Arketip Psikoloji Dergisi Sayı - 1
CARL GUSTAV JUNG: ANALİTİK PSİKOLOJİ ÇİFT İLİŞKİLERİNDE DÖNGÜLER BİR TERAPÖTİK HİKAYE: SİNMİŞ KARINCA BENLİĞİN İNŞASI OTORİTE VE VİCDAN ARASINDA BİR YOLCULUK: MİLGRAM'IN İTAAT DENEYİ YASA BAKIŞ: "GİDENİN ARDINDAN" PSİKOLOJİNİN ALT DALI: NÖROPSİKOLOJİ BİR GERÇEKLİK KRİZİ: PERSONA DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU ÇOCUKLAR İÇİN FELSEFE P4C PSİKİYATRİST DR. HATİCE ALİBAŞOĞLU İLE SÖYLEŞİ
CARL GUSTAV JUNG: ANALİTİK PSİKOLOJİ
ÇİFT İLİŞKİLERİNDE DÖNGÜLER
BİR TERAPÖTİK HİKAYE: SİNMİŞ KARINCA
BENLİĞİN İNŞASI
OTORİTE VE VİCDAN ARASINDA BİR YOLCULUK: MİLGRAM'IN İTAAT DENEYİ
YASA BAKIŞ: "GİDENİN ARDINDAN"
PSİKOLOJİNİN ALT DALI: NÖROPSİKOLOJİ
BİR GERÇEKLİK KRİZİ: PERSONA
DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU
ÇOCUKLAR İÇİN FELSEFE P4C
PSİKİYATRİST DR. HATİCE ALİBAŞOĞLU İLE SÖYLEŞİ
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
bu sahne, sinema eleştirmenlerinin
takdirini almıştır. Yüzleşmenin ardından
sinema tarihi açısından çok farklı bir
görüntüyü izleriz. Öteki sayesinde persona
hali ve gölge belirginleşince her iki
karakterin karanlık yüzleri ortaya çıkar ve
daha sonra iki yüz birleşir.
Filmin sonunda Alma’nın yeniden hemşire
kıyafetlerini giyerek tek başına otobüse
bindiğini görürken, Elisabeth’in de bir film
setinde kameraya -bize- baktığını görürüz.
Filmin Genel Değerlendirilmesi
Filmde tam olarak hiçbir şeyi açıklamayan
Bergman bazı ipuçları bırakarak filmi
yeniden kurgulamayı seyircinin bilgi
birikimine ve hayal gücüne bırakıyor.
Filmin ne kadarı düş ne kadarı gerçek
olduğunu veya düşlerin nerede başlayıp
bittiğini anlamak çok zor. Gerçekte hasta
kim, bakıcı kim, iyileşen kim veya aynı
hayata devam eden kim? Bu nedenle siyah
beyaz yok gri zeminde her iki karakteri
anlamaya çalışmak lazım. Filmi sadece
Elisabeth’in penceresinden izlemek
gerektiği gibi bir seferde Alma
penceresinden izlemek gerekir. Elisabeth
açısından baktığımızda gölgesini bastırmış,
benliğini ele geçiren personanın; kendi
gerçekliğine vararak tüm maskelerden
kurtulma isteği ile başlayan sürecin,
gölgesinin varlığını kabul etmesi ve kişilik
kazanması ile sonuçlandığını görmekteyiz.
Alma açısından baktığımızda ise toplumun
tüm isteklerine tamamen boyun eğmiş,
personasına hayran olarak kendi
varlığından habersiz bir kişiliğin kendi iç
dünyasındaki kimlik çatışmasını izleriz.
Kendiliğine ulaşmak için benliğini keşfetme
yolculuğunun her adımına şahit oluruz.
Kısaca, iki karakterin ötekinin gözü ile
kendilerine bakmasını böylece kendiliğine
ulaşmalarını-parçalanmış ruhun tekrar tek
olması- ve iyileşme süreçlerini izlemiş
olduk.
Belki biz görünmeyen bir karakterin iç
çatışmasını izledik. Bu senaryoya göre
doktor, karakterin bilincini/zihnini temsil
eder. Doktorun Elisabeth’i çok iyi tanıması,
koymuş olduğu tanıdaki etkileyici tespit,
kendi yazlığına göndermesi, Alma’yı bakımı
için yanına vermesi ve her ikisine de
istediklerini kabul ettirmesi, arketiplerin
(persona/gölge) çatışmasını yönlendiren ve
yöneten kişinin o olduğunu bize gösteriyor.
Her ikisinin de önce kendi içinde
sonrasında birbirleriyle verdiği savaşa tanık
olduk. Personanın, gölgenin varlığını
kabullenmesi (kocasıyla Alma’nın
yakınlaştırması) ve kısmen teslim olması
(Alma’nın kanını emmesi) gölgenin de
kendisinin farkına varmasıyla önce
Elisabeth’in yüzündeki bir maske olduğunu
keşfetmesi (kaynar su fırlatma tehdidi)
ardından kurduğu üstünlük iddiasından
vazgeçip kendi alanına geri dönmesi
(Elisabeth’in yüzündeki maskeyi çıkarmak
için yaptığı hareketin olumsuz
sonuçlanması). Bu çatışmalardan sonra her
ikisi de kendilik iddiasından vazgeçip
kişiliğin birer parçası olduklarını
kabullenerek ayrılıyorlar.
Elisabeth ve Alma’nın ilişkisini anne-çocuk
rolü ile de benzeştirebiliriz. Filmin bazı
görüntülerinde yönetmen, özellikle iki
ARKETİP PSİKOLOJİ DERGİSİ 29