09.04.2017 Views

Randevu

2oMLeRG

2oMLeRG

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Serpil YAZGAN<br />

2013 yılının nisan-mayıs aylarında başladı<br />

bilmediğim hastalığım. Halsizlik, yorgunluk<br />

ve öksürük krizleri... Yakın zamanda<br />

kan bağışında bulunmuştum. Ondan<br />

kaynaklandığını düşündüm. Doktora gidip durumu<br />

anlattım. Öksürük şurubu önerdi. Kullandığım halde<br />

geçmedi ve hızla zayıflamaya başladım. Başka bir<br />

doktora yeniden gittim. Kan tahlili istediler. Hemşire<br />

gelip “Hastanemiz yeni açıldı, aletler yeni, doktor<br />

emin olmak için yeniden tahlil istiyor” dedi. Ben<br />

gülerek , “Neden, lösemi miyim?” dedim. Meğer<br />

öyleymişim. Doktor hemen Gaziantep Üniversitesi<br />

Araştırma ve Uygulama Hastanesi’ne gitmemi,<br />

acilen kan verip oradan hematoloji bölümüne<br />

yatış yapmamızı söyledi. ‘Hematoloji’ kelimesini ilk<br />

defa duyuyordum. Acile gittim ve test sonucuna<br />

bakan doktorlar hemen bana kan verdiler. Sürekli<br />

baygınlık hissim vardı, kan verilince düzeldiğimi<br />

hissettim. Hemogram 4.6 idi. Ertesi sabah artık ne<br />

olduğunu öğrendiğim hematoloji servisine yatış<br />

yaptık. İlik örneği alındı ve sonuç; AML. Hastalığımı<br />

öğrenip kemoterapiyi duyunca aklıma gelen ilk şey<br />

saçlarım oldu. Bu konuda tek duyduğum buydu<br />

sanırım. Ve ben lösemiyi hep bir çocuk hastalığı<br />

olarak biliyordum. LÖSEV’in tanıtımlarından olsa<br />

gerek. Birkaç saatlik şok ve gözyaşıyla kendimi<br />

toparlamaya çalıştım kızım üzülmesin diye. Çünkü 19<br />

yaşında bir genç kız bir anda kanserli anneyi teselli<br />

etmeye çalışıyordu. Kızımın internet araştırmaları ile<br />

saçımı kestirip peruk yaptırma fikri beni biraz olsun<br />

sakinleştirdi. Buruk bir kuaföre gidişti. Çok uzun sarı<br />

saçlarıma ilk makas değdiğinde gözümün içine<br />

bakan ağlamaklı kızımı gördüm ve ‘Hayır’ dedim,<br />

‘onu üzemem.’ Gülümsedim, aslında bağıra bağıra<br />

ağlamak geliyordu içimden! Kendi kendime “Bak<br />

Serpil” dedim, “Acımasız bir oyunun içindesin. Rolün<br />

ağır ve sen bu rolü ne kadar güzel oynarsan o<br />

kadar çok alkış alacaksın. Bu rolü güzel oynamazsan<br />

senin için üzülen sevdiklerin olacak sadece ve<br />

herkes gibi unutulup gideceksin.” O an hayata<br />

bakışım değişti. Bir haftalık kemoterapi sürecimle<br />

birlikte hayata karşı tüm güzel enerjimi ortaya<br />

çıkardım. Pozitif düşüncelerle doldurdum kendimi.<br />

Yan etkilerle dalga geçtim. Kısacası kendimi olaya<br />

alıştırdım. Ve benim yaptığım en önemli davranış<br />

hastalığı sahiplenmemekti. “Yanlışlıkla geldi, bana<br />

zarar vereceğini bilse gelmezdi, hemen gidecek””<br />

düşünceleri ile ilk kemoterapi seansını başarıyla<br />

atlattım. Doktorlarımın hassas davranışları ve<br />

benimle olan güzel iletişimlerinin de çok katkısı oldu.<br />

%80 oranındaki hastalığımın yeni bir ilik ölçümüyle<br />

%4’e düştüğünü sevinçle gördük. Evden sadece<br />

tansiyonumu ölçtürmek için çıkmıştım, 43 gün sonra<br />

döndüm evime. 15 günlük bir ev sürecinden sonra<br />

ikinci kemoterapi için yeniden hastanedeydim.<br />

Yan etkiler beni çok yıpratıyordu. Ama “Şimdi değil<br />

Serpil” diyordum, “Çocuklarımın henüz bana ihtiyacı<br />

