Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
ISSN 2148-9246<br />
C L O T H I N G T E C H N O L O G Y M A G A Z I N E<br />
KASIM NOVEMBER <strong>2023</strong><br />
www.konfeksiyonteknik.com.tr
TEKSTİL MAKİNALARI SAN. SAN. TİC.LTD.ŞTİ.<br />
Beklentilerinizin<br />
ötesinde...<br />
www.ozbilim.com • • info@ozbilim.com<br />
ozbilimofficial<br />
ozbilimofficial<br />
ozbilimofficial<br />
Gürpınar, Gürpınar, Adnan Adnan Kahveci Kahveci Mh. Mehmetçik Mh. Mehmetçik Cd. Şirin Cd. Şirin Sanayi Sanayi Sit. A-5-2 Sit. A-5-2 Blok Blok Beylikdüzü Beylikdüzü / İstanbul / İstanbul / TÜRKİYE / TÜRKİYE<br />
Tel: +90 Tel: (212) +90 (212) 855 42 8554342 - 855 43 - 8557848 Fax: 78 +90 Fax: (212) +90 (212) 855 36 8553836 e-Mail 38 e-Mail : : info@ozbilim.com
İMTİYAZ SAHİBİ<br />
İSTMAG MAGAZİN<br />
GAZETECİLİK YAYINCILIK<br />
İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. ADINA<br />
Publisher<br />
H. Ferruh IŞIK<br />
GENEL MÜDÜR (SORUMLU)<br />
General Manager (Responsible)<br />
Mehmet SÖZTUTAN<br />
mehmet.soztutan@img.com.tr<br />
YAZI İŞLERİ DANIŞMANI<br />
Advisory Editor<br />
Ali ERDEM<br />
ali.erdem@img.com.tr<br />
YAYIN KURULU BAŞKANI<br />
Editorial Board Chief<br />
Prof. Dr. Cevza Candan<br />
YAYIN KURULU<br />
Editorial Board<br />
Prof. Dr. Bülent Özipek<br />
Prof. Dr. H. Rıfat Alpay<br />
Prof. Dr. Yalçın Bozkurt<br />
Prof. Dr. E. Tekin Altınbaş<br />
Prof. Dr. W. Oxenham<br />
Prof. Dr. Emel Önder<br />
Prof. Dr. Yusuf Ulcay<br />
Doç. Dr. Mehmet Ali ÖZBUDUN<br />
Doç. Dr. Yusuf A. Uskaner<br />
REKLAM DANIŞMANI<br />
Advertisement Consultant<br />
Ali ERDEM<br />
ali.erdem@img.com.tr<br />
REKLAM İNDEKSİ<br />
ADVERTISEMENT<br />
AKBARKOD.............................................9<br />
ARMUTLU TATİL KÖYÜ...........................73<br />
ATA İMALAT...........................................19<br />
EYFA.......................................................33<br />
FASHIONTECH......................................59<br />
FİLİZ MAKİNA.................................... Ö.K.<br />
ID ETİKET................................................45<br />
İHLAS MATBAACILIK............................69<br />
İHLAS YAPI............................................. 67<br />
İZER FERMUAR....................................... 21<br />
KANMAK...............................................37<br />
KARMAK.............................................A.K.<br />
KODDATA..............................................43<br />
KUZULUK KAPLICALARI........................77<br />
LÖSEV....................................................63<br />
MATUYA......................................23-25-27<br />
MERKEZ FERMUAR – SYS MATBAA......39<br />
MERKÜR FUARCILIK..............................55<br />
ÖZBİLİM................................................2-3<br />
POLSAN................................................. 17<br />
SANKO...................................................15<br />
SENTEZ YAZILIM................................... 4-5<br />
SERKON...................................................7<br />
SİM ETİKET..............................................35<br />
TEMS............................................Ö.K.İ. – 1<br />
TESTLAB..................................................13<br />
TÜRKİYE HASTANESİ..............................65<br />
TÜYAP (İPLİK).........................................49<br />
TÜYAP (MODA)..................................... 51<br />
VOLİ TURİZM..........................................79<br />
ZAMAKS................................................. 31<br />
DIŞ İLİŞKİLER MÜDÜRÜ<br />
Foreign Relations Manager<br />
Yusuf OKÇU<br />
yusuf.okcu@img.com.tr<br />
TEKNİK MÜDÜR<br />
Technical Manager<br />
Tayfun AYDIN<br />
tayfun.aydin@img.com.tr<br />
GRAFİK & TASARIM DANIŞMANI<br />
Advisory Graphics & Design<br />
Hakan SÖZTUTAN<br />
hakan.soztutan@img.com.tr<br />
DİJİTAL VARLIKLAR MÜDÜRÜ<br />
Digital Assets Manager<br />
Emre YENER<br />
emre.yener@img.com.tr<br />
ABONE VE DAĞITIM<br />
S u b s cr i pt io n a n d C i rc ul at io n<br />
Ma na ger<br />
İsmail ÖZÇELİK<br />
ismail.ozcelik@img.com.tr<br />
AD RES | He ad Of fi ce<br />
İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK YAYINCILIK<br />
İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ.<br />
İHLAS MEDIA CENTER<br />
Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi No: 11<br />
Medya Blok Kat: 1 P.K. 34197<br />
Yenibosna - Bahçelievler / İSTANBUL / TURKEY<br />
Tel: +90 212 454 22 22 Fax: +90 212 454 22 93<br />
BASKI | Printed By | İH LAS Ga ze te ci lik A.Ş.<br />
İHLAS MEDIA CENTER Merkez Mahallesi<br />
29 Ekim Caddesi No: 11 A/41<br />
Yenibosna - Bahçelievler / İSTANBUL / TURKEY<br />
Tel: +90 212 454 30 00<br />
B Ö LG E T E MS İ LC İL İ KL ER İ<br />
BURSA | Ömer Faruk GÖRÜN<br />
Tel: +90 224 211 44 50 Fax: +90 224 211 44 81<br />
KONYA | Me tin DE MİR<br />
Tel: +90 332 238 10 71 Fax: +90 332 238 01 74<br />
Advertising Representatives<br />
KOREA | Jes Media Int.<br />
Mr. Young Seoah Chinn<br />
Tel: 8224813411 Fax: 8224813414<br />
jesmedia@unitel.co.kr<br />
BİLGİ / Information<br />
<strong>Konfeksiyon</strong> <strong>Teknik</strong> Dergisi’nde yer alan<br />
makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir.<br />
Yayınlanan ilanların sorumluluğu<br />
ilan sahiplerine aittir.<br />
<strong>Konfeksiyon</strong> <strong>Teknik</strong> is published monthly.<br />
Ad ver ti se ments res pon si bi li ti es pub lis hed<br />
in our ma ga zi ne per ta in to ad ver tisers.<br />
konfeksiyonteknik<br />
konfeksiyontknk<br />
konfeksiyonteknik<br />
konfeksiyonteknik<br />
www.konfeksiyonteknik.com.tr<br />
ali.erdem@img.com.tr
8<br />
Türk tekstilin 100 yıllık yürüyüşü...<br />
Tekstil sektörü ülkemizin en eski sanayi dalıdır. Anadolu topraklarındaki tekstil tarihi<br />
Hitit ve Asur dönemlerine kadar uzanmış ve bu günlere gelişerek gelmiştir. Osmanlı<br />
İmparatorluğu’na dayanan, tekstil üretiminde uzun bir geçmişe sahip olan<br />
Türkiye, küresel tekstil ve hazır giyim sektöründe önemli bir ülke olmaya devam etmektedir.<br />
Bu yıl 100’üncü yılını kutlayan Türkiye Cumhuriyeti’nde ilk yıllardan beri<br />
birçok köklü devrim gerçekleşti. Cumhuriyet, Türkiye’nin günümüzde hazır giyim<br />
ve tekstil alanında öne çıkan ülkeler arasında yer almasını sağladı. 1920’lerden<br />
günümüze kadar yaşanan süreçte, Türk giyim tarzı ve estetiğinde büyük değişimler<br />
yaşadı. Geleneksel Türk motifleri, dokuma teknikleri küresel moda sahnesiyle<br />
bütünleşerek dünya çapında çağdaş tasarımlara dönüştü.<br />
Cumhuriyet sonrasında, devlet eliyle kurulan fabrikaların sayısı artmaya başlamıştır.<br />
Sümerbank’ın kuruluşuyla birlikte tekstil sektörünün bir sanayi olarak gelişimi sağlanmış.<br />
1930’lara gelirken, ekonomideki toplam üretim tesisleri arasında tekstil yüzde<br />
23’lük bir paya ulaşmıştır. Sümerbank 1950’li yıllara kadar, tekstilde hem üretim kapasitesi,<br />
hem istihdam gücü ve üretim değeri bakımından en önemli güç olmuştur.<br />
Ali ERDEM<br />
Yazı İşleri Müdürü<br />
News Editor<br />
Türk modasının gelişimi<br />
Değişimi temsil eden moda kavramı, sanattan yaşama, gelenek ve göreneklerden<br />
duygulara kadar birçok toplumsal olaydan etkilenerek gelişiyor. Dolayısıyla Cumhuriyet<br />
gibi büyük ve köklü bir değişimin de modayı etkilemesi mümkün değil. Türkiye’de<br />
100 yılda değişen moda, geleneksel ve modern unsurların etkileşimiyle şekillenen bir<br />
evrim sürecini yansıtmaktadır. Geleneksel Türk motiflerinin ve el sanatlarının modern<br />
tasarımlarla birleşmesi, Türk modasının zenginliğini artırmış ve uluslararası alanda<br />
tanınmasına katkı sağlamıştır. Yüzyıl içindeki bu dönüşüm, Türk modasının özgün kimliğini<br />
korurken küresel trendlere uyum sağladığını ve çeşitlendiğini göstermektedir.<br />
EDİTÖR<br />
Günümüzde Türk modası artık sadece Türkiye sınırlarında değil, uluslararası alanda<br />
da büyük bir etkiye sahip. Türkiye, bugün hem Avrupa’nın, hem de dünyanın en<br />
önemli tekstil ve hazır giyim tedarikçilerinden biri olurken Türk tasarımcılarının başarıları<br />
da tasarım alanına damgasını vurmaya devam ediyor.<br />
100-year march of Turkish textile...<br />
The textile sector is the oldest industry of our country. The history of textiles in Anatolia<br />
dates back to the Hittite and Assyrian periods and has come by developing<br />
to this day. Turkey, which has a long history in textile production dating back to the<br />
Ottoman Empire, continues to be an important country in the global textile and<br />
ready-made clothing sector. Many radical revolutions have taken place in the Republic<br />
of Turkey, which celebrates its 100th anniversary this year, since its early years.<br />
The Republic enabled Turkey to become one of the leading countries in the field of<br />
ready-made clothing and textiles. In the period experienced from the 1920s to the<br />
present day, Turkish clothing style and aesthetics have experienced great changes.<br />
Traditional Turkish motifs and weaving techniques have integrated with the global<br />
fashion scene and transformed into contemporary designs around the world. The<br />
number of factories established by the state began to increase after the Republic.<br />
With the establishment of Sümerbank, the textile sector developed as an industry.<br />
By the 1930s, textiles reached a 23 percent share among the total production facilities<br />
in the economy. Until the 1950s, Sümerbank became the most important power<br />
in textile in terms of production capacity, employment power and production value.<br />
Development of Turkish fashion<br />
The concept of fashion, representing change, has been developing under the<br />
influence of many social events, from art to life, from traditions and customs to<br />
emotions. Thus, it is not possible for a big and radical change like the Republic<br />
not to influence fashion. The fashion in, which is changing in Turkey over 100 years,<br />
reflects an evolution process shaped by the interaction of traditional and modern<br />
elements. The combination of traditional Turkish motifs and handicrafts with<br />
modern designs has increased the richness of Turkish fashion and contributed to its<br />
international recognition. This change over the century shows that Turkish fashion<br />
has adapted and diversified to global trends while preserving its unique identity.<br />
Today, Turkish fashion has a great influence not only within the borders of Turkey<br />
but also internationally. While Turkey is today one of the most important textile and<br />
ready-made clothing suppliers in both Europe and the world, the successes of<br />
Turkish designers continue to leave their mark on the design field.<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
“Barkodʼda Çözüm Ortağınız”<br />
ENDÜSTRİYEL TABLET<br />
BARKOD SARF MALZEMELERİ<br />
ETİKET YAZICI<br />
M. Nesih Özmen Mah. Zakkum Sk. No: 10 Merter/İstanbul<br />
+90 212 637 25 30 (Pbx) eticaret@akbarkod.com<br />
www.akbarkod.com.tr<br />
/akbarkodetiket<br />
EL TERMİNALİ<br />
E-KATALOG İÇİN OKUTUNUZ!<br />
ÜRÜN GRUPLARI<br />
AKBARKOD SATIŞ NOKTALARINDA
10<br />
PANORAMA<br />
“Beyaz Altın”da<br />
Sürdürülebilirlik Yol Haritası<br />
Sustainability Roadmap<br />
in “White Gold”<br />
WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı), “Pamukta Sürdürülebilir<br />
Tarımın Yaygınlaştırılması için Öneriler: İyi Pamuk İncelemesi” isimli<br />
raporunu kamuoyu ile paylaştı. İyi Pamuk uygulamalarını örnek<br />
uygulama olarak ele alan rapor, Türkiye’deki pamuk üretiminin<br />
ekolojik, ekonomik ve sosyal yönden sürdürülebilirliğini amaçlayan<br />
yöntemlerin ve uygulamaların çiftçiler arasında yaygınlaştırılması<br />
sürecine ilişkin kapsamlı bir değerlendirme sunuyor.<br />
WWF-Turkey (WWF) Wildlife Conservation Foundation) shared its<br />
report titled “Recommendations for the Dissemination of Sustainable<br />
Agriculture in Cotton: Good Cotton Review” with the public. The<br />
report, taking Good Cotton practices as exemplary practices, offers<br />
a comprehensive evaluation of the process of disseminating among<br />
farmers the methods and practices that are aimed at the ecological,<br />
economic and social sustainability of cotton production in Turkey.<br />
Halk arasında “beyaz altın” olarak bilinen bitki<br />
pamuğun üretiminin önemine dikkat çekmek<br />
için her yıl 7 Ekim’de dünya genelinde Dünya<br />
Pamuk Günü kutlanıyor. WWF- Türkiye (Doğal<br />
Hayatı Koruma Vakfı), tekstil sektörünün en<br />
önemli hammaddelerinden biri olan ve dünyada<br />
yıllık rekoltesi 25 milyon tonun üzerinde<br />
bulunan pamuğun üretim süreçlerinin ekolojik,<br />
ekonomik ve sosyal olarak sürdürülebilir kılınması<br />
ve “onarıcı”, “koruyucu”, ya da “sürdürülebilir”<br />
tarım uygulamalarının pamuk çiftçileri arasında<br />
yaygınlaşmasına ışık tutmak için “Pamukta Sürdürülebilir<br />
Tarımın Yaygınlaştırılması için Önerileriyle<br />
Pamuk İncelemesi” raporunu kamuoyuna<br />
sundu. Uzmanlar ve sürdürülebilir pamuk üretimi<br />
alanında faaliyet yürüten sivil toplum kurumlarının<br />
çalışanlarıyla derinlemesine gerçekleştirilen<br />
araştırmalara yer veren rapor, saha ziyaretleri<br />
sırasında çiftçilerle, çırçır firmalarından yetkililer-<br />
World Cotton Day is celebrated around the<br />
world every year on October 7 to draw attention<br />
to the importance of the production of<br />
cotton, which is plant, popularly known as “white<br />
gold”. WWF-Turkey (Wildlife Conservation<br />
Foundation) presented the report of “Review of<br />
Cotton with Recommendations for the Dissemination<br />
of Sustainable Agriculture in Cotton”<br />
to the public in order to ensure the production<br />
processes of cotton, which is one of the most<br />
important raw materials of the textile sector<br />
and of which annual harvest is over 25 million<br />
tons in the world, to be ecologically, economically<br />
and socially sustainable, and that “restorative”,<br />
“protective” or “sustainable” agricultural<br />
practices to be widespread among cotton<br />
farmers. The report, which includes in-depth<br />
research carried out by experts and employees<br />
of non-governmental organizations that<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
PANORAMA 11<br />
are operating in the field of sustainable cotton<br />
production, is based on the results of interviews<br />
done with farmers and officials from cotton ginning<br />
companies during field visits and a survey<br />
study that was done in January <strong>2023</strong> with the<br />
participation of a total of 564 cotton farmers<br />
from Aydın, Manisa, İzmir, Adana and Şanlıurfa<br />
provinces. In the report in which the wishes,<br />
needs and characteristics of farmer groups,<br />
which are key in the dissemination of sustainable<br />
methods and systems, are analyzed, the<br />
offers are suggested for the dissemination of<br />
sustainable methods, basing on the structure of<br />
the cotton application process.<br />
The largest turnover in the agricultural sector<br />
after wheat belongs to cotton<br />
Today, it is widely accepted that it is a necessity<br />
to make the production processes of cotton,<br />
which is one of the most important raw materials<br />
of the textile sector and of which annual yield<br />
is over 25 million tons in the world, ecologically,<br />
economically and socially sustainable. The<br />
production of cotton, which was one of the<br />
important income items of the economy in the<br />
Ottoman Empire, and was the main raw material<br />
of the textile sector, and also the first industrial<br />
branch of the Republic, has always had an<br />
important place in Anatolian lands. Today, while<br />
Turkey ranks first in the world in cotton producti-<br />
le yapılan görüşmelere ve Ocak <strong>2023</strong>’te Aydın,<br />
Manisa, İzmir, Adana ve Şanlıurfa illerinden<br />
toplam 564 pamuk çiftçisinin katılımıyla yapılan<br />
bir anket çalışmasının sonuçlarına dayanıyor.<br />
Sürdürülebilir yöntem ve sistemlerin yaygınlaştırılmasında<br />
kilit noktada olan çiftçi gruplarının<br />
istek, ihtiyaç ve özelliklerinin analiz edildiği<br />
raporda pamuk uygulama sürecinin yapısından<br />
yola çıkarak sürdürülebilir yöntemlerin yaygınlaştırılmasına<br />
yönelik öneriler de sunuyor.<br />
Tarım sektöründe buğdaydan sonra en büyük<br />
ciro pamuğa ait<br />
Tekstil sektörünün en önemli hammaddelerinden<br />
biri olan ve dünyada yıllık rekoltesi 25 milyon tonun<br />
üzerinde bulunan pamuğun üretim süreçlerinin<br />
ekolojik, ekonomik ve sosyal olarak sürdürülebilir<br />
kılınmasının bir zorunluluk olduğu günümüzde<br />
artık yaygın olarak kabul görmektedir. Osmanlı<br />
İmparatorluğu’nda ekonominin önemli gelir kalemlerinden<br />
biri olan ve Cumhuriyetin ilk sanayi<br />
dalı olan tekstil sektörünün ana hammaddesi<br />
olan pamuğun üretimi Anadolu topraklarında<br />
her zaman önemli bir yere sahip oldu. Bugün ise<br />
Türkiye pamuk üretiminde dünyada ilk sıralarda<br />
yer alırken, GDO’suz pamuk üreten üç ülkeden<br />
de biri olarak konumlanıyor. Tarım sektöründe<br />
buğdaydan sonra en büyük ciro getiren pamuk<br />
üretiminde Türkiye, aynı zamanda pamuk ekim<br />
alanı yönünden de dünyada yedinci sırada<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong> KONFEKSİYON TEKNİK
12<br />
PANORAMA<br />
bulunuyor. Pamuk ve tekstil sektörü ise tüketicilerin<br />
bilinçli tüketim eğiliminin artmasıyla<br />
birlikte ekolojik olarak sürdürülebilir, karbon<br />
üretimini azaltarak iklim krizini hafifletmeyi<br />
amaçlayan, sosyal olarak adilane ve insan<br />
sağlığını koruyacak şekilde üretim süreçlerini<br />
dönüştürmeye mecbur kalıyor. Tüketicilerin<br />
talepleri doğrultusunda sivil toplumun baskısı<br />
ve önemli katkısıyla hükümetler, uluslararası<br />
ve bölgesel örgütler; sektörü bu doğrultuda<br />
düzenlemeye ve ilgili standartları yükseltmeye<br />
yönelik olarak önemli ve giderek hız<br />
kazanan adımlar atarken, tekstil sektörünün<br />
önde gelen aktörlerinin bu kriterlere uygun<br />
pamuk talebini karşılamak için ise Türkiye tüm<br />
dünyada önemli bir rol üstleniyor.<br />
Çiftçiler, İyi Pamuk Uygulamaları yolunda<br />
kendilerini yalnız hissetmemeli<br />
Dünyanın önemli pamuk üreticilerinden<br />
olan Türkiye, halen net pamuk ithalatçısı<br />
konumunda olup pamuk üretiminin artırılmasını<br />
ve bu alanda kendi kendine yeterli<br />
olmayı, stratejik bir hedef olarak belirlenmiştir.<br />
Ancak Türkiye birim alan başına kütlü pamuk<br />
verimi bakımından dünyada ilk sıralarda<br />
yer almasına karşın uzun vadede pamuk<br />
ekilen alanlarda bir daralma gözlemlenmektedir.<br />
Pamuk ve tekstil sektörü son yıllarda;<br />
tüm dünyada tüketicilerin sağlıklı ürüne<br />
ulaşabilme faktörüyle birlikte ekolojik ve<br />
toplumsal sürdürülebilirlik yönündeki talep<br />
ve hassasiyetlerinin firmalar üzerindeki baskısına<br />
paralel olarak dönüşmektedir. Gıda<br />
sektöründe olduğu gibi pamuk ve tekstil<br />
sektöründe de artan bilinçli tüketim eğilimi;<br />
ekolojik olarak sürdürülebilir, karbon üretimini<br />
azaltarak iklim krizini hafifletmeyi amaçlayan,<br />
sosyal olarak adilane ve insan sağlığını<br />
koruyan üretim süreçlerinin kendisini bir<br />
katma değere dönüştürmüştür. Türkiye’de<br />
İyi Pamuk Standardı Sistemi, 2013 yılından bu<br />
yana uygulanmakta olup bugün 2 bini aşkın<br />
çiftçi, on binlerce hektar alanda İyi Pamuk<br />
ilke ve kriterlerinin asgari göstergelerine<br />
uygun şekilde pamuk üretiyor. Rapordaki<br />
ankete katılan 564 çiftçiden 69’u (yüzde 12),<br />
ya halen İyi Pamuk çiftçisi ya da geçmişte<br />
İyi Pamuk çiftçisi olduğunu belirtiyor. Özellikle<br />
Güneydoğu illerinde İyi Pamuk’un bilinirliğinin<br />
artırılması gerektiğine dikkat çeken<br />
rapor, çiftçiler arasında sürdürülebilir tarımın<br />
yaygınlaşmasında bireysel üretim kararlarını<br />
hızla etkileyen bir sosyal hareket oluşturma<br />
sürecinin önemini vurgularken, sürdürülebilir<br />
pamuk üreticilerinin kolektif bir hareketin ve<br />
topluluğun parçası olduklarını özümsemeleri<br />
için araç ve yöntemler geliştirilmesinin<br />
gerekliliğini gözler önüne seriyor.<br />
on, it is positioned as one of the three countries that<br />
