NALBUR TEKNIK SUBAT 2021

Şubat 2021

yeni 

500A 

(%50) 

30V 

Boşta Çalışma 

Gerilimi 

3 

FAZ 

CO 2 

ArCO 2 

140 

cm 

119 

cm 

53 cm 

Detaylı bilgi için 

QR kodu okutun 

IOS fotoğraf kamerası 

ve QR Code tarayıcı ile 

açabilirsiniz.

Askaynak SuperMIG 505W 

MULTI-PROSES SINERJIK INVERTÖR 

GAZALTI KAYNAK MAKINESI 

Şimdi hem yerli, hem daha güçlü! 

Sinerjik Modu 

Makinenin sahip olduğu 

sinerjik mod sayesinde 

tel sürme ünitesi 

üzerinden sadece tel 

sürme hızını 

ayarlamanız yeterlidir. 

Voltaj değeri ise makine 

tarafından sağlanır. 

Arc Force Ayarı 

(Ark Kuvveti) 

Endüktans Ayarı 

Yumuşak Başlangıç ve Bitiş 

Hot Start Ayarı 

(Kolay Tutuşma) 

2 Tetik Modu 

(manuel çalışma) 

4 Tetik Modu 

(otomatik çalışma) 

Hafıza Kaydetme 

ve Çağırma 

İlk Gaz - Son Gaz 

Süreleri 

Geri Yanma 

Kontrolü 

(0 - 25 birim)

YENİ GWS 180-LI PROFESSIONAL 

Akülü Taşlama Makinesi 

Yüksek performanslı 

kömürsüz motor, 

700 W Kablolu eşdeğer 

güç sağlar 

Daha verimli ve etkin 

kullanım süresi ile 

artan üretkenlik 

01 02 03 

Çok yönlü kesim için 

özel olarak optimize 

edilmiş dengeli tasarım 

ve ince sap 

UYGULAMALAR: Genel İnşaat Metal İşleme HVAC Onarım 

Kablolu Seviyesinde Performans 

• Yüksek performanslı Brushless 

motor, 700 W'a eşdeğer güç sağlar 

• Daha verimli ve etkin kullanım süresi ile 


18V Esnek Güç Sistemi 

18V Esnek Güç Sistemi 

• Bütün 18V akülerle uyumludur 

• ProCore akü sayesinde daha uzun 

çalışma süresi 

700 

W 

GÜCÜNE DENK 

BRUSHLESS 

MOTOR 

Sağlamlık için toz koruması 

• Daha uzun motor ömrü için 

çıkarılabilir toz filtresi 

Rahat kullanım ve 

kolay kontrol 

ERGONOMIC 

• Kaymayı önleyen yumuşak kavrama 

• Dengeli tasarım ve ince tutamak, özellikle 

çok yönlü kesim için optimize edilmiştir 

Kompakt & Sağlam Başlık Tasarımı 

• Daha uzun ömür için metal flanş 

• Dar alanlarda kullanım için 

kolay kompakt dişli muhafazası 

• Daha verimli ve etkin kullanım süresi ile 


RESTART 

PROTECTION 

OVERLOAD 

PROTECTION 

SOFT START 

Kullanıcılar için yüksek 

koruma ve rahatlık 

• Anahtarsız koruma 

• Koruma montajı için anahtara gerek yok 

• Hızlı koruma ayarı için kesme uygulamasına uygun 

• Yeniden başlatma koruması, Aşırı yük 

koruması, Yumuşak başlatma işlevi 

TEKNİK VERİ 

GWS 180-LI 

Akü Gerilimi 

18V 

Max. çıkış gücü 700 W'a eşdeğer 

Rölanti devir sayısı 

Disk çapı 

11.000 rpm 

125 mm 

Mil boyutu M14 

Ağırlık 

1.6 kg

ŞİMDİ, HİÇ 

OLMADIĞI KADAR 

SAĞLAM! 

Dayanıklı gövde dizaynı ile 

YENİ GLL 2-15 G Professional 

KOMBİ 

LAZERLERİMİZİN 

EN SAĞLAMI! 

Dayanıklı gövde dizaynı ile 

YENİ GCL 2-50 G Professional 

IP64 

YÜKSEK 

KORUMA! 

YENİLENEN SAĞLAM ÜRÜN DİZAYNI! 

1 

Darbe sönümleyici kauçuk gövde; ürünü çepeçevre sararak koruma, 

dengeli konumlandırma ve daha iyi tutunma 

4 

1 

2 

Kauçuk yan tamponlar ile ürünün her iki tarafında koruma 

3 

4 

Gömme Pencereler; yatay ve dikey lazer pencerelerinin ek koruması 

için kauçukla çevrili 

IP 64 sınıfı koruma; suya ve toza karşı yüksek koruma! 

3 

2 

Geliştirilmiş sarkaç kilidi; taşıma sırasında maksimum koruma için 

5 5 

neredeyse hiç hareket etmeyecek şekilde kilitlenme özelliği 

İKİ YENİ TUTUCU! 

LB 10 ve RM 10 tutucular yüksek mıknatıs gücü ile yeni favoriniz olacak! 

LB 10 PROFESSIONAL 

RM 10 PROFESSIONAL 

GLL 2-15 G teslimat kapsamındadır. 

GCL 2-50 G teslimat kapsamındadır.

PreciStrip 16 

Otomatik Kablo Sıyırma 

Ürünün üst kısmında 

16mm 2 ’ye kadar olan 

kabloları kesmek için kablo 

kesici bulunur. 

Oluklu tutma kelepçeleri ile 

kabloya mükemmel kavrama 

sağlar. 

0.08-16mm 2 arasındaki 

çaplara sahip olan kabloların 

dış kılıfını hızlı ve hassas 

sıyırma.

CoBold®S Mafsallı Keski 

• Mükemmel mafsal tasarımı sayesinde büyük 

kesitli sert parçaların daha kolay kesimi 

sağlanabilmektedir. 

• Sıradan ağır tip yan keskilere kıyasla %60 

kuvvet tasarrufu sağlanır. 

• Kesici kısmında bulunan mikro çizgiler 

sayesinde malzeme en uygun kesici 

pozisyonunda tutulur. Bu sayede keskiden 

optimum fayda sağlanır. 

• Kesici sertliği 64HRC’dir.

Boru Sızdırmazlık Elemanı 

Rulman Sabitleyici 

Civata Sabitleyici 

Hızlı Yapıştırıcı 

Silikon Tabancası 

Kimyasal Dübel

Ustaların Çantası! 

KLTCE25 

KLTCT16 

TEKNİSYEN TAKIM ÇANTASI 

* Çok yüksek kalite su geçirmez kumas, 

* Laptop ve tabletler için ped destekli bölme, 

* Genis depolama ve tasnif timkanı için 16 adet farklı bölme. 

ORTA BOY ALET TAŞIMA ÇANTASI 

* Çok yüksek kalite su geçirmez iç ve dış kumaş, 

* Çoklu iç ve kapaklı dış cepler, 

* Dayanıklı köşeler gövdeyi dik tutar, 

* Kuvvetlendirilmiş taban ve gövde.

İçindekiler 

1 4 2 4 

İhracatçılar 2021 Yılına da Rekorla Başladı 

Bosch Elektrikli El Aletleri, 2021’de Yenilikçi 

Ürünlerle Pazarda Gücünü Sürdürecek 

2 8 3 2 

Hilti Türkiye 2021 Yılında Yerel Üretimini 

Artırmaya Hazırlanıyor 

G.M.S Teknik Hırdavat Yeni Yerinde 

Hizmet Vermeye Başladı 

3 6 4 4 

Panasonic Life Solutions Türkiye, 

Daha Yaşanabilir Bir Dünya İçin Çalışıyor 

Ömerağalar Hırdavat, 1927 Yılından Bugüne Ordu 

İli ve İlçelerine Hizmet Vermenin Onurunu Yaşıyor 

Reklam 

İndeks 

ACARLAR............................................. 47 

ACISAN................................................. 31 

AKÇALI BOYA....................................... 23 

GÜLAL................................................... 35 

İHF........................................... 13, 85, 103 

İST. İŞ SAĞLIĞI.................................... 39 

PANDA................................................... 67 

REİS MAKİNA..................................... 4, 5 

RENK PLASTİK..................................... 73 

ASAL İTHALAT.......................................11 

İZELTAŞ................................................ 19 

REXON.................................................. 63 

ASKAYNAK.....................................Ö.K.K. 

KALE MAKİNA..................................... 6, 7 

RICO TOOLS........................................ 69 

ATEŞ İNŞ........................................ 54, 55 

KANCA.................................................. 59 

SEDA ENDÜSTRİ............................... 8, 9 

ATG EL ALETLERİ................................ 65 

KARAM.................................................. 61 

SELSİL................................................ 2, 3 

BEYBİ........................................ 26, 27, 29 

KARBOSAN..........................KAPAK, A.K. 

SERFA TOOLS...................................... 43 

BOSCH......................................... Ö.K.İ., 1 

MADE.................................................... 75 

TİGİAD.................................................. 89 

ÇELEBİ HIRDAVAT............................... 45 

MAGMAWELD................................. 15, 17 

TUFAN BOYA........................................ 71 

ÇELİK HORTUM.......................... INSERT 

MURATOĞLU........................................ 57 

TURSAN................................................ 33 

EBRAR HIRDAVAT................................ 41 

NT İMAJ............................................... 101 

UĞUR........................................104, A.K.İ. 

FRS................................................. 49, 51 

PANASONIC.......................................... 37 

YAKAR KARDEŞLER............................ 21

Made in 

Korea

Esnafımızın 

Yanındayız! 

Voli Fuar Hizmetleri A.Ş. 

Adına İmtiyaz Sahibi 

Hüseyin Ferruh IŞIK 

Sorumlu Müdür 

Mustafa Aktaş 

mustafa.aktas@voli.com.tr 

Editörden 

10 yılı aşkın bir süredir yayın hayatına devam 

eden NalburTeknik dergisi, yayına girdiği ilk 

sayıdan itibaren hırdavat ve nalburiye esnafının 

sesini sektöre duyurmak için çaba sarf ediyor. 

Gerek haber-röportaj gerek ilan tarafında 

esnafımızın ve firmalarımızın yanında olmaya 

çalıştık, çalışıyoruz. Hırdavat ve nalburiye 

sektöründe hırdavatçıların ve nalburiyelerin 

son kullanıcıya ulaşma noktasında çok önemli 

bir işlevi var. Sektörde son satıcı konumunda 

bulunan bu işletmelerin de yaşadığı sıkıntıları 

ve önerileri sektöre sunabileceği başka bir 

yayın organizasyonu yok! 

İletişime kapalı olmak ise; artık bu devrin 

işi değil. TV, radyo, gazete ve dergi derken 

artık internetin hayatın olmazsa olmazı haline 

gelmesi açık iletişimi ve tanıtımı zorunlu kılıyor. 

İnsanlar ve firmalar günlük hayatta seslerini 

duyurmak için çok çeşitli yollar deniyor. Biz 

de dergi grubu olarak hem sitemizde hem 

de sosyal medya hesaplarımızda yaptığımız 

haberleri ve firma tanıtımlarını yayınlamaya 

çalışıyoruz. Bütün özverimizle ve zevkle bu işi 

yaparken, işletmelerden de reklam ve tanıtım 

yapmaları için aynı özveriyi bekliyoruz. 

Dergimizin sayfaları başta esnaflar olmak 

üzere orta ve büyük ölçekli bütün işletmelere 

açık. Sizler de dergimizin sayfalarına konuk 

olmak isterseniz nalburteknik.com, instagram. 

com/nalburteknik, facebook.com/nalburteknik 

adreslerinden ve murat.uludasdemir@voli. 

com.tr mail adresinden bizlere ulaşabilirsiniz. 

Mart sayımızda sizlerin de haberlerini 

sayfalarımızdan yayınlamak ümidiyle... 

Hayırlı işler… 

Yayın Editörü 

Murat Uludasdemir 

murat.uludasdemir@voli.com.tr 

Reklam Müdürü 

Zülküf Karadayı 

zulkuf.karadayi@voli.com.tr 

Finans Müdürü 

Mustafa Aktaş 

mustafa.aktas@voli.com.tr 

Kurumsal İletişim Müdürü 

Nehir Çetiner 

nehir.cetiner@voli.com.tr 

Grafik Tasarım 

M.Cüneyt Er 

cuneyt.er@voli.com.tr 

CTP - Baskı 

İhlas Matbaacılık 

Adres 

15 Temmuz Mahallesi Bahar Caddesi Polat İş Merkezi 

B Blok No: 6-1/41 Kat:3 

Güneşli - Bağcılar / İSTANBUL / TURKEY 

Tel: +90 212 604 51 00 Fax: +90 212 604 51 35 

Murat Uludaşdemir

Sektörel 

İhracatçılar 2021 Yılına da Rekorla Başladı 

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), ocak ayı ihracat rakamlarını açıkladı. Ocak ayında 

Türkiye’nin ihracatı, koronavirüs pandemisine rağmen geçtiğimiz yılın aynı ayına 

göre, yüzde 2,5’lik artışla 15 milyar 48 milyon dolara ulaşarak Cumhuriyet tarihinin 

en yüksek ocak ayı ihracat rakamı oldu. Ocak ayında bir önceki yılın aynı ayına 

göre 17 sektör ihracatını artırma başarısı gösterdi. Özellikle en güçlü performansa 

imza atan sektörler; Mücevher, İklimlendirme ve Yaş Meyve Sebze sektörleri oldu. 

En çok ihracat gerçekleştirilen 10 ülkenin 6’sına ihracatın arttığı ocak ayında Türk 

bayrağını 215 ülke ve bölgede dalgalandıran Türk ihracatçısının, en çok ihracat 

yaptığı ülke 1 milyar 455 milyon dolarla Almanya oldu. 52 ilin ihracatını artırdığı 

ocak ayında 1457 firma ilk kez ihracata katıldı. Ocak ayında; 2 milyar 267 milyon 

dolarlık ihracat gerçekleştiren Otomotiv sektörü liderliğini korudu. Ocak ayında 

Türk lirası ile açılan beyannamelere göre, 169 ülkeye toplam 5 milyar 215 milyon 

TL tutarında Türk Lirası ile ihracat gerçekleştirildi. 

Türk bayrağını dünyanın dört bir yanında 

dalgalandıran Türk ihracatçısı, koronavirüs 

pandemisi nedeniyle küresel ticaretteki talep 

daralmasına rağmen 2021 yılına da ihracat 

rekoru ile başladı. Olağan dışı şartlara hızla 

uyum sağlayarak ihracatta V tipi toparlanmayı 

gerçekleştiren ihracatçılar, yine tarih bir başarıya 

imza attı. Geçtiğimiz yıl “Yeni Ekonomi Programı 

2020 İhracat Hedefi” olan 165,9 milyar doların 

üzerine çıkarak 169 milyar 514 milyon dolar ihracat 

gerçekleştiren Türk ihracatçısı, 2021 yılının ocak 

ayında 15 milyar doları geçerek Cumhuriyet 

tarihinin en yüksek ocak ayı ihracatına imza attı. 

61 İhracatçı Birliği, 27 sektörü ile 100 bin 

ihracatçının tek çatı kuruluşu olan Türkiye 

İhracatçılar Meclisi (TİM), Ticaret Bakanı Ruhsar 

Pekcan’ın da katılımıyla ocak ayı geçici dış ticaret 

verilerini, Ankara’da düzenlediği toplantıyla 

14 

. 

Şubat 2021 . 

www.istanbulhirdavatfuari.com

Sektörel 

açıkladı. Genel Ticaret Sistemi’ne (GTS) göre 

ocak ayında ihracat bir önceki yılın aynı ayına 

göre yüzde 2,5 artışla 15 milyar 48 milyon dolara 

ulaştı. 

“İlave destekle yeni rekorlar kıracağız” 

Ocak ayı ihracat rakamlarını değerlendiren 

TİM Başkanı İsmail Gülle, “Geçtiğimiz hafta 

içerisinde yürürlüğe giren “Mal İhracatına 

Yönelik Desteklerde Hedef Ülke ve sektörlerde 

ilave desteklerin sağlanması” kararı için “Başta 

Cumhurbaşkanımız olmak üzere hükümetimize 

teşekkür etmek istiyoruz. İnanıyorum ki, bu ilave 

destekle beraber, hedef ülkelerde pazar payımızı 

artırırken katma değerli sektörlerimizde yeni 

rekorlar kıracağız. 2021 yılına, tüm dünyada hızla 

başlanan aşılama çalışmalarıyla, umutla başladık. 

Ancak bu ay, salgınla mücadelede küresel 

ölçekte sınırlamalar artarken önemli ihracat 

pazarlarımızda olumsuz gelişmeler yaşandı. Bu 

anlamda, Ocak ayı ihracat performansımız ayrı 

bir önem arz ediyor. Diğer yandan ABD’de yeni 

dönemle beraber küresel ticarette korumacılığın 

azalacağına dair sinyaller giderek artıyor. Ocak 

ayında, küresel sanayi PMI verileri, sanayide 

ve ihracatta beklentileri aşmış durumda. Bu 

anlamda, sanayi üretimindeki artış eğilimi ve 

ihracat siparişlerindeki yüksek seyrin, yılın diğer 

aylarına da tesir edeceğine inanıyoruz” dedi. 

“Navlun fiyatlarında normalleşmenin 

başlamasını bekliyoruz” 

Son dönemde ihracat ailesinin gündeminde 

olan navlun fiyatlarına da değinen Gülle, 

“Taşımacılıkta ve teslimatta gecikmeler, yeterli 

konteyner bulunamaması ve artan navlun fiyatları 

küresel ticareti zorlamaktadır. TİM olarak, bu 

sıkıntılı koşulları yakından izlemekte ve riskleri 

yönetmekteyiz. 11 Şubatta başlayacak Çin yılbaşı 

tatili sonrası navlun fiyatlarında normalleşmenin 

başlamasını bekliyoruz. Diğer bir önemli husus 

ise, iklim değişikliği. Küresel ölçekte yaşanan 

en sıcak ocak ayı ve birçok coğrafyada 

yaşanan kuraklık, sürdürülebilirliğin önemini 

hatırlatırken tarım ürünleri giderek daha kritik 

hale gelmektedir. 2021 yılında ihracatçılarımızın 

sürdürülebilirlik koşullarına uyum sağlamaları 

adına çalışmalarımıza hız kesmeden devam 

edeceğiz” ifadelerini kullandı. 

“2021’e yüksek hedeflerle başladık” 

2020 yılında ihracat ailesinin gösterdiği 

performansla, 2021’e de büyük umutlarla, yüksek 

hedeflerle başladığına dikkat çeken Gülle, 

16 

. 



Sektörel 

şunları söyledi: İhracatın ülkemizin güvencesi 

olduğunun bilinciyle, son aylarda ihracatta 

kazandığımız ivmeyi koruyarak, hedeflerimize, 

kararlılıkla yürümeye devam ediyoruz. Öyle ki, 

2020 yılının son çeyreğinde, ihracatımızı 50 

milyar doların üzerine çıkardık. Bu rakam, bize 

artık ihracatta yıllık 200 milyar dolar seviyesini 

aşmanın zamanının geldiğini gösteriyor. 

İhracat ailesinin sahadaki neferleri olarak, bu 

hedefe ulaşmak adına gece gündüz demeden 

çalışmayı sürdürüyoruz. Dijital platformda 

gerçekleştirdiğimiz etkinliklerimizi, pandeminin 

geleceğinden bağımsız olarak gerçekleştirmeyi, 

ihracatçılarımızı dünyanın dört bir köşesindeki 

alıcılarla buluşturmayı sürdürmekteyiz. Bugün 

atılan adımlar, yapılan çalışmalar ‘İhracatla 

Yükselen Türkiye’nin inşasına hizmet ediyor. 

Bu yolda, 100 bin ihracatçının temsilcisi olarak, 

çalışmalarımıza durmaksızın devam edeceğiz. 

“Emtia fiyatlarındaki artış ihracata 

olumlu yansıyacak” 

TİM Başkanı Gülle, küresel ekonomide 

toparlanmanın yanında, emtia fiyatlarındaki 

artışın da 2021’de ihracatı destekleyecek bir 

faktör olarak öne çıktığını, bu artışın, ihracat birim 

değerine olumlu etkileyeceğini öngördüklerine 

vurgu yaptı. Son dönemde küresel ticarette 

bölgesel işbirliklerinin önem kazandığına işaret 

eden Gülle, şöyle devam etti: Ülkemizin de 

bölgesel işbirliklerine yönelmesinin, küresel 

tedarik zincirlerindeki değişimle, küresel 

ticaretten alacağı payın artmasına önemli katkı 

sağlayacağına inanıyoruz. Diğer yandan küresel 

ekonomi tarafında ise 2020, tüm ekonomiler 

açısından zorlu bir yıl oldu. 2021 itibariyle 

artık tüm dünya, ekonomik toparlanmayı 

konuşmaya başladı. IMF, ülkemiz ekonomisinin 

gösterdiği başarılı performans neticesinde ilgili 

verilerini revize etti. Buna göre, 2021’de dünya 

ekonomisinin yüzde 5,5, Türkiye ekonomisinin 

yüzde 6 büyümesi bekleniyor. 2020’yi büyümeyle 

kapatması beklenen sayılı ülke arasına girmeyi 

başaran ülkemizin 2021’de ciddi bir büyüme 

oranıyla gelişmekte olan ülkeler arasında öne 

çıkması gurur verici. Ocak ayı içerisinde Londra 

Metal Borsası’nda emtia talebinin artmasıyla 

birlikte, Metal Endeksi son 8 yılın en yüksek 

seviyesine ulaştı. Bakır fiyatları, ton başına 8 

bin doların üzerini gördü. Ayrıca küresel gıda 

ticaretindeki ciddi hareketlenmeyle, tarım ve gıda 

fiyatları son 6 yılın en yüksek seviyesini görmüş 

durumda. Son 1 yılda, kereste fiyatları yüzde 

104, gümüş fiyatları yüzde 60, bakır fiyatları ise 

yüzde 41 arttı. Bunun yanında petrol fiyatlarında 

artış yaşanmaması, ihracatçımızın maliyetlerini 

düşürüyor. Bu olumlu havayla inşallah, güzel bir 

yıl bizleri bekliyor. 

“Türkiye markası güçleniyor” 

Küresel tedarik zincirlerinde pandemi ile 

hızlanan yeniden yapılanma sürecinin faydalarını 

şimdiden görmeye başladıklarının altını çizen 

Gülle “Ocak ayında ihracatımız, geçtiğimiz yılın 

aynı ayına göre, yüzde 2,5’luk artışla 15 milyar 

48 milyon dolar oldu. 2020 yılı ocak ayında, iyi 

bir başlangıç yaparak ocak ayı ihracat rekoruna 

imza atmıştık. 2021’e başlarken yine ocak ayının 

rekorunu tazelemenin gururunu yaşıyoruz. Bu 

yıl, ihracatçımızın bu tempoyu koruyacağına 

ve hatta aylık ihracatta yeni rekorlar kıracağına 

yürekten inanıyorum. Yıllık ihracat hedefimiz olan 

184 milyar dolardan çok daha yüksek rakamlara 

ulaşacak güce, altyapıya ve enerjiye sahibiz. 

Her bir sektörümüzde, ihraç mallarımıza talebin 

arttığını, Türkiye markasının güç kazandığını 

gözlemliyoruz. “İhracatla Yükselen Türkiye”yi 

hep birlikte inşa ediyoruz” diye konuştu. 

Ocak ayında 1457 firma ilk kez ihracata katıldı 

Ocak ayında ilk kez ihracat yapan 1457 firma, 

geçtiğimiz ay 75 milyon 447 bin dolarlık ürün sattı. 

Yine ocak ayında toplam 39 bin 184 firmanın 

ihracat gerçekleştirdi. 

17 sektör ihracatını artırdı 

Ocak’ta önceki yılın aynı ayına göre 17 sektör 

ihracatını artırdı. 

