Esgündem Kasım Ayı Sayısı

More documents

Recommendations

Info

Eldem Şirketler Topluluğu ve Vakıf Yönetim “Kültür ve sanata katkı bu şehrin üzerimize yüklediği en önemli sorumluluktur” “Eskişehirin ticaret hayatı” denildiğinde listenin en üstlerine yazılacak ailelerden biridir ELDEM AİLESİ. Aynı aile, ticaret yaparak para kazandığı Eskişehir’in kültür ve sanatına sağladığı katkı konusunda, bu alanda oluşturulacak listenin adeta en üstünde yer alıyor. İşte en az ticaret kadar kültür ve sanata önem veren ELDEM ailesinin en büyük ferdi olan işadamı ALİ ELDEM ile sanata ve ailenin sanata verdiği önem ve katkılarını konuştuk. Tabi kurmuş oldukları Eldem Kültür ve Sanat Vak aracılığıyla Eskişehir’e kazandırdıkları Dalyancı Konağını da... Eskişehir’de iş dünyası denilince ilk akla gelen ailelerdendir Eldem Ailesi... Şehrimizin köklü iş adamlarından olan Eldem Ailesi’nin üyeleri, şehrimize gerek ekonomik gerekse istihdam anlamında büyük katkılar verdiler. Halen de Eskişehir’e önemli kazançlar sağlayan Eldem Ailesi’nin bu kez kültür ve sanata olan ilgisini sizlere aktaralım istedik. Geçtiğimiz günlerde Eldem Kültür ve Sanat Vak’nı kurarak, kültür kenti Eskişehir’e bu konuda da büyük katkılar sağlayacaklarının sinyallerini veren Edem Ailesi, ilk adım olarakta tarihi Odunpazarı Bölgesi’nde bir konağı restore eirerek şehrin sanat hayatına kazandırdı. Vakn Yönetim Kurulu Başkanı Ali Eldem ile de yeni kurulan vak konuşalım istedik. Konu sanat olunca da elbee söyleşimizin yelpazesi de bir anda genişledi. Bizleri konuk eden Ali Eldem’in masasında gördüğümüz Devrim Erbil’in eserlerinin yer aldığı kitabı görünce zaten kültür ve sanat işini çok detaylıca konuşacağımızı fark eik. Ali Eldem’in ofisinde gerçekleştirdiğiz sohbee de Eldem Ailesi’nin kültür ve sanatla ne denli iç içe olduğunu sohbetimizin daha ilk cümlelerinde hemen anladık. O yüzden sorularımız ardı ardına geldi. Bizler sorduk Ali Eldem yanıtladı. Ortaya şehrin kültür hayatına ilişkin çok hoş bir sohbet çıktı. 16
Kurulu Başkanı Ali Eldem ile sanata dair Sayın Eldem, Eskişehirliler sizleri ticari hayaaki saygın yeriniz ile tanıyor, biliyor. Yine de ilk başta Eldem Ailesi’ni konuşarak başlayalım istiyoruz. Eldem Ailesi kimdir, biraz anlatır mısınız? Eldem Ailesi, bütün eski Odunpazarlıların bildiği Sakarı olarak adlandırdığı, Sakarya Nehri’nin kenarında Sarıcakaya’da yaşamıştır. Osmanlı kayıtlarına göre, 1756 yılında büyük büyük dedemiz İbrahim Efendi’nin imam hatibi olduğuna dair kayıtlar mevcuur. İbrahim Efendi, Osmanlı’dan maaş alan birisiydi. Demek ki, dedesi ve babası da 16. Asırdan beridir, Eskişehir’den rakımı 1000 metre daha düşük olan Sakarya Nehri’nin kenarında, etra yüksek dağlarla çevrili bir bölgede hayatını sürdürmüş bir aileye mensubuz. Benim dedem de İmam Hatipti. Haa Sarıcakaya’da “Hatipler” diye de bir lakabımız vardı. Bunların hepsi de