produce non-GMO cotton. In cotton production,<br />
which brings the largest turnover in the agricultural<br />
sector after wheat, Turkey also ranks seventh in the<br />
world in terms of cotton cultivation area. Besides,<br />
the cotton and textile sector is forced to transform<br />
its production processes in a way that is ecologically<br />
sustainable, aiming to minimize the climate crisis<br />
by reducing carbon production, is socially fair and<br />
protecting human health, after consumers’ tendency<br />
towards conscious consumption increases. Via<br />
the demands of consumers and the pressure and<br />
significant contribution of civil society, while the governments,<br />
international and regional organizations<br />
are taking important and increasingly accelerating<br />
steps to regulate the sector in this direction and<br />
raise the relevant standards, Turkey is playing an important<br />
role all over the world in order to meet the<br />
demand of the leading actors of the textile sector<br />
for cotton meeting these criteria.<br />
Farmers should not feel alone on the path to<br />
Good Cotton Practices<br />
Turkey, one of the world’s important cotton producers,<br />
is still a net cotton importer, and increasing<br />
cotton production and becoming self-sufficient in<br />
this field has been determined as a strategic goal.<br />
However, although Turkey ranks first in the world in<br />
terms of seed cotton yield per unit area, a contraction<br />
in cotton planted areas is observed in the long<br />
term. Cotton and textile sector in recent years; is<br />
transforming in parallel with the pressure on companies<br />
from consumers’ demands and sensitivities<br />
towards ecological and social sustainability, along<br />
with the factor of access to well products, all over<br />
the world. Increasing conscious consumption trend<br />
in the cotton and textile sectors as well as in the<br />
food sector; has transformed production processes<br />
that are ecologically sustainable, aim to minimize<br />
the climate crisis by reducing carbon production,<br />
are socially fair and protect human health into<br />
added value. The Good Cotton Standard System<br />
in Turkey has been implemented since year of 2013,<br />
and today more than 2 thousand farmers produce<br />
cotton in accordance with the minimum indicators<br />
of the Good Cotton principles and criteria in tens<br />
of thousands of hectares of land. 69 of the 564 farmers<br />
(12 percent) who participated in the survey in<br />
the report state that they are either currently Good<br />
Cotton farmers or have been Good Cotton farmers<br />
in the past. While the report, pointing out that the<br />
awareness of Good Cotton should be increased,<br />
especially in the Southeastern provinces, emphasizes<br />
the importance of the process of making<br />
a social movement rapidly influencing individual<br />
production decisions in the spread of sustainable<br />
agriculture among farmers, it reveals the necessity<br />
of developing tools and methods for sustainable<br />
cotton producers to internalize that they are part of<br />
a collective movement and community.<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
14<br />
PANORAMA<br />
Adrese teslim ihracat<br />
İDMİB Yönetim Kurulu Başkanı Güven Karaca, “İhracatımızı artırmak ve rekabette<br />
öne çıkmak için de yeni çalışmaları devreye alıyoruz. İhracatçı firmalarımız<br />
1 koliden 1000 koliye tüm siparişlerini yurt dışındaki alıcıların kapısına ulaştırabiliyor.<br />
Yani, adrese teslim ihracat yapıyor” diye konuştu.<br />
İstanbul Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği<br />
(İDMİB), ‘2022 İhracatta Fark Yaratanlar’ ödül<br />
törenini gerçekleştirdi. 2022 yılı ihracat performanslarına<br />
göre İDMİB üyesi 356 firma ödül almaya hak<br />
kazandı. İDMİB Yönetim Kurulu ve Yönetim Kurulu<br />
Başkanı Güven Karaca ev sahipliğinde düzenlenen<br />
ödül törenine, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Yönetim<br />
Kurulu Başkanı Mustafa Gültepe de katıldı.<br />
Deri sektörümüz ne kadar dirençli olduğunu gösterdi<br />
Ödül töreninde bir konuşma gerçekleştiren<br />
Mustafa Gültepe, şunları söyledi: “Deri ve deri<br />
mamulleri sektörünün ülkemizde köklü bir geçmişi<br />
var. Sektör, üretim ve istihdamın yanı sıra<br />
ihracatımıza da önemli katkı veriyor. 2022’de ilk<br />
kez 2 milyar doların üzerinde ihracat gerçekleştirdi.<br />
Sektörün geçen yıl yakaladığı yüzde 19’luk<br />
ihracat artışının altını özellikle çizmek istiyorum.<br />
<strong>2023</strong>’te yaşanan her türlü olumsuzluğa rağmen<br />
de deri sektörümüz ne kadar dirençli olduğunu<br />
bu 9 ayda gösterdi. İhracatımızın geleceğini<br />
konuşurken mutlaka sürdürülebilirlik konusunu<br />
da dikkate almamız gerekiyor. Deri sektörümüz<br />
bu konuda geçen ay çok önemli bir adım attı.<br />
Sektörde, ‘Yeşil Mutabakat’a uyumun yol haritası<br />
niteliğindeki eylem planını Güven Başkan’la açıkladık.<br />
Güven Başkan’a ve çalışmada katkısı olan<br />
herkese teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.<br />
2022’de ihracatta rekor kırıldı<br />
Son yıllarda yaşanan gelişmelerin sektörü daha<br />
güçlü ve dayanıklı hale getirdiğini ifade eden Güven<br />
Karaca, “Kendimizi sürekli geliştirmenin ve değişen<br />
dünya koşullarına ayak uydurmanın yollarını<br />
bulduk. Bu nedenle karşımıza çıkan her zorlukla eşzamanlı<br />
olarak yeni fırsatlar ve başarılar da ortaya<br />
çıktı” dedi. 2022 yılında İDMİB’in yüzde 18,8’lik artışla<br />
ihracatını 2 milyar doların üzerine çıkardığını dile<br />
getiren Güven Karaca, “Bu, bizim için bir rekordu.<br />
27 sektör içerisinde ihracatını en çok artıran 8’inci<br />
sektör olurken, İTKİB çatısı altında da en çok ihracat<br />
artışı yaşayan sektör olmayı başardık. Alt gruplar<br />
bazında ise ayakkabı ihracatımızda yüzde 21 artış<br />
oldu. İhracatımız 1 milyar 218 milyon dolara ulaştı.<br />
Saraciye ihracatımız, yüzde 32,2 artışla 320,2 milyon<br />
dolara çıktı. Deri ve kürk konfeksiyonda 236,9 milyon<br />
dolarlık ihracat gerçekleştirdik. Buradaki artışımız<br />
ise yüzde 12,1 oldu. Mamul deri ve kürk alanındaki<br />
artış yüzde 2 seviyesinde gerçekleşirken, 277 milyon<br />
dolarlık ihracata imza atıldı” diye konuştu.<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
16<br />
PANORAMA<br />
Yeni ekonomi yönetimi ihracatçının yanında<br />
2022’de elde edilen bu başarıların ardından<br />
<strong>2023</strong>’te daralma, resesyon, enflasyon, savaş, doğal<br />
afet ve finansal kriz ile karşı karşıya kalındığına dikkat<br />
çeken Güven Karaca, sözlerini şöyle sürdürdü:<br />
“<strong>2023</strong> yılının 9 ayında İDMİB’in ihracatı yüzde 2,9<br />
azalışla 1 milyar 488 milyon dolar olarak gerçekleşti.<br />
Ayakkabı ihracatında yüzde 1,8’lik artış yaşanırken,<br />
ihracat ilk 9 ayda 931,7 milyon dolara çıktı.<br />
Saraciye ihracatında azalış yüzde 8,8’e ulaştı ve<br />
ihracat 206 milyon dolarda kaldı. Deri ve kürk konfeksiyon<br />
ihracatında yüzde 4,6’lık artış yaşandı. İhracat<br />
176,2 milyon dolara çıktı. Mamul deri ve kürk<br />
ihracatındaki azalış da yüzde 22,7’ye ulaştı. İhracat<br />
ilk 9 ayda 166,7 milyon dolara geriledi. <strong>2023</strong>’te böyle<br />
bir durum yaşanırken, Eximbank günlük reeskont<br />
kredi hacmi 300 milyon TL’den 1,5 milyar TL’ye çıktı.<br />
TİM, 11 Banka ile kredi için protokol imzaladı. Merkez<br />
Bankası, ihracatı teşvik eden reeskont kredilerinde<br />
finansman maliyetini düşürdü, firma limitlerini<br />
yükseltti. Tüm bu gelişmeler yeni ekonomi yönetimimizin<br />
ihracatçının yanında olduğunu ve ihracatçıyı<br />
önceliklendirdiğini gösteriyor.”<br />
100’üncü yılda ihracat için yollardayız<br />
İDMİB olarak ihracatı geliştirmek ve ihracatçının<br />
yanında olmak için birçok çalışma yaptıklarını<br />
birçok çalışmayı da hayata geçirdiklerini ifade<br />
eden Güven Karaca, “Tüm komitelerimiz kendi<br />
alanlarında çok başarılı çalışmalara imza atıyor.<br />
Fuarlardan internet platformlarına, sürdürülebilirlikten<br />
etkinliklere, iletişimden eğitime kadar tüm komitelerimiz<br />
sektörümüz ve ihracatımız için çalışıyor.<br />
İDMİB olarak Türkiye’yi ve sektörü küresel rekabette<br />
daha üst sıralara taşımayı hedefliyoruz. Cumhuriyetimizin<br />
100’üncü yılında hedefimizi biliyoruz.<br />
İhracat için yollardayız. Ürünlerimizi dünyanın dört<br />
bir tarafına göndermek için de var gücümüzle<br />
çalışıyoruz. İhracatçı firmalarımızın 1 koliden 1000<br />
koliye tüm siparişlerini yurt dışındaki alıcıların<br />
kapısına ulaştırmasını sağlayacak çok kıymetli bir<br />
çalışmayı da devreye aldık. Böylece Türk derisi<br />
dünyadaki alıcıların adresine teslim edilebilecek.<br />
Tüm bunların dışında başta ithalat kaynaklı haksız<br />
rekabet olmak üzere karşı karşıya kaldığımız tüm<br />
zorlukların da bilincindeyiz. Bu sorunları el birliği ile<br />
aşmak için fikir alışverişine çok kıymet veriyor, her<br />
fırsatta sektör temsilcilerimizle bir araya gelmeye<br />
özen gösteriyoruz” diye konuştu.<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
18<br />
PANORAMA<br />
Hazır giyim sektörü<br />
dönüşüme odaklandı<br />
Cumhuriyetin ilk 100 yılında toplam 406 milyar dolar ihracat<br />
gerçekleştiren Türk hazır giyim sektörü, dönüşüme odaklandı.<br />
Türkiye’nin en çok ihracat yapan üçüncü sektörü olduklarını söyleyen<br />
TGSD Başkanı Ramazan Kaya, sektörün ürün-pazar-marka çeşitliliği<br />
sağlayarak daha fazla katma değer oluşturması gerektiğini ifade etti.<br />
Hazır giyim sektörünün kapsayıcılığı en yüksek<br />
sivil toplum kuruluşu olan Türkiye Giyim Sanayicileri<br />
Derneği (TGSD), 12-13 Ekim’de düzenleyeceği<br />
İstanbul Hazır Giyim Konferansı öncesinde TGSD<br />
Başkanları Ramazan Kaya ve Sanem Dikmen ile<br />
Ekonomi Danışmanı Dr. Can Fuat Gürlesel’in katılımıyla<br />
bir basın toplantısı düzenledi. Geçtiğimiz<br />
yıl 1.000 fiziki katılımcı ile rekor kıran, 50’ye yakın<br />
alım ofisi ve marka ile 1.200 görüşmenin gerçekleştiği<br />
Türk hazır giyim sektörünün en önemli<br />
organizasyonlarından biri olan konferans ile ilgili<br />
bilgi verilen toplantıda, hazır giyim sektörünün ilk<br />
dokuz ayı değerlendirilirken, önümüzdeki döneme<br />
ilişkin beklenti ve hedefler de açıklandı.<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
www.ataimalat.com<br />
E-CATALOG<br />
Google Play<br />
APP<br />
App Store
20<br />
PANORAMA<br />
Ramazan Kaya: “Ciro, adet ve istihdam<br />
kaybı yaşıyoruz”<br />
Hazır giyim sektörü olarak 2022 yılında gerçekleştirilen<br />
21,2 milyar dolarlık ihracatın ardından bu yıla<br />
23 milyar dolar hedefiyle başladıklarını hatırlatan<br />
TGSD Başkanı Ramazan Kaya, “Ancak dış pazarlarda<br />
yaşanan yavaşlama ve içeride maliyet artışları<br />
nedeniyle rakiplerimize karşı avantajlarımızı kaybettik.<br />
Bu nedenle de yılsonu ihracat hedefimizi<br />
19-19,5 milyar dolar olarak revize ettik. Sektörümüzdeki<br />
bu durum elbette bir günde gerçekleşmedi.<br />
Pandemi sonrasında dünya ticaretini ‘tedarik<br />
güvenliği ve yakından tedarik’, ‘sürdürülebilirlik<br />
ve yeşil dönüşüm’ ile ‘ABD ve Batı ile Çin arasında<br />
başlayan teknoloji ve ticari savaşlar’ olmak üzere<br />
üç eğilim belirlemeye başladı. Bu süreçte tüketicilerin<br />
alışverişe yönelmesiyle birlikte sektörümüz<br />
önemli başarılar elde etti ve bu durum 2022 yılının<br />
son çeyreğine kadar sürdü. Ancak bu dönemden<br />
sonra özellikle Avrupa’da yaşanan enflasyon,<br />
resesyon ve savaş nedeniyle harcama eğiliminin<br />
azalması sektörümüzü ciddi ölçüde etkiledi. Bunun<br />
neticesinde bu yılın ilk dokuz ayındaki ciromuz<br />
geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 8 civarında<br />
düştü. Adet bazlı düşüş ise yüzde 15’i buldu. Öte<br />
yandan talepsizlik, kapasite daralması, deprem<br />
bölgesinden yaşanan göç ve EYT nedeniyle bu<br />
yıl sonuna kadar, son bir yılda yaşanan istihdam<br />
kaybının da tekstil ve hazır giyimde 200 bin kişiye<br />
ulaşacağını öngörüyoruz” dedi.<br />
“Alıcıların fiyat indirme talepleri artarak<br />
devam ediyor”<br />
İhracattaki kaybın en önemli nedenlerinden<br />
birinin Türkiye’nin rekabet gücünün zayıflaması olduğunu<br />
ifade eden Kaya, bunun gerekçelerini de<br />
şu sözlerle anlattı; “2005 yılında ticaretin serbestleşmesi<br />
ve kotaların kalkmasıyla hayatımıza giren<br />
hızlı moda, pandemiyle birlikte daha rahat, konforlu,<br />
sürdürülebilir bir moda anlayışına dönüştü.<br />
Hızlı modanın yerini yavaş moda aldı. Ben bunu<br />
‘moda, modayı yedi’ olarak tanımlıyorum. Yavaş<br />
modayla birlikte alım gruplarının üzerindeki zaman<br />
baskısı kalktı. Daha önce bize büyük avantaj<br />
sağlayan hız ve yakından tedarik avantajımız<br />
artık eskisi gibi avantaj sağlamamaya başladı. Bu<br />
süreçte ülkemizdeki enflasyon ve işçilik maliyetlerindeki<br />
artışlar nedeniyle de fiyatlarımız yükseldi.<br />
Aslında biz Bangladeş, Vietnam, Hindistan gibi<br />
ülkelerden her zaman daha pahalıydık. Ancak<br />
yüzde 15-20’lik fiyat farkını tolere eden alıcılar, bu<br />
fark yüzde 40-45’lere çıkınca bunu tolere edememeye<br />
başladı. Talebin önemli ölçüde yavaşladığı<br />
ve stokların biriktiği ortamda alıcıların fiyat<br />
indirme talepleri artarak sürüyor ancak yüksek<br />
maliyetlerden dolayı fiyatları aşağı çekemiyoruz.”<br />
“Birkaç adım geriye gidip sıçrama yapmaya<br />
odaklanmalıyız”<br />
Değişen koşullara uyum sağlamak, ihracatı artırmak<br />
ve rekabet gücü için sektörün değişim-dönüşüm<br />
gerektiğini kabullenmesi ve bir an önce harekete<br />
geçmesi gerektiğini belirten Kaya, “Dönüşüm<br />
sürecinde başarıyı getirecek en önemli unsur ve<br />
en önemli rekabet gücümüz esnekliğimiz olacak.<br />
Tabii esnekliği eskisi gibi artık sadece gelen siparişleri<br />
karşılayabilme yani üretimdeki esneklik olarak<br />
görmüyoruz. Yönetim süreçlerimizden insan kaynaklarımıza,<br />
dijital altyapımızdan kamu ile ilişkilerimize<br />
kadar esnek bir yapıya kavuşmamız gerekiyor.<br />
Bunun yanında eğer üretim ve ihracatımızda<br />
adetlerin azalacağını öngörüyorsak mutlak olarak<br />
daha yüksek katma değerli ürünlerin üretimine ve<br />
daha yüksek fiyatlı ihracata yöneleceğiz. Neticede<br />
ürün-pazar-marka çeşitliliği sağlamalı, daha fazla<br />
katma değer oluşturmalıyız. Bu belki bizi ilk etapta<br />
birkaç adım geri götürecek ama bir yıl sonra çok<br />
daha hızlı sıçramamızı sağlayacak. Artık dirençleri<br />
bırakıp yeni alışkanlıklar oluşturmalıyız” diye konuştu.<br />
“2024’ün ikinci yarısından itibaren pozitif<br />
tabloyu konuşabiliriz”<br />
Hazır giyim sektörünün Cumhuriyetin ilk 100 yılında<br />
toplam 406 milyar dolar ihracat yaptığına ve bu<br />
başarıda kamu desteklerinin önemli bir paya sahip<br />
olduğuna dikkat çeken Kaya şöyle devam etti,<br />
“Dünyada ve ülkemizde hazır giyim sektörünün,<br />
salgın sonrası koşullar ile oluşan parlak 2021 ve 2022<br />
yıllarını bir daha yaşayamayacağını düşünüyoruz. Bu<br />
nedenle bu yılın son çeyreği ve 2024’ün ilk çeyreğinde<br />
de daralmalar devam edecektir. Ancak dönüşüm<br />
sürecine girebilirsek, 2024’ün ikinci yarısından itibaren,<br />
özellikle de 2025 yılı itibarıyla çok daha pozitif<br />
bir tabloyu konuşabiliriz. Bu yeni dönüşüm sürecinde<br />
de kamu destekleri başarı için kritik önem taşıyor.”<br />
Sanem Dikmen: “Yurt dışından yüzlerce markayı<br />
yerli üreticilerimizle buluşturacağız”<br />
TGSD Başkanı Sanem Dikmen ise 12-13 Ekim tarihlerinde<br />
16’ncısı düzenlenecek olan İstanbul Hazır<br />
Giyim Konferansı hakkında bilgi verdi. Konferansın<br />
bu yıl Transformative Journey (Dönüştürücü Yolculuk)<br />
temasıyla yapılacağını açıklayan Dikmen, “Önümüzdeki<br />
dönüşüm sürecini, kazanmamız gereken<br />
alışkanlıkları, iş yapış şekillerindeki değişiklikleri<br />
Türkiye’den ve yurt dışından paydaşlarımızla birlikte<br />
konuşacağız. İlk gün izlenebilirlik, şeffaflık, döngüsel<br />
ekonomi, giyilebilir teknoloji gibi sektörümüzün en<br />
önemli konularını ele alacağımız etkinliğimizin ikinci<br />
gününü ise her yıl olduğu gibi ‘B2B İkili İş Görüşmeleri’<br />
günü olarak belirledik. Burada başta Avrupa olmak<br />
üzere pek çok ülkeden yüzlerce markayı temsil eden<br />
alım gruplarını yerli üreticilerimizle buluşturacak, yeni<br />
pazar ve yeni iş bağlantısı kurmaları için ticari bir<br />
platform hazırlayacağız” açıklamasında bulundu.<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
İZER - FABRİKA<br />
Fabrika : Çobançeşme Mah. Mithatpaşa Cad.<br />
Söğütlü Sk. No: 3/5 Yenibosna<br />
Bahçelievler / İSTANBUL<br />
Telefon : 0212 447 35 47<br />
Telefon : 0212 447 35 48<br />
Fax : 0212 447 35 40<br />
Gsm : 0554 582 60 55<br />
Mail : fabrika@izerfermuar.com<br />
İZER - ZEYTİNBURNU<br />
Zeytinburnu Mağaza : Telsiz Mah. Balıklı Yolu<br />
No: 62 Zeytinburnu / İSTANBUL<br />
Telefon : 0212 664 06 66<br />
Telefon : 0212 664 06 68<br />
Gsm : 0555 803 04 86<br />
Mail : zeytinburnu@izerfermuar.com<br />
İZER - BAĞCILAR<br />
Bağcılar Mağaza: Fatih Mah. Maslak Cad.<br />
No: 90/A Bağcılar / İSTANBUL<br />
Telefon : 0212 551 78 44<br />
Telefon : 0212 551 78 62<br />
Telefon : 0212 551 87 62<br />
Fax : 0212 551 69 59<br />
Mail : bagcilar@izerfermuar.com
22<br />
PANORAMA<br />
Türk tekstil sektörü<br />
ABD’den aldığı payı büyütecek<br />
Turkish textile sector will increase<br />
its share it took from the USA<br />
C<br />
C<br />
M<br />
M<br />
Y<br />
Y<br />
CM<br />
CM<br />
MY<br />
MY<br />
CY<br />
CY<br />
CMY<br />
Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB), hedef pazarı olan ABD’ye<br />
odaklandı. Amerika Birleşik Devletleri’nin Los Angeles şehrinde<br />
gerçekleştirilen ‘’LA Textile Show Eylül <strong>2023</strong>’’ fuarına katılan 13 tekstil<br />
firması önemli siparişler alırken, yeni bağlantılar da edindi.<br />
CMY<br />
K<br />
K<br />
Uludağ Textile Exporters Association (UTİB) focused on the USA, which<br />
is its target market. While 13 textile companies that participated in<br />
the “LA Textile Show September <strong>2023</strong>” fair held in Los Angeles, USA,<br />
received important orders and also gained new connections.<br />
Trend alanı organizasyonu ile fuarda sektörümüze<br />
yönelik farkındalığın arttırılması, Türk<br />
ürünlerine dikkat çekilmesi ve alıcı çalışmaları<br />
yapılmasını hedefleyen UTİB, standında katılımcıların<br />
en son trendleri yansıtan kumaş ve<br />
sürdürülebilir tekstil ürünlerinden örneklerle özel<br />
bir tasarım sergiledi. Fuarı ve sektörü değerlendiren<br />
UTİB Başkanı Pınar Taşdelen Engin, “2022<br />
yılında tam 199 ülke ve bölgeye tekstil ihracatı<br />
yaptık. 7,8 dolar seviyesinde kilogram ihracat<br />
değerine ulaştık. Sektörün küresel rekabet ortamında<br />
öne çıkabilmesi için Ar-Ge, inovasyon,<br />
tasarım, markalaşma ve ekoloji dostu çevreci<br />
UTİB, aiming to raise awareness of our sector at<br />
the fair with its trend area organization, draw attention<br />
to Turkish products and do buyer studies,<br />
exhibited a special design at its stand with samples<br />
of fabric and sustainable textile products that<br />
reflect the latest trends of the participants. UTİB<br />
President Pınar Taşdelen Engin evaluating the<br />
fair and the sector said “We exported textiles to<br />
199 countries and regions in 2022. We reached a<br />
kilogram export value of 7.8 dollars. We continue<br />
our work on R&D, innovation, design, branding<br />
and eco-friendly production in order for the sector<br />
to stand out in the global competitive envi-<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
24<br />
PANORAMA<br />
üretim gibi konularında çalışmalarımıza aralıksız<br />
devam ediyoruz. Bu fuarda da bu özelliklere<br />
sahip ürünlerimizi sergiledik. Birliğimizin oluşturduğu<br />
trend alanı da dikkat çekerek yabancıların<br />
ilgi odağı oldu. Katma değerli üretim, etkin<br />
yurt dışı fuar katılımları, ticari alım heyetlerinin<br />
de desteğiyle ihracatımızı artırmak, katma<br />
değerimizi geliştirmek istiyoruz” dedi.<br />
Tekstilde en az 1 milyar dolar ihracat hedefi<br />
ABD’nin tekstil sektörü için çok önemli bir ülke<br />
olduğunun altını çizen Taşdelen Engin, “Hazır<br />
giyim sektörüyle birlikte 31,6 milyar dolar<br />
ihracatla Türkiye’nin en büyük ikinci ihracatçı<br />
