüstri çözümleri olmak üzere<br />

dört ana alanı kapsıyor.<br />

Schneider Electric ve Cisco’nun uzmanlık<br />

ve deneyimini bir araya getiren bu stratejik<br />

ortaklıkla EMEA bölgesindeki şirketlere<br />

farklılaştırılmış hizmetler sunmak üzere<br />

bir model geliştirilecek. Bu kapsamda<br />

‘teknoloji planlama’, ‘strateji ve yol haritası’,<br />

‘bilgi teknolojisi (<strong>IT</strong>) ve operasyonel<br />

teknoloji (OT) entegrasyonu’ ve ‘enerji optimizasyonu’<br />

alanlarında inovatif hizmet<br />

çözümleri sağlanacak. Bu model, her iki<br />

şirketin mevcut Çözüm Teknolojisi Entegratörü<br />

düzenlemeleri kapsamında yapay<br />

zeka (AI) ve Nesnelerin İnterneti (IoT) gibi<br />

teknolojileri entegre ederek endüstrilerin<br />

dijital dönüşümüne öncülük etme kararlılığını<br />

ve sürdürülebilirlik odaklılığını yansıtıyor.<br />

Yapılan anlaşmayı değerlendiren Cisco<br />

Müşteri Deneyimi (CX) EMEA Kıdemli<br />

Başkan Yardımcısı ve Genel Müdürü Adele<br />

Trombetta, “Müşterilerimiz, daha düşük<br />

karbonlu bir geleceğe yönelik yoğun tüketici<br />

taleplerine kulak veriyor, sürdürülebilirliği<br />

çevresel ve ticari bir zorunluluk<br />

olarak stratejilerinde önceliklendiriyor.<br />

Müşterilerimizin sürdürülebilirlik girişimlerinin<br />

etkisini belirlemeye, hızlandırmaya<br />

ve ölçmeye yardımcı olabilecek<br />

çözümler oluşturmak için yapay zeka ve<br />

Schneider Electric ve Cisco, yapay zeka (AI) ve Nesnelerin<br />

İnterneti (IoT) aracılığıyla dijital dönüşüme liderlik<br />

etmek üzere stratejik iş birliği başlattıklarını duyurdu.<br />

Yapılan anlaşma ile iki şirket altyapı, binalar, veri merkezleri<br />

ve endüstriler olmak üzere dört temel segmentte<br />

müşterilerinin ihtiyaçlarına yanıt veren ve sürdürülebilir<br />

çözümler geliştirecek…<br />

makine öğreniminin gücüne, otomasyona<br />

ve telemetri verilerimizin ölçeğine yatırım<br />

yapmaya devam ediyoruz. Schneider Electric<br />

ile stratejik iş birliğimiz, Cisco’nun<br />

müşterilerimizin kullanıcı deneyimini<br />

yeniden tanımlayabilecek, maliyet optimizasyonunu<br />

artırabilecek ve güvenliği geliştirebilecek<br />

en son teknolojiyle işletmeleri<br />

güçlendirme yolculuğunda önemli bir adımı<br />

simgeliyor. Birlikte, <strong>IT</strong>-OT yakınsamasında<br />

yeni standartlar belirleyerek, farklı<br />

sektörlerin ihtiyaçlarını karşılayan etkili<br />

ve anlamlı dijital çözümler oluşturmaya<br />

hazırız” dedi.<br />

Schneider Electric Güvenli Güç Bölümü<br />

Başkan Yardımcısı Pankaj Sharma ise “Cisco<br />

ile yaptığımız bu stratejik iş birliği, müşterilerimizin<br />

iş açısından kritik ihtiyaçlarını<br />

karşılarken inovasyon döngüsünü<br />

tüm hızıyla sürdürme ve müşterilerimizin<br />

dijital dönüşüm yolculuğunda en güçlü<br />

çözüm ortağı olma kararlılığımızın bir<br />

kanıtıdır. Schneider Electric ve Cisco’nun<br />

kolektif uzmanlığıyla yalnızca bütünsel<br />

dijital dönüşümü sağlamakla kalmayıp<br />

aynı zamanda müşterilerimizin sürdürülebilirlik<br />

ve karbonsuzlaştırma hedeflerini<br />

de destekleyen çözümler sunacağız” dedi.<br />

Schneider Electric tarafından yayınlanan<br />

‘AI Disruption: Challenges and Guidance<br />

for DC design’ adlı yapay zeka konulu rapora<br />

göre, yapay zekanın hızlı büyümesi<br />

ve uygulanması, sektörler genelinde veri<br />

merkezlerinin tasarımını ve işleyişini değiştiriyor.<br />

Raporda, bu teknolojinin 2028<br />

yılına kadar toplam veri merkezi enerji<br />

kullanımının yüzde 15 ila yüzde 20’sinden<br />

sorumlu olacağı belirtiliyor.<br />

Başta yapay zeka olmak üzere teknoloji<br />

odaklı mega trendler, tüm sektörlerin gereksinimlerini<br />

değiştirirken Cisco ve Schneider<br />

Electric ortaklığı, geleceğin müşteri<br />

ihtiyaçlarını karşılamak için kapsamlı çözümler<br />

sunmak üzere her iki şirketin güçlü<br />

özelliklerini bir araya getiriyor.<br />

Bu doğrultuda yapılan anlaşmanın Dubai’de<br />

düzenlenen 2023 Birleşmiş Milletler<br />

İklim Değişikliği Konferansı’ndaki<br />

(COP28) Teknoloji ve İnovasyon Merkezi’nde<br />

imzalanması da stratejik ortaklığın<br />

güçlü hedeflerini görünür kılıyor.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

17


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Driventure, Mobilite Ekosistemini<br />

bir araya getirdi<br />

Ford Otosan ve Ford Otosan’ın kurumsal girişim sermaye<br />

şirketi Driventure, startup’lardan yatırımcılara dek<br />

mobilite ekosistemindeki birçok farklı paydaşı ‘Future<br />

of Mobility’ zirvesinde bir araya getirdi. Türkiye’deki<br />

mobilite ekosisteminin mevcut durumunu masaya<br />

yatıran katılımcılar aynı zamanda sektöre dair güncel<br />

gelişmeleri takip etme, geleceğin mobilite anlayışını<br />

keşfetme, yeni iş birliği olanaklarını değerlendirme ve<br />

bağlantılarını güçlendirme fırsatını elde ettiler…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

18<br />

Ford Otosan’ın otomotiv endüstrisinin<br />

geleceğini şekillendirecek girişimleri<br />

desteklemek için kurduğu kurumsal girişim<br />

sermaye şirketi Driventure ile Ford<br />

Otosan, organizasyonunu baştan sona<br />

üstlendikleri ‘Future of Mobility’ etkinliğinde<br />

mobilite ekosistemindeki birçok<br />

farklı oyuncuyu bir araya getirdi.<br />

22 Ocak’ta Rahmi Koç Müzesinde gerçekleşen<br />

ve mobilite alanında fark yaratmayı<br />

amaçlayan önemli paydaşları<br />

bir araya getiren ‘Future of Mobility’<br />

zirvesine köklü otomotiv firmaları, tedarikçiler,<br />

mobilite odaklı startup’lar<br />

ve girişimcilerin yanı sıra yatırım fonu<br />

temsilcileri ve yatırım şirketleri de katıldı.<br />

Gerek yerel gerekse Dünya Ekonomik<br />

Forumu (WEF) gibi global oyuncuları<br />

temsil eden katılımcılar; sektördeki<br />

güncel gelişmeleri takip etme, geleceğin<br />

hareketlilik vizyonunu oluşturma, yeni<br />

bağlantılar kurma ve iş birliği fırsatlarını<br />

değerlendirme imkânı buldu.<br />

‘Future of Mobility’, sektördeki köklü<br />

deneyimleri yenilikçi fikirlerle buluşturarak,<br />

geleceğin mobilite alanındaki başarıyı<br />

şekillendirmeye yönelik heyecan<br />

verici bir platform oluşturdu.<br />

Zirvede Türkiye’deki mobilite ekosisteminden<br />

oyunu değiştiren startup’lara,<br />

mobilitenin geleceğinde rol oynayacak<br />

teknolojilerden akıllı şehirlere dek pek<br />

çok farklı konuda paneller düzenlendi.<br />

Akıllı mobilite alanında çözümler geliştiren<br />

startup’lar fikirlerini sunma ve<br />

networklerini geliştirme fırsatını yakaladı.<br />

Driventure’ın Türkiye’de yatırım yaptığı<br />

girişimler Delivers.AI, Optiyol, Saha<br />

Robotics ile Ford Otosan bünyesinden<br />

doğan girişim Bluepath Robotics de geliştirdikleri<br />

mobilite çözümlerini tanıttı.<br />

Güven Özyurt: Ford Otosan<br />

hem oyunu kuruyor hem de<br />

oyunculara alan açıyor<br />

Zirvede konuşan Ford Otosan Lideri<br />

Güven Özyurt, “Akıllı mobilite, bağlanabilirlik<br />

gibi kavramların hayatımıza<br />

iyice girmesiyle otomotiv sektörünün<br />

cazibesinin giderek arttığını görüyoruz.<br />

Teknoloji şirketlerinin sektöre girmesi<br />

otomotiv dünyasını Ar-Ge faaliyetlerinin<br />

merkezi haline dönüştürüyor. Bugün<br />

geldiğimiz noktada, irili ufaklı yeni girişimlerin<br />

odağında da otomotiv var. Ford<br />

Otosan olarak, bu yeni mobilite ve akıllı<br />

üretim ortamında başarılı olmak için,<br />

şirketlerin benzeri görülmemiş bir hızda<br />

değişiklik yapmaları ve yeni iş modellerini,<br />

uygulamaları benimsemeleri gerektiğini<br />

görüyoruz. Biz de bu ekosistemde<br />

Ford Otosan olarak hem oyunu kuruyoruz<br />

hem de oyunculara alan açıyoruz.<br />

Girişimcilik ekosisteminde elbette önceliğimiz<br />

yenilikçi projeleri ve yetenekleri<br />

ekonomiye kazandırmak. Bu bakış<br />

açısıyla teknolojik ve inovatif çözümleri<br />

destekleyerek artı değer yaratmayı<br />

amaçlıyoruz” dedi.<br />

Driventure, mobilite<br />

dünyasını dönüştürecek<br />

girişimlere yatırım yapıyor<br />

Ford Otosan, girişim ekosistemini hem<br />

Türkiye’de hem dünyada takip etmek,<br />

inovatif fikirleri ve yeni nesil teknolojileri<br />

izlemek, yeni iş modellerini ve olası<br />

iş birliklerini keşfetmek üzere 2019’da<br />

girişim sermayesi şirketi Driventure’ı<br />

kurdu. Driventure; otonom araçlar, bağlı<br />

araçlar, otomotivde müşteri deneyimi,<br />

akıllı mobilite, endüstri 4.0, elektrikli<br />

araçlar ve sürdürülebilirlik odağındaki<br />

girişimlerle birlikte yeni fikir ve teknolojileri<br />

hayata geçiriyor. Startup havuzunu<br />

her geçen gün büyüten Driventure, 2022<br />

yılında toplam 571 startup ile temas etti<br />

ve 16 startup ile iş birliği kurdu. 2023 yıl<br />

sonu itibarıyla ise 750’nin üzerinde startup<br />

ile temas ederek 30’un üzerinde iş<br />

birliğine imza attı.<br />

Driventure Genel Müdürü İlknur İlkyaz<br />

Gül, “Driventure, yenilikçi fikir ve teknolojilerden<br />

ilham alan girişimleri bulup<br />

büyütmeyi hedefleyen bir misyonla<br />

yola çıktı. Otonom ve bağlı araçlardan<br />

akıllı mobiliteye dek geniş bir yelpazede<br />

geliştirilen fikirleri desteklerken bir<br />

yandan geleceğin teknolojilerini keşfetmek<br />

adına sınırları zorluyoruz. Yenilikçi<br />

projelerin hayata geçirilmesini sağlayan<br />

Driventure, girişimcilik ekosistemine ve<br />

ülkemiz ekonomisine büyük değer katıyor.<br />

Hedefimiz, sürdürülebilir ve akıllı<br />

mobiliteye öncülük ederek, sektördeki<br />

dönüşümü güçlendirmek ve geleceği birlikte<br />

şekillendirmek” dedi.<br />

Teknoloji ve mobilite bazlı girişimler ekseninde<br />

dikkat çekici büyümesini sürdüren<br />

küresel otomotiv ekosisteminde Ford<br />

Otosan, Driventure aracılığıyla stratejik<br />

rekabet avantajı yaratmayı, pazardan<br />

bilgi ve içgörü kazanmayı amaçlıyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Türk Telekom Esenyurt Veri Merkezi’ne<br />

‘TS EN 50600 Tasarım Belgesi’<br />

Türkiye’nin dijital dönüşümünün öncüsü Türk Telekom,<br />

ulusal güvenliğin önemli bir unsuru olan veri güvenliği<br />

alanındaki çalışmalarına devam ediyor. Türk Telekom’un<br />

yüksek güvenlik teknolojisine sahip Esenyurt<br />

Veri Merkezi, çevreye duyarlı, sürdürülebilir çözümler<br />

konusundaki yetkinliğini belgeleyerek, TS EN 50600<br />

Tasarım Belgesi almaya hak kazanan ilk kuruluş oldu…<br />

Türkiye’nin dijital dönüşümünün öncüsü<br />

Türk Telekom’un yüksek güvenlik teknolojisine<br />

sahip Esenyurt Veri Merkezi,<br />

çevreye duyarlı, sürdürülebilir çözümler<br />

konusundaki yetkinliğini belgeleyerek, TS<br />

EN 50600 Tasarım Belgesi almaya hak kazanan<br />

ilk kuruluş oldu.<br />

TS EN 50600 Veri Merkezi Tasarım belgesi;<br />

Türk Telekom Esenyurt Veri Merkezi’nin,<br />

güvenilirlik ve iş sürekliliği açısından belirli<br />

kriterleri karşıladığını doğrularken,<br />

merkezin, veri güvenliği protokollerini uyguladığını<br />

belgeliyor. Belge aynı zamanda;<br />

uyumluluk, rekabet avantajı, enerji verimliliği<br />

standartlarını ve çevresel sürdürülebilirlik<br />

ile ilgili belirli gereksinimleri de<br />

içeriyor.<br />

Türk Telekom Bilgi Teknolojileri Genel Müdür<br />

Yardımcısı Durmuş Ali Taşkın, “Türk<br />

Telekom olarak, ‘Türkiye’nin verisini Türkiye’de<br />

tutma vizyonumuz ile veri merkezi<br />

yatırımlarımızı aralıksız sürdürürken, bu<br />

alandaki çalışmalarımızı da veri merkezlerinin<br />

güvenilirliği, performansı ve veri<br />

güvenliğinin tescili olan global sertifikalar<br />

ile taçlandırıyoruz. Bu kapsamda; hizmete<br />

girdiği 2018 yılından bu yana, kurumsal<br />

müşterilerine nitelikli bulut ve veri merkezi<br />

hizmetleri sunan ve global sertifikalara<br />

sahip Esenyurt Veri Merkezimiz de aldığı<br />

TS EN 50600 Veri Merkezi Tasarım Belgesi<br />

ile tasarımlarının çevresel koşullarının işe<br />

uygunluğu, enerji verimliliğini sağlamak<br />

konusundaki başarısı, elektrik ve soğutma<br />

alt yapısı ile veri hatlarının yedeklilik<br />

durumunun iş sürekliliğine uygunluğu,<br />

tesisin güvenlik önlemlerinin koruma sağlama<br />

becerisi ve çevreye duyarlı, sürdürülebilir<br />

çözümler konusunda yetkinliğini<br />

bir kez daha belgeledi. Türkiye’de ilk defa<br />

alınan bu belge ile enerji, soğutma ve veri<br />

hatları kesintilerine karşı dayanıklılığımızın,<br />

yetkisiz erişim girişimlerine karşı<br />

güvenliğimizin, işletmedeki operasyonel<br />

gelişmeleri detaylı inceleme kabiliyetimizin,<br />

ülkemizin kalite belgeleme kuruluşu<br />

tarafından da teyit edilmiş olmasından<br />

büyük mutluluk duyuyoruz” dedi.<br />

Hızlı, güvenilir ve çevre dostu<br />

çözümler…<br />

Türk Telekom, 10 bin metrekareden fazla<br />

beyaz alana sahip veri merkezlerinde veri<br />

saklama, bulut ve siber güvenlik hizmetleri<br />

başta olmak üzere çok sayıda hizmeti<br />

yüksek erişilebilirlik ve kesintisizlik ilkesi<br />

ile sunuyor. Türk Telekom’un veri merkezleri<br />

çevre dostu teknolojileriyle enerji verimliliğini<br />

de destekliyor.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Büyütech 100.000’inci kamerasını üretti<br />

2 milyon euronun üzerinde sermaye ile Gebze Bilişim<br />

Vadisi’nde kurduğu üretim merkezinin açılışını Ekim<br />

ayında yapan Büyütech, bu merkezdeki 100.000’inci<br />

kamerasını üretti…<br />

Büyütech, otomobil sınıfı kamera teknolojilerinde<br />

Türkiye’nin ilk üretim merkezinin<br />

açılışını Ekim ayında yapmıştı.<br />

Açılışına T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanı<br />

Mehmet Fatih KACIR ve TBMM Sanayi,<br />

Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve<br />

Teknoloji Komisyonu Başkanı, AK Parti<br />

Milletvekili Mustafa Varank’ın katıldığı<br />

Büyütech Teknoloji Üretim Merkezi’nde<br />

100.000’inci kamera geçtiğimiz ay üretildi.<br />

Aralık ayının sonunda 100.000’inci kamerasını<br />

üreten Büyütech’in kurucu ortağı<br />

ve CEO’su Ömer Orkun Düztaş; Kamera<br />

tabanlı olarak geliştirdikleri yeni teknolojilerle<br />

uluslararası bir marka yaratmak<br />

için yatırımlarını sürdürdüklerini belirterek,<br />

“Hedef Sıfır” yaklaşımı ile trafik kazasız<br />

bir dünya yaratma vizyonlarının altını<br />

çizdi. 2023 yılı Ekim ayında 4,23 milyon<br />

dolar yatırım aldıklarını ifade eden Düztaş,<br />

Büyütech’in <strong>2024</strong> yılı içinde daha<br />

yüksek bir yatırım turu ile büyümeye devam<br />

edeceğini de paylaştı. Düztaş; yıllık<br />

800.000 üretim kapasitesine sahip olan<br />

Büyütech Kamera Teknolojileri Üretim<br />

Merkezi’nin 2026 yılı sonunda ise üretim<br />

kapasitelerini 3 milyona çıkarmayı planladıklarını<br />

belirtti.<br />

Büyütech kurucu ortağı ve COO’su Alparslan<br />

Işıklı ise <strong>2024</strong> yılındaki hedeflerini;<br />

“Hem üretimdeki kapasiteyi hem de<br />

kaliteyi arttırmak için yatırımlarımız bu<br />

yıl da devam etmekte. Farklı tasarım ve<br />

üretim teknikleri geliştirmekteyiz. Kameralı<br />

ADAS ürünlerinde bir dünya markası<br />

olma yolunda kararlılıkla ilerlememize<br />

devam ediyoruz.” şeklinde ifade etti.<br />

19


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Semih İncedayı: “Yapay zekâ ve veri<br />

<strong>2024</strong>’te daha çok konuşulacak”<br />

Dijital dönüşüm alanında sektörüne liderlik eden<br />

şirketlerden Doğuş Teknoloji’nin CEO’su Semih<br />

İncedayı, veri yönetiminin öneminin herkes tarafından<br />

kabul edildiğini bu nedenle <strong>2024</strong>’te teknoloji dünyasının<br />

gündeminin veri yönetimi, yapay zeka ve veri güvenliği<br />

olmaya devam edeceğini söyledi. Doğuş Teknoloji’nin<br />

2023 performansına ilişkin bilgiler de veren İncedayı,<br />

2022’ye göre şirket cirosunun %100 üzerinde arttığını<br />

belirtti…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

20<br />

2023 yılı teknoloji dünyasında yapay zeka<br />

ve etkin veri yönetiminin çok konuşulduğu<br />

bir dönem oldu. Söz konusu iki teknoloji<br />

alanında bilişim sektörüne öncülük eden ve<br />

yükselen başarı grafiğini 2023’te de sürdüren<br />

Doğuş Teknoloji, bu yıl da bir dizi yeni girişime<br />

imza attı ve global pazarlardaki büyüme<br />

trendine devam etti. Global pazarlara açılma<br />

konusunda 2023’te Avrupa’da Hırvatistan,<br />

Kafkasya’da Azerbaycan, Asya’da Özbekistan<br />

ve Afrika’da Ruanda’da hayata geçirdiği<br />

projelerle büyük bir atılım yapan Doğuş Teknoloji,<br />

yeni ürün ve hizmetlerle ürün portföyünü<br />

geliştirme konusunda önemli ilerlemeler<br />

kaydetti. Future of CIO Summit 2023’te<br />

“En Etkin Liderler” kategorisinde ödül alan<br />

Doğuş Teknoloji CEO’su Semih İncedayı<br />

2023’e ilişkin değerlendirmelerde bulundu.<br />

2023’ün Önemli ve Gurur Verici<br />

Gelişmeleri<br />

Doğuş Teknoloji’nin faaliyet alanının teknoloji<br />

dünyasındaki en popüler ve gündem<br />

olan konu başlıklarını kapsadığını söyleyen<br />

Semih İncedayı, dijitalleşme, yapay zeka,<br />

veri yönetimi ve siber güvenliğin teknoloji<br />

dünyasının yanı sıra genel olarak iş dünyasın<br />

da gündeminde olduğunu belirtti. Bunların<br />

2023’te çok konuşulduğunu, <strong>2024</strong>’te daha da<br />

çok konuşulacağını söyleyen Semih İncedayı,<br />

şirket olarak bilişim sektöründe gündem<br />

belirlemeye devam edeceklerini vurguladı.<br />

2023’te Doğuş Teknoloji’nin bir dizi başarılı<br />

projeye imza attığını söyleyen Semih İncedayı,<br />

“Son yıllardaki başarı ivmemiz 2023’te<br />

de devam etti. Bir önceki yıla göre ciromuzu<br />

%100’ün üzerinde artırdık. Bu yıl finansal<br />

sonuçlarınızı tutturmanızın yanı sıra diğer<br />

önemli başarılarınız neydi diye sorarsanız,<br />

bu sorunun yanıtı çok uzun. Öncelikle vereceğim<br />

birkaç örnek, çalışma ilkelerimiz,<br />

global başarılarımız ve sürdürülebilirlik<br />

konusundaki yoğun çalışmalarımızı gösterecek.<br />

Kuruluş ilkelerimizden biri olarak<br />

tanımladığımız toplumsal cinsiyet eşitliği<br />

ve etik çalışma ilkelerimizin en büyük meyvesini<br />

geçtiğimiz haftalarda ‘İşte Eşit Kadın<br />

Sertifikası’ ile aldık. Bu sertifika yıllardır<br />

sürdürdüğümüz çabalarımızın belgelenmesi<br />

açısından büyük önem taşıyor. Global pazarlarda<br />

büyüme çalışmalarımız 2023’te büyük<br />

bir ilerleme kaydetti. Avrupa’daki ilk yapay<br />

zeka projemiz Hırvatistan’da hayata geçti.<br />

İstanbul Şekerpınar’daki merkezimizin<br />

elektrik enerjisinin tamamı güneş enerjisi<br />

panellerinden sağlanmaya başladı ve yılda<br />

5.173 ton CO2 emisyonunun önüne geçildi.<br />

Bu rakam yılda yaklaşık 591 dairenin elektrik<br />

tüketimine denk gelmekte ve 77.597 ağaç<br />

fidanı tarafından tutulan karbona eşdeğer<br />

olduğu görülmektedir” dedi.<br />

Semih İncedayı, 2023’te bir ilk olarak gerçekleşen<br />

başarılara ilişkin ise şu değerlendirmeyi<br />

yaptı: “Şirketimizin güçlü partner<br />

ekosistemi ile Ruanda’ya siber güvenlik satışı<br />

gerçekleştirdik. Böylece siber güvenlik<br />

operasyonlarımızı Afrika’ya taşımış olduk.<br />

Hızla büyüyen ekonomisi ile Kafkasya’nın<br />

gözbebeği olan Azerbaycan’da operasyonlarımızı<br />

genişleterek, güvenlik ve otomasyon<br />

konulu çok katılımlı bir organizasyonu ilk<br />

olarak gerçekleştirdik. Özbekistan’da finans<br />

alanında veri strateji çalışmalarını başarıyla<br />

tamamladık.<br />

Kurum içi girişimcilik yatırımlarımızın bir<br />

meyvesi olan yeni nesil farkındalık ürünümüz<br />

NotiSecure ile 2 milyona yakın e-posta<br />

tarandı; böylece kadın-erkek eşitliği konusunda<br />

kurumsal dilde farkındalık yarattık.<br />

Yaygınlaşan hibrit çalışmayı tercih eden çok<br />

lokasyonlu ekiplerin planlama işlemlerini kolaylaştıran,<br />

operasyonlarını optimize ederek<br />

sürdürülebilirliğe katkı sunan Hybee uygulamamızı<br />

hayata geçirdik. Ayrıca, veri tabanı<br />

yönetim ekiplerinin anlık kontrol ve kapasite<br />

izleme faaliyetlerini yöneten Solidbooster<br />

ürünümüzle şirketlerin altyapı maliyet<br />

optimizasyonuna katkıda bulunduk. Diğer<br />

yandan, yapay zeka destekli yeni nesil öneri<br />

motorumuz Recommaster ile müşteri odaklı<br />

ve gelir yaratma etkisi yüksek bir öneri motorunu<br />

kullanıma sunduk. Geliştirme ve test<br />

süreçlerinde üretken yapay zeka ürünü olan<br />

Github coPilot’u kullanmaya başladık, böylece<br />

üretkenliğimizi artırdık. Üretken yapay<br />

zeka modellerini kullanarak her sektör için<br />

özelleştirilmiş yeni nesil asistan çözümlerini<br />

geliştirmeye başladık. Bu çözümlerin ilk<br />

örneklerini çok yakında otomotiv, sigorta ve<br />

finans alanında son kullanıcıların beğenisine<br />

sunacağız. Bu asistanları geliştirirken<br />

regülasyonları da göz önünde bulundurarak,<br />

bulut veya on-premise büyük dil modellerini<br />

kullanabilen nadir firmalardan biri olarak<br />

ön plana çıktığımızı düşünüyorum” dedi.<br />

Doğuş Teknoloji’nin teknoloji dünyasındaki<br />

yenilikleri bünyesinde uygulama konusunda<br />

da önemli adımlar attığını da belirten<br />

İncedayı; “2021’den bugüne kadar yazılım<br />

teslimat sürelerimizde %55’lik iyileştirme<br />

gerçekleştirdik. Partnerlik çalışmalarımızda<br />

önemli ilerlemeler kaydederek Doğuş Teknoloji<br />

partner ekosistemi için yaratılmış olan<br />

D-Tech Partner <strong>Network</strong> markası ile toplam<br />

partner ağımız 30’a yükseldi. 17 milyonun<br />

üzerinde tekil Doğuş ziyaretçilerinin bir araya<br />

getirilmesi ile Doğuş Grubu’nun ziyaretçilerinin/<br />

müşterilerinin bütünsel bir bakış<br />

açısı ile tanınması sağlandı” dedi.<br />

Başarılarımızı Ödüllerle Taçlandırdık<br />

Alanlarında sergiledikleri başarıların sektör,<br />

global aktörler, medya ve sivil toplum kuruluşlarınca<br />

da izlendiğini ve takdir gördüğünü<br />

belirten Semih İncedayı, 2023’te Doğuş Teknoloji’nin<br />

çok sayıda gurur verici ödül aldığını<br />

da söyledi. İncedayı bu konuda şunları<br />

belirtti: “Son bir yıl içinde çok sayıda değerli<br />

ödül aldık, ilk aklıma gelenlerden bazılarını<br />

sizlerle paylaşmak isterim; ‘Ar-Ge 250 Raporu’na<br />

göre Türkiye yazılım bilişim ve bilişim<br />

teknolojileri sektöründe yedinci sırada yer aldık.<br />

Future of Cloud & AI’da Yılın En İyi Bulut<br />

Hizmeti, En İyi Otomasyon Hizmeti, En<br />

İyi Hibrit Bulut Hizmeti Ödüllerini kazandık.<br />

D-Tech Partner ekosistemindeki sızma atak<br />

ve simülasyonu alanındaki uzmanlığımızla<br />

Picus’tan Yılın Çözüm Ortağı Ödülü’nü aldık.<br />

Top 100 Talent Program Ödülünde Teknoloji<br />

ve Yazılım Kategorisinde “Geleceğe Giriş”<br />

programımızla birinci olduk” dedi.<br />

Öte yandan, teknoloji dünyasındaki gelişmeleri<br />

yakından takip ettiklerini, en son<br />

yazılım teknolojilerini Türkiye’ye taşımak<br />

konusunda öncülük ettiklerini ve yetenekli<br />

gençlere yatırım yapmayı önemsediklerini<br />

de söyleyen Semih İncedayı, bu yaklaşımlar<br />

kapsamında “Geleceğe Giriş Genç Yetenek<br />

Programı”nın 10.000+ başvuru alarak rekor<br />

başvuru sayısına ulaştığına da dikkat çekti.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Monay, 100 bin kullanıcıyı geride bıraktı<br />

