kesitsel bir değerlendirme - Çukurova Üniversitesi
kesitsel bir değerlendirme - Çukurova Üniversitesi
kesitsel bir değerlendirme - Çukurova Üniversitesi
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
BPB’ta obsesif- kompulsif, paranoid, histriyonik ve borderline kişilik bozuklukları daha<br />
fazla bildirilmiştir. Kişilik bozukluğunun hastalık şiddetini arttırdığı ve prognozu olumsuz<br />
etkilediği düşünülmektedir. Eşlik eden kişilik bozukluğu varsa farmakolojik sağaltıma yanıt<br />
daha kötü olmaktadır.<br />
2.6.5. İzlem Süresi ve Sonlanım Ölçütleri<br />
BPB; gidiş, sonlanım ve sağaltıma yanıt verme açısından kişilerarasında büyük farklar<br />
gösteren yineleyici ve yaşam boyu süren <strong>bir</strong> hastalıktır. Yaşadıkları ilk dönemden intibaren<br />
BPB’li hastaların en önemli endişesi hastalıklarının klinik gidişlerinin nasıl olacağı ve<br />
iyileşme şanslarının ne kadar olduğudur. Klinisyenler açısından ise, klinik gidiş ve sonlanım<br />
hakkındaki bilgiler, hastalara daha doğru tanı konulabilmesi ve aynı zamanda uygulanan<br />
herhangi <strong>bir</strong> sağaltımın sonuçlarının değerlendirilebilmesi açısından önem taşımaktadır.<br />
Başlangıç yaşı, yaş, cinsiyet, sosyodemografik değişkenlerin klinik gidişte öngörücü etkileri<br />
bulunmadığı bildirilmiştir. Sosyo-ekonomik düzey ve sonlanım arasında herhangi <strong>bir</strong> ilişki<br />
bulunmamasının nedeni <strong>bir</strong>çok çalışmada kötü gidişli düşük sosyoekonomik düzey<br />
hastalarının yer almaması olabilir. Geçmişte yaşanan dönemlerin sıklığı ileride yaşanacak<br />
dönemlerinde fazla olacağını ve daha olumsuz sonlanımı öngörmektedir. Hızlı döngülülük,<br />
hastalık öncesi düşük işlevsellik, madde kötüye kullanımı eştanısı ve şizoaffektif belirtiler<br />
daha olumsuz gidişi öngörür. Kişilik bozukluğunun varlığı klinik gidiş ve sonlanımı olumsuz<br />
etkiler. Hastalığın yineleme sayısı ve şiddeti gidişi belirleyen en önemli etmenlerdendir.<br />
Sağaltıma iyi yanıt vermenin iyi klinik gidiş ve sonlanım ile ilişkili olduğu bulunmuştur. İlk<br />
hastalık döneminin erken ve başarılı sağaltımının gidişi olumlu yönde etkilediği<br />
düşünülmektedir 95,96 . Yaşam olaylarının dönemleri arttırıcı etkileri azdır.<br />
Hastalığın yineleyici ve süregen doğasından dolayı, uzun süreli çalışmalar (10 yıldan<br />
daha uzun) sonlanıma yönelik en çok geçerliliği olan çalışmalardır. Bir yıldan daha az gözlem<br />
süreleriyle geçerli sonuçlara ulaşmak zordur ve kısa süreli çalışmalar sadece akut dönemin<br />
klinik gidişi hakkında bilgilendirici olur 2, 37 .<br />
Danimarka olgu kayıt çalışmasında, yaşanan her yeni dönemle <strong>bir</strong>likte hastalığın<br />
yineleme riskinin % 9 artış gösterdiği bulunmuştur. Angst, 16 yıl süren 159 unipolar ve 95<br />
bipolar hasta ile yaptığı ileri dönük izlem çalışmasında, döngü uzunluğunun bipolar hasta<br />
grubunda yaşanan her yeni dönemle <strong>bir</strong>likte % 5 kısaldığını bildirmiştir.<br />
29