Sektörel anlamda 2 milyar 267 milyon dolarlık 

ihracat gerçekleştiren Otomotiv sektörü liderliğini 

korurken; 1 milyar 648 milyon dolara ulaşan 

Kimyevi Maddeler ikinci, 1 milyar 523 milyon 

dolara ulaşan Hazır giyim sektörü üçüncü oldu. 

Mücevher sektörü atağa kalktı 

Ocak ayının en güçlü performansına imza atan 

sektörler; yüzde 13 artışla 331 milyon dolara 

ulaşan Mücevher; yüzde 11 artışla 401 milyon 

dolara ulaşan İklimlendirme; yüzde 9 artışla 279 

milyon dolara ulaşan Yaş Meyve Sebze sektörleri 

oldu. 

Mücevher sektörü; İsviçre’ye ihracatını yüzde 282 

artışla 71 milyon dolara; ABD’ye ihracatını ise 

yüzde 78 artışla 34 milyon dolara çıkardı. 

Kimyevi Maddeler sektörü ocak ayında, Lübnan’a 

ihracatını yüzde 101 artışla 92 milyon dolara; 

ABD’ye ihracatını ise yüzde 78 artışla 34 milyon 

18 

. 



www.izeltas.com.tr 

Ustalık 

Eseri

Sektörel 

dolara yükseltti. 

Elektrik-Elektronik sektörü ihracatı, Çin’e yüzde 

187 artışla 14 milyon dolara, Belçika’ya yüzde 96 

artışla 11 milyon dolara çıkardı. 

215 ülke ve bölgede 

Türk bayrağını dalgalandırdık 

Ocak ayında Türk ihracatçısı, ülkemizin bayrağını 

215 ülke ve bölgede dalgalandırmayı başardı. 

İhracatçıların en çok ihracat gerçekleştirdiği ilk 5 

ülke; 1 milyar 455 milyon dolarla Almanya, 933 

milyon dolarla ABD, 864 milyon dolarla İtalya, 

814 milyon dolarla Birleşik Krallık, 737 milyon 

dolarla Fransa oldu. 

Ocak ayında en çok ihracat gerçekleştirdiğimiz 10 

ülkenin 6’sına ihracatımız arttı. 

Avrupa kıtasının, Ocak ayı 

ihracatımızdaki payı yüzde 55,5 

En büyük pazarımız olan Avrupa Birliği’ne (AB-27) 

ihracatımız yüzde 0,4 artışla 6,5 milyar dolarlık bir 

hacme ulaşarak yüzde 42,9 pay aldı. 

AB haricindeki diğer Avrupa ülkelerini de 

topladığımızda, Avrupa kıtasının Ocak ayı 

ihracatımızdaki payı yüzde 55,5 oldu. 

Ocak ayında, diğer ülke gruplarında, Yakın ve 

Orta Doğu ülkelerine 2 milyar 798 milyon dolar; 

Afrika kıtasının tamamına 1 milyar 301 milyon 

dolar; Uzak Doğu ülkelerine 1 milyar 115 milyon 

dolar; Kuzey Amerika’ya ise 1 milyar 11 milyon 

dolar ihracat gerçekleştirdik. 

52 ilimiz ihracatını artırdı 

Ocak ayında 52 ilimizin ihracatını artırdı. En 

çok ihracat gerçekleştiren ilk 5 ilimiz sırasıyla; 5 

milyar 740 milyon dolarla İstanbul, 1 milyar 142 

milyon dolarla Bursa, 1 milyar 104 milyon dolarla 

Kocaeli, 794 milyon dolarla İzmir, 671 milyon 

dolarla Gaziantep oldu. 

En dikkat çekici artışlar; yüzde 268 artışla 17 

milyon dolara ulaşan Kastamonu; yüzde 170 

artışla 17,4 milyon dolar ihracat yapan Adıyaman; 

yüzde 96 artışla 66 milyon dolarlık ihracata imza 

atan Şırnak’ta oldu. 

Konya’da ilgi çeken artış 

Konya’da Savunma ve Havacılık sektörü 

ihracatını 6 katına çıkararak 29 milyon dolara, 

Şırnak’ta Yaş Meyve Sebze sektörü ihracatını 

yüzde 356 artırarak 23 milyon dolara, Ankara ise 

Hazır giyim sektörü ihracatını yüzde 259 artırarak 

15 milyon dolara çıkardı. 

Miktar bazında ihracat arttı 

Ocak ayında, Covid-19 ürünleri ihracatı, yüzde 22 

artışla 34,8 milyon dolar olarak gerçekleşti. 

Miktar bazında ihracat, geçen yılın aynı ayına 

göre yüzde 0,3 artarak, 12,9 milyon tona çıktı. 

Parite ihracata pozitif yansıdı 

Son dönemde Euro/Dolar paritesindeki artış, 

ihracata olumlu yansıdı. Ocak ayında paritedeki 

artışın pozitif etkisinin 586 milyon dolar oldu. Euro/ 

Dolar paritesindeki pozitif görünümün önümüzdeki 

aylarda da devam etmesi öngörülüyor. 

TL ile yapılan ihracat artıyor 

Ocak ayında Türk lirası ile açılan beyannamelere 

göre, 169 ülkeye toplam 5 milyar 215 milyon TL 

tutarında Türk Lirası ile ihracat gerçekleştirildi. 

6.235 firma ihracat işlemlerinde Türk Lirasını 

tercih etti. Son aylarda TL ile ihracatta artış trendi 

devam etti. 

20 

. 



Sektörel 

Yüksek Faiz Reel Sektörü Vuruyor 

Ayhan Karahan 

İGİAD Başkanı 

Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK) 

son yaptığı toplantıda faiz oranını %17 de sabit 

tutarak güçlü parasal sıkılaştırmanın krediler ve 

iç talep üzerindeki yavaşlatıcı etkilerinin daha 

belirgin hale gelmesini, böylelikle enflasyon 

üzerinde etkili olan talep ve maliyet unsurlarının 

kademeli olarak zayıflayacağına işaret etmiştir. 

PPK enflasyonda kalıcı düşüşe ve fiyat istikrarına 

işaret eden güçlü göstergeler oluşana kadar sıkı 

para politikasının duruşuna kararlılıkla uzun bir 

müddet sürdürülmesinde kararlı olduklarını ifade 

etmiştir. 

Türkiye Ekonomisi her yıl büyümeyi 

hedeflemişken; Para Politikası Kurulu’nun fiyat 

istikrarının sağlayarak enflasyonu düşürmek için 

faizleri yükselterek, kredileri kısarak, iç talebi 

daraltmayı ve ekonomiyi yavaşlatmayı tercih 

etmiştir. 

Bütün dünyayı etkisi altına alan salgın sürecinde 

ülkeler ekonomilerini ayakta tutabilmek, reel 

sektörlerini yaşatabilmek için faizleri sıfırlarken, 

kredi artışına giderken bizde ise tam tersi 

yüksek faiz artışına, kredi kısıtlamasına gidiliyor. 

Türkiye’de reel sektörün borç yükü salgınında 

etkisiyle GSMH ın %39,7 den %76,5 e çıkmışken 

reel sektörün bu borç yüküyle batmaması, işine 

devam edebilmesi için can suyu öneminde 

düşük maliyetli yeni kredi imkanlarına kavuşması 

gerekir. 

Türkiye’de iç talebin daraldığı bu dönemde bir 

işletmenin %17 faiz oranıyla alacağı krediyle 

işletmesini bırakın büyütmeyi döndürebilmesi 

dahi çok zordur. 

Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK) 

reel sektörün krediye en çok ihtiyaç duyduğu 

bu dönemde uygulamaya soktuğu yüksek 

faiz oranları ve sıkı para politikasıyla kredileri 

kısarak reel sektöre kalan sağlar bizimdir diyerek 

yaklaşmamalı; reel sektöre bir başka bahara 

diyerek başka bir kapıyı göstermemelidir. 

22 

. 



23

Röportaj 

Bosch Elektrikli El Aletleri, 

2021’de Yenilikçi Ürünlerle 

Pazarda Gücünü Sürdürecek 

Bosch Elektrikli El Aletleri iş kolu, 

hem profesyonel hem de ev 

kullanıcılarının ihtiyaçlarına cevap 

verebilmek amacıyla ürün gamını 

her yıl yeniliyor. Bu kapsamda 

2020’de pazarı 50 yenilikçi 

ürünle buluşturan Bosch, bu yıl 

da yenilikçi ürünlerle pazardaki 

gücünü sürdürmeyi hedefliyor. 

Bosch Elektrikli El Aletleri Türkiye Ülke Satış 

Direktörü Ali Fahri Özcan, “2020, kullanıcı odaklı 

bakış açımız, satış kanallarındaki çeşitliliğimiz ve 

çevik hareket etmedeki gücümüzle elde ettiğimiz 

başarılarla dolu bir yıl oldu. Ürün gruplarımızla 

kazandığımız ivmeyi sürdürerek, başarılı satış 

rakamlarımızla 2021 sonunda da büyümemizi 

devam ettirmeyi hedefliyoruz” dedi. 

2020 yılındaki başarılı performansta e-ticaret 

satışlarının da önemli katkısı olduğunu belirten 

Özcan, sözlerine şöyle devam etti: “Pazara 

sunduğumuz ürünlere yönelik e-ticaret talebi, 

pandemi öncesinde zaten yükselmeye başlamıştı. 

Ancak insanların evde daha fazla vakit geçirmek 

zorunda kaldığı, diğer yandan e-ticareti daha önce 

deneyimlememiş kullanıcıların da pazara katıldığı 

bu süreçte artan satışlar, iş sonuçlarımız üzerinde 

pozitif etki yarattı.” 

2021’in ilk yıldızı, 

Brushless motorlu akülü el aletleri 

Bosch, 2021 yılına profesyonel Brushless 

motorlu akülü el aletleri ve bu aletlerle uyumlu 

yenilikçi aksesuarlarla iddialı bir giriş yaptı. Bosch 

Brushless motorlu akülü el aletlerinde kömürlü 

aletlerde olduğu gibi kömür kullanımından 

kaynaklanan sürtünme, aşınma gibi durumlar 

meydana gelmiyor. Bu avantaj sayesinde 

makineler çok daha uzun bir kullanım ömrüne 

sahip oluyor. Kullanıcılar, daha uzun süre dayanıklı 

bir şekilde çalıştıkları el aletleriyle satış sonrası 

servis hizmetlerine daha geç ihtiyaç duyuyor ve 

ekonomilerine de katkı sağlıyor. 

Bosch, Brusless motor teknolojisine sahip akülü 

elektrikli el aletlerini artık çok daha kompakt halde 

kullanıcılarına sunuyor. Böylece ergonomide 

denge ve rahatlık elde ediliyor. Kullanıcılar, 

kolay kullanım özelliklerine sahip makineleriyle 

uzun çalışma saatleri boyunca çok daha rahat 

çalışabiliyor. 

Brushless motorlu akülü el aletlerinin öne çıkan 

bir diğer özelliği ise daha az ses seviyesiyle 

çalışması. Kömürsüz motorların tasarımında 

hareketli ve aşınan parçalar bulunmadığı için 

kömürlü motorlardaki gibi ekstra gürültü ortaya 

24 

. 



Röportaj 

çıkmıyor. Bu noktada kullanıcılar özellikle ses 

seviyesi sınırları olan bir alanda çalışırken işlerine 

çok daha kolay odaklanabiliyor. 

Elektrikli El Aletleri ayrıca ‘Kendin yap’ (DIY) 

kullanıcılarının ihtiyaçlarına yönelik tasarlanan, 

kolay ve güvenli kullanım imkânı sunan ev ve 

bahçe ürün gruplarıyla da açık havadaki yaşam 

alanı için mükemmel bakım sağlıyor. 

Bosch’un Elektrikli El Aletleri iş kolu, son teknoloji 

ile pazara sunduğu yenilikçi makinelerinin yanı 

sıra, makinelerle uyuma sahip, geniş aksesuar 

gamıyla öne çıkıyor. Taşınabilir elektrikli el aletleri, 

tezgâh üstü elektrikli el aletleri, aksesuarlar, bahçe 

aletleri, ölçme aletleri ve Dremel olmak üzere beş 

yaklaşık 5bin çeşitle hem profesyonel hem de 

hobi ve ev kullanıcılarına yönelik ürünler sunan iş 

kolu, aynı zamanda Dremel ve Sia markalarıyla 

da pazarda güçlü varlığını sürdürüyor. Bosch 

Ali Fahri Özcan, trendleri takip eden ve kullanıcısıyla 

her kanaldan iletişimde olmaya odaklanan bir 

şirket olduklarını vurgulayarak, “Amacımız, farklı 

beklentilere sahip kullanıcılarımızın ihtiyaçlarını 

karşılayan kaliteli ürün ve hizmeti sunabilmek, 

ayrıca ürünlerimizin doğru ve verimli kullanılmasını 

sağlamaktır. Bu nedenle ürünleri piyasaya 

sunduktan sonra işimiz sona ermiyor. Aldığımız 

geri dönüşler daha da iyisini başarma konusunda 

bizi yönlendiriyor” diye konuştu. 

25

26 

. 



27

. 

28 Şubat 2021 . www.istanbulhirdavatfuari.com 

Sektörel 

Türkiye’nin yüksek potansiyeline güvenen Hilti, yatırımlarını artırarak yapı 

sektöründeki öncü konumunu enerji ve endüstri sektörlerine de taşıyor 

Hilti Türkiye 2021 Yılında Yerel Üretimini 

Artırmaya Hazırlanıyor 

İnşaat el aletleri sektörüne kattığı yeni nesil hizmet 

anlayışı ve üstün performansa sahip teknolojik 

ürünleriyle yapı, enerji ve endüstri sektörlerine 

yüksek katma değer sağlayan Hilti, 2021 yılında 

6 kıtada 120’den fazla ülkede ‘Sürdürülebilir, 

değer yaratan bir organizasyon’ olma stratejisi 

doğrultusunda faaliyet gösterdiklerini ifade eden 

Çetinkol, “Bu yıl da sunduğumuz çözümlerle 

kullanıcılarının sağlık ve güvenliğini korumak için iş ortaklarımızı ve müşterilerimizi verimlilik 

Ar-Ge yatırımları ile yeni teknolojiler ve patentli 

sistemler geliştirmeye devam edecek. Yaklaşık 

10 bin ürünü ile ağırlıklı olarak inşaat sektörüne 

hizmet veren Hilti; kaba inşaat, ince işler, mekanik, 

elektrik, mühendislik yapıları, enerji ve endüstri, 

çelik ve metal işkolları için geliştirdiği ürünleriyle 

çözüm sunuyor. Akülü sistemler, direkt tespit 

sistemleri, delici-kırıcılar, dübel sistemleri, elmaslı 

delme-kesme sistemleri, barutlu ve gazlı çivi çakma 

sistemleri, kesme ve taşlama sistemleri ve lazerli 

ölçme sistemleri ile yapılarda yangın güvenliği 

amacıyla kullanılan pasif yangın durdurucular 

markanın ürün gamını oluşturuyor. 

konusunda destekleyerek onların zamandan ve iş 

gücünden tasarruf elde etmelerini sağlayacağız. 

Çalışanlarımızın gelişimi için üst ve orta yönetimle 

birlikte mentorluk programlarımızı güçlendiriyoruz. 

Erkek egemen olduğu düşünülen bir sektörde 

kadın çalışan sayımızı çoğaltmak da bu yılın 

ve sonraki yılların önceliklerinden biri. Yıllardır 

başarı ile sürdürdüğümüz mühendislik ve yazılım 

servisimizi çok daha ileriye taşıyarak şantiyedeki 

dijitalleşmenin kendi alanımızdaki öncüsü olmayı 

hedefliyoruz. Müşterilerimize bütüncül çözüm 

sunmak amacıyla mekanik ve elektrik tesisatların 

borulama ve askılama sistemleri için hayata 

geçirdiğimiz Hilti Modüler Destek Sistemleri’nin 

2021’de dijitalleşme ve verimliliğe odaklanacak 

2021 yılında dijitalleşme yatırımlarına ve inşaat 

lansmanını da bu yıl gerçekleştirmeyi planlıyoruz” 

şeklinde konuştu. 

sektöründe verimliliği artıracak ürün, servis ve 

yazılımlar geliştirmeye devam edeceklerini belirten 

Hilti Türkiye Genel Müdürü Banu Deniz Çetinkol, 

“Pandemi sürecine çözümlerimizle 

birlikte hızla adapte olduk” 

Türkiye’de kurdukları partnerliklerle yerel üretimi Hilti Türkiye olarak pandemi sürecinden 

arttırmayı hedeflediklerini açıkladı. Hilti olarak öğrendikleriyle daha esnek, karşılaştıkları

29

Sektörel 

Jaibot’u tanıttık. Hilti Jaibot, mekanik, elektrik 

ve tesisat yüklenicilerinin üretkenlik, güvenlik 

ve işgücü eksikliği sorunlarının üstesinden 

gelinmesine yardımcı oluyor.” 

güçlükleri daha çabuk algılayıp adapte olabilen, 

dijital kanallarını çok daha efektif kullanan bir 

organizasyon haline geldiklerini belirten Çetinkol, 

şu açıklamalarda bulundu; “Bu süreçte en 

büyük önceliğimiz her zaman çalışanlarımızın, 

ailelerimizin, müşterilerimizin ve iş ortaklarımızın 

sağlığını korumak oldu. İş süreçlerimizi, dünya ve 

ülkemizdeki gelişmeleri göz önünde bulundurarak 

sürekli güncelledik. Ekiplerimizin motivasyonunu 

yükseltmek ve şirket içi çalışan bağlılığımızı 

arttırmak için konsept eğitimler, etkinlikler ve 

çalışan destek programları uyguladık.” 

Hilti’nin ilk robotunu tanıttı, üründen 

servise her noktada dijitalleşti 

Pandemi döneminde Hilti Global’in projesi 

kapsamında müşteri ilişkileri yönetimi sisteminde 

değişikliğe giderek Salesforce’a geçiş yaptıklarını 

açıklayan Çetinkol, sözlerine şöyle devam etti; 

“Müşterilerimizin verimliliğini artıran ve riski en az 

seviyeye indiren ürün, servis ve yazılımlarımızla 

öne çıktık. Örneğin eksenel lazerimiz ile iki kişilik 

hizalama işini bir kişiye indirip kişiler arası iletişimi 

azalttık. ‘Arayın Gelelim’ hizmetimiz ile tamir veya 

bakım gereken ürünleri şantiyeden alıp şantiyeye 

teslim ettik, Profis yazılımı ile hızlı mühendislik 

çözümleri sunabildik. Tüm servislerimiz ve 

ürünlerimiz ile hem şantiyedeki işlerin sürekliliğine 

katkıda bulunduk hem de pandeminin riskini 

en aza indirmeyi başardık. Müşterilerimizle yüz 

yüze gerçekleştiremediğimiz tüm görüşme ve 

hizmetlerimizi dijital araçlarla sağladık. AskHilti 

platformu ile müşterilerimizin tüm teknik sorularına 

cevap verirken, aynı zamanda bu platformu 

makaleler ve webinarlar ile zenginleştirdik. Hilti 

Online üzerinden her türlü alışverişlerini yaparak 

Hilti Tahsilat Sistemi ile tüm ödemelerini kolaylıkla 

gerçekleştirebilecekleri ayrı bir platformu hayata 

geçirdik. Yanı sıra geçtiğimiz yıl Hilti’nin ilk robotu 

olan, yarı-otonom, mobil, tavanda delim robotu 

Müşterileri ile “İş Ortaklığı” modelini 

hayata geçirecek 

2021 yılında müşterileriyle daha fazla etkileşim 

halinde olmak için “İş Ortaklığı” modelini hayata 

geçireceklerini açıklayan Çetinkol, sözlerini 

şöyle sürdürdü; “Bu modelde servis ve yazılım 

danışmanlarımız, müşterilerimizi ofis, şantiye 

ve üretim alanlarında ziyaret ederek müşteriye 

özel analizler yapacak ve onların yaşadıkları 

zorlukları belirleyip çözüm önerileri ile potansiyel 

tasarruflarını sunacak. Örneğin, sarf yönetiminde 

zorluklar yaşayan bir müşterimize sarfların 

yönetimini sağlamak, zaman ve paradan tasarruf 

ettirmek için “Sarf Dolabı” önerirken, “El Aleti Parkı 

Yönetimi” ile müşterimizin şantiyedeki el aleti 

optimizasyonunu sağlayacağız, kısa dönem el 

aleti kiralama hizmeti de vereceğiz. İleri İş Sağlığı 

ve Güvenliği Eğitimleri, Mühendislik Eğitimleri, 

ON!Track ile varlık yönetimi ve diğer hizmetlerimizi 

birleştirerek müşterimizin tüm ihtiyaçlarına karşılık 

veren “İş Ortağı” olmak istiyoruz.” 

Deprem kapsamında yerel yönetimler ve 

İTÜ ile birlikte çalışıyor 

Hilti Türkiye olarak önceliklerinin ülkemize 

katma değer yaratmak ve standartları yükselten 

çalışmalara hizmet etmek olduğunu ifade eden 

Çetinkol, “Bir deprem ülkesi olan Türkiye’de her 

yıl çok sayıda irili ufaklı deprem gerçekleşiyor ve 

bunların acı sonuçlarını hep beraber yaşıyoruz. 

Hilti Türkiye olarak yapıların değerlendirilmesi için 

yerel yönetimlerle ve düşük dayanımlı betonların 

güçlendirilmesi projelerinde İTÜ ile birlikte 

çalışıyoruz. 2021 yılında da ülkemizdeki kayıpların 

önüne geçmek için var gücümüzle depremle ilgili 

çalışmalara destek olmaya devam edeceğiz” 

diyerek sözlerini tamamladı. 

30 

. 



Sektörel 

G.M.S Teknik Hırdavat 

Yeni Yerinde Hizmet Vermeye Başladı 

Toptan hırdavat sektörünün Ege bölgesindeki 

öncü firmalarından olan G.M.S Teknik Hırdavat, 

sektörde kısa sürede kazandığı ivme neticesinde 

müşterilerine daha iyi hizmet verebilme adına 

İzmir Pınarbaşı bölgesindeki yeni yerinde ilk 

yılını tamamlamış bulunuyor. Sektörde güven, 

memnuniyet ve sağlam ticaretin adresi olarak 

bilinen G.M.S. Teknik Hırdavat; aynı gün sevkiyat, 

geniş ürün ve bayilik yelpazesi, güçlü stok, uygun 

fiyat, deneyimli kadrosu ve dijital çözümleri ile 

tanınmaktadır. Müşterileriyle olan ilişkilerini 

“iş ortaklığı” çerçevesinde yürüten firma, yeni 

yerinde daha çok firmaya hizmet verebilme adına 

kapılarının açık olduğunu belirtiyor. 

Yeni yerinde 6 bin metrekare kapalı kullanım 

alanında hizmet vermeye başlamış olan firma, 

bünyesine yeni bayilikler katarak ilerlemeyi, 

müşterilerine her geçen gün daha geniş bir ürün 

yelpazesi sunarak birlikte büyümeyi hedefliyor. Bu 

. 

32 Şubat 2021 . www.istanbulhirdavatfuari.com

Güvenilir Kilit Teknolojileri 

www.tursankilit.com.tr

Sektörel 

amaç doğrultusunda birçok bayiliği de son bir yıl 

içerisinde gerçekleştirmeyi başarmış durumda. 

Öte yandan pazarlama ve satış ekibinin de sayıca 

artarak daha fazla bölgede daha fazla müşteriye 

ulaşabilir olması hedefliyor. 

Ülke ekonomisi ve istihdamına katkı sağlama 

noktasında çalışan sayısının her geçen gün 

arttığını söyleyen firma yetkilileri, çalışanlarına 

her geçen gün daha iyi çalışma koşulları, 

ekonomik ve sosyal imkanlar sunmak, motivasyon 

ve ödüllendirme faaliyetleri gerçekleştirmek 

konusunda önem ve çaba sarf ettiklerini belirtiyor. 

