04.11.2014 Views

PDF SAYI 41 - Hayat Online

PDF SAYI 41 - Hayat Online

PDF SAYI 41 - Hayat Online

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

özel köþe<br />

Ancak Sana Sýðýnýrým,<br />

Ancak Senden Yardým<br />

Beklerim.<br />

Ya Sahip!<br />

Ne zaman, gülleri görsem<br />

hep Resulü ve kýrlarda<br />

bir çiçek görsem ümmeti<br />

olan bizleri hatýrlarým.<br />

Boynu bükük ve garip,<br />

gelen tekmeliyor giden<br />

tekmeliyor. Þu dünyada<br />

senden baþka hiç kimsemiz<br />

kalmadý, ortalýkta<br />

feveran ediyor ümmet.<br />

Her tarafta paramparça olmuþ<br />

düþman halimize gülüyor.<br />

Her hançereden bir<br />

ses çýkýyor amma kimse<br />

kimseyi dinlemiyor.<br />

Ya Sahip!<br />

Bu Dünyada ümmeti<br />

himaye edecek Ýslam`ýn<br />

temsilcisi kalmadý mý? Þu<br />

dünyada mert olanlar namert<br />

mi oldu acaba? Artýk<br />

gidecek ne bir Taif ne de<br />

Yesribin sýcak yüzü kaldý.<br />

Nerede kaldý peki insan<br />

olmanýn erdemi, herkes<br />

herkesin düþmaný mý?<br />

Þeytanýn en rahat zamanýnda<br />

mý yaþýyoruz? Demek<br />

ki þeytan þeytanlýðýný<br />

yapýyor ama ümmet, ümmet<br />

olmanýn þuurunda deðil<br />

uyuyor. Ýnsan þeytanlarý<br />

artýk ortalýkta cirit atýyor.<br />

Ýnsanlýða deðil kendimize<br />

bile faydamýz yok…<br />

Etrafýmýzý sanki kara bir<br />

sis bürümüþ gurur ve kibir<br />

özümüzü boþaltmýþ…<br />

Ya Sahip!<br />

Her sabah gözlerimi<br />

açtýðýmda ümmetin halinden<br />

resimler geçiyor adeta<br />

tarýyorum. Þöyle bir uzanýyorum<br />

Ortadoðu, Uzakdoðu,<br />

Kafkaslar, Balkanlar,<br />

Afrika, Amerika,<br />

Avustralya ve iki damla<br />

gözyaþý akýyor gözlerimden<br />

içim ateþle yanarak.<br />

Rahatýmýzý nasýlda çok seviyormuþuz.<br />

Onlara yardým<br />

edin dendiði zaman<br />

aklýmýz cüzdan ile vicdan<br />

arasýnda sýkýþýp kalýyor.<br />

Rahatýmýzdan hiç mi hiç<br />

ödün vermiyoruz, herhalde<br />

dünyayý daha çok seviyoruz.<br />

Yoksa ne olabilir ya<br />

da ölümsüz bir hayat mý<br />

yaþadýðýmýzý zannediyoruz.<br />

Ya Sahip!<br />

M. Salih AYDIN<br />

Gerçekler “<strong>Hayat</strong>”ýn Ýçinde Gizlidir<br />

m.s.a.58@hotmail.com<br />

Vicdanýmý sorgulamasam<br />

ve kendimi þöyle bir<br />

yoklamasam hatalarýmý<br />

nasýl bulacaðým?<br />

Her zaman baþkalarýný<br />

mý suçlayacaðým? Sanki<br />

biz suç iþlemez olarak mý<br />

geldik dünyaya.<br />

Bizleri ancak<br />

sen korursun.<br />

Ya Rabbim:<br />

Sana sýðýndým, Sana<br />

geldim, Senden yardým isterim,<br />

Sen yardým etmez<br />

isen nereye giderim, gideceðim<br />

baþka kapý yok ki<br />

döner yine Senden yardým<br />

isterim. Senden haberdar<br />

ve þuurunda olamazsam<br />

Senin istediðin gibi Ýslam`a<br />

nasýl hizmet ederim.<br />

Bu ümmet, kardeþlik þuurunda<br />

olmazsa Ýslam`ýn<br />

sancaðý nasýl yükselir.<br />

