11.09.2014 Views

Klippel-Trenaunay Sendromlu Hastada Anestezik Yaklaşım - TARD

Klippel-Trenaunay Sendromlu Hastada Anestezik Yaklaşım - TARD

Klippel-Trenaunay Sendromlu Hastada Anestezik Yaklaşım - TARD

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Türk Anest Rean Der Dergisi 2011; 39(1):38-42<br />

periferik değildir, tüm visseral organlar da<br />

tutulabilir. KTS genellikle doğumda veya<br />

erken bebeklik döneminde ortaya çıkan,<br />

kutanöz hemanjiyoma, konjenital venöz<br />

anomaliler, iskelet ve yumuşak dokuda hipertrofi<br />

ile karakterize olan ve genellikle<br />

tek ekstremite tutulumuyla giden hiperplazi<br />

sendromlarından biridir. (6-9) Daha nadir<br />

rastlanan bulgular ise ekstremitelerde<br />

arteriovenöz fistüller ve lenfanjiektaziler,<br />

el ve ayaklarda sindaktili, polidaktili,<br />

makrodaktili, yüzde asimetrik hipertrofi,<br />

hemanjiyom, beyinde kalsifikasyonlar ve<br />

makrosefali, gözde katarakt, kolon, karaciğer,<br />

dalak, jejunum ve böbreği ipsilateral<br />

tutan abdominal hemanjiyomlar, izole<br />

kardiyomegaliden şiddetli hidropsa uzanabilen<br />

kalp yetmezliği, trombosit tüketimine<br />

bağlı trombositopeni, jejunal varislerden<br />

olan kanamalar sonucunda ağır<br />

anemi görülebilir. (6-10) KTS’nin etyolojisi<br />

bilinmemekle beraber patogenezinde fetal<br />

büyüme sırasında intrauterin 3-6. Haftalarda<br />

meydana gelen mezodermal bir<br />

anomalinin rol oynadığı bunun ekstremite<br />

tomurcuğunun içindeki arteriyovenöz<br />

kommunikasyonunun sebat etmesine yol<br />

açarak klasik triadın oluşmasına neden olduğu<br />

şeklinde bir teori mevcuttur. Birkaç<br />

familyal olgu bildirilmiş olmakla birlikte<br />

olgumuzda da olduğu gibi çoğunlukla<br />

sporadiktir. (4,12-14) KTS’nin en sık karşımıza<br />

çıkan cilt semptomu kapiller malformasyon<br />

nedeniyle olan nevus flammeus tipi<br />

hemanjiyomdur. Bu açık kahverengidir ve<br />

porto şarabı rengi diye tanımlanabilir. (6-11)<br />

Kutanöz hemanjiyomlar doğumdan sonra<br />

görülür. Varisler tipik olarak daha sonra,<br />

özellikle çocuk yürümeye başladıktan sonra<br />

ortaya çıkar. Ekstremite hipertrofisi ise<br />

sıklıkla en son ortaya çıkan ana semptomdur.<br />

Bu klasik triad tüm hastalarda görülmeyebilir.<br />

Tanı arteriogram, venogram ve<br />

bilgisayarlı tomografi veya manyetik rezonans<br />

görüntüleme ile konur. Ayrıca üç<br />

boyutlu ultrason ile prenatal tanısı olasıdır.<br />

(14-16) Olgumuzun da sağ elinde 3., 4. ve<br />

5. parmaklarda makrodaktili, makrosefali<br />

ve sol deltoid altında, sağ memede, her iki<br />

gluteal bölgede hemanjiyom mevcuttu.<br />

Bu hastalar kozmetik amaçlı veya hareket<br />

kısıtlılığı nedeniyle ortopedik operasyonlara<br />

gereksinim duyabilmektedir. Bu<br />

hastalara öncelikli yaklaşım konservatif<br />

olmalıdır. Bunun nedeni aşağıda anlatılan<br />

anestezik risklerin yanında varis cerrahisi<br />

gibi bazı durumların nüks oranın da fazla<br />

olmasıdır. (1)<br />

<strong>Anestezik</strong> yaklaşım olarak hastamıza preoperatif<br />

dönemde yapılan sorgulamada<br />

ek bir hastalığın olmadığı öğrenildi. Eşlik<br />

edebilecek anomaliler açısından gerekli<br />

testler yaptırıldı. Beyin, kalp, akciğer,<br />

abdominal organlar ve diğer ekstremitelerde<br />

bir sorun saptanamadı. Dopler USG<br />

taramasında arteriyovenöz fistül tespit<br />

edilemedi. Trombositopeni ve kanamaya<br />

bağlı olabilecek anemi mevcut değildi.<br />

Operasyon sabahı ve ameliyathaneye alınma<br />

sırasında hastaya olası hava yolu sorunları<br />

nedeniyle herhangi bir sedatif ajan<br />

uygulanmadı. Sonuç olarak, maske ventilasyonunun<br />

orta derecede zor olması ve<br />

laringoskopi skorunun yüksek olması bu<br />

kararın doğruluğunu kanıtlamıştır. Leon-<br />

Casasola ve ark. (17) KTS tanısı almış hastalarına<br />

oral fenobarbital ile premedikasyon<br />

yapmışlardır. Ancak, bu hastada ajitasyon<br />

oluşmuştur. Bu ajitasyonun oksijen açlığı<br />

nedeniyle olması kuvvetle olasıdır. Çünkü<br />

bu olguda da vasküler hipertrofi nedeniyle<br />

olduğu düşünülen üst hava yolu obstrüksiyonu<br />

sonucu zor ventilasyon oluşmuştur.<br />

Neyse ki laringoskopi ve entübasyonda bu<br />

olguda bir sorun yaşanmamıştır.<br />

Anestezi indüksiyonunun standart şekilde<br />

yapılması hasta açısından bir risk doğurmamıştır.<br />

Ancak, bu hastalarda entübasyona<br />

ve ekstübasyona hemodinamik yanıtın<br />

yeterli bir şekilde baskılanması gereklidir.<br />

40

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!