sektörüyüz. Yaklaşık 20 milyar dolar değerinde<br />
dış ticaret fazlasıyla Türkiye’ye en fazla döviz<br />
girdisi sağlıyoruz. İki sektör olarak geçen yıl<br />
ABD’ye 1,5 milyar doların üzerinde ihracat<br />
gerçekleştirdik ABD 2022 yılında Dokunmamış<br />
mensucat ürün gruplarında 2,1 milyar dolar<br />
ithalat gerçekleştirirken, Türkiye’nin ABD’ye<br />
ihracatı 128,1 milyon dolar oldu. Dünyanın en<br />
büyük ithalatçı ülkesine yaptığımız ihracat<br />
tutarını yeterli bulmuyoruz. Kaliteli, inovatif, sürdürülebilir<br />
üretim gücümüzü bu pazarda daha<br />
net gösterip sadece tekstilde en az 1 milyar<br />
dolarlık ihracata ulaşabiliriz” diye konuştu.<br />
ABD, toplam ithalatta 3,3 trilyon dolara ulaştı<br />
• 2022 yılında ABD’nin ithalatı %15 artarak 3,3<br />
trilyon dolar oldu.<br />
• İthalat yaptığı başlıca ülkeler Çin, Meksika,<br />
Kanada, Japonya, Almanya, Vietnam, G.<br />
Kore, Tayvan, Hindistan ve İrlanda’dır. Ülkenin<br />
ithalatında Türkiye yüzde 0,6 pay ile 25’nci<br />
sırada yer alıyor.<br />
• 2022 yılında ABD’ye ihracatımız yüzde 20<br />
artışla 20 milyar 428 milyon dolar olurken,<br />
ithalatımız yüzde 26 yükselişle 14 milyar 993<br />
milyon dolara ulaştı.<br />
• Türkiye, geçen yıl ABD’ye yüzde 6,3 artışla 1<br />
milyar dolarlık hazır giyim ürünü ihraç ederken,<br />
tekstilde ise yüzde 15,2 artışla 548 milyon<br />
dolar ihracat gerçekleştirdi.<br />
ronment. We exhibited our products having these<br />
features at this fair. The trend area our association<br />
made also attracted attention and became the<br />
center of attention of foreigners. We want to increase<br />
our exports and improve our added value<br />
with the support of value-added production,<br />
effective participation in international fairs, and<br />
the commercial purchasing delegations.”<br />
Target in textile is at least 1 billion dollars export<br />
Taşdelen Engin, underlining that the USA is a<br />
very important country for the textile sector, said<br />
“Together with the ready-made clothing sector,<br />
we are Turkey’s second largest exporter sector<br />
with an export of 31.6 billion dollars. We provide<br />
the highest foreign exchange inflow to Turkey,<br />
with a foreign trade surplus of approximately 20<br />
billion dollars. As two sectors, we exported over<br />
1.5 billion dollars to the USA last year. While the<br />
USA imported 2.1 billion dollars in non-woven textile<br />
product groups in 2022, Turkey’s exports to the<br />
USA were 128.1 million dollars. We do not see the<br />
amount of exports we make to the world’s largest<br />
importing country sufficient. We can display our<br />
quality, innovative and sustainable production<br />
power more clearly in this market and reach at<br />
least 1 billion dollars of exports in textiles alone.<br />
USA reached 3.3 trillion dollars in total imports<br />
• In 2022, import of US increased by 15% and<br />
reached 3.3 trillion dollars u.<br />
• The main countries it imported are China, Mexico,<br />
Canada, Japan, Germany, Vietnam, S. Korea,<br />
Taiwan, India and Ireland. Turkey ranks 25th in the<br />
country’s imports with a share of 0.6 percent.<br />
• In 2022, While our exports to the USA increased<br />
by 20 percent to 20 billion 428 million dollars in<br />
2022, our imports increased by 26 percent to 14<br />
billion 993 million dollars.<br />
• Turkey exported 1 billion dollars worth of<br />
ready-made clothing products to the USA<br />
with an increase of 6.3 percent last year; it<br />
exported 548 million dollars in textiles with an<br />
increase of 15.2 percent.<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
26<br />
PANORAMA<br />
The LYCRA<br />
Company<br />
yenilikçi<br />
ürünlerini<br />
Kingpins’te<br />
sergiledi<br />
The LYCRA Company beden<br />
değişikliğine adapte olabilen<br />
sürdürülebilir elyaflarını<br />
dokuma ve denim kumaşların<br />
sergilendiği, Amsterdam<br />
Kingpins’te sundu.<br />
Giyim endüstrisinde dayanıklı, sürdürülebilir elyaf<br />
ve teknoloji çözümleri geliştiren ve global bir lider<br />
olan The LYCRA Company, 18-19 Ekim tarihleri<br />
arasında Kingpins Amsterdam’da streç denim<br />
ve dokuma kumaşlar için geliştirmiş oldukları son<br />
teknolojilerini sergileyecekler. Yalnızca davetlilerin<br />
katılabileceği ticaret fuarı 18-19 Ekim tarihleri<br />
arasında Hollanda’nın Halfweg kentindeki Sugar-<br />
Factory’de gerçekleşecek.<br />
The LYCRA Company’nin denim, dokuma ve hazır<br />
giyim global stratejik pazarlama direktörü Ebru<br />
Özaydın “Günümüzde dünyadaki iklim değişikliği,<br />
jeopolitik gerilimler ve enflasyon gibi konulardaki<br />
tüm endişeler göz önüne alındığında, tüketicilerin<br />
gerçekten önemli olan konulara daha çok<br />
odaklandığını görüyoruz. Konu giyim olduğunda<br />
tüketiciler esnekliğe, dayanıklılığa ve sürdürülebilirliğe<br />
değer veriyorlar. Kingpins’te bu ihtiyaçları<br />
karşılamak amacıyla tasarlanan, denim ve dokuma<br />
ürünler için yapılan LYCRA ® ADAPTIV elyaf<br />
ve LYCRA ® XFIT elyaf teknolojisini içeren yenilikçi<br />
elyaflarımızı sunacağız.” dedi.<br />
LYCRA ® ADAPTIV fiber hareketi kısıtlayan sıkılık oluşturmadan,<br />
harekette gelişmiş bir konfor ve kolay<br />
esneme özelliği sağlayarak, giyim fitinde devrim<br />
oluşturdu. Bu teknolojinin arkasındaki yenilikçi fikir,<br />
tüm bedenlere uygun gelişmiş bir giysi çözümü<br />
sunmak amacıyla, tüketicilerde zaman içerisinde<br />
oluşabilecek kilo ve beden değişikliklerine uyum<br />
sağlayabilmektedir. Daha geniş bir beden ve fit<br />
aralığı sağlayan LYCRA ® ADAPTIV elyaf, maliyeti<br />
yüksek tüketici iadelerini azaltırken; israfı önlemeyi,<br />
bedenleme kısmını kolaylaştırmayı ve beden asorti<br />
sayısını azaltmak için kalıp sayısının azaltılmasını<br />
mümkün kılıyor. Markalar ve perakandeciler de bu<br />
elyafın benzersiz özelliklerini takdir ediyor.<br />
Bu sezon, The LYCRA Company ayrıca bi-streç<br />
denimde heyecan verici yeni tasarım fırsatları<br />
sunan, patentli bir inovasyon olan LYCRA ® XFIT<br />
elyaf teknolojisinin öne çıkan iş birliklerini de sunacak.<br />
Bu teknoloji ile üretilen giysiler 360 derece<br />
esnemeye sahiptir ve geleneksel bi-streç kotlara<br />
göre daha az kompresyon gösterir. Bu elyaf daha<br />
uzun bir kullanım ömrü sunarken ayrıca daha iyi<br />
bir fit ve beden uyumunu sağlamak için potluk<br />
ve sarkma özelliklerini azaltır. LYCRA ® XFIT elyaf<br />
teknolojisi klasik bi streç denimlerdeki otantik<br />
denim görüntüsünden uzaklaşıp puslu görüntüye<br />
bürünme problemini ortadan kaldırır.<br />
LYCRA Company, Kingpins Amsterdam’da<br />
LYCRA ® ADAPTIV elyafının gelişmiş konforunu sunan<br />
mükemmel uyum sağlayan denimi sergiliyor.<br />
The LYCRA Company ayrıca Kingpins’te denim<br />
performansına yönelik sürdürülebilir çözümlerini<br />
tanıtıyor. Buna, serin tutma ve ılık tutma özelliklerine<br />
sahip, Pre-Consumer (Üretim esnasında<br />
oluşan atıkların geri dönüüştürülmesi) atıklardan<br />
üretilmiş COOLMAX ® EcoMade ve THERMOLITE ®<br />
EcoMade markaları dahildir.<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
28<br />
PANORAMA<br />
İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB), 2022<br />
yılında gerçekleştirilen 13 milyar dolarlık ihracata katkı sağlayan<br />
başarılı tekstil ihracatçılarını ödüllendirdi. İTHİB Başkanı Ahmet Öksüz,<br />
“13 milyar dolar ile tüm zamanların en yüksek ihracatına imza atan<br />
ihracatçılar olarak daha fazla üretim, daha fazla ihracat ve daha<br />
fazla istihdam için çalışmaya devam edeceğiz” dedi.<br />
Istanbul Textile and Raw Materials Exporters Association (İTHİB) rewarded<br />
successful textile exporters who contributed to the 13 billion dollar<br />
exports in 2022. İTHİB President Ahmet Öksüz said “We, as exporters who<br />
achieved the highest export of all time with 13 billion dollars, will continue<br />
to work for more production, more exports and more employment.”<br />
Tekstil ihracatçıları ödüllendirildi<br />
Textile exporters were rewarded<br />
2022 yılını, 13 milyar dolarlık ihracat ile rekor<br />
seviyede tamamlayan tekstil sektörünün başarılı<br />
ihracatçıları, İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri<br />
İhracatçıları Birliği (İTHİB) tarafından<br />
ödüllendirildi. İTHİB Yönetim Kurulu Başkanı<br />
Successful exporters of the textile sector, which<br />
completed 2022 at a record level with exports<br />
of 13 billion dollars, were rewarded by the<br />
Istanbul Textile and Raw Materials Exporters<br />
Association (İTHİB). To the award ceremony,<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
PANORAMA 29<br />
which was hosted by Ahmet Öksüz, Chairman<br />
of the Board of İTHİB, Istanbul Governor Davut<br />
Gül, Deputy Minister of Trade Ö. Volkan Ağar,<br />
Turkish Exporters Assembly (TİM) President Mustafa<br />
Gültepe and many guests have attended.<br />
Exporters are Turkey’s strength<br />
Istanbul Governor Davut Gül, stating that one<br />
of Turkey’s most important strength is exporters,<br />
said “I would like to thank everyone who<br />
brings a dollar of foreign currency to Turkey<br />
and makes a dollar of exports. They wave the<br />
flag of the Republic of Turkey, which we are<br />
all proud to see in all corners of the world.<br />
Undoubtedly, association presidents and<br />
their management have a great contribution<br />
here. Our workers and employers have a<br />
great contribution. I would like to thank each<br />
and every one of them. The stronger you are,<br />
the stronger our country is.”<br />
“We will continue supporting”<br />
Deputy Minister of Commerce Volkan Ağar,<br />
declaring that the textile and apparel sector<br />
is a key sector in terms of economic policies<br />
focusing on investment, employment, production<br />
and exports, said “We believe that it<br />
is very important for the sector to keep and<br />
improve its competitive position in global<br />
markets, and to provide all the necessary<br />
support to our sector in order to achieve this.<br />
I would like to emphasize once again our<br />
decisions on this point. Being dominant in the<br />
international arena is based on making high<br />
value-added, innovative brands adding add<br />
privilege to people’s lives,”<br />
The textile sector took a leading role<br />
in development<br />
Mustafa Gültepe, speaking at the award ceremony,<br />
said “Our textile sector played a leading<br />
role in the development of our Republic, which<br />
was founded 100 years ago. We cannot think<br />
of textiles, which broke new ground in the<br />
industrialization process of Anatolia, independently<br />
of ready-made clothing, and ready-made<br />
clothing independently of textiles.<br />
These two sectors have a special place in our<br />
country’s development and internationalization<br />
process. Today, we maintain our importance<br />
for our country’s economy with our production,<br />
employment and exports. According<br />
to the data of June, the two sectors employ 1<br />
million 100 thousand people.”<br />
Turkish products are sold all over the world<br />
Ahmet Öksüz, Chairman of the Board of İTHİB,<br />
stating that the textile sector, which is the<br />
world’s fifth largest textile exporter and the<br />
EU’s second largest supplier, has a respected<br />
place in the world, said “I congratulate all the<br />
companies that contributed to the country’s<br />
exports and won awards. Our country faced<br />
an earthquake disaster, one of the biggest<br />
disasters in the world, on February 6. We are<br />
Ahmet Öksüz ev sahipliğinde düzenlenen<br />
ödül törenine, İstanbul Valisi Davut Gül, Ticaret<br />
Bakan Yardımcısı Ö. Volkan Ağar, Türkiye<br />
İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa<br />
Gültepe ve çok sayıda davetli katıldı.<br />
İhracatçılar Türkiye’nin gücü<br />
Türkiye’nin en önemli güçlerinden birinin ihracatçılar<br />
olduğunu ifade eden İstanbul Valisi<br />
Davut Gül, “Türkiye’ye bir dolarlık döviz getiren,<br />
bir dolarlık ihracat yapan herkese teşekkür<br />
ediyorum. Dünyanın dört köşesinde hepimizin<br />
gördüğünde gururlandığı Türkiye Cumhuriyeti’nin<br />
bayrağını dalgalandırıyorlar. Burada<br />
şüphesiz birlik başkanlarımızın, yönetimlerinin<br />
çok büyük katkısı var. İşçilerimizin, işverenlerimizin<br />
çok büyük katkısı var. Ben hepsine ayrı ayrı<br />
teşekkür ediyorum. Siz ne kadar güçlüyseniz<br />
ülkemiz o kadar güçlü.” dedi.<br />
‘Desteğe devam edeceğiz’<br />
Tekstil ve konfeksiyon sektörünün yatırımı, istihdamı<br />
üretimi ve ihracatı odağına alan ekonomi<br />
politikaları açısından kilit bir sektör olduğunu<br />
dile getiren Ticaret Bakan Yardımcısı Volkan<br />
Ağar, “Sektörün, küresel piyasalardaki rekabetçi<br />
pozisyonunu koruması ve geliştirmesinin çok<br />
önemli olduğuna inanıyor, bunu başarmak için<br />
gerekli tüm desteği sektörümüze sağlama noktasındaki<br />
kararlarımızı ise bir kez daha vurgulamak<br />
istiyorum. Uluslararası arenada söz sahibi<br />
olmanın yolu yüksek katma değerli, yenilikçi ve<br />
insanların yaşamlarına ayrıcalık katan markalar<br />
oluşturmaktan geçiyor” diye konuştu.<br />
Kalkınmada tekstil sektörü öncü rol üstlendi<br />
Ödül töreninde konuşma gerçekleştiren<br />
Mustafa Gültepe de, “100 yıl önce kurulan<br />
Cumhuriyetimizin kalkınmasında tekstil sektörümüz<br />
öncü rolü üstlendi. Anadolu’nun sanayileşme<br />
sürecinde ilklere imza atan tekstili hazır<br />
giyimden, hazır giyimi ise tekstilden bağımsız<br />
düşünemeyiz. Bu iki sektörün ülkemizin kalkınmasında<br />
ve dışa açılma sürecinde ayrı bir yeri<br />
var. Bugün de üretim, istihdam ve ihracatımızla<br />
ülke ekonomimiz için önemimizi koruyoruz.<br />
Haziran verilerine göre iki sektörün 1 milyon 100<br />
bin istihdamı bulunuyor” ifadelerini kullandı.<br />
Türk ürünleri dünyanın dört bir tarafında<br />
Dünyanın en büyük beşinci tekstil ihracatçısı,<br />
AB’nin de en büyük ikinci tedarikçisi konumunda<br />
olan tekstil sektörünün, dünyada saygın bir<br />
yere sahip olduğunu ifade eden İTHİB Yönetim<br />
Kurulu Başkanı Ahmet Öksüz, “Ülke ihracatına<br />
katkı sunan ve ödül kazanan tüm firmaları<br />
tebrik ediyorum. Ülkemiz, 6 Şubat tarihinde<br />
yer kürede yaşanan en büyük afetlerden biri<br />
olan deprem felaketi ile karşı karşıya kaldı.<br />
Türkiye’nin tekstil kentlerinden başta Kahramanmaraş<br />
olmak üzere, Gaziantep ve Adana<br />
gibi güzide şehirlerimizdeki fabrikaları yeniden<br />
üretime kazandırmaya çalışırken bir yandan da<br />
küresel talep daralmasının sonucu olarak rekabetçiliğimizi<br />
korumaya çalışıyoruz. Dünyanın<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong> KONFEKSİYON TEKNİK
30<br />
PANORAMA<br />
içinden geçtiği böyle bir dönemde; küresel<br />
talep daralmasının olduğu, ekonomik<br />
şartların ağırlaştığı, rekabetin yoğunlaştığı<br />
bu şartlar altında dahi dünyanın dört bir<br />
tarafına Türk ürünlerini, Türk tasarımlarını<br />
götüren ihracatçılarımızla birlikte dünyanın<br />
en büyük üçüncü tekstil ihracatçısı<br />
olma hedefimize doğru emin adımlarla<br />
ilerliyoruz” diye konuştu.<br />
Türk tekstil sektörü Türkiye yüzyılı’nda<br />
tarih yazacak<br />
Türk tekstil sektörünün modern üretim<br />
altyapısı ve entegre üretim gücüyle dünyada<br />
sayılı ülkeler arasında yer aldığının<br />
altını çizen Ahmet Öksüz, “Tekstil sektörümüzün<br />
hikayesinin başladığı yer olan<br />
bu toprakları ve Anadolu’nun geleneksel<br />
dokumalarını, modern tasarımlar ile<br />
dünyaya tanıtmayı amaçlıyoruz. Geçmiş<br />
yüzyıla, Türk tekstili nasıl damga vurduysa,<br />
Türkiye Yüzyılı’nda da tarih yazacak”<br />
ifadelerini kullandı.<br />
Üretim ağının merkezindeyiz<br />
Tekstil sektörünün üretim ağının merkezinde<br />
konumlandığına dikkat çeken Ahmet<br />
Öksüz, sözlerini şöyle sürdürdü: “Tekstil<br />
sektörümüz entegre üretim yapısıyla<br />
birçok sektörle faaliyetlerini iç içe gerçekleştiriyor.<br />
Tekstil sektörü olarak, kimya<br />
sektöründen inşaata, otomotivden tarım<br />
sektörüne kadar birçok sektörün ihtiyaç<br />
duyduğu ham madde ve ara mamul<br />
maddeleri üretiyoruz. Bu kapsamda tekstil<br />
sektörümüzün de bu dönemdeki sanayi<br />
politikaları ile önceliklendirilmesi tüm tedarik<br />
zincirini koruyucu bir adım olacaktır.<br />
Türkiye’nin lokomotif sektörlerinden olan<br />
tekstil sektörü, geçmişteki deneyimlerinde<br />
de olduğu gibi üretmeye ve katma<br />
değerli ihracata devam edecek.”<br />
trying to bring the factories back into production<br />
in our distinguished cities such as Kahramanmaraş,<br />
Gaziantep and Adana, which are among the textile<br />
cities of Turkey, and we are also trying to keep our<br />
competitiveness as a result of the contraction in<br />
global demand. In such a period that the world is<br />
going through; even under these conditions where<br />
global demand is shrinking, economic conditions<br />
are worsening and competition is intensifying, we<br />
are taking firm steps towards our goal of becoming<br />
the world’s third largest textile exporter together<br />
with our exporters who take Turkish products and<br />
Turkish designs to all over the world.<br />
Turkish textile sector will make history<br />
in the Turkish century<br />
Ahmet Öksüz, underlining that the Turkish textile<br />
sector is among the few countries in the world with<br />
its modern production infrastructure and integrated<br />
production power, said “We aim to introduce these<br />
lands, where the story of our textile sector begins<br />
and the traditional weavings of Anatolia to the<br />
world with together modern designs. Just as Turkish<br />
textile left its mark on the past century, it will make<br />
history in the Turkish Century as well,”<br />
We are at the center of the production network<br />
Ahmet Öksüz, pointing out that the textile sector is<br />
located at the center of the production network,<br />
continued his words as follows: “Our textile sector<br />
carries out its activities intertwined with many<br />
sectors with its integrated production structure. As<br />
the textile sector, we produce raw materials and<br />
intermediate products that are needed by many<br />
sectors, from the chemical sector to the construction<br />
sector, from the automotive sector to the<br />
agricultural sector. In this context, that our textile<br />
sector is prioritized with industrial policies in this<br />
period will be a protective step for the entire supply<br />
chain. The textile sector, which is one of Turkey’s<br />
leading sectors, will continue to produce and<br />
export value-added, as in its past experiences.”<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
32<br />
PANORAMA<br />
D’S damat ve<br />
Nivogo’dan<br />
döngüsel moda<br />
için güç birliği<br />
D’S damat, Avrupa’nın lider<br />
döngüsel ekonomi girişimi<br />
Nivogo ile iş birliği yaptı.<br />
Nivogo, D’S damat’ın atıl<br />
durumda bekleyen ürünlerini<br />
yenileyerek Döngüsel<br />
Mağazalarında yeni<br />
kullanıcılarla buluşturuyor.<br />
D’S damat, Avrupa’nın lider döngüsel ekonomi girişimi<br />
seçilen Nivogo ile iş birliği anlaşması gerçekleştirdi.<br />
Orka Holding markası olan D’S damat’ın satışa<br />
sunulmayan ürünlerini Gebze’deki Türkiye’nin en<br />
büyük Yenileme Merkezi’nde yenileyerek yeniden<br />
hayata döndürüyor. D’S damat’ın gömleklerden<br />
pantolonlara, ceketlerden tişörtlere kadar yenilenen<br />
binlerce ürünü, Nivogo’nun döngüsel mağazalarında<br />
yeni kullanıcılarıyla buluşuyor. Nivogo<br />
yenilediği ürünlerle birlikte D’S damat’ın karbon<br />
ayak izinin azaltılmasının yanı sıra, moda ürünlerinin<br />
üretimi için harcanan suya eş değer miktarda su<br />
kullanımının önüne geçmeye katkı sağlıyor.<br />
değiştirdik. Yüksek elastikiyet ve üstün kaliteye sahip<br />
ürünlerimizle toplantı ve yürüyüş gibi pek çok aktiviteyi<br />
yapmak mümkün. Nivogo ile yaptığımız iş birliği<br />
de malzemenin koruyuculuğuna ve iyileştiriciliğine<br />
olan yolculuğumuzda öncü adımlarımızdan biri.<br />
Aynı zamanda global moda kuruluşu olarak bizi sıfır<br />
karbon hedefine daha da yaklaştıracak ve verimli<br />
kaynak kullanımımızı artıracak” dedi.<br />
Nivogo 7 milyar litreyi aşan su tasarrufu sağladı<br />
Nivogo’nun her geçen gün yenisi eklenen moda<br />
