03.12.2020 Views

NYXmag Sayı 002

NYX Magazine'in ikinci sayısı ile karşınızdayız. İlk sayımıza gösterdiğiniz yoğun ilgi NYXmag ailesi olarak bizleri çok mutlu etti. Covid-19 dönemi hepimizin hayatında pek çok değişiklik yarattı. Yeni normal hayatımızda büyük ölçüde online yaşama geçiş yaptık. Online toplantılar, online eğitimler derken yaşamın diğer alanlarında da etkisini göstermeye başladı. Görkemli düğünler çok az sayıda katılımcıyla yapılan sade törenlere dönüştü. Sosyetenin yaz davetleri az sayıdaki yakın dostların bir araya geldiği akşam yemekleri havasında geçti. Şirketlerin yıldönümü, toplantıları, motivasyon eventleri online mecralara kaydı. Peki bütün bunlar olurken moda sektöründe neler yaşandı? Moda sektörü de Covid-19'un yoğun etkisine maruz kaldı. Newyork, Milano gibi moda haftaları internet üzerinden canlı olarak yayınlandı. Olumsuz gibi görünen bu durumun iyi tarafı daha önce az sayıda katılımcının izleyebildiği defileler zorunlu olarak online yapılınca, dünyanın dört bir yanından moda tutkunu insanların da bu defileleri izlemelerine olanak sağladı. Biz de bu sayıda pek çok ünlü markanın defile görsellerini sayfalarımıza taşıdık. Aynı dünyada farklı bakış açılarına sahip markaları takip ederek, daha fazla ilham alabilir, gelecek günler için daha fazla umut taşıyabilirsiniz. NYXmag olarak kadınlara yönelik şiddetle mücadele ve aile-içi şiddetin önlenmesiyle ilgili “İstanbul Sözleşmesi” konusunda tutumumuzu net olarak belirtmiştik. Geçtiğimiz 3 ay boyunca İstanbul Sözleşmesi maddeleri çok fazla konuşuldu, tartışıldı. Tartışılan bu maddelerin tam olarak neler olduğu konusunda kafa karışıklığına son vermek için sözleşmenin maddelerini aynen yasada yazdığı haliyle sizlere sunuyoruz. ve yine tekrar söylüyoruz: “İstanbul Sözleşmesi Yaşatır” Yaşam hakkına, kadınların haklarına saygı duyan herkesin bu sözleşmenin yanında durması gerektiğini düşünüyoruz.

NYX Magazine'in ikinci sayısı ile karşınızdayız. İlk sayımıza gösterdiğiniz yoğun ilgi NYXmag ailesi olarak bizleri çok mutlu etti. Covid-19 dönemi hepimizin hayatında pek çok değişiklik yarattı. Yeni normal hayatımızda büyük ölçüde online yaşama geçiş yaptık. Online toplantılar, online eğitimler derken yaşamın diğer alanlarında da etkisini göstermeye başladı. Görkemli düğünler çok az sayıda katılımcıyla yapılan sade törenlere dönüştü. Sosyetenin yaz davetleri az sayıdaki yakın dostların bir araya geldiği akşam yemekleri havasında geçti. Şirketlerin yıldönümü, toplantıları, motivasyon eventleri online mecralara kaydı. Peki bütün bunlar olurken moda sektöründe neler yaşandı?

Moda sektörü de Covid-19'un yoğun etkisine maruz kaldı. Newyork, Milano gibi moda haftaları internet üzerinden canlı olarak yayınlandı. Olumsuz gibi görünen bu durumun iyi tarafı daha önce az sayıda katılımcının izleyebildiği defileler zorunlu olarak online yapılınca, dünyanın dört bir yanından moda tutkunu insanların da bu defileleri izlemelerine olanak sağladı. Biz de bu sayıda pek çok ünlü markanın defile görsellerini sayfalarımıza taşıdık. Aynı dünyada farklı bakış açılarına sahip markaları takip ederek, daha fazla ilham alabilir, gelecek günler için daha fazla umut taşıyabilirsiniz.

NYXmag olarak kadınlara yönelik şiddetle mücadele ve aile-içi şiddetin önlenmesiyle ilgili “İstanbul Sözleşmesi” konusunda tutumumuzu net olarak belirtmiştik. Geçtiğimiz 3 ay boyunca İstanbul Sözleşmesi maddeleri çok fazla konuşuldu, tartışıldı. Tartışılan bu maddelerin tam olarak neler olduğu konusunda kafa karışıklığına son vermek için sözleşmenin maddelerini aynen yasada yazdığı haliyle sizlere sunuyoruz. ve yine tekrar söylüyoruz:
“İstanbul Sözleşmesi Yaşatır” Yaşam hakkına, kadınların haklarına saygı duyan herkesin bu sözleşmenin yanında durması gerektiğini düşünüyoruz.

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Röportaj

Sözleşmeye taraf birçok

ülke var. Türkiye’de

muhafazakar ve İslamcı

diyebileceğimiz çevreler

ve iktidar sözleşmenin

çocukları, gençleri

“cinsiyetsizleştirme”

politikalarına

destek verdiğini

söylüyor. Önce

imzaladılar şimdi

bunları nereden

çıkarıyorlar?

Batı’nın dayatması

diyenler de var?

“Cinsiyet” cızz bir

sözcük. Dokunanın

eli yanıyor herhalde.

Onun yerine fıtrat,

kadının/erkeğin doğası

(neyse artık o), Allah’ın

kadına ve erkeğe

verdiği görevler gibi

ifadeleri tercih eden bir

kesim var. Toplumsal Cinsiyet

Eşitliği ifadesini “herkesin

herkesle seks yapmasını mı

istiyorsunuz! Ahlaksızlık bu!”

cümlesiyle eleştiren milletvekili

gördü gözlerim! Toplumsal

cinsiyeti böyle anlayan, toplu

seks olarak gören kafalar var

ülkemizde maalesef. Eşitlik bazı

erkeklere çok korkutucu geliyor.

Ayrıca kimse bir Sözleşme

ile cinsiyetinden olmaz veya

“Toplumsal Cinsiyet Eşitliği

ifadesini “herkesin herkesle

seks yapmasını mı istiyorsunuz!

Ahlaksızlık bu!” cümlesiyle

eleştiren milletvekili gördü

gözlerim!”

cinsiyetini değiştirmeye

kalkışmaz. Eşcinsellik de

teşvikle veya özenmeyle olmaz.

Sözleşmenin ve içeriğinin

Batı dayatması olmadığı

her tür güvenilir kaynakta

yazıyor. Sözleşme Avrupa

Konseyi’nde hazırlandı. Türkiye

Konseyin 40 küsur yıldır üyesi.

Hazırlayan grupta Türkiye’den

akademisyenler, siyasetçiler,

hukukçular da vardı.

Örneğin

Polonya’dan da bu

cinsiyetsizleştirme

ile ilgili bir açıklama

geldi, sözleşmeden

çekileceklerini

söylediler. Başka

ülkeler de bekliyor

musunuz? Ve

bunlar neyi gerekçe

gösteriyorlar?

Polonyalı kadın hakları

aktivistleriyle bağlantı

kurduk, yazıştık.

Sözleşmeden çekilmeye

karşı olan ve/veya

cinsiyetsizleştirme iddiasına

karşı çıkan büyük bir grup kadın

var Polonya’da. Ama sesleri

hükümete kadar ulaşmadı

demek ki. Benim görüşüm şu,

NYX

120

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!