19.11.2015 Views

TÜRKIYE’DE REKLAM AHLÂKI

reklam_ahlaki_KITAP

reklam_ahlaki_KITAP

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

GİRİŞ VE YÖNTEM<br />

Reklamın inanılırlığını ve güvenilirliğini yitirmesinin bir sonucu olarak, inandırıcılığının<br />

azalması; reklamların yaşam seyrini ve reklamcılık sektörünü olumsuz etkileyebilecek<br />

bir potansiyele sahiptir. Bu tehlikenin farkına varan paydaşlar, inandırıcılığın azalmaması<br />

için “otokontrol mekanizmaları” geliştirmişlerdir. Bu anlamda uymaları gereken<br />

“etik kodlar” oluşturmuşlar ve bu kodlara uymaya çalışmışlardır. Ancak etik kodlar da<br />

yeni sınırlamalar getirdiği için, farklılaşmayı amaçlayan reklamcılık alanındaki paydaşların<br />

zorlamaları gereken yeni sınırlar hâline gelmiştir.<br />

Günümüzde bir taraftan kamu sektörü, bir taraftan sivil toplum kuruluşları ve bir taraftan<br />

da paydaşların öz denetimleri ile reklamcılık sektörü sürekli gözaltında tutulmaktadır.<br />

Ancak farklılaşma ve uzun vadede etkili olma düşüncesi, daha hafif gibi görünen<br />

ama yine uç noktalara kayan mesajların oluşmasına neden olmaktadır. Uç noktalarda<br />

yer alan reklamlar ise çoğu kez bir ahlâki sorun barındırmaktadır.<br />

Reklam, çıkış amacı itibarı ile uç noktada olmayı gerektirirken ahlâk, insanı makul olana<br />

yönlendirmeyi, olayların toplumsal sonuçlarını dikkate almayı da gerektirmektedir.<br />

Böyle bir durumda “reklam ile ahlâk bir arada bulunabilir mi?” sorusu gündeme<br />

gelmektedir. Reklam ve ahlâk iki zıt şey midir? Birlikte bulunmaları mümkün müdür?<br />

Yoksa birisi varsa diğeri ortadan kayıp mı olmaktadır? Bu soruların cevabı kişilerin değer<br />

yargılarına ve önceliklerine göre farklı noktalar göz önünde bulundurulduğunda<br />

değişebilecektir.<br />

Reklam eğer ahlâk tarafından sınırlandırılmaz ise yol açabileceği tahribatların hayal<br />

edilmesi bile zordur. Aynı zamanda, toplumsal olarak sürekli bir değişim yaşayan ahlâk<br />

anlayışı, reklamları sınırlama konusunda ne kadar etkili ve başarılı olabilir? Reklamlar<br />

yoluyla verilen ve sürekli daha uç noktalarda yer alan mesajların sayısının artması (yoğunluğu)<br />

“uç noktaların daha kabul edilebilir olarak algılanması”na da yol açabilmektedir.<br />

Dolayısıyla reklam, sınırları zorlayarak aslında bir bakıma ahlâki anlayışın sınırlarını<br />

da zorlamaktadır.<br />

Ahlâki bakımdan problemli kabul edilebilecek reklamların hazırlanmasının ve yayımlanmasının<br />

altında “daha çok kazanmak, daha uzun süre hatırlanmak, ilk akla gelen<br />

olmak, pazara girmek, rekabette geri kalmamak, rekabette öne çıkmak, diğerlerinden<br />

farklılaşmak” gibi bir dizi masumane istek yatmaktadır. Bu istekler ahlâki sınırları zorlamayı<br />

meşrulaştırmakta ve daha çok sınırda dolaşan reklam mesajıyla karşılaşan tüketiciler<br />

ise artık sınırların ne olduğunu bile hatırlamamaktadırlar.<br />

21

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!