var, yaşamalıyım.” Hastanede gözde bir hasta olarak<br />

gösteriliyordum. O esnada üç kardeşim de nakil için<br />

uyumluydu. Yeniden 45 günlük bir hastane macerası,<br />

15 günlük ev izni. Sonuç bu kez aynıydı %4. Ben<br />

nakil için beklerken yeniden kemoterapi almam<br />

gerektiğini duyunca hayal kırıklığına uğradım. Diğer<br />

hasta arkadaşlarımdan duyduğum, “Nakil olan üç<br />

ayda ölüyor, nakil olma, hastalık arttıkça kemoterapi<br />

al” sözleri de beni çelişkiye düşürüyordu. Nakil olup<br />

üç ayda ölmek mi, olmayıp üç yıl yaşamak mı? İşte<br />

tam da bu esnada tanıştım değerli doktorum Ali<br />

Uğur Ural ile. Bir hastasının yakınıyla konuşan kızım,<br />

aynı süreci yaşadıklarını, Ankara’da nakil olduğunu,<br />

durumunun da her gün daha iyiye gittiğini anlattı.<br />

Ama ben ısrarla “Hayır” diyordum. Şehir dışında nakil<br />

olmak bana zorlukları hatırlatıyordu. Kızımın ısrarıyla<br />

doktorun fotoğrafına baktım ve o an tek hissettiğim<br />

şey sadece güvendi. Hemen aradım Ali Bey’i, bana<br />

çok net açıklamalar yaptı ve Ankara’ya davet etti.<br />

Gittim, tanıştım, çok güvendim, çok sevdim. “Kemik<br />

iliği alıp sonucu ben de görmek isterim” dedi, seve<br />

seve kabul ettim. Ben Gaziantep’te yeni tedaviye<br />

başlamadan sonucu bana bildireceğini söyledi ve<br />

ben hastaneden ayrılalı 1-2 saat olmadan aradı.<br />

Nakil için hazır olduğumu, donörümle birlikte iki<br />

gün sonra orada olmamı istedi. Ankara sokaklarında<br />

sevinç çığlıkları atıyordum. Hazırlığımızı yaptık<br />

ve nakil için Ankara Bayındır Hastanesi’ndeydik.<br />

Hastanenin temizliği, doktorundan tüm personeline<br />

varıncaya kadar güler yüz ve ilgileri beni çok mutlu<br />

ediyordu. Çocuklarım, gönderdiğim fotoğraflar ve<br />

anlattıklarımdan dolayı çok rahatlardı. Çünkü emin<br />

ellerdeydim. Ali Bey’le ilk görüşmemizde “Nakil<br />

her yerde farklı mı ya da her doktorun yöntemi mi<br />

farklı?” diye sormuştum. Bana “Hayır, nakil işlemi<br />

her yerde aynı. Farklı olan, doktorun nakil sonrası<br />

hangi ilacı hangi dozda ne zaman başlayacağı ve<br />

bitireceği” demişti. Bu söz bana yetti ve bir daha<br />

bu konuda soru sormadım. Titiz bir süreç ile nakil<br />

oldum. Devamında telefon aracılığı ile doktorum<br />

ilaçlarımı kontrol etti, dozunu ayarladı ve her şeyden<br />

önemlisi sesiyle sürekli bana güven verdi. Altı ay<br />

kadar ilaçlarımı düzenli kullandım. Arada uyum<br />

testlerim yapıldı, her şey yolundaydı. Aradan üç yıl<br />

geçti, şu anda kendimi çok sağlıklı hissediyorum. Ve<br />

her geçen gün daha iyi olduğumun farkındayım.<br />

Nakil ile bana yeniden ikinci bir yaşam sunan çok<br />

değerli doktorum Ali Uğur Ural’a sonsuz teşekkürler<br />

ediyorum.<br />

“Titiz bir süreç<br />

ile nakil oldum.<br />

Devamında telefon<br />

aracılığı ile doktorum<br />

ilaçlarımı kontrol<br />

etti, dozunu ayarladı<br />

ve her şeyden<br />

önemlisi sesiyle<br />

sürekli bana güven<br />

verdi. Altı ay kadar<br />

ilaçlarımı düzenli<br />

kullandım. Arada<br />

uyum testlerim<br />

yapıldı, her şey<br />

yolundaydı.”<br />

Sağlıkla <strong>Randevu</strong> • www.bayindirhastanesi.com.tr 53

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!