Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
ISSN 2148-9246<br />
CLOTHING TECHNOLOGY MAGAZINE<br />
ŞUBAT FEBRUARY <strong>2018</strong><br />
www.konfeksiyonteknik.com.tr
89<br />
ülkeye<br />
ihracat
Malkan Makina San. Tic. A.Ş.<br />
Merkez : Küçükköy Karayolları Mah. 559 Sk. No: 16 Gaziosmanpaşa 34255 / İstanbul Tel : 90(212) 477 97 97 - 479 89 94 -95 Fax : 90(212) 477 99 50<br />
Fabrika : Küçükköy Karayolları Mh. 559. Sk No: 27/B Gaziosmanpaşa 34255 İstanbul Tel : 90(212) 538 05 34 Fax: 90(212) 538 12 23<br />
www.malkan.com.tr • pazarlama@malkan.com.tr
REKLAM İNDEKSİ<br />
ADVERTISEMENT<br />
AKBARKOD........................................... 21<br />
ATAK MAKİNA.......................................25<br />
AVEA......................................................53<br />
DENİZ ETİKET..........................................29<br />
GROZ-BECKERT......................................5<br />
HIGHTEX................................................77<br />
HUZURLU İNŞAAT..................................75<br />
INO FERMUAR.....................................Ö.K<br />
İHLAS KUZULUK.....................................83<br />
İHLAS MATBAACILIK............................ 81<br />
İHLAS PAZARLAMA.............................. 71<br />
İMG........................................................89<br />
KANMAK....................................A.K.İ - 96<br />
KEÇOĞLU..............................................33<br />
KG MAKİNA..........................................49<br />
MALKAN......................................Ö.K.İ – 1<br />
MERKÜR.................................................85<br />
MESEL....................................................37<br />
MEYDAN................................................ 17<br />
ÖZBİLİM...................................................9<br />
PREMIER VISION...................................57<br />
SANKO................................................... 41<br />
SOLAREX............................................... 61<br />
TTS........................................................A.K<br />
TÜRKİYE HASTANESİ..............................45<br />
TÜYAP (İPLİK FUARI).............................. 67<br />
TÜYAP (KON. MAK. FUARI)..................65<br />
UZAY MAKİNA....................................... 13<br />
www.konfeksiyonteknik.com.tr
İMTİYAZ SAHİBİ<br />
İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK YAYINCILIK<br />
İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. ADINA<br />
Publisher<br />
H. Ferruh IŞIK<br />
GENEL MÜDÜR<br />
General Manager<br />
Mehmet SÖZTUTAN<br />
mehmet.soztutan@img.com.tr<br />
YAZI İŞLERİ KOORDİNATÖRÜ<br />
News Editor<br />
SORUMLU MÜDÜR<br />
Responsible Editör<br />
YAYIN KURULU BAŞKANI<br />
Editorial Board Chief<br />
YAYIN KURULU<br />
Editorial Board<br />
SÜREKLİ YAZARLAR<br />
Permanent Columnists<br />
Ali ERDEM<br />
ali.erdem@img.com.tr<br />
Yusuf OKÇU<br />
yusuf.okcu@img.com.tr<br />
Prof. Dr. Cevza Candan<br />
Prof. Dr. Bülent Özipek<br />
Prof. Dr. H. Rıfat Alpay<br />
Prof. Dr. Yalçın Bozkurt<br />
Prof. Dr. E. Tekin Altınbaş<br />
Prof. Dr. W. Oxenham<br />
Prof. Dr. Emel Önder<br />
Prof. Dr. Yusuf Ulcay<br />
Doç. Dr. Yusuf A. Uskaner<br />
Prof. Dr. İsmail KAYA<br />
Doç. Dr. Mehmet Ali ÖZBUDUN<br />
Ekrem Hayri PEKER<br />
REKLAM DANIŞMANI<br />
Advertisement Consultant<br />
DIŞ İLİŞKİLER MÜDÜRÜ<br />
Foreign Relations Manager<br />
Ali ERDEM<br />
ali.erdem@img.com.tr<br />
Yusuf OKÇU<br />
yusuf.okcu@img.com.tr<br />
KURUMSAL İLETİŞİM MÜDÜRÜ<br />
Marketing<br />
Comunication Manager<br />
MUHASEBE MÜDÜRÜ<br />
Chief Accountant<br />
GRAFİK & TASARIM<br />
Graphics & Design<br />
BİLGİ İŞLEM<br />
IT Manager<br />
ABONE VE DAĞITIM<br />
Subsc rip ti on and<br />
C i rc ul at io n M an ag e r<br />
Ebru PEKEL<br />
ebru.pekel@img.com.tr<br />
Mustafa AKTAŞ<br />
mustafa.aktas@img.com.tr<br />
Hakan SÖZTUTAN<br />
hakan.soztutan@img.com.tr<br />
Emre YENER<br />
emre.yener@img.com.tr<br />
İsmail ÖZÇELİK<br />
ismail.ozcelik@img.com.tr<br />
AD RES | He ad Of fi ce<br />
İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK YAYINCILIK İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ.<br />
Evren Mahallesi Bahar Caddesi Polat İş Merkezi B Blok No:3 Kat:1<br />
Güneşli - Bağcılar / İSTANBUL / TURKEY<br />
Tel: +90 212 604 51 00 Fax: +90 212 604 51 35<br />
www.konfeksiyonteknik.com.tr | e-ma il : img@img.com.tr<br />
BASKI | Printed By | İH LAS Ga ze te ci lik A.Ş.<br />
Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza No:11 A/41<br />
Yenibosna - Bahçelievler / İSTANBUL / TURKEY Tel: 0212 454 30 00<br />
B Ö LG E T E MS İ LC İL İ KL ER İ<br />
BURSA | Ömer Faruk GÖRÜN<br />
Tel: +90 224 211 44 50 Fax: +90 224 211 44 81<br />
KONYA | Me tin DE MİR<br />
Tel: +90 332 238 10 71 Fax: +90 332 238 01 74<br />
Advertising Representatives<br />
TAIWAN | Taiwan Bright Co. Ltd. | Mr. Vincent Lee<br />
Tel: 88 622 755 79 01 Fax: 88 622 755 79 00 vincent@mail.taiwanbright.com.tw<br />
JAPAN | Echo Japan Corporation | Mr. Ted Asoshina<br />
Tel: 8 133 263 50 65 Fax: 8 133 234 20 64 echoj@bonanet.or.jp<br />
KOREA | Jes Media Int. | Mr. Young Seoah Chinn<br />
Tel: 8224813411 Fax: 8224813414 jesmedia@unitel.co.kr<br />
BİLGİ / Information<br />
<strong>Konfeksiyon</strong> <strong>Teknik</strong> Dergisi’nde yer alan makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir.<br />
Yayınlanan ilanların sorumluluğu ilan sahiplerine aittir.<br />
<strong>Konfeksiyon</strong> <strong>Teknik</strong> is published monthly. Ad ver ti se ments res pon si bi li ti es<br />
pub lis hed in our ma ga zi ne per ta in to ad ver tisers.
EDİTÖR<br />
4<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Moda, hız ve tasarım<br />
Geçtiğimiz yıllarda ‘tekstil bitiyor mu’ tartışmalarının yaşandığı Türkiye, şimdi<br />
moda, hız ve üretim kalitesi ile sektörde dünya liderliğine koşuyor. Son yıllarda<br />
birçok Türk markası, Afrika’dan Avrupa’ya kadar birçok ülkede yüzlerce mağaza<br />
açtı, bu ülkelerde üretim tesisleri kurdu. Aldıkları marka desteğiyle gittikleri ülkelerin<br />
yazılı ve görsel medyasında yer alan Türk markaları, ‘Made in Turkey’ imzasını<br />
güçlendirdi. Tekstilde teknoloji ve tasarıma yaptığı yatırımlarla ‘dünyanın en hızlısı’<br />
olan Türkiye, şimdi ‘kaliteli ve hızlı’ unvanıyla birçok markanın tercihi oldu.<br />
Dünya markalarının talep ettiği esneklik, hız, kalite başka hiçbir yerde yok. Bizim<br />
sektörümüz, müteşebbisimiz çok dinamik. Altyapımız da çok kuvvetli, ciddi bir<br />
tekstil altyapımız var. Yani, ipliğimiz elimizin altında, dokuma, baskı boya, dikiş,<br />
aksesuar, her şey var bu ülkede. Türkiye üretimde çok hızlı ve moda üretiyor. Hız<br />
ve tasarım en büyük avantajlarımız. Hem küçük, hem büyük siparişlerde hızlı üretim,<br />
esnekliğimizi gösteriyor. Dijitalleşme ile daha da hızlanacağız. Birçok ürün,<br />
herkes tarafından üretilebiliyor. Ancak ürüne tasarımla fark katılabiliyor. Bizim<br />
ucuz maliyetli ürün üreten ülkelere göre avantajımız, tasarım gücümüz. Bu da<br />
Ali ERDEM<br />
Yazı İşleri Müdürü<br />
News Editor<br />
eğitim ve kültürün sonucu. Tasarım eğitimi alan gençlerimiz çoğalıyor. Bundan<br />
sonraki süreçte, hızlı modaya uygun, insanların taleplerini yakalayan tasarımlar<br />
yapmamız önemli. Türk tekstili çok hızlı kabuk değiştiriyor. Bizden özel ürünler<br />
bekliyorlar. Çok hızlı teslimat bekliyorlar. Bunun için sisteme, makine parkına<br />
yatırım yapılıyor. Hazır giyim, konfeksiyon ve tekstilin önü açık. Şimdi büyüme<br />
zamanı. Hükümet’in hem Ar-Ge hem tasarım, Ur-Ge ve diğer konularda ciddi<br />
teşvikleri var ki bütün sanayicilerin, ihracatçıların bu teşvikleri kullanıp tekrar bir<br />
büyüme ve atılım dönemine girmesi gerekir. Zemin buna müsait.<br />
<strong>2018</strong>’de yaşanması beklenen küresel gelişmeler ihracatımızı destekler nitelikte.<br />
Bu yıl dünya ekonomisinde 10 koşulun 8’i olumlu yönde. Dünya ekonomisinin<br />
büyümesi, buna bağlı olarak küresel ticaretteki büyüme, en büyük<br />
ihraç pazarımız AB’deki büyüme ihracatımız için çok olumlu gelişmeler. Yakın<br />
EDİTÖR<br />
ve komşu pazarlarda büyüme, Özel Sektör yatırımları, Sanayi ürünleri ihracat<br />
fiyatları, Enerji ve emtia fiyatları seviyesi, Euro/Dolar Paritesi gelişmeleri ise<br />
ihracatımız için olumlu gelişmeler. Bu gelişmeler ışığında <strong>2018</strong>, 2017’ye göre<br />
çok daha başarılı bir yıl olacak. Türkiye’nin en çok ihtiyacı olan konulardan<br />
biri de istihdam. Bu sektör desteklenip, teşvik edilirse, Türkiye’nin ihtiyacı olan<br />
istihdamı sağlayacak öndeki sektörlerden bir tanesi.
Haber Bülteni<br />
Online kayıt olabilirsiniz<br />
Hem şimdi hem de gelecek için çeşitlilik:<br />
İşinizi Groz-Beckert ile geliştirin!<br />
Groz-Beckert’in sunduğu dikiş makinesi iğneleri ve sistem parçalarına, dünyadaki<br />
bütün makine üreticileri ve kullanıcıları güven duymaktadırlar. 5000 adet farklı tipten<br />
oluşan ürün gamı, en yüksek beklentilere cevap verebilmektedir. Kullanıcılar, yüksek<br />
işlem güvenliği ve uzun kullanım süreleri gibi eşsiz ve sürdürülebilir çözümlerden<br />
istifade etmektedirler. Beklentilerinizi daha da yükseltmenin tam zamanı!<br />
Ücretsiz myGrozBeckert Uygulaması<br />
www.groz-beckert.com<br />
Groz-Beckert Turkey Tekstil Makine Parç. Tic. Ltd. Şti.<br />
Örgü-Dikiş-Keçe-Tafting-Dokuma Tarak<br />
Gen.Ali Rıza Gürcan Cad.<br />
Büyükşehir Mah.Cumhuriyet Cad.<br />
Alparslan İş Merkezi No: 29/01 Ekinoks Plz.E1 Blk. Kat:6 D: 84<br />
34169, Merter, İstanbul Beylikdüzü , İstanbul<br />
Tel: 0212-9246868 Tel: 0212-4384947 Faks: 0212-4384949<br />
E-Mail: info.turkey@groz-beckert.com
6<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Spor giyimde<br />
trendler & yenilikler
7<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Spor markaları yeni teknolojiler için de<br />
gözlerini açmalıdır. Dijital nesil, kullanıcıların<br />
fitnessla ilgili faaliyetlerini görmelerine, izlemelerine<br />
ve paylaşmalarına olanak tanıyan<br />
analitik araçlar ile yeni uygulamalar dalgası<br />
getiriyor. Giyilebilir teknolojilere yönelik pazar<br />
rekabet gücü yüksek ancak hızla genişlemeye<br />
devam ediyor ve pazarın 2021 itibariyle<br />
satışlarını iki katına çıkaracağı tahmin ediliyor.<br />
Marka sahiplerinin artık spor hayranları<br />
için izleme deneyimini uyarlamak için dijital<br />
medyayı kullanabileceği gibi yeni teknolojiler,<br />
markaların kendilerini farklılaştırmalarına<br />
ve daha kişiselleştirilmiş bir deneyim haline<br />
gelmesine yardımcı olabilir. Bu yaklaşımı Adidas<br />
örneklendiriyor. Bir 3D basım şirketi olan<br />
Carbon ile olan yakın tarihli ortaklığı, atlet<br />
ayakkabılarının nasıl üretildiğini örnekleyerek<br />
bir devrimin başlangıcını ispatlıyor.<br />
SU GEÇİRMEZ VE NEFES ALABİLEN TEKSTİLLER<br />
Küresel su geçirmez nefes alabilen tekstil<br />
pazarının 2016 yılında 1.48 milyar ABD $<br />
olarak tahmin edildiği dönemde, 2017-<br />
2022 yılları arasında % 5.52’lik bir oranda<br />
büyüyeceği tahmin ediliyor. Suya dayanıklı<br />
nefes alabilen tekstil, çeşitli tiplerde vücut<br />
sıcaklığını korurken, rüzgar ve yağmur<br />
gibi hava şartlarına karşı koruma sağlar.<br />
Suya dayanıklı, nefes alabilen tekstiller, su<br />
geçirmez kumaşlardan farklı olarak suyun<br />
nüfuz etmesini ve emilmesini önlemeye<br />
yardımcı olur. Ayrıca anti-mikrobik, antiviraldir<br />
ve kir ve nem direnci sağlarlar,<br />
böylece çeşitli aktif spor giyim uygulamalarında<br />
taleplerini arttırırlar. Bununla birlikte,<br />
açık hava etkinliklerine yönelik tüketici<br />
katılımı ve devam eden değişen moda eğilimleri,<br />
pazarın büyümesine bir engel oluşturabilir.<br />
Küresel su geçirmez nefes alabilen<br />
tekstil pazarı, aktif spor kıyafetleri, çadırlar<br />
ve diğer uygulamalara bölünmüştür. 2015<br />
yılında, aktif spor giyim uygulaması küresel<br />
su geçirmez nefes alabilen tekstil pazarının<br />
% 80’inden fazlasını oluşturuyordu. Son<br />
kullanıcı endüstrisi ile ilgili olarak piyasa; giysiler,<br />
ayakkabı ve eldiven olarak ayrılmıştır.<br />
Giyim, küresel su geçirmez hava geçirgen<br />
tekstiller için en büyük son kullanıcı endüstrisidir<br />
ve toplam pazar payının % 63’ünden<br />
fazlasını oluşturmaktadır.<br />
SAĞLIK YENİ ÇEKİCİLİKTİR<br />
‘Teknoloji’, iç çamaşırı, yüzme ve aktivite<br />
dünyasına girdiğinde, markalar dikkatleri<br />
üzerine çekti. Uygulama seviyesi ne olursa<br />
olsun, teknoloji artık bir problem değildir: bu<br />
bir çözümdür. Fiberde Black Modal Lenzing<br />
ipliğin ekstrüzyon aşamasında pigmentin<br />
eklendiği bir katkı boyama tekniği olarak<br />
seçildi. Kalite açışından bakıldığında bir çok<br />
avantaj sağlar, arka ipliğin kullanılarak siyahların<br />
50 yıkamadan sonra bile siyah kalması<br />
gibi. Bu sürdürülebilir özellik, diğer boyama<br />
teknikleriyle karşılaştırıldığında da önemlidir.<br />
SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK ÇOK ÖNEMLİ<br />
Asahi Kasei’den Spandex / elastan markası<br />
Roica, Royce Eco Smart serisi spandex /<br />
elastan iplikleriyle, tüketici öncesi atıklardan<br />
elde edilenlerle yenilik ve yaratıcılığı ortaya<br />
çıkarmıştır. Iluna Green Etiket dantel koleksiyonları,<br />
bu çevre dostu spandex / elastanı,<br />
örgü ve dantel kumaşlarla kendi aralarına<br />
dahil etmiştir. Yüksek kalite, tasarım ve<br />
sürdürülebilirlik kombinasyonu, son tüketicinin<br />
ne istediğini hedef alır. Geçen yıl,<br />
Iluna Group, tüm streç ipliklerini sadece en<br />
iyi jakarlı ve textronic nitelikleri için Roica<br />
Eco Smart’a dönüştürerek gezegene saygı<br />
göstererek kaynaklarına yeni ve sorumlu bir<br />
özveri teyit etti. Sürdürülebilirlik, tüm tekstil<br />
endüstrisinin anahtar bir unsurudur ve elyaftan<br />
makineden son işlemeye kadar olan<br />
gelişmeler, özellikle su, enerji ve petrolün<br />
azaltılması gibi değerli kaynakları baz<br />
almaktadır. Lenzing Modal Black sadece<br />
bükümlü boya elyaf ile gerekli olan pigmentin<br />
% 20’sini kullanır. Buna ek olarak, araştırmalar<br />
Lenzing Modal Black fiber ile yapılan<br />
kumaşın % 50 daha az enerji kullandığı, %<br />
60 daha az karbon izine sahip olduğunu ve<br />
geleneksel olarak boyalı kumaşlara kıyasla
8<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
üretimde tipik olarak kullanılan suyun sadece %<br />
50’sini gerektirdiğini göstermiştir.<br />
TEMİZ TEKNİK TEKSTİL SÜREÇLERİ KABUL GÖRÜYOR<br />
Bu temiz teknoloji gelişimi endüstride devam edecek<br />
ve aynı zamanda İlkbahar / Yaz 2019 ISPO TEX-<br />
TRENDS bilgileri, sürdürülebilirliğin gelecek neslidir.<br />
Sürdürülebilirlik konusundaki ilk odak noktası lifler<br />
üzerinde iken, günümüzde dikkat edilen, daha verimli<br />
makinelere, çevre dostu kimyasallara ve azalan<br />
su kullanımı olmaya da devam ediyor. ISPO TEX-<br />
TRENDS ödüllü Tintex, Tencel, organik pamuk ve yün,<br />
geri dönüşümlü ve geri kazanılan sentetik malzemeler<br />
(polyester ve naylon dahil) benzeri sürdürülebilir<br />
içeriklerin en az % 60’ını kullanıyor.. Şirket ayrıca,<br />
üretim sürecini temizleyen ve hem spor hem de dış<br />
pazarları benimseyen makro makine ve süreçlere<br />
yatırım yapmakta ve aynı zamanda yakın giyim sektöründen<br />
marka geliştiricilerini takip etmektedir.<br />
DAHA ÇEKİCİ BİR BAKIŞ<br />
Tüketicinin geleneksel iç çamaşırı kumaşlarıyla<br />
uyumlu olarak egzersizde giymek için daha kadınsı<br />
bir cazibe arayışında olduğu için kadınsılıkla ilgili<br />
daha güçlü bir yön, güçlü bir eğilim görülür. Nilit,<br />
Sensil’in piyasaya sürülmesiyle hem şirketin hem<br />
performans hem de moda ipliklerini temsil eden<br />
naylon 6.6 serisini yeni bir seviyeye taşıdı. Bir isim<br />
değişikliğinin yanı sıra Sensil Diamond da yeni bir<br />
gelişme başlatıldı. Bu yeni iplik avantajlarından<br />
biri olarak, değişen derecelerde modern ışıltıdan<br />
metalik görünüşe, Black Diamond’tan farklı ve yeni<br />
olarak yeni ipliğin boyanmasına olanak tanır. Artık<br />
daha geniş bir renk yelpazesi bu parlak efekte sahip<br />
olabilir. Ayrıca, geleneksel metaloplastik ipliklerin<br />
görünümünü elde etmekten çok daha yumuşak bir<br />
dokunuşu olduğu ve performans iplikleriyle takımlanarak<br />
spor giyim sektörü için moda ve işlevselliği<br />
birbirine bağlayabileceği görüldü. Dantel üreticileri<br />
de, spor giysilerle moda yönü için jakarta teknolojisi<br />
ile ilgili bilgi birikimini ekleyen Tianhai Lace, özellikle<br />
kadın iç çamaşırı ve spor giysiler için tasarlanmış<br />
TAS serisi ile gelişimini sürdürerek, spor giyim pazarını<br />
takip ediyor. Tüketici daha cazip kıyafetler için bekliyor<br />
olduğundan, özellikle daha spor olan kadın iç<br />
çamaşırı giyim sektörü için daha kadınsı ve zarif bir<br />
çekicilik eğilimi daha da gelişecek.<br />
PERFORMANS VE DEKORATİF DETAYLAR<br />
Pamuklu dokunma ile tüketiciler için büyük bir<br />
odak alan Gayou Dantel, bir poliamit / naylon<br />
karışımı kullanarak yeni bir ‘Pamuklu Kumaş Hissi<br />
Hattı’ geliştirdi. Bu pamuksu dokunuş yelpazesi,<br />
yumuşak ve doğal görünümlü bir havlu kumaşı,<br />
tipik örgüye daha zarif bir his sunar ve geometrik<br />
ile çiçeksi arasında çok çeşitli desenlerde bulunur.<br />
Piave Maitex, yüksek spandex / elastan yüzdesiyle<br />
garanti edilen mükemmel bir uyum ile yeni bir<br />
ekstra hafif mesh serisi başlattı. Azaltılmış ağırlık<br />
ve gelişmiş konfor ile performans, en yeni teknik<br />
çözümlere ulaşır. Transparenze adı verilen ürün<br />
yelpazesi ayrıca üstün bir kontrol, şekillendirme<br />
ve destekleme ile kalıplama uygun olma özelliklerini<br />
sunmakta ve spor sütyeni sektöründe yeni<br />
gelişmeler için mükemmel bir çözüm sunmaktadır.<br />
Spor sütyenleri ve spor giyim için, tüketiciler daha<br />
kadınsı bir çözüm talep ediyor ancak özellikle fit<br />
ve rahatlık ile performansa ihtiyaç duyuyorlar.<br />
Markalar, daha sağlıklı bir yaşam tarzı izlendiğinde,<br />
görünüm sadece atletizm için değil, bu parçaların<br />
arzulanan iş / yaşam tarzı dengesini elde etmede<br />
kullanılması anlamına geldiğini not ediyor.
10<br />
PAZAROLA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Kazanmak Kazandırmak<br />
İş alemindekiler bilir. Belli zaman dilimlerinde olan biteni anlamak için toplu bir<br />
değerlendirmeye, esaslı bir muhasebeye ihtiyaç duyular. Bu dönemlerde fabrika,<br />
mağaza ve dükkanlarda bir envanter telaşı yaşanır. Büyük marketlerde elemanlar<br />
seferber olur, ne var ne yok tek tek sayılır. Buna fiziksel envanter deniyor. Şimdilerde<br />
bilgi teknolojileri sayesinde on binlerce çeşitten elde, depoda ve hatta<br />
yolda ne kadar bulunduğu saniyesi saniyesine bir çırpıda öğrenilebiliyor.<br />
Mal canın yongası. Malın envanterini tutuyoruz da, canımızın, hayatımızın envanterini<br />
niye tutmuyoruz? Zaman zaman, “elde ne kaldı?”nın hesabını niye yapmıyoruz?<br />
İşli olsun, işsiz görünsün, aslında herkesin birden fazla işi var. Ama farkında değil. Hayata<br />
pazarlama gözlüğü ile bakınca, herkesin bir iki değil, onlarca piyasada/pazarda<br />
kazanmaya, kâr etmeye, yüzünü güldürmeye uğraştığı ayan beyan görülüyor.<br />
En yakında “ev halkı pazarı” var. Bu pazarda evin, ailenin büyükleri, ortancaları<br />
ve küçükleri var. Herkes birbirine karşı kâh alıcı kâh satıcı durumunda. Saygı<br />
veriyor, sevgi alıyor. Sevgi veriyor, saygı alıyor. Gönlünü hoş ediyor, hediye veriyor,<br />
ihsanlara kavuşuyor. Bazen de bedel ödetiyor. Daha neler neler…<br />
Evden çıkınca, “apartman veya mahalle ve komşular piyasası” ile karşılaşılıyor.<br />
Onlar da kâh alıcı, kâh verici olarak sahnedeler. “Mangalın kokusu gitmiştir”<br />
düşüncesiyle kebaplar komşuya gidiyor; “tatlı severler” deyip baklavalar<br />
komşudan geliyor. Vesaire…<br />
PAZAROLA<br />
Prof. Dr. İSMAİL KAYA<br />
İ.Ü. İşletme Fakültesi<br />
Pazarlama Anabilim Dalı<br />
Emekli Öğretim Üyesi<br />
mail<br />
ikaya@istanbul.edu.tr<br />
ismail.kaya@gmail.com<br />
blog<br />
http://www.pazarola.<br />
blogspot.com<br />
http://www.pazarlama<br />
bitanedir.blogspot.com<br />
Sözü uzatmayalım ama bir de akrabalar var. “Akrabalar segmenti”nde yer alan<br />
“müşteriler” için bir siz bir şeyler yapar, bir şeyler verirsiniz, bir de onlar size verirler<br />
veya sizden bir şeyler beklerler. Hastalık, sağlık, düğün, dernek derken, mürüvvetler<br />
kadar mazarratlar da paylaşılır, hediye, yardım ve ödünçler dahi alınır verilir.<br />
Kısacası, iş için veya yaşamak için birer parçası olduğumuz, müşteri veya<br />
sunucu rolüyle girip çıktığımız başka “pazarlar” da var. Yabancı dilde, cohort<br />
da denilen, “meslektaşlar piyasa diliminde”, “okul arkadaşları pazarında”,<br />
“asker-hacı-gezi arkadaşları piyasasında”; tanıdık tanımadık sürüyle insanla<br />
bir arada olduğumuz “toplu taşıma dilimlerinde”, “alışveriş yerlerinde”, “sosyal<br />
organizasyonlarda” vesairede sürekli bir “alış-veriş”, “değiş-tokuş” “memnun<br />
edip karşılığını alma”, “men dakka dukka” işinde değil miyiz?<br />
Saydığım ve sayamadığım bütün “piyasa dilimleri”ndeki insanlar bizim “hedef<br />
pazarımız”a dahil değiller mi? Biz hayatımızı onlarla birlikte, onların bize verdikleri<br />
veya verebilecekleri, bizim onlara verebileceklerimiz veya verdiklerimizle daha<br />
değerli veya daha değersiz hale getirmiyor muyuz?<br />
Hayattaki başarımız, mutluluğumuz, refahımız, kısacası, dünyalığımız ve hattâ<br />
ahiretimiz bu piyasalardaki “alışverişlerimiz”de ne kadar kârlı, ne kadar etkili-başarılı<br />
bir “pazarlamacı” olabildiğimize bağlı değil mi?<br />
Pazarlamacı derken, “yağlayıcı”, “laf kalabalığına boğucu”, “alttan girip<br />
üstten çıkıcı”, “zorlayıcı”, “emredici” türünden “çığırtkan satıcı” tarifine giren<br />
işlerden bahsetmiyoruz. Müşteri keşfetmekten başlayıp, onları mest etmeyi<br />
hedefleyen ahenkli bir faaliyet bütünüyle onlara özel olarak hizmet etmeyi
11<br />
PAZAROLA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
amaçlayan stratejik bir iş olarak, müşteriyi “muhterem”<br />
gören bir anlayışa dayalı gerçek pazarlama<br />
gayretlerini kastediyoruz.<br />
İşimizdeki performansımız nasılsa bir şekilde ölçülüyor.<br />
Peki, biz kendi özel işlerimizde ve pazarlarımızda<br />
kendi şahsî performansımızı ve başarımızı hiç<br />
değerlendiriyor muyuz?<br />
Zaman zaman hayatımıza ve “hayatımızın<br />
pazarları”na “pazarlama gözlüğüyle”<br />
bakabiliyor muyuz?<br />
“Pazarlama zekâsı” diye bir terim duyduk mu?<br />
Bunun, müşteri temelli bir pazarlama anlayışına<br />
ne kadar yakın durulduğuna ve pazarlamanın ne<br />
derecede güçlü, yoğun ve kapsamlı bir şekilde<br />
hayata geçirilebildiğine dair bir ölçü olduğunu<br />
biliyor muyuz? İşimizde ve kendi hayatımızda<br />
“pazarlama zekâmız”ın kaç paralık olduğunu hiç<br />
ölçtük mü, ölçtürdük mü? “Pazarlama zekâmızı”<br />
geliştirmek için özel bir çaba gösteriyor muyuz?<br />
Nasıl geliştirileceğini biliyor muyuz?<br />
Bir fırsatını bulup, arada sırada oturup bir düşünsek...<br />
***<br />
Tarih boyunca dünya siyaseti, pazarlar, pazar paylaşımları<br />
ve ticaret alanları üzerinde cereyan etti.<br />
İşletmecilerin yakından bildiği bu gerçeği, ülke yönetimine<br />
talip olanların da bilmesinde fayda var.<br />
Medeniyetler su kenarlarında ticaretle gelişti.<br />
Kıtalar, keşifler, ürünler ve yenilikler yeni pazarlar<br />
ve pazarlarda yeni fırsat arayışları sonunda<br />
gerçekleşti. Pazar savaşları eskiden olduğu gibi,<br />
gelecekte de tarihe damgasını vuracak, vurmaya<br />
devam edecek.<br />
Dünya, kimine çok büyük, kimine iğne ucu kadar<br />
küçük görünse de neticede bir pazaryeri. Dünya<br />
hayatı da bir nevi ticaret zamanı. Doğumdan ölüme,<br />
ömürler hep almak-vermekle geçiyor. Hayat<br />
boyu alıyor, satıyoruz. Hepimiz bir şey alıyor, bir<br />
şey satıyoruz. Zamanında satmaz, vaktinde almaz<br />
isek; satılacakla alınacakları birbirine karıştırsak;<br />
verdiğimizden daha fazlasını alamazsak kaybediyoruz.<br />
Alıcı yokken satmaya, müşteriyi anlamadan<br />
etkilemeye kalkınca netice alamıyor, satamıyoruz.<br />
Hattâ hesabını bilmeyenlere, patavatsızlara, densizlere,<br />
arsızlara iyi gözle bakmıyoruz.<br />
Yönetime talip olanların dünyayı bir pazaryeri gibi<br />
görüp görmemeleri, dünya hayatını bir ticaret<br />
fırsatı olarak bilip bilmemeleri çok şeyi değiştiriyor.<br />
Asıl kazancın alınanla verilen arasındaki fark<br />
olduğuna inanan; gerçek kârını zararını, önceliklerini,<br />
hedeflerini, işini ve meşgalesini müşteri esası<br />
üzerinden geliştiren insanlar bir başka oluyor. “Pazarlama<br />
bakış açısı”, “pazarlama okuryazarlığı”,<br />
“pazarlama zekâsı” kişiyi diğerlerinden ayırıyor.<br />
Pazarlama zekâsı geliştikçe, rekabet işbirliğine;<br />
üretmeden paylaşmak üretip bölüşmeye; ezip sömürmek<br />
besleyip doyurmaya; emredip zorlamak<br />
hizmet ederek gönül kazanmaya; kazan/kaybet<br />
anlayışı kazan/kazana dönüşüyor.<br />
Çevrenizdeki insanların “pazarlama zekâlarını”<br />
anlamaya çalışın. Dünyası için ahiretini, ahireti için<br />
dünyasını satanlara dikkat edin. Size beş on gün<br />
müsaade. Ekranlarda, meydanlarda, kahvelerde<br />
konuşanlara bir de bu gözle bakın. Ahali, kişiler,<br />
partiler, firmalar, markalar, ekipler pazar gerçeğinden<br />
ve pazarlamadan ne kadar haberdarlar? Ne<br />
kadar pazarlamalılaşabilmişler?<br />
Yaşamak için, iş için hayatımız boyunca çeşit çeşit<br />
insanla tanışıyor, yakınlaşıyor, ilişki kuruyor, iş yapıyoruz.<br />
Bunların büyük bölümünü biz kendi irademizle,<br />
tercihlerimizle seçiyoruz. Bir kısmıyla da mecburen,<br />
istemesek de veya geçici olarak beraber olmak,<br />
onlarla birlikte iş yapmak zorunda kalıyoruz.<br />
İlişkide bulunduğunuz, bulunmak durumunda olduğunuz<br />
kişileri isim isim düşünün. Kimlerin ilişkilerde<br />
kendi menfaatlerinden başka bir şey düşünmediklerini,<br />
hep almaktan yana davrandıklarını<br />
anlamaya çalışın. Kimlerin de hayatın alışverişle,<br />
almak için önce vermekle kâim olacağı düşüncesinden<br />
yana durduklarını anlamaya bakın. Acaba<br />
bu kişiler dünyanın bir ticaret zamanı, bir büyük<br />
pazaryeri olduğu gerçeğinden ne derecede haberdarlar?<br />
Tahmin etmeye çalışın.<br />
Ticareti, pazarı ve pazarlamayı doğru anlayanlardan,<br />
rızkın onda dokuzunu orada görenlerden size<br />
de başkalarına da zarar gelmez. Lakin, bu dünyada<br />
ticaret ve pazarlama terazisini hep kendi lehlerine<br />
tutan öyle insanlar da var ki, onlar hem halka, insanlığa,<br />
hem de pazarlama mesleğine ihanet içindeler.<br />
Üstelik, niyetlerini gizlemeyi de pek biliyorlar.<br />
Kime ve kimlere yakın, kimlerden uzak duracağımızı<br />
bilmek önemli. Muhatabını, müşterisini, pazarını<br />
tanıyan ve çok çalışanlar hem kendileri kazanıyor<br />
hem de kazandırmayı da biliyorlar.<br />
Nasibleri ölçüsünde, elbette...