Firma, sektörde teknolojinin getirmiş olduğu 

imkanlardan maksimum düzeyde faydalanmaya 

önem veriyor. Bu doğrultuda gerçekleştirmekte 

olduğu aktif projelerle birlikte 2021 yılında dijital 

yenilikleriyle adından sıkça söz ettireceğe 

benziyor. 

34 

. 



Sektörel 



Panasonic Life Solutions Türkiye, gelecek kuşaklara daha yaşanabilir bir dünya 

bırakmak için sorumluluklar almayı sürdürüyor. “İnsan odaklı çözümlerle daha iyi ve 

konforlu bir ‘yaşam’ sunma” vizyonunu hayatın her alanına yansıtmayı hedefleyen 

şirket, sürdürülebilir kalkınma amaçları konusundaki çalışmalarıyla da dikkat çekiyor. 

Bu kapsamda birçok uygulamaya sahip olan Panasonic Life Solutions Türkiye, 

son olarak yaklaşık 100 araçtan oluşan şirket filosunu hibrit modellerle değiştirerek 

karbon salınımı konusunda önemli bir iyileştirmeye imza attı. 

Mutlu Kutlu 

Kurumsal Gelişimden Sorumlu Başkan Yardımcısı 

Bugüne kadar, sürdürülebilir yaşama katkı 

sağlayan birçok önemli kurumsal sosyal 

sorumluluk projesine imza atan Panasonic Life 

Solutions Türkiye, gerek tesislerinde ve gerekse 

diğer tüm faaliyetleri sırasında gösterdiği sorumlu 

yaklaşımlarla, sürdürülebilir kalkınma amaçlarının 

gerçekleşmesine katkı sağlayan yaklaşımlar 

sergiliyor. Bu kapsamda birçok uygulamaya 

sahip bulunan şirket, son olarak yaklaşık 100 

araçtan oluşan şirket filosunu hibrit modellerle 

değiştirerek karbon salınımı konusunda önemli 

bir iyileştirmeye daha imza attı. 

Panasonic Life Solutions Türkiye İnsan 

Kaynakları ve Kurumsal Gelişimden Sorumlu 

Başkan Yardımcısı Mutlu Kutlu “Sürdürülebilir 

kalkınma amaçları kapsamında önemli bir yere 

sahip olan iklim değişikliği ve kaynak verimliliği, 

gezegenimiz için giderek önem kazanan ve 

gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya 

bırakmak için alacağımız sorumlulukların da 

temelini oluşturan bir kavram. Bu doğrultuda, 

enerji ve doğal kaynakların daha verimli bir 

şekilde kullanılmasını sağlayan, atıkların çevreye 

zarar vermemesi için gerekli önlemleri alan, daha 

yaşanılabilir bir çevre oluşturmayı ve bu konuda 

36 

. 



Sektörel 

toplumsal duyarlılığı artırmayı hedefleyen bir 

kuruluş olduğumuzu söyleyebilirim. Şirketimizin 

de bağlı bulunduğu Panasonic Corporation, 2050 

Çevre Vizyonu kapsamında, üretim, lojistik ve 

ofis faaliyetlerini kapsayan çeşitli çalışmalarla 

CO2 emisyonlarını azaltmayı hedeflemektedir. 

Panasonic Life Solutions Türkiye olarak bizler 

de bu önemli vizyona ve sürdürülebilir kalkınma 

amaçlarının gerçekleşmesine katkı sağlamak 

amacı ile sorumluklarımızı yerine getirmekteyiz. 

Bu yaklaşımdan hareketle, yaklaşık 100 araçtan 

oluşan şirket filomuzu Toyota Hybrid modellerle 

değiştirerek karbon salınımı konusunda önemli 

bir iyileştirmeye imza atmış bulunuyoruz. Yapılan 

araştırma ve ölçümlere göre hibrit araçların dizel 

araçlara göre yaklaşık yüzde 15, benzinli araçlara 

göre ise yüzde 36 oranında daha az yakıt 

tüketimine sahip olduğu görülmektedir. Özellikle 

Avrupa’da ve ülkemizde dizel araç satışlarının 

gerileme eğiliminde olduğu bu dönemde hibrit 

araçlar, yakıt tasarrufu sağladığı gibi emisyon 

miktarındaki azalma nedeniyle de çevreyi daha az 

etki etmektedir. Ayrıca, tüm dünyada bu araçların 

kullanılmasıyla birlikte; eşdeğer fosil yakıtlı 

araçların kullanımına göre 120 milyon ton daha 

az CO2 emisyon salınımının gerçekleşmesinin de 

önünü açmış durumdadır.” 

Karbon emisyon miktarının azaltılması için bu 

tür çevreci uygulamalar kadar, ağaçlandırma 

faaliyetlerine katkı sağlamak da oldukça önemlidir. 

Bu kapsamda, Çekül 7 Ağaç Ormanlarında 700 

ağaçlık Panasonic Life Solutions Türkiye korusu 

oluşturarak, gelecek nesillere daha yaşanabilir 

bir dünya bırakmak için aldığımız sorumluluğa 

uygun bir yaklaşım daha sergilemiş bulunuyoruz. 

Elbette ki günlük yaşamımızın büyük bir 

çoğunluğunu iş ortamlarında geçirdiğimiz 

düşünüldüğünde ofislerimizdeki faaliyetlerimizin 

tanımlanmış tasarruf kriterleri ile gerçekleşmesi 

ve karbon ayak izini azaltma girişimleri daha çok 

önem kazanmaktadır. Bu noktadan hareketle, 

geçtiğimiz yıllarda WWF-Türkiye iş birliğinde 

uygulamaya başladığımız ‘Green Office 

Programı’ kapsamında elektrik ve su tüketiminin 

azaltılmasından kağıt ve kartuş tasarrufuna kadar 

birçok alanda ofislerimizde ölçülebilir iyileştirmeler 

gerçekleştirmekteyiz.” açıklamasında bulundu. 

38 

. 



SAFECAN 

KİMYASAL TAŞIMA VE SAKLAMA KAPLARI 

& 

SIZINTI TOPLAMA PALETLERİ 

NERELERDE KULLANILIR ? 

KİMYASAL DEPOLAMA ALANLARINDA 

MEKANİK BAKIM BÖLÜMLERİNDE 

TAMİRHANELERDE 

SOLVENTLE İNCE TEMİZLİK YAPILAN KAPALI & AÇIK ALANLARDA 

NEDEN KULLANILIR ? 

KAPALI ALANLARDA SOLVENT BUHARI VE KOKUSUNU AZALTIR. 

ÇALIŞANLARIN KİMYASAL MARUZİYETLERİNİ AZALTIR. 

MESLEK HASTALIKLARININ ÖNLENMESİNE YARDIMCI OLUR. 

TEMİZLİKTE KULLANILAN SOLVENTLERİN 

TUTUŞMA VE PARLAMA RİSKİNİ AZALTIR. 

KİMYASAL VE SOLVENTLERİN YANGIN ANINDA YANGINI 

HIZLANDIRICI VE ZEHİRLEYİCİ ETKİSİNİ AZALTIR. 

TAŞIMA VE SAKLAMA KOLAYLIĞI SAĞLAR. 

TEMİZLİKTE KULLANILAN SOLVENT SARFİYATINI AZALTIR. 

TASARRUF SAĞLAR. 

ÇEVRE TEMİZLİĞİ VE ATIK KONTROLÜ SAĞLAR. 

www.ist.com.tr 

Bizimle Güvendesiniz... 

Ürünüleri web sitemizde 

inceleyip teklif almak için 

telefonunuzun kamerasıyla 

QR kodunu okutunuz. 

Osmm Mah. İedik OSB 31. Cad 2269.Sk No:42 - 06374 

Yenimahalle , Ankara, Türkiye

Sektörel 

Kaynak Enerji Kablosunun Özellikleri Çanta 

İnvertör Kaynak Makineleri İçin Neden Önemli? 

Kaynak sektörünün lider kuruluşlarından Lincoln Electric Türkiye, kaynak 

makinelerinde enerji kablosunun makine performansının operasyona iletme 

sürecinde büyük bir önem taşıdığının altını çiziyor. Şirket, belirlenen ölçütlerde 

üretilmesi gereken kaynak makinesi enerji kablosunun bu standartları taşımaması 

durumunda çok ciddi iş güvenliği riskleri doğurduğuna dikkat çekiyor. Kaynak 

makinelerinde enerji kablolarının önemi gibi konularda Lincoln Electric Türkiye’nin 

kaynak teknolojilerine dair tüm makaleler ve tüm ürünler www.askaynak.com.tr 

adresinden incelenebiliyor. 

Kablo Malzemesi: 

Bazı üreticiler maliyetleri düşürmek için PVC 

kaplı kaynak makinesi enerji kablosu imal ederek 

tüketicilerin kullanımına sunuyor. Ancak bu tip 

kaplama malzemeleri hem uzun bir kullanım 

ömrü sağlamıyor hem de iş güvenliği için gereken 

koşulları taşımıyor. PCV kabloları, zeminde temas 

edebilecek yağ ve su gibi iletkenlerin beraberinde 

kaynak çapağı sıçramaları ve sıcak taşlama 

çapakları ile kolayca zarar görebiliyor. Bu nedenle 

tüketicilerin kauçuk kaplı kaynak makinesi enerji 

kablosunu tercih etmeleri gerekiyor. 

Sunduğu çözümler ve yayınladığı makalelerle 

sektör profesyonellerinin tüm ihtiyaçlarına cevap 

veren Lincoln Electric Türkiye, kaynak makinesi 

enerji kablolarının önemi konusunda sektörü 

yönlendirecek önemli noktaları vurguluyor. Yapılan 

çalışmalar; çanta invertör kaynak makinelerinin 

kullanım amaçları gereği sürekli hareket halindeki 

kaynakçılar için kolay taşınılabilir modeller 

olmaları gerektiğini gösteriyor. Sabit bir üniteyle 

kıyaslandığında kaynak makinesi ve tüm pense/ 

şase kabloları birbirinden çok farklı fiziki şartlarda 

rahatlıkla operasyon yapabilmeyi mümkün kılıyor. 

Bakım ekipleri, tesisatçılar, tabela imalatçıları, 

montaj ustaları, sera imalatçıları, oto tamircileri 

gibi pek çok kaynaklı imalat ve tamir ustasının 

çok çeşitli ve zorlu şartlar altında çalışması 

gerektiğinden bütün bu işlemlere uzun soluklu 

cevap verebilecek kaynak enerji kablolarının 

tedarik edilmesinin büyük bir önem taşıdığı da 

rahatlıkla anlaşılabiliyor. 

Yapılan testlerde kaynak makinesi enerji kabloları 

için belirlenen standartların kablonun malzemesi, 

esnekliği ve akım taşıma kapasitesi gibi temel 

özellikler olduğu bildiriliyor. 

Esneklik: 

Kauçuk kaplı kaynak enerji kablosunun 

esnekliğinin kaynakçıya sürekli farklı 

pozisyonlarda rahatça kaynak yapabilme olanağı 

sağlaması, kaynak pensesinin sert ve gergin bir 

tutuşa sebep vermeyecek esnekliklikte olması 

ve bununla beraber kablonun da olabildiğince 

sağlam olması gerekiyor. Çünkü inverter 

çanta kaynak makineleri, kullanım alanları 

gereği kaynakçının sürekli yer ve pozisyon 

değiştirebileceği operasyonları mümkün kılıyor 

bu yüzden kablolar makineden çekilirken sürekli 

olarak gerilip, bükülüp burulabiliyorlar. Bu zorlu 

şartlar altında dahi kablonun; içerisindeki iletken 

metal ve elektrik tellerinin dışarıya çıkmamasını 

sağlayacak sağlamlıkta tasarlanması gerekiyor. 

Akım Taşıma Kapasitesi: 

Çanta invertör kaynak makineleri kaynak makinesi 

enerjis kablosu ile tüketicinin kullanımına 

sunuluyor. Bu sebeple kaynak makinesi seçimi 

yapılırken kaynak kablolarının da özellikleri kontrol 

edilmeli ve kaynak makinesinin kapasitesine göre 

beraberinde verilen kaynak enerji kablolarının 

yeterli akım taşıma kapasitesine sahip olup 

olmadığına dikkat edilmesi gerekiyor. 

40 

. 



EBRAR 

H I R D A V A T 

* Hırdavat 

* Yapı Kimyasal 

* Yapışkanlı Bant 

* Kağıt-Masura-Rolik-Köşebent 

EBRAR HIRDAVAT YAPI MALZEMELERİ 

Ferhatpaşa Mahallesi Gazipaşa Caddesi no:11/1 Ataşehir / İSTANBUL 

0216 312 92 22 

41

Sektörel 

Serfa Tools Daha İyi ve Daha Çevik Bir Şirket 

Olabilmek İçin Yatırımlarına Devam Ediyor 

Son bir yıldır yaşanan pandemi süreci, her anlamda 

ticareti çok zorlaştırdı. Üretmek, satış yapmak 

ve de lojistik olarak bunu gerçekleştirebilmek 

gerçekten çok zorlaştı. Bununla beraber, elbette 

ki her zorluk fırsatları da beraberinde getiriyor. 

İşte biz; Serfa Tools olarak tam da bunu 

başarmak için son yıllarda çok ciddi efor sarf 

ediyor, yatırımlar yapıyorduk. Bu çabalarımızın 

faydalarını bu pandemi sürecinde çok yaşadık ve 

yaşıyoruz. 

Pandeminin ülkemizde ilk başladığı mart, nisan 

aylarında herkes gibi bizler de olanı biteni 

anlamaya çalışıyor ve bundan sonrası için neler 

yapabileceğimizi planlamaya çalışıyorduk. 

Bununla beraber mayıs ayıyla birlikte inanılmaz 

yüksek hacimli ve ivedi teslim talepli sipariş 

fırtınaları yaşadık. 

faktör gibi tam zamanında yapılan sevkiyatların 

da bu ciro artışında çok büyük payı oldu. 

Artık dünyanın küresel bir köy olduğu neredeyse 

tüm iyi üreticilerin birbirinden haberdar olduğu 

bu zamanda, Serfa Tools olarak bizler, küresel 

anlamda da daha çok tanınmayı hedefliyor, 

ürettiğimiz ürünlerle “Türk ürünleri kalitelidir” 

imajına değer katmak istiyoruz. 

Bir sonraki sayıda görüşmek dileğiyle, sağlıklı 

günler dileriz… 

23 yıllık tecrübeye sahip olmamız, uzun yıllardır 

birlikte olan, harika insanlardan kurulu iskelet 

kadromuzun uyumlu çalışması ve işe hakim 

olması; yatırımlarımızın tam zamanında devreye 

girmesi ve yönetimimizin bu süreci çok iyi 

yönetmesiyle, hedeflerimizin çok üzerinde ciro 

artışı yaşadık ve tam zamanında teslimatlar 

yapabildik. Hiç sipariş kaybı yaşamadık. Birçok 

42 

. 



www.serfatools.com 

/ serfatools 

Ürün Sa

Röportaj 

Hırdavat ve Nalbur Sektörünün Asırlık Çınarlarından Biri Olan Ömerağalar Hırdavat, 

1927 Yılından Bugüne Ordu İli ve İlçelerine 

Hizmet Vermenin Onurunu Yaşıyor 

Neredeyse bir asrı dolduracak tarihi ile Ordu ili ve çevresine hizmet veren 

Ömerağalar Hırdavat, yılların verdiği tecrübe ve aile mirası ile müşterilerine en 

iyisini sunmaya devam ediyor. 

Bu ayki esnaf köşemizin 

konuklarından biri Ordu’nun 

saygıdeğer esnaflarından 

Ömerağalar Hırdavat. 

Dededen oğula ve oradan 

da toruna şeklinde aile 

tecrübesinin birikimiyle Ordu 

ilinde faaliyet gösteren ve 

bölgedeki herkes tarafından 

tanınan bir esnaf olan 

Ömerağalar Hırdavatı daha 

yakından tanımak için firma 

sahibi Ömer Çebi ile keyifli bir 

esnaf sohbeti gerçekleştirdik. 

Ömer Çebi - Firma sahibi 

(Ticaret Odası 12.Meslek Komitesi 

Hırdavatçılar Grubu Başkanı) 

Öncelikle firmanızın kuruluşu ve 

gelişim süreci hakkında bilgi verir misiniz? 

Temelleri Cumhuriyetimizin kuruluşundan hemen 

sonraya denk gelen firmamızı dedem Ömer 

Ağa 1927 yılında kurmuş ve bir eve ne lazımsa 

bilumum hırdavat malzemeleri getirerek onları 

satmaya başlamış. Dedeme Ömer Ağa denmesi 

de toprak, yer, yurt zenginliğinin aksine insanlara 

gösterdiği şefkat ve babacan tavırlarından dolayı 

bölge halkı tarafından layık görülmüş. İyi niyetli 

olduğu ve okuryazar da olmadığı için o yıllarda Ali 

mektebine gittiğinde sadece rakamları öğrendiği 

için veresiye verdiği malzemeyi alacak panosuna 

isim yazmadan sadece rakamı yazarmış ve 

borcunu ödemeye gelene “senin ne kadar borcun 

vardı?” diye sorar panoda o rakamı bulunca 

kâğıdı yırtıp atarmış. Eğer söylediği miktar 

panoda yoksa “sen borcunu ödemişsin” deyip 

gönderirmiş. O yüzden de iki kez iflas etmiş; fakat 

yılmamış ve üçüncü kez yine aynı yerde aynı 

ticareti yapmaya devam ederek bugünlere kadar 

ulaştırmış. 

Ticarette her zaman insanlara güvenilmesi 

gerektiğini söyleyerek bu ilkeyi bize miras 

bıraktı. Dedem Ömer Ağa: “müşterinizi kesinlikle 

kandırmayın aksi takdirde kendinizi kandırırsınız, 

bir müşteri doğruyu söylediğinde size 10 kişi 

getirebileceği gibi aksi takdirde 10 kişinin de size 

gelmesini engelleyebilir.” derdi ve bu bizler de 

düsturla yetiştirildik. 

44 

. 



TÜRKİYE DİSTRİBÜTÖRÜ 

ÖZEFE TEKNİK HIRDAVAT A.Ş. 

EVOBOND TÜRKİYE 

ÖZEFE TEKNİK HIRDAVAT A.Ş. 

Büyükdere Cad. Kirgulu Sk. 

Metrocity İş Merkezi No: 4 

Kapı No: 38-JR Şişli / İstanbul 

T: 0212 366 02 35 

Fax: 0212 319 38 02 

info@evobondeurope.com 

Merkez: 

Şube: 

ÇELEBİ HIRDAVAT LTD. ŞTİ. 

Demirtaş Mh. Kantarcılar. Cd. 

No:29 Eminönü FATİH / İSTANBUL 

+90 (212) 511 79 97 +90 (212) 511 34 54 

Mahmutbey Mah. İSTOÇ 29. Ada 

No:90-92 BAĞCILAR / İSTANBUL 

+90 (212) 659 69 34 +90 (212) 659 69 35 

info@celebihirdavat.com 

45

Röportaj 

yardımcılığı yapıp 2018 yılındaki seçimlerden 

sonra 12.meslek komitesi hırdavatçılar başkanlığı 

görevine seçilerek, bir asra yakın hizmet 

etmenin haklı gururu ile 48 esnaf arkadaşımız 

üyelerimizin desteğini alarak ve sorunları bir 

üst makama iletebilmek adına köprü vazifesini 

üstlenmiş oldum. 2019 yazında da meclis üyeliği 

yedek listesinde olduğum için Ticaret ve Sanayi 

Odasında 56 meclis üyesi arkadaşlarımızla Ordu 

iline hizmet etmenin gurunu yaşamaktayım. 

1957 yılındaki vefatının ardında ikinci kuşak olarak 

babam Burhan Çebi mağazayı devralmış ve beş 

yıl kadar yalnız işletmiş. Fakat malzeme alımı 

için Samsun ve İstanbul’a gitmek gerektiği için o 

yıllarda cip ve kamyon şoförlüğü yapmak da olan 

Osman (Mehmet) Çebi’nin de katılımıyla beraber 

çalışmışlar. Osman amcam sabah namazının 

peşinden mağazayı açarak sobayı yakıp 

ağabeyleri gelene kadar hazır hale getirirmiş. 

Girişkenliği ve güler yüzlü sohbetlerinden dolayı 

tezgâhtarlık işine bakmaya babam Burhan Çebi 

bakmaya başlamış. O dönemde lise mezunu ve 

müdürlük yaptığı için Murat Çebi’ye de mağaza 

içi muhasebe işini bırakmışlar. Uzun yıllar 

beraber çalışan üç kardeşe müşteriler malzeme 

almak istediklerinde yine halk yakıştırması “Ömer 

Ağa’nın çocuklarında vardır oraya gidelim” 

demeye başlamışlar. 

Bizler ise çekirdekten yetişme esnaf kültürü ve 

aile terbiyesi ile şımartmadan ortaokul döneminde 

öğleye kadar, öğleden sonrada mağazaya 

babama sefer tasıyla yemek götürerek, dükkânda 

getir-götür işleri yaparak; tabiri caizse esnaflığın 

tozunu yutturarak yetiştik. İşin sonunda bizler için 

en güzel ödül, buçuk pide ve gazoz içebilmekti. 

Bunun için dört gözle öğle saatini bekliyorduk. O 

dönemlerde çok şanslıydık ve güzel gençlik yılları 

geçirdik. 

28.01.1999’da babam Burhan Çebi’nin vefatından 

sonra, üçüncü kuşaktan şahsım Ömer Çebi olarak 

bize bırakılan bu devranı döndürmeye başladım. 

Daha sonra kardeşimin de gelmesiyle beraber, 

çalışarak Ordu halkına hizmete devam ettik. 2010 

yılında Ticaret Odasının 12. meslek komitesinde 

hırdavatçılar grubunda o dönemin başarılı ve 

tek bayanı olan Zübeyde Karadeniz hanımın 

tavsiyesi üzerine meslek komitesinde yedek 

listeden göreve girdim. 2014 yılındaki seçimlerde 

asil listede yer alarak Hırdavatçılar grubu başkan 

Firmanızın ürün gamı hakkında 

bilgi verir misiniz? 

Hırdavat ve nalburiye, inşaat ince malzemeleri, 

su ve sıhhi tesisat malzemeleri, damlama sulama 

boruları ve sprink çeşitleri, dalgıç pompa ve su 

motoru ek parçaları ile Ordu’da birçok mağazada 

bulunmayan ürün çeşidi ile Ömerağalar Hırdavat, 

firma sahibi meslektaşlarımız ve müşterilerimizin 

birçoğuna hitap edebilecek yedi bine yakın ürün 

gamına sahip bulunmaktadır. 

Satış pazarlama faaliyetlerinizi nasıl 

yürütüyorsunuz, satış sonrası hizmetlerle 

ilgili neler söylemek istersiniz, müşterilerinizin 

ihtiyaç talepleri ne yönde oluyor, 

yönlendirme yapıyor musunuz? 