Türkiye’nin ‘Finansal iyilik’ odaklı Fintech uygulaması<br />

Monay, 2023 yılının son üç ayında kullanıcı sayısını iki<br />

katına çıkararak 100 bin kullanıcıya ulaştı. Yıl içerisinde,<br />

kendi kategorisinde öncü olan sanal-ön ödemeli kart<br />

Monay Kart’tan, platformun B2B taraftaki iş ortakları ile<br />

geliştirdiği yeni nesil sadakat programı ‘hedef ortakları<br />

modeli’ne kadar birçok yeniliği hayata geçirdiklerini<br />

ifade eden Monay’ın Kurucusu Özlem Denizmen; “<strong>2024</strong><br />

yılında hedefimiz 1 milyon kullanıcıya ulaşmak” dedi…<br />

2010 yılından beri ülke çapında finansal<br />

okuryazarlık gelişimine öncülük eden, Para<br />

Durumu ve ‘Finansal Okuryazarlık ve Erişim<br />

Derneği’ (FODER) Kurucusu olan, ‘Parasını<br />

yöneten hayatını yönetir’ mottosuyla<br />

insanların ‘Nasıl birikim yapılır’ , Yatırım<br />

araçları nelerdir’ , ‘Para yönetimi nasıl yapılır’<br />

, ‘Enflasyon döneminde paramın değerini<br />

nasıl korurum’ gibi sorularına yanıt vermesi<br />

odağıyla Monay mobil uygulamasını ekibiyle<br />

hayata geçiren Özlem Denizmen, Monay’ın<br />

2023 yılını şöyle değerlendirdi: “Monay olarak<br />

bizim hedef kitlemiz, birikim yapmak,<br />

çaba sarf etmek ve zenginleşmek isteyen herkes.<br />

Her bir kullanıcımız bizim için çok kıymetli.<br />

Kullanıcılarımızı ana odağımıza aldığımız<br />

2023’te harika bir yıl geçirdik ve 100<br />

bin kullanıcıya ulaştık. Yıl boyunca onların<br />

kullanıcı deneyimini geliştirmek için platformumuzda<br />

sürekli iyileştirmeler yaptık.<br />

Kullanıcıların geri bildirimlerini dikkate alarak,<br />

onlara daha sezgisel ve kullanıcı dostu<br />

bir deneyim sunmayı amaçladık. Bu süreçte,<br />

kullanıcılarımızın ihtiyaç ve tercihlerine<br />

uygun olarak hizmetlerimizi şekillendirdik.<br />

Önümüzdeki dönemde de Monay’ı geliştirmek<br />

adına atacağımız tüm adımlarda çıkış<br />

noktamız kullanıcılarımızın ihtiyaçları ve<br />

geri bildirimleri olacak.”<br />

Monay dünyasından 2023<br />

yılına dair ‘en’ler<br />

2023 yılında Monay ile toplamda 54 milyar<br />

TL’lik hedef belirleyen 100 bin kullanıcının<br />

özellikleri incelendiğinde, yüzde 60’ının erkek<br />

yüzde 40’ının da kadın olduğu dağılımı<br />

ortaya çıkıyor. Yüzde 70’inin ‘çalışan’ olduğu<br />

bilinen bu kitlenin yüzde 28’i 25-33, yüzde<br />

26’sı 34-42 ve yüzde 22’si 16-24 yaş grubundan.<br />

Platformun alametifarikası olan ve kişilere<br />

finansal hedeflerine ulaşmaları noktasında<br />

kişiselleştirilmiş bir sohbet deneyimiyle eşlik<br />

eden ‘Yolculuk’ ürününe baktığımızda, geçtiğimiz<br />

yıl kullanıcıların 121 bin 813’ünün<br />

başladıkları yolculukları tamamladığını görüyoruz.<br />

Yolculuklarda geçen toplam süre 4<br />

bin saat iken, kullanıcı değerlendirmelerinde<br />

yolculuklar yüzde 95 oranında tam puan<br />

aldı.<br />

Kullanıcılar Monay hesaplarında 2023 yılında<br />

sırasıyla en fazla; yüzde 25 ile borç kapama,<br />

yüzde 20 ile güvenli gelecek, yüzde 17 ile<br />

araba alma ve yüzde 10 ile ev peşinatı ödemeyi<br />

hedeflediler. Monay üzerinden kullanıcıların<br />

sahip olduğu toplam birikim miktarı<br />

2,75 milyar Türk Lirası olurken, Kasım ayında<br />

canlıya alınan özelliklerden “arkadaşını<br />

davet etme” özelliği ile gelen kullanıcı sayısı<br />

yıl sonunda 3 bin 160 kişi oldu. Kullanıcılar<br />

Monay sayesinde harcamalarından yüzde<br />

10 tasarruf ederek hedeflerine bir adım daha<br />

yaklaştılar.<br />

Monay Kart yeni özelliklerle<br />

kişiselleşecek<br />

Geçtiğimiz yıl hayata geçirilen en önemli yeniliklerden<br />

Monay Kart tarafındaki gelişmelere<br />

bakıldığında, kart tanımlayan kullanıcı<br />

sayısı 2023 sonu itibarıyla 23 bin 90 olurken,<br />

<strong>2024</strong> itibarıyla gelecek bir dizi yeni özellik<br />

ile kullanıcıların kart deneyimine oldukça<br />

pozitif dokunuşlar yapılması planlanıyor. Bu<br />

kapsamda aylık yükleme limitinin artırılması<br />

için çalışmaların sürdüğü Monay Kart’a<br />

kişiselleştirme odaklı gelecek yeni özelliklerle<br />

birlikte kullanıcılar kendi aralarında ve<br />

IBAN’a para transferi yapabilecekler. Fatura<br />

ödeme ve ATM’den para çekmek gibi işlemlerle<br />

birlikte yatırım araçlarına doğrudan<br />

birikim yapabilme hedefi de planlar arasında<br />

yer alıyor.<br />

“Sürekli yenilik ve gelişim<br />

arayışındayız”<br />

Özlem Denizmen, <strong>2024</strong> yılı için Monay olarak<br />

hedeflerini şöyle değerlendirdi: “Finansal<br />

hizmetler sektöründe, kullanıcıların<br />

yanında olarak ve onlara şeffaf bir şekilde<br />

hizmet vererek fark yaratmayı hedefliyoruz.<br />

Kullanıcılarımızın finansal hedeflerine ulaşmalarına<br />

yardımcı olacak çözümler ile finansal<br />

hizmetler alanında yeni bir yaklaşım<br />

sunuyoruz. Bizim için önemli olan, kullanıcılarımızın<br />

finansal yolculuklarında onlara<br />

rehberlik edebilmek ve onların yanında olabilmek.<br />

Bu amaçla, hizmetlerimizi geliştiriyor<br />

ve kullanıcılarımıza en iyi finansal deneyimi<br />

sunmayı hedefliyoruz. Dijitalleşme ve<br />

mobil teknolojilerin yaygınlaşması, finansal<br />

hizmetler sektöründe yeni fırsatlar yaratıyor.<br />

Biz de bu minvalde, sürekli yenilik ve gelişim<br />

arayışındayız. Bu bağlamda, teknolojinin getirdiği<br />

yenilikleri ve trendleri yakından takip<br />

ediyoruz. Platformumuza eklediğimiz yeni<br />

özellikler aracılığıyla kullanıcılarımıza daha<br />

erişilebilir ve etkileşimli hizmetler sunmaya<br />

odaklıyız.”<br />

Monay, finansal refahlarını<br />

artırmak için çalışanların<br />

yanında olmak istiyor<br />

Monay <strong>2024</strong> yılında hedeflerine ulaşmak için<br />

üç ana model üzerinden ilerliyor. Birincisi,<br />

uygulamadan memnun kalan kullanıcılarının<br />

arkadaşlarına referans olarak onları<br />

uygulamaya getirmesi üzerine kurulu bir<br />

model. Kısa bir süre önce sunulan bu model<br />

şimdiden oldukça başarılı ilerliyor. İkincisi,<br />

marka ortaklığı yapılan şirketlerin kullanıcılarına<br />

ulaşmak. Üçüncüsü, çalışanların<br />

finansal refahı. Dünya çapında birçok büyük<br />

şirket finansal refah için bütçeler ayırıyor.<br />

Monay da çalışanların bu paketin bir parçası<br />

olmalarını sağlamak istiyor. Bu model Monay<br />

üyelik ücretinin bir kısmını şirketlerin<br />

karşılayacağı bir yapı üzerine kurulu. Monay<br />

hali hazırda bu modeli test ediyor.<br />

“Hedef <strong>2024</strong> sonuna kadar 1<br />

milyon kullanıcıya ulaşmak”<br />

Denizmen, <strong>2024</strong> sonuna kadar 1 milyon<br />

kullanıcıya ulaşmayı hedeflediklerini belirterek,<br />

Monay’ın odağının aynı zamanda<br />

‘Türkiye’nin finansal sağlığı’nı analiz etmek<br />

olduğu vurgusunu yaptı: “<strong>2024</strong>’te yatırımlara<br />

bağlanmak, banka hesabına erişim, üyelik<br />

modelimizi herkese açmak ve kredi notunu<br />

uygulama üzerinden göstermek gibi planlarımız<br />

var. Biz, çok büyük bir veri havuzunu<br />

yönetiyoruz ve bu veriler üzerinden aslında<br />

Türkiye’nin finansal sağlığını gözlemliyoruz.<br />

Toplumun ortalama harcama ve birikim<br />

alışkanlıklarını analiz edebiliyoruz. Toplumda<br />

finansal konularda ciddi bir bilgi eksikliği<br />

olduğunu görüyoruz. Biz bu karışıklıkta kullanıcılarımıza<br />

yol göstermeye çalışıyoruz.<br />

Yolculuğumuz henüz başlıyor ve bu yola Türkiye’nin<br />

en çok ihtiyaç duyduğu bir zamanda<br />

çıkıyoruz.”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

21


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

TD SYNNEX’ten 2023 yılında<br />

57 milyar dolar gelir!<br />

2023 yılı için 57,5 milyar dolar gelir, 3,9 milyar dolar brüt kâr ve 1 milyar dolar faaliyet<br />

kârı açıklayan TD SYNNEX’in Türkiye Genel Müdürü Behçet Yumrukçallı, ülkemizde de<br />

dolar bazında yıllık yüzde 37’lik cirosal büyüme sergilediklerini söyledi. <strong>2024</strong> yılında<br />

da Türkiye’de çift haneli bir büyüme yakalamayı hedeflediklerini belirten Yumrukçallı<br />

satış ve teknik ekiplerinin sayısını artırmayı planladıklarını da aktardı…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

22<br />

BT ekosisteminin küresel ölçekte lider<br />

distribütörlerinden olan ve BT’nin ihtiyaç<br />

duyduğu tüm çözümleri tek çatı<br />

altında sunan TD SYNNEX’in kanal ortaklarının<br />

yüzde 77’si 2023’te gelir artışı<br />

kaydetti. Kanal ortaklarının büyümesine<br />

paralel olarak TD SYNNEX de 2023<br />

yılında güçlü finansal sonuçlara ulaştı.<br />

2023 yılı finansal rakamlara göre şirket<br />

geçen yılın üçüncü çeyreğinde 14,4 milyar<br />

dolar gelir, 1 milyar dolar brüt kâr,<br />

286,8 milyon dolar faaliyet kârı ve 187,5<br />

milyon dolar net kâr elde etti. Şirket geçen<br />

yılın tamamı için ise 57,5 milyar<br />

dolar gelir, 3,9 milyar dolar brüt kâr, 1<br />

milyar dolar faaliyet kârı ve 626,9 milyon<br />

dolar net kâr açıkladı.<br />

Geçmiş yıllarda olduğu gibi 2023 yılında<br />

da çok başarılı ve verimli bir yıl geçirerek<br />

tüm hedeflerime ulaştıklarını ve birçok<br />

alanda iş ortaklarının beklentilerini<br />

karşıladıklarını söyleyen TD SYNNEX<br />

Türkiye Genel Müdürü Behçet Yumrukçallı,<br />

“Dünya çapındaki ortaklarımızla<br />

ilişkilerimizi daha sağlamlaştırdığımız<br />

bir yıl oldu. Dijital pazardaki büyümelerini<br />

ve başarılarını desteklemek için<br />

yeni programlar, girişimler ve çözümler<br />

sunarak ortak ekosistemimizi güçlendirdik.<br />

Ayrıca yeni ürün ve çözümlere<br />

yatırım yaparak iş ortaklarımızın dijital<br />

dönüşüm yolculuklarını desteklemek<br />

için kendimizi çok daha fazla geliştirdik.<br />

Veri odaklı sonuçlar elde etmelerine yardımcı<br />

olmak amacıyla iş ortaklarımızın<br />

uzmanlığa, toplu çözümlere ve ticari<br />

olanaklara erişim sağlamaları için veri,<br />

yapay zekâ ve IoT gibi yüksek büyüme<br />

kaydeden teknolojilere önemli yatırımlar<br />

yapmaya devam ettik.” dedi.<br />

“Yapay zekâ çözümleri sunan<br />

iş ortaklarımızın oranı yüzde<br />

625 arttı”<br />

“Tüm zorluklara rağmen iş ortaklarımızın<br />

geleceğe güvenle ve umutla bakması<br />

mutluluk ve gurur verici” ifadelerini kullanan<br />

Yumrukçallı, “Büyüme alanlarına<br />

baktığımızda bu yıl güvenlik, iş ortaklarımızın<br />

en çok sattığı teknoloji, en çok<br />

işe alım yaptıkları alan ve iki yıl içinde<br />

en çok önem verdikleri konu olarak ilk sıralarda<br />

yer aldı. Güvenliğin yanı sıra bulut,<br />

hibrit bulut ve buluta geçiş çözümleri<br />

de 2023 yılında kanal iş ortaklarımızın<br />

portföylerine hâkim olan teknolojiler<br />

oldu. Diğer yandan sadece bir yıl içinde<br />

yapay zekâ/makine öğrenimi çözümleri<br />

sunan iş ortaklarımızın oranı da bir önceki<br />

yıla kıyasla yüzde 625 gibi çarpıcı<br />

bir artış kaydetti.” şeklinde konuştu.<br />

“Türkiye’de dolar bazında<br />

yüzde 37 büyüdük”<br />

Türkiye’deki faaliyetleri hakkında da<br />

rakamla bilgileri paylaşan Yumrukçallı,<br />

“Türkiye’de de dolar bazında yıllık yüzde<br />

37’lik cirosal büyüme gösterdiğimiz çok<br />

başarılı bir yıl geçirdik. <strong>2024</strong> yılında da<br />

çift haneli bir büyüme yakalamayı hedefliyoruz.<br />

Bu hedefimize ulaşmak adına<br />

çalışmalarımızı da sürdürüyoruz. Dijital<br />

dönüşümüze devam etmek ve katma değerli<br />

çözümlerimizi her geçen gün arttırmak<br />

hedeflerimizin başında yer alıyor.<br />

Yeni nesil teknolojilerde ekosistemimizi<br />

geliştirmeyi de önceliklendirdik. Ayrıca<br />

Türk mühendisler tarafından geliştirilen<br />

tamamen yerli yeni ürün ve çözümlerin<br />

dağıtıcılığını sahiplenerek Türkiye’de<br />

başarı hikâyelerini arttırmalarını sağlamak,<br />

daha sonra da TD SYNNEX’in global<br />

gücünü ve networkünü kullanarak<br />

bu markaları diğer ülkelerde pozisyonlandırabilmek<br />

de hedeflerimiz arasında<br />

yer alıyor.” dedi.<br />

“İşe alımlarımızı artırmayı<br />

hedefliyoruz”<br />

Diğer yandan müşteri deneyiminin de<br />

en önem verdikleri konular arasında yer<br />

almaya devam edeceğinin altını çizen<br />

Yumrukçallı şunları söyledi: “Bu sebeple<br />

dijital platformlarda, tedarik zinciri<br />

yeteneklerinde, çözüm toplama ve iş<br />

etkinleştirme programlarında müşteri<br />

deneyimini daha da iyileştirecek yatırımlarımız<br />

olacak. Bunların yanı sıra<br />

uluslararası markalarla yaptığımız iş ortaklıkları<br />

ile yapay zekâ ve makine öğrenimi,<br />

gibi yeni nesil teknolojilere yönelik<br />

gelişen müşteri ihtiyaçlarına odaklı katma<br />

değerli hizmetler sunmak için de<br />

önümüzdeki yıl önemli iş birliklerimiz<br />

ve çalışmalarımız olacak. Bu bağlamda<br />

hizmet kalitemizi daha da üst seviyeler<br />

çıkarmak için istihdamda büyümeyi<br />

sürdürüyoruz. Satış, teknik, operasyon<br />

birimlerimiz başta olmak üzere çeşitli<br />

alanlarda işe alımlarımızı şimdiden tamamladık.<br />

Ancak iş ortaklarımızın büyümesiyle<br />

doğru orantılı bir şekilde, satış<br />

ve teknik ekiplerimizin sayısını daha<br />

da artırmayı hedefliyoruz.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

AssisTT Türkiye’nin<br />

81 ilinden girişimcileri bekliyor<br />

Türk Telekom’un müşteri deneyimi şirketi AssisTT, geçen yıl hayata geçirdiği<br />

Girişimci Müşteri Temsilcisi modelini tüm Türkiye’ye açtı. AssisTT; çalışma hayatının<br />

ofis, mesai saati gibi sınırlamalarına tâbi olmadan, çalışma yerini ve süresini kendisi<br />

belirleyerek, iyi gelir elde etmek ve en önemlisi iş dünyasına girişimci olarak adım<br />

atmak isteyenleri bekliyor. Girişimci Müşteri Temsilcisi olmak isteyenler bu model ile<br />

Türkiye’nin her ilinden çalışabilecek. Girişimciliğin yeni nesil teknolojilerle ekonomik<br />

kalkınmanın bir kaldıracı olarak kurgulandığı modelde, müşteri deneyimi hizmeti<br />

verebilmek için sadece bir bilgisayar ile bir kulaklık yeterli olacak…<br />

İnsan odaklı çalışan deneyimi anlayışı ve<br />

yenilikçi insan kaynakları uygulamalarıyla<br />

uluslararası platformlarda ödüller kazanan<br />

Türk Telekom’un müşteri deneyimi<br />

şirketi AssisTT, çalışanlarının kariyerlerinde<br />

ilerleme fırsatlarına yönelik ürettiği<br />

çözümlerle sektörde dikkat çekiyor. Çalışanlarının<br />

ihtiyaçları doğrultusunda yeni<br />

çalışma modelleri geliştiren AssisTT; hayata<br />

geçirdiği Girişimci Müşteri Temsilcisi<br />

modeli ile çalışma hayatının ofis, mesai<br />

saati gibi sınırlamalarına tâbi olmadan,<br />

çalışma yerini ve süresini kendisi belirlemek,<br />

iyi gelir elde etmek ve en önemlisi iş<br />

dünyasına girişimci olarak adım atmak<br />

isteyenlere hitap ediyor. 2022 yılında hayata<br />

geçirdiği Girişimci Müşteri Temsilcisi<br />

modelini öncelikle AssisTT çalışanlarına<br />

sunan şirket, bu fırsatı girişimci olmak isteyen<br />

tüm adaylara sunuyor.<br />

AssisTT’in sektörüne bir ilk olarak kazandırdığı<br />

modelde; kişilere şahıs şirketini kurarak<br />

kendi işinin patronu olma, çalışma<br />

saatleri, çalışma yerinde esneklik, gelirde<br />

artış gibi avantajlar sunuluyor. Kişiler kendi<br />

şirketini kurup hizmet üretimi oranında<br />

daha yüksek gelir elde ederken 18-29 yaş<br />

arasında olan gençler Vergi ve Bağkur teşviki<br />

olan “Genç Girişimci İstisnası” programına<br />

dahil olabiliyor. 29 yaş üstü olanlar<br />

ise KOSGEB gibi devlet teşviklerinden faydalanabiliyor.<br />

Konuyla ilgili açıklama yapan AssisTT<br />

Operasyon Genel Müdür Yardımcısı Levent<br />

Yalçın: “Girişimcilik ekosistemine ve<br />

gençlerin istihdamına verdiğimiz önem<br />

doğrultusunda Girişimci Müşteri Temsilcisi<br />

Modelimizi hayata geçirdik. Modelimizde<br />

girişimciliği yeni nesil teknolojilerle<br />

destekleyerek ekonomik kalkınmaya<br />

etkisini dikkate alarak kurguladık. Kendi<br />

işinin patronu olmayı seçen arkadaşlarımız<br />

kendi şirketlerini kurarak sektör ortalamasının<br />

üzerinde bir gelir artışı sağladı.<br />

Çalışma arkadaşlarımızdan aldığımız<br />

olumlu dönüşler sayesinde artık modelimizi<br />

tüm Türkiye’ye açıyoruz. Girişimci<br />

Müşteri Temsilcisi Modelimizle hem sektörümüze<br />

hem bu alanda kariyerini geliştirmek<br />

isteyen arkadaşlarımıza hem de<br />

ülke ekonomisine katkı sağladığımız için<br />

mutluyuz” dedi.<br />

Yalçın modelin çalışanlar kadar müşteriler<br />

için de avantajlar sağladığının altını<br />

çizerek şunları söyledi: “Girişimci Müşteri<br />

Temsilcisi modelimizle, müşterilerimizin<br />

inbound çağrı ihtiyaçlarına yenilikçi bir<br />

yaklaşım getiriyor, esnek planlamalarla<br />

yoğun dönemlerini daha verimli şekilde<br />

yönetiyor, dakika bazlı fiyatlandırma ile<br />

etkin maliyet yönetimi avantajı sunuyoruz.”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

