31.10.2012 Views

JOURNAL OF EURASIAN STUDIES

JOURNAL OF EURASIAN STUDIES

JOURNAL OF EURASIAN STUDIES

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

January-March 2011 <strong>JOURNAL</strong> <strong>OF</strong> <strong>EURASIAN</strong> <strong>STUDIES</strong> Volume III., Issue 1.<br />

_____________________________________________________________________________________<br />

yöntemi sonraki bilim adamları tarafından terkedildi ve Macar dilbilimciler Macar dilinin Hunca mirası<br />

üzerinde daha fazla durmadılar. Gyula Németh ve Zoltán Gombocz bu hususta yegane istisnayı teşkil<br />

etmektedirler.<br />

Günümüzde Hun dili araştırmaları resmi Macar Dilbilim sahasından tamamıyla çıkartılmış<br />

durumdadır ve Moğolcanın yahut akraba herhangi bir İç Asya dilinin ehemmiyeti kafi derecede ilgiyi<br />

haketmemektedir. 2<br />

Doerfer Hun diline dair neşrettiği görkemli çalışmasında Barthold, Aşmarin ve Pritsak’ın bu lisanı<br />

Çuvaş –Türk zümresinin bir üyesi olarak gördüklerini yazar. Bu beyanat Macar dilinin kökeni açısından<br />

önemlidir zira araştırmacılar Macarca’daki Türkçe ödünçlemelerin” ekseriyyetinin Çuvaşça karakteri<br />

taşıdığını ifade etmişlerdir. Gábor Bálint’in 3 Macarca hususunda Çuvaş dilinin etkisini reddettiği<br />

kaydedilmelidir. Ona göre Macarca ve Moğolca Macarca ve Çuvaşça’dan daha yakındır. Bu görüşü<br />

Nicholas Poppe de yinelemiştir. 4 Poppe bu benzerliklerin ortak bir Hun soyu ile bağlantılı olduğu<br />

fikrindedir.<br />

Doerfer iki büyük dilbilimci Klaproth ve Semenov’un Hun dilini Macarca ile özdeşleştirdiklerinden<br />

bahseder. Bu görüşün mühim derecede Macarların kökeni araştırmalarını etkileyecek olmasına karşın<br />

Macar dilbilimciler tarafından nazar-ı itibara alınmamış olması tuhaftır.<br />

Diğer araştırmacılar (Venelin, Velitman, Zabelin, vb.) Hun dilinin varislerinin Slavlar olduklarını<br />

düşünmüşlerdir. 5 Slav dillerinin pek çok Hunca kelimeyi ve kültürel öğeyi muhafaza etmesinden dolayı<br />

bu tesadüfi değildir.<br />

Günümüzde pekçok bilimadamı için Hunların dilinin yanlızca tek bir halk ya da zümre tarafından<br />

korunmuş olduğu tasvip edilemezdir. Dahası, onların yegane torunları olarak Sibiryalı küçük toplulukları<br />

görmek kabil değildir. Bu fikri Pulleyblank öne sürmüş, Vovin ve Ligeti de onaylamışlardır. Fakat bu<br />

nasıl gerçek olabilir? Kadim, uzun ömürlü ve şumüllü bir imparatorluk mirasının sadece, yaşam alanının<br />

Hunların merkezi sahasının çok uzağında konuşlu küçük bir halk zümresi ile kalmış olduğu mantığa<br />

aykırıdır. Ne Ostyaklar ne de Ketler bağımsız bir devlet kurabilmişlerdir. Onlar kadim dünyanın en<br />

büyük imparatorluğunu yaratmış Hunların tersine kabile tarzlı bir topluluk hayatı sürdüregelmişlerdir.<br />

Başka araştırmacıların da kanıtladığı gibi Hun dili mirası yanlızca tek bir halk tarafından değil tüm<br />

Avrasya bozkır sahasındaki pek çok millet tarafından muhafaza edilmiştir.<br />

Izabella Horváth, Hun dilinin kökeni üzerine savların karşılaştırmalı tanıtımını ortaya koyan bir<br />

çalışma yayınlayıp, Hunların Moğol, Türk, Slav, Fin vb. kökenli olduğunu düşünen yazarların bir<br />

dökümünü çıkardı.<br />

O, Çinli araştırmacıların sonuçlarını özetleyen ilk kişiydi. En ilginç görüşlerden biri, Hun dönemi<br />

müddetince Altay dillerinin bölümlere ayrılmadığını, bu sebepten Huncanın Ön-Altay dili olarak kabul<br />

edilebileceğini ifade eden Çinli Wu’nun görüşüdür. 6<br />

2 Orta Asya Türk Dilleri ya da Saka Dilleri<br />

3 Bálint, 1877. VII.<br />

4 Marcantonio, 2006.<br />

5 Doerfer, 1973.13.<br />

_____________________________________________________________________________________<br />

© Copyright Mikes International 2001-2011 47

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!