16.01.2013 Views

Antik Çağlarda Doğu Karadeniz - Surmene.Net

Antik Çağlarda Doğu Karadeniz - Surmene.Net

Antik Çağlarda Doğu Karadeniz - Surmene.Net

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Phasis nehri boyunca doğuya doğru ilerleyerek, Kolha ülkesinin doğu komşusu olan<br />

İberia sınırına kadar ulaştığı anlaşılan Strabon, bu güzergahla ilgili gözlemlerinin yanı<br />

sıra, İberia ile Kolha arasındaki coğrafi sınıra dair bilgiler de aktarmaktadır;<br />

“Onların ülkesine dört ana geçiş vardır; biri Sarapana üzerinden, ki burada dar geçitlerin<br />

arasında bir Kolhi kalesi bulunur, bu geçitlerin arasında, nehrin dolambaçlı rotası yüzünden<br />

120 tane köprü yapılmıştır. Bu bölgede ağır sağanak yağmurlar zamanında, seller nedeniyle<br />

derin yarıklar oluşur ve nehir şiddetli, yoğun akıntıyla Kolhida’ya iner. (…) Bu şekilde,<br />

Kolhida’dan, Iberia’ya geçiş imkanları, kayalıklarla, kalelerle, ve derin vadilerden akan<br />

nehirlerle engellenmiş durumdadır.” (Strabon 11.3.4) 86<br />

Heniohi<br />

MS.9 yılında, bugünkü Romanya’nın sahil kenti Köstence’ye sürgüne gönderilen<br />

ünlü Latin şairi Ovidius ; burada yaşadığı dönemde, dostlarına yazdığı manzum<br />

mektupları “<strong>Karadeniz</strong>’den Mektuplar” isimli eserinde toplamıştır.<br />

Bunlardan birinde ; MS.14 yılında dostu Albinovanus’a yazdığı bir mektubunda da,<br />

<strong>Karadeniz</strong>’e dökülen ünlü nehirleri sayarken, bunların arasında çok bilinen Phasis<br />

nehrinin yanı sıra, yine Kolha ülkesinde olduğu bilinen Penius nehrini de sayar.<br />

Ayrıca, yine aynı mektubunda ­daha önceki antik yazarların da bahsettiği­ <strong>Doğu</strong><br />

<strong>Karadeniz</strong>li Heniohia korsanlarından söz eder. Ovidius’a göre; Heniohia korsan<br />

gemileri, gemicilere büyük zararlar vermektedirler ve <strong>Doğu</strong> <strong>Karadeniz</strong>li korsanlar<br />

yalnız kendi bölgelerini değil, Batı <strong>Karadeniz</strong>’i de tehdit etmektedirler. 87<br />

Ovidius’un mektubundaki bu küçük ayrıntı, o sıralar, tüm <strong>Karadeniz</strong>’de dehşet<br />

saçan Heniohilerin, geniş bir coğrafyada etkin olduklarını ve aynı zamanda<br />

denizaşırı korsanlık yapabilecek düzeyde, köklü bir denizcilik kültürüne sahip<br />

olduklarını göstermektedir. 88<br />

Romalı tarihçi C.Tacitus’un kayıtlarında da, Heniohi kabilesinin bu dönemde<br />

bölgedeki belirgin üstünlüğü farkedilmektedir. Tacitus, eserinde, MS.20’li yıllara<br />

doğru meydana gelen gelişmeleri anlatırken, bu bölgede sadece “Heniohia” isimli<br />

bir memleketten söz etmektedir. 89 “Heniohia”, sonraki yıllarda da bağımsızlıklarını<br />

sürdürecek olan güneyli Heniohilerin krallığıdır. Bugünkü Of ile Batum arasındaki<br />

sahil şeridinde egemen olan denizci Heniohilerin bu küçük ülkesi, Kolha krallığının<br />

bağımsızlığını kaybetmesinden sonra da, bölgede küçük bir krallık olarak varlığını<br />

86 A.g.e.<br />

87 Richmond, J. (1995) ; Dürüşken, Ç. (1999)<br />

88 Bu ayrıntı, aynı zamanda Heniohi kabilesinin kökeni ile ilgili yorumlar açısından da önem taşımaktadır. Zira, yerli isimleri<br />

fonetik açıdan olabildiğince en yakın Yunanca sözcüklere yakıştırarak kaydeden antik Yunan yazarları, bu kabilenin ­orjinal<br />

şeklini bilmediğimiz­ ismini de “Heniokhi” olarak yazmışlardır ve bu sözcük eski Yunanca’da “Arabacılar” anlamına<br />

gelmektedir. Bu isimden yola çıkan bazı araştırmacılar, yerli isimler üzerinde Yunanca merkezli mitolojik ve etimolojik<br />

yorumlar yapma alışkanlıkları olan antik Yunan yazarlarının hatalarını, aynı şekilde devam ettirmişlerdir. Oysa, “Heniokhi” ismi<br />

altında ifade edilen denizci Kolha kabilelerinin, tarihsel yerleşim alanları, kuzeyde de, güneyde de, sarp kayalıklardan<br />

oluşan dar sahil şeritleridir ve o çağlarda söz konusu sahillerde, değil “atlı araba”, tek başına “at” kullanımı dahi mümkün<br />

değildir. Tarihsel yorumlar yaparken, ilgili çağların coğrafya ve tabiat koşullarının gözardı edilmesi, bu tür yorum hatalarını<br />

kaçınılmaz kılmaktadır.<br />

89 Church, A. J. ve Brodribb, W. J. (1942)

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!