12<br />
TELA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Tela niçin önemli ?<br />
<strong>Konfeksiyon</strong>un endüstrileşmesi ve herkes tarafından satın alınabilir hale gelmesi<br />
ile birlikte giyim, bir örtünme ihtiyacından çok insanların kendini ifade<br />
etme şekli, tarzı haline geldi.<br />
Bu gerçekten yola çıkarak, eskiden bir marka, herkes için üretim yaparken, son<br />
yıllarda her marka tüketicinin alım gücü, sosyal seviyesi veya hobileri gibi kriterlere<br />
göre giyim tasarlamaya ve bu alanlarda uzmanlaşmaya başladı. Bir örnek<br />
vermek gerekirse, aynı gruba ait olmasına rağmen Zara ve Massimo Dutti mağazalarında<br />
farklı gelir gruplarına hitap ediyor. Keza Pull & Bear ve Uterque farklı yaş<br />
gruplarına, Bershka ve Stradivarius ile farklı beğenilere hitap ediyor.<br />
Bütün bu markaların kesişen müşterileri olmakla birlikte hitap ettikleri kesim<br />
birbirinden tamamıyla farklılık gösteriyor. Yani herkesin tarzına uygun giysi<br />
üretmeye çalışıyorlar.<br />
Tarzınız var, pekiyi. Dünya üstünde yaşayan yedi milyar insandan biri olarak tarzınıza<br />
uygun markaları, bedeninize uygun modelleri de buldunuz; ala!..<br />
Diyelim ki bir gömlek aldınız; gömleğinizin yakası üç beş yıkamadan sonra sağa<br />
sola dönmeye başladı mı? Kol evlerinde, dikiş yerlerinde potluklar oluşmaya başladı<br />
mı? Ütüledikten sonra parlamalar kaçıncı yıkamadan sonra oluştu?<br />
Suat Küçüker<br />
Permes Türkiye Yöneticisi<br />
s.kucuker@permess.com.tr<br />
Ya ceketiniz? Sahi ceketinizin ağırlığını hiç düşündünüz mü? Sırtınızda yük taşıdığınız,<br />
bir üniforma giymiş hissine hiç kapıldınız mı? Ceketiniz kuru temizleme sonrasında<br />
veya yağmura maruz kaldığınızda<br />
neden kokuyor? Ceketiniz kuru temizlenebiliyor<br />
ama neden yıkanamıyor? Ya son<br />
zamanların modası her yöne esneyen “süper<br />
stretch” denim pantalonunuz? Kemer<br />
takmazsanız belinizden neden düşüyor?<br />
Bunları hiç düşündünüz mü?<br />
Bilmelisiniz ki bütün bu ihmalleri doğru<br />
“ tela “ kullanarak çözmek mümkün.<br />
Artık ”müşteriden hiç şikayet gelmedi”<br />
bahanesine sığınarak zaman tüketen<br />
üreticilerin miadı doluyor. Her şeyin kişiye<br />
özel hale getirildiği bir dünyada böylesine<br />
basit ihmallere önem veren markaların<br />
ve üreticilerin öne çıktığı günleri<br />
çok yakında göreceğiz. Detayları ihmal<br />
edenler artık tarzınıza zarar vermeye<br />
devam edemeyecekler.<br />
TELA<br />
Önümüzdeki sayıda bu ihmalleri teker<br />
teker gözden geçireceğiz.<br />
Müşteri şikayet etmeden bir şey yapmak<br />
gereği duyan üreticilerin sayısının artması<br />
dileği ve saygılarımla...
14<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Bir başarı öyküsü:<br />
Demirbilek<br />
Makine<br />
Sektörde 40 yılı aşkın deneyimi ile makina pazarında<br />
lider firmalardan biri olan Demirbilek Makine, konusunda<br />
uzman ekibiyle makine satış, teknik servis ve<br />
20.000’den fazla çeşidi bulunan yedek parça departmanlarıyla<br />
müşterilerine hizmet veriyor. Müşteri<br />
odaklı çalışmayı kendisine ilke edinen Demirbilek<br />
Makine, müşterilerin farklı isteklerini karşılamak için<br />
geniş ürün yelpazesinde yüksek kaliteli makine,<br />
yedek parça ve aparatların en uygun şartlarda<br />
kullanıcılara ulaştırılmasını sağlıyor. En iyi ve en<br />
kaliteli ürünü, en iyi hizmet anlayışıyla sunmayı<br />
benimsediklerini vurgulayan Demirbilek Yönetim<br />
Kurulu Üyesi Levent Demirbilek, firmanın geçmişi ve<br />
geleceği hakkında sorularımızı cevaplandırdı.<br />
Kısaca firmanızdan bahseder misiniz? ( kaç kişi<br />
çalışıyor, kapasiteniz, müşteri portföyünüz)<br />
“Firmamız Demirbilek Makine 1978 yılında faaliyetine<br />
başlamış, 40 yıldır sektörde varlık gösteren bir firmadır.<br />
İlk başta ikinci el makine ticareti olarak başlayan<br />
sürecimiz daha sonra yedek parça, sıfır makine<br />
satışı üzerine devam etmiş ve daha sonra ise hem<br />
Demirbilek Yönetim Kurulu Üyesi Levent<br />
Demirbilek: “Sektörde ayakta kalmanın yolu<br />
ilerlemekten, ilerlemenin yolu da kendini<br />
geliştirmek ve yenilemekten geçer.”<br />
kendi markamızla, hem de dünyaca kabul görmüş<br />
firmaların Türkiye mümessillikleriyle devam etmiştir.<br />
Uzun yıllar konfeksiyon makinesi ithalat ve ihracatı<br />
alanında sektörde sözü geçen bir firma olmakla<br />
birlikte, bu saygınlığımızı son 10 yıldır aile makinesi<br />
alanında da sürdürmekteyiz. Unkapanı’ndaki<br />
merkez binamız, Sultangazi şubemiz ve Hobi Cafemizle<br />
birlikte yaklaşık 80 kişilik çalışanımız var. Ancak<br />
Demirbilek Makine olarak sürekli istihdama katkı<br />
sağlamaktayız. Bunu sorumluluk sahibi bir firma<br />
olarak hem ülke ekonomimiz için hem kendimiz<br />
için, hem de sektöre kalifiye iş gücü yetiştirmek için<br />
yapıyoruz. Bu anlamda tekstil makinesi piyasasına<br />
da artı değer katıyoruz. Firmamızın müşteri portföyü<br />
ise büyük, orta ve küçük çaplı işletmelerin hepsine<br />
hizmet veriyoruz. Bir anlamda herkese ve her keseye<br />
hitap eden bir firmayız. Bizim için gelip bir iğne alan<br />
da değerlidir, yüzlerce adet makine siparişi veren<br />
de. Bu sebeple müşteri portföyümüz oldukça geniş.<br />
Ayrıca ihracat yapan bir firma olduğumuz için yurt
15<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
dışında Avrupa, Afrika, Amerika ve Asya’da da<br />
müşterilerimiz mevcut.”<br />
Pazarda karşılaştığınız problemler nelerdir?<br />
“Demirbilek Makine olarak pazarda karşılaştığımız<br />
en büyük problem haksız rekabet sorunu yaşanmasıdır.<br />
Bunun en başında vergiden kaçırmak için<br />
düşük faturalı ithalat yapan firmalar var bu işlem<br />
doğru çalışan, vergisini tam ödeyen firmalara zarar<br />
vermektedir. Biz ürünü peşin ithalat sistemiyle getiren,<br />
ancak vadeli satan bir firmayız. Hal böyleyken bir de<br />
bazı firmaların çok uzun vade yapması nakit akışını<br />
zorlaştıran bir etken oluyor ve bu çok uzun vade bu<br />
firmalardan mal alan firmaları da zamanla ödeme<br />
zorluğu içine sokmaktadır. Bununla birlikte eskiye<br />
oranla sektörde ithalatçı sayısının artması da rakiplerimizi<br />
çoğaltmakta, ancak herkesin kaliteye önem<br />
vermemesi de pazarda bir ürün çöplüğü oluşumu<br />
yaratmaktadır. Bu da alıcının kafasını karıştırmaktadır.<br />
Ancak 40 yıllık deneyimimiz ve kaliteye verdiğimiz<br />
önem sayesinde bu durum kısa süreli bir sorun<br />
oluşturmakta, çünkü Demirbilek kalitesini ve müşteriye<br />
sağladığı kolaylıkları bilen kişiler bizim müşterimiz<br />
kalmaya devam etmektedir. Bir diğer problem ise<br />
dolar kuruyla ilgili dalgalanmalar ki bu da sadece<br />
bizim değil, dünyanın problemi diyebiliriz.”<br />
Rekabeti artırmak için pazarda uyguladığınız<br />
staretijiler hakkında neler söylemek istersiniz?<br />
“Stratejilerimizi paylaşmak ne kadar doğru olur<br />
bilemem ancak şartlar ne olursa olsun kaliteli ürüne<br />
yatırım yapmaktan vazgeçmemek ve temiz, dürüst<br />
ticaret yapmak bizi biz yapan ve rakiplerimize de<br />
kıyas oluşturan önemli özelliklerimizdendir. Dükkanı<br />
açmak değil, açık tutmak önemlidir sözünün temeli<br />
de işte tam da bu mantığa dayanmaktadır.”<br />
Bünyenizde ne çeşit makinalar bulunuyor?<br />
“Bünyemizde ince tül kumaştan, araba koltuğu, perde<br />
gibi ağır kumaşları dikebilecek çok çeşitli özellikte<br />
makineler bulunmaktadır. Düz makine, reçme, overlok,<br />
nakış, deri dikişi… Her türlü ihtiyaca cevap verebilen<br />
nitelikte bir firma olduğumuzu söyleyebiliriz.”<br />
Demirbilek Makine’nin satış sonrası servis<br />
konusundaki yaklaşımı nasıl?<br />
“Satış sonrası servis hizmeti bir işletmede satıştan<br />
bile daha önemli olan bir konudur. Çünkü bizim<br />
müşteriyle ilişkimizin asıl başladığı yer satıştır. Biz,<br />
bize ait bir ürünün her zaman sorumluluğunu alırız.<br />
Çünkü insanlar güvendikleri kişi ve kurumlarla<br />
çalışmak isterler. Sattığınız ürün ne kadar kaliteli<br />
olursa olsun, belli bir zaman sonra mutlaka bir<br />
yıpranma olacaktır. Ya da ürünün daha uzun<br />
ömürlü olabilmesi için bakımlarının doğru zamanda<br />
doğru yerde olması gerekir. Biz bu konuyla ilgili<br />
olarak elektronik ve mekanik konusunda en iyi<br />
teknisyenlerle çalışmaktayız.”<br />
Tekstil sanayinin geleceğini nasıl görüyorsunuz?<br />
“Tekstil sanayisi Türkiye için çok önemlidir ve çok<br />
büyük bir istihdam oluşturmaktadır. Türkiye tekstil ve<br />
konfeksiyon üretiminde çok çok büyük bir tecrübeye<br />
sahiptir, bu yüzden daha uzun yıllar bu sektörlerde<br />
yatırımların artarak devam edeceğini umuyoruz.”<br />
Önümüzdeki 5 yıllık gelişim planlamalarınız<br />
hakkında neler var?<br />
“Otomasyon sistemlerinin içinde olmayan firmalar<br />
zaman içinde eriyip kaybolacaklar ya da küçülmekten<br />
kaçamayacaklardır. Bu yüzden gelecek 5 yıl teknoloji<br />
ile konfeksiyonun yükseleceği bir zaman dilimi<br />
olacaktır. Biz de çalışmalarımızı daha çok teknolojiye<br />
yatırım yaparak ilerletmeyi planlamaktayız.”<br />
Araştırma ve yeni teknolojiler konusunda<br />
yatırımlarınız var mı?<br />
“Evet, hatta bu konuda kendi Ar-Ge birimimizi<br />
kurduk. Teknolojinin sonu yok. Sektörel bazda<br />
düşünelim. Bundan 30 sene önce bugünkü dikiş-nakış<br />
tekniklerini belki pek çoğumuz hayal dahi<br />
edemezdi. Ancak iş önce hayal etmekle, sonra<br />
ise vazgeçmeden çabalamakla oluyor. Başarının<br />
aşamalarını iyi bilen bir firma olarak, konusunda<br />
uzman kişilerle otomat geliştirmekteyiz. Kendi<br />
bünyemizde kurduğumuz araştırma geliştirme<br />
birimimiz de ilerlemeye verdiğimiz önemin<br />
göstergesidir. Çünkü biliyoruz ki bir şeyde ilerleme<br />
yoksa gerileme vardır. O halde ayakta kalmanın<br />
yolu ilerlemekten, ilerlemenin yolu da kendini<br />
geliştirmek ve yenilemekten geçer.”<br />
Bu makinaları seçmenize etki eden faktörler nelerdir?<br />
“Bu makineler müşterilerimizin taleplerine<br />
göre 40 yılda oluşmuş bir koleksiyondur. Birinci<br />
önceliğimiz kalite ve sağlamlıktır, piyasanın<br />
ihtiyaçlarına göre makinelerimizi ve yardımcı ekipmanlarımızı<br />
yenilemekte, konfeksiyon üretimini<br />
çok yakından takip etmekteyiz.”
16<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Groz Beckert Turkey<br />
bayileriyle buluştu<br />
Geleneksel Groz Beckert Turkey dikiş bayileri toplantısının<br />
altıncısı geçtiğimiz günlerde İstanbul’da<br />
gerçekleştirildi. Dünya tekstilinin önemli oyuncularından<br />
biri olan Groz-Beckert, büyüyen global<br />
hacminin başarısını Türkiye pazarındaki bayileriyle<br />
kutladı. Groz-Beckert, dikiş iğnesi pazarının dünya<br />
lideri olmasıyla ön plana çıkıyor. Düzenlenen etkinliğe,<br />
Türkiye’den sorumlu Groz-Beckert Bölge Satış<br />
Müdürü Ottmar Hailfinger, Groz Beckert Turkey<br />
Genel Müdürü Özkan Edirne, Groz Beckert Turkey<br />
ekibi ve Groz-Beckert’ten bir yıl içerisinde 275 bin<br />
adet ve üzeri iğne alımı yapan bayiler katıldı. Bu<br />
kategoride yer alan 39 bayi arasında yapılan<br />
çekilişle ödüller sahiplerini buldu.<br />
Toplantıya katılan bayilerini sıcak bir ortamda<br />
karşılayan Groz Beckert Turkey Genel Müdürü<br />
Özkan Edirne, “Groz-Beckert Turkey olarak, çıtamızı<br />
hep yükseltmek için bayilerimiz ve üreticilerimizle<br />
işbirliği yaparak onlara olan desteğimizi sürdüreceğiz.<br />
Türkiye’deki Pazar liderlerimizle her yıl bir<br />
araya geliyoruz. Bu buluşma hem bizim, hem de<br />
firmalarımızın kaynaşması açısından çok verimli<br />
geçiyor. Bunun sonucu olarak bu yılki buluşmada<br />
katılım ve çeşitlilik dikkat çekti. Biz başarının paylaştıkça<br />
artacağına inanıyoruz ve çalışmalarımızı<br />
bu doğrultuda gerçekleştiriyoruz” dedi.<br />
275.000 adet ve üzeri alım yapan 39 firmanın<br />
katılımı ile altıncı defa gerçekleştirilen organizasyonda<br />
gecenin talihlilerine Vatan Bilgisayar’dan<br />
hediye çekleri verildi. Yapılan kura çekimi<br />
sonucunda ödül kazanan firmalardan; Birinci<br />
Demirbilek Makina’ya 7.250 TL’lik hediye çeki.<br />
İkinci Yuki Makina’ya 6.000 TL hediye çeki. Üçüncü<br />
Emak Tekstil Makinaları’na 4.750 TL hediye çeki,<br />
dördüncü Ortadoğu Makina’ya 3.500 TL hediye<br />
çeki ve beşinci Sevmak Makina’ya 2.250 TL hediye<br />
çeki ödülleri takdim edildi. Ödül töreninin ardından<br />
konuklar sohbet ederek güzel bir akşam geçirdiler.
18<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Malkan, dünya markası olma<br />
yolunda ciddi atılımlar yapıyor<br />
47 yıldır sanayi tipi ütü makinelerinde Türkiye’nin lider kuruluşu Malkan Makina,<br />
89 ülkeye yaptığı ihracatla hem ülkeye ciddi bir döviz girişi sağlıyor, hem de<br />
dünya markası olma yolunda önemli atılımlar gerçekleştiriyor.<br />
Sanayi tipi ütü makineleri üretiminde ülkemizin<br />
lokomotif firmalarından Malkan Makina, ihracatta<br />
göstermiş olduğu başarılarla toplam üretimdeki<br />
payını her geçen gün artırıyor. Malkan markasını tüm<br />
dünyaya duyurma konusunda çalışmalarını yönlendiren<br />
firma, 5 kıtada faaliyetlerine hızla devam<br />
ediyor. Türkiye tekstil ve hazır giyim sektörüne 47<br />
yıldır sanayi tipi ütü makineleri üreterek büyük katkı<br />
sağlayan Malkan Makina’nın geldiği nokta ve sektörün<br />
durumu hakkında Malkan Makine Merkez Ofis<br />
ve Pazarlama Müdürü Salim Kütük ile sohbet ettik.<br />
Kısaca firmanızdan bahseder misiniz? ( kaç kişi<br />
çalışıyor, kapasiteniz, müşteri portföyünüz)<br />
‘’Malkan Makine 1971 yılında, Karaköy’de 1<br />
patron (Mustafa ALKAN) ve yanında bir çırak<br />
ile mini bir atölye olarak kuruldu. Türkiye’ de ilk<br />
sanayi tipi buharlı el ütü imalatını gerçekleştiren<br />
firmayız. 1971 yılında ürettiğimiz bu el ütüsü şu<br />
anda İstanbul Rami Koç müzesinde sergilenmektedir.<br />
Başlangıçta sadece kuru temizleme<br />
firmalarına el ütüsü ve üniversal buharlı ütü presi<br />
üretiliyordu. Daha sonra özellikle 80’ li yıllarda<br />
hazır giyim ve turizm sektöründeki firmalara da<br />
çeşitli ürünler geliştirmeye devam etti. Bugün<br />
Türkiye’ de ve dünyada 30.000’ i aşkın müşteri<br />
referansımızla ; Bilgisayar kontrolü spesiyal ceket<br />
ve pantolon ütüleme sistemleri, buharlı-vakumlu<br />
ütüleme tezgahları, pnömatik ve manuel ütü<br />
presleri ,triko ütüleme makineleri , buharlı şişirme<br />
ütü robotları, buhar jeneratörleri , leke çıkarma<br />
makineleri, vakum motorları gibi başlıca ürün
19<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
gruplarında 700’den fazla ürün çeşidine sahip<br />
geniş bir üretim yelpazesine sahibiz. Malkan<br />
Makine olarak bu üretimi İstanbul Gaziosmanpaşa’daki<br />
8.500 metrekare kapalı alana sahip<br />
fabrika binasında, 145 kişilik yönetim ve üretim<br />
ekibi ile, son sistem CNC işleme tezgahları ile<br />
donatılmış üretim bandında standart ölçülerde<br />
gerçekleştirmekte ve Türkiye’nin yanı sıra 5 kıtada<br />
89 ülkeye de ihraç etmekteyiz.’’<br />
Pazarda karşılaştığınız problemler nelerdir?<br />
“Bizim yaptığımız iş aslında bir zanaat, sıfırdan bir<br />
şeyler üretiyoruz. Yüzlerce malzemeleri birleştirerek<br />
ve bunların bir birleri ile doğru çalışmasını araştırarak<br />
temin etmek zorundayız. Sürekli iyileştirme-yenileme<br />
gerektiriyor. Buda tecrübe demek, kalifiye<br />
personel demek. Şu an ekibimizin %70 i ve üzeri<br />
en az 15 yıldır bizimle beraber. 20 yıl, 30 yıl olanlar,<br />
hatta bizden emekli olan arkadaşlarımız da var.<br />
Diğer bir problem ise ütü makinelerine gerekli<br />
değeri vermeyen meslektaşlarımızın yaptıkları<br />
kalitesiz üretim ve buna bağlı olarak fiyat politikaları.<br />
Makine üretimine yeteri oranda destek ve<br />
teşvik olmayışı. Yine bizim grupta olmasına karşılık<br />
ithal edilen dikiş makinelerinde KDV oranı %8 bizim<br />
ürettiğimiz ütü makinelerinde %18, bizde %8 e<br />
düşürülmesini talep etmekteyiz. Aslın da problem<br />
çok ama şimdilik bu kadar diyelim.”<br />
Rekabeti artırmak için pazarda uyguladığınız<br />
staretijiler hakkında neler söylemek istersiniz?<br />
“Hali hazırda Malkan Makina Türkiye’de konusunda<br />
pazar lideridir. 50 yıla yaklaşan geçmişi, bilgi<br />
birikimi ve tecrübesi, 30.000’i aşan müşteri referansı<br />
ile liderliğini açık ara devam ettirmektedir. Şu<br />
anda <strong>2018</strong> yılı üretim planımız Ağustos ayına kadar<br />
dolmuş vaziyettedir. Malkan’ın pazar hedefleri<br />
artık yurt dışı ağırlıklıdır. Yurt dışında rekabet için<br />
de en fazla konsantre olduğumuz faaliyetler<br />
Ar-Ge çalışmaları. Kalitemizi, müşteri ihtiyaçlarını<br />
karşılama kabiliyetimizi sürekli geliştirmeli, ürünlerimizi<br />
sürekli iyileştirmeliyiz. Müşteri boyutu her<br />
sektörde olduğu gibi bizde de son derece dinamik.<br />
Her geçen gün farklı ve yeni müşteri talepleri ile<br />
karşılaşıyoruz. Bu sebeple Ar-Ge çalışmaları bizim<br />
için çok önemli. Özellikle proje bazlı Ar-Ge faaliyetlerinde<br />
TÜBİTAK’tan aldığımız destekler de bizi<br />
ayrıca motive ediyor. Öte yandan Ar-Ge sayesinde<br />
değer kattığımız ürünleri yurt dışı pazarlarda daha<br />
etkin bir şekilde pazarlayabilmek için de uluslar<br />
arası sektörel fuarlara ve pazarlama ekibimizin yurt<br />
dışı müşteri ve bayi ziyaretlerine ağırlık veriyoruz. Bu<br />
bağlamda <strong>2018</strong> hedeflerimizin başında Güney ve<br />
Orta Amerika pazarlarında daha aktif yer almak<br />
olacaktır. Bunun yanında başta Özbekistan olmak<br />
üzere Orta Asya pazarındaki pazar liderliğimizi ve<br />
Avrupa’da Polonya, Ukrayna, Bulgaristan ve diğer<br />
Balkan ülkelerinde her geçen gün büyüyen pazar<br />
payı artışımızı sürdürmeyi hedefliyoruz.”<br />
Malkan olarak hangi sektörlere ve kaç çeşit<br />
makine üretiyorsunuz ?<br />
Bilgisayar kontrolü spesiyal ceket ve pantolon<br />
ütüleme sistemleri, buharlı-vakumlu-üflemeli<br />
ütüleme tezgahları, pnömatik ve manuel ütü<br />
presleri, triko ütüleme makineleri, buharlı şişirme<br />
ütü robotları, buhar jeneratörleri, leke çıkarma<br />
makineleri, vakum motorları gibi başlıca ürün gruplarında<br />
700’den fazla ürün çeşidine sahip geniş<br />
bir üretim yelpazesine sahibiz. <strong>Konfeksiyon</strong> fabrikaları,<br />
tekstil fabrikaları, çamaşırhaneler, kuru temizlemeler,<br />
oteller, hastahaneler, askeri ordu evleri,<br />
askeri dikimevleri, terzihaneler, deri konfeksiyon<br />
fabrikaları, kazak üretim fabrikaları, taş ve transfer<br />
yapan baskı firmaları gibi sayabiliriz.”<br />
Malkan’ın satış sonrası servis konusundaki<br />
yaklaşımı nasıl?<br />
“Genel Müdürümüz Mustafa Alkan her zaman<br />
şunu söyler ve bu gerçekten bizim çalışma prensibimiz<br />
olmuştur; “Öncelikle şunu belirtmek isterim<br />
ki; kendi işimi kurduğum ilk günden bugüne kadar<br />
şartlar ne olursa olsun kendime müşteri memnuniyetini<br />
en önemli ilke edindim. Hiçbir zaman<br />
tutamayacağım sözler vermedim ve verdiğim her<br />
sözü de zarar etme pahasına mutlaka yerine getirdim.<br />
Halen de Malkan bir kurum olarak bu prensibi<br />
tavizsiz bir şekilde uygulamaktadır.” Satış sonrası
20<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
hizmetler de böyle. Garanti süresi içerisinde kendi<br />
bünyemiz den, garanti süre bitimi sonunda ise il<br />
ve ilçelere kurulmuş yetkili servisler ile hizmet aksamadan<br />
ve hızlı olarak devam etmektedir. 1971<br />
model bir makine halen çalışmakta ve hala yedek<br />
parçası firmamız deposunda bulunmaktadır.”<br />
Tekstil sanayinin geleceğini nasıl görüyorsunuz?<br />
“Tekstil ve konfeksiyon sanayi bunlar ülkemizin<br />
vazgeçilmezidir. Yılların verdiği bilgi ve tecrübe<br />
birikimi, coğrafik konum, hızlı hizmet ve genç insan<br />
gücü sektörü daha da ilerilere taşıyacaktır. Zaten<br />
her yıl ölçülen ihracat oranlarında sektörün artış<br />
ivmesi bunu göstermektedir. Çeşitli tarihlerde krizlerden<br />
geçtik. İthalatçı firmalar Çin gibi, Hindistan<br />
gibi, Bangladeş gibi işçiliğin ucuz olduğu ülkeleri<br />
denediler ama Türkiye de ki ivme ve kalite de iş<br />
alamadıkları için geri dönüş yaptılar. Bu sebeple<br />
ben bu sanayi bitmez diyorum.”<br />
Önümüzdeki 5 yıllık gelişim planlamalarınız<br />
hakkında neler var?<br />
“Öncelikle yeni bir fabrika. Fabrikamız artık bize<br />
yetmiyor. Siparişleri karşılayamıyoruz. Yeni fabrika<br />
ile yeni üretim teknolojisi. 145 kişilik çalışanımızı 200<br />
e çıkartmak ve mesleki eğitimleri artırmak. Üretilen<br />
makine sayılarını artırmak. Avrupalı firmaların<br />
yoğun olduğu ve konfeksiyon sektörünün yoğun<br />
olduğu ülkelerde pazar payımızı artırmak.<br />
Malkan araştırma ve yeni teknolojiler konusunda<br />
işbirliği yapıyor mu?<br />
“Sanayi tipi ütü ekipmanları üretimi Türkiye’de<br />
70’li yıllarda Malkan’la başlarken, Amerika’da ve<br />
Avrupa’da bizden 50 yıl önce bu konuda üretim<br />
vardı. Halen dünyada özellikle Alman ve İtalyan ütü<br />
markaları yaygın ve pazara hâkimdir. Ancak son<br />
15 yılda Malkan Makina’nın yaptığı atakla global<br />
pazarda başı çeken markalar arasına girdiği bir<br />
gerçektir. Malkan her geçen gün artan bir ilgiye<br />
muhatap durumdadır. Çünkü biz sadece makine<br />
satmıyoruz, müşterilerimizle bilgi ve tecrübe<br />
paylaşıyoruz. Onların üretim kalitesine direkt etki<br />
eden, kesimden dikime, ara ütülemeden son<br />
ütüye bütün proseslerde iyileştirmeler sağlayacak<br />
öneriler sunuyoruz. Bu önerilerimizi destekleyen en<br />
doğru ürünleri almalarını sağlıyoruz. Her müşterinin<br />
ihtiyacı olan, kendi modeline uygun kalıp tasarımları<br />
gerçekleştirebilen dünyadaki 3 firmadan biriyiz.<br />
Bu sayede müşterinin ürünü özgün bir hal alıyor.<br />
Ürünün teslimatından devreye alınmasına kadar her<br />
aşamada müşteriye rehberlik ediyoruz. Bunu yapmak<br />
yurt içinde kolay olabilir ancak biz bunu tüm<br />
yurt dışı pazarlardaki müşterilerimize de sağlıyoruz.<br />
Ürünlerimizde tüm dünyada bilinen ve kalitesi<br />
ispatlanmış malzemeler, ekipmanlar kullanıyoruz.<br />
Tüm ürünlerimizde Avrupa normlarına uygun üretim<br />
gerçekleştirdiğimizi gösteren TUV, CE deklarasyonu<br />
ve sertifikalarına sahibiz. İlk TSE belgesini biz aldık.<br />
Bunlar çok ciddi zaman alan, emek harcatan ve<br />
maliyet getiren süreçler. Malkan bunları karşılarken<br />
üstelik fiyat noktasında Avrupalı rakiplerinden daha<br />
ucuza aynı kalitede ürünü piyasaya sunabiliyor.<br />
Dolayısıyla müşterilerimizin ilgisi her geçen gün<br />
artıyor. Ayrıca, Malkan Makine Ar-Ge ve Tasarım<br />
ekibi 10 kişilik deneyimli uzman ve mühendisten<br />
oluşmaktadır ve toplam çalışan sayısının yaklaşık %<br />
6’i civarındadır. Bu oran Türkiye’deki bindelik değerlerle<br />
ifade edilebilen ortalama Ar-Ge çalışan oranı<br />
dikkate alındığında çok ciddi bir orandır. Ar-Ge ve<br />
Tasarım departmanımızda öncelikle 3D katı modelleme<br />
ile başlayan ürün geliştirme süreci, prototip<br />
üretimi ile devam edip müşteri şartlarında test ve<br />
kabul aşamalarından geçerek endüstriyel üretim<br />
haline getirilmekte ve öyle piyasaya sunulmaktadır.<br />
Son 10 yıl içinde bu şekilde hayata geçirilen TÜBİTAK<br />
destekli teknolojik ürün konulu 9 ad Sanayi Ar-Ge<br />
projemiz var. Prototip ürün için TÜBİTAK desteği aldığımız<br />
bu projelere ayrıca KOSGEB’ten de Endüstriyel<br />
Uygulama Proje desteği de alıyoruz.”<br />
Firmamızı ziyaretiniz için, sektörümüzün gelişmesine<br />
ve bilgilendirilmesine katkılarınızdan dolayı<br />
şahsım ve firmam adına çok teşekkür ederim.<br />
Ben de size başarılar dilerim.