23


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Süper güçleri yapay zeka olan yeni<br />

kahramanlar görücüye çıktı<br />

NVIDIA bugün CES <strong>2024</strong> etkinliğinde en yeni oyunları ve<br />

içerik oluşturmayı güçlendiren ve yapay zeka destekli<br />

bilgisayarların çekirdeğini oluşturan GeForce RTX 40<br />

SUPER, GeForce RTX 4080 SUPER ve GeForce RTX 4070<br />

Ti SUPER GPU’ları içeren GeForce RTX 40 SUPER Serisi<br />

GPU ailesini duyurdu…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

24<br />

NVIDIA’nın Ada Lovelace mimarisine<br />

dayalı bu en son GPU iterasyonu, oyun,<br />

içerik üretimi ve günlük üretkenliği hızlandırmak<br />

için 52 shader TFLOPS, 121<br />

RT TFLOPS ve 836 AI TOPS sunarak<br />

oyun oynamayı, yaratıcılığı ve günlük<br />

üretkenliği güçlendiriyor ve yeni eğlence<br />

dünyaları ve deneyimleri geliştirme<br />

gücü sağlıyor.<br />

Yeni GeForce RTX SUPER GPU’lar,<br />

PC’lerde yapay zekayı deneyimlemenin<br />

yeni en üst düzey yolu olarak karşımıza<br />

çıkıyor. Özel tasarlanmış yapay zeka<br />

tensör çekirdekleri, oyun, içerik üretme<br />

ve günlük üretkenlik alanında yeni nesil<br />

yetenekler sunuyor. RTX GPU’larının<br />

üzerine inşa edilen zengin yazılımlar yapay<br />

zeka desteğiyle daha da hızlanıyor.<br />

Yeni GPU’ların özellikleri ise;<br />

• GeForce RTX 4080 SUPER, 4K çözünürlükte<br />

ışın izlemeli oyunlara güç veriyor.<br />

Grafiksel olarak en yoğun oyunlarda<br />

GeForce RTX 4080 SUPER DLSS Frame<br />

Generation olmadan GeForce RTX 3080<br />

Ti’dan 1,4 kat daha hızlı. 836 AI TOPS<br />

ile DLSS Frame Generation ekstra bir<br />

performans artışı sağlayarak RTX 4080<br />

SUPER’ı RTX 3080 Ti’dan iki kat daha<br />

hızlı hale getiriyor. Stable Diffusion XL<br />

veya Stable Video Diffusion gibi yapay<br />

zeka iş yüklerinde, içerik oluşturucular<br />

RTX 3080 Ti’den 1,5 kat daha hızlı video<br />

ve 1,7 kat daha hızlı görüntü oluşturabiliyor.<br />

RTX 4080 SUPER, RTX 4080’e göre<br />

performans avantajı için daha fazla çekirdek<br />

ve daha hızlı bir belleği içeriyor.<br />

RTX 4080 SUPER 31 Ocak itibariyle satışa<br />

sunulacak.<br />

• RTX 4070 Ti SUPER, oyunları 1440P’de<br />

ve 4K’ya kadar süper yüksek kare hızlarında<br />

maksimuma çıkarmak için harika<br />

bir GPU seçeneği olarak kullanıcıların<br />

beğenisine sunuluyor. RTX 4070 Ti ile<br />

karşılaştırıldığında RTX 4070 Ti SUPER,<br />

daha fazla çekirdeğe, 16 GB’a yükseltilmiş<br />

bir çerçeve arabelleğine ve video düzenleme<br />

ve büyük 3D sahneleri oluşturmak<br />

için mükemmel bir şekilde uygun<br />

olan 672 GB/sn’ye önemli bir bellek bant<br />

genişliği artışı sağlayan 256 bit bellek veriyoluna<br />

sahip. RTX 4070 Ti SUPER, RTX<br />

3070 Ti’den 1,6 kat ve DLSS 3 ile 2,5 kat<br />

daha hızlıdır. GeForce RTX 4070 Ti SU-<br />

PER 24 Ocak’ta satışa sunulacak.<br />

• RTX 4070 SUPER, RTX 4070’ten %20<br />

daha fazla çekirdekle geliyor ve bu da<br />

onu RTX 3090’dan daha hızlı hale getirirken<br />

gücün bir kısmını kullanıyor.<br />

DLSS 3 ile 1,5 kat daha hızlı hale geliyor.<br />

Ürün 17 Ocak’ta satışa sunulacak.<br />

NVIDIA Global GeForce Pazarlamadan<br />

Sorumlu Başkan Yardımcısı Matt Wuebbling:<br />

“Oyun tutkunlarından yaratıcı<br />

profesyonellere kadar herkes için, Ge-<br />

Force RTX SUPER GPU’ları harika yükseltmeler<br />

sunuyor. GeForce RTX SUPER<br />

kartları, 500’den fazla RTX oyununu<br />

ve uygulamasını destekliyor ve kullanıcıları<br />

PC’ye gelen güretici yapay zeka<br />

uygulamalarının dal- gasına karşı<br />

hazırlıyor.”<br />

NVIDIA,<br />

Milyonlara<br />

Üretici Yapay Zeka<br />

Teknolojisini Sunuyor<br />

Onlarca yıl boyunca bilgisayar teknolojisindeki<br />

liderliğini sürdüren ve 100<br />

milyondan fazla RTX GPU’su ile yapay<br />

zeka dönemine öncülük eden NVIDIA,<br />

GeForce RTX SUPER masaüstü GPU’larıyla<br />

üretici yapay zeka performansını<br />

milyonların kullanımına sunuyor. Şirket<br />

ayrıca, her biri önde gelen OEM’lerden<br />

gelen yeni yapay zeka destekli dizüstü<br />

bilgisayarları ve geliştiriciler ile son kullanıcılar<br />

için RTX hızlandırmalı yapay<br />

zeka yazılım ve araçlarını tanıttı.<br />

NVIDIA artık PC deneyimlerini üretici<br />

yapay zekayla geliştirmek için şu araçları<br />

sunuyor: Metinden görüntüye iş<br />

akışları için popüler Stable Diffusion XL<br />

modelinin NVIDIA TensorRT hızlandırması,<br />

üretici yapay zeka doku araçlarına<br />

sahip NVIDIA RTX Remix, NVIDIA ACE<br />

mikro hizmetleri ve Frame Generation<br />

ile DLSS 3 teknolojisini kullanan daha<br />

fazla oyun.<br />

En yeni büyük dil modellerinin (LLM’ler)<br />

çıkarım performansını hızlandıran ve<br />

optimize eden açık kaynaklı bir kütüphane<br />

olan NVIDIA TensorRT-LLM<br />

(TRT-LLM), artık PC’ler için önceden<br />

optimize edilmiş daha fazla modeli destekliyor.<br />

TRT-LLM tarafından hızlandırılan<br />

ve yine bu ay piyasaya sürülen<br />

bir NVIDIA teknoloji demosu olan Chat<br />

with RTX (RTX ile Sohbet), yapay zeka<br />

meraklılarının notları, belgeleri ve diğer<br />

içerikleriyle etkileşime girmelerine olanak<br />

tanıyor.<br />

RTX, sadece son 4 yılda 5 kat büyüyerek<br />

en hızlı büyüyen dizüstü bilgisayar platformu<br />

olma konumuma yükseldi. Dünya<br />

genelinde 50 milyondan fazla cihaz<br />

oyuncular ve içerik üreticiler tarafından<br />

kullanılıyor. Acer, ASUS, Dell, HP, Lenovo,<br />

MSI, Razer, Samsung ve daha fazlasından<br />

yeni sistemler bu ayın sonlarında<br />

gönderilmeye başlanacak ve kullanıcıların<br />

kutudan çıkar çıkmaz üretken yapay<br />

zekayı deneyimlemelerine olanak tanıyacak<br />

ve NPU’lara kıyasla yüzde 20 ila<br />

yüzde 60 arasında bir performans artışı<br />

sunacak. 16 milimetreye kadar olan 14<br />

inçlik ince modellerden en güçlü 18 inçlik<br />

modellere kadar, her oyuncu ve yaratıcı<br />

için bir dizüstü bilgisayar bulunuyor.<br />

NVIDIA’nın Kurucusu ve CEO’su Jensen<br />

Huang: “Üretici yapay zeka, bilgisayar tarihindeki<br />

en önemli platform değişimlerinden<br />

biridir ve bu etkileyici dönüşümle<br />

oyun, içerik üretimi, geliştirme ve üretkenlik<br />

alanları da hızla değişiyor. Bu yeni<br />

çağın en etkili uygulamaları, sadece bir<br />

GPU’nun sunabileceği büyük hesaplama<br />

gücünü yerel olarak çalıştırmayı gerektiriyor.<br />

100 milyondan fazla RTX AI PC ve<br />

iş istasyonu ile RTX, yapay zeka geliştiricileri<br />

için devasa bir kurulum tabanı<br />

sağlıyor.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Casper 2023 yılında yüzde 50 büyüdü<br />

Teknoloji gibi hızlı ve rekabetçi bir sektöründe<br />

Türkiye’nin 30 yıldır önde gelen teknoloji markası olan<br />

Casper, 2023 yılı büyüme rakamlarını açıkladı. En yeni<br />

teknolojileri dünya ile aynı anda Türkiye’de sunan<br />

Casper, <strong>2024</strong> yılında yüzde 40 büyüme hedefliyor…<br />

Yerli teknoloji markası olarak 30 yılı aşkın<br />

süredir sektöre öncülük eden Casper, 2023<br />

yılına dair sektör değerlendirmesini ve büyüme<br />

rakamlarını açıkladı. Casper’ın 2023<br />

yılındaki durumunu değerlendiren Casper<br />

Operasyondan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı<br />

Feray Karaman, “Geçen yıla göre<br />

dünya genelinde bilgisayar satışlarında<br />

düşüş yaşanırken, ülkemiz bu durumdan<br />

pozitif olarak ayrıştı. Dünya genelinde<br />

yüzde 14 daralma gerçekleşirken, ülkemiz<br />

2023 yılını bilgisayar satışlarında yüzde 15<br />

büyüme ile kapattı. Biz de Casper olarak,<br />

2023 yılında Casper VIA, Casper Nirvana<br />

ve Excalibur alt markalarımızla çıkardığımız<br />

15 yeni ürün ile birlikte satış rakamlarımızı<br />

artırdık. Kullanıcılara daha geniş<br />

ürün gamı ve daha çok satış noktası ile<br />

ulaşarak 2023 yılında yüzde 50 büyüme<br />

kaydettik.” dedi.<br />

“2023’te Ürün Yelpazemizi<br />

Genişletme ve<br />

Müşterilerimize Daha Iyi<br />

Hizmet Sunma Konularında<br />

Çok Önemli Adımlar Attık.”<br />

Müşteri odaklı stratejileri, inovasyona verdikleri<br />

önem ve sektöre öncülük eden ürün<br />

ve hizmetleriyle büyümelerine katkı sağladıklarını<br />

dile getiren Karaman, “2023’te<br />

ürün yelpazemizi genişletme ve müşterilerimize<br />

daha iyi hizmet sunma konularında<br />

çok önemli adımlar attık. Bu süre zarfında,<br />

müşteri memnuniyetini artırmak<br />

adına uçtan uca satınalma deneyiminden<br />

servis noktalarına kadar bir yenileme sürecine<br />

girdik, müşteri içgörülerini toplayarak,<br />

ürünlerimizi ve servislerimizi tasarladık.<br />

Özellikle 2023 yılının ikinci yarısında<br />

lansmanını yaptığımız son teknoljili oyun<br />

bilgisayarlarımız, ince, hafif ve ergonomik<br />

tasarımı ve şıklığı ile dikkat çeken Nirvana<br />

X600 serimizin kullanıcılardan büyük ilgi<br />

görmesi büyüme oranlarımız üzerinde etkili<br />

oldu. Enflasyonun tüketici satın alma<br />

davranışlarında, uzun yıllar kullanabileceği<br />

cihazlara yönelme eğilimi yarattığını<br />

söylemek mümkün. Bu anlamda Casper<br />

olarak toplam faydaya ve uzun yıllar kullanabilecek<br />

sağlamlık ve kaliteye dair ürün<br />

tasarımlarında gösterdiğimiz özenin sonuçlarını<br />

büyüme rakamlarımızda gördük.”<br />

dedi.<br />

Tüm Ar-Ge ve üretim süreçlerini yerli mühendislerle<br />

yürüten, Avrupa’nın ve Orta<br />

Doğu’nun en büyük bilgisayar üretim tesislerinden<br />

birine sahip olduklarını belirten<br />

Karaman, 2023 yılında bilgisayardan<br />

monitöre, akıllı telefondan oyun bilgisayarlarına<br />

500 bine yakın cihazı tüketiciyle<br />

buluşturduklarını dile getirdi.<br />

“<strong>2024</strong> yılında yüzde 40<br />

büyüme hedefliyoruz”<br />

<strong>2024</strong> yılında Casper olarak hedeflerine<br />

ulaşmak için stratejilerini geliştirmeye<br />

devam ettiklerini ifade eden Karaman,<br />

“<strong>2024</strong>’te, sektördeki dinamiklere ve müşteri<br />

beklentilerindeki değişime dayalı olarak,<br />

büyümeyi ve yenilikleri sürdürmeyi<br />

devam etmeyi amaçlıyoruz. Önümüzdeki<br />

süreçte de bilgisayarların yapay zekalı bilgisayarlar<br />

olarak tanımının değişeceği bir<br />

dönem. Casper olarak, <strong>2024</strong> yılında bu arayışa<br />

cevap verecek ürünlerimiz ve hayata<br />

geçireceğimiz çalışmalarımızla, yüzde 40<br />

büyüme hedefliyoruz. Bu büyümeyi desteklemek<br />

üzere tüm tasarladığımız ürün<br />

gamlarında, amiral gemi diyebileceğimiz<br />

üstün teknoloji ürünlerin lansmanlarını<br />

özellikle <strong>2024</strong>’ün ilk çeyreğinde tüketiciye<br />

sunacağız. Bir yıllık geliştirme süreçleri<br />

sonunda, ürünlerimizdeki üst düzey<br />

teknolojileri, şık ve dayanıklı tasarımları<br />

tüketiciyle buluşturmak için sabırsızlanıyoruz.”<br />

dedi.<br />

En yeni teknolojileri araştırma, geliştirme<br />

ve entegrasyon süreçlerini başarıyla gerçekleştirebilmek<br />

ve geleceğin teknolojisini<br />

inşa etmek için <strong>2024</strong>’te Ar-Ge yatırımlarını<br />

yüzde 100 artıracaklarını aktaran Karaman,<br />

“Casper olarak <strong>2024</strong> yılında da hem<br />

bireysel hem kurumsal kullanıcıların beklentilerini<br />

karşılayacak son teknoloji ürünlerimizi<br />

sunmaya devam edeceğiz. Özellikle<br />

yapay zeka teknolojisinin gelişmesini,<br />

NPU (neural processing unit) birimlerinin<br />

bilgisayarlara entegre olması ile daha da<br />

artmış üretken yapay zeka deneyimini tüketicilere<br />

sunmak üzere iş ortaklarımızla<br />

çalışmalarımızı yakın bir şekilde sürdürüyoruz.<br />

<strong>2024</strong> yılında üretim kapasitemizi<br />

artırarak, global çapta kalite ve teknolojiye<br />

sahip ürünlerimizi geniş hizmet ağı ve yerel<br />

üretim avantajlarıyla birleştirerek kullanıcılarımızla<br />

buluşturacağız.” dedi.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

25


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

No Code & Low Code ile 20 kat daha hızlı<br />

yazılım geliştirmek mümkün<br />

Sektör Market<br />

Dijital dönüşümün bir zorunluluk haline geldiği<br />

günümüzde, bu dönüşümün baş rol oyuncusu<br />

olan yazılımların geliştirme sürelerinin uzunluğu,<br />

işletmelerin varlıklarının sürdürülebilirliğini<br />

tehlikeye atıyor. Yazılım geliştirme sürecinde<br />

işletmelerin ihtiyaçlarının değiştiğini, bu nedenle<br />

de başarısız ve etkin olamayan projelerin<br />

şirketlere büyük maliyet çıkardığını belirten<br />

Xpoda CEO’su Şenol Balo, “No Code ve Low<br />

Code özellikleri içerisinde barındıran bir platform<br />

olarak, yazılım geliştirme süreçlerini 20 kat daha<br />

artırarak, işletmelerin dijital dönüşüm yolculuğunu<br />

hızlandırıyoruz. İşletmelerin değişen ihtiyaçlarına<br />

anında yanıt verirken, organik olarak yazılımların<br />

gelişmesi ve büyümesini sağlıyoruz” dedi…<br />

<strong>IT</strong> network<br />

26<br />

Dünyada hızla artan rekabet ortamı<br />

ve giderek yükselen maliyetler,<br />

her büyüklükteki işletmenin dijital<br />

dönüşüm yolculuğunu hızlandırdı.<br />

Dijital dönüşümün, işletmelerin sürdürülebilirliğinin<br />

anahtarı olduğunu<br />

vurgulayan Xpoda CEO’su Şenol Balo,<br />

“Özellikle e-ticaret, üretim, servis<br />

gibi iş süreçlerine sahip sektörlerde<br />

dijitalleşme artık seçim değil, hayati<br />

bir zorunluluk haline geldi. Bu sürecin<br />

gecikmesi maalesef işletmelerin<br />

yaşamlarının son bulmasına neden<br />

oluyor. Çok büyük kurumlar göreceli<br />

olarak bu projeleri daha önce başlattıkları<br />

için daha bilinçli ve seçici durumda<br />

ya da maaliyeti yüksek de olsa<br />

bir yolculuğun içerisinde. Ancak vakit<br />

nakittir perspektifi ile bir şirketin dijitalleşme<br />

süreçlerini dijitalle yönetmesi,<br />

hayati noktada!” diye belirtti.<br />

“Dijital dönüşümün tek<br />

çözümü, No-Code &<br />

Low-Code platformlar”<br />

Dijital dönüşümün bir zorunluluk haline<br />

gelmesi de yazılım sektörünün<br />

mesaisini artırıyor. Yazılım üretiminde<br />

kaynakların oldukça kısıtlı, buna<br />

karşın talebin bir o kadar yüksek olduğunu<br />

söyleyen Şenol Balo, konuya<br />

şu sözlerle açıklık getirdi: “Araştırmalar<br />

nitelikli yazılımcı ihtiyacının<br />

ancak %20’sini karşılayabildiğimizi<br />

gösteriyor. Bu da yazılım geliştirme<br />

maliyetini artırıyor. Hem yazılım geliştiricilerin<br />

azlığı hem de geliştirme<br />

sürelerinin uzunluğu, kurumların<br />

dijital dönüşüm süreçlerini ertelemelerine<br />

sebep oluyor. Kaynakları güçlü<br />

olan işletmeler ise ihtiyaç duydukları<br />

yazılımlara daha geç ulaşıyor. Bir yazılımcı,<br />

4 yıllık üniversite eğitimi ve<br />

3 yıllık iş tecrübesi ile yetişebiliyor.<br />

No-Code & Low-Code bilen bir yazılımcının<br />

1 ay gibi kısa bir sürede 20<br />

kat daha hızlı uygulama geliştirebildiğini<br />

düşünürsek, dijital dönüşümün<br />

tek çözümünün No-Code & Low-Code<br />

platformlar olduğunu söyleyebiliriz.”<br />

KOBİ’ler, büyük ölçekli<br />

kurumlar ve start-up’lara<br />

yönelik farklı avantajlar<br />

sunuyor<br />

KOBİ’ler, büyük ölçekli kurumlar ve<br />

start-up’lara yönelik farklı avantajlar<br />

sunduklarına dikkat çeken Şenol<br />

Balo, “KOBİ’ler özel yazılım ihtiyaçlarını<br />

bir Xpoda iş ortağından talep ediyor.<br />

İhtiyaçlarıyla %100 örtüşen özel<br />

yazılımlar, hızlı ve maliyet etkin bir<br />

şekilde Xpoda iş ortakları tarafından<br />

geliştiriliyor. Büyük ölçekli kurumlar<br />

ise kodlama yapmak yerine <strong>IT</strong> ekiplerine<br />

veya yeni çalışanlarına yönelik<br />

Xpoda eğitimleri talep ediyor, yıllar<br />

sürecek dönüşüm projelerini aylar<br />

içerisinde tamamlayarak kullanıma<br />

alıyor. Bu süreçte zamana zaman iş<br />

ortakları ile ortak proje geliştirmeleri<br />

de mümkün oluyor. Kendi girişimini<br />

kurmak isteyen start-up’lar da Xpoda’nın<br />

hızlı geliştirme platformu sayesinde<br />

fikirlerini hızla yazılıma çevirip<br />

piyasaya sunabiliyor, aynı zamanda<br />

Xpoda iş ortağı olarak firmaların özel<br />

yazılım ihtiyaçlarına da cevap verebiliyor”<br />

ifadelerinde bulundu.<br />

Dünyanın yazılım ihtiyacını<br />

karşılıyor<br />

Xpoda’nın sektördeki öncü rolüyle<br />

dünyanın yazılım ihtiyacını karşıladığını<br />

kaydeden Şenol Balo, “Yaklaşık<br />

200 şirkete özel geliştirilmiş, binlerce<br />

modül, on binlerce ekran ile birçok<br />

sektöre çözüm sunuyoruz. İngiltere,<br />

Rusya, Azerbaycan, Yunanistan,<br />

Dubai, Fas, Hollanda, Amerika gibi<br />

ülkelerde müşterilerimiz bulunuyor.<br />

Dünya ölçeğinde edindiğimiz deneyimle<br />

Türk yazılım sektörünün küresel<br />

yolculuğunu hızlandırıyoruz” diye<br />

sözlerine ekledi.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Enfinitec, Avrupa’da<br />

sekiz ülkede faaliyet gösterecek<br />

Acer, elektronik cihaz yelpazesine yönelik benzersiz satış sonrası hizmetler sunan<br />

iştiraki Enfinitec B.V. faaliyetlerine başladı. Şu an 8 ülkede faaliyet gösteren<br />

Enfinitec, uzmanlığını Acer ürünlerinin ötesine taşıyarak teknoloji sektöründeki farklı<br />

markalara da hizmet vermeye başladı…<br />

Yıllardır müşteri hizmetleri ve onarım<br />

merkezlerine sürekli yatırım yapan Acer,<br />

PC’ler, dizüstü bilgisayarlar, monitörler<br />

ve projektörler gibi ürünlerde kaliteyi her<br />

zaman en üst düzeyde tutmayı başardı.<br />

Şirketin mükemmelliğe olan bağlılığı,<br />

otomotiv sektöründen esinlenen sıkı ve<br />

güvenli süreçler sayesinde tesislerinin sanayileşmesine<br />

de yansıyor. Standartlaştırılmış<br />

operasyon prosedürleri (SOP), ISO<br />

belgeleri ve alınan çok sayıda ödül sonucunda<br />

Acer’ın satış sonrası hizmetleri BT<br />

sektöründe bir ölçüt haline geldi.<br />

Bu başarının ardından Acer, 2014 yılında<br />

çeşitli ürünler için beyaz etiketli onarımlar<br />

sunmak üzere SERTEC360’ı hayata geçirerek<br />

hizmet yelpazesini BT alanının ötesine<br />

genişletti. Satış sonrası hizmetlerini üçüncü<br />

taraf şirketlere genişletme potansiyelini<br />

fark eden Acer, stratejik bir adım atarak<br />

bağımsız bir iştirak olan Enfinitec’i kurdu.<br />

Acer EMEA Bölgesi Başkanı Emmanuel<br />

Fromont, “Enfinitec, ürünlerin yaşam<br />

döngüsünü uzatarak veya onlara ikinci<br />

bir hayat vererek grubumuzun daha sürdürülebilir<br />

ve sorumlu bir dünyaya yönelik<br />

misyonunu mükemmel bir şekilde yansıtıyor.<br />

Acer olarak ürün ve hizmetlerimizle<br />

sürdürülebilir kalkınmayı destekliyoruz”<br />

dedi.<br />

Enfinitec, sürdürülebilirlik ve sorumluluğa<br />

odaklanarak satış sonrası hizmetler<br />

sektöründe dönüştürücü bir güç olmaya<br />

hazırlanıyor. Fromont sözlerine şöyle devam<br />

etti: “Enfinitec’i bağımsız bir iştirak<br />

haline getirerek, yeni pazarlara açılarak<br />

ve sürdürülebilir satış sonrası hizmetlerde<br />

kabul görmüş uzmanlık arayışında olan<br />

diğer sektörlere hizmet vererek Enfinitec’i<br />

daha da geliştirmeyi hedefliyoruz.”<br />

Enfinitec CEO’su Tobi Musson heyecanını<br />

şu sözlerle paylaştı: “Enfinitec’in bugün<br />

itibariyle faaliyete geçmesinden büyük<br />

mutluluk duyuyoruz. Artık farklı ülkelerde<br />

konumlanmış sekiz tesiste binden fazla<br />

çalışanı olan bağımsız bir Avrupa hizmet<br />

şirketiyiz.”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

DTG Ticari İş Grubu Başkanı ve DT Cloud<br />

Genel Müdürü Serdar Yokuş oldu<br />

Türkiye’de ve dünyada farklı lokasyonlarda hizmet<br />

veren uluslararası alternatif bulut platformu sağlayıcısı<br />

Digital Transformation Group (DTG) Ticari İş Grubu<br />

Başkanı ve Digital Transformation Cloud (DT Cloud)<br />

Genel Müdürü Serdar Yokuş oldu…<br />

İş dünyasında başarılı kariyer yolculuğuyla<br />

tanınan Serdar Yokuş, İstanbul Teknik<br />

Üniversitesi Elektronik ve Haberleşme<br />

Bölümünden mezun olduktan sonra iş yaşamına,<br />

Empa’da Satış Mühendisi olarak<br />

adım attı.<br />

Teknoloji ve bilişim<br />

sektörlerinde yetkinleşti<br />

Yıllar içinde Intertech’te Sistem ve<br />

<strong>Network</strong> Uzmanı, Vestel’de Sistem ve<br />

<strong>Network</strong> Mühendisi, Vestelnet’te BT Müdürü,<br />

Lucent Technologies’de Çözüm Danışmanı<br />

ve Teknoloji Müdürü, Intrakets’te<br />

Satış Geliştirme Müdürü olarak çalışan<br />

Serdar Yokuş, Alcatel – Lucent Türkiye’de<br />

Grup Satış Müdürü ve Müşteri İlişkileri<br />

Yöneticisi, Datateknik’te Satış Direktörü<br />

olarak görev yaptı.<br />

2011- 2018 yılları arasında Huawei Türkiye’de<br />

Satış Direktörü ve sonrasında<br />

Huawei Enterprise Ülke Müdürü olarak<br />

çalışan Serdar Yokuş, 2018-2019 arasında<br />

Biznet Bilişim Genel Müdürlüğü görevinin<br />

ardından Huawei Enterprise’da önceki görevine<br />

geri dönerek 1.5 yıl çalıştıktan sonra<br />

3.5 yıl Citrix Ülke Müdürlüğü yaptı.<br />

Sektörde teknoloji alanındaki donanımı<br />

ve liderlik yetenekleriyle bilinen Serdar<br />

Yokuş, 30 yıla uzanan kariyerine bundan<br />

sonra DTG Ticari İş Grubu Başkanı ve DT<br />

Cloud Genel Müdürü olarak devam edecek.<br />

Serdar Yokuş, Grup şirketlerinin ticari<br />

yapılanmasında ve geliştirilmesinde yer<br />

alırken, asıl odak noktasında DT Cloud’ın<br />

bulut bilişim pazarında en güçlü oyuncu<br />

olarak konumlanmasını sağlamak yer alacak.<br />

27


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Vertiv, üretim kapasitesini iki katına<br />

çıkarmayı hedefliyor<br />

Vertiv’in Kasım 2021’de E+I Engineering’i satın almasından bu yana üretimde<br />

binden fazla yeni pozisyon oluştu. Vertiv, artan talebi desteklemek amacıyla,<br />

anahtar teslimi çözümler, busbar ve entegre modüler çözümler için küresel üretim<br />

kapasitesini iki katına çıkarmayı hedefliyor…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

