13.05.2016 Views

Cinedergi 85

Binder85

Binder85

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

n Sinemada bilim kurgu türünün özellikle 2000<br />

sonrasında sınıf atladığı ve sinema tarihine<br />

geçecek yeni başyapıt ya da kült film örnekleri<br />

verdiği aşikar. 1999’da Matrix’in devrim yaptığı<br />

ve bir yılla kaçırdığı için “90’lar” olarak anıldığı<br />

evrende 2000 sonrasının Matrix’inin Inception<br />

olduğunu söyleyebiliriz rahatlıkla. Ya da sinema<br />

tarihinin en iyi bilim kurgu filminin 2001: A Space<br />

Odyssey olduğunu. Bunlara genel anlamda pek<br />

itiraz eden çıkmayacaktır.<br />

2013’te Gravity, 2014’te Interstellar derken<br />

2015’in en çok konuşulan bilim kurgu filmi<br />

The Martian ise 2 Ekim Cuma günü vizyona girecek.<br />

NASA’nın geçtiğimiz günlerde Mars’ta su<br />

bulunduğu açıklamalarının The Martian filminin<br />

PR’ı olduğunu düşünenler çoğunlukta. Ridley<br />

Scott’un Andy Weir’in romanından uyarladığı<br />

ve NASA’nın destek verdiği yeni bilim kurgusu<br />

The Martian, hem uzun zamandır filmlerinde<br />

hayal kırıklığı yaratan Scott’un geri dönüşü<br />

niteliği taşıyor hem de günümüz bilim kurguları<br />

içerisinde genel izleyici kitlesini dünyasına en<br />

kolay çekebilen bilim kurgular arasına adını<br />

yazdırıyor. Scott, umut aşılayan yapısıyla,<br />

başından sonuna kadar esprilerin eksik olmadığı<br />

hikayesini bir an olsun dağıtmayan çizgisiyle,<br />

fedakarlık ve çevrecilik dolu mesajlarıyla<br />

eğlenceli bir hayatta kalma hikayesi yaratmayı<br />

başarırken, Matt Damon’a eşlik eden Jessica<br />

Chastain, Jeff Daniels, Chiwetel Ejiofor, Kate<br />

Mara, Sean Bean, Kristen Wiig, Michael Pena<br />

gibi oyuncularla dolu renkli kadrosu da seyir<br />

zevkini artırıyor.<br />

The Martian’ın vizyona girecek olması sebebiyle<br />

kişisel “2000 sonrasında çekilen en iyi 15<br />

bilim kurgu” filmi listem şöyle;<br />

Immortel (ad vitam) (2004)<br />

Fantezi ve bilim kurgunun<br />

iç içe geçtiği<br />

eserleriyle tanınan sıra<br />

dışı çizer ve yönetmen<br />

Enki Bilal’in çizgi roman<br />

başyapıtı olarak bilinen<br />

Nikopol Üçlemesi’nden<br />

uyarladığı Immortel (ad<br />

vitam), 2095’in New<br />

York’unda mavi saçlı ve<br />

mavi gözyaşı döken bir<br />

kadın, tek bacağı metalden bir adam ve eski<br />

Mısır tanrıları arasında gezinen çığır açıcı bir<br />

CGI animasyon. Umutsuz, karanlık ve cyberpunk<br />

bir gelecek tasvirinde geçen film, liveaction<br />

ve animasyon türlerini birleştiren, izleyicide<br />

şok etkisi yaratacak görsellere ve set<br />

tasarımlarına sahip. Öyle ki, çizgi-roman ve<br />

mitoloji sevmeyen kişilerin içine girmesinin<br />

epey zor olduğu bir dünya bu. Çoğu kişinin<br />

adını dahi duymadığı ama mutlaka deneyimlenmesi<br />

gereken bir sinemasal tecrübe.<br />

Allegro (2005)<br />

Cristoffer Boe’nin kendine has sinemasının<br />

harikalarından olan Allegro, aşk ve hafızayı<br />

odak noktasına alarak piyanist Zetterström’ün<br />

zihninin derinliklerine<br />

doğru psikanalitik bir<br />

yolculuğa çıkarıyor<br />

izleyiciyi. Adamın hayal<br />

kırıklıklarını bir kutunun<br />

içine koyup şehri terk<br />

etmesi ve o kutunun<br />

patlayıp şehirde “Zone”<br />

adında dünyaya kapalı,<br />

bilinmeyen bir alan

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!