You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
02<br />
Türkiye-Avrupa Birliği İlişkileri I Ortaklıktan Adaylığa<br />
Ortaklık Dönemi<br />
Ankara Anlaşması ve Ortaklık İlişkisi<br />
Türkiye’nin Temmuz 1959’un son günlerinde yaptığı başvuru,<br />
AET cephesinde aslında olumlu yankı buldu. Yeni kurulan bir<br />
yapı olarak örneğin rakibi Avrupa Serbest Ticaret Topluluğu’na<br />
(Yediler) değil kendisine yapılan başvuruları başarısının bir göstergesi<br />
olarak görüyordu. Ayrıca Türkiye, sadece bir NATO müttefiki<br />
olarak Sovyetler Birliği’ne karşı Batı sistemi içinde olması<br />
Ortaklık İlişkisi<br />
AET’nin tam üyelik için başvurmayan ya da tam üyeliği gündemde<br />
olmayan ülkelerle kurduğu özel ilişki türü bu adla anılmakta. Ortaklığın<br />
neleri kapsadığı ve tam olarak ne anlama geldiğiyse ilgili<br />
ülkeyle imzalanan anlaşmada düzenlenmekte. Nitekim Türkiye’yle<br />
12 Eylül 1963’te, Yunanistan’laysa 9 Temmuz 1961’de imzalanan<br />
ortaklık anlaşmaları, her biriyle tesis edilecek gümrük birliği süreçlerinde<br />
kimi farklılıklar içeriyor.<br />
Türkiye, ekonomisini Gümrük Birliği’ne hazırlamak için 22-25 yıllık<br />
bir geçiş süreci istedi. Roma Antlaşması’na uygun olarak 12 yıl talep<br />
eden Yunanistan ise, 1967-1974 arasında askeri darbe (“Albaylar<br />
Cuntası”) nedeniyle yaşanan kesinti sonrasında 1981’de AET’ye<br />
tam üye oldu. Türkiye-AB Gümrük Birliği ise yine benzer nedenlerle<br />
yaşanan gecikmeler sonrasında 1996’da tesis edildi. Tam üyelik<br />
müzakereleri Aralık 2016 itibariyle sürüyor.<br />
36