28<br />

Kritik dijital altyapı ve süreklilik çözümlerinin<br />

küresel sağlayıcısı Vertiv, 2021’de<br />

E&I Engineering ve PowerBar Gulf anahtar<br />

teslimi çözümlerini, busbar ve entegre<br />

modüler çözümlerini (IMS) satın<br />

almasından bu yana kapasitesini yüzde<br />

100’den fazla artırdığını duyurdu. Vertiv,<br />

2025’in sonuna kadar yapılacak genişlemelerle<br />

birlikte kapasitenin bir kez daha<br />

iki katına çıkmasını bekliyor.<br />

Genişleme planları, Vertiv’in yapay zeka<br />

ve yüksek performanslı bilgi işlem uygulamaları<br />

dahil olmak üzere, özellikle sunucu<br />

barındırma ve hiper ölçekli siteler<br />

için veri merkezi güç altyapısına yönelik<br />

mevcut taahhütleri ve artan müşteri talebini<br />

desteklemesine olanak tanıyor.<br />

E&I Engineering ve PowerBar Gulf’un<br />

satın alınmasından bu yana geçen iki<br />

yıl içinde Vertiv, yeni tesisler açarak ve<br />

mevcut tesislerindeki üretimi artırarak<br />

anahtar teslimi çözümlerini, busbar ve<br />

entegre modüler çözümlerini küresel<br />

çapta genişletti. Bu sayede, 2023’e kadar<br />

üretimde binden fazla yeni pozisyonu<br />

sağlandı.<br />

Genişleme planları devam ederken, Vertiv,<br />

anahtar teslimi çözümler, busbar ve<br />

modüler çözümler kapasitesini önümüzdeki<br />

iki yıl içinde iki katına çıkarmayı<br />

bekliyor.<br />

Vertiv CEO’su Giordano (Gio) Albertazzi,<br />

“Anahtar teslimi çözümler ve busbar,<br />

veri merkezleri ve diğer kritik ticari ve<br />

endüstriyel uygulamalar için eksiksiz<br />

güç yönetimi portföyümüzü tamamlamak<br />

amacıyla satın aldığımızda, ürün<br />

setinin müşterilerimize daha fazla değer<br />

ve üstün çözümler sunmamıza olanak<br />

tanıyacağını öngörmüştük” dedi ve ekledi,<br />

“Veri trafiği, yapay zekanın da etkisiyle<br />

hızla artarken, mevcut talep, E&I satın<br />

alımı sırasında öngördüğümüz boyutu<br />

aşıyor. Vertiv, hızla artan talep ile başa<br />

çıkmak için kritik bölgelerde ve konumlarda<br />

kapasiteye yatırım yapıyor. Bu sayede,<br />

operasyonlarımızı dünya çapında<br />

ölçeklendirebiliyor ve gelecekteki güç<br />

yönetimi taleplerimizi esnek bir şekilde<br />

karşılayabiliyoruz.”<br />

Albertazzi ayrıca, yapay zeka ve diğer<br />

yüksek performanslı bilgi işlemin hızlanmasının,<br />

şirketin ürün portföyü içinde<br />

güç, termal yönetim ve prefabrik modüler<br />

çözümler de dahil olmak üzere, kapasite<br />

ve yenilik talebi yarattığını belirtti.<br />

Albertazzi, “Tüm küresel bölgelerde ek<br />

kapasiteye yatırım yapmak, endüstrinin<br />

büyümesini destekleme ve sağlam bir<br />

tedarik zinciri oluşturma stratejimize<br />

bağımlılığımızı yansıtıyor” dedi.<br />

Vertiv’in anahtar teslimi çözümleri, busbar<br />

ve IMS kapasite genişlemesi, kullanımın<br />

arttırılması ve yer genişletmesi<br />

yoluyla Güney Carolina (ABD), Meksika,<br />

Slovakya, Birleşik Arap Emirlikleri, İrlanda<br />

ve Kuzey İrlanda’da gerçekleşiyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Turkcell, enerji verimliliğinde hedef büyüttü<br />

Turkcell Genel Müdürü Dr. Ali Taha Koç, son yıllarda güçlü<br />

şekilde hissedilen iklim krizine dikkat çekerek “Sanayi<br />

devriminin iklim krizini ‘Teknoloji Devrimi’ ile yeneceğiz”<br />

dedi. Koç, “<strong>2024</strong>’te enerji verimliliğimizde yüzde 5<br />

artış bekliyoruz. 2026’da ise toplam enerji ihtiyacımızın<br />

yüzde 65’ini güneş ve rüzgâr enerjisinden karşılamayı<br />

planlıyoruz” diye konuştu…<br />

Turkcell Genel Müdürü Dr. Ali Taha Koç,<br />

Enerji Verimliliği Haftası nedeniyle yaptığı<br />

açıklamada şirketin sürdürülebilirlik politikalarına<br />

değindi. Dr. Koç, <strong>2024</strong>’te Turkcell’in<br />

enerji verimliliğinde yüzde 5 artış<br />

beklediklerini ifade etti.<br />

İklim değişikliği karşısında teknolojinin<br />

gücünü kullanarak işlerini daha çevreci,<br />

daha verimli ve sürdürülebilir bir modele<br />

dönüştürdüklerini belirten Dr. Ali Taha<br />

Koç, yapılan enerji verimliliği projeleri<br />

sayesinde 2022 yılı sonunda yaklaşık 65<br />

GWh enerji tasarrufu sağladıklarının<br />

altını çizdi. Dr. Koç, 2023 yılında şebeke<br />

verimliliğini birim veri başına harcanan<br />

enerji olarak da izlemeye başladıklarını<br />

vurgulayarak, şöyle konuştu: “<strong>2024</strong> yılında<br />

şebekelerimizi yüzde 5 oranında daha<br />

verimli hale getirme hedefimiz bulunuyor.<br />

Bu bağlamda, sürdürülebilir enerji tarafında<br />

2022 yılı sonu itibarıyla toplam 650 baz<br />

istasyonunda ‘Yeşil Saha’ (Greensite) projesini<br />

devreye aldık. 2023 yılında 750 olmak<br />

üzere toplam 1400 adet yeşil mobil saha<br />

montajı tamamlandı. <strong>2024</strong> yılı sonuna<br />

kadar da toplamda 2 bin 400 Greensite’ın<br />

devrede olmasını hedefliyoruz. 2026 itibarıyla<br />

Yeşil Enerji kaynaklarından sağlanacak<br />

üretim, toplam elektrik ihtiyacımızın<br />

yüzde 65’ini karşılamayı planlıyoruz.”<br />

Turkcell’in geleceği rüzgâr ve<br />

güneş enerjisinde<br />

2030’a kadar elektrik tüketimini yüzde 100<br />

yenilenebilir kaynaklarından karşılamayı<br />

ve 2050’ye kadar net sıfır şirket olmayı<br />

amaçlayan Turkcell, sürdürülebilirlik hedefleri<br />

doğrultusunda İzmir Çeşme’de 18<br />

MW gücünde rüzgâr enerjisi santrali satın<br />

aldı. Ayrıca 2022 yılında proje geliştirmeleri<br />

başlayan 300 MW arazi tipi güneş enerjisi<br />

santrali yatırımları son hızıyla devam<br />

ediyor. Yatırımların ilk fazı olarak 5 farklı<br />

bölge ve 8 farklı projede gerçekleştirilen<br />

kurulum çalışmaları son aşamaya geldi.<br />

<strong>2024</strong> yılı itibarıyla devreye alınacak 54<br />

MW kapasiteye sahip ilk faz yatırımlarla<br />

Turkcell yıllık 95 GWh tasarruf sağlayacak.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

PlayStation Türkiye’de<br />

Bilkom güvencesini tercih etti<br />

Bilkom ile PlayStation markası ve ürünlerinin üreticisi<br />

Sony Interactive Entertainment arasında yapılan<br />

anlaşma ile PlayStation ürünleri, Bilkom’un Türkiye<br />

geneline yayılmış güçlü online ve fiziksel satış ağı<br />

üzerinden pazara sunulacak…<br />

Bilkom Genel Müdürü Fikret Ballıkaya<br />

yaptığı değerlendirmede, “Sony Interactive<br />

Entertainment ile imza attığımız bu güçlü<br />

iş birliğiyle, Sony Playstation ürünleri artık<br />

Bilkom güvencesiyle tüm oyun severler ile<br />

buluşacak. Türkiye genelindeki yaygın ve<br />

online satış kanallarımız ile ürünleri erişilebilir<br />

ve ulaşılabilir kılarken, aynı zamanda<br />

yetkin servis ve destek ağımız ile tüketici<br />

deneyimini en üst seviyede tutmak<br />

önceliklerimiz arasında. Tüm Playstation<br />

severlere hayırlı olsun. Şimdi oyun zamanı”<br />

dedi.<br />

Bu iş birliği ile Türkiye’de kültürel ve ekonomik<br />

açıdan önemli bir pazar haline<br />

gelen oyun sektörü için önemli bir adım<br />

atılıyor. Bu anlaşma ile Bilkom, PlayStation’ın<br />

dağıtım, lojistik ve satış sonrası operasyonlarını<br />

üstlenirken, pazarlama, kanal<br />

geliştirme, iş geliştirme, tüketici deneyimi<br />

yönetimi ve müşteri odaklı hizmetler<br />

alanlarında marka adına çalışacak. Türkiye’deki<br />

oyun tutkunları, Bilkom’un geniş<br />

hizmet ağı ve pazar deneyimi ile PlayStation’ın<br />

popüler ürünlerine erişebilecek.<br />

Sony Interactive Entertainment’ın PlayStation<br />

da dahil olmak üzere oyun deneyimini<br />

bir üst seviyeye taşıyan yenilikçi<br />

ürünleri, Türkiye’de Bilkom güvencesiyle<br />

satışa sunulacak.<br />

29


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Togg mobilite ekosistemi<br />

karbon nötr deneyimin merkezi oldu<br />

Türkiye’nin mobilite alanında hizmet veren küresel<br />

teknoloji markası Togg, dünyanın en büyük teknoloji<br />

fuarı CES’te, teknoloji ve doğayı birleştirdiği sembolik<br />

“Ekosistem Ağacı”nın altında ziyaretçilere karbon nötr<br />

bir deneyim yaşatıyor. Togg, akıllı cihazları T10X ve<br />

T10F, dijital deneyim platformu Trumore, temiz enerji<br />

çözümleri Trugo ve Siro ile sürdürülebilir ve bağlantılı bir<br />

mobilitenin geleceğini ortaya koyarken, her bir ziyaretçi<br />

için birer ağaç dikiyor…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

ABD’nin Las Vegas şehrinde düzenlenen<br />

CES’te doğuştan elektrikli ikinci akıllı<br />

cihazı T10F’i dünya sahnesine çıkaran<br />

Togg, mobilite ekosisteminin üç dikeyini<br />

oluşturan akıllı cihazları T10X ve T10F,<br />

dijital deneyim platformu Trumore, temiz<br />

enerji çözümleri Trugo ve Siro ile<br />

ziyaretçilere kişiselleştirilmiş ve sürdürülebilir<br />

bir mobilite deneyimi yaşatıyor.<br />

Togg’un Las Vegas Convention Center<br />

West Hall 5641 numaralı standına gelenleri,<br />

Togg’un faaliyet alanlarını sembolize<br />

eden “ekosistem ağacı” ve “hayatın<br />

kaynağını” temsil eden merkezi bir havuzun<br />

çevresine kurulu Togg ekosistemi<br />

karşılıyor. Togg’un “Hep Birlikte Daha<br />

İyiye” (Togg’ether Beyond) yaklaşımıyla<br />

oluşturduğu stanttaki her bir teknoloji,<br />

ziyaretçilere birbirinden farklı deneyimlerin<br />

kapısını açıyor.<br />

Özel ‘kozasında’ sergilenen<br />

T10X’te duygulara göre<br />

geleceğin yolculuğu<br />

Yansıtıcı bir malzemeyle kaplanan T10X,<br />

dijital platform Trumore’un olanaklarının<br />

deneyimlendiği bir tünelin sonunda<br />

konumlandığı ‘kozasında’ sergileniyor.<br />

Bu bölüme giren ziyaretçiler, akıllı cihazda<br />

duygularına göre bir yolculuğa çıkıyor.<br />

Ziyaretçiler kalp atış hızları, stres<br />

seviyeleri ya da kalp basınçları gibi sağlık<br />

değerlerine göre bütünsel bir eğlence<br />

ve sanat deneyiminin parçası oluyor.<br />

“Dijital Sağlık” aracılığıyla ziyaretçilerin<br />

sağlık verilerine dayanan kişiselleştirilmiş<br />

benzersiz bir dijital sanat deneyimi,<br />

özel ses efektleri ve müzikle tamamlanıyor.<br />

Bu yaklaşım, Togg’un hem akıllı<br />

mobilite cihazlarını hem de insanları<br />

birbirine bağlayan gelecekteki mobilite<br />

vizyonunu yansıtıyor. T10X sadece konforuyla<br />

değil aynı zamanda yapay zeka,<br />

siber güvenlik ve temiz enerji çözümleri<br />

gibi sürdürülebilir teknolojilerle uyumuyla<br />

da öne çıkıyor.<br />

Karbon kredisi, NFT ödülü,<br />

ağaç dikimi…<br />

“Enerji sürdürülebilir bir döngüdür” ilkesiyle<br />

tasarlanan temiz enerji çözümleri<br />

alanında katılımcıların günlük yaşamlarındaki<br />

enerji tüketimleri ve mevcut<br />

karbon ayak izleri inceleniyor. Bu alanı<br />

ziyaret edenler bir QR kodu ile karşılanıyor.<br />

Ziyaretçiler standı gezerken seyahat,<br />

lojistik ve üretimden kaynaklanan bir<br />

karbon ayak izi bırakıyorlar. Ziyaretçilere,<br />

her bir alanı gezerken bu miktara<br />

eşdeğer bir karbon kredisi veriliyor. Tüm<br />

alanları ziyaret edenler NFT ile ödüllendiriliyor<br />

ve karbon nötr hale geliyor. Togg<br />

her ziyaretçi için Türkiye’de birer ağaç da<br />

dikiyor. Togg, sosyal girişim Ecording iş<br />

birliğiyle iklim değişikliğinden etkilenen<br />

bölgelerde yaşayan kadınlar tarafından<br />

hazırlanan kızılçam ve karaçam tohum<br />

toplarının drone teknolojisi ile erişilmesi<br />

güç alanlarda yeşermesine destek oluyor.<br />

Togg, temiz enerji yolculuğu aracılığıyla<br />

karbon ayak izini azaltmanın etkili yollarını<br />

sergilerken, bireyleri de aynı şeyi<br />

yapmaları için teşvik ediyor.<br />

Mobilite deneyimi yeniden<br />

tanımlanıyor<br />

Ziyaretçiler, Togg’un dijital deneyim<br />

platformu Trumore’a da, platformun hikayesinin<br />

ekranlarda yer aldığı sürükleyici<br />

bir tünelden geçerek ulaşıyor. Bu<br />

alanda katılımcılar, restoran rezervasyonlarından<br />

cihaz içindeki dijital sanat<br />

eserlerine kadar konforlu ve bağlantılı<br />

bir yolculuğun detaylarını öğreniyor,<br />

dijital ürün ve hizmetlerle mobilite deneyiminin<br />

bugün ve yarın arasında nasıl<br />

yeniden tanımlandığına tanıklık ediyor.<br />

30


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Fintek dünyasında 100 günde bir devrim<br />

Finansal teknoloji girişimleri kuran, bu girişimleri geliştiren<br />

ve büyümeleri için gerekli stratejilerle aktif olarak<br />

güçlendiren girişim kurucu teknoloji şirketi Pionr, önümüzdeki<br />

beş yılda 6 gelişmekte olan pazarda 20 milyon<br />

dolar yatırım yapmayı, 7 girişimi kurup büyütmeyi ve en<br />

az 2 lisansa sahip olmayı hedefliyor…<br />

Yenilikçi çözümleriyle finansal teknolojiler<br />

sektörüne yön veren Pionr, hızla değişen iş<br />

dünyasında işletmelerin finansal süreçlerini<br />

basitleştirmeye, karşılaştıkları finansal<br />

zorlukların kolayca üstesinden gelmelerine<br />

ve daha bilinçli karar almalarına<br />

yardımcı olmayı amaçlıyor.<br />

100 günde fintek şirketi<br />

kuruyor<br />

Finansal teknolojiler alanında Türkiye’nin<br />

önde gelen şirketleri arasında yer<br />

alan Pionr, çığır açan yenilikleri, müşteri<br />

merkezli yaklaşımı, üstün teknolojileri ve<br />

bilgi birikimiyle fintek sektörünü yeniden<br />

şekillendirerek işletmeleri öncü girişimlere<br />

dönüştürüyor ve hedeflerine ulaşmalarına<br />

yardımcı oluyor. Pionr’ın finansal teknoloji<br />

çözümleri, bağlamsal avantajlarıyla bankacılık<br />

sektörünü yeniden tanımlıyor, yeni<br />

müşteri taleplerini karşılıyor ve teknoloji<br />

trendlerine uyum sağlıyor. Kapsamlı operasyonel<br />

destek ve stratejik yatırımlarla<br />

işletmelerin yerel olarak büyümesini teşvik<br />

ediyor. Güçlü temellere dayandırılmış<br />

süreçlerle Pionr, stratejilerin belirlenmesinden<br />

faaliyete geçme aşamasına kadar<br />

yalnızca 100 gün içinde bir fintek girişimini<br />

hayata geçirebiliyor. Şirketin bütünsel<br />

yaklaşımı, işletmeleri ve bireyleri güçlendirerek<br />

yeni girişimlerin önünü açarak hızlandırıyor<br />

ve dijital sektörlerde ekonomik<br />

büyümeye katkıda bulunuyor.<br />

Finansal teknolojiler alanında çığır açan<br />

çözümlerle işletmelere değer kattıklarının<br />

altını çizen Pionr Kurucu ve CEO’su Yakup<br />

Sezer, “Pionr olarak çözümlerimizle finansal<br />

teknolojiler alanında devrim yaratmaya<br />

hazırlanıyoruz. Yalnızca finansal hizmetler<br />

sunmayı değil aynı zamanda dünya<br />

genelinde küçükten büyüğe tüm işletmelere<br />

değer katarak finansal süreçlerini basitleştirmeyi<br />

ve günümüzün hızla değişen<br />

dinamik ortamında başarıya ulaşmaları<br />

için desteklemeyi amaçlıyoruz.<br />

lerimizi en az 10 farklı fintek sektörüne<br />

yaymayı ve Türkiye ile benzer yapıda olan<br />

10’un üzerinde ülkeye taşımayı amaçlıyoruz”<br />

dedi.<br />

Şirket 2027 yılına kadar, ödeme, sigorta,<br />

emlak, yatırım, akıllı harcama, dijital bankacılık,<br />

kripto para ve medya dahil olmak<br />

üzere en az 10 farklı finansal teknoloji<br />

alanında aktif olarak faaliyet göstermeyi<br />

amaçlıyor. Genişleme stratejisi en az iki<br />

farklı alanda kendi lisansına sahip olma<br />

hedefiyle çeşitli ülkelerde lisans almaya<br />

odaklanıyor.<br />

Pionr aynı zamanda önümüzdeki beş yıllık<br />

dönemde 6 gelişmekte olan pazarda 20<br />

milyon dolar yatırım yapmayı, 7 girişimi<br />

kurup büyütmeyi ve en az 2 lisansa sahip<br />

olmayı hedefliyor. Şirketin bu iddialı hedefleri,<br />

finansal teknoloji sınırlarını güçlendirmeye,<br />

pazarlar genelinde yenilikler<br />

yapmaya ve küresel finans ortamının gelişimine<br />

katkıda bulunmaya olan bağlılığını<br />

yansıtıyor.<br />

Yenilikçi çözümleriyle finansal<br />

süreçleri kolaylaştırıyor<br />

Pionr, serbest çalışanlardan büyük işletmelere<br />

ve bankalara kadar geniş bir yelpazeye<br />

hitap eden çözümleriyle finansal<br />

süreçleri kolaylaştırmakla kalmıyor aynı<br />

zamanda işletmelerin bilinçli kararlar almalarına<br />

ve geleneksel sistemlerde karşılaşılan<br />

zorlukların üstesinden gelmelerine<br />

olanak tanıyor.<br />

Şirketin şu anda kullanımda olan ve baştan<br />

aşağı yenilenen küçük ve orta ölçekli<br />

işletmeler için geliştirilen bir dijital finans<br />

uygulaması olan Norma’nın yanı sıra yakında<br />

kullanıcılarıyla buluşmaya hazırlanan<br />

bireysel kredi kıyaslama platformu<br />

Cred ve perakende şirketler için ödeme<br />

çözümleri sunan Mark gibi saf kan fintek<br />

ürünleri bulunuyor. Pionr’ın girişimci yaklaşımını<br />

yansıtan Norma, ticari hesap yönetimi,<br />

ticari kart hizmetleri, para transferi,<br />

faturalama ve muhasebe çözümleri gibi<br />

hizmetlerin yanı sıra işletme kredisi, mobil<br />

POS ve açık bankacılık çözümü gibi diğer<br />

katma değerli çözümleri de tek bir uygulama<br />

altında sunuyor.<br />

Gerçek zamanlı 360 derece müşteri verilerinden<br />

yararlanarak kişiselleştirilmiş<br />

çözümler sunan ve çeşitli finans kurumlarıyla<br />

sorunsuz bir şekilde entegre olan<br />

Cred, yenilikçi bir bireysel kredi kıyaslama<br />

platformu olarak öne çıkıyor. Gelişmiş teknolojisi,<br />

kullanıcıların benzersiz ihtiyaçlarına<br />

göre hazırlanmış en uygun finansal<br />

ürünleri kolayca bulmalarını sağlıyor.<br />

Hem tüketiciler hem de satıcılar açısından<br />

online alışverişi kolaylaştırmak için<br />

tasarlanan Mark ise basitlik, erişilebilirlik<br />

ve yenilikçilik sunan bir ödeme platformu<br />

olarak öne çıkıyor. KOBİ’ler ve bireyler için<br />

özel olarak tasarlanan önceden oluşturulmuş<br />

bir e-ticaret altyapısı sunuyor.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Küresel varlığını<br />

güçlendirmeyi hedefliyor<br />

Bu doğrultuda önümüzdeki 5 yıl içinde<br />

gerekli lisansları alarak çözüm ve hizmet-<br />

31


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Küresel Risklerin Yeni Yüzü:<br />

Yapay Zekâ Çağında Dezenformasyon<br />

Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF) <strong>2024</strong> Global Riskler<br />

Raporu’na göre yapay zekâ kaynaklı dezenformasyon,<br />

önümüzdeki iki yıl için en büyük tehdit olarak görülüyor.<br />

GYİAD Dijital Çalışma Grubu, 2025’te yürürlüğe girmesi<br />

planlanan yapay zekâ yasasının hem bireylerin<br />

haklarını koruma hem de teknolojik yenilikleri teşvik<br />

etme açısından dengeli bir yaklaşımı hedeflediğini<br />

vurguluyor…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

32<br />

Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF)<br />

<strong>2024</strong> Global Riskler Raporu, yapay zeka<br />

kaynaklı dezenformasyonun önümüzdeki<br />

iki yıl içinde en büyük küresel tehdit<br />

olarak öne çıkacağını vurguluyor. Bu yılın<br />

risk sıralamasında birinciliğe yükselen<br />

yanlış bilgilendirme ve dezenformasyon,<br />

geniş çaplı yapay zekâ modellerinin<br />

kullanım kolaylığı sayesinde, sofistike<br />

ses klonlamasından sahte web sitelerine<br />

kadar geniş bir yelpazede ‘sentetik’<br />

içeriklerin üretilmesine yol açıyor. Bu<br />

süreçler hem bireylerin hem de kurumların<br />

bilgiye olan güvenini sarsıyor ve toplumsal<br />

kutuplaşmayı derinleştiriyor. Bu<br />

bağlamda, hükümetlerin çevrimiçi dezenformasyon<br />

ve yasadışı içeriğin hem<br />

barındırıcılarına hem de yaratıcılarına<br />

yönelik yeni ve gelişen düzenlemeleri yürürlüğe<br />

koymaya başladığı görülüyor. Bu<br />

yeni düzenlemeler, yapay zekâ teknolojilerinin<br />

doğru ve etik kullanımını teşvik<br />

ederek, yanlış bilgilendirmenin yayılmasını<br />

önlemeyi amaçlıyor.<br />

Dünyadaki ilk “Yapay Zekâ<br />

Yasası” 2025’te yürürlüğe<br />

girecek<br />

Avrupa Birliği Komisyonu, Avrupa Parlamentosu<br />

ve üye ülkelerinin temel ilkelerde<br />

uzlaştığı, 2025’te yürürlüğe girmesi<br />

planlanan “yapay zekâ yasası”, teknolojinin<br />

getirdiği riskler ve fırsatlar arasında<br />

bir denge kurmayı hedefliyor. Yasada,<br />

yapay zekâ sistemlerinin risk seviyelerine<br />

göre sınıflandırılması ve bu sınıflandırmalara<br />

uygun düzenlemelerin getirilmesi<br />

planlanıyor. Bu adım, teknolojik<br />

yeniliklerle bireylerin haklarını koruma<br />

arasında kritik bir dengenin sağlanmasını<br />

amaçlıyor.<br />

Yeni düzenlemenin iş dünyası<br />

üzerindeki etkileri<br />

GYİAD Dijital Çalışma Grubu Eş Başkanlarından<br />

Ali Oğuz, yeni düzenlemenin<br />

hem bireylerin haklarını koruma<br />

hem de teknolojik yenilikleri teşvik etme<br />

açısından dengeli bir yaklaşımı hedeflediğini<br />

vurguluyor. Yapay zekâ sistemlerinin<br />

risk seviyelerine göre sınıflandırılmasının,<br />

teknolojinin etik ve güvenli bir<br />

şekilde gelişimini sağlayabileceğini ifade<br />

ediyor. Yakup Aydilek ise teknolojinin<br />

insan merkezli kalması ve insan temel<br />

haklarına olan etkilerinin değerlendirilmesinin<br />

kritik önem taşıdığına dikkat<br />

çekiyor. Bu düzenlemenin teknoloji şirketleri<br />

ve startup’lar üzerindeki etkilerinin<br />

rekabet açısından yakından takip<br />

edilmesinin önemli olduğunun altını<br />

çiziyor.<br />

“Yapay zekanın doğru ve etik<br />

kullanımı önemli”<br />

GYİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa<br />

Özer yapay zekâ kaynaklı tehditler<br />

ve AB’nin yeni yasal düzenlemelerine<br />

ilişkin önemli değerlendirmelerde bulunuyor:<br />

“Yapay zekâ, bu yıl Dünya Ekonomik<br />

Forumu’nun (WEF) Davos’taki yıllık<br />

zirvesinin de gündemiydi. Siyasiler ve iş<br />

dünyası liderleri yapay zekânın sunduğu<br />

risk ve fırsatları, ekonomiler üzerindeki<br />

etkisini konuştu. Yapay zekâ kaynaklı<br />

dezenformasyon, dünya genelinde giderek<br />

artan bir tehdit haline geliyor. Bu<br />

tehdit, sadece bireysel düzeyde değil,<br />

aynı zamanda ulusal ve küresel güvenlik<br />

açısından da ciddi riskler barındırıyor.<br />

Bu durum, toplumsal kutuplaşmayı ve<br />

istikrarsızlığı artırarak hem ekonomik<br />

hem de siyasi alanda olumsuz sonuçlara<br />

yol açabilir. Dolayısıyla, yapay zekanın<br />

doğru ve etik kullanımı, bu tehditlere<br />

karşı korunmamızda hayati bir öneme<br />

sahip. AB’nin yapay zekâ yasası, bu riskleri<br />

minimize etmek için atılmış önemli<br />

bir adım.”<br />

“Genç iş dünyamız yapay<br />

zekâ temelli çok sayıda<br />

girişimi içeriyor”<br />

Mustafa Özer sözlerine şunları ekliyor:<br />

“Avrupa Birliği uzun yıllardır ülkemizin<br />

en önemli ticaret ortağı. Ticaret Bakanlığı<br />

verilerine göre Türkiye ile AB arasındaki<br />

ticaret hacmi 2022’de 200 milyar<br />

dolara yaklaştı. 2023’te bu seviyenin de<br />

üzerine çıktığımızı öngörebiliriz. İhracatımızın<br />

yüzde 40’ından fazlasını AB ülkelerine<br />

yapıyoruz. Tıpkı Sınırda Karbon<br />

Düzenlemesi Mekanizması’nda olduğu<br />

gibi AB’nin dijital dönüşüm alanındaki<br />

olası mevzuatını hızlı bir şekilde benimseyerek<br />

rekabet avantajı elde edebiliriz.<br />

Genç iş dünyamız yapay zekâ temelli çok<br />

sayıda girişimi içeriyor. Bu girişimlerin<br />

AB pazarından pay alması için yapay<br />

zekâya ilişkin mevzuatı yakından takip<br />

etmeye ve paydaşlarımızı bilgilendirmeye<br />

devam edeceğiz.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

İnovasyon odaklı yeni bir başlangıç:<br />

TCL Electronics liderlik vizyonuyla Türkiye’de!<br />

Dünyanın önde gelen elektronik üreticilerinden TCL Electronics, inovasyon odaklı<br />

