You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
01<br />
Türkiye-Avrupa Birliği İlişkileri I İlişkilerin Tarihsel Geçmişi<br />
Yakınlaşma Dönemi:<br />
18-19. Yüzyıldaki<br />
Ekonomik ve Siyasi<br />
Gelişmeler<br />
1492’de başlayan<br />
yayılma süreciyle<br />
ekonomisi güçlenen<br />
Avrupa, 19.<br />
yüzyıldaki Endüstri<br />
Devrimi sonrasında<br />
dünya ekonomisiyle<br />
siyasetinde önemli<br />
bir üstünlük elde etti<br />
ve cazibe merkezi<br />
haline geldi.<br />
Osmanlıların bir imparatorluğa dönüşmesine de neden olan İstanbul’un<br />
fethi, Avrupa ve dünya tarihi açısından önemli bir kırılma<br />
noktası oldu. Ekonomileri açısından büyük öneme sahip<br />
olan Güney ve Doğu Asya’yla irtibatları böylece tümden kesilen<br />
bazı Avrupalı krallıklar, İpek ve Baharat Yolları’na alternatif rota<br />
arayışına girdi. Hindistan’a başka bir güzergâhtan ulaşma hedefiyle<br />
İspanya tahtı adına denize açılan Kristof Kolomb’un bugün<br />
Amerika adı verilen kıtaya 1492’de ulaşmasıyla da dünya tarihinde<br />
çok önemli değişiklikler yaşandı. Yoğun talan ve sömürge<br />
faaliyetleri sonucunda elde edilen ekonomik kaynaklar, Avrupa’nın<br />
yükselişini başlattı. Bu dönemde Osmanlı İmparatorluğu<br />
da ekonomik ve askeri anlamda en güçlü dönemini yaşadığı için,<br />
Avrupa’da yaşanan dönüşüm ilk başta ikili ilişkileri fazla etkilemedi.<br />
Ancak dünyanın geri kalanı gibi ekonomisi temelde tarıma<br />
dayalı olan Osmanlılar, kısa sürede yeni süreçlerin dışında<br />
kaldı. Batı Avrupa’da artan ekonomik birikimin özellikle Buhar<br />
Devrimi’yle 18. ve 19. yüzyıllarda endüstriyel üretime yönelmesiyle<br />
de işler iyice değişti. Avrupa’dan başlayarak tarımsal üretime<br />
dayalı ekonomik sistemler ve imparatorluklar dönemi kapanıyor,<br />
endüstriyel üretimin esas olduğu ulus devletler dönemi<br />
açılıyordu. Dahası, önemli bir ekonomik ve dolayısıyla siyasi ve<br />
toplumsal üstünlük elde eden Batı Avrupa, ilerleme ve kalkınma<br />
konusunda model alınan, öykünülen başlıca coğrafya oldu. Öyle<br />
ki, her toplumun ve devletin temel hedefi olan kalkınma ya da<br />
modernleşme amacıyla dünyanın farklı bölgelerinde başlatılan<br />
reform hamleleri de “Batılılaşma” hatta “Avrupalılaşma” olarak<br />
anılmaya başladı. Bu durum son dönemlerini yaşayan Osmanlılarla<br />
birçok açıdan devamı niteliğindeki Türkiye Cumhuriyeti için<br />
24