Ümmete yardým et insanlýk<br />

kan revan içinden kurtulsun.<br />

Senin yolundan<br />

bizleri ayýrma ya Rab.<br />

Âmin…<br />

Gelelim Hacarab`ýn<br />

serüvenlerine.<br />

Hacarabýn<br />

Belediyedeki iþleri<br />

Hacarap yedi çocuðu<br />

olduðu halde izin vermiyorlar<br />

diye hep izin sezonu<br />

geçtikten sonra altý hafta<br />

izine arabayla gidermiþ.<br />

Oðlu Salih:<br />

—Baba kardeþlerim<br />

okula gidiyor onlara zarar<br />

veriyorsun tam okul açýlýnca<br />

izin olmaz der.<br />

Ama Hacarap:<br />

—Oðlum sen Karaman’da<br />

yaþamadýn Karaman’ýn<br />

aðalarýndan ben ne<br />

çektim der dururmuþ.<br />

Fakat her izine gittiðinde<br />

Hacarab`ýn belediyede<br />

iþleri olurdu. Sabah kahvaltýsýný<br />

yaptýktan sonra<br />

hayat<br />

oðlu Salih’e:<br />

—Haydi, oðlum þu iþi<br />

halledelim der ve yola çýkardý.<br />

Mümkün mü yürümek<br />

ilerlemek o zamanlar<br />

tanýyanlar çoktu çünkü çoðu<br />

yaþýyordu þimdi bazýlarý<br />

rahmetli oldu. (Bir mezar<br />

ziyaretinde.<br />

Oðlu Salih:<br />

—Ya baba bu mezar<br />

taþlarýnýn çoðunda senin<br />

anlattýðýn isimler var bunlarýn<br />

hepsi hanesine dönmüþ<br />

dediðinde.<br />

Hacarap:<br />

—Sana mý sordular vefat<br />

etmiþlerse ALLAH<br />

rahmet eylesin der.)<br />

Ya asker arkadaþý ya<br />

okul arkadaþý ya da çocukluk<br />

arkadaþý ve çoðu da<br />

okumuþ.<br />

Oðlu Salih:<br />

—Bu kim filan kim diye<br />

sorunca.<br />

Hacarap da:<br />

—Bu filan zade bu filan<br />

zade demiþ. Yani Karaman’ýn<br />

seçkin eþrafýndan<br />

kiþiler. Gelelim esas meseleye.<br />

Hacarap daha evden<br />

yirmi bilemedin yirmi beþ<br />

metre gitmeden tanýdýk birisi.<br />

—Selamünaleyküm<br />

Hacarap oooo hoþ geldin<br />

ya özlettiriyorsun kendini<br />

ya þu vites iþini bir anlatsana.<br />

Hacarap:<br />

—Ve Aleykümselam<br />

hoþ bulduk da ne bu hal bu<br />

yaþta göçmüþsün boþ ver<br />

vites iþini ya baþka zaman<br />

anlatýrým belediyede bir<br />

iþim var der. Daha on metre<br />

gitmeden baþka birisi<br />

yakalar o da ayný sorgularý<br />

sorar ve böyle zincirleme<br />

devam eder gidermiþ. Evine<br />

fazla deðil ikiyüzelli<br />

15 Aralýk / 15 Ocak - 15 Dezember / 15 Januar 2009-10 . Muharrem 1431<br />

37<br />

Hacarabýn<br />

Serüvenleri<br />

28<br />

metre olan belediyeye bir<br />

türlü varamazmýþ. Tam belediyeye<br />

varýnca memurlar<br />

öðle yemeðine çýkarlarmýþ.<br />

Hacarap da oðluna:<br />

—Yine yetiþemedik öðlen<br />

olmuþ gel Ak Tekkeye<br />

gidelim namaz kýlalým der<br />

ve camiye doðru yönelir<br />

arkasýndan yine birisi:<br />

—Hacarap nereye diye<br />

baðýrýr.<br />

Hacarap da:<br />

—Ak tekkeye diye cevap<br />

verir ve döner oðluna:<br />

—Mühürlü zarf gibi<br />

herkes Hacarabý yakalar<br />

þu aradan biran önce camiye<br />