ürünleri ve akıllı yaşam vizyonuyla Türkiye pazarında resmi olarak faaliyete başladı.<br />

TCL Electronics, Türkiye ofisini İstanbul’da açtığını duyururken, geleceğe yönelik kritik<br />

hedeflerini de paylaştı…<br />

TCL Electronics, 29 Ocak’ta açılışını gerçekleştirdiği<br />

Türkiye ofisi ile ülkemizde<br />

faaliyetlerine resmi olarak başladı. Akıllı<br />

teknoloji çözümleriyle yaşamı zenginleştiren<br />

yenilikçi çözümler sunan TCL, özellikle<br />

TV kategorisindeki başarısıyla, son<br />

dönemde Türkiye’de de adından söz ettirmeyi<br />

başarmıştı.<br />

TCL Electronics Orta Doğu ve Afrika<br />

Genel Müdürü Sunny Yang, yaptığı açıklamada<br />

şu ifadelere yer verdi, “Tüketici<br />

elektroniği ve ev aletleri sektöründeki küresel<br />

başarılarımız, Türkiye hedeflerimiz<br />

için de önemli bir göstergedir. İnovasyon<br />

odaklı bakış açımızla, büyük ekran pazarında<br />

hem 98 inç kategorisinde küresel<br />

pazar lideri hem de dünya çapında pazara<br />

öncülük eden Google TV markası olmayı<br />

başardık. <strong>2024</strong> özelindeki yaklaşımımızı<br />

ise ‘Daha Büyük, Daha İyi ve Ötesi’ olarak<br />

açıklayabiliriz. TCL olarak sadece ürün<br />

yelpazemizi genişletmekle kalmıyoruz,<br />

her geçen gün ürün kalitemizi artırıyor ve<br />

erişim alanımızı da genişletiyoruz. Türkiye<br />

pazarına, yenilikçiliğe ve her evde<br />

mükemmeliyetçi teknolojiye ilham verme<br />

vizyonumuzla adım atıyoruz.”<br />

TCL Electronics Türkiye Genel Müdürü<br />

Timo Xu ise şirketin Türkiye pazarına<br />

yönelik hedeflerini ve stratejilerinin altını<br />

çizerken şunları söyledi, “Türkiye’deki hedefimiz,<br />

lider bir teknoloji markası olma<br />

yönündeki küresel vizyonumuzu temel<br />

alarak, 2028 yılında Türkiye TV pazarında<br />

lider konuma gelmek. Teknoloji ve inovasyona<br />

yaptığımız yatırımlarla Türkiye’de de<br />

önemli başarılar elde etmeye devam edeceğimize<br />

inanıyorum. Türkiye ofisimizin<br />

açılışıyla, bu ülkedeki yenilikçi ve birinci<br />

sınıf ürünler sunma taahhüdümüzü pekiştirerek<br />

yolculuğumuzda yeni bir sayfa<br />

açıyoruz. Bugüne kadar Bilkom ile sürdürdüğümüz<br />

kıymetli iş ortaklığı ile pazarda<br />

önemli bir yer elde etmiştik. Bu başarıyı<br />

yeni dönemde de üzerine koyarak devam<br />

ettirmek istiyoruz.”<br />

BİLKOM Genel Müdürü Fikret Ballıkaya<br />

ise yaptığı değerlendirmede, “Dört yıl önce<br />

TCL Electronics ile başlayan iş birliğimizi<br />

duyurduğumuzda üç temel vaadimiz olmuştu.<br />

TCL’nin Türkiye’de pazara sunduğumuz<br />

ürünleri Türkiye’de üretmek ve bu<br />

ürünlerin yerlilik oranını artırmak. Dünyada<br />

satılan standartlarda, aynı donanım<br />

özellikleriyle bu üretimi yapmak ve Türk<br />

tüketicisinin dünya ile aynı teknolojiyi deneyimlemesini<br />

sağlamak. Bugün bu taahhütleri<br />

yerine getirdik. Son taahhüdümüz<br />

olan Türkiye’nin TCL için bir üretim merkezi<br />

olması konusunda önemli adımlar<br />

attık. Kısa süre önce Kıbrıs ile başlayan<br />

süreç, yakında bölge ülkelerine doğru genişleyecek.<br />

İlk kez üretici-dağıtıcı olarak<br />

yer aldığımız TV kategorisinde, TCL ile oldukça<br />

önemli işlere imza attık, 200 binden<br />

fazla haneye ulaşarak TCL’nin Türkiye’deki<br />

yolculuğuna öncülük ettik. Bu değerli<br />

global markaya, Türkiye yolculuğunda<br />

başarılar diliyorum” dedi.<br />

Üst düzey TV’lerden, akıllı ev ürünlerine<br />

kadar uzanan güçlü bir portföye sahip<br />

olan TCL Electronics, yeni dönemde Türkiye’de<br />

farklı bir teknoloji deneyimi sunmaya<br />

hazırlanıyor. TCL, bu yeni yolculuğa<br />

kalite ve yenilikçilik taahhütleriyle çıkarken,<br />

bölge ülkelerine de liderlik edecek<br />

olan Türkiye ofisiyle, ülkemizdeki varlığını<br />

önemli ölçüde güçlendiriyor. Sürdürülebilirlik,<br />

yenilikçilik ve müşteri memnuniyetine<br />

odaklanan TCL, Türkiye’de tüketici<br />

elektroniği sektöründe farklı bir bakış açısı<br />

ile var olmaya hazırlanıyor.<br />

TCL’nin Türkiye pazarına yönelik stratejik<br />

hamlesi, küresel vizyonunun ve yerel taahhüdünün<br />

açık bir göstergesidir. Türkiye<br />

pazarındaki 4 yıllık ürün satış deneyimini,<br />

2028 yılında kadar pazar liderliği ile sürdürmeyi<br />

amaçlayan şirket, zengin ürün<br />

portföyü ve güçlü iş ortaklıklarıyla Türkiye<br />

pazarına merhaba diyor.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

33


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Monster Notebook CES <strong>2024</strong>’te yeni<br />

ekran kartı ürünüyle ilk defa görücüye çıktı!<br />

Türkiye’de oyun bilgisayarı denildiğinde akla gelen ilk marka olan Monster Notebook, Las<br />

Vegas’ta düzenlenen dünyanın en önemli teknoloji etkinliklerinden Consumer Electronics<br />

Show’da (CES) yeni ürünlerini Intel’le birlikte duyurdu. CES <strong>2024</strong>’te markanın en dikkat çeken<br />

ürünleri sergilendi. Bu ürünler arasında en dikkat çekeni ilk defa görücüye çıkan ekran kartı<br />

oldu. CES’te tanıtılan diğer Monster Notebook’lar 14.nesil işlemci mimarisiyle donatılmış ve<br />

yapay zekâ teknolojisiyle güçlendirilmiş ürünlerden oluştu…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

34<br />

Güç ve performansa dayalı cihazlarıyla<br />

sınırları zorlayan Monster Notebook,<br />

yeni ürünlerini Las Vegas’ta düzenlenen<br />

dünyanın en önemli teknoloji etkinliklerinden<br />

Consumer Electronics Show’da<br />

(CES) <strong>2024</strong>’te duyurdu.<br />

Ürün portföyünü oyun performansının<br />

her alanını kapsayacak şekilde genişleten<br />

Monster Notebook, CES’te yeni ürünlerini<br />

sergiledi. Intel iş birliğiyle ürün<br />

portföyünde yeni bir alan açan Monster<br />

Notebook ilk defa bir ekran kartıyla teknoloji<br />

tutkunlarının karşısına çıktı.<br />

Yeni teknolojileri yakından izleyerek Ar-<br />

Ge ekibiyle geliştirdiği ürünleri ilk kez<br />

lanse eden markalardan biri olmayı başaran<br />

Monster Notebook, sektörde fark<br />

yaratıyor ve oyun severlere yüksek performanslı<br />

deneyimler sunmaya devam<br />

ediyor.<br />

Monster Notebook 14.nesil<br />

işlemcili cihazlarını sergiledi<br />

Monster Notebook, yeni 14. Nesil Intel®<br />

Core Meteor Lake ve Raptor Lake Refresh<br />

işlemci mimarisine sahip, yapay<br />

zekâ teknolojisiyle yüksek performansı<br />

mümkün kılan ürün serilerini teknoloji<br />

tutkunlarının beğenisine sundu. Tanıtılan<br />

ürünlerden Tulpar T6 V1.2 Intel’in<br />

en son işlemci mimarilerinden biri olan<br />

Raptor Lake Refresh Core I9 14900HX’e<br />

sahip olarak geliyor. 16 inç 2K çözünürlük<br />

ve 165Hz tazeleme hızına sahip ekran<br />

paneli ve 12GB Nvidia GeForce RTX<br />

4080 ekran kartıyla kullanıcılara benzersiz<br />

bir oyun deneyimi sunuyor.<br />

Monster Notebook Yapay<br />

Zekâ destekli ince ve hafif<br />

tasarımlı yeni laptop ürünüyle<br />

yüksek performans sunuyor<br />

Monster Notebook ince ve hafif bir tasarıma<br />

sahip yeni notebook ürünüyle<br />

içerik üreticileri için kuralları yeniden<br />

yazıyor. Intel’in en son teknolojisi olan<br />

14. Nesil Meteor Lake Intel® Core Ultra<br />

mimarisini üzerinde barındırıyor. Dahili<br />

NPU (Neural Processesing Unit) ünitesiyle<br />

yapay zekâ destekli model, ince<br />

hafif tasarımı ve yüksek işlem gücüyle<br />

İçerik üreticilerinin her ortamda yüksek<br />

performanslı notebook ihtiyacını karşılıyor<br />

Monster ekran kartları<br />

oyuncularla buluşmak için<br />

gün sayıyor<br />

Monster Notebook laptop ürün serilerinin<br />

yanı sıra <strong>2024</strong> yılı içerisinde satışa<br />

sunmayı planladığı ekran kartlarıyla da<br />

CES’e damga vurdu. Markanın ilk kez<br />

Intel ARC serisi Monster Intel® Arc A770<br />

16GB ve Monster Intel® Arc A750 8GB<br />

ekran kartlarının görücüye çıktığı teknoloji<br />

fuarında, yeni ürünleriyle dikkatleri<br />

üzerine çekti.<br />

Intel XeSS teknolojisiyle rekabetçi oyunlarda<br />

2K çözünürlüğe kadar yüksek performans<br />

elde etmeyi sağlayan ürünler,<br />

oyun deneyimini farklı bir boyuta taşırken<br />

XMX teknolojisi sayesinde de görüntü<br />

işleme sürelerinin kısalmasına yardımcı<br />

oluyor. Ayrıca, ARC serisi Monster<br />

Intel® Arc A770 16GB modelinde RGB<br />

ışıklandırma seçeneği de bulunuyor.<br />

Hedefte global bir teknoloji<br />

firması olmak var<br />

Monster Notebook Kurucusu ve CEO’su<br />

İlhan Yılmaz, “Kullanıcı odaklı bakış<br />

açımızla sektörde ilkleri ve yenilikleri<br />

hayata geçirmeye devam ediyoruz. Tüketici<br />

elektroniği alanında dünyadaki<br />

en önemli etkinliklerin başında gelen<br />

Consumer Electronics Show’da global<br />

teknoloji üreticisi Intel ile beraber ikinci<br />

defa yer almak bizler için heyecan verici.<br />

23 yıllık tecrübemizden aldığımız güçle<br />

ilk defa bir ekran kartı geliştirmemizin<br />

global yolculukta oldukça önemli bir gelişme<br />

olduğunu düşünüyoruz. Ar-Ge ve<br />

inovasyon yatırımlarımıza devam ederken<br />

bu yatırımlarımızın karşılığını aldığımızı<br />

söyleyebilirim. CES <strong>2024</strong>’te ürünlerimize<br />

gösterilen yoğun ilgi bunun en<br />

büyük göstergesi” dedi.<br />

Ürün stratejileri hakkında da bilgi veren<br />

Yılmaz, “Monster Notebook olarak ürün<br />

stratejimizde; tasarım, inovasyon, performans<br />

ve müşteri memnuniyeti olarak<br />

4 vazgeçilmez kriter sayabiliriz. Bu kriterler<br />

doğrultusunda oyun deneyimini<br />

zenginleştiren notebook ve aksesuar<br />

ürünlerimizi kullanıcılarımızla buluşturmaya<br />

devam edeceğiz. Oyun oynanan<br />

her platforma yönelik geliştireceğimiz<br />

ürünlerle, oyunculara hem zengin<br />

bir ürün portföyü hem de farklı bir deneyim<br />

sunmayı planlıyoruz. Global teknoloji<br />

üreticileriyle yaptığımız iş birlikleriyle<br />

markamızın gücünü dünyanın pek<br />

çok noktasında duyuracağımıza eminiz.<br />

Hedefimiz, global bir teknoloji markası<br />

olmak.” şeklinde sözlerine devam etti.<br />

Global yolculukta büyük<br />

adım: <strong>2024</strong> yılında Amerika<br />

pazarına giriyor<br />

Türkiye’den global arenaya çıkan ilk<br />

“oyun laptop” markası olan Monster<br />

Notebook, Türkiye pazarında oyun<br />

bilgisayarı alanında lider konumda ve<br />

markanın en önemli hedefi global bir<br />

teknoloji firması olmak. Bu strateji paralelinde;<br />

bulunduğu bütün pazarlarda<br />

teknoloji liderliği iddiasını güçlendirmeye<br />

devam eden Monster Notebook, Avrupa<br />

operasyonunu Almanya merkezli<br />

olarak DACH bölgesi ülkelerine ve diğer<br />

orta Avrupa ülkelerine doğru genişletmeyi<br />

hedefliyor. Monster Notebook Birleşik<br />

Krallık’ta da teknoloji tutkunlarıyla<br />

buluşuyor. Dubai’deki operasyonlarıyla<br />

Suudi Arabistan, Kuveyt ve Mısır gibi<br />

ülkelere açılmayı amaçlayan Monster<br />

Notebook, Amerika pazarı için koyduğu<br />

<strong>2024</strong> hedefi doğrultusundaki hazırlıklarını<br />

da tüm hızıyla sürdürüyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Dijital Kurye<br />

kapıda çapraz satış dönemi başlıyor<br />

Geleneksel sözleşme taşımacılığını dijitalleştiren Dijital<br />

Kurye Platformu, kullanıcılarına sunduğu hizmet yelpazesini<br />

genişletiyor. Dijital Kurye, kapıda abonelik aktivasyon<br />

hizmetinin yanı sıra, çalıştığı farklı sektörlerdeki<br />

firmaların, müşterilerin talep ve ihtiyaçlarına göre<br />

hazırlayacağı kişiselleştirilmiş çözüm tekliflerini de kullanıcılarının<br />

kapısına getirecek.<br />

Geleneksel sözleşme taşımacılığını dijitalleştirerek<br />

dünyada bir ilke imza atan Dijital<br />

Kurye Platformu, <strong>2024</strong>’te kapıda abonelik<br />

başlatma ve aktivasyon hizmetlerine çapraz<br />

satış seçeneğini de ekliyor. Dijital Kurye<br />

CEO’su Oral Başer, “Kuryelerimiz her gün<br />

binlerce evi ziyaret ederek, kullanıcı davranışları<br />

üzerine önemli içgörüler ediniyor.<br />

Bu içgörüler, halihazırda çalıştığımız büyük<br />

firmaların potansiyel müşterilerine en uygun<br />

tekliflerin hazırlanmasında önemli rol<br />

oynuyor” diye konuştu.<br />

Başer, yeni dönemde kuryelerinin kapıda<br />

abonelik aktivasyonlarını tamamladıktan<br />

sonra, müşterilerin ihtiyaç ve ilgi alanlarına<br />

uygun şekilde, işlem yaptıkları firmaların<br />

farklı ürün ve hizmetlerini müşteriye teklif<br />

edeceklerini, hatta kişiye özel anlık kampanyalar<br />

üretebileceklerini söyledi.<br />

Başer bu esnek yaklaşımın, müşterilerin ilgisini<br />

çektiğinde hemen satışa ve yeni abonelik<br />

işlemlerine geçiş yapılmasını sağlayacağını<br />

kaydetti. Başer, “Bu sayede kapıda<br />

müşteri deneyimini zenginleştirirken hizmetlerimizden<br />

yararlanan şirketler için de<br />

yeni satış fırsatları yaratacağız” dedi.<br />

‘Hedef üç milyon kapıya ulaşmak’<br />

Dijital Kurye’nin teknolojik altyapısı sayesinde,<br />

çok yönlü satış ve hizmet yaklaşımını<br />

destekleyebildiğinin altını çizen Başer, “Bu<br />

yılki hedefimiz Dijital Kurye’nin üç milyon<br />

kapıya ulaşması. Bu yeni iş fırsatları yakalamak<br />

isteyen şirketler için önemli bir müşteri<br />

potansiyeli demek. Yeni dönemde çapraz<br />

satış hizmetimizle hem bireysel hem de<br />

kurumsal müşterilerimize yeni olanaklar<br />

sunmayı amaçlıyoruz” ifadelerini kullandı.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Ultia ile şirketler zaman ve<br />

maliyetten tasarruf sağlıyor<br />

Turkcell Yeni Teknolojiler Girişim Sermayesi Yatırım<br />

Fonu altında 2023 yılında kurulan Ultia Teknoloji<br />

Yazılım ve Uygulama Geliştirme A.Ş., sektör bağımsız<br />

farklı ölçeklerdeki şirketlerin kurumsal süreçlerini tek<br />

platformdan kolayca yönetebilmesini sağlıyor…<br />

Ultia ile sektör bağımsız farklı ölçeklerdeki işletmeler,<br />

ilave bir donanım ve benzeri altyapı<br />

yatırımı yapmadan iş akış süreçlerini dijitalleştirebiliyor.<br />

Ultia sayesinde hazır uygulamaları<br />

kullanabilen kurumlar, Ultia Studio<br />

LowCode/NoCode platformu ile kendi uygulamalarını<br />

kolayca en baştan oluşturabiliyor.<br />

Kurumlara 10 kata kadar hızlı uygulama<br />

geliştirme imkânı sunan platform, aynı zamanda<br />

yüzde 25’e varan maliyet avantajları<br />

sağlıyor. Geliştirilen bu uygulamalar hem<br />

web hem de mobil ortamda kullanılabiliyor.<br />

Güçlü altyapı ile dijitalleşme hız<br />

kazanıyor<br />

Açık kaynak kodlu yazılımlar üzerine kurulu<br />

Ultia platformu, yenilikçi teknolojilerin<br />

kullanıldığı güçlü mimarisiyle bulut üzerinden<br />

kesintisiz hizmet sunuyor. Şirketlerdeki<br />

iş süreçlerinin dijitalleşmesinde önemli bir<br />

kaynak ve zaman verimliliği sağlayan Ultia<br />

platformu; İnsan Kaynakları, Finans, Tesis<br />

Yönetimi ve Müşteri İlişkileri gibi alanlarda<br />

kullanıma hazır modüller içeriyor. İzin,<br />

Masraf, Zimmet, Depo, Fatura Giriş, Ödeme<br />

Takip, Yardım Masası, Görev Yönetimi, Satın<br />

Alma ve birçok hazır uygulama da platform<br />

sayesinde ek bir entegrasyona ihtiyaç duyulmadan<br />

hemen kullanılabiliyor.<br />

Yazılım bilgisine gerek kalmadan, ‘sürükle-bırak’<br />

teknolojisinin kullanıldığı Ultia’nın<br />

LowCode/NoCode altyapısı sayesinde yeni<br />

uygulamalar, Ultia Studio ile kolayca geliştirilebiliyor.<br />

Kurumlar ihtiyaçlarına yönelik<br />

çözümleri platformda yer alan 40’tan fazla<br />

hazır modülü kullanarak kendilerine özel<br />

olarak tasarlayabiliyor. Web için geliştirilen<br />

uygulamalar, Ultia Life mobil çözümü sayesinde<br />

IOS ve Android cihazlarda anında kullanıma<br />

sunulabiliyor. Geliştirdiği çözümlerle<br />

çalışan deneyimini merkezine alan Ultia,<br />

kurumsal iç iletişim süreçlerini de tek platformdan<br />

yönetmeye olanak sunuyor. Bu sayede<br />

oyunlaştırma, duyuru, ilanlar, etkinlik<br />

takvimi, öneri ve anket gibi çalışanların sosyal<br />

hayatlarına da dokunan çözümleri web<br />

ve mobil ortamlarda kolayca kullanılabiliyor.<br />

35


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Otel seçim öncelikleri içinde<br />

WİFİ skoru öne çıkıyor<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

36<br />

Turizm sektörü yapılan tesis yatırımlarına<br />

paralel olarak sosyal medya influencer pazarlamanın<br />

artmasıyla birlikte ülke ekonomilerini<br />

sırtlayacak kadar büyüdü. Rekabet<br />

de buna bağlı hızlandı. Küresel turizm harcaması<br />

7.7 trilyon dolara ulaşırken, Türkiye<br />

bu pastadan 2023’ün 10 ayında 50.2 milyon<br />

turiste karşılık 42 milyar dolar gelir ile pay<br />

aldı. 2017 yılında gecelik 67 dolar olan harcama<br />

bu yıl 89 dolara yükselirken, Antalya<br />

tarihte ilk kez 15 milyon turist barajını aştı.<br />

Öte yandan 2023 yılında uluslararası fuarlarda<br />

Türkiye’nin tanıtımı için 170 milyon<br />

dolarlık harcama yapıldı. Her şey Türkiye’nin<br />

2028 için hedef koyduğu 100 milyar dolarlık<br />

turizm gelirine ulaşmaya dönük yapılıyor.<br />

Oteller ve zincir gruplar da kendi pazarlama<br />

bütçelerini oluşturup hedef pazarlar Rusya,<br />

Ukrayna, Avrupa, Körfez ülkeleri ve Türkiye<br />

Cumhuriyetleri’nde pazarlama faaliyetlerini<br />

sürdürür, uluslararası rezervasyon sitelerindeki<br />

grup puanlarını ve yıldızlarını artırmak<br />

için büyük bir iş gücü, bütçe ile zaman harcarken<br />

WİFİ skoru konusunda ise henüz belirgin<br />

bir çalışma göze çarpmıyor.<br />

Turizm sektörü iç turist için yüzde 50’ye varan fiyat<br />

avantajlarıyla erken rezervasyon dönemini başlatırken,<br />

2023 yılında uluslararası fuarlar, influencer tanıtımları,<br />

reklam filmleri ve diğer pazarlama faaliyetleri için 180<br />

milyon dolar harcandı. Bu yıl 50 milyon turist ve 40 milyar<br />

dolar turizm gelirine ulaşan Türkiye’nin hedefi 2028’de<br />

100 milyar dolar gelir elde etmek. Bu amaca ulaşmak<br />

için uluslararası rezervasyon sitelerinde puanlanan<br />

WİFİ skoru ise Türk turizm sektörünün radarına yeni<br />

giriyor. Tüketici davranışlarına göre turistler otel tercihi<br />

yaparken WİFİ skoru yüksek otelleri diğer hizmetlerine<br />

göre daha fazla tercih ediyor…<br />

İnternet skoru yarışına dahil<br />

olmamız gerekiyor<br />

Ülkemizin turizm hedeflerinin büyük olduğunu<br />

ve buna ilişkin uluslararası turizm<br />

fuarları başta olmak üzere sosyal medyada<br />

influencer marketing de eklenerek önemli<br />

bütçelerle tanıtım faaliyetleri yapıldığını<br />

kaydeden Zyxel <strong>Network</strong>s Türkiye Ülke Genel<br />

Müdürü Ömer Faruk Erünsal, otellerin ve<br />

turizm işletmelerinin WİFİ skoru rekabetine<br />

de hazır olması gerektiğini ifade etti. Turizm<br />

kuruluşu yöneticilerinin en büyük kâbusları<br />

arasında misafirlerinin internet kalitesi ve<br />

altyapısından şikayet etmesinin geldiğini<br />

kaydeden Erünsal, bunun da kurumların <strong>IT</strong><br />

ekiplerinde bir baskı oluşturduğunu, turizm<br />

gruplarının bu nedenle <strong>IT</strong> ekibi sirkülasyonu<br />

sorunu yaşadığını da kaydetti. Tüm bu sorunların<br />

üstesinden doğru altyapı kurulumu<br />

ile gelmenin mümkün olduğunu ifade eden<br />

Ömer Faruk Erünsal, şu ifadeleri kullandı:<br />

“Turizm tesisleri doğa ile iç içe, denize sıfır,<br />

büyük kapalı ve açık alanlara sahip çok katlı<br />

yapılardan oluşur. Aynı anda binlerce misafir,<br />

yüzlerce çalışan ve tesis için gerekli ürünleri<br />

tedarik etmek için gelen ekiplerin hızlı,<br />

kaliteli internet ihtiyacı oluşur. Bu talebi cep<br />

telefonu operatörlerinin baz istasyonları her<br />

zaman yeterli olarak karşılayamıyor. Yaşanan<br />

internet sorunu da otellere olumsuz görüş<br />

olarak yansıyor. İlgili sorunu yaşamamak<br />

devreye WİFİ teknolojisi ve altyapısı giriyor.<br />

İnternet altyapısını WİFİ skorunu düşünmeden<br />

gerçekleştiren işletmelerin puanları<br />

her geçen gün düşerken, tablonun üst sıralarında<br />

bulunan işletmelerin başarısı ise sır<br />

değil. Türkiye’de birçok tesis şu anda Zyxel<br />

altyapısı ile internet hizmetini veriyor. Bulut<br />

tabanlı ağ yönetimi platformumuz Nebula<br />

çözümümüz ağı nerede olursanız olun dağıtmak,<br />

yapılandırmak ve sürdürmek için tam<br />

esneklik sağlıyor. Nebula ile birlikte oteller<br />

yüksek WİFİ skorlarına ulaşıyor” dedi.<br />

Nebula ile internet deneyimi<br />

üst seviyeye çıkıyor<br />

7/24 kesintisiz internetin turizm sektörünün<br />

hizmet kalitesine büyük katkı sağladığını<br />

kaydeden Ömer Faruk Erünsal, Nebula<br />

çözümünün otellerin güvenli ve kaliteli bir<br />

WİFİ hizmeti sunmasının yanında ağı güçlendirmek<br />

için yeni cihazlar eklenmesine ve<br />

mevcut cihazların yenilenmesine de olanak<br />

sağladığını sözlerine ekledi. Ersünsal “Oteller<br />

oda konforu, yemek çeşitliliği ve hizmet<br />

kalitesi kadar WİFİ skorlarıyla da çekici hale<br />

gelmezlerse kısa sürede rekabette geriye düşüyorlar”<br />

dedi.<br />

Turizm konusunda uzman influencer’ların<br />

dünya otellerini dolaşarak WİFİ kalitesini<br />

skorladığını belirten Zyxel <strong>Network</strong>s Türkiye<br />

Ülke Genel Müdürü Ömer Faruk Erünsal,<br />

“Turizm sektörü birbirinden farklı birçok<br />

hizmetin aynı anda, aynı kalitede verilmesini<br />

zorunlu kılıyor. Teknolojideki gelişmelere<br />

bağlı olarak turizm pazarlaması da değişti.<br />

Bugün artık VR ve AR teknolojileriyle bir<br />

oteli gezerek, odalarını plajını, havuzunu,<br />

saunasını görerek seçmek çok kolay. Hatta<br />

6G internetin hayatımıza girmesiyle sanal ve<br />

artırılmış gerçeklik lansmanlarına yemeklerin<br />

tadımı da eklenebilecek. Turizm sektörü<br />

pazarlama yaparken teknolojiden bu kadar<br />

yararlanırken, konaklamaya gelen misafirlerine<br />

de kesintisiz, yüksek kaliteli bir WİFİ<br />

hizmeti sunmalı” dedi.<br />

Tehditlere karşı koruma<br />

hizmeti de sağlanıyor<br />

Zyxel <strong>Network</strong>s Türkiye olarak bu konuda<br />

birçok gurupla çalıştıklarının altını çizen<br />

Erünsal, “Marmaris Grand Yazıcı Club Turban,<br />

Panorama Otel, Red Sea Hotel, Adalya<br />

Elit Lara Otel, Narven Termal Kasaba, Adrina<br />

Termal Health & Spa Hotel gibi Türkiye<br />

turizm sektörünün önemli markalar ile çalıştık.<br />

Ağ cihazlarının bulut üzerinden yapılandırılmasını<br />

sağlayan Nebula çözümümüz<br />

ile access pointler, güvenlik duvarları, switchler,<br />

5G/LTE yönlendiricileri ve WiFi 6/6E<br />

AP’ler dahil olmak üzere 80’den fazla ağ cihazını<br />

desteklemek için güçlü ancak basit bir<br />

merkezi yönetim platformu kullanımı sunuyoruz.<br />

Dünyanın önde gelen ağ güvenliği sağlayıcılarından<br />

yararlanarak ağı dış tehditlere<br />

karşı koruyan Nebula, otellerin konuklarına<br />

güvenli bir WiFi deneyimi sunabilmelerini<br />

mümkün kılıyor. Ayrıca, cihazlarda herhangi<br />

bir sorun meydana gelmesi durumunda kullanıcılar,<br />

Zyxel’in ödüllü müşteri desteğine<br />

ihtiyaç duydukları her an ulaşabiliyorlar”<br />

diye konuştu.<br />

Uçtan uca çözümler için Zyxel<br />

<strong>Network</strong>s ürünleri<br />

Ömer Faruk Erünsal, Zyxel <strong>Network</strong>s Türkiye<br />

olarak oteller ve tatil köyleri için Nebula<br />

üzerinden yönetilebilen Switch, Firewall,<br />

kablosuz ürünlerimiz ile uçtan uca çözümler<br />

sunarak otellerin kesintisiz ve güçlü ağ bağlantısı<br />

ihtiyacının karşıladıklarını da söyledi.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Kişisel teknolojilerde yapay zeka çağı<br />