Firmamızın hayat politikasında para her zaman 

ikinci planda olmuştur. Para tercihi ilk planda 

olanlardan her daim uzak olmuşuzdur. Bir 

asra yakın Ömerağalar Hırdavatın dedemden 

başlayıp babam ve amcamların; akabinde ben 

ve kardeşimin Ordu iline ve ilçelerine mahalle 

ve köylerine kadar hizmet etmenin haklı 

gururunu yaşıyoruz. Güler yüzlü karşılama ve 

müşterilerinize gereken saygıyı göstermediğiniz 

takdirde mağazanızda trilyonluk malzemeniz 

dahi olsa müşteri gelmeyince o malzemeyi 

satamazsınız. Ömerağalar Hırdavat olarak ilk 

felsefemiz müşteri memnuniyetini ve güvenini 

sağlamaktır. Mağazamıza gelen müşterimiz 

şunu iyi bilir ki; kötü ve işe yaramaz malzemeyi 

bize vermezler, o yüzden çok uzak mesafeden 

yüzlerce müşterimiz birçok esnafı atlayarak bize 

gelir. Bunun yanı sıra bizden alınan malzemenin 

mağazada yapılacak veya monte edilmesi 

gereken kısımları itina ile yapılır. Yerinde takılacak 

kısımlarda ise nasıl yapılacağı anlaşılır biçimde 

anlatıldıktan sonra müşteri memnuniyet ile 

gönderilir. Bizden alınan ve kullanılmayan sonraki 

müşterilerimize satarken zorluk çıkarmayacak her 

ürünümüzün değişimini ve iadesini alarak müşteri 

memnuniyetini sağlamaktayız. Kaliteli ürünleri 

mağazamızın ilk açıldığı yıldan bu yana uygun 

46 

. 



47

Röportaj 

alıp ve uygun satıp müşteri memnuniyetini üst 

seviyede tutarak müşterilerimizde ayak alışkanlığı 

sağlamaktayız. Mağazamızda bulunmayan 

ürünler için de müşterilerimize nerede 

bulabileceklerini tarif etmenin yanı sıra telefonla 

diğer meslektaşlarımızı arayarak müşterilerimizin 

aradığı ürünün ellerinde olup olmadığını 

soruyoruz. Böylelikle müşterinin uzak mesafelere 

boşuna gitmesini önleyerek memnuniyetini 

sağlıyoruz. Aradığımız firma sahibi de kendisine 

müşteri gönderdiğimiz için o da memnun kalıyor. 

Rahmetli dedem çocuklarını “müşterilerinizin hem 

parasını alın hem de duasını” diyerek yetiştirmiş, 

onlar da bizi aynı nasihatle yetiştirdiler. Allah 

onlardan razı olsun… 

Bölgenizdeki Hırdavat ve Nalbur sektöründeki 

rekabet ortamını nasıl değerlendiriyorsunuz? 

Dededen kalma ticaretimizde sizin rekabet diye 

tanımladığınız, bizim çevre esnaf arkadaşlarımızla 

diyaloğumuz her daim seviyeli olmuştur. Asla 

rekabet edecek derecede olmamıştır; zira birçoğu 

ile iş yaptığımız çevrenin dışında aynı mahallede 

büyüdüğümüz için birbirimize karşı saygı ve sevgi 

ile bütünleşiriz. 

2020 yılı için değerlendirmenizi alabilir miyiz? 

Genel itibariyle sektörel anlamda 2021 yılından 

beklentileriniz nelerdir? 

2020’nin ilk üç ayı kış dönemine denk geldiği için 

her yıl olduğu gibi durgun geçmekte idi. Mart ayında 

tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de patlak veren 

covid-19 ile şaşkına döndük, bocaladık. Akabinde 

hastalığın etkisini atlatmaya çalıştığımız dönemde 

hafta sonu yasakları başlayınca insanların evlere 

kapanması ve birçoğunun yaz döneminde köylere 

çekilmesiyle bağ bahçe işlerine bakması ve 

evlerdeki tadilat, boya, hobi şeklinde uğraşlarla 

vakit geçirmek adına yapılan işlerden dolayı 

bizim sektör biraz daha hareketli geçti. 2020’nin 

sonlarına doğru işlerin yavaşlamasıyla hastalığın 

ikinci evresiyle başlayan tedirginlik, 2021 yılı başları 

itibariyle ileriye çok umutla bakamayacağımız 

sinyalini verdi. 

48 

. 



Sektörel 

Prestijli Projelerin Tesisatlarında GF Hakan Plastik 

Tashkent City’de GF Hakan Plastik Ürünleri Tercih Edildi 

Özbekistan’ın kalbinde yer alan en prestijli projelerden Tashkent City’nin farklı 

parsellerinde yükselen yapılarında yüksek performansa sahip GF Hakan Plastik 

ürünleri ile kullanılıyor. 

GF Hakan Plastik, yurt dışı projelerinde de adından 

söz ettiriyor. Özbekistan’ın başkentinde hayata 

geçirilen Tashkent City, 8 hektar arazi üzerinde 

toplam 1.980.000 m² inşaat alanına sahip dev bir 

proje. Farklı parsellerde hayata geçirilen proje, 

kongre merkezinden otele, iş kulelerinden alışveriş 

merkezine ve park alanlarına kadar pek çok birim 

barındıyor. GF Hakan Plastik bu dev projede farklı 

parsellerde inşaa edilen yapılarda ürünleri ile yer 

alıyor. Lot 3’de yükselen Nest One, Lot 5’de yer 

alan Hampton by Hilton Hotel ve Lot 2’de bulunan 

Alışveriş Merkezi. 

Tamamlandığında Orta Asya’nın en yüksek binası 

olacak Nest One, rezidans, otel, iş merkezi, 

fitness salonu, sinema salonu, çocuk oyun alanları, 

kütüphane ve benzeri 33 farklı birimden oluşuyor. 

Tashkent City projesinin Lot 2 parselinde yer alan 

Alışveriş Merkezi ise toplam 48.000 m² kapalı 

alana sahip karma bir projede yer alıyor. 168 odalı 

Hampton by Hilton Hotel ise kongre binasının 

hemen yanında yükseliyor. 

Bu üç projenin tesisat sistemlerinde GF Hakan 

Plastik GF Silenta 3A ve GF Aquasystem PP-R 

ürünleri tercih ediliyor. 

DIN 4109, DIN 4102 sistem standartlarına uygun 

şekilde formüle edilerek güçlendirilen ve PP’den 

üretilen ses yalıtımlı GF Silenta 3A atık su boru 

sistemi, 4lt/s akış hızında sadece 16 dB ses şiddeti 

ile tesisat sistemlerinin ihtiyaçları için ideal bir ürün. 

Özellikle çok katlı ve hane sayısının fazla olduğu 

yapılarda tesisattan kaynaklı gürültünün önlenmesi 

ve yapı konforunun artırılması konusunda tercih 

edilen bir ürün Silenta 3A. Atık su transferlerinde 3 

katmanlı yapısı ile ses oluşumunu en az seviyelere 

indiriyor. Yüksek molekülerli formülü sayesinde 

hava yoluyla yayılan ses dalgalarının dışarı 

çıkmasını engelleniyor. 

İhracat pazarının gözde ürünü GF Aquasytem PP- 

R, PN 20-25 basınç sınıflarına uygun olarak sıcak 

ve soğuk su kullanımında 50 yıllık çalışma olanağı 

sağlıyor. Aquasystem PP-R sistemleri içme suyu 

sistemlerinin yanı sıra merkezi ısıtma sistemleri, 

sıcak-soğuk su sistemleri, klima sistemleri ve 

güneş kolektörlerinde de kullanılabiliyor. 

GF Hakan Plastik ürünlerinin uzmanlığı, yapıların 

geleceğe güvenle ulaşmasına katkı sağlıyor. 

50 

. 



. 


Sektörel 

Kärcher, Soğuk Kış Günlerinde de Yanınızda 

Beklenen yağışlar nihayet geldi. Bu hepimizi bir yandan sevindirirken bir yandan 

da düşündürmüyor değil. Alman temizlik teknolojileri devi Kärcher’in birbirinden 

fonksiyonel ürünleri, soğuk kış günlerinde su baskınları, zemin ve cam temizleme 

işlerinizi kolaylaştımak için en büyük yardımcınız olacak. 

Beklenen yağışlar nihayet geldi. Bu hepimizi seviyesinin sensörün altına inmesiyle 15 saniye 

bir yandan sevindirirken bir yandan da içinde kendiliğinden duran SP 7 DİRT INOX 5 

düşündürmüyor değil. Alman temizlik teknolojileri 

devi Kärcher’in birbirinden fonksiyonel ürünleri, 

yıllık ek garanti süresine de sahip. Üstelik yüzde 

20 fiyat avantajı ile… 

soğuk kış günlerinde su baskınları, zemin ve cam 

temizleme işlerinizi kolaylaştımak için en büyük 

yardımcınız olacak. 

Zorlu buz kütlelerinin şansı yok 

Kärcher Buharlı Temizlik Robotu ise buharla 

vakumun gücünü birleştiren mükemmel bir 

Su basmalarına karşı SP 7 Dirt Inox dalgıç pompa temizlik yöntemi sunuyor. Buharın gücüyle 

Kärcher’in yüksek performanslı kirli su dalgıç 

pompası SP 7 DİRT INOX su basmış bodrumlar 

ya da su basmış bina kazıları (azami 100 m³) 

ile büyük bahçe havuzları gibi drenaj alanlarını 

pompalamak için kusursuz bir şekilde tasarlanmış 

bulunuyor. Seviye sensörü sayesinde suyla 

zorlu buz kütlelerinin eritilmesini sağlayan bu 

olağanüstü makine, vakumlama özelliği ile de 

buzdan geriye hiçbir şey bırakmıyor. Kärcher’in 

bataryalı ıslak-kuru elektrikli süpürgeleri de sıvıyı 

vakumlama özelliğiyle işlerinizi ciddi ölçüde 

kolaylaştıracak. 

temas ettiği anda çalışmaya başlayan ve su

Sektörel 

temizleyici, havayı bakteri, koku, alerjen veya 

uçucu organik bileşenlerden arındırmak için 4 

farklı filtre alternatifi sunuyor. Cihazın otomatik ve 

gece modu da bulunuyor. 

Profesyoneller için eşsiz çözümler 

Kärcher, üstün teknolojisini yansıtan ürünleri 

ile profesyonel alanlarda da kullanıcılarına 

olağanüstü temizlik çözümleri sunuyor. Binicili 

veya kompakt / itmeli zemin otomatları depolar, 

üretim tesisleri, alışveriş merkezleri, otoparklar 

veya havaalanları gibi geniş yüzeyli alanları 

temizlemek için ideal seçim. Zemini aynı anda 

süpüren, silen ve kurutan makineler ile havalar ne 

kadar yağışlı olsa da yerler kupkuru ve tertemiz 

olacak. 

Kärcher mağaza ve otel camlarının temizliğine 

yönelik geliştirdiği WV ürünleri ile de zahmetsizce 

istenen sonucu elde etmenizi sağlıyor. Batarya 

ile çalışan WVP 10 Adv Cam / Yüzey Temizleme 

Makinesi yatay veya dikey yüzeylerde ve hatta 

baş üstü yüzeylerde bile son derece konforlu 

kullanım sunuyor. Üstelik pencere ve seramik gibi 

tüm pürüzsüz yüzeyler için de ideal. 

Arabanızın camları güvenle tertemiz 

Kärcher şarjlı EDI 4 buz kazıyıcı ile buzu parça 

parça kazımak artık geçmişte kaldı. Artık EDI 4 buz 

kazıyıcı sayesinde arabanızın camından kalın, 

inatçı buz katmanlarını bile hızlı ve zahmetsizce 

çıkarmanız mümkün. Dönen diski ve altı adet 

sağlam plastik bıçağı sayesinde tek bir hareketle 

cama yapışmış buzları söküp atan kompakt buz 

kazıyıcı yuvarlak kenarları sayesinde herhangi bir 

çizik oluşmasını da engelliyor. 

Kapalı ortamlarda kaliteli hava 

Özellikle pandemi sürecinde soğuk kış günlerini 

yaşadığımız şu günlerde, kapalı ortamları 

havalandırma süreleri kısalırken, kapalı 

ortamlarda geçirdiğimiz zaman da arttı. Dolayısıyla 

bulunduğumuz ortamlardaki hava kalitesinin 

önemi çok daha arttı. Ofis ve ev gibi çokça zaman 

geçirdiğimiz mekanların hava kalitesini artırmak 

artık Kärcher’in hava temizliyicisi AF 100 ile çok 

kolay. 100 m²’ye kadar olan alanlarda optimum 

hava kalitesi sağlayan cihaz, 20 dakika içinde 

havadaki tüm partikülleri yüzde 99,98 oranında 

hapsediyor. Lazer sensörlü AF 100 mobil hava 

53

54 

. 



55

Türk müteahhitlerin 2021 yılı hedefi ilk aşamada 

20 milyar doları yakalamak… 

İnşaatın Şefleri, Salgına Rağmen 

15 Milyar Dolarlık Projeye Yaklaştı 

Sektörel 

Türkiye’yi yurtdışında temsil eden Türk müteahhitleri, Covid-19 pandemisinin 

etkisine rağmen 2020 yılında yurtdışında 14,4 milyar ABD Doları tutarında proje 

üstlendi. En çok proje üstlenilen ülke 4,6 milyar ABD Doları ile Rusya olurken, Türk 

müteahhitler geleneksel pazarlarının yanında ABD ve Batı Avrupa’da firma satın 

alma gibi yöntemlerle tutunmaya çalışıyorlar. 

Türk müteahhitleri, Covid-19 pandemisi nedeniyle 

tüm dünyada zor geçen 2020 yılında yurtdışında 

14,4 milyar ABD Doları büyüklüğünde proje 

üstlendi. Sektörün 2020 yılında en çok proje 

üstlendiği ülke 4,6 milyar ABD Doları ile yine 

Rusya olurken, yeni pazarlar için de çalışmalar 

sürüyor. İnşaat sektörü için önem taşıyan büyük 

pazarlar Batı Avrupa ve ABD^yi hedefleyen 

Türk müteahhitleri firma satın alımı, yerel firma 

kurulumları ve iştirakler gibi yeni yöntemlerle de 

bu pazarlarda tutunmaya çalışıyor. 

Sektörün 2020 yılı yurtdışı performansı ve 2021 

yılı vizyonu ile hedefleri, Türkiye Müteahhitler 

Birliği’nin (TMB) ev sahipliğinde ve Ticaret Bakanı 

Ruhsar Pekcan katılımıyla, TMB Başkanı Mithat 

Yenigün ile Türk Müşavir, Mühendisler ve Mimarlar 

Birliği (TürkMMMB) Başkan Yardımcısı İrfan 

Aker’in yer aldığı “2020 yılı Yurtdışı Müteahhitlik 

ve Teknik Müşavirlik Hizmetleri Değerlendirme 

Toplantısı”nda ele alındı. 

Toplantıda konuşan Ticaret Bakanı Ruhsar 

Pekcan, inşaat sektörünün yurtdışında açıldığı 

günden bu yana 48 yılı geçen süre içerisinde 

büyük ilerlemeler kaydettiğini ve bugün itibariyle, 

dünyanın 128 farklı ülkesinde 418,7 milyar dolar 

değerinde 10.525 proje üstlendiğini belirtti. 

56 

. 



Sektörel 

Müteahhitlik sektörünün bugüne kadar dünyanın 128 ülkesinde toplam 418,6 

milyar ABD Doları değerinde 10 bin 525 proje üstlendiğini belirten Ticaret Bakanı 

Ruhsar Pekcan, “Sektörün, geleneksel pazarlardaki payını sürdürmesi ve yeni 

pazarlarda da ciddi bir büyüklüğe ulaşması, geleceğe yönelik beklentilerimizi de 

güçlendirmektedir” dedi. 

“Son projeler ile birlikte rakam, 

15 milyar doları bulabilir” 

Covid-19 salgını nedeniyle küresel ekonomideki 

olumsuz gelişmelerin yurtdışı müteahhitlik 

ve teknik müşavirlik sektörünü de doğrudan 

etkilediğini söyleyen Bakan Pekcan, öte yandan 

2020 yılına iyi bir başlangıç yapılarak yılın ilk 

aylarında ciddi ve prestijli projeler üstlenildiğini 

belirtti. Küresel ekonomik sorunlara rağmen 2020 

yılında 20 milyar dolarlık proje büyüklüğünün 

aşılabileceğini düşündüklerini dile getiren 

Pekcan, “Ancak, salgının küresel etkileri, yeni 

proje üstlenimi açısından zor bir yıl yaşamamıza 

neden oldu. Buna rağmen, 2020 yılında üstlendiği 

projeler an itibariyle 14,4 milyar dolarlık bir 

büyüklüğe ulaşmıştır. Yılsonunda üstlenilmiş olan 

yeni projelerin bilgilerinin de eklenmesi ile birlikte, 

2020 yılını 15 milyar doları aşan bir büyüklükle 

kapatacağımızı öngörüyoruz” dedi. 

Bakan Pekcan, şöyle devam etti: “2020 yılında 

da firmalarımız tarafından en fazla proje Rusya 

Federasyonu’nda üstlenilmiş olup Rusya 

Federasyonu’nda üstlenilen yeni proje tutarı 4,6 

milyar dolara ulaşmıştır. 2020 yılı içerisinde en 

fazla proje üstlenilen ilk 20 ülke arasında BDT, 

Ortadoğu, Kuzey Afrika coğrafyasında bulunan 

geleneksel pazarlarımızın yanı sıra, Romanya, 

Hırvatistan, Bosna-Hersek, Hollanda, Senegal, 

ABD, Mozambik, İngiltere gibi Balkan, Batı 

Avrupa, Amerika ve Sahra-altı Afrika ülkeleri de 

yer almaktadır. Ayrıca, 2020 yılı içerisinde sektör 

tarafından Hindistan ve Afganistan gibi Asya 

ülkelerinde de projeler üstlenilmiştir. Sektörün, 

geleneksel pazarlardaki payını sürdürmesi 

ve yeni pazarlarda da ciddi bir büyüklüğe 

ulaşması, geleceğe yönelik beklentilerimizi de 

güçlendirmektedir.” 

58 

. 



2 

1 

1. Ahşap ve meşinden, 4 parmaklı ellik. 2. 20. yy. başı Anadolu bağ bıçakları. 

Çağlar boyu üretim kültürümüzün sessiz tanığı gündelik hayatımızın 

sadık yoldaşı el aletlerinin izini Anadolu’da sürdük. Ulaşabildiklerimizle 

Türkiye’nin ilk “El Aletleri Müzesi”ni kurduk. 

YIL 

DESIGN FORGE SAFETY 

www.kanca.com.tr

Sektörel 

Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Mithat Yenigün, 2021 yılı yurtdışı proje hedefinin 

20 milyar ABD Doları olduğunu belirterek, “Finansman temini konusunda somut 

gelişmeler olması halinde bu seviyeyi de aşabileceğimize inanıyoruz” diye konuştu. 

TMB Başkanı, “Koşullar belirsiz, riskler büyük, rekabet ise zorlu… Dolayısıyla, küresel 

çapta öne çıkan sektörümüz ve marka haline gelmiş firmalarımızın ülkemiz ve 

ulusal ekonomimiz için taşıdığı önem iyi anlaşılmalıdır” dedi. 

“Büyük pazarlara yeni yöntemlerle 

tutunmaya çalışıyoruz” 

Pekcan ayrıca sektörün geleneksel pazarlarının 

yanı sıra büyük pazarlara yönelik çalışmalarını 

hızlandırdığına dikkat çekerek, “Özellikle ABD 

ve Batı Avrupa’da firma satın alımı, yerel firma 

kurulumları ve iştirakler gibi yeni yöntemlerle bu 

pazarlarda tutunmaya çalışmaktadırlar” dedi. 

Bakan Pekcan, 2020 yılında teknik müşavirlik 

sektörünün de yurtdışında 140 milyon ABD Doları 

büyüklüğe ulaştığını, sektörün 2021 yılı hedefinin 

ise 150 milyon ABD Doları’nı aşmak olduğunu 

söyledi. 

“Finansman temini sağlanırsa hedef de aşılır” 

TMB Başkanı Mithat Yenigün ise yurtdışında 

salgın nedeniyle 20 milyar dolarlık yıllık yeni 

proje hedefi yakalanamamış olsa da mevcut 

koşullarda ulaşılan düzeyi de başarı olarak kabul 

ettiklerini kaydetti. Küresel pazarda belirsizliklerin 

sürdüğüne dikkat çeken Yenigün, “Bununla 

birlikte, aşı çalışmalarındaki gelişmeler tünelin 

ucunda bir ışık olmuş, bir umut oluşmasına neden 

olmuştur. Bu kapsamda, 2021 yılının salgının 

kayıp yıl kıldığı 2020’den daha iyi olacağını ümit 

ediyoruz. 2021 yılı hedefimiz ilk aşamada yıllık 

yeni proje tutarında 20 milyar dolar seviyesini 

tekrar yakalamak... Finansman temini konusunda 

somut gelişmeler olması halinde bu seviyeyi de 

aşabileceğimize inanıyoruz. Sonraki yıllara ilişkin 

hedefimiz ise yılda 50 milyar dolar tutarında yeni 

iş üstlenmek olacak” dedi. 

Küresel pazarda artan finansman ihtiyacı 

kapsamında Bu kapsamda, sektörün ihtiyaç 

60 

. 



Sektörel 

Türk Müşavir, Mühendisler ve Mimarlar Birliği Başkan Yardımcısı İrfan Aker de kamu 

- özel işbirliği modeliyle Türk firmalarında küçümsenemeyecek bir bilgi birikimi 

oluştuğuna dikkat çekerek, büyük proje tecrübe ve referansların sektöre kalite - 

fiyat kombinasyonunun uygulandığı ihalelerde avantaj sağladığını da kaydetti. 

duyduğu finansmanın temini amacıyla Türk 

Eximbank, bankacılık sektörümüz, uluslararası 

kurum ve kuruluşlarla yakın işbirliği içinde 

çalışıyoruz. Türk Eximbank, bankacılık 

sektörümüz, uluslararası kurum ve kuruluşlarla 

yakın işbirliği içinde çalıştıklarını kaydeden 

Yenigün, “Ayrıca, Afrika ve Asya Kalkınma 

Bankaları, İslam Kalkınma Bankası gibi çok taraflı 

kalkınma bankaları ve diğer ülke ihracat kredi 

kuruluşları ile de temastayız. Üçüncü ülkelerde 

işbirliği kapsamında özellikle Japonya, Güney 

Kore ve ABD ile güç birliği arayışı içindeyiz” dedi. 

“En iyi şefler müteahhitlikte de 

kolay yetişmiyor” 

Bu yıl 69. yaşını kutlayacak olan TMB’yi yurtdışı 

müteahhitlik hizmetlerinin mutfağı olarak 

gördüklerini ifade eden Yenigün, “Bu mutfakta 

dünyaca ünlü, büyük şeflerimiz, yani üye 

firmalarımız çalışıyor... Koşullar belirsiz, riskler 

büyük, rekabet ise zorlu… Nasıl ki en iyi şefler 

kolay yetişmiyorsa; küresel inşaat pazarında 

marka haline gelmek, geldikten sonra da durumu 

muhafaza edip, geliştirmek kolay olmuyor. 

Dolayısıyla, küresel çapta öne çıkan sektörümüz 

ve marka haline gelmiş firmalarımızın ülkemiz 

ve ulusal ekonomimiz için taşıdığı önem iyi 

anlaşılmalıdır” diye konuştu. 

“Körfez’de sorunlarımız arttı” 

Yenigün, hükümetin desteği ile Libya’daki 

sorunların çözüm sürecinin devam ettiğini 

belirtirken, son dönemde Türkiye’ye yönelik 

olumsuz algı nedeniyle sektöre Körfez’de özellikle 

Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirliklerinde 

yapılan haksız uygulamaların giderilmesi için de 

desteğe ihtiyaç duyduklarını ifade etti. 

Türk işgücüne dünyanın dört bir yanında istihdam 

olanağı yaratmak arzusunun, salgının yol açtığı 

62 

. 



Sektörel 

işsizlik ortamında daha da öne çıktığını belirten 

TMB Başkanı Yenigün, “Bu çerçevede mevcut 

engellerin aşılması konusunda da hükümetimizin 

desteğini beklediğimizi ifade etmek isterim. Bir 

diğer önem arz eden konu yüksek teknolojinin 

inşaat faaliyetlerine entegrasyonu için de 

bakanlıklarımız, başta TÜBİTAK olmak üzere ilgili 

kurumlar, akademik dünya ile başlattığımız ve 

giderek de geliştireceğimiz işbirliğinin önemine 

vurgu yapmak istiyorum” dedi. 

