Bir Medeniyet DönüÅümü ve Ä°slami Faktör - Siyasal Bilgiler Fakültesi ...
Bir Medeniyet DönüÅümü ve Ä°slami Faktör - Siyasal Bilgiler Fakültesi ...
Bir Medeniyet DönüÅümü ve Ä°slami Faktör - Siyasal Bilgiler Fakültesi ...
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
kalma özelliğinin demokrasi <strong>ve</strong> eşitlik konularını içeren 13 ‘temsili siyaset yapma tarzı’ bakımından da<br />
fazlasıyla geçerli olmasından kaynaklanan çok temel bir iç çelişkidir. 14<br />
<strong>Bir</strong> siyaset yapma tarzı olarak ‘temsili demokrasi’nin krizi, bireyin ‘toplumsal/kamusal olan’la bağının<br />
niteliğini bize gösteren en kritik alan olduğu için ayrıca önem arzetmektedir: Kolayca kurulup-çözülen<br />
(zayıf) bağ <strong>ve</strong> kimliklerden (ki bunlar dar anlamda siyaset olarak parti-dernek vb. kurum merkezli<br />
siyasal etkinlik <strong>ve</strong> öznelere tekabül eder) güçlü bağ <strong>ve</strong> köklü aidiyetlere bir dönüş sözkonusudur<br />
(bunlar da, özel yaşamı <strong>ve</strong> gündelik pratikleri de içerecek biçimde geniş anlamda siyasetin temsil<br />
edildiği etkinlik, mekanizma <strong>ve</strong> pozisyonlara karşılık gelirler). Ki bu dönüşü, artık tarihe gömüldüğü<br />
varsayılan dini aidiyetlerin <strong>ve</strong> metafizik <strong>ve</strong> diğer felsefi düşünce geleneklerinin geri dönüşünde olduğu<br />
kadar, Marksist-sol hareketin sınıf mücadelesinin bu köklü aidiyetlerle çakışan yeni sosyal hareketler<br />
biçimini almış olmasında da izlemek mümkündür.<br />
İnsanlığın tarihsel evrimleşmesinde en gelişmiş bir son durakı temsil ettiği iddia edilen modern düzenin<br />
dahi, zaman içinde kaçınılmaz olan ‘kurumsallaşma/formalleşme <strong>ve</strong> katılaşmanın’ getirdiği<br />
irrasyonel/statik pozisyondan <strong>ve</strong> ‘karanlıklardan’ (aydınlanma/değişim karşıtı savunmacı tutumların<br />
egemen hale gelmesi nispetinde) muaf tutulamayacağı günümüzde artık giderek artan oranda<br />
yaygınlaşan bir biçimde kabul gören bir görüştür. <strong>Bir</strong> kez üzerinde konsensusa varıldıktan sonra<br />
tanımlanıp ‘yasal-legal’ gü<strong>ve</strong>nceye bağlanan hususlarda zamanla yaşanan formalleşme <strong>ve</strong><br />
bürokratikleşmenin beraberinde getirdiği fonksiyon <strong>ve</strong> anlam kaybı da sistemik krizi pekiştirmektedir<br />
elbette: Hiç kuşkusuz öncelikle iktidar konumunda bulunanların sistemin başarısından emin<br />
olmalarından kaynaklanan bu durum, zamanla, sistem buna ihtiyaç duyma noktasına geldiğinde bile<br />
yapılamaz hale gelir. Bu aşama, yeni talep <strong>ve</strong> ihtiyaçlar karşısında düzenin temsilcilerinin<br />
savunmalarını pek sağlam temellendiremeyip rasyonel olarak gerekçelendiremedikleri bir durumdur.<br />
Takınılan değişime direnen katı ‘savunmacı’ (aslında çoğu zaman tepkisel <strong>ve</strong> irrasyonel) tutum,<br />
sistemin ruhunu tayin eden değer <strong>ve</strong> kuralların ruhundan uzaklaşılmış olduğundan artık savunulabilir<br />
olmaktan çıkan sistemik bileşenlerin çöküşünü <strong>ve</strong> yerlerine bunların ‘alternatifleri’nin ortaya çıkışını<br />
beraberinde getirir.<br />
3) ‘Serbest Piyasa Ekonomisi’nin Krizi<br />
13 Bilindiği gibi, ‘batılı’ sınıflı toplumların ürünü olan demokrasilerin yoksulları, etnik<br />
olarak dışlanmışları <strong>ve</strong> kadınları için, ‘demokrasi teorisi’ açısından en temel birey<br />
hakkı olarak ders kitaplarındaki yerini <strong>ve</strong> görkemini yeniden tesis etmekte olan<br />
vatandaşlık hakkının kazanılması bile ancak uzun süren sınıf savaşımlarının sonunda<br />
‘soyut olarak’, dolayısıyla da teoride <strong>ve</strong>/<strong>ve</strong>ya ‘kısmen kazanılmış’ haklar<br />
olabilmişlerdir.<br />
14 Çalışmalarında çeşitli yönleriyle ‘batılı demokrasi’ iddiasının soyutlamalara dayalı<br />
niteliğine dikkat çeken Ağaoğulları da (buradaki iddianın son derece özlü bir özetini<br />
içeren bir tebliğ özeti için bkz. 1989: 2-3) burada ileri sürülen, sistemde ta başlangıçta<br />
içkin durumdaki çelişkiye işaret etmektedir.