Osmanlı kayıtlarında teyitlidir. Ticarete de RÖPORTAJ Sedat Aydoğan dedemden başlayarak girdik. Babam ticareti Eskişehir’de devam eirme kararını verdikten sonra, bizlerde tahsille ilgili gerekçelerle Eskişehir’e gelmiş olduk. Ve Eskişehir’in dışına da bir daha çıkmadık. Eskişehir’i seviyoruz. Eskişehirliyiz, bundan dolayı da büyük gurur duyuyoruz. Tüm işlerinizi Eskişehir’e kurdunuz, kente ekonomi ve istihdam anlamında büyük katkılar yapıyorsunuz. Ve bunu yıllardır başaran bir Eldem Grubu var. İşlerimizin tamamı Eskişehir’de. Beyaz Eşya grubunda 40. Yılımızı kutluyoruz. 19 noktada da mağazalarımız var. Pek çok markayı bünyemizde bulunduruyoruz. Eskişehirlilerin yarısından fazlası bugüne kadar müşterimiz olmuştur. Onlarla sıcak ilişkilerimiz devam ediyor. Kendimizi Eskişehirlilerle bütünleşmiş ve ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz. Bu da bize bazı sorumluluklar yüklüyor. Bu sorumluların neticesi olarak sosyal ve kültürel faaliyetlerin içerisinde bulunuyoruz. Ticaret Odası meclis başkanlığı, yönetim kurulu başkanlığı, ESİ- AD’daki faaliyetimiz, Eskişehirspor’daki faaliyetlerimiz, Akademi Mezunları Derneği, Sanat Derneği gibi pek çok kuruluş içerisinde yerlerimizi ve görevlerimizi aldık. La bu yüzden sanata getirelim istiyoruz. Bireysel anlamda kente yaptığınız katkılardan sonra şimdide de kurumsal olarak kentin kültür ve sosyal yaşamına katkı verecek büyük bir adım aınız. Eldem Kültür ve Sanat Vak’nı kurdunuz ve Vakn ilk icraatı olarak da Dalyancı Konağı hizmete girdi. Vakn ortaya çıkışı, olayların süreci içerisinde oldu. Bizim atalarımızdan kalma Sarıcakaya’da bir konağımız vardı. Konağımızın ne olacağını düşünürken, bundan önceki belediye başkanlarımıza teklif eik. ‘Bu konağı sizlere hibe edelim, bu konak yıkılmasın’ dedik. Tarihi bina ayakta kalsın istedik. Sağ olsun şu andaki Sarıcakaya Belediye Başkanı Faruk Güler, bu konuda hassasiyet gösterdi. Kent müzesi oluşturulması konusunda karşılıklı adımlar aık. Şimdi onun da restorasyon çalışmalarına valilikle birlikte başladılar. Tam bu sürecin konuşulmuş olduğu ortamda, Odunpazarı Belediyesi Başkanı Kazım Kurt, Odunpazarı bölgesinde gerekli olan faaliyetlerle olan sıkıntılarını anlatırken, iş adamlarının da oralarda konakları alarak gerekli olan restorasyonlarını yaptırılması gerektiğini söyledi. O bölgenin hareketlenmesi gerektiğine dair duygu ve düşüncelerini aktardı. ‘Bu işe de seninle başlayalım’ diye teklie bulundu. Bizim tam hassas olduğumuz konakların yaşatılması ile ilgili mevzunun üzerine bu gelince, biz de hiç tereddüt etmeden Kazım Bey’in teklifini kabul eik. 1,5 yıl süren restorasyon çalışmaları içerisinde binayı yapmanın çok kolay bir şey olduğunu ama sanat ve kültür evinin faaliyetinin çok uzun sürelere dayanacağını ve bunun daha zor olacağını gördük. Kolayca yapacağımızı sandığımız konu birden karşımıza devasa boyua