‘Kamu – özel işbirliği modeli yurtdışında 

avantaj sağlıyor’ 

TürkMMMB Başkan Yardımcısı İrfan Aker de 

Türk mühendislik, müşavirlik ve mimarlık firmaları 

olarak 2020 yılı sonu itibarıyla 124 ülkede, 2 

bin 197 projenin planlamadan inşaat kontrolü 

ve işletmeye alma gibi çeşitli aşamalarında, 

her coğrafyada toplam 2,6 milyar ABD Doları 

tutarında hizmet sağladıklarını belirtti. Aker, 

şunları kaydetti: 

“Son yıllarda, yurt dışında sözleşme bedeli 100- 

150 milyon dolar olan mühendislik ve müşavirlik 

işlerinde de yer almayı başarmanın mutluluğunu 

yaşıyoruz. Ülkemizdeki enerji, ulaştırma, su, 

çevre, bina gibi birçok alandaki proje çeşitliliği 

ve imkânları sayesinde, firmalarımızın master 

plan, fizibilite, tasarım, ihale dokümanlarının 

hazırlanması, ihale süreci, inşaat kontrolü ve 

işletmeye alma hizmetlerinde engin tecrübe 

ve bilgi sahibi olmuş, ayrıca yap - işlet - 

devret ve kamu - özel işbirliği modeliyle de, 

firmalarımızda küçümsenmeyecek bir bilgi 

birikimi oluşmuştur. Ülkemizdeki büyük ölçekli 

projelerden sağladığımız tecrübeler, iş bitirmeler 

ve referanslar, bizlerin yurtdışındaki ihalelerde, 

teknik yeterlilik yönünden çoğu zaman Avrupa 

ve Amerikan mühendislik/müşavirlik firmalarının 

önünde yer almamızı bir başka deyişle onlardan 

daha yüksek teknik puan almamızı sağlamaktadır. 

Bu bizlere kalite - fiyat kombinasyonunun 

uygulandığı ihalelerde avantaj sağlamaktadır.” 

64 

. 



Diyarbakır’ın Saygın Esnafı: 

Hıdıroğulları Hırdavat 

Röportaj 

1963 yılında Hıdır Kalav tarafından Diyarbakır’da kurulan Hıdıroğulları Hırdavat, 

esnaf köşemizin bu ayki konuklarından biri oldu. Bir aile şirketi olarak faaliyetlerine 

devam eden Hıdıroğulları Hırdavat, aile üyelerinin vizyonu ile sadece satan değil 

aynı zamanda üreten bir şirket olma hedefi ile çalışmalarını sürdürüyor. 

yenileyerek, Bağlantı Elemanları ve hırdavat 

sektöründe ciddi bir tedarikçi konumuna gelmiştir. 

Önceliği daima müşteri memnuniyeti olan 

Hıdıroğulları Hırdavat kalite, güven mantığıyla 

hareket etmektedir. 

Hıdıroğulları Hırdavat 

Genel Müdürü 

Mikail Kalav 

Önceliklerinin daima müşteri memnuniyeti 

olduğunu belirten Hıdıroğulları Hırdavat Genel 

Müdürü Mikail Kalav, firma olarak kalite ve 

güven mantığıyla hareket ettiklerini söylüyor. 

Diyarbakır ve çevresinde çok geniş ürün gamı ile 

müşterilerine hizmet verdiklerini ve birçok ünlü 

markanın bayiliğini üstlendiklerini belirten Mikail 

Kalav ile keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik. 

Öncelikle firmanızın kuruluşu ve gelişim 

süreci hakkında bilgi verir misiniz? 

Hıdıroğulları Hırdavat, kurulduğu yıldan itibaren 

sektörde en üst sıralarda yerini almış, oluşturduğu 

yenilikler ile teknolojik değişikliklere öncülük etmiş 

ve sektörde büyük bir saygınlık kazanmıştır. 

Sn. merhum Hıdır KALAV tarafından Diyarbakır’da 

1963 yılında oto makasçı ve kaynakçı olarak 

kurulan Hıdıroğulları Hırdavat, 1993 yılından 

itibaren hırdavat ve bağlantı elemanları sektörüne 

adım atmıştır. 2000 yılından itibaren büyüyen ve 

gelişen Hıdıroğulları Hırdavat bünyesinde birçok 

bayilikler barındırmaktadır. 

Aile şirketi olan Hıdıroğulları Hırdavat, yeni 

jenerasyonların katılımıyla inovasyonlara ağırlık 

vermiş, çağın gerektirdiği şekilde kendisini 

Hıdıroğulları Hırdavat, dürüst, çalışkan, vizyoner 

bakış açısı ve sosyal sorumluluklarının bilincinde 

kaliteden ödün vermeyerek ticari faaliyetlerine 

devam etmektedir. 

Ülke kalkınmasının, katma değeri yüksek olan 

ürünlere bağlı olduğunu düşünen Hıdıroğulları 

Hırdavat, 2018 yılında iş gücüne dayalı üretime 

başlamış, 2022’nin ikinci yarısında faaliyete 

geçirmeyi planladığı üretim tesisi için çalışmalar 

devam etmektedir. 

Firmanızın ürün gamı hakkında 

bilgi verebilir misiniz? 

Hıdıroğulları hırdavat bağlantı elemanları, teknik 

el aletleri, elektrikli el aletleri, oto temizlik ürünleri, 

kaynak ekipmanları, kimyasal yapıştırıcılar, 

kesici-silici taşlar, takım çantaları, sızdırmazlık 

malzemeleri, inşaat malzemeleri, iş güvenliği 

ekipmanları, ambalaj ekipmanları, hidrolik-ve 

elektrikli kaldıraçlar, sprey boyalar vs. ürünlerin 

satışını toptan ve perakende yapmaktadır. 

Bayiliğini yaptığınız marka ve markalarla ilgili 

bilgi verebilir misiniz? Üretici firmalardan 

beklentileriniz neler? Yeni ürünlerle ilgili 

teknik olarak detaylı bilgiye ulaşabiliyor 

musunuz? Neler söylemek istersiniz? 

Hıdıroğulları hırdavat olarak bir distribütör ve 

üretici firma ile çalışmaktadır. Bunlardan bazıları; 

404 Kimya 

Zimak El Aletleri 

Standart (STD) Cıvata 

Cown Elektrikli Elaletleri 

Catpower Elektrikli El Aletleri 

RTR-MAX Elektrikli El Aletleri 

GFB Matkap Uçları 

İzeltaş – Eltatools 

Port-Bağ 

66 

. 



Meclis Mah. Teraziler Cad. 31/B2 Sancaktepe / İST. 

+90 850 211 13 56 +90 535 924 98 98 

pandaplastik.com 

info@pandaplastik.com 

67

Röportaj 

Alcon Kimya 

Beybi İş Eldivenleri 

Yıldız Gaz Armatürleri 

Sait Demirci El Aletleri 

Atlas Vida 

Atlas Zımpara 

Eltos El Aletleri 

Satış pazarlama faaliyetlerinizi nasıl 

yürütüyorsunuz? Satış sonrası hizmet ile ilgili 

neler söylemek istersiniz? Müşterilerinizin 

ihtiyaç ve talepleri ne yönde oluyor? 

Yönlendirme yapıyor musunuz? 

Covid-19 hastalığı tüm dünyayı kasıp kavururken, 

herkes kendince imkanlar dahilinde önlemler 

almaktadır. Bizler saha satış ekibimize yardımcı 

olacak ve yükünü hafifletecek ve ürünlerimizi 

daha çok değerli müşterilerimize sunmak için 

sosyal medya, online satış mağazaları (N11- 

Trendyol-Hepsiburada vs.) B2b Satış Sistemi 

ve müşteri ziyaretleri ve iş yerimizde perakende 

olarak da satış yapmaktayız. 

Satışını yaptığımız ürünlerin kullanımında 

nelere dikkat edilmesi gerekti hakkında 

gerek pazarlamacılarımız gerek satış sonrası 

destek ekibimiz bilgilendirme yapmaktadır. 

Müşterilerimizin bizleri tercih etmesindeki en 

önemli husus kaliteli hizmet, güvenli ticaret, 

güler yüz… (Bir esnafta olması gerekenler.) 

Müşterilerimizin tüm isteklerine cevap vermeye 

gayret edip elimizden gelenin en iyisini 

yapmakla mükellefiz. Bizde olmayan veya 

satışını yapmadığımız ürün veya ürünler için 

ise müşterimizi kırmayacak ve layıkıyla işlerini 

görecek kişilere yönlendiririz. 

Üretici firmanın tanıtım, reklam ve 

kampanyaları sizleri ne derece etkiliyor? 

Satışlarınızın artmasında etkili olduğunu 

düşünüyor musunuz? 

Tabi ki ürünlerin tanıtımı için reklam broşür vs. 

önem arz etmektedir. Çünkü reklam satış getirir. 

Bunun dışında bence her şeyi de üretici veya 

distribütörden beklemek, lokma piş ağzıma düş 

68 

. 



profesyonellerin 

tercihi 

ajanscode 

İstoç Toptancılar Çarşısı 16. Ada No: 20-22 Mahmutbey - İSTANBUL 

Tel: (0 212) 659 07 09 - 659 32 26 - 27 Fax: (0 212) 659 07 08 

www.rico.com.tr 

ricotools

Röportaj 

gibi olsa gerek. Eğer bu işi yapıyorsan kendin 

de mücadele edip reklamı da tanıtımı da kendin 

yapacaksın. Benim firmalardan beklentim sağlam 

bir ürün eğitimi en ince ayrıntısına kadar eğitim. 

Bunun dışında başlıca reklamı zaten üretici 

yapmakta. Müşteriye ihtiyacı olan işini görecek 

ürün seçimini satış pazarlama yapar. Müşteriye 

ihtiyacı dışında ürün satmaya kalkmak hem 

kendinize hem de müşteriye eziyettir. 

Bölgenizde hırdavat ve nalbur sektöründeki 

rekabet ortamını nasıl değerlendiriyorsunuz? 

Dövizlerin artması ve düşmesi salgın hastalık ile 

beraber piyasadaki fiyat dengesizliği doğal olarak 

müşterilerde en uygun fiyatı verenden ziyade en 

iyi hizmeti ve ürünün devamlılığı olan firmaya 

yöneltmektedir. 

2020 yılı için değerlendirmelerinizi alabilir 

miyiz? Genel itibariyle sektörel anlamda 2021 

yılından beklentileriniz neler? 

2020 yılı tüm ülke için geride kaldı. Depremler, 

hastalıklar, döviz artışı düşüşü sokağa çıkma 

kısıtlamaları buna rağmen geçen yılı, yıllık 

hedefimizin %20 üzerinde kapattığımızı 

söyleyebilirim. Artık 2021 yılındayız. 2021 yılı 

tüm insanlığa sağlık huzur bol kazanç getirmesini 

temenni ediyoruz. Bizim 2021 yılındaki beklentimiz 

bir önceki yıla nazaran hedefimizi %40 daha 

ileriye taşımak. 

yaşanan sıkıntılar nelerdir? Bu konuda 

çözüm önerileriniz var mı? 

Her sektörde bazı sıkıntılar bazı aksaklıklar vardır. 

Benim açımdan şöyle: Hammadde sıkıntısı, döviz 

artışı sevkiyat, ürünlerin gecikmesi gibi. 

E- ticaret siteleri (nalbur-hırdavat malzemeleri 

üzerine) hakkındaki düşünceleriniz nelerdir? 

Sektörün geleceğini nasıl değerlendirirsiniz? 

E-ticaret sitelerinin hem iyi hem de kötü yanları 

var. Müşterileri için iyi; çünkü oturduğu yerden 

ürünler kapısına kadar gitmekte. Perakende 

iş yeri ve hırdavat mağazası olanlar için ise 

kötü; çünkü mağaza içi satışını düşürüp nakit 

döngüsünü engellemektedir. 

Son olarak neler eklemek istersiniz? 

Öncelikle NalburTeknik Dergisinde bizlere yer 

verdiği için sizlere sonsuz teşekkür ederim. Tüm 

meslektaşlarıma hayırlı bol kazançlar dilerim. 

Sizce Nalbur ve Hırdavat sektörü ile ilgili 

70 

. 



71

Sektörel 

Pandemi Krizinde 2021 Ekonomi Öngörüleri 

Uzmanlar pandemi krizinin yaratmış olduğu sosyo-ekonomik etkilerin 

bir kısmının kalıcı olacağını ön görüyor. 

2020 yılı koronavirüs pandemisi nedeni ile 

modern dünyanın yaşamış olduğu en büyük 

krizlerden birinin başlangıcı olarak tarihte yerini 

almış durumda. Virüse karşı aşı uygulamalarının 

başlamış olması gelecek için olumlu sinyaller 

verse de, uzmanlar krizin 2021 yılı sonuna kadar 

etkisini devam ettireceğini öngörüyor. 

Pandemi krizinin ekonomik etkilerinin sektörel 

bazda büyük değişimler gösterdiğinin altını çizen 

Dinamo Danışmanlık Kurucu Ortağı, Kamu Özel 

Ortaklığı (PPP) ve Proje Finansmanı Uzmanı 

Fatih Kuran, “Sektörlerin önemli bölümü değişen 

ölçülerde olumsuz etkilenirken bazı sektörler ise 

olumlu olarak ayrışmış durumdalar. Kriz turizm, 

ulaşım, restoran ve eğlence sektörü, otomotiv, 

enerji ve genel olarak gıda dışında kalan üretim 

sektörlerini olumsuz etkiledi. Bazı sektörlerin 

2019 yılı kapasitelerine erişimin ancak 3-4 yıl gibi 

uzun bir zaman alabileceği de tahmin edilmekte. 

Öte yandan e-ticaret, online alışveriş ve kurye 

hizmetleri, bilgi ve iletişim teknolojileri, kişisel 

bakım ve sağlık, gıda ve perakende zincirleri, 

tarım, tıbbi malzeme ve hizmetler ile ilgili sektörler 

ise krizden olumlu olarak etkilenmiş durumdalar. 

Ayrıca, pandemi nedeni ile uluslararası tedarik 

zincirinde Çin kaynaklı önemli aksamalar 

yaşanmasının yeni dönemde tedarik zincirinde 

konsantrasyon riskinin yönetimine daha fazla 

dikkat çekeceği beklenmektedir. Bu nedenle 

şirketlerin tedarikçi portföylerinin coğrafi bazda 

nicelik olarak geliştirilmesine odaklanması 

öngörülmektedir. Söz konusu durum Türkiye 

açısından başta tekstil ve otomotiv olmak üzere 

önemli fırsatlar yaratabilir. 

Yanı sıra ülke yönetimlerinin tarım, gıda ve sağlık 

malzemeleri gibi temel ihtiyaç maddelerinin 

tedariğinin kriz dönemlerinde bir daha problem 

teşkil etmemesi için bundan böyle ağırlıklı olarak 

yerel bazda temin edilmesi için tedbirler alması 

da sürpriz olmayacaktır. ABD yönetimin ülke 

ihtiyaçlarını garanti altına almak amacı ile maske 

ihracatını yasaklaması bu duruma iyi bir örnek 

teşkil etmektedir. Bu şekilde global ticaretin 

önünü kota ve vergi uygulamaları ile sınırlayacak 

uygulamalar geri gelip yerel üretimler teşvik 

edilebilir.” dedi. 

Teknolojik Değişim ve Dönüşüm 

Diğer taraftan otomotiv ve makine üretim sektörleri 

gibi bazı sektörlerde, pandemi krizinden bağımsız, 

büyük bir teknolojik değişim ve dönüşümün 

yaşandığına değinen Fatih Kuran, ”Bu sürecin en az 

önümüzdeki on yıla damgasını vuracağını rahatlıkla 

ifade edebiliriz. Değişimin büyük ya da küçük 

72 

. 



73

Sektörel 

yurtdışı yatırım projelerine ağırlık vermesi de 

beklenen bir trenddir. Yatırımlar satın alma veya 

birleşme şeklinde olabileceği gibi sıfırdan yeni 

yatırım projeleri şeklinde de gerçekleşebilecektir. 

Ayrıca 2021 ile birlikte satın alma ve birleşme 

işlemlerinde OBİ ve KOBİ düzeyinde şirketlerin 

yer alacağı işlemlerde artış beklemekteyiz.” 

tüm oyuncuları etkisi altına alması kaçınılmazdır 

ve yeni duruma adapte olmak için işletmelerin 

büyük ölçekli yatırımlar yapma ihtiyacı söz konusu 

olacaktır. Yatırımların bir kısmı makine, ekipman, 

donanım şeklinde sabit yatırım ve kalan kısmının da 

teknoloji transferi ile araştırma geliştirme yatırımları 

başta olmak üzere entellektüel sermaye şeklinde 

olmasını beklemekteyiz. Bahsettiğimiz büyüklükte 

yatırımları özellikle küçük ve orta boy işletmelerin 

tek başlarına gerçekleştirmeleri ve yeni ekonomide 

rekabet güçlerini koruyabilmeleri çoğu işletme için 

mümkün olamayacaktır. Bu nedenle daha büyük 

hacimlere ulaşarak ölçek ekonomisinden faydalanıp 

maliyetleri düşürmek, Ar-Ge maliyetlerinden 

tasarruf etmek, teknoloji transferi sağlamak, satış 

ile dağıtım kanallarını daha verimli yönetebilmek 

ve yeni pazarlara açılmak amacı ile şirket satın 

alma ve birleşme işlemlerinde önümüzdeki yıllarda 

global düzeyde önemli bir artış gerçekleşmesini 

beklemekteyiz.” dedi. 

Türk Şirketlerinde Satın Alma ve 

Birleşme İşlemleri 

Fatih Kuran, ayrıca Türk yatırımcılar açısından 

satın alma ve birleşme işlemlerinin yurt içi ve 

dışı olarak iki kısımda incelenebileceğine vurgu 

yaptı: “Yurt içi işlemler iki Türk şirketin birleşmesi 

şeklinde olabileceği gibi yabancı şirketlerin de 

özellikle döviz kurlarındaki artış nedeni ile Türk 

Lirası bazında ucuzlayan varlıkları satın alma veya 

ortaklık kurma konularındaki iştahlarında artış 

beklemekteyiz. Özellikle uluslararası rekabete 

açık gelişmiş altyapısı olan sektörlerimiz için 

Türkiye’deki düşük işçilik maliyetlerinin yabancı 

yatırımcılar açısından cazibeyi artırmasını da 

beklemekteyiz. Yanı sıra özellikle pandemi krizi 

nedeni ile uluslararası tedarik zincirinde yaşanan 

değişimlere paralel olarak Türk şirketlerin 

Avrupa ve Kuzey Amerika başta olmak üzere 

alıcı pazarlarına daha yakın olmak amacı ile 

Proje Finansmanı Açısından Etkileri 

Pandeminin yaratmış olduğu belirsizlik ortamının 

pek çok sektörde riskleri artırmış ve doğru 

nakit akış tahmini yapabilme kabiliyetlerini de 

kısıtlamış durumda olduğunu belirten Fatih Kuran 

sözlerini şöyle noktaladı: “Projelere faiz, vade ve 

diğer kullanım koşulları itibari ile uygun koşullarla 

finansman sağlanması nakit akışının tahmin 

edilebilirliğine bağlı bir durumdur. Bu dönemde 

fon sağlayıcı -başta bankalar olmak üzerefinansal 

kuruluşların ekstra temkinli davranma 

eğiliminde olacağını tahmin etmekteyiz. Yeni 

yatırım projelerin önünü açarak ekonomiyi 

canlandırma amaçlı devlet teşviklerinde artış 

ile fon sağlayıcıları rahatlatacak ilave devlet 

garantilerinin verileceği Kamu Özel Ortaklığı 

(PPP) projelerinin artan kullanımı beklenebilir. 

Kalıcı, sürdürülebilir başarıyı hedefleyen 

şirketler 2020 sonrası yeni dünya düzeninin bir 

parçası olmak için geleceğe yönelik stratejik 

planlamalarını değişen durum ve koşullara uygun 

yapmak durumundalar. Finansal yönetim de 

stratejik planlamanın en kritik aşamalarından 

biri durumunda. Gerek satın alma ve birleşmeler 

gerekse de yeni projelerin finansmanı söz 

konusu olduğunda risk analizi ile yönetimi, 

finansal performansın doğru ölçülmesi ile esnek 

iş modellerinin geliştirilmesi, nakit akışına uygun 

uzun vadeli ve düşük maliyetli borçlanabilme 

amaçlı doğru fon kaynaklarına erişim ve şirket 

değerlemesi gibi alanlarda yoğunlaşılması ve 

gerekiyorsa uzman desteği alınmasında sayısız 

faydalar mevcut olacaktır.” 

74 

. 



75 67

. 


Sektörel 

Kimyada yerli üretim ile ithalata 20,7 milyar dolarlık fren 

İKMİB, Kimya Sektörüne Yatırım 

Yapmak İsteyenlere Pusula Olacak 

Kimya sektörünün çatı kuruluşu İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri 

İhracatçıları Birliği (İKMİB), kimyada ithalatı frenleyecek ve cari açığın azalmasında 

etkin rol oynayacak önemli bir sektörel rapora imza attı. “Türk Kimya Sektörü 

Yatırım Öncelikli Ürünler Raporu” ile kimya alanında en fazla ithal edilen 157 ürün 

kategorisini mercek altına alan İKMİB, yerli üretim hamlesi bekleyen 103 stratejik 

ürün alanını belirledi. 

Dünya ekonomisi ve küresel ticaret, Covid-19 

pandemisinin gölgesinde zorlu bir yılı geride 

Sektörü Yatırım Öncelikli Ürünler Raporu”nu 

hazırladı. Kimya sektörünün uluslararası ticarette 

bırakırken, kimya sektörü 2020 yılını 18,3 milyar rekabet üstünlüğü kazanmasını hedefleyen 

dolarlık ihracat ile tamamlayarak Türkiye’nin en 

fazla ihracat gerçekleştiren ikinci sektörü oldu. 

Hammadde ve ara mamullerde yüzde 70 oranında 

ithalata bağımlığını sürdüren kimya sektörü, 2020 

yılı Ocak-Kasım döneminde 57,54 milyar dolar 

ve bu alandaki dış ticaret açığının yeni bir yerli 

üretim yatırımı hamlesiyle aşılacağını analiz eden 

İKMİB, kimya alanında en fazla ithal edilen 157 

ürün kategorisi ile yerli üretim hamlesi bekleyen 

öncelikli 103 stratejik ürün alanını belirledi. 

değerinde ithalat gerçekleştirdi. TÜİK verilerine 

göre 2020 yılı Ocak-Kasım döneminde kimya 

sektöründe toplam ithalat 57,54 milyar dolar 

olarak gerçekleşirken, ihracatın ithalatı karşılama 

oranı ise yüzde 36,2 oldu. 

Türk Kimya Sektörü Yatırım Öncelikli Ürünler 

Raporu’nda, 2019 yılında ithalat değeri 50 milyon 

doların üzerinde olan 157 adet kimyasal ürün 

grubu öne çıkarken, söz konusu ürün gruplarının 

2019 yılı toplam ihracatının 13,01 milyar dolar, 

Sektörün çatı platformu İKMİB, tüm bu veriler 

ışığında Türk kimya sektörünün en fazla ithal ettiği 

hammadde ve ara mamulleri mercek altına alan 

stratejik bir çalışmaya imza atarak “Türk Kimya 

toplam ithalatının 62,21 milyar dolar ve dış ticaret 

açığının ise 49,2 milyar dolar olduğu göze çarpıyor. 