HP tarafından düzenlenen basın toplantısında yeni<br />

çağda kullanıcı deneyimlerini en üst düzeye çıkaran<br />

ve iş süreçlerini basitleştiren HP ürünleri sergilendi,<br />

hibrit çalışma dünyası, oyun ve yapay zeka konularına<br />

değinildi…<br />

Son beş yılda sadece BT sektörü değişmekle<br />

kalmadı, tüm dünya işle ilgili farklı değerlere<br />

sahip yeni bir yer haline geldi. HP, ihtiyaçların<br />

her zamankinden daha hızlı değiştiği<br />

dünyada faaliyetlerini güçlü bir temel<br />

üzerine inşa ediyor. 16 Ocak <strong>2024</strong> tarihinde,<br />

The Peninsula İstanbul’da düzenlenen basın<br />

toplantısında HP Türkiye Genel Müdürü<br />

Serdar Urçar ile birlikte HP’nin Çalışmanın<br />

Yeni Çağı’na yön veren vizyonu paylaşılırken,<br />

yeni yıla dair beklentiler konuşuldu.<br />

Müşteri beklentileri son<br />

birkaç yılda temelden değişti<br />

HP, bu yeni çağı esneklik çağı olarak adlandırıyor.<br />

İnsanlar artık nerede olurlarsa<br />

olsunlar bağlanabilmeyi, yaratabilmeyi ve<br />

işbirliği yapabilmeyi bekliyorlar. Bunun en<br />

iyi örneği hibrit yani esnek çalışmanın yükselişi.<br />

Son kullanıcıların üçte ikisi birden fazla<br />

konumdan çalışma esnekliği istediklerini<br />

belirtiyor. Yüzde yetmişi ise nerede olurlarsa<br />

olsunlar görülebilmelerini ve duyulabilmelerini<br />

sağlayan bir teknoloji istediklerini<br />

söylüyor. BT yöneticileri ise çalışanları faal,<br />

üretken ve güvende tutmak için mücadele<br />

ediyor. Kapsamlı donanım, çevre birimleri<br />

ve hizmetleriyle HP birleştirilmiş Kişisel<br />

Sistemler, Baskı ve Poly portföyüyle kapsamlı<br />

bir esnek çalışma çözümleri setine<br />

sahip. Şirket ayrıca HP Dijital Hizmetler<br />

Organizasyonu, ticari müşteriler için Kişisel<br />

Sistemler ve Baskı genelinde hizmet ve<br />

ürünlerini entegre etmeye odaklandı. Güvenliğin,<br />

farklılaşma ve büyümenin temel<br />

itici gücü olmaya devam edeceği vizyonuyla<br />

hareket eden HP, halihazırda dünyanın<br />

en güvenli bilgisayarlarını ve yazıcılarını<br />

sunuyor ve uç nokta güvenlik çözümlerini<br />

genişletiyor.<br />

Kişisel sistemlerde pazarın istikrarını tekrar<br />

kazandığına değinen HP Türkiye Genel<br />

Müdürü Serdar Urçar, “Kişisel bilgisayar<br />

endüstrisinin bilgi işlemde ve çevre birimleri<br />

ve hizmetler de dahil olmak üzere tüm<br />

Kişisel Sistem kategorilerinde büyümeye<br />

geri dönmesini bekliyoruz” diyerek şöyle<br />

ekledi: “Daha genel olarak, bu kategori<br />

olumlu yapısal pazar eğilimleri tarafından<br />

yönlendirilen uzun vadeli büyüme için hazır<br />

olduğunu görüyoruz. Esnek çalışma<br />

ve öğrenmenin yanı sıra yapay zeka, daha<br />

fazla bilgi işlem ve daha sürükleyici dijital<br />

deneyimlere olan ihtiyacı artırmaya devam<br />

edecek rüzgarlar esiyor. Bu da daha zengin<br />

konfigürasyonlara ve ek çevre birimleri ile<br />

hizmetlere olan talebi artıracak” diyor.<br />

<strong>2024</strong> yapay zeka<br />

bilgisayarının yılı olacak<br />

Yapay zeka çalışma, yaşama ve oyun oynama<br />

biçimlerimizi dönüştürecek. Yapay<br />

Zeka Çağında Güvenin önemini vurgulayan<br />

HP şirket çapında bir yapay zeka stratejisi<br />

ile dönüşüm getirecek bir çağa imza atıyor.<br />

HP, gelişmiş bilgi işlem çözümleri (Z by HP<br />

verileri) aracılığıyla HP yapay zeka çağını<br />

şimdiden mümkün kılıyor. Herkes yapay<br />

zekanın tüm potansiyelini yaşarken HP,<br />

kişisel bilgisayarı kişisel arkadaşa dönüştürüyor.<br />

Daha genel olarak söylenecek olursa üretken<br />

yapay zekanın yerel olarak çalıştırma<br />

yeteneği, bir bilgisayarın ne olduğunu ve<br />

neler yapabileceğini değiştirecek. Yapay zekayı<br />

bir cihaz üzerinde çalıştırmanın çeşitli<br />

avantajları var:<br />

• İyileştirilmiş gecikme süresi (yerel işlemenin<br />

buluttan 5 kat daha hızlı olduğu gösterildi)<br />

• Daha iyi güvenlik ve gizlilik korumaları<br />

(özel ve kamusal veri setlerinden yararlanma)<br />

• Daha düşük maliyetler (bulut yatırımlarını<br />

büyük ölçekli yatırımlarla tamamlayan<br />

şirketler uç/yerel cihazlarda yapay zeka dağıtımları<br />

maliyeti %80’e kadar azaltabilir)<br />

HP bunu sağlamak için silikon ve yazılım<br />

ortaklarıyla işbirliğini derinleştiriyor ve<br />

<strong>2024</strong>’te ticarileştirmeye başlayacak. Şirketler,<br />

hibrit dünyada insanları faal, üretken ve<br />

güvende tutmak için mücadele ederken HP<br />

genel kişisel bilgisayar kategorisi büyüme<br />

oranının önümüzdeki 3 yıl içinde iki katına<br />

çıkabileceğine inanıyor.<br />

HP halihazırda 200 milyondan fazla ticari<br />

cihazdan oluşan bir kurulu tabana sahip.<br />

Telemetri (kişisel bilgisayarlar, yazıcılar,<br />

çevre birimleri) ile daha iyi müşteri deneyimleri<br />

sunuyor. Bu verilerin üzerinde üretken<br />

yapay zekayı çalıştırmak HP’yi BT için<br />

vazgeçilmez bir ortak haline getirecek.<br />

Yapay zekanın ortaya çıkaracağı tüm fırsatlar<br />

için, aynı zamanda yeni zorluklar ve<br />

riskler de yaratıyor, dolayısıyla dikkat ve<br />

eylem gerektiriyor. HP güvenli, emniyetli<br />

ve güvenilir yapay zeka yaratma konusunda<br />

son derece kararlı. HP bugün en güvenli<br />

bilgisayarları ve yazıcıları sunuyor ve liderliğini<br />

yapay zekalı bilgisayar kategorisine de<br />

taşımayı amaçlıyor.<br />

Ayrıca, çalışanlarımızın aşağıdaki özelliklere<br />

sahip olmalarını sağlamak için yeni eğitim<br />

ve gelişim programlarına yatırım yapıyor.<br />

Bunların başında, geleceğin yapay zeka<br />

destekli işlerinde başarılı olmak için gereken<br />

becerilere sahip olmak yer alıyor. HP bu<br />

ortak çalışmaları ilerletmek için kamu ve<br />

özel sektör genelinde çalışmayı dört gözle<br />

beklediğini ifade ediyor. Yüksek erişilebilirlikteki<br />

bilgi işlem gücünün büyük miktarda<br />

veri ile birleşmesi ve derin öğrenme dönüşüm<br />

yaratan bir gelişme olacağına inanan<br />

HP şirket genelinde üç alana odaklanan bir<br />

yapay zeka stratejisi yürütüyor:<br />

• Ürün inovasyonu (yeni cihaz kategorileri)<br />

• Dijital hizmetler ve çözümler (yeni müşteri<br />

deneyimleri)<br />

• İç verimlilik (daha dijital şirketler)<br />

İşyerinde üretkenliği önemli ölçüde artırmayı<br />

vaat eden büyük dil modellerine şimdiden<br />

tanık olunduğunu belirten Serdar<br />

Urçar, “Bilgisayarlarımızdaki ses, video ve<br />

pil yeniliklerimizle halihazırda sektör lideri<br />

yapay zeka geliştirmeleri sunuyoruz. Ancak<br />

bu yalnızca başlangıç; uç noktanın YZ<br />

deneyimleri sunmada sağladığı benzersiz<br />

değer nedeniyle artan bir yenilik dalgası<br />

geliyor. Tıpkı internetin bilgisayarımızla<br />

yapabileceklerimizi temelden değiştirerek<br />

yeni bilgisayar yeteneklerine ve pazar büyümesine<br />

olan ihtiyacı artırması gibi, üretken<br />

yapay zeka da bir son bilgisayar cihazının<br />

yapabileceklerini önemli ölçüde değiştirecek.<br />

Bilgisayarlarımızda yeni yeteneklere<br />

olan ihtiyacı artıracak ve ek pazar büyümesine<br />

yol açacak. Bilgisayarda yerel çıkarım<br />

yapmanın gücü şurada: bu yapay zeka<br />

uygulamalarının daha hızlı yanıt vermesi,<br />

kişisel verileri gizli ve güvenli tutması ve<br />

aynı zamanda daha uygun maliyetli. Dahası,<br />

deneyimi size daha uygun hale getirerek<br />

bilgisayarın kullanımını kolaylaştıracak ve<br />

daha üretken olmanızı sağlıyor” dedi.<br />

Sedar Urçar, konuşmasını “Sektörde ‘ilk’<br />

ve ‘en iyi’ deneyimlerle çıtayı yükseltmeye<br />

devam etmemizi bekleyebilirsiniz” diyerek<br />

bitirdi.<br />

Üretken yapay zekanın işimizi, sektörümüzü<br />

ve dünyamızı yeniden şekillendireceğine<br />

kesin gözüyle bakılıyor.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

37


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

2023 yılında 4 kişilik bir aile<br />

haberleşmeye 8.934 TL harcadı<br />

erbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği<br />

(TELKODER), ülkemizde 2023 yılında evlerinde geniş<br />

bant internet aboneliği bulunan ve her bireyi cep<br />

telefonu hattı sahibi olan 4 kişilik bir ailenin aylık<br />

ortalama haberleşme giderinin vergiler dâhil ortalama<br />

744,49 TL olduğunu açıkladı. TELKODER tarafından her<br />

yılın sonunda yapılan Elektronik Haberleşmede Aile<br />

Giderleri Araştırması’na göre 2023 yılında Türkiye’de 4<br />

kişilik bir ailenin haberleşme giderinin yıllık 8.934 TL’ye<br />

ulaştığı ve bu rakamın 2.062 TL’sini devlete ödenen<br />

verginin oluşturduğu görülüyor. 2022 yılında yapılan<br />

analizde 4 kişilik bir ailenin yıllık haberleşme giderleri<br />

yaklaşık 5.306 TL, devlete ödenen verginin ise 1.161 TL<br />

olduğu hesaplanmıştır. 2021 yılında ise 4 kişilik bir ailenin<br />

yıllık haberleşme giderleri yaklaşık 4.238 TL, devlete<br />

ödenen verginin ise 927 TL olduğu hesaplanmış, 2020<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Sektör Market<br />

elekomünikasyon alanının düzenleyici<br />

kuruluşu olan Bilgi Teknolojileri ve İletişim<br />

Kurumu’nun (BTK) yayınladığı veriler<br />

ile TELKODER’in yaptığı genel sektör<br />

değerlendirmesi sonucunda; evlerinde<br />

bir sabit telefon ile genişbant internet<br />

aboneliği bulunan ve her bireyi cep telefonu<br />

hattı sahibi olan 4 kişilik bir ailenin,<br />

aldığı haberleşme hizmetleri için vergiler<br />

dâhil ayda ortalama 744,49 TL harcadığı<br />

belirlendi. Bu rakam yılda 8.934 TL’ye<br />

ulaşıyor.<br />

TELKODER’in her yılın sonunda yaptığı<br />

analiz kapsamında açıkladığı Elektronik<br />

Haberleşmede Aile Giderleri Araştırması’na<br />

göre sabit telefona vergiler<br />

dâhil aylık ortalama 83,89 TL ödeniyor.<br />

Aynı araştırmada, sabit internet bağlantısının<br />

ise vergiler dâhil aylık ortalama<br />

147,20 TL’ye ulaştığı belirtiliyor. 3 GSM<br />

işletmecisinin abonelerinin ortalama aylık<br />

ödemelerininse vergiler dâhil 128,35<br />

TL olduğu hesaplanıyor. Bu giderlerin<br />

hepsinden %20 KDV’nin yanı sıra, %10<br />

Özel İletişim Vergisi de devlete aktarılıyor.<br />

Evlerinde bir sabit telefon ile sabit<br />

genişbant internet aboneliği bulunan ve<br />

her bireyi cep telefonu hattı sahibi olan<br />

4 kişilik bir aile, haberleşme gideri için<br />

devlete aylık 171,80 TL vergi ödüyor. Böylelikle<br />

devlete ödenen vergi yılda 2.062<br />

TL’yi buluyor.<br />

yılında ise bir ailenin yıllık haberleşme giderleri yaklaşık<br />

3.736 TL, devlete ödenen vergi ise 759 TL’ydi…<br />

Vergisi’nin (KDV) 2023 yılında %20’ye giderlerine ilişkin faturaların yükselmesinde<br />

kur dalgalanmaları ve vergilerin<br />

yükseltilmiş olduğu hatırlatılıyor. 2019<br />

yılında Adil Kullanım Kotası’nın (AKN) artırılması önemli bir etken oynuyor. Bu<br />

kaldırılmasıyla internet fiyatlarına yapılan<br />

zamlar dikkate alındığında önü-<br />

Özel İletişim Vergisi’ne ve 2023 yılında<br />

noktada 2021 başında %10’a yükseltilen<br />

müzdeki yıllarda giderlerdeki internet arttırılan Katma Değer Vergisine dikkat<br />

payının ve vergisinin artacağı öngörülüyor.<br />

Bu 2023 durumun Yılında <strong>2024</strong> 4 Kişilik yılı Bir haberleşme Aile Haberleşmeye de uygulanmayan 8.934 TL Harcadı ÖİV’nin kaldırılması<br />

çekmek isterim. Dünyanın hiçbir yerin-<br />

giderlerinde de artışlara neden olacağı ve KDV’nin bu kadar yüksek olmaması<br />

Serbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği (TELKODER), ülkemizde 2023 yılında<br />

vurgulanıyor.<br />

gerektiğini vurgulamak isteriz. Bu artışlar<br />

vatandaşlarımızın ucuz haberleşme<br />

evlerinde geniş bant internet aboneliği bulunan ve her bireyi cep telefonu hattı sahibi olan 4<br />

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan<br />

TELKODER<br />

kişilik bir ailenin aylık ortalama haberleşme giderinin vergiler dâhil ortalama 744,49 TL<br />

olduğunu açıkladı.<br />

Yönetim<br />

TELKODER<br />

Kurulu Başkanı<br />

Halil Haberleşmede Nadir Teberci, Aile “Her Giderleri yıl düzenli Araştırması’na yor. göre İçinde 2023 bulunduğumuz yılında Türkiye’de <strong>2024</strong> 4 kişilik yılında bir ailenin<br />

tarafından<br />

hizmeti<br />

her yılın<br />

alma<br />

sonunda<br />

haklarını<br />

yapılan Elektronik<br />

maalesef zorlu-<br />

biçimde haberleşme hazırladığımız giderinin Aile yıllık Haberleşme 8.934 TL’ye ulaştığı serbestleşme ve bu rakamın ve tam 2.062 rekabetin TL’sini tesis devlete edilmesiyle<br />

yapılan bu analizde vergi yüklerinin 4 kişilik bir ailenin azaltılması yıllık<br />

ödenen<br />

Giderleri verginin konulu oluşturduğu raporumuzda görülüyor. bu yıl 2022 iletişim<br />

harcamalarında haberleşme giderleri yaklaşık yaklaşık 3.628 5.306 li-TL, devlete konusunda ödenen devletimizin verginin ise 1.161 gerekli TL adımları olduğu<br />

yılında<br />

ralık bir hesaplanmıştır. artış görüyoruz. 2021 Aile yılında haberleşme ise 4 kişilik bir atacağına ailenin yıllık inanıyoruz.” haberleşme diyor. giderleri yaklaşık 4.238<br />

TL, devlete ödenen verginin ise 927 TL olduğu hesaplanmış, 2020 yılında ise bir ailenin yıllık<br />

haberleşme giderleri yaklaşık 3.736 TL, devlete ödenen vergi ise 759 TL’ydi…<br />

38<br />

<strong>2024</strong>’de haberleşme<br />

giderlerinde artış yaşanması<br />

bekleniyor<br />

TELKODER’den yapılan açıklamada<br />

2017 yılı sonuna kadar mobil telefonda<br />

%25, sabit telefonda %15 ve internet<br />

erişiminde %5 olarak uygulanan Özel<br />

İletişim Vergisi’nin (ÖİV), 2018 yılında<br />

tüm hizmetlerde %7,5, 2021 yılında da<br />

%10 olarak değiştirildiğine değiniliyor.<br />

Bununla birlikte, %18 olan Katma Değer<br />

Tarih Vergi Hizmet Toplam<br />

2016 631 2034 2665<br />

2017 623 2191 2814<br />

2018 585 2293 2878<br />

2019 655 2571 3226<br />

2020 759 2978 3737<br />

2021 927 3311 4238<br />

2022 1161 4145 5306<br />

2023 2062 6872 8934<br />

Telekomünikasyon alanının düzenleyici kuruluşu olan Bilgi Teknolojileri ve İletişim<br />

Kurumu’nun (BTK) yayınladığı veriler ile TELKODER’in yaptığı genel sektör<br />

değerlendirmesi sonucunda; evlerinde bir sabit telefon ile genişbant internet aboneliği<br />

bulunan ve her bireyi cep telefonu hattı sahibi olan 4 kişilik bir ailenin, aldığı haberleşme<br />

hizmetleri için vergiler dâhil ayda ortalama 744,49 TL harcadığı belirlendi. Bu rakam yılda


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Logo Yazılım yeni Robotik Kodlama Atölyesini<br />

Ankara’da açtı<br />

Logo Yazılım, sosyal sorumluluk projesi Hayallerini<br />

Kodlayanlar kapsamındaki 7’nci Robotik Kodlama<br />

Atölyesini Ankara Şehit Adil Erdoğan Ortaokulu’nda açtı.<br />

Şimdiye kadar 3 bine yakın öğrenciye ulaşan projeyle<br />

birlikte, çocukların mekanik becerilerini ve analitik<br />

yeteneklerini geliştirmeleri hedefleniyor…<br />

Logo Yazılım’ın Hayallerini Kodlayanlar<br />

projesi kapsamında 7’inci Robotik Kodlama<br />

Atölyesi, Ankara Ankara Şehit Adil Erdoğan<br />

Ortaokulu’nda açıldı. Atölye eğitimlerine<br />

dahil olan öğrenciler haftada 30 saat<br />

robotik kodlama eğitimleri alacak.<br />

Logo Yazılım, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir<br />

Kalkınma Hedefleri arasında bulunan<br />

nitelikli eğitim, toplumsal cinsiyet<br />

eşitliği ve insana yakışır iş ve ekonomik<br />

büyüme maddelerine verdiği önem doğrultusunda<br />

toplumsal sürdürülebilirlik konularına<br />

odaklanıyor. Bu çerçevede Bütün<br />

Çocuklar Bizim Derneği (BÇBD) ve Atölye<br />

Vizyon’un katkılarıyla gerçekleştirilen<br />

Hayallerini Kodlayanlar projesi ile Türkiye’nin<br />

farklı bölgelerindeki öğrencilere<br />

ulaşmayı hedefliyor.<br />

Bugüne kadar Kocaeli (Gebze), İstanbul<br />

(Şişli, Kağıthane), Elazığ, İzmir ve Antalya’da<br />

Hayallerini Kodlayanlar projesi kapsamında<br />

atölyeler kuran Logo Yazılım, 3<br />

bine yakın öğrenciye ulaştı. Logo Yazılım,<br />

iş ortaklarının da katkısıyla Ankara’da<br />

kurulan yeni Robotik Kodlama Atölyesi ile<br />

önümüzdeki dönemde daha fazla öğrenciye<br />

ulaşacak.<br />

Açılış töreninde konuşan Logo Grup<br />

CMO’su Begüm Arş Türk, Hayallerini Kodlayanlar<br />

projesi ile toplumsal sürdürülebilirliğe<br />

katkıda bulunmayı hedeflediklerini<br />

belirterek, “Hayallerini Kodlayanlar projemiz<br />

kapsamında 7’inci atölyemizi hayata<br />

geçirmekten büyük mutluluk duyuyoruz.<br />

Atölyelerimizde 8-14 yaş arası çocukların<br />

mekanik becerilerini ve analitik yeteneklerini<br />

geliştirerek, onlara eğlenceli ve farklı<br />

metotlarla kodlamayı, çözüm odaklı olmayı<br />

öğretiyoruz. Eğitimler boyunca sürecin<br />

içinde kalmaya devam ederek, başarıları<br />

ve ihtiyaçları belirleyip öğrencilerimizin<br />

gelişimlerini takip ediyoruz. Önümüzdeki<br />

dönemde projemiz kapsamında Robotik<br />

Kodlama Atölyelerinin tüm Türkiye’ye<br />

yayılmasını arzu ediyoruz” ifadelerini kullandı.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Serhan Tunca TCL Communication Orta Doğu ve<br />

Türkiye Bölge Direktörü olarak atandı<br />

Teknoloji alanında 20 yıla yakın deneyiminin yanı sıra<br />

satış, kanal yönetimi, iş geliştirme ve stratejik ilişki<br />

yönetimi gibi alanlarda da uzmanlığa sahip olan TCL<br />

Communication Türkiye Ülke Müdürü Serhan Tunca, TCL<br />

Communication Orta Doğu ve Türkiye Bölge Direktörü<br />

görevine getirildi…<br />

Öncü tüketici elektroniği şirketlerinin satış,<br />

pazarlama, operasyon ve dağıtım alanlarında<br />

20 yıla yakın tecrübeye sahip TCL<br />

Communication Türkiye Ülke Müdürü<br />

Serhan Tunca, TCL Communication Orta<br />

Doğu ve Türkiye Bölge Direktörü görevine<br />

atandı.<br />

Tunca bu yeni süreçte Türkiye’nin yanı sıra<br />

Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan’ın<br />

da aralarında yer aldığı toplam 17<br />

ülkeden sorumlu olacak. Türkiye, bölgede<br />

önemli ve güçlü bir ülke olması sebebiyle<br />

tüm bölgenin yönetimi açısından merkez<br />

konumda yer alacak.<br />

İstanbul Üniversitesi Elektrik Elektronik<br />

Mühendisliği Bölümü’nde eğitimini tamamlayan<br />

Tunca, 2004 yılında başladığı<br />

kariyer yolculuğunda aralarında global<br />

mobil teknoloji şirketlerinin de bulunduğu<br />

uluslararası tüketici elektroniği şirketlerinde<br />

satış, kanal yönetimi, iş geliştirme,<br />

stratejik ilişki yönetimi, ülke ve bölge<br />

düzeyinde kilit müşteri yönetiminin de<br />

bulunduğu birçok alanda deneyim sahibi<br />

olup TCL Communication’a 2016 yılında<br />

katıldı. Tunca, 2020 yılından bu yana TCL<br />

Communication Türkiye Ülke Müdürlüğü<br />

görevini yürütüyordu.<br />

39


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Siro, ICBC Turkey ile uzun vadeli yatırım<br />

kredisi anlaşması imzaladı<br />

Togg ve Farasis Energy ortaklığında temiz enerji depolama çözümleri geliştirmek<br />