22<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Akıllı ve mutlu fabrikalar<br />
<strong>Konfeksiyon</strong> ve tekstil<br />
sektörünün önümüzdeki 5<br />
yılda 72 milyar dolarlık bir<br />
ihracat hedefi bulunuyor.<br />
Dijitalleşme konusunda<br />
HUGO BOSS Solutions,<br />
üreticilerin dönüşüm<br />
yolculuklarına nereden<br />
başlayacakları ve bu<br />
süreci nasıl yönetecekleri<br />
konusunda yol gösterirken<br />
kuşkusuz bu sürece katma<br />
değer katacak.<br />
Alman tekstil markası HUGO BOSS, İzmir’deki<br />
üretim tesisini Endüstri 4.0 kapsamında dönüşüme<br />
götürüyor. HUGO BOSS Tekstil fabrikasında,<br />
artırılmış gerçeklik ve sesli komut teknolojilerinin<br />
kullanıldığı uygulamalar üretim hatlarıyla bütünleştirildi.<br />
Mutlu Fabrika adını verdikleri kampanyayla<br />
da fabrika, hem daha akıllı hale gelirken<br />
diğer yandan da çalışanların istekleri doğrultusunda<br />
dönüştürülüyor. HUGO BOSS, üretimi<br />
ham madde girişinden teslimata kadar dijital<br />
platformda izlenir hale getirmeyi hedefliyor. Dijital<br />
dönüşümü gerçekleştirirken sektöre ve sanayi<br />
bileşenlerine HB Solutions’la çözümler üreteceklerini<br />
belirten HUGO BOSS Kurumsal Hizmetler
23<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Kıdemli Yöneticisi Sarper Aslan, çalışmaları hakkında<br />
sorularımızı cevaplandırdı.<br />
İzmir’de yerleşik Hugo Boss fabrikasından kısaca<br />
bahseder misiniz?<br />
“HUGO BOSS İzmir üretim tesisleri, Ege Serbest<br />
Bölgesi’ndeki 65.000 metrekare kapalı alanı, yaklaşık<br />
3.800 çalışanı, yıllık yaklaşık 900 bin takım<br />
elbise, 2 milyon gömlek ve 550 bin parça kadın<br />
giyim üretimiyle markanın ana üreticisi konumunda.<br />
Grubun dünyadaki en büyük üretim tesisi<br />
olma özelliğine de sahip HUGO BOSS İzmir üretim<br />
becerileri, teknik bilgi ve inovasyon alanlarında<br />
da grubumuzun önemli bilgi kaynaklarından biri<br />
olarak faaliyet gösteriyor. Kuruluşundan bu yana,<br />
sürekli iyileştirme yaklaşımından hiç vazgeçmeyen<br />
bir üretim tesisi, bu doğrultuda 2015 yılının<br />
ortalarından itibaren ‘Endüstri 4.0’ı merkeze alan<br />
yeni bir vizyonla, sektörde mümkün olan en son<br />
teknolojinin kullanıldığı akıllı fabrika dönüşüm yolculuğuna<br />
başladı. HUGO BOSS Solutions birimimizin<br />
liderliğinde bu yolda attığımız somut adımlar,<br />
bugün HUGO BOSS İzmir’i küresel hazır giyim<br />
endüstrisinin takip ettiği bir üretim tesisi haline<br />
getirdi. HUGO BOSS İzmir’in 2020 sonuna kadar<br />
hedefi ise, insan, makine, süreçler ve ürün bilgilerini<br />
birbirlerine bağlayarak fabrikanın tümünü<br />
tek bir makine haline getirecek bir sistem yaratmak.<br />
Bu sürecin adımları dijitalleşme, otomasyon<br />
ve robotik teknolojileri, en nihayetinde de yapay<br />
zekadan oluşuyor. Dijitalleşme sürecinin tamamlanması<br />
ardından otomasyon ve robot teknolojileri<br />
alanında mesafe kateden fabrika, bu yıldan<br />
itibaren yapay zeka ile karar verir hale gelmeyi<br />
hedefliyor. Halihazırda HUGO BOSS İzmir’de<br />
sahada çalışan tüm üretim personeli, üretim<br />
ve bireysel verileri aktardıkları ve anlık olarak<br />
kurumsal ve üretim süreçleriyle ilgili birçok bilgiye<br />
ulaşabildikleri dijital sistem aracığıyla günde<br />
yüzbinlerce satır veri üretiyor. Bu verilerin anlamlandırılıp,<br />
görsel bilgi grafiklerine dönüştürülüyor<br />
ve tüm çalışanlar anlık olarak üretim süreçleri<br />
hakkında bilgilendiriliyor.”<br />
Hugo Boss Solutions’la nasıl bir çözüm sunulacak?<br />
“HUGO BOSS Solutions şirketin proje yapma<br />
metodolojisini standartlaştırmak, bunu tüm organizasyona<br />
öğretmek, tüm proje yaklaşımlarını<br />
belirlemek, iç ve uluslararası projeleri koordine<br />
etmek, bilgi birikimini kümelemek ve dünya<br />
genelindeki HUGO BOSS tedarikçilerini geliştirmek<br />
amacıyla 2016 yılı başında İzmir’de kuruldu. Kazandığı<br />
önemli başarıların ardından HUGO BOSS<br />
Solutions aynı yıl dışarıya açıldı ve tüm endüstriye<br />
danışmanlık hizmeti vermeye başladı. Aradan<br />
geçen zamanda çok uluslu çalışma ortamında,<br />
kendini operasyonel mükemmellik yolunda değer<br />
oluşturmaya adamış, sonuç odaklı profesyonelleri<br />
bir araya getiren HUGO BOSS Solutions, süreçlerin<br />
planlı, bütünsel bir bakış açısıyla iyileştirilmesine<br />
odaklanıyor. HUGO BOSS Solutions, müşterileriyle<br />
kurduğu güçlü iş birlikleriyle, sürdürülebilir<br />
başarı için, onların potansiyelini ortaya çıkaracak<br />
dönüşümü hayata geçiriyor. Müşterilerine çözüm<br />
önerileri sunarken, fikirleri oluşturmak kadar<br />
hayata geçirmenin de öneminin farkında olan<br />
HUGO BOSS Solutions’un odağında, üreticilerin<br />
yetkinliklerini geliştirmek ve süreç iyileştirmelerinin<br />
firma içinde ilave bir desteğe ihtiyaç duyulmaksızın<br />
sürdürülebilmesini sağlamak bulunuyor.<br />
Teorik bilgi transferi ve kısa vadeli çözümler<br />
yerine, sarsıcı etki oluşturacak dönüşümlere<br />
odaklanan HUGO BOSS Solutions, gelişim ve<br />
dönüşüm yolunda kollarını sıvamış tüm üreticiler<br />
için, dijital veri toplama, dijital saha yönetimi,<br />
yalın dönüşüm, reorganizasyon, kalite güvence<br />
sistemleri, endüstriyel ürün devreye alma, saha<br />
yöneticileri gelişimi, liderlik gelişimi ve dijital<br />
dönüşüm konularında profesyonel danışmanlık<br />
ve eğitim hizmeti veriyor.”
24<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Sektöre katkıları nelerdir?<br />
“HUGO BOSS Solutions her şeyden önce tekstil<br />
sektörünün rekabetçiliğini artırma konusunda<br />
katkı sağlamaktadır. Türkiye’nin gayri safi milli<br />
hasılasının %7’sini oluşturan, 55 binden fazla şirketin<br />
faaliyet gösterdiği, 2 milyon kişiye dolaylı olarak<br />
istihdam sağlayan ve ihracatı da %15’e yakın bir<br />
oranda destekleyen tekstil sektörünün Türkiye<br />
ekonomisi için önemi göz ardı edilemez. <strong>Konfeksiyon</strong><br />
ve tekstil sektörünün önümüzdeki 5 yılda<br />
72 milyar dolarlık bir ihracat hedefi bulunuyor.<br />
Sektörün bu hedefe ulaşması ve küresel ölçekte<br />
rekabetçiliğini koruması için üreticilerin dijitalleşme<br />
yolculuklarının kilit bir rolü olacağına inanıyoruz.<br />
Dijitalleşme konusunda İzmir’deki HUGO BOSS<br />
üretim tesisinde bir başarı hikayesine sahip olan<br />
HUGO BOSS Solutions, üreticilerin dönüşüm yolculuklarına<br />
nereden başlayacakları ve bu süreci nasıl<br />
yönetecekleri konusunda onlara yol gösterirken<br />
kuşkusuz bu sürece katma değer oluşturacaktır.”<br />
Neden böyle bir dönüşüme ihtiyaç duyuldu?<br />
“Kaliteli moda ürünleri üreten bir şirket olarak,<br />
uzun dönemde başarıyı yakalayabilmek için<br />
‘Endüstri 4.0’ kavramını benimsemenin en doğru<br />
yaklaşım olduğuna inanıyoruz. Öte yandan tekstil<br />
sektöründe hızla dönüşen pazar dinamiklerine<br />
rağmen sürdürülebilir ve karlı büyümenin yolu artık<br />
akıllı fabrika uygulamalarından geçiyor. Bu şekilde<br />
her geçen gün çeşitlenen tüketici beklentilerine<br />
karşı da üretiminizi daha da esnek hale getirebiliyorsunuz.<br />
Akıllı fabrika uygulamaları üretim verimliliği<br />
ve esnekliğini artırırken kalite standartlarını da<br />
geliştiriyor. İzmir’deki dönüşüm sürecimiz işte bu<br />
vizyonun somutlaşmış hâli.”<br />
Endüstrinin odağına gelen Endüstri 4.0 niçin bu<br />
kadar önemli hale geldi ve firmaların takip etmesi<br />
gereken stratejiler nelerdir?<br />
“Üretim alanındaki ‘Endüstri 4.0’ ve akıllı fabrika<br />
dönüşümü, son yıllarda tüm dünyada endüstrinin<br />
odaklandığı bir konu haline geldi. Oysa ki tekstil<br />
sektöründe küresel markaların maliyeti optimize<br />
etme ve üretim kapasitesini artırma amacıyla üretim<br />
tesislerini dünyanın farklı yerlerinden yeni yerlere<br />
taşımalarına alışkınız. Biz bunun rekabetçiliği<br />
artırmada pek çok seçenek arasında yalnızca<br />
bir yöntem olduğunu düşünüyoruz. Teknolojik<br />
gelişmelerin etkisiyle bu seçenekler de her geçen<br />
gün artıyor. Bu seçenekler arasından en doğru<br />
olanı ise bizce dijital dönüşüm ve ‘Endüstri 4.0’.”<br />
Ar-Ge projeleri yürütüyor musunuz?<br />
“2016 yılında kendi Ar-Ge laboratuvarımız olan<br />
TechnoLab’ı kurduk. Teknolab’ta kendi çözümlerimizi<br />
geliştiriyoruz. Bu da tekstil sektöründe akıllı<br />
fabrika dönüşüm sürecine öncülük yapmamızı<br />
sağlıyor. TechnoLab’ta ekibimiz özgün robot<br />
ve otomasyon prototipleri geliştiriyor, dünyanın<br />
önde gelen robotik şirketleri ile iş birlikleri<br />
yürütüyor ve uluslararası enstitü ve üniversitelerle<br />
ortak Ar-Ge projeleri gerçekleştiriyor.”
26<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Türk tekstili AB pazarında<br />
dünyayı solladı<br />
İTHİB Başkanı İsmail Gülle<br />
İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri<br />
İhracatçıları Birliği (İTHİB) Yönetim Kurulu<br />
Başkanı İsmail Gülle, tekstilin Türkiye’ye<br />
en büyük katma değeri sağlayan ve<br />
cari açığı kapatan sektörlerden biri<br />
olduğuna dikkat çekerek “En önemli<br />
hedefimiz; daha fazla refah, kalkınma,<br />
istihdam, üretim ve yatırım için 7/24<br />
kesintisiz ihracatla dış ticaret fazlası<br />
veren bir Türkiye” dedi.<br />
Türkiye’de katma değer meydana getiren en<br />
önemli sektörlerden biri olan tekstil sektörü, 2017<br />
yılını Avrupa Birliği’nin en büyük 2., dünyanın<br />
7.büyük tedarikçisi olma konumunu koruyarak 10,1<br />
milyar dolar ihracatla kapattı. Türkiye’de sektörün<br />
en büyük birliği olan İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri<br />
İhracatçıları Birliği (İTHİB), düzenlenen basın<br />
toplantısında tekstilin 2017 yılı performansı ile <strong>2018</strong><br />
yılı hedeflerini ve hayata geçirilecek projeleri<br />
paylaştı. İTHİB Başkanı İsmail Gülle, <strong>2018</strong> yılındaki<br />
en önemli projelerinin “dış ticaret fazlası veren bir<br />
Türkiye” olduğunu vurgulayarak “Misyonumuzu 7<br />
gün 24 saat kesintisiz ihracat olarak belirledik. Bu<br />
misyonun tüm ihracatımıza da şamil olacağına<br />
inanıyoruz. Hedefimiz; daha fazla refah, kalkınma,<br />
istihdam, üretim ve yatırım için 7/24 ihracatla dış ticaret<br />
fazlası veren bir Türkiye. Türkiye tekstil sektörü<br />
dakikada 74 bin dolar değerinde ihracat yaptı.<br />
Düşünün ki 7/24 kesintisiz ihracat yapan bir Türkiye<br />
hedefimizi gerçekleştirsek Türkiye’nin ihracat<br />
rakamını nerelere çıkartırız” diye konuştu.<br />
TEKSTİLDE KG BİRİM FİYATI, AB’NİN İTHALAT<br />
ORTALAMASINI AŞTI<br />
Türkiye’nin geçen yıl da ihracatla yükseldiğini,<br />
kendilerinin de ihracat için üretim ve yatırım<br />
yapıp, istihdam yarattığının altını çizen Gülle<br />
“Geçen yıllardan farklı olarak küresel krizden<br />
sonraki en zor yılı, en güzel, en performanslı bir<br />
yıl olarak geride bıraktık. Türkiye Cumhuriyeti’ne<br />
kastedilmesinden terör saldırılarına ve ABD ile<br />
yaşanılan gerginliklere kadar pek çok olumsuzluk<br />
yaşadık. Bu zorlukların üstesinden başarıyla<br />
gelmemiz, Türkiye ihracatı ve özellikle tekstil<br />
sektörünün ustalık dönemini yaşadığının bir kanıtı”<br />
dedi. Tekstil sektörünün oluşturduğu katma değeri<br />
rakamlarla ortaya koyan İsmail Gülle, “ABD gibi<br />
zor bir pazara yarım milyar doların üzerinde, üstelik<br />
kg başına 5 dolar gibi yüksek bir birim fiyatla,<br />
moda markalarının anavatanı olan İtalya’ya da<br />
kg başına 5 dolar birim fiyatla 866 milyon dolar ve<br />
dünyanın bir diğer ucu olan Sri Lanka’ya kg başı<br />
10 dolar değerinde yüksek katma değerli ihracat<br />
gerçekleştirdik. Bir zamanlar katma değer üretmiyor<br />
diye iddia edilen tekstil sektörümüzün, bugün<br />
Türkiye’ye en büyük katma değer sağlayan<br />
sektörlerden biri olduğunu bir kez daha anlıyoruz.<br />
Türk tekstil sektörü AB ülkelerine AB’nin ithalatta<br />
ortalama birim fiyatlarının üzerinde bir değerle<br />
ihracat yapıyor. AB’nin tekstil ithalatında ortalama<br />
birim fiyatı 4,2 Euro. AB’nin Türkiye’den ithalatında
27<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
ortalama birim fiyatı ise 4,5 Euro. AB’nin en büyük<br />
ülkesi Almanya’nın tekstil ithalatında ortalama<br />
birim fiyatı 4,9 Euro. Almanya’nın Türkiye’den tekstil<br />
ithalatında birim fiyatı 5,5 Euro” bilgilerini paylaştı.<br />
TEKSTİL SEKTÖRÜ CARİ AÇIĞI KAPATIYOR<br />
Tekstil sektörünün, Türkiye ekonomisinin en büyük<br />
sorunlarından cari açığı kapatan sektörlerden olduğunu<br />
da yine rakamlarla ifade eden Gülle, “Güneş<br />
balçıkla sıvanmaz. Türkiye’nin cari açığını kapatan<br />
sektörlerden bir tanesiyiz. 2017 yılında Ev tekstilinde<br />
1,6 milyar dolar, örme kumaşta 1 milyar dolar,<br />
dokuma kumaşta 850 milyon dolar, teknik tekstilde<br />
120 milyon dolar dış ticaret fazlası verdik. Türk Tekstil<br />
ve Hazır giyim sektörleri son 20 yılda toplamda 200<br />
milyar dolar dış ticaret fazlası verdi” dedi.<br />
AFRİKA’YA BU YIL İHRACAT DAHA DA ARTACAK<br />
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın<br />
altını çizdiği gibi, Türkiye’nin yeni pazarının<br />
Afrika olduğunu hatırlatan Gülle, “Biz de Sayın<br />
Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Afrika’ya<br />
gerçekleştirilen ticaret heyetlerine katıldık.<br />
Olumlu temasların meyvelerini yakın zamanda<br />
toplayacağız. Kendilerine müteşekkiriz. Bugün,<br />
Afrika’nın Dünya’dan ithalatı 470 milyar dolar.<br />
Türkiye’nin Afrika’ya toplam ihracatı ise 11 milyar<br />
dolar. Tekstil sektörü olarak, bu ihracatın 1 milyar<br />
dolarını biz gerçekleştiriyoruz. <strong>2018</strong> yılında Afrika<br />
pazarındaki payımızı artıracağız” dedi.<br />
BU YIL PRESTİJLİ FUARLARA KATILMAYA DEVAM<br />
İTHİB Başkanı İsmail Gülle, <strong>2018</strong> yılında yapılacak<br />
çalışmalar hakkında da şu bilgileri verdi: “Dünyanın<br />
en prestijli fuarları olan The London Textile,<br />
Munich Fabric Start, Premiere Vision Paris, Heimtextil,<br />
Premiere Vision İstanbul, Techtextile Frankfurt,<br />
Techtextile North America fuarlarına bu yıl da<br />
milli katılım gerçekleştireceğiz. Altı kıtada 190 ülkeye<br />
ihracat gerçekleştiren sektörümüz, yeni pazar<br />
arayışlarına ticaret ve alım heyetleri düzenleyerek<br />
hız kesmeden devam edecek. Sayın Cumhurbaşkanımızın<br />
ve Ekonomi Bakanımızın teşrifleri ile<br />
gerçekleşen ticaret heyetlerine de ihracatçılarımızla<br />
birlikte katılım gerçekleştireceğiz. İstanbul<br />
Uluslararası Kumaş Tasarım Yarışmamızın bu yıl<br />
13.sü ile geleceğin tasarımcılarını sektörümüze<br />
kazandırdık ve kazandırmaya devam edeceğiz.”
28<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Kanmak’tan<br />
yenilikçi ürünler<br />
Otomatik kumaş dilimleme, verev kesim ve<br />
kumaş aktarma makinası.<br />
1980 yılında kurulan Kanmak, uluslararası alanda<br />
bilinen, tanınan ve ürünlerine güvenilen bir firma<br />
olmayı başarmış bulunuyor. Dünyada 2017 yılında<br />
yaşanan ekonomik ve siyasal belirsizliklerin<br />
her sektöre olduğu gibi tekstil makine sektörüne<br />
de olumsuz yansımaları oldu. Tekstil sektörü Türkiye’de<br />
geçmişten beri en çok istihdam ve katma<br />
değer oluşturan alanların başında geliyor. Artık<br />
ülkemizde dünya standartlarına uygun, yüksek<br />
kalitede makineler üretilmekte ve satış sonrası<br />
servis hizmetleri de yine aynı şekilde uygulanmaktadır.<br />
Tüm tekstil sektörleri birbirine bağlı<br />
çalışmak durumundadır. Kaliteli makineden<br />
kaliteli ürün çıkacaktır.<br />
Sektöre sunmuş oldukları yeni makinalarla dikkat<br />
çeken Kanmak Makine Yetkilileri, çalışmaları ve<br />
hedefleri hakkında şunları söylediler. “2017 yılında<br />
zor da olsa hedeflerimize ulaştığımızı söyleyebilirim.<br />
2017 senesinde ekonomik gelişmeler ile doğru<br />
orantılı bir şekilde sektörümüz ve firmamız da<br />
pozitif bir ivme yakaladı. Firmamız yurt içi ve yurt<br />
dışında beklediğimiz ciroya ulaşmıştır. Her geçen<br />
sene kalitemiz ve yenilikçi ürünlerimizle hedeflerimize<br />
emin adımlarla ilerliyoruz. Kanmak olarak<br />
her sene bir öncekinin üzerine yeni hedefler<br />
koyarak ilerliyoruz. Sonuç olarak markamızı daha<br />
ileriye taşımaya gayret ediyoruz. Konvansiyonel<br />
üretimin dışında yenilikçi ürünlere ağırlık verdik. Bu<br />
yıl şirketimizi yurt dışında daha çok tanıtıp ihracatımızı<br />
arttırmayı hedefliyoruz. Her yıl gelişmek,<br />
büyümek, yenilenmek hedeflerimiz arasındadır.<br />
Yapmış olduğumuz yeni yatırımlarla hem ürün<br />
gamımızı genişletiyoruz, hem de yeni teknolojileri<br />
ülkemize getiren teknolojik bir firma olma yolunda<br />
ilerliyoruz. Netice olarak, katma değeri yüksek<br />
ürünleri geliştirmemiz, markalar oluşturmamız ve<br />
bunları doğru pazarlara sunmalıyız. Biz kendimizi<br />
sürekli yenileyip, geliştirmeye çalışıyoruz.”
Tekstil Etiketi Rulo Baskı Sanayi
30<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Yünsa<br />
sürdürülebilirlik<br />
çalışmalarıyla<br />
ön planda<br />
Yünsa, uyguladığı<br />
standartlar ve doğal<br />
kaynakları en verimli<br />
şekilde kullanma yönünde<br />
geliştirdiği projeleri<br />
ile sürdürülebilirliği<br />
destekleyerek ulusal<br />
ve uluslararası çapta<br />
başarılara imza atıyor.<br />
Türkiye ve Avrupa’nın en büyük entegre yünlü kumaş<br />
üreticisi ve ihracatçısı olan Yünsa, sürdürülebilirliği<br />
temel şirket prensipleri arasında görerek<br />
tüm iş süreçlerinde uyguluyor. Bu kapsamda enerji<br />
verimliliği, çevre ve atık yönetimi çalışmalarında<br />
ulusal ve uluslararası çapta başarılara imza atan<br />
Yünsa, yaptığı çalışmalarla sürdürülebilirlik hedefleri<br />
yönünde ilerliyor. Hazırlanan Temiz Üretim<br />
Planı Gelişim Raporu kapsamında çevreye verilen<br />
zararı en aza indirecek en iyi üretim tekniklerini<br />
belirlediklerini ve uyguladıklarını belirten Yünsa<br />
Operasyon Direktörü Engin Sarıbüyük, “Atık suların<br />
temizlenerek yeniden kullanımı, doğal kaynak kullanımının<br />
optimize edilmesi, çevreye olan olumsuz<br />
etkilerin azaltılması ile ilgili enerji ve su tasarrufu<br />
konularında AR-GE projeleri yürütüyoruz. 2017 yılı<br />
CDP İklim Değişikliği Programı ve CDP Su Programı<br />
sonuçlarına göre her iki kategoride B skorunu<br />
alarak çevre koruma konularında uluslararası<br />
platformlarda başarılarımızı sürdürmeye devam<br />
ediyoruz” diye açıkladı.<br />
SABANCI GRUBUNUN ISO 50001 BELGELİ İLK ŞİRKETİ<br />
Yaşanabilir bir dünya için iklim değişikliği çalışmalarına<br />
odaklanarak stratejik ve sistemli yönetim biçimi<br />
ve çevre dostu projeler ile çalışma programları<br />
hazırladıklarını aktaran Yünsa Operasyon Direktörü<br />
Engin Sarıbüyük, sözlerine şöyle devam etti: “Yünsa,<br />
2004 yılından beri ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi’ni<br />
uyguluyor. Yünsa, ISO 50001 belgesi ile bu<br />
alandaki çalışmalarını da belgeleyerek Sabancı<br />
Grubunda ISO 50001 belgesi alan ilk şirket olma<br />
başarısını göstermiştir. Yünsa’da emisyon yönetimi,<br />
sera gazı emisyonlarının yanı sıra hava kalitesinin<br />
korunmasına yönelik diğer emisyonların da yönetim<br />
çalışmalarını içeriyor. SA Portal ve CDP portal<br />
üyelikleri ile şeffaflık ilkesi çerçevesinde kaynak<br />
kullanımına bağlı olarak karbon salımı belirleniyor.<br />
Enerji verimliliği çalışmaları kapsamında hava<br />
kalitesinin korunmasına yönelik emisyon yönetimini<br />
gerçekleştiriyoruz ve ölçümlerimiz bağımsız akredite<br />
laboratuvarlarda raporlanıyor. Yünsa olarak, tükettiğimiz<br />
doğalgaz ve elektriğin verimli şekilde kullanıl-
31<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
ması, sürdürülebilirlik konusundaki önceliklerimizden<br />
biridir. Bu kapsamda her yılın eylül ayında, Enerji<br />
Yöneticimiz ve Planlı Bakım Pillarımız, üretim bölümlerindeki<br />
enerji verimliliğini analiz edip, iyileştirme<br />
ve proje çalışmaları kurguluyor. Bu projelerden en<br />
önemli etkiye sahip olanları hayata geçiriyoruz. Bu<br />
projelerden biri olan “Haşıl Prosesinin Optimizasyonu<br />
ile Dokuma İşletmeleri Verimliliğinin Arttırılması”<br />
projesi ile Türkiye Kalite Derneği’nin (KALDER) Ekim<br />
2017’de düzenlediği 20. Kalite Çemberleri Paylaşım<br />
Konferansı’nda ödül alma başarısını gösterdik. Enerji<br />
verimliliğini çalışanlarımızın da içselleştirmesi, hem<br />
kendi yaşamlarında hem de çalışma ortamında enerji<br />
verimliliğini öncelik haline getirmeleri için bu konuda<br />
eğitimler veriyoruz. Enerji izleme programımız<br />
sayesinde, tüketimleri anlık olarak izliyor, tüketim<br />
değerlerinde anormal bir değerle karşılaştığımızda<br />
anında müdahale ediyoruz. Yürüttüğümüz tüm bu<br />
çalışmalar sayesinde; ekonomik, sosyal ve çevresel<br />
sürdürülebilirlik taahhüdümüze bağlı kalıyoruz.”<br />
SAĞLIKLI KUMAŞ ÜRETİMİNDE ULUSLARARASI<br />
STANDARTLAR UYGULANIYOR<br />
Yünsa, üretim süreçlerinde yasaklanmış olan hiçbir<br />
kimyasal maddeyi kullanmamaktadır. Bu amaçla<br />
kurulan Yünsa Kimyasal Yönetim Sistemi ile satın<br />
alınacak her kimyasalın müşteri regülasyonlarına<br />
uygunluğu denetleniyor. Bu doğrultuda tekstil<br />
ürünleri ile ilgili tüm işleme aşamalarındaki hammaddelere,<br />
ara ve son ürünlere yönelik dünya<br />
çapında standart bir test ve sertifikalandırma<br />
sistemi olan Eko-Tex® 100 sertifikasını yeniledi.<br />
ATIK SULAR GERİ KAZANILIYOR<br />
Atık suların temizlenerek yeniden kullanımı konusunda<br />
bir Ar-Ge projesi yürüten Yünsa atıkları<br />
türlerine göre sınıflandırıyor, atığın türüne ve yasal<br />
düzenlemelere uygun olarak kaynağında ayrı<br />
olarak topladıktan sonra lisanslı tesislerde geri kazanılmasını<br />
veya bertarafını sağlayarak sürdürülebilirliğe<br />
bu alanda da katkı sağlıyor.<br />
Derimod’a birincilik ödülü<br />
DERİMOD, Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları<br />
Derneği (AYD) ve Akademetre Research Company<br />
tarafından her yıl gerçekleştirilen ‘Türkiye’nin<br />
1 Numaralı Marka Ödül Töreni’nde Ayakkabı –<br />
Çanta Kategorisi’nde 1’incilik ödülünü kucakladı.<br />
Hazırladığı koleksiyonları ile deri modasının en şık<br />
tasarımlarını kullanıcılarına sunan DERİMOD, ayakkabının<br />
ve çantanın ‘1 Numaralı Markası’ oldu. Ayakkabı<br />
ve Çanta Kategorisi’nde birincilik ödülünün<br />
sahibi olan DERİMOD’un Yönetim Kurulu Başkanı<br />
Ümit Zaim: “Bugün DERİMOD olarak Türkiye’nin<br />
dört bir yanında 110; Rusya’da 8, İran’da 2, Suudi<br />
Arabistan’da 6, Kırgızistan’da 1, Azerbaycan’da 1<br />
ve Kıbrıs’ta 3 mağazamızla hizmet veriyoruz. Deri<br />
ceketle başlayan yolculuğumuz, bugün koleksiyonlarımıza<br />
ayakkabı, çanta ve aksesuarlarımızın<br />
eklenmesi ile her geçen gün daha da büyüyerek<br />
devam ediyor. Öyle ki 44 yılı geride bıraktığımız bu<br />
serüvende 2000 yılından bu yana kullanıcılarımızla<br />
buluşan ayakkabı koleksiyonumuz, ceketlerimiz<br />
gibi çok sevildi. Şuan satışlarımızın yüzde 65’ini<br />
oluşturmaya başladı ve son yıllarda DERİMOD ‘ayakkabı<br />
markası’ olarak da hafızalarda yer edindi.<br />
Aldığımız bu ödül de DERİMOD’un artık ‘Türkiye’nin<br />
ayakkabı ve çanta markası’ olduğunu kanıtlar nitelikte…<br />
Yarım asıra yaklaşırken tüm bu yolculukta<br />
bizlere destek veren iş ortaklarımıza, çalışanlarımıza<br />
ve en önemlisi DERİMOD’u stillerinin bir parçası<br />
haline getiren ve bizlere bu önemli araştırmada oy<br />
veren halkımıza çok teşekkür ediyorum” dedi.