Yapılan değerlendirmeler ve sektörün önde gelen 

temsilcilerinden alınan görüşler doğrultusunda,

Sektörel 

bu 157 ürün grubundan 103 tanesine yatırımda 

öncelik verilmesi gerektiği belirtilirken, bu alanda 

İthalat Rejimindeki V listesinde yer alan 53 ürün 

grubu olduğuna dikkat çekiliyor. Hem sektör hem 

de cari açık açısından önemli bir ithalat yükü 

getiren bu 103 ürün grubuna yapılacak yeni 

stratejik üretim yatırımlarıyla birlikte toplamda 

20,7 milyar dolarlık ithalatın önüne geçilmesi 

hedefleniyor. 

Sektöre ilişkin 2020 yılının ilk 11 aylık döneminde 

genel ithalat rakamı, mineral yağlar ve yakıtlara 

ilişkin ürün grubundan ayrıştırıldığında ithalatın 

31,37 milyar dolar olduğu belirtilirken, ihracatın 

ithalatı karşılama oranının ise yüzde 53’e 

yükseldiği görülüyor. Dolayısıyla sektörde ithalatı 

azaltarak, cari açığın kapanmasına destek 

olacak yeni ve akılcı yatırımlara öncelik verilmesi 

hayati önem taşıyor. Kimya alanındaki teşviklerin 

artırılması da, sektörün gelişimi ve büyümesi 

açısından itici güç olacak. 

Pelister: “Yerli üretim ile ekonomiye yaklaşık 

21 milyar dolar katma değer sağlayabiliriz” 

Kimya sektöründe üretim için en fazla ithal 

edilen hammadde ve ara mamuller ile bu 

alandaki ihracatın dış ticarete ve ekonomiye 

olan etkilerini ele alan kapsamlı bir sektörel 

rapor hazırladıklarını belirten İKMİB Başkanı 

Adil Pelister, “Hammaddede yüzde 70 oranında 

dışa bağımlı olan kimya sektörümüzde ithalatı 

frenleyecek, ekonomiye yaklaşık 21 milyar 

dolarlık katma değer sağlayarak ülkemizin ortak 

sorunu olan cari açığın düşmesine katkı sunacak 

kritik bir rapor hazırladık. Türk Kimya Sektörü 

Yatırım Öncelikli Ürünler raporumuzda, 2019 

yılında 50 milyon dolar üzerinde ithalatı yapılan 

kimyevi ürünleri inceledik. 157 ürün kategorisini 

mercek altına aldık ve yerli üretim hamlesi 

bekleyen 103 stratejik ürün alanını belirledik. 

Plastikler ve mamulleri sektörümüzde 41, 

organik kimyasallar sektörümüzde 22, mineral 

yakıtlar, mineral yağlar ve ürünler sektörümüzde 

20, eczacılık ürünleri sektörümüzde 14, 

muhtelif kimyasal maddeler sektörümüzde 

11, boya, vernik, mürekkep ve müstahzarları 

sektörümüzde 10, uçucu yağlar, kozmetikler ve 

sabun sektörümüzde 10, kauçuk, kauçuk eşya 

sektörümüzde 8, gübreler sektörümüzde 7, 

anorganik kimyasallar sektörümüzde 5, yıkama 

müstahzarları sektörümüzde 5, yapıştırıcılar, 

tutkallar, enzimler sektörümüzde 3 ve fotoğrafçılık 

ve sinemacılıkta kullanılan ürünler sektörümüzde 

ise 1 olmak üzere toplam 157 adet ürün grubuna 

ulaştık. Birliğimizce yapılan değerlendirmeler 

ve Yönetim Kurulumuz, alt komite üyelerimiz ve 

sektörümüzün önde gelen temsilcilerinden alınan 

görüşler doğrultusunda, bu 157 ürün grubundan 

103 tanesinin yatırıma uygun ve gerekli olduğu 

değerlendirildi. Ayrıca bu grubun içerisindeki 53 

ürün de, belirli koşulları sağlamak suretiyle ithalat 

rejimindeki V sayılı listede yer alıyor. Yani gerek 

Türkiye’de gerekse AB üyesi 28 ülkede üretimi 

az ya da hiç olmayan bu tip ürünlere “yüzde 

0’a kadar” gümrük vergisi uygulanıyor. Türk 

kimya sektörümüzün ve sanayimizin bu ürünlere 

yönelik yatırımlarıyla birlikte ihracattaki rekabet 

gücümüzü artıracağımızı düşünüyoruz” dedi. 

77

Sektörel 

Pelister: “Nitelikli ve yüksek 

katma değerli üretim ile ihracatta 

çıtayı yükseltmeyi hedefliyoruz” 

2019 yılı verilerine göre, 103 ürün grubunun ithalat 

değerinin 20 milyar 715 milyon dolar iken ihracat 

değerinin 3 milyar 29 milyon dolar olduğunu ve 17 

milyar 685 milyon dolarlık dış ticaret açığı verdiğini 

kaydeden Pelister, “Yatırım yapılmasını tavsiye 

ettiğimiz 103 ürün grubu, kimya sektörümüzün 

ithalatının yüzde 28,47’sini oluşturuyor ve 

Türkiye’nin genel ithalatının da yüzde 9,85’ini 

teşkil ediyor. Raporumuzda mercek altına 

aldığımız bu öncelikli ürünlerin önemli bir kısmı 

sektörümüzün hammadde ve ara mamul girdisi 

olarak karşımıza çıkıyor. Bu 103 ürün grubundan 

ithalat değeri en yüksek olan ilk 10 ürün grubunda 

polipropilen, dozlandırılmış-ambalajlanmış ilaçlar 

ve bağışıklık ürünleri, tereflatik asit, üre, polietilen, 

pvc polivinil klorür, özel işleme tabi tutalacak hafif 

yağlar ve müstahzarları, kan ürünleri ve bu sayılan 

ürünlerin çeşitleri gibi ithalat bedeli bir hayli 

yüksek hammadde ve ara mamuller bulunuyor. 

Dolayısıyla bu ürünlerin Türkiye’de üretilmesi ile 

kimya sektörümüzün dışa bağımlılık oranı büyük 

ölçüde azalacak. Sanayi yatırımına uygun olan 

öncelikli ürünlere yapılacak stratejik yatırımlarla 

birlikte kimya sektörümüzün ihracatı ve kilogram 

başına düşen ihracat bedeli daha da yükselecek. 

Böylece yüksek katma değerli kimyevi mamuller 

ile sektörümüz dünya kimya ihracatından aldığı 

payı da artıracaktır” şeklinde konuştu. 

Pelister: “Pandemi döneminde 

Türkiye’nin ihtiyaçlarına öncelik verdik” 

Kimya sektörünün 2020 yılını değerlendiren İKMİB 

Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister, “Türk kimya 

sektörü, 16 alt sektörüyle birlikte ülke sanayisine 

yön veren tüm üretim alanlarına hammadde veya 

yarı mamul veren lokomotif bir sektör. Tüm dünyayı 

etkisi altına alan Covid-19 pandemisinin Mart 

2020’den itibaren ülkemizde de görülmesi üzerine 

beklenmedik bir değişim yaşadık. Covid-19 küresel 

salgını, üretimden tüketime bütün ekonomik 

zinciri olumsuz etkiledi. Pandeminin ilk aylarında 

ülkemizdeki acil ihtiyaçların karşılanması amacı 

ile bazı medikal, kozmetik ve kimyevi maddelerin 

ihracatına kısıtlama getirildi. Bu kısıtlamaların 

kaldırılmasında İKMİB olarak önemli bir katkımız 

oldu. Ayrıca koronavirüsün ülkemizde görülmeye 

başlaması ile birlikte kolonya ve dezenfektan 

ürünlerinde yaşanan yoğun talep sebebiyle bu 

ürünlerin üretiminde etil alkol sıkıntısı oluşmuştu. 

Yine İKMİB olarak ilgili devlet kurumlarımız 

nezdinde yürüttüğümüz görüşmeler ve girişimler 

neticesinde, bu sorunun da kısa sürede çözüme 

kavuşturulmasını sağladık. Türkiye İhracatçılar 

Meclisi’nin üretim seferberliği kapsamında, 100 bin 

litre dezenfektanı TİM adına Sağlık Bakanlığımıza 

ve hastanelerimize teslim ettik. İKMİB olarak da 

Çapa Hastanesi, Cerrahpaşa Hastanesi ve Türk 

Kızılay’a dezenfektan desteği sağladık. Bununla 

birlikte sağlık çalışanlarımızın virüse maruz 

kalma riskini azaltacak, yüz koruyucu sağlık siperi 

ihtiyacını karşılamak üzere Plastik Sanayicileri 

Derneği (PAGDER) iş birliği ile 100 bin sağlık 

siperini Sağlık Bakanlığımıza, 3 bin sağlık siperini 

Gebze Devlet Hastanesi’ne ve 10 bin sağlık 

siperini Türk Kızılayı’na teslim ettik” dedi. 

Pelister: “Dijital dönüşüm ile 

kimyada ilklere imza attık” 

İKMİB olarak dijital dönüşümde öncülük ederek 

birçok ilke imza attıklarını dile getiren Pelister, 

“Türkiye’nin dijital ihracatta ilk sektörel sanal 

ticaret heyetini ve ihracatta ilk dijital ödül törenini 

gerçekleştirdik. Nisan ayında ihracatta ciddi bir 

gerileme yaşanırken tüm sektörler arasında en 

fazla ihracat yapan sektör olarak ilk sıraya çıktık. 

Kimya sektörümüzde bazı alt sektörlerimizde 

talepte azalış olurken, medikal, ilaç, dezenfektan, 

kolonya, sabun gibi ürünleri barındıran bazı 

sektörlerimizde talep artışı oldu. Özellikle hijyen 

ve temizlik, medikal ürünler, tek kullanımlık 

plastikler, ambalaj gibi ürünleri üreten alt 

sektörlerimiz üretimlerine ara vermedi. Dolayısıyla 

bu durum sektörümüzün daha az etkilenmesini 

sağladı. Yaz başı umutlandık. Vakalar azalmıştı. 

Fakat sonbahar ile birlikte yeniden vakalar 

artmaya başladı. Tüm zorlu koşullara rağmen, 

sektörümüz 2020 yılında yapmış olduğu 18,3 

milyar dolarlık ihracat ile Türkiye’nin en çok 

ihracat gerçekleştiren ikinci sektörü konumunu 

korumayı başardı. 2019 yılına göre ihracatımızda 

yüzde 11,32’lik bir kayıp oldu. Ancak pandemi 

dolayısıyla küresel ekonomi ve ticarette yaşanan 

daralmayı göz önünde bulundurduğumuzda bu 

kaybı normal olarak karşılıyoruz. 2020 yılı ilk üç 

çeyrek verilerine göre dünyada kimya sektörü 

ihracatı yüzde 23,1 azalırken, Türk kimya sektörü 

ihracatı sadece yüzde 4,6 azaldı. Sektörümüzün 

dünya ihracatındaki payı ise yükseldi ve yüzde 

0,7 oldu. Sektörümüz petro kimya alanında 

küresel enerji ihtiyacı azalmasına bağlı olarak 

ihracat düşüşü yaşasa da plastik, kozmetik, 

ilaç, medikal ve temizlik maddeleri başta olmak 

üzere diğer alt sektörlerinde ise nispi bir artış 

kaydetti. En çok ihracat yaptığımız alt sektörümüz 

plastikler ve mamulleri oldu. En çok artış olan 

78 

. 



Sektörel 

sektörümüz ise yüzde 46,61 artış oranı ile muhtelif 

kimyasal maddeler sektörümüz oldu. En çok 

ihracat yaptığımız ilk on ülke ise Irak, Almanya, 

Hollanda, ABD, İtalya, İngiltere, İspanya, İsrail, 

Romanya ve Belçika olarak sıralandı. Pandemiye 

rağmen ABD’ye olan kimya ihracatımız yüzde 

12,73, İngiltere ve Belçika’ya ihracatımız yüzde 

20’nin üzerinde, Almanya’ya yüzde 5,50, İsrail 

ve Romanya’ya ise yüzde 14’ün üzerinde arttı” 

değerlendirmesini yaptı. 

“2021 yılı için kimya sektörü ihracat 

hedefimiz 20,6 milyar dolar” 

2021 yılında aşılamayla birlikte ekonomilerin 

kademeli olarak toparlanmasını beklediklerini 

ifade eden Pelister, “Ancak pandemi belirsizliğini 

hala koruyor. Özellikle ihracat açısından AB 

ülkeleri başta olmak üzere diğer ülkelerin de 

pandemiyle mücadelesi ihracatımızın da seyrine 

etki edecektir. Burada riski minimize edebilmek 

için pazar çeşitliliğini artırmak gerekiyor. Kimya 

sektörümüz ise bu konuda her ay en fazla ülke 

ve bölgeye yaptığı ihracatla 27 sektör arasında 

birinci çıkıyor. 2021 yılında da ABD, Çin, Rusya, 

Hindistan ve Meksika başta olmak üzere Ticaret 

Bakanlığımızın belirlediği 17 hedef ülkeye 

öncelik vereceğiz. Diğer yandan hükümetimizin 

ekonomi ve hukuk alanında yapacağı reformlar 

ile yatırım ortamının iyileştirilmesi hem yurt 

içi hem yurt dışından gelecek yatırımcılarımız 

açısından çok önemli. Teknoloji Odaklı Sanayi 

Hamlesi programında da öncelik verilen kimya 

sektörümüzde yeni yatırımların artacağına 

inanıyoruz. Bununla birlikte teknoloji, sermaye 

ve kaynak yoğun olan sektörümüzün katma 

değerli üretim yapısına geçmesi için ihtiyacı 

olan Ar-Ge çalışmalarına destek sağlamak 

amacıyla Birliğimizin “Kimya Teknoloji Merkezi” 

(KTM) kurma çalışmaları da devam ediyor. 

İhtiyaç analizini tamamladığımız KTM’nin 

önümüzdeki dönemde fizibilite çalışmalarına 

başlayacağız. Yıl sonunda merkezin kurulum 

adımlarının atılmasını planlıyoruz. İKMİB olarak 

2021 yılında yapacağımız fuar milli katılım 

organizasyonları, sanal ticaret heyeti ve alım 

heyeti faaliyetleri ile yarışmaların yanı sıra kimya 

sektörümüz açısından gündemimizde olan diğer 

konular arasında Kimya Sanayi Şurası, Avrupa 

Yeşil Mutabakat projesi, AB REACH’e uyum 

kapsamında ülkemizde uygulanan Kimyasalların 

Kaydı, Değerlendirilmesi, İzni ve Kısıtlanması 

Hakkında Yönetmelik (KKDİK Yönetmeliği) 

çerçevesinde kimyasalların kaydının yapılması, 

BREXIT sonucu UK-REACH’e ayrıca uyum 

sağlanması ve Türk kozmetik Sektörü Çin e-ticaret 

pazarına giriş projesi de yer alıyor. Bu kapsamda 

ihracatta 20,6 milyar dolar üzerine çıkmak için 

tüm gayretimizle çalışmaya devam edeceğiz.” 

79

. 


Makale 

Teknik ve Teknoloji 

Alim Doğan ÖZCİVAN 

Metalürji Yük. Mühendisi/A Sınıfı İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı 

Teknik, en kısa ve anlaşılabilir tanımla “Bir amaca 

erişmek için en kısa yol’’ olarak tanımlanabilir. 

Örneğin şerit metre, çoğumuz metre der geçeriz. 

Oysaki onun işlerimizi nasıl kolaylaştırdığını bir 

İnsanlar tekerleğin keşfinden bu yana göz önüne almış olsak müthiş bir kolaylaştırıcı 

işlerini kolaylaştırmak üzere sayısız teknikler olduğu kanaatine varırız. Zaten ölçme işi, bir işin 

geliştirmişlerdir. En basiti ilk insan avını başlangıcında ortasında sonunda hayati önemde 

parçalamak üzere keskin ağızlı taş kullanmış, bir işlem. 

önceleri eliyle avını yakalarken sonra ucu sivri 

ağaç sonra demir oklar kullanmış. Daha sonra da 

daha etkili olması için yayı düşünmüş. Şimdi bu 

yazı yazılırken kullandığım teknik lap top ve onun 

klavyesi. Yarınlarda nasıl olur? Düşündüğünü 

konuştuğun anda yazıya döken bir teknik 

geliştirilebilir. 

Dünyaca ünlü mekanik ve mukavemet, matematik 

bilim adamı rahmetli Prof.Dr. Mustafa İNAN daha 

da ileri giderek bir çelik metrenin bükülmeden ne 

kadar bir uzaklığa erişebileceği konusunu bile 

formüle etmiştir. Ancak şunu da iyi hesaplamamız 

gereklidir ki bu malzemelerin gereğinden fazla 

kullanımı da yanlıştır. Örneğin, bir kapıya 2 

Bu teknik aygıtların geliştirilmesi sürecinde menteşe yeterken 3 ya da 4 menteşe koymak akla 

uygulanan her tür bilim, teknik, düşünce, ve teknolojiye uygun bir hareket değildir. TEKNİK 

tasarımlar bütününe de TEKNOLOJİ diyebiliriz. 

NalburTeknik Dergisi konularının tümü teknik alet 

edevat, malzeme, fikir, bir teknoloji ürünüdür. İlk 

çağlarda kaldıraç, el arabası gibi basit aletlerle 

yetinilmişken şimdilerde yüzlerce binlerce ve 

daha fazlası ürün NalburTekniğin kapsama 

alanında olduğunu düşünüyorum. 

VE TEKNOLOJİ KAVRAMLARINI ÖZÜMSEMİŞ 

BİRİSİ, HER ZAMAN OPTİMAL ÇÖZÜMLER 

ÜRETİR. 

Günümüzde optimal seçimden uzak o kadar feci 

uygulamaları görüyoruz ki genelde bunları teknik 

bilgiyi kavramamış insanımızca ortaya konduğu 

hemen anlaşılır. Mesela adam tek katlı evinin

551

552 

. 



Makale 

balkon kolonunu 20X20 cm bile çok çok yeterli 

olduğu halde 40X 40 hatta daha fazla kesitli kolon 

dikiyor. Neden böyle yapıyorsun bu çok fazla değil 

mi sözünüze SAĞLAM OLSUN yanıtı veriyor. Ki 

çok yanlış tümüyle tekniğe zıt bir düşünce. 

Teknik kavramının yalnızca fizik tanımlamalarla 

değil, birçok sosyal, psikososyal konularda da 

icra edildiği günümüzde görülmekte ve daha 

birçok sahada faydalı olmaktadır. 

İLERİ TEKNOLOJİ: Genelde gelişmiş ülkelerin 

sahip olduğu imkanlardır. Hızlı Tren, Uçak, Köprü, 

Uzay teknolojileri gelişmiş teknolojilere birer 

örnektir. Bunların da her birinde genelde bir ulus 

ileridedir. Örneğin; hızlı trende Almanya ve Çin, 

uçak teknolojisinde ABD, denizden petrol üretim 

platformları konusunda Fransa. 

Bizim için yani milletimiz, yani bizler için en önemli 

husus şudur ki, uygulanabilirliği olan yaşamla 

uyum içerisindeki bilgi ve öğretilere kafa yormamız 

gereği. Çağı yakalamamız ancak bu öğrenim 

tekniklerini kullanmamızla mümkündür. Değilse 

İspata gerek duyulmayan bilgilerin beynimizde 

depolanması beynimize birer yüktür. Hâlbuki 

ispata dayalı Öklid geometrisinin uygulandığı bilgi 

ve kavramlar hayatla uyumu olan, yaşamımızda 

karşılık bulabilen akılcı bilgi ürünleridir. 

SSCB 1905 yılında Moskova-Wiladivostok 

demiryolunu çok büyük zorluklara katlanarak 

yapmış. Aynı çağlarda Panama kanalı açılmış 

İlk yıl 50 bin işçi ölmüş, sonra Amerikalılar 

işe BİLİMSEL VE TEKNİK yaklaşım gösterip 

ölümlerin nedenini araştırmakla işe başlarlar ve 

bu sayı 10 binlere düşer. (Sıtma). Peki, biz ne 

yapıyoruz? Onlar çalışırken seyrediyoruz şimdiki 

gibi. 

Teknik ve Teknoloji insanlığın ortak kazanımıdır. 

Öyledir ama bu kazanımda bizim payımız ne 

kadardır? Yok denecek kadar az. Son yıllarda 

birçok Türk bilim insanı Dünyada ses getiren 

buluşlara imza attılar. Âmâ nerede? Amerika’da, 

Almanya’da. Niçin böyle? Muhtemelen 

yöneticilerimizin onları anlayabilecek rasyonel 

arka plan bilgilerine haiz olamadıklarından. Ya da 

kıymetini bilemediklerinden. 

O bilge insanlarımıza bizden selam diyerek 

yazımızı kapatalım. 

Beşikten mezara bilim öğreniniz, ilim Çin’de 

de olsa gidip bulunuz. Yüce Peygamberimiz 

buyurmuş, ancak uygulayıcısı biz olmamışız. Ne 

acı. 

81

. 


Makale 

Satış Bütçesi 

Zafer Özcivan 

Satış Direktörü-Sektör Uzmanı 

Bütçe, işletmelerin hedeflerini ve bu hedeflere 

ulaşabilmek için kullanacağı araçların parasal 

değeridir. 

gayretleriyle çalışırlar. Bütçe çalışması yapmayan 

bir işletme düşünülemez; zira böyle bir işletmenin 

ar etmesi mümkün değildir. Satış planlamaları 

yıllık, dört aylık, üç aylık, haftalık yapılabilir. 

Bilindiği gibi işletmelerin tek gelir kaynağı satışlar 

olduğu için dönem başında satış miktarlarını, 

üretim miktarını, yapacakları her türlü harcamayı 

belirleyerek planlama yapmak zorundadırlar. 

Satış bütçesi hazırlanırken aşağıdaki faktörler 

dikkate alınır; 

*İşletmenin geçmiş dönem satış miktarları. 

Yapılan planlama ile bütçe oluşturulur ve *Rakiplerin piyasadaki davranışları. 

hedeflenen kar ortaya çıkar. 

*Müşterilerin durumu. 

Öncelikle satış bütçesinin önemi diğer 

*İşletmenin fiyat politikası. 

*Ülkenin ekonomik durumu. 

bütçelerden bir adım öndedir çünkü üretim ve 

hammadde giderleri bütçesi de satış bütçesine 

bağlı olarak oluşturulacaktır. Bu sebeple her 

satış departmanına satış hedefleri verilmek 

durumundadır. Satış sorumluları ve yöneticileri 

de aldıkları bütçe hedefine ulaşmak için tüm 

*Mevcut veya eklenecek satış personeli. 

*Ürün gamı (yeni veya mevcut ürünlerin tüketim 

miktarı) 

*İthalat girdiler. 

*İşletmenin uygulamayı planladığı reklam ve 

promosyonlar.

Makale 

SATIŞ TAHMİN YÖNTEMLERİ 

*İşletme yöneticilerinin tahminleri. 

*Satış gücünün tahminleri. 

*İşletmenin faaliyette bulunduğu her ürün için ayrı 

ayrı tahmin yapılarak bunların toplamı. 

*İşletmenin geçmiş dönem satışlarının 

önümüzdeki döneme göre tahmini. 

BÜTÇELE HAZIRLANIRKEN DİKKAT EDİLMESİ 

GEREKENLER 

*Hedefler açık ve anlaşılır şekilde net olarak 

belirlenmelidir. 

*Hedeflerin gerçekçi bir şekilde belirlenmiş olması 

gerekir. 

*Bütçeler sorumlu departmanlar tarafından 

hazırlanmalıdır. 

*Bütçeyi hazırlayacak departmanlar bütçeleme 

sürecine mutlaka katılmalıdır. 

*Bütçeler işletme yönetimi tarafından 

benimsenmelidir. 

*Bütçe kontrolünün sağlıklı yapılabilmesi için 

işletmede kullanılan hesap planına uygun 

olmalıdır. 

