SERMAYE P?YASASI KURULU - Sermaye Piyasas? Kurulu

itibarıyla 10.315 milyon TL düzeyinde gerçekleĢmistir. Kredi/mevduat faiz gelir/gider farkı
tutar olarak artmasına karĢın, baĢta menkul değer faiz gelirlerindeki azalıĢ olmak üzere,
bankalara, repo iĢlemlerine ve ihraç edilen menkul değerlere verilen faiz giderlerindeki artıĢla
bankalardan ve para piyasalarından elde edilen faizlerdeki azalıĢın etkisiyle daralan net faiz
marjı ile genel karĢılık provizyonları, diğer faiz dıĢı giderler ve personel giderlerindeki artıĢa
bağlı olarak yüksek tutarlı artan faiz dıĢı giderlerin yanı sıra, sermaye piyasası iĢlem kar/zararı
ile kambiyo kar/zararı toplamının dönem net karını artırıcı katkısındaki azalıĢ bir yıllık
dönemde kar azalıĢındaki temel etkenlerdir.
Etkileri gözlemlenmeye baĢlanan politika tedbirlerine bağlı olarak 2011 yılının ikinci
yarısında müĢterilerin kredi talepleri ile bankaların kredi kullandırım iĢtahında yılın ilk
yarısına kıyasla azalma beklenmektedir. Kredi hacim artıĢında beklenen bu yavaĢlama ile
varlık kalitesindeki iyileĢmenin dönem net karına olan olumlu katkısının azalması ve
marjlardaki gerilemenin hız kaybetmesiyle sektör karlılığının ise bu dönemde aĢağı yönlü ve
daha durağan bir seyir izlemesi öngörülmektedir.
Bankacılık Sektörü Risk Analizi 2 :
Kredi Riski
2011 yılı ilk çeyreği itibarıyla bankacılık sektörü kredi riskine esas tutarı, artan kredi hacmi
paralelinde, bir önceki çeyreğe göre %7,2 oranında artarak 651 milyar TL‟ye ulaĢmıĢtır. Kredi
riskine esas tutarın bileĢenleri incelendiğinde, toplam risk ağırlıklı varlıkların %87‟sini
oluĢturan %100 risk ağırlıklı varlıkların bu dönemde %7,6 oranında yükseldiği görülmektedir.
Takibe dönüĢüm oranında (TDO) 2010 yılı itibarıyla gözlenen düĢüĢ eğilimi, tahsili gecikmiĢ
alacaklardaki (TGA) azalıĢ ve kredi tutarında görülen artıĢ paralelinde 2011 yılı ilk
çeyreğinde de devam etmektedir. TDO, 2011 yılı Mart ayı itibarıyla %3,2‟ye gerilemiĢtir. Bu
dönemde takipteki alacak tutarı da önceki çeyreğe göre %5,4 oranında azalarak 18,9 milyar
TL‟ye gerilemiĢtir. KarĢılıkların, takipteki alacakları karĢılama oranı ise, 2011 yıl Mart ayı
itibarıyla bir önceki çeyreğe göre 0,3 puan yükselerek %84,1 seviyesinde gerçekleĢmiĢtir.
Krediler, türler itibarıyla incelendiğinde KOBĠ kredileri, bireysel krediler ve ticari kredilerin
TGA ve TDO‟larında gözlenen düĢüĢ eğiliminin 2011 yılı ilk çeyreği itibarıyla sürdüğü
görülmektedir. Bu dönemde KOBĠ kredileri, bireysel krediler ve ticari kredilerin TGA
değerlerinde sırasıyla %8,7, %5,1 ve %2,8 oranlarında düĢüĢ gerçekleĢmiĢtir. TDO oranları
ise aynı dönemde; KOBĠ kredileri için % 3,8, bireysel krediler için % 3,7, ticari krediler için
ise %2,6 seviyesine gerilemiĢtir. Söz konusu oranların 2009 yılı baĢından itibaren gerçekleĢen
en düĢük değerler olması ve küresel kriz öncesi dönemdeki seviyeye yaklaĢması, kredi
kalitesinin yükseldiğine iĢaret etmektedir.
Bireysel krediler incelendiğinde 2011 yılı Mart ayı itibarıyla konut, taĢıt, ihtiyaç kredilerine
ve kredi kartlarına iliĢkin takipteki alacak tutarının 2010 yılsonuna göre sırasıyla %11,2,
%11,4, %0,9 ve %0,5 oranında azaldığı görülmektedir. Bu paralelde söz konusu kredilere
iliĢkin TDO da düĢüĢ eğilimi sürmektedir. Takibe dönüĢüm oranları, kredi kartları için % 8,
taĢıt kredileri için % 5,1, konut kredileri için %1,2, ihtiyaç kredileri için ise %2,9 seviyesine
gerilemiĢtir. Söz konusu oranlar, 2008 yılsonundan beri gözlenen en düĢük değerlerdir. Bu
göstergeler ıĢığında küresel kriz sonrası iyileĢme görülmekle birlikte kredi kartları ve taĢıt
2 BDDK Finansal Piyasalar Raporu, Mart 2011.
35