32<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
COTTON USA hazır giyim’deki<br />
en son yenilikleri<br />
ilk kez Première Vision’da açıklıyor<br />
Pamuktaki yenilikler neler, 13-15 <strong>Şubat</strong> <strong>2018</strong><br />
tarihleri arasında Paris’te gerçekleşecek olan<br />
Première Vision’daki Uluslararası Pamuk Konseyi<br />
(CCI) standında görebilirsiniz. Satış büyümesine<br />
destek olabilecek Amerikan pamuğu ile üretilmiş<br />
giysilerdeki yeni teknolojileri COTTON USA’da<br />
bulacaksınız. CCI Yetkili Müdürü Bruce Atherley,<br />
“Pamuktaki yenilikler neler” COTTON USA’nın<br />
yeniliklere olan bağlılığını sergileyeceğimiz yeni<br />
platformdur,” dedi. “Bu platformu Eylül 2017’de<br />
gerçekleşen Première Vision’da tanıtmıştık ve bu<br />
bahardaki fuara tekrar taşıyor olacağımız için<br />
heyecanlıyız. Bu programın amacı tekstil endüstrisini<br />
Amerikan pamuğunu kullanma konusunda<br />
yeni, yenilikçi tarzda düşünmeye teşvik etmek. Bu<br />
nedenle, Amerikan pamuğunun işlerine ekleyebileceği<br />
potansiyeli görmelerine yardımcı olmak<br />
için Première Vision’da ortaklarımızla yeni fikirleri,<br />
teknolojileri ve fırsatları paylaşacak olmaktan<br />
dolayı heyecanlıyız.”<br />
COTTON USA, aynı zamanda katılımcıları, nicel<br />
tüketici araştırmasının yüksek değere sahip olduğunu<br />
kanıtladığı ve hem tercih edilmeyi hem<br />
de daha yüksek fiyatları sağlayacak COTTON<br />
USA markasını nasıl lisanslayacaklarını öğrenmek<br />
için standı ziyaret etmeye davet ediyor. Yeni<br />
yapılan bir küresel tüketici araştırmasında AB,<br />
Kuzey Amerika, Çin ve Hindistan’da COTTON USA<br />
Markası, %100 pamuklu etiketine sahip ürünler<br />
arasında 4-1’lik bir pay ile tercih edildi. Dahası,<br />
tüketicilerin yaklaşık 2/3’si COTTON USA markasına<br />
sahip ürünler için daha fazla para ödeyebileceklerini<br />
söyledi. Stand ayrıca ziyaretçilerin ABD<br />
pamuğunun sürdürülebilirliği, kalitesi, şeffaflığı,<br />
yüksek değeri ve yeniliği ile tedarik zincirindeki<br />
ABD pamuk alıcıları ve tedarikçilerini buluşturan<br />
COTTON USA Sourcing Programlarına daha<br />
yakından bakmalarını sağlayacak.
34<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
İhracatçılarının yıldızı<br />
UR-GE desteği ile parlayacak<br />
T.C. Ekonomi Bakanlığı’nın “Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesinin<br />
Desteklenmesi” tebliği kapsamında İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri<br />
İhracatçıları Birliği (İTHİB) ve Türkiye Ev Tekstili Sanayici ve İşadamları<br />
Derneği (TETSİAD) ortaklığında hayata geçirilen “Ev Tekstilinde<br />
Uluslararası Rekabetçiliği Geliştirme” UR-GE projesinin ilk toplantısı, İTHİB<br />
Başkanı İsmail Gülle ve TETSİAD Başkanı Ali Sami Aydın’ın katılımları ile<br />
Dış Ticaret Kompleksi’nde gerçekleştirildi.<br />
Ev tekstili ihracatçılarına büyük fayda sağlayacak<br />
UR-GE projesi için İTHİB ve TETSİAD tarafından<br />
yürütülen çalışmalar devam ediyor. Projenin ilk<br />
aşaması olan ihtiyaç analizi öncesinde, bu konuda<br />
destek alınacak danışmanlık firması yetkililerinin, İTH-<br />
İB, TETSİAD ve 21 ev tekstili firmasının yöneticileri ile bir<br />
araya geldiği toplantıda üç yıl süresince devam edecek<br />
olan proje kapsamında gerçekleştirilmesi planlanan<br />
çalışmalar ve izlenecek adımlar paylaşılarak<br />
fikir alışverişinde bulunuldu. İhtiyaç analizi sürecinde,<br />
firma ziyaretleri, ziyaret verilerinin yorumlanması,<br />
sektör ile ilgili inovasyon ve trendler, rekabetçilikle ilgili<br />
gelişmeler, uluslararası analizler ve raporlar birlikte<br />
değerlendirilecek. Sürecin diğer önemli konuları<br />
arasında bakanlıkla ilişkiler ve devlet destekleri, hedef<br />
pazarlar, yurtdışı ticaret heyetleri organizasyonları,<br />
alım heyetleri oluşturulması, ortak eğitim ve<br />
danışmanlık ihtiyaçları analizi kapsamında; mevcut<br />
firmaların kurumsal yapıları, eğitimler, önümüzdeki<br />
dönem için vizyon ve hedefler ile ürün ve rekabetçiliğin<br />
değerlendirilmesi sonucu uzlaşılacak birçok<br />
konu başlığı yer alıyor. Türk özel sektörünün kurumsal<br />
yapısının geliştirilmesi ve uluslararası pazarlardaki<br />
rekabet gücünün arttırılması amacı ile T.C. Ekonomi<br />
Bakanlığı, ihracatçı firmalara önemli destekler<br />
veriyor. 2010/8 sayılı “Uluslararası Rekabetçiliğin<br />
Geliştirilmesinin Desteklenmesi” tebliği kapsamında<br />
kullandırılan teşvikler, bu kapsamdaki en önemli
35<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
desteklerden biri. Tebliğin kapsamı sürekli ihracat yapan<br />
firmaların sayısını ve ihracatçı firmaların niteliklerini<br />
geliştirerek mevcut ve yeni pazarlardaki güçlerini<br />
arttırmak, firmalar için ulaşılabilir hedefler ortaya<br />
koymak, bu hedeflere ulaşmak için ihtiyaçların<br />
tespitine yönelik çalışmaları yürütmek ve sektöre<br />
özgü yol haritaları sunmak. 2017 Haziran ayında İTHİB<br />
Başkanı İsmail Gülle ve TETSİAD Başkanı Ali Sami<br />
Aydın tarafından imzalanan protokol doğrultusunda<br />
projeye katılan ev tekstili ihracatçısı TETSİAD üyeleri,<br />
bu destek kapsamında gerçekleştirilen faaliyetler<br />
için diğer devlet destekleri ile kıyaslandığında<br />
oldukça yüksek bir oran olan % 75 oranında devlet<br />
desteği elde edebilecekler. Proje kapsamında yer<br />
alan şirketler, 3 yıl boyunca eğitim ve danışmanlık<br />
hizmetlerinden, hedef olarak belirlenecek ülkeler<br />
için yurtdışı pazarlama (pazar ziyaretleri, tanıtım,<br />
marka faaliyetleri, yurtdışı fuar ziyareti, ticaret heyeti,<br />
eşleştirme) faaliyetlerinin yanında gerçekleştirilecek<br />
alım heyetlerinin organizasyonlarından da % 75<br />
oranında devlet desteğinden yararlanabilecek.<br />
Tebliğ kapsamında yer alan tüm bu etkinliklere ilişkin<br />
masrafların % 75’i T.C. Ekonomi Bakanlığı, % 25’i ise<br />
projeye başvuracak İTHİB ve TETSİAD üyesi firmalar<br />
tarafından karşılanacak. Organizasyonlarda katılımcı<br />
şirketler yalnızca %25 katkı payı ödeyecek, %75’lik<br />
kısım için prefinansman modeli uygulanacak ve<br />
katılımcılar devlet destekleri için beklemeyecekler.<br />
Enexion’dan<br />
enerji verimliliği<br />
çözüm önerileri<br />
Enexion Enerji Danışmanlık Türkiye Genel<br />
Müdürü ve Enerji Uzmanı Ceren Özdal,<br />
enerji verimliliği haftası dolayısıyla yaptığı<br />
açıklamada, sanayi sektöründe enerji<br />
verimliğinin önemini vurguladı.<br />
Enexion, yayınlanan Ulusal Enerji Verimliliği Eylem<br />
Planı’na göre Türkiye’nin 2000-2015 dönemine enerji<br />
verimliliği açısından bakıldığında, birincil enerji<br />
yoğunluğu indeksinde 2015’te 2000 yılına göre<br />
%23,1’lik azalma, yıllık bazda ortalama %1,65 oranında<br />
iyileşme, nihai enerji yoğunluğu indeksinde<br />
ise son on beş yılda %21,0 azalma sağlanarak yıllık<br />
bazda ortalama %1,5 oranında iyileşme olduğunu<br />
açıkladı. Türkiye’de 2015 yılı nihai enerji tüketiminin<br />
%32,4’ü ve net elektrik tüketiminin ise %47,6’sının sanayi<br />
sektöründe gerçekleşmiştir. Nüfus artışı ile birlikte<br />
Türkiye’nin elektrik enerjisi talebi de gitgide artmakta,<br />
2023 yılı için düşük talep senaryosuna göre 367,9<br />
milyar kWh’e yüksek talep senaryosuna göre 407,9<br />
milyar kWh’e ulaşması beklendiği açıklanmıştır. Enerji<br />
verimliliği haftası dolayısıyla açıklamalar yapan<br />
Enexion Enerji Danışmanlık Türkiye Genel Müdürü ve<br />
Enerji Uzmanı Ceren Özdal, “Nüfus artışı, teknolojinin<br />
ilerlemesi ile beraber enerjiye olan talebin sürekli<br />
arttığı günümüzde enerjinin sürdürülebilirliği için<br />
sanayi sektöründe enerji verimliliği alanında yapılabilecek<br />
iyileştirmelere odaklanılması gerekiyor. Bu<br />
noktada enerji yoğunluğunun azaltılması, proses<br />
verimliliği, teknolojik gelişmişlik seviyesinin yükseltilmesi<br />
ve sera gazı salınımlarının azaltılması oldukça<br />
önemlidir” dedi. Ceren Özdal, hali hazırda enerji<br />
verimliliğine yönelik destekleme mekanizmaları<br />
arasında Verimlilik Arttırıcı Projeler (VAP) ve Gönüllü<br />
Anlaşmalar bulunduğunun da altını çizdi. Özdal,<br />
“Sektör sürdürülebilirliğini artırmak ve enerjinin çok<br />
daha verimli kullanılabilmesi için Ulusal Enerji Verimliliği<br />
Eylem Planı’nda çeşitli adımlar açıklandı. Biz de<br />
Enexion olarak kojenerasyon analiz ve yol haritasının<br />
hazırlanması noktasında destek sunuyor; Energy<br />
Cockpit yazılımımız ile enerji kullanımını izleyebiliyor<br />
ve ölçüm bilgisinin akıllı yönetimi için enerji veri platformunun<br />
oluşturulmasını sağlayabiliyoruz” dedi.
36<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
İplik sektörü<br />
TÜYAP’ta buluşuyor<br />
Tekstil sektörü TÜYAP’ta buluşuyor. Bu yıl 15.si<br />
düzenlenecek olan İplik Fuarı 14-17 Nisan <strong>2018</strong><br />
tarihleri arasında Uluslararası Tekstil Makineleri Fuarı<br />
ile eş zamanlı olarak gerçekleştirilecek. Böylece<br />
fuarı ziyaret eden misafirler tekstil sektörüne dair<br />
aradıklarını tek bir çatı altında bulabilecek. 23<br />
ülkeden 260 firma ve firma temsilcisinin katılacağı<br />
fuar, dünyanın en önemli organizasyonlardan biri<br />
olarak kabul ediliyor. 77 ülkeden ve Türkiye’den<br />
49 ilden gelecek ziyaretçiler en son teknolojilerle<br />
donatılmış makine ve ürünleri tek bir çatı altında<br />
inceleme fırsatı bulmuş olacak. Tekstil sektörünün<br />
en önemli hammaddeleri arasında yer alan İplik,<br />
tekstil sektörünün ana damarlarından biri olma<br />
özelliğini sürdürüyor. İhracatın lokomotif sektörlerinden<br />
iplik, tekstil sektörünün hemen her ürününde<br />
kullanılıyor. İstanbul Tekstil ve <strong>Konfeksiyon</strong> İhracatçı<br />
Birlikleri (İTHİB)’nin yayınladığı rapora göre, 2017 yılı<br />
Ocak – Ekim döneminde toplam tekstil ve hammaddeleri<br />
ihracatımızda, sektörün ihracatını yüzde<br />
17,8’lik dilim ile iplik grubu oluşturuyor. İplik ihracatı<br />
Ekim ayı değeri ise yüzde 9,5 oranında artışla 165<br />
milyon dolar değerinde gerçekleşti. Yine 2017 yılı<br />
Ocak – Ekim döneminde ise yaklaşık 1,5 milyar dolarlık<br />
ihracat yapıldı. Bu rakamlar da ipliğin üretimdeki<br />
önemini gözler önüne seriyor. İplik Fuarı’nda,<br />
Pamuk ve karışımlı İplikler, Elastan İplikler, Yün ve<br />
karışımlı İplikler, Viskon ve karışımlı İplikler, Akrilik ve<br />
karışımlı İplikler, Fantezi İplikler, Polyester ve karışımlı<br />
İplikler, İpek ve karışımlı İplikler, Polipropilen, Polyamid,<br />
Keten, Naturel, Rejenere, Metalik İplikler,<br />
<strong>Teknik</strong>, Dikiş ve Nakış İplikleri, Naylon İplikler, El Örgü<br />
İplikleri, Tekstüre İplikleri, Elyaflar, Bobin, Masura ve<br />
Makara gibi ürünler boy gösterecek.
38<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
EİB <strong>2018</strong> yılına<br />
ihracat rekoruyla girdi<br />
Ege İhracatçı Birlikleri (EİB), Ekonomi Bakanı Nihat<br />
Zeybekci’nin rekorlar yılı diye tanımladığı <strong>2018</strong><br />
yılına ihracat rekoruyla girdi. Ocak ayında yüzde<br />
24’lük ihracat artışıyla 1 milyar 73 milyon 36 bin dolarlık<br />
ihracata imza atan Egeli ihracatçılar, Ocak<br />
ayları dikkate alındığında 79 yıllık EİB tarihinin ihracat<br />
rekorunu kırdı. EİB’nin bundan önceki rekoru,<br />
2014 yılı Ocak ayında gerçekleştirdiği 1 milyar 60<br />
milyon 180 bin dolarlık ihracat rakamı idi. Egeli<br />
ihracatçılar, 2017 yılı Ocak ayında ise; 867 milyon<br />
656 bin dolar ihracat gerçekleştirmişti. Türkiye’nin<br />
Ocak ayı ihracatı yüzde 16,3’lük artışla 10 milyar<br />
486 milyon dolardan 12 milyar 198 milyon dolara<br />
çıkarken, Ege İhracatçı Birlikleri’nin ihracat artış hızı<br />
Türkiye ortalamasının 7 puan üzerinde oldu. Ege<br />
İhracatçı Birlikleri’nin son bir yıllık dönemde kayda<br />
aldığı ihracat ise yüzde 10’luk artışla 12 milyar 35<br />
milyon dolara çıktı. Egeli ihracatçılar 4 yılın ardından<br />
12 milyar dolar barajını tekrar geçti.
39<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
“<strong>2018</strong> YILINA GÜZEL BİR BAŞLANGIÇ YAPTIK”<br />
Ege İhracatçı Birlikleri’nin <strong>2018</strong> yılına güzel bir<br />
başlangıç yaptığını belirten Ege İhracatçı Birlikleri<br />
Koordinatör Başkanı Sabri Ünlütürk, Türkiye ortalamasının<br />
üzerinde ihracat artış hızı yakalamaktan<br />
mutlu olduklarını kaydetti. İhracatçılar olarak <strong>2018</strong><br />
yılına yeni ihracat hedefleri belirleyerek girdiklerini<br />
hatırlatan Ünlütürk, “Ege İhracatçı Birlikleri olarak,<br />
<strong>2018</strong> yılında yüzde 8’lik ihracat artış hızı ve 13<br />
milyar dolar ihracat hedefimiz var. Ocak ayındaki<br />
performans bu hedefe kolaylıkla ulaşabileceğimizi<br />
ortaya koyuyor. 7 bin 500 ihracatçımızla hedefe<br />
ulaşmak için katma değerli ürün ihracatına<br />
yoğunlaşacağız, tasarım, inovasyon ve Ar-Ge<br />
ağırlıklı çalışmalarımıza devam edeceğiz. Fuar,<br />
sektörel ticaret heyeti, alım heyeti organizasyonları<br />
gerçekleştireceğiz” şeklinde konuştu.<br />
HAZIR GİYİM İHRACATI % 20 ARTTI<br />
Ege İhracatçı Birlikleri’nin 2017 yılı ihracat şampiyonu<br />
Ege Hazır giyim ve <strong>Konfeksiyon</strong> İhracatçıları Birliği’nin<br />
<strong>2018</strong> yılı Ocak ayı ihracatı, bir önceki yılın Ocak ayına<br />
göre yüzde 20’lik artışla 115 milyon 49 bin dolara<br />
yükseldi ve genel sıralamada zirvenin ortağı oldu.<br />
ALMANYA LİDERLİĞİNİ SÜRDÜRÜYOR<br />
Ege İhracatçı Birlikleri’nin <strong>2018</strong> yılı Ocak ayındaki<br />
ihracatında Almanya, 127 milyon 100 bin dolarlık<br />
ihracat rakamıyla zirvedeki yerini korudu. Almanya’ya<br />
ihracat 2017 yılı Ocak ayında 97 milyon 305<br />
bin dolar olmuştu. Almanya’ya ihracat yüzde<br />
30 gelişim gösterdi. Siyasi ilişkilerimizin gel-gitler<br />
yaşadığı Amerika Birleşik Devletleri’ne EİB üyeleri<br />
Ocak ayında 106 milyon 753 bin dolar ihracat<br />
gerçekleştirdi. EİB’nin ABD’ye ihracatı yüzde 57<br />
arttı. EİB’den Hong Kong’a yapılan ihracat Ocak<br />
ayında, yüzde 914’lük rekor artışla 3 milyon 176<br />
bin dolardan, 32 milyon 212 bin dolara yükseldi.<br />
Yunanistan’a ihracat ise yüzde 112’lik sıçrama ile<br />
19 milyon 889 bin dolara çıktı. Egeli ihracatçıların<br />
başarı gösterdiği bir diğer ülke ise İspanya oldu.<br />
İspanya’ya ihracat yüzde 72’lik artışla 39 milyon<br />
687 bin dolardan, 68 milyon 302 bin dolara geldi.
40<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
<strong>2018</strong> yılında ihracat artışı<br />
beklenen ülkeler<br />
2017 yılı Türkiye hazır giyim ihracat rakamlarına göre; AB ihracat ligi sıralaması<br />
değişti. 2017 yılı sonunda Türkiye’nin en çok ihracat yaptığı ülkeler; Almanya,<br />
İspanya, İngiltere, Hollanda, Fransa, Irak ve İtalya olarak sıralandı.<br />
İhracat yapılan ülkeler arasında; Almanya ilk<br />
sıradaki yerini korurken; Irak, %26,76’lık büyüme<br />
ile İtalya’nın önüne, İspanya %19’luk artışla<br />
İngiltere’nin, Hollanda, %10,04’lük büyüme ile<br />
Fransa’nın önüne geçti. Fransa’ya ihracat % -0,42,<br />
İngiltere’ye ihracat % -3,44 ve İtalya’ya % -9,27<br />
gerilerken 2017 yılı sonunda Türkiye’nin en çok<br />
ihracat yaptığı ülkeler; Almanya, İspanya, İngiltere,<br />
Hollanda, Fransa, Irak ve İtalya olarak sıralandı.<br />
“TÜRKİYE’NİN AB’YA, AB’NİN TÜRKİYE’YE İHTİYACI VAR”<br />
TGSD 21. Dönem Yönetim Başkanı Hadi Karasu ve<br />
TGSD Yönetim Kurulu üyeleri, 2017 yılının Ağustos<br />
ayında görevi devralan Hollanda İstanbul Başkonsolosu<br />
Bart van Bolhuis ile iki ülke arasındaki ticaret<br />
ilişkilerini görüşmek üzere bir araya geldi. Bart van<br />
Bolhuis “Türkiye, hazır giyim ihracatı yaptığımız<br />
ülkeler arasında ilk beş arasında. Hollanda Türkiye’yi<br />
yakından tanıyan ve ülkenize en fazla yatırım<br />
yapan ülkelerden biri. Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne,<br />
AB’nin de Türkiye’ye ihtiyacı var. Ortak işbirliği projeleri<br />
için her türlü desteği vermeye hazırız” dedi.<br />
Karasu: “UYUMLAŞTIRILMIŞ İŞ MODELİ GEREKLİ”<br />
Görüşmede hazır giyim sektörünün öncelikli gündemine<br />
değinen TGSD Başkanı Hadi Karasu, “<strong>2018</strong><br />
yılında Hollanda, İspanya ve İsveç’e ihracatta %3,<br />
Çek Cumhuriyeti ve Polonya’ya %3,5, Romanya’ya<br />
%5’lik bir ihracat artışı öngörüyoruz. <strong>2018</strong> yılı AB ile<br />
yakın temas yılı olacak. Bu çerçevede ilk teması Hollanda<br />
ile gerçekleştirdik. . Sektörü uluslararası tek bir<br />
denetim yapısı altında toplayacak “uyumlaştırılmış iş<br />
modeli-harmonised code of conduct” düzenlemesinin<br />
Hollanda ile yakın temas içinde planlanmasını<br />
hedefliyoruz. Bu işbirliği karşılıklı know-how paylaşımı<br />
için atacağımız önemli bir adım olacaktır” dedi.
42<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Tekstilin başkentinde<br />
dijital dönüşüm vites artırdı<br />
Bursa merkezli Savcan Tekstil<br />
Grubu, dijital dönüşüm<br />
yolculuğuna itelligence ile çıktı.<br />
Tekstilin başkenti Bursa’da 1950’den bu yana giyim<br />
tekstili ve konfeksiyon alanlarında faaliyet gösteren<br />
Savcan Tekstil Grubu, iş zekâsında dünyanın<br />
lider yazılımı SAP’nin ekosisteminde yer alan itelligence<br />
ortaklığıyla dijital dönüşüm yolculuğunu<br />
tamamladı. SAP projesiyle birlikte, ayda ortalama<br />
2 milyon metre kumaş ve 600 bin adet giysi üreten<br />
grubun dokuma, boya-baskı, konfeksiyon gibi üretim<br />
birimlerinin yanı sıra müşteri ilişkileri, finans-muhasebe<br />
ve kalite yönetimi işlevleri birbirine entegre<br />
edilerek uçtan uca yönetilebilir hale getirildi.<br />
Bir yıl gibi kısa bir sürede hayata geçirilen proje<br />
sonucunda, yöneticilerin nitelikli bilgiye kolayca<br />
ulaşması sağlanırken, karar alma ve iş süreçlerinin<br />
de yalınlaşarak hızlanması ve kapsamlı performans<br />
yönetimi hedeflendi.<br />
Konuyla ilgili açıklamada bulunan Savcan Tekstil<br />
Grubu Bilgi Sistemleri Müdürü Ayfer Doğru, “Son 25<br />
yılda hayatımızda çok şey değişti. Geçmişin aksine<br />
çetin bir rekabetin yaşandığı iş dünyasında başarılı<br />
ve öncü olmanın ilk şartı, değişen koşullara hızlı bir<br />
şekilde ayak uydurmaktan geçiyor. Bu yaklaşımla<br />
dokuma, baskı ve konfeksiyon alanlarında sahip
43<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
olduğumuz tüm platformları birbirine entegre<br />
ederek dijital dönüşümü tüm süreçlerimize yaymak<br />
için harekete geçtik. Bu stratejiyi hayata geçirdiğimiz<br />
yolculuğa, itelligence gibi konusunda uzman<br />
bir kurumla çıktığımız için çok mutluyuz” dedi.<br />
itelligence Head of Project Management Office,<br />
Davut Özdemir ise “Dijitalleşme, artık hem günlük<br />
hem de iş hayatımızın kaçınılmaz bir parçası. Dijitalleşmenin<br />
etkilemediği bir sektörü ya da iş sürecini<br />
hayal etmek neredeyse imkansız. Tarımdan<br />
spora, otomotivden enerjiye, finanstan perakendeye<br />
kadar tüm sektörlerde, dijitalleşmenin farklı<br />
etkilerini hissediyoruz. En hızlı dijitalleşen sektörlerden<br />
biri otomotiv. Tekstil ise arayı hızla kapatıyor.<br />
Bu anlamda her iki sektöre ev sahipliği yapan<br />
Bursa’nın, tekstil sektöründeki en önemli oyuncularından<br />
Savcan Tekstil Grubu’nun dijital dönüşüm<br />
yolculuğuna eşlik ettiğimiz için çok mutluyuz. Tekstil<br />
sektörüne yönelik deneyimlerimizi ve Endüstri<br />
4.0 konusundaki uzmanlığımızı, 900 çalışanıyla 60<br />
yıldır Türkiye’de ve Avrupa’nın birçok noktasında<br />
faaliyet gösteren Savcan Tekstil’in iş süreçlerinde<br />
uyguladık. Böylece şirket, artık yalın ve etkili bir<br />
sistemle tek bir noktadan yönetilebiliyor” dedi.<br />
Singer’den pratik reçme makinesi<br />
Profesyonel dikiş dikmek, uzmanlık<br />
gerektiriyor. Dikiş makinesinin mucidi<br />
SINGER de bunu çok iyi biliyor. Güçlü<br />
marka; yaptığı işin kalitesine önem<br />
veren, pratik çözümlerle hızlı ve verimli<br />
üretim süreçleri oluşturmak isteyen<br />
atölyeler için SINGER 522D-364-31 ürün<br />
setini sunuyor. Sette; directdrive reçme<br />
makinesi, ayak standı ve tabla bir arada.<br />
Özel SINGER tasarımı 522D - 364 – 31 Set, 550W enerji<br />
tasarruflu direct drive motoru ile dikkat çekerken<br />
dikiş atölyelerine de yüksek verimlilik ve üstün performans<br />
sunuyor. Ürün aynı zamanda üstün özellikleri<br />
ile maksimum enerji tasarrufu, kayışsız, titreşimsiz ve<br />
sessiz çalışma olanağı da sağlıyor. İğne pozisyon<br />
kontrolü ve kolay hız ayarı sayesinde atölyelerde hız<br />
ve verimlilik de yükseliyor. Yüksek verim sağlayan,<br />
yeni tasarımlı yağ filtreli tam otomatik yağlama<br />
sistemi de buna büyük katkı sağlıyor. Harici kol ile<br />
kolayca ayarlanabilir diferansiyel besleme oranı,<br />
iğne soğutucu ve iğne ipliği yağlama cihazıyla<br />
sentetik ipliklerde yüksek kaliteli dikiş gibi özellikler<br />
de öne çıkıyor. Ayrıca çoklu uygulamalı modelde<br />
(-31/-41) ekli cihazın değiştirilmesiyle kolay uygulama<br />
değişikliği de yapılabiliyor. Ayrıca ince, orta ve kalın<br />
kumaşlar için geniş malzeme kullanımı da mümkün<br />
oluyor. İğne sayısının değiştirilmesi ve değişik<br />
aparatların kullanılmasıyla amaca göre farklı dikişler<br />
yapılabiliyor. Tek iğne Zincir dikiş, kol ağzı ve etek<br />
ucu kenar kapama ve süsleme karyoka dikişleri gibi<br />
uygulamalar oldukça kolaylaşıyor. Düz yataklı (3<br />
iğne / 5 iplik) ürünün hızı, maksimum 6,000 spm ve<br />
iğne bağı aralığı da 5,6 olarak belirtiliyor.