*Uygulama döneminde bütçelerde zorunlu 

olmadıkça düzeltme yapılmamalıdır. 

BÜTÇELERİN İŞLETMEYE FAYDALARI 

*İşletmelerde amaçları belirleyerek temel 

politikayı belirler. 

*Amaca ulaşmak için gerekli üretim araçlarını 

belirler. 

Yönetimin doğru karar almasını sağlar. 

*Hedefleri belirler. 

*Çeşitli departmanların faaliyetlerini koordine 

eder. 

*İşletme yönetimini, üretim departmanını en 

verimli hale getirebilmek için plan yapmaya zorlar. 

*Bütçeler faaliyetlerin belirli periyotlarda analiz ve 

durum değerlendirmesi yaparak nerede olduğunu 

ve ne yapılması gerektiğini belirleyerek alınması 

gereken önlemleri ortaya çıkarır. 

ÖRNEK:1 

Aşağıda bir işletmenin 12 aylık ayrı ayrı bütçesi 

mevcuttur. İşletme ürettiği her çeşit için aynı 

şekilde bütçe yapmak durumundadır. 10 çeşit 

üretim yapıyorsa her bir ürün çeşidi için bütçe 

yapıldıktan sonra bunlar TL’ ye çevrilip toplam 

satış hacmi bulunur. 

Bir diğer konu satış bölgelerinin ayrı ayrı bütçesi 

yapıldıktan sonra bunların birleştirilerek genel 

satış bütçesi oluşturulur. 

Satış bütçeleri aynı zamanda istatistikî bilgiler de 

içerir. Aşağıdaki bütçede en fazla satış 935 birimle 

ekim ayında gerçekleşecektir. En fazla satış 720 

birimle 6 no’lu müşteriye planlanmıştır. 

SATIŞ BÜTÇESİ BEKLENENDEN ÇOK SAPMA 

GÖSTERİRSE 

Yukarıdaki grafikte lacivert sütün hedeflenen 

satışı, bordo sütün gerçekleşen satışları, gri 

sütun ise eksik veya fazla yapılan satışları 

göstermektedir. Buna göre; 

-Birinci üç ayda 175 birim satış hedeflenmiş,120 

birim gerçekleşen satış olmuş,40 birim eksik 

kalmıştır. 

-İkinci üç ayda 120 birim satış yapılacağı 

planlanmış,140 birim satış gerçekleştirilmiş ve 20 

birim fazla satış yapılmıştır. 

-Üçüncü üç ayda 160 birim satış hedef 

koyulmuş,180 birim satış yapılmış 20 birim hedef 

aşılmıştır. 

-Dördüncü üç ayda ise 180 birim satış 

hedeflenmiş,150 birim satış olmuş ve 30 birim 

satış eksik yapılmıştır. 

Yıllık bütçeyi ele alırsak 635 birim hedeflenmiş,590 

birim satış gerçekleştiği için 45 birim bütçe açığı 

doğmuştur. 

Bütçe üzerine çıkarsa; 

*fiyatımız geride kalmıştır. 

*Pazarda tüketim çoğalmıştır. 

*Rakiplerden bir veya birkaçı pazardan çekilmiştir. 

*Satış elemanı çok yeteneklidir. 

Bütçe altında kalırsa; 

*Ürünümüzde bir kusur vardır. 

*Müşterilerden bazıları bizimle çalışmayı 

bırakmıştır. 

*Pazara yeni rakip veya rakipler çıkmıştır. 

*Satış elemanı yetersizdir. 

*Fiyatımız yüksek kalmıştır. 

Bütçe kontrolü yapılırken belirli periyotlarda satış 

kontrolü da yapılmış olacaktır. Yukarıdaki etkenler 

bölge sorumluları ile irdelenmelidir. 

ÖRNEK: 2 

X Üretim işletmesi satış bütçesini üçer aylık 

dönemler halinde uygulamaktadır. 

Tek çeşit hammadde ile tek cins ürün üreten 

firmanın önümüzdeki dönemde gerçekleştirmeyi 

planladığı üçer aylık satış tahminleri ve satış 

83

Makale 

bütçesi aşağıdaki gibidir. Mamulün satış fiyatı 50 TL kabul edilmiştir. 

SATIŞ BÜTÇESİNİN HAZIRLANMASI 

Satış bütçeleri, para veya miktar cinsinden hazırlanabilir. Genellikle tek ürün faaliyeti gösteren işletmeler 

miktara göre bütçe yaparken çok çeşit ürünle iştigal eden firmalar para cinsinden bütçe oluştururlar. 

Bazen ikisi birden uygulandığı gibi çok çeşit için de ayrı ayrı miktar bütçesi yapılarak bunların toplamından 

genel bütçeye ulaşılır. 

Satış bütçesi oluşturmak üzere 4 ayrı bölgede 3’er adet satış personeli ile faaliyet gösteren bir işletmeyi 

örnek alarak çalışalım.(Yıllık rakamlar) 

1.KİŞİ 2. KİŞİ 3.KİŞİ TOPLAM 

1. BÖLGE 150 200 300 650 

2. BÖLGE 60 80 90 230 

3.BÖLGE 400 340 280 1020 

4.BÖLGE 250 220 190 660 

TOPLAM 860 840 860 2560 

Yukarıdaki örneğin hazırlanışını incelemeye çalışalım; 

*Bölge satış elemanları sadece kendi bölgeleri için satış tahmini yaparak bölge müdürlerine iletirler. 

*Bölge satış müdürü, gelen satış tahminlerini ilgili personeli ile tartışarak her bölgeye ayrı ayrı olmak 

üzere gerekli düzeltmeleri yapar. 

*Bölge satış müdürleri son kontrollerini yaptıktan sonra satış müdürüne ilettikleri satış tahminleri 

hakkında görüş bildirdikten sonra işletme yönetimine sunulur. 

Yukarıda sözünü ettiğimiz gibi satış bütçeleri, bazı işletmelerde üst yönetim tarafından her bölge için 

ayrı ayrı belirlenerek sorumluların satış hedefine ulaşılması istenir. 

Hepinize bol kazançlı, bereketli, hayırlı işler dilerim. 

Saygılarımla. 

84 

. 



85

Sektörel 

İnşaat Malzemeleri Sanayisi 2020 Yılını 

Üretim ve İhracatta Hızlı Büyüme ile Kapattı 

Türkiye İMSAD, yapı sektörü ve ekonomi çevreleri tarafından dikkatle izlenen 

aylık sektör raporunu açıkladı. ‘Türkiye İMSAD Ocak 2021 Sektör Raporu’na göre, 

2020 yılının kasım ayında bir önceki yılın kasım ayına göre inşaat malzemeleri 

sanayisinin üretimi yüzde 15,8, ihracatı ise yüzde 13 arttı. Kasım ayında 2,06 milyar 

dolar seviyesine ulaşan inşaat malzemeleri ihracatıyla, değer olarak 2020 yılının 

en yüksek aylık ihracatı gerçekleşti. 

İnşaat malzemesi sektörünün çatı kuruluşu 

Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği 

(Türkiye İMSAD) tarafından hazırlanan ‘Ocak 

2021 Sektör Raporu’nda şu tespitler yer aldı: 

2020 yılı ilk çeyreğinde yüzde 8 büyüme gösteren 

inşaat malzemeleri sanayi üretimi, Covid-19 

salgını ile ortaya çıkan koşullar nedeniyle ikinci 

çeyrekte yüzde 8 düştü. Yılın üçüncü çeyreğinde 

ise hızlı bir toparlanma içine girdi ve yüzde 17,1 

artış gösterdi. Yılın son çeyreğinde yüksek üretim 

artışı devam etti. Ekim ayında üretim yüzde 18,2 

artış gösterdikten sonra kasım ayında da 2019 

yılının aynı ayına göre yüzde 15,8 yükseldi. Ekim 

ve kasım aylarındaki üretim artışında yurtiçindeki 

mevcut inşaat işlerindeki canlanma ile özellikle 

dış pazarlardaki talep artışı etkili oldu. 

2020 yılı kasım ayında 22 alt sektörün 21’inde 

üretim bir önceki yılın kasım ayına göre artış 

gösterdi. Kasım ayında 15 alt sektörde üretim aynı 

zamanda çift haneli ve yüksek oranlar ile arttı. 

En yüksek üretim artışı yüzde 45,1 ile seramik 

kaplama malzemeleri sektöründe gerçekleşti. 

Kilit ve donanım eşyaları sektöründe üretim yüzde 

27,4, çimento sektöründe yüzde 33,3, hazır beton 

86 

. 



Sektörel 

sektöründe yüzde 29,4, birleştirilmiş parke yer 

döşemeleri sektöründe yüzde 36,1, inşaat boya 

ve vernikleri sektöründe ise yüzde 21,2 yükseldi. 

Kasım ayındaki üretim artışı ile 2020 yılı ocakkasım 

döneminde inşaat malzemeleri sanayi 

üretimi artışı yüzde 8 olarak gerçekleşti. 22 alt 

sektörden 20’sinde üretim 2019 yılının ocakkasım 

dönemine göre arttı. 

Kasım ayında ihracat yüzde 13 yükseldi 

2020 yılının kasım ayında inşaat malzemeleri 

ihracatı 2019 yılının kasım ayına göre yüzde 

13 arttı ve 2,06 milyar dolara ulaştı. Kasım 

ayında ihracat değer olarak yılın en yüksek 

aylık ihracatı oldu. Aylık ihracat ekim ayından 

sonra kasım ayında da 2 milyar dolar seviyesinin 

üzerinde gerçekleşti. Avrupa başta olmak üzere 

pazarlarımızda Covid-19 salgını ikinci dalgası 

endişesi ile öne çekilen siparişler kasım ayında da 

yüksek ihracat yapılmasında etkili oldu. İzleyen 

aylarda ise salgının ikinci dalgası nedeniyle 

ihracat artışının yavaşlaması bekleniyor. 

Yıllık ihracat kasımda artış gösterdi 

Covid-19 salgını sonrası yaşanan toparlanma 

ile birlikte sert düşüş gösteren yıllık inşaat 

malzemeleri ihracatı kasım ayında da artış 

göstermeye devam etti. Ocak-kasım döneminde 

ise ihracat 2019 yılının aynı dönemine göre yüzde 

3,3 düşerek 19 milyar dolar olarak gerçekleşti. 

Böylece kasım ayı itibarıyla yıllık yani son 12 

aylık ihracat 20,92 milyar dolara geriledi. Son 12 

aylık ihracat 2019 yılının 578 milyon dolar altında 

gerçekleşti. 

İthalattaki artış kasım ayında devam etti 

İnşaat malzemeleri ithalatı yılın ikinci yarısındaki 

artış eğilimini sürdürdü. Ağustos ayında başlayan 

ithalattaki artış kesintisiz olarak kasım ayında 

da devam etti. Böylece ocak-kasım döneminde 

ithalat 2019 yılının aynı dönemine göre yüzde 

2,1 artış gösterdi. Kasım ayı sonu itibarıyla 

yıllık ithalat 6,92 milyar dolar oldu ve 2019 yılı 

ithalatının da üzerinde gerçekleşti. 

İlk el konut satışlarının payı 

2020’de 31,3’e geriledi 

Konut sektöründe satış büyüklükleri, hem yeni 

konut başlangıçları hem de buna bağlı olarak 

inşaat malzemeleri sanayisine yönelik talep için 

87

Sektörel 

önem taşıyor. Bu çerçevede toplam 

satışların ilk el satışlar ile ikinci el satışlar 

arasındaki dağılımı da önem gösteriyor. 

Türkiye’de ilk el satışlar ile ikinci el 

satışların payları 2013-2018 arasında 

birbirine yakın gerçekleşirken ilk el 

satışların payı 2018 yılında yüzde 47,4 

ile en yüksek seviyesine çıkmıştı. Ancak 

2019 ve özellikle 2020 yılında ilk el 

satışların payı gerileyerek 2020 yılında 

yüzde 31,3 ile son 8 yılın en düşük 

seviyesine indi. 

İpotekli konut satışlarının payı 2020’de 

yüzde 38,2’ye yükseldi 

İpotekli konut satışları 2013 yılında 

yüzde 39,8 ile toplam satışlar içinde en 

yüksek payına erişmişti. İzleyen yıllarda 

ipotekli satışların payı düşerek 2018 

yılında yüzde 20,1’e kadar inmişti. 2020 

yılında ise ipotekli konut satışlarının payı 

yeniden önemli ölçüde arttı ve yüzde 

38,2 oldu. 

88 

. 



89

Sektörel 

Esnaf Yeni Ekonomi Yönetiminden Memnun 

Küçük esnafın nabzını tutan ‘Türkiye Geleneksel Kanalın Nabzı: REM Esnaf 

Barometresi’nin Aralık 2020 dönemi sonuçları açıklandı. Rapora göre 

küçük esnafın Politika Endeksi, üç aylık düşüşten sonra yeniden yükselmeye 

başlayarak 16,5’e çıktı. Aşı gelişmeleri de geleceğe dönük umutları yeşertti. 

Türkiye’de geleneksel esnafın nabzını tutan REM 

Esnaf Barometresi Raporu Aralık 2020 dönemi 

sonuçları açıklandı. Rapora göre Ağustos ayından 

bu yana gerileyen Politika Endeksi ilk kez yükselişe 

geçti. Esnafın merkezi ve yerel yönetimlerin 

çalışmalarına yönelik görüşünü anlatan Politika 

Endeksi, Aralık 2020’de 3,9 puan artarak 16,5’e 

çıktı. Bu artışta aşı gelişmeleri ve yeni ekonomi 

yönetiminin piyasaları sakinleştirmesi etkili oldu. 

Yeni nesil perakende araştırmaları ve perakende 

analitiği kurumu REM People’ın CEO’su Bülent 

Peker, raporu hakkında şöyle konuştu: “Salgın 

sürecinin yönetimi, aşı gelişmeleri ve esnafın 

yanında durulması çaba olarak değerlendirildi. 

Böylece üç aylık düşüş trendi kırıldı. 

Ancak makro ekonomik göstergelerdeki kötü 

gidişatı engelleyecek somut yapısal reform 

adımlarının atılmaması artışı sınırlandırdı.” 

İlk düzenli ve sürekli esnaf araştırması 

REM People’ın her ay küçük esnafın nabzını 

tuttuğu Esnaf Barometresi, 2020 yılında Mayıs 

ayından itibaren yayımlanmaya başlanmıştı. 

Esnaf Barometresi, Türkiye’de 2,5 milyon 

hane halkını geçindiren ve yaklaşık 300 bin 

küçük ölçekli işletmeden oluşan ’küçük esnaf’ın 

durumunu ortaya koyan ilk düzenli ve sürekli 

araştırma olmuştu. 

Bu dönemde Esnaf Barometresi, bakkal, büfe, 

küçük market, şarküteri, tekel gibi geleneksel 

perakende kanallarının ticaret, güven ve politika 

alanlarındaki görüşlerini ve geleceğe yönelik 

beklentilerini ortaya koydu. 

Her ay Türkiye temsili sağlanacak şekilde 650 

noktada yapılan ziyaretlerle hazırlanan “REM - TT 

Barometre: Türkiye Geleneksel Kanal Esnafının 

Nabzı” araştırma panelinin Aralık’20 sonuç 

raporunda öne çıkan başlıklar ise şöyle: 

90 

. 



Sektörel 

TEMİZLİK VE KİŞİSEL BAKIMA YÖNELDİK: 

Temizlik, ekmek, kişisel bakım kategori 

satışlarında artış olsa da bu artışın endekse 

etkisi sınırlı kaldı. Ticaret Endeksi, 13 ile yıl 

içerisindeki düşük seviyeye indi. Özellikle meyvesebze, 

atıştırmalık, tütün ürünleri, süt ürünleri 

kategorilerinde düşüş bu ay da devam ederek 

endeksteki düşüşü hızlandırdı. 

TEDARİK SORUNU MADDİ: 

Esnafın yüzde 18’si salgın süresince mal/ürün 

tedarikinde sıkıntı yaşadığını belirtirken bu oran 

önceki döneme göre anlamlı olarak arttı. Esnafın 

mevcut finansman durumlarındaki zorluklar mal/ 

ürün tedarikinde yaşanan sıkıntıların başlıca 

nedeni oldu. 

DÜŞÜŞ TRENDİ KIRILDI: 

Politika Endeksi 3,9 puan artarak 16,5 olarak 

gerçekleşti. Politika endeksi, yıl boyunca 25- 

35 bandında trende sahip iken özellikle son 

3 dönemdir yaşanan gelişmelerle düşüş 

trendindeydi. Ancak aşı gelişmeleri ve yeni 

ekonomi yönetiminin piyasaları sakinleştirmesi 

düşüş trendini kırdı. 

KREDİ ÇEKME PLANI AZALDI: 

Ekonomik kısıtlamalara bağlı olarak geleneksel 

kanal esnafı kendisini güvene almak için sıcak 

parayı önceliklendirerek versiyeyi azalttı. Merkez 

Bankası faiz artırım kararına bağlı olarak gelecek 

3 aylık dönemde kredi çekme planları yüzde 30 

düştü. 

TASARRUF YAPAMIYORLAR: 

Geleneksel kanalların mali durum eğilimdeki 

düşüşün devam etmesi beklentisi tasarruf yapma 

ihtimallerinin sert düşmesinde etkili oldu. Esnaf 

tasarruf etmek için yeteri kadar iş yapamıyor. 

ESNAF AŞI VE YAZIN GELMESİNİ BEKLİYOR: 

Covid’19 salgınına yönelik endişeli esnaf oranı 

yüzde 76 ile geçen ay ile aynı seviyede çıktı. En 

fazla endişelenen segment yüzde 80 ile Alaylı Esnaf 

oldu. Aşı gelişmeleri her ne kadar olumlu hava 

oluştursa da toplum geneline yaygınlaşmaması 

esnafın endişe düzeyinde şimdilik etki etmedi. 

Esnaf yaz aylarının yaklaşması ve aşı ile birlikte 

yaşanacak gelişmeleri takip edecek, 

91

. 


Sektörel 



Pandemi ile birlikte evde kalma süreci, internet 

kullanımını arttırdı, e-ticareti artırdı, artan internet 

ve e-ticaret kullanımı ile birlikte fiziksel dükkanların 

iş yapmaması tüm işletmelerin dijitalde daha 

fazla görünür olma arayışlarına gitmesine sebep 

oldu. Dijitalde ulaşılabilirliğin fiziksel bir girişimi 

Bu durum ise, arama sonuçlarının ilk sayfasında 

sıralamanın web sitesi trafiğini ve müşterileri 

kazanmak için çok önemli olduğu anlamına gelir.” 

Buna rağmen, küçük işletmelerin yarısı, yeni 

potansiyel müşteriler kazanmak için ücretli 

reklamcılık gibi diğer yöntemlere yöneldiklerinden 

gerçekleştirmeye göre ekonomik olması bir SEO’ya yatırım yapmanın zamanlarına 

cazibe unsuru olduğu için instagram, e-ticaret 

siteler veya pazaryerleri üzerinden birkaç günde 

ticarete başlayarak herkes küçük de olsa bir işi 

ticarileştirmeye başladı. 

değeceğini düşünmüyor, bunun yerine ücretli 

reklamcılığa başvuruyorlar. Ücretli reklamcılık 

anında sonuç sağlayabilse de, pahalı ve yalnızca 

kısa vadeli bir çözüm yoludur. 

Zaman geçtikçe ve teknoloji ilerledikçe internet 

dünyasındaki birçok şey doğal olarak değişiyor. Her türlü iş modelinin dijitaldeki tüketim 

Gün geçtikçe değeri artan dijital pazarlama alışkanlıklarına nasıl uyum sağlayabileceği 

sektörü özellikle pandemi döneminden sonra 

olağanüstü bir patlama gerçekleştirdi. Dijital 

pazarlama ve SEO ise bu sektörde kendinizi 

göstermeniz için gereken en değerlerden birisidir. 

Dijital pazarlama ve araştırma şirketi Webtures 

araştırılmalı ve bu yönde en hızlı şekilde adım 

atılmalıdır. Pandeminin değiştirdiği alışkanlıklarla 

birlikte her sektörde oluşan yenilikçi alanlardaki 

boşluklar girişimciler açısından adeta birer fırsat. 

Dolayısıyla hali hazırdaki şirketler bu dönüşümleri 

CEO’su Kaan Gülten’in konu hakkındaki sağlayamazsa bu şirketlerin yerini teknolojiye 

değerlendirmeleri “işletmelerin dijitaldeki ayak uyduran girişimler almak zorunda kalacak. 

görünürlükleri için başarılı SEO stratejileri kalıcı 

faydalar sunarken, Dünyadaki küçük işletmelerin 

çok ama çok küçük bir kısmının SEO’ya yatırım 

yaptığı gözlemliyoruz. Satın alma deneyimlerinin 

neredeyse hepsi, yaklaşık olarak % 93 lük bir 

kısmı arama motorları aracılığıyla gerçekleşir; 

Şirketlerin patronları ve yönetim kurulları, hedef 

kitlelerinin ticari tercihlerinin değişimlerini analiz 

etmeli ve o alanlara yatırım yapmaya başlamalıdır. 

Pandemi sonrası oluşan yeni dijital dünyada 

varolmak ticari anlamda hayatta kalmanın tek 

çıkış yolu gibi gözükmektedir.

Sektörel 

Panasonic ile Aşkınıza Işık Katın 

Eğer kalbinizde aşkın göz kamaştıran ışığını 

taşıyorsanız, bu ışığı mutlaka karşınızdakine 

de yansıtmak istersiniz. Elektrik anahtarı ve 

priz sektörünün lideri Panasonic Life Solutions 

Türkiye, Karre Style serisinin aşk temalı 

tasarımı ile şimdi size bu fırsatı veriyor. Karre 

Style, tarzınızı yansıtacak aşk temalı modeliyle, 

Sevgililer Günü için kalpten vereceğiniz bir 

hediye olarak, duygularınızı anlatmanın en özel 

yollarından birini sunuyor. 

Karre Style serisinin bu çok özel ve anlamlı 

elektrik anahtarı tasarımı, Sevgililer Günü için 

kalıcı bir hediye alternatifi oluşturuyor. Kırmızı 

kalpler ve “LOVE” yazısı ile dikkat çeken tasarım, 

sevgilinizin onu ne kadar çok sevdiğinizi her an 

hatırlamasını sağlayacak. Aynı zamanda onun 

dünyasına ve dekorasyonuna da romantizm 

katacak. Ancak ürün, sınırlı sayıda üretildiği için 

elinizi biraz çabuk tutmanız gerekiyor. Panasonic 

Life Solutions Türkiye’nin aşk temalı tasarımını, 

belirlenen yapı marketlerden temin edebilirsiniz. 

93

Pandemide 10 Milyondan Fazla 

Yeni Sosyal Medya Hesabı Açıldı 

Sektörel 

Pandemide Türk kullanıcı sayısını Instagram 6 milyon, Snapchat 2 milyon, 

Twitter 1,6 milyon, Linkedin de 1,1 milyon artırdı. 

Pandemide sosyal medya kullanımı artarken, 

Türkiye 10 milyonu aşkın yeni sosyal medya 

kullanıcısıyla Avrupa ülkeleri arasında ilk sıralarda 

yer almaya başladı. 

Londra merkezli sosyal medya kuruluşu We Are 

Social’ın pandemiyle geçen Ocak-Eylül 2020 

dönemi araştırmasına göre, Türkiye’de en fazla 

kullanıcısı olan sosyal medya mecrası Instagram. 

Ocak-Eylül 2020 döneminde Instagram hesabı 

sayısı 6 milyon artarak 44 milyona çıktı. 

Türkiye, ABD’nin lider olduğu Instagram dünya 

sıralamasında altıncı, Avrupa’da da Rusya’nın 

ardından ikinci sırada yer alıyor. 