devleri iş birlikleri ile sektörün karbon ayak izi ve su<br />
tasarrufu gibi çoklu faydalarının arttığını kaydeden<br />
Nivogo Pazarlama ve Büyümeden Sorumlu<br />
Genel Müdür Yardımcısı Tunahan Kafa, “Döngüsel<br />
ekonomi sektöründe gerçekleştirdiğimiz ilklerle<br />
moda sektöründe döngüsel ekonomi farkındalığını<br />
her geçen gün artırıyoruz. Döngüsel Dönüşüm<br />
Marka Partnerlerimizle birlikte şimdiye kadar 1<br />
milyondan fazla moda ürününü hayata döndürdük<br />
ve bu sayede 7 milyar litreden fazla su tasarrufu<br />
elde ettik. Sürdürülebilir bir dünya amacıyla<br />
çıktığımız yolculuğumuza erkek giyim sektöründe<br />
öncü markalardan biri olan D’S damat’ın katılmasıyla<br />
etkimizi daha da büyüteceğimize inanıyoruz.<br />
Gerçekleştirdiğimiz iş birliği ile moda endüstrisinin<br />
sürdürülebilirliğini desteklemek adına önemli bir<br />
adım atarak dünyamızın sınırlı kaynaklarının yeniden<br />
kullanımını teşvik ediyoruz. Ülkemizi, dünyanın<br />
döngüsel ekonomi merkezine taşırken, çalıştığımız<br />
markalarla döngüsel ekosistemi güçlendirmek<br />
bizim için çok kıymetli” şeklinde konuştu.<br />
Yüzde 100 yerli bir şirket olarak Şubat 2021’de kurulan<br />
Nivogo, ihtiyaç olmayan ya da hiç kullanılmayan<br />
ürünleri markalardan ve kullanıcılardan alarak<br />
tekrar döngüsel ekonomiye dahil ediyor. Türkiye’nin<br />
ilk ve en büyük Yenileme Merkezinde yenilenen<br />
ürünler, Nivogo tarafından geliştirilen teknoloji<br />
ve yapay zeka temelli fiyatlandırma uygulaması ile<br />
döngüsel mağazalarda kullanıcılarla buluşuyor.<br />
Orakçıoğlu: “Sıfır karbon hedefine yaklaştıracak”<br />
Orka Holding Yönetim Kurulu Üyesi Büşra Orakçıoğlu,<br />
“Bir Cumhuriyet kuruluşu olarak ülkemiz ve dünyamızın<br />
sürdürülebilir geleceği için taahhütlerimize<br />
sıkı sıkıya bağlıyız. Tüm iş süreçlerimizin odağında<br />
yer alan ‘Sürdürülebilirlik’ ve ‘Döngüsel tüketim’<br />
yaklaşımı ile uzun yıllardır gerçekleştirdiğimiz Ar-Ge<br />
çalışmaları neticesinde, rejenere pamuk, yün, polyester<br />
gibi geri dönüştürülebilen liflerden dokunmuş<br />
kumaşlarımızla hammadde kullanımının niteliğini<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
34<br />
PANORAMA<br />
16. İstanbul Hazır Giyim<br />
Konferansı’na katılan Durak<br />
Tekstil, akıllı tekstilleri ve giyilebilir<br />
teknolojileri mümkün kılan<br />
iletken ipliklerinin yanı sıra,<br />
sürdürülebilirlik odaklı vizyonuyla<br />
da dikkatleri üzerine çekti.<br />
Durak Tekstil, attending the 16th<br />
Istanbul Apparel Conference,<br />
attracted attention with its<br />
conductive threads that enable<br />
smart textiles and wearable<br />
technologies, as well as its<br />
sustainability-oriented vision.<br />
Durak Tekstil yarına odaklanan<br />
teknik iplikleriyle<br />
16. İstanbul Hazır Giyim<br />
Konferansı’nda yerini aldı<br />
Focusing on tomorrow with<br />
its technical threads,<br />
Durak Tekstil participated<br />
16 th Istanbul Apparel Conference<br />
Önde gelen endüstriyel dikiş ve nakış iplikleri<br />
üreticisi Durak Tekstil, Türkiye Giyim Sanayicileri<br />
Derneği (TGSD) tarafından düzenlenen<br />
16. İstanbul Hazır Giyim Konferansı’na<br />
sponsor olarak destek verdi. 2 gün boyunca<br />
Çırağan Palace Kempinski’de düzenlenen<br />
etkinliğin ilk gününde önemli sunumlar ve<br />
oturumlar gerçekleşirken, ikinci günde firmalar<br />
B2B görüşmelerde bulundu.<br />
Durak Tekstil, a leading manufacturer of<br />
industrial sewing and embroidery threads,<br />
sponsored the 16th Istanbul Apparel Conference<br />
organized by the Turkish Clothing Manufacturers<br />
Association (TGSD). Organized for 2<br />
days at Çırağan Palace Kempinski, important<br />
presentations and sessions took place on the<br />
first day of the event, while companies held<br />
B2B meetings on the second day.<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
36<br />
PANORAMA<br />
Hazır giyim sektörünün bütün tedarik zincirini<br />
buluşturan bu etkinliğe stant sponsoru olarak<br />
katkı sağladıklarını söyleyen Durak Tekstil Yönetim<br />
Kurulu Üyesi ve Pazarlama Direktörü Yiğit<br />
Durak, konferansın gördüğü ilgiden ve sektörle<br />
bir araya gelmekten memnun olduklarını söyledi.<br />
Etkinlikte sektör için önemli konu başlıklarının<br />
ele alındığını belirten Durak, ikinci gün stantlarında<br />
gerçekleştirdikleri iş görüşmelerinin de<br />
kendileri için tatmin edici olduğunu açıkladı.<br />
Conductive (İletken) başlıklı özel tema ile stantlarını<br />
ve ürün sunumlarını hazırladıklarını belirten<br />
Durak sözlerini şöyle sürdürdü; “Durak Tekstil olarak<br />
farklı sektörlere hitap eden oldukça geniş<br />
bir ürün gamına sahibiz. Hazır giyim ve konfeksiyon<br />
segmentleri bizler için büyük bir potansiyele<br />
sahip. Hazır giyim alanından daha fazla pay<br />
alabilmek için sektörün tüm bileşenlerine AR-<br />
GE ile geliştirdiğimiz yenilikçi ürünleri sunmaya<br />
odaklandık. Bunun için sanat, teknoloji ve doğa<br />
olmak üzere üç saç ayağından oluşan ürün<br />
perspektifimizi burada bir kesişim noktası olarak<br />
fonksiyonellik ile sunduk. Ürünlerimizin fonksiyonel<br />
özelliklerini başta üreticilere olmak üzere,<br />
tasarımcılar ve akademi dünyasıyla paylaştık.”<br />
Bir iplik üreticisi olarak hazır giyim ve moda dünyası<br />
ile buluşmanın markalaşma çalışmalarına<br />
da olumlu yansıdığını dile getiren Durak, Ar-Ge<br />
çalışmalarının teknik ürünler segmentinde yeni<br />
bir yol açtığını kaydetti. Durak; “Marka bilinirliğimizi<br />
artırırken sadece standart ipliklerdeki<br />
kalitemizle değil, inovasyon gücümüzle de öne<br />
Saying that they contributed to this event, which<br />
brought together the entire supply chain of<br />
the apparel industry, as a stand sponsor, Durak<br />
Tekstil Board Member and Marketing Director<br />
Yiğit Durak stated that they were pleased with<br />
the interest in the conference and that they<br />
were pleased to come together with the sector.<br />
Durak noted that important topics for the sector<br />
were discussed at the event and explained that<br />
the business meetings they held at their booth<br />
on the second day were also satisfactory for<br />
them. He indicated that they prepared their<br />
booth and product presentations with a special<br />
theme titled “Conductive” and continued his<br />
words as follows; “As Durak Tekstil, we have a<br />
wide range of products that appeal to different<br />
sectors. Garment and apparel segments have<br />
enormous potential for us. To get more share<br />
from the apparel sector, we focused on offering<br />
innovative products developed by R&D to all<br />
stakeholders of the sector. For this purpose, we<br />
presented our product perspective consisting<br />
of three pillars: art, technology, and nature, with<br />
functionality as an intersection point. We shared<br />
the functional features of our products with<br />
manufacturers, designers and academia.”<br />
Durak pointed out that meeting with the apparel<br />
and fashion world as a thread manufacturer<br />
also reflected positively on their branding<br />
efforts, noting that their R&D efforts paved a<br />
new path in the technical products segment.<br />
He said; “While increasing our brand aware-<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
38<br />
PANORAMA<br />
çıkmak istiyoruz. Son yıllarda en çok konuşulan konuların<br />
başında akıllı tekstiller ve giyilebilir teknolojiler<br />
geliyor. Bu yeniliklerin olmazsa olmazı ise iletken<br />
ipliklerdir. Bu konuda yaptığımız çalışmaların meyvesi<br />
olan Silver Pro ipliğimiz dijital çalışmalar için bir<br />
altyapı oluşturacaktır. Bu ipliğimiz sektörün daha<br />
fazla katma değerli gelişimi için temel taşlardan<br />
biri olacak ve endüstri profesyonelleri birçok farklı<br />
yeni uygulama alanını keşfedebilecekler” dedi.<br />
“Vizyonumuz ve misyonumuz daha iyisini<br />
en iyi şekilde yapmak”<br />
Günümüzde toplam cirolarının yaklaşık %20-25’inin<br />
teknik ipliklerden sağlandığını açıklayan Yiğit Durak,<br />
önümüzdeki dönemde bu seviyenin daha da<br />
yukarıya çıkmasını hedeflediklerini vurguladı. Durak<br />
Tekstil’in aynı zamanda sürdürülebilirlik konusunda<br />
da hassas olduğunu söyleyen Durak, portföylerindeki<br />
geri dönüştürülmüş ipliklerin sağladığı faydaların<br />
yanı sıra üretim proseslerinde de çevrenin korunması<br />
için gerekli adımların çoktan atıldığını hatırlattı.<br />
“Moda ve giyim endüstrisindeki nihai kullanıcılar<br />
kaliteli ürünler istedikleri kadar bunların artık sürdürülebilirlik<br />
kriterini karşılayıp karşılamadığına da dikkat<br />
ediyor. Durak Tekstil konferansa katılarak sektörün<br />
en önemli partneri olabileceğini bir kez daha gösterdi”<br />
diyen Durak, sözlerini şöyle sürdürdü;<br />
“<strong>Teknik</strong> ipliklerimizle giyim endüstrisini yarının<br />
taleplerine hazırlarken, sürdürülebilir ürünlerimiz<br />
ve üretim prosesimizle dünyamızı ve insan sağlığını<br />
korumaya odaklanıyoruz. 50 yıllık köklü bir geçmişe<br />
sahip bir firma olarak, kurucularımızdan bize miras<br />
kalan ilkelerden ödün vermeden gelişmeye devam<br />
ediyoruz. Vizyonumuzu ve misyonumuzu daha<br />
iyisini en iyi şekilde yapmak olarak özetleyebilirim.<br />
50 yıl önce balık ağı ipliği üreterek sektörü büyük<br />
ölçüde dışa bağımlılıktan kurtaran Durak Tekstil,<br />
giyim sektörü dijital bir dönüşüm yaşarken tam<br />
da ihtiyaç olan yenilikçi ürünlere odaklanıyor. Bu<br />
çerçevede, İstanbul Hazır Giyim Konferansı bu duruşumuzu<br />
sergilemek için ideal bir platform oldu.”<br />
Konferansa gelecek yıl da destek vermeyi<br />
planladıklarını açıklayan Yiğit Durak, özellikle<br />
geliştirmeyi tamamladıkları yeni teknik iplikler<br />
konusunda heyecan verici bir sunum yapmak<br />
istediklerini de sözlerine ekledi.<br />
ness, we want to stand out not only with our<br />
quality in standard threads but also with<br />
our innovation power. Smart textiles and<br />
wearable technologies are the most talked<br />
about topics in recent years. Conductive<br />
threads are indispensable for these innovations.<br />
Our Silver Pro thread, which is the fruit<br />
of our work on this subject, will create an<br />
infrastructure for digital studies. This thread<br />
will be one of the keystones for further value-added<br />
development of the sector and<br />
industry professionals will be able to explore<br />
numerous different new application areas.”<br />
“Our vision and mission is to do better<br />
in the best way”<br />
Explaining that approximately 20-25% of their<br />
total turnover is provided by technical threads<br />
today, Yiğit Durak emphasized that they<br />
aim to increase this level even more in the<br />
coming period. He remarked that Durak Tekstil<br />
is also sensitive about sustainability, reminding<br />
that in addition to the benefits provided<br />
by the recycled threads in their portfolio, the<br />
necessary steps have already been taken to<br />
protect the environment in production processes.<br />
Saying; “End users in the fashion and<br />
clothing industry are now paying attention to<br />
whether these products meet sustainability<br />
criteria as much as the quality products they<br />
want. By participating in the conference,<br />
Durak Tekstil once again showed that it can<br />
be the most important partner of the sector,”<br />
he continued his words as follows;<br />
“While preparing the apparel industry for<br />
the demands of tomorrow with our technical<br />
threads, we focus on protecting our<br />
world and human health with our sustainable<br />
products and production process. As<br />
a company with 50 years of deep-rooted<br />
history, we continue to develop without<br />
compromising the principles inherited from<br />
our founders. I can summarize our vision<br />
and mission as doing better in the best<br />
way. Durak Tekstil, saving the industry 50<br />
years ago from foreign dependency by<br />
producing fishing net thread, focuses on<br />
innovative products that are exactly what is<br />
needed while the apparel industry is going<br />
through a digital transformation. In this context,<br />
the Istanbul Apparel Conference was<br />
an ideal platform to showcase this stance.”<br />
Durak explained that they are planning<br />
to support the conference next year by<br />
adding that they would like to make an<br />
exciting presentation especially on the<br />
new technical threads they have completed<br />
the development of.<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
+90 536 511 59 59 +90 850 303 81 91 www.fermuarx.com info@fermuarx.com<br />
Kart Etiket<br />
Baskı Etiket<br />
Yapışkan Sticker Etiket<br />
Kutu Ambalaj<br />
Katalog<br />
Baskılı Ürün Kutuları<br />
+90 536 511 59 59<br />
www.sysmatbaa.com<br />
+90 850 303 81 91<br />
info@sysmatbaa.com
40<br />
PANORAMA<br />
Sun Tekstil, yeşil dönüşümde<br />
NTT DATA ile işbirliğine gitti<br />
Avrupa Birliği’nin sürdürülebilirlik hedefleri, Türkiye ekonomisinin<br />
önemli kaldıraçlarından biri konumundaki tekstil sektörünü<br />
harekete geçirdi. 2022’deki üretiminin %92’sini 10’u aşkın ülkeye<br />
ihraç eden Türk tekstil şirketi Sun Tekstil, teknolojiyi kullanarak<br />
sürdürülebilirlik dönüşümünde önemli bir yol kat etti.<br />
Araştırmalar, tekstil endüstrisinin küresel karbon<br />
emisyonlarının % 8’i ila % 10’undan sorumlu olduğunu<br />
gösterirken, özellikle Avrupa Birliği’nin karbon<br />
nötr olma hedefi konusundaki adımları, Avrupa’ya<br />
ve tüm dünyaya ihracat yapan Türk tekstilcileri<br />
harekete geçirdi. Hammadde seçiminden doğal<br />
kaynak kullanımına, enerji tüketiminden tedarik<br />
zinciri emisyonlarına uzanan geniş yelpazede<br />
çevresel etkisini azaltmak için yola çıkan Türkiye’nin<br />
tekstil ihracatındaki öncü kurumlarından Sun Tekstil,<br />
sürdürülebilirlik dönüşümünü tüm üretim paydaşlarını<br />
dahil ederek bir üst seviyeye taşımak için NTT<br />
DATA Business Solutions uzmanlığını tercih etti.<br />
“Türkiye’de tekstil sektörünün geleceğini etkileyecek”<br />
Bain & Company tarafından 6 bine yakın katılımcıyla<br />
yürütülen bir araştırma, tüketicilerin %65’inin<br />
tekstil, moda ve hazır giyim sektöründe sürdürülebilir<br />
markaları tercih etmeye daha sıcak baktığını gösterdi.<br />
Müşteri talebinin yanı sıra “Fit for 55” ve “Sınırda<br />
Karbon Düzenlemesi” mekanizmasının da yakın<br />
gelecekte tekstil ve hazır giyim sektörü için zorunlu<br />
hale gelmesinin beklendiğini belirten Sun Tekstil<br />
Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sabri Ünlütürk,<br />
“Dünyanın önemli tekstil üslerinden biri olan ülkemizin<br />
ihracat yaptığı şirketler, sürdürülebilirlik konusunda<br />
kendi yükümlülüklerini yerine getirme hedefleri<br />
doğrultusunda paydaşlarının da iş yapış biçimlerini<br />
etkiliyor. Biz de Sun Tekstil olarak, bu beklentiler<br />
doğrultusunda, dijital dönüşüm yolculuğumuzun<br />
başından bu yana yol arkadaşımız olarak gördüğümüz<br />
NTT DATA’nın uzmanlığına güvenerek, Microsoft<br />
Sustainability Manager çözümünü iş süreçlerimize<br />
entegre ettik. Bu dönüşüm projemizin Türkiye’de<br />
tekstil sektöründe sürdürülebilirlik alanında referans<br />
niteliğinde olacağını umuyoruz. Özellikle hayata<br />
geçirdiğimiz bu çalışmanın rekabet potansiyelimizi<br />
artıracağına ve Türkiye tekstil sektörünün geleceğini<br />
doğrudan etkileyeceğine inanıyoruz” dedi.<br />
2022’de tüm üretimin % 64’ünde sürdürülebilir<br />
kaynaklar kullanıldı<br />
Halihazırda üretim sürecinde döngüsel ekonomi<br />
modelleriyle doğal kaynakların korunması, sıfır atık<br />
yönetimi, su geri kazanımı, çevre dostu kimyasalların<br />
kullanımı ve yenilenebilir enerji kullanımı<br />
oranının artırılması gibi konularda çalışmaları bulunduğunu<br />
kaydeden Sabri Ünlütürk, “Teknolojinin<br />
gücüyle bu çalışmaları önemli çıktılara dönüştürmeyi<br />
başardık. 2022’de, Sun Tekstil’de %92’si<br />
10’dan fazla ülkeye ihraç edilen toplam üretimimizin<br />
neredeyse üçte ikisinde (%64) sürdürülebilir<br />
hammadde kullandık. Öte yandan bağlı ortaklığımız<br />
Ekoten Tekstil’de son 22 yıl içinde toplam su<br />
tüketimimizde %51, son 10 yıl içinde sera gazı emisyonlarımızda<br />
%45 azalma sağladık. 2019’dan bu<br />
yana GES (güneş enerjisi santralı) sistemimizle yılda<br />
ortalama 1.410.000 KWh elektrik enerjisi üretirken,<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
PANORAMA 41<br />
2020’den itibaren şebekeden elektrik enerjisi<br />
tüketimimizi I-REC sertifikalı %100 yenilenebilir enerji<br />
kaynağıyla dengeledik” diye konuştu.<br />
Yapay zeka destekli teknolojiler ile<br />
verimlilik artışı sağlandı.<br />
Sun Tekstil’in tedarik zincirinde sera gazı emisyonlarının<br />
yönetimi konusundaki uygulama tecrübelerinden<br />
de faydalanarak firmaların sürdürülebilirlik<br />
yolculuğunda karşılaşacağı çevresel riskleri<br />
ve bu riskleri yönetirken karşılaşacakları maliyetleri<br />
azaltan, süreçlerini izlenebilir kılan uçtan uca<br />
bir proje yürüttüklerine dikkat çeken NTT DATA<br />
Türkiye CEO’su Dr. Bahri Danış, “Uzun yıllardır birlikte<br />
çalıştığımız Sun Tekstil’le hayata geçirdiğimiz<br />
bu proje, Microsoft teknolojileri üzerinde sürdürülebilirlik<br />
alanında hayata geçirdiğimiz ilk proje<br />
olması yönüyle de önem taşıyor.<br />
Mevcut altyapısıyla uyum içinde çalışan bu<br />
dönüşüm sayesinde Sun Tekstil ile tedarik zincirindeki<br />
emisyonları izleme ve azaltma noktasında<br />
önemli çıktılar elde ettik. Uygulamalarımızı robotik<br />
süreç otomasyonu entegre yapay zeka ve makine<br />
öğrenmesi başta olmak üzere fark yaratan çözümlerle<br />
daha fazla geliştirmeyi hedefliyoruz. Sun<br />
Tekstil’in sürdürülebilirlik vizyonunu iklim riskleri ve<br />
finansal riskleri anlamlandırma yönünden de güçlendiren<br />
proje, hammadde tedariği, üretim, lojistik,<br />
tedarik zinciri, atık yönetimi gibi pek çok boyutta<br />
katma değer sağlıyor” ifadelerini kullandı.<br />
Tüm üretim paydaşları projeye dahil edildi<br />
Şirket için özellikle fason üretim yaptırdıkları<br />
üretim paydaşları ve tier 2 (seviye 2) hammadde<br />
tedarikçilerinin de projeye katılımının önemli<br />
olduğunu belirten Dr. Bahri Danış, “2019 itibarıyla<br />
Tedarik Zinciri Sürdürülebilirlik Performansı<br />
Yönetim Sistemi’ni devreye alan Sun Tekstil,<br />
uluslararası standartları ve paydaşların ihtiyaçlarını<br />
gözeten değerlendirme kriterleri uyguluyor,<br />
üretim paydaşlarının sürdürülebilirlik performansını<br />
yakından izliyor ve sipariş kapasite planlarını<br />
bu denetim, değerlendirme ve puanlamalara<br />
göre gerçekleştiriyor. Sun Tekstil, birlikte hayata<br />
geçirdiğimiz proje ile pek çok paydaşla çalışan<br />
bir şirket olarak Türkiye’de tekstil sektörünün<br />
sürdürülebilirlik farkındalığı kazanması adına da<br />
önemli bir etkiye imza atıyor” dedi.<br />
“Sürdürülebilir dönüşümü dijital dönüşümden<br />
ayrı düşünemeyiz”<br />
Bütünsel sürdürülebilirlik yaklaşımlarının tüm<br />
tedarik zincirinde benimsenmesini önceliklendirdiklerini<br />
kaydeden Sun Tekstil Yönetim Kurulu<br />
Başkan Yardımcısı Sabri Ünlütürk, değerlendirmelerini<br />
şu ifadelerle sonlandırdı: “Tekstil tedarik<br />
zinciri oldukça karmaşık bir yapıya sahip. Farklı<br />
müşteri gruplarının ve perakende şirketlerinin<br />
beklentilerini karşılamak için tek bir çözüm yok.<br />
Bu noktada etkili izlenebilirlik sistemleri devreye<br />
giriyor. Boyama, yıkama işlemleri, su, enerji ve<br />
kimyasal tüketimi gibi sebeplerle en çok atık üreten<br />
sektörlerin başında gelen tekstil endüstrisinin<br />
önemli paydaşlarından biri olduğumuz bilinciyle,<br />
sürdürülebilir dönüşümü dijital dönüşümden<br />
ayrı düşünmemek gerektiğine inanıyoruz. İklim<br />
değişikliği etkilerinin çarpıcı boyutlara ulaştığı<br />
bugünlerde sektörel dönüşümün başarılabilmesi<br />
için üzerimize düşenleri yapmayı sürdüreceğiz.”<br />
(soldan sağa): Berna Adıgüzel, Sun Teksti,l Operasyonel Mükemmellik Genel Müdür Yardımcısı<br />
Sabri Ünlütürk, Sun Tekstil, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı - Dr. Bahri Danış, NTT DATA Business Solutions Türkiye ve MENA CEO’su<br />
Melis Vekiloğlu, Sun Tekstil, Genel Müdürü - Fatih Irak, NTT Data Business Solutions Türkiye & Mena Satış & Pazarlama Genel Müdürü<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong> KONFEKSİYON TEKNİK
