04.09.2018 Views

kusvaeylülBASK

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

tayin edilmeye başlanmıştır. Bu derecelendirme<br />

sıralamasında almış olacakları eğitim fütüvvet<br />

kurallarından oluşmaktadır. 740 ahlaki kurala<br />

sahip olan fütüvvetname, o zamanlarda yaşamış<br />

insanlar tarafından benimsenmiş ve bu kurallara<br />

göre yaşantılarını sürdürmüşlerdir. Evliyaların ve<br />

padişahların tüm kuralları bilmesi ve ahilerin bu<br />

kurallardan sadece 124 kuralı bilmesi şart koşulmuştur.<br />

Bu yolda da başarılı olmak için sürekli<br />

eğitim halindedirler. Ahi Evran’ın yeni teşkilat<br />

üyelerine verdiği öğütler şöyle ifade edilmiştir;<br />

elini açık tut, sofranı açık tut, kapını açık tut, gözünü<br />

bağlı tut, dilini bağlı tut, belini bağlı tut.<br />

Ahiler, topluma karşı sosyal sorumluluklarda<br />

faydalı olmayı gaye edinmişler, bunu hayatlarının<br />

bir parçası haline getirmişlerdir. Bir Ahinin toplum<br />

içinde yaptığı muhabbete, kılık kıyafetine, yaptığı<br />

muhabbetlerde ve bunun gibi hayatının her alanında<br />

ahlaklı davranışlar sergilemesi gerekmektedir.<br />

Fütüvvetnameye göre davranışlarını başlık<br />

olarak incelemek gerekirse bunlar; doğruluk, emniyet,<br />

cömertlik, tevazu, nasihatlerde bulunmak,<br />

affedici olma, bencil olmamak, realist olmaktır.<br />

Selçuklu döneminde devlet otoritesi zayıf düştüğünde,<br />

ahilerin oluşturmuş oldukları düzenli<br />

sistem sayesinde ahiler adeta bulunmuş oldukları<br />

şehirleri yönetmişlerdir. Bu vesile ile devletin<br />

hiçbir tesiri bulunmadan esnaf ve halk kendi kendini<br />

idare eder duruma gelmiş, hiçbir yolsuzluğa<br />

ve geleneklere aykırı bir harekete fırsat verilmez<br />

duruma geliyor.<br />

Osmanlı devletinin kurulduğu dönemde yine<br />

ahilerin etkisi görülüyor. Osmanlının ilk dönemlerinde<br />

devlet yöneticileri Ahi tipi yaşam biçimini<br />

benimsemiş ve bu kuruma girmeyi onur olarak<br />

görmüşlerdir. Fatih Sultan Mehmed döneminde<br />

lonca teşkilatına dönüştürülerek varlığı devam<br />

ettirmiştir. Bu sayede esnaf, devlet idaresinde<br />

söz sahibi olmuştur. Osmanlının geleneksel idari<br />

sisteminde kamu niteliği taşıyan bir kurum halini<br />

almaya başlamıştır. Bu dönemde yine Ahiler<br />

memleketlerine gelen yabancıları karşılama,<br />

onlarla yakından ilgilenme, yiyecek-içeceklerini<br />

karşılama konusunda ellerinden gelen her şeyi<br />

yapmıştırlar. Ahiler kazandıkları parayı Şeyhlerine<br />

getirip buradan çıkan para ile ikramlar alınır<br />

yine misafirlere ikram edilirmiş. Ayrıca bu para ile<br />

yine tekkenin ihtiyaçları karşılanırmış.<br />

Sonuç olarak şunları çıkarabiliriz,<br />

fütüvvet anlayışının devamı olan Ahilik<br />

ticari hayatta İslam’ın koyduğu kurallara<br />

göre yol izlemesi yönüyle, tüm<br />

esnaf ve sanatkârları bir araya toplamış<br />

kardeşlik çatısı altında birleşmesini<br />

sağlamıştır. Bu güzel yönleriyle günümüz<br />

meslek hayatına ışık tutmuştur.<br />

kusva.org<br />

45

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!