44<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Sun Tekstil Ar-Ge Merkezi<br />
sektör lideri<br />
Sun Tekstil Ar-GE Merkezi<br />
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı<br />
tarafından yapılan<br />
AR-Ge Merkezleri<br />
Performans Endeksi (2016)<br />
değerlendirmesinde<br />
2. lik derecesine layık görüldü.<br />
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından Ar-<br />
Ge Merkezlerinin performanslarının izlenmesi, politika,<br />
strateji ve yol haritası oluşturmada kaynak sağlanması<br />
ve AR-GE merkezlerinin kendi gelişimlerini<br />
takip edilebilmesi amacıyla 2012 yılından bu yana<br />
Ar-Ge Merkezleri Performans Endeksi çalışmaları<br />
yapılmaktadır. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı,<br />
Bilim ve Teknoloji Genel müdürlüğü tarafından; 33<br />
gösterge, 9 alt bileşen ve 3 temel bileşen üzerinden<br />
yapılan değerlendirmede Sun Tekstil Ar-Ge merkezi<br />
sektörde 2. sırada yer almaktadır. 2016 yılı verilerine<br />
göre yapılan derecelendirmede Türkiye’de<br />
kurulu olan 144 Ar-Ge Merkezi arasında 25. sırada<br />
bulunmaktadır. Sun Tekstil Ar-Ge Merkezi, 2009 yılı<br />
Ağustos ayında Ar-Ge Merkezi kurulmuş ve T.C. Bilim,<br />
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından 9 Ocak<br />
2010 tarihinde Ar-Ge Merkezi belgesi onaylanmıştır.<br />
Sun Tekstil Ar-GE merkezi tekstilde sürdürülebilir,<br />
yenilikçi değerler oluşturma misyonuyla, bugün<br />
müşteri istekleri, mevcut moda akımları ve global<br />
düzeydeki teknolojik gelişmeler doğrultusunda,<br />
müşteri hafızasında iz bırakacak şekilde, ürünlerin<br />
ticari başarısını da göz önünde bulundurarak,<br />
araştırma geliştirme faaliyetlerini uluslararası alanda<br />
sürdürmektedir. Sun Tekstil Ar-Ge Merkezi, Sun<br />
Grup çatısı altında faaliyetlerini sürdürmektedir.<br />
Sun Grup, temelleri 1987 yılında Sun Tekstil ile atılan<br />
ve 1989 yılında gerçekleştirdiği ilk ihracat ile bugün<br />
Dünya tekstil pazarının tercih edilen markası olarak<br />
yoluna devam etmektedir. Sun Tekstil, Türkiye tekstil<br />
sektöründe yarattığı katma değer ile 2016 Türkiye’nin<br />
500 Büyük Sanayi Kuruluşları arasında 314.<br />
sırada yer almaktadır. Sun Grup bünyesinde Sun<br />
Tekstil markasının yanında hazır giyim markası Jimmy<br />
Key, tekstil üretim markası Ekoten Tekstil, teknik<br />
tekstil pazarında faaliyet gösteren Ames ve TDU<br />
yatırımları ile Türk ve Dünya tekstil sektöründe öncü<br />
olma misyonuyla faaliyetlerine devam etmektedir.
46<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Turquality’de<br />
241 firmaya<br />
milyon dolar<br />
destek<br />
Turquality ülke bazlı desteklerin olumlu ve olumsuz yönlerini birlikte<br />
değerlendirmek gerekir. Sadece hedef ülkelere yoğunlaşarak iş yapmak<br />
markalaşmayı hızlandırır ve ülke bazında uzmanlıkları artırır. Olumsuz<br />
yönü bir kaç şirket aynı ülkeye odaklanırsa o ülkede Türkiye hangi konuda<br />
uzman olduğu kafa karıştırır.<br />
241 firma markaları ile Turquality destek programında,<br />
11 yılda bugüne kadar resmi olmamakla<br />
birlikte yaklaşık 2.2 milyar TL dağılmış durumda.<br />
Resmi bilgiler olmayınca artış oranlarını bulmak<br />
zor. Konuyla ilgili olarak Progroup Uluslararası<br />
Danışmanlık Yönetim Kurulu Başkanı ve Yıldız <strong>Teknik</strong><br />
Üniversitesi ve İstanbul <strong>Teknik</strong> Üniversitesi ile İstanbul<br />
Ticaret Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Salim<br />
Çam soruları cevapladı.<br />
Kurulduğundan bu güne Turgualiyt kapsamı ve<br />
amacı sürekli genişledi. Sistem tam anlamıyla artık<br />
oturdu mu? Eksik kalan ve acilen tamamlanması<br />
gereken hususlar var mı varsa neler?<br />
“Türk ürünlerinin yurt dışında markalaşması ve<br />
Türk malı imajının yerleştirilmesi için yürütülen<br />
çalışmalar güncellenerek sürüyor. Para-kredi ve<br />
koordinasyon kurulu’nun yaptığı açıklamaya göre<br />
Turquality’nin desteklenmesi hakkındaki tebliğ’de<br />
değişiklik yapıldı. Resmi gazete’de yayımlanarak<br />
yürürlüğe giren yeni tebliğe göre Turquality<br />
programı kapsamında kuruluşlar açıldıkları her<br />
yeni pazar için aldıkları desteklerden 5 yıl süresince<br />
yararlanabilecekler. Bunun dışında programdan<br />
ayrılan firmalar Ekonomi Bakanlığı’nın diğer tüm<br />
desteklerinden, programa dahil olanlar ise diğer<br />
bazı devlet desteklerinden faydalanabilecek.”<br />
Turguality kuruldugu günden bugüne kadar<br />
Türkiye kac dünya markası çıkardı?<br />
“Şu an 149 firmanın 159 markası Turqualıty destek<br />
programı’nda, 71 firmanın 71 markası marka<br />
destek programı’ndan faydalanmaktadır. Dünya<br />
çapında marka olabilmek için vizyoner kültür
47<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
gerekir. Bu kültür kodunu yayamazsak dünya<br />
çapında marka olmakta zorlanırız. Ama bu kadar<br />
kötümser olmayalım. Vizyoner kültür kodları yaygınlaşıyor.<br />
Dünya çapında aday markalarımız var.”<br />
Turguality’den en çok faydalanan sektörler<br />
arasında teknolojinin yeri nerede?<br />
“Turquality ilk çıkışı parekende sektörü ağırlıklıydı.<br />
Daha sonra endüstriyel ve ilk madde ve malzemeye<br />
gibi ürünleri de kapsamına aldı. Şu an<br />
hizmet sektörü de bu kapsama girdi. Hemen hemen<br />
tüm sektörler kapsamda. Ama teknolojiden<br />
kastınız endüstri 4.0 ise bu henüz görülmüyor.<br />
Bazı sektörler başladı.”<br />
Turguality’den destek alıp da hiç bir ilerleme<br />
kaydedemeyen firmalar ve boşa harcanan para<br />
oranı nedir?<br />
“Çok güzel bir soru sizi kutlarım. Türkiye’nin temel<br />
sorunu kaynak israfı. Bazı şirket sahipleri prestij<br />
olarak alıyor ve rafta tozlandırıyor. Yani denetime<br />
ödediği para israf, stratejik yol haritasına ödediği<br />
para israf haline dönüşüyor. Bunun diğer sebebi<br />
“iş yapmama uzmanı” personel çalıştırmaları. Patron<br />
“turquality alın, yandaki komşu almış biz niye<br />
almadık” diyor. Turquality bu düşünceyle girmiş<br />
firmalar sonrasını takip etmiyor.<br />
Gerçekten almak isteyen şirketlerde de bazen<br />
personel umursamıyor. Patronunda kafasında<br />
2542 konu var. Hangi birine yetişsin. Kendi adına<br />
düşünmesi için personel alıyor. Personelin işini yine<br />
patron yapıyor. Personel “iş yapmama uzmanı”<br />
olduğu için iş yine patronun takibine kalıyor. Bu tür<br />
kayıplar maalesef israf oluşturuyor. Sağlıklı takip ve<br />
kontrol gerektiriyor bu tür destekler.”<br />
2023 hedefleri doğrultusunda Turguality<br />
desteklerinin nasıl şekil alması öngörülüyor. 2023 e<br />
kadar neler değişecek?<br />
“Biliyorsunuz 2023 vizyonu 500 milyar dolar<br />
ihracat. 2017 yılı temmuz yıllık 150 milyar dolar<br />
civarında. 2016 yılı temmuz yıllık 139 milyar civarındaydı.<br />
İhracatta %7,5 artış görülmektedir. 2015<br />
yılında ihracatın ortalama kilogram fiyatı 1.44<br />
iken 2016 yılına ihracatın ortalama kilogram fiyatı<br />
1.37 düştü. Turquality alan firmaların ihracatının<br />
ortalama kilogramı 3 doların üzerinde bu da<br />
gösteriyor ki 2023 vizyonunu Turquality destek-
48<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
markayı Türkiye’ye getireceğiz. Şimdilik sır. Diğer<br />
projemiz yurtdışı yabancı danışmanlık firmaları<br />
Türkiye’deki Türk firmalarını denetliyorlar. Türk<br />
danışmanları niye denetlemiyor? Çünkü yurtdışında<br />
şube sayıları veya eleman sayıları yetersiz<br />
kalıyor. Yabancı danışmanlık firmalarına verilen<br />
bedeller Türk danışmanlık firmalarına verilse<br />
yurtdışındaki yabancı firmaları bile satın alırlar.<br />
Bununla ilgili yönetim danışmanlığı odası kurmak<br />
istiyoruz. Şu an MÜSİAD danışmanlık ve eğitim<br />
sektör kurulu Başkanı’yım. Gümrük ve Ticaret<br />
Bakanlığımıza sözlü bildirdik. Ayrıca Ekonomi<br />
Bakanlığımıza yabancı danışmanlık firmalarla<br />
birlikte Türk danışmanlık firmalarının da Turquality<br />
denetimi yapması konusunu sözlü arz ettik. Hem<br />
Ekonomi Bakanımız, hem de Gümrük ve Ticaret<br />
Bakanımıza şimdiden çok teşekkür ediyoruz.”<br />
liyor. Türkiye genelinin ortalama 3 dolar olsaydı<br />
şu an ihracatımız 328 milyar civarında olurdu.<br />
2023 kadar tüm firmaları Turquality iş modeline<br />
geçirmemiz gerekiyor. Tüm firmaların Turquality<br />
kapsamına girmesi hepsi marka olacak anlamına<br />
gelmemeli. Bunlar arasında gerçekten mukayeseli<br />
üstünlüğü olan stratejik sektörlerden firmalar<br />
seçilmeli ve Türkiye markalaştırma enerjisini<br />
mukayeseli üstünlüğü olan firmalara akıtmalıdır.”<br />
Turguality desteğinden hala haberdar olmayan<br />
şirketler var mı varsa bunun oranı nedir tahmini<br />
olarak?<br />
“Turquality desteğini bırakın çalıştırdığı elemanın<br />
sigortasını belirli koşullarda devlet destek veriyor<br />
ondan bile haberi olmayan var. Turquality<br />
desteklerini bilmeyen bir çok ihracat yöneticisi<br />
var. Yukarıda bahsettim girişimcinin kafasında<br />
2542 konu var. Girişimci adına düşünecek ve<br />
o düşünmesinden dolayı bedel alıp çalışan<br />
personel bunu girişimcisine hatırlatması lazım.<br />
Ama niye hatırlatsın. Korkaklar genelde çok<br />
konuşur, ülkesine atıp tutar, kendisinden önce<br />
bir başkasının yapmasını beklerler. Yalnız onlar<br />
televizyondaki yarışma programını kaçırmazlar.<br />
Sabah iş yerinde gündem akşamki yarışmanın<br />
kimin kazandığıdır.”<br />
Yeni projelerden bahsetmiştiniz onları anlatır mısınız?<br />
“Biz turquality delisiyiz. Ne dahili ne harici<br />
iş yapmama uzmanları proje heyecanımızı<br />
kıramazlar. Şimdi Turquality alan patronları bir<br />
araya toplamaya çalışıyoruz. Ortak bir marka<br />
oluşturma konusunda bir projemiz var. Eğer<br />
Turquality patronları kabul ederlerse ortak Türk<br />
markası çıkarılacak. Belki de marka olmuş bir<br />
Şu an bu destekten kaç firma yararlanıyor ve kaç<br />
liralık kaynak ayrılıyor toplamda? Bu kaynak yılda<br />
yüzde kaç artıyor?<br />
“149 firmanın 159 markası Turqualıty destek programında,<br />
71 firmanın 71 markası marka destek<br />
programından faydalanmaktadır. 11 yılda bugüne<br />
kadar resmi olmamakla birlikte yaklaşık 2.2 milyar<br />
TL. Dağılmış durumda. Resmi bilgiler olmayınca<br />
artış oranlarını bulmak zor.”<br />
Firmalar Turquality nasıl hazırlanıyor ön hazırlık için<br />
çalışmasına gerek var mı?<br />
“Stratejik planı, stratejik plana dayalı iş planı,<br />
bütçeleri ve kontrolleri olamayan ve bunları<br />
işletme karnesi dediğimiz sistemle yani finansal<br />
performans, operasyonel performans, müşteri<br />
performansı ve öğrenme performansı ile<br />
ölçmeyen ve içselleştirmeyen firmalar Turquality’i<br />
yönetmeleri çok zor. Turquality bir iş modeli.<br />
Bunun için şirket bir yıl öncesinden yukarıda<br />
bahsettiğim konuları da hazırlanması gerekir.<br />
Öncesinde bu hazırlık olursa sonrasında stratejik<br />
yol haritası hazırlanmasına daha düşük destek<br />
verilerek tasarruf sağlanabilir. Ayrıca ön çalışma<br />
stratejik yol haritası başarısını artırır. Ön hazırlık<br />
çalışmaları altında firmaları yanlış yönlendiren<br />
bazı danışmanlar var. Biz sektör olarak bunları<br />
da disipline etmeye çalışıyoruz. İşi olmayan<br />
yada bir işi olup, yan iş olarak danışmanlık<br />
yapanları, danışmanlığı işportacı veya tüccar<br />
zihniyetiyle bakanları sektörden çıkarmaya<br />
çalışıyoruz. Bu kişiler Türk danışmanlık ve eğitim<br />
sektörü ile ilgili yanlış algı oluşturuyorlar. Esas işi<br />
yönetim danışmanlığı olan firmalara yukarıda<br />
sıraladığımız, stratejik planlama, iş planı, süreç<br />
yönetimi, bütçe yönetimi ve işletme karnesi kontrolleri<br />
ile ilgili ön hazırlık çalışmaları ile ilgili hizmetler<br />
verilir ve içselleştirilir şirkete vizyon kültürü<br />
kazandırır. Bu ayrıca Turquality girdikten sonra<br />
hazırlanan stratejik yol haritasının ve kartlarını<br />
uygulamaya koyulmasını kolaylaştırır.”
50<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Clariant Texcare ® polimerleri<br />
çamaşır yıkamanın<br />
standartlarını değiştiriyor<br />
Texcare ® SRN 260 ve SRA 300 polimerleri yıkama sırasında koruyucu bir<br />
film oluşturarak ilk yıkamada lekeleri çıkarmaya yardımcı olurken birçok<br />
yıkamadan sonra bile giysilerin beyazlığını korumasını sağlıyor.<br />
Özel kimyasallar alanında bir dünya lideri olan<br />
Clariant, modern deterjanlarda kullanılmak üzere<br />
leke çıkarıcı TexCare ® SRN 260 ve TexCare ® SRA<br />
300 polimerlerini sunarak özellikle polyester içeren<br />
kumaşların temizlik ve bakımını kolaylaştırıyor.<br />
Kumaşlar için kir çıkarma ve grileşmeyi önleme<br />
gibi yararları bulunan polimerler, aynı zamanda<br />
nemi absorbe ederek ve su ve elektrik kullanımını<br />
azaltarak çevrenin korunmasına da yardımcı oluyor.<br />
Çamaşır deterjanı sektörü dünya genelinde, yükselen<br />
yaşam standartları, artan nüfus, tüketicilerin<br />
artan alım gücü ve kullanılabilir gelirleri nedeniyle<br />
yükselen bir sektör haline geldi. Dünya çamaşır<br />
ürünleri sektörünün toplam satış gelirlerinin bu<br />
doğrultuda 2017 yılında 85 milyar dolara ulaşacağı<br />
tahmin ediliyor. Gelişmekte olan bir ekonomi olan<br />
Türkiye ise, yüksek nüfusu ve büyüyen çamaşır yıkama<br />
sektörüyle çamaşır bakım ürünleri için önemli bir<br />
pazar olma niteliğini taşıyor. Geçen yıl, Türkiye’nin<br />
toplam çamaşır deterjanı ürünleri ihracatı 900 mily-
51<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
on doları aştı. Ayrıca Türkiye’de kullanılan çamaşır<br />
bakım ürünlerinin %88’ni deterjanların, kalan %12’sini<br />
ise sabunların oluşturuyor olması Türkiye’deki deterjan<br />
pazarının sunduğu potansiyel fırsatlara ve cazibesine<br />
işaret ediyor. Sıvı deterjanlarda kullanıma<br />
yönelik olan SRN 260 ve toz deterjanlarda kullanıma<br />
yönelik olan SRA 300’ün kirlere karşı koruma ve kirleri<br />
çıkarmada sağladığı faydaların yanı sıra çok sayıda<br />
başka faydası da bulunuyor. TexCare ® polimerlerinin<br />
sağladığı avantajlar sayesinde tekstil ürünleri daha<br />
yumuşak yıkanabiliyor ve böylece yıkama işleminin<br />
getirdiği mekanik, termal ve kimyasal zorlanmalardan<br />
daha az zarar görüyor. Bu polimerlerin, polyester<br />
içeren tekstil ürünlerinin üzerinde oluşturduğu<br />
kir kovucu kaplama da, tekstil ürünlerini özellikle yağ<br />
içeren ve partikül kirlere daha az açık hale getiriyor.<br />
Bu yöntemler sayesinde, gerçekleşen herhangi bir<br />
lekelenme, yıkama sırasında kolaylıkla kumaştan<br />
çıkarılabiliyor. Yeni polimerlerin tekstil ürünlerindeki<br />
bu avantajlarının yanı sıra, polyester içeren tekstil<br />
ürünlerinin giyim konforu açısından da önemli<br />
faydaları bulunuyor. SRN 260 ve SRA 300’ün artırılmış<br />
nem emme özellikleri sayesinde polyester içeren<br />
giysiler cilde daha yumuşak ve hoş bir his vererek<br />
teri daha etkin bir şekilde absorbe ediyor. Texcare ®<br />
SRN 260 ve SRA 300 aynı zamanda, Clariant’ın kendi<br />
etiketi olan ve alanında en iyi ve üstün sürdürülebilirlik<br />
performansını gösterenen ürünlerine verdiği<br />
Ecotain ® etiketini taşıyor. Polimerlerin, su ve elektrik<br />
kullanımını azaltmaktaki avantajları, bu etiketle belgelenmiş<br />
oluyor. Bu ürünlerin çevresel uyumlulukları<br />
da, bu alanda yaygın olarak kullanılan ve uluslararası<br />
alanda kabul gören OECD kurallarına uygun<br />
bulundu. Bu nedenle, deterjanlara katılmaları, deterjanların<br />
uluslararası eko etiketler almasına engel<br />
oluşturmuyor. Clariant Endüstriyel Ürünler ve Tüketici<br />
Ürünleri İş Birimi Kişisel Bakım ve Endüstriyel Ev Bakımı<br />
Bölümü Türkiye, Orta Doğu ve Afrika <strong>Teknik</strong> Uygulama<br />
Müdürü Sanem Yurt, konuyla ilgili görüşlerini<br />
şöyle ifade etti: “Texcare ® ürünleri sayesinde hem giysilerinizi<br />
hem de çevreyi koruyabilirsiniz. Her yıkamada<br />
daha da güçlenen koruyucu film, beyazların<br />
daha uzun süre beyaz kalmasını sağlarken aynı<br />
zamanda çirkin ve koyu renkli yağ ve kir partiküllerini<br />
çamaşırınızdan daha uzun süre uzak tutar. Aynı zamanda,<br />
giysiler artık eskisi kadar yoğun bir yıkama<br />
gerektirmez. Örneğin daha düşük bir sıcaklık veya<br />
daha kısa bir yıkama süresi tercih edebilir, böylece<br />
elektrik ve su tüketimini önemli ölçüde azaltabilirsiniz.<br />
Polimerler, polyester içeren malzemelerin nem<br />
emme kapasitesini artırarak giysiyi kullanan kişinin<br />
daha rahat etmesini de sağlar.’’
52<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Mimaki, DigiMania ile<br />
bayilik anlaşmasını yeniledi<br />
Dijital baskı çözümlerinin lider markası Mimaki, satış ağını güçlendirmeyi sürdürüyor.<br />
Mimaki Eurasia, dijital tekstil baskı sektörüne hizmet veren DigiMania ile bayilik<br />
anlaşmasını yenilediğini duyurdu.<br />
en önemli ürün portföyünü oluşturuyor.<br />
ARJEN EVERTSE: TÜRK TEKSTİL BASKI PAZARINA<br />
İNANIYORUZ<br />
Türk tekstil ve giyim sektörünün büyük bir hızla gelişimini<br />
sürdürdüğünü belirten Mimaki Eurasia Genel<br />
Müdürü Arjen Evertse, buna bağlı olarak tekstil<br />
baskı segmentinin de çift haneli büyüme rakamları<br />
elde ettiğini aktardı. Evertse; “Mimaki Eurasia olarak<br />
yaptığımız yatırımlarla Türk baskı pazarına olan<br />
inancımızı ve güvenimizi gösteriyoruz. Türkiye’nin<br />
birçok noktasında tekstil üreticileri bulunuyor. Bu<br />
üreticilerin dijital baskı ihtiyaçlarını karşılayabilmek<br />
için yeniden yapılanma sürecine bayi ağlarımızı<br />
da ekledik. Kullanıcılarımıza en hızlı, kaliteli ve tam<br />
donanımlı hizmeti verebilecek bayilerle yolumuza<br />
devam edeceğiz. Bu bağlamda DigiMania’nın<br />
büyük katkı sağlayacağına inanıyoruz.” dedi.<br />
Dijital baskının lider teknoloji markası Mimaki, Türk<br />
tekstil sektörüne daha güçlü hizmet verebilmek<br />
için DigiMania ile bayilik anlaşmasını yeniledi. Bu<br />
anlaşma ile DigiMania, Mimaki’nin zengin dijital<br />
tekstil baskı çözümlerini Türk tekstil baskı pazarına<br />
sunmaya devam edecek. Geçtiğimiz yıl lider<br />
konumda olduğu Türkiye pazarında yeniden yapılanma<br />
sürecini tamamlayan Mimaki Eurasia, satış<br />
ağıyla ilgili önemli kararlar alıyor. Müşteri memnuniyetini<br />
arttırmayı ve tedarik sürecinde Mimaki<br />
kalitesini korumayı hedefleyen Mimaki, satış ağını<br />
güçlendiriyor. Uzun dönemdir Mimaki’nin satış<br />
bayisi olarak faaliyetlerini sürdüren DigiMania,<br />
yapılan anlaşma ile önümüzdeki dönemde de bu<br />
hizmetleri vermeye devam edecek. 2007 yılından<br />
bu yana faaliyetlerini sürdüren DigiMania, yapılan<br />
bayilik anlaşması ile Mimaki’nin tekstil sektörü için<br />
geliştirdiği kapsamlı dijital baskı teknolojilerini ve<br />
hizmetlerini Türk tekstil endüstrisine sunacak. Bayilik<br />
konumunu yenileyen DigiMania baskı sektörüne<br />
daha hızlı ve kaliteli bir hizmet vermeyi hedefliyor.<br />
Mimaki’nin farklı ebatlardaki süblime ve direkt kumaşa<br />
baskı makineleri ve hizmetleri DigiMania’nın<br />
GÜRCAN KURTARAN: MİMAKİ’NİN LİDER<br />
KONUMUNU DAHA İLERİ TAŞIYACAĞIZ<br />
Mimaki’nin marka değeri olarak pazarın en güçlü<br />
firması olduğunu söyleyen DigiMania Genel Müdürü<br />
Gürcan Kurtaran sözlerini şöyle sürdürdü; “Mimaki’nin<br />
bizlere sunmuş olduğu hızlı hizmet kalitesi sayesinde<br />
müşterilerimize şimdiye kadar olduğundan daha hızlı<br />
ve kaliteli hizmetler sunacağız. DigiMania olarak Mimaki’nin<br />
sektördeki lider yenilikçi marka konumunu<br />
ve güçlü algısını korumayı ve daha ileriye taşımayı<br />
hedefliyoruz. Nihai hedef elbette, müşterilerimize<br />
Mimaki’nin üstün değerini ulaştırabilmektir.” Tekstil,<br />
grafik ve reklam endüstrinin yüzlerce uygulama için<br />
talep ettiği yenilikçi, hızlı ve ekonomik baskı makinelerinin<br />
sahibi olan Mimaki, satış ve servisi kapsayan<br />
bayilik anlaşmaları ile pazardaki gücünü ve liderliğini<br />
daha ileriye taşıyacak.
TEXTILE LINE<br />
RULO KUMAŞ İŞLEME LASER SİSTEMLERİ<br />
SEI Laser - TEXTILE Line Serisi<br />
Tekstil işleme işinde maksimum kalite ve verimlilik<br />
üreten, dijital ve sürdürülebilir ekoloji içinde yeni laser<br />
üretim serisidir. Bu sistemler geleneksel ve elle<br />
uygulanan aşındırma, ağartma, destroy, desenleme,<br />
kesim, eskitme gibi uygulamaların yerini almıştır. Sei<br />
Laser, tekstil işleme sektöründe yeni bir alanın<br />
başlangıcını yapmıştır. Detaylı bilgi ve video için :<br />
www.AAETUM.com/Tekstil<br />
A ve A Endüstriyel Teknoloji Ürünleri Makine San Tic A.Ş.<br />
Giyimkent Cad C1B232 Blok No 128 Esenler 34235 İstanbul<br />
T. 0 2 1 2 4 3 8 3 8 0 8
54<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Endüstri 4.0’ın şifreleri Eğitim 4.0’da<br />
Rockwell Automation Türkiye Ülke Direktörü Cenk Ceylan Türkiye’nin endüstri 4.0<br />
yolculuğunda değişen eğitim olanak ve yöntemlerini ve bu değişimde nasıl bir rol<br />
üsteleneceğini ele aldı. Cenk Ceylan’a göre Eğitim 4.0 konseptini doğru kavramak,<br />
geleceğin inşasında en önemli parametrelerden biri olacak.<br />
Bugün dünyada olduğu gibi ülkemizde de eğitim<br />
sistemlerinde Endüstri 4.0 konseptinin gereksindiği<br />
teknolojik ve dijital trendler takip ediliyor, bir gelecek<br />
ve kalkınma politikasının temeli olarak müfredatlara<br />
dahil ediliyor. Dünyada birçok örneğini<br />
gördüğümüz, gelecek kuşakların entelektüel ve<br />
mesleki formasyonlarını tanımlayacak bir olgudan<br />
söz ediyoruz. Aslında bu değişim yeni bir durum<br />
değil. Bugün 40’lı yaşlarında olan kuşakların<br />
öğrencilik yıllarında da Fen Bilimleri kapsamında<br />
teknik/teknolojik icatlara yönelik çalışmalar<br />
gerçekleştiriliyordu. Ancak tabloya bugün baktığımızda<br />
okul öncesi çağlardan üniversite çağına<br />
kadar uzanan bir eğitim anlayışı kök salıyor. Birçok<br />
özel ve kamu kuruluşunun bugün başını çektiği<br />
kod yazma eğitimleriyle bilgisayayar okuryazarlığı<br />
bir trend haline gelirken; Fen (Science), Teknoloji<br />
(Technology), Mühendislik (Engineering) ve<br />
Matematik (Mathematics) ağırlıklı orijinal adıyla<br />
STEM programlarıyla geleceğimizin eğitim anlayışı<br />
yavaş yavaş belirleniyor.<br />
ENDÜSTRİ 4.0’DAN EĞİTİM 4.0’A<br />
Bugünün küresel boyutta tezahür eden teknolojik<br />
atılımlarının eğitim stratejilerine de etki ettiğini<br />
söylemiştik. Bunun aslında karşılıklı bir ilişki olduğunu<br />
da eklemeliyiz. Zira orta ve uzun vadeli<br />
düşündüğümüzde geleceğin mesleklerini belirleyecek<br />
olan aslında Endüstri 4.0 ile doğan<br />
Eğitim 4.0 ve bu sistemden çıkan yeni iş kolları<br />
olacaktır. Peki değişmekte olan ve değişecek olan<br />
tam olarak nedir? Emniyet ve güvenlik alanlarını<br />
daha boşluksuz; haberleşme ve iletişim teknolojilerini<br />
daha sorunsuz, üretim ve imalat teknolojilerini<br />
ise daha karlı; sonuç olarak şirketleri ve devletleri<br />
rekabet gücü daha yüksek aktörler haline getiren<br />
Endüstri 4.0, yeni, çağdaş ve bir önceki çağa<br />
kıyasla artık tamamen interaktif hale gelmiş bir
55<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
insan profiliyle şekil alıyor. İnsan önceki üretim<br />
modellerinde fiziksel emeğini ortaya koyarak standart<br />
ve tek boyutlu bir üretim icra ederken bugün<br />
bilimsel ilgileri daha açık, analitik düşünebilen<br />
muhakeme yetileri daha keskin, yeni dünyanın<br />
dilini hızlıca kavrayabilen genç nesillerin hayal ve<br />
yaratım gücüyle yeni formuna kavuşuyor.<br />
YENİ TOPLUMLAR YENİ BİREYLER YENİ MESLEKLER<br />
İşte teknolojik ve sosyal değişimin bu kadar bariz<br />
bir görünüm aldığı günümüzde okul öncesi öğrencilik<br />
çağlarından itibaren yeni nesillerin tahayyül<br />
gücüne etki edecek bir eğitim programı gündeme<br />
geliyor. Geçtiğimiz yıllarda Sosyal ve Beşeri Bilimler<br />
Fakülteleri’ni kapatma kararı alan Japonya’yı<br />
hatırlayalım. Japon yetkililer buna gerekçe olarak<br />
“toplumun ihtiyaç duyduğu alanlara daha iyi<br />
odaklanmayı” göstermişlerdi. Japonya örneği<br />
modern sanayi toplumlarının yakın gelecekteki<br />
kaderleriyle ilgili bir fragman adeta. Bu vaka bizi<br />
aslında tam olarak bakılması ve üzerine düşünülmesi<br />
gereken noktaya yönlendiriyor: Modern sanayi<br />
toplumlarımız bugün neye ihtiyaç duyuyor? Bu sorunun<br />
yanıtını akıl birliğiyle, yarının teknolojisini insanlık<br />
için tesis edecek nesiller olarak yanıtlayabiliriz.<br />
Yanıtımızı derinleştirdiğimiz zaman ise karşımıza<br />
Endüstiyel Veri Bilimciliği, Robot Teknisyenliği, IoT/<br />
IT Çözüm Mimarlığı, Kent Tasarımcılığı, Finans<br />
Mühendisliği, Endüstriyel Bilgisayar Mühendisliği,<br />
Bulut Bilişim Uzmanlığı, Veri Güvenliği Uzmanlığı,<br />
3-D Yazıcı Mühendisliği, Giyilebilir Teknoloji<br />
Tasarımcılığı, Biyomedikal Mühendislik, Yenilenebilir<br />
Enerji Mühendisliği gibi yeni meslek kollarının<br />
öne çıktığını göreceğiz. Bir başka deyişle, tanıklık<br />
ettiğimiz ve içinden geçtiğimiz bu çağda tasarım<br />
odaklı düşünen, zenginleşmiş, çoklu, multi-fonksiyonel<br />
bir işgücü gereksinimi doğuyor diyebiliriz.<br />
NASIL BİR EĞİTİM<br />
İş kollarının ve görev tanımlarının bugün hızla<br />
değişiyor. Yazılımsal, makinesel, bilişimsel teknolojilerde<br />
inovatif çözümler üretecek, nesneleri birbirine<br />
bağlayan IoT teknolojilerini geliştirerek insan<br />
hayatını kolaylaştıracak, yapay zekayı ve robot<br />
teknolojilerini insan yararına ve etik bir sorumlulukla<br />
kurgulayacak bilinçlere ihtiyacımız söz<br />
konusu. Buna endeksli bir eğitim sisteminin de artık<br />
uygulamaya alındığını gözlemliyoruz. Salt teorik<br />
değil uygulamalı, öğretmen/öğrenci ilişkisinin<br />
eşitsiz hiyerarşisi yerine mentorluk sistemini baz<br />
alan, öğrencileri sınırlı saatlerde sınırlayarak değil<br />
yetkinliklerini değerlendirme maksatlı performans<br />
ölçümlemeleriyle sınayan, eksiği doğru tespit<br />
eden hemen çözüm geliştiren, modüler, interaktif<br />
ve mobil, her zaman ve her yerde uygulanabilen,<br />
çevrimiçi ve dijital bir eğitim anlayışının yavaş<br />
yavaş yerleşmeye başlaması, geleceğe yönelik<br />
umut verici bir gelişme. Toparlarsak; insanın çevreye,<br />
doğaya ve insanlığa karşı olan sorumluluğu<br />
Endüstri 4.0 ile arttı ve bizler bu sorumluluk bilinciyle<br />
yeni nesilleri yetiştirmeliyiz. Evlerin, şehirlerin,<br />
fabrikaların, sağlık alanlarının ve hatta tarımsal<br />
üretimin dahi “akıllandığı” bugün sürdürülebilir<br />
gelecek konsepti, henüz tüm insanlığın çok<br />
başında olduğu günümüz Endüstri 4.0 sürecinde<br />
belirleniyor. İşte bu süreci doğru kavrar ve her zamanki<br />
tabirle, treni vaktinde yakalarsak geleceğin<br />
inşasında biz de söz sahibi olabiliriz.
