Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
ENGELLENENLER<br />
“Engelli olsam hayat nasıl olurdu?” diye düşünüyorum bazen, aklıma şimdi yaptığım fakat<br />
engelli olduğumda yapamayacağım ya da yardımsız yapamayacağım şeyler geliyor. Engelli<br />
olmak zaten çok zor olmalı ama bir de başkasına muhtaç olmak ve onlara yük olduğumu<br />
düşünmek, beni daha da çok üzerdi herhâlde.<br />
Belki yalnız dışarı çıkamayacağım, toplu taşıma araçlarına binemeyeceğim, bazı aletleri<br />
kullanamayacağım hatta yalnız giyinemeyeceğim bile… Ama işin aslı bizim ülkemizde engelli<br />
olmak çok daha zor! Çok az insan onları bir birey olarak kabul ediyor. Hatta bazen onları<br />
kendi aileleri bile yük olarak görüyor ve reddediyor. Bence bu böyle olmamalı, engelli<br />
insanlar da birçok şeyi yapabiliyor. Ben bunu anneannemin görme engelli komşusunda<br />
gördüm. Anneannemin küçük yardımlarla tek başına yaşayan bir komşusu var, yemeğini<br />
yapıyor, komşularına gidiyor, evini temizliyor. Yalnız pazara ve çarşıya komşulardan biriyle<br />
gitmesi gerekiyor. Bu yardımı da zaten herkes seve seve yapıyor. Hiç eğitim almamış, ne<br />
görme engellilerin kullandığı sopayla yürüyebiliyor ne de kabartma alfabeyle okuyabiliyor.<br />
Eğitim alsaydı kim bilir başka neler yapabilirdi?<br />
Evet, maalesef bizim engelli bireylerimizin çoğu eğitimsiz. Çünkü ya yaşadıkları yerde<br />
eğitim alabilecekleri bir okul yok ya da ailelerinin paraları... Bu nedenle çok azı eğitim<br />
alabiliyor. Hâlbuki avukat olan görme engelliler, okullarda memur ya da öğretmen olarak<br />
çalışan fiziksel engelliler var. Yani imkânları olsa birçok şeyi yapabilirler. Keşke hepsine bu<br />
imkânlar sağlanabilse… Ama onların çok daha büyük sorunları var: “düşüncesiz ve saygısız<br />
insanlar”. Birçok haber okuyor ya da izliyorum. Engelli rampalarının önüne, park yerine park<br />
edilen arabalar, öncelikle engellilerin kullanması gereken asansörlere engellilerden önce<br />
binmeye çalışan insanlar, hatta engellileri toplu taşıma araçlarına bile almadan giden<br />
otobüs şoförleri…<br />
Engellilerin zor olan hayatlarını daha da zorlaştırıyoruz ve sadece kendimizi düşünüyoruz.<br />
Hâlbuki onlar bazı şeyleri hayal bile edemiyor. Annemin işitme engelli bir öğrencisinin,<br />
ameliyatla beynine bir pil takılmış ve annesinin anlattığına göre iyileştikten sonra banyoya<br />
gidip musluğu açmış, suyun sesini dinlemiş. Sonra da “En çok suyun sesini merak<br />
ediyordum.” demiş. Maalesef bizim sürekli duyduğumuz ve farkına bile varmadığımız<br />
sesleri onlar duyduğunda “mutlu” olabiliyor.<br />
Evet, engelli olmak zor ama Türkiye’de engelli olmak çok daha zor. Kendimizi onların yerine<br />
koymalıyız. Kitap okuyamasak, dışarı çıkamasak, televizyon izleyemesek nasıl bir hayatımız<br />
olurdu acaba?<br />
Güneş Mart 8-C<br />
38