Instagram’ın ardından Türkler en fazla ilgiyi 

Facebook’a gösteriyor. Son dönemde gençler 

tarafından çok fazla tercih edilmediğinden birçok 

ülkede üye kaybı yaşayan Facebook, Türkiye’de 

üye sayısını korudu. Türkiye, 2020’nin ilk 9 ayında 

değişmeyen 37 milyon Facebook kullanıcısı ile 

dünya sıralamasında onüçüncü, Avrupa’da ise 

İngiltere’nin ardından ikinci sırada bulunuyor. 

Facebook dünya sıralamasında lider Hindistan. 

2020’nin ilk üç çeyreğinde Twitter kullanıcısı 

Türklerin sayısı da 1 milyon 650 bin artarak 13 

milyon 450 bine çıktı. ABD’nin lider olduğu dünya 

sıralamasında Türkiye altıncı sırada yer alıyor. 

Avrupa sıralamasında ise İngiltere’nin ardından 

ikinci sırayı Türkiye alıyor. 

SNAPCHAT, LINKEDIN’İ GEÇTİ 

Snapchat, pandemi döneminde 2 milyon yeni 

kullanıcı kazanarak Türkiye’de Linkedin’i geçti. 

Türkiye, 9,7 milyona ulaşan üyesiyle dünya 

Snapchat sıralamasında onuncu sırada yer 

94 

. 



Sektörel 

aldı. Dünya listesinde lider ABD. Avrupa’da ise 

Türkiye’nin önünde Fransa, İngiltere ve Almanya 

bulunuyor. 

We Are Social’ın araştırmasına konu ettiği 

bir diğer sosyal medya mecrası ise Linkedin. 

Türkiye’de Linkedin kullanıcısı sayısı pandemide 

1,1 milyon artarak 9,5 milyona ulaştı. ABD’nin 

lider olduğu dünya sıralamasında Türkiye 

ondördüncü, Avrupa sıralamasında ise İngiltere, 

Fransa, İtalya, İspanya ve Almanya’nın ardından 

altıncı sırada yer alıyor. 

İLK KEZ DÜNYA NÜFUSUNUN YARISINI GEÇTİ 

We Are Social, söz konusu araştırmasında 

Youtube, Whatsapp, Messenger, Tiktok gibi 

popüler sosyal medya mecralarında sadece 

dünya genelindeki kullanıcı sayılarını paylaştı, 

ülkeler ayrıntısına yer vermedi. 

Araştırmaya göre, 2020’nin ilk 9 aylık sürecinde 

dünyadaki toplam sosyal medya kullanıcısı 

sayısı 453 milyon artarak 4,14 milyara ulaştı. Bu 

dönemde sosyal medya kullanıcı sayısı ilk kez 

dünya nüfusunun yarısını geçerek yüzde 53’e 

çıktı. Youtube ve Whatsapp’ın kullanıcı sayısı 

2’şer milyar, Messenger’ın 1,3 milyar, Tiktok 

kullanıcısı da 689 milyon oldu. 

TÜRKİYE E-TİCARETTE 

DÜNYA ORTALAMASINA YAKLAŞTI 

16-64 yaş grubunu kapsayan araştırmada, son 

bir ay içinde online alışveriş yapanların oranları 

da ortaya konuldu. Türkiye’de bu oran yüzde 71 

olarak belirlendi. 

Türkiye’nin ilk para iadeli alışveriş sitesi Avantajix. 

com’un kurucu ortağı Güçlü Kayral, araştırmayı 

değerlendirirken, kısıtlamalarla geçen, evden 

çalışmanın yaygınlaştığı pandemi döneminde 

insanların uyku dışında neredeyse günün 

tamamını bilgisayar ve televizyon başında 

geçirdiğine dikkati çekti. 

Pandeminin alışveriş alışkanlıklarını da büyük 

ölçüde değiştirdiğini anlatan Kayral, “E-ticaret 

yapanların dünya ortalaması yüzde 74. Türkiye’de 

2019 sonunda yüzde 60 civarı olan bu oran 

pandemide yüzde 71’e çıkarak dünya ortalamasına 

yaklaştı. E-ticaretin yaygınlaşmasında sosyal 

medyanın da büyük rolü var. Türkiye’de 54 milyon 

sosyal medya kullanıcısı var ve bu kişiler her gün 

ortalama 2-3 saat sosyal medyadalar. E-ticaret 

siteleri bu potansiyeli kullanmak için sosyal medya 

reklamlarını yoğunlaştırdılar. Artık birçok şirket, 

sosyal medyayı doğrudan satış aracı olarak da 

kullanıyor” diye konuştu. 

95

Sektörel 

Küçük Esnaf Yeniden Veresiyeye Döndü 

Küçük esnafın nabzını tutan ‘Türkiye Geleneksel Kanalın Nabzı: REM Esnaf 

Barometresi’nin Kasım 2020 dönemi sonuçları açıklandı. Rapora göre veresiye 

alışverişin yaygınlığı önceki döneme göre 6 puan artarak yüzde 45’e ulaştı. 

Covid-19 salgınına yönelik endişe yüzde 76 ile en yüksek seviyeye çıktı 

Türkiye’de geleneksel esnafın nabzını tutan 

REM Esnaf Barometresi Raporu Kasım 2020 

dönemi sonuçları açıklandı. Rapora göre bir 

önceki dönem yüzde 39 olan veresiye alışveriş 

yaygınlığı 6 puan yükselerek yüzde 45’e ulaştı. 

Bu dönemde veresiye alışverişlerin toplam ciro 

içindeki payı yüzde 7 oldu. Salgındaki yükselen 

vaka sayıları endişeli esnaf oranını yüzde 76 ile 

en yüksek seviyeye çıkardı. 

Yeni nesil perakende araştırmaları ve perakende 

analitiği kurumu REM People’ın CEO’su Bülent 

Peker, raporu hakkında şöyle konuştu: “Covid-19 

salgınındaki ikinci dalga sayılabilecek dönemde 

küçük esnafa yönelik göstergeler de değişti. 

Güven, Ticaret ve Politika endekslerinde düşüş 

yaşanırken geleceğe yönelik umutlar yeterli aşı 

ve etkin dağıtıma bağlı olacak.” 

Her ay Türkiye temsili sağlanacak şekilde 650 

noktada yapılan ölçümlerle hazırlanan “REM - TT 

Barometre: Türkiye Geleneksel Kanal Esnafının 

Nabzı” araştırma panelinin Kasım’20 sonuç 

raporunda öne çıkan başlıklar ise şöyle: 

VERESİYE YAYGINLIĞI 6 PUAN ARTTI: 

Bu dönemde veresiye ile alışverişe yönelik ilgi de 

arttı. Veresiye alışveriş yapılabilen nokta oranı, 

bir önceki döneme göre 6 puanlık artışla yüzde 

45’e çıktı. Veresiyenin toplam ciro içindeki payı 

ise yüzde 7 ile önceki dönemle aynı oldu. 

ESNAF DA BANKAYA BORÇLU: 

Veresiye oranındaki artış esnafın borçlanma 

düzeyindeki artışı tetikledi. Kredi borcu olan 

esnafın oranı Kasım ayında da artış göstermeye 

devam etti. Her iki esnaftan birinin (yüzde 49) 

kredi borcu bulunuyor. Faiz oranlarındaki artışa 

karşın, ekonomik durgunluğun mali durumunu 

etkilemesi, esnafı kredi kullanmaya yöneltti. 

GÜVEN ENDEKSİ 0,6 PUAN DÜŞTÜ: 

Güven Endeksi, bir önceki döneme göre 0,6 

puanlık kısmi düşüşle 10,5 oldu. Covid-19 

salgınının tekrar yaygınlaşması ve içinde 

bulunduğumuz ekonomik durgunluğun daha da 

derinleşmesine bağlı olarak oluşan kötümser 

algı düşük trendin devam etmesinde önemli rol 

oynadı. 

KISITLAMALARLA MEYVE-SEBZE SATIŞI 

ARTTI: 

Ticaret Endeksi ise 0,5 puan azalarak 14,9 olarak 

açıklandı. Sokağa çıkma kısıtlamalarının da 

etkisiyle meyve-sebze, temizlik ürünlerindeki artış 

Ticaret Endeksi’nin neredeyse aynı kalmasında 

etkili oldu. 

EKONOMİK GÖSTERGELER KORKUTTU: 

Politika Endeksi bir önceki döneme göre 4,3 

puanlık düşüş ile 12,6’ya indi. Son dönemdeki 

temel ekonomik göstergelerdeki olumsuz değişim 

Politika Endeksi’nin düşüşünde önemli derecede 

etki gösterdi. 

BABA ESNAF SEGMENTİ DAHA ENDİŞELİ: 

Covid-19 salgını geleneksel kanal esnafının 

yüzde 76’sında endişe oluşturdu. Bu oranla 

salgın sürecindeki en yüksek seviyesine çıktı. 

Baba esnaf segmenti olarak adlandırılan 55 yaş 

ve üzeri esnafta bu oran yüzde 85’e çıktı. 

96 

. 



Sektörel 

İlham Peşindekiler Soruyor, 

Filli Boya Renk Uzmanı Cevaplıyor 

Filli Boya’dan takipçilerine, 

sevenlerine renkli bir hizmet daha: 

“Uzmana Sor 

Evini yenileyenler, yeni taşınacaklar ya da 

mobilyalarını değiştirip duvarları için en 

uygun rengi arayanlar için ideal bir hizmet 

olan ‘Uzmana Sor’, Türkiye’nin ilham verici 

markası Filli Boya’nın yeni hizmeti. 

Filli Boya, sosyal medya kanallarını 

müşterilerini daha yakından tanımak 

ve onlara en uygun çözümleri önermek 

için etkili bir şekilde kullanan markaların 

başında geliyor. 

Bir süreden beri sosyal medya üzerinden 

gelen renk ve ürün danışma taleplerinin 

artması üzerine müşterilerinin sorularını en 

detaylı şekilde yanıtlamak için kurgulanan 

bu yepyeni bir hizmetin ismi : Uzmana Sor. 

Uzmana Sor, her Salı günü 12.00 ile 20.00 

saatleri arasında Filli Boya Instagram 

hesabı üzerinden gerçekleştiriyor. Etkinlik 

süresince Fili Boya Instagram Hesabı 

üzerinden alınan sorular, Filli Boya’nın 

alanında uzman renk danışmanlarına 

ulaştırılıyor ve onlardan en doğru renk 

yönlendirmeleri alınarak paylaşılıyor. 

Uygulama başladığından beri yüzlerce 

danışanı yanıtlayan Filli Boya Uzman 

Renk ekibi, müşterilerinin yolladıkları 

mekan fotoğraflarına bakarak, mekanın 

ruhuna ve genel yapısına en uygun boya 

ve rengi öneriyorlar. Bunun yanında, 

özellikle çocuk odası, mutfak, banyo 

gibi özellikli mekanlara yönelik gelen 

soruları, en uygun boya çeşidini önererek 

yanıtlıyorlar. Doğru renk kadar doğru çeşit 

boya kullanımının da altını çizen Filli Boya 

yetkilileri, bu yeni platform üzerinden, 

müşterilerinin uzun yıllar sağlıkla 

yıpranmadan kullanabilecekleri özellikli 

ürünler ile ilgili de önemli bilgiler veriyorlar. 

Filli Boya severler, ‘Uzmana Sor’ 

etkinliklerinde bol bol soru soruyorlar. 

Uzmana Sor sayesinde Filli Boya, renk, 

boya seçimi ve uygulama konusunda 

detaylı bilgi vererek yaşam alanlarına 

ilham katıyor. 

97

Sektörel 

2020’nin 

E-Ticaret Şampiyonu 

Beyaz Eşya 

E-ticaret teknolojileri altyapı sağlayıcısı Ticimax, 

2020 yılı e-ticaret büyüme oranlarını açıkladı. 

Ticimax E-ticaret Sistemleri’nin altyapı hizmetini 

sağladığı 10 binden fazla e-ticaret sitesinin 

2020 satış ve ciro rakamlarına göre hazırlanan 

raporda, bazı kategorilerde rekor büyüme 

oranlarına ulaşıldığı görüldü. 2020’nin şampiyonu 

Beyaz eşya ve küçük ev aletleri segmenti oldu. 

En az büyüyen kategoriler ise Kırtasiye ve Çiçek 

kategorisi oldu. 

Beyaz eşya ve küçük ev aletleri segmentinde, 

satılan ürün adedi bazında yüzde 530, satışlardan 

elde edilen tutar bazında ise yüzde 1700 büyüme 

gerçekleşti. Büyüme oranlarıyla dikkat çeken 

diğer kategoriler ise ev tekstili, gıda, hediyelik 

eşya, iç giyim, tesettür giyim, kozmetik, oyuncak, 

petshop, mobilya, bahçe mobilyası ve internetten 

satılan sağlık ürünleri oldu. 

Ev tekstilinde satılan ürün adedi bazında yüzde 

610, satışlardan elde edilen tutar bazında ise 

yüzde 320 oranında büyüme gerçekleşti. Gıda 

kategorisinde adet bazında yüzde 460, tutar 

bazında yüzde 530, Hediyelik Eşya kategorisinde 

adet bazında yüzde 400, tutar bazında yüzde 

390, internetten satılan sağlık ürünlerinde adet 

bazında yüzde 450, tutar bazında yüzde 355, 

Petshop kategorisinde adet bazında yüzde 380, 

tutar bazında yüzde 410, Oyuncak kategorisinde 


360, Kozmetikte adet bazında yüzde 390, tutar 

bazında yüzde 400, Giyim kategorisinde adet 


Tesettür Giyimde adet bazında yüzde 350, tutar 

bazında yüzde 370, İç Giyimde adet bazında 

yüzde 290, tutar bazında yüzde 350, Cinsel 

Ürünler kategorisinde adet bazında yüzde 230, 

tutar bazında yüzde 370, Mobilya ve Bahçe 

Mobilyasında adet bazında yüzde 270, tutar 

bazında yüzde 400, Hırdavatta adet bazında 

yüzde 300, tutar bazında yüzde 320, Bilgisayar 

kategorisinde adet bazında yüzde 340, tutar 

bazında yüzde 240, Bebek-Çocuk kategorisinde 


270, Aydınlatma Ürünlerinde adet bazında yüzde 

370, tutar bazında yüzde 270, Mücevheratta adet 


Hobi kategorisinde adet bazında yüzde 190, 

tutar bazında yüzde 200, Spor Malzemelerinde 


190, Ayakkabı kategorisinde adet bazında yüzde 

200, tutar bazında yüzde 180, Av ve Kampçılık 

Malzemeleri kategorisinde adet bazında yüzde 

130, tutar bazında yüzde 220, Çeyiz kategorisinde 


180, Otomotiv Yedek Parçada adet bazında 

yüzde 170, tutar bazında yüzde 150, Kırtasiyede 


50, Çiçek kategorisinde ise adet bazında yüzde 

20, tutar bazında da yüzde 40 oranında büyüme 

gerçekleşti. 

98 

. 



Sektörel 

Enerji Verimliliğine Bütüncül Bakış Açısı 

Son yıllarda gerek üretim gerekse ofislerinde hayata geçirdiği uygulama ve 

yenilemelerle ile enerji verimliliği konusundaki çalışmalarına ağırlık veren 

GF Hakan Plastik‘in 2021 yılı planlarında verimlilik yine ön planda tutuluyor. 

GF Hakan Plastik, enerji tasarrufu yapılması, enerji 

giderlerinin düşürülmesi ve çevreye duyarlılığı 

teşvik eden süreç ve sistemlerin oluşturulması 

konusunda çalışmalarına yön veriyor. Süreç ve 

sistemlerin oluşturulmasının yanı sıra çalışanların 

konu üzerindeki farkındalığını artırma yönünde 

eğitimler düzenlemeye devam ediyor. 

Günümüzde enerji maliyetlerini öngörülen sınırlar 

içinde tutmanın endüstriyel ürün üreten kuruluşlar 

için oldukça zor olduğunu ifade eden firma 

yetkilileri, özellikle kontrol altında tutabilecek 

konularla doğru enerji yönetimine odaklandıklarını 

ifade ediyorlar. 

Yetkililer, 2020 yılında pandemi nedeniyle 

verimliliğe yönelik yatırımların da daha kontrollü 

yürütüldüğünü belirtiyorlar. Farklı hatlardaki 

kompresör ve pompaların enerji tasarruflu 

ürünlerle değiştirilmesi, pnömatik hava 

aktarma sistemlerinde sızdırmaz dişli bağlantı 

elemanlarının kullanılmaya başlanması, tesislerde 

pnömatik sistemlerdeki enerji kayıplarının 

önlenmesi için “Hava Kaçak Kontrol Cihazı”nın 

kullanılmaya başlanması gibi uygulamaların 

hayata geçirildiğini belirtiyorlar: “Örneğin, 

üretim hattında aydınlatmaların LED lambalarla 

değiştirilmesinden minimum yüzde 60 enerji 

tasarrufu sağlarken en büyük enerji kullanımının 

olduğu alanda kullanılan kompresör ve pompa 

gruplarının frekans kontrollü hale getirilmesiyle 

%10 tasarruf elde ettik. Yine extruzyon hatlarında 

bulunan havuzlardaki pompaların frekans 

kontrollü pompalarla değiştirilmesiyle ise yaklaşık 

150.000 kwh/yıl kazanç sağlandık”. 

Soğutma amaçlı kullanılan yardımcı tesis 

sayısının 3 gruptan 2 gruba düşürülmesi ile 

merkezileşme sağladıklarını ve soğutulması 

gereken su miktarının 35% azaltılmasının enerji 

tüketiminin azaltılması konusunda da önemli bir 

kazanım olduğunu vurguluyorlar. 

GF’in sürdürülebilirlik hedefleri doğrultusunda 

tesisler düzeyinde enerjiye bütüncül bir anlayışla 

yaklaşılmaya çalışıldığını belirten yetkililer, 

enerji kullanımlarının daha yakından izlenmesi 

ve verimliliğinin her aşamada iyileştirilmesi 

açısından 2021 yılında da çalışmalarının devam 

edeceğini ifade ediyorlar. 

99

. 


Sektörel 

İş Güvenliği Yapay Zekaya Emanet 

Türk girişim şirketi Ayvos; yapay zeka, makine öğrenimi ve derin öğrenmeye 

dayalı görüntü işleme çözümlerini kullanarak Yapay Zeka Tabanlı İş Güvenliği 

Otomasyonu Projesi’ni hayata geçirdi. İlk aşamada elektrik üretim ve dağıtım 

sektörü için özelleştirilen sistem sahada gerçekleşen elektrik kaynaklı kazaların 

büyük ölçüde önlenmesini amaçlıyor. Ayvos tarafından geliştirilen yapay zeka 

tabanlı gerçek zamanlı takip ve uyarı sistemi, olası iş kazalarını büyük oranda 

önleyerek insan hayatının korunmasını sağlıyor. 

Yapılan araştırmalar, Türkiye’de iş kazalarına Elektrikten kaynaklı iş kazaları en aza 

karşı çeşitli kanunlar ve uygulamalar devreye indirilebilir 

sokulsa da her yıl binlerce kişinin iş kazalarında 

yaralandığını veya maalesef hayatını kaybettiğini 

ortaya koyuyor. İş güvenliği risklerinin sıklıkla 

görüldüğü elektrik üretim ve dağıtımı alanında 

ise elektrik kaynaklı meydana gelen kazaların 

Türk Ar-Ge girişim şirketi Ayvos geliştirdiği EWSAI 

(Electric Work Safety with Artificial Intelligence) 

Projesi kapsamında makine öğrenimi ve derin 

öğrenme tabanlı görüntü işleme altyapısıyla; 

trafo, pano, elektrik hattı alanlarında işlem öncesi 

%23’ünün izolasyon hatalarından, %20’sinin ve sırasında personellerin kıyafet/ekipman 

personelin enerji iletim hatlarıyla teması uygunluğunun akıllı şekilde analizini yaparak 

yüzünden, %12’sinin ise elektrik direkleri üzerinde 

veya yakınında oluşan kazalardan oluştuğu tespit 

edildi. İş güvenliğinin tam olarak sağlanmadığı 

uygun olmayan veya eksik ekipman/kıyafet tespiti 

yaparak anlık olarak amir pozisyondaki kişilere 

durum hakkında uyarı verilmesini sağlıyor. 

ve kontrolün yapılamadığı koşullarda oluşan 

durumlar önemli ve üzüntü verici sonuçlara sebep 

olabiliyor. 

EWSAI elektrik enerji dağıtım operasyonlarındaki 

iş güvenliği seviyesini; çalışma alanı insan varlığı 

tespiti (En az %95 doğruluk), uygun ekipman ve

. 


Sektörel 

kıyafet varlığı tespiti (En az %90 doğruluk) ve 

elektrik hat, trafo, pano vb. çalışma alanı donanım 

tespiti (En az %90 doğruluk) gibi konularda 

oldukça yüksek doğruluk oranında sağlıyor. 

Kontrol ve sistem maliyetleri düşüyor 

Proje kapsamında web panel üzerinden yapılacak 

işin türü analiz edilip özel olarak eğitilmiş 

yapay zeka modeli ile iş yerindeki anomaliler 

tespit edilebiliyor. Bu sayede elektrik enerji 

dağıtım operasyonlarındaki iş güvenliği seviyesi 

yükseltilerek; yaralanma ve ölümlü kaza sayıları 

büyük ölçüde azaltmak, standart IP kameralar 

üzerinden özel sensöre gerek duyulmadan 

yükselerek yaşayan bir ekosistem gibi sürekli 

olarak sistemin kendisini daha da geliştireceği 

vurgulanıyor. 

Ayvos Kurucu ve CEO’su Eray Hangül projenin 

ilk etapta iş güvenliği risklerinin sıklıkla görüldüğü 

elektrik üretim ve dağıtım alanında hayata 

geçirilmesinin aciliyet teşkil ettiğini belirterek 

“Elektrik dağıtım şirketleri genel olarak kurulu 

hatların rutin bakımlarını yapan ve herhangi bir 

arıza durumunda müdahale etmekle yükümlü 

olan şirketlerdir. Bu süreçte elektrik dağıtım 

şirketindeki yetkili personelin yapılacak işin türüne 

uygun olacak şekilde kıyafet ve ekipmanları doğru 

bir şekilde giymeleri büyük bir önem taşıyor. 

uygun maliyetle çözüm sağlamak ve bakım Personellerin uygun iş kıyafetini giymediği 

personellerinin kendilerini güvende hissettiği 

bir çalışma ortamı yaratılarak iş verimliliği 

seviyesinin yükseltmek hedefleniyor. EWSAI 

projesi iş güvenliği işletme mekanizmasındaki 

insan faktörünün otomatize etmesinden dolayı 

öncü bir proje olma özelliği taşıyor. 

veya ekipmanı kullanmadığı durumlarda ciddi 

yaralanmalara ve hatta ölümlere yol açabilecek 

olaylar gerçekleşebiliyor. Bu kapsamda Ayvos 

olarak geliştirdiğimiz EWSAI Projesi ile iş güvenliği 

risklerinin sıklıkla görüldüğü alanlarda bu sorunu 

hem donanım hem de yazılım olarak uçtan uca 

Farklı sektörlere de entegre edilerek 

bir çözüm sunan projemizle çözmeyi planlıyoruz. 

Proje kapsamında saha şartlarında operasyon 

uygulanabilecek olan bu proje ile iş güvenliği maliyetini düşük tutacak, bakımı ve değişimi 

açıkları %90 oranında bir doğruluk payıyla kolay ürünlerin tercih edilmesi müşterilerin 

tespit edebiliyor. Sahadan toplanan ham veriler 

ile modeller eğitildikçe başarı oranı daha da 

duyabileceği sipariş sürecindeki belirsizlikleri 

ortadan kaldıracaktır.” şeklinde konuştu.

104 

. 



105

106 

.

NALBUR TEKNIK SUBAT 2021

Create successful ePaper yourself

Delete template?

Save as template?