42<br />
PANORAMA<br />
KOBİ’ler Z kuşağı<br />
çalışanlarını<br />
yönetirken nelere<br />
dikkat etmeliler?<br />
Türkiye’nin sahip olduğu genç nüfus içerisinde büyük<br />
bir kesimi oluşturan Z kuşağı, gün geçtikçe sosyal ve<br />
kültürel hayat içerisinde varlığını kuvvetlendirmeye<br />
devam ediyor. Gelişen teknolojinin ve dijitalleşmenin<br />
doğrudan içerisine doğan bu kuşak, iş dünyası<br />
da dahil olmak üzere yaşamın her alanında daha<br />
aktif bir rol almayı sürdürüyor. Genel olarak 1997-<br />
2012 yılları arasında doğan bireylerin dahil olduğu<br />
ve önceki nesillerden farklı özelliklere sahip olan Z<br />
kuşağı, daha bireysel ve özgür ruhlu olmaları, teknolojiye<br />
hızla adapte olan yapıları, online ortamlarda<br />
daha fazla vakit geçirmeleri, sosyal medyayı çok<br />
aktif şekilde kullanmaları, bilgiye çok hızlı ulaşmaları,<br />
daha dinamik, hareketleri ve enerjik olmaları, ağırlıklı<br />
olarak sıkılgan bir yapıda bulunmaları ile biliniyor.<br />
Bu yapıları ile iş dünyası içerisinde de önemli farklar<br />
yaratıyorlar. 150 yıllık köklü geçmişi ile müşterilerine<br />
hizmet veren Generali Sigorta, Z kuşağının iş hayatında<br />
nasıl yönetilmesi gerektiğine ve özellikle KOBİ’lerin<br />
dikkat etmesi gereken noktaları derledi.<br />
Esnek çalışma koşulları sunun<br />
Z kuşağı çalışanlarının çalışma saatleri ve yerlerini<br />
daha fazla kontrol etmelerine izin vermek,<br />
iş tatmini ve motivasyonlarını artırabilir. Uzaktan<br />
çalışma, esnek saatler veya yarı zamanlı çalışma<br />
gibi seçenekler sunarak bu gereksinimlere yanıt<br />
vermelisiniz. Z kuşağı, iş-yaşam dengesine ve<br />
esnek çalışma saatlerine büyük önem verir. Bunun<br />
için onlara esnek çalışma koşulları, ortamı ve saatleri<br />
oluşturarak verimlerini artırabilirsiniz.<br />
Teknolojiyi etkin kullanın<br />
Z kuşağı teknolojiyi sadece iletişim aracı olarak<br />
değil, aynı zamanda iş süreçlerini ve verimliliği<br />
artırmak için bir araç olarak görür. İşletmenizin teknolojik<br />
altyapısını güncelleyin ve dijital araçları kullanarak<br />
iletişimi kolaylaştırabilirsiniz. Z kuşağı dijital<br />
dünyada büyüdüğü için teknolojiye hakimdir. Bu<br />
nedenle, işyerindeki teknolojik altyapıyı ve araçları<br />
onların gereksinimlerine uygun hale getirmeye<br />
özen göstermelisiniz. Mobil uygulamalar, dijital<br />
iletişim araçları ve online eğitimler gibi teknolojik<br />
çözümleri teşvik edebilirsiniz.<br />
Kişisel ve kariyer gelişimlerine yatırım yapın<br />
Z kuşağı, sürekli öğrenmeye ve kişisel gelişime büyük<br />
önem verir. İşletmenizde eğitim fırsatları, mentorluk<br />
programları ve kariyer yolculuğunu desteklemek<br />
için kaynaklar sağlayarak bu gereksinimlere yanıt<br />
verebilirsiniz. Onların farklı becerilerini geliştirmeye<br />
yatırım yaparak fırsatlar sunarsanız şirketinize karşı<br />
sadakatleri ve bağlılıkları da artacaktır. Z kuşağı çalışanlarınızın<br />
kişisel ve profesyonel gelişimini desteklemek<br />
için koçluk ve mentorluk fırsatları da sunabilirsiniz.<br />
Tüm bunlar onların kariyerlerini ilerletmelerine<br />
yardımcı olacak ve başarılarını çoğaltacaktır.<br />
Mutlaka açık ve dürüst iletişim kurun<br />
Açık ve dürüst iletişim, Z kuşağı çalışanlarının işyerinde<br />
daha rahat hissetmelerine yardımcı olabilir.<br />
Beklentileri netleştirmek, düzenli geri bildirimler<br />
sağlamak ve sorunları çözmek için iletişim kanallarını<br />
etkili bir şekilde kullanabilirsiniz. Buna ek olarak<br />
işletmenizin misyonunu, vizyonunu ve değerlerini<br />
açık bir iletişimle vurgulamayı da ihmal etmeyin.<br />
İş yeri kültürünüzü anlatmak, çalışanların bağlılık<br />
duygusu geliştirmelerine yardımcı olacaktır.<br />
Onları sosyal sorumluluk ve sürdürülebilirlik<br />
süreçlerine dahil edin<br />
Z kuşağı, işletmelerin sosyal sorumluluk taşımasına<br />
ve sürdürülebilir uygulamalara büyük önem verir.<br />
İşletmenizin bu değerlere uygun hareket ettiğini<br />
vurgulayarak bu nesli etkileyebilirsiniz. İşletmenizin<br />
sürdürülebilirlik hedeflerini ve toplumsal katkılarını<br />
vurgulayarak bu nesil için daha çekici hale gelebilirsiniz.<br />
Var olan bütün sosyal sorumluluk çalışmalarınıza<br />
onları da dahil edin ve görev, sorumluluk<br />
almalarını sağlayın. Sadece iş ve para odaklı bir<br />
şirket olmadığını gösterdiğinizde hem başarıları<br />
hem de size şirketinize olan bağlılıkları artacaktır.<br />
İş birliği ve ekip çalışmasını teşvik edin<br />
Z kuşağı bireyler arası iş birliğine ve ekip çalışmasına<br />
oldukça yatkındır. İşte, projelerde grup çalışmalarını<br />
destekleyin, fikir alışverişine açık bir ortam yaratın ve<br />
iş arkadaşları arasındaki iletişimi kolaylaştırabilirsiniz.<br />
Hızlı geri bildirim sağlayın<br />
Z kuşağı, anlık geri bildirimlere ve hızlı sonuçlara<br />
alışkındır. Bu nedenle, düzenli olarak performans<br />
geri bildirimi sağlamak ve başarıları anında<br />
tanımak önemlidir. Aynı zamanda, olumsuz geri<br />
bildirimleri yapıcı bir şekilde sunarak gelişimlerine<br />
destek olabilirsiniz.<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
44<br />
PANORAMA<br />
Renklerin dili<br />
Şekiller, renkler, desenler, etrafımızdaki<br />
çeşitli enerjiler, üzerimizde ne gibi bir etki<br />
bırakır ve tüm bunların bir matematiği<br />
vardır. Fayda Rehberi Ünal Güner; “<br />
Bir kıyafet seçimi yapacağınız zaman<br />
önce renklerine bakarsınız. Mavi, mor<br />
veya lacivert gibi üst çakra renklerini ya<br />
da yeşilin tonlarını giymeyi seçtiğinizde<br />
sakinleştirici tonlar tercih etmiş olursunuz.<br />
Renkler arasında yeşil daha kabulvâri,<br />
mavi daha gevşetici iken yukarıya<br />
doğru, gökkuşağındaki renk skalasında<br />
yumuşak tonlara doğru gittikçe daha sakin,<br />
daha yumuşak renklere yaklaşırsınız.”<br />
Erkekler mavi kızlar pembe rengini<br />
tercih eder<br />
Güner; “Mavi, bir taraftan ifadeyi, ifade<br />
enerjisini yükseltirken diğer yandan sakinlik<br />
verir. Mesela erkek çocuk odaları mavi<br />
olur. O hâlde mavi renk erkek rengidir mi<br />
demeliyiz? Hayır, erkeğin sakinleşmeye<br />
ihtiyacı olduğu için mavi renk, eril enerjiyi<br />
sakinleştirir. Kız çocuk rengi pembe, kırmızı<br />
tonları mıdır? Hayır, o da öyle değil.<br />
Kız çocukları daha yatayda olduğu için<br />
kırmızı ve pembe tonları onları aktive<br />
etme, hareketlendirebilme amacıyla kullanılır.<br />
Basit bir matematikle baktığımızda<br />
göreceğiz ki daha dingin, daha sakin<br />
olmayı, ifademizin sakinlikle akabilmesini<br />
istediğimiz zamanlarda mavi tonu; daha<br />
hareketli olmaya, aktive edilmeye ihtiyaç<br />
duyduğumuz zamanlarda ise kırmızımsı<br />
tonları tercih ederiz.”<br />
Siyah renk korunmayı sağlar<br />
Güner; “Bir kişi siyah giydiği oranda<br />
korunmaya ihtiyaç duyuyordur. Bu<br />
renk aynı zamanda su elementiyle, su<br />
elementinin enerjisiyle de ilgilidir. Peki<br />
bu renk ne yapar? Korunmayı sağlar,<br />
çeşitli korku ve endişelerden dolayı<br />
kişinin etrafında bir muhafaza oluşturur;<br />
aynı zamanda sürekli siyah giyinme hâli,<br />
o korku enerjisiyle o denli muhafaza<br />
yapıyordur ki kişi kendisine artık bir kafes<br />
örüyordur. Evinizin etrafındaki renklere<br />
dikkat edin. Eğer hoşunuza gitmeyen bir<br />
renk veya şekil varsa oraya bir çiçek, bir<br />
obje vs. koyun. Beğenmediğiniz bir manzaranın<br />
içeriye aktarılmasına engel olun.<br />
Bazen sağımızda, solumuzda, bazen<br />
de önümüzde yıkılan şeyler olabiliyor.<br />
Öyle olduğu takdirde o tarafın önüne bir<br />
çiçek koyabilir; bir enerji frekansı koyup<br />
o yıkım enerjisini bir şekilde dönüştürmek<br />
üzere bazı etkiler yapabiliriz” dedi.<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
www.idetiket.com<br />
Sticker etiket imalatımızla<br />
hizmetinizdeyiz.<br />
Firuzköy Mah. Kadir Özdemir Cad. No:46/1A Avcılar - İstanbul<br />
Tel: 0 (212) 428 28 95 Faks: 0 (212) 428 28 96<br />
siparis@idetiket.com
46<br />
PANORAMA<br />
Lenzing, Asya-Pasifik’te<br />
sorumlu viskon üretimini artıracak<br />
Lenzing’in Endonezya’daki üretim tesisinin başarılı bir şekilde dönüştürülmesi, Asya-Pasifik’te<br />
yılda 303 bin tonluk nominal kapasite ile sorumlu viskon üretiminin artırılmasına öncülük ediyor.<br />
AB Ecolabel sertifikalı sorumlu viskonun tedariki, bölgenin değişen tercihlerini ve daha düşük<br />
karbon ayak izine sahip tekstil ürünlerine yönelik artan talebi karşılıyor.<br />
Ağaç bazlı özel elyafların dünya lideri üreticisi<br />
Lenzing Group, Asya-Pasifik’teki tekstil LENZING<br />
ECOVERO ve nonwoven VEOCEL markaları için<br />
yüksek kaliteli sorumlu viskon elyaflarının üretimini<br />
artırmayı planladığını açıkladı. AB Ecolabel sertifikalı<br />
olan ve Lenzing’in Endonezya’daki Purwakarta<br />
tesisinde (PT. South Pacific Viscose) üretilen viskon<br />
elyaflar, Lenzing’in çevreye duyarlı tüketiciler arasında<br />
daha düşük çevresel ayak izine sahip tekstil<br />
ve nonwoven ürünlere yönelik artan talebi karşılamasına<br />
yardımcı olacak. Ayrıca Lenzing’in, Endonezya’daki<br />
tesisini daha az sülfür emisyonu ve yıllık<br />
karbon ayak izi ile başarılı bir şekilde dönüştürerek<br />
atık su azaltımına katkıda bulunması bekleniyor.<br />
Lenzing Group CEO’su Stephan Sielaff, “Faaliyet<br />
gösterdiğimiz sektörleri daha da sürdürülebilir hale<br />
getirmek ve tekstil iş modelinin doğrusaldan döngüsele<br />
dönüşümünü sağlamak için yorulmadan<br />
çalışıyoruz. Bu nedenle, sürdürülebilirlik performansımızı<br />
bir kez daha teyit eden EU Ecolabel’i almamız<br />
nedeniyle gurur duyuyoruz. Düşük çevresel etkilere<br />
sahip özel elyaflara yönelik talep yapısal olarak<br />
artmaya devam ediyor. Özellikle Asya’da muazzam<br />
bir büyüme potansiyeli görüyoruz. Endonezya’daki<br />
ve dünyanın dört bir yanındaki diğer Lenzing tesislerindeki<br />
yatırımlarımız, düşük çevresel etkiye sahip<br />
özel elyaflara yönelik artan talebi karşılamak için<br />
bizi daha da iyi bir konuma getiriyor” dedi.<br />
Asya-Pasifik’te düşük çevresel ayak izi<br />
talebine hazırlandı<br />
Çevreye duyarlı Asyalı tüketicilere hizmet veren<br />
markalara ve perakendecilere hitap eden dönüştürülmüş<br />
Purwakarta tesisinin Asya-Pasifik’teki değer<br />
zinciri ortaklarına yakınlığı, daha büyük miktarda<br />
sorumlu viskon elyafın çok daha kısa bir mesafe<br />
ve teslim süresi içinde taşınmasını sağlayarak tekstil<br />
tedarik zincirinin genel karbon ayak izini azaltıyor.<br />
Jenerik viskona göre %50’ye kadar daha düşük<br />
fosil enerji kullanımı ve su ile üretilen ve uluslararası<br />
kabul görmüş EU Ecolabel ile sertifikalandırılan<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
PANORAMA 47<br />
LENZING ECOVERO markalı viskon elyaflar,<br />
modaya uygun üstler, elbiseler, tişörtler ve loungewear<br />
gibi dokuma ve triko ürünlerinde kullanılıyor.<br />
LENZING ECOVERO markalı viskon elyafları<br />
kullanan markalar arasında M&S, H&M, Levi’s gibi<br />
küresel moda markaları yer alıyor.<br />
Lenzing AG Küresel Tekstil İşlerinden Sorumlu Başkan<br />
Yardımcısı Florian Heubrandner ise “Asya-Pasifik<br />
bizim için pek çok potansiyel ve büyüme fırsatı<br />
sunuyor. Markalar ve perakendeciler üretim ağlarını<br />
yeniden yapılandırmaya devam ettikçe, bölge<br />
iplikçilerden, dokumacılara, örmecilerden konfeksiyonculara<br />
ve kaynak ofislerine kadar tedarik<br />
zincirinin tüm bileşenlerinin bir araya geldiği bir yer<br />
haline geldi” dedi. Heubrandner sözlerine şöyle<br />
devam etti: “Bölgede sorumlu viskona olan talep<br />
artmaya devam ederken, Purwakarta tesisindeki<br />
sorumlu viskon üretiminin artması sadece mevcut<br />
müşterilerimizle daha yakın çalışmamızı sağlamakla<br />
kalmayacak, aynı zamanda LENZING ECO-<br />
VERO ‘yu bölgedeki jenerik viskondan sorumlu<br />
viskona geçmek isteyen yeni potansiyel müşterilere<br />
tanıtmamıza da olanak tanıyacak.”<br />
Çok yönlü, sorumlu ürünler arayan endüstri ortaklarına<br />
daha fazla seçenek sunmak için, <strong>2023</strong><br />
bitmeden, Lenzing’in Purwakarta tesisi, daha<br />
düşük karbon ayak izine sahip çözelti halinde<br />
boyama işlemi sayesinde kumaş boyamada su<br />
ve enerji kullanımını önemli ölçüde azaltacak.<br />
Böylece yenilikçi LENZING ECOVERO Black<br />
özel elyaflarını üretebilecek.<br />
Lenzing’in 2030 yılına kadar ürün tonu başına<br />
grup genelindeki karbon emisyonlarını yüzde 50<br />
oranında azaltma ve 2050 yılına kadar karbon-nötr<br />
üretime ulaşma hedefi bulunuyor. Bu<br />
doğrultuda, dönüştürülen üretim tesisi sayesinde<br />
karbon emisyonlarını yılda yaklaşık 130 binton<br />
azaltmayı başardı. Lenzing’in bu öncü dönüşümünde<br />
tesiste fosil yakıt bazlı enerjiden jeotermal<br />
bazlı enerjiye geçilmesi önemli rol oynadı.<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong> KONFEKSİYON TEKNİK
48<br />
PANORAMA<br />
Yeni nesil VRF<br />
Sistemleri ile hep<br />
bir adım önde<br />
Havalandırma ürünlerinde<br />
Avrupa pazar lideri olan<br />
Systemair, Variable Refrigerant<br />
Flow (VRF) teknolojisini<br />
kullanarak iklimlendirmede<br />
benzersiz ve yenilikçi çözümler<br />
üretiyor. Yeni nesil V8 Serisi VRF<br />
sistemleri sayesinde verimlilik<br />
ve sürdürülebilirlik konularında<br />
kapsamlı bir enerji verimliliği<br />
sağlayan Systemair, bu sayede<br />
binaların konfor seviyelerini<br />
artırmada öncü rol üstleniyor.<br />
Günümüzde Heating, Ventilation and Air Conditioning<br />
(HVAC) sistemleri, binaların enerji verimliliğini<br />
sağlamak için hayati önem taşırken geleneksel<br />
iklimlendirme sistemlerinin belirli sınırlamaları,<br />
kullanıcı ihtiyaçlarının ve çevresel koşulların değişkenliği<br />
karşısında yetersiz kalabiliyor. Bu noktada<br />
Systemair VRF sistemleri, çoklu iç ünite ve dış ünite<br />
kombinasyonlarından oluşan bir yapıyla esnek<br />
bir çözüm sunarak daha fazla kontrol, tasarruf ve<br />
konfor sağlama potansiyeli yaratıyor. Değişken debiye<br />
sahip bir soğutucu gaz kullanarak çalışan VRF<br />
sistemleri, her bir iç ünitenin bağımsız olarak ısıtma<br />
veya soğutma yapmasını sağlıyor. Böylelikle farklı<br />
alanların kendine özgü iklimlendirme ihtiyaçlarına<br />
özelleştirilmiş çözüm üretiyor.<br />
Sürdürülebilir ve yüksek verimli<br />
VRF çözümleri sunuyor<br />
Enerji verimliliği konusunun günümüzde giderek<br />
artan bir öneme sahip olduğunu ifade eden Gündüz,<br />
“Yeni nesil V8 Serisi VRF sistemlerimiz gereksiz<br />
enerji tüketimini minimize ederken aynı zamanda<br />
yüksek verimlilik seviyelerine olanak tanıyor. Bu da<br />
Systemair olarak çevresel açıdan daha sürdürülebilir<br />
bir seçenek sunmamıza yardımcı oluyor.V8<br />
serisinde tüm elektronik bileşenler özel olarak tasarlanmış<br />
mikro kanallı soğutucu sayesinde 10 kat<br />
daha verimli soğutuluyor ve bu da sistemin kararlı<br />
çalışmasını sağlıyor” ifadelerini kullandı.<br />
Systemair Türkiye, yeni nesil V8 Serisi VRF sistemlerini<br />
25-28 Ekim <strong>2023</strong> tarihleri arasında gerçekleştirilecek<br />
ISK-SODEX ISTANBUL fuarında ilk defa<br />
müşterileri ile buluşturacak.<br />
Hedefleri doğrultusunda yeni teknolojileri<br />
ürün gamına eklemeye devam ediyor<br />
Soğutma sistemlerinde pazar paylarını artırmayı<br />
hedeflediklerini belirten Systemair Türkiye Satış ve<br />
Servisten Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Serkan<br />
Gündüz, “Systemair olarak uzun yıllardır klima<br />
santrali alanında olan liderliğimizi soğutma sistemlerine<br />
de taşımayı hedefliyoruz. Geçtiğimiz dönem<br />
yeniden yapılandırmaya başladığımız bayi ağımız<br />
bugün Ankara’dan Gaziantep’e, İstanbul’dan Kuzey<br />
Kıbrıs’a uzanan geniş bir bölgeyi kapsıyor. Yeni<br />
satış organizasyonumuzla birlikte hedeflerimizi her<br />
yıl katlayarak VRF sistemlerinde pazar payımızı büyütmeyi<br />
amaçlıyoruz. Bu çerçevede ürün gamımıza<br />
yeni teknolojiler eklemeye devam ediyoruz” dedi.<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
50<br />
PANORAMA<br />
Lufian, Sonbahar/Kış<br />
Koleksiyonunu tanıttı<br />
Türkiye’de erkek giyimin deneyimli markalarından Lufian’ın,<br />
“Zirvenin Mükemmeliği” konsepti ile hazırladığı <strong>2023</strong>-2024<br />
Sonbahar / Kış koleksiyonu mağazalarda yerini aldı.<br />
Lufian’ın doğadan aldığı ilhamla tasarladığı koleksiyon;<br />
sofistike ve enerjik renk alternatifleri ile her hava koşulunda ve<br />
her ortamda mükemmeliğin zirvesinde olmayı vadediyor.<br />
Lufian, <strong>2023</strong>-2024 Sonbahar / Kış Koleksiyonunu<br />
müşterilerinin beğenisine sundu. Doğanın muhteşem<br />
güzelliklerinden alınan ilhamla tasarlanan<br />
koleksiyonda; doğanın enerjisiyle harmanlanmış<br />
Tommy kaz tüylü montlar geniş renk skalası ile<br />
gardropları renklendirirken, yumuşacık dokusuyla<br />
öne çıkan trikolar, gömlekler ve eşofmanlar ise<br />
rahatlıkla şıklığı birleştiriyor.<br />
Konfor ve kaliteyi bir arada sunuyor<br />
Lufian, <strong>2023</strong>-2024 Sonbahar / Kış koleksiyonu ile<br />
hem şıklığı hem de sıcaklığı bir arada arayanlara<br />
eşsiz alternatifler sunuyor. Her tarza ve ihtiyaca<br />
uygun eşofmanlardan gömleklere kadar birçok<br />
ürünü bir arada kullanıcılar ile buluşturan Lufian,<br />
çeşitlilik, kalite ve tasarımı dolaplara taşıyor. Her<br />
hava koşulunda, her ortamda mükemmelliğin<br />
zirvesinde olmak için ideal seçenekleri bulunan Lufian;<br />
Tommy montları ile hem fonksiyonel hem de<br />
estetik bir kullanım sunarken, waterproof teknolojisi<br />
ile ürettiği uzun montları ile ise ani yağmur ve kar<br />
yağışlarına karşı koruma sağlıyor. Yumuşak dokusu<br />
ve sade tasarımı ile dikkat çeken eşofmanlar,<br />
gömlekler ve trikolar ile davetlerden spora, alışverişten<br />
ofis ortamına kadar her yere uyum sağlayan<br />
<strong>2023</strong>-2024 Sonbahar / Kış koleksiyonu, kullanıcılara<br />
sadece bir giyim deneyimi değil, aynı zamanda<br />
konfor ve kalitenin mükemmel birlikteliğini sunuyor.<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
52<br />
PANORAMA<br />
Gaziantep Sanayi Odası Mesleki Eğitim Merkezi’nde düzenlenen, “Tekstilde<br />
Sürdürülebilir Gelecek” başlıklı panelde giyilebilir teknolojilerden sürdürülebilir modaya,<br />
çalışan bağlılığı ve sürdürülebilir insan kaynakları uygulamalarından,<br />
Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı geçiş sürecine kadar pek çok konu ele alındı.<br />
“Tekstilin geleceği<br />
markalaşmaktan geçiyor”<br />
Panelin açılış konuşmasını yapan, GAGİAD<br />
Yönetim Kurulu Başkanı Cihan Koçer, Dünyanın<br />
en büyük 5’inci tekstil ihracatçısı konumunda<br />
bulunan Türkiye’nin en önemli üretim ve ihracat<br />
merkezlerinden Gaziantep’te böyle bir panelin<br />
düzenlenmesinin çok anlamlı ve değerli olduğunu<br />
belirterek şunları söyledi: “Üretime, istihdama,<br />
yatırıma ve ihracata odaklanarak istikrarlı büyümesini<br />
sürdürme hedefinde olan Gazi şehrimiz,<br />
yüzyıllar öncesinden bugünlere taşıdığı tekstil<br />
deneyimiyle Cumhuriyetin 100. yılında da kararlı<br />
yürüyüşünü sürdürmekte, başarı hikayelerini<br />
ilmek ilmek örmektedir. 2022 yılında şehrimizin<br />
ulaştığı 10,5 milyar dolarlık ihracatta yüzde 36’lık<br />
pay ile ilk sırada tekstil sektörünün yer alması bu<br />
yürüyüş ve başarının en net göstergesidir. Üretim<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
PANORAMA 53<br />
kapasitesi ve kalite anlamında hem ülkemizin<br />
hem de şehrimizin tekstilde güçlü bir rekabetçi<br />
üstünlüğü olduğunu düşünüyorum ama Asya<br />
ülkeleri başta olmak üzere birçok ülkeyle maliyet<br />
konusunda yarışmakta zorlanıyoruz. Bizi bu döngüden<br />
çıkartacak, tehdit olarak görülebilecek<br />
bir gelişmeyi fırsata dönüştürecek şey ise sürdürülebilirliği<br />
merkeze almak, markalaşmak, yüksek<br />
teknoloji ve dijitalleşme hamleleriyle dünyanın<br />
geleceğinde yerimizi şimdiden almaktır.”<br />
“Sürdürülebilirliği merkeze alarak<br />
markalaşmalıyız”<br />
Sözlerine, tekstil sektörünün sürdürülebilir geleceğinin<br />
ve ülkemizin dünyada hak ettiği yere<br />
gelmesinin bir paradigma değişimi gerektirdiğini<br />
belirterek devam eden Koçer, “Yeni nesil<br />
ham maddelerin, yenilikçi üretim çözümlerinin,<br />
karbon nötr olma hedefleri ve döngüselliğin<br />
merkezde olduğu bir dünyada var olabilmek,<br />
