marketing europe & anatolia Sayı: 049

Köşe
Abdullah Ekşioğlu / eksioglu70@gmail.com
(retorik
)
Söylemezsem çatlayacağım...
Türk Telekom'un yeni reklam filmini seyrettim. İki laf
etmezsem içimde kalacak. Bu kadar çok para ancak
bu kadar yanlış harcanabilirmiş. Evet reklam filmi
köklü marka değişiminin gereği olarak bağırıyor.
Büyük paralar harcanarak bu bağırmanın tonu
da oldukça yükseltilmiş. Ama filmin her yerinden
buram buram kalitesizlik, buram buram yetersizlik,
buram buram cehalet akıyor. Filmin yönetmeni kim
diye bakmadım. Açıkcası bu kadar yaratım kabızı
bir yönetmenin kimliğini merak da etmedim. Ben
böyle yaratım kabızı yönetmenlerin reklam filmi
piyasasında yer almasına karşı da değilim. Sonuçta
her yönetmenin kapasitesine uygun iş vardır. Ancak
marka değişimi gibi zor bir işin kabız bir ekibe
emanet edilmesi doğru olmamış. Kısacası Türk
Telekom'un çöpe atacak parası varmış ve bence bu
reklamı yaptırmak yayınlatmak yerine o parayı çöpe
atsaymış ve bunu basına duyursaymış daha başarılı
bir kampanyaya imza atarmış.
Bu arada Türk Telekom kampanyasında tek
çöp olan reklam filmi de değil. Ülkemizin
kurumsallaşamama hastalığı olarak ortaya çıkan
ve müşterinin geçmişte çalıştığı reklam ajansları ile
bağını kesmek güdüsüyle birçok ajans tarafından
desteklenen kurum kimliği, logo değişimi de temel
olarak yanlış olmasının yanı sıra uygulamadaki
başarısızlığıyla da üniversitelerin reklamcılık
bölümlerinde yanlış örnek olarak gösterilmeye layık
bir çalışma olmuş.
Gerçi ajans müşteriyi ikna etmiş, müşteri beğenmiş,
parayı ödemiş, yüzlerce kişi ekmek yemiş
çerçevesinden bakacak olursak ortada bir sorun
yok. Ben sadece kapmanyayı ilk gördüğümde bana
hissettirdiklerini açık yüreklilikle paylaşmak istedim.
Üstelik piyasada çöpe atılan, yetersiz ekiplere
emanet edilen, "enerjisi yüksek" ama bilgi birikimi ve
vizyonu kısır yönetmenlere ala ile vala ile yaptırılan
tek iş de bu değil. Ne diyeyim. Herkes hak ettiğini
alır. Memleketimize hayırlı uğurlu olsun.
marketing europe & anatolia / 27