56<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Koli Monart ile<br />
bambaşka<br />
hale dönüştü<br />
Monart ile reklam ve tanıtımda sınır yok...<br />
Özel olarak tasarlanan<br />
yeni ‘tekerlekli kutu’ ile tanışın!<br />
Koli denilince aklımıza sınırlı sayıda model ve<br />
işlevsellik gelir. İşte Monart Ambalaj bunu yıkan,<br />
bizlere ‘’bir koliden bu da olur mu?’’ dedirten<br />
markadır. Firma Sahibi Murat Çıkan bizi, yeni tasarladıkları<br />
ve fuarın en gözde ürünü olabilecek olan<br />
inovatif bir ürün ile tanıştırıyor.<br />
Kim kendini daha çok tanıtmak istiyor?<br />
Monart Ambalaj’ın hem firmaları hem de müşteriyi<br />
düşünerek fuar için özel tasarladığı bu ürünü Murat<br />
Çıkan, şu sözlerle anlatıyor;<br />
‘’Sektör ayrımı yapmaksızın marka bilinirliliğine<br />
önem veren her firma kullanabilir. Tekerlekli katalog<br />
gibi düşünebileceğiniz bu ürün ‘tekerlekli kutu’<br />
dur. Bu kutunun sağladığı birçok fayda olduğu gibi<br />
başlıca özellikleri şöyle;<br />
• Tamamen çevreci<br />
• Her yüzüne görsel anlamda reklam yapılabilir<br />
• Tekerlekli oluşu açısından ziyaretçiye<br />
taşıma kolaylığı sağlıyor<br />
• Hiç yer kaplamayan, uygun fiyatlı”<br />
<strong>2018</strong> hedefinde ihracat var!<br />
<strong>2018</strong> yılına dair ihracat oranını arttırmayı planlayan<br />
marka, daha hızlı büyüme hedefiyle <strong>2018</strong>’e<br />
umutlu bakıyor.
ISTANBUL<br />
7-9 MARCH | <strong>2018</strong><br />
C L O U D O F F A S H I O N<br />
YARNS | FABRICS | DENIM<br />
ACCESSORIES | MANUFACTURING<br />
NEW LOCATION: ISTANBUL CONGRESS CENTER
58<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
‘Dosso Dossi’ çatısı altında birleşen ayakkabı,<br />
çanta ve hazır giyim sektörünün önde gelen yerli firmaları,<br />
yurt dışı pazarlarda ‘modern çerçi’ gibi çalışacak.<br />
Tekstilci, yurt dışındaki alıcının<br />
ayağına gidecek<br />
Türk firmaları, yurt dışında markalaşma ve konsept<br />
mağazacılık alanında hızla ilerliyor. Tasarım<br />
ve katma değeri yüksek ürünlerin ülke ihracatına<br />
yapacağı önemli katkıdan hareketle ayakkabı,<br />
çanta ve hazır giyim sektörünün önde gelen<br />
yerli firmaları ‘Dosso Dossi’ çatısı altında küresel<br />
pazarda atağa kalkacak. Bu girişimde imzası olan<br />
Dosso Dossi Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hikmet<br />
Eraslan, yurt dışına açılırken, ‘modern çerçilik’<br />
yapacaklarını söyledi. Eraslan, 13 yıldır Antalya’da<br />
düzenlenen Dosso Dossi Fashion Show etkinliği<br />
kapsamında gazetecilerle bir araya gelerek, yeni<br />
dönem stratejilerine ve hazırlığını yaptıkları projelere<br />
ilişkin bilgi verdi. Şimdiye kadar müşteriyi hep<br />
Antalya’ya çağırdıklarını belirten Eraslan, Dosso<br />
Dossi Fashion Show’un benzerini Rusya, Kazakistan
59<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
ve Azerbaycan’da yapacaklarını ifade etti.<br />
Eraslan, eskiden Anadolu’da köy köy gezip ürün<br />
satan çerçicileri anımsatarak “Bundan sonra biz<br />
de ‘modern çerçilik’ olayına girip, müşteriye kendimiz<br />
gideceğiz. Yurt dışına açılım stratejimizin ilk<br />
adımlarını geçen eylül ayında Moskova’daki CPM<br />
ve Almatı’daki Cat EXPO ile attık. 1-3 Mart tarihleri<br />
arasında da Dosso Dossi Fashion Show’u Bakü’de<br />
gerçekleştireceğiz. Türkiye’ye gelmeyen müşteri<br />
kitlemize ulaşmamız lazım” dedi. Eraslan, <strong>2018</strong>’de<br />
ürün kategorisini çeşitlendirme konusunda da iki<br />
önemli projeyi hayata geçireceklerini paylaştı.<br />
Yıllardır kadın giyimi kategorisinde hizmet verdiklerini<br />
hatırlatan Eraslan, bundan sonra çocuk,<br />
erkek ve ayakkabı alanında var olacaklarını dile<br />
getirdi. Eraslan, 15-20 gün sonra Dosso Dossi Shoes<br />
adında mağaza açacakları kaydetti. Bir sonraki<br />
adımın Dosso Dossi Man ile erkek kıyafetlerine<br />
yönelik olacağının altını çizen Eraslan “Şu an 100<br />
milyon dolara yakın ciromuz var. İki sene içinde<br />
yurt dışı açılımımız ve yeni ürün kategorilerimizle<br />
birlikte müşteri sayımızı 7 bin 500-8 binlere, yıllık<br />
ciromuzu da yüzde 40 artışla 140 milyon dolara<br />
çıkarmayı hedefliyoruz” diye konuştu.<br />
SURİYELİ ÜRETİCİ ZARAR DEĞİL, KÂR GETİRİR<br />
Hikmet Eraslan, ürün kategorisini geliştirme konusunda<br />
attıkları “Dosso Dossi Kids” adımının başarılı<br />
sonuçlara ulaştığını aktardı. Çocuk giyiminin Orta<br />
Doğu ülkelerindeki alıcılar için yeni bir cazibe alanı<br />
oluşturduğunu ifade eden Eraslan, bu bölgeden<br />
gelen müşteri sayısının yüzde 100 arttığını paylaştı.<br />
Eraslan, çocuk kategorisinde Suriyeli üreticilerle de<br />
görüştüklerini anlatarak “Çok başarılılar. Bize zarar<br />
değil kâr getirir. Orta Doğu’daki müşteri kitlesini<br />
Türkiye’ye çekiyorlar. İlk etapta 5 Suriyeli firma<br />
ile çalışacağız” dedi. Franchising ile büyümek<br />
istediklerini anlatan Eraslan “İlk mağazayı en<br />
geç 2019’da açacağız. Yurt dışında 5 yılda 100<br />
mağazaya ulaşmayı hedefliyoruz” dedi.
60<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
I. Başkent<br />
Moda Festivali’ne<br />
yoğun ilgi<br />
Türkan Eraslankılıç koordinatörlüğünde<br />
bu yıl ilki gerçekleştirilen Başkent Moda<br />
Festivali, ilk gününde olduğu gibi son<br />
gününde de ziyaretçiler tarafından<br />
yoğun ilgi gördü.<br />
Meyra Palace Otel’de 3 gün boyunca süren<br />
festival, 70’ e yakın seçkin markanın ürünlerine ev<br />
sahipliği yaparak özel konser ve söyleşileriyle misafirlerin<br />
beğenisini topladı. Festivalde özellikle nadir<br />
bulunan brokar kumaşlarından kişiye özel tasarlanmış<br />
kıyafetler, quiling sanatı ürünleri, beton takılar,<br />
yurtdışından orijinal getirilip yarı fiyatına satılan<br />
ürünler, Türkiye’deki tescilli, ilk ve tek satranç müzesi<br />
koleksiyonuna giren satranç takımı oldukça dikkat<br />
çekti. Başkent Moda Festivali’nin ilk gününde çeşitli<br />
moda tasarımlarıyla birlikte girişimci ev hanımlarının<br />
söyleşisine ve uzmanların sağlıklı beslenme<br />
üzerine tüyolarına yer verilirken misafirlere özel<br />
konser ve söyleşilerle oldukça keyifli bir program<br />
gerçekleşti. İlk gününden itibaren yoğun ilgi gören<br />
Başkent Moda Festivali’nin son gününde, nefes<br />
terapisti Emel Demirci’nin altın değerinde tavsiyeleri<br />
ve sahnedeki toplu terapinin ardından Erkam<br />
Aydar’ın verdiği mini konserle hayranları bir araya<br />
geldi. Festivalin en renkli etkinliklerinden birisi de<br />
son dönemde ilgi uyandıran quiling sanatıyla ilgili<br />
çocukların ücretsiz atölye çalışması oldu. Yediden<br />
yetmişe herkese ve her statüdeki insana hitap<br />
eden festivalde, ziyaretçilere özel sezon indirimi<br />
yapılarak ücretsiz ulaşım imkânı sağlandı. Yetim<br />
ve korunmaya muhtaç çocuklar da unutulmayarak<br />
Ankara Mutlu Yuva ve Yaşam Derneği’nin<br />
katılımına destek verildi. Ankaralılarla birlikte şehir<br />
dışından da birçok insanın katıldığı Başkent Moda<br />
Festivali’nin yılda 3 kere düzenlenmesi planlanıyor.
11.Uluslararası<br />
Günes Enerjisi ve Teknolojileri Fuarı<br />
.<br />
Günes . Enerjisi‘nin Devleri Solarex Istanbul‘da Bulusuyor .<br />
05-07 Nisan <strong>2018</strong><br />
İstanbul Fuar Merkezi / Yeşilköy<br />
9-10-11-12. Hall<br />
Ziyaret Saatleri<br />
10:00-19:00<br />
Ücretsiz Davetiye için/Free Invitation<br />
www.solarexistanbul.com<br />
0212 604 50 50<br />
BU FUAR 5174 SAYILI KANUN GEREĞİNCE TOBB (TÜRKİYE ODALAR VE<br />
www.solarexistanbul.com<br />
BORSALAR BİRLİĞİ) DENETİMİNDE DÜZENLENMEKTEDİR.<br />
info@solarexistanbul.com
KISA KISA<br />
62<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
FLO ile sıcacık bir<br />
Kış mevsimi<br />
Hemington saf<br />
kaşmir kazak<br />
Hemington 14 <strong>Şubat</strong>’ta özel ve kaliteli hediye<br />
arayanlar için seçenekler sunuyor. Sevgililer Günü’nde<br />
hayatınızdaki en değerli erkeğe kaşmirin<br />
olağanüstü hissini yaşatabilirsiniz. Şimdi Hemington<br />
Moda Kapıda hizmeti ile sevdiğiniz erkeğe,<br />
onun bedenine tam uyacak hediyeyi zahmetsizce<br />
ulaştırabilirsiniz ve ona kendisini özel hissettirebilirsiniz.<br />
Dünyanın en değerli yünü kaşmirin özel<br />
dokusu 14 <strong>Şubat</strong> Sevgililer Günü’nüze romantizm<br />
katıyor. Tüm zamanların en özel elyafı kaşmir<br />
sevdiğiniz erkek ile her anınızı özel kılıyor. Nefes<br />
alırken sıcaklığı koruyan muhteşem dokusuyla<br />
her mevsim giyilebilen kaşmir kazaklar sevdiğiniz<br />
erkeğin gardırobuna asalet katıyor. Hemington<br />
saf kaşmir kazak koleksiyonu, sevdikleri için en iyisini<br />
isteyen ve mükemmel hediyeyi arayanlar için<br />
özel renk ve desen seçenekleri sunuyor. 14 <strong>Şubat</strong><br />
Sevgililer Günü’nde Hemington atkı ve bere hediye<br />
ederek sevdiğiniz erkeğe sizin için ne kadar<br />
önemli olduğunu gösterebilirsiniz. Kullanıldıkları<br />
her an sizi hatırlatacak olan atkı ve bereler özel<br />
dokusuyla kış günlerine renk katıyor. Yumuşak<br />
dokusu ile konforlu bir kullanım sunan kaşmir ve<br />
yün karışımlı atkı ve berelerde kış trendine uyan<br />
renkler ön plana çıkıyor.<br />
Kış aylarının soğuk günlerinde sıcacık ve şık<br />
adımlar atacağınızı müjdeleyen FLO, modanın<br />
nabzını tutan ayakkabılarıyla bir kez daha<br />
ayakkabı severlerin kalbini fethediyor. Kadın,<br />
erkek, çocuk ve spor kategorilerinde sezonun<br />
en şık modellerinin sergilendiği 2017 – <strong>2018</strong> Kış<br />
Koleksiyonu, sımsıcak bir kış mevsimi yaşatıyor.<br />
FLO, kışın soğuk günlerinde, her tarza hitap<br />
eden yüzlerce modeliyle kombinleri kusursuzca<br />
tamamlarken, ayaklara da konforlu<br />
adımlar sunuyor. Yükselen bir trend olan ve<br />
High Cut olarak adlandırılan bileğe kadar<br />
uzanan botlar, zamanın ruhuna uyan kombinlere<br />
kusursuzca eşlik ediyor. Herkesin ayakkabıcısı<br />
FLO’nun konforlu adımlar sunan kalın<br />
tabanlı kar botları; bağcıklı, büzgülü ve kürklü<br />
detaylar içeren şık tasarımlarıyla hem ofis<br />
kombinlerine, hem de günlük kıyafetlere eşlik<br />
edecek nitelikte. Siyah, gri, bordo renklerin<br />
hâkimiyetindeki kar botlarının içi sıcacık tutacak<br />
yünden oluşuyor. Sağlam adımlar atarken<br />
şıklığımızdan ödün vermek istemeyenlerin favorisi<br />
olacak kar botları, etnik desen, toka gibi<br />
sezon trendlerinden de esintiler taşıyor. Siyah<br />
ve kahverenginin metal detaylarla birleştiği<br />
biker botlar, cool bir tarz sunarken rahatlık<br />
da vaat ediyor. Özgür ve cesur ruhlara hitap<br />
eden biker botlar, deri ceket ve kumaş pantolonla<br />
beraber sezonun en hit tarzını ortaya<br />
çıkarıyor. Deri modellerin ağırlıklı olduğu biker<br />
botlarda, toka detayı da ön plana çıkıyor.
63<br />
KISA KISA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Sevgililer Günü’nde<br />
Dockers ® ile iz bırakın<br />
Sevgililer Günü bu yıl hafta içine denk geliyor.<br />
Gündüz iş yerinde veya okulda vakit geçirecek<br />
Dockers ® erkekleri, romantik planlarını akşam<br />
için yapacak gibi görünüyor. Bu yıl, özel planlara<br />
en şık şekilde eşlik edecek kombinlerin temeli<br />
ise, Dockers ® ’ın Smart 360 Flex pantolonları ile<br />
atılacak. Erkekler 14 <strong>Şubat</strong> planları ne olursa olsun,<br />
bu pantolonlarla her ortama rahatça uyum<br />
sağlayabilecek; böylece her an sürprizlere hazır<br />
olacak. Dockers ® ’ın Sevgililer Günü kombini için<br />
önerisi casual bir Smart 360 Flex pantolon üzerine<br />
şık bir Oxford gömlek. Dikkat çekici, özenli ve<br />
özgüvenli bir görüntüyü garantileyecek bu ikili,<br />
aynı zamanda rahatlığı da zirveye çıkaracak.<br />
İnovatif dört yönlü esneme teknolojisiyle üretilen<br />
Smart 360 Flex, ütü istemez özelliği, gizli cepleri<br />
ve esnek bel bandıyla, erkeklerin en heyecanlı<br />
anlarında bile konforundan ödün vermemesini<br />
sağlayacak. Sevgililer Günü’nde Dockers ® ’ı<br />
vazgeçilmez kılan bir diğer özelliği ise, mükemmel<br />
bir hediye alternatifi olması. Sevgilisi için<br />
beğenme garantili bir hediye arayanlar, sıradan<br />
bir kıyafet seçmek yerine, Dockers ® ile onun<br />
stiline genel bir dokunuş yapabilir. Erkeklerin<br />
her ortamda ve her an muhteşem görünmesini<br />
sağlayan Dockers ® parçalarla, bu 14 <strong>Şubat</strong> da<br />
kalplerde iz bırakacak.<br />
Bu kış baştan<br />
aşağı deri<br />
Kış aylarında her kombinde öne çıkan ve vazgeçilmez<br />
parçalardan biri olan deri, bu sezon<br />
Home Store’da stil sahibi kadınlar için yeniden<br />
hayat buluyor. Günün her saatinde giyilebilecek<br />
deri parçalarıyla dikkat çeken Home Store, bu<br />
sezonda modernizmin tüm trendlerini moda tutkunlarıyla<br />
buluşturuyor. Modern ve net çizgiyi en<br />
iyi şekilde yansıtan deri parçaların başında yer<br />
alan, siyahın asilliğiyle bütünleşen deri etekler,<br />
rahat ve özgür stiliyle her tarza kolayca uyum<br />
sağlıyor. Şık tarzıyla gündüze ayrıcalık, geceye<br />
tarz, stillere de özgünlük katan deri ceketler,<br />
iddiasını bu sezon da kaybetmiyor. Baştan aşağı<br />
deriye bürünen kombinler, günlük stilinde netliği<br />
ön planda tutan kadınların ilham kaynağı oluyor.<br />
Netliğe vurgu yapan deri, Home Store’un tasarımlarıyla<br />
buluşarak sıradanlıktan uzak modern<br />
çizgilerle günlük tarzda yeniden hayat buluyor.<br />
Özgür adımlar İnci’den<br />
Yağmurlu ve soğuk günlerde ayaklarınızı sıcacık<br />
tutacak çizme ve botlara gardrobunuzda yer<br />
açın! Kaliteli ve özgün tasarımları bir arada<br />
sunan İnci, kış koleksiyonlarında yer alan çizme,<br />
bot ve sneaker ürünleri ile yağmurlu ve soğuk<br />
havalarda klasik şıklıktan spor görünüme uzanan<br />
birçok farklı seçenek sunuyor. Sezonunun<br />
anahtar parçalarını oluşturan, rahatlığa ve<br />
şıklığa vurgu yapan çizme ve botlar ile havaya<br />
aldırış etmeden sokaklarda gezebilir, günlük<br />
planlarınızı dilediğiniz gibi gerçekleştirebilirsiniz.<br />
Kalite ve şıklığından ödün vermeyen erkeklere<br />
farklı seçenekler sunan İnci, soğuk kış günlerinde<br />
seyahat edenlere konfor ve güven vaad ediyor.
KISA KISA<br />
64<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
En şık sevgililer günü<br />
hediyesi KİP’te<br />
Giovane Gentile<br />
sezona damga vuruyor<br />
Erkek moda markası KİP, kış koleksiyonunda<br />
yer alan Sevgiler Günü’ne özel hediye alternatiflerini<br />
%50’ye varan indirim ayrıcalığıyla<br />
sunuyor. KİP kış koleksiyonunda yer alan<br />
ve özellikle soğuk kış günleri için şık hediye<br />
alternatifleri arasında yer alan palto, mont<br />
gibi dış giyim ürünleri romantizmi açık havaya<br />
da taşıma fırsatı sunuyor. Erkeğin casual<br />
görünümünü destekleyen trikolardan spor<br />
pantolonlara, dış giyim ürünlerinden zengin<br />
aksesuar grubuna Sevgililer Günü için özel<br />
bir hediye seçimi yapmak isteyenler KİP mağazalarını<br />
ziyaret edebilir.<br />
Göz alıcı, sıcak ve kullanışlı tasarımlarıyla doğanın<br />
tüm renklerini koleksiyonlarında harmanlayan<br />
Giovane Gentile Limited Edition ve<br />
Giovane G. Designers, bu sezona da damgasını<br />
vuruyor. Kaşmir ve yün karışımlı takım elbiseleri<br />
yüzde 100 pamuk gömleklerle kombinleyen<br />
Giovane Gentile, kış günlerinin değişmezi yün<br />
paltoları düğme ve fermuar aksesuarlarıyla<br />
renove ederek duruşunda farklılık arayan<br />
beylerin beğenisine sunuyor. Zamansız kalitenin<br />
ismi Giovane Gentile ile erkekler, bu sezonda<br />
da bulunduğu ortamda ilk bakışta fark edilen<br />
olmayı başarıyor. <strong>2018</strong> kışında koleksiyonlar; %80’i<br />
Giovane G. Designers, %20’si ise çok özel seçilmiş<br />
materyallerden oluşturulan Giovane Gentile<br />
Limited Edition olarak iki temel marka altında<br />
toplanıyor. Her iki koleksiyonda; business, luxury<br />
casual ve trend olarak üç ayrı konseptten oluşuyor.<br />
Giovane Gentile, beylerin hem iş hayatında<br />
hem de günlük hayatında yerini alıyor. Doğallığın<br />
tüm bileşenlerini tasarımlarına yansıtan Giovane<br />
Gentile’nin tasarımlarında yer alan yüzde 100<br />
pamuk gömlekler, kolay ütülenebilme ve yıkamaya<br />
karşı parlaklığını kaybetmeme özellikleri<br />
sayesinde erkeklerin beğenisini kazanıyor. Takıp<br />
çıkartılabilen yaka detayını hem ceketlerde hem<br />
de montlarda kullanım imkanı sunan Giovane<br />
Gentile, erkeklerin günün her anına adapte<br />
olmalarına yardımcı oluyor. Her biri Giovane<br />
Gentile koleksiyonunun birer parçası olan yelekli<br />
takımlar ve yarım balıkçı trikolar ise konforlu,<br />
sıcak ve göz alıcı stilin mükemmel bir bileşimini<br />
ifade ediyor. Tekrar geri dönen geniş ve sivri yaka<br />
yelekli takımları canlı renkli balıkçılarla birlikte<br />
kombinleyen Giovane Gentile, bu sezon gözenekli<br />
kumaş ile derinin birleşmesinden oluşan<br />
biker ceketleri takipçilerinin beğenisine sunuyor.
KISA KISA<br />
66<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Levi’s ® ’tan sevgililere<br />
özel tasarımlar<br />
Levi’s ® , bu Sevgililer Günü’nde de çiftler için<br />
en romantik hediye seçeneklerini sunuyor.<br />
Kadın koleksiyonunda klasikleşmiş ve modası<br />
asla geçmeyen skinny jeanler, stil ve konforu<br />
bir araya getiren Levi’s ® 501 ® Skinny, 711 Skinny,<br />
721 High Rise Skinny, 710 Super Skinny ve Mile<br />
High Super Skinny gibi pek çok sportif ve şık<br />
hediye alternatifleriyle denimseverleri karşılıyor.<br />
Levi’s ® mükemmel jean konusunda erkekleri de<br />
unutmuyor. Modern ve her vücut tipine uyan<br />
Tapered jeanler; 502 Regular, 512 Slim Taper,<br />
541 Athletic Fit ve 501 ® T çeşitleriyle yüksek<br />
konfor sunarak, tarz sahibi erkeklerin şıklıklarını<br />
tamamlayacak. Çift olarak giyeceğiniz Levi’s ®<br />
logolu kapüşonlularla yılın en romantik gününde<br />
birbirinizi tamamlayacaksınız. Uyumunu detaylarda<br />
göstermek isteyen çiftler ise, eğlenceli<br />
ve renkli bandanalarla kusursuz bir görünüm<br />
oluşturacak. Rahatlığınızdan ödün vermeyeceğiniz<br />
Levi’s ® ikonik ürünlerle hem tarzınızı konuşturacak<br />
hem de aşkınızı yaşayacaksınız!<br />
Aşkın en şık ifadesi<br />
yine Kiğılı’dan<br />
Spor ve denim pantolonlar, kullanışlı yelekler,<br />
sıcacık trikolar… Bu Sevgililer Günü’nde de<br />
birbirinden şık hediye alternatiflerinin adresi<br />
Kiğılı oluyor. Kiğılı’da her tarza ve her ana uygun<br />
sayısız parça, sevgiliye onu düşündüğünü anlatmanın<br />
en keyifli yolunu sunuyor. Erkekler için<br />
Sevgililer Günü hediyesi seçmek bazen zorlayıcı<br />
olabilir. Fakat Türkiye’nin erkek giyim markası<br />
Kiğılı’ya gelip hata yapmak çok düşük bir olasılık.<br />
Kiğılı’nın her tarza ve her ana uygun sayısız<br />
parçadan oluşan koleksiyonlarında, sevgililerin<br />
kalbini çalacak seçenekleri bulmakta zorlanmayacaksınız.<br />
Erkeklerin günlük hayatlarında ve<br />
casual tarzı kaldıran ortamlarda kullanmaktan<br />
çok hoşlandıkları spor ve denim pantolonlar bu<br />
Sevgililer Günü’nde doğru seçim olabilir. Farklı<br />
renkleri ve kesimleriyle bu pantolonlar erkeklerin<br />
hem dinamik bir çizgi yakalamasını sağlıyor hem<br />
de farklı parçalarla rahatça kombinlenebiliyor.<br />
Son yılların en gözde parçalarından yelekler de<br />
Sevgililer Günü’ne çok yakışan hediye alternatifleri<br />
olabilir. İster ceketin içine giyip şıklığınızı<br />
gösterin ister gömleğin üzerine giyip spor tarzınıza<br />
dikkat çekici bir parça ekleyin… Aynı şekilde<br />
Kiğılı trikolar da, çeşit çeşit renk ve model alternatifleri,<br />
sıcacık hissiyatlarıyla sevgilinin yüzüne<br />
gülümseme konduracak parçalar.<br />
Aşkla yürüyen adımlar<br />
Sımsıcacık kalpleri saracak birbirinden şık Scooter’lar<br />
sevdiğinizin aklını başından alacak! Her<br />
mevsime ve her zevke uyan modelleriyle beğeni<br />
toplayan Scooter, Sevgililer Günü’nde de birbirinden<br />
şık hediye seçenekleri sunuyor… Kendiniz<br />
ve sevdikleriniz için yapacağınız özel alışverişlerinizde<br />
çarpıcı dizaynları ve farklı model seçenekleriyle<br />
Scooter, sevgililer gününe özel hediye<br />
alternatifleri ile sizleri bekliyor. Scooter, bay, bayan<br />
ve çocuk modelleriyle her kesime rahatlıkla<br />
hitap eden ürün gruplarıyla yaş sınırı tanımıyor.<br />
Nubuk ve deri seçeneklerinin de yer aldığı geniş<br />
ürün koleksiyonunda siyahtan kahverengiye,<br />
kum renginden kızıl ve taba renge kadar birçok<br />
renk seçeneğini de bir arada bulabilirsiniz. Su<br />
geçirmeyen Watertight botları Türkiye’de ilk üreten<br />
Scooter yağmurlu, karlı havalarda sevdiğinizin<br />
ayağını ideal bir şekilde korumakla kalmayıp<br />
içinde kullanılan özel astar sayesinde ayağının<br />
hava almasını da sağlıyor.