değer üretmek artık bilindik paradigmaları bir<br />
kenara bırakmayı gerektiriyor. Geldiğimiz noktada,<br />
sürdürülebilirliğe bakış bir zorunluluktan öte<br />
gereklilik olmalıdır. Yasalar, yaptırımlar için değil<br />
ekonomik, sosyal ve çevresel anlamda dünyaya<br />
değer katmak için çalışmalıyız. Sürdürülebilirlik<br />
eylem planını ilk açıklayan sektörlerden olan<br />
tekstil sektörü küresel düzlemde Birleşmiş Milletler<br />
Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları, Paris İklim<br />
Anlaşması ve Avrupa Yeşil Mutabakatı ulusal<br />
anlamda da Yeşil Mutabakat Eylem Planı ile<br />
Orta Vadeli Program doğrultusunda uygulama<br />
süreçlerini de hızla gerçekleştirerek rekabet<br />
gücünü önce korumayı sonrasında da artırmayı<br />
hedeflemelidir. Bu noktada; odalarımıza, birliklerimize<br />
ve GAGİAD’a düşen sorumluluğun bilinciyle,<br />
sektörlerimizin yeni düzene geçişinde aktif rol<br />
üstlenmeye devam edeceğiz” diye konuştu.<br />
“Döngüsel ekonomiye geçiş uluslararası<br />
standartlara adaptasyonumuzu hızlandıracaktır.”<br />
Panelin ev sahiplerinden olan Gaziantep Sanayi<br />
Odası Yönetim Kurulu Üyesi ve Gaziantep Sanayi<br />
Odası Mesleki Eğitim Merkezi (GSO-MEM) Yönetim<br />
Kurulu Başkanı Ali Can Koçak ise, konuşmasında<br />
sürdürülebilirliğin uluslararası rekabet açısından<br />
önemine vurgu yaparak, “Tekstilde sürdürülebilir gelecek<br />
için yeşil ve dijital dönüşümü gerçekleştirmek<br />
gerekmektedir. Geçiş için hem uluslararası gündemi<br />
hem de devletimizin uygulamalarını yakından takip<br />
ederek, gerekli uygulamaları bir bir hayata geçiriyoruz.<br />
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın<br />
tekstil sektörü faaliyetlerinin çevreye olabilecek<br />
olumsuz etkilerinin en aza indirilmesi, hava ve su<br />
kirliliğinin önlenmesi, su ve enerji tüketiminin azaltılmasına<br />
yönelik olarak temiz üretim teknolojilerinin<br />
uygulanması amacıyla yayınladığı “Tekstil Sektöründe<br />
Temiz Üretim Uygulamaları Genelgesi” bu<br />
noktada son derece önemlidir. Aynı şekilde, Avrupa<br />
Yeşil Mutabakatı çerçevesinde 1 Ekim itibarıyla geçiş<br />
dönemi uygulanmaya başlayan Sınırda Karbon<br />
Düzenleme Mekanizması (SKDM) için de hazırlıklarımızı<br />
şimdiden yapmalı 2026’da tam uygulamaya<br />
geçildiğinde sürece tüm sektörlerimizle hızlı şekilde<br />
adapte olmalıyız. Bu düzenlemeler üretim ve<br />
ihracatta rekabet gücümüzü korumak açısından<br />
oldukça önemli ve gereklidir. Sektörümüzü geleceğe<br />
hazırlamak için, yenilikleri takip etmeli, moda<br />
ve tasarıma dayalı katma değeri yüksek üretim<br />
yapmaya odaklanmalıyız. <strong>Teknik</strong> tekstil, AR-GE, ÜR-<br />
GE ve inovasyon çalışmalarıyla bunu başarabileceğimize<br />
yürekten inanıyorum.” diye konuştu.<br />
“İşim insan inovasyonu tasarımı”<br />
Panelin ilk konuşmacısı olan Moda Tasarımcısı Arzu<br />
Kaprol, “Aslında 22 yıldır giyilebilir teknolojiler alanında<br />
çalışıyorum. Giyilebilir teknolojiler bugünkü<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong> KONFEKSİYON TEKNİK
54<br />
PANORAMA<br />
anlamıyla çok yeni ve medyanın yeterince ilgisini<br />
çekmeyen bir alan olduğu için beni daha çok savunma<br />
sanayi, medikal ve wellness sektörlerindeki<br />
projelerimle biliyor insanlar. Bu alandaki en önemli<br />
projelerimden biri de Tübitak Antarktika bilim ekibinin<br />
koruyucu kıyafetlerini tasarlamak oldu. Gurur<br />
verici bir çalışmaydı. Ben mesleğimi yaklaşık 2 yıldır<br />
moda tasarımı değil insan inovasyonu tasarımı<br />
olarak nitelendiriyorum. Aslında yaptığımız işin<br />
modayı tasarlamak değil inovasyonu tasarlamak<br />
olduğunu düşünüyorum” dedi.<br />
“Sürdürülebilirliğin bir kültür olarak<br />
içselleştirilmesi gerekiyor”<br />
Sürdürülebilir insan kaynağı stratejisi oluşturma<br />
konusunda bilgiler paylaşan LC Waikiki Kurumsal<br />
Akademi, Mesleki Uzmanlık Geliştirme Grup<br />
Müdürü Dr. İbrahim Güneş ise, “Sürdürülebilirlik<br />
açısından insan kaynağını doğru yönetmek son<br />
derece önemli. Sürdürülebilir bir organizasyon<br />
ve şirket performansı için insan kaynağımızı<br />
nasıl oluşturmamız gerektiğini, bunun bize nasıl<br />
faydaları olacağını bilerek yola çıkarsak adımlarımızı<br />
daha güçlü atabiliriz. Dünya ve sektörler<br />
değişiyor, bu değişimle birlikte de iş süreçlerinin<br />
daha teknoloji odaklı hale geldiğini görüyoruz.<br />
Yeni dönemde sürdürülebilirlik odaklı meslekler<br />
ortaya çıkacağını düşünüyorum. Artık tasarım<br />
süreçlerinde; yapay zekâ, sürdürülebilirlik, etik<br />
düşünce, verimlilik ve yenilikçilik anlayışları merkezde<br />
olacak” diye konuştu.<br />
Sürdürülebilirlik işin kurallarını değiştirdi.<br />
Panelin son konuşmacısı Orbit Consulting Genel<br />
Müdürü Didem Çakar Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı<br />
süreçlerine dair güncel bilgileri paylaşarak<br />
şunları söyledi: “Avrupa Birliği karbonsuzlaşma<br />
yolunda attığı, sürdürülebilirliği merkeze alan<br />
adımlarıyla oyunun kurallarını değiştirdi. Artık,<br />
AB sınırları içerisindeki bütün uygulamalar yeşil<br />
dönüşüm esasları ile yeniden düzenleniyor,<br />
birliğin bileşenleri yeni sisteme entegre olmaya<br />
çalışıyor. Bu doğrultuda çeşitli sektörler bununla<br />
ilgili uygulamalara başladı, tekstil de bunların<br />
başında geliyor. AB Yeşil Mutabakatı sonrasında<br />
‘Sürdürülebilir ve Döngüsel Tekstil Stratejisi’ni de<br />
yayınlayarak ortaya yeni bir mevzuat koydu. Bu<br />
mevzuatta sektörümüzü, üreticilerimizi ilgilendiren<br />
önemli başlıklar var. Eko tasarım, karbon ayak izi<br />
ölçümü ve ‘Atık Çerçeve Direktifi’ tekstil sektörünün<br />
güncel olarak takip etmesi gereken önemli<br />
uygulamalar olarak önümüzde durmaktadır.”<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
56<br />
PANORAMA<br />
SIGN İstanbul, yurt dışı ziyaretçi<br />
oranını yüzde 19 arttırdı<br />
Türkiye’nin sektör liderleri ile dünya markalarının bir arada<br />
en yeni ürün ve teknolojilerini sergilediği SIGN İstanbul <strong>2023</strong>,<br />
Türkiye’nin yanı sıra dünyanın dört bir yanından<br />
çoğunluğu satın almacı binlerce iş insanını ağırladı.<br />
Bu sene de katılımcılarının ve ziyaretçilerinin beklentilerinden<br />
fazlasını veren bir SIGN İstanbul’u daha<br />
geride bıraktıklarını söyleyen Tarsus Türkiye Fuarlar<br />
Direktörü Seda Bozkurt, “Bulunduğumuz coğrafyada<br />
endüstriyel reklam ve dijital baskı endüstrisinin<br />
bir numaralı buluşma adresi yine SIGN İstanbul<br />
oldu. Özellikle yurt dışından yoğun bir ilgi vardı. Geçen<br />
seneye göre yurt dışı ziyaretçi sayımızı yüzde 19<br />
artırdık. Bu hem sektörel ticaret hem de Türkiye ekonomisi<br />
için önemli bir katma değer. SIGN İstanbul,<br />
sektörünü büyütmeye devam ediyor. Daha fuar<br />
sürerken, katılımcılarımızın birçoğu 2024 buluşması<br />
için yerlerini ayırttı. SIGN İstanbul, gelecek yıl 25.<br />
yaşını kutluyor olacak. Çeyrek asrı geride bırakan<br />
bir fuar markası olarak, sektörümüzle birlikte daha<br />
nice yeni başarılara imza atacağız” dedi.<br />
Endüstriyel reklam ve dijital baskı endüstrisinin bölgesindeki<br />
en büyük ticaret fuarı olan SIGN İstanbul,<br />
21 - 24 Eylül tarihlerinde Tüyap Beylikdüzü’nde<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
PANORAMA 57<br />
24. kez kapılarını açtı. Tarsus Fuarcılık tarafından bu<br />
sene “SHINE YOUR SIGN” sloganıyla düzenlenen<br />
fuarda, aralarında sektörünün Türkiye’deki lider<br />
firmaları ile dünya markalarının olduğu 300’ün üzerinde<br />
katılımcı, yaklaşık 25 bin profesyonel ziyaretçiyle<br />
buluştu. Markaların dünya lansmanlarına da<br />
ev sahipliği yapan fuarda, en yeni dijital baskı makineleri,<br />
tekstil baskı makineleri, transfer baskı ve<br />
serigrafi makineleri, lazer makineleri, CNC router<br />
ve frezeler, reklam & baskı malzemeleri, boyalar,<br />
LED sistemleri, endüstriyel reklam ürünleri, görsel<br />
iletişim ve sergileme ürünleri ile 3D baskı sistemleri<br />
ve çok daha fazlası bir arada sergilendi.<br />
Bozkurt; “Katılımcı ve ziyaretçi, PROMOGIFT<br />
İstanbul ile birlikte oluşturulan sinerjiden memnun”<br />
Dört gün süren SIGN İstanbul, bu sene ilk kez ayrı<br />
bir fuar olarak kapılarını açan Kurumsal Tanıtım<br />
ve Reklam Ürünleri Fuarı PROMOGIFT İstanbul<br />
ile aynı tarihlerde Tüyap Beylikdüzü’nde ziyaretçilerini<br />
ağırladı. PROMOGIFT İstanbul’a 5 binin<br />
üzerinde ziyaretçi geldiğini söyleyen Bozkurt, fuarın<br />
bu yıl yurt dışı ve yurt içinden toplam ziyaretçi<br />
sayısını yarı yarıya arttırdığını açıkladı. Birbirini<br />
tamamlayan iki organizasyonun önemli bir<br />
sinerji yarattığını vurgulayan Bozkurt, “Katılımcı<br />
ve ziyaretçilerimiz bir tarafta dijital baskı teknolojilerindeki<br />
yenilikleri incelerken, diğer tarafta,<br />
bunların en önemli uygulama alanlarından birisi<br />
olan kurumsal tanıtım ve reklam örneklerini de<br />
yerinde görme fırsatı buldu” dedi.<br />
Bu sene de yüz milyonlarca dolarlık ticarete ev<br />
sahipliği yapan SIGN İstanbul’un 25. buluşması<br />
31 Ekim – 03 Kasım 2024 tarihlerinde Tüyap Beylikdüzü’nde<br />
gerçekleşecek.<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong> KONFEKSİYON TEKNİK
58<br />
PANORAMA<br />
LTB Jeans’in<br />
e-ticaret lojistiği<br />
operasyonları<br />
Sertrans’a emanet<br />
Tedarik zinciri yönetiminde verdiği katma<br />
değerli lojistik hizmetleriyle 30 yılı aşkın<br />
süredir ulusal ve uluslararası markaların<br />
çözüm ortağı olan Sertrans Logistics,<br />
e-ticaret lojistiği hizmeti sunduğu<br />
markalara bir yenisini daha ekledi.<br />
E-ticaret lojistiği alanında Türkiye’de<br />
hizmet vermeye başlayan ilk lojistik şirket<br />
olan ve bu konudaki uzmanlığıyla öne<br />
çıkan Sertrans Logistics, ülkemizin önde<br />
gelen hazır giyim markaları arasında yer<br />
alan LTB Jeans’in Türkiye’deki e-ticaret<br />
lojistiği operasyonlarını yönetecek.<br />
Türkiye’nin lider lojistik şirketi Sertrans Logistics, hazır<br />
giyim sektörünün önde gelen markası LTB Jeans’in<br />
Türkiye’deki e-ticaret lojistiği operasyonlarının yürütülmesi<br />
adına önemli bir iş birliği anlaşmasına imza<br />
attı. Anlaşma kapsamında LTB Jeans, e-ticaret<br />
lojistiği operasyonlarını Sertrans’a emanet etti. İş<br />
birliği anlaşması kapsamında operasyon sürecinde<br />
Sertrans’ın Ar-Ge merkezi tarafından geliştirilen<br />
WMS yazılımı Akıl İşi kullanılacak.<br />
Tüm süreç yapay zeka ile yürütülecek<br />
LTB Jeans e-ticaret lojistiği operasyonu kapsamındaki<br />
süreçte, Sertrans’ın Sanayi ve Teknoloji<br />
Bakanlığı’na akredite Ar-Ge merkezi tarafından<br />
geliştirilen lojistik sektörünün ilk yapay zekâ destekli<br />
WMS yazılımı Akıl İşi kullanılacak. Sipariş gruplama<br />
ve toplama rotası oluşturma süreçlerini yapay<br />
zeka ile yapan ilk ve tek depo yönetim sistemi olan<br />
uygulama sayesinde, LTB Jeans e-ticaret lojistiği<br />
operasyonları hatasız ve etkin bir şekilde yönetilecek.<br />
En hızlı rota saniyeler içinde tespit edilerek<br />
ürün toplama süreci en kısa sürede tamamlanacak<br />
ve böylece ilgili operasyonda hız maksimum<br />
seviyeye çıkacak. E-ticaret platformlarıyla kolayca<br />
entegre olabilen Akıl İşi, LTB Jeans’in kullanımına<br />
sunulan arayüzlerle, stok ve siparişlerin grafik<br />
destekli raporlarla takibini mümkün kılarak, verilen<br />
e-ticaret lojistiği hizmet performansının da marka<br />
tarafından izlenebilmesini sağlayacak.<br />
“Güçlü IT altyapımız ve ileri teknolojimizle<br />
e-ticaret lojistiği hizmeti sunuyoruz”<br />
Sertrans Logistics’in e-ticaret lojistiği alanında<br />
Türkiye’de hizmet vermeye başlayan ilk lojistik<br />
şirketi olduğunu belirten Sertrans Logistics Yönetim<br />
Kurulu Başkanı Nilgün Keleş, “Markalarımız için<br />
e-ticaretin ne denli önemli olduğunun bilincindeyiz<br />
ve tüm adımlarımızı operasyonel süreçlerimizin<br />
iyileştirilmesine yönelik atıyoruz. Güçlü IT altyapımız<br />
ve ileri teknolojimizle, müşterilerimize yüksek standartlarda<br />
e-ticaret lojistiği hizmeti sunuyoruz. Son<br />
iki yılda depolama kapasitemizi yüzde 100’e yakın<br />
büyüttük. LTB Jeans’in de aramıza katılmasından<br />
büyük bir mutluluk duyuyoruz. Beraber çok başarılı<br />
bir süreç geçireceğimizden eminiz” dedi.<br />
“Bu iş birliğiyle e-ticarette kapasite ve<br />
kabiliyetlerimiz gelişecek”<br />
Çak Tekstil E-ticaret ve Lojistik Direktörü Berk<br />
Özer ise törende yaptığı açıklamada şunları dile<br />
getirdi: “E-ticaret pazarında son yıllarda son derece<br />
hızlı bir büyüme süreci yaşanıyor. LTB Jeans<br />
olarak biz de bu büyümenin etkilerini görüyoruz.<br />
Önümüzdeki dönemde e-ticaret pazarında<br />
hızlı büyüme hedefimiz var. Bu noktada online<br />
satış performansımızı her geçen gün biraz daha<br />
geliştiriyoruz. Bu süreçte Sertrans ile yaptığımız<br />
iş birliği kritik öneme sahip. Bu iş birliğiyle hem<br />
e-ticarette kapasite ve kabiliyetlerimiz gelişecek<br />
hem de operasyonel verimliliğimiz artacak.<br />
Özelikle tedarikçi yönetimi konusunda Sertans’ın<br />
bize sunduğu imkanlar bu sürecin çok daha<br />
verimli işlemesine katkı sunacak. Ayrıca Akıl İşi<br />
üzerinden tüm süreçleri anlık olarak takip etme<br />
gibi imkanları da Sertrans bu süreçte bizlere<br />
sunmuş olacak. Bu da satış süreçlerindeki performanstan<br />
müşteri memnuniyetine varıncaya<br />
kadar birçok noktada tüm süreçleri doğru şekilde<br />
yönetmemize katkı sağlayacak.”<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
60<br />
PANORAMA<br />
Yeni iş birliklerinin temelleri atıldı<br />
New collaborations were underlain<br />
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) tarafından düzenlenen 16.<br />
İstanbul Hazır Giyim Konferansı kapsamında dünyanın en büyük alım<br />
gruplarıyla yerli üreticilerin bir araya geldiği ‘B2B İkili İş Görüşmeleri’<br />
yapıldı. TGSD Başkanı Ramazan Kaya, “Türk firmalarımız bu buluşmada<br />
özellikle yeşil dönüşüm ve sürdürülebilirlik alanındaki çalışmalarını alım<br />
gruplarına anlatarak, yeni iş birlikleri için sağlam temeller attı” dedi.<br />
“B2B Bilateral Business Meetings” were held, where the world’s largest<br />
purchasing groups and domestic manufacturers came together, within<br />
the scope of the 16th Istanbul Ready-to-Wear Conference organized by<br />
the Turkish Clothing Manufacturers Association (TGSD). TGSD President<br />
Ramazan Kaya said “At this meeting, our Turkish companies laid solid<br />
foundations for new collaborations by explaining their work in the field<br />
of green transformation and sustainability to the purchasing groups.”<br />
Hazır giyim sektörünün en büyük buluşması<br />
olan 16. İstanbul Hazır Giyim Konferansı tamamlandı.<br />
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği<br />
(TGSD) tarafından düzenlenen iki günlük<br />
konferansın ilk gününde sektörün gündemindeki<br />
konular, yurt içi ve yurt dışından sektör<br />
temsilcileri ve profesyonellerinin katılımıyla<br />
The 16th Istanbul Ready-to-Wear Conference,<br />
the largest meeting of the ready-made clothing<br />
sector, has been completed. On the first day of<br />
the two-day conference organized by the Turkish<br />
Clothing Manufacturers Association (TGSD), while<br />
the issues on the sector’s agenda were discussed<br />
with the participation of sector representatives<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
PANORAMA 61<br />
and professionals from home and abroad, the<br />
second day was devoted to “B2B Bilateral Business<br />
Meetings”. In B2B meetings, more than 50 purchasing<br />
groups came together with 110 domestic<br />
manufacturers coming from all over Turkey.<br />
Ramazan Kaya: “We are underlying collaborations<br />
continuing for many years”<br />
TGSD President Ramazan Kaya, stating that approximately<br />
1500 meetings took place within the<br />
scope of bilateral business negotiations, said “As<br />
part of the Istanbul Ready-to-Wear Conference,<br />
which our sector eagerly awaits every year, this<br />
year we not only talked about the present and<br />
future of ready-made clothing, but also underlay<br />
the collaborations that will continue for many years.<br />
This year, the meetings, where major e-commerce<br />
sites operating in Turkey as well as purchasing<br />
groups attended, were extremely productive. Our<br />
local producers informed the representatives of the<br />
purchasing groups about their work especially in<br />
the field of sustainability and green transformation.”<br />
“The entire ecosystem must adapt to transformation”<br />
Kaya, pointing out that the transformation process<br />
in the sector cannot be unilateral, continued as<br />
follows “This year, the theme of our conference<br />
was “Transformative Journey”. We talked and<br />
discussed that transformation is inevitable in this<br />
process where business models and consumer expectations<br />
are changing rapidly. However, it is also<br />
a fact that for the transformation to be successful,<br />
not only the producers but also the entire ecosystem<br />
and value chain must adapt to this transformation.<br />
In this context, strategic partnerships<br />
between our producers and purchasing groups<br />
are of great importance. We, as TGSD, brought<br />
together all the players of the sector and provided<br />
suitable conditions for these collaborations.”<br />
ele alınırken, ikinci gün ise ‘B2B İkili İş Görüşmeleri’ne<br />
ayrıldı. B2B görüşmelerde 50’nin<br />
üzerinde alım grubu, Türkiye’nin dört bir<br />
yanından 110 yerli üreticiyle bir araya geldi.<br />
Ramazan Kaya: “Uzun yıllar devam eden<br />
iş birliklerinin temelini atıyoruz”<br />
İkili iş görüşmeleri kapsamında yaklaşık 1500<br />
görüşme gerçekleştiğini söyleyen TGSD<br />
Başkanı Ramazan Kaya, “Sektörümüzün her<br />
yıl heyecanla beklediği İstanbul Hazır Giyim<br />
Konferansı kapsamında bu yıl da yalnızca<br />
hazır giyimin bugününü ve geleceğini<br />
konuşmakla kalmadık, aynı zamanda uzun<br />
yıllar devam eden iş birliklerinin de temellerini<br />
attık. Bu yıl alım gruplarının yanı sıra<br />
Türkiye’de faaliyet gösteren büyük e-ticaret<br />
sitelerinin de katıldığı görüşmeler son derece<br />
verimli geçti. Yerli üreticilerimiz özellikle<br />
sürdürülebilirlik ve yeşil dönüşüm alanında<br />
yaptıkları çalışmalar hakkında alım gruplarının<br />
temsilcilerine bilgi verdi” dedi.<br />
“Tüm ekosistem dönüşüme uyum sağlamalı”<br />
Sektördeki dönüşüm sürecinin tek taraflı<br />
olamayacağına dikkat çeken Kaya şöyle<br />
devam etti; “Bu yılki konferansımızın teması<br />
‘Dönüştürücü Yolculuk’tu. İş modellerinin,<br />
tüketici beklentilerinin hızla değiştiği bu<br />
süreçte dönüşümün kaçınılmaz olduğunu<br />
konuştuk, tartıştık. Ancak dönüşümün başarıyla<br />
gerçekleşmesi için yalnızca üreticilerin<br />
değil tüm ekosistemin ve değer zincirinin<br />
bu dönüşüme uyum sağlaması gerektiği de<br />
bir gerçek. Bu kapsamda üreticilerimiz ile<br />
alım gruplarının stratejik partnerlikleri büyük<br />
önem taşıyor. Biz de TGSD olarak sektörün<br />
tüm oyuncularını bir araya getirip, bu iş<br />
birlikleri için uygun koşulları sağladık.”<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong> KONFEKSİYON TEKNİK
62<br />
PANORAMA<br />
New print head speeds setup<br />
Vastex commercial-grade V-1000 manual screen<br />
printing presses are now equipped as standard<br />
with a print head that allows easier and more<br />
accurate screen pitch adjustment. “The new<br />
adjustment system better isolates front-to-rear<br />
movement of the print head with no effect on other<br />
adjustments, and moves the adjustment point<br />
from the central colour hub to the print head itself<br />
for operator convenience,” explains Mark Vasilantone,<br />
president. Other print head adjustments<br />
move screens left/right, forward/back and up/<br />
down, and tilt left-to-right, enabling the operator<br />
to control all positional aspects of the screen with<br />
precision repeatability. The modular print head<br />
can also replace existing V-1000 print heads and/<br />
or be added to existing V-1000 presses, which can<br />
accommodate up to eight print heads and eight<br />
stations. V-1000 presses in one-, four- and eightcolours<br />
accommodate screens up to 58 cm wide,<br />
