14.07.2022 Views

John-C-Parkin-Siktir-Et

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

“paylaşma” seansında bazı insanlar içlerini döküp biraz ağladı. Herkes onların acısını paylaştı ve

onlara sarılarak destek oldu. Önceden bunun gibi seminerlerde ben de biraz ağlardım ve herkes acımı

paylaşır, beni kadınsı tarafıyla iletişimde bulunan bir adam olarak görür, sarılıp destek olurlardı.

Fakat çocuk gibi boşboğazlık ettim. Kimse bana dokunamadı. Hiçbir şey fayda etmedi. İşime

yaraması gereken, iyileştirici, güzel bir alıştırmanın ortasındaydım. Fakat sonra, kendimi öncekinde

olduğu gibi boş, ölü ve sıkıcı boşlukta hissettim. Tedavi gruplarından öğrendiğim bir şeyler vardı:

Zor bir yerdeki insanların sabrı o kadar da derin değildir, özellikle sunulan tedavi yöntemlerinin

etkisi yok gibidir. İnsanlar gerçekten bana bu kadar çökmüş olduğum için kızdılar. Bu da umurumda

değildi tabii ki.

O gün hissettiğim yeni duyguları hâlâ hatırlarım. Hissettiğim acının karanlık çaresizliğinde, daha

önce hissetmediğim özgürlük duygusunu da hissettim. Her şeyin önemsiz olduğunu bilmenin

özgürlüğüydü bu. Nihilist hüznümde, her şeye sadece Siktir Et diyordum.

Kara bulutlar geçti, ben de hayatın normal akışına döndüm. Fakat bir şeyler kaldı benimle, önceden

önemli olup da artık hiçbir önemi olmayan şeyler. Ya da bir daha asla geri gelmeyecek bir şeyi

kaybetmiştim: Her şeyin çok önemli olduğu duygusunu.

Sonraki yıllarda, ruhani edebiyatla çok ilgilendim, Yeni Çağ Ruhaniyeti ve Taoizm, Budizm,

Şamanizm vs. hakkında elime ne geçtiyse okudum.

Her şeyi en etkili çağdaş öğretmenlerden okudum. Bu çağdaş öğretmenlerden okuduklarımda

herkesin kendi kişisel hikâyelerinin olması ve bu hikâyelerin de birbirine çok benzemesi beni çok

etkilemeye başlamıştı. Hepsi hayatlarında yaşadığı dibe vuruşları anlatıyordu.

Bu yüzden lütfen öne çıkın Brandon Bays, Eckhart Tolle and Byron Katie.

Brandon Bays, tedavi alanından yıllarca çalıştıktan sonra büyük bir tümörünün olduğunu öğrenince

yıkıldı. Fakat hayret edici ve hızlı bir şekilde kendi kendine iyileşmeyi başardı. 18 ay sonra, felaket

darbeleri ardı ardına geldi. Malibu’daki güzel evi yanıp kül olmuştu.

Daha sonra bütün gelirine IRS tarafından el konuldu ve beş parasız kaldı. Daha sonra, taptığı kızı ve

“ruh ikizi” olan Kelley onunla görüşmek istemediğini yazmıştı. Son olarak da kocası başka biriyle

ciddi bir ilişkisi olduğunu itiraf etmişti. Boom. Bütün bunların ortasında uyandı. Zaman durmuş,

hareket etmiyordu. Güvenmeye karar verdi. Eksiksiz bir aşk duygusuyla, aşkın her yerde olduğu

duygusuyla yıkandı. Brandon Bays “uyandı” ve ilham verici The Journey’i yazdı.

Eckhart Tolle otuz yaşına kadar neredeyse sürekli endişe ve depresyon halinde yaşadı. Daha sonra

bir gece-

Sabahın erken saatlerinde korku içinde uyandım ama bu kez daha önceden de hissettiğim ama

hiç bu kadar yoğun olmayan bir duyguyla uyandım.

Her şey o kadar yabancı, o kadar düşman ve o kadar anlamsızdı ki dünyaya karşı derin bir nefret

uyandı içimde.

Tam bu anda, “derin yokluk ve yok oluş arzusu” ortaya çıktı ve başka bir şeye dönüştü. Aklını

tamamen durduran varlık hakkında, sorun yaşadığı “öz” hakkında bir sezgisi vardı. Kendine

geldiğinde, dünya algısı değişmişti. Yaşadığı her şeyde, anbean, huzurda ve mutlulukta güzellik

görüyordu. Eckhart Tolle uyandı ve en iyi satan The Power of Now adlı çalışmasını yazdı.

10 yıl boyunca, Byron Katie’nin hayatı gitgide mahvoldu. Depresyona, öfkeye ve paranoyaya

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!