çıktı. Gerçekten kolay bir şey değil. Bu binada bir yaşam olacak. Kültür faaliyetleri yapacaksınız, sanat çevreleri ile ilişki içerisinde olacaksınız, sanatseverleri buraya getireceksiniz. Bunlardan da bir maddi kazanç beklemeyeceksiniz. Kazançlarınızın bir kısmını da bu tarafa aktarmak zorunda kalacaksınız. Bu böylesine bir sevda işi. Bu işi nasıl yapalım diye düşünürken, vakıf kurmayı planladık. Vakıf ile birlikte sanat faaliyetlerini sürdürme kararı aldık. Vakıf konusunun başlaması ile ilgili, bundan önce Eskişehirspor Vak’nın ve Ticaret Odası Vak’nın kuruluşunu da ben yapmıştım. Her iki vakn da kurucu üyesiyim. Buralardan elde eiğimiz tecrübe ile bu vak- n yaşayabilecek, faaliyet gösterebilecek bir vakıf olabilmesi için de uzun uzun görüşmeler yaptık. Sanat ve kültür üzerine olması nedeniyle de ülkenin pek çok sanatçısıyla görüş birliğinde bulunduk. Ve bizim şehrimize 25 kilometre mesafede olan Kozlu’da bir yerimiz var. Orada bu işlerin yapılmasına karar verdik. Kozlu’daki yer nasıl bir alan? Bu alanda neler yapmayı planlıyorsunuz? Burada 100 dönüm kadar bir yer var. Mevzi imar planı da yapılmış. Böyle bir yerde bu vak yaşatabilecek neler yapabiliriz diye düşündük. Zanaatla sanatı harmanlayabilecek bir şey yapalım istedik. Mesela kaybolmaya yüz tutmuş zanaatlerimiz var. Semercilik, nalbantçılık, ipekçilik, dokumacılık gibi pek çok kaybolmaya başlamış zanaatlarımz var. Bunları gelecek kuşaklara taşımak için bir şeyler yapmayı istedik. Diğer taraan da sanatçılar ile sanatseverleri nasıl buluştururuz diye kafa yorduk. Dolayısı ile bu atölyeleri nasıl tesis edebiliriz diye düşündük. Tüm bunları ancak burada yapabileceğimize karar verdik. Sanatçılarımız da verdikleri katkılar ile bu fikri bizde oluşturdular. Ve bu vak kurduk. Vakn ilk faaliyeti de Dalyancı Konağı oldu. Bundan sonraki faaliyetler Kozlu’daki bu sanat alanında devam edecek. 17
Page 1: t t t t t t t t t t PARA İLE SATIL
Page 5 and 6: 5
Page 7 and 8: 7
Page 9 and 10: yorlar ambulansa, tutuyorlar hastan
Page 11 and 12: 11
Page 13 and 14: Engelli vatandaşlar için hayata g
Page 15: Teyzesi, dayısı… En acısı da
Page 19 and 20: nucu. Tüm bunlar, gelen herkesin b
Page 21 and 22: Kısa konuşuyor ama net bir biçim
Page 24 and 25: Çocuğunuzun sebepsiz yere ağlama
Page 26 and 27: Odunpazarı Belediyesi’nden Eski
Page 28 and 29: ÖNCE ŞAŞIRIYORLAR SONRA Eskişeh
Page 30 and 31: Tepebaşı’nın gençleri sanatla
Page 32 and 33: Çocukların gözüyle RÖPORTAJ Ö
Page 34 and 35: Türk kadın kahramanlar Lületaş
Page 36 and 37: Bu kızın bileğini hiç bir rakib
Page 38 and 39: Selkaspor erkek hentbol takımı li
Page 40 and 41: Eskişehirspor’un genç yeteneği
Page 42 and 43: Başarılı oyuncu milli de oldu. r
Page 44 and 45: BİZ ES-ES’LİYİZ YASAKLARI DELE

Esgündem Kasım Ayı Sayısı

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

Delete template?

Save as template?