68<br />
TASARIM<br />
İTÜ FASHION SHOW’17 KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Mirel OKUMUŞ<br />
1995 Ankara doğumlu. Zengin<br />
hayal gücü ve el becerileri<br />
ile tasarım , üretim<br />
konusunda her zaman faal<br />
oldu. Lise yıllarında metal<br />
işlemeciliği eğitimi aldı.<br />
Ekim 2011 IFW kapsamında,<br />
GAP bölgesinde kadının iş<br />
gücü piyasasında katılımını<br />
destekleyen Argande<br />
defilesinin metal aksesuarlarının<br />
üretimini yaptı.<br />
Ekim 2012 IFW kapsamında,<br />
Hatice Gökçe, Trans defilesinin<br />
metal aksesuarlarının<br />
üretiminde görev aldı. Yerel<br />
üretime desteği ve sürdürülebilirliği<br />
desteklemektedir.<br />
2016’da tek hedefi olan İTÜ<br />
Moda Tasarım Bölümünü<br />
kazandı. 1. Sınıf öğrenimini<br />
tamamlamış olup, 2020’de<br />
New York FIT’den mezun<br />
olmayı hedeflemektedir.<br />
DENIMICIOUS<br />
Özgürlüğün sembolu 70’ler...<br />
Bir renk cümbüşü, ispanyol<br />
paçaların, yüksek belin,<br />
kısacık şortların, denimin<br />
egemenliği ve bohem<br />
tarzın asilliği.. Ali McGraw,<br />
Bianca Jagger ve Stevie<br />
Nicks stil ikonları.. Denimin<br />
en özgür olduğu yıllar..<br />
70’li yılların ögür ve bohem<br />
ruhundan ilham alarak<br />
hazırladiğım koleksiyonumda;<br />
denim, deri ve metal<br />
aksesuarlar kullandım. Renk<br />
olarak mavi, taba ve turuncunun<br />
muhteşem uyumu,<br />
ceket kolları ve pantolonda<br />
kullandığım asi volanlar ile<br />
o yılların ruhunu yakalamaya<br />
çalıştım. Tasarımlarımdaki<br />
metal detayları ise<br />
kendim üreterek koleksiyonumu<br />
tamamladım.<br />
DENIMICIOUS
69<br />
TASARIM<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
BETWEEN THE BORDERS<br />
Muhammed Ali YILDIZ<br />
14 Ağustos 1996’da<br />
İzmir’de doğdu. Sanata<br />
ve resme olan ilgisi yıllar<br />
geçtikçe moda tasarımına<br />
yönelmesine sebep oldu.<br />
2013 yazında Hikmet Alcan<br />
Couture’de erkek giyimi<br />
üzerine staj yaptı. 2014<br />
yılında İzmir Ekonomi Üniversitesi<br />
Moda Tasarımı yarışmasında<br />
ikincilik derecesini<br />
elde etti. 2015 yılında<br />
hala eğitimini sürdürdüğü<br />
İ.T.Ü.ne giriş yaptı. İngilizce<br />
hazırlığı kısa sürede geçerek<br />
2015 yılı eylül ayında<br />
tasarımcı Zeynep Tosun’da<br />
staja başladı. 3 ay süren<br />
stajının ardından tasarımcı<br />
asistanı konumuna yükseldi.<br />
Burada haute couture,<br />
hazır giyim ve Zeynep Tosun<br />
x İpekyol koleksiyonlarında<br />
faaliyet gösterdi. Bir<br />
yıl süren çalışma sürecinin<br />
sonunda Zeynep Tosun’un<br />
yüzü olduğu Premiere<br />
Vision fuarına katılma fırsatını<br />
elde etti. Şuan İTÜ’de<br />
birinci sınıfta olup, serbest<br />
tasarımcı olarak kariyerini<br />
sürdürmektedir.<br />
BETWEEN THE BORDERS<br />
Yıl 2017, dünya halkı radikal<br />
politik yaptırımlarla karşı<br />
karşıya. Doğu savaş ve<br />
terörle boğuşurken, Batı<br />
kendi içine kapanıyor. Ülkeler<br />
arası bir göçmen sorunu<br />
patlak veriyor, insanlar<br />
sınırlar arasında savruluyor.<br />
Tüm ilkelerin kozmopolit bir<br />
kültürü paylaştığı günümüz<br />
dünyasının karşı karşıya<br />
olduğu kutuplaşma tehlikesine<br />
dikkat çekmek isteyen<br />
tasarımcı ilhamını tam da<br />
buradan alıyor. ‘Between<br />
the Borders’ sadece bir<br />
koleksiyondan öte, insan<br />
haklarına ve özgürlüğe<br />
dikkat çeken bir protesto.<br />
Etnik desen ve dokuların<br />
hakim olduğu koleksiyon<br />
doğu kültürüne gönderme<br />
yaparken, Hip-Hop kültüründen<br />
gelen çarpıcı grafiti<br />
detayları bir tepki niteliği<br />
taşıyor. Sert ve yüksek gramajlı<br />
kumaşların ipekli uçuşan<br />
kumaşlarla kullanımı, zıt<br />
kültürlerin birlikteliğindeki<br />
ahenge vurgu yapıyor.<br />
İTÜ FASHION SHOW’17
70<br />
TASARIM<br />
İTÜ FASHION SHOW’17 KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Özüm AZAK<br />
7 Aralık 1994’te İstanbul’da<br />
doğdu. 7 yaşından beri<br />
çizim yapmaya, renklere,<br />
kıyafetlere ilgisi vardı. Bu<br />
süre içerisinde Mahir Güven<br />
Atölyesi’nde çizimini geliştirdi.<br />
Hep moda tasarımcısı<br />
olmayı hedefledi. İtalyan<br />
Lisesi’nden mezun oldu. Tek<br />
tercihi ITU/FIT SUNY programdı.<br />
Beymen’de stajını<br />
tamamladı. Şuanda 3. sınıfı<br />
bitirmiş bulunmakta. Seneye<br />
eğitimine FIT’de devam<br />
edecek.<br />
BREAK FREE<br />
70’ler disko dönemi… Çağın<br />
belki de en ünlü isimleri,<br />
ikonları bu dönemde tüm<br />
dünyaya bir çok açıdan<br />
yön verdi. En büyük ilham<br />
kaynağım olan Freddie<br />
Mercury’yi baskı desenimde<br />
kullandım. Rengarenk<br />
ve parlak bir dönem. Bu<br />
yüzden canlı renkleri bir<br />
arada kullanmaya özen<br />
gösterdim. Döneme<br />
uyduğunu düşündüğüm<br />
Rugan baskılı kuzu derilerini<br />
pantolonlarımda kullandım.<br />
Kendine güvenen, giyinmeyi<br />
seven kadınların çoğunlukta<br />
olduğu 70’lere uyması<br />
için transparan kumaşları ve<br />
kadifeyi üst beden parçalarımda<br />
kombinledim.<br />
BREAK FREE
MAKALE<br />
72<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
GÜL VE<br />
KARANFİL<br />
MOTİFLERİ İLE<br />
DÖŞEMELİK<br />
KUMAŞ<br />
TASARIMI<br />
Prof. Aysen Soysaldı<br />
Gazi Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi<br />
Geleneksel Türk Sanatları Bölümü<br />
Arş. Gör. Ebru Çatalkaya Gök<br />
Gazi Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi<br />
Geleneksel Türk Sanatları Bölümü,<br />
Arş. Gör. Gözde Uzunca<br />
Gazi Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsü<br />
Geleneksel Türk Sanatları Bölümü<br />
ÖZET<br />
Zaman mekân ayrımı olmaksızın toplumların ortak<br />
dili olan geleneksel motifleri kitap eserlerinde, halı-kilim<br />
ve kumaşlar ile taş, tuğla, çini, ahşap, maden,<br />
cam ve alçı malzemeleriyle yapılmış sanat eserlerinde<br />
görmek mümkündür. Türk süsleme sanatlarında<br />
olduğu gibi saray kumaşlarında da yarı stilize veya<br />
yarı natüralist olarak kullanılan bitkisel motifler arasında<br />
en yaygın ve sürekli kullanılan çiçeklerden ikisi<br />
gül ve karanfildir. Osmanlı saray kumaşlarının eşsiz<br />
dokuma, desen ve renk güzelliğine sahip olması,<br />
o dönemde kullanılan motifler ile yeni tasarımlar<br />
yapılması veya motifin farklı bir kompozisyonda<br />
yorumlanması düşüncesini ortaya çıkarmıştır. Bu<br />
çalışmada, Osmanlı saray kumaşlarında önemli<br />
bir yere sahip olan karanfil ve gül motifleri farklı bir<br />
kompozisyonda, yeni malzeme ile günümüz jakar<br />
teknolojisinde dokuma kumaş olarak tasarlanmıştır.<br />
Motiflerin, karakteristik özelliklerine bağlı kalarak hazırlanan<br />
yeni kumaş tasarımlarında kumaşları Dünyada<br />
marka haline getirmek amaçlanmıştır. Ayrıca<br />
her bir motiften iki renkte kumaş dokunarak yapılan<br />
uygulamaları ile çalışma desteklenmiştir. Anahtar<br />
Kelimeler: Jakar, Gül, Karanfil, dokuma, Graphics.<br />
ABSTRACT<br />
Motifs is the common language of the community<br />
without distinction and widely is used in visual arts.<br />
It can be seen in works of art in which are made of<br />
material glass and plaster, brick, tile, wood, metal,<br />
the book works, stone and carpet-rugs and fabrics.<br />
Carnation and rose which used as semi-stylized or<br />
semi-naturalisticin palace fabric, as in Turkish decorative<br />
arts are used widely and consistently among<br />
floral motifs. The Ottoman palace fabrics have<br />
unique weaving, pattern and colors, so making new<br />
desings with used motifs in that period or by having<br />
revealed the idea to interpret in a different design.<br />
Rose and carnationmotif has an important place in<br />
fabric of Ottaman palace, so there motifs are aimed<br />
to be desinged as a woven fabric in a different compositon<br />
with new material contemporary jacquard<br />
technology. The new fabric design which motif prepared<br />
adhering to the characteristics is intended to<br />
make the brand in the World. Also working is supported<br />
with applications made by weaving the fabric<br />
in two colors of each motif. Keywords: Jack, Rose,<br />
Carnation, Weaving, Ned Graphics.<br />
GİRİŞ<br />
15-17. yüzyıllarda Topkapı sarayı çevresinde gelişen<br />
Türk süsleme sanatlarının her alanda en üstün<br />
seviyeye ulaşması sonucu, süsleme motifleri ve<br />
üsluplarında da büyük bir zenginlik meydana<br />
gelmiştir. Süsleme sanatlarının dönemlere, milletlere<br />
göre damgasını vuran en belirgin ortak özelliği<br />
motiflerdir (Akpınarlı, 2008: 1). Türk süsleme motifleri
73<br />
MAKALE<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Şekil 1: a) Çocuk kaftanı 16. yy. 3. Çeyreği<br />
The Textile museum Washington p.c (Atasoy, 2001: 91),<br />
b) Kadife çatma 17.yy/ Sadberk Hanım<br />
Müzesi (Bilgi, 2008)<br />
arasından üsluplaşmış bitkisel<br />
motifler, doğanın güzelliğini<br />
ve renklerini taşıdıkları için,<br />
kumaş sanatında oldukça fazla<br />
tercih edilmiştir. Ayrıca İslam<br />
sanatında figüratif tasvirlerden<br />
kaçınılması, cennetin simgesi<br />
olarak çiçek ve diğer bitkisel<br />
motiflere değer verilmesi de<br />
Osmanlı kumaşlarında bitkisel<br />
motiflerinin tercih nedenlerindendir<br />
(Alpat, 2010: 27). 16<br />
yüzyıl saray kumaşlarının bitkisel<br />
motifleri nar, enginar, sümbül,<br />
gül, karanfil, çam kozası, lale,<br />
narçiçeği, erik çiçeği susam<br />
çiçeği, süsen, küçük çiçekler,<br />
yabani gül, çiğdem, şakayık,<br />
yasemin, nilüfer, çark-ı felek,<br />
zambak, şeftali çiçekleri, hurma<br />
ve selvi ağaçlarıdır. Bu dönemin<br />
kaftanlarında kemha ipekli<br />
kumaşlar üzerinde karanfil, lale,<br />
gül, palmetler ve nar motifi kullanılmıştır (Atasoy ve<br />
diğerleri, 2001; Akpınarlı, 2008 ; Alpat, 2010 :31; Gürsu,<br />
1988). Osmanlı İmparatorluğunun siyasi ve ekonomik<br />
anlamda en zengin ve gösterişli dönemlerini<br />
yaşadığı 16. ve 17. yüzyıllarda kumaşlarda kullanılan<br />
altın, gümüş gibi malzemeler Osmanlıda zenginlik ve<br />
ihtişamın göstergesi olmuştur. Bezeme üslupları ise o<br />
dönemin tarzını belirginleştiren etkenlerdendir. Dönem<br />
dönem farklı özellikler gösteren çiçek ve bitkisel<br />
motifler, süsleme sanatlarında stilize, yarı stilize ve natüralist<br />
biçimlendirmelerle kullanılmışlardır. Osmanlı<br />
sanatlarında en yaygın ve sürekli kullanılan çiçekler<br />
ise lale, gül ve karanfildir (Demiriz, 1986: 346-348;<br />
Scott,1993:123). 18. yüzyıl saray kumaşlarında yarı<br />
naturalist çiçek motiflerinden lale, karanfil, sümbül,<br />
gül yine ön planda görülmektedir. Ancak 19.yüzyıl<br />
kumaşlarında daha küçük raporlu ve çizgili kompozisyonlar<br />
içindeki bitkisel motiflerde batı tarzı barok<br />
rokoko üslubunun etkin olduğu bilinmektedir (Gürsu,<br />
1988: 164). Bu çalışmada ele alınan gül ve karanfil<br />
motifleri 17.yüzyılda üsluplaşan yarı natüralist Türk<br />
çiçekleri olarak da isimlendirilmektedir. Gül motifinin<br />
saray kumaşlarında diğer çiçeklere göre daha naturalıst<br />
biçimde, tırnaklı yeşil yapraklı dallar arasında,<br />
çarkıfelek yönde üst üste sıralanan lal kırmızısı, pembe<br />
ve gül kurusu renk tonlarında, katmerli açılmış<br />
ve tomurcuk şeklinde uygulandığı söylenebilir. Gül<br />
sevgiliye olan aşkı, rengiyle aşk ateşini, yaprak dizilişiyle<br />
evrendeki cisimlerin dairesel dönüşünü, insanın<br />
yaptığı sema-semah ve tavafı sembolize etmektedir.<br />
Türk tasavvufunda bu aşk ile yapılan sema ayinleri<br />
ile ilgili birçok ifade bulmak mümkündür. Ayrıca “gül<br />
motifi Allah ile kul arasındaki sevgi bağını, aşkı ifade<br />
ettiği gibi, gül ve kokusunu çok seven Peygamberimiz<br />
Hz. Muhammed’in sembolü<br />
olarak kabul edilmektedir”<br />
(Oğuz, 1982: 47). Karanfil motifi<br />
ise uçları dilimli taç yaprağının<br />
şekli bozulmadan yan yana<br />
sıralanarak beş veya yedi yapraklı<br />
büyük boyutlu palmete<br />
benzer formlar halinde karşımıza<br />
çıkmaktadır. Görüldüğünde<br />
karanfil olduğu rahatlıkla anlaşılan<br />
yarı natüralist tarzdaki,<br />
yelpaze biçimli karanfillerin taç<br />
yapraklarının içleri küçük lale,<br />
mine vb. çiçeklerle süslenmiştir.<br />
Üsluplaşmış bu karanfil motifleri<br />
atlamalı sıralı düzendeki rapor<br />
tekrarıyla Osmanlı saray kumaşlarını<br />
süslemektedir. Bu karanfil<br />
motiflerine Batılı sanatçılar<br />
tarafından “Türk Karanfili” adı<br />
verilmiştir (Fassett, 1998:180-113;<br />
Scott, 1993:123). Türk kültüründe<br />
karanfil hoş kokusuyla vefayı,<br />
ilkbaharı, yenilenmeyi, temizliği ifade etmektedir. Bu<br />
bağlamda karanfil tohumundan yapılan kolyelerin<br />
özellikle Toroslar’da ki Teke yöresinde Türkmen gelinlerine<br />
takıldığı ve böylece çevresine güzel kokular<br />
yaydığı gözlenmiştir. (Şekil 1)<br />
Günümüzde döşemelik kumaşlar genellikle jakarlı<br />
dokuma olarak üretilmektedir. Çünkü dokuma makineleri<br />
içerisinde desenleme kabiliyeti olarak en<br />
çok alternatife sahip olan jakarlı dokuma makineleridir.<br />
Jakarlı dokuma makinelerinde temel prensip<br />
büyük raporlu motif dokuyabilmek adına çözgü<br />
ipliğinin her birini ayrı ayrı kontrol ve hareket ettirebilme<br />
olayıdır. Tezgâhın üst bölümünde bulunan ve<br />
çözgü ipliklerini harnişler sayesinde tek tek kontrol<br />
edebilen bu mekanizmalar sayesinde bir resmi bile<br />
kolaylıkla dokuyabilmekteyiz (Özata, 2012: 34-36).<br />
Dokuma kumaş tasarımı; yeni malzemelerin, teknolojik<br />
işlemlerin uygulanması şeklinde ortaya çıkarılabileceği<br />
gibi, var olan klasik bir kumaş deseninin<br />
yeni yapı, malzeme ve teknolojik işlemlerle yorumlanarak<br />
ele alınması şeklinde de gelişebilir (Halaçeli,<br />
2015:42). Bu çalışma kapsamında Osmanlı saray<br />
kumaşlarında önemli bir yere sahip olan gül ve<br />
karanfil motifleri, yeni malzeme ve günümüz jakar<br />
teknolojisi uygulanarak, farklı bir kompozisyonda<br />
dokuma kumaş olarak tasarlanmıştır.<br />
AMAÇ VE YÖNTEM<br />
Bu çalışmanın amacı geleneksel Türk süsleme<br />
motiflerinin karakteristik özelliklerine bağlı kalarak<br />
hazırlanacak yeni kumaş tasarımları ile Türk kumaşlarını<br />
ön plana çıkararak dünyada marka haline<br />
getirmektir. Çalışmanın yönteminde Adobe Illustrator<br />
CS6 ve Ned Graphics Texcelle programları
MAKALE<br />
74<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
kullanılarak yeni motif yorumları dokunmaya hazır<br />
hale getirilmiştir. Tasarımın uygulama aşamasında<br />
ise Ankara’daki “Plasmen” dokuma fabrikasından<br />
destek alınarak, jakarlı dokuma makinasında 4<br />
örnek (numune) “Döşemelik kumaş” dokunmuştur.<br />
TASARIM VE UYGULAMA SÜRECİ<br />
Tasarımın temasının belirlenmesi aşamasında, görsel<br />
incelemelerde bulunulmuş ve bitkisel motiflerle ilgili<br />
kaynak araştırması yapılmıştır. Araştırma sonucu<br />
olarak Osmanlı Saray kumaşları esin kaynağı alınmış;<br />
gül ve karanfil motifleri tema olarak belirlenmiştir.<br />
Belirlenen temaya bağlı olarak eskizler yapılmış ve<br />
bu eskizlerin tasarlanmasında, soyutlama, deneme<br />
yanılma, kolaj, ilişkilendirme, bütünlük ve geleneksel<br />
tekniklerden yararlanma yöntemleri izlenmiştir.<br />
Motif çizimleri Adobe Illustrator CS6 programında<br />
hazırlandıktan sonra Tiff, Jpeg yada Bmp formatında<br />
tasarım kayıt edilip, Texcelle programında önce renk<br />
indirgemeleri yapılmış, ardından istenen motif boyutuna<br />
göre gerekli hesaplamalar yapılarak yeniden<br />
boyutlandırma (resize) değerleri<br />
girilmiştir. Yeni değerlere göre<br />
çizimde oluşan pixcell farklılıkları<br />
düzeltilip, atkı ve çözgü<br />
bilgisi tanımlanmıştır. Des*<br />
formatında kayıt edildikten<br />
sonra Jaquard Product Creator<br />
modülünde desen raporuna<br />
dokuma örgülerini atamak için<br />
fabrikadan alınan 2400 dizimli<br />
harniş dizim raporu ile çalışılmıştır.<br />
Fabrikada tek renk çözgü<br />
ipliği kullanıldığından sadece<br />
atkıdan renklendirme yapılabilmektedir.<br />
Bu nedenle 1Ç 1A<br />
olarak belirlenen örgü sistemine<br />
göre kullanılan her bir atkı<br />
rengine örgü atanmıştır (Şekil).<br />
Kenar örgüleri de girildikten<br />
sonra Jakar Kartı Penceresinden<br />
tasarımın dokuma örgüleri<br />
kontrol edilmiş, atkı ve çözgü<br />
ipliği renkleri ve cinsleri seçilerek<br />
simülasyon penceresinden<br />
ürünün dokunmuş görünümü<br />
hakkında karar verilmiştir. Tüm<br />
bu işlemler sonrasında dokuma<br />
işlemi için girilen verilerde bir<br />
hata olmadığından alt köşede<br />
yanan turuncu ışık yeşile dönüşmüş<br />
ve tasarımın jakar kartı makine<br />
formatında yazdırılmıştır.<br />
Tezgâh başına gitmeden önce<br />
renklerin numaraları not alınmış<br />
ve atkı regilatörüne bu sıraya<br />
göre iplikler takılmıştır.<br />
Şekil 2: Illustrator programı ile çizilmiş ‘Birlik’<br />
(Çatalkaya, 2015)<br />
Şekil 3: Jakar Tezgahta Dokunmuş Kumaş “Birlik”<br />
Şekil 4: Jakar Tezgahta Dokunmuş Kumaşın<br />
Renk Varyasyonu “Birlik”<br />
TASARIM 1<br />
Gül isimlerden güzel kokuya, dinî ritüellerden<br />
atasözlerine varıncaya kadar etkisini geniş bir<br />
sahada hissettirmiş ve yüzyıllar boyunca stilize,<br />
natüralist, realist, sembolist vb. tarzlarda kitap,<br />
kumaş, işleme, taş, çini, keramik, duvar resmi ve<br />
benzeri pek çok eserin en çok kullanılan bezeme<br />
elemanı olmuştur. Türk süsleme motifleri arasından<br />
daha çok kitap sanatlarında ön plana çıkan<br />
gül motifi seçilmiş ve geleneksel karakteristiği<br />
korunarak kumaş yüzeyinde yeniden yorumlanmıştır.<br />
Merkeze yerleştirilen gül ve etrafında<br />
soldan sağa dönen gül yaprakları ile samanyolu<br />
ve evrendeki dönüş (çarkı felek) şeklinde yorumlanarak,<br />
dairesel şemşe motifi oluşturulmuştur.<br />
Merkezde kırmızı tonları kullanarak gül vurgulanmak<br />
istenmiştir. Bu motife “Birlik” adı verilmiş<br />
olup, birlik anlamı evrende galaksilerin dönüşü,<br />
“Kabe”deki tavaf ve sema-semah dönüşünde de<br />
ifadesini bulmaktadır. Çözgüde 150 denye polyester<br />
2 katlı (turlu), atkıda 300 denye polyester<br />
ipliği kullanılmıştır. 2400 harniş<br />
dizimli tezgahta dokunan<br />
kumaşın çözgü sıklığı 60, atkı<br />
sıklığı ise 40’dır. Zemin örgü<br />
olarak ön ve arka yüzde (S 7<br />
/ 1, sağ yollu 3 adım) sekizlili<br />
atkı sateni, gül motifi ve gül<br />
yapraklarında ise ön yüzde (S<br />
15 / 1 sağ yollu 5 adım) onaltılı<br />
atkı sateni, arka yüzde (S 7<br />
/ 1, sağ yollu 3 adım) sekizlili<br />
atkı sateni ve (D 2 / 2 Z) sağ<br />
yollu dörtlü dimi seçilmiştir.<br />
Atkıda kullanılan polyester<br />
iplikler yüzeyde parlak bir<br />
etki yaratmıştır. Zeminde simli<br />
iplik kullanılarak ikinci bir renk<br />
varyasyonu da denenmiştir.<br />
(Şekil 2-3-4)<br />
TASARIM 2<br />
Konya Mevlana Müzesi’nde<br />
bulunan 17.yüzyıla ait çatma<br />
kadife kumaşındaki karanfil<br />
motifinin kopyası alınmış,<br />
farklı dokuma ve rapor birimi<br />
hazırlanmış ve kumaşın renk<br />
varyasyonları oluşturulmuştur.<br />
280 cm (140-140 dizim) eninde<br />
dokumuş olan kumaşta 2400<br />
adet çözgü ipliği bulunmaktadır.<br />
Kullanılan çözgü ipliği beyaz<br />
renkli, 300 denye numaralı<br />
polyester ipliktir. Çözgü ipliği<br />
sıklığı 50 tel/cm’dir. Atkı ipliği<br />
olarak ise mor, mavi, beyaz ve
MAKALE<br />
76<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
altın tel görünümlü polyester<br />
iplikler kullanılmıştır. Altın tel<br />
görünümlü sarı iplik ile karanfil<br />
motifi ön plana çıkartılarak<br />
Osmanlı saray kumaşı özelliği<br />
verilmek istenmiştir. Tercih<br />
edilen atkı ipliği renklerinde<br />
Osmanlı saray kumaşlarında<br />
sıkça kullanılan renklerin<br />
olmasına dikkat edilmiştir. Kumaşın<br />
zemin örgüsü 4’lü dimi<br />
(D 1/3), kontur örgüsü bezayağı<br />
(B 1/1), karanfil motifinin<br />
ön yüzü 8’li atkı sateni (Sa 1/7<br />
3), arka yüzü ise 4’lü dimi (D<br />
1/3), kenar örgüsü ise 6’lı dimi<br />
(D 3/3)’dir. Tasarımda siyah<br />
kontur olarak belirlenen yer,<br />
fabrika koşullarından dolayı<br />
beyaz kontur olarak dokunmuştur.<br />
(Şekil 5-6-7-8)<br />
SONUÇ<br />
16. ve 17. yüzyıldan itibaren<br />
yarı natüralist üslupta karanfil,<br />
gül, lale gibi çiçekler, saray<br />
için dokunan özellikle kemha<br />
ve çatma kadife kumaşların<br />
vazgeçilmez motifleri haline<br />
gelmiştir. Osmanlı İmparatorluğunun<br />
yükselme veya gerileme<br />
dönemlerine göre saray<br />
kumaşlarının özelliklerinin ve<br />
motif usluplarının dönemlere<br />
göre değiştiği görülmektedir.<br />
Türk süsleme sanatlarında motiflerin<br />
belirli inanç, duygu ve<br />
düşünceleri sembolize ettiği<br />
bilinmektedir. Gül motifinin<br />
Peygamberimiz Hz. Muhammed’i<br />
sembolize etmesi<br />
sebebiyle natüralist üslupta<br />
kesintisiz her dönemde süsleme<br />
sanatlarının her alanında<br />
olduğu gibi kumaşlarda da<br />
lale ve karanfil ile birlikte uygulandığı<br />
birçok araştırmacı<br />
Şekil 5: Illustrator programı ile çizilmiş<br />
mor renkli tasarım (Uzunca, 2015)<br />
Şekil 6: Illustrator programı ile çizilmiş<br />
mavi renkli tasarım<br />
Şekil 7: Jakar makinesinde dokunan<br />
mor renkli kumaş<br />
Şekil 8: Jakar makinesinde dokunan<br />
mavi renkli kumaş<br />
tarafından da dile getirilmiştir.<br />
Bu motifin dairesel şemse<br />
biçiminde yorumlanması ile<br />
günümüz döşemelik kumaş<br />
desenlerine bir Osmanlı saray<br />
esintisi katacağı düşünülmüştür.<br />
Karanfilin üsluplaştırılarak<br />
yelpaze biçiminde uygulanışı,<br />
Avrupalı sanatkârlar tarafından<br />
Türk karanfili olarak<br />
tanınmasına vesile olmuştur.<br />
Bu motifin büyüklüğü saray<br />
çevresinde üretilen kumaşları<br />
daha gösterişli hale getirmiş<br />
ve karanfil motifi saray kumaşlarında<br />
en çok tercih edilen<br />
motiflerden biri olmuştur. Bu<br />
özelliklerden dolayı 17.yüzyılda<br />
kullanılan bir karanfil motifi<br />
ile dokuma tasarımı yapılmış,<br />
tasarlanan kumaş o dönemi<br />
yansıtabilmek adına mavi ile<br />
beyaz ve mor ile altın görünümlü<br />
sarı renklerde olmak<br />
üzere iki farklı renk denemesiyle<br />
jakar makinesinde dokunmuştur.<br />
Kumaşların çözgü ve<br />
atkısında günümüz üretim<br />
koşuları dolayısıyla polyester<br />
iplik kullanılmış olup dokuma<br />
örgüleri ise dimi, bezayağı ve<br />
atkı sateninden oluşmaktadır.<br />
Bu uygulamalar ile motiflerin<br />
farklı kompozisyonda kullanılması<br />
sağlanmıştır. Fabrika<br />
şartlarında bulunabilen atkı<br />
renkleriyle üretilen numune<br />
kumaşların mutlaka farklı<br />
varyasyonları da üretilebilir.<br />
Böylelikle günümüz döşemelik<br />
kumaş üretiminde yeni yorumlarla<br />
Türk kültürünün yaşatılmasına,<br />
Türk kumaşı kimliği<br />
oluşturulmasına katkı sağlanacağı<br />
ve bu sayede yurtdışında<br />
daha tanınabilir hale getirilebileceği<br />
düşünülmektedir.<br />
TEŞEKKÜR: Uygulama aşamasında yardımlarını esirgemeyen Plasmen firma yetkililerine ve Desen Ofisi Sorumlusu Aslıhan Dönmez’e teşekkürlerimizi bir borç biliriz.<br />
KAYNAKÇA: [1] AKAR, A., KESKİNER, C. (1987). Türk Süsleme Sanatında Desen ve Motif. İstanbul. [2] AKPINARLI, H. Feriha (2008). Osmanlı Dokumalarındaki<br />
Kuş Motifinin İncelenmesi. Ciepo-18 Erken-Osmanlı ve Osmanlı Araştırmaları, Uluslararası Komitesi-15. Sempozyumu. 25-30 Ağustos, Zagrep-Hırvatistan.<br />
[3] ALPAT ENGİN, F. (2010). Osmanlı İmparatorluğunun 15. Yüzyıl ve 18. Yüzyıllar Arası Saray Kumaşlarında Kullanılan Bitkisel Üslup, Beykent Üniversitesi<br />
Sosyal Bilimler Dergisi. 4(1),27-50. b[4] ATASOY, N, DENNY, B.D., MACKIE, W.L., TEZCAN, H. (2001). İpek Osmanlı Dokuma Sanatı. TEB İletişim ve Yayıncılık. [5]<br />
BİLGİ, H. (2007). Osmanlı İpekli Dokumaları: Çatma ve Kemha, İstanbul: Sadberk Hanım Müzesi.[6] DEMİRİZ, Y. (1986). Osmanlı Kitap Sanatında Naturalist<br />
Üslupta Çiçekler. [7] FASSETT, K. (1998). Glorious Color Sources Of Inspiration For Knitting and Needlepoint, With 17 Projects. New York: Clarksin N. Potter,<br />
Inc. [8] GÜRSU, N. (1988). Türk Dokumacılık Sanatı, İstanbul: Redhouse Yayınevi. [9] METLİOĞLU HALAÇELİ, H. (2015). Dokuma Kumaş Tasarımında Yaratıcılık<br />
İçin Bir Yöntem Önerisi, Yedi: Sanat, Tasarım ve Bilim Dergisi. 13, 41-50. [10] OĞUZ, B. (1982). Mezartaşında Simgeleşen İnançlar, İstanbul: Anadolu<br />
Aydınlatma Vakfı Yayını [11] ÖZATA, M. (2012). Osmanlı İpekli Kumaşlarının Analizi ve Modern Jakarlı Dokuma Makinelerinde Tekrar Dokunması, Yüksek<br />
Lisans Tezi, Süleyman Demirel Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Isparta, 34-36. [12] SCOTT, P. (1993). The Book of Silk. London: Thames&Hudson Ltd.