varalým yoksa namaz<br />

da gidecek der ve hýzla camiye<br />

yönelir vel hâsýl son<br />

anda namaza yetiþirmiþ.<br />

Namazdan sonra yemeðe,<br />

yemekten sonra belediyeye<br />

ama yine nafile memurlar<br />

çoktan daðýlmýþ olurmuþ.<br />

Eve geri dönerken tanýdýðý<br />

adamlarý gösterirken<br />

lakaplarýyla sayarmýþ:<br />

—Bu Hamal Rýza bununla<br />

þurada þöyle bir olay<br />

geçti bu ayakkabýcý bilmem<br />

ne zade bununla þurada<br />

sinemaya gitmiþtik bu<br />

belediye kalfasý Ýhsan Bey<br />

bu bizim taka jibi yaptýrývermiþti<br />

bu Doktor Armutlu<br />

bunun çok yardýmýný<br />

gördüm vesair devam<br />

eder gidermiþ. Bazý zamanda<br />

oðluna:<br />

Bak burasý bizimdi babam<br />

bir at arabasýna deðiþti,<br />

dediði yerde çarþýnýn<br />

ortasý burasý bizimdi bir<br />

boya sandýðýna deðiþtim<br />

dermiþ. Bu olay bir haftayý<br />

bulur ve iþini oðlunun zorlamasý<br />

ile halledermiþ ama<br />

bu ona bir haftaya mal<br />

olurmuþ. Yani anlayacaðýnýz<br />

hacarap bir saatlik iþi<br />

bir haftada zooooooorrrrr<br />

halletmiþ.<br />

BÝR ESKÝDE<br />

BÝR YENÝDEN<br />

Karaman’ýn meþhur<br />

mizah tiplerinden, kitapçý<br />

Halil amca, bir dönemin,<br />

insanlarý sýký takip altýnda<br />

tuttuðu ve dini bir takým<br />

ihtiyaçlarýn kýsýtlandýðý<br />

yýllarda, dükkânýnda bir<br />

taraftan kadayýf dökerken,<br />

bir taraftan da:<br />

-Ya Mevla’m, hu Mevla’m,<br />

Aþkýn bize ver Mevla’m<br />

diye bir ilahi tutturmuþ.<br />

Bu sýrada içeriye bir<br />

polis girmesin mi? Tabii<br />

Ýbrahim Amca da hoþafýn<br />

yaðý kesilmiþ ve birden<br />

ilahiyi boþlamýþ ve baþlamýþ:<br />

-Ýlimon ektim taþa...<br />

Diye bir türkü bir çaðýrmaya<br />

baþlamýþ.<br />

Bu iþe þaþýran polis dayanamayýp<br />

sormuþ:<br />

—Ne oluyor Ýbrahim<br />

Amca?<br />

—Bir þey yok kuzum,<br />

bir eskiden, bir yeniden<br />

deyivermiþ…<br />

SÝZÝ DE<br />

ÝSTÝYORLAR<br />

Kara Müftü adýyla anýlan<br />

Karaman müftüsünün<br />

çok kýzgýn olduðu bir zamanda,<br />

Ak Hoca izin istemek<br />

için gelir, Müftü izin<br />

vermez, Ak Hoca da “Sen<br />

vermesen de ben giderim”<br />

deyince, Kara Müftü “Cehenneme<br />

kadar yolun var,<br />

defol git” diye hocayý yanýndan<br />

kovar. Ak Hoca<br />

hiç seslenmeden dýþarý çýkar,<br />

biraz sonra tekrar içeri<br />

girer.<br />

Müftü ters, ters bakar:<br />

—Ulan ben sana cehennem<br />

ol git demedim<br />

mi?<br />

—Ben de cehenneme<br />

kadar gittim, yolda zebaniler<br />

git müftüyle birlikte<br />

gelin diye beni katmadý,<br />

ben de sizi almaya geldim<br />

der.<br />

Bugünlük de bu kadar<br />

dostlar nasipse bir daha ki<br />

sefere buluþmak üzere<br />

Sizleri ALLAH’a emanet<br />

eder selam ve dualarýmla.<br />

Kalýn saðlýcakla.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!