üzere kurulan Siro Silk Road Temiz Enerji Depolama Teknolojileri, Çin Endüstri ve<br />

Ticaret Bankası ICBC Turkey ile 400 milyon Yuan’lık kredi anlaşmasına imza attı.<br />

Dünyanın sürdürülebilirliği için net-sıfır hedeflerine hizmet eden Siro bu finansmanı<br />

batarya hücresi dahil Ar-Ge ve üretim yapacağı yeni kampüsündeki inşaat, makina<br />

ve ekipman yatırımları kapsamında kullanacak…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Türkiye ve çevresindeki ülkelerde otomotiv<br />

ve otomotiv dışı uygulamalar için<br />

enerji depolama çözümleri geliştirmek<br />

üzere Togg ve Farasis Energy’nin yüzde<br />

50-50 ortak girişimle kurduğu Siro, Çin<br />

Endüstri ve Ticaret Bankası ICBC Turkey<br />

ile yatırımlarına hız katacak önemli<br />

bir kredi anlaşmasına imza attı. Gebze<br />

Bilişim Vadisi’ndeki Siro yönetim merkezinde<br />

gerçekleşen imza törenine, Siro<br />

ve ICBC yöneticileri ile Çin’in İstanbul<br />

Başkonsolosu Wei Xiaodong katıldı.<br />

Anlaşmaya göre Siro, ICBC Turkey’nin<br />

sağlayacağı 400 milyon Yuan (yaklaşık<br />

50 milyon Euro) tutarındaki krediyi, iki<br />

yıl geri ödemesiz, toplam beş yıl vadeli<br />

olarak kullanacak. Temiz enerji dönüşümünde<br />

önemli bir oyuncu olacak Siro bu<br />

“yeşil” finansmanı, batarya hücresi dahil<br />

Ar-Ge ve üretim yapacağı yeni kampüsündeki<br />

inşaat, makina ve ekipman yatırımları<br />

kapsamında değerlendirecek.<br />

40<br />

“Bölgenin öncü enerji<br />

depolama oyuncularından biri<br />

olma hedefiyle çalışıyoruz”<br />

İmza töreninde konuşan Siro Ticari Genel<br />

Müdürü Naci Özgür Özel, Çin Endüstri<br />

ve Ticaret Bankası ICBC Turkey<br />

ile temiz enerji depolama teknolojileri<br />

geliştirme ve üretimi yatırımının finansmanına<br />

katkı sağlayacak uzun vadeli<br />

bir kredi anlaşmasına imza atmaktan<br />

mutluluk duyduklarını belirterek, şunları<br />

söyledi: “Ocak 2023’ten bu yana Togg<br />

Teknoloji Kampüsü’ndeki Siro Batarya<br />

Teknoloji Merkezi’nde batarya modül ve<br />

paketlerinin üretimini gerçekleştiriyoruz.<br />

24 Nisan’da inşaat başlangıç töreni<br />

yaptığımız Gemlik’teki Batarya Geliştirme<br />

ve Üretim Kampüsümüzün inşaatı<br />

ise tüm hızıyla sürüyor. Kampüsümüze<br />

<strong>2024</strong> yılı sonunda geçmeyi, 2026 yılında<br />

başlayacak hücre üretimi ile Türkiye’yi<br />

çevreleyen, Avrupa’yı da kapsayan geniş<br />

bölgede öncü enerji depolama oyuncularından<br />

biri haline gelmeyi hedefliyoruz.<br />

ICBC Turkey ile yaptığımız bu anlaşma,<br />

bizi hedeflerimize bir adım daha yaklaştırması<br />

açısından çok değerli. Bu ‘yeşil<br />

finansmanı’ Siro Batarya Geliştirme ve<br />

Üretim Kampüsü’ndeki inşaat, makina<br />

ve ekipman yatırımlarımız için kullanarak,<br />

e-mobilitenin yanı sıra mikro-mobilite,<br />

endüstriyel uygulamalar, deniz<br />

taşıtları, yenilenebilir enerji için sabit<br />

enerji depolama gibi uygulamalarımızı<br />

Türkiye’nin yanında çevremizdeki 120<br />

ülkeye yaymayı hedefliyoruz. Bölgenin<br />

öncü enerji depolama oyuncularından<br />

biri olma hedefimize güçlü iş birlikleriyle<br />

adım adım ilerliyoruz.”<br />

“Uzun vadeli, katma değeri<br />

yüksek, istihdamı artıran<br />

projeler için yenilikçi bir<br />

örnek”<br />

ICBC Turkey Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Qian Hou da Siro ile finansal iş birliğine<br />

imza atmaktan memnuniyet duyduklarını<br />

belirterek, şöyle konuştu: “Global<br />

sürdürülebilirlik vizyonumuz ve Türkiye<br />

ile Çin arasındaki ekonomik ilişkileri<br />

güçlendirme misyonumuz kapsamında<br />

önemli bir iş birliği gerçekleştirmekten<br />

mutluluk duyuyoruz. Siro’nun enerji dönüşümünü<br />

önemli ölçüde hızlandıracak<br />

bu yatırım, aynı zamanda Türkiye’nin<br />

teknolojik alandaki uluslararası başarısının,<br />

küresel rekabette kendini konumlandırmasının<br />

ve yerli otomotiv yatırımının<br />

ayrılmaz bir parçası olarak marka<br />

değerini artırmasının da bir parçasıdır.<br />

Bu çok değerli iş birliğini uzun vadeli,<br />

katma değeri yüksek ve istihdamı artıran<br />

projelere sağladığımız finansman<br />

modelinin yenilikçi bir örneği olarak görüyoruz.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Ayrotek’in Geliştirdiği AyroID ile<br />

kimlik sahipleri kimlik bilgilerinde<br />

tam kontrol sahibi oluyor<br />

Türk teknoloji şirketi Ayrotek, geliştirdiği blokzinciri<br />

tabanlı dijital kimlik yönetim platformu AyroID ile<br />

kullanıcıların kişisel verilerinin nasıl kullanılacağı<br />

ve depolanacağı konusunda tam kontrol sahibi<br />

olmasını sağlıyor. Tüm Türkiye genelinde kurumsal ve<br />

bireysel kullanıma sunulan AyroID, kimlik bilgilerinin<br />

merkeziyetsiz olarak yönetildiği mobil cüzdandan<br />

“AyroID ile Girip Yap” şifresiz giriş altyapısına kadar<br />

sağladığı birçok avantaj ile kişisel verilerin korunmasında<br />

kuralları yeniden yazmaya hazırlanıyor…<br />

Online kimlikler günümüzde kullanıcılara<br />

pek çok alanda fayda sağlıyor ancak<br />

mahremiyet açısından bazı olası sorunları<br />

da beraberinde getiriyor. Kişisel bilgileri<br />

barındıran veri merkezlerinin siber<br />

saldırılara uğraması, bilgi sızdırılması,<br />

kişisel bilgilerin son kullanıcı rızası<br />

alınmadan işlenmesi ve hatta satılması<br />

gibi durumlar, kullanıcı tarafında endişe<br />

oluşturabiliyor. Diğer bir yandan<br />

kurumsal ortamda kâğıt veya plastik<br />

kart gibi fiziksel kimlik belgeleri, dijital<br />

on-boarding gibi kullanım senaryolarında<br />

işe yaramıyor ve kimlik bilgisi üretme<br />

ve doğrulama süreçlerinde bürokrasi ve<br />

otomasyon eksikliği ortaya çıkabiliyor.<br />

Türkiye’nin önde gelen yazılım satışı<br />

ve danışmanlığı şirketi Ayrotek bu sorunları<br />

ve endişeleri ortadan kaldırmak<br />

üzere kurumsal düzeyde doğrulanabilir<br />

blokzinciri tabanlı bir kimlik yönetim<br />

platformu olan AyroID’yi geliştirdiğini<br />

duyurdu. “Kimlik sizde, kontrol sizde”<br />

yaklaşımı ile geliştirdiği AyroID sayesinde<br />

bireyler kişisel verilerinin üzerinde ne<br />

zaman, nasıl ve kimlerle paylaşacağı konusunda<br />

tam kontrol sahip olurken kurumlar<br />

da kimlik doğrulama süreçlerini<br />

dijital ortamda daha etkin yönetmesini<br />

sağlayan bir blokzinciri tabanlı kimlik<br />

yönetim platformuna kavuşmuş oluyor.<br />

AyroID platformu kapsamında kullanıcıların<br />

kimlik bilgilerini tutması için bir<br />

mobil cüzdan sağlanıyor. Kullanıcılar<br />

kimlik bilgilerini doğrulayıcılara paylaşmak<br />

istediklerinde, mobil cüzdanlarını<br />

kullanarak onay verebiliyorlar. AyroID<br />

Mobil Cüzdanı, App Store ve Google Play<br />

üzerinden hemen indirilebiliyor. Bunun<br />

yanı sıra AyroID, Google veya Facebook<br />

ile giriş yapma imkânı gibi kullanıcılara<br />

“AyroID ile Girip Yap” şifresiz giriş altyapısı<br />

sunulmasına imkân tanıyor.<br />

AyroID, aşağıdaki sektörlerde kullanım<br />

alanları sağlıyor:<br />

• Kampüs Girişi: Kampüs girişi, RFID<br />

veya fiziksel kartlar yerine mobil cüzdan<br />

aracılığıyla yapılabilir.<br />

• Skorlama: Risk ve kredi skorları, mobil<br />

cüzdan içinde bir kimlik bilgisi olarak<br />

işlenebilir ve finans kurumları arasında<br />

risk ve kredi analiz süreçleri hızlandırılabilir.<br />

• On-boarding: Dijital on-boarding durumu,<br />

şirketler arasında tekrar kullanılabilir.<br />

(Örneğin bir şirket, yeni müşteriyi<br />

aynı çatı altında başka bir şirkette müşteriliği<br />

var ise otomatik olarak ve daha<br />

az bir eforla on-board edebilir.)<br />

• Otomotiv: Bireyler, sürüş kayıtlarını ve<br />

kimlik bilgilerini araç kiralama hizmetleri<br />

veya P2P araç paylaşım platformlarıyla<br />

paylaşabilir. Araç sahipleri ve araç<br />

bakım firmaları, araç bakım kayıtlarının<br />

geçmişine, güvenilir ve şeffaf biçimde<br />

erişebilir.<br />

• Sağlık: Hastalar, kendi tıbbi kayıtlarını<br />

ve sağlık verilerini gizliliklerini koruyarak,<br />

sağlık hizmeti sağlayıcılarla paylaşabilirler.<br />

• Eğitim: Öğrenciler, mezuniyet belgesi<br />

ve transkript gibi eğitim kayıtlarını potansiyel<br />

işverenler ve eğitim kurumlarıyla,<br />

güvenli ve şeffaf biçimde paylaşabilirler.<br />

• Belge Otomasyonu: Belge değişimi<br />

ve otomasyonu, şirketler arasında daha<br />

güvenli, etkili, şeffaf ve hızlı hale getirilebilir.<br />

• Sadakat: Sadakat programları, bu platform<br />

üzerine geliştirilebilir. Alışverişte<br />

kazanılan puanlar, ortak bir cüzdanda<br />

tutulabilir, aynı sadakat platformuna<br />

dâhil olan tüm şirketler içinde kullanılabilir.<br />

• Kurumsal Kimlik: AyroID, kişisel<br />

kimlikler gibi kurumsal kimliklerinin<br />

tanımlanmasını ve doğrulanmasını da<br />

olanak verdiği için iş yapmanın risklerini<br />

ve maliyetlerini azaltmayı sağlayabilir.<br />

Şirketler de bireyler gibi dijital kimliklerini<br />

oluşturabilir ve firma kayıt detayları,<br />

vergi tanımlama numaraları, sektör<br />

sertifikaları gibi doğrulanabilir kimlik<br />

bilgilerini AyroID ile yönetebilirler.<br />

• Nesnelerin İnterneti (IoT): IoT cihazlarına<br />

dijital kimlik atanabilir ve üretici,<br />

model, firmware sürümü gibi doğrulanabilir<br />

kimlik bilgileri verilebilir. Bu bilgiler<br />

üreticiler tarafından dijital olarak<br />

imzalanır ve cihazda güvenli bir şekilde<br />

saklanır. Böylece IoT cihazlarının tüm<br />

yaşam döngüsü, kurulum, devreye alma,<br />

firmware güncellemeleri, bakım ve devre<br />

dışı bırakma gibi süreçler, güvenli ve şeffaf<br />

bir şekilde yönetilebilir.<br />

Geliştirdikleri platformla ilgili açıklama<br />

yapan Ayrotek Genel Müdürü Ülker<br />

Gürpınar, “Blokzinciri tabanlı kimlik<br />

yönetim platformumuz AyroID’yi tanıtmaktan<br />

heyecan duyuyoruz. AyroID, bireylerin<br />

kendi verilerini kontrol altına<br />

aldığı, daha güvenli ve kullanıcı odaklı<br />

bir dijital kimlik yönetimine doğru<br />

önemli bir adımı temsil ediyor. AyroID<br />

ile kimlik paylaşımlarında oluşabilecek<br />

zafiyetlerin önüne geçmeyi, kullanıcıya<br />

kimliklerini ne zaman, nasıl ve kimlere<br />

paylaşabileceği konusunda tam kontrol<br />

sağlamayı ve kimlik doğrulama, müşteri<br />

tanımlama, risk/kredi değerlendirme<br />

gibi kimlik bilgisi gerektiren kurumsal<br />

süreçlerde bürokrasiyi azaltmayı ve otomasyonu<br />

arttırmayı hedefliyoruz.” dedi.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

41


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Sürdürülebilir endüstrinin enerjisi<br />

HANNOVER MESSE <strong>2024</strong>’de<br />

Dünyanın en büyük 10 fuar şirketi arasında yer alan<br />

Deutsche Messe tarafından 22-26 Nisan <strong>2024</strong> tarihleri<br />

arasında düzenlenecek HANNOVER MESSE fuarı<br />

teknolojiyle dünyaya ilham vererek; endüstride inovatif,<br />

sürdürülebilir ve dijital dönüşüme öncülük edecek. 4 bin<br />

firmanın katılacağı fuarda öne çıkan endüstri trendleri<br />

arasında; yapay zekâ, karbon-nötr üretim, enerji<br />

sistemleri, Endüstri 4.0, Üretim-X ile hidrojen ve yakıt<br />

hücreleri yer alacak…<br />

Sektör Market<br />

Endüstriyel dönüşüm temasıyla 22-26<br />

Nisan <strong>2024</strong> tarihleri arasında gerçekleştirilecek<br />

HANNOVER MESSE Fuarı’nda<br />

4 binden fazla şirket yeşil bir gelecek için<br />

çözümlerini sunmak üzere bir araya gelecek.<br />

Fuarda öne çıkan endüstri trendleri<br />

arasında ise yapay zeka, karbon-nötr<br />

<strong>IT</strong> network üretim, iklim koruma, sürdürülebilirlik,<br />

Endüstri 4.0, hidrojen ve yakıt hücreleri<br />

yer alacak. Fuarla ilgili değerlendirmelerde<br />

bulunan Deutsche Messe AG<br />

HANNOVER MESSE Global Direktörü<br />

Basilios Triantafillos, “Geçtiğimiz nisan<br />

ayında HANNOVER MESSE’de gördüğümüz<br />

gibi yenilikçi teknolojiler, iklim<br />

açısından nötr ve yüksek performanslı<br />

bir endüstriye giden yolu açıyor. Şirketlerin<br />

de bu doğrultuda otomasyon, yapay<br />

zeka ve enerji yönetimi kavramlarını<br />

nasıl uygulayacakları üzerine rehberlik<br />

almaya ihtiyaçları var. Kendi gelecek<br />

vizyonlarını oluştururken büyüme potansiyellerini<br />

sınırlamayacak bilgi ve yeniliklerden<br />

haberdar olmalılar. İşte tüm<br />

bu önemli konular HANNOVER MESSE<br />

<strong>2024</strong>’de yer bulacak” dedi. HANNOVER<br />

MESSE <strong>2024</strong>’ün “Sürdürülebilir Endüstriye<br />

Enerji Veriyor” ana teması altında<br />

ilgili sorulara cevaplar sunduğunu belirten<br />

Triantafillos, “Çözüm; yeni teknolojiler<br />

ile sektörler arası iş birliği ve net bir<br />

politik çerçevenin harmanlanmasından<br />

geçiyor” açıklamasında bulundu.<br />

42<br />

Yeşil bir gelecek için çözümler<br />

sunulacak<br />

HANNOVER MESSE’nin <strong>2024</strong> organizasyonunda<br />

makine mühendisliği, elektrik<br />

mühendisliği ve dijital endüstrilerin yanı<br />

sıra enerji sektöründen şirketler daha yeşil<br />

bir gelecek için çözümlerini sunmak<br />

üzere bir araya gelecek. 4.000’den fazla<br />

şirketin birleşik bir endüstriyel ekosistemi<br />

temsil edeceği fuarda otomasyon,<br />

dijitalleşme ve elektrifikasyonun iklim<br />

nötrlüğünü nasıl sağlayabileceği ortaya<br />

konacak. HANNOVER MESSE’de öne<br />

çıkan endüstri trendleri arasında yapay<br />

zeka, karbon-nötr üretim, enerji sistemleri,<br />

Endüstri 4.0 ve Üretim-X ile hidrojen<br />

ve yakıt hücreleri yer alacak.<br />

Fuara Türkiye imzası<br />

Hannover Fairs Turkey‘in bir yandan iş<br />

ortaklarıyla birlikte büyük çoğunluğu<br />

imalat sanayi odaklı olmak üzere 10 fuar<br />

düzenlediğini diğer yandan ise Deutsche<br />

Messe tarafından dünyanın çeşitli<br />

ülkelerinde düzenlenen fuarlara Türkiye’den<br />

katılımlar organize ettiğini belirten<br />

Hannover Fairs Turkey Fuarcılık A.Ş<br />

Genel Müdürü Annika Klar, “Geçtiğimiz<br />

yıl farklı kıta ve ülkelerden 4.000’den fazla<br />

katılımcıya ev sahipliği yapan fuar, bu<br />

yıl da bu istikrarını sürdürecek. Türkiye,<br />

İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) desteği<br />

ve Hannover Fairs Turkey’in organizasyonuyla<br />

fuarda 140’a yakın firma tarafından<br />

temsil edilecek. Türkiye üretim<br />

ve ihracatta her geçen gün gelişmeye<br />

devam ediyor. Sanayi alanında üretim<br />

ve ihracat yapan firmalar, imalat, istihdam<br />

ve Ar-Ge süreçlerine yaptıkları yatırımlarla<br />

dikkat çekiyor. Bu başarının<br />

anahtarı, firmaların gösterdikleri istikrarlı<br />

çabada yatmakta. Gelişen sanayi<br />

tesisleri, artan katma değer, büyüyen<br />

kapasiteler ve sürdürülebilirlik odaklı girişimlerle<br />

Türkiye sanayisi her geçen gün<br />

büyüyor. Küresel ekonomik dalgalanmalara<br />

rağmen üretimini durdurmayan<br />

ve teknoloji yatırımlarına devam eden<br />

Türkiye sanayisi, uluslararası fuarlarda<br />

da öne çıkıyor. HANNOVER MESSE aracılığıyla<br />

iş görüşmelerine aktif olarak katılan<br />

firmalar, yeni bağlantılar, projeler<br />

ve işbirlikleri için fırsatlar buluyor” dedi.<br />

Yerli üreticiler 1992 yılından<br />

bu yana kesintisiz olarak<br />

HANNOVER MESSE’de<br />

HANNOVER MESSE’nin sanayi sektörü<br />

için dünyadaki en önemli buluşma noktası<br />

olduğuna değinen İstanbul Ticaret<br />

Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı<br />

Mehmet Develioğlu, “İstanbul Ticaret<br />

Odası olarak 1992 yılından bu yana<br />

kesintisiz şekilde sanayicimizi HAN-<br />

NOVER MESSE fuarıyla küresel vitrine<br />

taşıyoruz. Bugün bu üretken ve geleceğe<br />

yön veren platformda yer almaktan ve<br />

ülkemiz adına milli katılım organizasyonunu<br />

yeniden düzenleyecek olmaktan<br />

büyük heyecan duyuyoruz. Fuara katılım<br />

demek; daha fazla rekabetçi olmak,


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

daha fazla ihracat imkanı yakalamak,<br />

daha fazla üretim ve istihdama ulaşmak<br />

demek. Bu yıl 77. defa kapılarını açacak<br />

olan ve dünya endüstrisinin nabzını tutan<br />

HANNOVER MESSE fuarı İstanbul<br />

Ticaret Odası olarak büyük önem verdiğimiz<br />

bir organizasyon. Burada atılan<br />

tohumlar, ne mutlu ki sektörün küresel<br />

bağlantılarını daha da kuvvetlendirdi.<br />

Türkiye’nin Hannover’deki katılım alanı<br />

ve katılımcı sayısı her yıl artmaktadır.<br />

Türkiye 2023’te, fuarda katılımcı firma<br />

sayısında ev sahibi Almanya’dan sonra<br />

3’üncü büyük yabancı katılımcı oldu.<br />

Beş ayrı salonda, 1.800 metrekarede 81<br />

katılımcımızla HANNOVER MESSE<br />

<strong>2024</strong>’te yer alacağız. Ayrıca 140’ı aşkın<br />

firmamız da fuara bireysel olarak iştirak<br />

ederek Türkiye’yi ve sektörün gücünü<br />

temsil edecek” dedi.<br />

Norveç Ankara Büyükelçisi Andreas<br />

Gaarder de partner ülke olarak HAN-<br />

NOVER MESSE Fuarı’nda yer almaktan<br />

büyük bir onur ve heyecan duyduklarını<br />

söyleyerek şu bilgileri verdi: “Doğal kaynakları<br />

doğru yönetmede, yenilenebilir<br />

enerji ile yeşil dönüşüm süreçlerinde 100<br />

yılı aşkın deneyimi ile Norveç özellikle<br />

temiz enerji üretiminde eşsiz bir noktada<br />

bulunuyor. Ayrıca Norveç, üstün<br />

nitelikli iş gücüne sahip bir ülke olarak<br />

uzun vadeli ortaklıklar konusunda da<br />

iş birlikçi bir konumda. Yeşil sanayi dönüşümünün<br />

de öncülüğünü üstlenen<br />

Norveç, dünyada likit hidrojenle çalışan<br />

ilk gemiyi de üreten, elektrikli araba<br />

inovasyonu ve sürdürülebilir rüzgar endüstrisi<br />

üzerine çok uzun yıllardır çalışan<br />

bir ülke. Bu vesile ile Türkiye’nin de<br />

2053 hedefinde net sıfır emisyona geçme<br />

çalışmaları olduğunu biliyoruz. Norveç<br />

ve Türkiye arasında enerji ve denizcilik<br />

sektörlerinde iş birliğinin geliştirilebileceğine<br />

inanıyoruz. İki ülke arasında<br />

iş birliğinin bu anlamda gelişmesi için<br />

Norveç’in teknolojik çözümlerinin Türkiye<br />

için uygun olabileceğini düşünüyoruz.<br />

Net sıfır emisyona geçiş ile ilgili<br />

bilgi birikimimizi paylaşmaktan ve iş<br />

birliğine gitmekten mutluluk duyacağımızı<br />

belirtmek isterim. Türkiye‘deki<br />

paydaşlarmızı bu yıl düzenlenecek olan<br />

HANNOVER MESSE‘ye katılmaya teşvik<br />

ediyor ve onları iki Norveç pavilyonunu<br />

ziyaret etmeye davet ediyorum.<br />

Norveç’in teknolojik çözümleri Türkiye<br />

için çok uygun olabilir ve HANNOVER<br />

MESSE yeni bağlantılar kurmak ve Norveç-Türkiye<br />

uyumunu arttırmak için harika<br />

bir fırsat olacaktır.“<br />

Dünya pazarının liderleri<br />

HANNOVER’da<br />

HANNOVER MESSE <strong>2024</strong>’ün katılımcı<br />

şirketleri arasında Amazon Web Services,<br />

Bosch Rexroth, Google Cloud, Microsoft,<br />

Salzgitter AG, SAP, Schneider<br />

Electric ve Siemens gibi global teknoloji<br />

şirketlerinin yanı sıra Beckhoff Automation,<br />

EBM-Pabst, Festo, ifm electronic,<br />

igus, LAPP, Pepperl+Fuchs, Pilz, Q-CEL-<br />

LS, Rittal, Turck ve WAGO gibi küçük<br />

ve orta ölçekli işletmeler de yer alacak.<br />

Bavaria Innovative, çeşitli Fraunhofer<br />

enstitüleri, Karlsruhe Teknoloji Enstitüsü<br />

(K<strong>IT</strong>) ve Almanya Eğitim ve Araştırma<br />

Bakanlığı gibi önde gelen araştırma<br />

kuruluşları, Ar-Ge ve teknoloji transferinin<br />

mevcut durumuna dikkat çekecek.<br />

300’den fazla endüstriyel start-up şirketi,<br />

girişimcilik ve inovasyondaki odağı<br />

güçlendirecek<br />

Hidrojene ilgi giderek artıyor<br />

Üretim ve ulaşım gibi sektörleri karbonsuzlaştırmaya<br />

yönelik projelere hükümetlerin<br />

ve şirketlerin yatırımları arttıkça<br />

yeşil hidrojene olan ilgi de giderek<br />

artıyor. Bu doğrultuda HANNOVER<br />

MESSE, <strong>2024</strong> organizasyonunda 300’den<br />

fazlası “Hidrojen + Yakıt Hücre Avrupa”<br />

(Hydrogen + Fuel Cells Europe) grup katılımı<br />

olmak üzere hidrojen ve yakıt hücre<br />

endüstrisinden yaklaşık 500 şirkete ev<br />

sahipliği yapacak.<br />

<strong>2024</strong>’te partner ülke: Norveç<br />

Dünya endüstrisini bir araya getiren<br />

HANNOVER MESSE’nin <strong>2024</strong> organizasyonu<br />

için partner ülkesi Norveç oldu.<br />

Fuarda Norveç, “Norveç <strong>2024</strong>: Yeşil Endüstriyel<br />

Geçişe Öncülük Ediyor” temasıyla,<br />

düşük karbonlu bir topluma geçiş<br />

planlarını ve yenilenebilir enerji, karbon-nötr<br />

üretim, yeşil ve dijital çözümlerin<br />

uygulanması gibi sektörlerde çözüm<br />

geliştirmedeki kilit rolünü vurgulayacak.<br />

Norveç-Almanya Enerji Konferansı<br />

23 Nisan’da altyapı, üretim, taşıma, depolama<br />

ve dağıtım için yatırım güvenliği<br />

yaratan bir hidrojen ekonomisini inceleyecek.<br />

Avrupa Birliği güçlü bir ittifak<br />

Avrupa’da gerçekleşecek seçimlerden iki<br />

ay önce organize edilecek olan HANNO-<br />

VER MESSE, Avrupa Birliği için güçlü bir<br />

ekonomik ittifak konumunda bulunuyor.<br />

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von<br />

der Leyen’in 21 Nisan’daki açılış töreninde<br />

yapacağı konuşmayla başlayacak<br />

olan AB’nin fuardaki programı, endüstri<br />

temsilcilerinin Yeşil Anlaşma gibi konuları<br />

tartışmak üzere AB politikacılarıyla<br />

bir araya gelebileceği “Karbonsuzlaştırılmış<br />

Endüstrinin Evi Olarak AB” konferansını<br />

ve Avrupa Komisyonu Pavilyonunu<br />

içerecek.<br />

Nitelikli insan kaynağı<br />

hedefiyle; ‘YOUR FUTURE’<br />

genç yetenek girişimi<br />

programı<br />

Yaşadığımız yüzyılda nitelikli insan<br />

kaynağına ulaşmak tüm sektörlerin<br />

ortak sorunu. HANNOVER MESSE,<br />

‘YOUR FUTURE’ başlıklı genç yetenek<br />

girişimi ile lise mezunlarını, üniversite<br />

öğrencilerini ve genç profesyonelleri<br />

yapay zeka, mühendislik ve robotik gibi<br />

alanlarda kariyer yapmaya teşvik ediyor.<br />

Program aynı zamanda, potansiyel işverenlerle<br />

toplantılar, sponsor katılımcılara<br />

rehberli turlar, çıraklık ve stajyerlik<br />

programları hakkında bilgiler içeriyor.<br />

Katılımcılarla network kurmak ise yine<br />

programın ilgi çekici diğer bir özelliği.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