while six-colour models handle screens up to<br />
53 cm wide. All feature steel pallets with rubber<br />
tops, all-steel construction, and floating heads<br />
with three-point bearing locks allowing multiple<br />
heads down. Also offered are industrial-grade<br />
V-2000HD presses with 1 to 10 stations and 1 to<br />
10 print heads, light duty V-100 presses with 1 to 4<br />
stations and 1 to 4 print heads, and low cost V-10<br />
tabletop craft/hobby printers.<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
64<br />
PANORAMA<br />
Yepyeni bir<br />
moda hikayesi<br />
Sonbahar tonlarının<br />
mimariyle<br />
bütünleştiği<br />
coğrafyalar...<br />
Topraktan<br />
gökyüzüne uzanan<br />
renkler, tarzınızda<br />
bütünleşen koca<br />
bir mevsim...<br />
Özdilek <strong>2023</strong> –<br />
2024 Sonbahar<br />
- Kış Koleksiyonu,<br />
modaya ve<br />
yaşama ilham<br />
kaynağı olmak için<br />
karşınızda!<br />
Özdilek <strong>2023</strong> - 2024 Sonbahar - Kış Koleksiyonu katalog<br />
çekimleri ve Özdilek’in erkek, kadın klasik giyim<br />
markaları Finesuits ve Shefame, çocuk giyim markası<br />
Funfair, casual giyim markası First Company, First<br />
Company Denim’in dijital platformlarda yayınlanmak<br />
üzere tanıtım filmlerinin çekimleri gerçekleştirildi.<br />
Mardin Zinciriye Medresesi ile Mardin Müzesi’nin<br />
geçmişe ayna tutan tarihi dokuları arasında klasik<br />
giyim, İstanbul Beykoz Kundura Fabrikası’nda günlük<br />
ve spor giyim markalarının çekimleri tamamlanırken<br />
çocuk giyim çekimleri ise yine İstanbul’da<br />
stüdyoda gerçekleştirildi. Özdilek’in yeni koleksiyonuna<br />
ait çekimler, Mardin’de 2 gün, İstanbul’da ise<br />
3 gün sürdü. Fotoğraf sanatçısı Zeynel Abidin Ağgül<br />
tarafından fotoğraflanan kataloğun stil danışmanlığını<br />
ise Erdal Güvenç üstlendi.<br />
Mistik dokularda fark oluşturan tasarımlar<br />
Özdilek kadın klasik giyim markası Shefame ile erkek<br />
giyim markası olan Finesuits’in birbirinden şık ve<br />
zarif yeni sezon ürünleri, binlerce yıllık mirasa sahip<br />
tarihi yapıların mistik dokularıyla buluştu. Mardin<br />
Medresesi ile Mardin Müzesi’nin otantik rüzgarlarının<br />
arasında öne çıkan koleksiyonda, siyah ve beyaz<br />
renklerin oluşturduğu kontrastın ve sonbahar ile<br />
kış mevsiminin toprak tonlarının uyumu hissedildi.<br />
Kaz ayağı, ekose desenler ve modern çizgiler göz<br />
alıcı bir uyum yakalarken her sezonun favorisi siyah<br />
deriler, triko parçalar, takım elbiseler, kaşe kabanlar<br />
ve trençkotlar da koleksiyonda yerini aldı.<br />
First Company, First Company Denim ve dünyaca<br />
ünlü markaların casual giyim ve spor giyim ürünlerin<br />
çekimleri, iki yüzyılı aşkın tarihiyle Türkiye’nin en<br />
önemli endüstriyel kültür mirası alanlarından biri<br />
olan Beykoz Kundura Fabrikası’nda gerçekleştirildi.<br />
Oduncu gömlekler, kot pantolonlar, sweatshirt’ler<br />
ve eşofmanların yer aldığı koleksiyon; turuncu,<br />
sarı ve yeşil gibi canlı tonlardan yumuşak tonlara<br />
uzanan renk paletiyle geniş bir seçki sundu.<br />
Minik sanatçılar hayallerini renklendiriyor<br />
“Minik Sanatçılar” konseptiyle stüdyoda gerçekleştirilen<br />
çocuk giyim koleksiyonunun çekimleri, birbirinden<br />
eğlenceli görüntülere ev sahipliği yaptı. Canlı<br />
renklerle enerjik tasarımların bir araya geldiği koleksiyonda;<br />
eşofman takımları, yağmurluklar, montlar<br />
ve kazaklar yer aldı. Özdilek <strong>2023</strong> – 2024 Sonbahar<br />
– Kış Koleksiyonu’nda Shefame ve First Company’in<br />
kadife dokusuyla yumuşacık bir uyku sunan pijamaların<br />
yanı sıra Özdilek Ev Tekstili’nin yepyeni havlu<br />
bornozları ile nevresim takımları da yer aldı.<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
66<br />
PANORAMA<br />
Gün boyu<br />
nefes alan kıyafetler<br />
Selülozik kökenli TENCEL elyaflar tüketiciler için yeni bir sürdürülebilirlik<br />
ve doğal konfor standardı tanımlarken kumaşları günlük tüketici<br />
ihtiyaçlarına uygun olarak dönüştürüyor. TENCEL Lyocell ve Modal<br />
elyaflar içeren kumaşlar, nem yönetimi ile vücut ısısının düzenlemesine<br />
yardımcı oluyor, vücudun doğal ısı düzenleme fonksiyonunu destekliyor<br />
ve kumaşların nefes alan özellikte olmasına katkıda bulunuyor.<br />
Günümüzün spor şıklığı ve modası dünyasında,<br />
konfor, stil ve sürdürülebilirlik bir arada yer alıyor.<br />
Günümüzün bu trendi, atletik giyimin dinamik enerjisini<br />
üst düzey modanın rafine estetiğiyle kusursuz<br />
bir şekilde birleştiriyor. Sonuçta modern duyarlılıklarla<br />
üretilen uyumlu bir karışım ortaya çıkıyor. Bu<br />
süreçte anahtar nokta, spor salonundan daha<br />
lüks ortamlara zahmetsizce geçiş yapan takımlar<br />
yaratan fonksiyonel tasarımlar ile lüks detaylar<br />
arasındaki titiz dengede yatıyor. Günümüzün spor<br />
zarafeti modası, farklı zevklere ve durumlara hitap<br />
eden çok sayıda seçenek sunarak çok yönlü işlevsellik<br />
kavramını savunuyor. İster özel dikim koşucu<br />
pantolonlarının şık bir bomber ceketle eşleştirilmesi,<br />
ister ince süslemelerle süslenmiş vücudu saran bir<br />
performans elbisesi olsun, bu trend günümüzün<br />
dinamik yaşam tarzının özünü özetliyor.<br />
Spor şıklığı ve modasına yönelik bu trendin kalbinde,<br />
TENCEL gibi markaların liderliğinde sürdürülebilirliğe<br />
yönelik artan talep yatıyor. TENCEL,<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
68<br />
PANORAMA<br />
bulunuyor ve günümüzün spor zarafet modasını<br />
daha yüksek bir sorumluluk düzeyine taşıyor.<br />
çağdaş spor giyimin taleplerine kusursuz bir şekilde<br />
uyum sağlayan çevre dostu alternatifler sunarak<br />
sektörde önemli bir oyuncu olarak görev alıyor.<br />
Sertifikalı ve kontrollü sürdürülebilir ağaç kaynaklardan<br />
elde edilen TENCEL Lyocell elyafları, ağaç<br />
hamurunu yüksek kaynak verimliliği ve düşük ekolojik<br />
etkiyle selüloz elyaflara dönüştürerek, çevreye<br />
duyarlı kapalı döngü üretim süreciyle üretiliyor. Bu<br />
süreçte üretimde kullanılan suyu geri dönüştürerek<br />
%99’un üzerinde geri kazanım oranıyla çevreye<br />
duyarlı bir süreç izliyor. Bu özellik markanın yenilikçiliği<br />
ve etik bilincin stil arzusuyla uyum sağlamasına<br />
katkıda bulunuyor. Böylece modern spor zerafeti<br />
konforlu bir şıklıkla buluşuyor. TENCEL elyaflarıyla<br />
üretilen kumaşlar bu trende öncülük ederken hem<br />
konfor hem de bilinçli tüketim değerlerine katkıda<br />
Daha fazla nefes alabilme ve bakteri oluşumuna<br />
elverişsiz ortam<br />
TENCEL Lyocell ve Modal elyaflar doğanın döngüsüne<br />
entegre olarak çevresel dengenin korunmasına<br />
da yardımcı oluyor.Yenilenebilir ağaç kaynaklarından<br />
elde edilen TENCEL elyafları, özellikle<br />
spor şıklığı modasının gelişen tarzı söz konusu<br />
olduğunda, sürdürülebilir tekstile önemli katkılar<br />
sunuyor.. Sertifikalı biyobazlı bu elyaflar hammaddeden<br />
son tüketiiye ulaşana kadar çevreye duyarlı<br />
bir üretim sürecinden geçirilerek üretiliyor. Daha<br />
fazla nefes alabilirlik ve bakteri oluşumuna elverişsiz<br />
ortam gibi doğal özellikleriyle tanınan TENCEL<br />
elyafları, modern spor giyime belirgin bir avantaj<br />
sağlıyor. Sporcular ve moda tutkunları, işlevselliği<br />
ve gelişmişliği zahmetsizce birleştiren giysilere<br />
yönelirken, TENCEL elyaflar içeren kumaşların<br />
nefes alabilirliği, zarif bir görünümü koruyor. Fiziksel<br />
aktiviteler sırasında optimum konfor sağlıyor. Üstelik<br />
TENCEL elyaflarının bakteri oluşumuna oluşumuna<br />
elverişsiz ortam sağlaması sayesinde, tüketicilerin<br />
hijyen bilincine sahip tercihleriyle de kusursuz bir<br />
uyum sağlıyor. Bu katkı, yalnızca spor-şık takımların<br />
giyilebilirliğini vurgulamakla kalmıyor, aynı zamanda<br />
TENCEL’in modanın geleceğini şekillendirmedeki<br />
rolü olan enson teknolojiyle çevreye duyarlı<br />
uygulamalarının birleşiminin de altını çiziyor.<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
“İşi profesyonellerine bırakın”<br />
WEB OFSET DÜZ OFSET CİLT AMBALAJ<br />
‘nin matbaası<br />
“İhlas Matbaacılık güvencesiyle”<br />
Termal Kalıp<br />
Yüksek tirajlı baskılara uygun, geniş<br />
gelişim töleransına sahip, net ve kaliteli<br />
baskı sağlayan özel bir kalıptır.<br />
Baskı Adedi: 100.000 - 200.000 (Normal Mürekkep)<br />
80.000 – 100.000 (UV Mürekkep)<br />
Detaylar İçin:<br />
Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza<br />
No:11 A / 41 Yenibosna / İSTANBUL - TÜRKİYE<br />
Tel.: + 90 212 454 31 95 • www.afarkplates.com<br />
Konvansiyonel Kalıp (Ctcp-LX)<br />
UV-CTP kalıp kullanan üst düzey müşteriler<br />
için geliştirilmiştir. Yüksek hassasiyete sahip,<br />
yüksek tirajlı baskılara uygun,<br />
Baskı Adedi: 100.000 - 200.000 (Normal Mürekkep)<br />
50.000 – 100.000 (UV Mürekkep)<br />
Merkez Mahalasi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza<br />
No:11 A / 41 Yenibosna / İSTANBUL - TÜRKİYE<br />
Tel.: + 90 212 454 30 00 www.ihlasmatbaacilik.com<br />
Detaylar İçin:
70<br />
PANORAMA<br />
Örgücüler, döngüsel bir<br />
kazak paradigması örmek<br />
ve son derece yumuşak,<br />
çabuk kuruyan ve<br />
tüylenmeyi sürekli olarak<br />
azaltan çevreye duyarlı<br />
karışımlar oluşturarak, dört<br />
mevsim trikolara değer<br />
katmak için giderek artan<br />
bir şekilde Naia TM ’ın çok<br />
yönlülüğünü tercih ediyor.<br />
Knitters are increasingly<br />
choosing the versatility of<br />
Naia TM to weave a circular<br />
sweaters’ paradigm and<br />
add value to four-seasons<br />
knitwear, developing<br />
eco-conscious blends that<br />
are supremely soft, quickdrying<br />
and consistently<br />
reduce pilling.<br />
Naia TM elyaflarıyla yapılan<br />
her iplik, sürdürülebilirliği ve<br />
stili bir araya getiriyor<br />
Every yarn made with<br />
Naia TM fibers knits together<br />
sustainability and style<br />
Tüketicilerin kazaklarının rahat, aynı zamanda dayanıklı<br />
ve bakımı kolay olduğuna dair beklentilerini<br />
karşılamak amacıyla, kazak üreticilerinin önceliği<br />
daima yumuşak, hipoalerjenik ve en iyi kalitedeki<br />
malzemeleri ve elyafları seçmek olmuştur. Eastman’ın<br />
The priority of sweater manufacturers<br />
has always been to select ingredients<br />
and fibers that are soft, hypoallergenic,<br />
and of the finest quality to meet<br />
consumer expectations that their<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
PANORAMA 71<br />
sweaters are comfortable yet durable<br />
and easy to care for. According to<br />
the recent Eastman consumer study<br />
of sweater lovers, the sweaters consumers<br />
want to add to their wardrobes<br />
are soft, comfortable, stylish, and<br />
versatile. However, consumers are<br />
very disappointed when their sweaters<br />
look and feel differently after<br />
wearing and washing. Choosing fibers<br />
and materials that deliver comfort,<br />
quality and ease of care is essential<br />
to win with consumers. Today, these<br />
are compounded by the ever-present<br />
consumer demand for a sustainable<br />
paradigm. The promise of Naia TM from<br />
Eastman is exactly to make sustainable<br />
style accessible to brands and inclusive<br />
for everyone through a portfolio<br />
of fibers that doesn’t compromise on<br />
quality, comfort, or garment care.<br />
The results of soft and cozy blends<br />
between the versatile Naia TM fibers and<br />
other materials can be appreciated<br />
in the collections of Naadam and The<br />
Gap, which this year presented its third<br />
collection of men’s sweaters blended<br />
with Naia TM and cotton. By using Naia TM<br />
blended knits in their collections, brands<br />
are not just choosing a sustainable<br />
ingredient, but also a certified and circular<br />
supply chain: all Naia TM cellulosic<br />
fiber is produced in a safe, closed-loop<br />
process where solvents are recycled<br />
back into the system for reuse.<br />
Eastman Naia TM partners with Textiles<br />
Genesis to provide track and trace solutions<br />
for brands. All Naia TM fibers are<br />
OEKO-TEXTM STANDARD 100 certified,<br />
ensuring no use of hazardous chemicals,<br />
and certified by TÜV AUSTRIA as<br />
biodegradable and compostable,<br />
also in the ocean, as supported by a<br />
recently published ocean degradation<br />
study conducted by Woods Hole Oceanographic<br />
Institution (WHOI).<br />
kazak severlerle yaptığı son tüketici araştırmasına<br />
göre tüketicilerin gardırobuna eklemek istediği kazaklar<br />
yumuşak, rahat, şık ve çok yönlü. Ancak tüketiciler,<br />
kazaklarının giyildikten ve yıkandıktan sonra farklı<br />
görünmesi ve hissettirmesi nedeniyle büyük hayal<br />
kırıklığına uğruyor. Konfor, kalite ve bakım kolaylığı sunan<br />
elyaf ve malzemeleri seçmek, tüketicileri kazanmak<br />
için çok önemlidir. Bugün bunlar, sürdürülebilir bir<br />
paradigmaya yönelik sürekli mevcut tüketici talebiyle<br />
birleşiyor. Eastman’dan Naia TM ’ın vaadi, kaliteden,<br />
konfordan veya giysi bakımından taviz vermeyen bir<br />
elyaf portföyü aracılığıyla sürdürülebilir stili markalar<br />
için erişilebilir ve herkes için kapsayıcı hale getirmektir.<br />
Çok yönlü Naia TM elyafları ve diğer malzemeler arasındaki<br />
yumuşak ve rahat karışımların sonuçları, bu yıl<br />
Naia TM ve pamukla harmanlanmış üçüncü erkek kazak<br />
koleksiyonunu sunan The Gap ve Naadam’ın koleksiyonları<br />
ile takdir edilebilir. Markalar, koleksiyonlarında<br />
Naia TM karışımlı örgüleri kullanarak yalnızca sürdürülebilir<br />
bir içerik seçmiyor, aynı zamanda sertifikalı ve<br />
döngüsel bir tedarik zinciri de seçiyor: Naia TM selülozik<br />
elyafının tamamı, solventlerin yeniden kullanılmak üzere<br />
sisteme geri dönüştürüldüğü güvenli, kapalı döngü<br />
bir işlemle üretilir. Eastman Naia TM , markalara takip<br />
ve takip çözümleri sağlamak için Textiles Genesis ile<br />
ortaklık yapmaktadır. Tüm Naia TM elyafları tehlikeli kimyasalların<br />
kullanılmadığını garanti eden OEKO-TEXTM<br />
STANDARD 100 sertifikasına sahiptir ve Woods Hole<br />
Oşinografi Enstitüsü (WHOI) tarafından yakın zamanda<br />
yayınlanan bir okyanus bozulması çalışmasında da<br />
vurgulandığı üzere, okyanusların da dahil olduğu tüm<br />
ortamlarda biyolojik olarak parçalanabilir ve kompostlanabilir<br />
olduğu TÜV AUSTRIA tarafından onaylanmıştır.<br />
Naia TM fibers are designed to offer unlimited<br />
possibilities for uncompromising,<br />
sustainable style: among these, Naia TM<br />
Renew staple fiber permits to develop<br />
eco-conscious blends that are supremely<br />
soft, quick-drying and consistently<br />
reduce pilling which are ideal for<br />
T-shirts, casual wear, sweaters, comfy<br />
pants and home textiles. Produced<br />
from 60% sustainably sourced wood<br />
pulp and 40% certified recycled waste<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong> KONFEKSİYON TEKNİK
72<br />
PANORAMA<br />
Naia TM elyafları tavizsiz, sürdürülebilir stil için sınırsız<br />
olanaklar oluşturmak üzere tasarlanmıştır: bunların<br />
arasında, son derece yumuşak, çabuk kuruyan ve<br />
tüylenmeyi sürekli olarak azaltan Naia TM Renew kesik<br />
elyaf, tişörtler, gündelik kıyafetler, kazaklar, rahat<br />
pantolonlar ve ev tekstilleri için ideal, çevreye duyarlı<br />
karışımlar oluşturma imkânı sağlar. %60 sürdürülebilir<br />
kaynaklı odun hamurundan ve %40 sertifikalı* geri<br />
dönüştürülmüş atık malzemelerden üretilen Naia TM<br />
Renew, geleneksel Naia TM elyaflarıyla aynı yüksek<br />
kalite düzeyinde kumaşlar üretirken karbon ayak izini<br />
yaklaşık %35 oranında azaltır – ve geniş ölçekte mevcuttur.<br />
Yenilikçi selülozik asetat malzemeleri pamuk,<br />
modal, merinos yünü, geri dönüştürülmüş polyester<br />
veya çok içerikli fantazi ipliklerle harmanlanabildiğinden,<br />
kazak iplik üreticilerinin üretimlerinin sürdürülebilirliğini<br />
artırmak için bu bileşeni seçmelerinin nedeni<br />
budur. Naia TM karışımlı iplikler, trikolarda üstün giyim<br />
konforu için süper yumuşaklık sağlar ve Naia TM Renew<br />
ile yapılan kazaklar, birden fazla yıkamadan sonra<br />
bile iyi boyutsal stabiliteye ve şekil korumasına sahip<br />
olabilir. Farklı iplik eğirme proseslerinde kullanılabilen<br />
çok yönlü Naia TM denye boyutları, iplik eğiricilerine<br />
bütün yıl boyunca kaliteli ve dayanıklı bir görünüme<br />
sahip basic kazaklarda kusursuz olan, modaya uygun<br />
iplik fikirleri için tasarım özgürlüğü verir.<br />
materials, Naia TM Renew offers the<br />
same top-quality fabrics as traditional<br />
Naia TM fibers, but with a reduced carbon<br />
footprint of around 35% — and it’s<br />
available at scale. This is why sweaters<br />
yarns producers choose this ingredient<br />
to increase the sustainability of their<br />
production, as the innovative cellulosic<br />
acetate materials can be blended<br />
with cotton, modal, merino wool,<br />
recycled polyester, or multiple content<br />
fancy yarns. Naia TM blended yarns deliver<br />
super softness for supreme wearing<br />
comfort in knitwear, and sweaters<br />
made with Naia TM Renew can have<br />
good dimensional stability and shape<br />
retention even after multiple washes.<br />
Versatile Naia TM denier sizes can be<br />
used in different yarn spinning processes,<br />
giving the yarn spinners freedom<br />
of design for trendy yarn ideas perfect<br />
for year-round basic sweaters with<br />
good quality and a durable look. The<br />
unique cross section of Naia TM staple<br />
fibers enables designs that accommodate<br />
four seasons of wearing comfort.<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
74<br />
PANORAMA<br />
Zübeyde ŞAHİN / Tekstil Mühendisi<br />
zubeydesahin004@gmail.com<br />
Nanobubble<br />
Teknolojisi:<br />
Sürdürülebilir<br />
çevre dostu<br />
tekstil çözümleri<br />
UNICEF ve Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, dünya<br />
çapında her üç kişiden birinin güvenli içme suyuna<br />
erişimi yok. Birleşmiş Milletler raporlarına göre, her<br />
yıl yaklaşık 1,5 milyon insan kirli içme suyundan ölüyor.<br />
Dünya yüzeyinin %70’inden fazlası sularla kaplı<br />
olmasına rağmen, insanlar hala içme suyu için<br />
savaşmak zorunda. Kabul edilebilir mi? Bütün bunlardan<br />
biz sorumlu değil miyiz? Evet, biz sorumluyuz,<br />
bu su kirliliğinden sosyal-ekonomimiz sorumlu.<br />
Su kirliliği nedir?<br />
Su kirliliği, bir akarsu, nehir, göl, okyanus veya diğer<br />
herhangi bir su parçasının kirlenmesi, su kalitesini<br />
yutması ve çevre ve insanlar için toksik hale getirmesi<br />
olarak tanımlanabilir. (Şekil 1)<br />
Küresel su arzının yaklaşık %20’si sanayi için kullanılmaktadır.<br />
Bangladeş’teki tekstil endüstrisi, ülkedeki<br />
ekonomik büyümeyi artırmak için harika bir motor<br />
olmuştur. Ancak, büyük bir başarı ile çevresel<br />
bozulma geldi. Ağır metaller içeren arıtılmamış atık<br />
sular, yakındaki fabrikalardan nehirlere bırakılıyor.<br />
Fabrikalar ve Kuruluşlar Teftiş Departmanı’nın veri<br />
tabanına göre, Dakka’da yaklaşık 3000 hazır giyim<br />
fabrikası faaliyet göstermektedir. 2019 raporuna<br />
göre, Dünya Bankası “bazı araştırmalar tekstil endüstrisinin<br />
dünya kirliliğinin yaklaşık beşte birinden<br />
sorumlu olduğunu göstermiştir” dedi. Tekstil endüstrisinde<br />
su kullanımı büyük bir yer tutabilir, kaydırma,<br />
ağartma ve boyama işlemlerinde kullanılır. Kirlilik<br />
yönü esas olarak atık sudan kaynaklanmaktadır.<br />
Bangladeş’teki tekstil endüstrilerinden kaynaklanan<br />
atık suyun, 2016 yılında yaklaşık 217 milyon m 3<br />
olduğu ve çok çeşitli kirleticiler içerdiği ve tekstil<br />
endüstrilerinin geleneksel boyama uygulamalarını<br />
kullanmaya devam etmesi halinde 2021 yılına<br />
kadar 349 milyon m 3 ’e ulaşacağı tahmin edilmektedir.<br />
Türkiye’de ise sanayi kullanımı 2012’de %17,2<br />
iken 2030’a kadar bu oranın %20’lere ulaşması<br />
beklenmekte. Ülkemizin sanayide su kullanımı<br />
dünya ortalamasına yakın olmasına rağmen Avrupa<br />
ülkelerinin çok altında. Örneğin, Avusturya ve<br />
Belçika’da su talebinin %70’ini elektrik sektörü de<br />
dahil olmak üzere sanayi oluşturuyor. Geçen yüzyılda<br />
teknolojik gelişmeler sayesinde fabrikaların su<br />
tüketimi ve çevreye verdikleri zarar ciddi miktarda<br />
azaldı. Özellikle İkinci Dünya Savaşından sonra<br />
basınçlı ve düşük hacimli hortum başlıkları, otomatik<br />
