Hazar Raporu - Issue 01 - Fall 2012
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
RÖPORTAJ<br />
Prof. Dr. Kemal Kirişci Kimdir<br />
Kemal Kirişci Boğaziçi Üniversitesi, Siyaset Bilimi ve Uluslararası<br />
İlişkiler Bölümü’nde öğretim üyesidir. Aynı zamanda Avrupa<br />
Entegrasyonu Jean Monnet Kürsüsü Başkanı’dır. 2002 ve Haziran<br />
2008 tarihleri arasında üniversitede Avrupa Çalışmaları Merkezi’nin<br />
direktörü olarak görev yaptı. 1986 yılında Londra’da City<br />
Üniversitesi’nden doktorasını aldı. Araştırma alanları arasında Avrupa<br />
entegrasyonu, sığınma, Avrupa Birliği sınır yönetimi ve göçmenlik<br />
konuları, AB-Türkiye ilişkileri, Türk dış politikası, etnik çatışmalar<br />
ve mülteci hareketleri yer almaktadır. Daha önce İngiltere, İsviçre ve<br />
Amerika’daki üniversitelerde dersler vermiştir. Kirişci ayrıca, AB-<br />
Türkiye ilişkilerinde göçmenlik konuları hakkında birçok rapor yazdı.<br />
Avrupa Birliği’nin şu anki politik<br />
ve iktisadi durumunu nasıl<br />
değerlendiriyorsunuz<br />
Bölgedeki ekonomik krizle birlikte, AB<br />
kurulduğu günden beri süregelen “nereye<br />
kadar bütünleşme, nereye kadar ulus ötesi<br />
yapılanma” tartışması yeniden canlandı.<br />
Bildiğiniz üzere, AB’nin tarihi<br />
Kömür-Çelik Birliği ve Ortak Pazarın<br />
kurulmasıyla tanımlanmaktadır.<br />
Genişleme ile ilgili tarihi yani; yeni<br />
üyelerin AB’ye katılmasıyla bağlantılı<br />
tarihi, bir de AB’nin derinleşmesi,<br />
bütünleşmesini içeren tarihi. Bundan da<br />
kastettiğimiz; üye devletlerin artan bir<br />
şekilde değişik alanlarda egemenliklerini<br />
AB’nin kurumlarıyla paylaşması. Demem<br />
o ki, elindeki gücü Avrupa Komisyonu’yla<br />
paylaşması, Bakanlar Konseyi ile<br />
paylaşması, son 20 senede artan bir şekilde<br />
Avrupa Parlamentosuyla da paylaşması,<br />
bir de tabi bunun yanında Avrupa<br />
Divanı’nın da yetkilerinin artırılması.<br />
Euro krizi Euro’nun ortak para birimi<br />
olarak kabul edilmesi ile ulus ötesine<br />
taşınmış olan para politikaları ile<br />
henüz üye ülkelerin egemenliklerinde<br />
olan mali politikalar arasında oluşan<br />
uyumsuzluklardan kaynaklanan bir<br />
krizdir. En önemlisi Almanya örneğidir.<br />
Mark’tan vazgeçip Euro’yu kabul etti.<br />
Bu çok önemli bir egemenlik paylaşımı<br />
ve devridir. Ama mali politikalarını yani<br />
vergi politikalarını, paraların nasıl nerede<br />
harcanacağı konusunu devretmediler.<br />
Euro’yu kabul etmiş bütün ülkeler için<br />
geçerli bu durum. Şimdi, bu ülkeler<br />
üzerinde reform için bir baskı var. Yani<br />
temelde yatan reform mali politikaları<br />
da bir şekilde ulus ötesi düzeye taşımak,<br />
“biz bu devri de yapacağız, bu egemenlik<br />
paylaşımını da bir şekilde başaracağız ve<br />
26