ENGLISH<br />
78<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Malkan is making serious progress<br />
towards becoming a world brand<br />
Malkan Makine, a leading company in the industrial ironing machine<br />
sector in Turkey for 47 years, brings significant foreign currency to the<br />
country and is making serious progress towards becoming a world brand<br />
with exports to 89 countries.<br />
Malkan Makine, one of the locomotive companies<br />
of our country in industrial ironing machine<br />
production, continues to increase its share in<br />
total production with the achievements it has<br />
made in exports. The company has been focusing<br />
all efforts on making the Malkan brand recognized<br />
throughout the world with operations on<br />
5 continents. We spoke to Salim Kütük, the Headquarters<br />
and Procurement Manager of Malkan<br />
Makine, a company that has been contributing<br />
to the Turkish textile and ready to wear garment<br />
sector with the industrial type ironing machines<br />
it produces for 47 years, about the progress the<br />
company has made and the state of the sector.<br />
Could you tell us briefly about your company?<br />
(how many employees, your capacity and your<br />
customer portfolio)<br />
‘’Malkan Makine was established in 1971, in Karaköy<br />
as a tiny workshop with 1 owner (Mustafa AL-<br />
KAN) and an apprentice. Our company produced<br />
the first industrial type manual ironing machines in<br />
Turkey. This manual iron that we produced in 1971 is<br />
now on display at the Istanbul Rami Koç museum.<br />
In the beginning manual irons and universal steam<br />
iron presses were only produced for dry cleaning<br />
companies. Later, especially in the 80s, different<br />
products started to be developed for the garment<br />
and tourism sectors. Today, with over 30,000
79<br />
ENGLISH<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
references from customers in Turkey and the rest of<br />
the world, we have a product portfolio with a wide<br />
variety of over 700 products including computer<br />
controlled special jacket and pants ironing systems,<br />
steam-vacuum ironing stations, pneumatic and<br />
manual iron presses, knitwear ironing machines,<br />
steam inflated ironing robots, steam generators ,<br />
stain removal machines and vacuum motors. As<br />
Malkan Makine we produce standard size products<br />
in a factory with 8,500 square meters of indoor<br />
space in Istanbul Gaziosmanpaşa, a 145 management<br />
and production staff and the latest system<br />
CNC processing work stations; and we export to 89<br />
countries in 5 continents in addition to Turkey.’’<br />
What are the problems you encounter in the market?<br />
“The work we do is actually a craft. We create<br />
something from nothing. We have to combine<br />
hundreds of materials and make sure they work<br />
right together by doing research. Constant<br />
improvement-renewal is required. This means experience<br />
and qualified personnel. Right now 70%<br />
or more of our staff has been with us for at least<br />
15 years. There are some colleagues that have<br />
been with us 20 years, 30 years and have even<br />
retired from us. Another problem is the bad quality<br />
production done by other companies in our<br />
sector who do not value ironing machines as they<br />
should and the pricing policies that emerge as a<br />
result of this. Also there is not enough support and<br />
incentive for machine production. The VAT rate for<br />
imported sewing machines is 8% even though they<br />
are in the same group as us but for us it is 18%. We<br />
are asking that this be reduced to 8% too. Actually<br />
there are many problems but let’s leave it at that.”<br />
to market the products we have added value<br />
to through R&D work in foreign markets. In this<br />
context, being more active in the South and Central<br />
American markets is at the top of our goals.<br />
Also we aim to maintain our market leadership in<br />
Central Asia, especially Uzbekistan, and increase<br />
our ever growing market share in Poland, Ukraine,<br />
Bulgaria and other Balkan countries.”<br />
As Malkan how many kinds of machines do you<br />
produce and for which sectors?<br />
We have a product portfolio with a wide variety<br />
of over 700 products including computer controlled<br />
special jacket and pants ironing systems,<br />
steam-vacuum-blower equipped ironing stations,<br />
pneumatic and manual iron presses, knitwear<br />
ironing machines, steam inflated ironing robots,<br />
steam generators , stain removal machines and<br />
vacuum motors. Garment factories, textile factories,<br />
laundry facilities, dry cleaners, hotels, hospitals,<br />
military officer’s quarters, tailors, leather garment<br />
factories, sweater production factories and<br />
printing companies that do stone and transfer<br />
printing are among the sectors we produce for.”<br />
What is Malkan’s after sales approach on service?<br />
“Our General Manager Mustafa Alkan always<br />
says this, which has become our working principle:<br />
“First of all I would like to point out that since<br />
the day I established my own business, I always<br />
adopted customer satisfaction as my most important<br />
principle no matter what the conditions<br />
were. I never made promises I couldn’t keep and<br />
What would you like to say about the strategies you<br />
practice in the market to increase competition?<br />
“Currently Malkan Makine is the market leader in<br />
Turkey on this subject. With a history, knowledge<br />
and experience that goes back 50 years and<br />
customer references over 30,000, the company<br />
continues to maintain leadership far ahead of the<br />
others. Our production plan for <strong>2018</strong> is already full<br />
through August. Malkan’s market goals are now<br />
more focused on foreign markets. The activities<br />
we are concentrating on the most for competition<br />
abroad are R&D activities. We must constantly develop<br />
our quality and our ability to meet customer<br />
needs and improve our products. The customer<br />
dimensions are extremely dynamic in this sector,<br />
just like they are in any sector. We encounter<br />
different and new customer demands all the time.<br />
This is why R&D work is extremely important for us.<br />
The support we receive from TÜBİTAK, especially<br />
in project based R&D, really motivates us. On the<br />
other hand, we are concentrating more on international<br />
sector fairs and international customer<br />
and vendor visits by our marketing team in order
ENGLISH<br />
80<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
I always carried through with promises I made no<br />
matter what the cost was. Malkan still practices<br />
this principle without compromise today.” The<br />
after sales services are the same. Services are<br />
provided quickly and efficiently from our own<br />
structure within the warranty period and through<br />
authorized services established in provinces and<br />
districts after the warranty period. A 1971 model<br />
machine is still functional and its spare parts are<br />
still available in our warehouse.”<br />
How do you see the future of the textile industry?<br />
“The textile and garment industries are a must<br />
for our country. The knowledge and experience<br />
gained over the years, its geographical location,<br />
fast service and young work force will carry the<br />
sector further forward. The acceleration of increase<br />
in the export rates measured every year show this.<br />
We have been through crises at various times. Importer<br />
companies have tried countries with cheap<br />
labor like China, India and Bangladesh but they<br />
have returned to Turkey because they could not<br />
find the same drive and quality as they do here.<br />
This is why I say this industry will not end.”<br />
What plans do you have for the next 5 years?<br />
“First of all a new factory. Our factory is not<br />
enough for us anymore. We cannot fulfill the<br />
orders. We need a new factory with new production<br />
technology. We plan to increase our staff of<br />
145 to 200 and increase our professional training.<br />
We plan to increase the number of machines<br />
produced. We plan to increase our market share<br />
in countries where there is a concentration of European<br />
companies and the garment sector.<br />
Does Malkan have cooperation for research and<br />
new technologies?<br />
“The industrial type iron equipment production,<br />
which started in the 70s in Turkey with Malkan, existed<br />
50 years before us in the US and Europe. German<br />
and Italian irons are still more widespread and<br />
dominant in the world market. But with the progress<br />
made by Malkan Makine in the last 15 years, it is a<br />
fact that it is among the top brands in the global<br />
market. Interest in Malkan is growing more all the<br />
time because we don’t just sell machines, we share<br />
knowledge and experience. We present them with<br />
solutions to improve in all processes from cutting<br />
to ironing, from interim ironing to final ironing that<br />
directly impact their production quality. We make<br />
sure they get the best products that support these<br />
recommendations. We are one of only 3 companies<br />
in the world that can create template designs<br />
according to the model and needs of the customer.<br />
This makes the customer’s product more unique.<br />
We guide the customer through every stage, from<br />
delivering the product to commissioning it. This<br />
may be easy to do in the domestic market but<br />
we also provide this to all of our foreign customers<br />
abroad. We use materials and equipment recognized<br />
throughout the world with proven quality in<br />
our products. We have TUV and CE declarations<br />
and certificates showing that we produce all products<br />
at European norms. We were the first to earn<br />
a TSE certificate. These are processes that take a<br />
significant amount of time, labor and cost. While<br />
undertaking all these, Malkan still manages to present<br />
quality products to the market at more affordable<br />
prices than its European rivals. This makes the<br />
interest of our customers grow more every day. Also<br />
the Malkan R&D and Design team is comprised of<br />
10 experienced and specialized engineers, making<br />
up 6% of the total number of employees. This is a<br />
very significant rate considering the average rate<br />
of R&D employees expressed in percentages for<br />
Turkey. The product development process that<br />
starts with 3D solid modeling in our R&D and Design<br />
department continues with prototype production,<br />
testing and acceptance stages under customer<br />
conditions and finally the industrial production<br />
stage before presenting products to the market.<br />
We have 9ad Industrial R&D projects on the subject<br />
of TÜBİTAK supported technological products realized<br />
in the last 10 years. We also receive Industrial<br />
Application Project support from KOSGEB for these<br />
projects that we have TÜBİTAK support for on the<br />
prototype production.”<br />
I thank you on behalf of company for visiting us,<br />
for contributing to the development of our sector<br />
and providing information. We wish you success<br />
in all your endeavors.
Gazete baskılarında Türkiye’nin en geniş web ofset makine parkur<br />
ağına sahip olan“İhlas Gazetecilik A.Ş.” bünyesinde, Türkiye<br />
gazetesi başta olmak üzere, günlük olarak çok sayıda ulusal ve yerel<br />
gazeteyi, 6 bölgede bulunan tesislerimizde basmaktayız.<br />
Heatsetlerde (63 kesim günlük 800 bin forma), (58 kesim günlük 800<br />
bin forma) yüksek üretim kapasitemiz baskı makinelerimizdeki üretim<br />
özellikleri sayesinde siparişlerinizi terminlerine uygun ve kaliteli bir şekilde<br />
hazırlayıp teslim ediyoruz. Modern renk kontrol ve izleme-denetim sistemleri<br />
ile maksimum renk kalitesine ulaşılmakta kokulu sayfalar, özel renkler ve silikon<br />
uygulamaları ile siz müşterilerimize farklılık kazandırmaktadır.<br />
WEB OFSET<br />
İhlas Matbaacılık Baskı Tesisleri, tabaka ofset baskı alanında sektörün önde<br />
gelen isimleri arasındadır. Tabaka ofset baskı makine parkurumuzun zenginliği<br />
ve profesyonel ekibimiz sayesinde tek renkli işlerden, çok renkli işlere<br />
kadar her türlü baskılarınızı uluslararası standartlara göre yapmaktayız.<br />
Mürekkep kontrolü ve renk yönetim sistemleri ile çalışan tabaka ofset<br />
baskı makinelerimiz; laminasyon çeşitleri ile de hizmet vermektedir.<br />
DÜZ OFSET<br />
İhlas Matbaacılık Baskı sonrası tesislerde. Modern makine,<br />
ekipmanları ve kalifiye personelimiz ile hizmet<br />
vermekteyiz. Amerikan cilt, iplik dikiş, mukavva taslama<br />
cilt, iplik dikiş flexi kapaklı cilt, tel dikişli cilt<br />
(tel-omega) spiral cilt, işlere çeşitli fonksiyonlarla<br />
birlikte yapılmaktadır.<br />
MÜCELLİT<br />
İhlas Matbaacılık, ambalaj alanında da faaliyetlerine<br />
başlamıştır. Baskılı ve baskısız dopel<br />
koli, krome karton ve sıvamalı kutu üretimini<br />
bünyesinde toplayarak, ürün yelpazesini daha da<br />
genişletmiştir.<br />
AMBALAJ<br />
“İşi profesyonellerine bırakın”<br />
Merkez Mah. 29 Ekim Caddesi<br />
İhlas Plaza No:11 A / 41<br />
Yenibosna / İSTANBUL - TÜRKİYE<br />
Tel.: + 90 212 454 30 00<br />
www.ihlasmatbaacilik.com<br />
Detaylar İçin:
ENGLISH<br />
82<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Mimaki renewed their<br />
dealership with DigiMania<br />
Leader brand of digital printing solutions Mimaki continues to strengthen their<br />
sales network. Mimaki Eurasia announced a renewed dealership with digital<br />
printing industry serving DigiMania.<br />
in different sizes and services constitutes DigiMania’s<br />
most important product portfolio.<br />
Arjen Evertse: We believe in Turkish textile market<br />
Indicating a rapid development for the Turkish<br />
textile and garment industry, Mimaki Eurasia<br />
General Manager Arjen Evertse pointed out that<br />
textile printing segment has obtained double-digit<br />
growth numbers related to that. Evertse; “As<br />
Mimaki, we show our belief and trust in the Turkish<br />
printing market throughout our investments. There<br />
are several textile manufacturers at many points<br />
in Turkey. In order to meet these manufacturer’s<br />
digital printing needs, we have added our dealer<br />
network in the restructuring process. We will continue<br />
with dealers that can provide the fastest, highest<br />
quality and full service to end users. We believe<br />
DigiMania will contribute greatly in this context.”<br />
Leading technology brand of digital printing Mimaki<br />
renewed their dealership with DigiMania in order<br />
to obtain service excellence for the Turkish textile<br />
industry. With this dealership, DigiMania will continue<br />
to offer Mimaki’s rich digital textile printing solutions<br />
to the Turkish textile printing market. After completing<br />
their restructuring period for the Turkish market<br />
which they were in a leading position, Mimaki Eurasia<br />
is taking important decisions about their sales<br />
network. Aiming to increase customer satisfaction<br />
and preserve the renowned Mimaki quality during<br />
the procurement process, Mimaki is strengthening<br />
their sales network. Being a long time sales dealer of<br />
Mimaki, DigiMania will continue to provide the same<br />
service in the coming period with the newly signed<br />
deal. DigiMania is active since 2007, and they<br />
will offer the Turkish textile industry the extensively<br />
diverse digital printing technologies and services<br />
developed by Mimaki for the textile industry with the<br />
dealership agreement. After renewing their dealership<br />
position, DigiMania is aiming to provide a faster<br />
and a higher quality service to the printing industry.<br />
Mimaki’s sublimation and direct to garment printers<br />
Gürcan Kurtaran: We will move Mimaki’s leading<br />
position further<br />
Stating Mimaki as the strongest company brand value<br />
wise, DigiMania General Manager Gürcan Kurtaran<br />
continued his words as; “Thanks to the rapid<br />
service provided by Mimaki, we will be able to serve<br />
our customers in a higher quality and faster manner<br />
than we have so far. As DigiMania, we aim to preserve<br />
and move further Mimaki’s industry leading innovative<br />
brand position and strong perception. The<br />
final goal of course, is to convey the superior value<br />
of Mimaki to our customers.” Owning the innovative,<br />
high speed and economical machines demanded<br />
for hundreds of application of textile, graphic and<br />
advertisement industry, Mimaki will move their market<br />
strength and leadership further with dealership<br />
agreements comprising sales and services.
ENGLISH<br />
84<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
The yarn industry<br />
meet at TÜYAP<br />
The textile industry meets at TÜYAP. Held for the 15th<br />
time this year, the Yarn Fair will take place concurrently<br />
with the International Textile Machinery<br />
Exhibition between April 14-17, <strong>2018</strong>. This way, visitors<br />
to the fair will have the chance to find what they are<br />
looking for in the textile industry at the same venue.<br />
260 companies and company representatives from<br />
23 countries will be participating in the fair, which is<br />
recognized as one of the most important events in<br />
the world. Visitors from 77 countries and 49 provinces<br />
in Turkey will have the opportunity to check out machinery<br />
and products equipped with cutting edge<br />
technologies at the same venue. Yarn is among the<br />
most crucial raw materials in the textile industry and<br />
continues to be one of the main lifelines of the textile<br />
industry. As one of the industries driving exports,<br />
yarn is used in virtually every product in the textile<br />
industry. According to a report published by Istanbul<br />
Textile and Apparel Exporter Associations (ITHIB),<br />
the share of the yarn group in the sum of textile<br />
and raw material exports between January - October<br />
in 2017 was 17.8%. The October figure for yarn<br />
exports was 165 million dollars, which indicates an<br />
increase of 9.5 percent. Between January - October<br />
in 2017, exports amounted to approximately 1.5<br />
billion dollars. These figures demonstrate the crucial<br />
nature of yarn in manufacturing. Products which<br />
will be showcased at the Yarn Fair include Cotton<br />
and cotton blend yarns, Elastane Yarns, Wool and<br />
wool blend yarns, Viscose and viscose blend yarns,<br />
Acrylic and acrylic blend yarns, Fancy Yarns, Polyester<br />
and polyester blend yarns, Silk and silk blend<br />
yarns, Polypropylene, Polyamide, Linen, Natural,<br />
Regenerated, Metallic Yarns, Technical, Sewing and<br />
Embroidery Threads, Nylon Yarns, Knitting Threads,<br />
Textured Yarns, Fibers, Bobbins and Spools.
ENGLISH<br />
86<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Parcel Monart<br />
was transformed<br />
into a completely<br />
different state<br />
No limits on advertising and promotions<br />
with Monart... Meet the specially<br />
designed new ‘wheeled box’!<br />
There are a limited number of models and functionality<br />
in mind. Monart Packaging have the<br />
infrastructure to meet the production demands of<br />
different packing boxes, they don’t produce only<br />
products but also they find solutions. Murat Çıkan<br />
of Monart Packaging introduces us to an innovative<br />
product that is newly designed and can be<br />
the favorite product of the fair.<br />
Who wants to introduce himself more?<br />
Murat Çıkan tells this product that Monart Packaging<br />
designed special for exhibition considering<br />
both the company and the customer, as follows;<br />
‘’Every company which attach great importance<br />
on brand awareness can use. This product you<br />
can think of like a wheel catalog is a ‘wheeled<br />
box’ . The main features of this box are as follows;<br />
• Fully environmentalist<br />
• Each side can be advertised visually<br />
• Provides ease of transport for visitors<br />
in terms of wheel formation<br />
• Space-saving, affordable<br />
Aims to exports more in <strong>2018</strong>!<br />
Planning to increase the export volume in year <strong>2018</strong>,<br />
the brand, is hopeful for <strong>2018</strong> with rapid growth rate.
87<br />
ENGLISH<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
COTTON USA to unveil<br />
the latest apparel innovations<br />
at Première Vision<br />
See What’s new in cotton at the COTTON USA<br />
booth in Hall 6, at Première Vision in Paris from<br />
13-15 February <strong>2018</strong>. COTTON USA will feature new<br />
blended technologies in U.S. cotton apparel that<br />
could drive sales growth. “What’s new in cotton <br />
is our new platform to show COTTON USA’s commitment<br />
to innovation,” Cotton Council International<br />
(CCI) Executive Director Bruce Atherley<br />
said. “We introduced this platform in apparel at<br />
Première Vision in September 2017, and we are<br />
excited to bring this back to this spring’s show. The<br />
mission of this program is to inspire the textile industry<br />
to think about new, innovative waysto use<br />
U.S. cotton, so we are thrilled to share new ideas,<br />
technologies and opportunities with our partners<br />
at Première Vision to help them see the potential<br />
that U.S. cotton can add to their business.”<br />
COTTON USA also invites attendees to visit the<br />
booth to learn how to license the COTTON USA<br />
Mark, which quantitative consumer research<br />
proves is of high value to consumers and can<br />
drive both preference and higher prices. In a<br />
recent global consumer study conductedin the<br />
EU, North America, China and India, the COT-<br />
TON USA Mark was preferred by a 4-1 margin<br />
over a 100% cotton label. Furthermore, nearly<br />
2/3 of consumers said they would be willing to<br />
pay more money for products with the COTTON<br />
USA Mark. The booth will also give visitors a<br />
closer look at U.S. cotton’s sustainability, quality,<br />
transparency, premium value and innovation,<br />
as well as the ongoing COTTON USA Sourcing<br />
Programs that match U.S. cotton buyers and<br />
suppliers throughout the supply chain.
ENGLISH<br />
88<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Armor-Lux<br />
selects<br />
Lectra<br />
Fashion<br />
PLM 4.0<br />
Famous French brand<br />
selects Lectra to<br />
accelerate product<br />
development and to<br />
secure data exchange.<br />
Lectra, the world leader in integrated technology<br />
solutions dedicated to industries using fabrics, leather,<br />
technical textiles and composite materials,<br />
is pleased to announce that French ready-to-wear<br />
company Armor-Lux has chosen Lectra Fashion<br />
PLM 4.0, the new lifecycle management platform<br />
for collections from Lectra, to accelerate and<br />
ensure the reliable exchange of data between<br />
product development teams and their subcontractors.<br />
Founded in 1938 and a Lectra customer<br />
for over 25 years, Armor-Lux is renowned for its<br />
clothing for men, women and children—such<br />
as duffle coats, sailors’ jerseys and waterproof<br />
coats—inspired by French maritime tradition and<br />
the French region of Brittany. Armor-Lux is also a<br />
leader in France within the growing segment for<br />
branded company clothing, with major customers<br />
such as La Poste, SNCF, Carrefour, Eiffage, RATP,<br />
and the French army. This multi-brand group is<br />
emblematic of ‘Made in France’ and employs 550<br />
people. Vertically integrated, from knitting to distribution,<br />
Armor-Lux operates three production sites<br />
and a network of 60 owned, or affiliated, shops. In<br />
the company’s product design office, the prototype<br />
and product development team produce<br />
1500 new models each year. Armor-Lux’s priority is<br />
to increase efficiency by ensuring data integrity.<br />
Thanks to Lectra Fashion PLM 4.0, which integrates<br />
Lectra’s CAD solutions, Armor-Lux’s teams can collaborate<br />
more fluidly, exchange data in real time<br />
and provide their sub-contractors with technical<br />
dossiers which are totally accurate. “We chose Lectra,<br />
with whom we have nurtured a close, trusted<br />
relationship over the years. Our design office has<br />
used Lectra software, and our workshops have<br />
used Lectra’s automatic cutting solutions for soft<br />
fabrics, for a long time. Today, Lectra Fashion PLM<br />
4.0 will reinforce the digitalization of our processes.<br />
Lectra’s DNA, a showpiece for ‘Made in France’,<br />
also reflects our values of quality, innovation<br />
and ethics,” states Michel Gueguen, Managing<br />
Director, Armor-Lux. “We are delighted to support<br />
this icon of French fashion in a new phase of their<br />
digital development. With Lectra Fashion PLM 4.0,<br />
Armor-Lux will benefit from the advantages of a<br />
modular platform, which is perfectly adapted to<br />
the evolving needs of its users,” comments Karen<br />
Elalouf, Managing Director, Lectra France.
ENGLISH<br />
90<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Freddy<br />
presents<br />
the new ‘100%<br />
Made in Italy’<br />
capsule<br />
collection<br />
The collection is enhanced by the fibre EVO ® by Fulgar,<br />
the 100% bio-based yarn extracted from castor-oil plants<br />
Freddy is ready to launch the new 100% MADE IN<br />
ITALY capsule collection, entirely conceived, designed<br />
and manufactured in Italy. Core of the project<br />
is the importance of the environmental impact: the<br />
result is an eco-friendly line that does not sacrifice<br />
anything in terms of performance and style,<br />
once again meeting the needs of every woman.<br />
The historic Italian brand celebrates an important<br />
anniversary: 40 years of ‘The Art of Movement’ and<br />
for this occasion it wants to reinterpret technical<br />
garments to create something completely new.<br />
The new Freddy 100% Made in Italy collection is<br />
enhanced by EVO ® by Fulgar, a hallmark of Italian<br />
excellence and international leader in the man-made<br />
fibre sector, extracted from castor-oil plants - not<br />
for feeding plant that grows spontaneously. A totally<br />
renewable resource that does not require high<br />
amounts of water nor subtracts arable land for food<br />
uses. Suitable for any textile application and ideal<br />
for the sportswear, EVO ® by Fulgar is ultra-light, super<br />
stretch and extremely breathable, dries quickly and<br />
does not need ironing, has thermal properties and<br />
natural bacteriostatic: a whole range of distinctive<br />
values and benefits that ensure maximum comfort<br />
and unmatched performance, while retaining an<br />
intense eco-awareness. The testimonial for this 100%<br />
MADE IN ITALY collection is the Olympic champion<br />
Alessia Maurelli, captain of the Rhythmic Gymnastics<br />
team of the Italian Gymnastics Federation, for<br />
which Freddy is sponsor and official provider.
Her an<br />
ONLINE olun!<br />
Bütün dünya sizi görsün!<br />
www.konfeksiyonteknik.com.tr<br />
Banner reklam talepleriniz için;<br />
yilmaz.ozkan@img.com.tr<br />
0 212 604 51 00<br />
www.img.com.tr
ENGLISH<br />
92<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
A new cutting-edge<br />
capsule collection by Cifra<br />
Cifra, the leading company in the field of technical<br />
solutions dedicated to the sportswear world,<br />
is presenting an innovative capsule collection at<br />
ISPO that boasts outstanding technological features<br />
designed to meet the needs of the sports<br />
world, which is increasingly oriented towards ethical<br />
products with a low environmental impact<br />
that can offer high-level performance. A line of<br />
clothes produced with exclusive patented WKS<br />
technology, which Cifra uses more than any<br />
other company in the world. The yarns are created<br />
through a special process which, through<br />
an exclusive weave, enables the production of<br />
seamless garments which, in the event of piercing<br />
or tearing, do not come apart. Cifra has<br />
chosen excellent products for its cutting-edge<br />
collection: the bio-based yarn EVO ® by Fulgar,<br />
which guarantees maximum comfort and<br />
unique performance, and the unique qualities<br />
of LYCRA ® elastic fiber. Three winning assets for<br />
concept garments designed to offer inspiration<br />
to the creatives of the sport collections of leading<br />
brands all over the world. WKS technology<br />
allows a high reduction of waste, compared to<br />
the classic production of garments made according<br />
to the cut&saw logic. The combination<br />
with the bio-based yarn EVO ® by Fulgar enhances<br />
its value in terms of sustainability, making it<br />
possible to produce high-performance, green<br />
and fully traceable garments. “Innovation for<br />
us is a constant commitment. Through continual<br />
investment in research, we have fine-tuned our<br />
WKS technology, which is completed by the<br />
selection of outstanding supply chain partners<br />
such as Fulgar, which has always guaranteed us<br />
high standards with cutting-edge technological<br />
solutions, such as EVO ® ,” commented Cesare<br />
Citterio, CEO of Cifra. “It is a great opportunity<br />
for us to see the full potential of our EVO ® yarn<br />
with the best, exclusive technology by Cifra, a<br />
company that like us is distinguished by its tradition<br />
and innovation, with which we have been<br />
collaborating for 10 years,” commented Alan<br />
Garosi, Marketing Manager of Fulgar.<br />
A new cutting-edge<br />
capsule collection<br />
by Cifra
ENGLISH<br />
94<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
ŞUBAT | FEBRUARY | <strong>2018</strong><br />
Lectra awarded<br />
‘showcase for the industry<br />
of the future’ label<br />
The Industry of the Future Alliance (AIF) has awarded<br />
Lectra with their ‘Showcase for the Industry of the<br />
Future’ label for demonstrating the criteria exemplarity,<br />
innovation and commitment. This certification<br />
is given to companies who have concretely<br />
developed a ground-breaking project to organize<br />
their production by leveraging the potential of<br />
digital. The AIF bestowed Lectra with this distinction<br />
for its competitiveness concerning cost, quality and<br />
delivery times, all obtained thanks to a lean approach<br />
and reflection around the design of its products.<br />
Further, Lectra received the certification for its<br />
competitiveness regarding value, achieved thanks<br />
to mastering customer use from which new associated<br />
services have flowed. Since 2013, Lectra has<br />
invested 86 million Euro in R&D, representing 9.4% of<br />
its revenues. This investment has enabled Lectra to<br />
undergo a metamorphosis-based on methodological<br />
advances and fundamental technologies-increasing<br />
recruitment and growing competitiveness<br />
in all of its markets and geographical sectors. With<br />
ten years’ experience in the industrial internet of<br />
things for cutting and expertise in software solutions<br />
to automate and optimize design and product<br />
development, Lectra is in an unrivalled position to<br />
support customers as they enter the ‘industry of the<br />
future’ era. Pressure from certain shareholders to<br />
relocate manufacturing to China in 2005, triggered<br />
Lectra’s industrial project. Following risk analyses—<br />
the cost of transport for the European market, the<br />
turnover in qualified labor, uncertainty over patent<br />
rights and quality-Lectra decided to keep manufacturing<br />
in France. This choice was conditional on:<br />
disruptive innovation; upgrading; increased value to<br />
customers; and a rise in productivity. The project was<br />
accompanied by a well-structured lean approach<br />
and organizational changes, which enabled Lectra<br />
to achieve the desired level of excellence in terms<br />
of productivity and competitiveness.<br />
Some of the changes that took place thanks to this<br />
project are as follows: • Growth in industrial performance<br />
due to an improvement in working conditions,<br />
with teams involved in the lean approach; •<br />
Production engineers involved in creating awareness<br />
around factory constraints for a new offer as<br />
early as the design process. This co-design product/process<br />
optimizes global costs; • Emphasis on<br />
product, process and logistics’ modularity with<br />
the latest possible integration of options (delayed<br />
differentiation). This enables logistics’ constraints to<br />
be taken into account as early as the engineering<br />
phase. Product modularity allows, for example,<br />
machines to be put in containers when they might<br />
otherwise require special heavy-goods transport.<br />
Lectra’s factory improved its productivity rate by<br />
18 points in three years, and has since maintained<br />
it at 89%. Costs have already reduced by 25% and<br />
the quality and level of service has improved.<br />
In terms of positioning, Lectra has confirmed its<br />
leadership in the high-end segment. Lectra has<br />
enriched its offer with end-to-end services and<br />
innovative, connected products whose embedded<br />
intelligence offers Smart Services, notably for<br />
predictive maintenance.
SUBSCRIPTION FORM ABONE FORMU<br />
Name / İsim : ........................................................................................................................................................................................... Surname / Soyadı : .........................................................................................................................................................................<br />
Company / Firma : ....................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................<br />
Mailing adress / Posta Adresi : ............................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................<br />
Tel : ......................................................................................................................................................................................................................... Fax : ........................................................................................................................................................................................................................<br />
Vergi dairesi : ....................................................................................................................................................................................... Vergi no : .......................................................................................................................................................................................................<br />
Business Type / Faaliyet Alanınız : ..................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................<br />
.................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................<br />
.................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................<br />
Subscription starts in / Abone Başlangıç : .................. / 20 .................. Subscription ends in / Abone Bitiş : .................. / 20 ..................<br />
One year EURO 80<br />
Yıllık abone ücreti ( Türkiye için ) 150 TL.<br />
PAYMENT FORM ÖDEME ŞEKLİ<br />
Check is enclosed / Çek ektedir.<br />
Payment was transferred to your bank account. The receipt is enclosed.<br />
Ödeme banka hesabınıza yatırılmıştır. Makbuz ektedir.<br />
Debit my credit card / Kredi kartımı borçlandırınız.<br />
Credit card no / Kredi kartı no :<br />
Security number / Güvenlik numarası :<br />
Name of the card holder<br />
Kart sahibinin adı-soyadı<br />
: .............................................................................................................................................................................................................................................................................................................<br />
Expiry date / Geçerlilik süresi : .................... / .................... / ....................<br />
Type of the card / Kartın cinsi : Visa Master / Eurocard<br />
Date / Tarih : .................... / .................... / .................... Stamp & Signature / İmza : .................................................................................................................................................................................................................<br />
YURTİÇİ BANKA<br />
HESAP NUMARALARIMIZ ( TL )<br />
İSTMAG MAGAZİN<br />
GAZETECİLİK YAYINCILIK<br />
İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ.<br />
GARANTİ BANKASI<br />
GÜNEŞLİ ŞUBESİ<br />
ŞUBE KODU: 295<br />
HESAP NO: 6293152<br />
IBAN NO:<br />
TR02 0006 2000 2950 0006 2931 52<br />
BANK ACCOUNT NO ( EURO )<br />
İSTMAG MAGAZİN<br />
GAZETECİLİK YAYINCILIK<br />
İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ.<br />
TURKIYE GARANTI BANKASI<br />
GÜNEŞLİ BRANCH<br />
Bank account: 9073622<br />
Swift code: TG BATRIS XXX<br />
Branch code: 295<br />
IBAN NO:<br />
TR74 0006 2000 2950 0009 0736 22<br />
BANK ACCOUNT NO ( USD )<br />
İSTMAG MAGAZİN<br />
GAZETECİLİK YAYINCILIK<br />
İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ.<br />
TURKIYE GARANTI BANKASI<br />
GÜNEŞLİ BRANCH<br />
Bank account: 9073623<br />
Swift code: TG BATRIS XXX<br />
Branch code: 295<br />
IBAN NO:<br />
TR47 0006 2000 2950 0009 0736 23<br />
İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK YAYINCILIK İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ.<br />
Evren Mahallesi Bahar Caddesi Polat İş Merkezi B Blok No:3 Kat:1 Güneşli - Bağcılar / İSTANBUL / TURKEY Tel : +90 212 604 51 00 Fax : +90 212 604 51 35<br />
web: www.konfeksiyonteknik.com.tr | e-mail: img@img.com.tr