kapatma sistemleri, düşük su tüketimli spreyler,<br />
tank temizliği için sprey toplar, sıcak suyla yıkama<br />
yerine buhar ve ultrasonik temizlik gibi teknolojiler<br />
su verimliliğini yükseltti. Fakat, mevcut iyileşmeler<br />
Şekil 1: Su kirliliği<br />
İki tür su kirliliği vardır:<br />
1. Suda bulunan, dışkı, hayvan ve bitki atıkları tarafından<br />
üretilen mikroorganizmalar (bakteriler ve<br />
virüsler) nedeniyle oluşan organik kirlilik.<br />
2. Pestisitlerin nitrat ve fosfatları, insan ve hayvan<br />
ilaçları, ev ürünleri, ağır metaller, endüstrilerde<br />
kullanılan asitler ve hidrokarbonların neden olduğu<br />
kimyasal kirlilik.<br />
Şimdi şu soru ortaya çıkıyor,<br />
Tekstil endüstrileri su kirliliğinden nasıl sorumludur?<br />
Etkisini her geçen gün daha çok hissettiğimiz iklim<br />
değişikliğinin yarattığı kuraklık sebebiyle ihtiyaç<br />
fazlası su tüketimi ve çevreye verdiği zarar gündemimiz<br />
oldu. Bu kapsamda su tüketiminden en fazla<br />
sorumlu olan sektörlerden olduğu için sanayiye,<br />
spesifik olarak da petrolden sonra en çok çevre<br />
kirliliğine sebep olan tekstil sektörüne yakınan<br />
bakmakta fayda var. (Şekil:2)<br />
Tekstil üretmek için çok su, ayrıca pamuk ve diğer<br />
lifleri yetiştirmek için arazi gerekir. 2015 yılında küresel<br />
tekstil ve hazır giyim sektörünün 7,9 milyar metreküp<br />
su kullandığı, 2017 yılında ise AB’nin tüm ekonomisinin<br />
ihtiyacının 266 milyar metreküp olduğu tahmin<br />
ediliyor . Tek bir pamuklu tişört yapmak için tahminlere<br />
göre 2.700 litre tatlı su gerekiyor ki bu da bir<br />
kişinin 2,5 yıllık içme ihtiyacını karşılıyor. (Şekil:3)<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong><br />
Şekil:2 Tekstillerin çevresel etkileri hakkında<br />
gerçekleri ve rakamları içeren infografik
PANORAMA 75<br />
geliştiricileri tekstil üretiminde kimyasal ve boya<br />
kullanımını azaltan yenilikçi sistemler geliştirseler de<br />
yüksek maliyetler sebebiyle imalatçılar bu teknolojilerden<br />
rahatça yararlanamıyor. (Şekil:4)<br />
Şekil:3 Tekstillerin çevresel etkileri hakkında<br />
gerçekleri ve rakamları içeren infografik<br />
Biliyor musunuz? Pamuk ve kot, tekstil endüstrisinde<br />
önemli bir malzeme olabilir. Bir pamuklu tişört ve bir<br />
kot pantolonu tedarik etmek için yaklaşık 20.000 litre<br />
su gerekiyor. Bunu perspektife yerleştirmek için, bu<br />
miktarın içilmesi 13 yıl alabilir. Konvansiyonel pamuk<br />
üretimi, çevredeki su kütlelerini kirletebilecek gübre<br />
ve pestisitlerin yüksek oranda kullanımını da içerir.<br />
Şimdi, ana ekonomik sektörümüz için suyun kirlenmemesi<br />
için bir şeyler yapmanın tam zamanı. Çevre<br />
dostu sürdürülebilir giysi tasarımı, tekstil endüstrilerimiz<br />
için yeni bir meydan okumadır. Kot pantolon<br />
ve tişört kullanarak dünyayı sürdürülebilir kılmaya<br />
çalışıyoruz. Şimdi su kirliliğini azaltacak, su israfını<br />
azaltacak ve tekstil yıkamada %95 su tasarrufu sağlayacak<br />
yeni bir teknolojiden bahsedeceğim. Bu<br />
nano-kabarcık teknolojisidir. Nanobubbles teknolojisini<br />
tekstil sektörümüzde iki şekilde kullanabiliriz:<br />
Atık su arıtma: Kapalı su alanında suyun arıtılması<br />
E-flow: Sürdürülebilir giysi yıkamanın yeni bir yolu.<br />
Nano-kabarcıkların endüstriyel uygulaması, makro<br />
ve mikro-kabarcıklarla karşılaştırıldığında, reaktiflikleri<br />
ve kararlılıkları nedeniyle son yirmi yılda<br />
katlanarak artmıştır.<br />
Şekil:4 Tekstillerin Çevresel Etkisi<br />
ne yazık ki iklim ve çevre krizleriyle mücadele için<br />
yeterli değil. Soruna bölgesel yaklaştığımızda yoğun<br />
sanayileşme sebebiyle tekstilde su tüketiminin<br />
Marmara bölgesi için özellikle büyük bir sorun olduğunu<br />
görüyoruz. Çevreye daha duyarlı olmanın ve<br />
su tüketimini azaltmanın birden çok yolu olmakla<br />
birlikte günümüzde buna öncelik veren üretim süreçleri,<br />
“temiz üretim” olarak adlandırılıyor. Tekstilde<br />
temiz üretimin ilk adımlarından biri atık su arıtımı<br />
ve atıkların uygun bir şekilde bertaraf edilmesi. Bu<br />
süreçlerin geliştirilmesinde hem işletmelere hem de<br />
organize sanayi bölgelerinden sorumlu olan belediyelere<br />
oldukça çok iş düşüyor. Tekstilde temiz<br />
üretimin ikinci ana ilkesi kimyasal kullanımının azaltılması.<br />
Hammaddelerin tekstil ürünlerine dönüşüm<br />
süreci için yaklaşık sekiz bin farklı yapay kimyasal<br />
madde kullanılıyor. Öte yandan küresel endüstriyel<br />
su kirliliğinin %20’sinin tekstil boyama ve işleme süreçlerinden<br />
kaynaklandığı tahmin ediliyor. Sentetik<br />
yıkama , yılda yaklaşık 0,5 milyon ton mikro elyafı<br />
okyanusa salıyor. Sentetik çamaşırların yıkanması,<br />
çevreye salınan birincil mikroplastiklerin %35’ini<br />
oluşturur. Tek bir polyester çamaşır yükü, gıda zincirine<br />
girebilecek 700.000 mikroplastik lifi boşaltabilir.<br />
Çevre bilincinden yoksun fabrikalarda ise bir kilogram<br />
tekstil ürününü kimyasallardan arıtmak için 400<br />
litreye kadar su kullanılıyor. Her geçen gün teknoloji<br />
Nano kabarcık nedir?<br />
Nano kabarcıklar, onları normal kabarcıklardan<br />
çok farklı kılan birkaç benzersiz fiziksel özelliğe<br />
sahip son derece küçük gaz kabarcıklarıdır. Bu<br />
özellikler, nano-kabarcıkları dünya çapında bir dizi<br />
uygulama için üstün bir havalandırma yöntemi<br />
yapar. Nano-kabarcıklar kavramı ilk olarak 1994 yılında<br />
sudaki hidrofobik yüzeyler arasında gözlenen<br />
öngörülen çekici kuvvetleri açıklamak için önerildi.<br />
Nano kabarcıklar bilinen en küçük kabarcık boyutudur,<br />
bir mikro kabarcıktan 500 kat daha küçüktür<br />
veya bir virüsün boyutuna yakındır. Bu ölçekte,<br />
diğer baloncuklara kıyasla aynı hacimdeki suya<br />
çok daha fazla nano kabarcık sığabilir. (Şekil 5)<br />
Nanokabarcık teknolojisinin uygulanması:<br />
I. Çözünmüş Hava Flotasyonu<br />
II. Göller ve Gölet İyileştirme<br />
III. Atık Su Arıtma<br />
IV. Bahçıvanlık<br />
V. su ürünleri yetiştiriciliği<br />
VI. Temizleme İşlemleri<br />
VII. Petrol gazı<br />
VIII. Madencilik<br />
Şekil 5: Nanokabarcığın Boyutu<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong> KONFEKSİYON TEKNİK
76<br />
PANORAMA<br />
Şekil 7: Nötr Yüzdürme<br />
Şekil 6: Oksidasyon<br />
Kapalı su alanında suyun arıtılması:<br />
1. Yüksek gaz transfer verimliliği:<br />
Doğal su restorasyonu ve atık su arıtımında havalandırma,<br />
yalnızca su yaşamı için yaşamı sürdüren<br />
bir bileşen olarak değil, aynı zamanda oksidatif<br />
kirletici bozunması için biyokimyasal reaksiyon<br />
substratı olarak da önemli olan oksijenin verilmesinde<br />
önemli bir rol oynar. Nano-kabarcıklar düşük<br />
yüzdürme özelliğine sahiptir ve bu nedenle oksijeni<br />
çevreleyen suya yavaşça yayabilir. Daha yüksek<br />
gaz transfer verimliliği, nano-kabarcıkları havalandırmayı<br />
uygun maliyetli bir oksijen tedarik yaklaşımı<br />
haline getirir. Bununla birlikte, nano-kabarcığın<br />
kahverengi hareketi ve nano-kabarcık çökmesinden<br />
kaynaklanan yüksek seviyedeki ısı ve şok<br />
dalgalarının stresi indükleyebileceği veya biyolojik<br />
hücrelere zarar verebileceği ve biyo filmleri yerinden<br />
oynatabileceği belirtilmelidir. (Şekil 7)<br />
2. Organiklerin oksidasyonu ve patojenlerin<br />
dezenfeksiyonu:<br />
Nano-kabarcık teknolojisi, hidroksil radikalleri,<br />
süperoksit anyon radikalleri ve singlet oksijen dahil<br />
olmak üzere çok sayıda reaktif oksijen türü üreten,<br />
uygun maliyetli, reaktif olmayan bir yaklaşım sunabilir.<br />
Nanokabarcık çökmesi işlemi sırasında.<br />
3. Ham Atık Suda Üretim:<br />
Nano kabarcık teknolojisinin ana odak noktası,<br />
pratik uygulamalar için yüksek potansiyele sahip<br />
atık sularda ucuz ve istikrarlı nano kabarcık üretimidir.<br />
(Şekil 8)<br />
Nano kabarcıklar nasıl üretilir?<br />
Nanokabarcıklar genellikle boşluklar oluşturarak<br />
çözeltilerde üretilir. Kavitasyon, belirli kritik değerin<br />
altındaki basınç düşüşünden kaynaklanır. Basınç<br />
düşürme mekanizmasına bağlı olarak, kavitasyon<br />
mekanizmaları dört farklı tipte sınıflandırılabilir.<br />
1. Hidrodinamik-sistem geometrisinden dolayı sıvı<br />
akışının basıncındaki değişiklik.<br />
2. Akustik-sıvılara ultrason uygulanarak üretilen<br />
akustik kavitasyon.<br />
3. Parçacık-sıvılarda yüksek yoğunluklu ışık fotonlarını<br />
geçirir.<br />
4. Optik-düşük absorpsiyon katsayısı çözümlerine<br />
odaklanan kısa darbeli lazerler.<br />
Şekil 8: Kapalı su alanında suyun arıtılması<br />
Şekil 9: Deneysel kurulum.<br />
(Şekil ozon nano kabarcık üretim<br />
kurulumunu göstermektedir.<br />
Diğer gaz kabarcıklarını oluşturmak için<br />
gaz girişi ozon jeneratörü yerine<br />
doğrudan gaz silindirine bağlanır)<br />
Atık su arıtma ve Nano-Kabarcıklar:<br />
Ayrıca, nötr yüzdürme, güçlü bir elektrik yükü, yüzey<br />
alanı, yüksek transfer verimliliği ve serbest radikal<br />
üretme kabiliyeti içeren minyatür boyutlarıyla<br />
doğrudan ilgili birkaç benzersiz özelliğe sahiptirler.<br />
Bu özelliklerden dolayı, nanokabarcıklar, 2004 yılından<br />
bu yana çevre sorunlarının ele alınmasında<br />
aşamalı olarak kullanılmaktadır. Daha büyük kabarcıklar<br />
bu özelliklere sahip değildir, bu da onları<br />
bir çok uygulamada moleaer’ın nanokabarcıklarına<br />
kıyasla daha az faydalı hale getirir. ( Şekil 6)<br />
Bakalım bu nano-kabarcık teknolojisi tekstilde<br />
nasıl çalışacak?<br />
Şekil 10:<br />
E-akış Süreç<br />
Şeması<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
78<br />
PANORAMA<br />
Şekil 11: Nano-kabarcık teknolojisinin<br />
kullanımına ilişkin bazı örnekler<br />
Giysi yıkama:<br />
İspanyol bir şirket olan Jeanologia tarafından<br />
geliştirilen ve patenti alınan nano kabarcıklara<br />
dayalı yeni bir teknoloji. Nano-kabarcık teknolojisi,<br />
giysinin yüzeyini ‘parçalayarak’ yumuşak bir tuşe<br />
hissi sağlar ve çekmeyi kontrol eder. Minimum<br />
miktarda su gereklidir ve prosesten sıfır deşarj olur.<br />
Nano-kabarcık teknolojisi yaygın olarak e-akış<br />
olarak bilinir. Atmosferden gelen hava bir elektro<br />
akış reaktörüne verilir ve nano-kabarcıklar ve ıslak<br />
hava akışı yaratan elektro-mekanik bir şoka tabi<br />
tutulur. Nano-kabarcıklar, denim numunelerini<br />
içeren dönen bir tambura taşınır. Numunelere<br />
yumuşak ve doğal bir tuşe hissi verir. (Şekil 10)<br />
Numuneler daha sonra aynı tamburlu makinede<br />
kurutulursa da kurutulması mümkündür. Bu teknoloji<br />
ile indigo boyalı giysiler işlenirken, kuru ozon<br />
tedavisi ile ortadan kaldırılabilen bazı indigo çapraz<br />
kontaminasyon meydana gelebilir. Resimde<br />
gösterilen örnek giyside bu teknolojinin kullanımına<br />
ilişkin bazı örnekler. (Şekil 11)<br />
Şekil 11: E-akış makinesi<br />
Şekil 11:<br />
e-akışın faydaları<br />
Denimin yüzeyinde sabitlenmemiş indigo boyası<br />
varsa, e-flow prosesleri indigo molekülünü kotun<br />
yüzeyinden ayırır ve ardından proses kumaşın ön<br />
büzülmesini sağlar.<br />
Böylece çamaşır yıkarken kumaş çekmez. Bu<br />
makine 3600L kapasiteye sahiptir ve ortalama güç<br />
tüketimi 11KW’dır. İki tipte alabiliriz: kuru kontak<br />
kutusu ve ıslak kontak kutusu. 3d efektler, kolay bakım,<br />
su iticilik ve proseste yumuşatma için reçine<br />
alabiliyoruz. Böylece giysiler, geliştirilmiş bir renk ve<br />
sürtünme haslığı ile giymek için rahattır. (Şekil 11)<br />
Sürecin Faydaları:<br />
<strong>Konfeksiyon</strong> terbiye şirketleri hem ekonomik hem<br />
de çevresel açıdan fayda sağlayacaktır. Giysi terbiye<br />
işleminde kullanılan suyu %95 oranında azaltır.<br />
Ortama su ve kimyasal çıkarmayın. (Şekil 11)<br />
Nano kabarcıklar genellikle aşağıdaki yöntemler<br />
kullanılarak hidrodinamik olarak oluşturulur:<br />
• Sıvılardaki gaz akışlarını sıkıştırarak gazları sıvılarda<br />
çözün, ardından nano kabarcıklar oluşturmak<br />
için bu karışımları nano boyutlu memelerden<br />
serbest bırakın.<br />
• Odaklama, sıvı salınımı veya mekanik titreşim<br />
yoluyla gazı kabarcıklara dönüştürmek için sıvılara<br />
düşük basınçlı gazlar enjekte edin.<br />
BT-50FR mikro ve nano boyutlu memenin kullanıldığı<br />
nano kabarcık oluşturmak için hidro dinamik<br />
kavitasyon kullanıldı. Bu gazlı su sirkülasyon yöntemi,<br />
suda mikro ve nano kabarcıklardan oluşan bir<br />
kanal oluşturur. İlk olarak, dönen bir etki yaratmak<br />
için su eksantriklik ile nozüle pompalanır. Dönen su,<br />
istenilen gazın kontrollü bir oranda enjekte edildiği<br />
memenin çıkışında bir vakum oluşturur. Vakumla<br />
dönen suya verilen gaz, mikro ve nano kabarcıkların<br />
bir karışımı olarak çıkıştan çıkacaktır. (Şekil 9)<br />
Ozon dışındaki gaz, regülatörlü sıkıştırılmış gaz tüplerinden<br />
sağlandı. Ozon nanokabarcıkları üretilirken<br />
bir ozon jeneratörü kullanıldı.<br />
Sonuç:<br />
Bu nedenle su bitti, yani hava gelecek diyebiliriz.<br />
İstersek tekstil sektöründen kaynaklanan su kirliliğini<br />
önleyebiliriz. Nano-kabarcık teknolojisinin yardımıyla<br />
dünyamızı sürdürülebilir hale getirebiliriz. Ana sorumlumuz,<br />
modern teknolojiyi kullanarak hem ülkemizi<br />
hem de ana ekonomik sektörümüzü kurtarmaktır.<br />
Kaynaklar:<br />
Jay N. Meegoda, ShainiAluthgunHewage, and JanithaH.<br />
Batagoda “Stability of Nanobubbles” Environmental Engineering<br />
Science<br />
Akimi Serizawa “Fundamentals and Applications of Micro/<br />
Nano Bubbles”<br />
Ashutosh Agarwal, Wun Jern Ng, Yu Liu “Principle and applications<br />
of microbubble and nanobubble technology for<br />
water treatment” Chemosphere 84 (2011) 1175–1180<br />
Mengdi Zhang, Liping Qiu, Guicai Liu “Basic characteristics<br />
and application of micro-nano bubbles in water treatment”<br />
doi:10.1088/1755-1315/510/4/042050<br />
Tao Lyu, Shubiao Wu, Robert J. G. Mortimer, Gang Pan<br />
“Nanobubble Technology in Environmental Engineering:<br />
Revolutionization Potential & Challenges”.<br />
https://www.researchgate.net/<br />
https://www.textileupdate24.com/nanobubble-technology/<br />
https://www.textiletoday.com.bd/<br />
https://www.moleaer.com/nanobubbles<br />
https://www.europarl.europa.eu/news/en/headlines/<br />
society/20201208STO93327/the-impact-of-textile-production-and-waste-on-the-environment-infographic<br />
KONFEKSİYON TEKNİK KASIM | NOVEMBER | <strong>2023</strong>
Yurtdışı ve yurtiçi seyahatlerinizde en uygun fiyat ve<br />
koşullarla uzman personelimizle 1992’den beri hizmetinizdeyiz.<br />
UÇAK BİLETİ<br />
OTEL REZERVASYONU<br />
En uygun fiyat!<br />
VİZE İŞLEMLERİ<br />
YURTDIŞI FUAR TURLARI<br />
PAKET TUR VE<br />
SEYAHAT ORGANİZASYONU<br />
BAYİ TOPLANTI<br />
ORGANİZASYONU<br />
VIP TRANSFER<br />
HİZMETİ<br />
Diğer hizmetlerimiz, rezervasyon ve tüm<br />
sorularınız için 0212 604 51 00 – voli@volicentro.com<br />
Voli Centro Turizm Seyahat Acentası 22.05.1992 tarih<br />
2228 Belge No’lu A Grubu TÜRSAB üyesi ve IATA Yetkili Seyahat Acentasıdır.<br />
VOLİ TURİZM SEYAHAT TİCARET LTD. ŞTİ.<br />
Yenibosna Merkez Mah. Ladin Sk. No: 4M Iç Kapı No:1272 Kuyumcukent Bahçelievler – İstanbul<br />
Telefon: +90 212 604 51 00 Eposta: voli@volicentro.com
SUBSCRIPTION FORM ABONE FORMU<br />
Name / İsim : ........................................................................................................................................................................................... Surname / Soyadı : .........................................................................................................................................................................<br />
Company / Firma : ....................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................<br />
Mailing adress / Posta Adresi : ............................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................<br />
Tel : ......................................................................................................................................................................................................................... Fax : ........................................................................................................................................................................................................................<br />
Vergi dairesi : ....................................................................................................................................................................................... Vergi no : .......................................................................................................................................................................................................<br />
Business Type / Faaliyet Alanınız : ..................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................<br />
.................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................<br />
.................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................<br />
Subscription starts in / Abone Başlangıç : .................. / 20 .................. Subscription ends in / Abone Bitiş : .................. / 20 ..................<br />
One year EURO 420<br />
Yıllık abone ücreti ( Türkiye için ) 480 TL.<br />
PAYMENT FORM ÖDEME ŞEKLİ<br />
Check is enclosed / Çek ektedir.<br />
Payment was transferred to your bank account. The receipt is enclosed.<br />
Ödeme banka hesabınıza yatırılmıştır. Makbuz ektedir.<br />
Debit my credit card / Kredi kartımı borçlandırınız.<br />
Credit card no / Kredi kartı no :<br />
Security number / Güvenlik numarası :<br />
Name of the card holder<br />
Kart sahibinin adı-soyadı<br />
: .............................................................................................................................................................................................................................................................................................................<br />
Expiry date / Geçerlilik süresi : .................... / .................... / ....................<br />
Type of the card / Kartın cinsi : Visa Master / Eurocard<br />
Date / Tarih : .................... / .................... / .................... Stamp & Signature / İmza : .................................................................................................................................................................................................................<br />
YURTİÇİ BANKA<br />
HESAP NUMARALARIMIZ ( TL )<br />
İSTMAG MAGAZİN<br />
GAZETECİLİK YAYINCILIK<br />
İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ.<br />
GARANTİ BANKASI<br />
GÜNEŞLİ ŞUBESİ<br />
ŞUBE KODU: 295<br />
HESAP NO: 6293152<br />
IBAN NO:<br />
TR02 0006 2000 2950 0006 2931 52<br />
BANK ACCOUNT NO ( EURO )<br />
İSTMAG MAGAZİN<br />
GAZETECİLİK YAYINCILIK<br />
İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ.<br />
TURKIYE GARANTI BANKASI<br />
GÜNEŞLİ BRANCH<br />
Bank account: 9073622<br />
Swift code: TG BATRIS XXX<br />
Branch code: 295<br />
IBAN NO:<br />
TR74 0006 2000 2950 0009 0736 22<br />
BANK ACCOUNT NO ( USD )<br />
İSTMAG MAGAZİN<br />
GAZETECİLİK YAYINCILIK<br />
İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ.<br />
TURKIYE GARANTI BANKASI<br />
GÜNEŞLİ BRANCH<br />
Bank account: 9073623<br />
Swift code: TG BATRIS XXX<br />
Branch code: 295<br />
IBAN NO:<br />
TR47 0006 2000 2950 0009 0736 23<br />
İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK YAYINCILIK İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ.<br />
İHLAS MEDIA CENTER Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi No: 11 Medya Blok Kat: 1 P.K. 34197 Yenibosna - Bahçelievler / İSTANBUL / TURKEY<br />
Tel: +90 212 454 22 22 Fax: +90 212 454 22 93 web: www.konfeksiyonteknik.com.tr e-mail: img@img.com.tr
eady-to-wear...<br />
...the technology ...the magazine<br />
ISSN 2148-9246<br />
C L O T H I N G T E C H N O L O G Y M A G A Z I N E<br />
KYSD’nin<br />
Katkılarıyla<br />
ISSN 2148-9246<br />
C L O T H I N G T E C H N O L O G Y M A G A Z I N E<br />
KYSD’nin<br />
Katkılarıyla<br />
OCAK JANUARY <strong>2023</strong><br />
www.konfeksiyonteknik.com.tr<br />
ŞUBAT FEBRUARY <strong>2023</strong><br />
www.konfeksiyonteknik.com.tr<br />
KONFEKSİYON TEKNİK OCAK JANUARY <strong>2023</strong><br />
KONFEKSİYON TEKNİK ŞUBAT FEBRUARY <strong>2023</strong><br />
www.konfeksiyonteknik.com.tr