18.02.2015 Views

19732

19732

19732

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Uluslararası Mülteci Hukuku AÜHFD, 62 (4) 2013: 1007-1061<br />

ayrımını kullanmaktadır. Kendisine mülteci statüsü tanınmamakla birlikte,<br />

sığınma hakkı arayan kişilere “yer değiştirmiş kişiler” (displaced persons);<br />

çeşitli baskılar sonucu bir ülkenin içerisinde yer değiştiren kişilere ise, “ülke<br />

içerisinde yer değiştirmiş kişiler” (internally displaced persons) denilerek<br />

kavram karmaşasının önüne geçilmiştir. 32 Bir başka ifadeyle, devletin taraf<br />

olduğu andlaşmaların kendisine özel statü ve hukuki koruma sağladığı kişiler<br />

“mülteci” (refugee), böyle bir sığınma hakkını ve korumayı talep eden;<br />

ancak henüz bu korumadan faydalanamayanlar “sığınma arayan kişiler”<br />

(asylum seeker, BM'ye göre, displaced persons) olarak ifade edilmektedir.<br />

“Göçmen” ise, ekonomik nedenlerle, daha iyi bir hayat standardı<br />

yakalayabilmek için vatandaşı olduğu devletin ülkesinden ayrılarak, bir<br />

başka ülkeye göçen kişiye verilen addır. Göçmenler, sığınma hakkı<br />

arayanların aksine, kendi devletlerinin korumasından yararlanmaya devam<br />

ederler ve bu yolculuğa gönüllü olarak çıkarlar. Göçmenleri kabul eden<br />

devletlerin, sığınma hakkında olduğu gibi, temel bir insan hakkından<br />

kaynaklanan sorumlulukları bulunmamaktadır. 33<br />

C. Mülteci Statüsünün Unsurları<br />

1. Genel Olarak<br />

1951 Sözleşmesi’ne göre; “ırkı, dini, tabiiyeti, belli bir toplumsal gruba<br />

mensubiyeti veya siyasi düşünceleri yüzünden, zulme uğrayacağından haklı<br />

sebeplerle korktuğu için vatandaşı olduğu ülkenin dışında bulunan ve bu<br />

ülkenin korumasından yararlanamayan, ya da söz konusu korku nedeniyle,<br />

yararlanmak istemeyen; yahut tabiiyeti yoksa ve bu tür olaylar sonucu<br />

önceden yaşadığı ikamet ülkesinin dışında bulunan, oraya dönemeyen veya<br />

söz konusu korku nedeniyle dönmek istemeyen her şahıs” mültecidir. 34<br />

Mülteci terimi, alelade anlamı ile kaçan, katlanılamaz kişisel durum ya da<br />

koşullardan kaçmaya çalışan kişiyi ifade etmektedir. Kaçan kişinin gittiği<br />

yer, genelde o kişi için uygun değildir; kaçışın nedeni özgürlük ya da<br />

güvenlik ihtiyacıdır. Kaçma gerekçeleri; baskıdan, özgürlüğe ya da vücut<br />

bütünlüğüne yönelen bir tehditten, yargılamadan, yoksun bırakılmadan, ezici<br />

sefaletten, savaştan ya da iç karışıklıktan, açlık, susuzluk ya da doğal<br />

felaketlerden kaçma gibi birbirinden farklı olabilir. Mülteci sözcüğünün<br />

32 ACER, KAYA, GÜMÜŞ, s.16.<br />

33 STEINBOCK, s.738.<br />

34 1951 Sözleşmesi md. 1/A-2.<br />

1020

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!