43


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Samsung ve Hyundai’den Akıllı Ev ile<br />

Bağlantılı Araç Entegrasyonunda iş birliği<br />

Samsung Electronics’in SmartThings platformu ile Hyundai Motor Group’un bağlantılı<br />

araç teknolojileri, geleceğin yaşam tarzına yönelik çözümlerin geliştirilmesi için önemli<br />

bir adım atıyor. Samsung SmartThings platformu, elektrikli araçlar da dahil olmak<br />

üzere bağlantılı otomobilleri destekleyecek şekilde genişletmek üzere global ölçekte<br />

iş birliği yaptı.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network Samsung Electronics, SmartThings<br />

platformunu elektrikli araçlar da dahil<br />

olmak üzere bağlantılı otomobilleri<br />

destekleyecek şekilde genişletmek üzere<br />

Hyundai Motor Group ile iş birliği yaptığını<br />

duyurdu. Duyuru, şirketlerin akıllı<br />

ev ve bağlantılı otomobilleri tamamen<br />

entegre ederek geleceğin yaşam tarzına<br />

yönelik çözümler geliştirmek üzere 3<br />

Ocak’ta imzalanan iyi niyet sözleşmesinin<br />

ardından yapıldı. Bu hizmetin henüz<br />

hangi ülkelerde geçerli olacağına dair<br />

resmi bir açıklama yapılmasa da önümüzdeki<br />

günlerde akıllı ev ve otomobil<br />

entegrasyonunun artacağı öngörülüyor.<br />

Hyundai ve Kia, Samsung’un SmartThings<br />

platformu ile güçlerini birleştirerek<br />

entegre bir ev enerji yönetimi sistemi ve<br />

yenilikçi akıllı ev teknolojileri geliştirecekler.<br />

Bu ortaklık, her iki şirketin ‘Evden<br />

Arabaya’ ve ‘Arabadan Eve’ hizmetlerini<br />

kapsayacak şekilde tasarlanmış olup,<br />

elektrikli araçlar da dahil olmak üzere<br />

bir dizi bağlantılı araç teknolojisini entegre<br />

edecek.<br />

Evden Arabaya ve Arabadan Eve hizmetleri,<br />

akıllı ev ile araç içi bilgi-eğlence<br />

sistemlerini birbirine bağlayarak her iki<br />

yönde uzaktan kontrol imkanı sağlıyor.<br />

Kullanıcılar SmartThings platformu<br />

aracılığıyla evdeyken arabalarıyla ilgili<br />

çeşitli işlemleri gerçekleştirebilecek.<br />

Bu işlemler arasında aracı çalıştırmak,<br />

44<br />

akıllı klimayı kontrol etmek, camları<br />

açıp kapamak ve şarj seviyelerini kontrol<br />

etmek yer alıyor. Ayrıca araç içerisinden<br />

evdeki TV, klima ve elektrikli aracın şarj<br />

cihazları gibi ev aletlerini kontrol etmek<br />

de mümkün olacak.<br />

Samsung Electronics Başkan Yardımcısı<br />

Chanwoo Park, iş birliğiyle ilgili olarak,<br />

“Bu iş birliği, Evden Arabaya iletişim çözümüne<br />

ve gelecekteki yaşam tarzına<br />

göre optimize edilmiş entegre ‘ev enerji<br />

yönetimi hizmetlerini’ mümkün kılacak.<br />

SmartThings platformunu araçlara bağlayarak<br />

hem evde hem de araçta sunduğumuz<br />

müşteri deneyimini büyük ölçüde<br />

geliştirebileceğiz” dedi.<br />

Kullanıcılar “güne başlama” ve “eve dönüş”<br />

gibi rutinlerini, araçları da dahil olmak<br />

üzere, birden fazla cihazı aynı anda<br />

çalıştırarak SmartThings üzerinden yönetebilecek.<br />

Örneğin, bir Galaxy akıllı<br />

telefonun sabah alarmı çaldığında, perdeler,<br />

ışıklar ve televizyon otomatik olarak<br />

açılabilecek. Kullanıcılar işe gitmek<br />

için evden dışarı çıkarken, araçları ideal<br />

sıcaklığa göre kendini ayarlamış olacak.<br />

Ayrıca kullanıcılar, elektrikli araçlarının<br />

kalan pil gücü seviyesi ve sürüş menzili<br />

gibi bilgilerini, akıllı telefon ve TV ekranlarından<br />

görüntüleyebilecek.<br />

İş birliğinin bağlantılı araçlardaki Arabadan<br />

Eve ve Evden Arabaya hizmetlerini<br />

çeşitli alanlarda daha kullanışlı hale<br />

getirmek için bir fırsat olduğunu belirten<br />

Hyundai ve Kia Bilgi Eğlence Geliştirme<br />

Merkezi Başkan Yardımcısı Haeyoung<br />

Kwon, “Dünyanın her yerinde Hyundai<br />

ve Kia’nın müşterilerinin yolculuklarını<br />

sürekli olarak anlamlı kılmak için teknoloji<br />

geliştirme faaliyetlerimizi hızlandırıyoruz”<br />

dedi.<br />

Entegre ev enerji yönetimi hizmeti sayesinde<br />

kullanıcılar, evlerindeki bağlantılı<br />

cihazların ne kadar enerji tükettiğini<br />

takip edebilecek. Elektrikli araçlarının<br />

ve şarj cihazlarının enerji bilgilerini de<br />

görüntüleyebilecek olan kullanıcılar<br />

böylece, araçlarını en uygun zamanda<br />

şarj edebilecek. Entegre ev enerji yönetimi<br />

hizmetine bağlanan elektrikli araçlar,<br />

günün farklı saatlerine göre farklı<br />

fiyatlandırma bilgilerini, güç talep yanıtı<br />

(DR) programını, fotovoltaik (PV) ve<br />

enerji depolama sistemi (ESS) verilerini<br />

ve zamana göre karbon emisyonlarını<br />

hesaplayabilecek, şarj için en uygun zamanı<br />

otomatik olarak ayarlama imkanına<br />

kavuşacak.<br />

Samsung, Arabadan Eve hizmetini daha<br />

da zenginleştirmek için Samsung Electronics’in<br />

yüzde yüz iştiraki olan HAR-<br />

MAN ile yakın çalışmalar sürdürüyor.<br />

HARMAN’ın donanım ve yazılım yükseltmelerine<br />

imkan tanıyan dijital kokpit<br />

paketi olan “Ready Upgrade” ile kullanıcılar,<br />

çeşitli Arabadan Eve hizmetlerinden<br />

yararlanmak için birçok SmartThings<br />

özelliği yükleyebilecek.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

realme’nin Kurucusu ve CEO’su Sky Li’den<br />

açık mektup: “Make It Real”<br />

realme’nin kurucusu ve CEO’su Sky Li, <strong>2024</strong> yılının başında<br />

açık bir mektup yayınlayarak bu yılın realme için marka<br />

değişim yılı olacağını duyurdu. Mektup, realme’nin yeni<br />

misyonunu, marka konumlandırmasındaki ve marka<br />

ruhundaki dönüşümü açıklığa kavuşturdu. Sky Li,<br />

realme’nin stratejik gelişimi temelinde, “fırsat odaklı”<br />

bir marka olmaktan ziyade “marka odaklı” olmaya<br />

evrileceğini söyledi…<br />

Genç kullanıcıları daha iyi<br />

anlayan bir teknoloji markası<br />

realme, son derece rekabetçi bir akıllı telefon<br />

pazarında kuruldu ve hızla pozisyonunu<br />

belirlediği bir farklılaşma stratejisi<br />

benimsedi: dünya genelinde genç kullanıcılara<br />

daha iyi teknolojiler ve tasarımlar<br />

sunmak. Son beş yıl içinde genç nesillere<br />

dair kapsamlı bilgiler edinen realme, dünya<br />

genelinde 200 milyondan fazla kullanıcıya<br />

çığır açan performans ve tasarıma<br />

sahip ürünler sunmaya devam ediyor.<br />

Önümüzdeki beş yılın başında genç kullanıcıları<br />

daha iyi anlayan bir teknoloji<br />

markası olmak için realme, bu konudaki<br />

kapsamlı bilgisine dayanarak ve şirketin<br />

gelişimine rehberlik ederek marka konumunu<br />

trend temelli bir stratejiden daha<br />

açık ve kapsamlı bir stratejiye dönüştürdü.<br />

Sky Li şunları söyledi: “Yeni konumlandırmamızın<br />

odak noktası, bir yön değişikliğinden<br />

ziyade bir açılım niteliğinde.<br />

Bu, uzun vadeli yatırımlarımıza ve gelişimimize<br />

rehberlik ederek, dünyanın çeşitli<br />

bölgelerinde ve pazarlarda daha fazla genç<br />

kullanıcıyla daha iyi bir bağlantı kurmamıza<br />

yardımcı olacak.”<br />

5 yıllık marka değeri ve genç kullanıcıların<br />

bilinirliğiyle realme, standardını daha<br />

yükseğe çıkarmayı hedefliyor. realme,<br />

genç kullanıcıların beklentilerini aşma<br />

hedefiyle, marka ve ürün deneyimine<br />

her zamankinden daha fazla önem vererek<br />

imkansızdan başlıyor ve bu hedefini<br />

mümkün kılmak için standartları yükseltiyor.<br />

Bu nedenle realme, gelecekteki<br />

gelişime yönelik isteklerini daha net bir<br />

şekilde özetleyen yeni bir misyon benimsedi:<br />

“Dünyanın dört bir yanındaki genç<br />

kullanıcıların, beklentileri aşan teknoloji<br />

deneyimlerinden keyif almasına olanak<br />

sağlamak.” Asıl amacına sadık kalan realme,<br />

ileriye dönük daha büyük bir odaklanma<br />

ve hırsla ilerleyecek, yeni olasılıkları<br />

keşfetmek ve hedeflerine ulaşmak için atılımlar<br />

yapmaya hazır olacak.<br />

“Fırsat odaklı”dan “marka<br />

odaklı”ya<br />

realme, her zaman gençleri merkezine koyarak<br />

ve kullanıcı odaklı yaklaşıma bağlı<br />

kalarak bu üç alanda rekabet gücünü artırıyor:<br />

ürün gücü, teknolojik güç ve marka<br />

gücü. Bu yaklaşım, realme’nin uzun vadeli<br />

ve yüksek kaliteli bir büyüme elde etmesine<br />

rehberlik ediyor.<br />

Ürün gücünde atılımlar yapabilmek için<br />

realme, “Simply Better” ve “No Leap, No Launch”<br />

stratejilerine bağlı kalmaya devam<br />

ederken, aynı zamanda üç ürün serisinin<br />

konumlandırmasını da netleştiriyor. GT<br />

Serisi, Yüksek Seviye Performans Amiral<br />

Gemisi olarak konumlandırılırken, Number<br />

Serisi, Yeni Nesil Görüntüleme ve C<br />

Serisi ise Essential Plus olarak konumlandırılıyor.<br />

Ayrıca realme performans, fotoğrafçılık ve<br />

tasarım olmak üzere üç alanda ürün deneyimini<br />

geliştirmeye odaklanacak. Bu kapsamda<br />

30’dan fazla önde gelen teknoloji<br />

ortağıyla iş birliği yaparken, araştırma ve<br />

geliştirmeye daha fazla yatırım yapacak.<br />

Bu sayede teknolojideki en son gelişmeleri<br />

doğrudan genç kullanıcılarına sunabilecek.<br />

realme, marka gücü konusunda genç nesile<br />

odaklanmaya devam ederek müşteri anlayışı<br />

mekanizmasını daha uyumlu ve duyarlı<br />

olacak şekilde optimize edecek. Sky<br />

Li, realme’nin projelerin ortasındayken bile<br />

yeni kullanıcı anlayışını doğrudan marka<br />

ve ürün gelişimine entegre edebileceğini,<br />

böylece akıcı, dinamik ve üç boyutlu hissettiren<br />

bir marka deneyimi yaratabileceğini<br />

belirtti.<br />

Ürün gücü, teknolojik güç ve marka gücünü<br />

rekabetçiliğinin merkezine koyan<br />

realme, en son teknolojik gelişmeleri doğrudan<br />

genç kullanıcılara ulaştırarak, genç<br />

kullanıcıları daha iyi anlayan bir teknoloji<br />

markası olma hedefini bir fikirden gerçeğe<br />

dönüştürüyor. Bu sebeple realme, yeni bir<br />

slogan ortaya koyuyor: “Make it Real”. Bu<br />

slogan, realme’nin “Dare to Leap” ruhunu<br />

korurken genç kullanıcılara daha fazla<br />

odaklanıyor ve onların hayatlarına gerçek,<br />

net ve somut faydalar sunmayı hedefliyor.<br />

Önümüzdeki 5 yıl boyunca realme, asıl<br />

amacına sadık kalıp gençlerle birlikte<br />

büyüyerek, genç kullanıcıları daha iyi<br />

anlayan, onların manevi arayışlarını ve<br />

duygusal değerlerini doyuran bir teknoloji<br />

markası haline gelmeyi ve “Make it Real”<br />

sloganını gerçeğe dönüştürmeyi hedefliyor.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

45


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Lenovo CES <strong>2024</strong>’te<br />

Yapay Zeka destekli cihaz ve çözümleri<br />

kullanıcıların beğenisine sundu<br />

Lenovo, herkes için yapay zeka portföyünü ve<br />

vizyonunu yapay zeka bilgisayarları ve diğer güçlü<br />

inovasyonlarla güçlendiriyor…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

46<br />

CES® <strong>2024</strong>’te yapay zeka destekli 40’tan<br />

fazla yeni cihaz ve çözümü görücüye çıkaran<br />

Lenovo, şirketin Herkes için yapay zeka<br />

vizyonunu ileriye taşıdı. Duyurular arasında,<br />

Lenovo Yoga, ThinkBook, ThinkPad,<br />

ThinkCentre ve Legion alt markalarında<br />

hem tüketiciler, hem de işletmeler için<br />

daha önce hiç görülmemiş bir biçimde<br />

bilgisayar deneyimini kişiselleştiren yeni<br />

yapay zeka destekli bilgisayar inovasyonları<br />

yer alıyor. Yeni teknoloji çözümleri<br />

portföyü; iki yeni konsept ürün, bir tablet,<br />

yazılım uygulamaları, aksesuarlar ve daha<br />

fazlasıyla tamamlanıyor.<br />

Lenovo, Yaratıcı Süreçleri<br />

Yapay Zekayla Güçlendiren<br />

Yeni Tüketici Cihazları<br />

Repertuarını Görücüye<br />

Çıkarıyor<br />

Lenovo, en yeni tüketici cihazlarını kullanıcıların<br />

beğenisine sundu. Bu cihazlar<br />

arasında, yaratıcı çalışmalara güç katan<br />

Yoga AI dizüstü bilgisayarlar, kullanıcıları<br />

eğlenmeye ve öğrenmeye davet eden bir<br />

tablet, gündelik kullanıcılar için tasarlanmış<br />

IdeaPad dizüstü bilgisayarlar ve modern<br />

dünya için çevre birimleri yer alıyor.<br />

Lenovo’nun en yeni Microsoft Windows 11<br />

işletim sistemli Lenovo Yoga dizüstü bilgisayar<br />

ürün grubu; yaratıcı profesyoneller,<br />

sanatçılar ve güvenlikten ödün vermeden<br />

yaratıcı yapay zekanın gücünden basit ve<br />

kullanıcıya özel bir biçimde yararlanmak<br />

isteyen herkes için özel bir yazılım olan Lenovo<br />

Yoga Creator Zone ile geliyor.<br />

Yeni nesil Lenovo Yoga dizüstü bilgisayarlar<br />

arasından öne çıkan modeller Lenovo<br />

Yoga Pro 9i (16”, 9) ve Lenovo Akıllı Kalem<br />

ve Kılıf ile birlikte gelen Lenovo Yoga 9i 2’si<br />

1 arada (14”, 9). Standartlarından ödün vermeyen<br />

yaratıcı profesyoneller için tasarlanan<br />

her iki üst sınıf dizüstü bilgisayar da,<br />

dayanıklılık için MIL-STD-810H standardında<br />

olup, son derece hızlı performans<br />

için en yeni Intel® Core Ultra İşlemciler,<br />

güçlü yapay zeka işlevlerine güç veren fiziksel<br />

bir Lenovo AI Core Chip ve kesintisiz<br />

yaratıcılık için güçlü piller gibi son teknoloji<br />

ürünü bileşenlerle öne çıkıyor.<br />

Lenovo Yoga ailesinde dört yeni dizüstü<br />

bilgisayar daha bulunuyor. Lenovo Yoga<br />

Slim 7i (14”, 9), Intel Core Ultra İşlemciler ve<br />

WUXGA OLED ekranı sayesinde taşınabilirliğiyle<br />

öne çıkan ince ve hafif bir Intel<br />

Evo sürümü premium dizüstü bilgisayar.<br />

İçerik oluşturma tarafında, Lenovo Yoga<br />

Pro 7i (14”,9) ve Lenovo Yoga Pro 7 (14”,9) ise;<br />

Intel Core Ultra İşlemci veya AMD Ryzen<br />

7 8845HS işlemci seçeneğine, NVIDIA Studio<br />

onaylı NVIDIA® GeForce® RTX 4050<br />

Dizüstü GPU’ya ve PureSight Pro LCD<br />

veya OLED 3K ekran seçeneklerine sahip,<br />

yaratıcı profesyonellere yönelik dizüstü<br />

bilgisayarlar.<br />

Dünyanın ilk tam boy çift ekranlı OLED<br />

dizüstü bilgisayarı ile aynı serinin bir parçası<br />

olan Lenovo Yoga Book 9i (13”, 9), artık<br />

Intel’in yeni Core Ultra İşlemcileri, PureSight<br />

OLED 2.8K ekran ve Bowers & Wilkins®<br />

döner soundbar ile satın alınabilecek. Son<br />

olarak, hareket halindeki yaratıcı profesyonellerin<br />

yaratıcılıklarını tamamlayan<br />

araçlara hızlıca erişmesini sağlayan yeni<br />

Lenovo Yoga 7i 2’si 1 arada (16”, 9) ve Lenovo<br />

Yoga 7i 2’si 1 arada (14”, 9) dönüştürülebilir<br />

dizüstü bilgisayarlar kullanıcılara<br />

sunuluyor.<br />

Eğlence için üretilmiş, ancak öğrenme için<br />

tasarlanmış Lenovo Tab M11 tablet, öğrenciler,<br />

film uzmanları ve görsel sanatçılar<br />

için vazgeçilmez bir cihaz. Olağanüstü<br />

bir yazma, çizme ve karalama deneyimi<br />

sunan kullanışlı bir ekran kalemi olan Lenovo<br />

Tab Pen’e sahip bu tablet, kullanılabilirliği<br />

artıran üst sınıf yazılımlarla birlikte<br />

geliyor<br />

Bu yeni Yoga ve Lenovo Tab duyuruları<br />

hakkında daha fazla bilgi için Lenovo’nun<br />

CES <strong>2024</strong> Basın Kitinde yer alan basın<br />

açıklamasını ziyaret edin.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

akıllı renk kişiselleştirme dizüstü bilgisayar<br />

kapakları trendi sunan devrim niteliğinde<br />

ve yenilikçi bir konsept.<br />

Bu yeni ThinkBook ThinkCentre neo ve<br />

konsept duyuruları hakkında daha fazla<br />

bilgi için Lenovo’nun CES <strong>2024</strong> Basın Kitinde<br />

yer alan basın açıklamasını ziyaret<br />

edin.<br />

Lenovo ThinkBook Dizüstü<br />

Bilgisayarlar ve ThinkCentre<br />

neo Masaüstü Bilgisayarlar,<br />

Üretken ve Yaratıcı Gücün<br />

Yeni Dalgasına İlham Veriyor<br />

Lenovo ayrıca, yenilikçi özellikler, akıllı tasarımlar<br />

ve yapay zeka destekli bilgisayar<br />

geliştirmeleriyle küçük ve orta büyüklükteki<br />

işletme (KOBİ) pazarı için yeni Think-<br />

Book ürünleri, ThinkCentre masaüstü<br />

bilgisayarlar ve aksesuarlar duyurdu. Yeni<br />

ThinkBook Plus Gen 5 Hybrid, dizüstü bilgisayar<br />

tabanlı bir sistem ve bağımsız veya<br />

birlikte çalışabilen ve dizüstü bilgisayar ile<br />

tablet arasında sorunsuz bir biçimde geçiş<br />

yapmaya olanak tanıyan bir tablete sahip<br />

esnek bir hibrid çözüm. Muhteşem bir pil<br />

ömrüne ve dahili Copilot tuşuna sahip<br />

güzel ve güçlü bir Intel Evo Edition dizüstü<br />

bilgisayar olan ThinkBook 13x Gen 4,<br />

Lenovo’nun KOBİ’ler için ilk karbon nötr<br />

dizüstü bilgisayarı. Büyüleyici 14,5 inç 3K<br />

düzeyine kadar ekran seçeneklerine sahip,<br />

güçlü, çok yönlü ve akıllı bir dizüstü bilgisayar<br />

olan ThinkBook 14 i Gen 6+, yeni<br />

ThinkBook Grafik Eklentisi (TGX) bağlantı<br />

istasyonunu destekleyen bir Grafik<br />

Eklentisi (TGX) bağlantı noktasına sahip.<br />

Lenovo AI Now çözümü kapsamında Lenovo,<br />

klavye üzerinde ve doğal dil yoluyla<br />

son kullanıcı etkileşimini sağlamak için<br />

tasarlanmış kişiselleştirilmiş bir yapay<br />

zeka çözümünü geliştirmeye devam ediyor.<br />

Şimdilik Lenovo AI Now Personal Assistant<br />

adı verilen bu çözüm, kullanıcının<br />

kendi cihaz içi bilgi tabanına dayalı kişiselleştirilmiş<br />

interaktif deneyimler sunuyor.<br />

Bu Yapay Zeka Asistanı, iş akışlarını akıcı<br />

hale getirirken iş birliğini daha kişiye özel<br />

ve gerçeğe yakın bir hale getirecek.<br />

Bunun yanında Lenovo, CES etkinliğinde<br />

iki benzersiz konsept cihazı kullanıcıların<br />

beğenisine sunuyor. Mekanik Enerji Toplama<br />

Seti, mekanik hareket ve güneş ışınlarını<br />

kullanarak fare ve klavyeye güç veren<br />

ve böylece harici şarj ihtiyacını ortadan<br />

kaldıran bir ürün.<br />

Lenovo ThinkBook 13x Gen 4 SPE ise güçlü<br />

performans ve zarif bir görünüme sahip ve<br />

Intel Core Ultra İşlemcilerden<br />

Güç Alan ThinkPad<br />

ve IdeaPad Dizüstü<br />

Bilgisayarlarla Lenovo, Yeni<br />

Yapay Zeka Destekli Kişisel<br />

Bilgisayar Deneyimlerinin<br />

Kapısını Açıyor<br />

Lenovo, yeni yapay zeka deneyimlerini ortaya<br />

çıkarmak, üretkenlik, yaratıcılık ve<br />

verimliliği artırmak için geliştirilen yeni iş<br />

ve tüketici dizüstü bilgisayarlarını görücüye<br />

çıkardı. Yeni Lenovo ThinkPad X1 Carbon,<br />

ThinkPad X1 2-in-1 ve IdeaPad Pro 5i;<br />

optimum enerji verimliliği, performans ve<br />

kullanıcıyı içine alan deneyimler sunan<br />

en yeni Intel Core Ultra işlemcili ve Windows<br />

11 işletim sistemli Intel Evo dizüstü<br />

bilgisayarlardır. Özel yapay zeka hızlandırma<br />

desteği, kullanıcıların Windows’da<br />

Copilot özellikleri dahil olmak üzere yeni<br />

deneyimlerden yararlanarak iş ve eğlence<br />

uygulamalarında verimliliği artırmasına<br />

yardımcı olacak. En yeni özelliklere sahip<br />

iş bilgisayarları gibi, Lenovo ThinkVision<br />

27 3D monitör de üretkenliğinizi ve verimliliğinizi<br />

artırmaya hazır. Gözlüksüz 3D<br />

monitör, 3D Explorer’ın daha da sezgisel<br />

ve etkileşimli bir kullanıcı arayüzü sürümüyle<br />

içerik üreticileri 3D ortama davet<br />

ederken 2D olarak da kullanım olanağı<br />

sunuyor.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

47


MARKALARIMIZIGURURLA<br />

BÜYÜTÜYORUZ<br />

tr.tdsynnex.com

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!