You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Pax Attaleia<br />
Recep YAVUZ, ITM Travel Genel Müdürü<br />
Almanca turist rehberlerinin geçen Haziran’ın son günü başlattıkları<br />
iş bırakma eylemi, 8 gün sonra <strong>Antalya</strong> Valiliği’nin devreye<br />
girmesi ile sona erdi. Bu iyi niyetli karar, 15 yıldır katlanarak<br />
büyüyen ve gittikçe içinden çıkılmaz bir hale dönen sorunlar<br />
yumağının bittiği anlamına gelmiyor. Eylem sadece tarihinin<br />
en iyi sezonunu yaşayan <strong>Antalya</strong> turizminin daha fazla zarar<br />
görmemesi için ötelenmiş oluyor.<br />
<strong>Antalya</strong> Valiliği’nin dünkü kararı<br />
sorunu şimdilik çözmüş gibi gözükmesinden<br />
ziyade taraflara çok ciddi<br />
sorumluluk yüklemesi açışından<br />
önem taşıyor. Tarafların -ilk planda<br />
acenteler ve ARO olarak gözüküyor-<br />
dünkü karar neticesinde zafer<br />
ya da savaş çığlıkları atmadan,<br />
bu eylem öncesi ve esnasında<br />
yaşananlardan gerekli dersleri<br />
çıkararak, olabilecek müşterekte<br />
buluşması gerekiyor.<br />
İki taraf da sezon başından beri süregelen<br />
görüşmelerin sonucunun<br />
buralara geleceğini tahmin etmiyor<br />
ve tabii ki istemiyordu. İptal olan<br />
turlardan kaynaklanan zarar bir<br />
kenara, yıllardır etle tırnak gibi iç<br />
içe geçmiş rehberler ve acentelerin<br />
karşı karşıya gelmesinin psikolojik<br />
yıkımı uzun yıllar derin izler<br />
bırakabilir. Tıkanan görüşmeler<br />
neticesinde bir gece yarısı operasyonu<br />
ile başlayan iş bırakma<br />
eylemi süreç içinde kırgınlık ve<br />
kızgınlıklar üretti. Zaman zaman<br />
kontrolden çıkan bu hak arama<br />
eylemini acentalar dayatma olarak<br />
algılarken, rehberler eylemin<br />
seslerini duyurabilmeleri için tek<br />
çare olduğunu belirttiler.<br />
ARO’nun talepleri belli:<br />
• Rehberlik yasasının yıllardır hala<br />
çıkarılmamış olması,<br />
• Kaçak rehberler yüzünden bir<br />
çok kokartlı rehberin iş bulamıyor<br />
olması,<br />
• Rehber ücretlerinin olması gerekenin<br />
çok altında olması,<br />
• <strong>Rehberler</strong>in sosyal güvencelerinin<br />
yetersiz olması,<br />
• <strong>Rehberler</strong>inin çalışma saatlerinin<br />
uzunluğu.<br />
Yukarıdaki konuların ilk ikisi Kültür<br />
ve Turizm Bakanlığı’nın ilgi<br />
alanında olup, yıllardır sürdürülen<br />
çalışmalardan henüz bir sonuç<br />
alınamamıştır.<br />
Acentaların inisiyatifinde olan kazanç,<br />
sosyal güvence ve çalışma<br />
saatlerinin uzunluğu konularında<br />
acentalar arasında iç dinamiklerinden<br />
kaynaklanan farklılıklar<br />
olmakla birlikte, çalışma saatlerinin<br />
turizmin yapısının gereği olduğu ve<br />
bir çok acentanın aşılan süre ve tatil<br />
günlerine denk gelen mesailerin<br />
ek mesai olarak değerlendirilmesi<br />
konusunda uygulama içinde oldukları<br />
biliniyor.<br />
En önemli konulardan biri olan<br />
ücrete gelince, acentalar bir<br />
hizmet sektörü olan turizmde<br />
kazancın ek gelirlerle değerlendirildiği<br />
ve toplamda ele geçen<br />
kazancın zaten talep edilenin<br />
üzerinde olduğunu belirtiyorlar.<br />
İşte tıkanılan nokta bu. Ek gelirlerin<br />
belirsizliği ve herhangi bir<br />
garantisi olmaması çalışanın<br />
önünü görememesine dolayısı<br />
ile kaygılanmasına yol açıyor.<br />
Burada yıllar öncesinde gizli<br />
zenginler yaratan ek kazançların<br />
artık olmadığı gerçeğini göz ardı<br />
etmemek gerek.<br />
Acentaların sıkıntıları ise bölgenin<br />
turizm yapısı ve ülkenin turizm politikasına<br />
bağlı savrulan bir yaprak<br />
gibi. Ana sorun turizmdeki sayının<br />
artmasına rağmen gelirlerin düşmesi.<br />
15 yıl önce bölgeye gelen<br />
turist artık yarıya yakın parayla tatil<br />
yapıyor. Bölgede her şey dahil sisteminin<br />
yaygınlığı nedeni ile gelen<br />
turistlerin çok az bir bölümünün<br />
turlara çıkması acentaların ana<br />
geliri olan tur gelirlerini düşürüyor.<br />
Aynı zamanda yüzlerce belgesiz,<br />
bilgisiz kişinin yaptığı kaçak<br />
turlar, acentalara ve rehberlere<br />
büyük darbe vuruyor. Sürekli artan<br />
maliyetler karşısında neredeyse<br />
yıllardır hiç değişmeyen “handling”<br />
gelirlerinin erimesi ise dünyada<br />
en yüksek yakıt bedeli ödeyen<br />
“in-coming” acentasının değişmez<br />
kaderi gibi.<br />
Şimdi öncelikle aşılması gereken<br />
bu birkaç ana konunun bir kez<br />
daha değerlendirilmesi ve acentalar<br />
ile rehberlerin birbirlerine olan<br />
güveninin tekrar tesis edilmesidir.<br />
TÜRSAB, ARO, acenteler ve rehberler<br />
bu uzlaşmanın önerilerini<br />
sağduyulu bir yaklaşımla mutlaka<br />
yaratacaklardır.<br />
1987 yılından beri hem rehber,<br />
hem acenta yöneticisi olarak çalıştığım<br />
sektörde sürekli yaşadığımız<br />
bu soruna empati yaparak çözüm<br />
üretmeye çalıştım ve çalışacağım.<br />
Gördüğüm o ki, öncelikle bu çalkantılı<br />
günlerin ardından hepimizin<br />
uzun soluklu barış ortamı yaratacak<br />
“Pax Attaleia” ‘ya ihtiyacı var.