20.06.2018 Views

TIPKIBASIM_2017-2018_içerik

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

O<br />

Yirmi yaşıma geldiğim o ilk günlerde hayata başka bir pencereden bakmaya başlamıştım.<br />

Oysa bundan tam üç yıl öncesine kadar benim için hayat, doğup büyüdüm küçücük sahil<br />

kasabasından ibaretti. Bahçeli bir evde yaşayan ben, şimdiki hayatımda balkonumdaki<br />

çiçeklerin kokusunda huzuru kovalıyordum. Bir zamanlar en büyük keyfim, dedem ile balığa<br />

gitmekti. Şimdilerde ise odamdaki dünya haritasını ezberlemiş, son nefesimi vermeden<br />

önceden tüm dünyayı dolaşıp yeni hayatlar keşfetmenin hazzının yaşamak isteyen genç bir<br />

karaktere dönüşmüştüm. Bu dönüşüm ne kadar bir zamanda gerçekleşmişti henüz hiçbir<br />

fikrim de yoktu.<br />

Geçmişim sıradan genç birininki gibiydi. Ama doğduğum kasabadan ayrılmaya karar<br />

verdiğimde hayatım geri dönüşü olmayan bir yola girdi. Tıpkı bir yangında ailemi<br />

kaybettiğimdeki gibi. On altıncı yaşımın sonuna doğru hayatın keşmekeşi içinde<br />

kaybolduğumu hissetmeye başladım. Artık her şeyden kaçıp kurtulmak için içine sığındığım<br />

kitaplar bile işe yaramaz olmuştu. Bu beni o derece sarstı ki kendi içime dönmeye karar<br />

verdim. Ruhumun bir labirente dönüşmüş olduğunu böylece fark ettim, hayatın içinde<br />

kaybolduğumu düşünürken meğer ben ruhumdaki labirenti arşınlıyormuşum. Bunu fark<br />

etmemle kendimle baş başa dünyayı gezme kararı aldım. Böylece başka hayatları uzaktan<br />

da olsa keşfedebilecektim… Aldığım kararla kasabadan ayrıldım ve küçük balkonlu denizi<br />

az da olsa gören evimde yalnızlığımla sohbet ediyordum. Ama bu kâfi değildi, hayalimde<br />

yalnızlık vardı mamafih ben dünyayı gezerken yalnızlığımı bana yoldaş istiyordum. Ve o gün<br />

yine balkondaki çiçeklerimde huzuru kovalarken ani bir kararla sırt çantamı hazırladım.<br />

Pasaportumu ve fotoğraf makinemi alıp son bir kez küçük balkonumdan sınırlı olan deniz<br />

manzara baktım ardından evden çıktım. Nereye gideceğime dair aklımda tek bir fikir<br />

yoktu. Ama içimdeki o dünyayı gezme arzusu kanımı kaynatıyordu. Havaalanına gittim ve<br />

ani bir kararla Hindistan’a bir adet bilet aldım. Yıllar geçip hayata bakan pencerem<br />

genişlese de neden Hindistan’ı seçtiğimi asla anlayamadım. Belki de kader ağlarını örmeye<br />

çoktan başlamıştı…<br />

Hindistan ile Bombay kentinde tanıştım. İnsanları bu kadar renkli giyinip esmer olmasa ve<br />

caddelerde maymunlar dolaşmasa burası İstanbul gibiydi; kalabalık, aceleci ve hırçın…<br />

Yaşamın hızlı aktığı yerlerde hayat gerçek yüzünü göstermese de karanlık sokakların<br />

kaldırımlarında gizli kalmış hikâyeler vardı; sefil ve yorucu hayatların hikâyeleri. Karanlık<br />

sokaklarda ilerledikçe her köşe başında gerçekleri perdeleyen sis azalıyordu. Böylece<br />

benim şahit olduklarım da artıyordu… Asla unutamayacağım o perşembe dikkatle insanları<br />

izleyip etrafı fotoğraflarken onu gördüm. Üstündeki paçavralara karşın yüzü güneş gibi<br />

parlarken hiç kimse onun bu dar ve pis sokaklara ait olduğuna inanmazdı. Beynimden<br />

vurulmuşa döndüm. Aşktan uzaktım ben. Yangından korkan biri kalbinin aşk ateşinde<br />

yanmasına nasıl izin verebilirdi ki?<br />

81

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!