04.09.2018 Views

kusvaeylülBASK

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Koridorda ki sesler odanın içerisine kadar<br />

geliyordu.<br />

-Başkan, başkanım, başkan nerede, başkan<br />

ne zaman gelir, başkanım nasılsınız?<br />

Bekir istemeden de olsa koridorda Olriçler’in<br />

ve Gregorlar’ın dolaştığını, kendi aralarında<br />

sohbet ettiklerini düşündü. Bu şekilde<br />

kendini daha iyi hissetmişti. Çünkü gerçekte<br />

o koridor Elm sokağından farksız, vasıfsız<br />

insanları barındıran iki duvar arasından başka<br />

bir yer değildi. Buralarda vasıf ve nitelik<br />

koridorda bulunan odaların içerisinde az da<br />

olsa rastlanan şeylerdendi.<br />

Aniden bir adam odanın kapısında belirdi.<br />

Adam, dünyanın neresinde karşılaşılırsa<br />

karşılaşılsın kesinlikle bir Kızılderili’yi andırıyordu.<br />

Atkuyruğu yaptığı hafif yağlı saçları,<br />

çekik gözleri, sakala dönüşmemiş tüyleriyle<br />

yüzünün köse oluşu, üzerinde birden fazla<br />

mevsim geçirdiği yeleği, sırt çantası ve<br />

çok cepli kargo pantolonu. Adeta Türklerin<br />

Kızılderililerle akraba olduğunu iddia eden<br />

teorilerin ispatıydı kendisi.<br />

Kızılderili’yle beraber odadakilerin sayısı<br />

üçe yükseldi. Masanın yanındaki sandalyeye<br />

oturmadan sırt çantası için yer aradı,<br />

bulamayınca çantasını sol koluyla kucaklayıp<br />

odadaki diğer iki kişiyle selamlaştıktan<br />

sonra yerine oturdu.<br />

Çok geçmeden, odada henüz betimlemediğimiz<br />

kişi buyurun dedi. Dinliyorum.<br />

Kızıl dereli üzerine almış olmalı ki, anlatmaya<br />

başladı. Kendisinden, eğitiminden,<br />

memleketinden ve bunun gibi bizim onun<br />

hakkında düşündüklerimizi önemsiz kılan<br />

şeylerden bahsetti.<br />

Anlattıklarını bitirdiğin de kemal-i vüsuk<br />

bir tavırla siz dedi. Çantasına hala kucağındaydı.<br />

Peşi sıra henüz betimlemediğimiz<br />

adam kendisinden bahsetmeye başladı. Ben<br />

dedi, biz demedi, size sıra gelmeden sen<br />

dedi. Aralara mesleğinden, memleketinden<br />

ve bilinmesini istediği şeylerden serpiştirdi.<br />

Aslında sakin ve kibar biriydi. Fiziksel<br />

bazı kusurlarının vermiş olduğu eksikliği<br />

kapatabilmek için kendisini türlü alanlarda<br />

geliştirmeye özen gösterdiği belliydi. Saygı<br />

duyulacak bir davranıştı bu. Güzel konuşuyor,<br />

kendisini dinletiyor ve karşı konulamaz<br />

bir şekilde ikna ediyordu. Bilgiliydi. Birden<br />

Felsefe dedi. Nedir? Bekir ve Kızılderili<br />

şaşırmıştı fakat belli etmemeye çalıştılar.<br />

Onların cevabını beklemeden, Felsefeyle<br />

ilgilenenlerin Dinden çıktığından, insanların<br />

Felsefeden korktuğundan bahsetti. İyi niyetliydi.<br />

Muhtemelen sıkılmıştı ya da cidden<br />

zihnini kemiren şeylerdi bunlar. Kızılderili,<br />

birkaç kelime kem küm ettikten sonra<br />

Felsefenin ağırlığından olacak altından<br />

kalkamadı.<br />

Henüz betimleyemediğimiz adam – bu<br />

konuda sen ne düşünüyorsun’ bakışlarıyla<br />

Bekir’e döndü.<br />

Bekir, konuyu göğsünde yumuşattı, onu<br />

8<br />

eylül ‘18

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!