Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Bu büyümenin ardından bize, gelecek krizler için kaynak<br />
olacak, cari açık, istihdam açığı, dış açık gibi sorunlar<br />
kalmamalı.<br />
Ülkemiz ekonomisinin eksik yönlerini biliyoruz. Kamu ve<br />
özel sektör olarak buralara yoğunlaşmamız gerekir. Aramal<br />
üretimi ve enerji öncelikli konular. Biz <strong>ASKON</strong> olarak yıllardır<br />
aramal konusunda dikkat çekiyor ve kamu ihalelerinde<br />
yerli kotasının en az % 25’ler seviyesine çıkarılmasını talep<br />
ediyorduk. İlk defa sayın başbakan bir açıklama yaparak bu<br />
noktayı vurguladı. Ancak bu işin üzerine çok daha büyük bir<br />
ciddiyetle gidilmelidir.<br />
Koca: “Büyüme oranları, ekonomimizin derin sorunlarını<br />
görmemize perde olmamalıdır.”<br />
“Bu büyük averajı iyi kullanmalıyız. Kalıcı, sürdürülebilir ve<br />
özellikle stratejik özelliği ağır olacak bir büyüme programını<br />
devreye sokmalıyız. 2023 hedefine doğru giderken,<br />
gerçek anlamda nereye gittiğimizi bilecek bir programlama<br />
yapmalıyız. Özellikle bölgesel entegrasyona uygun ve bölge<br />
ülkelerinin önünden gidebileceğimiz, onlara Ar-Ge, Ür-Ge ve<br />
inovasyonda önderlik yapabileceğimiz katma değeri yüksek<br />
bir ekonomi programı üretmeliyiz.<br />
Artık mevcudu iyileştirme anlayışı ile konjonktürün fırsatlarına<br />
ram olmak yetmiyor. Hesapladığımız bir geleceğe uygun<br />
olabilecek bir üretim, tüketim, pazar ve koordinasyon<br />
mantığıyla büyümeye devam etmeliyiz. Geriye de işsizlik<br />
gibi, cari açık gibi, dış açık gibi sorunlar bırakmamalıyız.<br />
Doları Kim Çözecek?<br />
<strong>ASKON</strong> Genel Başkanı Mustafa Koca yaptığı basın açıklamasında<br />
doların durumunu sordu. Böyle spekülatif bir<br />
ortamda iş yapmanın imkânsızlaştığını ifade eden Koca,<br />
tatmin edici açıklamalar beklediklerini sözlerine ekledi.<br />
Açıklama şu şekilde:<br />
“Ülkemiz ekonomisiyle ilgili olumlu sayabileceğimiz<br />
gelişmeler oldukça fazla iken 2011 yılında TL’nin gösterdiği<br />
performans tedirgin edici bir noktaya ulaşmış bulunuyor.<br />
Bugüne kadar yapılan açıklamaların gerçekten sorunun<br />
kaynağını tam olarak açıklayıcı nitelikte olmadığı anlaşılmıştır.<br />
Eğer doğru teşhis konulmuş olsa idi o zaman<br />
o doğrultuda alınan tedbirlerin dolar konusunu çözmesi<br />
gerekirdi.<br />
Konu her geçen gün biraz daha sorun haline dönüşmeye<br />
devam etmektedir. Sorun böyle devam ederse ne uluslar<br />
arası ticaret yapma imkânı kalacak, ne de imalat yapma<br />
imkânı. Ülkemizin makro değerleri açısından çok yüksek bir<br />
risk gözükmeyebilir ama, fiyat tutturmaya çalışan üreticinin<br />
hali gerçekten zor bir noktaya ulaşmıştır.<br />
Zannedildiği gibi dövizin düşmesi yerli paranın yükselmesi<br />
ihracata yarar sağlamamaktadır. Bunun da bir limiti ol-<br />
BASIN AÇIKLAMALARI<br />
duğunun gözden ırak tutulmaması gerekir. Zira maalesef<br />
bizim ülkemizi ihracatını da ithâlâta dayalı olarak yapmaktadır.<br />
Çok derin sorunlarımız olan cari açık, dış açık gibi meseleler<br />
burada fatura kabartıyor. TCMB’nin büyük bir operasyonla<br />
yaptığı müdahalenin ne kadar kalıcı etki edeceğini kestirmek<br />
zor. Büyük zorluklarla birikmiş olan MB rezervleri<br />
de bu vesileyle ciddi anlamda erime göstermektedir. Yani<br />
yeniden önemli faturalar ödemeye başladık.<br />
Çok aşikar ki, yapısal sorunların çözülememiş olması bizi<br />
büyük sıkıntıya sokuyor. Ekonomik aktörlerin ülkemizle<br />
ilgili övücü sözleri göğsümüzü kabartıyor ama, gözümüzü<br />
de kör etmemeli.<br />
2011 yılında en kötü performans gösteren paralar içerisinde<br />
birinci sırayı TL almış bulunmaktadır. Yani Çin’den,<br />
Macaristan’dan, Hindistan’dan daha kötü bir performans.<br />
İyi bir ekonominin bu kadar büyük sürprizlerle idare edilemeyeceği<br />
açıktır. Bu yüzden konunun iyi irdelenmesini ve<br />
hem açıklamaların tatmin edici boyutta olmasının sağlanmasını<br />
hem de tedbirlerin gerçekten sorun çözücü nitelikte<br />
olmasının sağlanmasını bekliyoruz. Aksi durum yıpratıcı<br />
olacaktır.<br />
İşgali Destekliyoruz<br />
<strong>ASKON</strong> Genel Başkanı Mustafa Koca yaptığı basın açıklamasında<br />
Amerika’dan başlayıp dünyaya yapılan “Wall<br />
Street’i İşgal Et” eylemini desteklediklerini ifade etti.<br />
Açıklama şu şekilde:<br />
Bizler de işadamıyız ve bugün kapitalist sistemin çizdiği<br />
çerçevede iş üretmeye, işçi istihdam etmeye çalışıyoruz.<br />
Ancak asla ve kat’a vicdanımızı yemedik. Hiçbir zaman da<br />
yemek niyetinde değiliz.<br />
Sadece kendimizin kazanacağı, başka kimsenin kazanmasına<br />
fırsat vermeyen, zenginliklerin sadece belirli ellerde<br />
kalmasını sağlayan ve dışarıda kalan yığınların bundan pay<br />
alamadığı bir zenginliği bizler istemiyoruz.<br />
Vahşi kapitalizm ile ilgili olarak bizim kanaatimiz her<br />
zaman kesindi. Ancak insanların önemli bir kısmı ve<br />
özellikle Amerika’da sistem içerisinde yaşayan insanlar<br />
2008 krizi ile birlikte bunun acı sonunu tadınca ancak onun<br />
ne menem bir şey olduğunu anladılar. Şimdi de ayağa<br />
kalktılar. Finans Kapitalizminin merkezi sayılabilecek olan<br />
Wall Street’i hedef alarak eylem yapıyorlar. Geç kaldılar<br />
ama doğru yapıyorlar. Bizler de iş dünyasının temsilcileri<br />
olmamıza rağmen onları destekliyoruz.<br />
Biz her zaman Haklı Zenginlik’ten yana olduk. Birilerine<br />
hayatı zindan edecek bir zenginliğin sahibi olmaktan<br />
Allah’a sığındık. Ama kapitalizm tam da bu demek. Ben<br />
kâr edeyim de kim ne yaparsa yapsın. Bu ne insanidir, ne<br />
OCAK/ŞUBAT/MART ‘12 <strong>ASKON</strong> BÜLTEN<br />
85